İŞLETMELERDE BÜTÜNLEŞME VE İŞBİRLİKLERİ
İŞLETMELERDE BÜYÜME BİÇİMLERİ VE YÖNLERİ Büyüme iç büyüme ve dış büyüme biçiminde olabilir. İÇ BÜYÜME: İşletmenin kendi içinde büyümesidir. Yönetim ve örgütlenme üzerindeki etkisi azdır. İşletmede görülen işlerin genişletilmesi, yoğunlaştırılmasıdır. Önceden görülebilen ve planlanarak uyum sağlanabilen zamana yayılmış bir büyümedir. İç büyümenin hızı genelde üst yönetim büyüme hızından düşüktür.
DIŞ BÜYÜME Dış büyüme, başka bir işletmeyi ele geçirmedir. Bir işletmenin başka bir işletmeyi yutması söz konusudur. İşletmeler aynı alanda faaliyet göstermeyebilirler. Ana işletme ile birleşen işletme arasındaki ilişkinin derecesi yönetim ve örgütlenmeyi etkiler.
Bir işletme ister iç isterse de dış büyüme şeklinde gelişsin belirli büyüme kalıpları içerisinde bulunur. BÜTÜNLEŞME/BİRLEŞME ÇEŞİTLERİ: YATAY BÜTÜNLEŞME DİKEY BÜTÜNLEŞME KARMA BÜTÜNLEŞME COĞRAFİ BÜTÜNLEŞME
Ekonomik Faaliyet Alanlarına Göre İşletme Birleşmeleri Yatay Birleşme: Aynı veya birbirini tamamlayıcı mal ve hizmetler üreten ve ürünlerini aynı coğrafi pazarlara sunan şirketlerin birleşmesidir. Dikey Birleşme: Birleşen iki şirketten birinin, diğer şirketin mal ve hizmet girdilerinin bir bölümünü üretmesi ve/veya ürün çıktılarını değerlendirmesi (pazarlama gibi) halinde oluşan birleşme şeklidir. Karma Birleşme: Birbiriyle doğrudan ilgili olmayan iş kollarında bulunan işletmelerin birleşmesidir. Coğrafi Birleşme: Coğrafi birleşmeler işletmelerin bulundukları ülke sınırlarının ötesinde, gerek ileriye doğru, gerekse yatay ve doğrudan ilgili olmayan işletmelerle birleşerek uluslararası ve uluslar ötesi faaliyetler gösterebilmeleri işlemidir.
Hukuki Yapılarına Göre İşletme Birleşmeleri Tröst: Bir ekonomide serbest ticareti sınırlamak veya ortadan kaldırmak gayesiyle piyasaya hâkim olmak düşüncesiyle meydana getirilen işletmeler arası birleşmeler. Tröst aynı sanayi dalında çalışan işletmelerin yatay birleşmeleridir. Aynı mal üretimini gerçekleştiren çeşitli işletmeler birbiriyle anlaşarak ve sermayelerini birleştirerek tröst meydana getirirler. Holding: Bir kişinin, bir grup girişimcinin veya bir ailenin birçok alanda faaliyet gösteren şirketleri olabilir. Fazla büyük olmanın bir sonucu ise bu şirketlerin yönetimlerinin zorlaşması ve ortak bir misyon etrafında idare edilme güçlüğüdür. Böyle bir durumda şirket sahipleri, bu şirketleri belli bir çatı altında toplamak isteyebilirler. Bunu da ya bir holding kurarak ya da bir şirketler grubu oluşturarak gerçekleştirirler.
Hukuki Yapılarına Göre İşletme Birleşmeleri Konsorsiyum: Konsorsiyum kelime olarak belirli bir iş için kurulan birlik ve ortaklık anlamına gelir. iki veya daha fazla işletmenin, büyük sermaye gerektiren faaliyet alanlarında (köprü, baraj, liman, termik santrali gibi) bir araya gelerek birleşmeleri söz konusudur. Bu işbirliği, girişilen projenin bitmesiyle sona ermektedir. Projenin tamamlanmasından sonra ortaya çıkan kâr veya menfaat, konsorsiyum üyeleri tarafından, önceden yapılan anlaşma gereğince dağıtılır. Kartel: Kartel bağımsız tüzel kişilik sahibi firmaların aralarında rekabete son vermek veya rekabeti sınırlı tutmak amacıyla yaptıkları bir anlaşmadır. Firmaların fiyat politikaları satış şartları üretim miktarları sürüm alanları yatırım programları reklam harcamaları kâr marjları araştırma bütçeleri komisyoncu ve pazarlamacılara ödedikleri yüzdeler kartel anlaşmalarına konu olabilir.
