İSMOB mu? cnr İMOB mu? Hangisi İstanbul Fuarı?

İsmob Fuarı Ziyaretçileri Tüyap ta Banu Zorlu, meslektaşlarına örnek olacak bir reklam anlaşmasına imza attı. Sayfa / 8 Buluşacak Sayfa / 2 Sayfa / 8 İstanbul Mobilya Fuarı, CNR Expo da devam ediyor Yıl : 1 Sayı : 5 Şubat 2015 Ü c r e t s i z d i r www.mobilyagazetesi.com.tr.com Hangi Şehrin Mobilya Mağazalarını ve Ürünlerini İncelemek İstersiniz? İSMOB mu? cnr İMOB mu? Hangisi İstanbul Fuarı? MOSDER ve CNR Holding işbirliği ile 2005 yı lında İMOB adıyla başlayan İstanbul Mobilya Fuarı serüveni gün geçtikçe ilginç bir hal alıyor. 2013 yılına kadar İMOB adıyla devam eden fuar 2014 yılında Fuar şirketininin ortaklık ayırımından sonra İSMOB adını aldı. Aradan 2 yıl bile geçmeden Çözüm ortaklarının yaşadığı başka bir problemden sonra 2 ye bölündü. Şimdi iki ayrı merkezde İSMOB ve Cnr İMOB adı altında 2 ayrı fuar yapılıyor. Her iki oluşum da adını İstanbul Mobilya Fuarı olarak lanse ediyor. Katılımcı zor durumda Hangisi gerçek İstanbul Fuarı? Sayfa / 2 Kültürparkta Son Fuar Yapıldı Ahmet KAYACAN İZMOD / Genel Sekreter 25 Şubat 1 Mart tarihleri arasında İzmir Mobilya Fuarı MODEKO kapılarını 26. Kez ziyaretçilerine açtı. Bu fuar bir tarihin sonuydu. 27. MODEKO İzmir in göbeğinde yer alan Kültür park fuar merkezinde Mobilya Fuarı gerçekleşmeyecek. MODEF Yönetim Kurulu Başkanı Alinur Aktaş, 4-8 Kasım tarihleri arasında gerçekleştirilen MODEF EXPO Fuarını 59 farklı ülkeden 2 bin 354 yabancı ziyaretçi olmak üzere toplam 15 bin kişinin fuarı ziyaret etmişti. Nisan 2015 Fuarında çok daha fazla ziyaretçi bekliyoruz. Sayfa / 5 Sayfa / 3 Sayfa / 11 El Emeği Göz Nuru Mobilyanın, Başkenti Ankara E. Vural AydIn Gökhan Çelikliay Ahmet Vural 2015 Yılı beklentileri ve mobilya sektörü durumu Mosfed Gn. Sekr. S: 11 Bir Şey Yapmak Lazım! Yalın Yönetim & Üretim Uzmanı S: 10 İsrafın ( Waste ) Tanımı ve İsraf Kaynakları Teknik Danışman S: 10 Barış Görgüç Memiş Yılmam Gürhan İlhan Uluslararası Mobilya Fuarları İSALONİ Örneği MOBSAD Gn. Sekr. S: 11 İş Zekası Eğitmen Yönetim Danışmanı S: 03 İnovasyon; Yenilik için bir süreçtir.. Sınai Haklar Uzmanı S: 10

02 İSMOB mu, İMOB mu Hangisi İstanbul Fuarı? Manşetten MOSDER ve CNR Hollding işbirliği ile 2005 yılında İMOB adıyla başlayan İstanbul Mobilya Fuarı serüveni gün geçtikçe ilginç bir hal alıyor. 2013 yılına kadar İMOB adıyla devam eden fuar 2014 yılında Fuar şirketininin ortaklık ayırımından sonra İSMOB adını aldı. Aradan 2 yıl bile geçmeden Çözüm ortaklarının yaşadığı başka bir problemden sonra 2 ye bölündü. Şimdi iki ayrı merkezde İSMOB ve Cnr İMOB adı altında 2 ayrı fuar yapılıyor. Her iki oluşum da adını İstanbul Mobilya Fuarı olarak lanse ediyor. Katılımcı zor durumda Hangisi gerçek İstanbul Fuarı? İlk sayımızı çıkarırken sevinerek bir manşet atmıştık. MOSFED Mobilya Sektörü Çatı Örgütünü Kurdu. (Mobilya Sektörü Federasyonu) Hakikaten sektör adına mutluluk verici bir adım olarak algılamıştık. Fakat aradan çok geçmedi. Sektörün devi konumundaki dernek her ne sebeptense MOSFED çatısından ayrılma kararı aldı. Zahiren bu durumun hoş olmadığı kanaatindeyiz. Çünkü MOSDER in ayrılması ile TÜYAP Fuar merkezi ve CNR Fuar merkezi olmak üzere iki ayrı fuarın tertip edileceğini öğrendik. CNR nin eski ortağı MOSDER TÜYAP ile MOSFED de CNR ile fuar yapma kararı aldı. Aldılar almasına da olan mobilyacı esnafa oldu. Hangi fuarı neden tercih edeceğini şaşırdı. Bazıları her iki fuara da girmeye karar verdi. Bazıları Banu Zorlu, örnek olacak bir reklam anlaşmasına imza attı. Banu Zorlu, meslektaşlarına örnek olacak bir reklam anlaşmasına imza attı. Banu Zorlu reklam anlaşması yapttığı mobilya firmasından ücret almak yerine, huzurevine 100 bin liralık mobilya bağışladı.donatti ile el sıkışan Zorlu, reklam karşılığı ücret almadı. Yapımı devam eden bir huzurevine mobilya bağışı yapılmasını istedi. HER ŞEY PARA DEMEK DEĞİL Zorlu, huzurevine kanepe, yatak, masa, perde ve televizyondan oluşan 100 bin liralık bir paket gönderdi. Şarkıcı, Her şey para demek değil. Bu tür yardımları örnek olması için açıklamak gerekir. Veren el, alan elden üstündür dedi. Yurdun Her Yerine Tecrübeli Kadromuzla Profesyonel Katalog Çekimi ve Her Türlü Ajans Hizmetleri Profesyonelce Yapılır. ONCA YAPIM 0 224 718 5391 0 505 386 87 87-0 533 260 81 44 www.migaajans.com AYLIK SEKTÖREL GAZETE Ocak 2015 Yıl:1 Sayı:5 İmtiyaz Sahibi Sorumlu Yz.İşl.Md. İlan / Reklam Dizgi/ Grafik Foto Editör Basım Yeri YÖNETİM YERİ : İsmail Bilican : Murat Bilican : Metin Özkara - Murat Bilican : Süveybe Bilican - Aysun Yıldız : Engin Madan : İhlas Matbaa / 0 212 454 30 00 : Media Anemon Ertuğrulgazi Cad. No:9 16400 İNEGÖL - BURSA - TÜRKİYE Tel.: 0 224 718 57 77-88 0 224 718 53 91 Abone Olmak İçin Web Sayfamızdaki www.mobilyagazetesi.com.tr mobilyagazetesi@gmail.com Formu Doldurabilirsiniz info@mobilyagazetesi.com.tr Gazetesi Reklam Rezervazyon 0 532 583 01 44 0 505 386 87 87 Bu gazete basın meslek ilkelerine göre yayın yapmayı taahhüt eder da kararsız kaldı. Her iki fuar arasında rekabet hemen başladı. Her iki fuar da yeni görsellerini sosyal medyaya sundu. Basın açıklamaları yapıldı. Her ikisi de İstanbul Mobilya Fuarı bizimkidir diye afişlerinde yer verdiler. Verdiler vermesine de... Konu ile ilgili yapmış olduğumuz araştırma neticesinde aslında iki değil, bir İstanbul Mobilya Fuarı olduğunun bilgisine ulaştık. İsmin tescilli olduğu, hukuken sadece bir firmanın bunu kullanabileceği doğrultusunda bilgiler aldık. İki fuar şirketi ve partner derneklerin hukuk mücadelesi verdiği bir olayda isim vermek istemiyoruz önümüzdeki aylarda mahkemenin sonucuna göre sizlere bilgi vermeye devam edeceğiz. Yalnız bir gerçek var. Ülke olarak dünya üretiminin % 0,9-1,1 civarında payına sahibiz. Bu güne kadar yapılan fuarlar bu payın art- ması, sektörün canlanması adına isabetli çalışmalardı. Fuarımız dünya sıralamasında önemli sıralardaydı. Pazar payımızın daraldığı, daha fazla beklentilerimizin olduğu bu günlerde Türk Şubat 2015 Mobilya sektörü ciddi bir yara almıştır. Sektördeki iki başlılık zarar verme noktasına gelmektedir. Bu nedenle her iki fuar organizatörleri ve partnerleri Mobilya sek- tör temsilcilerini doğru yönlendirmelidirler. Mobilya Gazetesi olarak sektörün gözü kulağı olmaya devam edeceğiz. Bizi takibe devam edin...

