KEMOTERAPİYE BAŞLARKEN



Benzer belgeler
Karolinska Üniversite Hastanesi Onkoloji Kliniği, FEC TEDAVİSİ HAKKINDA BİLGİLENDİRME

09/11/2015 BEYAZ KAN HÜCRELERİ. Lökosit ya da akyuvarlar olarak adlandırılan beyaz kan hücresi, kemik iliğinde üretilir.

TROMBOSİTOPENİ KONTROLÜ

Karolinska Üniversite Hastanesi Onkoloji Kliniği, DOCETAXEL TEDAVİSİ HAKKINDA BİLGİLENDİRME

Vücudumuzda oluşan tümör hücrelerini yok etmek için uygulanan ilaç tedavisine kemoterapi denir.

09/11/2015 ANEMİ (KANSIZLIK)

Kansız kişilerde görülebilecek belirtileri

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ

Kanser tedavisi sırasında sağlıklı bir diyet hemen hemen başka zamanlardakiyle aynıdır. Her gün çeşitli gıdalar yemeniz gerekir.

KEMOTERAPİ NASIL İŞLEV GÖRÜR?

GEBELİKTE YETERLİ ve DENGELİ BESLENME

SAĞLIKLI BESLENME BİRECİK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ ZEYNEP ŞAHAN KARADERE

KANSERDE BESLENME. Önce-esnasında-sonra

YAŞLI DEĞERLENDİRME FORMU. Boy/kilo / BKİ):

LENFATİK VE İMMÜN SİSTEM HANGİ ORGANLARDAN OLUŞUR?

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ

Kemoterapi Hastalarında Tedavi Uyumunun Arttırılmasında Eczacı Danışmanlığı

BİLGİ - PDF DOSYASI OLARAK İNDİRİLEBİLİR. Günlük yaşam

DOĞUM SONU EVDE BAKIM (ANNE EĞİTİMİ) Hazırlayan: Aysun Çakır Acıbadem Kadıköy Hastanesi Eğitim ve Gelişim Hemşiresi

DENGELİ BESLENME NEDİR?

Prof. Dr. Sedat BOYACIOĞLU

Hepatit B ile Yaşamak

Yeterli ve Dengeli Beslen!

T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK ARAŞTIRMA VE UYGULAMA MERKEZİ DEMİR EKSİKLİĞİ ANEMİSİ NEDİR

Eğer metabolizmanızda bir sorun varsa, başta kilo kontrolünüz olmak üzere vücudunuzdaki pek çok şey problemli hale gelir.

KOLOREKTAL CERRAHİ EĞİTİM REHBERİ

Hemoroid (Basur) Nedir?

bekletilme ünitesi Sebze yıkama ünitesi Bulaşık yıkama ünitesi

YAŞLILIKTA BESLENME VE SAĞLIK. MERSİN SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ EĞİTİM ŞUBESİ Züleyha KAPLAN Beslenme ve Diyet Uzmanı

DİYABETTE BESLENME PRENSİPLERİ

GRİP İSTANBUL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ EĞİTİM ŞUBESİ 2008

BESLENME REHBERİ BESİN ÖĞELERİ

EMZİREN ANNELERİN BESLENMESİ. Kendiniz ve bebeğiniz için sağlıklı olan gıdaları seçin

KONSTİPASYON (KABIZLIK)

Etkin madde: Her bir flakonda,4 mg topotekana eşdeğer topotekan hidroklorür içerir. Yardımcı maddeler: Mannitol ve tartarik asit

DiYABET VE BESLENME N M.-

gereksinimi kadar sağlamasıdır.

KANSER NEDIR? TARAMA YÖNTEMLERI NELERDIR? BURSA HALK SAĞLIĞI MÜDÜRLÜĞÜ KANSER ŞUBE DR.AYŞE AKAN

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her bir tablet 1 mg ketotifene eşdeğer bazda mg ketotifen hidrojen fumarat içerir.

KULLANMA TALİMATI. ROBİSİD 500 mg film tablet Ağızdan alınır. Etkin madde: Bir film kaplı tablet 500 mg sodyum fusidat içerir.

KULLANMA TALĐMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALĐMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

Hepatit C ile Yaşamak

KULLANMA TALİMATI. RUPAFİN 10 mg tablet Ağızdan alınır.

KULLANMA TALĐMATI. MEGACE 160 mg tablet Ağız yoluyla alınır.

2. Çocukluk çağında demir eksikliği anemisi?

Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

Adet döneminin gecikmesi ile beraber göğüslerde aşırı şişkinlik ve hassasiyet oluşur. Gebelik ilerledikçe göğüsler büyür ve göğüs uçları koyulaşmaya

Stepping On. Seans Altı. Mola. Altinci Seans Broşürü. Güven oluşturmak ve düşmeleri azaltmak. 1. Bugünün seans tanıtımı.

Bakteriler, virüsler, parazitler, mantarlar gibi pek çok patojen hastalığın oluşmasına neden olur.

