KENTSEL ALT YAPI DONANIMLARININ PLANLAMASI, İNŞAATINDA YAŞANAN SORUNLAR ve KAYSERİ ÖRNEĞİ



Benzer belgeler
İSKİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İKİNCİ SEVİYE SÜREÇLERİNE GÖRE DENETİM EVRENİ

SU ŞEBEKE VE ARITMA TESİSLERİ DAİRESİ BAŞKANLIĞI GÖREV YETKİ VE SORUMLULUK YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Teşkilat

CEV 314 Yağmursuyu ve Kanalizasyon. Türkiye deki Atıksu Altyapısı ve Atıksu Mevzuatı

GİRESUN BELEDİYESİ SU VE KANALIZASYON İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ YILLARI PERFORMANS RAPORLARI PERFORMANS HEDEFİ TABLOSU

Yıllar PROJE ADIMI - FAALİYET. Sorumlu Kurumlar. ÇOB, İÇOM, DSİ, TİM, Valilikler, Belediyeler ÇOB, İÇOM, Valilikler

TEKİRDAĞ SU VE KANALİZASYON İDARESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TESKİ

ysy HARİTA PROJE MÜHENDİSLİK ve DANIŞMANLIK HİZMETLERİ

TMMOB ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI İSTANBUL ŞUBESİ

Şehirsel Teknik Altyapı. 8. Hafta Ders tekrarı yeni eklemeler

CEV 314 Yağmursuyu ve Kanalizasyon

YÖNETMELİK İÇME SUYU TEMİN VE DAĞITIM SİSTEMLERİNDEKİ SU KAYIPLARININ KONTROLÜ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

SU KAÇAKLARININ COĞRAFĐ BĐLGĐ SĐSTEMĐ TABANLI TESPĐTĐ: ANTALYA SU VE ATIKSU GENEL MÜDÜRLÜĞÜ UYGULAMALARI

SU KAYIP VE KAÇAKLARI YÖNETMELİK TASLAĞI. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

TÜRKİYE DE SU POTANSİYELİ VE ATIKSULARIN GERİ KULLANIMI

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

Vizyonumuz Ülkemizin, çevre ve iş güvenliği alanlarında ulusal ve uluslararası rekabet gücünü artıracak çalışmalarda öncü olmaktır.

Gemlik-Armutlu Karayolu nun bitişiğinden güneye doğru uzanmaktadır.

Firmamız mühendislik hizmet sektöründe kurulduğu 1998 yılından bugüne 16 yılı aşkın sürede faaliyette bulunmaktadır.

Şekil 1: Planlama Alanının Bölgedeki Konumu

ÇEVRE MÜHENDİSİ TANIM

YATIRIM VE İNŞAAT DAİRE BAŞKANLIĞI ÇALIŞMALARI

İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI PLANLAMA ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ

KENTSEL ALANLARDA YERALTI SULARININ SÜRDÜRÜLEBİLİR YÖNETİMİNDE SİMÜLASYON VE OPTİMİZASYON YÖNTEMLERİNİN KULLANILMASI: UYGULAMADAN ÖRNEKLER

M ü h e n d i s l i k

MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ KURTULUŞ MAHALLESİ ada 2 parsel- 10 ada 4, 5, 7 parsel -9 ada 12 parsel

COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİNİN İNŞAAT ALANINDAKİ UYGULAMALARI

PLAN AÇIKLAMA RAPORU. Aslıhan BALDAN Doğuş BALDAN ŞEHİR PLANCISI

İÇME SUYU TEMİN VE DAĞITIM SİSTEMLERİNDE SU KAYIPLARI

Su Temini ve Atıksu Toplama Sistemlerinde Enerji Verimliliği Sevgi TOKGÖZ GÜNEŞ & Hasan SARPTAŞ TMMOB Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şubesi

BİNGÖL ORGANİZE SANAYİ BÖLGESİ

YEREL YÖNETİMLERDE KAYIP KAÇAK SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ. Güngör GÜLENÇ İnşaat Mühendisi BUSKİ Genel Müdür Yardımcısı

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YATIRIM VE İŞLETMELER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Horzumalayaka-ALAŞEHİR (MANİSA) 156 ADA 17 PARSEL DOĞAL MİNERALLİ SU ŞİŞELEME TESİSİ NAZIM İMAR PLANI AÇIKLAMA RAPORU

Dr. Rüstem KELEŞ SASKİ Genel Müdürü ADASU Enerji AŞ. YK Başkanı

KENTSEL SU YÖNETĠMĠNDE ÇAĞDAġ GÖRÜġLER VE YAKLAġIMLAR

BELEDİYELERCE BİLGİ SAĞLANACAK İDEP EYLEMLERİ

Sürdürülebilir Su Yönetimi BÖLÜM-4

T.C BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI İMAR VE ŞEHİRCİLİK MÜDÜRLÜĞÜ


SAMSUN BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ YENİ HİZMET ALANI

SU YÖNETİMİ VE KAYIP-KAÇAKLARIN DÜŞÜRÜLMESİ

Dünyadaki toplam su potansiyeli. Dünyadaki toplam su miktarı : 1,4 milyar km 3 3/31

T.C. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Faaliyet Ön Bilgi Formu

II. Organize Sanayi Bölgesi

Atık Suda Kirlilik Yükü Tespiti İMES OSB Online Ölçüm Sistemi Uygulama Örneği. Direnç Özdemir Bölge Müdürü İnşaat Yük.Mühendisi

ANTALYA İLİ, KEPEZ İLÇESİ, ŞAFAK VE ÜNSAL MAHALLELERİ 1/ ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI REVİZYONU AÇIKLAMA RAPORU

Fatih TOSUNOĞLU Su Kaynakları Ders Notları Su Kaynakları Ders Notları, Su Kaynakları Ders Notları

PROJE - FAALİYET KISA VADE ORTA VADE UZUN VADE 1 HAVZA KORUMA EYLEM PLANI STRATEJİSİNİN OLUŞTURULMASI

İlimizde özellikle 1993 yılında zaman zaman ciddi boyutlara ulaşan hava kirliliği nedeniyle bir dizi önlemler alınmıştır. Bu çalışmaların başında;

1 PLANLAMA ALANININ GENEL TANIMI 2 PLANLAMANIN AMAÇ VE KAPSAMI

AYLIK DEĞERLENDİRME RAPORU ¹ ²

İGABİS. İGDAŞ Altyapı Bilgi Sistemi

Niğde İli Köydes ve CBS çalışmaları

Sayı : B.18.0.ÇYG Konu : Derin Deniz Deşarjı Proje Onay Genelgesi DAĞITIM GENELGE (2006/21)

I. PROJENİN HAZIRLANMASI VE SORUMLULUKLAR

İÇME SUYU TEMİN VE DAĞITIM SİSTEMLERİNDEKİ SU KAYIPLARININ KONTROLÜ YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

İ t ANTALYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ M İMAR VE BAYINDIRLIK KOMİSYONU RAPORU. Tarih: BİRİM TALEP SAHİBİ

Kentsel Atıksu Arıtımı Hizmet Bedeli Tahsil Yöntemleri & Tam Maliyet Esası Ücret ve Vergilerin Yeterliliği

SUFEN PROJE SUFEN PROJE YAZILIM MÜH. İNȘ. SAN. TİC. LTD. ȘTİ. su şebekeleri

BÜYÜK MELEN HAVZASI ENTEGRE KORUMA VE SU YÖNETİMİ. Prof. Dr. İzzet Öztürk İTÜ Çevre Mühendisliği Bölümü

ÇEVRE YÖNETİMİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ATIKSU YÖNETİMİ

