5 Hücreler: Yaşamın işleyen birimleri
5.1 Hangi özellikler hücreleri yaşamın temel birimleri yapar? 5.2 Prokaryotik hücrelerin özellikleri nelerdir? 5.3 Ökaryotik hücrelerin özellikleri nelerdir? 5.4 Hücre yüzeyi ve dışı yapılar 5.5 Ökaryotik hücreler nasıl ortaya çıkmıştır?
5.1 Hücrelerin temel özellikleri? Hücre teorisi biyolojideki ilk birleştirici teoriydi. Hücreler yaşamın en temel birimleridir. Tüm organizmalar hücrelerden oluşmuştur. Tüm hücreler var olan diğer hücrelerden oluşur.
5.1 Hücrelerin temel özellikleri Hücre teorisinin etkileri: Tüm hücrelerin görevleri benzerdir. Yaşam süreklidir. Yaşamın başlangıcı hücrelerin başlangıcıydı.
5.1 Hücrelerin temel özellikleri Hücreler çoğunlukla küçüktür. İstisnalar: Kuş yumurtaları, bazı algler ve bazı bakteri hücreleri.
Figure 5.1 Yaşam ölçeği Çoğu bakteri Protein Kloroplast Kurbağa yumurtası Atomlar Lipid Bitki ve hayvan hücrelerinin çoğu Küçük moleküller Virüs Elektron mikroskobu Işık mikroskobu
Figure 5.1 Yaşam ölçeği Kurbağa yumurtası İnsan Ağaç Arı kuşu Mavi balina Çıplak göz
5.1 Hücrelerin temel özellikleri Hücreler küçüktür çünkü yüzey alanına hacim oranının yüksek olması gerekir. Hacim, birim zamanda hücrede gerçekleşen kimyasal tepkime miktarını sınırlar. Yüzey alanı, birim zamanda hücre zarından geçebilecek madde miktarını sınırlar.
Figure 5.2 Hücreler neden küçüktür Küpler küp küp küp Yüzey alanı 6 Yüzey x 6 Yüzey x 6 Yüzey x Hacim Yüzey alanıhacim oranı
Figure 5.2 Why Cells Are Small (Part 2) Küreler Çap Yüzey alanı Hacim Yüzey alanıhacim oranı
5.1 Hücrelerin temel özellikleri Büyük organizmalar daha büyük hücrelere değil, daha çok hücreye sahiptir. Obje ne kadar küçük ise hacmin yüzey alanına oranı o kadar azalır. Hücrelerin mikroskobik boyutlarda olmasının temel nedeni yüzeyin hacim için yeterli olmasına yardım etmektir.
5.1 Hücrelerin temel özellikleri Çoğu hücre < 200 μm boyutundadır. Onları görebilmek için mikroskop kullanırız: Büyütme (Magnifikasyon): görünen boyutu büyütür Çözünürlük: Büyütülen nesnenin netliği iki nesnenin ayırt edilebildiği en küçük mesafe.
5.1 Hücrelerin temel özellikleri İki temel mikroskop çeşidi: Işık mikroskopu cam lensler ve ışık kullanır. Çözünürlük = 0.2 μm Elektron mikroskopu elektromıknatıslar bir elektron demetini odaklar. Çözünürlük = 0.2 nm
Figure 5.3 Hücreleri görmek Işık mikroskobu Aydınlık saha mikroskpisi Faz kontrast mikroskpisi Değişimli girişim kontrast mikroskopisi
Figure 5.3 Looking at Cells (Part 2) Işık mikroskobu Boyanmış ışık mikroskopisi Floresan mikroskopi Konfokal mikroskopi
Figure 5.3 Hücreleri görmek Elektron mikroskopu Geçirimli elektron mikroskopi Taramalı elektron mikroskopi Dondurup kıran mikroskopi
5.1.1 Hücre zarı Hücre zarı her hücrenin dışını çevreleyen ve hemen hemen benzer olan yapıdır. İçine gömülü halde proteinler ve farklı moleküller bulunan fosfolipidden oluşan çift katmanlı zardır. Tamamen katı değildir, daha çok içinde protein ve lipidlerin sürekli hareket ettiği yağlı bir sıvıdır.
5.1.1 Hücre zarı Hücre zarı: Seçici geçirgen bir bariyer Hücrelerin iç çevrelerini dengede tutmalarını sağlar İletişim ve sinyal alımında önemlidir. Komşu hücrelere bağlanma veya tutunmayı sağlayan proteinler içerir.