Hukuki Yapılarına Göre İşletme Birleşmeleri Konsern: İki veya daha çok işletmenin, finansal ve teknik yönden daha güçlü olabilmek için ekonomik bağımsızlıklarını tamamen veya kısmen kaybettikleri ancak hukuki bağımsızlıklarını kaybetmeden bir araya gelmeleridir. Konsernler, üretim, pazarlama, satın alma, araştırmageliştirme gibi konularda işbirliğine girişirler. Konsern üyeleri genellikle dikey büyüme oluşturarak, birbirlerini tamamlarlar. Bu durumda, birisinin çıktısı, diğerinin girdisi olmaktadır. Konsern üyelerinin temel amacı, maliyeti düşürerek, tek elden satışı sağlamak suretiyle piyasayı ele geçirip kârlılığı arttırmaktır.
BİRLEŞME SÖZLEŞMESİNİN İÇERİĞİ a) Birleşmeye katılan işletmelerin ticaret unvanlarını, hukuki türlerini, merkezlerini; yeni kuruluş yolu ile birleşme hâlinde, yeni işletmenin türünü, ticaret unvanını ve merkezini, b) İşletme paylarının değişim oranını, öngörülmüşse denkleştirme tutarını; devrolunan işletmenin ortaklarının, devralan işletmedeki paylarına ve haklarına ilişkin açıklamaları, c) Devralan işletmenin, imtiyazlı ve oydan yoksun payların sahipleriyle intifa senedi sahiplerine tanıdığı hakları, d) İşletme paylarının değiştirilmesinin şeklini, e) Birleşmeyle iktisap edilen payların, devralan veya yeni kurulan işletmenin bilanço kârına hak kazandığı tarihi ve bu isteme ilişkin bütün özellikleri, f) Ayrılma akçesini, g) Devrolunan işletmenin işlem ve eylemlerinin devralan işletmenin hesabına yapılmış sayılacağı tarihi, h) Yönetim organlarına ve yönetici ortaklara tanınan özel yararları, i) Gereğinde sınırsız sorumlu ortakların isimlerini içermesi zorunludur.
YATAY BÜTÜNLEŞME /BİRLEŞME Yatay Bütünleşme iki şekilde olabilir; 1. Aynı konuda üretim yapan bir işletmenin bir başka işletmenin denetimini ve mülkiyetini ele geçirmesi ya da ek olanaklar geliştirmesi.örneğin; otomobil lastiği üreten bir şirketin, otomobil lastiği üreten başka bir şirketi satın alması. 2. Aynı dağıtım düzeyinde yer alan satıcıların satış eylemlerinin birleştirilmesi. Örneğin; Bir bölüm perakendeci tüccarın bir araya gelerek ortak bir büyük mağaza zinciri oluşturması.
