Lakin Bülbül gibi gül ile zâr-ý nevâdasýn Þükrünü edaya çalýþ bir baþka devlet isteme Bir sâye-i safâdasýn bir nâle-i hümâdasýn.

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Lakin Bülbül gibi gül ile zâr-ý nevâdasýn Þükrünü edaya çalýþ bir baþka devlet isteme Bir sâye-i safâdasýn bir nâle-i hümâdasýn."

Transkript

1 ES-SEYYÝD OSMAN HULÛSÝ EFENDÝ VAKFI Somuncu Baba KÜLTÜR-EDEBÝYAT ve ARAÞTIRMA DERGÝSÝ Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi Vakfý nýn Yayýn Organýdýr Üç Ayda Bir Yayýnlanýr ISSN: Fiyatý: TL (K.D.V. Dahil) ES-SEYYÝD OSMAN HULÛSÝ EFENDÝ VAKFI ADINA ÝMTÝYAZ SAHÝBÝ A.Þemsettin ATEÞ GENEL YAYIN YÖNETMENÝ A.Tacettin ATEÞ YAZI ÝÞLERÝNDEN MESUL MÜDÜR Av. Haki DEMÝR YAZI ve YAYIN KURULU Yrd.Doç.Dr. Cemil GÜLSEREN Yrd.Doç.Dr. Ömer BEYHAN Aydýn ÖNTEKÝN - M.Nurettin ATEÞ A.Muttalip AZDEMÝR - Osman PARLAK Ýsmail PALAKOÐLU - Þevki DOÐANAY Mehmet UÇARALP - Nazmi DEÐÝRMENCÝ Hulûsi SELÝMLÝ - Hamza DEMÝR Ý. Alaaddin ATEÞ - B.Sýddýk DURMUÞ Musa TEKTAÞ REKLAM ve HALKLA ÝLÝÞKÝLER Hamza CIBIL Yusuf MUTLU - Mehmet ÞEN Ali GENCAL - Yemliha GÖNCÜ Ali AYDOÐAN KAPAK Minyatür: M.Ülker ERKE Dia: Hasan Âli GÖKSOY FOTOÐRAFLAR Bekir SARI GRAFÝK - SAYFA DÜZENÝ Aslan TEKTAÞ YAZIÞMA ADRESÝ Zaviye Mah. Hacý Hulûsi Efendi Cad Darende / MALATYA E.Mail: somuncu@.bir.net.tr BASIM - YAYIM - DAÐITIM - PAZARLAMA Somuncu Baba Basýn-Yayýn Tic.San.Ltd.Þti. BASKI Poyraz Ofset (312) Dergide Yayýnlanan Yazýlardan Yazarlarý Mes uldür Kaynak Gösterilerek Ýktibas Edilebilir. TEMSÝLCÝLÝKLER ADANA (322) AMASYA (358) ANKARA (312) ALANYA (242) BURSA (224) ÇAYCUMA (372) G.ANTEP (342) GÖLCÜK (262) GEREDE (374) ÝSTANBUL (216) ÝZMÝR (232) ÝSKENDERUN (326) KAYSERÝ (352) K.MARAÞ (344) ELBÝSTAN (344) KARABÜK (370) KARAMAN (338) KONYA (332) KARAPINAR (332) ILGIN (332) MALATYA (422) MERSÝN (324) OSMANÝYE (322) SAKARYA (264) SAMSUN (362) SÝNOP (368) SÝVAS (346) TOKAT (356) TURHAL (356) ZONGULDAK (378) YIL:5 SAYI:20 MART 1999 Her an huzûr-u yâr dasýn zevk ü safasýndasýn Lakin Bülbül gibi gül ile zâr-ý nevâdasýn Þükrünü edaya çalýþ bir baþka devlet isteme Bir sâye-i safâdasýn bir nâle-i hümâdasýn. Es-Seyyid Osman Hulûsi Darendevî Baþyazý... 2 Edebiyat Divân-ý Hulûsi-î Darendevî den... 3 Araþtýrma Somuncu Baba ve Neseb-i Âlisi... 4 Kapak Bir Darende Efsanesi Yalnýz Minareler... 6 Altun Silsile Hace Þeyh Ebû Aliyyül Farimedi Tûsi (K.S)... 8 Hadis Hadisler Iþýgýnda Tasavvuf Basýndan Belgeler Basýnda Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi Edebiyat Bir Nazire Üstüne...14 Araþtýrma Ýslam Dininin Çevreye Bakýþý...18 Sempozyum Tarih ve Toplumsal Bilinç Önünde O.Hulûsi Efendi Gönül Penceresinden Teraziyi Dengede Tutmak Gerek Araþtýrma Harameyn (Mekke ve Medine)nin Osmanlý Devleti Açýsýndan Önemi -II Kültür Bir Göç, Ýki Taþ, Üç Satýr Yazý -II Saðlýk Sulu Ekinokok Kisti Tomurcuklar Küçüklerin Büyük Dünyasý Hatýra Fotoðraflarý Hanýmlara Özel Hz. Fatýma nýn Ev Ýdaresi Yerenlik Somunlar Mü minler Þiir Aþýk Ali Gürbüze Açýk Cevap Haberler... 49

2 Baþyazý Somuncu Baba Bahar Hayat Bahar Fýrsat Demektir Yüce daðlarýn doruklarýndaki beyaz karlar yavaþ, yavaþ erimeye baþlar bahar mevsiminde. Toprak, üzerindeki kamil varlýk insanýn mes uliyetini hissederek kendisinin tevazusunu ortaya koyarak her canlýya kucak açar, yüzünü ayaklarýnýn altýna serer. Topraktan zerre zerre yükselen su tanecikleri bulut olur, rahmet dolu muþtular getirir gariplerin üzerine. Serper yaðmur yaðmur âb-ý hayatý tüm mahlukâta... Yeniden can bulur donmuþ cisimler, hayata kavuþur nice isimler, bahara gýpta ile bakar diðer mevsimler... Ruhlarý bir coþku sarar derinden... Damla damla eriyen kar sularýnýn çaðlayarak yücelerden enginlere akmasý gibi, muhabbet çaðlayaný akar serin serin gönül vadilerinden. Rüzgâr ne dondurucu bir soðuk, ne yakýcý bir sýcak! Serinlik ve ferahlýk veren hâletiyle eser... durur... Müjdeler getirir bizlere kucak kucak. Kardelenler açar buzu çözülmüþ topraklarý parçalarcasýna. Lâleler sünbüller açar yamaçlarda, güller tomurcuklanýr, bülbülü inletircesine, kainat râm olmuþtur o sonsuz sevgiye, her canlý kulak vermiþtir O yaratýcýnýn sesine. Ýmanlý gönüller, nasýrlý eller çalýþmaya baþlar baharla. Emeðinin karþýlýðýný almak, çalýþtýðýnýn ecrini görmek arzusuyla topraðý iþler, eliyle filizler diker öbek öbek, meyve versin diye aðaçlarla didinir dal budak. Bereket ve bolluk zuhur eder baharla. Yeni bir hayat, yeni bir baþlangýç olur her yýl, þenlenir... bað, bahçe, tarla. Bahar hayat, bahar fýrsat demektir. Kýymetini iyi takdir edenler fýrsatý deðerlendirenler çok mahsül alýr... Kul idrak, irfan ve iz an ile ellerinin alýr avuçlarýnýn arasýna, düþünür bir zaman. Mukayese eder insan hayatýyla mevsimleri, iklimleri. Her þeye can veren hayat kazandýran alemlerin rabbý; ahiret aleminde yeniden canlandýracaðýna sanki misal vermiþtir baharý. Gönül huzuruyla hayat fýþkýran berektli topraklarýn sevincine ortak olmak varken, bu nimetten gaflette olmak, eldeki fýrsatý kaçýrmak sonra faide vermez insana. Kainattaki bütün mevcûdâtý nizam ve intizam içerisinde yaratan ve yaþatan Yüce Mevlâ nýn bizlere tanýmýþ olduðu fasl-ý baharlarý iyi deðerlendirelim. Bereketli mevsimler bolluk ve mutluluðun ekin tarlalarýdýr. Bu topraklara taat ekenler ihsan, inat ekenler hüsran biçeceklerdir. Bize yakýþan herþeyin takdir-i kýymetine sa yü gayret etmektir. Yoksa, bahar eyyamý geçerde, hazan mevsiminde keþke fýrsatý kaçýrmasaydým diye yakýnýr... dururuz... Teslimiyyetli gönüllere yaraþan haslet, sadâkat ve kýymet bilmektir. Vefalý olmak, arif olmak, irfan sahibi olmak gerektir. Gönül gülþenlerinizde fasl-ý bahar ile vuslat güllleri açsýn. Yayýn Heyeti 2 Mart 1999