03 Manşetten Aktaş; Nisan 2015 Fuarında Expodan çok daha fazla ziyaretçi bekliyoruz. Şubat 2015 MODEF Yönetim Kurulu Başkanı Alinur Aktaş, 4-8 Kasım tarihleri arasında gerçekleştirilen MODEF EXPO Fuarını 59 farklı ülkeden 2 bin 354 yabancı ziyaretçi olmak üzere toplam 15 bin kişinin fuarı ziyaret etmişti. Nisan 2015 Fuarında çok daha fazla ziyaretçi bekliyoruz. AKTAŞ IN MODEF DEĞERLENDİRMESİ Aktaş,her zamanki gibi fuara katılanların MODEF EXPO dan memnun olduklarını kaydetti. Aktaş; 32. MODEF EXPO fuarımızı geçtiğimiz cumartesi günü akşamı sonuçlandırdık. Bu güzel fuarın oluşmasında emeği geçen herkese teşekkür ederim. Geçtiğimiz aylarda yapılan 160 firmanın katıldığı MODEF EXPO yu Valimiz Münir Karaloğlu, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe nin katılımları ile gerçekleştirmiştik. 5 gün süresince açık olan fuarımız, EXPO fuarı olması hasebiyle yurtdışından misafir de ağırladığımız özellikli bir fuardı dedi. Aktaş, fuarı 59 farklı ülkeden 2 bin 354 yabancı misafir, ülke çapında ise 77 ayrı ilden 10 bin 704 profesyonel, bin 976 da biletli olmak üzere toplam da 15 bin 34 kişinin ziyaret ettiğini kaydederek; Özellikle katılımcı memnuniyetini artıran ana unsurlardan bir tanesi, yabancı ziyaretçi sayısının artmış olmasıydı. Beraberinde her yıl fuarımız geli- şiyor, büyüyor. Daha kaliteli müşterilerle burada buluşuyoruz. Bu manada da mobilyacı esnafımız bundan ziyadesiyle istifade ediyor İstanbul fuarından sonra Türkiye deki en güzel fuarı biz yaptığımızı düşünüyoruz. 5 gün boyunca her gün hemen hemen önemli ziyaretçiler geldi. Her günün yoğunluğu birbirine eşit düzeydeydi. Ortadoğu ve Avrupa dan gelen ziyaretçi sayısında artış olduğunu ifade etmek istiyorum diye konuştu. Katılımcılar ile fuar için yapılan anketleri de paylaşan Aktaş, şunları söyledi: Yapılan anketler ve araştırmalardan fuar anlamında genel bir memnuniyet olduğunu görüyoruz. İç piyasa da bizi ziyaret eden ilk 10 şehir; Bursa, İstanbul, Ankara, İzmir, Kayseri, Kocaeli, Eskişehir, Antalya, Konya ve Balıkesir. Ziyaretçi profili sorusuna katılımcıların yüzde 64 ü mobilya satan mağazaların, yüzde 12 si iç tasarımcıların, yüzde 8 i de diğer müşteri grubunu temsil ettiklerini ifade ettiler Toplam memnuniyetin yüzde 80 in üzerinde olduğunu görüyoruz. Geçtiğimiz ay mobilya sanayicilerimizle bir araya gelip Modef Expo ölçeğinde genel değerlendirme toplantısı yaptık, önümüzde ki MODEF 2015 fuarı ile alakalı yol haritası belirledik. SENEYE DAHA GÜZELİNİ YAPACAĞIZ Aktaş, fuarın açılışındaki konuş- malar da dikkat çekerek, konuşmasını şöyle tamamladı: İnegöl mobilyacısı bu güne kadar gözünü budaktan sakındırmadı. İstikametine baktı. Gitmek istediği yere hızlı bir şekilde koştu. İnşallah bundan sonraki süreçte de aynı şey gerçekleşecektir. Nihayetinde gönül huzuru içerisinde, eksik ve aksaklıklarına rağmen bir önceki fuardan daha da güzel olan her yıl standardını yükselten bir MODEF EXPO yu bir kez daha yaşadık. Tabii ki güzelin daha güzeli olur. İnşallah 160 firmamızın katıldığı Nisan 2015 MODEF fuarını önceki fuarlardan daha da güzel bir şekilde gerçekleştirmek istiyoruz dedi İŞ ZEKASI Memiş Yşılmam Eğitmen / Yönetim Danışmanı İş zekâsı, iş uzmanlığı ve yetkinliği, stratejik düşünce, müşteri taleplerini dinleyip önceden eylemde bulunmak, müşteri taleplerini karşılayabilmek için planlama yapmak, müşterilerin yönlendirdiği ürünler, hizmetler, çözümler geliştirmek, gelecek için işletmeyi iyileştirecek fırsatlardan yararlanmak vb. konulara verdiğimiz tepkilerden oluşur. İşletme hayatında kesin olan şeylerden birisi de değişimin sabit olmasıdır. Değişim tek bir konuya inisiyatife, karara bağlı ve sınırlı değildir. Günümüz iş ortamında kontrollü değişimler yerine, arka arkaya sınırları da belli olmayan değişimler beklenmelidir. Hızlı gelişen teknolojik değişimler, küreselleşme ve artan rekabet, çoğu iş ortamındaki iş manzarasını değiştirmiştir. Finans sektöründen bir şirket yöneticisi; 5 yıldır bu işletmedeyim ve değişimin olmadığı bir an bile olmadı. Şirket içinde ve dışında her türlü değişikler meydana geldi demektedir. Bu tür ortamlarda önderlik, hızlı bir durum ve çevre taraması yapmak, iş zekâsı alanına giriyor. OECD tahminleri şu şekilde olmuştur. OECD ülkeleri arasında Üretim sektörlerinin %20 ye gerilediği ve hizmet sektörlerinin de %75 oranına geldiğini söylemekte. Teknolojik gelişmelerdeki hızlanma özellikle internet, satın alma kalıplarında ve müşteri beklentilerinde değişikliklere yol açtı. E-ticaret gibi organizasyonlar talebe göre alıp satma sayesinde tüketiciler arasında popülerlik kazandı. Amazon gibi perakendeciler de sanal alışveriş deneyimi yaratarak alış-veriş sistemlerini dönüştürdü. Aynı zamanda da alışverişi kişiselleştirip, basitleşmesini sağladı. Tüketicilerin beklenti ve arzuları sürekli değişiyor. Pazarlamadaki yaş ile ilgili düşünceler değişti, daha yaşlı gruplar daha önemli hale gelmeye başladı. Örneğin İngiltere nin %20 si 60 yaş üstü insanlardan oluşuyor. 50 yaş üstü kişiler toplam varlıkların %75 ine sahipler. Ancak şu an çoğu tüketici alışveriş yönünden zaman fakiri durumuna geldi. 1996 da Amerikalıların alışveriş merkezlerinde geçirdiği zaman 7 saat iken bugün 2 saate düşmüştür. Teknolojideki gelişmeler, gümrüklerdeki gelişmeler, sınırların kalması küreselleşmenin boyutlarını giderek büyüttü. Böylesi bir iş ortamında iş zekâsı kilit rol oynuyor. İnternet yeni kanallar açtı,organizasyonlar, işletmeler kendilerini yeniden yapılandırıyorlar. Artan rekabete tepki olarak çoğu işletme stratejik iş birliği ve ortaklıklar geliştirdi. Bu birleşmeler tüketici taleplerine tam donanımlı cevap verebilmek ve riski paylaşmak için küçük işletmeler için faydalı bir tarz oldu. Şirketler yeni ürünler geliştirebilmek ve süreçlerini iyileştirebilmek için aralarında kaynaklarını paylaşıyorlar. İnternet kullanımının artmasıyla, artan rekabet, değişen hayat tarzları, tüketici taleplerini de arttırdı. Özellikle niş pazarlara yönelik talepleri ve kişiye özel ürünler ve hizmetleri. Örneğin tatil sektöründe uzun paketler yerine, kişilerin kendileri ayarlayabileceği kısa kısa tatil imkânları oluştu. Değişimin diğer bir güdeleyicisi ise kuralsızlaşma. Otomotiv sektöründe blog muafiyeti (araba bayisinin, tek marka araba satması ve servis hizmeti vermesi) kuralı vardı. 2003 te bu kural kaldırıldı ve bayiler artık istedikleri araba markasını satar duruma geldiler. İsteyen servisler de müracaat edip koşulları yerine getirdiklerinde yetkili servis olabiliyorlar. Bu durum Telekom, finans gibi sektörleri de etkiledi. İşletme dışı baskılar kadar işletme içi baskılar da iş zekâsını sergileme ihtiyacını doğuruyor. İşletmede çalışanların işletmeyle girdikleri psikolojik antlaşmalarda bir kayma oluşmaya başladı. İşletmelerde psikolojik kontrat ilk olarak 1960 ların başlarında kullanılmaya; her iki tarafın (çalışan ve işveren) birbirlerine karşı olan yükümlülüklerinin algılanmasına psikolojik kontrat olarak ifade başlandı. 1990 ların başındaki ekonomik krizden sonra bu tür yaklaşımlar popülaritesini daha da arttırdı. Artık insanlar yaşamak için çalışmıyor, insanlar işletmelerinden ücret vermenin dışında daha çok şeyler beklemeye başladılar. Çalışanlar giderek daha çok; dünyaya, içinde yaşadığı topluma ve işletmeye kendisine özgü ne verebilirim sorusunu sormaya, işlerinde bir anlam aramaya başladılar.işletmenin Değişmesi İçin Güdüleyen Güçler: Hissedar talepleri, ticaretin serbestleşmesi, ticareti kısıtlayıcı kuralların kaldırılması, küreselleşme, teknoloji, rekabet, birleşmeler, şirket ittifakları, çalışanların değişen hayat tarzları, iş yaşam dengesi arayışları, psikolojik sözleşmeler. İş ortamındaki değişimler: - İşin doğası değişti. Daha çok çalışan kişiler part time veya sözleşmeli hale geldiler. Katı iş tanımlamaları ortadan kalktı. Bunun yerine işlevsellik uygulanmaya başlandı. Esnek Zaman (Flex Time) kavramı ortaya çıktı. 1- İşletmeler küçüldü ve katmanları azaldı. Yalınlık daha az şeyle, daha çok şey üretme anlamına geldi. Bu yüzden çalışanlar artık daha çok sorumluluk üstleniyorlar. 2- Teknoloji ve finans, rekabet avantajı olarak önemini yitirmeye başladı. İnsan sermayesi daha kritik konuma geldi. - Geleneksel işletme yapıları daha akışkan hale geldiler. İşletmeler genel anlamda birbirini tamamlayan takımlar üstüne kurulmaya başlandı. Yeni yönetim yöntemleri gerekmeye başlandı. 3 - Şu an ki Y kuşağı (35 Yaş altı) gençler heyecan, bir gruba ait olma ve iş dışında da bir hayatlarının olmasını istiyorlar. Annelerinin, babalarının olduğu gibi hayatları boyu bir iş ile ilgilenmek istemiyorlar. Herhangi bir işletmeninde bunları onlara verebileceğine de inanmıyorlar. Ve daha çok, insani, insanca davranılmayı bekliyorlar. 4- Gençler şu anki ortamı, egoya dayalı, benmerkezci, kontrol odaklı olarak görüyorlar. Gerçekte gençler, eşitlikçi, takım ruhu olan, daharahat, daha sosyal iş ortamları arıyorlar. Kendileri olabilecekleri, onlara anlam katan bir iş ortamında çalışmak istiyorlar. İşletmelerde dinlenmek, geri bildirim almak vermek, takdir edilmek, tanınmak, öğrenme unsurlarının kilit unsurlar olduğu işletmelerde çalışmak istiyorlar. İş zekâsı bu saydığım alanlarda hayati rol oynuyor. İş zekâsı yüksek önderler böylesi ortamları bir tehdit değil, bir fırsat olarak görüyor ve işletmelerini değişim dalgalarında dengeli bir yönetim tarzıyla, geleceğe başarılı bir şekilde taşıyabiliyorlar.