YATAY BÜTÜNLEŞMENİN ŞEKİLLE GÖSTERİLMESİ Niceliksel bir büyüme ve yenileşme olurken niteliksel açıdan hiçbir değişim olmamaktadır. Üst Yönetim Üst yönetim Fabrika Fabrika 1 Fabrika 2 Fabrika 3
Yatay bütünleşmenin yararları: 1. Yönetici personelden daha yoğun yararlanma 2. Müşterilere daha iyi hizmet sunabilme 3. Büyüyen pazar payına karşılık verebilme 4.Büyük işletmelerin üstünlüklerinden yararlanabilme (pazarlık gücü ve büyük girdi alımları) 5. Daha fazla kâr sağlayabilme 6. Riskin dağıtılması 7. İşletme birimlerini karşılaştırarak denetlemenin yapılabilmesi
Yatay Bütünleşmenin Sakıncaları Sermayeye olan gereksinimin artması İşçi-işveren ilişkilerinde daha fazla özen gerekmesi İşletme sahibi,yönetici ve çalışanlar arasında ilişkinin zayıflaması
DİKEY BÜTÜNLEŞME /BİRLEŞME Üretici işletmenin, kullandığı girdilerden herhangi birini kendisine satan bir işletmeyi satın alması ya da kendi ürettiği malı satan bir işletmeyi örgütüne katması durumunda DİKEY BÜTÜNLEŞME gerçekleşmiş olur. Girdi kaynaklarına yönelik olarak gerçekleştirilen genişleme geriye doğru bütünleşme adını alır. İşletmeyi ürettiği malı kullananlara doğru bir adı daha yaklaştıran genişleme ileriye doğru bütünleşme adını alır. Tam bir dikey bütünleşme örneğine hiçbir zaman rastlanılmaz.
Dikey Bütünleşmenin Nedenleri: 1. İşletmelerin hammaddelerin nicelik, nitelik ve özellikleri üzerinde denetim yapma isteği 2. Daha uygun pazar payına kavuşmak 3. Rekabette üstün bir konuma gelmek 4. Dağıtım yöntemleri üzerinde daha iyi bir denetim sağlama isteği Dikey bütünleşme ile; Daha düşük maliyet giderlerine Ar-ge olanaklarına ulaşılır. Bununla birlikte; Büyük bir parasal kaynak aktarmayı, yeni riskler üstlenmeyi, örgütün eşgüdümlenmesi sorunlarını ortaya çıkarır.
eriye doğru bütünleşme Uzmanlaşmış yönetim Üst yönetim İleriye doğru bütünleşme Uzmanlaşmış yönetim ammadde üretimi Mal üretimi Mal üretimi Mal üretimi Mal satışı İleriye ve geriye doğru bütünleşme Üst yönetim Hammadde üretimi Mal üretimi Mal satışı
DİKEY BÜTÜNLEŞMENİN SINIRLARI Bütünleşilen bölüm Bütünleşilemeyen bölüm
KARMA BÜTÜNLEŞME /BİRLEŞME Yatay ve dikey bütünleşmenin karması olan bütünleşmeler iki çeşittir: YANSAL BÜTÜNLEŞME: İlgisiz ürünlerin ya da yan ürünlerin üretimini ya da pazarlamasını gerçekleştirme YANSAL büyümedir. ÇEŞİTLENDİRİCİ BÜYÜME: İşletmenin ana ürün kuşağı ile ilgili ya da rakip olan ürünlerin eklenmesi ile gerçekleşen büyüme ÇEŞİTLENDİRİCİ büyümedir.
İŞLETMELERDE BİRLEŞME VE İŞBİRLİĞİ ÇEŞİTLERİ (DIŞ BÜYÜME) Birleşmenin amaçları Güçlerin birleştirilmesi ile verimliliği arttırmak üzere üretim ilişkilerinin düzenlenmesi amacı Kredi ve finansman olanaklarının arttırılması Pazarda ekonomik bir güç oluşturma isteği Riski dağıtabilme isteği Vergi yükünü azaltabilmek
Tam Birleşme İki ya da daha fazla işletmenin bir araya gelerek bir tek işletmeyi meydana getirmesidir. İki yolla oluşur: 1. İşletmeler kaynaklarını ve varlıklarını bir araya getirerek yeni bir büyük işletme oluştururlar. 2. Bir işletme başka bir işletmeyi satın alır ve ana işletme içinde eritir.
Tam Birleşme TTK nun 134 ila 194 maddeleri birleşme ileilgilidir. TTK nun 136. Maddesine göre işletmeler iki şekilde birleşebilmektedir. Bunlardan ilki; bir işletmenin diğerini devralması, teknik terimle devralma şeklinde birleşmedir. Diğer bir birleşme şekli de bir veya birden fazla işletmenin yeni bir işletme içinde bir araya gelmeleri, teknik terimle yeni kuruluş şeklinde birleşme, yoluyla birleşmeleridir.