3 Ey genc-ü mirât-ý Hüdâ cânda nihânsýn bi-gümân Ýki cihânýn âlemi zahir bugün senden ayân Vahdet ile bir olýcak çýkar aradan dü-cihân Kalmaz irâdet ihtiyâr ketm olunur ol dem lisân Râh-ý vusûl ister isen tecrîd olup uryân yürü Bu kavledir kim hep ictihâd-ý ârifân u âþýkân Mahfî tutun esrârýný minhacý dil sarsýlmasýn Ketm eylemiþler hâlini bu yola râh-ý salikân Kaydý anasýrdan çýkup can dost iline uçalý Gýpta kýlar bu halile þemsü kamerle asumân HULÛSÝ yektâyý cihan ankâlýðýn kesb eyledin Þimden gerü dildâr ile menzilgehindir lâ-mekân ES-SEYYÝD OSMAN HULÛSÝ EFENDÝ (K.S) Somuncu Baba Mart

4 Araþtýrma Somuncu Baba Prof.Dr. Ahmet AKGÜNDÜZ GEÇEN SAYIDAN DEVAM ARÞÝV BELGELERÝ IÞIÐINDA BABA YUSUF HAKÝKÝ NÝN ÇOCUKLARI VE SOMUNCU BABA NIN AKSARAY KOLUNUN GÜNÜMÜZE KADAR UZANAN ÞECERESÝ I- FATÝH DEVRÝNDEKÝ TAPU-TAHRÝR KAY- ITLARI IÞIÐINDA BABA YUSUF HAKÝKÝ NÝN VAKIFLARI VE ÇOCUKLARI Konu ile ilgili olarak elimizde iki önemli belge bulunmaktadýr: Birincisi:Fâtih zamanýnda yapýldýðý sonundaki tarihten anlaþýlan Baba Yusuf Hakiki ye ait bir vakfiyyedir. Aslý Arapça olan bu vakfiyyenin Türçe tercümesi, daha evvel neþredilmiþtir. Biz bu tercümeyi özetlemek istiyoruz: Hamd, Allah a ve salât O nun peygamberine olsun. Þer î hükümlere uygun olarak yazýlan bu vakfiyye, þahitler tarafýndan da tasdik olumuþtur. Þeyh ül- Kâmilin ve Gavs ül- Vasýlîn Þeyh Hamid in oðlu Kutb üs- Sâlikîn Baba Yusuf tarafýndan, þer î þâhidler Yusuf oðlu Hacý Mezîd, Hacý Ahmed oðlu Ýdris Dede, Ahmed oðlu Hacý Muhyiddin ve hatip Mehmed Pir Paþa nýn huzurunda, Taþkesdik, Arpani, Saraylý ve Daniþmendli mezra alarýnýn tamamýný bütün haklarýyla vakfeyledi. Sultan ýn emriyle Baba Yusuf un tasarrufunda bulunan, gelirlerinin dörtte biri fukara derviþlere sarf olunan ve eskiden Sahibiyye dâruz-zýyafesi nin vakfý olan Tovak ve Kazýcýk köyleri de bunlara ilhak olunmuþtur. Eski Hankâh vakfiyyesi gereðince, bir zat þeyhlik vazifesini yapacak ve yanýnda on müridi bulunacak. Mübarek geceleri ihya ederek Cuma ve bayram namazlarýný kýldýrýp dua edecek bir imama bir sehim verilecek. Vâkýf Baba Yusuf Hakiki, vakfýn gelirlerini dört sehim kýlmýþtýr; bir sehim þeyhe ve diðer üç sehmi de orada dua edecek olan dört müride tahsis olunacaktýr. Aksaray kadýsý olan Mevlanâ Hüsamüddin, bütün bunlarý tasdik ederek deftere kayd eylemiþtir. Þahitler: Mevlanâ Pîri Muhammed bin Alaaddin Ýbrahim bin Abdullah El-Hac mahmud bin Fahreddin Hoca Ali Fakih bin Mehmed Fakih 1 Maalesef bu vakfiyenin orjinalini elde ve kitabýn neþredildiði vakte kadar elimize ulaþmadýðýndan, aslýný kitabýmýza alamý-yoruz. Vakfiyyenin tarihi, 884/1479 yani Fatih devridir. Ýkincisi: Ankara da tapu Kadastro Genel Müdürlüðü, Kuyud-ý kadîme arþivinde bulunan 881/1476 Karaman Eyâleti Evkâf defterindeki kayýtlardýr. Bu kayýtlardaki bilgiler bizim için çok önemlidir. Önce aslýný verelim ve sonra da neticesini çýkarmaya çalýþalým. Evkâf Defterindeki Kayýtlarýn Asýl Metni: Vakf-ý Hânkâh-ý Melik Mahmûd der tasarruf-ý Halef ül-meþayýh Hazret-i Baba Yusuf der Nefs-i Aksaray mukarrer bi berat-ý Sultânî ma a mülk. An mezra a-i Dâniþmendler tâbi i-i 4 Mart 1999

5 Somuncu Baba Araþtýrma Aksaray Zemin-i Kýzýlca Köy Argýn da sülüs mülkiyyet ve selâse-i erbâ vakfiyyet üzere Zemîn Kýt a Bað ý Kerem Þah Vakf-ý zemin satun alub vakf etmiþ Kerem Þah Baðý yanýnda Mezra a-i Kavak tâbi -i Aksaray Dâr üz-ziyaf-i Sâhibiyye den mülhak Zemin-i Vakf-ý Türbehânî Mezra a-i kazýcýk tâbi i Aksaray Dâr üz-ziyâfe-i mezkureden mülhak Mâlikâne-i Hazret-i Þeyh Baba Yusuf mukarrer; ammâ kendüler vakf-ý evlâd etmiþler, el-ân tsarruf ol üzere An Karye-i Kürtler tâb i-i Aksaray An Karye-i Gelegülle tâbi -i Aksaray Zeminhây-ý Kýzýlhaytlu 3 Kýt a 2 Bu her iki belgeden çýkarýlabilecek sonuçlar þunlardýr: 1) Baba Yusuf Hakiki nin Fatih devrinde tasarruf ettiði iki çeþit vakfý vardýr: Birincisi; Melik Mahmud hankah ýndan intikal eden vakýflardýr ki, bunlarý Daniþmendliler Köyü, Kýzýlcaköy Argýn da arazi, Kerem þah baðý yanýnda bir parça arazi, Türbehânî vakfý, Kerem Þah baðý, Sahibiyye Dâr üz-ziyafe sinden intikal eden Kavak ve Kazýcýk mezra alarýý,.. Ýkincisi ise, kendi mâlikhaneleri olub 884 yýlýnda evlâdýna vakfettikleridirki, bunlar da, Aksaray a baðlý Kürtler ve Gelegüle Köyleri ile üç parça halindeki Kýzýlhayatlu tarlalarýdýr. 2 2) Baba Yusuf un çocuklarý ise, hem arþiv belgelerindeki kayýtlardan ve hem de kendi türbesinin yanýndaki üçler kabristanýnda bulunan mezar taþlarýndan anlaþýldýðýna göre, þecereleri þöyle þematize edilebilir: D E V A M E D E C E K I. DEVRE: 881/ /1479 TARÝHLERÝ ARASINDAKÝ DURUM Þeyh Hamid-i Veli & Baba Yusuf Hakiki & ÞeyhEhvad üd-din Þeyh Safi DÝPNOTLAR 1- Oral M.Zeki, Aksaray ýn Tarihi Önemi ve Vakýflarý s Tapu kadastro Genel Müdürlüðü Kuyud-u Kadime, 881 tarihli Karaman Evkaf Defteri, Konyalý Aksaray Tarihi 1,s Krþ Konyalý, Aksaray tarihi 1, sh1295,1296 Fatih devri Karaman Evkaf Defterindeki Baba Yusuf Hakiki ile Alâkalý Kayýtlar, Ankara Tapu-Kadastro Kuyûd-ý Kadime Arþivi Mart