5.1.2 Prokaryot-ökaryot İki tip hücre vardır: Prokaryot ve ökaryot Bakteriler ve Arkealar prokaryottur. İlk hücreler büyük olasılıkla prokaryottu. Ökarya grubu ökaryottur DNA, çekirdek denilen zarla çevrili bir bölme içerisindedir.
5.1.2 Prokaryot-ökaryot Ökaryotların çekirdek dışında başka zarla çevrili bölmeleri bulunur. Buralarda kimyasal tepkimeler gerçekleşir. Bu, ökaryot hücrelerde görevlerin çeşitlenmesine ve dokuların özelleşmesine olanak sağlamıştır.
5.2 Prokaryot hücrelerin özellikleri Prokaryot hücreler çok küçüktür. Bireyler tek hücrelerdir fakat genellikle zincirler veya kümeler halinde bulunurlar. Prokaryotlar çevreye uyum sağlamada oldukça başarılıdır çok çeşitli enerji kaynaklarını kullanabilir ve bazıları uç çevrelerde yaşayabilir.
5.2 Prokaryot hücrelerin özellikleri Prokaryot hücreler: Hücre zarı ile çevrilidir. DNA nükleoid içerisinde bulunur. Sitoplazma, sitosol (su ve çözünmüş maddeler) ve asılı duran parçacıklardan oluşur. Ribozomlar protein sentezi yapar
Figure 5.4 Prokaryot hücre Kapsül Sitoplazma Ribozomlar Nükleoid Hücre zarı Flagellum Hücre zarı Hücre duvarı Peptidoglikan Dış zar (bazı bakterilerde yoktur)
5.2 Prokaryot hücrelerin özellikleri Çoğu prokaryotta hücre zarının dışında bir hücre duvarı bulunur. Bakteri hücre duvarları peptidoglikan içerir. Bazı bakterilerin fazladan bir dış zarı da vardır. Bazı bakterilerde polisakkaritten oluşan sümüksü bir kapsül bulunur.
5.2 Prokaryot hücrelerin özellikleri Fotosentetik bakterilerde, fotosentez için gereken molekülleri içeren bir iç zar sistemi bulunur. Diğer bakterilerde hücre zarıyla bağlantılı zar katlanmaları bulunur; hücre bölünmesi veya enerji tepkimelerinde görev yapar.
5.2 Prokaryot hücrelerin özellikleri Bazı prokaryotlar flagellin proteininden oluşan flagella ile yüzebilirler. Bazı bakterilerde piluslar bulunur yüzeyden dışa uzanan saçsı yapılar. Bakterilerin diğer hücrelere tutunmasına yardımcı olur. Bazı bakterilerde aktin proteininden oluşan iç iskelet bulunur.
Figure 5.5 Prokaryot flagella
Figure 5.5 Prokaryot flagella Dış zar Peptidoglikan Hücre zarı
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri Ökaryot hücreler prokaryotlardan 10 kata kadar daha büyük olabilirler. Ökaryot hücrelerde organel denilen zarla çevrili bölmeler bulunur. Her organelin hücrede belirli bir görevi vardır.
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri Organeller sayesinde ökaryot hücreler özelleşebilmiş ve çok hücreli organizmaların doku ve organlarını oluşturabilmişlerdir.
Figure 5.7 Ökaryot hücreler HAYVAN HÜCRESİ Mitokondri İç iskelet Nükleolus Çekirdek Serbest ribozomlar Granüllü endoplazmik retikulum Peroksizom Sentriyoller GER bağlı ribozomlar Golgi aygıtı Hücre zarı Granülsüz endoplazmik retikulum
Figure 5.7 Eukaryotic Ökaryot hücreler Cells (Part 2) Mitokondri İç iskelet Nükleolus Çekirdek HAYVAN HÜCRESİ Granüllü endoplazmik retikulum Serbest ribozomlar Peroksizom Sentriyoller RER bağlı ribozomlar Golgi aygıtı Hücre zarı Granülsüz endoplazmik retikulum Ribozomlar Hücre dışı Hücre içi
Figure 5.7 Eukaryotic Ökaryot hücreler Cells (Part 2) BİTKİ HÜCRESİ Hücre duvarı Serbest ribozomlar Nükleolus Çekirdek Peroksizom Granülsüz endoplazmik retikulum Koful Granüllü endoplazmik retikulum Hücre zarı Kloroplast Plazmodezmata Golgi aygıtı Mitokondri
Figure 5.7 Eukaryotic Ökaryot hücreler Cells (Part 4) 2) BİTKİ HÜCRESİ Hücre duvarı Serbest ribozomlar Nükleolus Çekirdek Peroksizom Granülsüz endoplazmik retikulum Koful Granüllü endoplazmik retikulum Hücre zarı Kloroplast Plazmodezmata Golgi aygıtı Mitokondri
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri Organeller ilk defa olarak ışık mikroskobunda araştırılmıştır. Hücre ayrıştırması yöntemi organelleri kimyasal yöntemlerle incelenmek üzere ayırır..