Diyetisyen Ezgi Karakoç GEBELİK DÖNEMİNDE BESLENME

BESİNLER. Süt, yumurta, peynir, et, tavuk, balık gibi hayvansal kaynaklı besinler

Menopozda Öz-bakım. Doç.Dr.Nevin Hotun Şahin İ.Ü Florence Nightingale Hemşirelik Fakültesi Öğretim Üyesi

HASTALIKLARA ÖZEL BESLENME

GİRİŞ. Sağlıklı Beslenme ve Vücudumuzun Sağlıklı Beslenme Piramidi. Ana Gıda Grupları

KULLANMA TALİMATI. VİROSİL %5 krem Haricen kullanılır.

MEME KANSERİ. Söke Fehime Faik Kocagöz Devlet Hastanesi Sağlıklı Günler Diler

PIHTIÖNLER (KAN SULANDIRICI) İLAÇ KULLANIM KILAVUZLARI }EDOKSABAN (LİXİANA)

Zehirlenmelerde İlkyardım. Zehirlenmeler. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın Acil Tıp AD

Diyabette Beslenme. Diyabet

KULLANMA TALİMATI. VENDİOS 600 mg tablet Ağızdan alınır.

Kan Kanserleri (Lösemiler)

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. CASODEX film tablet 28 tablet içeren ambalajda sunulmaktadır.

Gebeliğiniz süresince Doğum Öncesi Bakım Hizmetleri;

Sigara sağlığa zararlı olmasına rağmen birçok kişi bunu bile bile sigara kullanmaktadır. En yaygın görülen zararlı alışkanlıkların içinde en başı

Kanser Hastalarında Beslenme

KULLANMA TALİMATI. Tiamfenikol antibakteriyellerin (bakterilere karşı etkili ilaç, antibiyotik) amfenikoller alt grubuna dahildir.

ÇOCUKLARDA BESLENME. Dr.Belkıs Kütük Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Liv Hospital Ankara

Vitaminlerin yararları nedendir?

Kilomdan ben mi memnun değilim çevremde ki kişiler mi?psikolojik olarak yaşam şeklimi değiştirmeye hazır mıyım?

Op Dr Aybala AKIL. ACIBADEM Bodrum Hastanesi

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

Anne Sütünün Önemi. 10.Sınıf Kadın Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı. Anne Sütünün Önemi. Anne Sütünün Önemi. Anne Sütünün Önemi

Kemoterapi nedir? emirlerini dinlemez büyüme ve çoğalmalarını durdurmayı veya yok etmeyi

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

İLKÖĞRETİM ÇOCUKLARI İÇİN SAĞLIKLI BESLENME BESİN ÖGELERİ

Anjiyografi Bilgilendirme Formu

Diyabet ve egzersiz TÜRKİYE ENDOKRİNOLOJİ VE METABOLİZMA DERNEĞİ DİABETES MELLİTUS ÇALIŞMA VE EĞİTİM GRUBU

SAĞLIKLI BESLENME TABAĞI

KEMOTERAPİ UYGULAMALARI

KULLANMA TALİMATI. ÜRİSPAS 200 mg Film Tablet Ağızdan alınır. Etkin madde: Flavoksat hidroklorür

Tip 2 Diyabet Hastaları için. Beslenme Kılavuzu*

Pankreas, midenin arkasında karın içine yerleşmiş bir organdır. Gıdaların sindirim ve kullanımında büyük rol alır. Vücut için önemli hormonlar

KULLANMA TALİMATI. BİTERAL 250 mg Film Kaplı Tablet Ağız yoluyla alınır. Etkin madde: Ornidazol Her film kaplı tablet 250 mg ornidazol içermektedir.

TİFO. Tifo; Paratifo; Enterik Ateş;

1 gr yağ: 9 kilokalori, 1 gr protein ve karbonhidrat: 4 kilokalori, 1 gr alkol 7 kilokalori verir.

Reflü Hastaları Ne Yapmalı?

Su / Hasta Değil Susuzsunuz adlı kitapta suyun önemi anlatılıyor ve yazara göre vücudumuz tam 46 nedenle suya ihtiyaç duyuyor.

BESLENME İSTANBUL İL SAĞLIK MÜDÜRLÜĞÜ EĞİTİM ŞUBESİ

KULLANMA TALİMATI. Her URFAMYCİN flakon 750 mg tiamfenikol (946.8 mg tiamfenikol glisinat hidroklorür olarak) içerir.

ÇOCUKLARIN BÜYÜME VE GELİŞMESİNDE YETERLİ VE DENGELİ BESLENME

AİLE PLANLAMASINDA KULLANILAN YÖNTEMLER HORMONAL YÖNTEMLER- 2. Yrd. Doç. Dr. İlknur M. GÖNENÇ

ÇOCUKLARIN BÜYÜME VE GELİŞMESİNDE YETERLİ VE DENGELİ BESLENME

Endometriozis. (Çikolata kisti)

Bebeğinizin Beslenme Sağlığı ve Zeytin Yağı

ŞİKAYETİNİZ Mİ VAR??? Yemek sonrası şişkinlik hissediyorum... Yemeklerden sonra hazımsızlık hissediyorum...