6 Kapak Somuncu Baba M. Ülker ERKE Minyatür Sanatcýsý Bir Darende Efsanesi Minaresiz câmi çoðu zaman görülebilir de. Malatya nýn Darende ilçesi ndeki gibi camisiz minarelere rastlamak kolay deðildir. Anadolu muzun mânevi mimarlarýndan Somuncu Baba külliyesinin bulunduðu Zâviye Mahallesi ihtiyarlarýna sorulunca þu öyküyü anlatýrlar; Vaktiyle biri kayalarýn tepesinde diðeriyse kayalarýn dibinde iki köy varmýþ. Bu iki köy, iki kardeþe aitmiþ. Hiç anlaþamayan kardeþler hep kavga ederler, hep çekiþirlermiþ. Olacak bu ya; yukarý köyden bir delikanlý, aþaðý köyün en güzel kýzýna vurulmuþ. Tabii iki köy halký da bu iþe tavýr koymuþlar. O zaman da olanlar olmuþ ve delikanlý kýzý kaçýrýnca savaþ baþlamýþ!... Aþaðý köy kýzý geri isteyip yukarý köy vermedikçe; iki kardeþin olduðu gibi köy halkýnýn da arasý gerildikçe bakmýþlar olacak gibi deðil, sonunda yukarý köy: Alýn ikisini de! diyerek, bahtsýz kýzý o sevdiði eþine ve garipleri bir beygirin peþine baðlayýp, kamçýyý vurmuþlar hayvanýn döþüne ve kayalardan aþaðý salývermiþler!... Bu korkunç manzara karþýsýnda donup kalmýþlar aþaðý köyün ahâlisi!... Vah vah!... demiþler. Artýk bu diyar bizlere haramdýr!... Neleri var neleri yoksa toplamýþ aþaðý köylüler; tarlalarý-tabanlarý kaldýrmýþlar, samanlarý-sabanlarý sardýrmýþlar; kayýsýlarýbuðdaylarý çuvallara doldurmuþlar ve dahasý câmileri yerlerinden sökmüþler, terk-i diyar etmiþler. Sadece minareleri götürememiþler... M.Ülker ERKE Hanmefendi ; Kültür ve Edebiyat Dünyamýzýn mümtaz ustalarýndan merhum Ord. Prof. Dr. A Süheyl ÜNVER Beyefendinin talebelerinden olup, yapmýþ olduðu çeþitli araþtýrmalarý ve minyatürleri Kültür Bakanlýðý tarafýndan taltif edilerek, yayýnlanmýþtýr. Dergimize göstermiþ olduklarý ilgi ve alâkadan dolayý kendilerine þükranlarýmýzý arz ederiz. 6 Mart 1999

7 Somuncu Baba Þ iir Sanki yedi yýldýz yedi ayrý nur Gökkubbe altýnda timsali onur Zaviye ye doðru sýralý durur Heyiketeði nde yeni minare Tarihi yadigâr yedi minare Yaptýrmýþ Sadrazam Mehmet Paþa Usta imanýný iþlemiþ taþa Dayanmýþ soðuða rüzgâra kýþa Asýrlar boyunca durdu ayakta Zafere müjdedir doðan þafakta Bazý taþlar düþmüþ alemi sökük Camisiz minare çok boynu bükük Elbet böyle kalmaz O Allah büyük Ýlahiyat Ýmam-Hatip ma mure Cami ile tamir ister minare Vakýflarca oldu tamir yeniden Eski haþmetine kavuþtu birden Projesi hazýr hiç beklemeden Camisi de yapýlacak inþaallah Her þeye kadirdir O yüce Allah Bir asýr mahzunca bekledi hizmet Hulûsi Efendi eyledi himmet Camisin imara olundu gayret Saf tutar mihrabta kalpler beraber Minarede ezan Allah u Ekber Besmeleyle koymuþ taþýný usta Sökmüþler camini kalmýþsýn yasta Hasreti hicraný baðrýna basta Bekle uzanacak mübarek bir el O an ki tarifsiz bin yýla bedel Kuþe-i vahdette tevhide sembol Camin mamur cemaatýn gayet bol Sana gelir dört cenahtan yedi yol Þeyh Hamid-i Veli Yâr-ý Yararanýn Hulûsi Efendi kurb-i mihmanýn Sýra ile saydýk yedi minare Kimi mamur kimi muhtaç imare Allah mü minlere nusretler vere TEKTAÞ der minare arþ a direktir Deðerlere sahip çýkmak gerektir Hamid TEKTAÞ Mart

8 Altun Silsile Somuncu Baba Mevlüt SARIOÐLU Necmettin SARIOÐLU 8 Mart 1999

9 Somuncu Baba Altun Silsile Künyeleri : Fazlbin Muhammed dir. Zat-ý âlileri Horasan meþayýhýndan olup, zamanýnýn feridi ve yegânesidir. Zahir ilimlerini ulemanýn kibarýndan olan Ebul Kasým Kûþeyri (k.s) hazretlerinden tahsil etmiþ, tasavvufta ise iki yoldan müntesip olup birisi; Þeyh Kasým Gürganý (k.s) diðeri ise; Þeyh-i Þüyuh Ebul Hasan-ý Harkani (k.s) hazretleridir. Doðumlarý H.433 senesinde olup, Horasan da yaþamýþlardýr. Tercüme-i hallerini kendileri nakletmiþtir. Buyurdular ki: Genç zamanlarýmda Niþabur da ilim tahsil ederken Þeyh Ebu Said Ebûl Hayr (k.s) Niþabur a teþrif ettiler. Hizmet muradýyla huzurlarýna gittim. Hazreti þeyhin mûbarek nur-u cemâline aþýk oldum. Ve etrafýndaki cemaatýn muhabbeti beni ihata etti. Yine böyle bir ziyarette cemaatýn içerisinde gizlice, Þeyh hazretlerinin beni göremeyeceði bir yere oturdum. Þeyh hazretleri vecd ile müstaðrak kendilerinden geçmiþ, mübarek cübbelerini ayýrarak; ayný hâl üzere bir müddet kaldýlar. Normal hale döndüklerinde derviþleri hazreti þeyhin cübbesinin parça parça olduðunu gördüler ve teberrüken parçalarý topladýlar. Ancak hazreti þeyhin ellerinde tebriz diye tarif edilen bir kol parçasý mevcut olup, cemaata nazar ederek Ey Ebu Ali Farimedi! Neredesin? diye nida buyurdular. Hazreti þeyhin beni tanýmadýðýný düþünerek ve gözlerinden uzak olduðumu zannederek cevap vermedim. Ayný þekilde üç defa tekrar eden ulu pîrin beni çaðýrdýðýný anlayýp huzurlarýna gittim. Elindeki kol parçalarýný bana vererek tâltif buyurdular. O anda kalbimdeki inþirah halini tarif edemem. Ayný halin günden güne ziyadeleþmesiyle beraber, bir takým acayip hallerin peyda olmasýyla, halimi danýþmak üzere üstadým Ebul Kasým Kûreyþi (k.s) ye gittim. Ýçinde bulunduðum durumu naklettiðimde beni tebrik ederek üç sene daha tahsilimi en güzel þekilde tâlim ettirdiler. Bir gün ilmi bir mütâalâyý yazarken divitimi siyah mürekkebe batýrdým. Yazýlan yazýnýn beyaz olarak yazýldýðýný hayretle müþahade ettim. Yine halimi üstadýma arzettim. Buyurdular ki; - Madem ki kalem senin elinden kaçtý, sen de onu terket ve baþka bir iþle meþgul ol. Ama ben yine üstadýmýn nezd-i âlilerinde mücahede ve riyazetle meþgûl oldum. Bu yüzden bir takým hallerin kendiliðinden kesb olduðunu müþahade ettim. Ýþte o günlerin birinde üstadým Ebul Kasým Kûþeyri (k.s) hamamda gusl ediyordu. Ben de kuyudan bir kova su çýkartarak hamamýn havuzuna boþalttým. Suyu kimin boþalttýðýný sorduklarýnda; benim boþalttýðýmý ifade eyledim. Buyurdular ki: Ey Ebu Ali! Üstadýn Ebul Kasým ýn yetmiþ senede ulaþabildiði mertebeyi bir kova su ile aldýn. diyerek iltifatta bulundular. Daha sonra müsadelerini alarak pîr-i ruþen Þeyh Ebul Kasým Gürgani (k.s) hazretlerinin hizmetine girerek, pek çok füyûzata nail oldum. Ancak hadde hesaba sýðmayan mazhariyetlere, pîrler pîri, kutbuz-zaman Ebul Hasan Harkani (k.s) hazretlerinin hizmetlerinde nail oldum. Burada Ebu Ali Farimedi hz.lerinin Ebul Kasým Gürgani hz.lerine gidiþi kayda deðer olduðundan, buluþmalarýný anlatmak zarureti vardýr. Ebul Kasým Gürgani hz.leri Tûs þehrinde idi. Hz.Farimedi, Tûs þehrine gelmiþ ve evini sormuþtu. Tarif üzere gittiler. Gürgani Hz.leri talebeleriyle mescidde mürakabe halinde Gürgani Hz.lerinin önüne diz çöktü. Mürakabeden baþýný doðrultan Gürgani hz.leri : Mart