Figure 5.6 Hücre ayrıştırması ARAŞTIRMA YÖNTEMLERi Çekirdek
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri-ribozom Ribozomlar protein sentezi Prokaryotlarda ve ökaryotlarda bulunur. Benzer yapıları vardır. Ribozomlar, ribozomal RNA (rrna) ve 50 farklı proteinden oluşur.
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri-ribozom Ökaryotlarda ribozomlar, sitoplazmada serbest olarak, endoplazmik retikuluma bağlı, mitokondri veya kloroplast içinde bulunur. Prokaryotlarda ribozomlar sitoplazmada serbest bir şekilde bulunur.
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri-çekirdek Çekirdek genellikle en büyük organeldir. DNA içerir DNA eşlenmesinin merkezidir Gen ifadesinin açıldığı veya kapatıldığı yerdir Ribozomların oluşturulması nükleolus denilen bölgede gerçekleşir
Figure 5.8 Çekirdek çift zar ile çevrilidir Nükleoplazm Dış zar İç zar Nükleolus Kromatin Çekirdek zarfı Çekirdek porları
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri-çekirdek Çekirdek iki zar ile çevrilidir çekirdek zarfı. Zarfın üzerindeki porlar (delikler) moleküllerin sitoplazma ve çekirdek arasındaki geçişini kontrol eder.
Figure 5.8 Çekirdek iki katlı zar ile çevrilidir Çekirdeğin içi Çekirdek zarfı
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri-çekirdek Çekirdekte DNA, proteinlerle birleşerek kromatin denilen lifsi yapıları oluşturur. Kromatin, çok uzun ince iplikçikler halinde bulunur--kromozomlar. Hücre bölünmesinden önce kromatin yoğunlaşır ve kromozomlar ışık mikroskobunda görülebilecek hale gelir.
Figure 5.9 Kromatin ve kromozomlar
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri-iç zar sistemi İç zar sistemi, hücre zarı, çekirdek zarı, endoplazmik retikulum, golgi aygıtı ve lizozomları içerir. Küçük, zarla kaplı kesecikler maddeleri hücre bölmeleri arasında taşırlar.
Figure 5.10 İç zar sistemi Sitoplazma Sisterna Orta bölge Hücrede kullanılacak proteinler Hücre zarı Trans bölge Hücre dışı Hücre dışında kullanılacak proteinler
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri-iç zar sistemi Endoplazmik retikulum (ER): sitoplazmada birbirine bağlı zarlar sistemi. 1. Granüllü endoplazmik retikulum (GER): ribozomlar üzerine tutunur Yeni yapılan proteinler GER içine girer ve burada değiştirilir, katlanır ve gerekli bölgelere gönderilir. Bu organelce yoğun hücreler protein yapıda salgılar üretir (örn; pankreas hücreleri tarafından salgılanan insülin gibi).
Figure 5.10 İç zar sistemi
GER Glikoprotein oluşumu Sisternelere geçen proteinler üç boyutlu yapılarını kazanırlar. Salgı proteinlerinin çoğu glikoprotein yapıdadır, yani kovalent olarak karbohidratlara bağlıdır. Bu karbohidratlar birkaç şeker biriminden oluşmuş oligosakkaritlerdir.
GER Salgı proteinlerinin taşınması Granüllü ER üzerinde bulunan ribozomlar tarafından sentezlenen ve ER içinde paketlenen salgılar, sitoplazmada serbest bulunan ribozomlar tarafından sentezlenen proteinlerden ayrı tutulur. Salgı proteinleri paketlenerek transisyonel ER adı verilen özgün bölgeden kesecikler halinde organeli terk eder. Hücrede bir yerden başka bir yere aktarılan bu keseciklere taşıma kesecikleri denir.
