Denizden Gelen Sığınmacılar ve Uluslararası Hukuk



Benzer belgeler
İLTİCA HAKKI NEDİR? 13 Ağustos 1993 tarihli Fransız Ana yasa mahkemesinin kararı uyarınca iltica hakkinin anayasal değeri su şekilde açıklanmıştır:

Uluslararası Mülteci Hukuku Kapsamında Uluslararası Koruma. BMMYK Kasim 2014

YABANCILAR ve ULUSLARARASI KORUMA KANUNU. Yayım tarihi: 11 Nisan 2013 Yürürlük tarihi: 11 Nisan 2014

DENİZDE KURTARMA MÜLTECİLERE VE GÖÇMENLERE UYGULANDIĞI ŞEKİLDE İLKELER VE UYGULAMALARA YÖNELİK BİR KILAVUZ. Fotoğraf: Marius Remøy

Madde 87 Açık denizlerin serbestliği

Türk Göç ve İltica Hukukunun Temelleri:

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR

Geçici Koruma Uluslararası Standartlar. BMMYK Kasım 2014

Gemide İstenmeyen Kişi-Kaçak Yolcular Hakkında IMO Esasları

Dr. DERYA AYDIN OKUR. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Deniz Hukuku Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi DENİZ HUKUKUNDA

AZERBAYCAN CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ İLE TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ARASINDA DENİZ GEMİCİLİĞİ HAKKINDA SÖZLEŞME

I. Genel Bilgiler Ülkeler arasındaki hayat standartlarının farklılığı, bazı ülkelerde yaşanan ekonomik sorunlar, uygulanan baskıcı rejimler, yaşanan

DENIZDE KURTARMA MÜLTECİ VE GÖÇMENLERİN DENİZDE KURTARILMASI UYGULAMALARI KİTAPÇIĞI MÜLTECİ VE GÖÇMENLERİN DENİZDE KURTARILMASI UYGULAMALARI KİTAPÇIĞI

Açık Denizler. (ders planı)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

İTİRAZ USULLERİ. BMMYK Kasım 2014

TÜRKİYE DE YENİ GÖÇ YÖNETİMİ VE ULUSLARARASI KORUMADA TEMEL PRENSİPLER SELÇUK ŞATANA İL GÖÇ UZMANI UYUM VE İLETİŞİM ÇALIŞMA GRUBU BAŞKANI

ÖZGENUR YİĞİT ULUSLARARASI HUKUK, AVRUPA HUKUKU VE TÜRK HUKUKUNDA MÜLTECİ VE SIĞINMACILARIN ETKİLİ BAŞVURU HAKKI

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

GÖÇ İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TAŞRA TEŞKİLATI KURULUŞ, GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ. Resmi Gazete Tarihi: , Sayısı: 28821

İÇİNDEKİLER EDİTÖR NOTU... İİİ YAZAR LİSTESİ... Xİ

JANDARMA VE SAHİL GÜVENLİK AKADEMİSİ GÜVENLİK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ DENİZ EMNİYETİ VE GÜVENLİĞİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI DERSLER VE DAĞILIMLARI

Güney Akım Açık Deniz Boru Hattı Türkiye Bölümü

III. ÜLKE İLE İLGİLİ UYUŞMAZLIKLARDA İLERİ SÜRÜLEN BAZI SİYASÎ ESASLAR 23

İÇİNDEKİLER SUNUŞ KISALTMALAR GİRİŞ 1

KİTLESEL GÖÇLERDE SAĞLIK HİZMETLERİ. Uzm. Dr. Muzaffer AKKOCA

ULUSAL VEYA ETNİK, DİNSEL VEYA DİLSEL AZINLIKLARA MENSUP OLAN KİŞİLERİN HAKLARINA DAİR BİLDİRİ

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

TÜRK HUKUK DÜZENİNİN YÜRÜRLÜK KAYNAKLARI (2) Dr. Öğr. Üyesi Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

Türkiye de Uluslararası Koruma Arayan Kişiler için EĞİTİM HAKKI SORULAR & YANITLAR

İSTANBUL İL GÖÇ İDARESİ MÜDÜRLÜĞÜ ULUSLARARASI KORUMA ÇALIŞMA GRUP BAŞKANLIĞI

C E D A W KADINLARA KARŞI HER TÜRLÜ AYRIMCILIĞIN ÖNLENMESİ SÖZLEŞMESİ. Prof. Dr. Feride ACAR

- Genel Gerekçe - Bu önerilerin amacı Kıbrıs ın kuzeyinde yerel mevzuatın parçası olan. Fasıl 105 Değişiklik Yasa Tasarısı Önerisi Gerekçeleri

Mülteci topluluklarından herhangi birinde, evlerinden uzaklaşmış olan insanların yaklaşık yüzde ellisini kadınlar ve kız çocukları oluşturmaktadır.

ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR S. R. BAŞVURUSU

6698 SAYILI KİŞİSEL VERİLERİN KORUNMASI KANUN UNUN AMACI VE KAPSAMI

FARKLI AB ÜLKELERİNDE GÖÇMEN POLİTİKALARINDAKİ GENEL YAKLAŞIMLAR

25 KASIM KADINA YÖNELİK ŞİDDETE KARŞI DAYANIŞMA GÜNÜ

CEZA HUKUKU- ULUSLARARASI HUKUK. Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü. Sayı: B.18.0.ÇYG /06/2011 Konu: Yetki Devri Genelgesi

Yabancı STK lar Açısından İzin Başvurusu ve Sonrası ile İlgili Dernekler Mevzuatı

1. İnsan Hakları Kuramının Temel Kavramları. 2. İnsan Haklarının Düşünsel Kökenleri. 3. İnsan Haklarının Uygulamaya Geçişi: İlk Hukuksal Belgeler

5018 Sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu

LİMİTED ŞİRKETLERDE İMTİYAZLI PAYLAR

A.Ü. HUKUK FAKÜLTESİ DENİZ KAMU HUKUKU FİNAL SINAVI YANIT ANAHTARI 05 Ocak 2014; Saat: 14.30

ELEKTRONİK TEBLİGAT SİSTEMİ

YRD. DOÇ. DR. ULAŞ KARAN. Uluslararası İnsan Hakları Hukuku ve Anayasa Hukuku Işığında EŞİTLİK İLKESİ VE AYRIMCILIK YASAĞI

Yeni Borçlar Yasasında Hizmet Sözleşmesi

PORTEKİZ CUMHURİYETİ İLE TÜRKİYE CUMHURİYETİ HÜKÜMETİ ARASINDA DENİZCİLİK İŞBİRLİĞİ ANLAŞMASI

TÜRKİYE AB GERİ KABUL ANLAŞMASI AHMET ÇELİK

YATIRIM İNDİRİMİ İSTİSNASINI KALDIRAN GVK NUN GEÇİCİ 69.MADDESİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

ULUSLARARASI HUKUK TEMEL METİNLER

facebook.com/salthukuk twitter.com/salt_hukuk 1 İçindekiler Milletlerarası Hukuk Çift-İ.Ö. 2. Dönem - Part 5 Pratik

Kişisel Verilerin Korunmasının İktisadi ve Hukuki Analizi Raporu

Göç ve Tüberküloz. Haluk C.Çalışır Acıbadem Üniversitesi Atakent Hastanesi

İçindekiler. xiü Kısaltmalar xvü Üçüncü Basıya Önsöz xix İkinci Basıya Önsöz xxi Önsöz. 3 BİRİNCİ KESİM Giriş 5 I. Genel Bilgiler

Birleşmiş Milletler Avukatların Rolüne İlişkin Temel İlkeler Bildirgesi (Havana Kuralları)

Basında Sorumluluk Rejimi. Medya Ve İletişim Ön Lisans Programı İLETİŞİM HUKUKU. Yrd. Doç. Dr. Nurhayat YOLOĞLU

Kaptan GüvenliG. venliği. Kılavuz Kaptan Transfer Düzenekleri

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Avrupa Birliği ndeki Sığınmacıların Haklarını Koruyor

Geçici Koruma Kimlik Kartına Sahip Olanlar

D.B. / Türkiye (33526/08) AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARI. Aşağıdaki metin kararın resmi olmayan özetidir. Özet

TÜRK HUKUK DÜZENİNDE MEVCUT YAPTIRIM TÜRLERİ. Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü Sayı :B.18.0.ÇYG MAYIS 2009 Konu :Yetki Devri Genelgesi

T.C. AİLE VE SOSYAL POLİTİKALAR BAKANLIĞI Trabzon Koza Şiddet Önleme ve İzleme Merkezi PINAR ÖŞME PSİKOLOG

Kadına YÖNELİK ŞİDDET ve Ev İçİ Şİddetİn Mücadeleye İlİşkİn. Sözleşmesi. İstanbul. Sözleşmesİ. Korkudan uzak Şİddetten uzak

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM GENEL BİLGİLER

İZMİR BAKIRÇAY ÜNİVERSİTESİ ÖZEL ÖĞRENCİ YÖNERGESİ

DENİZCİLİK FAL KOMİTESİ FAALİYETLERİNİN

BİRİNCİ KİTAP DENETİM MEKANİZMASI (KURUMSAL HÜKÜMLER) BirinciBölüm GİRİŞ

GEMİADAMLARININ HASTALANMASI, YARALANMASI YA DA ÖLÜMÜ HALİNDE ARMATÖRÜN SORUMLULUĞUNA İLİSKİN 55 SAYILI SÖZLEŞME

PAZARLAMACILIK SÖZLEŞMELERİ

Bu Rapor, AÜ SBF Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü, İnsan Hakları Bilim Dalı Araştırma Görevlisi Cavidan Soykan tarafından kaleme alınmıştır.

Geri Göndermeme (Non-Refoulement) İlkesinin Uluslararası Hukuktaki Konumu Üzerine Bir Değerlendirme

T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Avrupa Birliği Koordinasyon Dairesi Başkanlığı Avrupa Birliği Uzmanlığı Tezi

Hazırlayan: TACETTİN ÇALIK. Tacettin Hoca İle KPSS Vatandaşlık

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. KESHMIRI/TÜRKİYE (Başvuru no /08) KARAR STRAZBURG. 13 Nisan 2010

Yıllık İzindeki İşçi İşten Çıkartılabilir mi?

TÜRK VATANDAŞLARI HAKKINDA YABANCI ÜLKE MAHKEMELERİNDEN VE YABANCILAR HAKKINDA TÜRK MAHKEMELERİNDEN VERİLEN CEZA MAHKUMİYETLERiNİN İNFAZINA DAİR KANUN

KADINA YÖNELİK ŞİDDETLE MÜCADELEDE ULUSLARARASI BELGELER VE KORUMA MEKANİZMALARI

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2017/094 Ref: 4/094

MARMARA ÜNİVERSİTESİ PATENT HAKLARI PAYLAŞIM YÖNERGESİ Senato: 08 Mayıs 2012 / BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Türkiye'nin TESPİT Tamamlandı Eksik 1

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

TÜRKİYE DE ÖLÜM CEZASININ KALDIRILMASI SÜRECİ VE AVRUPA BİRLİĞİ NİN SÜRECE KATKISI

Türkiye de Uluslararası Koruma Sistemi ve Türkiye de BMMYK. BMMYK Kasım 2014

ECE GÖZTEPE İNSAN HAKLARININ KORUNMASINDA GEÇİCİ TEDBİR

Cumartesi Sayı: (Asıl)

İNSAN HAKLARI CEVAP ANAHTARI GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI Ocak 2019 saat 11.00

Sayı: 32/2014. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhuriyet Meclisi aşağıdaki Yasayı yapar:

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIGI NA

Kişisel Verilerin Korunması Hakkında Bilgilendirme Metni

İŞ KAZALARININ ÖNLENMESİNE (GEMİADAMLARI) İLİŞKİN 134 SAYILI SÖZLEŞME

ANKARA SOSYAL BİLİMLER ÜNİVERSİTESİ ÖZEL ÖĞRENCİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

İZMİR DEMOKRASİ ÜNİVERSİTESİ ÖZEL ÖĞRENCİ YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

GEMİADAMLARININ HASTALANMASI, YARALANMASI YA DA ÖLÜMÜ HALİNDE ARMATÖRÜN SORUMLULUĞUNA İLİSKİN 55 SAYILI SÖZLEŞME

[Dünya Tabipler Birliği nin Eylül 1995, Bali, Endonezya da yapılan toplantısında kabul edilmiştir.]