wood 04 Şubat 2015

05 Şubat 2015 Fuarlar İzmir de Mobilya ve Fuar Ahmet KAYACAN İZMOD / Genel Sekreter 25 Şubat 1 Mart tarihleri arasında İzmir Mobilya Fuarı MODEKO kapılarını 26. Kez ziyaretçilerine açtı. Bu fuar bir tarihin sonuydu. 27. MODEKO İzmir in göbeğinde yer alan Kültür park fuar merkezinde Mobilya Fuarı gerçekleşmeyecek.. Gaziemir de yapılan modern, büyük, ulaşımı rahat ve İzmir e yakışır yepyeni İzmir Fuar ı ev sahipliği yapacak MODE- KO ya. Yepyeni bir sayfa olacak İzmir Fuarcılığı ve Mobilya sektörü için. Ben böyle görüyorum. İzmir de bunca eksiklik ve zor şartlar içinde üretilen mobilya en azından modern ve profesyonel alanlarda sergilenecek. Yeni Fuar alanı İzmir Mobilya sektörüne yepyeni bir yol açacak. Eski Fuar alanına katılmak istemeyen birçok üretici yeni yerde yerini alacak hiç şüphem yok. Fuara katılmayan üreticilerle yapacağınız sohbetlerden dolayı bu kanıya rahatlıkla varabiliyorsunuz. Çünkü adı İzmir ile özdeşleşmiş bazı büyük firmaları neredeyse üç dört yıldır fuarda göremiyorsunuz. Son fuarda üç hol ev, bir holde Ofis mobilyası özel bölümü olmak üzere dört bölüm vardı. İki yıldır fuara katılmayan ofis mobilyacıları bu yılda fuara renk verdiler. Gaziantep, İstanbul ve Ankara dan Ofis mobilyası üreticileri katılmıştı. Ofis mobilyacıları ülkedeki tüm müşterilerini İzmir e davet etmiş. Müşterilerine otel tutmuşlar. Gelen her müşteriyi otelde konaklattılar ve her akşam kordonda bir mekânda yemeye götürdüler. Bu sayede tüm müşteriler gönül rahatlığı ile fuarı ziyarete geldiler. Fuarda ziyaretçi hareketliliğini sağlanmış oldu. Fuarda diğer bir dikkatimi çeken de Antalya mobilyacılarını akını. Özellikle ilk ve ikinci günler yoğun Antalya mobilyacısı akını mevcuttu. Katılımcılar bize Antalya üzerinde özel bir çalışma yapıp yapmadığımızı dahi sordular. Geçmişimde bir firmada Mobilya Pazarlama müdürlüğü yaptığım için ziyarete gelen firmaların birçoğunu tanıyordum. Ege ve Akdeniz den gelen eski bayilerim ile görüşme imkânlarımız oldu. Kendileriyle yaptığımız sohbetler bize İzmir fuarını ve mobilyasının eksi ve artıları ile objektif görme imkânı verdi. Bizim İzmir de daha modern modüler mobilya yapmamız gerekiyor genel kanı bu idi. Modülerde zayıfız. Ancak koltukta oturma gurubu zihniyetinden kurtulan firmalar çok modern koltuklar yapmışlar. İzmir gün geçtikçe gelişiyor. Modüler mobilyada ve fuar anlayışında daha çok gelişmemiz lazım. Yurt dışı fuarlarına ziyaretçi olarak gitmemiz gerekiyor. Tasarım en büyük eksikliğimiz bazı firmalar haricinde, tasarım deyince aklımıza kopyala mak geliyor. Biz oda olarak bu eksikliklerin düzeltilmesi açısından Karabağlar Belediyemiz ile birlikte Tasarım ve eğitim merkezi kurmayı planlarımıza aldık. Kalifiye eleman sorununu İŞKUR ile ortak çalışmalar ile çözüyoruz. KOSGEB ile Üyelerimize Katolog, Fuar ve yurt dışı iş gezileri desteği sağlıyoruz. Sözlerimize İzmir de mobilyacılık diyerek başladım gerçekten İzmir de sorunlar büyük. Sanayi sitesi, lojistik, sorunların başını çekiyor. Karabağlarda sıkışmış kalmış ve gelişemeyen mobilyacı esnafına hızlı bir şekilde yeni sanayi sitesi gerekmektedir. Bu büyük iki sorunun çözümünü de İzmir in Yerel ve Mülki idarecilerinden bekliyoruz. Fuarı ziyarete gelen Sayın İzmir Valimiz Mustafa TOPRAK a gereken her şeyi ilettik. İZKA ile görüştü. İnşallah Lojistik sorunumuz da çözülür ise İzmir daha güzel fuarlar yapacak, daha uzak illere ürün ve hizmet satacak. Temenni ve dileklerimiz sadece İzmir için değil, bu temenni ve dilekler yerine gelirse, gelişen Türkiye olacak. Ağaç Mamulleri ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birlikleri nin Unvanları Değişti Ağaç Mamulleri ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birlikleri nin Unvanları, 1 Şubat 2015 Tarihli ve 29254 Sayılı Resmî Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren tebliğ ile Mobilya, Kâğıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği olarak değiştirildi. Bu değişim ile; Orta Anadolu Ağaç Mamulleri ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği nin unvanı Orta Anadolu Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği ; İstanbul Ağaç Mamulleri ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği nin unvanı İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği ; Ege Ağaç Mamulleri ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği nin unvanı Ege Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği ; Akdeniz Ağaç Mamulleri ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği nin unvanı Akdeniz Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği oldu.

Gazete Piyasalar 06 Şubat 2015 86,000.00 XU100 Zoom 1g 1h Tüm Son 1 Ay USD Fiyat Grafiği Zoom 1g 1h Tüm Son 1 Ay EURO Fiyat Grafiği Ulusal 100 Endex Son 1 Ay Son 1 Ay Dolar Fiyat Grafiği Son 1 Ay Euro Fiyat Grafiği Son 1 Ay Gram Altın Fiyat Grafiği 99.00 SGLD 84,000.00 2.5 2.825 98.00 97.00 82,000.00 2.45 2.8 96.00 80,000.00 4 Şubat 2015 10 Şubat 2015 16 Şubat 2015 22 Şubat 2015 26 Şubat 2015 4 Mart 2015 2.4 9. Şub 16. Şub 23. Şub 2. Mar 2.775 9. Şub 16. Şub 23. Şub 2. Mar 95.00 94.00 4 Şubat 2015 8 Şubat 2015 12 Şubat 2015 18 Şubat 2015 22 Şubat 2015 26 Şubat 2015 4 Mart 2015 9. Şubub 16. Şubub 23. Şubub 2. Mar Mynet Finans 9. Şub 16. Şub 23. Şub 2. Mar SonDovizKurlari.com 9. Şub 16. Şub 23. Şub 2. Mar SonDovizKurlari.com 9. Şubub 16. Şubub 23. Şubub 2. Mar Mynet Finans Nihat Zeybekçi Ekonomi Bakanı EKONOMİ BAKANI ZEYBEKCİ DEN DOLAR AÇIKLAMASI Ekonomi Bakanı Zeybekci, rekorlar kıran dolarla ilgili olarak Türkiye nin kurla ilgili yaşadığı bir endişe yok, piyasa dengesini bulacaktır, dokunmamak lazım dedi. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, katıldığı bir toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlarken rekorlar kıran dolarla ilgili konuştu. Zeybekci şunları söyledi: Kurla ilgili Türkiye nin yaşadığı bir endişe yok. Piyasa dengesini bulacaktır, dokunmamak lazım. Faiz artırımı sırasında TCMB üç göstergeyi birden artırdı, şimdi de ilk kez üç göstergeyi birden indirdi teknik olarak doğru ama şimdiye kadar iki indirim daha yapması gerekirdi. Kurdan enflasyona gelen katkı geçici, yapısal değil; çekirdek enflasyon da düşüş eğiliminde. Euro/dolar paritesindeki 1 puanlık düşüş ihracatta 550-600 milyon dolarlık düşüşe neden oluyor. Türkiye nin gelecek ile ilgili beklentileri pozitif; faiz indiriminin devam edeceğini düşünüyorum. DOLAR FERMAN DİNLEMİYOR Dolar yeni güne de yeni rekorla başladı. Sabah saatlerinde 2.600 ı görerek yeni bir rekor kırdı. Dolar/TL, küresel piyasalarda doların 11.5 yılın zirvesinde seyretmesi ile 2.5770 e kadar yükselerek yeni zirvesini test ederek güne başladı. Yükselişi sürdüren kur ilk kez 2,59 u aştı. Bankalararası piyasada dolar 2,600 ile tüm zamanların en yükseğine çıktı. TL doların küresel piyasalardaki sert değer kazancı ile değer kaybederken TL deki değer kaybı diğer gelişmekte olan ülkelerin üzerinde seyrediyor. Yılbaşından bugüne dolar endeksi yaklaşık yüzde 6 değer kazanırken TL nin dolar karşısındaki değer kaybı ise yüzde 9 u aştı ve Brezilya reali ile birlikte en çok değer kaybeden para birimlerinin başında yer aldı. Brezilya Merkez Bankası ekonominin resesyona gireceği endişelerine rağmen enflasyon ile mücadele etmek için politika faizini 50 baz puan artırdı ve altı yılın en yüksek düzeyi olan yüzde 12.75 e çıkardı. Dolar Böyle Nereye Kadar? Ekonomi yönetiminin geleceğine ilişkin kaygılar ve ABD de faiz artırımının yakınlaştığı beklentileriyle dolar 2.600 lira ile yeni rekor düzeye çıktı. Ekonomi yönetiminin geleceğine ilişkin kaygılar ve ABD de faiz artırımının yakınlaştığı beklentileriyle dolar 2.600 lira ile yeni rekor düzeye çıktı. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ın geçen hafta Merkez Bankası nın para politikasını ve Başkanı Erdem Başçı yı sert şekilde eleştirmesinin ardından Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Başçı nın istifa ettikleri yönünde söylentiler yayılmış, ancak bu söylentiler hükümet tarafından net şekilde yalanlanmıştı. Yalanlamaya karşın, dövizdeki satış baskıları hafiflemedi ve dolar bugüne, önceki 2.5275 liralık rekoruna yakın düzeylerde başladıktan sonra, 2.5150-2.5250 bandında hareket etti. ABD Merkez Bankası nın yakın vadede faiz artırma olasılığının güç kazandığına ilişkin belirtilere bağlı olarak dolardaki küresel piyasalardaki değer kazancı da içerideki alımları destekledi ve ABD para birimi 2.5385 lira ile yeni rekor düzeyine tırmandı. Doların önemli para birimleri sepeti karşısında değerini gösteren endeks de bugün 11 yılın yeni zirvesine yükseldi. Bu gelişmelerle euro dolar karşısında 1.11545 e kadar gerilemesine karşılık, parite etkisiyle lira karşısında yükseldi ve 2.8394 lira ile 2.84 lira sınırına dayandı. Hall 9 9-A04