ÖZEL KAŞGARLI MAHMUT İLKÖĞRETİM OKULU Sağlık Bülteni-1. YETERLİ ve DENGELİ BESLENME. PSİKOLOJİK DANIŞMA ve REHBERLİK BÖLÜMÜ

Kilo verme niyetiyle diyet tedavisinin uygulanamayacağı durumlar nelerdir? -Hamilelik. -Emziklik. -Zeka geriliği. -Ağır psikolojik bozukluklar

neden az yağlı az kolesterollü diyet?

Transkript:

KANSER TEDAVİSİ Günümüzde kanser görülme sıklığı gün geçtikçe artmaktadır. Kanser tanısı koyulduktan sonra önemli olan, en kısa sürede uygun tedavi ile birlikte kaliteli bakım sağlayabilmektir. Kanser, bu gün itibarıyla gelişen tedavi seçenekleri sonucu ölümcül bir hastalık olmanın dışında kronik bir hastalık halini almıştır. Tüm kronik hastalıklarda olduğu gibi kanserde de, hasta birey ve ailesinin yaşantısı olumsuz yönde etkilenmektedir. Bu sebepten hasta ve ailesinin bu süreci en konforlu ve rahat bir şekilde geçirebilmesi için hem bilgi hem de psikososyal desteğe gereksinimi vardır. Hasta ve ailesinin kanserin kendisi, tedavisi, ortaya çıkacak yan etkiler ve bu yan etkiler ile nasıl baş edeceklerine ilişkin pek çok sorusu vardır. Bu bölüm kemoterapi tedavisi gören hastalar ve ailelerinin gereksinimleri göz önüne alınarak, onlara destek sağlamak amacıyla hazırlanmıştır. Tedaviye başlamadan önce şu noktaları göz önünde bulundurmak size kolaylık sağlayacaktır: 1) Her birey kendine özgüdür ve her bireyin hastalığı farklı özellikler gösterebilir. 2) Kemoterapi süresince görülen yan etkiler geçicidir ve tedavi bittikten sonra görülmez. 3) Yan etkilerin şiddeti bireyden bireye farklılık gösterir. Herkeste aynı şiddette meydana gelmez. 4) Daha önce tedavi görmüş ve olumsuz deneyimler yaşamış kişilerin anlattıklarını çok dikkate almayınız, çünkü her bireyde tüm yan etkiler gözlenmeyebilir. 5) Tedavi dönemi ve sonrasında duygusal anlamda kendinizi iyi hissetmeniz fiziksel sağlığınız kadar önemlidir. 6) Tedavi sürecinde alacağınız olumlu tavır kendinize yapacağınız en büyük iyilik olacaktır. 7) Tedavi sürecinizde aksamalar olmaması için size yapılan radyolojik incelemelerin (röntgen, tomografi, PET vb.), kan tahlillerinin, ameliyat ve patoloji raporlarının, ilaç raporlarının, epikrizleri özenle sakladığınız bir dosya edinmeniz size yardımcı olacaktır. 8) Doktor ve hemşireniz bu süreci en konforlu biçimde geçirmeniz amacıyla yanınızda olacak ve gerekli önlemleri alacaklardır.

KEMOTERAPİYE BAŞLARKEN Vücudumuz farklı görevleri olan milyarlarca hücreden oluşmaktadır. Sağlıklı bireylerde hücreler bir denge içinde çalışırlar ve çoğalırlar. Ancak bazen çeşitli sebeplere bağlı olarak bu denge bozulur. Hücreler normal fonksiyonlarını yitirirler ve kontrol edilemez şekilde çoğalırlar, kanserli hücrelere dönüşürler. Kanserleşen hücreler de komşu organlara ya da diğer uzak alanlara kan ve lenf yoluyla dağılabilirler. Bu durumu önlemek ve hastalığı tedavi edebilmek için çeşitli yöntemlerden yarar sağlanmaktadır. Kemoterapi hastalığın tedavisinde en çok kullanılan ve bilinen yöntemdir. Kemoterapi, kanserli hücrelerin büyüme ve çoğalmasını kimyasal ilaçlar yoluyla önleyen bir tedavi şeklidir ve kanserli hücreleri öldürmek hedeflenmektedir Kanserli hücreler köken aldıkları doku ya da organdan uzak alanlara yayılmış olsalar bile kemoterapi tedavisi ile yok edilebilmektedirler. Ağız, sindirim sistemi, deri, saçlar, kemik iliği, kadın ve erkek üreme hücreleri gibi vücudumuzun bazı bölümleri kemoterapiden farklı düzeylerde etkilenebilirler. Kemoterapi, doktorunuz tarafından yapılan tedavi planı doğrultusunda uygulanmaktadır. Hastalığınız, tedavide kullanılan ilaçlar ve size ait laboratuar değerleri göz önüne alınarak tedavi gününüz belirlenmektedir.