GEMİ SAĞLIK RESMİ KANUNU

Transkript:

Uluslararası Hukuk ve Politika Cilt 3, No:10 ss.75-95, 2007 Denizden Gelen Sığınmacılar ve Uluslararası Hukuk Deniz KIZILSÜMER ÖZER* Özet Uluslararası Hukukta denizden gelen sığınmacıların korunmasına ilişkin pek çok kural ve ilke bulunmaktadır. Çalışmamızda bu kural ve ilkeler, üç kısma ayrılarak incelendi. Öncelikle, gemi kaptanlarının ve kıyı devletlerinin denizdeki sığınmacıları tehlikeden kurtarma yükümlülüğü ele alındı. İkinci olarak, geri göndermeme ilkesi gereğince kıyı devletlerinin denizde tehlikeden kurtarılan ve çeşitli deniz alanlarında bulunan sığınmacıları ülkeye alma yükümlülüğü incelendi. Üçüncü olarak, kıyı devletlerinin veya yeniden yerleştirme garantisi veren üçüncü ülkelerin güvenli ülkeye kabul edilen sığınmacılara, mülteci statüsü tanıma yükümlülüğü üzerinde duruldu. Son olarak, çalışmada ele aldığımız kurallar çerçevesinde, Ege Denizi ndeki sığınmacıların durumu değerlendirildi. Anahtar Kelimeler: Sığınma Hukuku, denizdeki sığınmacılar, sığınmacıların korunması GİRİŞ Deniz yoluyla sığınma arayanlara ya da kaçak göçmenlere ilişkin yürek parçalayıcı haberler son yıllarda medyada sıklıkla yer almaktadır. Bulundukları ülkede çeşitli zorluklarla, insan hakları ihlâlleriyle karşılaşan kişiler, çoğu zaman en kolay veya tek kaçış yolu olan denizlere yönelerek ulaşıma elverişli olmayan araçlarla güvende olacakları, kendilerine daha iyi yaşam koşulları vaad eden ülkelere ulaşmaya çabalamaktadırlar. Akdeniz de, Karayipler de ve Pasifik Okyanusu nda kaçak göçmen ve sığınmacılara sıklıkla rastlanmaktadır 1. Denizden gelen sığınmacılar, çoğu zaman ulaşıma elverişli olmayan gemilerle, teknelerle hatta kendilerinin yaptıkları sallarla seyahat ettikleri için yolculuğun çeşitli safhalarında önemli tehlikelerle karşılaşmaktadırlar. Çalışmamızda, öncelikle, gemi kaptanlarının, bayrak devletlerinin ve kıyı devletinin denizde tehlike içinde olan kişilerin kurtarılmasına ilişkin yükümlülükleri incelenecektir. Sığınmacıların yalnızca denizde tehlikeden kurtarılmaları, kendilerine sağlanmış olan uluslararası korumadan yararlanmaları için yeterli değildir. İkinci olarak, sığınmacıların kurtarılmaları sonrasında özel- * Yrd. Doç. Dr., Dokuz Eylül Üniversitesi, İşletme Fakültesi, Uluslararası İlişkiler Bölümü. 1 UNHCR, Background Note on the Protection of Asylum-Seekers and Refugees Rescued at Sea, 11 April 2002, www.unhcr.org/protect/protection/3e5f35e94.pdf (UNHCR Backgroung Note). 75

D. Kızılsümer Özer likle sığınmacıların ülkesine girdiği veya girmek istediği devletin Sığınmacı Hukukunun temel bir ilkesi olarak kabul edilen geri göndermeme ilkesinden doğan yükümlülükleri incelenecektir. Denizdeki sığınmacılar bakımından geri göndermeme ilkesinin çeşitli deniz alanlarında uygulanması bazı sorunları da beraberinde getirmektedir. Üçüncü olarak, kıyı ve bayrak devletlerinin denizden gelen veya tehlikeden kurtarılan kişilerin mülteci statülerinin belirlenmesi yükümlülüğü üzerinde durulacaktır. Denizde çeşitli zorluklarla karşılan kişilerin statüleri, denizde bulundukları bir araçta veya karada belirlenebilir. Kıyı devletleri ile bayrak devletleri aralarında sığınmacı yükünün paylaştırılmasını öngören yeniden yerleştirme ve geri alım anlaşmaları yapılmalıdır. Esasen, sığınmacı yükünün yalnızca kıyı devletleri üzerine bırakılması, bir süre sonra kıyı devletlerinin sığınmacıları tamamen reddetmesine yol açabileceği için bu antlaşmaların yapılması önemlidir. Son olarak, Ege Denizi ndeki sığınmacıların ve kaçak göçmenlerin durumları, Yunanistan ve Türkiye nin kıyı devletleri olarak bunlara karşı yükümlülükleri değerlendirilecektir. Denizden gelen sığınmacıların korunması konusunda Uluslararası Deniz Hukuku, Sığınmacı Hukuku, İnsan Hakları, Uluslararası Ceza Hukuku kuralları bir arada değerlendirilmelidir. Denizden gelen sığınmacılara uygulanacak pek çok kural ve ilke yanında konuyla ilgili hukuk boşlukları da vardır 2. Esas sorun ise, kıyı devletinin, bayrak devletinin ve uluslararası toplumun denizden gelen sığınmacılara ilişkin Uluslararası Hukuktan doğan yükümlülüklerinin belirlenmesidir. Denizden yabancı bir ülkeye ulaşmak isteyen kişilerin statüleri başlangıçta belirsiz olduğu için çoğu zaman yasadışı göçmen olarak nitelendirilmekte ve bulundukları gemiler, karasularına dahi alınmamaktadırlar. Henüz denizde iken sığınmacıların statülerinin belirlenmesi çok güçtür ve bu güçlük özellikle kıyı devletlerinin sığınmacılar üzerinde aşkın yetkiler kullanmasına yol açmaktadır 3. Oysa amaçlanan, henüz statüleri belirlenmeyen bu kişilerin Sığınmacı Hukuku korumasından yararlanmasıdır. Bu sebeple çalışmamızda öncelikle Sığınmacılar Hukukuna ilişkin temel kavramları ele aldık Sığınma, Uluslararası Hukuk belgelerinde tanımlanmamıştır. İnsan Hakları Evrensel Bildirisi 14. maddesinde, herkes zulüm karşısında başka ülkelere sığınmak ve burada sığınmacı muamelesi görmek hakkına sahiptir. denmektedir. Evrensel Bildirinin hazırlık çalışmalarından sığınma hakkının kişilere tanınan bir hak olmadığı anlaşılmaktadır. Sığınma hakkı, bir devletin, uyruğunda bulunduğu veya ikamet ettiği devletin ülkesindeki çeşitli baskılardan kaçan kişilerin kendi ülkesine girmesine ve ülkesinde kalmasına izin verme hakkı olarak anlaşılmaktadır 4. Sığınma hakkı tanıyan bir devlet, ülkesi üzerinde sahip olduğu egemenliğe dayanarak kendi vatandaşı olmayan, ancak belli sebeplerle zulme uğrayan kişileri ülkesine alarak bu kişileri vatandaşı oldukları veya ikamet ettikleri devlete karşı korumaktadır. II. Dünya Savaşı sonrasında ortaya çıkan büyük çaplı sığınma sorunlarının giderilmesi için akdedilen 1951 BM Mültecilerin Hukukî Durumuna Dair Sözleşme de (1951 Sözleşmesi) de iltica hakkı tanımlanmamış yalnızca mültecinin tanımı yapılmıştır. Bu 2 3 4 Pallis M. Obligations of States towards Asylum Seekers at Sea: Interactions and Conflicts Between Legal Regimes, IJRL, Vol.14, No.2/3, s.330. BMMYK, Dünya Mültecilerinin Durumu-İnsani Yardımın Elli Yılı, Ankara, 2001, s. 82 86; Tsamenyi B. M. The Boat People : Are They Refugees?, HRQ, Vol.5, No.3, Aug, 1983, s.373. Pazarcı H. Uluslararası Hukuk, (Ankara, Turhan Kitapevi, 2003), s. 210 211. 76

Denizden Gelen Sığınmacılar ve Uluslararası Hukuk Sözleşmeye çok sayıda devlet taraftır. Sözleşmede belirlenen durumların ortaya çıkması halinde taraf devletler ilgili kişilere mülteci statüsü tanımak zorundadırlar; Sözleşmeye taraf devletlerin iltica hakkı tanıyıp tanınmama konusundaki takdir hakkı ortadan kalkmıştır. Taraf devletler, iç hukuklarında uygun buldukları yollarla iltica başvurularına imkân tanımalı ve başvuruları adil bir değerlendirmeye tâbi tutmalıdırlar. 1951 Sözleşmesi nin 1967 tarihli Ek Protokolü ile mülteci olabilecek kişilerin kapsamı coğrafi ve zamansal sınırlamalar kaldırılarak genişletilmiştir. Belirtmeliyiz ki, sığınma hakkı, bir yabancının ülkesine girdiği devletten koruma isteyebileceği anlamına gelmemektedir. Günümüzde birçok anayasada siyasi nedenlerden dolayı zulme uğrayanlara açıkça iltica hakkı tanınmıştır; ancak iltica hakkının bir hukuk genel ilkesi olarak kabul edildiği ve Uluslararası Hukukun bir parçası haline geldiği söylenemez. Deniz yoluyla yabancı ülkelere ulaşıp iltica etmek isteyenler, henüz mülteci statüleri yasal olarak belirlenmediği için doktrinde sığınmacı olarak nitelendirilmektedirler 5 ; biz de buna uygun olarak çalışmamız boyunca sığınmacı terimini kullanacağız. DENİZDE TEHLİKE İÇİNDE OLAN KİŞİLERİ KURTARMA YÜKÜMLÜLÜ- ĞÜ Denize uygun olmayan ve taşıyabileceğinden çok fazla insan, yük taşıyan deniz araçlarıyla yolculuk yapmak zorunda kalan sığınmacılar, çoğu zaman denizde önemli tehlikelerle karşılaşmakta, bulundukları deniz araçları sıklıkla kazalara karışmakta, karaya oturmakta veya batmakta; bunun sonucunda pek çok sığınmacı yaşamını yitirmekte veya sakat kalmaktadır. Uluslararası Hukukta denizde tehlike tanımlanmamıştır; ancak herhangi bir yardım almadan güvende olacakları yerlere ve karaya ulaşamayacak, denizde kaybolabilecek kişilerin denizde tehlikede olduğu kabul edilmelidir 6. Denizde tehlikede olanların kurtarılması, öncelikle insani bir görevdir. Denizde tehlike içinde olanlar, kim olduklarına, vatandaşlıklarına, nereden geldiklerine, sayılarına, seyahat şekillerine bakılmaksızın kurtarılmalıdır 7. Denizde tehlikede olanların kurtarılması yükümlülüğü, çeşitli sözleşmelerde düzenlenmiştir ve ayrıca örf ve âdet hukukunun en eski kurallarından biridir 8. 1974 Denizde Can Güvenliği Uluslararası Sözleşmesi (SOLAS) 9, 1979 Uluslararası Arama ve Kurtarma Sözleşmesi (SAR) 10, 1910 Denizde Kurtarma Sözleşmesi 11, 1958 Açık Deniz Sözleşmesi, 1982 Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi nde (BMDHS) 12 sayıları, statüleri veya seyahat şekilleri ne olursa olsun denizde tehlike içinde olan kişilere yardım edilmesi gereğini düzenlemiştir 13. 5 Odman T. Mülteci Hukuku, (Ankara, AÜ. SBF. İnsan Hakları Merkezi Yayınları, No.15, 1995), s.189 199; Karş. Gör. Bkz. Hüseyin P. s.211. 6 Pugh M. Drowing not Waving: Boat People and Humanitarianism at Sea, JRS, Vol.17, No.1, 2004, s. 27-29; Pallis M. s. 334-335. 7 Asylum Seekers at Sea Rescue at Sea, EXCOM No. 14(XXX)-1979, www.unhcr.org/ publ/publ/ 3d4ab3ff2.pdf; (UNCHR, Rescue-at-Sea); UNHCR Background Note, par. 5. 8 Goodwin-Gill Guy S. The Refugee in International Law, (Oxford, Second Edition, Clarendon Press, 1996), s.162; Pallis M. s. 333 334; UNHCR Background Note, par. 6. 9 SOLAS V/7, 15 Reg. V Annex. 10 1979 International Convention on Maritime Search and Rescue, par.2.1.10 Ch.2 Annex. 11 1910 Convention for the Unification of Certain Rules of Law Relating to Assistance and Salvage at Sea, m.11. 12 BMDHS 98. maddesine göre, taraf devletlerin denizde tehlike içinde bulunanlar bakımından iki ayrı yükümlülüğü vardır. Buna göre, taraf devletler, uyruğunu taşıyan geminin kaptanından tehlike içinde bulunan 77