10 Altun Silsile Somuncu Baba Anýn ol himmetin görüp Ebu Ali olub çalak Urûc etdi ulâya tâ ola mahrem-i yezdâný - Gel ey Ebu Ali! Halini arzet. Halini anlatan Farimedi hz.lerine: - Henüz bir dereceye eriþmiþsin ama terbiye görürsen yüksek derecelere kavuþacaksýn buyurdu. Gerçekten Ebul Kasým Gürgani hz.leri, Ebu Ali Farimedi hz.lerine bir takým riyazat ve terbiyelerle yetiþtirerek daha âli derecelere çýkarmýþtýr. Daha sonra güzide ýhvanlarýndan Ebu Bekir Abdullah ile kardeþ ederek, ikisini beraber Mihene ye Þeyh Ebu Said Hz.lerine göndermiþtir. Ebu Said hz.leri, huzurlarýna kabul ederek; Ebu Ali Farimedi hz.lerini duvarlarýn tozunu almakla, Ebu Bekir Abdullah ý da misafirlerin ayakkabýlarýný düzeltmek üzere vazifelendirdi. Üç gün bu hizmeti yaptýran Ebu Said hz.leri, dördüncü günü ikisini de Ebul Kasým hz.lerine geri gönderdi. Sonra Ebu Said ve Ebul Kasým hz.leri peþpeþe vefat ettiler. Ancak Ebu Said hz.leri onun hakkýnda buyurdu ki: - Ebu Ali, bezle duvarlarýn tozunu sildi ama, söz beziyle de Allah-ü Teala nýn kullarýnýn gönül duvarlarýndaki masiyet ve günah kirlerini silmiþtir. Ebu Ali Farimedi hz.lerinden Ebu Said hz.lerine dair nakledilen þu menkibeyi de anlatmadan geçemeyeceðiz: Bir yolculuk esnasýnda, bir daða yaklaþmýþlardý. Önlerine çok büyük bir yýlan çýktý. Derviþlerden çoðu korkarak kaçýþtýlar. Ebu Said hz.leri atýndan inip, o büyük yýlana yaklaþtý. Bu sýrada Ebu Ali Farimedi Hz.leri de yanýndaydý. Bahsedilen yýlan Ebu Said hz.lerinin karþýsýnda adeta saygý gösterir gibi baþýný yerlere sürüyordu. Ebu Said hz.leri de yýlana hitap ederek: - Zahmet etmiþsin, buyurdular. Bu hali soran derviþlere þu açýklamalarda bulundu : - Bu yýlanla daðda inzivada iken arkadaþlýk ettik. Dostluðunu tazelemek üzere geldi. Ahdin güzelliði imandandýr. Güzel huylu olana karþý herþey güzel huylu olur. Nitekim Ýbrahim (a.s) güzel huylu idi. Ateþ de ona güzel huylu oldu, onu yakmadý. Ebu Ali Farimedi hz.leri devrin büyük vezirlerinden Nizamül Mülk ün zamanýnda yaþamýþtýr. Hatta ona uzun süre nasihatlarda ve himmetlerde bulunmuþtur. Bunlarla beraber Yusuf-u Hemedani gibi bir zatý yetiþtirmiþ ve ona tasavvufun bütün inceliklerini aktarmýþtý. Keramet sadece olaðanüstü hal göstermek deðildir. Kâmil bir mürþidi yetiþtirip, onu ümmet-i Muhammed in hizmetine sunmak bahsedilen olaðanüstü hallerin cümlesinin üstündedir. Mezkûr þeyhin keramet-i âlileri sayýlamayacak kadar çoktur. Hace Yusuf-u Hemedani (k.s) yi yetiþtirme þerefine nail olmuþ ve hicretin 478. senesinde irtihal buyurmuþlardýr. Kabr-i þerifleri Tûs tadýr. Cenab-ý Hakk füyûzat ve berekâtýndan ayýrmasýn. Amin. (1) DÝPNOTLAR (1) Bknz. TDV Ýslam Ansiklopedisi, C.10, s.90, Ýslâm Alimleri Ansiklopedisi, C.5, s Mart 1999

11 Somuncu Baba Hadisler Talha SARGIN Nu mân b. Beþir den (r.a) Resulullah ýn (S.A.V) þöyle buyurduðunu iþittim; Haberiniz olsun ki, bedende bir et parçasý vardýr. O parça iyi ve saðlam olursa bütün beden saðlam olur. Bu parça bozuk olursa bütün beden bozuk olur. Bilesiniz ki o et parçasý kalptir 1 Hadisten Alýnacak Ders; Ýnsanýn bazý cüzlerinin maddeden tecrid edilmiþ olduðu keþfedilmiþtir. Bu mücerred cüzlere letâif denir. Bu letâifin özel iliþkisinin maddî cesetteki bazý cüzler ile olduðu keþfedilmiþtir. Kalp latifesinin iliþkisi et parçasý olan kalb iledir. Ebu Hureyre den (r.a): Resulullah (s.a) þöyle buuyrdu; Kul bir hata yaptýðý zaman, kalbinde siyah bir leke meydana gelir. Þâyet günahý terkedip, istiðfar ve tevbe ederse kalbi cilalanýr, tertemiz olur. Eðer böyle yapmayýp tekrar günaha dönerse, kalbindeki leke artar ve onun kalbini kaplar. Bunu, Allah, kitabýnda pas ismiyle zikretmiþ ve þöyle buyurmuþtur; Hayýr, onlarýn iþleyip kazandýklarý þeyler, kalplerinin üzerine pas tutmuþtur. (Mutaffifîn 83/14) 2 Hadisten Alýnacak Ders : Kalbin nurlu ve zulmetli olmasý. Pek çok büyüðün kelâmýnda þöyle bir ifade vardýr; Zikir ve taat ile kalp nuranî olur. Gaflet ve masiyetten dolayý da kalp zulmâni olur. Ýþte hadiste bu nur ve zulmet belirtilmiþtir. Zikir ve taatýn izleri nurlu olur. Gaflet ve masiyetin izleri ise zulmet þeklinde olur. Bu nur ve zulmet, nurlu ve zulmetli cesetler gibi hissi bir hal deðildir. Ara sýra bazý nurlar hissedilebilir. Fakat esa gaye bunlarýn idrak edilmesi deðil kulluktur. Bu noktada, Ýmam-ý Rabbani nin þu ilginç yaklaþýmýnada kulak verelim: Ýnsan varlýktýr. Varlýkta parça parça Yer yüzünde Allah ýn birtakým aynalar var ki, onlra kalbler denir. Onlarýn Allah katýnda en sevgilisi, en dayanýklý, en arý ve en duygulu olanýdýr Hz. Ali bulunan her þey insanda toplanmýþtýr. Allah Âdem i kendi sûreti üzere yarattý hadisinin mânâsý da budur. Bu toplayýcý vasýf insanýn kalbindedir. Bu gerçeðe iþaret için bazý büyükler Arþ ve içindekileri insan kalbine koysanýz kalbin bir köþesini bile tutmaz demiþlerdir.çünkü kalb bütün unsurlarý, Arþ ý Kürsü yü aklý, mekaný, hatta imkân dahilinde olan her þeyi kuþatmýþtýr.. Sehl bin Abdullah et-tüsterî þöyle diyor: Kalb ve sine, arþ ve kürsinin bizdeki mukabilleridir. Avârif yazarý Sühreverdi da þöyle yazýyor: Arþ, halk ve hikmet alemlerinin kalbi, kalb ise emir ve kudret alemlerinin arþýdýr. Hadis-i kudsi de þöyle buyurulmuþtur. Gök ve yerim beni içine alamadý da mü min kulumun kalbi aldý. Arþ ve kalb bahsini Hz. Ali nin þu sözleriyle bitirelim: Yer yüzünde Allah ýn birtakým aynalar var ki, onlra kalbler denir. Onlarýn Allah katýnda en sevgilisi, en dayanýklý, en arý ve en duygulu olanýdýr. 3 DÝPNOTLAR 1- Buhari, Ýman, 39; Müslim Musâkât Tirmizi, Tefsir 74 (H.No:3334) 3- Öztürk Y. Nuri Kur an ve Sünnete göre Tasavvuf Ýst.1998 Yeni Boyut. 8. Bsk Mart