07 Şubat 2015 Sektörel Mobilya sektörü son 10 yılda 7 kat büyüdü Haber Turu Çilek Mobilya Katar da Mağaza Açtı İstanbul Ağaç Mamulleri ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği tarafından, iş adamlarına yönelik Türk Eximbank Kredi ve Sigorta Programları konulu eğitim semineri İnegöl de düzenlendi. Seminerde konuşan Güleç, Türkiye nin 2023 vizyonuna ulaşmak için tüm sektörler ile birlikte yoğun bir çaba içerisinde olduğunu belirterek İnegöl ün 4i formülü var. Bunlar istihdam, ihracat, inovasyon ve imalat. İnegöl, başarısını bu dört formüle borçlu ifadelerini kullandı. Güleç, mobilya sektörünün son 10 yılda 7 kat büyüyerek, Türkiye nin en önemli sektörü haline geldiğiniifade etti. Türkiye mobilya sektörünün Ahmet Güleç İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Bşk ihracatını 6 kat artırırken, İnegöl ün tam 12,5 kat artırdığını bildiren Güleç,İnegöl ün Türkiye mobilya sektörünün fikir merkezi olduğunu ispatladığını aktardı. Güleç, devletin yatırımcının önünü açarak yatırım ortamına büyük katkı sağladığını belirterek, ayrıca KOSGEB, Kalkınma Ajansları ve TÜBİTAK tarafından da destekler verildiğini, Türk Eximbank ın da son yıllarda ihracatçılara önemli finansman ve sigorta destekleri verdiğini dile getirdi. Türk Eximbank Genel Müdür Yardımcısı Enis Gültekin de 2014 yılında ihracatçılara verdikleri desteğin 30 milyar dolara yaklaştığını, bu desteğin ülke ihracatının yüzde 20 sine denk geldiğini bildirdi. İnegöl den tüm dünyaya yapılan ihracatın 1 milyar dolar civarında olduğunu vurgulayan Gültekin,İnegöl de Türk Eximbank kredilerinden yararlanma seviyesinin ise 110 milyon dolar olduğunu anlattı. Gültekin, yeterli destek almadan gerçekleştirilen bu ihracatın, kendi destekleriyle daha çok artacağına işaret etti. Eximbank olarak ihracattan kaynaklanan alacakları sigortalayarak bir alacak güvencesi sağladıklarını anlatan Gültekin, bu durumun yeni pazarlara açılmayı daha kolay hale getirdiğini, çünkü alıcılarla ilgili güvenikendilerinin sağladığını ifade etti. Gültekin, kar amacı gütmediklerinive ticari bankalarla rekabet içerisinde olmadıklarını bildirdi. İhracata hazırlık döneminde ihtiyaç olacak finansmanı sağladıklarını da aktaran Gültekin, firmalara yatırım kredisi ve alacaklarını nakde dönüştürme imkanı sunduklarını sözlerine ekledi. Çilek Mobilya dan yapılan açıklamaya göre, şirket, açtığı konsept mağazalarla yurt dışında büyümeye devam diyor. Katar da ilk mağazasını açan Çilek Mobilya, yurt dışı mağaza sayısını 258 e çıkardı. Çilek Mobilya, tasarımlarını Katar daki EzdanMallAVM de yer alan 150 metrekare büyüklüğündeki mağazada çocukların ve ailelerin beğenisine sundu. Konuya ilişkin değerlendirmede bulunan Çilek Mobilya Yönetim Kurulu Üyesi Talha Çilek, Türkiye de ve dünyada istikrarlı bir büyüme gerçekleştirdiklerini belirterek, 2015 yılı içerisinde Katar da yeni bir mağaza daha açmayı planladıklarını ifade etti. Çilek, Yurt dışında büyümemizi sürdürüyoruz. Açtığımız yeni mağazalarla çocukların hayallerini gerçeğe dönüştürürken, ailelerin de kalite beklentisine cevap vermeyi ve müşterilerimizin memnuniyetini en üst seviyelere taşımayı hedefliyoruz değerlendirmesinde bulundu. KDV Düşürülürse Sektör Canlanır Toplam 120 milyon euro yatırımla Torbalı yı mobilya üretim üssü haline getiren Merinos Mobilya, büyümede çıtayı yükseltti. Halen 500 mağazası olan Merinos Mobilya, bu sayıyı 5 yılda bine çıkarmayı hedefliyor Yatırım tutarı 120 milyon euroyu bulan tesisi ile Torbalı yı mobilya üretim merkezi haline getiren Merinos, halıda olduğu gibi mobilyada da iddialı. 2014 ü ihracatta yüzde 40 büyüme ile geçiren Merinos Mobilya, iç pazarda da sağladığı güçlü büyüme ivmesini, mevcut 500 ü aşkın mağaza sayısını 5 yılda bine çıkararak daha da yukarılara taşımayı hedefliyor. Başarılı bir yıl geçiren Merinos Mobilya, grubun diğer şirketlerinde olduğu gibi karının yüzde 15 ini çalışanlarına paylaştıracak. Halıda Türkiye nin uluslararası markasını çıkarmayı başaran Merinos Grup, mobilyada da güçlü bir marka yaratma yolunda hızlı adımlar atıyor. İzmir Torbalı da 120 milyon euro yatırım yaparak 750 bin metrekare açık alanda 130 bin metrekaresi kapalı bir tesis kuran Merinos Mobilya, burada dünyadaki son teknoloji ile bir evde ihtiyaç duyulacak her türlü mobilyayı üretiyor. Torbalı daki tesisi tam entegre bir mobilya üretim üssüne dönüştürmeyi hedefleyen Merinos, mobilyada dünya markası olmayı hedefliyor. Taştan mobilya yaptı Kuzey Avrupa ya sattı İzmir de doğaltaş ürünleri ihracatı yapan Mevlüt Kaya ya ait firma, masa, sandalye ve kütüphane gibi ürünleri mermer ile travertenden üreterek satışlarını artırmayı başardı Dünyanın en büyük doğallaş rezervlerine sahip Türkiye, bu alanda ihracatını hızla artırıyor. Genelde büyük inşaat projelerine ürün göndermeye alışık olan sektörde bir firma ilginç ürünlerle katma değerini katlamayı başardı. Mermer ve travertenden üretilen masa, kütüphane, sandalye gibi ürünler özellikle Kuzey Avrupa ülkelerinin ilgisini çekiyor. Torbalı ilçesinde mermer işleme tesisi bulunan ve aynı zamanda Ege Maden İhracatçı Birliği başkanlığı görevini yürüten Mevlüt Kaya, tüm sektörlerde olduğu gibi doğal taşta da katma değeri yüksek ürün ihracatının çok önemli olduğuna dikkati çekti. Mermer sektörüne ilk olarak eşya üreterek başladığını, daha sonra ocak sahibi olarak farklı sektörlere hitap eder konuma geldiğini kaydeden Kaya, mermer ve traverten ihracatçısının bugün dünyanın hemen her ülkesine ürün gönderdiğini, bir çok dev projede bu taşların kullanıldığını ifade etti. Eski Sanat, Yeni Tarz www.iskeletsan.com Yeni Sanayi Sanayi Cad. No:13 inegöl/bursa TÜRKiYE Tel: 0 224 712 21 00 - Gsm: 0507 364 75 01-0554 960 58 08

Sektörel 08 Şubat 2015 İstanbul Mobilya Fuarı, CNR Expo da devam ediyor İSMOB 2016(İstanbul Mobilya Fuarı) Ziyaretçileri TÜYAP ta Buluşacak Ahmet Güleç MOSFED Başkanı Yurtiçinden ve yurtdışından mobilya sektörü oyuncularını bir araya getiren İstanbul Mobilya Fuarı (ISMOB), CNR Expo da devam ediyor. Mobilya Sanayicileri ve İş Adamları Dernekleri Federasyonu (MOS- FED) iş birliğiyle CNR Expo da düzenlenen fuarda, 500 ün üzerinde firma stand açtı. Birçok firmanın da yer kalmadığı için katılamadığı fuar, Avrupa, Körfez ve Ortadoğu ülkelerinin yanı sıra Nepal den Tibet e, Meksika dan Şili ye, Yeni Zelanda dan Japonya ya kadar 90 ın üzerinde ülkeden alıcı ve ithalatçıyı ağırlamaya devam ediyor. 31 Ocak a kadar sürecek olan fuarın Türk mobilya sektörüne yaklaşık 800 milyon dolarlık ihracat katkısı sağlaması öngörülüyor. Son 10 yılda ihracatımız 8 kat artırdık MOSFED Başkanı Ahmet Güleç, Türkiye mobilya sektörünün son 10 yılda çok büyük bir gelişme kaydettiğini ve dünyanın en önemli sektör liderleriyle rahatlıkla rekabet edilebildiğini belirterek, sektör olarak artık dünya pastasından daha fazla pay alındığını söyledi. Mobilya sektörü olarak son 10 yılda ihracatlarını 8 kat artırdıklarını aktaran Güleç, Dünya mobilya ihracatı sıralamasında 26. sıradan 13. sıraya yükseldik. 10 yıl önce 300 milyon dolar ihracat yaparken, artık 2 milyar 400 milyon dolar ihracat yapan bir sektör haline geldik. Bu, bizleri çok mutlu ediyor dedi. Güleç, İstanbul Mobilya Fuarı nın Türk mobilya sektörüne sağladığı katkıya işaret ederek, şunları aktardı: Artık mobilyacılarımız, dünyadaki bütün mobilya fuarlarında rahatlıkla yer alabiliyor. Çin de, ABD de, İtalya da Milano da... İstanbul Mobilya Fuarı yine dopdolu geçti. Önümüzdeki yıl 26-31 Ocak tarihleri arasındaki fuarımıza şimdiden yer kalmadı. Bütün mobilyacılarımız MOSFED ve CNR Holding le yapacağımız bu fuarda şimdiden yerlerini alıyor. 2023 hedefi bizim için çok önemli. 