D. Kızılsümer Özer Kimlerin tehlike içinde olduğu sorusu ise somut olayın özellikleri dikkate alınarak yanıtlanmalıdır. Olaya en yakın yerde bulunan geminin kaptanı ve kıyı devleti yetkilileri kimlerin tehlike içinde olduğu konusunda karar verirler 14. Tehlikedeki insanların kıyıya getirilmesi, bunlara ilk yardım yapılması ve bu kişilerin güvenli bir yere ulaştırılması kurtarma tanımı içindedir 15. Kurtarmanın tanımlandığı SAR Sözleşmesine göre, kurtarma yalnızca tehlikenin bertaraf edilmesini, acil tıbbi yardımın yapılmasını ve ihtiyaçların karşılanmasını değil aynı zamanda kişilerin güvenli bir yere getirilmesini de içerir 16. Gemi Kaptanının ve Bayrak Devletinin Kurtarma Yükümlülükleri Gemi kaptanının, denizde yardım ve kurtarma yükümlülüğü, BMDHS m.98, 1989 Kurtarma Sözleşmesi m. 10 ve SOLAS V/7 de düzenlenmiştir. Bu sözleşmeler, gemi kaptanına gemisini ve gemide bulunan kişileri tehlikeye atmadan denizde kaybolan ya da tehlike içinde bulunan kişilere yardım yükümlülüğü getirmektedir 17. Bununla beraber, kaptanlar, kurtarma operasyonu zaman alacağı, rotalarından uzaklaşacakları ve sığınmacıların gemiye alınmasından sonra doğacak sorunlarla uğraşmamak için çoğu zaman ekonomik kaygılarla kurtarma yükümlülüklerini yerine getirmemekte, yardım çağrılarına cevap vermemektedirler 18. Gemicilik şirketleri, Bunun önlenmesi için kaptanları denizde kurtarma konusunda bilgilendirmeli ve denizde yardım çağrısına cevap veren kaptanları hiçbir şekilde cezalandırmamalıdırlar 19. kişileri kurtarma yükümlülüğü getirmeli ve tehlike içinde bulunanların kurtarılması için arama, kurtarma hizmetleri kurmalı ve işletmelidirler. 13 Son yıllarda, sığınmacı taşıyan deniz araçlarının karıştığı olayların artması ile birlikte Uluslararası Denizcilik Örgütü (UDÖ) denizde tehlike içinde olanların kurtarılması konusunda bir Karar kabul etmiştir. Karar, tüm UDÖ sözleşmelerinin incelenerek denizde tehlikede olan kişilerle ilgili hukuki boşlukların, belirsizliklerin belirlenmesi ve giderilmesini öngörüyordu. Karara uygun olarak yapılan incelemeden sonra, SOLAS ve SAR Sözleşmelerinde 1 Temmuz 2006 tarihinde yürürlüğe giren denizde kurtarmaya ilişkin bazı değişiklikler kabul edilmiştir. Buna göre, SOLAS ın Denizde Güvenlik başlığını taşıyan V. Bölümüne, yardım yükümlülüğünün kişilerin vatandaşlıklarına ve statülerine bakılmaksızın yerine getirileceği eklenmiş; ilk kez taraf devletler bakımından denizde kurtarılanları güvenli bir yere getirmek isteyen gemi kaptanlarına yardım yükümlülüğü getirilmiştir. Ayrıca, gemi kaptanlarının takdir yetkisiyle ilgili bir düzenleme yapılarak gemi malikinin, gemiyi kiralayanın, işleten veya diğer kişilerin denizde hayat kurtarma ilgili bir konuda kaptanın profesyonel olarak alacağı kararları ve bu kararların uygulanmasını engelleyemeyeceği düzenlenmiştir. SAR Sözleşmesinde, üye devletlere denizde kurtarılan kişilerin güvenli bir yere indirilmesi için kaptana yardım edilmesi konusunda işbirliği yükümlülüğü getirmiştir. Bkz. Resolution A.920 Review of Safety Measures and Procedures for the Treatment of Persons Rescued at Sea, IMO adopted 22rd Assembly 2001, Persons rescued at sea new regime enters into force, www.imo.org; SOLAS and SAR amendments strengthen international rescue regime; Barnes R. Refugee at Sea, ICLQ, vol 53, January, s.54. 14 Bazen tehlikede olanların kurtarılmasından sonra kurtaran gemi, örneğin, Tapma olayında olduğu gibi tehlike içinde olduğunu ileri sürebilir. Tapma gemisi, sadece 50 kişi taşıyabilecek iken 433 sığınmacı gemiye alınmıştır. Gemide yeterli su, yiyecek ve can yeleği yoktur. Gemiden, kurtarılan kişilerin tedavisi için Avusturalya dan yardım istenmiştir. Öte yandan, gemideki sığınmacılar, Christmas Adasına gitmek istediklerini Endonezya ya götürülmeleri halinde intihar edeceklerini söyleyerek Tampa nın kaptanını tehdit etmektedirler. Bu durumda Tampa nın da tehlike içinde olduğu söylenebilir ve kıyı devletinin ve diğer gemilerin Tampa ya yardım yükümlülüğü doğar. Bkz. Pugh M. Europe s Boat People: maritime cooperation in the Mediterranean, Chaillot Paper 41, July 2000, www.iss-eu.org/chaillot/chai41e.html; (Europe s Boat People); Pallis M. s. 333. 15 UNHCR Background Note, p.6. 16 UNCHR, Rescue-at-Sea, UNHCR Background Note, par. 5. 17 UNHCR Background Note, p.6; UNCHR, Rescue-at-Sea; 13. 18 Barnes R. s.51; Pugh M. s. 63 65; Pallis M. s.331 334. 19 Pugh M. s. 64; Barnes R. s.53 55. 78

Denizden Gelen Sığınmacılar ve Uluslararası Hukuk Günümüzde, pek çok devlet ulusal hukukunda gemi kaptanının denizde kurtarma yükümlülüğünü düzenlememiştir 20. Oysa bayrak devletleri, bayraklarını taşıyan gemilerin kaptanlarından kurtarma yükümlülüklerini yerine getirmesini istemeli, bu yükümlülüğün yerine getirilmemesini yaptırıma bağlamalıdırlar 21. İngiltere ve Almanya da, kaptanların kurtarma yükümlülüğünü yerine getirmemesi suç haline getirilmiştir; diğer devletler de bu yolu izlemelidirler. Ancak, dünya filosunun üçte birinin uygun bayrak devletlerinde kayıtlı olduğu unutulmamalıdır; uygun bayrak devletlerinin, gemi kaptanları için bu tür bir yükümlülük getirmesi ve bu yükümlülüğün ihlâlini yaptırıma bağlaması zordur 22. Gemi kaptanı, olayın özelliklerini dikkate alarak kurtarmanın en uygun şekilde gerçekleşmesine yönelik bir karar vermelidir. Gemi kaptanının yalnızca kurtarılan kişilerin değil ayrıca gemisinde bulunan kişilerin güvenliğinden de sorumlu olduğu hatırlanmalıdır; gemideki kişiler belli bir sayıyı geçtiğinde yasal olarak gemide bulunması gereken güvenlik donanımları, can yelekleri yetersiz kalabilir 23. Kıyı Devletinin Kurtarma Yükümlülüğü Denizde tehlike içinde olanların kurtarılmasından esas olarak kıyı devletleri sorumludur; bunun sebebi kurtarma yükümlülüğü getiren uluslararası sözleşmelerin devletler bakımından bağlayıcı olmasıdır 24. Yukarıda belirttiğimiz üzere, BMDHS ye göre, kıyı devletleri arama ve kurtarma hizmetlerini kurmalı ve işletmelidir. Kıyı devletinin kurtarma yükümlülüğü ayrıca SAR Sözleşmesinde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. Arama ve kurtarma hizmetlerinin kurulması ve işletilmesi belli bir ekonomik yükü beraberinde getireceği için kıyı devletleri bu konuda uluslararası örgütlerden teknik destek alabilir veya diğer bölge ülkeleri işbirliği yapabilirler 25. Kıyı devletinin kurtarma yükümlülüğü, çeşitli deniz alanları bakımından değişiklik gösterir mi? Pallis e göre, kıyı devletinin kurtarma yükümlülüğü, deniz alanları bakımından bir değişiklik göstermemelidir 26. Kıyı devletleri, teknik yeterlilikleri ölçüsünde açık denizde dahi tehlike içinde olanların kurtarılmasını sağlamak için önlemler almalıdırlar. Kıyı devleti, kurtarma yükümlülüğünü ne zaman yerine getirmiş sayılır? Başka bir deyişle, kıyı devletinin kurtardığı kişilere ilişkin yükümlülükleri ne zamana kadar devam eder? Kurtarılanların güvenli bir devlet gemisine alınması halinde kurtarma yükümlülüğünü yerine getirilmiş sayılır mı? Barnes e göre, böyle durumlarda, kurtarma 20 Pugh M. s. 64; Barnes R. s.54 55. 21 Newland K.Troubled Waters: Rescue of Asylum Seakers and Refugees at Sea, 1.1.2003, www. migrationinformation.org/feature/display.cfm; Pallis M. s.331. 22 Asylum Seekers at Sea Rescue at Sea, EXCOM No. 23(XXXII) 1981, www.unhcr.org/publ/publ/ 3d4ab3ff2.pdf; Barnes R. s. 54. 23 UNHCR Background Note, p.6; UNCHR, Rescue-at-Sea; 12 13. 24 Pallis M. s. 332 334. 25 İspanya, gelişmiş kıyı gözetleme sistemiyle karasularını sürekli denetlemekte ve gerektiğinde müdahale etmektedir. Kıyı devletleri, kıyı gözetleme sistemi yanında daha kapsamlı denizde kurtarma denetim merkezleri kurabilirler; Pugh M. s. 62-65. İspanya, kıyı gözetleme sistemini yasadışı göç hareketlerinin önlenmesi için kullansa da benzer bir sistem sığınmacı trafiğinin yoğun olduğu deniz alanlarında sığınmacıların denizde tehlikeden kurtarılması amacıyla kullanılabilir. 26 Amerika Birleşik Devletleri, askeri gemilere tehlike sinyali almaları halinde yardım için diğer devletlerin karasularına izinsiz girme yetkisi tanımıştır; Pallis M. s.336. Askeri gemilere öyle bir yetkinin verilmesi, bu yetki, diğer devletin karasularına girerek sığınmacı taşıyan gemilerin açık denize çıkmalarını veya ABD karasularına girmelerini önlemek suretiyle kötüye kullanılmadığı sürece Uluslararası Hukuka uygundur. 79

D. Kızılsümer Özer operasyonlarının ne zamana kadar sürmesi gerektiği, objektif kıstaslara, somut olayın özelliklerine göre belirlenmelidir. Kurtarılan kişilerin, yiyecek, su, barınma gibi insani gereksinmeleri yeterli olarak karşılanmadan kıyı devletlerinin kurtarma yükümlülüklerini yerine getirdiği söylenemez. Bununla birlikte, kıyı devletinin kurtarma operasyonlarının kapsamını belirleme konusunda geniş takdir yetkisi vardır 27. Bazı durumlarda, kurtarma adı altında sığınmacı taşıyan gemilere kıyı devletleri tarafından henüz açık denizde iken müdahale edilmesi, hatta gemideki kişilerin gözaltına alınması dahi söz konusu olmaktadır. ABD Sahil Güvenliği, Haiti deki hükümet darbesinden kaçanları taşıyan gemilere henüz açık denizde iken müdahale ederek yüzlerce Haitiliyi Haiti ye geri göndermiştir. ABD yetkilileri, bu durumu denizde kurtarma olarak adlandırsa dahi operasyonlar sırasında tehlikede olmayan gemiler dahi batırılmış; birçok Haitili yaşamını yitirmiştir 28 ; bu durum günümüzde jus cogens kuralı haline geldiği kabul edilen ve aşağıda ayrıntılı olarak değerlendireceğimiz geri göndermeme ilkesinin ihlâlidir 29. DENİZDE GERİ GÖNDERMEME İLKESİNİN UYGULANMASI Geri Göndermeme İlkesi (Non-Refoulement) Çeşitli sözleşmelerde düzenlenen ve ayrıca örf ve âdet kuralı olarak kabul edilen denizde tehlike içinde olan kişilerin kurtarılması, kurtarılan kişilerin daha sonra uluslararası alanda korunmalarını sağlamaz; oysa denizdeki sığınmacıların tehlikeden kurtarıldıktan sonra da korunmaları gerekir. Denizde tehlike içinde olanların kurtarılmasından sonra Sığınmacı Hukuku uyarınca korunmaları öncelikle geri göndermeme ilkesi ile sağlanır. Sığınmacı Hukukunda, sığınmacılar bakımından en büyük güvence geri göndermeme ilkesi ile getirilmektedir. Geri göndermeme ilkesi, 1951 Mülteciler Sözleşmesi nin 33. maddesinde akit devletlerin, sığınmacıyı, ırkı, dini, vatandaşlığı, belirli bir sosyal sınıfa aidiyeti veya siyasi görüşleri sebebiyle yaşam ve özgürlüğünün tehlike altında olacağı ülkelere iade ve sınırdışı edememesi olarak düzenlenmiştir. Geri göndermeme ilkesi sığınmacıların sınırdan geri çevrilmemesi anlamına gelmemektedir. Geri göndermeme, devletin sınırlarına gelen sığınmacıyı ülkesine almayarak ya da ülkesinden çıkartarak yukarıda sayılan sebeplerle yaşam ve özgürlüğünün tehlike altında olacağı ülkelere dönmesine ya da gitmesine yol açmama yükümlülüğüdür. Birçok yazar ve 1984 Cartegana Bildirisi nde İsveç, geri göndermemenin jus cogens kuralı olarak tanınması ve kabulü gereğini ifade etmiştir 30. Odman a göre, geri 27 Barnes R. s.54. 28 Frelick B. Haitan Boat Interdiction and Return: First Asylum and First Principles of Refugee Protection 26 Cornell Int.l L. J., 1993, s. 687, dn.62; Goodwin-Gill Guy S. s.161-162. 29 Sığınmacı taşıyan gemilere açık denizde bayrak devleti ile müdahale eden devlet arasında bir andlaşma bulunması veya bayrak devletinin rızası dışında Uluslararası Deniz Hukukuna aykırıdır. Bkz: Pallis M. s.353. 30 Lauterpacht E., Betlehem D. Refugee Protection In International Law: UNHCR's global consultations on international protection / Feller E., Türk V., Nicholson F. (eds.) (Cambridge, New York, Geneva: Cambridge University Press; UNHCR, 2003), s.141, dn.116; Edwards A. Tampering with Refugee Protection: The Case of Australia, IJRL, Vol. 15, 2003, s.195; Brolan C. An Analysis of the Human Smuggling Trade and the Protocol Against the Smuggling of Migrants by Land, Air and Sea(2000) from a Refugee Protection Perspective, IJRL, Vol.14, No.4, s.564, dn. 11; Goodwin-Gill Guy S.; s.168, dn.234. 80