Kemoterapi ilaçlarının büyük çoğunluğu damar içi uygulamalar ile verilmektedir. Bu nedenle tedavi almaya geldiğinizde hemşireniz size uygun bir damar yolu açacaktır. KEMOTERAPİNİN YAN ETKİLERİ. Kemoterapi ilaçları ile kanser tedavisindeki hedef hızla bölünüp çoğalabilen kanserli hücreleri yok etmektir. Bu süreçte ilaçlar seçici değildir, yani kanserli hücreleri yok ederken, aynı zamanda sağlıklı hücreleri de olumsuz anlamda etkileyebilmektedir. Bu duruma bağlı olarak da istenmeyen etkiler görülmektedir. Ancak bu yan etkiler geçici olup, sağlıklı hücreler kendini yenileyebilmektedir. Bu bölümde kemoterapiye bağlı olarak en sık görülen yan etkiler ve bu yan etkiler ile nasıl baş edilmesi gerektiğinden bahsedilecektir. Kemoterapiye bağlı en sık yan etkiler şöyle sıralanabilir: * Bulantı kusma *Saç dökülmesi (alopesi) *Yorgunluk *Enfeksiyon riski * Kansızlık (Anemi) * Kanama riski Bunların yanı sıra kemoterapiye bağlı olarak mide barsak problemleri, iştahsızlık ve kilo kaybı, kas güçsüzlükleri, ağız içi enfeksiyonları, cinsel yaşantının olumsuz etkilenmesi gibi durumlar da ortaya çıkabilir. BULANTI KUSMA Bulantı ve kusma kemoterapinin en çok korkulan ve en çok rahatsızlık duyulan yan etkilerindendir. Hasta ve ailesinin yaşam kalitesini olumsuz anlamda etkileyebilir.

Bulantı ve kusma tedaviyi almadan ortaya çıkabildiği gibi tedavi sonrasında bir hafta kadar devam edebilmektedir. Ancak günümüzde bulantı ve kusmayı önleyecek ya da şiddetini azaltacak antiemetik adı verilen ilaçlar bulunmaktadır. Antiemetik ilaçlar her kemoterapi öncesinde doktorunuzun belirlediği şekilde hemşireniz tarafından size uygulanacaktır. Evde gereksiniminiz olduğunda kullanmak üzere tablet şeklinde bulantı kusmayı önleyici ilaçlar doktorunuz tarafından reçete edilecektir. İlaçlarınızı size önerilen doz ve sürede almaya özen gösteriniz. Bulantı ve kusmayla baş edebilmek için ilaçlarla birlikte size yardımcı olabilecek bazı yöntemler bulanmaktadır: Bulantının başladığı zaman ile bulantıyı arttıran ve azaltan faktörlere dikkat edin. Az miktarda ve sık aralıklarla yemek yeyin, öğünlerinizde fazla yemekten kaçının. Ancak kendinizi aç bırakmayın. Bir günde 5 6 öğün yeyin. Doktorunuz tarafından önerilen bulantı önleyici ilaçları yemeklerden yarım saat önce alın. Yemeklerle birlikte içecek almayın, içecekleri yemeklerden 1 saat önce ya da 1 saat sonra almayı tercih edin. Yemek yedikten sonra hemen yatmayın, en az yarım saat oturur pozisyonda durun. Yavaş yemek yeyip, için. Rahat bir sindirim için yiyecekleri ağzınızda güzelce çiğneyin. Çok tatlı, yağlı ve kızarmış yiyeceklerden uzak durun. Bulunduğunuz ortamı havalandırın, kötü kokular bulantınızı tetikleyebilir. Eğer sabahları bulantıyla uyanıyorsanız, yataktan kalkmadan önce kızarmış ekmek, kraker vb. yiyebilirsiniz. Sıvı alımını ihmal etmeyin. Ağız içine küçük buz parçaları, naneli şeker alabilirsiniz. Ağız bakımına özen gösterin. Bulantınız başladığında derin nefes alıp vermeyi deneyin. Bulantılı dönemlerinizde dikkatinizi farklı yöne çekecek aktivitelerde bulunmaya çalışın (müzik dinleme, ortam değiştirme, resim yapma vb.)