12 Basýndan Somuncu Baba BASINDAN BELGELERLE ES-SEYYÝD OSMAN HULÛSÝ EFENDÝ 12 Mart 1999

13 Somuncu Baba Basýndan DARENDELÝ nin sesi Mart

14 Edebiyat Somuncu Baba BÝR NAZÝRE Yrd.Doç.Dr. Lütfi ALICI K.S.Ü. Fen Ed. Bl. Öðr. Üyesi ÜSTÜNE Nazire, edebi bir terim olarak lügatlarda þöyle tarif edilmektedir: Bir þairin bir þiirini takliden söylenilen þiir. 1 Bir þairin manzum bir eserine daha ziyade gazeline, baþka bir þair tarafýndan ayný vezin ve kafiyede olmak üzere yazýlan benzeri hakkýnda kullanýlýr bir tabirdir. 2 Bu þekilde þiir yazmaya tanzîr etme, nazire söyleme yada cevap verme denir. Nazire yazana da nazîre-gû nazîre-perdaz adlarý verilir. Sýdk ile bir yâra dil ver meylini kes gayrýdan Sevme ger âþýk isen dildâr dildâr üstüne ve güzel þiirleriyle asrýnýn önde gelen þairlerindendir. Bu yüzden Latifî, tezkiresinde Melihî yi emlahü þ-þu arâ (þairlerin en güzeli) olarak nitelendirilir. Melihî, Ahmed Paþa tarafýndan Fatih Sultan Mehmed e takdim edilirse de iþrete düþkünlüðü sebebiyle kavuþtuðu nimetten fazla istifade edemez. Melihî, sesini gönül redifli murabbaý vasýtasýyla bugünlere kadar duyurur. Birçok þair tarafýndan tanzir edilen meþhur gönül redifli murabbaýnýn iki bendi þöyledir: Klasik Türk Þiiri nde Nazire Klasik Türk þiiri nde nazîre yazma yaygýn bir gelenektir. Nazým þekilleri içinde en çok mesnevi ve gazelde uygulanmýþtýr. Nazireye gösterilen raðbet sonucu, þairlerin nazirelerini ihtiva eden mecmualarý tertib edilmiþ, hatta Klâsik Türk Edebiytý nda Nazire Edebiyatý diyenler bile olmuþtur. Nazire bugünkü anlamý ile bir taklid deðildir. Þair sevdiði ve saydýðý bir þairin herhangi bir þiirini beðenir, ayný vezin ve kafiye ile onun benzerini yazar. Aldýðý yalnýz vezin ve kafiyedir. Ancak nazîrenin amacýnda, yerine göre ilk adým, geliþme eðitimi, yarýþma ve üstünlük iddiasý da vardýr. Þairliðe yeni heveslenenler iþe nazîre söylemek ile baþlarlar. 3 Klâsik Türk Edebiyatý nda bir þiire nazîre yazmak, o þiirin beðenildiðini ve þairine verilen deðeri ifade ederken, tanzîr eden açýsýndan da bir etkilenmeyi gösterir. Söylenen nazîre, aslý ile birlikte anýlýr ve onunla birlikte ün kazanýr. Klâsik Türk Þiiri bu yolda yazýlmýþ, aslý kadar güzel, hatta aslýndan da güzel nazîrelerle doludur. 4 Yazýlan bütün nazîrelerin aslýndan üstün olduðunu söylemek elbette mümkün deðildir. Yalnýz kudretli þairlerin nazîre yoluyla aslýndan daha üstün eserler verdikleri de bir gerçektir. Klâsik Türk Þiiri nde nazîre XV. asýrda, özellikle Ahmed Paþa ile birlikte bir gelenek hâlini alýr. Yazýlan nazîreler daha ziyade gönül redifi etrafýnda yoðunlaþýr. Bugünkü bilgilerimize göre redifi ilk þiiri XV. asýr þairlerinden Tokatlý Melihî yazmýþtýr. Melihî, sade Türkçesi Sen bend itdi çün ol-zülf-i semensây gönül Kýlmadun dahi halâs olmag içün rây gönül Etdi sevdâ seni âlemlere rüsvây gönül Gönül eyvâh gönül vay gönül eyvâh gönül Dil elinden niçe bir kendümi âvâre kýlam Tig-i hasretle demidür cigeri pâre kýlam Akl u dil oldý revân derdüne ne çare kýlam Gönül eyvâh gönül vay gönül eyvâh gönül 6 Melihî nin bu murabbaý, XV. asýr Türk þiir ve musiki hayatýna canlýlýk kazandýrmýþtýr. Devrin birçok þairleri bu þiire nazîreler yazmýþtýr. 7 Bu gönül þiirine yazýlan ilk nazire asrýn þiir üstadý Ahmed Paþa ya aittir. Ahmed Paþa, Melihî nin þiirini beðendiðini onu tanzir etmek suretiyle ortaya koyar. Ahenk bakýmýndan aslýndan daha üstün olan bu nazîrenin iki bendi þöyledir: Gül yüzüne göreli zülf-i semensây gönül Kuru sevdâda yeler bi-ser û bi-pây gönül Demedüm mi sana tolaþma ana hay gönül Vay gönül vay bu gönül vay gönül ey vay gönül 14 Mart 1999