Denizden Gelen Sığınmacılar ve Uluslararası Hukuk göndermeme, Sığınma Hukukunda sığınmacı rejiminden yararlanacak kişilere yönelik uluslararası korumanın sağlanması için temel ilke niteliğindedir 31. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu bir kararında, sığınmacı ve sığınma arayanların iyi durumlarını ve kişi güvenliklerini zedeleyen geri gönderme gibi hareketleri kınamıştır 32. Bu Karara göre, mülteci statüsünün resmî olarak tanınmasından önce 1951 Sözleşmesi nin 33. maddesindeki koşullar var ise herkes geri göndermeme ilkesinden yararlanmalıdır 33. Kararda henüz kendilerine iltica hakkı tanınmamış sığınmacıların geri göndermeme ilkesinden yararlanacaklarının belirtilmesi, özellikle statüleri halen belirlenmemiş denizde kurtarılanların geri göndermeme ilkesinden yararlanmasını sağlayacağı için önemlidir. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) Yürütme Komitesi Sonucunda 34 1979 yılında, kıyı devleti bakımından tehlike içindeki gemide bulunan kişilere kendi sularında sığınma hakkı veya en azından geçici sığınma tanınmasının insani bir yükümlülük olduğu vurgulanmıştır. Yine, Yürütme Komitesi 1998 yılında, kaçak yolcuların zorla geri göndermeye karşı korunmaları gereğini belirtmiştir 35. Ayrıca, 1951 Sözleşmesi dışında pek çok insan hakları sözleşmesinde de geri göndermeme ilkesine yer verilmiştir 36. Günümüzde geri göndermeme, geldiği ülkesine dönmesi halinde çeşitli insan hakları ihlâllerine maruz kalacak kişilerin korunmasını sağlamaktadır. Sığınmacıların geldikleri ülkelere geri gönderilmelerinin yanında ayrıca yaşam ve özgürlüklerinin tehlike altında olacağı üçüncü bir ülkeye gitmek zorunda bırakılmaları 37 ya da açık denizde ölüme terk edilmeleri de geri göndermeme ilkesinin ihlâlidir. Geri göndermeme ilkesinin ihlâli, çoğu kez diğer insan hakları sözleşmelerinin ihlâlini de beraberinde getirir. Bununla beraber, 1951 Sözleşmesinin 9. maddesinde, ulusal güvenlik istisnası olarak nitelenebilecek, taraf devletlerin savaş ve benzeri zor durumlarda, ulusal güvenliğin gerektirdiği hallerde belli bir kişi hakkında geçici önlemler alabileceği düzenlenmiştir. 31 Odman T. s.155. 32 UN General Assembly Resolution 55/74 12.2.2001. 33 Lauterpacht E., Betlehem D. s.117, 118. 34 BMMYK Yürütme Komitesi Sonucu(Executive Committee Conclusion), soft law olarak kabul edilmesine ve hukuken bağlayıcılığı olmamasına karşılık belli olaylarda izlenmesi gereken yolu belirtirler; Barnes, s. 71; Executive Committee Conclusion No.15(XXX) 1979 C par., www.unhcr.org/publ/publ/3d4ab3ff2.pdf; Ayr. BMMYK, Mültecilere Uluslararası Koruma Sağlanmasına İlişkin BMMYK Yürütme Komitesi Kararları, Ankara, 1998. 35 Executive Committee Conclusion No.53(XXXIX), 1998; www.unhcr.org/publ/publ/3d4ab3ff2.pdf. 36 İşkenceye veya Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı veya Onur Kırıcı Muamele veya Cezaya Karşı BM Sözleşmesi m.3; 1949 Dördüncü Cenevre Sözleşmesi'nde m.45/4, BM Medeni ve Siyasal Haklar Sözleşmesi m.7 (UN Covenant on Civil and Political Rights 1966); Kaybolmaya Karşı Herkesin Korunması Hakkında Bildiri m.8; Kanun Dışı, Keyfi ve Yargısız İnfazların Etkili bir Şekilde Önlenmesi ve Soruşturulması Hakkında Prensipler P.5; Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi m.3 (European Convention on Human Rights; Amerika İnsan Hakları Sözleşmesi m.22/8(american Human Rights Convention); ABO Mülteci Sözleşmesi m.ii 3(Organisation of African Unity Refugee Convention 1969); Afrika İnsan ve Halkların Hakları Şartı m.5 (African Charter on Human and People s Rights 1981) Bütün bu sözleşmelerde, geri göndermeme ya açık olarak düzenlenmiştir ya da sözleşmenin geri göndermeme ilkesini içerdiği kabul edilmiştir; Kılıç T. Mülteci Hukuku Değerlendirmesi, Bir İnsan Hakkı Olarak İltica, Dünyada ve Türkiye de Tarihi Arka Plan, www.amnesty-turkiye.org/v2405200502.si; Brolan C. s.565 566. 37 Bostock C.M. The International Legal Obligations owed to the Asylum Seekers on the MV Tapma, IJRL, Vol.14, No.2/3, 2002, s. 290; Kuruk P. Asylum and the Non-Refoulement of Refugees: The Case of the Missing Shipload of Liberian Refugees, 35, SJIL, 313, 1999, s. 338 342. 81

D. Kızılsümer Özer Uygulamada kıyı devletleri, özellikle, kitlesel sığınmacı akınlarına maruz kaldıklarında 9. maddede yer alan ulusal güvenlik istisnasını öne sürerek geri göndermeme yükümlülüğünden kurtulmak istemektedirler. Maddede yer alan belli bir kişi hakkında ifadesi karşısında denizden gelen tüm sığınmacıların geçici önlemlere tabi tutulması mümkün değildir. Doktrinde de ulusal güvenlik istisnasının kötüye kullanılmaması ve dar yorumlanması gereğini vurgulamaktadır 38. Sığınmacılar bakımından diğer bir sorun ise, geri göndermeme ilkesinin ihlâl edilmesi halinde 1951 Sözleşmesi nin bir denetim mekanizması öngörmemesidir. Sözleşmede geri göndermeme ve 1951 Sözleşmesinden doğan diğer haklarının ihlâli halinde sığınmacıların başvuracakları bir denetim mekanizması öngörülmemiştir 39. Bununla beraber, geri göndermeme ilkesinin ihlâlini günümüzde diğer birçok insan hakları sözleşmesinde yer alan hakların ihlâlini de beraberinde getireceği için bu insan hakları sözleşmelerinin ihlâli sebebiyle sözleşmelerin öngördüğü denetim mekanizmaları işletilebilir. Geri göndermeme ilkesi, denizden gelen sığınmacıların özellikle temel haklarının korunmasını sağlaması bakımından çok önemlidir. Geri göndermeme ilkesi gözetilmeksizin Sığınmacı Hukukunun kendisinden beklenen korumayı yerine getirmesi mümkün değildir; denizde kurtarılan kişiler, mülteci statüleri usulüne uygun olarak belirleninceye kadar geri göndermeme ilkesinin tam olarak uygulanması ile korunabilir. Çeşitli Deniz Alanlarında Geri Göndermeme İlkesi Bu bölümde içsular, karasuları, bitişik bölge ve açık denizde geri göndermeme ilkesinin uygulanışını inceleyeceğiz. İçsular İçsular, kıyı devletinin egemenliği altında ve devletin deniz ülkesini oluşturur. Uygulamada çoğu kez, sorunlar, kıyı devletlerinin limana, körfeze kadar gelen gemilerde bulunan sığınmacıların karaya çıkmasına ekonomik veya güvenlik endişeleriyle izin verilmemesi halinde ortaya çıkmaktadır. Kıyı devletlerinin limanlarına kadar gelen sığınmacı taşıyan bir gemiyi limanına almaması veya sığınmacıların limanda indirilmelerine izin vermemesi geri göndermeme ilkesini zedeler mi? Goodwin-Gill e göre, kıyı devleti kaçak göçmen taşıyan gemileri limana almayabilir. Öncelikle, limana yanaşmakta olan bir gemide bulunan kişilerin kim olduğu tespit edilmelidir. Liman devleti veya BMMYK görevlileri, limanda bulunan veya limana girmek isteyen bir gemiye çıkabilir; bunların yapacağı bir değerlendirme sonucunda gemideki kişilerin kim olduğu nereden geldikleri, nereye girmek istedikleri anlaşıldıktan sonra sığınmacılar ülkeye alınmalıdırlar 40. Esasen ülkenin kara sınırlarından girmek isteyen sığınmacılar ile limanda veya körfezde karaya ayak basmayı bekleyen sığınmacılar açısından hukuken bir fark yoktur. Ayrıca, liman devletlerinin gemilerle limanlarına gelen kişileri kabul etme konusundaki endişeleri, diğer devletlerden alacakları yeniden yerleştirme garantisi ile gideri- 38 Goodwin-Gill Guy S. s. 169; Kuruk P.s. 321; Brolan C. s.563-565; Barnes P. s.64. 39 Kuruk P. s.340. 40 Goodwin-Gill Guy S. s.164 82

Denizden Gelen Sığınmacılar ve Uluslararası Hukuk lebilir. Denizdeki sığınmacılar konusunda, bayrak devleti, kıyı devleti ve sığınmacıların yeniden yerleştirilecekleri devletlerin sığınmacı yükünü paylaşmaları gereği kabul edilmektedir 41. Buna karşılık, diğer devletler, sığınmacı yükünü paylaşmaya yanaşmasa ya da yeniden yerleştirme garantisi vermese dahi kıyı devletinin geri göndermeme ilkesine uygun olarak en azından bu kişilere geçici sığınma olanağı tanıması gerekir 42. Kıyı devletlerinin limanlarına kadar gelen sığınmacıların karaya çıkmasına izin vermemeleri somut durumun özelliklerine göre, geri göndermeme ilkesinin ihlâline yol açabilir. Bu sebeple, kıyı devletleri özellikle, diğer ülkelerden yeniden yerleştirme garantisi aldıktan sonra sığınmacıların karaya çıkmasına izin vermelidirler. Karasuları Karasuları kıyı devletinin egemenliği altındadır. Kıyı devletinin karasularındaki egemenliği, yabancı gemilerin karasularından geçiş sırasında sahip olduğu zararsız geçiş hakkı ile sınırlanmıştır. Bu kısımda öncelikle, sığınmacı ya da kaçak göçmen taşıyan gemilerin karasularından zararsız geçişleri üzerinde durulacak; daha sonra karasularında geri göndermeme ilkesinin uygulanması ele alınacaktır. Zararsız geçiş, BMDHS 19(1) maddesine göre Geçiş, kıyı devletinin barışına, düzenine veya güvenliğine halel getirmedikçe zararsızdır. ; maddede daha sonra geçişin zararsızlığı ortadan kaldıran hareketler düzenlenmiştir. Denizden gelen sığınmacılar bakımından geçişin zararsızlığını ortadan kaldıran hareketlerden, kıyı devletinin gümrük, maliye, göç ve sağlıkla ilgili kanun ve düzenlemelerine aykırı bir şekilde herhangi bir malın, paranın veya kişinin gemiye güverteye alınması veya çıkartılması 43 önemlidir. BMDHS 25(1) maddesinde ise, kıyı devletinin zararsız olmayan geçişi önlemek için gerekli tedbirleri alabileceği düzenlenmiştir. Buna göre, herhangi bir suç şüphesi halinde gemiye çıkılabilir veya gemi araştırılabilir; alınabilecek tedbirler arasında geminin karasularından çıkartılması da vardır. Ayrıca, BMDHS 25(3) maddesine göre, kıyı devleti, güvenliği için gerekli ise geçişin zararsızlığı ortadan kalkmasa dahi yabancı gemiler arasında bir ayırım yapmadan karasularının belirlenmiş bölümlerinden geçişi askıya alabilir; askıya alma usulünce ilân edildikten sonra hüküm doğurur. Kıyı devleti, sığınmacı veya kaçak göçmen taşıyan bir geminin geçişini zararsız geçiş olmaması sebebiyle engelleyebilir mi veya zararsız geçişin ortadan kalktığı gerekçesiyle gemiyi karasularından çıkarabilir mi? Bu konuda yazarların çeşitli görüşleri vardır. Barnes e göre, kıyı devletinin sığınmacı taşıyan gemileri karasularına almaması henüz bu kişiler hakkında hukuki işlem yapılmadığı ve gemideki kişilerin 1951 Sözleşmesi nden doğan haklarını kullanmalarına izin verilmediği için açıkça hukuka aykırıdır 44. Goodwin-Gill Guy a göre, kıyı devleti kaçak göçmen taşıyan gemileri karasulardan çıkartmak için makul tedbirler alabilir. 45 Goodwin-Gill Guy ayrıca, kıyı devletinin, kara- 41 Goodwin-Gill Guy S. s.160. 42 1979 yılında, 150 Vietnamlıyı taşıyan İngiliz gemisi Darvin limanına doğru yaklaşırken Avusturya, İngiltere den sığınmacıları kabul önşartı olarak yeniden yerleştirme garantisi istemiştir. İngiltere başlangıçta kabul etmese dahi daha sonra diğer ülkelere yerleştirilemeyen sığınmacıları kabul edeceği garantisini vermiştir; UNHCR, Problems Related to the Rescue of Asylum-Seekers in Distress at Sea, (EC/SCP/ 18) www.unhcr.org; Goodwin-Gill Guy S. s.159. 43 BMDHS m.19(1)(g). 44 Barnes R. s.56-57, Yazar bu makalesinde Tampa olayının özelliklerini dikkate almaktadır. 45 Goodwin-Gill Guy S.s.164. 83

