Karşılaştırmalı Edebiyat Bağlamında İki Na t: Su Kasidesi ve Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine. Deniz POLATER

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Karşılaştırmalı Edebiyat Bağlamında İki Na t: Su Kasidesi ve Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine. Deniz POLATER"

Transkript

1 harsiyat.. Harsiyât - İlmî, Harsî ve İçtimaî Araştırmalar Dergisi Hakemli, Elektronik, Süreli Dergi Cilt:1 Sayı:2, Kış/2017, E-ISSN: Karşılaştırmalı Edebiyat Bağlamında İki Na t: Su Kasidesi ve Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine Deniz POLATER Doktora Öğrencisi, Düzce Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, denizpolater@hotmail.com Özet Edebi türlerin yapı, tema ve bakış açısı gibi yönlerden etkileşimi ve benzeşimine dayalı olan karşılaştırmalı edebiyat bilimi, tüm dünya edebiyatları için oldukça geniş bir çalışma alanı oluşturur. Günümüzde kuramsal alanı daha olgun bir aşamaya erişmiş bulunan ve üzerinde daha geniş çaplı incelemeler yapılmış olan karşılaştırmalı edebiyat bilimi, uluslar arası incelemelerin yanı sıra ulusal kaynaklar arasındaki ortak noktalara da ışık tutmaktadır. Bu makalede ulusal kaynaklarımız içinde yer alan iki önemli na t örneği karşılaştırılarak Peygamberimize duyulan sevgi ve onun ölümünden duyulan üzüntünün Türk edebiyatının iki farklı evresine yansımaları ortaya konmaya çalışılmıştır. Eserlerde, ortak konuyu ele almanın bir gereği olarak benzer noktaların fazla olduğu gözlemlenmiş; ancak özellikle dil ve üslup, şairanelik, söz sanatları ve süsleme açısından iki şiir arasında belirgin farklar bulunduğu da tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Karşılaştırmalı Edebiyat, Na t, Su Kasidesi, Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine. Two Poem Praising The Prophet Muhammad Within the Context of Comparative Literature: Su Kasidesi and Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine Abstract The Science of Comparative Literature, which is based on the analogy and interaction of literary genres in terms of structure, theme and point of view, involves a wide field of study for all world literature. The Comparative Literature whose theoretical field has reached up a more dignified phase and on which larger scaled researches have been carried out, enlightens common points of national resources as well as international researches. In this paper, it has been attempted to put forward reflections of love for our prophet Muhammad and sorrow upon his death into two different phases of Turkish literature by comparing two eulogy (na t) Works appearing in our national resources. It has been detected that there have been lots of similar elements in these two works as a matter of the fact that two of them are dealing with the same theme; however it has been detected that there have been distinct variations between two poems especially in terms of language and style, poesy, rhetorics and ornaments. Keywords: Comparative Literature, Poem Praising The Prophet Muhammad, Su Kasidesi, Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine.

2 Deniz POLATER Giriş Batı da 19. yüzyıldan itibaren yaygın bir kullanım alanı bulmaya başlayan karşılaştırmalı edebiyat bilimi, bizde ancak yüzyılımızın başından itibaren nicelik ve nitelik bakımından olgun eserlerde uygulanmaya başlanır. 20. yüzyılın ortalarından itibaren eser-içerik merkezli bir inceleme disiplinine yönelen karşılaştırmalı edebiyatın esasları için, Hüseyin Arak, Bu alandaki çalışmalar öncelikle üç temel esasa dayalı olarak sürdürülmektedir: İki edebî metnin farklılıkları, benzerlikleri (analoji) ile etki ve etkileşimlerinin saptanması. 1 ifadesini kullanır. Bu yargıdan da anlaşılacağı üzere karşılaştırmalı edebiyat açısından Batı edebiyatından çok geride olduğumuz yargısının artık geçerliğini yitirdiği, karşılaştırmalı edebiyat çalışmalarının ülkemizde de geliştiği ve sistematik bir olgu hâlini aldığı söylenebilir. Batı da olduğu gibi ülkemizde de karşılaştırmalı edebiyat biliminin doğuşunda farklı kültürlere ait iki eseri çeşitli yönlerden irdeleyerek, onların evrensel kültüre katkılarını ortaya koyma çabası yatmaktadır. Gürsel Aytaç ın söylemiyle, karşılaştırmalı edebiyat biliminin görevi, Farklı dillerde yazılmış iki eseri konu, düşünce ya da biçim bakımından incelemek, ortak, benzer ve farklı yanlarını tespit etmek, nedenleri üzerine yorum getirmektir. 2 Sağlam bir temel üzerine oturtulmuş olan bu görüşü, daha sonraları bazı edebiyat bilimciler daha geniş bir çerçevede ele alarak işler. Karşılaştırmalı edebiyat bilimi alanındaki çalışmaların milli edebiyat sınırları içerisinde de yapılabileceğini savunan 3 Yavuz Bayram gibi düşünürler, bu edebiyat bilimine yeni bir yol çizer, onun bilimsel işleyişine yeni bir ivme kazandırırlar. Bu durumun, geleneği ve gelenekten etkilenme konusunu sıkça işleyen Türk araştırmacıları için yeni bir inceleme alanı yarattığı söylenebilir. Bilindiği gibi edebiyat bilimi ve edebî eser, kültürel ögelerin aktarımı ve yaşatılması konusunda başat ögelerden biri konumundadır. Yazıldığı ya da ele aldığı dönemin zihniyet unsurlarını estetik kurallar dâhilinde okura sunması yönüyle de bu görevini perçinler. Karşılaştırmalı edebiyat çalışmaları içinde ele alınan eserler alelade eserler değil, zihniyet ve içerik itibariyle ulusal ya da evrensel değerler ifade eden çok yönlü metinlerdir. Bu çok yönlü metinler, felsefede olduğu gibi olay ve olguları düşünsel bir aşamada bırakmadığı gibi, kurmaca bir gerçeklik kullanarak da tarihin, olana sadık kalma ilkesinin dışına çıkar. Berna Moran ın ifadesiyle, Edebiyat hem olayları somut hale sokmakla felsefenin kuruluğunu ve soyutluğunu giderir, hem de olması gerekeni telkin etmekle tarihini noksanını. 4 Özellikle şiir dili, edebî eseri tarihî ve felsefî eserlerden daha farklı, daha estetik bir konuma taşır. 1 * Düzce Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yeni Türk Edebiyatı ABD Doktora Öğrencisi, Bartın FSMAL Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni, denizpolater@gmail.com Hüseyin Arak, Karşılaştırmalı Edebiyat Ve Çokkültürlülük Düşüncesi, Bildiriler Kitabı / Proceedıngs, Kırıkkale, 2013, s Gürsel Aytaç, Karşılaştırmalı Edebiyat Bilimi, Say Yayınları, İstanbul, 2013, s Yavuz Bayram, Karşılaştırmalı Edebiyat Bilimi ve Bir Uygulama, Selçuk Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, Türkiyat Araştırmaları Dergisi, S:16, Konya, Güz 2004, s Berna Moran, Edebiyat Kuramları ve Eleştiri, İletişim Yayınları, İstanbul, 2012, s Harsiyat - İlmî ve İçtimaî Araştırmalar Dergisi

3 Karşılaştırmalı Edebiyat Bağlamında İki Na t: Su Kasidesi ve Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine Karşılaştırmalı edebiyat bilimi, zamanla ulusal etkileşimleri de ele almaya başlar. Bu aşamada sanatçı, hem geleneğe sahip çıkıp onu yüceltme hem de geleneksel ögelerden farklı durumlar ortaya koyma çabası içine girer. Karşılaştırmalı edebiyat bilimi de bu etkileşimler ve farklılıkları ortaya koyma çabasının bir ürünüdür. Tarihsel etkileşimlerin, edebiyat araştırmalarında yardımcı izleklerden biri olduğu gerçeğinden hareket edersek edebiyat tarihinin oluşumunda karşılaştırmalı edebiyat biliminin büyük bir öneme sahip olduğunu söyleyebiliriz. İlhan Genç in söylemiyle, Edebiyat eseri, ışığın her köşesine vurduğunda kırıldığı ve parladığı bir kristale benzetilir. Edebiyat bilimi ise edebi esere uyguladığı çeşitli yöntemleriyle bu kristali anlama ve yorumlama ya çalışır. 5 İşte karşılaştırmalı edebiyat da bu aşamada edebiyat tarihimizdeki bu ortak kristallerin izlerini kendi yöntemleriyle bulmaya çalışır. Kabul edildiği üzere, Sanat ve insanlık nasıl tekse edebiyat da tektir. 6 Türk edebiyatının klasik çizgisini temsil eden divan edebiyatı, 600 yıllık Osmanlı şiiri vadisinde önemli bir yere sahiptir. XIII. yy.dan itibaren Anadolu da görülmeye başlanan klasik edebiyat, altı asırlık tarihi seyri içerisinde Fuzûlî, Nef î, Bâki, Şeyh Galib gibi büyük sanatçılar yetiştirmiş; Leyla Vü Mecnun, Siham-ı Kaza, Kanuni Mersiyesi, Hüsn ü Aşk gibi, edebiyatımızı derinden etkileyen eserlere yön vermiştir. Türk edebiyatının bu yoğun evresinde din dışı konuların yanı sıra tasavvuf kültürü de edebî eserlerde geniş bir yer tutar. Tevhidden münâcâta, gazavâtnâmeden hilyeye, na tttan menâbınnâmeye dek çeşitli manzum ve mensur türler tasavvuf kültürünün birer yansıtıcısı konumundadır. Hz. Peygamber i konu alan türler arasında na tların daha özel ve yoğun bir kullanım alanına sahip olduğu görülür. Emine Yeniterzi, na t için, Na t, milletimizin ona olan derin, içten, sonsuz sevgisinin göstergesi dir 7 şeklinde bir değerlendrimede bulunur. Na t, İslâm Peygamberi ne duyulan, muhabbetin; onu kaybetmiş olmanın verdiği üzüntünün; ona duyulan sonsuz hasretin yansımasıdır. Evlerde, tekkelerde, camilerde ve çeşitli ibadethanelerde na t okuma ve Peygamber imizi anma ibadetlerin bir paçası geleneksel bir nitelik kazanmış; bu gelenek nesilden nesile aktarım olanağı bulmuştur. 8 Hz. Peygamber imizi konu edinen türler onu, doğumundan peygamberliğine, mucizelerinden güzel ahlâkına dek çeşitli yönleriyle edebiyatımıza taşır. Hz. Muhammed, yalnız divan edebiyatında değil, halk şiirimizden Cumhuriyet Dönemi Türk şiirine kadar uzanan çizgide birçok sanatçının şiirlerinde özlemle, kavuşma dileğiyle anılır. Çünkü o Sırat-ı Müstakim dir, Nebiyyü l-ümmi dir, Ahmed-i Muhtâr dır, En Sevgili dir Bu çalışmada, karşılaştırmalı edebiyat biliminin yansımalarını analiz etmek için edebiyatın şüphesiz en yaygın, en değişime açık ve en soyut türlerinden biri olan şiir i tercih edildi. Çünkü bilinmektedir ki, İnsan ve hayat ve tabiatta 5 İlhan Genç, Leyla ile Mecnun un iki şairi: Fuzûlî ve Sezai Karakoç, Şûle Yayınları, İstanbul, Eylül 2009, s René Wellek ve Austin Warren, Edebiyat Teorisi, Dergâh Yayınları, İstanbul, 2011, s Emine Yeniterzi, Türk Edebiyatında Na tlara Dair, Türkler, Ankara 2002, C.11, s Geniş bilgi için bkz. Emine Yeniterzi, Divan Şiirinde Na t, Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları, Ankara, Sayı:2 / Kış

4 Deniz POLATER olduğu gibi, şiirin de özü, içi, metafiziği ve ruhu vardır. 9 Bu ruhun, kişisel yorumlara daha fazla imkân tanımakla birlikte, çalışmamız esnasında bu geniş vadide daha rahat hareket edebilme olanağı sunacağı düşünüldü. Na t türünün, Türk edebiyatının çeşitli edebî dönemlerde ele alınış ve yansıtılış biçimlerini, özellikle de farklı yönlerini ortaya koymak, çalışmanın bir diğer gayesi olarak belirlendi. Karşılaştırmalar yapılırken sanatçı merkezli ve bilinçaltı üzerine temellenen psikanalitik edebiyat kuramı verilerinden yararlanma düşüncesi uygun görüldü. Özellikle iki farklı şairin ortak bir sevgiliye, farklı hitaplarla seslenmeleri, bunun altında yatan nedenleri araştırma kaygısını doğurdu. Bu aşamada da zihinsel süreçlerden ziyade bilinçaltındaki yüceltmelerin etkili olduğu kanısına varıldı. Çalışmaya konu edinilen eserlerden ilki, Fuzûlî nin asırlara meydan okuyan şiiri Su Kasidesi dir. Ahenk, anlam, derinlik, ritim, gibi unsurların hemen tümünü bünyesinde toplayan bu şiir, genel kabulle, Peygamber Efendimiz e atfedilmiş en güzel na t örnekleri arasında ilk sıralarda yer almaktadır. 32 beyitten oluşan bu şiir, biçem ve biçim açısından klasik bir kasidede hemen tüm özellikleri taşır. Ayrıca, bu eserde Fuzûlî nin, biçimi içeriğin önüne çıkarmaktan kaçınma çabası da dikkat çeker. Çalışmamıza konu olan diğer bir eser, son dönem mistik şairlerinden Sezai Karakoç un Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine adlı şiiridir. Konumuz itibariyle bu şiirin IV no.lu bölümü inceleme alanımız içine dâhil olmaktadır. Andrews in, şiir için İçinde, dinleyici için üzerinde yoğunlaşacağı bir anlam odağı sağlayacak yeterince tanıdık unsur ve bu unsurların yüzey örüntüsüne ilişkin ortak bir kavrayış sağlayacak bir çerçeve barındırmalıdır. 10 şeklindeki ifadesi, bizi, neden bu iki şiirin karşılaştırma konusu edildiği sorusunun yanıtına götürür. Türk toplumu açısından tanıdık unsurlar iki şiirde de yeterinde kendini göstermektedir. Çalışmamızda ele alınan eserlerin şairler, edebî çevre ve dönemler, dış yapı özellikleri, konu ve bakış açısı, dil ve anlatım, edebî sanatlar gibi çeşitli yönlerden karşılaştırılması yapılacaktır. 9 Hasan Akay, Şiiri Yeniden Okumak, Şûle Yayınları, İstanbul, Mart 2016, s Walter G. Andrews, Şiirin Sesi Toplumun Şarkısı, İletişim Yayınları, İstanbul, 2017, s Harsiyat - İlmî ve İçtimaî Araştırmalar Dergisi