2023 yılında 10 milyar dolar ihracatla, dünyadaki ilk 5 ihracatçı ülke arasında yer almayı hedefliyoruz. Bunun için İstanbul Mobilya Fuarı nın dünya fuarı haline gelebilmesi için tüm dinamikleri kullanıyoruz. Dünyanın her yerinden heyetler ağırlamak istiyoruz. Türkiye nin en büyük mobilya fuarı olan İstanbul Mobilya Fuarı (İSMOB) artık TÜYAP ta düzenlenecek. TÜ- YAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. ile MOSDER (Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği) arasında gerçekleştirilen işbirliği çerçevesinde 12. İstanbul Mobilya Fuarı 12-17 Ocak 2016 tarihleri arasında, TÜ- YAP Fuar ve Kongre Merkezi Beylikdüzü nde ziyaretçileriyle buluşacak. Katılım ve ziyaretçilere modern hizmet anlayışı sunması ve teknik altyapısı ile Türkiye nin en büyük ve en modern fuar merkezi olan Beylikdüzü TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi 14 salonunda onbinlerce yerli ve yabancı sektör temsilcisini misafir edecek. TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. Hakkında 1979 yılında kurulan TÜYAP Tüm Fuarcılık Yapım A.Ş. 1996 yılında hizmete giren TÜYAP Fuar ve Kongre Merkezi nde katılımcı ve ziyaretçilere 120.000 metrekare kapalı ve 25.000 metrekare açık olmak üzere toplam 145.000 metrekare fuar alanında, uluslararası standartlarda hizmet sunuyor. TÜYAP Fuarcılık Grubu, bugüne kadar yurtiçinde 1.397 ve yurtdışında 36 ülkede 158 olmak üzere toplam 1.555 fuar düzenledi. 97 ülkeden 263.177 katılımcı kuruluşa, 165 ülkeden 42.521.243 ziyaretçiye ev sahipliği yaptı. 14 sergi salonu, uluslararası standartta teknik alt yapı, gelişmiş hizmet donanımı, 550 nin üzerinde insan kaynağı ile TÜYAP, İstanbul, Bursa, Konya, Adana, Diyarbakır ve Samsun da sahibi olduğu fuar alanlarında, 2014 te 110 fuar düzenleyerek, 4 milyona yakın ziyaretçiye ev sahipliği yaptı. TÜYAP, uluslararası standartta teknik alt yapı olarak pnömatik sistem, 8 10 bar basınçlı hava sistemi, su, atık su sistemi, 28.800 kva/h elektrik gücü, 11.090 kva/h jeneratör gücüne sahip. Kesintisiz telefon, faks ve kablosuz internet erişimi olan fuar alanında ayrıca, toplam etkinlik alanı 8.000 metrekare olan servis binası, 750 kişiye kadar değişen kapasitede çok amaçlı 28 adet farklı ölçülerde toplantı salonu, tam ofis donanımlı basın, özel protokol ve yönetim odaları, 10.000 metrekare kongre ve hizmetler bölümü bulunuyor

09 Şubat 2015 Sektörel Adanalı Mobilyacılardan 1.3 Milyon Dolarlık İhracat Adana Ticaret Odası nın (ATO) Meslek Komitelerine sağladığı desteklerden yararlanarak İstanbul Mobilya Fuarı 2015 e katılan 16 firma, toplam 1 milyon 315 bin dolarlık ihracat bağlantısı yaptı. ATO Yönetim Kurulu Başkanı Atila Menevşe, sağlanan fuar ve stant desteklerinin, Adana nın ekonomik göstergelerine pozitif yansımalarda bulunmasının sevindirici bir gelişme olduğunu söyledi. Adana Ticaret Odası nın, üyelerinin ihracata yönelmesini sağlamak amacıyla uygulamaya koyduğu, Fuar ve Stant Desteği kentin ihracat rakamlarına yansımaya başladı. 27 Ocak-1 Şubat 2015 tarihleri arasında gerçekleşen ve Türkiye nin birinci dünyanın da üçüncü büyük organizasyonu olarak bilinen İstanbul Mobilya Fuarı na, ATO desteklerinden yararlanan Yonca Mobilya, Sarus Mobilya, Adova Mobilya, Başak Koltuk, Çağ Mobilya, Cantan Tekstil, HSN Mobilya, Dimax Mobilya, Hevin Mobilya, Batmaz Mobilya, Yıldız Mobilya, Tunç Mobilya, Alyana Mobilya, Edina Yatak ve Evcim Mobilya dan oluşan 16 üretici firma katıldı. ATO Yönetim Kurulu Üyesi Emine Nargile ile Meslek Komitesi Üyesi Yücel Bayram ın ATO üyesi firma stantlarını tek tek ziyaret ederek bilgi aldığı İstanbul Mobilya Fuarı (İSMOB) süresince, 1 milyon 305 bin dolarlık ihracat bağlantısı yapıldığı belirtildi. Emine Nargile ATO nun üyelerine sağladığı desteğin önemine değinirken, Stantlarımızı Fas, Tunus, Filistin, Libya, Özbekistan, Azerbaycan, Yunanistan, Makedonya, Ürdün, Yemen, Irak, Arabistan, Türkmenistan, Cezayir, Slovakya, Katar, Dubai, Belçika, Kıbrıs, Rusya, Kazakistan, Dağıstan, Kosova, Tunus, Arnavutluk, Bulgaristan gibi ülkelerden yüzlerce toptan ve perakende alıcı ziyaret etmiş ve önemli miktarda ihracat bağlantısı sağlanmıştır. Mobilya sektörü olarak ATO nun sağladığı destekleri en iyi şekilde değerlendirmeyi hedefledik ve bunu da önemli ölçüde başardık diye konuştu. Fuar süresince İstanbul, Nevşehir, Gaziantep, Şanlıurfa, Malatya, Mardin, Konya, Aksaray, Kayseri, Trabzon, Elazığ, Van, Manisa, Samsun ve Konya daki firmalardan ise 500 bin dolarlık sipariş alındığı belirtildi. MOBİLYA SEKTÖRÜNDEN MENEVŞE YE TEŞEKKÜR Zİ- YARETİ Adana Marangoz ve Mobilyacılar Esnaf Odası Başkanı Yalçın Avcı ile İSMOB 2015 e katılan firma temsilcileri, ATO Yönetim Kurulu Başkanı Atila Menevşe ye, sektöre sağlanan desteklerden dolayı teşekkür ziyaretinde bulundu. Avcı, Adana mobilya sektörü, ulusal ve uluslararası fuar organizasyonlarına ne kadar fazla katılırsa, kent ekonomisi ve ihracata katkıları o denli fazla olacaktır. Bunun en somut örneği İSMOB 2015 tir. Firmalar ve şahsım adına sektöre fuar ve stant desteği sunan Adana Ticaret Odası na teşekkür ediyorum şeklinde konuştu. ATO Başkanı Atila Menevşe de, göreve geldiklerinden bu yana kent ihracatının nasıl artırılacağına ilişkin çalışmalara ağırlık verdiklerini söyledi. ATO nun 2015 bütçesinden 1.3 trilyon liralık bölümünü üyelerin fuarlara katılarak ihracata yönelmeleri için ayırdıklarını da belirten Menevşe, ATO olarak üyelerimizin sektörleriyle ilgili bilgi ve tecrübelerinin artırılması, kurumsal kapasitelerinin geliştirilmesi, yurtiçi ve yurtdışı pazarlarda daha etkin ve aktif pay almalarının sağlanması amacıyla, Oda bütçesinde gösterilen azami sınırlar içinde ödenek ve finansman desteği sunmak amacıyla geçen yıl yürürlüğe koyduğumuz Meslek Grupları Destek Programı mızı bu yıl da geliştirerek sürdürüyoruz. Bu kapsamda gerçekleşen İSMOB 2015 Fuarı na katılan 16 firmamız 1 milyon 305 bin dolarlık ihracat bağlantısı yapmıştır. Oda kaynaklarının, kent ekonomisi ve ihracatının geliştirilmesi yönünde kullanılarak katma değer olarak yine kentimize döviz olarak dönmesini sağlayan mobilyacılarımıza teşekkür ediyorum dedi. Haber Turu Mobilya ithalatına sınırlayıcı tedbir Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, kundura ithalatına getirilen sınırlayıcı tedbirleri mobilya ürünleri için de planladıklarını açıkladı. Ayakkabı ithalatının, % 50 ye varan vergi yükseltimi başta olmak üzere alınan tedbirlerle % 20 aşağı çekildiğini ifade eden Zeybekçi, Ayakkabıcılar benim heykelimi dikecek neredeyse. Kıyafette var esasen, şimdi mobilya için çalışıyoruz diye belirtti. KDV Düşürülürse Sektör Canlanır sofa & furniture Y T www Ürün çeşitliliğini artırmayı hedefleyen Yağmur Mobilya, 2015 te 50 mağaza açmayı planlıyor. Şirketin Genel Müdür Yardımcısı Faruk Pircanlı, nüfusu yoğun illerde açacakları mağazalarla yeni istihdam sağlayacaklarını söyledi. Yüksek KDV den şikâyetçi olan Pircanlı, vergilerin düşürülmesinin sektöre ciddi katkısı olacağını kaydetti. 42 ülkeye ihracat yapan Yağmur Mobilya, 2015 te 50 mağaza açarak ürün çeşitliliğini artırmayı hedefliyor. Konsept mağazacılıkta yaygınlaşmayı amaçladıklarını belirten Yağmur Mobilya Genel Müdür Yardımcısı Faruk Pircanlı, bu kapsamda nüfusu yoğun olan illerde mağaza sayısının artacağını ve böylece istihdama da katkı sağlanacağını söyledi. mobilya sektörünün Mobilyaya Kadın Eli Değdi en büyük sıkıntısının merdivenaltı imalat olmasına dikkat çeken Faruk Pircanlı, bu durumun haksız rekabete yol açtığını ifade etti. Tahmini olarak 15 milyar dolarlık mobilya pazarı olduğunu kaydeden Pircanlı, mobilya sektörünün aynı zamanda çok hızlı giriş yapılan bir alan olduğunu dile getirdi. Büyük markalara bu şekilde zarar verildiğini belirten Pircanlı, Bunların yanında KDV oranları için de yıllardır uğraşıyoruz ama düşüremedik. İnanılmaz katkısı olacaktı, piyasayı canlandıracaktı. Durgun piyasada biz altı ay kadar KDV indirimli kampanya yaptık. Söylemler hep aynı ancak herkesi kapsayacak uygulama yapılmadı. KDV oranı indirilse sektör kendiliğinden çok daha iyi yerlere gelir. ifadelerini kullandı. Eskişehir de mobilya sektörüne kadın eli değdi. Nur Mobilya nın sahibi Tuba Çoban, kadınların iş hayatında mutlaka aktif olması gerektiğine vurgu yaparak, çalıştığı sektör ile ilgili ayrıntıları anlattı. İnşaat Teknikeri Çoban, bu sektörü, tamamen görsel olarak hoşuna gittiğinden dolayı seçtiğini kaydetti. Mobilya sektöründe istenen her tür malzemeyi ürettiklerini ifade eden Çoban, üretim konusunda hızlı olduklarına dikkat çekti. Eskişehir de ahşap kapı alanında iddialı olduklarını vurgulayan Çoban, Eskişehir de laminant kapıyı yapan tek şirket biziz. Hızlı ve güvenilir iş yapmak inşaat sektöründe çok önemlidir, biz bu vasfa sahibiz. 24 saate 100 kapı yapma kapasitesine sahibiz. Geçtiğimiz yıl 4 bin 500 kapı ürettik. Atölyemizde hammaddesi dışarıdan gelmek sureti ile sıfırdan üretim yapıyoruz şeklinde konuştu.