D. Kızılsümer Özer sularından zararsız geçiş hakkını düzenleme yetkisi çerçevesinde göç kanunlarının ihlâlini önleyici düzenlemeler benimseyebileceğini ve bu düzenlemelere uyulmaması halinde geçişin zararsızlığının ortadan kalkabileceğini belirtmektedir 46. Kanımızca, gemideki kişilerin statüleri belirlenmeden yalnızca birtakım ekonomik veya sosyal gerekçelerle geminin karasularından çıkartılarak karaya ulaşmasının engellenmesi Sığınmacı Hukuku na aykırıdır. Geçişin zararsız olup olmadığı değerlendirilirken yine içsular bakımından önerdiğimiz araştırma yapılmalı ve gemideki kişilerin kim oldukları belirlenmelidir. Ayrıca, 1951 Sözleşmesinin 31. maddesine göre, yaşamları ve özgürlükleri Sözleşmede belirtilen şekilde tehdit altında bulunan ülkelerden doğruca gelerek izinsiz ülkeye girenler veya bulunan sığınmacılara usulsüz giriş veya bulunuşlarından dolayı ceza veremezler, bunların vakit geçirmeden resmi makamlara başvurarak usulsüz girişlerini veya bulunuşlarının geçerli sebeplerini anlatmaları gerekir. Sözleşme deki bu haktan karasularında bulunan kişiler öncelikle yararlanmalıdır; esasen karasularında bulunan çoğunlukla yalnızca karaya ulaştıklarında mülteci usullerine ulaşabilecekleri için ülkeye izinsiz girmiş dahi sayılmazlar. Kıyı devleti, kaçak göçmen taşıyan bir geminin karasularına girmesini önleyebilir veya karasularından çıkmasını isteyebilir. Ancak, gemide kaçak göçmenlerin yanında sığınmacıların olması halinde geminin zararsız geçişinin ortadan kalktığı gerekçesiyle karasularından çıkartılması veya karasularına alınmaması geri göndermeme ilkesinin ihlâline yol açar. Bu bölümde ikinci olarak, geri göndermeme ilkesinin karasularından uygulanması ele alınacaktır. Öncelikle, kıyı devletinin geri göndermeme ilkesi ve 1951 Sözleşmesinden doğan diğer yükümlülüklerinin sığınmacı taşıyan bir geminin karasularına girmesi ya da girmek istemesi ile başladığı kabul edilmelidir. Karasuları, kıyı devletinin egemenliği altındadır ve karasuları dış sınırından girilmesi, devletin ülkesine girilmesidir 47. Bununla beraber, Goodwin-Gill Guy a göre, sığınmacıları taşıyan bir geminin karasularına alınmaması her zaman geri göndermeme ilkesinin ihlâline yol açmaz 48. Bunun nedeni, sığınmacıları taşıyan geminin karasularına alınmaması veya karasularından çıkartılması halinde gemidekilerin, kendilerini kabul edecek, güvenli bir ülkeye deniz yoluyla ulaşma imkânıdır. Böyle bir imkân her zaman vardır; ancak sığınmacıların karasularından çıkartıldıktan sonra deniz yoluyla güvenli bir ülkeye ulaşması çok zordur. Çoğu zaman, gemi başka bir kıyıya ulaşsa dahi bu kıyı devleti de sığınmacıları kabul etmeyebilir ve bu kişiler ülkelerine geri dönmek zorunda kalabilirler. Sığınmacı taşıyan bir geminin karasularına alınmamasının geri göndermeme ilkesinin ihlâline neden olup olmadığı olayın bütün özellikleri göz önüne alınarak değerlendirilmelidir 49. Kıyı devletleri, 1951 Sözleşmesi nin karasularında uygulanmayacağını savunabilirler mi? İnsan Hakları Hukukuna göre, devletler, yetkileri altında olan herkesin temel haklarını korumalıdırlar. Denizden gelen sığınmacıların statüleri, uyrukları, geldikleri yer ne olursa olsun bu kişilerin temel hak ve hürriyetleri ihlâl edilmemelidir. Bu kişilere yalnızca mülteci statüsünün tanınması veya denizde kurtarılmaları yeterli korumayı sağlamaz; bunların henüz mülteci statüleri kesinleşmeden geniş kapsamlı yaşama, kişi gü- 46 Goodwin-Gill Guy S. s.163. 47 Pallis M. s.343-344. 48 Goodwin-Gill Guy S. s.166; Ayr. Bkz. Pallis M. s.349. 49 Pallis M. s.349. 84

Denizden Gelen Sığınmacılar ve Uluslararası Hukuk venliği, kötü muameleye maruz kalmama, adil yargılama hakları korunmalıdır 50. Geri göndermeme ilkesi ile öncelikle, sığınmacıların temel haklarının koruması amaçlandığına göre kıyı devleti geri göndermeme ilkesini karasularında da gözetmelidir. Aksi bir davranış, birçok temel hakkın ihlâli anlamına gelir. Ayrıca, Lauterpacht ve Betlehem e göre, 1967 Protokolü nün 1951 Sözleşmesinde yer alan yalnızca Avrupa dan gelen kişilere sığınmacı statüsü verileceğine dair coğrafi sınırlamayı kaldırması, geri göndermeme ilkesinin daha kapsamlı olarak, başka bir deyişle nereden gelirse gelsin bütün sığınmacılara uygulanması amacını ifade etmektedir 51. Bitişik Bölge Bitişik bölgede, içsular ve karasularından farklı olarak, kıyı devletin egemenliği yoktur; kıyı devletinin yalnızca suçların önlenmesine ve suçluların yakalanmasına yönelik işlevsel yetkileri vardır. BMDHS 33. maddesine göre, kıyı devleti, bitişik bölgede gümrük, maliye, göç veya sağlıkla ilgili düzenlemelerin ülkesinde veya karasularında ihlâl edilmesini önlemek ve buralarda meydana gelmiş olan ihlâlleri cezalandırmak için gerekli kontrolleri icra edebilir. Bununla beraber, 1951 Sözleşmesinin 31. maddesinde, sığınmacıların yasal olmayan yollardan ülkeye girişin cezalandırılmayacağı düzenlendiği için esas olarak sığınmacı taşıyan gemilere bitişik bölgede iken müdahale edilmemesi gerekir 52. Bununla beraber, kaçak göçmen taşıyan gemilere bitişik bölgede iken müdahale edilebilir. Bitişik bölgede durum somut olayın özelliklerine göre değerlendirilmelidir 53. Kanımızca, denizden gelen sığınmacıların statüleri bitişik bölgede belirlenebilir. Kıyı devleti, bitişik bölgede yapacağı incelemeler sonucunda gemide bulunan kişilerin kaçak göçmen olduğunu saptarsa gerekli önlemleri burada alabilir. Kıyı devletleri, sığınmacılar ile kaçak göçmenlerin karıştığı birçok olayla karşılaşıyor ise sığınmacı bitişik bölgeleri ilan edebilirler. Göç bitişik bölgelerinde 54 yalnızca göçmen kaçakçılığı yapanlara karşı önlemler alınmalıdır; aksi takdirde, sığınmacıların henüz bitişik bölgeden geri çevrilmesi de geri göndermeme ilkesinin ihlâline yol açabilir. Sığınmacı bitişik bölgeleri, sığınmacıların karasularından ve iç sulardan uzaklaştırılması amacıyla tesis edilmemelidir. Açık Deniz Kıyı devletleri, kimi zaman sığınmacı taşıyan gemilere henüz karasularına ulaşmadan açık denizde iken müdahale etmekte; böylelikle, kendileri bakımından henüz geri göndermeme ilkesinden doğan yükümlülükler ortaya çıkmadan gemileri güç kullanarak başka rotaya yöneltmeyi amaçlamaktadırlar. Örneğin, ABD nin Haitili sığınmacılar olayında yaptığı gibi gemiye açık denizde müdahale edilerek geminin karasularına ulaşmasına fırsat verilmemesi geri göndermeme ilkesinin ihlâline yol açar. Buna benzer bir olayda, İtalya, Arnavut ile yaptığı ikili anlaşmaya dayanarak sığınmacıları taşıyan teknelere henüz açık denize dahi çıkmadan, tekneler Arnavutluk karasularında iken müdahale etmiştir 55. Geri göndermeme ilkesinin jus cogens niteliği göz önüne alındığında bu 50 Barnes R. s. 62. 51 Lauterpacht E, Betlehem D. s.115 vd. 52 Pallis M. s.354, 355. 53 Pallis M. s.355. 54 Türkiye, 1926-1949 yılları arasında 4 deniz millik bir gümrük bitişik bölgesi ilan etmiştir; Sur M. Uluslararası Hukukun Esasları, (İstanbul, gen. 2. Bası, 2006) s.332. 55 Devletler açık denizde kaçakçılığın, insan ticaretinin ve yasadışı balıkçılığın önlenmesi için ikili anlaşmalar yaptıklarında bu anlaşmalar hukuka uygun kabul edilmelidir; Pugh M. s. 31; Pallis M. s. 347. 85

D. Kızılsümer Özer anlaşmanın geçerliliği tartışmalıdır; devletler yapacakları anlaşmalara geri göndermeme ilkesinin uygulanmasını engelleyici hükümler koymamalıdırlar. Uluslararası Hukukta açık denizlerde yabancı gemilere hangi durumlarda çıkılabileceği açıkça belirlenmiştir 56. Bunlar dışındaki sebeplerle açık denizdeki gemilere müdahale edilemez. Ayrıca, ülkeye ve devlet gemilerine karşı silahlı bir saldırı olmadıkça sığınmacı taşıyan gemilere ve sığınmacılara kıyı devleti bakımından tehdit oluşturduğu gerekçesiyle meşru müdafaa söz konusu olamaz. Somut olayda meşru müdafaa hakkının kullanılması kıyı devletinin takdirinde olmakla beraber kıyı devleti takdir hakkını, gereklilik ve ulaşılmak istenen amaçla araç arasındaki makul oran çerçevesinde kullanmalıdır 57. Kıyı devletlerinin sığınmacı taşıyan gemilere henüz karasularına ulaşmadan açık denizde müdahale etmeleri, çoğu zaman gemideki kişilerin ölümlerine ya da zulme uğrayacakları ülkelere dönmelerine yol açacağı için geri göndermeme ilkesinin ihlâlidir. DENİZDEN GELEN SIĞINMACILARIN STATÜLERİNİN BELİRLENMESİ Denizde tehlike içinde bulunan kişilerin yalnızca tehlikeden kurtarılması, geri göndermeme ilkesi gereğince ülkeye alınarak yaşamlarının tehlikede olacağı ülkelere gönderilmemeleri, güvenli ülkeye kabul edilmeleri Sığınmacı Hukuku gereğince korunmaları için yeterli değildir; ayrıca usulüne uygun olarak mülteci statülerinin belirlenmesi gerekir. 1951 Sözleşmesi nde mültecilerin statülerinin belirlenme usullerine ilişkin bir hüküm olmamasına karşılık günümüzde, denizden gelen kişilerin sığınmacı usullerine ulaşmalarının sağlanması bir örf ve âdet kuralı haline gelmiştir 58. Devletlerin denizden gelen sığınmacıların statüsünü belirlerken izleyecekleri usul konusunda önemli bir hukuk boşluğu vardır; çözüm getiren uygulamaların incelenmesi ve geri göndermeme ilkesi çerçevesinde bu hukuk boşluğu doldurulmalıdır 59. Denizde kurtarılan kişiler arasında sığınmacıların bulunması halinde bu kişilerin derhal adil ve etkili mülteci usullerine ulaşmaları sağlanmalıdır. BMMYK Yürütme Komitesi Kararında bu yükümlülük vurgulanmıştır 60. Devletlerin 1951 Sözleşmesi nden doğan yükümlülükleri, kurtarılanlar arasında sığınmacıların varlığı ile ortaya çıkmaktadır. Devletler, sığınmacıları geçici dahi olsa ülkeye kabul etmeli ve mülteci olarak kabul edilmeleri için gerekli usullere ulaşmalarını sağlamalıdır 61. 1951 Sözleşmesi ne taraf devletler bakımından usulüne uygun olarak mülteci usulünden geçen kişilerin gerekli şartları taşımaları halinde mülteci olarak kabul etme yükümlülüğü vardır. Oysa devletler, denizden kitleler halinde gelen sığınmacıları çoğu zaman ülkelerine kabul etmek ve mülteci statüsü tanımak istememektedirler. Devletlerin Uluslararası Hukuktan doğan kurtarma, geri göndermeme ve mülteci statüsünün belir- 56 1982 BMDHS, m. 110. 57 Kıyı devletleri, sığınma arayanları taşıyan gemilerin uyruksuz gemiler olarak nitelendirebilir ve açık denizde bu gemilere çıkabilir veya başka tedbirler alabilirler; Goodwin-Gill Guy S. s.162; Barnes R. s.57. 58 Edwards A. s.192-211; Barnes R. s.67. 59 UNHCR Background Note, p.7; UNCHR, Rescue-at-Sea p.9. 60 BMMYK Yürütme Komitesi Kararında, sığınmacıları ülkeye kabul gereği, statüsünün belirlenmesi için etkili ve adil usuller uygulanmadan ve korunma gereksinimi giderilmeden sınırdan çevrilmemeyi kapsar. demektedir; EXCOM Conclusion No.82(1987), para.d, (iii) Background Note, p.18. 61 UNHCR Background Note, p.18 19. 86

