TÜBİTAK-BİDEB KİMYA BİLİM DANIŞMANLIĞI ÇALIŞTAYI 29 AĞUSTOS - 09 EYLÜL 2007 PROJENİN ADI: SİYANÜRSÜZ ALTIN ELDESİ
PROJE EKİBİ Mustafa KEMEÇ ALİ GÜRSOY Proje Danışmanı Prof.Dr.Osman SERİNDAĞ
Projenin Amacı Altın üretimin de kullanılan Hidrojen siyanürün toksik bir madde oluşunun insanlarda yarattığı endişeler ve siyanürlü artıkların çevreye ve canlıya verdiği zararlar göz önüne alınarak, toksik etkisi olmayan bir yöntem kullanarak altın eldesini gerçekleştirmek.
Neden Siyanürsüz Altın Eldesi? Altın, parlak sarı rengi ve ışıltısıyla göz alan çok ağır bir metaldir. Üstelik kolay kolay tepkimeye girmeyen çok kararlı bir element olduğu için havadan ve sudan etkilenmez. Bir başka özelliği de saf haldeyken çok yumuşak olmasıdır; bu nedenle kolayca dövülerek biçimlendirilebilir. Altın bütün bu özellikleriyle tarih boyunca en değerli metallerden sayılmıştır.
Günümüz teknolojisinde metalik altın, metalik altın ihtiva eden cevherlerden HCN kullanılarak elde edilmektedir.
Hidrojen siyanür, sıcak kuru havada son derece uçucu bir maddedir. Kaynama noktası 26 o C dir.yüksek derişimde havada yanıcıdır. Sudan hafiftir(özgül ağırlığı 0,6999). Düşük molekül ağırlığı ve uçucu bileşik olması nedeniyle kolaylıkla difüzyona uğrar.
Siyanürlü altın eldesinin tehlikeleri taşınma sırasında veya işletme içi kazalardan kaynaklanabilmektedir. Ayrıca siyanür ya da bağlantılı akışkanların işlenmesi sırasında komşu ve yakın alanlardaki içme ve sulama suyu kaynaklarını etkilemektedir.
Buradan yola çıkarak altın cevherinin saflaştırılmasında başka bir yol kullanılamaz mı düşüncesini geliştirmeye çalıştık. Yapılan araştırmalar da genel ilgi siyanürden daha az toksik ya da toksik olmayan alternatif reaktiflerin üzerinde yoğunlaşılmıştır.
Sodyum siyanüre kıyasla daha az toksik ve iyi bir karmaşık oluşturucu, yabancı katyonlardan daha az etkilenme özelliği de dikkate alınarak, altın kazanımında sodyum tiyosülfat kullanılarak altın eldesini geliştirmeye çalıştık. Kısaca biz bu çalışmamızda Sodyum siyanür kullanmadan da altın eldesinin mümkün olduğunu ispatladık. Böylece yeni bir yöntem olarak altının farklı eldesinin de mümkün olduğunu ispatlamış olduk.
YÖNTEM: 1-ilk adımda 0,5g elementel altını tarttık. 2-1,2594g Na 2 S 2 O 3 x5h 2 O(sodyum tiyosülfat pentahidrat) alıp 20 ml çözeltisini hazırladık.
3-Hazırladığımız Au ve Na 2 S 2 O 3 x5h 2 O çözeltisini tepkimeye sokarak,altın tiyosülfat kompleksini [Au(S 2 O 3 ) 2 ] -3 elde etmeyi hedefledik. 4Au o (k) +8S 2 O 3-2 (aq) + O 2(g) + 2H 2 O (s) 4[Au(S 2 O 3 ) 2 ] -3 (aq) + 4 OH-1
4-Elde ettiğimiz karışım üzerine birkaç damla H 2 O 2 ekleyerek,magnetik karıştırıcı üzerine koyduk.buradaki amacımız havadaki oksijenin ortama daha fazla katılmasını sağlamak.
5-Ortamı bazikleştirmek için(ph:8-8,5)cuso 4 x5h 2 O suda çözüp üzerine koyu mavi renk oluşuncaya kadar NH 3 ilavesi yaptık. Au o (k) +5S 2 O 3(ag) -2 +[Cu(NH 3 ) 4 ] +2 [Au(S 2 O 3 ) 2 ] -3 +[Cu(S 2 O 3 ) 3 ] -5 +4NH 3
6-Elde ettiğimiz bu karışımdan birkaç damla ilave edip magnetik karıştırıcıya koyup,belli bir hızda karışmasını sağladık. Ancak 48 saatlik bekleme süresi sonunda tepkime gerçekleşmesi gerektiğinden ve çalışma süremiz buna yeterli olmadığından sonucu gözlemleyemedik.
Bir başka yöntem olarak,kral suyu(3 hacim HCI +1hacim HNO 3 karışımı) içinde altını çözerek altın eldesinin mümkün olduğunu ispatlamak istedik. (0,108g altın alarak,30 ml HCI ve 10 ml HNO 3 çözeltisine katarak çözdük) Au o (k) +4H+ +NO 3- +4CI - [Au(CI 4 )] - +2H 2 O+NO (g)
HNO 3(aq), Altın metalini Au +3 değerliğine yükseltger.hci den gelen CI - iyonu metal iyonunu kararlı[auci 4 ] - kompleks iyonuna dönüştürür.
Daha sonra kral suyunda çözünmüş altının üzerine ortamı bazik yapmak için derişik NaOH çözeltisi ekleyerek ph ı 8,5-10 aralığında tuttuk.
Kral suyunda çözünmüş altın numunesinin üzerine toz halindeki çinkodan bir miktar ilave ettik.çözeltinin alt kısmında ilave ettiğimiz çinko tozundan daha çok miktarda siyah renkli bir çökeleğin oluştuğunu gördük.
Elde ettiğimiz bu siyah bileşiği çinko tozlarından arındırmak için HCI ilavesi yaptık.bir kısım çokeleğin çözündüğünü ve geriye kalan kısmın altın bileşiği olduğu sonucuna vardık.
KAYNAKÇA: 1-Madencilik Aralık 1998 cilt-volume 37 *Arş.Görv.C.Ü.Müh.fak.Maden Müh.Böl./SİVAS *Prof.Dr.H.Ü.Müh.Fak.Maden Mühendisliği Böl./ANKARA 2-Dr.Tülay Renklkidağ,Dr Asude Gökmen / KARAMAN *Arş.Görv.Ankara Ü.Tıp.Fak.Adli Tıp Ad./ANKARA 3- http://tr.wikipedia.org 4-D.Feng.J.S.J.van Deventer / Hydrometallurgy 82 (2006)126-132
Sonuç : Yapılan çalışmalarda; altın cevherlerinin sodyum siyanür dışında başka yöntemler de kullanılarak elde edilebileceğini gördük. ÖNER NERİLER: Tiyosülfat yönteminin daha geniş zamanda ve teknik imkanlar içerisinde bu deneyin yapılmasının daha iyi sonuçlar vereceği anlaşılmıştır. Altının bütün bu yöntemlerin dışında daha başka yöntemlerle de elde edilebileceği yaptığımız bu çalışmalar sonucunda umut vaat etmiştir.
TEŞEKK EKKÜR Bu kimya çalıştayının gerçekleşmesinde emeği geçenlere ve katkıları için TÜBİTAK ve TÜSSİDE teşekkür ederiz.