Yorum 10 Şubat 2015 İnovasyon ; Yenilik İçin Bir Süreçtir!! Gürhan İlhan Sınai Haklar Uzmanı gurhan@innovasia.com.tr Bir Şey Yapmak Lazım! Gökhan Çelikliay Yalın Yönetim&Üretim Uzmanı gokhan.celikliay@yalinyonetimmerkezi.com İsrafın ( Waste ) Tanımı ve İsraf Kaynakları Ahmet Vural/Teknik Danışman ahmet.vural99@gmail.com Günümüzün en popüler kelimelerinden biri olan inovasyon yanlış anlamlarla açıklanmak istenmiştir.. İnovasyon, yeni fikirlerin ticari bir yarara dönüştürülmesi sürecidir. Yani yaratıcılığın, ticari yetenekle,ustalıkla birleştirilmesidir. Bu fikirler, daha önce çözülmemiş sorunları çözmek veya daha önce karşılanmayan ihtiyaçlara cevap vermek amacıyla geliştirilebilir. Ya da zaten var olan pek çok ürün ve hizmeti daha güzel, daha kullanışlı, daha çok insanın işine yarayacak hale getirmeyi amaçlayabilir. İnovasyon sürecini beş kısma ayırabiliriz; Fikir; Yenilikçi fikirler olmadan İnovasyon dan bahsedilemez. Yenilikçi fikirler her yönden gelebilir: Yönetim, İnsan Kaynakları Departmanı, Üretim Departmanı, Pazarlama ve Satış Departmanı, diğer çalışanlar, müşteriler, rakipler, danışmanlar gibi. Her kafadan inovasyon fikri çıkabilir. Önemli olan bunların arasından doğru olanını seçmek ve uygulamaktır. Konsept: İnovasyon fikirleri çeşitli filtrelerden geçirilir ve bir tane kalana kadar elenir. Mali ve teknik uygulanabilirlik çalışmaları yapılır. Ayrıca seçilen fikir firma yetenek ve olanaklarına göre projelendirilir. Prototip: Bir ürünün prototipi ne kadar kolay yapılıyorsa, üretim aşaması da o kadar kolay gerçekleşir. Kağıt üzerinde projelendirilen fikirler, bu aşamada fiziksel hale getirilerek hayata geçirilir. Ürünün iyi ve kötü yanları ancak prototipi hazırlanırken ve test edilirken öğrenilebilir Üretim : Bir ürünün prototipi ile üretimi farklı konulardır. Bir ürünün prototipini yapmak onun teknik ve kazançlı olarak üretilebileceği anlamını taşımaz.üretim maliyetleri karlılık değerlendirilme surecidir. Pazara Sunma : Ürünün pazara sunulması için de strateji geliştirilmesi ve plan yapılması gerekir. Sürecin başarılı olup olmadığı ancak pazara sunma aşamasında belli olur. Doğru zamanda doğru ürünü pazara sunmak gereklidir. Bir şirketin, insan sağlığı için yararlı bir yağ olan Omega 3 içeren yumurtalar üretmesi ve bunları çocukların ilgisini çekecek ve onları yumurta yemeğe özendirecek şekilde güzel paketler içinde satması da bir inovasyondur.yada bir hastane, hastalarının tahlil sonuçlarını İnternet ten görebilmelerini sağlıyorsa, o da inovasyon yapmış olur. Ketçap şişesini ters çevirip, baş aşağı duracak şekilde kullanımını daha kolay hale getirmekte inovasyondur.türk kahvesi yapan makine,ısıtıcının üstüne konulan demlik ile çay makinesi yapılanması da başarılı yurtiçi inovasyon çalışmalarına örnektir. Peki bu süreçte nasıl başarılı olunacak; Müşterilerinizi dinleyin,is ortaklarınızın ve çalışanlarınızın fikirlerini alın..her şeyin temelinde fikirler yatar işin kurulmasından gelişip büyümesine kadar. Tofaş çalışanlarını dinleyerek 67 milyon euro kazanım elde etmiştir.öneri bildirim-ödül sistemi firmaların yararına olmaktadır. Dünyanın en büyük kahve mağazasının da urun geliştirmede ki en büyük potansiyeli müşterileridir.. Ürün,süreç veya hizmette yenilik yapmak için; kolay kullanım,yalın süreç,daha az işçilik, az enerji kullanımı,üründe hafiflik,atıkların azaltılması, fonksiyonellik katmak başlangıç çalışmalarının temelini oluşturmalıdır.. Porselen Çin den bin yılda Avrupa ya yayılmıştır, fakat bu gün ticari hayatta patent koruması kalkan bir ilaç pazarında % 80 bölümünü kaybetmektedir.bu iki örnek bile günümüzde ticari faaliyetin nasıl değiştiğini göstermek için yeterlidir.. 1.Müşterilerin çok çeşit ve düşük adet siparişlerini karşılayamıyorsunuz 2- Maliyetlerinizi yönetemiyorsunuz ve düşüremiyorsunuz 3.Yüksek stok maliyetleriyle ve stokların yönetimiyle uğraşıyorsunuz 4.Üretim proseslerinizi geliştiremiyor, üretim zamanlarınızı düşüremiyorsunuz 5.Yaşadığınız kalite hatalarını tekrar tekrar yaşıyor, sürekli tamir yapıyorsunuz 6.Yeni modelleri hep gecikmeyle devreye alıyorsunuz 7.Rakiplerinizi geçmek için sürekli yeni otomatik makineler alıyorsunuz, lakinonlarda aynı makineleri aldığında yine rekabetçi olamıyorsunuz 8.Çalışanlarınızın yaptıkları işlere katkılarının olmadığını ve verimliliklerinin düşük olduğunu görüyor ama bir şey yapamıyorsunuz 9.Tedarikçileriniz size istediğiniz kalitede, hedeflediğiniz fiyatta, istediğiniz zamanda ve istediğiniz miktarda ürün gönderemiyor, sizinle birlikte hareket edemiyor, sizi desteklemiyor 10.Dün ile bugün arasında bir gelişim göremiyorsunuz, üstelik firmanızı ziyaret eden müşterilerde hiç bir değişiklik fark etmiyor, hiçbir gelişme görmüyor. Ne yapabiliriz? Yalın Yönetim ve Üretim Sistemini kurarak bu problem leri çözmek mümkün. Yalın Yönetim ve Üretim Sisteminde amaç, siparişten teslimata kadar tüm iş adımlarındaki israfları ortadan kaldırarak kaliteyi iyileştirmek, maliyetleri düşürmek vetoplam üretim süresini kısaltmak,yani neticede mevcut fabrikada, mevcut ekipman ve çalışanlarla daha fazla üretim yaparak ciroyu ve kârı artırmaktır. Yalın Yönetim ve Üretim Sistemi Nasıl Kurulur? Bu sistemi kurmak isteyen bir firma en az 2 yıl sürecek bir çalışmayı gözönüne almak durumundadır. Yalın Yönetim ve Üretim Sistemi çalışmaları ancak bu sistemi çok iyi bilen, daha önceden uygulamış, Yalın teknikleri ilk seferde doğru uygulayabilecek sensei - lerin rehberliğinde gerçekleştirilebilir. Ne zaman başlamalıyız? Japon üstad Shigeo Shingo nun Yalın Yönetim ve Üretim sistemini kurmak için zamanı olmayanlarahitaben söylediği güzel bir söz var; İyileştirme yapmaya zamanınız mı yok? Genellikle çok meşgul olan ve iyileştirmek için zamanı olmayan yöneticilerle karşılaşıyorum. Onlara diyorum ki, bakın öldüğünüzde ya da firmanız battığında meşgul olmaktan kurtulacaksınız Başlamak için en doğru zaman hemen bugün, rakiplerden önce başlamak olmalı. Eğer rakipleriniz bu sistemi sizden önce kurarlarsa onları yakalamak ve geçmek çok daha zor olacaktır. 1921 yılında Henry Ford yazdığı Today and Tomorrow ( Bugün ve Yarın ) kitabında israf kelimesini şu şekilde tanımlamıştı: Bir hammadde veya ürünün ihtiyaçtan fazla olan kısmı israftır Bu tanımlama ile Henry Ford senkron üretim prensiplerini gerçekten anlamış olan ilk endüstri adamı olduğunu gösterdi. İsraf (waste), ürün veya hizmetlerimize değer katmayan,firmanın ana hedefinde ilerlemesine destek olmayan ancak gerçekleştirdiğimiz aktivitelerin tümüdür. Bekleme Süresi, Taşıma, İşlem, Hareket, Kusur, Envanter ve Fazla Üretim önemli israf kaynaklarındandır. Bu israf kaynaklarını detaylı olarak inceleyecek olursak, Değer katan bir şeyin yapılmadığı boş zaman bekleme süresi olarak tanımlanır. İnsanın beklemesi, makinenin beklemesi mesela bir çalışanın makinayı beklemesi, bir makinenin onu çalıştıracak olanı beklemesi, arıza ve duruşlara etkin müdahale olmaması, uzun set-up süreleri, tutarsız çalışma yöntemleri, gereken araç ve malzemenin olmaması bekleme süresine örnek olarak verilebilir. Malzemenin, ürün ve hizmetlerimize değer katmayan hareketi de taşıma olarak adlandırılır. Bir malzemenin birden fazla yerde olması, kullanılmayan malzemenin geri dönüşü, malzemeyi üretimi yarıda keserek kenara çekmek, gereğinden fazla forklift, konteynır kullanımı, büyük partiler halinde üretim, bozuk malzemenin depolanmasıda taşıma