HANGİ İŞLETMELER BİRLEŞEBİLİR? Türk Ticaret Kanununa göre Ticaret işletmeleri iki ana grupta toplanır. Bunlar ; 1-) ŞAHIS ŞİRKETLERİ a-kollektif Şirket b-komandit Şirket 2-) SERMAYE ŞİRKETLERİ a-anonim Şirket b-limited Şirket c-sermayesi paylara bölünmüş Komandit Şirket 3-)DİĞER ŞİRKETLER Kooperatifler ve Adi Şirketler şeklinde bölümlenir.
(1) SERMAYE ŞİRKETLERİ; (2) ŞAHIS ŞİRKETLERİ; (3) KOOPERATİFLER; a) Sermaye Şirketleriyle a) Şahıs işletmeleriyle, a) Kooperatiflerle, b) Kooperatiflerle b) Devrolunan işletme olmaları şartıyla, sermaye şirketleriyle b) Sermaye şirketleriyle ve c) Devralan işletme olmaları şartıyla, kollektif ve komandit şirketlerle, birleşebilirler. c) Devrolunan işletme olmaları şartıyla, kooperatiflerle, birleşebilirler. c) Devralan işletme olmaları şartıyla, şahıs işletmeleriyle, birleşebilirler.
Tam Birleşme İŞLETMELER NEDEN BİRLEŞMEK İSTER? Büyüme isteği Sinerji etkisi yaratmak Faaliyet ve ürün çeşitlendirmesi yapmak Daha çok fon sağlamak Kaliteli personele veya teknolojiye sahip olma ihtiyacı Değerli sınai haklara sahip olma isteği Vergi avantajlarından faydalanmak Hisse senetlerinin Pazar değerini artırma ve fiyat/kazanç oranını yükseltmek Ortakların likiditesini artırmak Ele geçirmeyi önleme için
İşletmeler bu birleşme ile; Satış ve reklam giderlerini azaltma Ar-ge çalışmalarını ortak yürütebilme Genel yönetim giderlerinden artırım sağlama olanağı elde ederler. Bu tür işletmeler, tekel oluşturabilme özellikleri nedeniyle çeşitli ülkelerde yasalarla engellenir.
7. Holding İşletmelerin çeşitli düzeydeki anlaşma ve birleşmeleri 1. Centilmen Anlaşmaları 2. Konsorsiyum 3. Kartel 4. Konsern 5. Tröst 6. Tam Birleşme (merger, füzyon)
1.CENTİLMEN ANLAŞMALARI Belirli bir ya da birkaç konuda anlaşma yapan ve anlaşma koşullarına uymayı karşılıklı söze ve güvene dayalı olarak yüklenen kişilerin yaptıkları anlaşmalardır. Hammadde ve satış pazarlarını paylaşmak, fiyat rekabetini ortadan kaldırmak, satış koşulları, üretim, personel gibi konularda işbirliğine gitmek gibi alanlarda uzmanlaşmaya çalışırlar. Anlaşmaya uymamanın doğrudan bir yaptırımı olmamakla birlikte anlaşma ile sağlanabilecek pazar egemenliği ve tekelci gücün yitirilme tehlikesi en güçlü yaptırımdır. Bu anlaşmalar, yasaların kartel ve benzeri anlaşmaları yasakladığı ya da kamuoyu baskısının yoğun olduğu ülkelerde kullanılmaktadır. Anlaşma; yazılı-sözlü, sürekli-geçici olabilir.
2. KONSORSİYUM İki ya da daha çok kuruluşun, hukuksal ve ekonomik bağımsızlıklarını yitirmeksizin belli bir amacı gerçekleştirmek üzere, geçici olarak işbirliğine girmeleridir. İşletmeler finansal olanaklarını, teknolojik üstünlüklerini birleştirir ve bir konsorsiyum oluştururlar.
KARTELLER Kartel, aynı üretim dalındaki girişimlerin rekabeti ortadan kaldırmak ya da azaltmak yoluyla pazarı etki altında bırakmak üzere ve bağımsız hukuksal varlıklarını koruyarak birleşmeleridir.