5 Karşılaştırmalı Edebiyat Bağlamında İki Na t: Su Kasidesi ve Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine Eserlerden Seçme Bölümler SU KASİDESİ 1. Saçma ey göz eşkden gönlümdeki odlara su Kim bu denlü dutuşan odlara kılmaz çâre su 2. Âb-gûndur günbed-i devvâr rengi bilmezem Yâ muhît olmış gözümden günbed-i devvâra su 3. Zevk-i tîgundan aceb yoh olsa gönlüm çâk çâk Kim mürûr ilen bırağur rahneler divâra su 4. Vehm ilen söyler dil-i mecrûh peykânın sözün İhtiyât ilen içer her kimde olsa yara su 5. Suya virsün bâğ-bân gül-zârı zahmet çekmesün Bir gül açılmaz yüzün tek virse min gül-zâra su 6. Ohşadabilmez gubârını muharrir hattuna Hâme tek bahmahdan inse gözlerine kara su 7. Ârızun yâdıyla nem-nâk olsa müjgânum n ola Zayi olmaz gül temennâsıyla virmek hâra su 8. Gam güni etme dil-i bîmârdan tîgin dirîğ Hayrdur vermek karanu gicede bîmara su 9. İste peykânın gönül hecrinde şevkum sâkin it Susuzam bir kez bu sahrâda menüm-çün ara su 10. Men lebün müştâkıyam zühhâd Kevser talibi Nitekim meste mey içmek hoş gelür huşyâra su 11. Ravzâ-i kûyına her dem durmayup eyler güzâr Âşık olmuş gâlibâ ol serv-i hoş reftâra su 12. Su yolın ol kûyundan taprag olup dutsam gerek Çün rakîbümdür dahı ol kûya koyman vara su 13. Dest-bûsı ârzûsıyla ger ölsem dostlar Kûze eylen toprağum sunun anunla yâra su 14. Serv serkeşlük kılur kumrî niyâzından meger Dâmenin duta ayagına düşe yalvara su 15. İçmek ister bülbülün kanın meger bir reng ile Gül budagınun mizâcına gire kurtara su 16. Tıynet-i pâkini rûşen kılmış ehl-i âleme İktidâ kılmış târîk-i Ahmed-i Muhtâr a su 17. Seyyid-i nev -i beşer deryâ-ı dürr-i ıstıfa Kim sepüpdür mucizâtı âteş-i eşrâra su 18. Kılmağ içün tâze gülzâr-ı nübüvvet revnakın Mucizinden eylemiş izhâr seng-i hâre su SÜRGÜN ÜLKEDEN BAŞKENTLER BAŞKENTİNE IV Senin kalbinden sürgün oldum ilkin Bütün sürgünlüklerim bir bakıma bu sürgünün bir süreği Bütün törenlerin şölenlerin ayinlerin yortuların dışında Sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim Af dilemeye geldim affa layık olmasam da Uzatma dünya sürgünümü benim Güneşi bahardan koparıp Aşkın bu en onulmazından koparıp Bir tuz bulutu gibi Savuran yüreğime Ah uzatma dünya sürgünümü benim Nice yorulduğum ayakkabılarımdan değil Ayaklarımdan belli Lambalar eğri Aynalar akrep meleği Zaman çarpılmış atın son hayali Ev miras değil mirasın hayaleti Ey gönlümün doğurduğu Büyüttüğü emzirdiği Kuş tüyünden Ve kuş sütünden Geceler ve gündüzlerde İnsanlığa anıt gibi yükselttiği Sevgili En sevgili Ey sevgili Uzatma dünya sürgünümü benim Bütün şiirlerde söylediğim sensin Suna dedimse sen Leyla dedimse sensin Seni saklamak için görüntülerinden faydalandım Salome nin Belkıs ın Boşunaydı saklamaya çalışmam öylesine aşikârsın bellisin. Kuşlar uçar senin gönlünü taklit için Ellerinden devşirir bahar çiçeklerini Deniz gözlerinden alır sonsuzluğun haberini Ey gönüllerin en yumuşağı en derini Sevgili En sevgili Ey sevgili Uzatma dünya sürgünümü benim Sayı:2 / Kış

6 Deniz POLATER 19. Mu cizi bir bahr-ı bî pâyân imiş âlem kim Yetmiş andan min min âteşhâne-i küffâra su 20. Hayret ilen barmagın dişler kim itse istima Barmagından virdigün şiddet güni Ensâr a su 21. Dostı ger zehr-i mâr içse olur âb-ı hayât Hasmı su içse döner elbette zehr-i mâra su 22. Eylemiş her katreden min bahr-ı rahmet mevc-hîz El sunup urgaç vuzû içün gül-i ruhsâra su 23. Hâk-i pâyine yetem dir ömrlerdür muttasıl Başını daşdan daşa urup gezer âvâre su 24. Zerre zerre hâk-i dergâhına ister sala nûr Dönmez ol dergâhdan ger olsa pâre pâre su 25. Zikr-i na tun virdini derman bilür ehl-i hatâ Eyle kim def -i humâr içün içer mey-hâre su 26. Yâ Habîballah yâ Hayre l beşer müştakunam Eyle kim leb-teşneler yanup diler hemvâre su 27. Sensen ol bahr-ı keramet kim şeb-i Mirâc da Şebnem-i feyzün yetürmiş sâbit ü seyyâra su 28. Çeşme-i hurşîdden her dem zülâl-i feyz iner Hâcet olsa merkadün tecdîd iden mi mâra su 29. Bîm-i dûzah nâr-ı gam salmış dil-i sûzânuma Var ümîdüm ebr-i ihsânun sepe ol nâra su 30. Yümn-i na tünden güher olmış Fuzûlî sözleri Ebr-i nîsândan dönen tek lü lü şeh-vâra su 31. Hâb-ı gafletden olan bidâr olanda rûz-ı haşr Eşk-i hasretden tökende dîde-i bîdâra su 32. Umduğum oldur ki rûz-ı haşr mahrûm olmayam Çeşm-i vaslun vire men teşne-i dîdâra su Fuzûlî Yıllar geçti saban ölümsüz iz bıraktı toprakta Yıldızlara uzanıp hep seni sordum gece yarılarında Çatı katlarında bodrum katlarında Gölgelendi gecemi aydınlatan eşsiz lamba Hep Kanlıca da Emirgân da Kandilli nin kurşunî şafaklarında Seninle söyleşip durdum bir ömrün baharında yazında Şimdi onun birdenbire gelen sonbaharında Sana geldim ayaklarına kapanmaya geldim Af dilemeye geldim affa layık olmasam da Ey çağdaş Kudüs (Meryem) Ey sırrını gönlünde taşıyan Mısır (Züleyha) Ey ipeklere yumuşaklık bağışlayan merhametin kalbi Sevgili En sevgili Ey sevgili Uzatma dünya sürgünümü benim Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır Mezarlardan bile yükselen bir bahar vardır Aşk celladından ne çıkar madem ki yâr vardır Yoktan da vardan da öte bir Var vardır Hep suç bende değil beni yakıp yıkan bir nazar vardır O şarkıya özenip söylenecek mısralar vardır Sakın kader deme kaderin üstünde bir kader vardır Ne yapsalar boş göklerden gelen bir karar vardır Gün batsa ne olur geceyi onaran bir mimar vardır Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır Yenilgi yenilgi büyüyen bir zafer vardır Sırların sırrına ermek için sende anahtar vardır Göğsünde sürgününü geri çağıran bir damar vardır Senden umut kesmem kalbinde merhamet adlı bir çınar vardır Sevgili En sevgili Ey sevgili Sezai KARAKOÇ Şiirlerin Şairleri Açısından Karşılaştırılması 51 Harsiyat - İlmî ve İçtimaî Araştırmalar Dergisi

7 Karşılaştırmalı Edebiyat Bağlamında İki Na t: Su Kasidesi ve Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine FUZÛLİ (1483?-1556) li yıllarda Irak ın Kerbela kentinde doğmuştur. 2. Asıl adı Mehmed dir. 3. Aslen Bayat boyuna mensup bir Türk tür. 4. Türkçe, Arapça ve Farsça yazdığı şiirlerle yaşadığı edebi atmosferin bir aynası olmuştur. 5. Şiir gibi bir sanat şubesinin ilimsiz olamayacağını savunmuştur. 6. Devrinin ortalama insan zümrelerinin konuştuğu bir dil kullanmış; Arapça ve Farsça unsurları yoğun olarak kullanmamıştır. 7. Hayâli ve Yahya Bey le tanışmış, Anadolu şiirinden etkilenmiştir. 8. Şiirlerinde ilk dikkati çeken tematik özellik, ızdıraba dayalı lirik bir aşk tır. 9. Şiirlerinin fonuna tasavvufu yerleştirerek aşk ve mistisizm gibi iki erişilmezlik anlayışını birleştirmiştir. 10. Tasavvufi terimleri, beşeri özellikleriyle şiirleştirerek öğreticilikten uzak durmuştur. 11. Kullandığı dilin atasözü ve deyimler başta olmak üzere tüm inceliklerini şiire aktarmıştır. 12. Özellikle manzum eserlerinde sehl-i mümteni örneklerini vermiştir. 13. Türk şiirinde en fazla etkisi olan şairlerden biridir. 14. Manzum-mensur karışık yazdığı ve Hz. Hüseyin in şahadetini anlattığı Hadîkatü s Sü edâ da secilerden yararlanarak trajediyi şiirleştirmiştir. 15. Yazdığı mektuplarla, Türk nesir dilinin gelişmesine de katkıda bulunmuştur. 16. O, dili ustaca kullanarak, Türkçe ile kusursuz denilebilecek şiirler söylemiştir. 17. Onun şiirlerinde aşk ve ızdırap iç içedir. 18. O, ülkeleri askerle değil, dil kılıcıyla fetheden bir şairdir. 19. Hamse sahibi şairlerdendir yılında bir veba salgını sırasında vefat etmiştir. Mezarı Kerbela dadır. Eserleri: Türkçe Manzum Eserleri: Türkçe Divân, Leyli vü Mecnun, Beng ü Bade, Terceme-i Hadis-i Erbain. Türkçe Mensur Eserleri: Şikâyetnâme, Hadîkatü s Sü edâ, Türkçe Mektuplar. Farsça Manzum Eserleri: Farsça Divân, Enis ül Kalb, Heft-Câm/Sâkinâme, Sıhhat ü Maraz. Farsça Mensur Eserleri: Rind ü Zahid, Risâle-i Muamma. Arapça Manzum Eserleri: Arapça Divân. Arapça Mensur Eserleri: Matlau l-îtikad 1. 1 Namık Açıkgöz, Fuzûlî, Timaş Yayınları, İstanbul, 1998, s SEZAİ KARAKOÇ ( ) te Diyarbakır ın Ergani ilçesinde doğmuştur. 2. Maliye müfettiş muavinliği, Gelirler Genel Müdürlüğü muavinliği gibi çeşitli görevlerde bulunmuştur. 3. Doğu ve Batı nın şiir bilgilerini malzeme olarak kullanan bir şiir anlayışına sahiptir. 4. Şiir üslûbu bakımından İkinci Yeni ye bağlanabilir olsa da sanatında görülen temalar ve inandığı değerler bakımından şiirimizde daha ileri, yeni bir sesi yansıtır. 5. Karakoç, taze öz ve timsallerle İslâm-Türk inançlarını yüceltme gayreti içindedir. 6. Eşyadan ve hayattan, felsefeye ve metafiziğe yönelen bir anlayışa sahiptir. 7. Şiirlerinde karamsarlık, sıkıntı, bunalım gibi temalara pek yer vermemiştir. Çünkü sıkıntı ve karamsarlık, madde ile sınırlı duygulardır. Karakoç, maddeyi aşmış gibi bir ruh değerlerine bağlıdır. 8. Kapalı ve sembolist üslubuyla Güneydoğu Anadolu başta olmak üzere, Anadolu kasaba ve köylerini ele alır. 9. Anlamın yeni şiirde kendi öz fonksiyonunu yitirdiğini öne sürmüştür. 10. Mecazlar, onun şiirlerinde güzel buluşların bir sağanağı haline gelir. 11. Geleneğin dünyasının yedi gök gibi kat kat olduğunu belirten Karakoç a göre, şair orada miracını tamamlayıp yine kendi toprağına dönmelidir. 12. Gerçeküstücülük akımının serbest çağrışım gücünden sıklıkla yararlanır. 13. O, şiirine ve diğer sanat eserlerine, iman, duygu ve fikir zemini olarak DİRİLİŞ terimini seçmiş; Diriliş i sanat ve ülküsünün gayesi, Kızıl-Elması olarak kullanmıştır. 14. Şair, bir ülke düşler. O ülkede gül kurtarıcı bir imgedir. Diriliş dergisini çıkarmıştır. Eserleri: Şiir: Körfez, Şahdamar, Hızır la Kırk Saat, Taha nın Kitabı, Sesler, Gül Muştusu, Zamana Adanmış Sözler, Leyla ile Mecnun, Ateş Dansı, Alınyazısı Saati. Deneme-İnceleme: Yunus Emre, Mehmet Akif, İslâmın Dirilişi, İslâm Toplumunun Ekonomik Strüktürü, Yazılar, Sütun, Mağara ve Işık, Ölümden Sonra Kalkış, Allah a İnanmak, Çağ ve İlham, Edebiyat Yazıları Hikâye: Meydan Ortaya Çıktığında, Portreler. Oyun: Ertelenen Düğün, Çeyiz, Perde, Görev. 2 2 Ahmet Kabaklı, Türk Edebiyatı, IV. Cilt, Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları, İstanbul, 1991, s Sayı:2 / Kış