SAÇ DÖKÜLMESİ (ALOPESİ) Saç dökülmesi kemoterapinin psikososyal anlamda en yıkıcı yan etkilerinden bir tanesidir. Özellikle bayan hastalar saç dökülmesinden daha olumsuz etkilenmektedirler. Her ilacın saç dökme potansiyeli aynı olmamakla birlikte bazı ilaçlar saç dökülmesine daha fazla neden olurken bazı ilaçlar daha az neden olmaktadır. Eğer saçlarınızda tedaviye bağlı dökülme olursa, tedavi bittikten sonra 2-3 ay içinde saçlarınız tekrar çıkmaya başlayacaktır. Ancak saçlarınız kıvırcık ya da rengi farklılaşmış olarak çıkabilir. Vücudunuzda saçlarınız döküldüğü gibi kaşlarınızda, kirpiklerinizde, kasık ve koltukaltı bölgenizdeki kıl ve tüylerde de dökülme görülebilir. Saç dökülmesine ilişkin bazı noktalara dikkat edebilirsiniz: Kemoterapi başlamadan önce saçlarınızı kestirebilirsiniz. Böylece saçlarınızın dökülmesine daha kolay uyum sağlayabilirsiniz. Cildinizi tahriş etmeyen bir şampuan kullanın. Yumuşak bir saç fırçası kullanın. Saç kurutma makinesi kullanıyorsanız, makineyi düşük ayarda ve ısıda çalıştırın. Saç şekillendirici uygulamalardan kaçının (perma, fön vb. ) Saç dökülmesini azaltmak için saten yastık kılıfı kullanabilirsiniz

YORGUNLUK Yorgunluk kanser ve tedavi sürecine bağlı olarak görülen ve yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen önemli bir semptomdur Yorgunluk hafif, orta ya da şiddetli seviyede hissedilebilir Hafif bir güçsüzlükten bireyi yataktan kaldıramayacak kadar değişik şiddetlerde olabilir.. Kanserin kendisi, tedaviye bağlı yan etkiler, beslenme durumunun bozulması,. iştahsızlık ve kilo kaybı, elektrolit dengesizlikleri, anemi, metabolik dengesizlikler, uyku sorunları, stres gibi faktörler yorgunluğa neden olmaktadır. Yorgunlukla baş edebilmek için şu noktalara dikkat edebilirsiniz: Günlük kalori gereksiniminize uygun beslenin, bol sıvı tüketin. Gün içinde enerjinizin hangi zamanlarda daha fazla, hangi zamanlarda daha az olduğunu belirleyin. Aktivitelerinizi öncelik sırasına koyun. Enerjiniz gün içinde hangi zamanlarda daha fazlaysa öncelik sırasına koyduğunuz aktivitelerinizi o zaman aralığında yapın. Örneğin kendinizi sabah saatlerinde daha enerjik hissediyorsanız, banyonuzu sabah saatlerinde yapabilir ya da alışverişe bu saatlerde çıkabilirsiniz. Yaşadığınız ortamı sizi yormayacak şekilde düzenleyin. Örneğin mutfakta yemek yaparken, sürekli kullandığınız malzemeleri, tencereleri vb. alçak raflara koyun. Banyoda sonrasında havlu ile kurulanmak yerine bornoz kullanın vb. Aktivitelerinizi sınırlılıklarınız içinde planlayın. Tüm işleri bir günde yapmaya çalışmayın. Örneğin markete gittiğiniz günler çok yoruluyorsanız, o gün için evde temizlik yapmaya çalışmayın vb Gün içerinde kendinize dinlenme için zaman ayırın. Yorucu bir aktivite sonrasında mutlaka dinlenin, diğer aktiviteyi sonra yapın. Günün tamamını yatakta geçirmeyin. Yatağı sadece gece uykusu için kullanın. Sabahları yataktan kalkıp güne başlamak için kendinize bir zaman belirleyin. Örneğin her sabah 9 da yataktan kalkın.

Uyandıktan sonra pijamalarınızı çıkarın ve ev içinde rahat edebileceğiniz günlük giysiler giyin. Pijamaları gün boyunca değiştirmemek ve günü yatak içinde geçirmek hayatın içine karışmanızı engelleyecektir. Gün içerisinde uzun süreli uyku uyumayın, uyku düzeninize özen gösterin. Gereksinim duyduğunuzda aileniz ve arkadaşlarınızdan yardım istemekten çekinmeyin. Oturduğunuz yerden kalkerken baş dönmesini önlemek için yavaşça kalkın. Aktivite sınırlılıklarınız içinde düzenli olarak egzersiz yapın. Örneğin haftada en az 3 gün, düzenli olarak, nefes tekniklerini uygulayarak temiz havada yürüyüşler yapın. Yaşamış olduğunuz yorgunluğun şiddetini ve günlük yaşam aktivitelerinize olan etkilerini doktorunuz ve hemşirenizle paylaşın. KEMOTERAPİNİN KAN HÜCRELERİ ÜZERİNE ETKİLERİ Kemik iliğinde başlıca üç çeşit hücre üretilmektedir : Kırmızı kan hücreleri (alyuvar-eritrosit) dokulara oksijen taşıyıp, karbondioksiti alırlar ve vücuttan uzaklaştırılmasını sağlarlar. Beyaz kan hücreleri (akyuvar-lökositler) vücudu enfeksiyonlara karşı korurlar, bağışıklığı sağlarlar. Kan pulcukları (trombositler) kanın pıhtılaşmasını sağlayan hücrelerdir. KANSIZLIK (ANEMİ ) Kırmızı kan hücreleri ve kana kırmızı rengini veren hemoglobin miktarının azalması durumuna kansızlık (anemi) adı verilmektedir. Anemiye bağlı olarak dokulara yeterli oksijen gidemediği için yorgunluk, baş dönmesi, halsizlik, üşüme, nefes almada zorluk, kalp atım hızında artma, ciltte solukluk gibi durumlar ortaya çıkabilir. Kemoterapiye bağlı olarak kırmızı kan hücrelerinde etkilenme görülebilir, bu sebepten düzenli olarak ve her tedavi öncesi size kan tahlilleri (hemogram) yapılacaktır. Tedaviniz kan değerleriniz uygun olduğunda verilebilir. Kırmızı kan hücreleri ve hemoglobin değeriniz normalin altında ise, doktorunuzun önerisiyle kan transfüzyonu yapılmakta ya da farklı ilaçlar verilmektedir.