Kartelin ögeleri şöyle özetlenebilir. 1. Birden fazla bağımsız işletmelerin bağımsızlıklarını koruması 2. Aralarındaki rekabeti sınırlandırmayı amaçlamaları 3. Aynı üretim dalındaki işletmelerin yer alması 4. Pazar payının çoğunluğunu sağlayan işletmelerin bir araya gelmesi Kartelin üyesi olmamakla birlikte kartel üyesiymiş gibi kartelin almış olduğu kararlara aynen uyan işletmelere gölge girişimler denir. Ancak kartelin alacağı kararlara karşı çıkabilecek güçteki işletmeler kartelle rekabet edebilir.
A. Koşul Kartelleri KARTEL ÇEŞİTLERİ B. Kota ya da kontenjan kartelleri C. Fiyat Kartelleri D. Satış Kartelleri E. Uluslararası Karteller
Koşul kartelleri: Bu kartellerde üyelerin uygulamak zorunda oldukları gönderme ve ödeme koşulları düzenlenir ve üyelerce aynı biçimde uygulanır. Fiyatlar konusunda herhangi bir düzenlemeye gidilmez. Bu tür bir karteli giderleri satış fiyatı içinde olan işletmeler gerçekleştirirler.
Kota ya da Kontenjan Kartelleri: Amaç Fazla üretimin elde kalmasını önlemek Üretim ve satışları kısarak öncekinden daha fazla kâr elde etmek. Kota ya da Kontenjan K. Denetlenir Üretim ve satışın sınırlandırılması O pazardaki toplam malın niceliğininin sınırlandırılması sonucunu doğurur. Fiyat yükselir. Daha fazla kâr elde etme imkanı
Fiyat Kartelleri İşletmelerin, mallarını belirli bir fiyattan aşağı satmamak üzere anlaşmalarıdır. Fiyat kartelleri tekele benzerler. Anlaşmanın yapılabilmesi için; Anlaşmada bulunan işletmelerin belirli bir büyüklüğü aşmış olması Ürettikleri malın nitelik olarak birbirinden çok farklı olmaması gerekir. Amaç: Zararları azaltmak ya da kârları yükseltmektir. Bu amaçla pazarda belli bir mal için tek bir fiyat vardır ve bu fiyat kartel öncesinde geçerli olan fiyattan çok daha yüksektir. Zorlukları: Tüm işletmelerde maliyet giderlerinin tekdüze olmaması. Türleri: Ekonomik bunalım kartelleri,açık eksiltme kartelleri ve fiyat indirme kartelleridir.
Satış Kartelleri: Özel bir satış örgütüne sahip olan ve üyelerine bağımsız satış işlemlerinde bulunma yetkisi tanımayan bir kuruluştur. Kartellerin en yoğun ve en katı türüdür. Fiyat kartellerinin aksayan yönlerini ortadan kaldırmak amaçlanmıştır.
Uluslararası Karteller: Uluslar arası pazarlardaki rekabeti sınırlandırmak ya da kaldırmak amacıyla kurulan ve dışalım, dışsatım ya da hem dışalım hem de dışsatım yapmayı amaçlayan kartellerdir. Kartelin Yararları: 1. Kartel satışları arttırıp, kapitalin karlılığını yükseltir. Rekabet savaşlarını ortadan kaldırır. 2. Sermayenin iyi kullanımı üretimi ucuzlatır. 3. Üretim istenildiği gibi ayarlandığından riskler azalır. 4. Satışların düzenli olması çalışanlar için bir güven yaratır.
Kartelin Sakıncaları 1. Rekabetin olmaması üretimin akılcı(ussal) yürütülmesini engeller. 2. Fiyatların yapay olarak yüksekliği verimsiz işletmeleri ayakta tutar. 3. Kartel dışında kalan işletmelerin yaşama olanağı yoktur. 4. Niteliksiz mallar bile yüksek fiyatlarla satışa sunulur. 5. Tekel oluşturan karteller ülkelerin ekonomik, toplumsal yapısına zarar verirler. Hatta siyasal bir güç unsuru da olabilirler.