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri-iç zar sistemi 2- Granülsüz endoplazmik retikulum (SER): Daha tübüler yapı, ribozom bulunmaz İlaç gibi küçük molekülleri kimyasal olarak değiştirir Hayvan hücrelerinde glikojenin hidrolizi Lipid ve steroid sentezi
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri-iç zar sistemi Granülsüz ER lipid sentezi Bu organelde bulunan enzimler; yağ, fosfolipit ve steroidlerin sentezini gerçekleştirir. Steroidler arasında, eşey hormonları ve böbrek üstü bezlerden salınan hormonlar bulunur. Bu hormonları sentezleyen ve salgılayan hücrelerde bol miktarda düz ER bulunur.
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri-iç zar sistemi Granülsüz ER ilaç detoksifikasyonu Detoksifikasyon genellikle ilaçlara hidroksil grubu ilave edilerek gerçekleştirilir. Böylece ilaçlar suda çözünebilir ve idrarla atılabilir. Uyuşturucu etkiye sahip fenobarbital ve diğer barbitüratlar, karaciğer hücrelerindeki düz ERʼ de metabolize edilir.
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri-iç zar sistemi Golgi aygıtı düzleşmiş keselerden (sisterna) ve küçük, zarla kaplı keseciklerden oluşur. GER den protein alır daha da değiştirebilir Proteinleri biriktirir, paketler ve ayırır. Bitki hücrelerinde hücre duvarı için gereken polisakkaritler burada sentezlenir
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri-iç zar sistemi ER dan kopan kesecikler Golgi nin sis bölgesine gelir. Trans bölgesinde kesecikler Golgi den kopar ve hücre zarı veya başka organellere gider.
Figure 5.10 İç zar sistemi
Figure 5.10 İç zar sistemi Sitoplazma Sisterna Orta bölge Hücrede kullanılacak proteinler Hücre zarı Trans bölge Hücre dışı Hücre dışında kullanılacak proteinler
Golgi - işaretleme Golgi aygıtı, ürünlerine fosfat grupları gibi bazı moleküler işaretler ekler. Golgi tarafından taşıma keseciklerinin zarları üzerine yerleştirilen bu işaretçiler, söz konusu keseciğin gideceği yeri belirler (plazma zarı ya da organeller).
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri-iç zar sistemi Lizozom Hidrolitik enzimler içeren zarla çevrili bir kesedir. Bu enzimler makromoleküllerin sindiriminde kullanılır.
5.3 Ökaryot hücrelerin özellikleri-iç zar sistemi Lizozom enzimleri ph 5ʼ de optimum çalışır. Lizozom zarı, hidrojen iyonlarını sitoplazmadan lizozom içine pompalayarak iç ortamın asidik kalmasını sağlar. Lizozomun parçalanması hücre sitoplazmasına zarar verir.
5.3.1 Hücre içi sindirim Lizozomlar hücre içi sindirim yaparlar. Fagositoz ile alınan besin vakuolleri lizozom ile kaynaşır ve buralarda besinler parçalanır. Sindirim ürünleri sitoplazmaya geçerek hücre besini haline gelir.
5.3.1 Hücre içi sindirim - otofaji Lizozomlar, hücrenin kendi organik materyalinin geri dönüşümünü de sağlar. Bu sürece, otofaji adı verilir. Ömrünü tamamlamış bir organel lizozom tarafından alınır ve yarı sindirilerek açığa çıkan monomerler yeniden kullanılmak üzere sitoplazmaya verilir. İnsan karaciğer hücreleri makromoleküllerinin yarısı her hafta yeniden dönüştürülür.
5.3.1 Hücre içi sindirim - apoptoz Apoptoz = programlanmış hücre ölümü Bu olay, çok hücreli organizmaların gelişiminde önemli rol oynar. Kurbağa yavruları ergine dönüşürken kuyrukta bulunan lizozomlar kuyruğun kopmasını sağlar. İnsan embriyolarında ise parmak aralarındaki doku lizozomlar tarafından sindirilir ve parmaklar ortaya çıkar
5.3.2 Kofullar Kofullar keseciklerden daha büyüktür. Bilinen üç çeşit koful bulunmaktadır: Besin kofulu Kontraktil koful Merkezi koful Besin kofulu fagositoz ile oluşur. Tatlı sularda yaşayan protistlerin çoğu fazla suyu hücre dışına pompalayan kontraktil kofullara sahiptir.