Denizden Gelen Sığınmacılar ve Uluslararası Hukuk lenmesine ilişkin yükümlülüklerinin bir bütün olduğu belirtilmelidir. Kıyı devleti, geri göndermeme ilkesi gereğince, ülkesinde kalmasına izin verdiği sığınmacıların durumlarını en kısa sürede değerlendirmelidir; aksi halde bu kişilerin statüleri belirlenmeden, ülkede bir süre bekletildikten sonra ülkeden çıkartılmaları geri göndermeme ilkesinin ihlâline yol açabilir 62. Çalışmamızın bu bölümünde, bayrak ve kıyı devletlerinin sığınmacıların statülerinin belirlenmesi konusundaki yükümlülüklerini inceleyeceğiz. Bayrak Devletinin Sığınmacıların Statüsünün Belirlenmesine İlişkin Yükümlülüğü Uluslararası Deniz Hukuku nda, tehlike içinde olan kişilerin kurtarılmasından sonra kaptanın devam eden yükümlülüğü düzenlenmemiştir; ancak kural olarak, gemi kaptanının kurtarma yükümlülüğü kişilerin güvenli bir yere ulaştırılması ile sona erer. Bunun dışında, gemi kaptanının kurtarılan kişilerin statülerinin belirlenmesine ilişkin yükümlülüğü yoktur 63. Bayrak devletinin sığınmacılar konusundaki yükümlülüğü, kurtaran geminin devlet gemisi veya ticaret gemisi olmasına göre değişir. Bilindiği üzere, donanmaya ait gemiler, sahil güvenlik gemileri, savaş gemileri devlet gemileridir. Devlet gemileri, karasularında bir kurtarma operasyonuna katılmış veya açık denizde şüpheli gemilere müdahale ederek bazı kişileri gemiye almışlar ise bayrak devletinin kurtarılan kişiler bakımından bazı yükümlülükleri olduğu kabul edilir 64. Bayrak devletinin Sığınmacı Hukuku hükümleri devlet gemilerinde uygulanmalıdır. Örneğin ABD, Haiti krizi sırasında devlet gemilerinde mülteci statüsünün belirlenmesine ilişkin olarak bir ön inceleme yapmıştır; daha ileri değerlendirme ise karada devam etmiştir 65. Oysa ticaret gemileri bakımından durum farklıdır. Ticaret gemilerinde bayrak devletinin idari, teknik ve sosyal güvenlik mevzuatı uygulanırken sığınmacılara ilişkin kuralların uygulanması zorunluluğunun olmadığı kabul edilmektedir 66. Uluslararası Hukuka göre, denizdeki sığınmacıların kurtarılması ve gemiye alınmasından sonra bayrak devletinin ticaret gemilerinde yapılacak iltica başvurularını kabul veya bu kişilere mülteci statüsü tanıma yükümlülüğü yoktur 67. Uygulamada önceleri, kıyı devletleri, sığınmacıların karaya çıkartılmasına izin vermek için sığınmacıların bulunduğu geminin bayrak devletinden yeniden yerleştirme garantisi istiyorlardı; oysa günümüzde bu bir örf ve âdet kuralı olarak kabul edilmemektedir. Bununla beraber, doktrinde bayrak devletinin kıyı devleti ile işbirliği yapması ve bazı durumlarda hakkaniyet gereğince sığınmacı yükünü paylaşması ve yeniden yerleştirme olanaklarının yaratılması gereği vurgulanmaktadır 68. 62 Pallis M. s. 347; Barnes P. s.72 73. 63 UNCHR Rescue-at-Sea, p.2 4. 64 UNHCR Background Note, p.9. 65 Pallis M. s.348. 66 Pallis M. s.348. 67 Aksi görüş için; UNHCR Background Note, p.26, Sığınmacı kendisini kurtaran geminin bayrak devletinden iltica talep edebilir; bu takdirde bayrak devleti iltica talebine cevap vermeli, sığınmacıların iç hukukta mülteci olmak için başvuruda bulunmasına imkân tanımalıdır; Goodwin-Gill Guy S. s.164. 68 Bostock C.M. s.298; Asylum Seekers at Sea Rescue at Sea, EXCOM No.2(XXVII)-1976, www.unhcr.org/ publ/publ/3d4ab3ff2.pdf. 87

D. Kızılsümer Özer Gemide veya bayrak devletlerine yapılacak iltica başvurularının usulü konusunda belirsizlik vardır. Gemide bayrak devletinin idari usulleri uygulansa da gemi kaptanı sığınma usullerinin tümünün uygulanmasından sorumlu tutulamaz. Esasen sığınmacıların statüleri, bu konuda yeterli eğitim almış kişiler tarafından ve BMMYK nın görüşleri dikkate alınarak karada belirlenmelidir. Sığınmacıların statülerinin gemide belirlenmeye çalışılması, birçok sorunu beraberinde getirebilir. Geminin ticaret gemisi olması halinde bu sorunlar daha da artabilir. Bununla beraber, özellikle az sayıda kişinin sığınma talebinde bulunması halinde, geminin donanımı da uygun ise iltica usulleri gemide yürütülebilir. İltica başvurularına ilişkin değerlendirme sırasında bu kişiler, limanların içindeki veya yakınındaki kamplara yerleştirilebilirler 69. Ancak, esas olarak, iltica başvuruları karaya çıktıktan sonra yapılmalıdır. Sığınmacıların bulunduğu geminin bayrak devletinin mülteci usullerine başvuru ve mülteci statüsünün tanınması konusunda bazı yükümlülükleri olduğu kabul edilmekle beraber özellikle geminin devlet gemisi olması halinde bayrak devletlerinin yükümlülüklerinin arttığı kabul edilmelidir. Sonraki Uğrama Limanı Devletinin Sığınmacıların Statüsünün Belirlenmesine İlişkin Yükümlülüğü Çalışmamızın bu bölümünde, sığınmacı taşıyan geminin sığınmacıları indireceği uygun limanı nasıl belirleyeceği ve bu liman devletinin sığınmacıların statüsünün belirlenmesine ilişkin yükümlülükleri incelenecektir. Denizde tehlikeden kurtarılarak gemiye alınan sığınmacıların en uygun yerde karaya çıkartılması gerekir. BMMYK, sığınmacıların, derhal sonraki uğrama limanında karaya çıkartılması gereğini vurgulamaktadır 70. Uygulamada da genellikle, ticaret gemileri, kurtardıkları sığınmacıları sonraki uğrama limanına indirmek istemektedirler 71. Sığınmacı Hukukunda, geri göndermeme ilkesi gereğince, sığınmacıların korunması amacıyla diğer ülkelerden yardım gelinceye kadar sığınmacıların sonraki uğrama liman devleti tarafından kabulü öngörülmüştür. Ancak, sonraki uğrama limanı, Uluslararası Deniz Hukukunda tanımlanmamıştır. Sonraki uğrama limanı, somut olayın özellikle göz önüne alınmasıyla belirlenmelidir ve çoğunlukla sığınmacı taşıyan gemiye en yakın olan liman devletidir 72. Gemide çok sayıda sığınmacı varsa ve gemi tehlike içindeyse en yakın liman, sonraki uğrama limanı olmalıdır. Diğer bir seçenek ise, tarifeli taşımacılıkla önceden belirlenen sonraki uğrama limanıdır. Bu durum kurtarılan kişilerin sayıca az olması ve karaya ulaşma konusunda bir aciliyet olmadığı zaman söz konusu olabilir. Oysa çoğu zaman sığınmacılar bakımından limanın coğrafi yakınlığından ziyade liman devletinin sığınmacılara sağlayacağı avantajlar önemlidir 73. Yaralı ve hasta sığınmacıların kendilerine acil yardımın yapılacağı limana indirilmesi önemliyken diğer sığınmacılar, iltica başvurusu yapmalarına imkân veren limana götürülmelidir. BMMYK, kurtarma operasyonlarından sonra sığınmacılar karaya çıkartılırken yasal ve bürokratik 69 UNHCR Background Note, p.23 24. 70 UNHCR Background Note, p.12. 71 UNHCR Distress at Sea; Barnes, s. 52. 72 Frelick B. s. 682. 73 UNHCR Background Note, p.25. 88

Denizden Gelen Sığınmacılar ve Uluslararası Hukuk zorluklar üzerinde fazla durulmaması ve sığınmacıların öncelikle hayatlarının kurtarılması ve travma geçirenlerin tedavi edilmesi gereğini vurgulamaktadır 74. En uygun liman belirlenirken, kurtarılanların ve gemi mürettebatının güvenliği ve insani düşünceler; devletlerin Uluslararası Deniz Hukuku ve Sığınmacı Hukuku ndan doğan yükümlülükleri, limanın teknik imkânları, kurtarma operasyonlarına katılan gemicilik şirketlerinin ekonomik endişeleri dikkate alınmalıdır 75. Devletler, limanlarına getirilen sığınmacıları çoğu zaman ekonomik veya siyasi kaygılarla kabul etmek istememektedirler. Devletlerin geri göndermeme ilkesi çerçevesindeki yükümlülüklerini yerine getirebilmesi için uluslararası toplum, kıyıları sığınmacı akınına uğrayan devletlere destek olmalı; öncelikle, sığınmacı yüklerinin azaltılmasına ve paylaştırılmasına yönelik tedbirler almalıdır. Sığınmacı statüsünün belirlenmesinde ortaya çıkan güçlükler, sığınmacıların diğer güvenli ülkelere gönderilmesi, statülerinin diğer ülkelerde ya da BMMYK nın yardımıyla belirlenmesi, etkin ve işleyen mülteci usulden geçen ancak mülteci statüsü tanınmayan kişilerin ülkelerine geri dönmeleri için yapılan geri kabul anlaşmaları ile giderilebilir. Bütün bu tedbirler ile sığınmacıların kıyı devletleri tarafından daha kolay kabul edilmeleri sağlanır 76. Uygulamada, sonraki uğrama limanı devletleri, çoğu zaman bayrak devleti, bölge devletleri veya üçüncü ülkeler tarafından verilen yeniden yerleştirme güvencesi aldıktan sonra limanlarına gelen sığınmacıları kabul etmektedirler 77. Yeniden yerleştirme, sığınmacıların koruma talep ettikleri ülke dışında bir ülke tarafından kabul edilmesi ve bu ülkede sığınmacılara sürekli ikametgâh hakkı tanınmasıdır. Yeniden yerleştirilen kişiler, bulundukları ülkede vatandaşların sahip olduğu medeni, siyasal, sosyal haklardan yararlanırlar ve bir süre sonra yeniden yerleştirildikleri ülkenin vatandaşı olurlar 78. Yeniden yerleştirme garantisi, olanakları kısıtlı transit ülkelerin limanlarına gelen sığınmacıları kabul etmelerini sağlar. Denizden gelen sığınmacı yükünün devletler arasında paylaştırılmasında BMMYK nın önemli işlevleri olabilir. Bölge ülkelerinin bir araya gelerek sığınmacı yükünün paylaştırılması konusunda anlaşma yapmaları, 1951 Sözleşmesinin amaçladığı korumanın gerçekleşmesi için çok önemlidir. Yeniden yerleştirme anlaşmasının yapılışı ve uygulanması sırasında Komiserliğin yardımı istenmeli- 74 UNHCR Background Note, p.15. 75 UNHCR Background Note, p. 31. 76 UNHCR Background Note, p.40. 77 Ağustos 1979 da Cenevre de Yüksek Komiserlik tarafından Mayıs 1980 de kurulan DISERO dan (Karaya Çıkarma, Üçüncü Ülkelere Yerleştirme Teklifleri) söz edilmelidir. DISERO, deniz yoluyla gelen Vietnamlı sığınmacıların yeniden yerleştirilmesini garanti ederek ulaştıkları ilk uğrama limanı tarafından geçici kabullerinin sağlanmasını amaçlıyordu. Bu program uyarınca, ABD ve 7 Batılı devlet, sığınmacıları kabul etmeyen devletlerin bayrağını taşıyan ticaret gemilerince kurtarılan Vietnamlı sığınmacıların yerleşimini garanti etti. Bu sayede, 1979 un son beş ayında 4031 kişiyi taşıyan 81 tekne ve daha sonra 1975 1990 yılları arasında 67.000 Vietnamlı kurtarıldı. DISERO, denizde sığınma arayanların çeşitli ülkeler arasında paylaştırılmasını amaçlamakta ve yeniden yerleştirmenin kurumsallaşmasını öngörmekteydi. Kıyı devletleri, diğer devletlerden yeniden yerleştirme garantisi alarak sığınmacıları kendi ülkelerine kabul ediyorlardı. Ancak DISERO ya katılan bazı ülkeler, geri kabul için birtakım şartlar öne sürmüş, bazısı oluşturulan havuzdan önseçim yapmadan sığınma arayanları kabul edeceğini belirtmiş, bazısı ise kabulün kendi göç kanunları çerçevesinde gerçekleşeceğini belirtmiştir. DISERO, bir süre görev yapsa da daha sonra kıyı devletleri sığınmacıları yeniden yerleştirme garantilerine rağmen kabul etmeyince ortadan kalkmıştır; BMMYK, Dünya Mültecilerinin Durumu, s.87; UNHCR, Problems Related to the Rescue of Asylum-Seekers in Distress at Sea, (EC/SCP/18) www.unhcr.org; Barnes R., s.73. 78 UNHCR Resettlement Handbook and Country Chapters, www.unhcr.org/protect/3d4545984.html. 89