Su Yapıları I Su Kaynaklarının Geliştirilmesi

İçme Suyu kaynağı Olarak Sapanca Gölü nün Bütünleşik Yaklaşımlı Havza Yönetimi İle Korunması ve Güvenli Su Temini

Aksaray Üniversitesi Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Bölümü

DRENAJ YAPILARI. Yrd. Doç. Dr. Sercan SERİN

T.C. KARTAL BELEDİYE BAŞKANLIĞI 7. DÖNEM 5. TOPLANTI YILI ARALIK AYI TOPLANTILARININ 3. BİRLEŞİMİNE AİT M E C L İ S K A R A R I D I R

M İ M K O MÜHENDİSLİK İMALAT MÜŞAVİRLİK KOORDİNASYON ve TİCARET A.Ş

ÇEVRE KORUMA VE KONTROL DAİRESİ BAŞKANLIĞI ATIK YÖNETİMİ ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ TEŞKİLAT YAPISI VE ÇALIŞMA ESASLARINA DAİR YÖNERGE

T.C. KARTAL BELEDİYE BAŞKANLIĞI 7.DÖNEM 3.TOPLANTI YILI EKİM AYI TOPLANTILARININ 2.BİRLEŞİMİNE AİT M E C L İ S K A R A R I D I R

İÇME SUYU ELDE EDİLEN VEYA ELDE EDİLMESİ PLANLANAN YÜZEYSEL SULARIN KALİTESİNE DAİR YÖNETMELİK BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

ÇEV 314 Yağmursuyu ve Kanalizasyon. Atıksuların Pompolanması

Elektrik Mühendisleri Odası Ankara Şubesi Nevşehir-Aksaray-Ş.Koçhisar Enerji Formu

SU DAĞITIM ŞEBEKELERİNİN MODELLENMESİ

KENTSEL ATIKSU YÖNETİMİ, FİNANSAL SORUNLAR ve ÖNERİLER

doğacan Petrol Ürünleri ve Mühendislik Ltd. Şti.

KAPTAJ UYGULAMALARI VE İYİ UYGULAMA YÖNTEMLERİ

ANTALYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KONYAALTI İLÇESİ, BAHTILI MAHALLESİ 20440, 20441, , ADALAR İLE ADA PARSELLERE İLİŞKİN 1/1

Kanalizasyon Şebekesi ÇEV 314 Yağmursuyu ve Kanalizasyon

Bir İçme ve Kullanma Suyu Şebekesinin Performansı

KANALİZASYON SİSTEMLERİNİN İŞLETİMİYLE İLGİLİ SORUNLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ

ULUSAL SU VE SAĞLIK KONGRESİ

İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI

ANTALYA İLİ, BATI ÇEVRE YOLU GÜZERGÂHI İLE KEPEZ İLÇESİ ŞAFAK VE ÜNSAL MAHALLELERİ YERLEŞİM ALANLARININ DÜZENLENMESİNE İLİŞKİN 1/100.

10. ÇEVRE İSTATİSTİKLERİ

COĞRAFĠ BĠLGĠ SĠSTEMLERĠ ALTYAPISI (KENT BĠLGĠ SĠSTEMLERĠ) & ĠLLER BANKASI

Endüstriyel Kaynaklı Kirlenmiş Sahaların Yönetimi İçin Bilgi Sistemi Geliştirilmesi

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI Çevresel Etki Değerlendirmesi İzin ve Denetim Genel Müdürlüğü MADEN ARAMA PROJELERİNE YÖNELİK UYGULAMA TALİMATI

Su Kaynakları Yönetimi ve Planlama Dursun YILDIZ DSİ Eski Yöneticisi İnş Müh. Su Politikaları Uzmanı. Kaynaklarımız ve Planlama 31 Mayıs 2013

1/1000 UYGULAMALI ve 1/5000 NAZIM İMAR PLANI PLAN AÇIKLAMA RAPORU

ORMAN YOLLARININ UZAKTAN ALGILAMA VE CBS İLE PLANLANMASININ DEĞERLENDİRİLMESİ

Tablo : Türkiye Su Kaynakları potansiyeli. Ortalama (aritmetik) Yıllık yağış 642,6 mm Ortalama yıllık yağış miktarı 501,0 km3

T.C. ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü. ÖZETİ: Derin Deniz Deşarjı Proje Onay Genelgesi GENELGE NO (2006/21)

T.C. Sağlık Bakanlığı Türkiye Halk Sağlığı Kurumu. Hazırlayanlar

MANİSA İLİ, SELENDİ İLÇESİ, YILDIZ MAHALLESİ, 183 ADA 26 PARSELDE KATI ATIK TESİSLERİ ALANI BELİRLENMESİNE İLİŞKİN 1/1000 ÖLÇEKLİ UYGULAMA İMAR PLANI

ALT YAPI SİSTEMLERİNDE MALZEME KALİTESİ VE DENEYİMLER

ÇEV314 Yağmursuyu ve Kanalizasyon. KanalizasyonŞebekesinin Projelendirilmesi

HİDROJEOLOJİ MÜHENDİSİ

MANİSA İLİ, DEMİRCİ İLÇESİ, ÇAMLICA MAHALLESİ, 467 ADA 53 PARSELDE KATI ATIK TESİSLERİ ALANI BELİRLENMESİNE İLİŞKİN 1/5000 ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI

TMMOB ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI İZMİR ŞUBESİ YENİ FOÇA ATIKSU ARITMA TESİSİ ATIKSU DEŞARJI DEĞERLENDİRME RAPORU

Transkript:

Bildiriler 49 50 KAYNAKLAR 1. Grischek, T., Foley, A., Schoenheinz, D. and Gutt, B. (2002) Effects of Interaction between Surface Water and Groundwater on Groundwater Flow and Quality beneath Urban Areas, in Howard, K. W. F. and Israfilov, R. G. (eds.), Current Problems of Hydrogeology in Urban Areas. Urban Agglomerates and Industrial Centers, NATO Science Series, IV. Earth and Environmental Sciences-Vol. 8, Kluwer Academic Publishers, Dordrecht, Netherlands, pp.2001-219 (İngilizce). 2. Alley, W. M.,Reily, T. E., and Frank O. L., (1999), Sustainability of Ground-Water Resources, U. S. Geological Survey Circular 1186, Denver, Colorado. 3. Önder, H., Değirmenci, M. (2000), Optimal Dewartering of an Excavation. Advances in Civil Engineering, IV. International Congress, Eastern Mediterranean University, Gazimagusa, North Cypress, Vol. 3, pp. 1425-1434, (Ingilizce) 4. Altan-Sakarya, A. B. ve Önder, H. (2003), İnşaat Kazı Sahasının Optimum Drenajı, I. Ulusal Su Mühendisliği Sempozyumu, 22-26 Eylül 2003, Gümüldür/İzmir, Bildiriler Kitabı, ss. 169-180, Ankara. 5. Howard, K. W. F., (2002) Urban Groundwater Issues-An Introduction, in Howard, K. W. F. and Israfilov, R. G. (eds.), Current Problems of Hydrogeology in Urban Areas. Urban Agglomerates and Industrial Centers, NATO Science Series, IV. Earth and Environmental Sciences-Vol. 8, Kluwer Academic Publishers, Dordrecht, Netherlands, pp. 1-15, (İngilizce). 6. Ahlfeld, D. P. and Mulligan, A. E., (2000), Optimal Management of Flow in Groundwater Systems, Academic Press, San Diego, (İngilizce). 7. Abu-Rizaiza, O.S., Sarıkaya, H. Z. and Khan, M. Z. (1989) Urban Groundwater Rise Control: Case Study Jour. Irrigation and Drainage Engineering, Vol. 115, No. 4, pp. 588-607, (Ingilizce). 8. Todd, D.K., and Mays, L.W., (2005), Groundwater Hydrology, Wiley, New York. 9. Basdurak, N. B., Önder, H., and Motz, L. H. (2007) Analysis of Techniques to Limit Saltwater Intrusion in Coastal Aquifers, Proceedings CD-ROM, World Environmental & Water Resources Congress 2007, May 15 19, 2007, Tampa, FL, (Ingilizce). 10. Basdurak, N. B, ve Önder, H. Kıyı akiferlerinde tuzlu su girişimi analizi ve önleme teknikleri, II. Ulusal Su Mühendisliği Sempozyumu, 21-22 Eylül 2005 Gümüldür/İzmir, Bildiriler Kitabı, ss. 193-204, Ankara. 11. Hosseinpour, E. Z., (2000), Managing Groundwater Supplies to Municipal Demands- The role of Simulation-Optimisation-Demand Models and Data Issues, in Howard, K. W. F. and Israfilov, R. G. (eds.), Current Problems of Hydrogeology in Urban Areas. Urban Agglomerates and Industrial Centers, NATO Science Series, IV. Earth and Environmental Sciences-Vol. 8, Kluwer Academic Publishers, Dordrecht, Netherlands, (pp. 185-199, İngilizce). KENTSEL ALT YAPI DONANIMLARININ PLANLAMASI, İNŞAATINDA YAŞANAN SORUNLAR ve KAYSERİ ÖRNEĞİ Mehmet ARDIÇLIOĞLU 1 SUMMARY MARY Rapid evolutions that are very common in every stage of today s life are intensively felt in urban areas which are exposed to certain environmental hazards because of planless and irregular urbanization due to increasing population and their needs. Municipalities responsible from providing healthy and modern services by planning urban area are generally either insufficient or late in furnishing these duties. In this study, urban infrastructure problems are evaluated in two topics namely planning problems and issues that are related to construction stages and recommendations for solutions are examined. The current infrastructure and problems of Kayseri, one of the modern and developed cities in Middle Anatolia were evaluated. ÖZET Her alanda hızlı değişimlerin yaşandığı günümüzde, bu sürecin en yoğun hissedildiği kentsel yaşam alanları, artan nüfus ve ihtiyaçlar ile birlikte, plansız, çarpık kentleşmenin yol açtığı çevre tahribatı ve bunun olumsuz etkilerine maruzdur. Yaşam alanlarının planlanarak sağlıklı ve modern hizmetlerin getirilmesinden sorumlu olan yerel yönetimler ise çoğu zaman bu hizmetlerin sunumunda geç ve/veya yetersiz kalmaktadır. Bu çalışmada kentsel alt yapı sorunları, planlama ve inşaat aşamasında karşılaşılan sorunlar olmak üzere iki başlıkta ele alınmış, çözüm önerileri irdelenmiştir. İç Anadolu nun modern, gelişmiş şehirlerinden biri olan Kayseri de alt yapı hizmetlerinin durumu, bu kapsamda yapılan çalışmalar ve karşılaşılan sorunlar ele alınmıştır. 1. GİRİŞ Kentsel yaşam alanlarında altyapı tesislerinin durumu, gelişmişliğin ve kalkınmanın en belirleyici faktörleri olup, ülkelerin gelişmişlik düzeylerinin önemli ölçütleridir. Alt yapı tesisleri yerleşim birimlerine sağlıklı içme suyu temini, kanalizasyon, ulaşım, enerji ve haberleşme gibi geniş bir hizmet grubunu kapsar. Altyapı tesisleriyle ilgili problemi olmayan ülkeler en 1 Doç. Dr. Erciyes Üniversitesi, Mühendislik Fakültesi, İnşaat Müh. Bölümü, Kayseri

Bildiriler 51 52 önemli sorunlarını çözmüş demektir. Gelişmekte olan ülkemizde bu kapsamda yoğun bir şekilde alt yapı çalışmaları devam etmektedir. Kamu kaynaklarının kullanılarak yerel yönetimlerce gerçekleştirilen bu hizmetlerin planlanması ve uygulanmasında karşılaşılan sorunların sağlıklı bir şekilde çözülebilmesi içinde bu sorunların net bir şekilde ortaya konularak bilimsel olarak çözümler üretilmesi gerekmektedir. Tüm canlılar için en önemli ihtiyaç maddesi olan su sanılanın aksine sınırlı bir kaynaktır. Günümüzde su kaynakları ile ilgili en önemli problem onun etkin kullanımıdır. Tarım, endüstri ve içme suyunun kontrolsüz kullanımı sonucunda su kalitesi bozulmakta bu sektörlerin su ihtiyaçlarının giderek artması, suyun yönetimini daha da zorlaştırmaktadır. Aynı zamanda yeraltı sularının aşırı ve dengesiz kullanımı ile yeraltı su rezervi korunamamaktadır. Su kaynaklarının verimli kullanımı, uzun dönemde ülkemizin sosyal ve ekonomik kalkınmasında en büyük etken olacaktır. Bu sebeple, ülkemizde sürdürülebilir su kaynaklarının yönetimi, gün geçtikçe önem kazanmaktadır [1]. Atık su sorunu da ülkemizde endüstriyel sosyal yapının ve hizmet sektörünün gelişmesine bağlı olarak giderek önem kazanmaktadır. Modern kentleşme sürecinde yapılması zorunlu olan kanalizasyon sistemlerinin çözümünde, gerek proje gerekse uygulama aşamasında birçok problem ortaya çıkmaktadır. Bir kanalizasyon sistemi inşaatında yerleşim bölgesinin en yüksek kotundan, en düşük kotuna, değişik özelliklerdeki zeminlerde kazı yapma ve açılan hendeklere boruların döşenmesi gerekir. Bu aşamalarda ortaya çıkan sorunların çözüm için yerinde hassas incelemeler yapılarak tecrübe birikimlerinin değerlendirilmesi kaçınılmaz olmaktadır. Sosyal ve ekonomik gelişmeler ile birlikte yaşam standartlarının yükselmesi, içme ve kullanma amaçlı su tüketimini önemli ölçüde arttırmaktadır. Bu nedenle, yeni su kaynaklarının geliştirilmesi ve bunların toplumun kullanımına sunulması için yeterli çalışmalar yapılması yerel yönetimlerin en önemli sorumluluklarındandır. Halkın çevre sağlığı tesisleri ihtiyaçlarının tam anlamıyla karşılandığı, çevrenin ve doğal hayatın korunduğu altyapı çalışmaları en kısa sürede gerçekleştirilerek, uzun dönemli hedefler ortaya konmalıdır. Entegre planlama mantığı uygulamaya konularak planlara uygulayıcı birimlerin sahip çıkmaları sağlanmalı, bu kapsamda bağlayıcı önlemler alınarak, rasyonel kaynak kullanımı, etkin yatırım geri dönüşü sağlanmalıdır. Bilişim teknolojileri ile sayısal ortamda kayıtlı, coğrafi olarak referanslandırılmış alt yapı tesisleri bilgileri oluşturulmalı ve bunların etkin bir şekilde kullanımı sağlanmalıdır [2]. Bu çalışmada kentsel alt yapı donanımlarının en önemli unsurlarından olan içme suyu temini ve atık suların uzaklaştırma tesislerinin planlama ve inşaat aşamalarında karşılaşılan sorunları ele alınarak, en uygun ve ekonomik çözüm üretilmesi için yapılması gereken öncelikler tespit edilecektir. Bu kapsamda alt yapı donanımlarının önemli bir kısmını tamamlamış olan Kayseri Büyük Şehrinin hizmetleri ve bu hizmetlerin sunumunda karşılaşılan sorunlar ele alınacaktır. 2. KENTSEL ALT YAPI SORUNLARI Kentsel alt yapı sorunları, planlama aşamasında ve inşaat aşamasında karşılaşılan sorunlar olmak üzere iki başlıkta toplanabilir. Planlama aşamasında karşılaşılan problemler; bölgenin genişleme alanları ile birlikte düşünülmesi, projenin kademelere ayrılması ve önceliklerin doğru olarak belirlenmesi şeklinde ele alınabilir. İnşaat aşamasında karşılaşılan problemler ise; nitelik ve nicelik bakımından yetersiz teknik personel, uygun olmayan standartlarda malzeme kullanılması, işçilik hataları ve kontrol sorunları şeklinde sıralanabilir. İçme suyu temini konusundaki çalışmaların ilk adımından itibaren, kullanılan doğal kaynaklardan optimum şekilde faydalanmak temel prensip olmalıdır. Bu prensip ve amaç dâhilinde alternatifli çalışmalar yapılmalıdır. Yapılan etüt çalışmalarının neticesinde birden fazla alternatif üzerinde durulmalıdır [3]. Taslak olarak düşünülen alternatiflerde tesis yerleri ve isale hattı güzergâhında kullanılacak alanların; sit alanı, askeri bölge, orman, maden ocağı ruhsatlı alan ve mezarlık olup olmadığı etraflıca tetkik edilmelidir. Kamulaştırma yönü ile minimum miktarda kamulaştırma gerektirmesi göz önüne alınarak yerler ve güzergâh tespit edilmelidir. Tesis yerleri ve güzergâh kesinleşene kadar gizlilik içersinde hareket edilmeli, kesinleştikten sonra da yerel yönetimlerle temasa geçilerek, tesisler için kullanılacak alanlarla ilgili gerekli koruyucu önlemler alınması sağlanmalıdır. Su temin edilen şehrin mevcut içme suyu sisteminden faydalanma temel prensip olarak alınıp, su ihtiyaçları ile mevcut su miktarı arasındaki farkın giderilmesine yönelik çalışmalar yapılmalıdır. Nüfus tahminlerinin doğru yapılması büyük önem taşımaktadır, zira yapılan tesis büyüklüklerini etkileyen direkt unsur nüfustur. İhtiyaçların tespit edilmesi nüfusa dayalıdır. İnşaatların mutlak suretle kademelendirilerek yapılması, kademelendirme zamanının