ENFEKSİYON RİSKİ Beyaz kan hücrelerinizin sayıca azalması sonucunda vücudunuz enfeksiyonlara yatkın hale gelir. Beyaz kan hücrelerinin bir çeşidi olan nötrofil adı verilen hücreler, mikroorganizmalar ile savaşta ilk saldırıyı yapan hücrelerdir. Bu hücrelerin azalması durumuna ise nötropeni adı verilir. Nötrofil sayısında azalma olup olmadığı tedavi öncesinde yaptırılan kan tahlili (hemogram) ile belirlenir. Nötrofil sayısının düşmemesi için kemoterapi sonrası uygulanmak üzere doktorunuz tarafından bazı ilaçlar reçete edilebilir. Bu ilaçlar tedaviden 24 saat sonra, genellikle koldan, cilt altı (subcutan) enjeksiyon şeklinde yapılmaktadır. Kemoterapi alan ve özellikle nötropenik döneme girmiş hastaların enfeksiyonlara yakalanmaması için bazı noktalara dikkat etmesi gerekmektedir: El yıkamaya önem verin. Özellikle tuvalet öncesi ve sonrasında el yıkamayı asla ihmal etmeyin. Kalabalık ortamlara girmeyin. Grip, nezle, kızamık, suçiçeği vb. enfeksiyonu olan kişilerden kesinlikle uzak durun. Doktorunuza danışamadan hiçbir aşı yaptırmayın. Yakın zamanda grip, kızamık, suçiçeği aşısı olmuş kişilerden uzak durun. İç çamaşırınızı her gün değiştirin. Genital bölgenizin bakımını önden arkaya doğru tek harekette yapın. Tırnaklarınızı ve tırnak çevresini ısırıp, koparmayın. Tıraş olurken jilet yerine elektirikli makineleri tercih edin. Ağız bakımınızı hemşirenizin önerileri doğrultusunda yapın. Vücudunuzda çıkan sivilceleri sıkmayın. Banyo yapmaya özen gösterin. Banyo sonrasında ılık ortamlarda bulunun. Evde hayvan beslemeyin. Nötropenik Diyet Enfeksiyonlardan korunmak için besinlerinizin ve içme sularının da hijyenine dikkat etmeniz gerekmektedir. Nötropenik dönemde nötropenik diyet önerilerine özen göstermelisiniz: Çiğ sebze ve meyvelerden uzak durun.

Toprakla temas eden marul, roka, maydanoz vb. besinler ne kadar yıkanırsa yıkansın mikroorganizmalardan tam olarak temizlenemez. Bu nedenle yeşil salata yemekten sakının. Yediğiniz sebze ve meyveleri önce bol su ile güzelce yıkayın ve kabuğu soyulabilen elma, muz gibi meyveleri tercih edin. Az pişmiş et, tavuk vb. kesinlikle yenmemelidir. Et yenecekse önce haşlanmalı, sonra hiçbir pembelik kalmayıncaya kadar uygun ısıda pişirilmelidir. Salam, sosis, sucuk, pastırma, midye vb. yenmemelidir. Çerez tüketilmemelidir. Süt içerken pastörize süt tercih edilmelidir. Kaynatılmamış sütten yapılan yoğurt, peynir vb. kesinlikle yenmemelidir. Yumurta mümkünse tercih edilmemeli, eğer yenecekse de sulu bırakılmamalı, güzelce kaynatılmalıdır. İçine çiğ yumurta koyulan soslar ve mayonez gibi gıdalar tüketilmemelidir. Probiyotik yoğurt vb. tüketilmemelidir. Konserve gıdalardan sakınılmalıdır. Musluk suyu mecbur kalınırsa içilebilir ancak kaynatılmış soğutulmuş su tercih edilmelidir. Enfeksiyon Bulguları Almış olduğunuz önlemlere rağmen bazı durumlarda enfeksiyon oluşabilir Aşağıda yer alan belirtileri fark ettiğinizde vakit kaybetmeden hemen doktorunuza danışın: 38 derece ve üzerinde ateş, titreme, ishal, idrar yaparken yanma, genital akıntıda artma, pis kokulu-köpüklü akıntı, öksürük ve boğaz ağrısı, yara yeri ya da kateter etrafında kızarıklık, ağrı, hassasiyet vb.