D. Kızılsümer Özer dir 79. BMMYK, devletlerin sığınma arayanlar konusundaki yükümlülüklerini yerine getirip getirmediğini denetlemeli, sığınma arayan kişilere karşı davranışlar konusunda devletlere yol göstermelidir. BMMYK özellikle, kitlesel başvurularla karşılaşan devletlere tecrübesiyle yardımcı olmalıdır. 1951 Sözleşmesi nin 31/1 maddesinde, yaşam ve özgürlükleri tehdit altında olan bir ülkeden gelerek diğer bir ülkeye izinsiz giren ve bulunan kişilerin gecikmeden kendilerini resmi makamlara tanıtmaları ve yasadışı girişleri için haklı gerekçeler göstermeleri halinde bulundukları ülkede kendilerine ceza uygulanmayacağı öngörülmektedir. Örneğin, Avustralya nın yaptığı gibi limana gelen sığınmacıların otomatik olarak toplama merkezlerine alınması bir yaptırım olarak nitelenebilir 80. Liman devletlerinde sığınmacılar için toplama merkezleri kurulması halinde bu merkezlerin amacı sığınma usulünün işlemesini kolaylaştırma olmalıdır. Özellikle toplama merkezlerinde tutulan sığınmacıların mülteci usullerine ulaşması sağlanmalı ve mülteci statüleri hızlı bir şekilde işletilmelidir. DENİZDE GÖÇMEN KAÇAKÇILIĞININ ÖNLENMESİNE YÖNELİK TED- BİRLER Denizden gelen sığınmacı veya kaçak göçmenler, diğer ülkelere ulaşmak için çoğu kez göçmen kaçakçılarına başvurmaktadır. Yukarıda belirttiğimiz üzere sığınmacılar, ülkeye yasadışı yollardan girmeleri sebebiyle cezalandırılamazlar ise de göçmen kaçakçılığı Uluslararası Hukukta ve iç hukuklarda düzenlenmiş bir suçtur. Denizde göçmen kaçakçılığı yapanlarla mücadele edilirken sığınmacıların haklarının korunması gerekir. Göçmen kaçakçıları cezalandırılırken bunların hizmetlerinden faydalanmaya çalışan kimseler cezalandırılmamalı; göçmen kaçakçılığı ile mücadele edilirken sığınmacıların haklarına halel gelmemelidir. Sınıraşan Örgütlü Suçlara Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesine ek Kara, Deniz ve Hava Yoluyla Göçmen Kaçakçılığına Karşı Ek Protokolde 81 göçmen kaçakçılığının tanımı yapılmıştır. Protokolün 3. maddesine göre, göçmen kaçakçılığı, doğrudan veya dolaylı olarak mali ve diğer bir maddi çıkar elde etmek için, bir kişinin vatandaşı olmadığı veya daimi ikametgâh hakkına sahip olmadığı bir taraf devlete yasadışı girişinin teminidir. 2. maddeye göre Protokolün amacı, göçmen kaçakçılığını önlemek ve bununla mücadele etmek, kaçak göçmenlerin haklarını korurken, taraf devletlerarasında bu amaçla yapılan işbirliğini geliştirmektir. Protokolün 6. maddesinde, taraf devletlerin göçmen kaçakçılığını suç haline getirmesi öngörülmektedir; göçmen kaçakçılığı ile mücadelede en önemli araçlardan biri, göçmen kaçakçılığını suç haline getirmektir 82. Deniz yoluyla yapılan göçmen kaçakçılığı ise Protokolün 7 ilâ 9. maddelerinde düzenlenmiştir; 7. maddede taraf devletlerin uluslararası deniz hukukuna göre, deniz yo- 79 Kuruk P. s. 342 450; UNHCR Background Note, p. 10. 80 Devetak R. In Fear of Refugees: The Politics of Border Protection in Australia, IJHR, Vol.8, No:1, Spring 2004, s.101 vd. 81 Sınıraşan Örgütlü Suçlara Karşı Birleşmiş Milletler Sözleşmesine ek Kara, Deniz ve Hava Yoluyla Göçmen Kaçakçılığına Karşı Ek Protokol ün Onaylanmasının Uygun bulunduğuna dair Kanun, K.T. 30.01.2003, K.N. 4803. 82 Brolan C. s.584. 90

Denizden Gelen Sığınmacılar ve Uluslararası Hukuk luyla göçmen kaçakçılığını önlemek ve durdurmak için, mümkün olan en geniş ölçüde işbirliği yapacakları düzenlenmiştir. Protokolün 8. maddesine göre, taraf bir devlet, kendi uyruğundaki bir geminin göçmen kaçakçılığına karıştığından şüphelenmek için makul nedenleri varsa geminin bu amaçla kullanılmasını durdurmak için diğer taraf devletlerden yardım talep edebilir. Yardım istenen taraf devletler, imkânları ölçüsünde her türlü yardımda bulunmalıdırlar. Protokolün 8/2 maddesine göre, bayrak devleti, kendi uyruğunu taşıyan bir geminin göçmen kaçakçılığına karıştığından şüphe edilmesi halinde talepte bulunan devletleri gemiye çıkmak, gemiyi aramak, geminin göçmen kaçakçılığına karıştığı yönünde kanıt bulunursa gemiye, gemideki kişilere ve yüke ilişkin önlemler alma konusunda yetkilendirebilir. Bu tür bir önlem alan devlet, bu önlemin sonuçları hakkında bayrak devletini derhal bilgilendirecektir. Yine taraf devletler, bayrak devletinin açık yetkisi olmadan kişilerin hayatlarına yönelik yakın tehlikeyi ortadan kaldırmak için gerekenler ve ikili veya çok taraflı anlaşmalardan kaynaklananlar dışında ek önlemler alamayacaklardır. Ayrıca, taraf devlet, geminin deniz yoluyla göçmen kaçakçılığında kullanıldığından ve uyruksuz olduğundan veya uyruksuz bir gemiye benzetilmiş olabileceğinden şüphelenmek için makul nedenleri varsa, gemiye çıkabilir ve gemiyi arayabilir. Bu şüpheyi doğrulayan bir kanıt bulunursa o taraf devlet iç hukukunda öngörülen ve Uluslararası Hukuka uygun önlemleri alabilir. Protokole göre, göçmen kaçakçılığının önlenmesinde asıl yetkili devlet bayrak devletidir 83. Kıyı devleti ve liman devleti, bayrak devletinin yetki vermesi halinde gemiye çıkma, gemiyi arama ve diğer tedbirleri uygulayabilecektir. Göçmen kaçakçılığının önlenmesini sağlamak üzere kıyı ve liman devletlerinin kaçak göçmen taşıyan gemiler üzerindeki yetkilerinin genişletilmesi yerinde olurdu. Taraf bir devlet, gemiye karşı önlem aldığında içindeki kişilere karşı insanca davranacak; gemiyi ve yükü tehlikeye atmama konusunda hassasiyet gösterecektir. Bayrak devletinin ve ilgili diğer devletlerin ticari ve yasal çıkarlarını zedelememe konusunda hassas davranacaktır. Kıyı devletinin ve liman devletinin alacağı hiçbir önlem bayrak devletinin gemi ile ilgili yargı ve denetim yetkilerini etkilememelidir. Protokol 19. maddeye göre, Bu Protokoldeki hiçbir hüküm, devletlerin ve bireylerin uluslararası insancıl hukuk ve uluslararası insan hakları hukuku ve özellikle uygulandığı durumlarda 1951 tarihli Sözleşme ve 1967 tarihli Mültecilerin Statüsüne ilişkin Protokol ün ilgili hükümlerinde yer alan, geri göndermeme ilkesi dâhil, Uluslararası Hukuk kapsamındaki diğer haklarını, yükümlülüklerini ve sorumluluklarını etkilemeyecektir. Göçmen kaçakçılığının önlenmesine yönelik tedbirlerin sığınmacıların ulaşmak istedikleri ülkeden uzaklaştırılması için kullanılması geri göndermeme ilkesinin ihlâline yol açabilir. Göçmen kaçakçılarının karıştığı olaylar, kıyı devletleri tarafından titizlikle incelenmelidir. Kaçakçılar cezalandırılırken kaçakçılığa maruz kalanların sığınmacı olma olasılığı değerlendirilmelidir. Protokolde öngörülen tedbirlerin kötüye kullanılması ve kaçak göçmenler arasındaki sığınmacıların ülkeye alınmaması geri göndermeme ilkesine aykırıdır. EGE DENİZİ NDEKİ SIĞINMACILAR SORUNU 83 T.C. Genel Kurmay Başkanlığı, Karadan, Denizden ve Havadan Göçmen Kaçakçılığına Karşı Protokol, www.tsk.mil.tr/uluslararasi/denizdengocmenkacakcılıgı. 91