8 Deniz POLATER Görüldüğü gibi her iki şair de yaşadığı dönemde oldukça önemli eserlere imza atmış ve çeşitli övgülere mazhar olmuşlardır. Sanatsallık, şiir işçiliği, dile hâkimiyet gibi çeşitli ortak noktalara sahip bulunsalar da iki şairin en önemli ortak noktalarının tasavvuf kültürüyle yetişmeleri ve eserlerini halk diliyle oluşturmaları olduğu söylenebilir. Namık Açıkgöz ün ifadesiyle, Şiirlerindeki lirizmin temelinde evrensel bir beşeri özellik olan ızdırap yatan Fuzûlî, şiirlerinin fonuna tasavvufu yerleştirerek aşk ve mistisizm gibi iki erişilmezlik anlayışını birleştirmiştir. 11 Sezai Karakoç un bir bakıma poetik görüşlerinin yer aldığı eserindeki Bizim metafiziğimiz Tanrı ve ahiret inançlarıyla şahdamarında gürül gürül canlı bir kan akan bir metafiziktir; İslâm uygarlığının temel ilkesi olan mutlaklık âleminin bu dünya penceresinden görülen manzarasıdır. 12 şeklindeki söylemi de yukarıdaki görüşümüze dayanak teşkil edebilecek durumdadır. Türk şiirinin bu iki büyük şairini, şiir vadimizin aynı yamacında buluşturan başat ögenin, Peygamberimize duydukları sevgi ve özlem ile bunu evrensel bir tarzda dile getirebilmelerinin olduğu söylenebilir. Fuzûlî nin Su Kasidesi nin ünü ve yazılış amacı edebî çevrelerce malumdur. Karakoç ise Na t, insanın, insanı, kendini Peygamber de araması, gerçeği O nun çevresinde dolaşarak bulmaya çalışması, O na yaklaşmağa çalışarak yaradılışın sırrına erileceğini idrak edişidir. 13 şeklindeki söylemiyle Fuzûlî yle aynı gayede olduğunu ortaya koyar. Denilebilir ki na t yazma geleneği, tasavvuf kültürünün çağdaş edebiyata bir emanetidir. Bu anlayıştan yola çıkılarak iki şairin de şiirlerinde tasavvufî kavram ve terimlerle (gül, gam güni, târîk-i Ahmed-i Muhtâr, Ensâr, nur, dergâh, Mi râc; dünya sürgünü, aşkın bu en onulmazı, En sevgili, Kudüs, yoktan da vardan da öte bir Var ) sıkça yer verdiğini söyleyebiliriz. Bunu yaparken dönemlerinden ve bağlı bulundukları edebi gelenekten ayrı bir seyir izleyerek, halkın zevkine hitap eden bir dil ve anlayışla eserlerini oluştururlar. Divan şiirinin en güçlü olduğu dönemde, yine o dönemin en güçlü şairlerinden biri olan Fuzûlî nin ağır ve ağdalı bir dili değil, ana dili olan Azerbaycan Türkçesini kullanması, Karakoç un II. Yeni anlayışına bağlı olup da bu topluluğun soyutluk, kapalılık, imge bolluğu gibi özelliklerini bu şiire mümkün olduğunca yansıtmaması bu kanımızın göstergeleri olarak değerlendirilebilir. İki şairin ortak yanlarının yanı sıra farklı yönleri de bulunmaktadır. Bu farklılıkların ilk basamağında yaşadıkları dönem ve zihniyet unsurları yer alır. Fuzûlî nin yaşadığı dönemde daha dışa kapalı bir anlayış ve gelenekçi bir yapı varken, Karakoç un yaşadığı dönemde şiir ve edebiyat tüm dış etkenlere ve etkileşimlere açıktır. Bu da zihniyet unsurları açısından şiire yansır. Söz gelimi, modern şiirin önemli unsurlarından biri olan imge, bu etkileşimin sonuçlarından biri olarak değerlendirilebilir. İkinci Yeni şiiri üzerine çalışmalar yapan Alâattin Karaca, İmge her şeyden önce dilin farklı bir biçimde kullanılmasıdır İmgede sözcük, sözlük anlamından uzaklaşır, anlam genişler, yayılır, derinleşir ve çoğalır. Böylece doğal dilden kopularak şiirsel dile ulaşılır. 14 diyerek imgenin modern edebiyattaki kullanım genişliğine dikkat çeker. Bir bakıma divan şiirindeki söz sanatlarının yerini modern şiirde imge alır. Nitekim Karakoç, şiirinde imgelere çok fazla yer vermese de imgenin olanaklarından yararlanmayı da ihmal etmez. Farklılıklardan biri de şiirlerin anlamlandırılma kolaylığıdır. Her ne kadar Azerbaycan Türkçesiyle yazılmış olsa da Arapça ve Farsça kelimelere yer verilmesi bakımından, Fuzûlî nin şiirinin bazı bölümlerinin günümüzde yeterince anlaşılamaması endişesi ortaya çıkar. İmge kullanımı açısından Karakoç da bazı noktalarda bu anlaşılmazlığa düşse de onun şiirinin günümüz okuru tarafından anlamlandırılmasının Fuzûlî ninkine göre daha kolay olduğu söylenebilir. Bunun temel gerekçesinin şairlerin dile yaklaşımından ziyade, edebî dönem ve zihniyet farklılığı olduğu kabul edilmelidir. Öte yandan, Fuzûlî nin şiirlerindeki sanatsallık ve lirizmin Karakoç unkinden daha yoğun olduğu da tarafımızca dile getirilmesi gereken bir farklılık olarak kabul edilebilir. 11 Namık Açıkgöz, Fuzûlî, Timaş Yayınları, İstanbul, 1998, s Sezai Karakoç, Edebiyat Yazıları I: Medeniyetin Rüyası Rüyanın Medeniyeti Şiir, Diriliş Yayınları, İstanbul, Şubat 2012, s Sezai Karakoç, age, s Alâattin Karaca, İkinci Yeni Poetikası, Hece Yayınları, Ankara, Ağustos 2010, s Harsiyat - İlmî ve İçtimaî Araştırmalar Dergisi

9 Karşılaştırmalı Edebiyat Bağlamında İki Na t: Su Kasidesi ve Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine Şiirlerin Edebî Çevre ve Dönemleri Açısından Karşılaştırılması Benzerlikler: İki şairin yaşadığı dönemler arasında yaklaşık 450 yıllık bir zaman dilimi bulunmakla beraber, şiirlerinin aynı tema ve anlayışla yoğrulması bakımından aralarında derin bir anlayış farklılığı bulunmadığı söylenebilir. Fuzûlî ve Sezai Karakoç un hayatında tasavvufun önemli bir yer tuttuğu daha önce de belirtilmişti. Buna bağlı olarak tasavvuf kültürü ve bu kültüre ait kavram ve olguların da iki şairin edebi yaşantısında belirli bir yer edindiği ortaya çıkmaktadır. Farklı dönemlere ait edebi çevrelerde yaşamış olsalar da iki sanatçının özellikle konu ve edebi anlayış bakımından ortak noktalarda buluştuğu bu çalışmayla bir kez saha gözler önüne serilmiştir. Farklılıklar: Fuzûlî nin yaşadığı dönem Osmanlı Devleti nin en ihtişamlı dönemidir. Bu dönemde İslamiyet in sosyal yaşam üzerinde belirleyici bir etkisi vardır. Üstelik Fuzûlî, Hz. Hüseyin in şehit edildiği Kerbela topraklarında yaşamış, bu acıyı yüreğinde hissetmiş ve bu acının topluma yansımasına tanık olmuştur. Hasibe Mazıoğlu, Fuzûlî nin şiirlerindeki lirizmin kaynaklarından birinin de onun yaşadığı Kerbela topraklarının tarih boyunca görmüş olduğu acılar olduğunu dile getirir. Ona göre, Fuzûlî, Kerbela topraklarındaki trajediyi özünde hissetmiş ve bunu şiirlerine yansıtmaktan kaçınamamıştır. 15 Bu tespitten de yola çıkılarak denilebilir ki Su Kasidesi, Karakoç un şirinden daha lirik ve daha sarsıcıdır. Tanpınar ın deyişiyle, Sözün kendi mükemmelliğiyle yetinemeyenler, şiiri bir iç ahenginde ve kendi lezzetlerinde aramayanlar daima ızdırabı, onun muhayyilemizdeki sihirli tesirini tercih ederler. Halk muhayyilesinde şâir, bir masalı olan insandır. Fuzûlî nin eseri bu masalı daima besler. 16 Bu da onu, çağdaşları ve kendinden sonraki şairlerin birçoğu için öncü konumun getirir. Bu aşamada Sezai Karakoç un, Fuzûlî nin sanatına yetişemeyeceği değil, onu örnek alan şairlerden olduğu dile getirilmeye çalışılmıştır. Mehmet Kaplan ın söylemiyle Karakoç, yaşadığı dönemde, Basma kalıplar içine hapsolmuş, kurumuş, katılaşmış din duygusunu taze bir ilhamla yeniden diriltmiştir. 17 Şiirlerin Dış Yapı ( Şekil) Özellikleri Açısından Karşılaştırılması Tablo 1: Şiirlerin Dış Yapı (Şekil) Özellikleri Dış Yapı Özellikleri Su Kasidesi Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine Nazım Şekli Nazım Birimi Nazım Ölçüsü Kafiye Örgüsü Mısra Sayısı Şiir Dönemi Kaside Beyit Aruz ölçüsü aa, ba, ca, da 64 mısra (32 beyit) Divan şiiri Serbest şiir Bent Serbest ölçü Belli bir uyak örgüsü yoktur. 86 dize (5 bent) Cumhuriyet Dönemi Türk şiiri 15 Hasibe Mazıoğlu, Fuzuli ve Türkçe Divanı ndan Seçmeler, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara, Ahmet Hamdi Tanpınar, Edebiyat Üzerine Makaleler, Dergâh Yayınları, İstanbul, Eylül 2000, s Mehmet Kaplan, Şiir Tahlilleri 2, Dergâh Yayınları, İstanbul, Kasım 2002, s.314. Sayı:2 / Kış

10 Deniz POLATER İki şiir türünün yapısal özellikleri göz önüne alındığında dış yapı unsurlarının tamamen farklı olduğu görülür. İki şairin yaşadıkları dönem, kullandıkları dil ögeleri ve şiirlerindeki yapı unsurları, farklılığın en önemli unsurlarıdır. Su Kasidesi nin yapısal özelliklerine bakıldığı zaman beyit, aruz ölçüsü, kaside nazım şekli, belirli bir uyak örgüsü, parça güzelliği anlayışı gibi birtakım unsurlar değişmez biçimsel kurallar olarak kendini gösterir. Ancak, Karakoç un şiirlerinde bu kurallar yoktur. Onun şiirinde aruzun yerini serbest ölçü, kasidenin yerini serbest şiir ve beyitin yerini bent alır. Karakoç, dilediği gibi yazma özgürlüğüne sahiptir. Denilebilir ki iki şairin eserlerindeki biçim farklılığı, gözlemlenebilecek en büyük ayrımlardır. Şiirlerin Konu, Tema, Ana ve Ara Fikirler Açısından Karşılaştırılması Tablo 2: Şiirlerdeki Konular ve Temalar Konu: Hz. Peygamber e duyulan özlem ve ona kavuşma isteği Tema: Peygamber sevgisi Konu: Hz. Peygamber e duyulan özlem ve ona kavuşma isteği Tema: Peygamber sevgisi Na t olmaları itibariyle iki şiirin de konusu ve teması ortaktır. Denilebilir ki Fuzûlî nin 16. yüzyılda dile getirdiğini Karakoç 20. yüzyılda yeni bir nefesle yorumlamıştır. Fuzûlî, Peygamberimize sevgisini ve özlemini dile getirmiş, Karakoç 450 yıl sonra bu özlemi ve sevgiyi yinelemiştir. İki şairdeki konu, tema ve ele alınan konuyu gölgeleyecek unsurlardan kaçınma isteği, bu büyüklükteki bir zaman diliminin doğuracağı farklılıkları en aza indirir. İki şiirde de Peygamber e özlem ve kavuşma isteği başat unsur olarak öne çıkar. Şiirlerden yola çıkılarak denilebilir ki hem Fuzûlî hem Karakoç, bu dünyayı sürgün yeri olarak görür ve kendi gözyaşları dâhil hiçbir dış etkenden yardım istemez. Her iki şair de Peygamberimizin şefaatine nail olma arzusuyla yanıp tutuşmaktadır. Karakoç, Peygamberimizin gönlündeki merhamet çınarından ümidini kesmeyeceğini dile getirirken, Fuzûlî bunu, 450 yıl önce, kıyamet gününde onun kavuşma çeşmesinden kendisine de su sunulacağını ümit ettiği şeklinde ifade eder. Ali İhsan Kolcu, Karakoç un poetikası üzerine yazdığı eserde Sezai Karakoç un poetikası bir ümmet şiirinin poetikasıdır. Neredeyse bütün göndermeleri Divan şiiri aracılığıyla Acem ve Arap şiirinin ortaklaşa oluşturdukları yanlış olarak adlandırılmış olan İslam medeniyetinin şiirinedir. 18 şeklinde bir saptamada bulunur. Bu, Karakoç un, o dönem şiirine ve tasavvufî şiir anlayışına saygı duyduğu ve bu anlayışı farklı yorumlar ve farklı biçimsel ögelerle günümüzde devam ettirmeye çalıştığı şeklinde yorumlanabilir. Bakış açısı yönünden incelendiği zaman görülecektir ki her iki şair de şiirin içindedir ve şiire kendi dünyalarının bilinçaltındaki yansımalarından bakmaktadır. Ortak konuyu ele aldığı halde özgün eser verebilmek ancak 18 Ali İhsan Kolcu, Sezai Karakoç un Poetikası, Salkımsöğüt Yayınları, Erzurum, 2010, s Harsiyat - İlmî ve İçtimaî Araştırmalar Dergisi