KONSERNLER Konsernler, bağımsız hukuksal varlıkları olan işletmelerin, ortaklaşa bir ekonomik yönetim altına girmeyi kabul etmeleri ile meydana gelen işletmeler kümeleşmesidir. Her işletme adını korumakla birlikte konserne girdikten sonra ekonomik bağımsızlığını kaybeder. İşletmelerin bir konsernin altında toplanması çeşitli yollarla gerçekleşir. En çok uygulanan; Eski ve maliyet giderleri düşük işletmeleri satın alıp kapatmak Üretimi en verimli, en başarılı işletmelerde yürütmektir.
TRÖSTLER İki ya da daha çok işletmenin doğrudan tekel kurmak amacı ile hukuksal özerkliklerini yitirerek, kapital ve yönetimlerini birleştirmesi ile oluşur. Özellikleri: O zamana kadar ekonomik ve hukuksal bağımsızlıkları olan işletmeler bütünleşir ve ortadan kalkarlar. Tekelci fiyat uygularlar. Yüksek kârlar sağlarlar. Kendi çıkarlarına ters düşen buluşların uygulanmasını engellerler. Bu nitelikleri ile tröstler bir çok ülkede yasa dışı olarak tanımlanmıştır.
Tröstlerin Başlıca Çeşitleri A- Yatırım tröstleri: Yatırım tröstü bir tasarruf ve finansman kuruluşudur. B- Oylama tröstü: Belli bir alanda çalışan çeşitli işletmelerin yönetimlerini, genel kurullarda çoğunluk oylarına sahip olma yoluyla ele geçirmeyi amaçlayan kuruluşlardır.
HOLDİNG Başka işletmelerin yönetim ve denetimini ele geçirmek amacıyla.o şirketlerin oy hakkına sahip pay senetlerini ellerinde bulunduran şirketlere HOLDİNG adı verilir. Bir holdinge bağlı şirketler iki çeşide ayrılır: 1.Ana şirket: Çok sayıda şirketin oy hakkına sahip pay senetlerinin büyük bir bölümüne sahip olarak, bu şirketlerin yönetim ve denetimlerini ele geçiren şirkettir. 2. Yavru şirket: Ana şirketin denetimi altında bulunan ve hukuksal bağımsızlığını koruyan şirkettir
HOLDİNG Holding; bir şirketin bir veya birkaç şirkete, yönetimlerine etkin olacak şekilde katılması veya TTK nın 466/4 maddesindeki gibi holding şirketler, gayesi esas itibariyle başka işletmelere iştirakten ibaret şirketlerdir diye tarif edilebilir. TÜRKİYE DE HOLDİNG ŞİRKET SAYISI 1.464 ADET.
HOLDİNG Holding neden kurulur? - Yönetimde söz sahibi olmak - Şirketleri kontrol altında tutabilmek - Piramitleşme sonucu büyük yatırım gücü ve özkaynak karlılığı sağlamak için - Karşılıklı yatırım yoluyla sermaye tabanını genişletmek - Riskin dağıtılması - Bazı vergisel avantajlar elde etmek - Pazarlama ve rekabet gücünü artırmak için denebilir.
A-HOLDİNG ÇEŞİTLERİ a) Saf holding b) İşletme holdingi c) Hakim holding d) Karma holding e) Salkım holding f) Yatay holding g) Dikey holding şeklinde sınıflandırılabilir.
A-HOLDİNG ÇEŞİTLERİ İşlevleri yönünden holdingler: a-saf Holding: Başka şirketlere katılma amacı ile kurulan holdinglerdir.işlevleri katıldıkları şirketlerin yönetim ve denetimine katkıda bulunmak ya da egemen olmaktır. b-karma holding: Çeşitli şirketlere katılmalarının yanı sıra doğrudan doğruya mal ya da hizmet üretme işlevini de üstlenen holdinglerdir.