D. Kızılsümer Özer Akdeniz deki sığınmacı ve kaçak göçmen trafiği, Kuzey Afrika dan Güney İspanya kıyılarına, Türkiye den Yunanistan ve Sicilya ya, Güneydoğu Adriyatik ten İtalya ya, Mısır dan Sicilya veya anakara İtalya ya doğru gerçekleşmektedir. Yunanistan, İtalya, İspanya son varış noktaları olmamakla beraber transit ülke olmaları sebebiyle en fazla transit göçe maruz kalan ülkelerdir 84. Akdeniz deki yasadışı göç ve sığınmacı trafiğinin önemli bir kısmı Ege Denizi nde gerçekleşmektedir. Günümüzde Ege Denizi nde özellikle Türkiye den Yunanistan a ve İtalya ya teknelerle geçmek isteyenlere ilişkin haberler sıklıkla gazetelerde yer almaktadır. 85 Türkiye ile Yunanistan arasında gerçekleşen sığınmacı trafiği veya kaçak göçmen ticareti yukarıda ele aldığımız kurallar çerçevesinde değerlendirilmelidir. Konu hakkında çalışmaları olan İçduygu ya göre, Türkiye ile Ege Adaları ve Yunanistan anakarası arasındaki göçmen kaçakçılığı, 1990 lı yıllarda daha çok kara veya havayoluyla yapılırken son yıllarda sınırlardaki ve havaalanlarındaki güvenlik tedbirlerinin arttırılmasıyla denizyoluna kaymıştır. Önceki bölümlerde de belirttiğimiz üzere, deniz yoluyla yapılan göçmen kaçakçılığı veya sığınmacı sevki iki bakımdan özellik göstermektedir. Birincisi bunların önlenmesindeki güçlük ve ikincisi ise çoğu zaman bu kişilerin içinde bulunduğu insanlık dışı durumdur. Hedef ülke olması sebebiyle Yunanistan ın, göçmen kaçakçılığının önlenmesinde önemli çıkarları vardır 86. Türkiye den Yunanistan a yasadışı yollardan geçmek isteyenler, Meriç Nehri ni yürüyerek veya Ege Denizi nden doğu Ege Adalarına veya doğrudan Yunan anakarasına geçmektedirler 87. Yunanistan, Ege Denizi nden gelen göçmen ve sığınmacılar için Ege Adalarında çok sayıda kabul merkezleri kurmuştur; bu kabul merkezlerinin ihtiyaçları devletten çok sivil toplum örgütleri tarafından karşılanmaktadır. Ayrıca sivil toplum örgütleri, kabul merkezlerinde göçmen ve sığınmacılara hukuki, sosyal, maddi konularda yardım etmekte, hatta dil kursları düzenlemektedir. Türkiye den Yunanistan a yasadışı yollardan geçen kişilerin öncelikle statülerinin belirlenmesi gerekir. Yunanistan, ülkesinde bulunan ve iltica usulüne ulaşmak isteyen herkese başvuru hakkı tanımalıdır. Ancak, çoğu zaman Yunanistan a yasadışı yollarla giren kişiler, daha sonra başka bir ülkede iltica usullerine başvuru haklarını kullanabilmek için Yunanistan da iltica başvurusunda bulunmamaktadırlar 88. 84 Pugh M. (Europe s Boat People) www.iss-eu.org/chaillot/chai41e.html. 85 Holland American Line şirketine ait Hollanda bayrağı taşıyan MS Noordam gemisi mürettebatı, Pire den Türkiye nin Kuşadası Limanına giderken, Yunan Adası Sisam açıklarında çok sayıda insan olduğunu farketti. MS Noordam, çoğunluğu Somali li ve Irak lı olan çeşitli ülkelerden toplam 22 kişiyi kurtardı; kurtarma çabaları, bir çocuğun boğulmasını engelleyemedi. Kurtarılan kişiler, aynı gemi ile ertesi gün Kuşadası limanına çıktı. BM Mülteciler Yüksek Komiseri Antonio Guterres, Cenevre de yaptığı açıklamada, MS Noordam ın kaptanını ve mürettebatını insani davranışlarından ötürü, Uluslararası Hukuk ve teamüllere uygun hareket ettikleri için takdir ediyoruz. Aynı zamanda muhtaç durumdaki bu insanları kabul ettiği için Türkiye ye müteşekkir olduğumuzu bildiririz. dedi ; BMMYK, Ege deki kurtarma için gemi mürettebatı ve hükümete teşekkür etmiştir. www.unhcr.org.tr/docs/basinbultenidenizoperasyonukusadasiturkce.doc(9.6.2006). 86 İçduygu A. Transborder Crime between Turkey and Greece: Human Smuggling and Its Regional Consequences, Southeast European and Black Sea Studies, Vol.4, No.2, May 2004, s.296. 87 İçduygu A. s.310 311. 88 Toktaş S., Papadopoulou A., Paspalanova M., Vrecer N. Transit and Receiving Countries: Refugee Protection Policies in Belgium, Slovenia, Greece and Turkey, Alternatives Turkish Journal of International Relations, Vol.5, N.1& 2, Spring and Summer 2006, s. 33-36. 92

Denizden Gelen Sığınmacılar ve Uluslararası Hukuk Türkiye ile Yunanistan arasında yasadışı göç ile mücadelede işbirliği öngören bir anlaşma yapılmıştır 89. Bu Anlaşmanın 8. maddesinde, 90 geri kabul antlaşması yapılması gereği düzenlenmiştir. Maddeye uygun olarak Yunanistan ile Türkiye arasında Geri Kabul Protokolü 91 yapılmıştır. Bu Protokol, Yunanistan ve Türkiye nin iki ülke arasındaki düzensiz göçün önlenmesine verdikleri önemin bir göstergesidir. Yunanistan ile Türkiye arasında gerçekleşen göçmen kaçakçılığı, Akdeniz de meydana gelen tüm olayların üçte ikisini oluşturmaktadır. Akdeniz de kaçakçılığa maruz kalan göçmenlerin ise yüzde kırk beşi Yunanistan ile Türkiye arasında yapılan göçmen kaçakçılığına konu olmuştur 92. Geri Kabul Protokolü, BMMYK tarafından uluslararası korunma gereksinimi olan kişilerin iltica başvurusunda bulunmalarını garanti altına almaması sebebiyle eleştirilmiştir. BMMYK, ayrıca Geri Kabul Protokolüne yalnızca iltica etmek isteyen kişilerin bulundukları ülkedeki talepleri reddedildikten sonra geldikleri ülkeden geri kabullerinin mümkün olacağına dair bir madde konulmamasını da eleştirmiştir 93. Böyle bir maddenin konulması özellikle Türkiye bakımından yararlı olurdu; böylece Türkiye kendisine yapılan geri kabul başvurularında öncelikle geri gönderilecek kişiler bakımından Yunanistan da yapılan iltica başvurularının sonuçlandırılmasını isteyebilirdi. Esasen, mevcut durumda da Türkiye, Yunanistan da iltica başvurusunda bulunmamış veya iltica usulünden geçirilmemiş kişilerin geri gönderilmelerini reddedebilmelidir. Çünkü Yunanistan ın kendi ülkesinde bulunan sığınmacıları iltica usulünden yararlandırması yükümlülüğü Sığınmacı Hukukundan doğan temel bir yükümlülüktür. ABD, her yıl yayınladığı İnsan Hakları Ülkeler Raporu nda, Ege Denizi ndeki yasadışı göçmen trafiğini ele almıştır. Rapora göre, Yunan Sahil Güvenliği, Ocak- Eylül 2004 tarihleri arasında yasadışı göçmen sevkiyle ilgili 1793 olay tespit etmiştir. BMMYK ise, Kos ve Mytilini adalarında göçmenlerin tutulduğu merkezlerdeki durumun iyileştiği diğer merkezlerde ise bir iyileşme olmadığını bildirmiştir. Örneğin, Eylül 2004 de 4 ü çocuk 221 yasadışı göçmen, Samos ta 100 kişinin kalabileceği, 2 tuvaleti olan bir depoda tutuldular. Yine Uluslararası Af Örgütü, 3 güvenlik gücünün Ege Denizi ndeki bir kayalıkta 10 yasadışı göçmeni dövdüğünü, bu konuda soruşturma başlatıldığını ancak yıl sonuna kadar soruşturmanın sonuçlanmadığını bildirmiştir 94. Esasen, bu kişilerin dövülmeleri ve sağlıksız koşullarda tutulmaları kabul edilemez insan hakkı ih- 89 Suç ile özellikle Terörizm, Örgütlü Suçlar, Uyuşturucu Madde Kaçakçılığı ve Yasadışı Göç ile Mücadele İşbirliği Anlaşmasının Onaylanması Hakkında Karar BK 2001/2589, Kabul Tarihi, 26.4.2001, RG s.24462, 14.07.2001. 90 Bu maddeye göre, Taraflar, yasadışı göçle mücadelede işbirliği yapacaklar. Geri Kabul Anlaşması sonuçlanıncaya kadar, Taraflar, diğer tarafın vatandaşlarının yanı sıra, Taraflardan birinin topraklarından gelerek diğer tarafın sınırlarını yasadışı olarak geçmiş veya geçecek üçüncü ülke vatandaşlarını da geri kabul edecektir. Yukarıdaki hükümlerin uygulanması için, Taraflar, mümkün olan en kısa zamanda, söz konusu kişilerin geri kabul edilmesine ilişkin ilke ve yöntemleri bir belge ile saptayacaktır. Taraflar, yasadışı sınır geçişlerini engellemek amacıyla, seyahat belgelerinin, mühürlerin ve vize türlerinin örneklerini diplomatik kanallardan teati edeceklerdir. 91 Suç ile özellikle Terörizm, Örgütlü Suçlar, Uyuşturucu Madde Kaçakçılığı ve Yasadışı Göç ile Mücadele İşbirliği Anlaşmasının 8. maddesinin uygulanmasıyla ilgili Protokol, imza tarihi: 7.11.2001,BKK, 2002/3914, R.G. 24735, RGT. 24.4.2002. 92 İçduygu A. s.298. 93 UNHCR Comments on Readmission Agreement, UNHCR 50th Anniversary, the UN Refugee Agency, 1.11.2001, www.greekhelsinki.gr/bhr/english/organizations/unhcr_critism.doc. 94 US Department of State, Human Rights, Country Reports Greece, www.state.gov/g/drl/rsl/hrrpt/2004. 93

D. Kızılsümer Özer lâlleridir. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine taraf olan Yunanistan ın özellikle sığınmacıların ve kaçak göçmenlerin temel haklarının korunmasını sağlama yükümlülüğü vardır. Yunanistan, 2003 yılı ECRE 95 Ülke Raporunda, Geri Kabul Protokolü nün uygulanmasına ilişkin bazı sorunların olduğunu belirtmiştir. Yunanistan Kamu Düzeni Bakanlığı na göre, Protokol kapsamında Türkiye ye 2500 başvuru yapılmış; ancak Türkiye bu başvurulardan 2486 sını, bu kişilerin Türkiye den Yunanistan a geçişleri kanıtlanamadığı için reddetmiştir 96. Uluslararası Denizcilik Örgütü nde 97 de denizde güvenli olmayan yollardan göçmen taşınmasına ilişkin bazı istatistikler yayınlanmıştır. UDÖ, üye devletlerden yasadışı göçle ilgili olarak meydana gelen olayları derhal kendisine bildirmesini ve bu konuda alınacak önlemleri ele almıştır 98. UDÖ ye Ekim 2006 ya kadar güvenli olmayan yöntemlerle denizden göçmen sevkine ilişkin toplam 59.435 göçmenin karıştığı 1110 olay bildirildi. 2005 yılında, 17.513 göçmenin karıştığı 247 olay UDÖ ye bildirildi; bildirimlerden 180 i İtalya, 67 si Yunanistan tarafından yapılmıştır 99. 1 Ocak- 31 Temmuz 2006 tarihlerinde yapılan 113 bildirimin 14 ü Türkiye tarafından yapılmıştır. Türkiye dışında, İtalya ve Ekvator tarafından bildirimler yapılmıştır 100 ; Yunanistan bu dönemde herhangi bir olay bildiriminde bulunmamıştır. UDÖ ye Türkiye tarafından yapılan bildirimlerden biri olan 30 Mart 2006 tarihli 85 göçmenin karıştığı olayda, Türk Sahil Güvenliği devriye sırasında Yunan bayrağı taşıyan Cronos isimli bir yatı tespit etmiş; yatın incelenmesi neticesinde yasadışı göçmenler bulunmuş ve tutuklanmıştır. Olayda tutuklanan kişilerin yanında seyahat belgeleri yoktur. Yatın Kalamiti den Türkiye ye doğru geldiği tahmin edilmektedir. 85 göçmen arasında, 8 Afganistan, 16 Pakistan, 2 Nijerya, 17 Somali, 25 Moritanya, 9 İran vatandaşının olduğu belirtiliyor. Türkiye tarafından UDÖ ne bildirilen diğer bir olay ise, 21 Şubat 2006 tarihli, olayda ise Türk Sahil Güvenliği, motoru bozulan ve denizde sürüklenen Türk bayrağı taşıyan Tuana-1 isimli balıkçı motoruna SAR Sözleşmesi ne uygun olarak bir kurtarma operasyonu düzenlemiş ve motordaki 20 Suriye ve 9 Gürcistan vatandaşı kurtarılarak tutuklanmıştır. Ayrıca, TC Emniyet Genel Müdürlüğü yayınladığı istatistiklerde, deniz yoluyla Türkiye üzerinden gerçekleşen göçmen kaçakçılığı organizasyonlarıyla ilgili olarak yurtdı- 95 European Council on Refugees and Exiles. 96 ECRE Country Reports 2003: Greece, www.ecre.org/country03/10.%20greece.pdf. 97 UDÖ Deniz Güvenliği Komitesi, 2000 yılında, devletlere ve uluslararası örgütlere denizde güvenli olmayan koşullarda göçmen taşınmasıyla ilgili rapor verme yükümlülüğü getirmiştir. Bu raporda güvenli olmayan koşullarda göçmen taşıyan gemi, gemi maliki ve yolculuk hakkında ayrıntılı bilgi yer almalıdır. Ayrıca, gemi bir kazaya karışmışsa kazanın yeri, zamanı, tarihi belirtilmeli ve kaza tarif edilmeli; olaya karışan göçmenlerin sayısı, cinsiyetleri, vatandaşlıkları ve aralarında çocukların olup olmadığı belirtilmelidir. Raporlar yılda iki kez UDÖ tarafından yayınlanacaktır; IMO, MSC, 73rd Session, 27.11 6.12.2000, www.imo.org, persons in distress. 98 Deniz Güvenlik Komitesi(MSC) 7-11 Aralık 1998 70. Toplantısı. 99 IMO Unsafe Practices Associated with the Trafficking of Transport of Migrants by Sea, MSC<3/Circ.11, 11.8.2006, Second biannual report, ref.t2-mss/2.11.4.www.imo.org/includes/blastdataonly.asp/data_id%3d13698/10.pdf. 100 IMO Unsafe Practices Associated with the Trafficking of Transport of Migrants by Sea, MSC<3/Circ.11, 11.8.2006, Second biannual report, ref.t2-mss/2.11.4 www.imo.org/includes/blastdataonly.asp/data_id%3 D15018/11.pdf. 94