Bildiriler 53 54 doğru seçilmesi yatırımların zamanında ve maksadına uygun yapılması için önemlidir. Yapılan bu çalışmalardan ilgili belediyeler haberdar edilmekle beraber, çeşitli nedenlerle ekonomik olarak planlaması ve projelendirmesi yapılan içme suyu temin sistemlerinde, isale hattı güzergâhı üzerinde ya da tesislerin bulunduğu yerlerde çok çeşitli sorunlarla karşılaşılmakta, proje revizyonlarına ihtiyaç duyulmaktadır. Revizyon yapılması ihtimalini ortadan kaldıracak tedbirlerin planlama ve projelendirme aşamasında alınmasında fayda vardır. İçme suyu temin sisteminin yerleşkesinin seçiminde temel belirleyici, hidrolik koşullardır yani suyun kaynaktan alınarak kullanım beldesine en ekonomik şekilde ulaştırılmasıdır. Planlı bölgelerde daha fazla kata izin verilmesi gibi imar planındaki değişiklikler nüfus yoğunluğunun ve dolayısıyla içme ve kullanma suyu talebinin artmasına neden olmaktadır. Siyasi otoritenin nazım planlara müdahalesi planlamada sorun yaratmaktadır. Su havzaları yapılaşma, sanayi, tarım, hayvancılık gibi faaliyetler sonucu kirlenmektedir. Havza bazında içme, sulama, sanayi ve enerji sektörlerinin su ihtiyaçları belirlenmelidir. Ülkemizde özellikle kırsal alanda kirletici kaynakların bilinmesine rağmen bu konuda bir çevre envanteri oluşturulup önleyici, tedbirler alınmamıştır. Kirlenmeyi kaynakta önleyici yöreye uygun düşük maliyetli, düşük çevresel etkili teknolojiler geliştirilmeli ve uygulanmalıdır. Su alma yapıları İçme suyu temin sistemlerinin başlangıç noktalarıdır. Sistemde yeraltı suyu kullanılıyor ise su kuyular vasıtası ile, yüzey suları kullanılıyor ise nehirlerden regülâtörler, barajlardan su alma yapıları vasıtası ile, memba suyu kullanılıyor ise de kaptaj yapıları ile alınır. Su, her ne şekilde alınıyorsa alınsın temel prensip, kirlenmeye sebep olan faktörlerin ortadan kaldırılması ya da kirletici unsurlardan uzak durulması olmalıdır. Bu alanda gelişmiş ülkeler ile uyum sağlamak için gerekli yasal ve kurumsal düzenlemeler yapılmalıdır. Su ihtiyacı fazla olan yerleşimlerin bu ihtiyaçları genellikle barajlardan karşılanmaktadır. Su alınacak barajın içme suyu amacının dışında fonksiyonlarının olması durumunda su alma yapılarının projelendirilmesinde belli kısıtlamalar olabilmekte, sulamalar için düşünülen yapıdan içme suyu için de branşman bırakılmaktadır. Barajdan İçme suyu temininde; su alınmasının en ideal yolu baraj rezervuarının çeşitli kotlarından su alınmasına imkân verecek kademeli bir su alma yapısının projelendirilmesidir. Bu şekilde barajın yüzeye yakın kısımlarından daha iyi kalitede suyun alınması mümkün olabildiği gibi, suyun azaldığı zamanlarda düşen kotlardan da su alınması mümkün olabilmektedir. Ancak, barajdan alınan suyun kalitesinin izlenmesi gereklidir. Kademeli su alma yapısını projelendirirken dikkat edilecek en önemli husus baraj rezervuarında suyun alınacağı en yüksek kot seviyesidir. Diğer önemli bir konu da su alma yapısının çalıştırılması, kapakların kumandası için gerekli olan enerji kaynağının kesintisiz ve sağlıklı çalışmasıdır. Bu nedenle enerji temini ve yedeklenmesi hususlarında hassasiyet gösterilmelidir. İsale hattı güzergâhının tespiti için belirleyici olan hidrolik şartların sağlanmasından sonra, hattın sağlıklı olarak hizmet verebilmesi için, önemli noktalardan birisi de hattın geçtiği arazinin zemin durumunun uygunluğudur. Bu husus la ilgili olarak yapılan jeolojik çalışmaların iyi bir şekilde değerlendirilmesi gereklidir. Hidrolik şartlar nedeni ile zemini uygun olmayan, yüksek maliyete sebep olabilecek heyelanlı alanlardan geçmek yerine başka a1ternatiflerin geliştirilmesine çalışılmalıdır. Ancak hattın emniyeti ve hareket imkânının kısıtlı olduğu durumlarda pahalı yöntemlerle çözüme gidilmesi gerekebilir. İsale hatları her zaman tabii zeminden geçirilmeye çalışılmalı, hiç bir zaman dolgu zeminden geçirilmemelidir. Planlama safhasında, plancılar ve mühendisler arasında yeterli bir iletişim kurulamamaktadır. Projeler deneysel çalışmalardan ve analizlerden yoksun yapılmaktadır. Gerek planlama gerekse inşaat aşamalarında içme suyu, kanalizasyon, elektrik, telefon ve doğalgaz hatlarının birlikte düşünülerek, söz konusu hatların özellik ve konumlarının veri bankasında kayıt altına alınması gerekmektedir. Boru türünün belirlenmesinde, ekonomik boru cinsi seçimi kriterlerinin yanı sıra zemin ve yeraltı suyunun durumu da belirleyici, önemli unsurlardandır. Mevcut İçme suyu sistemlerinde kullanılan borular, Çelik (ÇB), Duktil Font Boru (DB), Çelik Gömlekli Ön gerilmeli Beton Boru (ÇGÖGBB ),Cam Takviyeli Plastik Boru (CTP), Sertleştirilmiş Plastik Borular, (PVC), PE, HDPE borular, Asbestli Çimento Boru (AÇB) gibi olmak üzere çeşitlilik gösterirler. Bu boruların imalatlarına ilişkin özellikler çapları, basınç sınıfları, iç ve dış kaplamaları boru seçiminde temel belirleyici özelliklerdir. Projede aranan kriterlere cevap veren borular arasındaki seçimde belirleyici ana unsur ise yapılacak ekonomik analize göre ucuz olanın tercih edilmesidir. Ancak ucuz olan her zaman uygun boru olmayabilir. Borunun döşendiği yerdeki işletme koşullarının, zemin şartlarının da dikkate alınması önemlidir. Zemin korozivizistesinin yüksek olduğu, korozyonun ciddi olarak gündemde bulunduğu bir yerde işletme sağlıklı yapılmıyorsa ekonomik olarak çelik boru kullanımı uygun çıkmış olsa da çelik boru kullanılması tercih