11 Karşılaştırmalı Edebiyat Bağlamında İki Na t: Su Kasidesi ve Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine o konuyu başka türlü işlemekle sağlanır. 19 İşte Karakoç, bu farkındalıktan beslenerek bu farklılığı yaratır ve Su Kasidesi nden sonra yazılmış en güzel na tlardan birine imza atar. İki şiir arasında tüm bu ortak niteliklerin yanı sıra anlatım ve oluşumun getirdiği büyük bir fark olduğu da söylenebilir. Bu fark, Fuzûlî nin şiirinin somutluğuna karşın Karakoç un şiirindeki soyutluktur. Fuzûlî, şiirini oluştururken mümkün olabildiğince somut kavram ve olgulara yer vermeye çalışır, benzetmeler ve kişileştirmelerle anlatımını renklendirir. Karakoç ise imgeler ve alışılmamış bağdaştırmalarla daha soyut bir anlatım olanağını tercih eder, anlamı derinleştirmeye çalışır. Fuzûlî, Hz. Peygamber e ulaşmak için bazen su dan yardım bekler, bazen onunla çekişir, bazen de ona acır. Fuzûlî nin su aracılığıyla yaşadığı sürgün hayatını, Karakoç doğrudan doğruya Peygamberimizin gönlünden sürgün olarak yaşar. Bu estetik farklılık, iki şairin edebi anlayış ve geleneklerinin farklılığıyla yorumlanabilir. Şiirlerin Dil ve Anlatım Açısından Karşılaştırılması Benzerlikler: İki şiir de sıradan ve gündelik bir söylemle başlar. Fuzûlî nin Saçma ey göz deyişiyle Karakoç un Senin kalbinden sürgün oldum ilkin şeklindeki söylemi, şairler oturup bizimle sohbet etmeye hazırlanıyor gibi bir izlenim yaratmaktadır. Şiirlerin okuru çağırması ve kendisiyle çeşitli diyarlara sürüklemesi bu söyleyişlerle başlar. Eagleton un Şiir gündelik bir söyleyişle başlar, sanki birinin akşam yemeği sonrası muhabbetine konuk olmuş gibiyizdir; yine de bu başlangıçta onu olduğundan daha hafif gösteren bir tür dram vardır. 20 şeklindeki ifadesinin tam da bu başlangıçları karşıladığı söylenebilir. Fuzûlî nin, yüreğindeki yangının büyüklüğüne gözyaşının fayda edemeyeceğini belirtmesi, Karakoç un ise o sürgünden sonra sürgün yaşamının hiç bitmediğini belirtmesi, Eagleton un bu görüşüne örnek teşkil eder. Fuzûlî nin dili yaşayan dildir ve halk söyleyişlerinden geniş ölçüde yararlanır. Yüzyıllar boyu canlılığını hiç yitirmeden süregelmesi buna bağlanabilir. Doğan Aksan ın, Bir şiirin yüzyıllar boyu yaşayabilmesi, sevilip aranması hem içeriği, özü, hem de sunuluş bakımından belli yönlerinin değer ve özgünlük taşımasına bağlıdır. 21 şeklindeki görüşü Su Kasidesi nde ete, kemiğe bürünür. Bu dil ve söyleyiş özelliği Karakoç un şiirinde de görülür. O da Fuzûlî gibi halkın bu en büyük ortak değerlerinden birini, yine halkın ortak değerlerinden biriyle, ortak dil le anlatmayı tercih eder. İkinci Yeni anlayışının soyutluk, kapalılık gibi ilkelerini bu eserine fazla yansıtmamaya çalışan Karakoç, bu şiirle, kendi soyut şiir evreninin olabildiğince dışında, daha somut ve daha tanıdık bir özlem duygusuyla çıkar okurun karşısına. 19 Gürsel Aytaç, Karşılaştırmalı Edebiyat Bilimi, Say Yayınları, İstanbul, 2013, s Terry Eagleton, Şiir Nasıl Okunur, Ayrıntı Yayınları, İstanbul, Ekim 2015, s Doğan Aksan, Şiir Dili ve Türk Şiir Dili, Bilgi Yayınevi, Ankara, Ekim 2016, s.269. Sayı:2 / Kış

12 Deniz POLATER Fuzûlî nin şiirinde su başlı başına bir sembol olarak ortaya çıkar. Çile çeken de süründüren de âşık olan da yalvaran da su dur. Cem Dilçin in ifadesiyle su, bu şiirde Hz. Muhammed e kavuşmak, âhirette onun şefaatine erişmek isteyen inançlı bir Müslüman, içten bir âşık 22 kimliğinde anlatılmıştır. Bir bakıma su Fuzûlî nin sözcüsü, temsilcisi, hatta bizzat kendisidir. Karakoç un şiirinde ise sevgili ve dünya sürgünü imajları ön plana çıkar. Şiirdeki sevgili, Hz. Peygamber, dünya sürgünü ise şairin doğduğu andan mahşerde Peygamberimize kavuşacağı ana kadarki zaman dilimi olarak değerlendirilebilir. Tüm mutasavvıf şairler için olduğu gibi eserlerinde tasavvuf unsurlarını kullanan bu iki şairimiz için de Peygamberimiz, gönülleri fetheden bir insanlık abidesidir. O, ufukları kararmış mazlumların dünyasını ağartan sonsuzluğun iriltici soluğu dur. 23 Farklılıklar: Fuzûlî ve Sezai Karakoç un ya da Su Kasidesi ve Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine şiirlerinin dil açısından en büyük farkları kullanılan kelime ve kavramlarla, oluşturulan kelime gruplarıdır. Su Kasidesi nde eşk, günbed-i devvâr, tıynet, mevc-hîz gibi Arapça ve Farsça kelimelere zaman zaman yer verilirken, Karakoç un şiirinde dile yerleşmiş olanların dışında yabancı sözcük yok gibidir. Bu, sanatçıların yaşadığı dönemin zihniyet anlayışıyla açıklanabilir. Ancak, şunu da belirtmekte fayda var ki Fuzûlî, yaşadığı dönem için oldukça sade ve halka yakın bir dil kullanır. Tanpınar ın deyişiyle, Fuzulî, eski şiirin içinde Âzerî zevki ile geldiği için değil, kendisi olduğu, kendisine mahsus bir ferdî masalla geldiği için, uzak az çok muhtar bir eyalete benzer. 24 Daha önce de belirtildiği gibi iki şiir arasındaki en önemli farklardan biri de soyutluk-somutluk durumudur. Bu kullanılan dilden ziyade dile yüklenen misyonla ilgili bir durumdur. Fuzûlî, Suya virsün bâğ-bân gül-zârı zahmet çekmesün / Başını daşdan daşa urup gezer âvâre su / Kûze eylen toprağım sunun anınla yâre su gibi bölümlerden de anlaşılacağı üzere daha somut ve örneklemelere ve kişileştirmelere dayalı bir anlatım benimser. Anlam bulanıklığına imkân vermek istemez. Sezai Karakoç, Fuzûlî den farklı olarak, Aynalar akrep meleği / Zaman çarpılmış atın son hayali / Seni saklamak için görüntülerinden faydalandım Salome nin Belkıs ın / Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır gibi dizelerden de anlaşılacağı üzere kısmen de olsa imgelere dayalı, kapalı ve soyut bir anlatım tercih eder. Bu, II. Yeni şiirinin temel alışkanlıklarından biridir. Özetle denebilir ki Karakoç, bu şiirinde diğer şiirlerinden daha somut bir anlatım tercih etmiş olsa da onun şiiri, Fuzûlî nin şiirinin yanında daha müphem anlatım olanaklarına imkân tanıyacak mahiyettedir. 22 Cem Dilçin, Su Kasidesî'nin Bir Beytindeki "Yaygın Yanlış" Üzerine,Türkoloji Dergisi, Cilt:13, Sayı:1, Ankara, 2000, s M. Mehdi ERGÜZEL, Gaye-İnsan, Ufuk Peygamber"İn Yolunda Son Devir Edebiyatımızdan Yansımalar, Kültür Coğrafyamızda. Hz. Muhammed, Uluslararası Sempozyum - Orta Asya, Kafkasya ve Balkanlar, Sakarya Üniversitesi Yayınları, Adapazarı 2009, s A. H. Tanpınar, Edebiyat Üzerine Makaleler, Dergâh Yayınları, İstanbul, Eylül 2000, s Harsiyat - İlmî ve İçtimaî Araştırmalar Dergisi

13 Karşılaştırmalı Edebiyat Bağlamında İki Na t: Su Kasidesi ve Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine Şiirlerin Edebî Sanatlar Açısından Karşılaştırılması Tablo 3: Şiirlerdeki Edebî Sanatları Su Kasidesi ndeki Söz Sanatları Hüsn-i Talil 1. beyitte gözden yaş saçılması, gönüldeki ateşi söndürme isteğine bağlanarak; 2. beyitte gökyüzünün su renginde olması, gözyaşlarının gök kubbeyi kaplamasına bağlanarak hüsn-i talil sanatına başvurulmuştur. 5. beyitte, bahçıvanın görevinin, sevgilinin yüzünün renginde veya şeklinde gül yetiştirmek olduğu söylenerek; 7. beyitte kirpiklerinin ıslanması sevgilinin yanağının hatırlanmasına bağlanarak hüsn-i talil sanatına başvurulmuştur. 11. beyitte, suyun serviye aşık olduğu için onun dibinden aktığı söylenerek; 14. beyitte, servi ağacının rüzgardan dolayı sağa sola sallanması, servinin dik başlılığına bağlanarak; 15. beyitte, gülün kırmızılığını bülbülün kanından aldığı söylenerek; 16. beyitte suyun temiz olma özelliği, Hz. Muhammed in gösterdiği yola uyma gibi güzel bir sebebe bağlanarak hüsn-i talil sanatı yapılmıştır. 23. beyitte, suyun sağa sola savrularak akması, üzüntüsünden başını taştan taşa vurduğu şeklinde yorumlanarak; 25. beyitte günahkârların, bağışlanmak için Peygamberimizin na tının zikrini dillerinde tekrarladığı söylenerek; 30. beyitte ise şairin kendi sözlerinin güzel olmasının nedeni Peygamberi övmesine bağlanarak da hüsn-i talil sanatı yapılmıştır. İstiare 1. beyitte, şairin içindeki yakıcı duygu ateş e benzetilmiş, duygu söylenmeyip sadece ateş kullanılmış; 3. beyitte, sevgilinin bakışları kılıç a benzetilmiş, sadece kılıç(tîg) söylenmiş; 4. beyitte, sevgilinin kirpikleri ok a benzetilmiş, sadece ok söylenmiş; 8. beyitte sevgilinin bakışı kılıca benzetilmiş, sadece kılıç (tîg) söylenmiş ve açık istiare yapılmıştır. 9. beyitte sevgilinin kirpikleri peykâna (oka) benzetilmiş, sadece peykân söylenmiş; 11. beyitte, servi sözcüğüyle sevgili kastedilmiş; 14. beyitte, sevgili servi ye, âşık ise kumru ya benzetilmiş; 17. beyitte Peygamberimiz, seçkin incilerin bulunduğu bir denize benzetilmiş; yalnızca kendisine benzetilen ögeler söylenerek açık istiare yapılmıştır. Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine Şiirindeki Söz Sanatları Hüsn-i Talil 32. dizede kuşların uçması, sevgilinin gönlünü taklit etmek istemelerine bağlanarak güzel sebebe bağlama sanatı yapılmıştır. İrsal-i Mesel 4. dizede ayaklarına kapanmak deyimiyle irsal-i mesel sanatı yapılmıştır. İstiare 1. dizede senin kalbinden sürgün oldum ilkin söylemiyle, Hz. Âdem in cennetten kovulmasına işaret edilerek kapalı istiare; dizelerde gönlümün doğurduğu, büyüttüğü, emzirdiği diyerek gönül sözcüğü anne ye benzetilmiş, fakat anne söylenmeyerek kapalı istiare; 33. dizede ellerinden devşirir bahar çiçeklerini deyişiyle eller toprağa benzetilerek kapalı istiare; 41. dizede yıldızlar, üstünde uzanılan bir nesneye benzetilerek kapalı istiare; 46. dizede ömrün çeşitli dönemleri bahar ve yaz aylarına benzetilerek açık istiare; 60. dizede hayaller oduna benzetilerek kapalı istiare; 62. dizede Ölüm düşüncesi şairi saran bir nesneye benzetilerek kapalı istiare; 74. dizede nazar yakıp yıkan bir ateşe benzetilerek kapalı; 79. dizede Allah(c.c.), geceyi onaran mimar olarak düşünülmüş ve kapalı istiare sanatı yapılmıştır İstifham 70. dizede Ülkendeki kuşlardan ne haber vardır, 72. dizede Aşk cellâdından ne çıkar söyleyişlerinde istifham sanatı yapılmıştır. İştikak Sürgün, sürgünlük, sürek sözcükleri aynı kökten türemiş olup bu sözcüklerin bir arada kullanılmasıyla iştikak sanatı yapılmıştır. İstifham 1. beyitte Âb-gûndur sözü su renginde midir? anlamında kullanılan sözcük grubu ve Mecâz-ı Mürsel 29. dizede Suna Leyla kavramlarıyla halk Sayı:2 / Kış