15 Somuncu Baba Edebiyat Gönül þiirleri bu kadarla kalmaz. Türki-i Basit þairlerinden Edirneli Nazmî vasýtasýyla XVI. asra intikal eder. Nazmî nin sade bir Türkçe ile yazdýðý nazîresi þöyledir: Her ne gün kim göresin bir yanaðý ay gönül Sevgüsine düþüp aglarsýn anun hây gönül Yaþun eylersin o çað âh akar çay gönül Gönül ey vây gönül vay gönül ey vây gönül 10 XV. asrýn bir diðer büyük þairi hiç þüphesiz Necâti dir. Tezkirelerde 11 Rûm da melikü þ-þu arâ-yý Rûm un yüzü suyu 12 olarak nitelendirilen Necâti, þiirlerine en çok nazîre yazýlan þairlerden biridir. Özellikle gayrý ve üstüne redifli gazelleri daha sonraki asýrlarda çok raðbet görmüþtür. Deme yârda yok cevr ü cefâdan gayrý Ne dilersen bulunur mihr ü vefâdan gayrý Beni aglan beni üstüme gelmez ölicek Bir avuç toprag atar bâd-ý sabâdan gayrý 13 Necâti nin gayrý redifli bu gazeline en güzel nazîreyi, XVI. asýr þairlerimiz arasýnda, müstesna ve eriþilmez bir yere sahip olan Fuzûli yazmýþtýr. Aslýndan daha güzel olan bu meþhur nazîrenin matla beyti þöyledir: Fatih Sultan Mehmed (Avnî) Ahmedim kim okunur nâmum ile nâme-i ýþk Gemdür sözlerümün sûzile hengâme-i ýþk Dil elinden biçilüpdür boyuma câme-i ýþk Vay gönül vay bu gönül vay gönül ey vah gönül 8 Bu iki þiiri saraya ulaþýnca Fatih Sultan Mehmed (Avnî), ikisine bir muhammesle cevap verir. Avnî, nazîresiyle gerek gönül gerekse þiir vadisinde zamanýnýn þiir sultanlarýndan geri kalmadýðýný gösterir. Sevdün ol dilberi söz eslemedün vây gönül Eyledün kendüzini âleme rüsvây gönül Sana cevr eylemede kýlmaz o pervây gönül Cevre sabreylemezsin nideydin hây gönül Gönül ey vây gönül vay gönül ey vây gönül Bilmedüm derd-i dilün ölmek imiþ dermâný Öleydin derd ile tek görmeyeyin hicrâný Mihnet ü derd ü gama olmag içün erzânî Avnîyâ sencileyin mihnet ü gam-keþ kaný Gönül ey vây gönül vay gönül ey vây gönül 9 Hâsýlým yoh ser-i kûyunda belâdan gayrý Garazým yoh reh-i aþkýnda fenâdan gayrý Ayný zamanda bu gazel, yalnýzlýk ve kimsesizliðin sade bir Türkçe ile mükemmel ifade edildiði þu âbide beyti de ihtiva eder: Ne yanar kimse bana âteþ-i dilden özge Ne açar kimse kapým bâd-ý sabâdan gayrý 14 Necâti Bey Divâný nda üstüne redifli yedi gazeli mevcuttur. Bu gazellerin vezin ve redifleri ayný olmakla birlikte bir kýsmýn kafiyeleri farklýdýr. Söz konusu özellikler bakýmýndan ayný olan ve bu yönleriyle daha sonra yazýlan üstüne redifli gazellerle benzerlik arz eden iki gazeli þöyledir: Gözlerimden hatt u hâl akýn salar cân üstüne Tuna dan kâfir geçer koman müselman üstüne Geh kemend-i zülfünü sal gâh tig-i gamzeni Her ne hükmün var ise baþ üstüne cân üstüne 15 Gerçi çeþmin lahza lahza kan ider kan üstüne Dostum gamzen kýlýçdýr çeþm-i fettân üstüne Mart

16 Edebiyat Somuncu Baba Kaþun ol râdur ki yazmýþ aný kudret kâtibi Kýl kalemle safha-i hüsninde ruhsâr üstine 18 Klâsik Türk Þiiri nde söyleyiþ öylesine önemli sayýlýr ki, koskoca divanlarý unutulan kimi þairler yüzyýllar boyunca birer gazel, hatta birer beyit ile ünlerini sürdürüp gelmiþlerdir. 19 Bu þairlerden birisi de XVII. asrýn sonu ile XVIII. asrýn baþlarýnda yaþayan Râsih tir. Üstüne redifli nazîre gazellerin en güzelini yazan Râsih, bu gazeli vasýtasýyla unutulmaktan kurtulmuþtur. Yahya Kemâl in eser buna derler 20 diyerek medh ettiði meþhur gazel þöyledir: Süzme çeþmün gelmesün müjgân üstüne Urma zahm-ý sîneme peykân peykân üstüne Dilde gam var þimdilik sen gelme lutf et ey sûrûr Olamaz bir hânede mihmân mihmân üstüne Yârdan mehcûr iken düþdük diyâr-ý gurbete Dehr gösterdi bize hicrân hicrân üstüne Fuzûli Þimdi bildim derd imiþ dermâna irgüren beni Tan deðil tercih edersem derdi dermân üstüne 16 Necâti Bey in üstüne redifli gazellerine XVI. asrýn sultânü þ-þu arâsý Bâkî iki nazîre ile cevap verir. Bâkî nin nazîrelerinin birkaç beyiti þöyledir: Düþse zülfünden arak rûhsâr-ý cânân üstine Gûyiyâþeb-nem düþer gül-berg-i handân üstine Gam degül gelse dile Bâki pey-â pey derd-ü gam Eksik olmaz tekyedür mihmân mihmân üstine 17 Gül gam-ý hattunla düþmiþ hançer-i hâr üstine Gelmiþ efgan eyler anun bülbül-i zâr üstine Rize-i elmas eker her açduðý zahma o þûh Lütfý var olsun ider ihsan üstüne Hem mey içmez hem güzel sevmez dimiþler hakkýnda Eylemiþler Râsih e bühtân bühtân üstüne 21 Râsih in üslub ve söyleyiþ tarzýný ilk takdir eden Nedim olmuþtur. Nedim, bir kasidesinde gazelini tazmin ettiðini þöyle bildirir: Râsihin bu matla ýn tazmin edüp sâkî-ý kilk Nukî sundu çekdiðim sahbâ-yý irfân üstüne 22 Ayný asýrda Nedim gibi büyük bir þair tarafýndan tazmin edilen bu gazele daha sonraki dönemlerde yüzlerce nazîre yazýlmýþtýr. Bu yolla gazele gösterilen raðbet günümüze kadar sürmüþtür. Son dönemde yazýlan dikkat çekici nazîrelerden biri de mutasavvýf þairlerimizden Osman Hulûsi Efendi ye aittir. HULÛSÝ EFENDÝ NÝN RÂSÝH E NAZÎRESÝ Es-Seyyid Osman HUlûsi Efendi ( ), XII. yüzyýlda Hoca Ahmed Yesevî ile baþlayýp Yûnus Emre, Eþrefoðlu Rûmî, Niyazî-i Mýsrî, Aziz Mahmud Hüdaî, Ahmed Kuddûsî gibi isimlerle devam eden Tasavvufî Türk Þiiri nin XX. yüzyýldaki önemli bir temsilcisidir. 16 Mart 1999