KANAMA EĞİLİMİ Kemik iliğinde üretilen kan pulcukları (trombositlerin) kemoterapiye bağlı olarak sayısının azalmasına bağlı olarak trombositopeni adı verile durum ortaya çıkar ve kanama riski meydana gelir. İdrarda kan görülmesi, ciltte küçük kırmızı döküntüler, koyu renkli ya da kanlı dışkı, durmayan burun kanaması, şiddetli baş ağrısı ve eklemde ağrılı şişlik gibi durumları fark ederseniz hemen doktorunuza başvurun, hemogram ile trombosit sayısının değerlendirilmesi gerekmektedir. Doktorunuzun önerisiyle trombosit transfüzyonu yapılabilir. Eğer trombosit sayınızda düşüklük tespit edilmiş ise kanamalara karşı korunmak için bazı noktalara dikkat etmeniz gerekmektedir: Trombosit sayınız normale gelene kadar tırnaklarınızı kesmeyin. Jilet ile traş olmayın, elektrikli traş makinelerini tercih edin. Her türlü batıcı, delici, kesici iğne, makas vb. aletlerden uzak durun. Yumuşak uçlu diş fırçası kullanın, eğer trombosit sayınız çok düşükse ağız bakımını gargara ile yapın, diş fırçalamayın. Diş ipi kullanmayın. Burun temizliğini yaparken sert davranmayın. Evde düşmelere karşı korunmak için önlemler alın. Yolluk ve halıların kaymamasının sağlanması, banyo tuvalette zeminin kaygan olmaması vb. Kabız kalmaktan kaçının. Kesinlikle aspirin kullanmayın. AĞIZ İÇİNDE YARA OLUŞUMU VE AĞIZ BAKIMI Bazı kemoterapi ilaçları ağzınızı tahriş edebilir ve bazen küçük ağız yaraları oluşabilir. Özellikle ağızdan alınan kemoterapi haplarının bu tür yara yapıcı etkisi vardır. Ağızdan kemoterapi hapı kullanıyor iseniz ve ağzınızda yaralar oluştuysa öncelikle ilacınızı almayı keserek en kısa zamanda doktorunuza danışın.

Eğer bu tip bir yan etki olacaksa, genellikle tedaviden 5-10 gün sonra başlar ve 3-4 hafta sonra tamamen iyileşir. Kemoterapide ağız yaraları sık olarak görülür,doktorunuz enfeksiyona karşı koruyucu bir tedavi önerebilir. Bazı kemoterapi ilaçları tat alma duyunuzu değiştirebilir.yiyeceklerin tadı size daha tuzlu, ekşi ve metalik gelebilir. Kemoterapi bitince tat alma duyunuz normale dönecektir. Kemoterapi tedavisi boyunca ağız içi yaralarına bağlı enfeksiyonlardan korunmak ve yara oluşumunu önlemek için bazı noktalara dikkat etmeniz gerekmektedir: Kemoterapiye başlamadan önce diş doktoruna gidip, sorunlu dişlerin tedavisini yaptırın. Yumuşak uçlu diş fırçası ile dişlerinizi her yemek sonrası ve gece yatmadan önce nazikçe fırçalayın. Alkol içeren ağız bakım solüsyonlarını kullanmayın. Ağız içinde hassasiyet, yutma güçlüğü, ağrı hissederseniz hemen hemşireniz ve doktorunuza söyleyin. Baharatlı, limonlu, alkollü gıdalardan uzak durun. Besinleri çok sıcak ya da soğuk olarak yemeyin. Domates, portakal, kola gibi asitli gıdaları tüketmeyin. Hemşireniz ve doktorunuzun belirlediği solüsyonlar ile ağzınızı çalkalayın.

İSHAL Kemoterapinin barsak hücrelerini etkilemesi ya da enfeksiyon sebebiyle ishal meydana gelebilir. Eğer günde 2-3 defadan fazla ve sulu dışkılamanız var ve bu duruma ateş yüksekliği de eşlik ediyorsa mutlaka doktorunuza danışınız Az miktarlarda, sık aralıklarla beslenin. Sıvı alımınız arttırın. Alkol, kahve tüketmeyin. Kuru kayısı, erik kurusu, lif, şeker ve yağ içeriği yüksek gıdalar yemeyin. Pirinç lapası, patates haşlaması, muz gibi yiyecekler yiyebilirsiniz. Baharatlı ve yağlı gıdalardan uzak durun. KABIZLIK Kemoterapi sonrası genellikle yeme alışkanlığının değişmesi, bulantı önleyici ya da bazı ağrı kesici ilaçların yan etkisi olarak kabızlık görülmektedir. Kabızlığı önlemek için; Sıvı alımınızı arttırın. Lifli ve posalı gıdalar tercih edin. Kuru kayısı, erik kurusu, kepek ekmeği vb. Her gün aynı saatte tuvalete gidin. Dışkılama hissi duyduğunuzda ertelemeyin, hemen tuvalete gidin. Doktorunuzun önerdiği kabızlık giderici ilaçları uygun şekilde kullanın.