14 Deniz POLATER 7. beyitte yanaklarım ıslanırsa ne olmuş ki sözüyle istifham sanatı yapılmıştır. İrsal-i Mesel 3. beyitte su, akarken duvarda yarıklar bırakır sözüyle; 4. beyitte yarası olan suyu korkarak içer. Sözüyle; 8. beyitte, Geceleyin hastaya su vermek sevaptır deyişiyle irsal-i mesel sanatı yapılmıştır. Kinaye 6. beyitte, gözlerine kara su inmesi kaleme mürekkep konması (gerçek anlam) ve insanın gözlerinin kararması/kör olmaya yaklaşması (mecaz anlam) gibi iki anlamda kullanılarak; 12. beyitte toprak olmak, ölmek ve yerle bir olmak anlamlarında; 20. beyitte parmağını ısırmak deyimi hem gerçek anlamda hem de çok şaşırmak anlamıyla mecaz anlamda kullanılarak kinaye sanatı yapılmıştır. Leff ü Neşr 3. beyitin ilk dizesinde tig-gönül-çak çak sözcükleri ikinci dizedeki su-duvar-rahne sözcükleriyle ve 4. beyitin ilk dizesinde vehmmecruh-peykan sözcükleri ikinci dizedeki ihtiyat-yara-su sözcükleriyle ilişkilendirilerek leff ü neşr sanatı yapılmıştır. 7. beyitin birinci dizesinde ârız yâd nemnâk sözcükleri ile ikinci dizesindeki gül temenna su sözcükleri arasında; 8. beyitin ilk dizesindeki gam günitîg sözcükleri ile ikinci dizesindeki karanu gice-su sözcükleri arasında ve 10. beyitin, birinci dizesindeki leb-kevser-men-zühhâd sözcükleri ile ikinci dizesindeki mey su-mesthuş-yâr sözcükleri arasında leff ü neşr sanatı yapılmıştır. Ayrıca, 13. beyitte birinci dizedeki ölmek dost sözcükleri ile ikinci dizedeki toprak yâr sözcükleri arasında 21. beyitte ilk dizede dost-zehr-i mâr-âb-ı hayat ile ikinci dizedeki hasım-su-zehr-i mâr arasında; 24. beyitin ilk dizesinde zerre zerre-nûr ile ikinci dizesinde pare pare-su arasında; 25. beyitin ilk dizesinde Zikr-i na t-derman-ehl-i hatâ ile ikinci dizesinde su-def-i humâr-mayhâre arasında leff ü neşr sanatı yapılmıştır. Yine, 29. beyitin ilk dizesinde bîm-i dûzah-nâr-ı gamsalmak-suzan ile ikinci dizesinde ümid-ebr-i ihsan-sepmek-nâr arasında; 30. beyitin ilk dizesinde yümn-i na t-güher-fuzûlî sözleri ile ikinci dizesinde ebr-i nisan-lü lü-i şehvârsu arasında; 31. beyitin ilk dizesinde hâb-ı gaflet-rûz-ı haşr ile ikinci dizesinde eşk-i hasret-dîde-i bîdâr arasında leff ü neşr sanatı yapılmıştır. Mecaz-ı Mürsel 4. Beyitte temren (okun ucu) ok un tamamı yerine kullanılarak; 27. beyitte bahr-ı kerâmet ve divan edebiyatları kast edilerek, 35. dizede ise gönüllerin en yumuşağı en derini söyleminde gönül, insan yerine kullanılarak mecaz-ı mürsel sanatı yapılmıştır. Mübalağa 34. dizede Deniz gözlerinden alır sonsuzluğun haberini deyişiyle, 40. dizede saban ölümsüz iz bıraktı toprakta sözleriyle, 57. dizede dağların yıkılışını gördüm bir Venüs bardağında sözleriyle, 80. dizede Yanmışsam külümden yapılan bir hisar vardır sözleriyle mübalağa sanatına başvurulmuştur. Nida 11. dizede Ah uzatma dünya sürgünümü benim sözüyle, 18. dizede Ey gönlümün doğurduğu deyişiyle, Şiirin birçok yerinde Ey sevgili söz gruplarıyla, 35. dizede Ey gönüllerin en yumuşağı söylemiyle nida sanatına başvurulmuştur. Tekrir İlk iki dizede ve şiirin çeşitli bölümlerinde sürgün sözcüklerinin tekrarıyla, 2 ve 3. dizelerde bütün sözcüklerinin tekrarıyla, 4 ve 5. dizelerde geldim sözcüklerinin tekrar edilmesiyle, Bent sonlarında sevgili sözcüklerinin tekrar edilmesiyle, 77. dizede kader sözcüğünün terarıyla, Son bentte vardır sözcükleriyle tekrir sanatı yapılmıştır. Telmih 30. dizede Salome ve Belkıs sözcükleriyle Vaftizci Yahya yı şehveti uğruna idam ettiren Salome nin ve Saba Melikesi Belkıs ın hikâyelerine göndermede bulunularak telmih sanatına başvurulmuştur. Tenasüp 3. dizede tören, şölen, ayin, yortu sözcükleri arasında; dizelerde doğurduğu, büyüttüğü, emzirdiği sözcükleri arasında; 33. dizede bahar, çiçek, devşir- sözcükleri 59 Harsiyat - İlmî ve İçtimaî Araştırmalar Dergisi

15 Karşılaştırmalı Edebiyat Bağlamında İki Na t: Su Kasidesi ve Sürgün Ülkeden Başkentler Başkentine sözüyle Hz. Muhammed kastedilerek; 32. Beyitte çeşme-i vasl sözüyle cennetteki ebedî mutluluk kastedilerek mecâz-ı mürsel sanatı yapılmıştır. Mübalağa 1.beyitte şairin gönlündeki ateşlerin su ile söndürülemeyecek derecede çok olması ; 2. beyitte gökyüzünün gözyaşlarıyla kaplanması ; 6. beyitte yazarın, kör olsa dahi, gubâri yazısını sevgilinin gözlerine benzetemeyeceğinin söylenmesi; 21. beyitte dostunun içtiği yılan zehrinin ölümsüzlük suyuna dönmesi ve 28. beyitte güneş çeşmesinden bol ve tatlı su inmesi birer mübalağa örneğidir. Nida 1. beyitte ey göz, 13. beyitte dostlar ve 25. beyitte Yâ Habiba llah yâ Hayre l-beşer deyişlerinde nida sanatı vardır. Telmih 15. beyitte gül ile bülbülün aşkı anlatılarak; 17. beyitte Peygamberimizin doğumunda Mecusilerin ateşinin sönmesi mucizesi hatırlatılarak; 18. beyitte, Hz. Muhammed in taştan/kuru bir kuyudan su çıkarması na gönderme yapılarak; 20. beyitte Hz. Peygamberimizin Müslümanlara parmağından su vermesi mucizesi hatırlatılarak; 21. beyitte Peygamberimizin, Hz. Ebubekir in ayağını sokan yılanın zehrini etkisiz hale getirmesi mucizesi anlatılarak; 27. beyitte Miraç gecesi ve göğe yükselme hatırlatılarak telmih sanatı yapılmıştır. Tenasüp 1. beyitte Göz, su, saç- sözcükleri arasında; 2. beyitte yuvarlak olmaları ve dönmeleri dolayısıyla göz, günbed, devvar sözcükleri arasında; 3. beyitte Su-divar-rahne sözcükleri arasında; 4. beyitte mecruh-yare, vehm-ihtiyat, su-iç- sözcükleri arasında tenasüp sanatı vardır. Ayrıca, 5. beyitte suya ver-, bağban, gülzar, gül, su sözcükleri arasında; 6. beyitte gubâr-hatmuharrir-hâme sözcükleri arasında; 7. beyitte gül-hâr-su sözcükleri arasında; 8. beyitte Gam güni, dil-i bimar, karanu gice, bîmar, hayr, su sözcükleri arasında tenasüp sanatı yapılmıştır. 10. beyitte zühhâd-huşyâr-kevser; mestmey-su-iç- sözcükleri arasında; 11. beyitte Ravza-güzâr eyle- ve serv-su sözcükleri arasında; 12. beyitte Yol-toprağ-kûy-su arasında; 13. beyitte Bûs-ârzû; dost-yâr; kûzetoprak sözcükleri arasında ve 14. beyitte arasında; 44. dizede gece, aydınlat-, lamba sözcükleri arasında; 45 ve 46. dizelerde İstanbul un Kanlıca, Emirgan, Kandilli gibi beldelerinin bir arada kullanılmasıyla; 58. dizede köle-pazar-satıl- sözcükleri arasında anlam ilgisi kurularak tenasüp yapılmıştır. Teşbih 6.dizede dünya, bir sürgün yerine; 8. dizede bahar, aşkın en onulmazı na; 9. dizede ise yine bahar bir tuz bulutu na; dizelerde aynalar akrep meleği ne, zaman çarpılmış atın son hayali ne, ev ise mirasın hayaleti ne benzetilir. 43. dizede gölge, geceyi aydınlatan eşsiz lamba ya; 45. dizede gökyüzü, Kandilli nin kurşuni şafaklarına ; 58. dizede şairin bizzat kendisi köle ye; 83. dizede ise Peygamberimizin kalbindeki merhamet bir çınar a benzetilir. Teşhis 72. dizede ise Aşk, cellad a benzetilerek, 83. dizede Göğsünde sürgününü geri çağıran bir damar vardır derken, damara insan niteliği yüklenerek kişileştirme yapılır. Tevriye Her bendin sonunda tekrar edilen ayaklarına kapanmak deyimi hem saygı gereği ayaklarına eğilmek anlamında hem de ondan şefaat dilemek, ona yalvarmak anlamında tevriyeli kullanılmıştır. Tezat 22. dizede geceler-gündüzler sözcükleri zamandizinsel zıtlıkta kullanılarak, 31. dizede saklamaya çalış-/aşikâr ol- sözcük grupları kullanılarak, 42. dizede Çatı katları-bodrum katları karşılaştırması yapılarak, dizelerde bahar-sonbahar kavramları kullanılarak, 73. dizede yok-var zıtlığına başvurularak, 78. dizede gün-gece kavramları kullanılarak, 81. dizede yenilgi-zafer sözcüklerine yer verilerek tezat sanatına başvurulmuştur. Sayı:2 / Kış

16 Deniz POLATER dâmenin tut-, ayağa düş-, yalvar- sözcükleri arasında da tenasüp sanatı mevcuttur. 15. beyitte bülbül-gül-reng-kan sözcükleriyle; 16. beyitte Pâk-Rûşen kıl-; tarîk-iktidâ kıl-; pâksu sözcükleriyle; 17. beyitte Dürr-su-deryaserp- sözcükleriyle ve 18. beyitte, gül-zar, tâze, revnak, su sözcükleriyle tenasüp sanatı yapılmıştır. 19. beyitte Bahr-bîpâyân-su; ateşhâneküffâr arasında; 20. beyitte Âb-ı Hayât-su-iç-; âb-su; zehir-mâr arasında; 22. beyitte katrebahr-mevc-vuzu-su sözcükleri arasında; 24. beyitte hâk-su-nûr (ateş) arasında ve 25. beyitte Meyhâne-içmek-def -i humar sözcükleri arasında da tenasüp sanatı mevcuttur. 26. beyitte leb-teşne-su-yan- arasında; 27. beyitte Bahr-şebnem-feyz-su arasında; 28. beyitte Mimar-tecdid-merkad arasında; 29. Beyitte nâr sûzân dûzah arasında; 30. beyitte ebr-i nisan-su-lü lü arasında; 31. beyitte dideeşk-su-tök- sözcükleri arasında ve 32. beyitte Çeşme-teşne-su sözcükleri arasında tenasüp sanatı yapılmıştır. Teşbih 3. beyitte aşığın gönlü, üstünde yarıklar bulunan bir duvar a; 5. beyitte yüzün gibi bir gül açılmaz diyerek Peygamberimizin yüzü gül e; 6. beyitte gubâri yazı sevgilinin yüzündeki tüylerine ve 7. beyitte, sevgilinin yanağı gül e, kirpiği diken e benzetilir. 11. beyitte sevgilinin yaşadığı yer cennet e benzetilir; 18. beyitte peygamberlik vasfı bir gül bahçesi ne benzetilir; 19. beyitte peygamberimizin mucizeleri bir deniz e; 28. beyitte güneş, çeşme ye; 22. beyitte Peygamberimizin yanağı gül e benzetilir. 26. beyitte şairin peygambere olan tutkusu, dudağı kurumuşların su istemesine; 27. beyitte Peygamberimiz, keramet denizine; 28. beyitte güneş çeşme ye, ışıklar zülal e ve 30. beyitte Fuzûlî nin sözleri inci ye benzetilir. Teşhis 1. beyitte göz e bir insana seslenir gibi seslenilerek; 4. beyitte aşığın gönlü yaralı, hasta bir insan olarak düşünülerek teşhis yapılmıştır. Ayrıca, 11. beyitte suyun âşık olması ; 14. beyitte kumrunun yalvarması ve servinin dik başlılık etmesi ; 15. beyitte su ve güle insan niteliği verilmesi birer teşhis örneğidir. 16. beyitte yine su Hz. Peygamber imize bağlı bir insan olarak gösterilmiş; 23. beyitte suyun peygamberimize olan aşkı ve ona kavuşamadığı 61 Harsiyat - İlmî ve İçtimaî Araştırmalar Dergisi

Su Kasidesi Çarşamba, 08 Ekim :17

Su Kasidesi Çarşamba, 08 Ekim :17 Na t kelimesinin sözlük anlamı bir şeyi methederek anlatma, vasıflandırma iken daha sonra Hz. Muhammed (s.a.v) i övmek için yazılan şiirler anlamında kullanılmaya başlanmıştır. Divan edebiyatında pek çok

Detaylı

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır.