Bildiriler 55 56 edilmeyebilir. Yüksek basınç altında çalışacak hatlarda, korozyondan uzak durmak isterken contalı birleşim yapılan cinste boru ile yüksek basınç hattın sağlıklı çalıştırılıp çalıştırılamayacağı ve bütün unsular değerlendirilmelidir. Hesaplar neticesinde ithal boru kullanılması gerekiyorsa, projelendirme kriterlerinde alternatif çözümler aranması yoluna gidilmesi daha uygun olacaktır. İnşaat aşamasında karşılaşılan en önemli sorunlardan biride uygun olmayan standartlarda malzeme, (boru, ek parçaları, dolgu malzemeleri vb.) kullanılmasıdır. İnşaatın yapıldığı bölgenin özelliklerine bağlı olarak uygun malzeme seçilmeli, bu malzemeler ile gerek birleştirme, gerekse dolgu imalat sırasında yeterli hassasiyet gösterilmelidir, bu kapsamda kontrollere büyük görev düşmektedir. Alt yapı sistemlerinde ilave veya tamir durumu söz konusu olduğunda zeminin tekrar açılması gerekmektedir. Zaman zaman bu tekrar açılmalar neticesinde diğer altyapı sistemlerine zarar verilmektedir. Bu eğer olay yerinde anlaşılırsa tamir edilmekte fakat ilk yapıldığı gibi sağlıklı olmamaktadır. Olay yerinde anlaşılmaması halinde ise daha ağır sorunlar ortaya çıkmaktadır. Bu ise zemini tekrar açılması, tekrar maliyet ve tekrar risk demektir. İçme suyu sistemlerinde bakım, onarım ve kaçak kontrolü amaçlı tesisat galerileri bulunmamaktadır. Sayaçsız su kullanımı, küçük belediyelerde ve büyük kentlerin gecekondu yerleşim bölgelerinde yaygındır. Kaçak kullanımlardan dolayı gerçek su tüketim miktarının bilinmemektedir. Genel olarak belediyelerin ve büyük şehir belediyelerinin Su ve Kanalizasyon İdarelerinin bünyesindeki yetişmiş ve vasıflı teknik personel sayısı yeterli değildir. Küçük ve orta ölçekli belediyelerde projesiz alt yapı tesisleri yapım işine girişilmektedir. İşçilik hatalarının başında içme suyu, yağmur suyu isale hattı ve atık su şebekesi hatlarının birleşim noktalarının gerekli itinanın gösterilmemesi sonucunda yapının kullanıma geçmesi halinde meydana gelen sızmalardır. Bu sızmalar zeminde yumuşama, diğer şebeke elemanlarında tahrip ( örneğin elektrik hatlarında ) meydana getirir. Bunun için daha şebeke yapım aşamasındayken boru birleşim noktaları gerekli titizlikte yapılmalı, daha sonra maliyeti çok pahalı olabilecek sorunlar önlenmelidir. Alt yapı sistemlerinin zemin seviyesiyle belirli kot farkı olması istenmektedir. Bu yüksek darbeden muhafaza, kimyasal etkilerden korunma ve güvenlik için gereklidir. Fakat bu; uygulamada yönetmeliklerle belirlenen seviyede yapılmadığı takdirde örneğin doğalgaz şebekeleri için büyük tehlike arz etmektedir, kanalizasyon sistemlerinde çatlama meydana getirebilir. İşçiler bir alt yapı sistemini yapılandırırken veya onarırken diğer altyapı sistemlerine zarar vermeme konusunda özverili çalışmalıdırlar. 3. ÇÖZÜM ÖNERİLERİ Her yıl kullanıma sunulan içme suyu miktarının en az nüfus artış hızına paralel olarak artırılması, buna bağlı olarak da sektörde görev yapan kuruluşların yatırımlarını artırarak sürdürmeleri kaçınılmaz bir zorunluluk olarak değerlendirilmelidir. Alt yapı hizmetleri tamamlanmış, imarlı arsa üretiminin sağlanması, bir başka deyişle alt yapının önce, yapılaşmanın ise daha sonra gerçekleştirilmesi gerekmektedir. İmar planları ile alt yapı projelerinin eşzamanlı olarak ele alınması, uygulamada optimal çözümlere olanak tanıyacaktır. İmarsız yerlere yatırım yapılmamasına özen gösterilmelidir. İmarsız bölgeye götürülen her yeni hizmet, imarsız yapılaşmayı, kaynakların verimsiz kullanılmasını teşvik etmektedir. Siyasi otoritenin nazım plan uygulamalarına gelişigüzel müdahalelerinin durdurulması yönünde gerekli önlemler alınmalıdır. Kent içi alt yapı şebeke çalışmalarında yerel yönetimler ve ilgili diğer kuruluşların kamulaştırma ve ruhsat işlemlerindeki karmaşa giderilmeli ve kamu yararı ön planda tutularak soruna işlevsel ve kalıcı çözümler getirilmelidir. Mevcut kentsel teknik alt yapının özellikle içme suyu şebekesinin aşırı yüklenmesini önlemek üzere, meskun alanlarda imar planı değişiklikleri yapılarak konut yoğunluklarının artırılmasının önlenmesi gerekli görülmektedir. Denetleme mekanizmasının iyi kurulması gerekmektedir. Milyonlarca dolar yatırım sonunda işlerin iyi denetlenmemesinden kaynaklı aksaklıklar giderilmelidir. Su israfını önleyici eğitim programlarının medyada yer alması sağlanmalıdır. Yüzeysel ve yeraltı sularının kalite atlası çıkarılmalıdır. İçme, sulama, sanayi, enerji sektörleri su ihtiyaçları havza bazında belirlenmelidir. Ham su kaynaklarının yeterince korunması, arıtma maliyetini düşüreceğinden, tüketiciye kaliteli ve sağlıklı içme suyu daha ucuza temin edilebilir. Jeolojik koşulların uygun olduğu bölgelerde, yer altı suyunun beslenmesi amacıyla besleme barajlarının yapılması teşvik edilmelidir. Gerek yeraltı gerekse yer üstü su kaynaklarının kirlenmesine karşı gereken önlemler alınmalıdır. Bu kaynakların kirlenmeden önce korunması, atık suların uzaklaştırılması, katı atık toplanması ve depolanması, endüstriyel kirlenmenin önlenmesi, tarımsal alanlardan gelen ve aşırı gübre ve tarım ilacı kullanılmasından kaynaklanan su kirlenmesinin kabul edilebilir düzeylere indirilmesi konuları üzerinde titizlikle durulmalıdır. Bu konuda yetkili