17 Somuncu Baba Edebiyat Hakikata giden yolda vecd, þevk ve þuhûd halinde yaþadýklarýný ve gördüklerini bir tarafýyla klâsik geleneðe uzanan, diðer tarafýyla da irþad edici tarzý ön planda tutan bir disiplin içinde þiir düzlemine çýkarmýþtýr. 22 Ayný zamanda divan sahibi mutasavvýf bir þair olan Osman HUlûsi Efendi, þiirlerini Klâsik Türk Edebiyatý kültürünü birleþtirerek yazmýþtýr. Þiirlerinde çoðunlukta aruz, az da olsa hece veznini kullanmýþtýr. Hece vezni ve sade bir dille yazdýðý þiirleriyle Yunus Emre yi hatýrlatýr. Diðer taraftan þair, vâkýf olduðu Klasik Türk Edebiyatý kültürünü de þiirlerinde kullanmýþtýr. Aruz vezni ile yazdýðý çoðu þiirleri þekil, dil ve muhtevâ açýsýndan Klâsik Türk Þiiri nden pek farklý deðildir. Hulûsi Efendi, bu yönüyle de divan þairlerini hatýrlatýr. Þair, nazým þekilleri mazmunlarý ve özellikle dili bir divan þairi gibi kullanýr. Hatta onlara nazîreler bile yazar. Osman Hulûsi Efendi nin divanýnda bulunan üstüne redifli þiir, Râsih in yukarýda zikredilen meþhur gazeline bir nazîredir. Matla beyti olmayan yedi beyitten müteþekkil bir þiir, kullanýlan vezin, redif ve kelime tekrarýyla saðlanan ahenk bakýmýndan Râsih in üstüne redifli gazeliyle tam bir benzerlik arz eder. Þiirler, kafiye ve muhtevalarý cihetiyle birbiriniden farklýdýr. Asýlýnda farklý olan þairlerin þiirlerinde dile getirdikleri gönül dünyalarýdýr. Osman Hulûsi Efendi nin nazîresi þöyledir: Cân u baþ u âr ýrz u cümle varýndan geçip Dost ile halvetde kur pâzâr pâzâr üstüne Bilmedinse hatt u hâli zülfünün sýrrýn eðer Cehlini bil eyleme inkâr Ýnkâr üstüne Yâr Hulûsi yâ dedi imân u küfr-i zülfüne Eyledin ey âþýkým ikrâr ikrâr üstüne 24 Osman Hulûsi Efendi nin kendi gönül iklimini yansýtan bu þiiri, Klâsik Türk Þiiri nden; diðer ifade ile gelenekten yararlanmanýn çok güzel bir örneðini teþkil eder. Yazdýðý nazîresi ile de Râsih ve onun mükemmel gazelini tekrar nazara verir. Görüldüðü gibi nazîre geleneði, bir taraftan özellikle kudretli þairler elinde aslý gibi güzel hatta asýlýndan da güzel þiirlerin yazýlmasýna vesile olurken, diðer taraftan þairleri unutulmaktan kurtarýp bugünlere seslerini duyurmalarýný da saðlamaktadýr. Yazýlan nazîreler vasýtasýyla bir nevi þiirlerle birlikte þairlerin de ömürleri uzamýþtýr. Mekteb-i ilm-i ledünnîden okuyup ârif ol Yýðma þol Kârun-veþ dînâr dînâr üstüne Sýdk ile bir yâra dil ver meylini kes gayrýdan Sevme ger âþýk isen dildâr dildâr üstüne Yâ eteðin tutma bir pîrin veya tut ol harîf Baðlama ahdi bozup zünnâr zünnâr üstüne DÝPNOTLAR 1- Þemseddin Sâmi, Kâmûs-ý Türkî, Ýstanbul 1989, s Mehmet Zeki Pakalýn, Osmanlý Tarih deylemleri ve Terimleri Sözlüðü, CII, Ýstanbul 1993, s Türk Dili ve Edebiyatý Ansiklopedisi Devirler / Ýsimler / Terimler, Nazire Maddesi, C.VI, Ýstanbul 1986, s Türk Dili Dergisi, Türk Þiiri Özel Sayýsý II Divân Þiiri, S: / Temmuz-Aðustos-Eylül 1986, s Latifî, Tezkire-i Latifî, Ýstanbul 1314, s Faruk Kadri Timurtaþ, Osmanlý Türkçesi Metinleri, Ýstanbul 1980, s Nihad Sami Banarlý, Resimli Türk Edebiyatý Tarihi, CI., Ýstanbul 1971, s Timurtaþ, a.g.e., s Timurtaþ, a.g.e., s Banarlý a.g.e.,s Âþýk Çelebi, Meþâ irü-þ-þu arâ, G.M. Meedith - Owens neþri, London 1971, v.130a 12- Latifî a.g.e.,s Necâtî Beg, Dîvân, (hzl.:ali Nihad Tarlan) Anakar 1992, s Fuzûlî, Divân, (hzl.: Kenan Akyüz vd.) Ankara 1990, s Necâtî Beg, a.g.e., s Necâtî Beg, a.g.e., s Bâkî, Dîvân, (hzl.: Sabahattin Küçük) Ankara 1994, s Bâkî a.g.e., s Cevdet Kudret, Divan Þiirine Uzaktan Merhaba, Türk Dili Dergisi, C.32.S.290, Ankara 1975, s Yahyâ Kemâl, Edebiyâta Dâir, Ýstanbul 1990, s Fahir iz, Eski Türk Edebiyatýnda Nazým, C.1, Anakar 1995, s Þevket Kutkan, Nedim Dîvâný ndan Seçmeler, Ýstanbul 1981, s Osman Hulûsi Ateþ, Dîvân-ý Hulûs-î-i Dârendevî, (hzl.:m.muhsin Kalkýþým, L.Alýcý, A.Yenikale), C.I, Ankara 1997, s.v. 24- Ateþ, a.g.e., s.266. Mart

18 Araþtýrma Somuncu Baba ÝSLAM DÝNÝNÝN ÇEVREYE BAKIÞI Yrd. Doç.Dr. Abdurrahman BURAN K.S.Ü. Ed. Fak. Öðretim Üyesi Çevre doðrudan ve dolaylý olarak kiþiyi et-kileyen, maddi ve manevi geliþmesini, biçimlenmesini ve yaþam koþullarýný belirleyen, fiziksel, biyolojik ve sosyal etkenlerin tümüdür. 1 Ýnsanýn çevresi ile iliþkisi kainatýn yaratýlýþý ile baþlamýþtýr. Bu nedenle, insanýn hayatýný sürdürebilmesi için kendi dýþýndaki dünya ile mutlak suretle iliþki içinde bulunma zorunluluðu vardýr. Ýnsan kaynak tüketen bir varlýktýr. Çevreden aldýklarýnýn bir kýsmý onun metabolizmasý için gereklidir. Bunlar olmadan yaþamýný devam ettiremez. Bunlar hava, su ve besin maddeleridir. Alýnan bu maddelerin bir kýsmý enerji olarak, bir kýsmý da çeþitli atýklar biçiminde çevreye geri ve-rilmektedir. Sanayileþmiþ toplumlarda bu atýklar gerekli önlemler alýnmadan, doðrudan doðruya, akarsulara ve denizlere býrakýldýklarýnda çevre kirlenmesine yol açarak, çevre ile insan arasýndaki iliþkiyi bozmaktadýr. Ayrýca insan, çevresinden doðal kaynaklar almakta, bunlarý üretim yapmak, barýnmak, eðlenmek, örtünmek ve ulaþýmýný saðlamak gibi ihtiyaçlarýný karþýlamak amacýyla kullanmaktadýr. Ýnsanlarýn bu davranýþlarý, toplumsal geliþmiþlik düzeyi, alýþkanlýklarý ve deðer yargýlarýna baðlý olup, bu tür ihtiyaçlarýn karþýlanmasý sýrasýnda da çevre kirliliði oluþmaktadýr. Görülüyor ki, çevre faktörlerinin bir sorun haline dönüþmesi, insan kaynaklý etkilerin doðadaki iliþkiler sistemini zorlamasýyla ortaya çýkmaktadýr. Tarihte bilinen ciddi boyutlardaki ilk çevre kirliliði 1542 yýlýnda, Amerika Birleþik Devletleri nin bu günkü Los Angales kentinin bulunduðu yerde, çevre koþullarýnýn olumsuzluðu ve buna ilave olarak kýzýlderililerin yaktýklarý ateþler sonucu ortaya çýkmýþtýr lü yýllara gelindiðinde Londra da büyük boyutlarda çevre kirliliði kendini göstermiþtir lý yýllardan itibaren çevreye karþý bilimsel anlamda ilgi artmaya baþlamýþ, bu ilgi daha sonra kitlesel karakter kazanmýþtýr. Ayný yýllarda Amerika Birleþik Devletleri nde Earth Day gösterilerine 20 milyondan fazla insan katýlmýþtýr. 5 Haziran 1972 de Stockholm de 130 ülke temsilcisinin katýlýmý ile Çevre Konferansý düzenlenmiþ, bu konferansta, Ýnsan varlýðýný sürdürebilmesi için çevresine karþý sorumlu olduðu fikri üzerinde durulmuþtur. 2 Burada da anlaþýlýyor ki, çevre sorunlarýnýn kaynaðý insan olup, bu sorunlarýn çözümü de onun çevresine karþý sorumlu davranmasýna baðlýdýr. Ýslam dini baþtan beri çevreye büyük önem vermiþtir. Kur an a göre insan varlýklar sýralamasýnda en ön planda yer almaktadýr. Bu nedenle, Allah insana mesajýný iletirken, sýk sýk onun uzak ve yakýn çevresini oluþturan bitkilerden, hayvanlardan, cansýz varlýklardan ve diðer yýldýzlardan örnekler vermektedir. Bu durum müslümanlarda çevreye karþý bir ilgi uyandýrmýþtýr. Kur an a göre kainat, Allah ýn varlýðýný gösteren ve bu maksatla okunmasý gereken bir kitap, ayný zamanda insanýn tüm ihtiyaçlarýný karþýlayan bir hazinedir. O halde, bu kadar kýymetli bir kitabýn eskitilip yýpratýlmasý; bu kadar zengin bir hazinenin müsrifçe tüketilmesi hoþ görülmez.allah bu hususlarý insanoðluna hatýrlatarak, kainatýn korunmasý gerektiðine iþaret etmektedir. Öte yandan, Allah çeþitli hayvan ve bitki türlerine yemin ettiði, daðlara, taþlara, gök cisimlerine ve diðer canlýlara vahyettiðini, onlarýn da isteyerek veya istemeyerek emirlere uyduklarýný bildirmektedir. Böylece biz insanlara diðer varlýklarýn da insanlar gibi deðerli ve yaratýlýþtan kutsal olduklarý anlatýlmaktadýr. Bu nedenle de kainatýn ekolojik dengesinin korunmasý ve çevrenin kirletilmemesi öðütlenmekte; çevreye karþý yapýlan bir saygýsýzlýðýn Allah a yapýlmýþ bir saygýsýzlýk olduðu belirtilmektedir. Kur an da tüm kainatýn müslüman olduðu ve Allah a ibadet ettiði bildirilmektedir. Yedi kat yer ve gök ve bunlarýn içinde bulunanlar O nu tesbih ederler. Hiç bir varlýk yok tur ki O nu hamd ile tesbih etmesin. Fakat siz onlarýn tesbihlerini (dillerini bilmediðiniz için) anlayamazsýnýz. O gerçektenhalimdir, yargýlayýcýdýr. (El-isra/44) Onlar Allah(ýn yarattýðýný görmüyorlarmý? Onlarýn gölgeleri saða sola vurarak, Allah a boyun eðerek secde eder... (Nahl / 46-49) Doðrusu biz akþam ve sabah onunla birlikte tesbih eden daðlarý da kuþlarý da onun emrine vermiþtir. (Sad / 18-19) Bu ayetleri ve Ýslam kavramýný tasavvufi yönden 18 Mart 1999