Divan Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları. HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. Divanı vardır. Edebiyatı Sanatçıları Edebiyatının Önemli Şair ve Yazarları HOCA DEHHANİ: 13. yüzyılda yaşamıştır. Din dışı konularda şiir yazan ilk divan şairidir. ı vardır. MEVLANA: XIII.yüzyılda yaşamıştır. Birkaç

Detaylı

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

10.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI 1 EDEBİYAT TARİHİ / TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERE AYRILMASINDAKİ ÖLÇÜTLER 1.Edebiyat tarihinin uygarlık tarihi içindeki yerini.edebiyat tarihinin

Detaylı

İSLÂM ve SANAT. Tartışmalı İlmî Toplantı Kasım Akdeniz Ü. Hukuk Fakültesi Konferans Salonu. Kampüs - Antalya

İSLÂM ve SANAT. Tartışmalı İlmî Toplantı Kasım Akdeniz Ü. Hukuk Fakültesi Konferans Salonu. Kampüs - Antalya İSLÂM ve SANAT Tartışmalı İlmî Toplantı 07 09 Kasım 2014 Akdeniz Ü. Hukuk Fakültesi Konferans Salonu Kampüs - Antalya İstanbul 2015 NA TLARDA HZ. PEYGAMBER E YAPILAN TEŞBİHLER; FUZÛLÎ NİN SU KASİDESİ ÖRNEĞİ

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - III MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİNDEKİ BAĞIMSIZ SANATÇILAR YAHYA KEMAL BEYATLI (1884 1958) Şiirleri Milli edebiyat akımına uymaz, daha çok makale ve konferanslarında bu akımı

Detaylı

FECRİ-ATİ EDEBİYATI SANATÇILARI

FECRİ-ATİ EDEBİYATI SANATÇILARI FECRİ-ATİ EDEBİYATI SANATÇILARI AHMET HAŞİM ( 1884 1933 ) Fecriati topluluğunun en önemli şairi olup modern Türk şiirinin kurucularından biridir. Türk edebiyatında akşam şairi olarak da tanınır. Sanat

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 10. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 10. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR 1. Edebiyat tarihinin incelediği konuları açıklar. 2. Edebî eserlerin yazıldığı dönemi temsil eden belge olma niteliğini sorgular 3. Uygarlık tarihiyle edebiyat

Detaylı

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım

Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım Zirve 9. Sınıf Dil ve Anlatım İLETİŞİM, DİL VE KÜLTÜR 1. İletişim 2. İnsan, İletişim ve Dil 3. Dil Kültür İlişkisi DİLLERİN SINIFLANDIRILMASI VE TÜRKÇENİN DÜNYA DİLLERİ ARASINDAKİ YERİ 1. Dillerin Sınıflandırılması

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 12. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI KAZANIMLAR TEST NO TEST ADI 1 2 EDEBİ BİLGİLER (ŞİİR BİLGİSİ) 1. İncelediği şiirden hareketle metnin oluşmasına imkân sağlayan zihniyeti 2. Şiirin yapısını çözümler. 3. Şiirin

Detaylı

SU KASÎDESİNDEN BEŞ BEYİT ÜZERİNE BİR ŞERH DENEMESİ

SU KASÎDESİNDEN BEŞ BEYİT ÜZERİNE BİR ŞERH DENEMESİ SU KASÎDESİ NDEN BEŞ BEYİT ÜZERİNE BİR ŞERH DENEMESİ Vedat Ali TOK 1 Türk Edebiyatının gelmiş geçmiş en büyük aşk ve çile üstâdı Fuzûlî, Peygamber âşığı bir şâirdir. Ondaki bu aşk, dîvânı incelendiğinde

Detaylı

BEP Plan Hazırla T.C Ceyhan Kaymakamlığı ALTI OCAK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ Müdürlüğü Edebiyat Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı

BEP Plan Hazırla T.C Ceyhan Kaymakamlığı ALTI OCAK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ Müdürlüğü Edebiyat Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı BEP Plan Hazırla T.C Ceyhan Kaymakamlığı ALTI OCAK MESLEKİ VE TEKNİK ANADOLU LİSESİ Müdürlüğü Edebiyat Dersi Bireyselleştirilmiş Eğitim Planı Öğrenci : MEHMET ERKAN Eğitsel Performans Olay Çevresinde Oluşan

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...9

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...9 İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...9 I. BÖLÜM EDEBİYAT NEDİR? 1.1. Edeb den Edebiyata...11 1.2. Edebî Eser...13 1.3. Edebî Metin...14 1.4. Edebiyat Bilimi...33 1.5. Edebiyat Sosyolojisi...33 1.6. Edebiyat Tarihi...35

Detaylı

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ

11.SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ KURS KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM AY HAFTA DERS SAATİ KONU ADI YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI TANZİMAT DÖNEMİ EDEBİYATININ OLUŞUMU KAZANIMLAR.Osmanlı Devleti ni güçlü kılan sosyal, siyasi düzenin bozulma nedenlerini.batı düşüncesine,

Detaylı

SEVGİNİN GÜCÜ yılında Manisa da doğan İlhan Berk, Türk şiirinin en üretken, usta şairlerinden

SEVGİNİN GÜCÜ yılında Manisa da doğan İlhan Berk, Türk şiirinin en üretken, usta şairlerinden Kavrama 1 ECE KAVRAMA 21102516 TURK 101 Ali TURAN GÖRGÜ SEVGİNİN GÜCÜ 1918 yılında Manisa da doğan İlhan Berk, Türk şiirinin en üretken, usta şairlerinden biridir. Şiirlerinde genellikle değişim içinde

Detaylı

GARİP AKIMI (I. YENİ)

GARİP AKIMI (I. YENİ) GARİP AKIMI (I. YENİ) Garipçiler: Orhan Veli, Melih Cevdet Anday, Oktay Rifat Horozcu nun oluşturduğu bir topluluktur. 1941 yılında Orhan Veli, Oktay Rıfat, Melih Cevdet Garip adlı ortak bir kitap yayımladılar.

Detaylı

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER

İnci Hoca YEDİ MEŞALECİLER YEDİ MEŞALECİLER Cumhuriyet döneminde ortaya çıkan ilk edebi topluluktur. 1928 de Yedi Meşale adıyla ortaklaşa bir kitap çıkarıp bu kitabın ön sözünde şiirle ilgili görüşlerini açıklamışlardır. Beş Hececiler

Detaylı

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü

CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü CUMHURIYET DÖNEMINDE COŞKU VE HEYECANI DILE GETIREN METINLER (ŞIIR) Cumhuriyet Edebiyatında Şiir ve Soru Çözümü Yirminci asrın ilk yarısının sonlarına doğru Fransa da ortaya çıkan felsefi bir akımdır.

Detaylı

SU KASİDESİ NİN DİLİ ÜZERİNE

SU KASİDESİ NİN DİLİ ÜZERİNE Tunca Kortantamer İçin, Ege Ü. Edebiyat Fak. Yay., İzmir, 2007, 491-526.s. SU KASİDESİ NİN DİLİ ÜZERİNE Özkan Öztekten * Fuzuli nin dili hakkında şimdiye kadar hem dil hem de edebiyat bilginlerince birçok

Detaylı

-Rubai nazım şekli denince akla gelen ilk sanatçı İranlı şair.. dır.

-Rubai nazım şekli denince akla gelen ilk sanatçı İranlı şair.. dır. 10. SINIF TÜRK EDEBİYATI ÇALIŞMA SORULARI 1. Gazelin özelliklerinden beşi tanesini yazınız. 2. Aşağıda verilen kavramları tanımlayınız. Matla: Taç beyit: Tegazzül: Fahriye: Methiye: 3. Verilen dörtlüğün

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI Ay Hafta Ders Saati Konu Adı CUMHURİYET DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATININ OLUŞUMU CUMHURİYET

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF TÜRK EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI Ay Hafta Ders Saati Konu Adı YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI Kazanımlar Osmanlı

Detaylı

Yıl: 4, Sayı: 17, Aralık 2017, s

Yıl: 4, Sayı: 17, Aralık 2017, s Yıl: 4, Sayı: 17, Aralık 2017, s. 420-431 Ferhat ÇİFTÇİ 1 SEZAİ KARAKOÇ UN SÜRGÜN ÜLKEDEN BAŞKENTLER BAŞKENTİNE ŞİİRİNİN İNCELENMESİ Özet Sezai Karakoç, sanat ve düşünce hayatının dikkat çeken isimlerdendir.

Detaylı

*Edebi Sanatlar ve Örnekleri Mecaz. Teşbih

*Edebi Sanatlar ve Örnekleri Mecaz. Teşbih Edebi Sanatlar ve leri *Edebi Sanatlar ve leri Mecaz Kelime veya kelime gruplarını bilinen ilk manalarından başka bir manada kullanmaya mecaz denir. Mecaz edebî eserlerde kullanıldığı gibi zaman zaman

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS TÜRK DİLİ II TRD103 2 2+0 2 2 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze / Zorunlu Dersin Koordinatörü

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Yasemin ERTEK MORKOÇ

ÖZGEÇMİŞ. Yasemin ERTEK MORKOÇ ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı Yasemin ERTEK MORKOÇ Unvanı Görev Yeri Daha Önce Bulunduğu Görevler Anabilim Dalı Yabancı Dili Akademik Aşamaları Yrd. Doç. Dr. Celal Bayar Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Türk

Detaylı

Aruzla şiire başlayan sanatçılar, Ziya Gökalp in etkisiyle sonradan hece ölçüsüyle yazmaya başlamışlardır.

Aruzla şiire başlayan sanatçılar, Ziya Gökalp in etkisiyle sonradan hece ölçüsüyle yazmaya başlamışlardır. BEŞ HECECİLER Milli edebiyattan etkilenen Beş Hececiler, milli kaynaklara dönmeyi ilke edinmişlerdir. Şiire I. Dünya Savaşı Milli Mücadele yıllarında başlayıp Mütareke yıllarında şöhret kazanan edebi topluluktur.

Detaylı

HALK EDEBİYTI IV AŞIK EDEBİYATINDA ÜSLUP

HALK EDEBİYTI IV AŞIK EDEBİYATINDA ÜSLUP HALK EDEBİYTI IV AŞIK EDEBİYATINDA ÜSLUP Türk halk şiirinde kullanılan dilin, yalın veya sadece olduğu yönünde yaygın bir kanaat vardır. Divan Şiiri'nde kaleme alınmış şiirler göz önüne alındığında bu

Detaylı

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri

Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri Türk Dili Anabilim Dalı- Tezli Yüksek Lisans (Sak.Üni.Ort) Programı Ders İçerikleri 1. Yıl - Güz 1. Yarıyıl Ders Planı SOSYAL BİLİMLERDE ARAŞTIRMA YÖNTEMLERİ TDE729 1 3 + 0 6 Sosyal bilimlerle ilişkili

Detaylı

İnci. Hoca DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ II (BENTLERLE KURULANLAR)

İnci. Hoca DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ II (BENTLERLE KURULANLAR) DİVAN EDEBİYATI NAZIM BİÇİMLERİ II (BENTLERLE KURULANLAR) BENTLERLE KURULAN NAZIM BİÇİMLERİ A. BENT SAYISI TEK OLANLAR (TEK DÖRTLÜKTEN OLUŞANLAR) RUBAİ Edebiyatımıza İran edebiyatından gelmiştir. Dört

Detaylı

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55

ÖNCESİNDE BİZ SORDUK Editör Yayınevi LGS Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Yeni Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55 Tarz Sorular Nasıl Çözülür? s. 55 8 Ey insanlar! Rabbiniz birdir, atanız (Âdem) da birdir. Hepiniz Âdem densiniz, Âdem ise topraktan yaratılmıştır. Allah katında en değerli olanınız, O na karşı gelmekten

Detaylı

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ...9 GİRİŞ... Osman Horata 11

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ...9 GİRİŞ... Osman Horata 11 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...9 GİRİŞ... Osman Horata 11 I. KAYNAKLAR Osman Horata A. Edebî Eserler...25 1. Divanlar...25 2. Mesneviler...28 3. Şiir Mecmuaları...29 4. Mensur Eserler...29 B. Edebiyat Bilgi ve Teorisiyle

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Doç. Dr. Rıza BAĞCI

ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ. Doç. Dr. Rıza BAĞCI ÖZGEÇMİŞ VE ESERLER LİSTESİ ÖĞRENİM DURUMU Lisans: 1976-1980 Doç. Dr. Rıza BAĞCI İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ EDEBİYAT FAKÜLTESİ/TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI BÖLÜMÜ Yüksek Lisans: 1984-1987 EGE ÜNİVERSİTESİ SOSYAL

Detaylı

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

ÖLÇME, DEĞERLENDİRME VE SINAV HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ AY EKİM KASIM HAFTA DERS SAATİ 1 2 2 2 3 2 4 2 1 2 2 2 3 2 4 2 KONU ADI KAZANIMLAR 1. İletişim sürecini oluşturan ögeleri ve iletişimde dilin işlevini belirler. 2. Dil ve kültür arasındaki ilişkiyi 1.

Detaylı

İSMAİL TAŞ, MEHMET HARMANCI, TAHİR ULUÇ,

İSMAİL TAŞ, MEHMET HARMANCI, TAHİR ULUÇ, Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : İSLAM AHLAK ESASLARI VE FELSEFESİ Ders No : 0070040072 Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 4 Ders Bilgileri Ders Türü

Detaylı

Yeni Türk Edebiyatında Kadıköy. 1. Adı Soyadı: Haluk ÖNER. 2. Doğum Tarihi: 11.10.1979. 3. Unvanı: Yrd. Doç. Dr.