Bildiriler 57 58 kuruluşların görevini eksiksiz olarak yerine getirmesi sağlanmalıdır. Özellikle içme suyu kaynağı olarak kullanılan baraj ve doğal göllerin kirlenmeye karşı korunması ödün verilmeden sürdürülmelidir. Tüm alt yapı yapan kuruluşların tesislerinin işletme planlarını içeren bir müşterek plan geliştirilmeli ve alt yapı işleten ve yapan kuruluşlarda bu planlar titizlikle saklanmalıdır. Alt yapı sektöründe görev yapan yetkili kuruluşlar arasında yeterli düzeyde eşgüdüm ve koordinasyon sağlanmalıdır. Bu amaçla, tüm alt yapı tesislerinin her bir kent ölçeğinde ayrıntılı envanterinin çıkartılması, bunun haritalara işlenmesi ve en kısa sürede de Coğrafi Bilgi Sistemi kapsamında veri tabanının oluşturulması gündeme alınmalıdır. Kentsel teknik alt yapı kapsamına giren yol, içme suyu, atık su, yağmur suyu, elektrik, havagazı/doğalgaz ve haberleşme şebekelerinin ve güzergâhlarının, birbirleriyle ilişkileri gözetilerek tesisat galerileri oluşturulmalıdır. İmar planlarında, galerilerin üstüne gelen uygun alanlar, bakım, onarım ve yenileme çalışmalarına olanak verecek kullanımlara ayrılmalıdır. Alt yapı tesislerinin yapımı sırasında ortaya çıkabilecek üst üste düşmeler, çakışmalar ve benzeri yer seçimi sorunlarını ortadan kaldıracak yeni düzenlemelere gidilmeli ve kaldırım altlarının paylaşımının TSE-7937 standartları çerçevesinde uygulanması sağlanmalıdır. Şebeke kayıplarının gelişmiş ülkelerin kayıp ve kaçak seviyelerine indirilmesi hedeflenmelidir (%16-18). Böylece il ve ilçe merkezlerimizdeki yüksek nüfus artış hızına rağmen herhangi bir kapasite artırımı yapılmaksızın, ek rezerv şansı doğacaktır. Bu nedenle, su kayıp ve kaçaklarının olabildiğince azaltılması ve engellenmesi yönündeki çaba ve yatırımlara ağırlık ve öncelik verilmelidir. Bu konuda belediyelere mali ve teknik destek sağlanmalıdır. Hat kaçaklarının azaltılması maksadıyla belediyeler şebeke haritalarını detaylı olarak çıkartmalı, koruyucu hat bakımını yapmalıdır. Ayrıca büyük şehirlerde Merkezi Denetim ve Bilgi Toplama Sistemi (SCADA) ne geçilmelidir. Kaçak su kullanımının önlenmesi için etkin denetim yapılmalıdır. Kamu inşaatı Yatırımları İhale Mevzuatı nın [4], Kazı İşlerinde Alınacak Güvenlik Tedbirlerini içeren üçüncü bölümünde; yapı alanın çevresinde ortalama 2m yükseklikte perde çevrilmeli, trafiğe açık yollarda kırmızı renkli ışıklandırılmalı, kazı yapılacak yerlerde elektrik kablolarının gaz borularının suyolları, kanalizasyon ve benzeri tesislerin mevcudiyeti belirlenmeli, gereken tedbirler alınması sağlanmalı, kazı işlerinin toprağın dayanıklılığı ile orantılı şev verilmesi gerektiği, şevsiz yapılması zorunluluğu bulunan 1.5m den daha derin kazılarda iksa edilmek sureti ile desteklenmeli, kuyu ve lağım çukurları gibi derin yerlerde çalıştırılacak işçilerin güvenlik kemeri, sinyal ipleri gibi uygun koruma araçları verilmeli, bu gibi yerlere temiz hava verilmeli, yağış sırasında kazı işleri yapılmamalı, ekskavatör ve benzeri makinelerle yapılan kazılarda bu makinelerin hareket alanı içinde işçi çalıştırılmamalı, kazının komşu bir yapıyı tehlikeye sokması halinde gerekli tedbirler alınmalı denilmektedir. Tüm bu hususlara iş ve işçi güvenliği bakımından kayıtsız uyulmalıdır. 4. KAYSERİ ÖRNEĞİ Kayseri şehri Orta Anadolu nun orta Kızılırmak bölgesinde yer alan 16.917 km 2 lik yüz ölçümü ile ülke topraklarının %2,2 lik bölümünü kapsayan büyük şehir statüsünde bulunan illerimizden birisidir. Doğuda Kahramanmaraş, kuzeyde Sivas ve Yozgat, batıda Nevşehir ve Niğde, güneyde ise Adana illeri ile sınırlıdır. Şehir İç Anadolu bölgesinin en yüksek dağı olan sönmüş volkanik Erciyes dağının (3916m) kuzey eteğinde, Kızılırmak a dökülen Sarımsaklı suyunun geçtiği bir ova üzerinde kurulmuş, denizden ortalama yüksekliği 1040m dir. Tarihi ticaret yolları üzerinde bulunan Kayseri altı bin yıllık uzun geçmişinde bölgenin önemli merkezlerinden biri olmuştur. İl olarak yerleşmiş olduğu platoda tarıma elverişli ovaların olması ve sanayide yapmış olduğu atılımlarla günümüzde bölgesinde güçlü bir merkez haline gelmiştir [5]. İç Anadolu nun modern, gelişmiş şehirlerinden olan Kayseri de alt yapı hizmetleri önemli ölçüde tamamlanmıştır. 2004 yılında yürürlüğe giren 5216 sayılı Büyükşehir Belediyeleri Kanunu ile Kayseri Büyükşehir Belediyesi sınırları yeniden düzenlenmiştir. İki ilçe ve 356 km 2 alandan oluşan sınır, yeni düzenleme ile beş ilçe belediyesi ve on dokuz ilk kademe belediyesini kapsayan 2150 km 2 lik bir alana ulaşmış bu alanda yaşayan nüfus 700.000 civarındadır (Şekil 1). Büyük şehir sınırlarına yeni katılan ilçe ve beldelerde altyapı hizmetlerinin getirilmesi için çalışmalar süratle devam etmektedir. Kayseri Su ve Kanalizasyon İdaresi (KASKİ), son yıllarda uyguladığı yatırım planları ile Kayseri nin modern bir altyapı sistemine kavuşmasında önemli başarı göstermiş, kaynaklarını verimli kullanarak örnek kurum olma yolunda mesafe kaydetmiştir. Hizmet planlaması ve gerçekleştirilmesi noktasında, projelendirme aşamasından başlayarak, inşa, işçilik ve kullanılan malzeme seçiminde kaliteyi hedef alarak alt yapı tesislerini gerçekleştirmektedir.