5.3.2 Kofullar merkezi koful Olgun bitki hücreleri çoğunlukla büyük bir merkezi koful içerir. Bu koful, tonoplast adı verilen bir zarla çevrilidir. Daha küçük kofulların kaynaşması ile oluşur. Kofullar ER ve Golgiʼ den köken alır. Tonoplast seçici-geçirgendir ve koful içindeki çözeltiye hücre özsuyu denir.
5.3.2 Kofullar merkezi koful görevleri Önemli organik bileşikleri depolar (örn; protein). Potasyum ve klor gibi inorganik iyonları depolar. Zararlı metabolik yan ürünleri depolayarak hücre dışına atar. Renk veren pigmentleri depolar. Zehirli ya da kötü lezzetli bileşikleri depolayarak avcılara karşı savunma yapar.
5.3.4 Zarla çevrili diğer organeller Mitokondriler, kloroplastlar ve peroksizomlar zarla çevrili olmalarına karşılık iç zar sisteminin bir parçası değillerdir. Bunların zarları sitoplazmadaki serbest ribozomlar ya da bu organellerdeki ribozomlar tarafından oluşturulur. Mitokondriler ve kloroplastlar kendi kendilerine büyüyüp çoğalan yarı-otonom organellerdir.
5.3.4 Zarla çevrili diğer organeller - mitokondri Hemen hemen tüm ökaryotik hücrelerde bulunurlar. Bazı hücrelerde bir tane bulunabildiği gibi bazılarında yüzlerce ya da binlerce bulunabilir. Bu sayı, hücrenin metabolik aktivitesine bağlıdır. Boyları yaklaşık 1-10 μm kadardır. Hücre içinde hareket eder, biçim değiştirir ve ikiye bölünürler.
5.3.4 Zarla çevrili diğer organeller - mitokondri Hücre içi solunum = enerji üretiminden sorumludur Mitokondri matriksi çeşitli enzimleri, DNA ve ribozomları içerir. İç zar üzerinde solunumda görev alan proteinler ve ATP sentezleyen enzimler yerleşmiştir. Kristalar, iç zar yüzeyini artırarak hücre solunumunun verimini yükseltir.
5.3.4 Zarla çevrili diğer organeller - Plastidler Bilinen üç çeşit plastit vardır: Amiloplastlar: Kök ve yumrularda bulunan ve nişasta depolayan renksiz plastitlerdir. Kromoplastlar: Meyve ve çiçeklere sarı ve turuncu renk veren pigmentlere sahiptirler. Kloroplastlar: Klorofil pigmenti içermesinin yanı sıra fotosentezde görevli enzimleri de bulundururlar.
5.3.4 Zarla çevrili diğer organeller - Kloroplastlar İki zardan oluşan bir kılıfa sahiptirler. Organelin iç kısmında tilakoit adı verilen yassı kesecikler mevcuttur. Tilakoit dışında kalan sıvı kısım ise stromaʼdır ve DNA, ribozom ve enzimleri içerir. Kloroplast da ikiye bölünerek çoğalır.
5.3.4 Zarla çevrili diğer organeller - Peroksizomlar Tek zarla çevrili özelleşmiş yapılardır. H 2 O 2 oluşturan enzimler içerirler. Yağ asitlerini daha küçük moleküllere yıkarlar ve mitokondrilere gönderirler. Karaciğerdeki peroksizomlar alkol ve diğer zararlı bileşikleri detoksifiye etmek için bu maddelerden oksijene hidrojen aktarırlar.
5.3.5 Hücre iskeleti Hücreler, sitoplazma içinde uzanan lifsi, ağ yapısındaki bir hücre iskeletine sahiptir. Hücre iskeleti, hücre içerisindeki yapı ve etkinliklerin organizasyonunda rol oynar. Hücre iskeletinin işlevleri şu başlıklar altında incelenebilir: Yapısal destek Hücre hareketi Metabolik etkinliklerin düzenlenmesi
5.3.5 Hücre iskeleti - elemanları Ara
5.3.5 Hücre iskeleti-yapısal destek Bu işlev özellikle hücre duvarı bulunmayan hayvan hücreleri için önemlidir. Birçok organel ve hatta sitoplazmik enzimleri yerli yerinde tutar. Hücrenin belirli bir kısmından hızla diğer bir kısma geçerek hücre biçiminin değişmesine yardımcı olur.