Yeni Türk Edebiyatında Kadıköy. 1. Adı Soyadı: Haluk ÖNER. 2. Doğum Tarihi: 11.10.1979. 3. Unvanı: Yrd. Doç. Dr. 1. Adı Soyadı: Haluk ÖNER 2. Doğum Tarihi: 11.10.1979 3. Unvanı: Yrd. Doç. Dr. 4. Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Türk Dili Ve Edebiyatı Marmara 2000 Y. Lisans Yeni Türk Edebiyatı Marmara

Detaylı

İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer

İnönü Üniversitesi Fırat Üniversitesi Siirt Üniversitesi Ardahan Üniversitesi - Milli Eğitim Bakanlığı ‘Değerler Eğitimi’ Milli ve Manevi Değerlerimiz by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI DEĞERLER EĞİTİMİ İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ / SİİRT ÜNİVERSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ Bir milletin ve topluluğun oluşumunda maddi

Detaylı

2014 YILI KUTLU DOĞUM HAFTASI SEMPOZYUMU HZ. PEYGAMBER VE İNSAN YETİŞTİRME DÜZENİMİZ

2014 YILI KUTLU DOĞUM HAFTASI SEMPOZYUMU HZ. PEYGAMBER VE İNSAN YETİŞTİRME DÜZENİMİZ 1 2014 YILI KUTLU DOĞUM HAFTASI SEMPOZYUMU HZ. PEYGAMBER VE İNSAN YETİŞTİRME DÜZENİMİZ DÜZENLEYEN Diyanet İşleri Başkanlığı Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü SEMPOZYUMUN GEREKÇESİ Yüce Allah, tekamül ve gelişime

Detaylı

Azrail in Bir Adama Bakması

Azrail in Bir Adama Bakması Mevlâna (1207 1273) Güçlü bir bellek, çağrışım yeteneği, üretkenlik, olağanüstü görüş ve anlatım gücü, derin duygusallık ve hüzün, her yönüyle İslam kültürüne hâkimiyet... İşte Mevlâna deyince akla gelen

Detaylı

ESTETİK (SANAT FELSEFESİ)

ESTETİK (SANAT FELSEFESİ) ESTETİK (SANAT FELSEFESİ) Estetik sözcüğü yunanca aisthesis kelimesinden gelir ve duyum, duyularla algılanabilen, duyu bilimi gibi anlamlar içerir. Duyguya indirgenebilen bağımsız bilgi dalına estetik

Detaylı

1. HAYATI ESERLERİ Divan Vâridât Ankâ-yı Meşrık Devriyye-i Ferşiyye...17

1. HAYATI ESERLERİ Divan Vâridât Ankâ-yı Meşrık Devriyye-i Ferşiyye...17 İÇİNDEKİLER KISALTMALAR...9 ÖNSÖZ...11 GİRİŞ...13 BİRİNCİ BÖLÜM BANDIRMALIZÂDE HÂŞİM BABA HAYATI VE ESERLERİ 1. HAYATI...15 2. ESERLERİ...17 2.1. Divan...17 2.2. Vâridât...17 2.3. Ankâ-yı Meşrık...17 2.4.

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KELAM VE İSLAM MEZHEPLERİ ILH

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KELAM VE İSLAM MEZHEPLERİ ILH DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KELAM VE İSLAM MEZHEPLERİ ILH 210 4 2+0 2 3 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Lisans Yüz Yüze / Zorunlu Dersin

Detaylı

Metin Edebi Metin nedir?

Metin Edebi Metin nedir? Metin Nedir? Metin, belirli bir iletişim bağlamında, bir ya da birden çok kişi tarafından sözlü ya da yazılı olarak üretilen anlamlı bir yapıdır. Metin çok farklı düzeylerde dille iletişimde bulunmak amacıyla

Detaylı

2 273 A-Seçmeli I (Şiir İncelemeleri) A-Seçmeli I (Çağdaş Türk Ede.Metin İnc.)

2 273 A-Seçmeli I (Şiir İncelemeleri) A-Seçmeli I (Çağdaş Türk Ede.Metin İnc.) 434002712012-2. SINIF GÜZ A-Seçmeli I No Ders Kodu Ders Adı T U Kredi ECTS 1 271 A-Seçmeli I (Türkçenin Gelişme Ev releri) 3 0 3 5 2 273 A-Seçmeli I (Şiir İncelemeleri) 3 0 3 5 3 275 A-Seçmeli I (Çağdaş

Detaylı

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler

İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI. XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler İSLAM UYGARLIĞI ÇEVRESINDE GELIŞEN TÜRK EDEBIYATI XIII - XIV yy. Olay Çevresinde Gelişen Metinler OLAY ÇEVRESINDE GELIŞEN EDEBI METINLER Oğuz Türkçesinin Anadolu daki ilk ürünleri Anadolu Selçuklu Devleti

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : YENİ TÜRK EDEBİYATI II Ders No : 0020110013 Teorik : 3 Pratik : 0 Kredi : 3 ECTS : 4 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim Dili

Detaylı

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla (Farz kılınan oruç) sayılı günlerdir. Sizden kim, (o günlerde) hasta veya seferde ise o, (tutamadığı) günler sayısınca başka günlerde

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI KASIM EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ PLANI Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı 1 2

Detaylı

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I

MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I MİLLİ EDEBİYAT DÖNEMİ TEMSİLCİLERİ - I ÖMER SEYFETTİN ( 1884 1920 ) Milli Edebiyat akımının ve çağdaş Türk öykücülüğünün öncülerindendir. Küçük hikâyeyi tamamen bağımsız bir hale getirmiştir. Türk edebiyatında

Detaylı

2.SINIF (2013 Müfredatlar) 3. YARIYIL 4. YARIYIL

2.SINIF (2013 Müfredatlar) 3. YARIYIL 4. YARIYIL ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ 2014-2015 Eğitim Öğretim Yılı 1.ve 2.Öğretim (2010 ve Sonrası) Eğitim Planları HAZIRLIK SINIFI (YILLIK) KODU DERSİN ADI T U Kredi AKTS İLH001 ARAPÇA 26 0 26 26 Konu

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı Hayat Amaçsız

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS FIKIH I İLH

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS FIKIH I İLH DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS FIKIH I İLH 307 5 2+0 2 3 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze / Zorunlu Dersin Koordinatörü

Detaylı

1-Anlatım 2-Soru ve Cevap 3-Sunum 4-Tartışma

1-Anlatım 2-Soru ve Cevap 3-Sunum 4-Tartışma DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS ARAP DİLİ VE EDEBİYATI I İLH 103 1 2+0 2 3 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze / Zorunlu

Detaylı

Günaydın, Bana şiir yazdırtan o parmaklar. (23.06.2004) M. Mehtap Türk

Günaydın, Bana şiir yazdırtan o parmaklar. (23.06.2004) M. Mehtap Türk - Günaydın Günü parlatan gözler. Havayı yumuşatan nefes. Yüzlere gülücük dağıtan dudaklar. Konuşmadan anlatan kaşlar. Bana şiir yazdırtan o parmaklar. (23.06.2004) M. Mehtap Türk - Günaydın Günaydın...

Detaylı

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ

TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ TÜRK EDEBİYATININ DÖNEMLERİ İslamiyet Öncesi Türk Edebiyatı Sözlü Dönem Yazılı Dönem İslamî Dönem Türk Edebiyatı Geçiş Dönemi Divan Edebiyatı Halk Edebiyatı Batı etkisinde Gelişen Türk Edebiyatı Tanzimat

Detaylı

HİTİT ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ 2007 VE SONRASI MÜFREDAT PROGRAMI AKTS KODU

HİTİT ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ 2007 VE SONRASI MÜFREDAT PROGRAMI AKTS KODU HİTİT ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAÜLTESİ 2007 VE SONRASI MÜFREDAT PROGRAMI T U : Teorik ders saati : Uygulamalı ders saati : Dersin redisi : Avrupa redi Transfer Sistemi 1.SINIF 1.SINIF ODU I. YARIYIL/GÜZ

Detaylı

ARZU ATİK, Yard. Doç. Dr.

ARZU ATİK, Yard. Doç. Dr. ARZU ATİK, Yard. Doç. Dr. arzuuatik@gmail.com EĞİTİM Doktora 2003-2009: Marmara Üniversitesi, Eski Türk Edebiyatı Anabilim Dalı, Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü Tez konusu:

Detaylı

-Anadolu Türkleri arasında efsane; menkabe, esatir ve mitoloji terimleri yaygınlık kazanmıştır.

-Anadolu Türkleri arasında efsane; menkabe, esatir ve mitoloji terimleri yaygınlık kazanmıştır. İçindekiler 1 Efsane Nedir? 2 Efsanenin Genel Özellikleri 3 Efsanelerin Oluşumu 4 Oluşumuyla İlgili Kuramlar 5 Efsanelerin Sınıflandırılması 6 Efsanelerde Konu ve Amaç 7 Efsanelerde Yapı, Dil ve Anlatım

Detaylı

IÇERIK ÖNSÖZ. Giriş. Birinci Bölüm ALLAH A İMAN

IÇERIK ÖNSÖZ. Giriş. Birinci Bölüm ALLAH A İMAN IÇERIK ÖNSÖZ 13 Giriş DİN VE AKAİT Günümüzde Din Algısı Sosyal Bilimcilere Göre Din İslam Açısından Din Dinin Anlam Çerçevesi İslam Dini İslam ın İnanç Boyutu Akait İman İman-İslam Farkı İman Bakımından

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...9

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...9 İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...9 ŞİİR VE GÖRSELLİK Şiir, Fotoğraf ve Gerçeklik...15 Şiir, Fotoğraf ve Görme...25 Şiirin ve Fotoğrafın İşlevleri...29 Şiir, Fotoğraf ve İmge...32 Çoklu Okuma...38 Çözümleme Kılavuzu...50

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS ÇAĞDAŞ DİNİ AKIMLAR İLH

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS ÇAĞDAŞ DİNİ AKIMLAR İLH DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS ÇAĞDAŞ DİNİ AKIMLAR İLH 427 7 3+0 3 3 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze / Seçmeli Dersin

Detaylı

Selçuklu yıldızı ilham alınarak tasarlanan logomuz, renkleri ve içinde barındırdığı anlamlar ile eğitimi, köklü tarihi ve medeniyeti simgelemektedir.

Selçuklu yıldızı ilham alınarak tasarlanan logomuz, renkleri ve içinde barındırdığı anlamlar ile eğitimi, köklü tarihi ve medeniyeti simgelemektedir. 1 Selçuklu yıldızı ilham alınarak tasarlanan logomuz, renkleri ve içinde barındırdığı anlamlar ile eğitimi, köklü tarihi ve medeniyeti simgelemektedir. Aynı zamanda Murad Hüdavendigar ın dünyaya örnek

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 2014-2015 Yaşar Kemal in Romanlarında Toplumcu Gerçekçilik (devam ediyor)

ÖZGEÇMİŞ. 2014-2015 Yaşar Kemal in Romanlarında Toplumcu Gerçekçilik (devam ediyor) ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı : Secaattin Tural 2. Doğum Tarihi : 15.07.1966 3. Unvanı : Doç. Dr. 4. Öğrenim Durumu : Doktora 5. Çalıştığı Kurum : Kırklareli Üniversitesi Derece Alan Üniversite Lisans Türk Dili

Detaylı

YRD. DOÇ. DR. ABDÜLKERİM GÜLHAN 0266 6121000/4508. agulhan@balikesir.edu.tr

YRD. DOÇ. DR. ABDÜLKERİM GÜLHAN 0266 6121000/4508. agulhan@balikesir.edu.tr YRD. DOÇ. DR. ABDÜLKERİM GÜLHAN ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı Abdülkerim Gülhan İletişim Bilgileri Adres Balıkesir Ü. Fen Edebiyat Fakültesi Çağış Yerleşkesi Balıkesir Telefon Mail 0266 6121000/4508 agulhan@balikesir.edu.tr

Detaylı

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ Eğitim Öğretim Yılı 1.ve 2.Öğretim (2010 ve Sonrası) Eğitim Planları HAZIRLIK SINIFI (YILLIK)

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ Eğitim Öğretim Yılı 1.ve 2.Öğretim (2010 ve Sonrası) Eğitim Planları HAZIRLIK SINIFI (YILLIK) ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ 01-014 Eğitim Öğretim Yılı 1.ve.Öğretim (010 ve Sonrası) Eğitim Planları HAZIRLIK SINIFI (YILLIK) KODU DERSİN ADI İLH001 ARAPÇA 0 Konu Başlıkları (Yıllık) T Sözlü

Detaylı

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci;

Öğrenim Kazanımları Bu programı başarı ile tamamlayan öğrenci; Image not found http://bologna.konya.edu.tr/panel/images/pdflogo.png Ders Adı : İSLAM FELSEFE TARİHİ I Ders No : 0070040158 Teorik : 2 Pratik : 0 Kredi : 2 ECTS : 3 Ders Bilgileri Ders Türü Öğretim Dili

Detaylı

İSMAİL DURMUŞ PROFESÖR

İSMAİL DURMUŞ PROFESÖR İSMAİL DURMUŞ PROFESÖR ÖZGEÇMİŞ YÜKSEKÖĞRETİM KURULU 26.05.2014 Adres : İstanbul 29 Mayıs Üniversitesi İcadiye-Bağlarbaşı Caddesi, No: 40 34662 Üsküdar/İstanbul Telefon E-posta : : 2164740860-1226 Doğum

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi... İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...7 KISALTMALAR...11 GİRİŞ İran ve Türk Edebiyatlarında Husrev ü Şirin Hikâyesi...13 BİRİNCİ BÖLÜM Âzerî nin Biyografisi...27 5 İKİNCİ BÖLÜM Husrev ü Şirin Mesnevisinin İncelenmesi...57

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS TÜRK DİLİ I TRD103 1 2+0 2 2 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze / Zorunlu Dersin Koordinatörü

Detaylı

TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DOKTORA PROGRAMI DERSLER VE KUR TANIMLARI

TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DOKTORA PROGRAMI DERSLER VE KUR TANIMLARI TÜRKİYAT ARAŞTIRMALARI DOKTORA PROGRAMI DERSLER VE KUR TANIMLARI GÜZ DÖNEMİ DERSLERİ Kodu Dersin Adı Statüsü T P K AKTS TAE 700 Özel Konular Z 5 0 0 30 TAE 701 Kültür Kuramları ve Türkiyat Araştırmaları

Detaylı

İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler

İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler İnsanı Diğer Canlılardan Ayıran Özellikler Hani, Rabbin meleklere, Ben yeryüzünde bir halife yaratacağım demişti. Onlar, Orada bozgunculuk yapacak, kan dökecek birini mi yaratacaksın? Oysa biz sana hamd

Detaylı

İSTANBUL UN PENÇ HALLERİ. TA NER A L A KU Ş ve Ö Ğ R E NC İ L E R İ Mİ N YATÜR S E RG İ Sİ

İSTANBUL UN PENÇ HALLERİ. TA NER A L A KU Ş ve Ö Ğ R E NC İ L E R İ Mİ N YATÜR S E RG İ Sİ İSTANBUL UN PENÇ HALLERİ TA NER A L A KU Ş ve Ö Ğ R E NC İ L E R İ Mİ N YATÜR S E RG İ Sİ İSTANBUL UN PENÇ HALLERİ TANER ALAKUŞ ve ÖĞRENCİLERİ MİNYATÜR SERGİSİ 18-29 HAZİRAN 2013 / DOLMABAHÇE SARAYI CAMLIKÖŞK

Detaylı

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 11. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM - ÖĞRETİM YILI... ANADOLU LİSESİ 11. SINIF TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ AY EKİM HAFTA DERS SAATİ KONU ADI YENİLEŞME DÖNEMİ TÜRK EDEBİYATI EDEBİYATININ OLUŞUMU ÖĞRETİCİ METİNLER 2 KAZANIMLAR 1. Osmanlı Devleti ni güçlü kılan sosyal, siyasi düzenin bozulma nedenlerini belirler.