Bildiriler 59 60 Kayseri merkezde içme suyu 8 farklı bölgeden, kuyular ile temin edilmekte olup kuyu derinlikleri bölgelere göre değişmektedir. Bölgelerde son 10 yıl içinde su seviyelerinin 1.00 7.65m arasında düştüğü bildirilmektedir. Alınan tedbirler ve yapılan çalışmalar neticesinde doğal kaynaklarda herhangi bir kirlenme olmamış dolayısıyla kapatılan bir kaynak söz konusu değildir. Mevcut kaynakların tam kapasite ile çalışması ve nüfus artış oranının aynı seviyede devam etmesi halinde Kayseri nin 2025 yılına kadar yeraltı sularının sıkıntı çekmeden kullanabileceği öngörülmektedir. Şehrin 50 yıllık su ihtiyacının karşılanması amacıyla yapılan mastır planı çerçevesinde 110milyon m 3 /yıl su rezervi bulunan Karasaz havzasından su temini ve şehre iletimi ile ilgili DSİ XII. Bölge müdürlüğü ve KASKİ bünyesinde ortak projelendirme çalışmaları yürütülmektedir. Şehir 18 ayrı su üretim merkezinde biri doğal kaynak olmak üzere 49 adet kuyu ile toplam 185.000 m 3 /gün içme suyu kapasitesine sahip olup şebekeye verilen su miktarı yaklaşık olarak günde 115.000 m 3 tür [6]. Şehrin içme suyu, geniş bir coğrafi alana yayılmış bulunan istasyonlarda, yeraltı kaynaklarından pompalar aracılığı ile çıkartılmakta, o istasyona ait toplama deposunda birikmekte, terfi pompaları ile istasyona ait ana depoya, ana depodan da şebekeye verilmektedir. KASKİ bünyesindeki SCADA sistemi ile içme suyu üretim ve depolama istasyonlarının bir merkezden bilgisayar aracılığı ile denetlenmesi, izlenmesi ve bir mantık içerisinde işletilmesi sağlanmaktadır. KASKİ tarafından kentin su ihtiyacını karşılayan kuyulardan haftada üç defa düzenli olarak kimyasal ve bakteriyolojik analiz için su numuneleri alınmakta, bunlar laboratuarda incelenmektedir. Su depolarındaki dezenfeksiyon işlemi sürekli kontrol altında tutulmakta ve halkın temiz su içmesi için büyük bir özen gösterilmektedir. Sağlık Bakanlığının kriter olarak bildirdiği 0,1 0,5 ppm aralığında (mg/l) aktif klor miktarı her depoda sağlanmakta, buda içilen suyun Kayseri ölçeğinde TSE standartlarında bulunduğunu göstermektedir. Kayseri içme suyu iyileştirme çalışmalarının başladığı 1998 yılında %54 olan genel su kayıp oranı, yapılan ve şu anda halen devam eden çalışmalar ile %17 mertebesine düşürülmüştür. Bunun yanında çalışmaları tamamlanan 13 adet alt bölgede bu kayıplar %7 seviyesine kadar inmiştir. Bu değerler göstermektedir ki içme suyu iyileştirme çalışmaları kayıp ve kaçakların önlenmesine büyük katkıda bulunmuştur. KASKİ bünyesinde 2006 yılında merkezde 47.432m, yeni katılan hinterlant içerisinde 73.850molmak üzere toplam 121.282m içme suyu şebeke borusu döşenmiş, bu borularda Çelik, PVC ve PE borular kullanılmıştır. Şekil 1. Kayseri Büyükşehir Yeni Hinterland alanı KASKİ bünyesinde Kanalizasyon Daire Başkanlığı tarafından evsel, endüstriyel atık suların uzaklaştırılarak alıcı ortama verilmesine kadar olan kanalizasyon şebekelerin yapımı, bakımı, onarılması ve kanal görüntüleri alınarak arızaların giderilmesi ile yağmur sularının deşarj edilmesi için yağmur ızgaralarının yapımı, bakımı ve onarımları çalışmalarını yürütmektedir. 2006 yılı Melikgazi ilçesinde 25.471 m. abone bağlantısı ve hat çekimi, Kocasinan ilçesinde 14.819 m. abone bağlantısı ve hat çekimi, yeni eklenen mücavir alan sınırları içerisinde 12.305 m abone bağlantısı ve kanalizasyon hattı çekilmiştir. Bu sayı 2006 yılı içerisinde toplam 52.595 m. yi bulmuştur. Bilindiği üzere kanalizasyon boruları içerisinde atık su taşıyan borulardır. Atıksular ile taşınan ve şebekeye giren katı atıklar zamanla cidar daralmasına ve şebekenin tıkanmasına neden olmaktadır. Hatların temizlenmesi kapsamında öncelikle kanalizasyon borularının içi ilgili daire başkanlığı tarafından 180 bar a kadar ulaşan basınçlı su ile yıkanmakta ve yıkanma sonucunda boru içerisinde daralmaya yol açan yabancı maddeler boru cidarlarından sökülmektedir. İçerisi temizlenen kanalizasyon hatlarında borularda