Denetledikleri Şirketler Yönünden işletmeler: a- Tek aşamalı Holding: Ana şirket bir kez katılımda bulunur, katılımda bulunduğu şirketlerin başka şirketlere katılımı söz konusu değildir. Ana Şirket Yavru şirket A Yavru şirket B Yavru şirket C Yavru şirket D
b-çok Aşamalı Holding( Salkım Holding): Aşamalı holdingde aşamalı şirketin de başka şirketlere katılımı vardır. Ana Şirket Ara Holding Ara Holding. Yavru Şirket. A Yavru Şirket B Yavru Şirket C Yavru Şirket D Yavru Şirket E
B- KARŞILIKLI KATILIMLAR YÖNÜNDEN HOLDİNGLERİN ŞEMATİK OLARAK GÖSTERİLMESİ A- Bir yavru şirket aracılığıyla katılım Ana Şirket Yavru şirket Bu katılım biçiminde herhangi bir şirket herhangi bir holdingin çatısı altına girmekte ve böylelikle holdinge belli ölçülerde katılmış olmaktadır. Yavru şirket Yavru şirket
B-İki yavru şirket aracılığı ile katılım: Ana şirket Yavru Şirket Yavru Şirket Yavru Şirket Yavru Şirket Yavru Şirket Yavru Şirket
C- Ana şirket aracılığı ile karşılıklı katılım: Bu katılımda ana şirketin ortak olduğu yavru şirketlerin birbiriyle karşılıklı ilişkileri ve katılımları söz konusudur. Ana şirket Yavru şirket Yavru şirket
D-Ana şirket aracılığı ile ortaklaşa katılım Bu tür bir katılımda ana şirket her bir yavru şirkette pay sahibi olmakta, yavru şirketler arasında ortaklaşa katılım bulunmaktadır. Ana Şirket Yavru Şirket Yavru Şirket
C-HOLDİNGLERDE ÖRGÜTSEL YAPI Genel Kurul Yönetim kurulu Denetçiler Finans komitesi Genel koordinatör Teknik komite Finans komitesi Denetleme Planlama Teknik komite
HOLDİNGLERİN İŞLETMELERE SAĞLADIĞI YARARLAR: Küçük bir sermaye ile büyük bir sermaye denetlenebilir. Öz kaynakların kârlılığı artar. Risk dağıtılır. Büyük işletmelerin sahip oldukları tüm üstünlüklere sahiptirler. Sermayenin büyümesini ve sermaye pazarlarının gelişmesini sağlarlar. Ana şirket, yavru şirketlerin gelir vergisi stopajlarının ödeme tarihini bir yıl ya da daha çok geciktirebilir.
1. Katlanılan risk artar. HOLDİNGLERİN YOL AÇTIĞI SAKINCALAR 2. Güç ve denetim belli kişi ve kümelerin ellerine geçer. 3. Yavru şirketler ana holdingin çıkarı doğrultusunda kullanılabilir. 4. İşletme varlıklarının değerinin olduğundan daha yüksek gösterilebilir. 5. Pazarda tam rekabet koşullarının oluşmasına izin vermezler. Bu yüzden pazara yeni girmek isteyen ya da ekonomik yönden güçsüz işletmelere yaşam şansı tanımazlar. 6. Yönetimde azınlıkta kalan ortaklar etkinliklerini yitirmektedirler. 7. Çeşitli ayrıcalıklar holdinglere yarar sağlarken devlet gelirlerinin azalması sonucunu da doğurmaktadır. 8. Holdingler tekel oluşturarak ülkenin ekonomik ve toplumsal yapısına zarar verirler.
ŞİRKETLER TOPLULUĞU TTK da şirketler topluluğu düzenlenmiştir. Hakim Şirket Bağlı Şirket İlişkisi Kanunda hakim ve bağlı şirket ilişkisi aşağıdaki hallerde mevcuttur. (TTK. 195) Bir ticaret şirketi, diğer bir ticaret şirketinin, doğrudan veya dolaylı olarak; Oy haklarının çoğunluğuna sahipse veya Şirket sözleşmesi uyarınca, yönetim organında karar alabilecek çoğunluğu oluşturan sayıda üyenin seçimini sağlayabilmek hakkını haizse veya Kendi oy hakları yanında, bir sözleşmeye dayanarak, tek başına veya diğer pay sahipleri ya da ortaklarla birlikte, oy haklarının çoğunluğunu oluşturuyorsa,