için verilen örneklerdir. Değer katmayan işlemler için çaba harcamak bir başka israf kaynağı olan işlem dir. Birleştirilebilir işlemler, müşterimizi etkilemeyen iyileştirmeler mesela, müşterimizin beklentilerini anlayamamak, gereksiz onay mekanizması, gereksiz formların doldurulması, gereğinden fazla bilgi ve dökümantasyon, darboğazları yönetememek, üretim bittikten sonra yapılan kalite kontrol işlem örnekleridir. Çalışanların değer katmayan herhangi bir amaç için hareket etmesi de Hareket tanımıdır. Malzeme ve ekipman aramak, erişim güçlüğü (eğilmek,uzanmak), malzemelerin üretim alanından uzakta olması, bölümler arası gezinmeye sebep olan prosedürler, fazla harekete neden olan yerleşim düzeni, fiziksel zorlanmaya sebep olan iş ortamı, ekipman hareket israfına verilecek örneklerdir. Bir ürün veya hizmetimizi müşteri istekleri doğrultusunda onarmak, yeniden yapmak Kusur dur. Ek alan,araç ve ekipman tahsisi, ek işgücü kullanımı, ek envanter, sevkiyatımızın gecikmesi, teslim tarihinin aşılması, daha düşük karlılık, daha fazla kayıp, kalitemizin sorgulanması ve prestij kaybı kusur örnekleridir. Üretim veya satış için gerekenden fazla malzeme, yarı mamül, ürün Envanter dir. Düşük devir hızı, operasyonlar arası malzeme yığınları, fazla miktarda yeniden işlem ve tamirat, yeni ürünlerin piyasaya gecikerek çıkması, büyük depo alanı, satılmayacak olanı üretmek ve onun takibi de envanter israfına verilecek örneklerdir. Önceden üretmek,gereğinden hızlı üretmek,satılmamış olanı üretmek,meşgul görünmek, ihtiyaçtan fazla üretmek Fazla Üretim nedenidir. Paraya dönüşmeyecek envanterin birikmesi,gereğinden hızlı makina ve tezgah yatırımı,dengesiz malzeme akışı,önceliklerin ve bir planın olmaması,büyük parti büyüklükleri,ekstra saklama alanı,insan gücü fazla üretime verilebilecek örneklerdir. Gelecek yazıda görüşmek üzere esenlikle kalın. Yararlanılan Kaynaklar: Diyalog

11 Şubat 2015 Yorum 2015 yılına iyi başladık. Seçim yılı olmasına rağmen bütçe dengesinin korunduğunun gözlemlendiği bir ayı geride bıraktık. Bütçe yılın ilk ayında fazla vererek başladı. Bu sevindirici bir haber. Elbette bütçenin yılı nasıl tamamlayacağı, seçim dönemini nasıl atlatacağı daha önemli. 2014 ün son ayları herkesin dolar kuru ve petrol fiyatlarını konuşmasıyla tamamlanmıştı. Hatırlarsınız dolar almış başını gitmiş, petrol tarihi dip noktalarını görmüş ve Rusya nın ciddi krize sürüklendiğine 2015 Yılı Beklentileri Ve Mobilya Sektörü Durumu Dr. Eyüp Vural Aydın MOSFED Gn. Sekreter eva@phdstrategy.com şahit olmuştuk. Veriler ne der, nasıl yorumlanır bilinmez ama dış kaynakların, yabancı yatırımcının 2015 yılında da Türkiye ye ilgisi sürecek. Elbette ABD den FED den gelecek hızlı ve ani bir faiz yükseltme hareketi Türkiye den olacağı gibi dünyanın birçok yerinden menkul yatırımlarının ABD ye kaymasına neden olabilir. Ancak, FED in bu denli hızlı ve ani bir faiz yükseltmesi yapacağını sanmıyorum. Piyasalar da bu artışı tedrici bekliyor, ani değil. Burada iyi olan, ekonomi yöneticilerimizin de bu gelişmeleri bekliyor olması ve farklı senaryolara hazır olduklarını dile getiriyor olmaları. Hep birlikte izleyeceğiz. 2015 yılına bakarsak, bu yıl döviz tarafından kazanç getirecek bir yıl olmayacak. Kurile ilgili tahmin yapmak çok zor olsa da, yine de 2015 yılında euro dan uzak durmakta fayda var. Malumumuz, Türkiye ekonomisi 2014 yılında ihracat destekli bir büyüme sergiledi. İhracatın büyümemize katkısı 2.7 puan olarak gerçekleşti. Bu şu demek; ihracat performansımızda artış olmasa neredeyse sıfır düzeyinde büyüyecektik. Bu veriden hareketle gelecek politikalarının şekillendirilmesinden söz etmek gerekiyor. Sürdürülebilir bir büyüme için ihracat odaklı büyüme stratejisinin uygulandığı önemli bir dönemeci birlikte geçmeliyiz. Ancak bu geçiş, az önce yazdığımız cümle gibi kolay olmayacak, akıp gitmeyecek tabi ki. Bugün ülkelerin büyümelerine yön verecek ve bunu sürekli kılacak iki temel unsur var; üretim ve ihracat. İhracat ülkelerin sürdürülebilir büyümelerinin temelini oluşturuyor. Ancak gerek üretimde gerekse ihracatta sürdürülebilir büyüme denen mesele için köklü yapısal değişimlere ihtiyaç duyuluyor. Son zamanlarda paradigma değişimi diye ortalıkta söylenen değişim de tam bu konuları içeriyor. Üreticinin desteklendiği, doğru teşvik modellerinin uygulandığı, doğru vergi politikaları ile iş dünyasının serbestliğinin arttığı ve global pazarlarda rekabet edebilir duruma geldiği bir paradigma bu... Aslına bakılırsa son yıllarda özellikle satış ve pazarlama alanında anlamlı denecek teşvik kalemleri çıkartıldı. Kim ne kadar kullandı, nasıl bir performans aldı bunu tespit edemesek de, ciddi bir kaynağın iş dünyasına aktarıldığı ortada. Belki önümüzdeki dönem teşvik mekanizmasının da performansını ölçecek, desteklerin ne kadar ticari katma değer ürettiğini görecek bir yapıyı da yetkililerin çalışması gerekecek. Bir de vurgulamadan geçemeyeceğim husus, bu teşviklere hep aynı şirketlerin ulaşmasının önüne geçmek, ihtiyacı olup da teşviklere erişme kapasitesi olmayan mikro ve orta düzey işletmeleri daha kısa ve daha basit bir yoldan bu teşviklere eriştirmek. Bunun da üzerinde durmak gerekecek. Şimdi buradan mobilya sektörüne de değinerek bu ayki yazımızı tamamlayalım. Mobilya sektöründe de yukarıda çerçevesini çizmeye çalıştığım fotoğrafın bir benzeri mevcut. Sürekli olarak üretim kapasitesinde, ihracatında, satış ve pazarlamasında artış gösteren bir sektör. Kısmen teknoloji kullanımın, tasarıma verilen önemin de arttığını görüyoruz. Bu sevindirici gelişmelerin yanı sıra, orta ölçekli işletmelerin de oyun sahnesine biraz daha çıkmasının teşvik edilmesi gerek. Sektörün bu orta ölçek şirketleri de teşviklere erişebilmeli, yurtdışı heyetlere katılım sağlanmalı, fuarlarda onlarda boy göstermelidir. Neticede birlikten kuvvet doğacaktır. Sektörün birlik beraberliği, bu ülkenin mobilyacısının önünü açacak, global pazarlarda daha güçlü olmasını sağlayacaktır. Gerek Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçılar Birliği nde gerekse sektörün çatı kuruluşu MOSFED bünyesinde bu gerekçeleri sağlayacak güzel adımlar atılıyor. Gelecek ay bu adımları derinlemesine inceleyeceğim köşemizde buluşmak üzere... Günümüzün internet odaklı ve sanal gerçekliğe dayalı reklam-tanıtım-pazarlama çalışmalarının gücü ne olursa olsun hala nitelikli uluslararası fuarlar küresel ticaretin önemli pazaryerleri olarak önemlerini koruyorlar. Konumuz mobilya olunca bu alandaki farklı kategorilerdeki bazı fuarlara değinip değerlendirmeye konu hususları hatırlatmakta yarar var. Klasik fuarcılık anlayışı geçirdiği değişimlere rağmen bazı niteliklerini güçlendirerek sürdürmektedir. Öncelikle belirli bir ülke-şehir ve fuar alanında aynı dönemlerde yapılması ile yer-zaman ilişkisini korumaktadır. Takiben fuarı sadece bir tanıtım-pazarlama alanı olarak görmeyip entegre bir çok projenin odak noktası ULUSLARARASI MOBİLYA FUARLARI İSALONİ ÖRNEĞİ (1) Barış Görgüç MOBSAD Genel Sekreter yapma özelliği günümüz fuarcılığını yukarıda bahsedilen sanal tehdide karşı önemli oranda bağışık kılmaktadır. Mobilyaya ilişkin dünyada ve ülkemizde farklı nitelikleri ile temayüz eden pek çok fuar mevcuttur. Kıyas ve değerlendirme kolaylığı olması açısından mobilya fuarlarını biraz kabaca birazda karikatürize ederek sınıflandırmayaçalışalım: Öncelikle fuarları yerel, ulusal, bölgesel ve uluslararası