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Kenan Erdoğan Unvanı. Adı Soyadı. Doçent Doğum Tarihi veyeri Yozgat 01 Mart 1963 Görev Yeri

ÖZGEÇMİŞ. Kenan Erdoğan Unvanı. Adı Soyadı. Doçent Doğum Tarihi veyeri Yozgat 01 Mart 1963 Görev Yeri ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı Kenan Erdoğan Unvanı Doçent Doğum Tarihi veyeri Yozgat 01 Mart 1963 Görev Yeri Manisa Daha Önce Bulunduğu Dicle Üniversitesi Eğitim Fakültesi Araştırma Görevlisi, Celal Bayar Üniversitesi

Detaylı

Ömer Turhan. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Ömer Turhan. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 03.09.2018 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI. Hazırlayan: Rabia ARIKAN

JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI. Hazırlayan: Rabia ARIKAN JORGE LUIS BORGES PIERRE MENARD A GÖRE DON QUIXOTE & HOMER İN BAZI UYARLAMALARI Hazırlayan: Rabia ARIKAN JORGE LUIS BORGES (1899-1986) ARJANTİNLİ ŞAİR, DENEME VE KISA ÖYKÜ YAZARIDIR. 20. YÜZYILIN EN ETKİLİ

Detaylı

Insanı başa taç yaptım. Ne eğildim, ne de saptım. Acılardan ilaç yaptım. Aşık Şahturna Hayatı ve Şiirleri

Insanı başa taç yaptım. Ne eğildim, ne de saptım. Acılardan ilaç yaptım. Aşık Şahturna Hayatı ve Şiirleri 1950 Sivas Gürün'de doğdu. 10 yaşlarında saz çalıp, türkü-deyişler okudu. 15 yaşında kendi yapıtı ilk plağıyla büyük üne kavuştu. Konser turneleri, kasetler, plaklar, uzunçalar, long playler ve günümüz

Detaylı

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ İSLÂMÎ İLİMLER FAKÜLTESİ LİSANS PROGRAMI 1. Yıl / I. Dönem Ders. Kur'an Okuma ve Tecvid I

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ İSLÂMÎ İLİMLER FAKÜLTESİ LİSANS PROGRAMI 1. Yıl / I. Dönem Ders. Kur'an Okuma ve Tecvid I SELÇUK ÜNİVERSİTESİ İSLÂMÎ İLİMLER FAKÜLTESİ LİSANS PROGRAMI 1. Yıl / I. Dönem 3801101 3802101 Kur'an Okuma ve Tecvid I 3801111 3802111 Arapça Dil Bilgisi I 2 2 3 3 3801112 3802112 Arapça Okuma-Anlama

Detaylı

1.Estetik Bakış, Sanat ve Görsel Sanatlar. 2.Sanat ve Teknoloji. 3.Fotoğraf, Gerçeklik ve Gerçeğin Temsili. 4.Görsel Algı ve Görsel Estetik Öğeler

1.Estetik Bakış, Sanat ve Görsel Sanatlar. 2.Sanat ve Teknoloji. 3.Fotoğraf, Gerçeklik ve Gerçeğin Temsili. 4.Görsel Algı ve Görsel Estetik Öğeler 1.Estetik Bakış, Sanat ve Görsel Sanatlar 2.Sanat ve Teknoloji 3.Fotoğraf, Gerçeklik ve Gerçeğin Temsili 4.Görsel Algı ve Görsel Estetik Öğeler 5.Işık ve Renk 6.Yüzey ve Kompozisyon 1 7.Görüntü Boyutu

Detaylı

LYS 3 DENEME-5 KONU ANALİZİ SORU NO LYS 3 TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI TESTİ KAZANIM NO KAZANIMLAR. 26/05/2014 tarihli LYS-3 deneme sınavı konu analizleri

LYS 3 DENEME-5 KONU ANALİZİ SORU NO LYS 3 TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI TESTİ KAZANIM NO KAZANIMLAR. 26/05/2014 tarihli LYS-3 deneme sınavı konu analizleri LYS 3 DENEME-5 KONU ANALİZİ SORU NO LYS 3 TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI TESTİ A B KAZANIM NO KAZANIMLAR 1 11 30027 1 / 31 Kelimelerin anlam oluşturmada birbirleriyle ilişkilerini belirler. 2 12 30027 Kelimelerin

Detaylı

EĞİTİM DURUMU. Derece Üniversite Mezuniyet Yılı

EĞİTİM DURUMU. Derece Üniversite Mezuniyet Yılı Yrd. Doç. Dr. Murat TURNA Dumlupınar Üniversitesi Eğitim Fakültesi Türkçe Eğitimi Bölümü Türkçe Eğitimi Ana Bilim Dalı Evliya Çelebi Yerleşkesi (4100) KÜTAHYA Telefon: 468 Faks: E-posta: murat.turna@dpu.edu.tr

Detaylı

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ 5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ Allah İnancı Ünite/Öğrenme Konu Kazanım Adı KOD Hafta Tarih KD1 KD2 KD3 KD4 KD5 KD6 Allah Vardır ve Birdir Evrendeki mükemmel düzen ile Allahın (c.c.) varlığı ve birliği

Detaylı

Edebi metin, dilin estetik amaçla kullanıldığı metindir. Bir Metnin Edebi Oluşunu Şu Şekilde özetleyebiliriz:

Edebi metin, dilin estetik amaçla kullanıldığı metindir. Bir Metnin Edebi Oluşunu Şu Şekilde özetleyebiliriz: METİN ÇÖZÜMLEME METİN NEDİR? Bir olayın, bir duygunun bir düşüncenin yazıya dökülmüş haldir. Metin öncelikle yazı demektir. Metin kavramı aynı zamanda organik bir bütünlük demektir Metin kavramı öncelikle

Detaylı

Avrupa İslam Üniversitesi İSLAM ARAŞTIRMALARI. Journal of Islamic Research البحوث االسالمية

Avrupa İslam Üniversitesi İSLAM ARAŞTIRMALARI. Journal of Islamic Research البحوث االسالمية Avrupa İslam Üniversitesi İSLAM ARAŞTIRMALARI Journal of Islamic Research البحوث االسالمية Yıl 3 Sayı 1 Mayıs 2010 .. / Özet: Hadislerin anlaşılmasında aklın putlaştırılması Batıyla geniş bir etkileşim

Detaylı

Takvimdeki Deniz (Şiir İncelemesi)

Takvimdeki Deniz (Şiir İncelemesi) Takvimdeki Deniz (Şiir İncelemesi) TAKVİMDEKİ DENİZ Ölüm ve Üstad Ölümün Üstad ın şiirindeki yeri o kadar büyüktür ki, Çile başyapıtının bir bölümü ölüme ayrılmıştır. Tabi bu, ölümün sadece bu bölümdeki

Detaylı

TÜRK EDEBİYATI 10. SINIFLAR 17 Nisan 2015

TÜRK EDEBİYATI 10. SINIFLAR 17 Nisan 2015 ADI : SOYADI:. SINIF : NU.:.. TÜRK EDEBİYATI 10. SINIFLAR 17 Nisan 2015 KAHTA FEN LİSESİ 2014 2015 EĞİTİM ÖĞRETİM YILI II. DÖNEM I. YAZILI. 1. SORU 2. SORU 3. SORU 4. SORU 5. SORU 6. SORU 7. SORU 8. SORU

Detaylı

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS

Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS DERS BİLGİLERİ Ders Adı Kodu Yarıyılı T+U Saati Ulusal Kredisi AKTS KURÂN A ÇAĞDAŞ YAKLAŞIMLAR ILH333 5 2+0 2 3 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Yüz Yüze / Seçmeli

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ KASIM EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 7. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Varlıklar Âlemi Meleklere İman Meleklerin

Detaylı

ÖZ GEÇMİŞ. 1. Adı Soyadı: Oğuzhan KARABURGU 2. Doğum Tarihi: 1975 3. Unvanı: Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu:

ÖZ GEÇMİŞ. 1. Adı Soyadı: Oğuzhan KARABURGU 2. Doğum Tarihi: 1975 3. Unvanı: Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu: ÖZ GEÇMİŞ 1. Adı Soyadı: Oğuzhan KARABURGU 2. Doğum Tarihi: 1975 3. Unvanı: Yrd.Doç.Dr. 4. Öğrenim Durumu: Derece Alan Üniversite Yıl Lisans Türk Dili ve Edebiyatı Erciyes Üniversitesi 1998 Y. Lisans Yeni

Detaylı

9. SINIF ÜNİTE DEĞERLENDİRME SINAVLARI LİSTESİ / DİL VE ANLATIM

9. SINIF ÜNİTE DEĞERLENDİRME SINAVLARI LİSTESİ / DİL VE ANLATIM SINAVLARI LİSTESİ / DİL VE ANLATIM İletişim Dil - Kültür İlişkisi İnsan, İletişim ve Dil Dillerin Sınıflandırılması Türk Dilinin Tarihi Gelişimi ve Türkiye Türkçesi Türkçenin Ses Özellikleri Telaffuz (Söyleyiş)

Detaylı

Kültür Nedir? Dil - Kültür İlişkisi

Kültür Nedir? Dil - Kültür İlişkisi Dil - Kültür İlişkisi Kültür Nedir? 2 Bir milletin fertlerini ortak bir çatı altında toplayan maddi ve manevi değerler bütünüdür. Örf, âdet, gelenek ve inançlar kültürün manevi kısmına; giyim kuşam, yemek,

Detaylı

II: Metin: Şeb-i hicran yanar cânım döker kan çeşm-i giryânım Uyarır halkı efgânım kara bahtım uyanmaz mı

II: Metin: Şeb-i hicran yanar cânım döker kan çeşm-i giryânım Uyarır halkı efgânım kara bahtım uyanmaz mı 2014-2015 ÖĞRETİM YILI,. ANADOLU LİSESİ, 9.SINIFLAR TÜRK EDEBİYATI DERSİ 1. DÖNEM 1. SINAV.11.201. ADI SOYADI : Numarası:.. Sınıfı:.. Her soru 10 puan değerindedir. Süre 40 dakikadır. Başarılar dileriz.

Detaylı

TÜRK İSLAM EDEBİYATI

TÜRK İSLAM EDEBİYATI Editörler Dr. Öğr.Üyesi Metin Hakverdioğlu - Aynur Kurt TÜRK İSLAM EDEBİYATI Yazarlar Dr. Öğr.Üyesi Ferdi Kiremitçi Dr. Öğr.Üyesi H.İbrahim Haksever Dr. Öğr.Üyesi Mehmet Altunmeral Dr. Öğr.Üyesi Mehmet

Detaylı

Betül Erdoğan.

Betül Erdoğan. Betül Erdoğan www.gencgelisim.com Anne babaların en çok istedikleri, çocuklarını mutlu ve başarılı bireyler olarak yetiştirmektir. Bu hedef noktasında sosyal faaliyetler, kurslar, kitaplar gibi birtakım

Detaylı

Zeus tarafından yazıldı. Çarşamba, 11 Mart :05 - Son Güncelleme Perşembe, 27 Mayıs :12

Zeus tarafından yazıldı. Çarşamba, 11 Mart :05 - Son Güncelleme Perşembe, 27 Mayıs :12 Fecr-i Âti edebi topluluğundan sonra 1928 yılında Yaşar Nabi Nayır, Sabri Esat Siyavuşgil, Muammer Lütfi Bahşi, Kenan Hulusi Koray, Ziya Osman Saba, Vasfi Mahir Kocatürk, Cevdet Kudret Solok gibi biri

Detaylı

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ Eğitim-Öğretim Yılı 1.ve 2. Öğretim Eğitim Planları

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ Eğitim-Öğretim Yılı 1.ve 2. Öğretim Eğitim Planları ERCİYES ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ 2018-2019 Eğitim-Öğretim Yılı 1.ve 2. Öğretim Eğitim Planları HAZIRLIK SINIFI (YILLIK) KODU DERSİN ADI Kredi İLH001 ARAPÇA 26 0 26 26 Konu Başlıkları (Yıllık) T

Detaylı

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM

İnci Hoca TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM TANZİMAT EDEBİYATI I. DÖNEM ÖZELLİKLERİ İlk özel gazete Tercüman-ı Ahval ile başlar. Toplum için sanat anlayışı benimsenmiştir. Halkı aydınlatma amacıyla eser verildiği için

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ EKİM 2017-2018 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11. SINIF DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı Kader ve

Detaylı

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ YILLIK PLANI

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ YILLIK PLANI KASIM EKİM 07-08 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 9. SINIF TARİH DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ YILLIK PLANI Ay Hafta Ders Saati Konu Adı Kazanımlar Test No Test Adı TARİH VE TARİH YAZICILIĞI

Detaylı

Kitap Değerlendirmeleri. Book Reviews

Kitap Değerlendirmeleri. Book Reviews Kitap Değerlendirmeleri Book Reviews HAK ÂŞIĞI VE HALK OZANI ÂŞIK YOKSUL DERVİŞ Cem ERDEM * İlmin Medinesi Ahmed-i Muhtar Onun kapıcısı Haydarı Kerrar Hakka girer burdan ervah-ı ebrar Erişir onlara fazl-ı

Detaylı

İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN

İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN İSLÂMİYET ETKİSİNDE GELİŞEN TÜRK EDEBİYATI İSLÂMİ İLK ESERLER SORU PROĞRAMI AHMET ARSLAN 1) XI. Yüzyıl dil ürünlerinden olan bu eserin değeri, yalnızca Türk dilinin sözcüklerini toplamak, kurallarını ve

Detaylı