Bildiriler 61 62 kırılma, çatlama, çökme veya herhangi bir problem olup olmadığını görebilmek için görüntü aktaran robot kanalizasyon borularının içerisine gönderilmekte ve şebeke uzunluğunca boru içerisinde ilerleyerek detaylı görüntü almaktadır. Kanal Temizleme Görüntüleme ve Rehabilitasyon işi kapsamında 2005 yılında 49.000m, 2006 yılında 20.000m kanal incelenmesi yapılmış ve ihtiyaç duyulan yerlerin yenilendiği bildirilmektedir [7]. Kayseri ve civarında oluşan atıksuların tamamına yakını KASKİ ana kolektöründe toplanmaktadır. 31.12.2004 tarihli 25.687 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği ne göre yapılması yasal bir zorunluluk olan arıtma tesisi, 07.08.2003 tarihinden itibaren Kayseri ve civarındaki yerleşim birimlerinin atıksularını kabul etmeye başlamış çevre kirliliğine sebep olmayacak şekilde bertaraf ederek Kızılırmak a bağlanan Karasu ya deşarj etmektedir. Kayseri Merkezi Atıksu Arıtma Tesisinin inşaat işleri ve tüm proses ünitelerinin tam anlamıyla çalışması 20 Şubat 2004 tarihinde tamamlanmış olup, bu tarihten itibaren başlayan bir yıllık işletme ve bakımı VaTech Wabag - Tekser konsorsiyumu tarafından yapılmış ve 20 Şubat 2005 tarihinden itibaren KASKİ kendi personeliyle işletmeye devam etmektedir. Arıtma Tesisi çıkış suyu Su Kirliliği Kontrol Yönetmeliği nin ön gördüğü alıcı ortama deşarj standartları sağladığı gibi, sorumluluğu olmadığı halde karbon gideriminin yanı sıra azot ve fosfor giderimi de yaparak AB standartlarında bir çıkış suyu kalitesini sağlamaktadır. Atıksuların işlendiği arıtma tesisinde, ham çamur stabilize edilerek ekolojik yönden kullanıma uygun hale getirilirken biogaz, getirildikten sonra arıtma çamuru elde edilmektedir. Üretilen gaz (biogaz) ile elektrik üretilmekte ve tesisin elektrik ihtiyacının bir kısmı buradan karşılanmaktadır. 2005 yılı içerisinde tesiste kullanılan elektriğin % 27 si biogaz ile üretilmiştir. Tesiste yaklaşık olarak 5.000 m 3 /gün gaz üretilmekte ve elde edilen elektrik enerjisi yaklaşık 10.000 kwh/gün mertebelerindedir. Arıtma tesisinden günlük 220 m 3 arıtma çamuru (biyokatı), yaklaşık 10 m 3 kum ve ızgara atığı çıkmaktadır. Dolayısıyla arıtma tesisi öncesine nazaran günlük 230 m 3 arıtma malzemesi Kızılırmağı besleyen Karasu ya verilmemektedir ve Kayseri Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi çevre kirliliğinin önlenmesi konusunda üzerine düşeni yerine getirmektedir. Belediyelerin en önemli hizmetlerinden birisi olan kent alt yapısının oluşturulması ve takibinde, su ve kanalizasyon bilgilerinin takibi ve güncelleştirilmesi, Coğrafi Bilgi Sistemi (CBS) ile hassas bir şekilde yapılabilmektedir. İçme suyu şebekesi boru arızalarının tespiti ve onarılması bunlara bağlı olan vana ve diğer bağlantı malzemelerinin grafik ortam üzerinde anında tespiti ve müdahalelerin sağlanması ile mümkün olmaktadır. Vanaların kapatılması ve arıza halinde etkilenecek olan ada, parsel ve binaların ortaya çıkarılması, seçilen paftalarda grafik ve sözel verilerin sorgulanması ve istenilen özel bilgilerin elde edilmesi CBS ile mümkün olmaktadır. Yaklaşık 200.000 civarında aboneye, 45.000 hektar hizmet alanına ve yaklaşık 90.000 binaya hizmet veren KASKI Genel Müdürlüğü için 1 metre koordinat hassasiyetine sahip orthorektifiye edilmiş IKONOS uydu görüntüsü ile KAYBİS projesi kapsamında 90.000 binanın ve yaklaşık 15.000 yol segmentinin vektör olarak üretilmesi sağlamıştır. Bu üretilen hizmetlerin sürekliliğinin sağlanması ve geliştirilmesi için alınması gerekli tedbirler şu şekilde sıralanabilir. Mevcut içme sularının temin edildiği sarımsaklı havzası içerisinde izinsiz kuyu açılmasına engel olunmalı ve çalışan kuyularda ise sürekli kontrol ve denetimler yapılarak tahsis edilen su debilerinin aşılması önlenmelidir. Kuyuların envanteri çıkartılarak kayıt altına alınmalı uygun olmayan kuyular kapatılmalıdır. Havza içerisindeki kuyular sürekli izlenerek yeraltı su seviyeleri takip edilmeli istatiksel çalışmalar ile politikalar belirlenmelidir. Böylece suların nasıl ve hangi amaçlı kullanılacağı tespit edilerek öncelikler belirlenmelidir. İçme sularının sulama suyu olarak kullanımı önlenmelidir. Sulama amaçlı olarak yeraltı suyu havzasından su çekiminde kısıtlamalar yapılarak modern sulama tekniklerinin özendirilmesi salma sulama yerine damlama veya yağmurlama teknikleri kullanılmalıdır. Planlı bölgelerde daha fazla kata izin verilmesi nüfus yoğunluğunun ve dolayısıyla içme ve kullanma suyu talebinin artmasına neden olmaktadır. Bu hususta özellikle şehir merkezindeki eski yerleşim bölgelerinde yapılaşmanın yoğunluğu artırılmamalı, bu bölgelerin ticari ve sosyal mekânlar olarak planlaması yapılmalı, tarihi dokunun korunmasına çalışılmalıdır. Kayseri yeraltı suyunu besleyen Erciyes dağının eteklerinde bulunan ilçe ve beldelerde, özellikle yazlık sayfiyelerin bulunduğu bölgelerde, kanalizasyon çalışmalarına hızlandırılmalı, halen çoğunlukta olan fosseptik uygulamalarına son verilmelidir. Bu bölgelerdeki artan yapılaşma ile birlikte meydana gelecek muhtemel yeraltı suyu kirliliğinin önlenmesi konusunda gerekli hassasiyet gösterilmelidir. Altyapı tesislerinin inşası sırasında yeterli sayıda teknik elemanın gerekli denetimleri yaparak imalatların şartnamelere uygun olarak yapılmasını sağlamalıdır. Bu kapsamda ilgili kurumlar ve birimler yeterli ve gerekli sayıda teknik kadroyu bünyelerinde oluşturmalı ve bu kadroların sürekli gelişen teknolojileri takip

Bildiriler 63 64 etmesi için hizmet içi kurs ve seminerler düzenlemelidirler. Bu amaçla üniversiteler ve benzeri eğitim kurumları ile sürekli iletişim içerisinde olmaları yararlı olacaktır. 5. SONUÇLAR Hayatın vazgeçilmez unsuru olan temiz su kaynaklarının korunması ve bu kaynaklardan sürekli ve etkili bir şekilde yararlanmak için, kirliliğin kaynağı olan yerleşim bölgelerinde hizmet üreten yerel yönetimlere oldukça fazla görev düşmektedir. Yerel yönetimler ise bu kapsamda yapılacak çalışmaları en kısa zamanda bilimsel ve teknik kurallar çerçevesinde gerçekleştirmeye çalışmalıdırlar. KAYNAKLAR 1. Türkiye Çevre Atlası, (2004), T.C. Çevre ve Orman Bakanlığı, ÇED ve Planlama Genel Müdürlüğü, Çevre Envanteri Daire Başkanlığı, Ankara. 2. DPT VIII. Beş Yıllık Kalkınma Planı, (2000), İçme Suyu, Kanalizasyon, Arıtma Sistemler ve Katı Atık Denetimi, Özel İhtisas Komisyonu Raporu, Ankara. 3. Şehir ve Kasaba İçme Suyu Projelerinin Hazırlanmasına Ait Yönetmelik, (1985), İller Bankası. 4. Kamu inşaatı Yatırımları İhale Mevzuatı, (2002, )Kazı İşlerinde Alınacak Güvenlik Tedbirlerini İçeren Üçüncü Bölüm. 5. Kayseri Büyükşehir Belediyesi web sayfası, http://www.kayseri.bel.tr/ 6. Kayseri Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi web sayfası, http://www.kaski.gov.tr/tr/index.php KANALİZASYON SİSTEMLERİNİN İŞLETİMİYLE İLGİLİ SORUNLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ Elçin KENTEL K 1, A. Melih YANMAZ Y 2 SUMMARY Turkey has similar infrastructural problems that exist in developing countries. In our country, still a lot of settlement areas do not have sewerage systems. Areas with such systems are faced with various problems, depending on the age and operational characteristics of the system. The most significant problem in renewing the existing infrastructural facilities and putting new ones in operation is financial resources. Some other problems can be listed as improper operation of existing systems in an economically feasible and environmentally safe manner, lack of sufficient well experienced experts on water treatment employed in governmental offices, unplanned structuring preventing long-term plans, insufficient communication between city planners and design engineers during the planning stage, designs without considering new advances in the literature, and ignorance of detailed local characteristics of the project area in design phase. In addition, problems associated with construction of infrastructural facilities without proper projects, especially by the municipalities of small settlements, need to be considered. Problems summarized above need rational and sustainable solutions in medium and long-term. As a first step, it should be emphasized that the utilization ratio of the existing sewerage systems needs to be increased. In achieving this goal, two most important aspects that need to be incorporated into the operational policy of these systems are environmental impacts and sustainable development goals. Therefore, monitoring of wastewater quality and integration of effective treatment plants to sewerage systems are essential. Existing conditions at coastal regions and in areas with high touristic potential should be evaluated. One reason for this activity is saving water recipient bodies on behalf of protecting public health, aquatic life, and national benefits. In addition, Turkey also signed an international agreement which requires protection of the Mediterranean Sea from terrestrial originated pollutants. Another priority action is related to the protection of conservation areas which host sensitive ecosystems from negative environmental impacts of wastewater flows and solid waste storage. In this study, first, a general evaluation of the sewerage systems in our country is provided and then operational problems associated with these systems and possible remedies are discussed in terms of practicality and environmental aspects. 1 Öğr. Gör. Dr. ODTÜ, İnşaat Mühendisliği Bölümü, Ankara, 06531 2 Prof. Dr. ODTÜ, İnşaat Mühendisliği Bölümü, Ankara, 06531