diye ayırarak başlayalım. Bunların ilki ülke içi yerel fuarlardır ki bu örneğe uygun ülkemizde yaklaşık on fuar yapılmaktadır. Bu tarzın önemi yerel ekonomiye katkı, yeni filizlenen bölgesel firmaların tanıtımı, o şehir ve hinterlandına özel proje bazlı çalışmaları ön plana çıkarabilmesidir. Dünya fuarcılığında da az sonra ele alacağımız Almanya, Çin ve ABD ve İtalya örneklerinde vereceğimiz birincil(sürükleyici) fuarların dışında bu sektöre yatırım yapan hemen her ülkenin benzeri en az birkaç yerel fuarı mevcuttur. Şimdilik bu tarz fuarlar konumuzun dışındadır. İkincisi ulusal fuarlardır. Yerel olanlara nazaran daha büyük ve ülke sathına hizmet verebilecek belirli kalibredeki firmaların standardı belirleyen ürünleriyle büyük oranda o ülkenin iç piyasasına hitap ettiği, katılımcı ve ziyaretçisinin çoğunluğunun yerli olduğu fuarlardır. İran, Libya, Rusya, Kazakistan, Hırvatistan, Suudi Arabistan gibi ülkelerde yapılan fuarların bölgesel önemlerine karşın son tahlilde ulusal sayılabildiğini söyleyebiliriz. Üçüncüsü bölgesel fuarlardır. Burada dikkate değer husus fuarın kaç metrekare alanda kurulduğu, kaç yıllık olduğu gibi klasik değerlendirmelere ek olarak ne kadar ülke dışı ilgi çektiğidir. İlgiden kasıt fuara yabancı firmaların stantla katılımı, yabancı alım heyeti ve profesyonel yabancı ziyaretçi gibi unsurlardır. Eğer tüm ülke dışı ilgi unsurları değerlendirildiğinde yabancı katılımcı ve ziyaretçinin kahir ekseriyetinin komşu ya da yakın ülkelerden mürekkep olduğu görülüyorsa bölgesel bir fuar olarak tanımlanabilir. Bu açıdan Dubai deki İndex Fuarı bir örnektir. Ülkemizde ise MOBSAD ın dokuz yıldır üst üste tek bir çatı altında üyeleriyle birlikte, son üç yıldır da tek kimlikli ortak standı ile katılarak Türkiye de üretilen yüksek katma değerli mobilyanın bayraktarlığını yaptığı İSMOB Fuarı bölgemizin mobilya modasına yön veren fuarı olarak temayüz etmiştir. Son olarak ise uluslararası fuardan bahsetmek gerekir. Bu fuarları bölgesel fuarlardan ayıran temel etken ise yabancı ilgisinin çeşitliliğidir. Bu çeşitliliği hem katılımcı, hem alım heyetleri, hem de profesyonel ziyaretçi değerlendirmelerinde görebiliriz. Bu tür fuarlara bir yıl önceden sadece ziyaretçi olmak için bile özel olarak hazırlanılır, ajandaya kaydedilir, otel-uçak rezervasyonları yapılır. Bu fuarların ortak dili İngilizce iken standlı katılımcılar muhakkak en az birkaç farklı dil bilen bir ekiple hedef ülke müşterilerinin karşısına çıkarken bazı ülkelerden gelecek profesyonel ziyaretçilere özel ekipleri ile hizmet verirler. Yakın zamanda ülkemizdeki İMOB Fuarı nın da bu kategoride olması için MOSDER, MOBSAD, OM- SİAD gibi tüm sektör paydaşları çalışmalarına devam etmektedir. Uluslararası fuarlarda da farklı liderlik kategorileri vardır. Yine kabaca bu kategorileri de yerel pazar odaklı fuarlar, üretim hacmi ve çeşitliliği odaklı fuarlar, üretim tekniği ve kalitesi odaklı fuarlar, tasarım odaklı fuarlar olarak tanımlayabiliriz. ABD de yılda iki kez fuar olarak yapılan yılın tümünde açık bir Pazar alanı olan Highpoint Fuarı bu kategoridedir. Bu klasmanda esas olan ne kadar çok yabancı stantlı katılım ve profesyonel ziyaretçi olursa olsun fuarın ağırlık noktasının o ülkenin iç pazarına yönelik olmasıdır. Dünyanın en büyük üreticilerinden biri olan ABD nin yine Dünya nın bir numaralı mobilya ithalatçısı olması bu fuarın en büyük gücüdür. Üretim hacmi ve ürün çeşitliliği odaklı fuarların başlıcaları hiç şüphesiz Çin dedir. Ucuz işçilik ve bir kısım hammadde nedeniyle mukayeseli üstünlük kurduğu alanlarda uzak ara maliyet lideri olabilen Çin in Dünya nın en büyük üreticisi ve ihracatçısı olması bu fuarlara ivme kazandırmaktadır. Zira birazdan farklı özellikleri ile bahsedeceğimiz iki ülke İtalya ve Almanya nın dahi pek çok firması Çin de fason ya da markalı üretim yapar hale gelmiştir. Diğer bir klasmanı ise üretim tekniği ve kalitesi ile özellikle modern mobilya denince ilk fuar olarak anılan Almanya daki IMM Köln Fuarı temsil eder. Her yıl Ar-Ge süreçlerine yoğunlaşmış pek çok üreticinin bazen yeni icatlarını daha çokta inovatif ürün ve süreçlerini sergilediği bu fuarı sektörün bu alandaki laboratuvarı olarak görebiliriz. Fuarın bu yönüyle gelişmesinde kuşkusuz Alman mühendislik kültürünün başarısının ve yönlendirmesinin rolü göz ardı edilemez. Bahsedeceğimiz son kategorinin lideri ise İtalya dır. Konu edeceğimiz İsaloni Fuarı tasarım-moda odaklı klasmanda adeta tek başına yürümektedir. Ülkemiz mobilya sektörünün de yakından takip ettiği bu fuara gelmeden önce İtalya yı sadece mobilya da değil giyimden, kuyumculuğa, otomotivden billuriyeye kadar pek çok alanda alternatifsiz tasarım lideri yapan süreç ve ortama konumuz bağlamında değinelim. Birsonraki yazımızda kaldığımız yerden devam edeceğiz...

Türkiye nin İlk Mobilya Sektör Gazetesi www.limonsandalye.com Yıl: 1 Sayı:4 Ocak 2015 Ücretsizdir www.mobilyagazetesi.com.tr 110 Bin Dolarlık Koltuk Nefes Kesti CNR EXPO Yeşilköy de düzenlenen 11. İstanbul Mobilya Fuarı İSMOB da ilginç, bir o kadarda değerli takımlşar ilgi odağı oldu. CNR Holding kuruluşlarından İstanbul Fuarcılık A.Ş. organizasyonuyla, Türkiye Mobilya Sanayicileri Derneği (MOSDER) işbirliğinde, son kez düzenlenen, KOSGEB ve Ekonomi Bakanlığı desteğinde gerçekleştirilen fuar, 150 bin metrekarelik alana sahip. Fuara, 500 e yakın firma ve binin üzerinde marka katıldı. Fuara, Birleşik Arap Emirlikleri, Bahreyn, Belçika, Cezayir, Çek Cumhuriyeti, Çin, Fas, Fransa, Hollanda, Irak, İngiltere, İran, İspanya, İsrail, İtalya ve Rusya gibi çok sayıda ülkeden alım heyeti geldi. Fuarın ürün grupları arasında, modern, klasik, eskitme ve modüler mobilya, yatak ve yatak grupları, koltuklar, sandalyeler ve kanepeler, bebek ve genç odaları ile mobilya aksesuarları yer aldı. 8 BİN TAŞLI KOLTUK Fuarda, Mobilya Sanayii İşadamları Derneği (MOBSAD) üyesi bir firma tarafından Hindistan da bir sinema aktristi için Yeni Sanayi Özyesil Cad. No:1 İnegöl / Bursa / Türkiye Tel: +90 224 713 06 04 Fax : +90 224 711 69 25 info@limonsandalye.com hazırlanan 110 bin dolar değerindeki koltuk da sergilendi. Yaklaşık 8 bin swarovski taşla süslenmiş koltuk, fuarın en pahalı ürünleri arasında yer aldı. Aynı firmaya ait kırmızı-siyah olarak tasarlanan yatak ise 50 bin liralık fiyatıyla dikkat çekti. Fuarda ayrıca, el yapımı bin parça ayna ile süslenmiş banyo dolabı 26 bin liralık fiyatıyla beğeniye sunulurken, yağlıboya resim desenli bar dolabı da 45 bin liraya alıcı bekledi. Yüksek fiyatlarıyla dikkat çeken mobilyaların üreticisi Adnan Bostan Mobilya nın sahibi Melih İpekçiler, Osmanlı esintilerini Hintli bir film yıldızının evine taşıdıklarını belirterek, Evin bütün konseptini buna uygun olarak oluşturduk. İnsanlar daha çok taşa dikkat ediyor ama bu bir konsept çalışması dedi. Melih İpekçiler, modayı takip ederek hazırladıkları yatak odasına da dikkat çekerek, Bizim çok etkileyici bir ürünümüz, dikkat çekici bir ürünümüz. Üzerinde bine yakın camın kullanıldığı bir banyo dolabımız var. Bu özellikle villa projelerinde, otellerin kral dairelerinde kullandığımız bir ürünümüz diye konuştu. Lütfen Arayın Türkiye nin İlk Ve Tek Mobilya Sektör Gazetesine Abone Olmak Veya Reklam Vermek İçin www.mobilyagazetesi.com.tr Adresindeki Formları Doldurabilirsiniz. Ayrıntılı Bilgi Almak İçin 0 224 718 53 91-0 505 386 87 87-0 533 260 81 44 Nolu Telefonları Arayabilirsiniz