KEMOTERAPİ VE BİTKİSEL TEDAVİLER Kemoterapi tedavisi sırasında bitkisel tedavi yöntemlerinin uygulanması, doktorunuzun önerisi dışında vitamin, mineral desteği içeren ilaçların kullanılması uygun değildir. Bu gibi ilaçlar kemoterapiye ek olarak alındıkları zaman ciddi karaciğer ve böbrek fonksiyon bozukluklarına neden olabilir. KEMOTERAPİ VE CİNSEL YAŞAMINIZ Kemoterapi gören birçok hastanın cinsel yaşamı tedaviden etkilenmez. Ama bazı hastalar tedavileri süresince cinsel yaşamlarında geçici olarak bir kısım değişiklikler fark edebilirler. Kendinizi yorgun hissettiğiniz zamanlar olabilir veya belki de cinsel ilişki esnasında yeterli fiziksel güç gösteremeyebilirsiniz. Bu dönemde eşleri etkin bir doğum kontrol metodu kullanması çok önemlidir. Teavi sürecinde hamile kalınması uygun değildir. Kemoterapinin etkisiyle erken menopoza giren kadınlarda, menopoza bağlı olarak vajinal kuruluk cinsel ilişkiyi zorlaştırıyorsa doktorunuz bir krem önerebilir. Kemoterapinin cinsel yaşamınızı etkilemesinden endişe duyuyorsanız, bu endişelerinizi tedavi başlamadan önce doktorunuzla konuşun. Olası cinsel problemleri doktorunuza sorarken utanmayın. Duygu ve endişelerinizi varsa eşinizle paylaşmanız rahatlatıcı olabilir. Bu yüzden doktorunuzla görüşmeye giderken, eşinizin de sizinle gelmesi iyi olacaktır.

KEMOTERAPİ KISIRLIĞA NEDEN OLUR MU? Bütün kemoterapi ilaçları kısırlığa neden olmasa da maalesef bazıları olurlar. Kısırlık aldığınız ilaca bağlı olarak geçici veya kalıcı olabilir. Tedaviye başlamadan önce doktorunuzla kısırlık konusunda görüşün ve varsa eşinizle beraber bu görüşmeye gidin. Kendisi veya eşi kemoterapi gören bir kadının tedavi sırasında hamile kalması kesinlikle uygun değildir. Çünkü bu ilaçlar bebeği olumsuz etkiler. Bu nedenle doktorunuz, tedavi boyunca güvenli bir doğum kontrol metodu kullanmanızı önerir. Kadınlarda kısırlık sorunu Bütün kemoterapi ilaçları kısırlığa neden olmasa da bazıları yumurtalıkları etkileyip faaliyetlerini tamamen veya bir süre için durdurabilirler. Yumurtalıkların faaliyetlerinin tamamen durması bir daha hamile kalamayacaksınız demektir. Bu durumda menopoz belirtileri de başlar. Adetleriniz düzensizleşip tamamen bitebilir ve belki sıcak basmaları, cilt ve vajina kurulukları görülebilir. Cilt ve vajina kurulukları için doktorunuz bazı kremler önerebilir. Eğer kısırlık geçici ise tedavi tamamlandıktan sonra yumurtalıklar yeniden faaliyete geçer, adetler düzene girer. Fakat maalesef bu kadınların ancak 1/3'i tekrar doğurganlık kazanabilir. Hamilelikte Kemoterapi Hastalığınız teşhis edilip ve kemoterapiye başlamadan önce hamile iseniz, hamileliğin devam edip etmeyeceğini doktorunuzla ayrıntılı olarak görüşmeniz gerekir. Erkeklerde kısırlık sorunu Bazı kemoterapi ilaçları kısırlığa neden olmazken, bazıları sperm sayınızı azaltıp spermlerinizin dişi yumurtalarına ulaşma ve döllenme kabiliyetlerini düşürebilir. Bunun anlamı bir daha çocuğunuz olamayacağıdır. Cinsel yaşamınız tedaviye başlamadan önce olduğu gibi devam edecektir. Hiçbir kemoterapi ilacı cinsel gücünüzü etkilemez.

Bazen tedaviye başlamadan önce spermler dondurularak eşler çocuk yapmaya hazır olana kadar depolanıp senelerce bekletilebilir. Ayrıntılı bilgi için doktorunuzun danışmanlığını isteyebilirsiniz. Uzm. Hemşire Esra İstek Çelik Doç. Dr. Gamze Göksel