5.3.5 Hücre iskeleti-hareket Hücre iskeleti, hücre içi maddeleri doğrudan hareket ettirmez. Bunun için motor moleküller adı verilen proteinlerle etkileşim gerekir. Motor moleküller, taşınacak madde ile hücre iskeleti arasında bağlantıyı sağlayan yapılardır. Bu yapılar ATP enerjisi ile taşınacak maddeleri hücre iskeleti elemanları üzerinden kaydırarak hareket ettirir. Sil ve kamçı hareketlerinin sağlanması Kas hücrelerinin kasılması Hücre içi keseciklerin taşınması Nörotransmitter maddelerin aksonlara taşınması Fagositoz sırasında plazma zarının besin vakuolü oluşturması Sitoplazmanın hareketleri
5.3.5 Hücre iskeleti-sentrozomlar Mikrotübüller çekirdek yanında yer alan ve sentrozom adı verilen bölgede oluşurlar. Hayvan hücresinde sentrozom içinde bir çift sentriol bulunur. Her sentriol üçlü mikrotübüllerin dokuz set halinde düzenlenerek oluşturduğu halkasal bir yapıdır.
5.3.5 Hücre iskeleti-sentrozomlar Hücre bölünmeden önce her sentriol kendini eşler. Sentrioller mikrotübül birliğinin organizasyonuna yardımcı olur. Bütün ökaryotlar için bu işlem zorunlu değildir. Bitkilerin çoğunda sentriyol bulunmaz.
5.3.5 Hücre iskeleti-siller ve kamçılar Kamçılar ökaryotlarda hareketten sorumlu uzantılardır. Su içinde yüzme işlevine yardımcı olurlar. Sperm hücrelerinin hareketleri bu yapılar sayesinde sağlanır. Nefes borusunu döşeyen siller, tutunmuş atıkları içeren mukusun akciğerlerden dışarı doğru süpürülmesini sağlarlar
Sağlar. Soluk borusu silleri. SEM
5.4 Hücre yüzeyi ve bağlantı bölgeleri Hücre yüzeyinde önemli işlevler gören bazı ek yapılar vardır. Hücre duvarı (bitkiler ve bakterilerde) Hücre dışı matriks (hayvanlarda) Hücreler arası bağlantılar
5.4.1 Hücre duvarı Bitki hücresini korur, ona biçim verir ve aşırı su alınmasını engeller. Plazma zarından çok daha kalındır. Yapısı türden türe ve aynı bitkideki değişik hücrelere göre değişmekle birlikte temel olarak selülozdan oluşmuştur.
5.4.2 Hücre dışı matriks Hayvan hücreleri duvar yerine hücre dışı matrikse sahiptirler. Bu yapının temel bileşenleri hücre tarafından salınan glikoproteinlerdir. Glikoproteinler, kısa zincirli şekerlerin, proteinlere kovalent bağlanması ile oluşan yapılardır.
5.4.3 Hücre dışı matriks
5.5 Ökaryot hücreler nasıl ortaya çıkmıştır? 2 milyar yıl boyunca dünyada yaşam prokaryotikti Hücrelerin bölmelere ayrılması aynı anda gerçekleşecek biyokimsal işlemlerin çeşitlenebilmesini sağlamıştır 1. Organel zarları muhtemelen hücre zarından ortaya çıkmıştır Bazı bakterilerde hücre içine kıvrılmalar vardır. Hücre zarı ile bağlantılı iç zar sistemi bu görüşü desteklemektedir Farklı ph larda bölmeler biyokimyasal tepkimeler için daha uygun ortamlar sağladı RNA ve protein sentezinin farklı bölmelerde yapılabilmesi ayrı ayrı kontrol sağladı
5.5 Ökaryot hücreler nasıl ortaya çıkmıştır? Bazı organeller endosimbiyoz ile oluştu Simbiyoz: birbirlerinin ihtiyaçlarını sağlayarak birlikte yaşayan iki organizma Mitokondri ve plastidlerin bir hücrenin diğerini yutması ve birlikte yaşam geliştirerek ortaya çıktığı düşünülür Bir süre sonra yutulan hücre kendi yönetimini kaybeder ve bazı genleri ana hücreye aktarılır Ör: Japonyada keşfedilen bir ökaryot: Hatena İçerdiği kloroplast yeşil alg Nephroselmis kalıntıları Hatena bölündüğünde kloroplast bir hücrede kalır, diğer hücre gidip yeni bir alg yutar.
5.3.5 Hücre iskeleti-yapısal destek https://www.youtube.com/watch?v=8_24uyjc-qw