19 Somuncu Baba Araþtýrma açýklayan Muhyiddin-i Arabi þöyle demektedir: Cenabý Hakka devamlý olarak ibadetle meþgul olan varlýklarýn birincisi cemadat, yani dað, taþ ve topraktýr. Ýkincisi nebatat, yani bitkilerdir. Üçüncüsü bil cümle hayvanattýr. Zavallý insan ise ibadet konusunda mahlukat içerisinde dördüncü olarak gelmektedir. 3 Yine bu ayetlerden, peygamberlerin tabiatýn gizli dilini bildikleri ve tebliðlerini yaparken bu dilden yararlandýklarý anlaþýlmaktadýr. Ayný ayetlerin açýklamalarýný yapan Mevlânâ, bu konudaki görüþlerini Mesnevî de þöyle dile getirir: Daðlar Davud un sesine ses verir, onunla ilahi okurdu. demir onun avucunda mum gibi yumuþardý. Yollar Süleyman a hammallýk eder, onu taþýrdý. Denizler Musa ya söz söyler, onunla konuþurdu. Ay, Ahmed le iþaretleþir; taþ, Ahmed e selam verirdi. Dað,Yahya ya haber yollardý. Biz duyar iþitiriz; bakar görürüz, hoþuz fakat size namahremiz, susuyoruz derler. 4 Kur an da kainatta doðal bir ekolojik dengenin varlýðýndan da söz edilmektedir. Rahman Suresi nde, O göðü yükseltmiþtir, dengeyi koymuþtur, artýk dengeye tecavüz etmeyin, dengeyi doðru tutun ve dengeyi bozmayýn diye emredilmektedir. (Rahman/7-9) bu ayetler, kendilerinden önceki ayetler ile birlikte ele alýndýðýnda buradaki dengenin doðal ekolojik denge olduðu anlaþýlmaktadýr. 5 Müslümana göre âlem, insandan ayrý deðil insanla birleþiktir. Onunla içieçdir. Yani insan küçük alem, alem ise büyük insandýr. Bundan dolayý, müslüman yaþadýðý çevrenin ekolojik dengesini korumak ve geliþtirmek zorundadýr. Bu zorunluluk insana bizzat yaratýcýsý tarafýndan yüklenmiþtir. Ayrýca, tabiattaki herþey Allah ý zikretmektedir. Çevrenin tahribi suretiyle tabiatta bozulma meydana getirmek, Allah ýn zikredilmesine engel olacaktýr. Bu ise müslümanýn nazarýnda büyük günahtýr ve sorumluluðu gerektirir. Müslümanýn kalbine bir taraftan bu sorumluluk duygusu yüklenerek, onun çevresini tahrib etmesi önlenirken, diðer taraftan da iyi iþler yapanlarýn ahiret hayatýnda çeþit çeþit meyvelerle dolu aðaçlarýn altýnda bulanacaklarý ve aðaçlarýn altýndan þýrýl þýrýl ýrmaklarýn akacaðý cennetlere girecekleri ve orada çeþit çeþit meyvelerle rýzýklandýrýlacaklarý... (Bakara-25) belirtilerek, çevresini güzelleþtirme yönünde teþvik edilmiþtir. Bunun içindir ki, müslümanlar arasýnda bahçe düzenleme geliþmiþ, çiçek yetiþtirme çalýþmalarý açýlmýþtýr. Konuya israf açýsýndan yaklaþýldýðýnda, yine Kur an ýn israfý haram kýlmak suretiyle, bu yolla yapýlacak olan çevre tahribatýný önleme yönünde emirler ihtiva ettiði görülmektedir. Bu konuda yeyiniz, içiniz fakat israf etmeyiniz! Allah israf edenleri sevmez (Araf/34), Saçýp savuranlar, þüphesis þeytanlarla kardeþ olmuþ olurlar. Þeytan ise Rabbýna karþý çok nankördür (Ýsra/27), Onlar ki harcadýklarýnda ne israf nede sýkýlýk yaparlar. Harcamalarý ikisi arasýnda tutumlu olur (Furkan/67) buyurulmaktadýr. Tohma / Darende Bu ayetlerde ve benzerlerinde, hem israfýn ne olduðu ve hem de israftan ne denli kaçýnmamýz gerektiði açýkça ifade edilmektedir. Bu gün çevre kirliliði ve doðal dengenin bozulmasýnýn ana nedeni hiç þüphesiz israftýr. Bugün insan yaþamýnýn her boyutunda israfýn çeþitli þekilleri kendini göstermektedir. Ýsraf doðal kaynaklarýn hýzla tükenmesine, tüketim sonrasý ortaya çýkan her çeþit atýklar ise doðal çevrenin tümüyle kirlenmesine yol açmaktadýr. Ýslamýn yüce peygamberi H.z. Muhammed (S.A.V), gerek uygulamalarý gerek se sözleriyle ekolojik dengenin korunmasýna büyük önem verdiðini göstermiþtir. Medine ye hicretinden sonra, eski bir ormanlýk olan Zuraybu t-tavîl isimli bölgeyi yeniden ormana dönüþtürmüþ, Medine ve Taif þehirleri çevresini sit alanýbugünkü anlamýyla milli park alaný- haline getirmiþ, ayrýca avlulu ve tek katlý evler yapýlmasýný tavsiye etmiþtir. 5 Ekolojik dengenin korunmasýyla ilgili olarak peygamberimizden pek çok hadis rivayet edilmiþtir. Bunlara örnek verecek olursak; Hiç bir müslüman yoktur ki, aðaç diksin yahut ekin eksin, mahsulünden insan, kurt, kuþ yesin de kendisi müstefid olmasýn. Elbette o müslümanda diktiðiyle ektiðiyle sevap kazanacaktýr. 6 Kim aðaç dikiminde bulunursa, onun için aðaçtan hasýl olan ürün miktarýnca Allah sevap yazar. 7 Mart

20 Araþtýrma Somuncu Baba Bu hadislerden peygamberimizin ne denli aðaç ve bitki sevgisine sahip olduðu ve bizleri de aðaç dikmeye teþvik ettiði açýkça görülmektedir. Bütün bunlardan anlaþýldýðýna göre; her müslüman, tabiatta bulunan herþeyin Allah ý tesbit ettiðini, tabiattaki düzeni bozucu her davranýþýn manevi sorumluluðu gerektirdiðini, düzenli ve temiz olmanýn Ýslam dininin emirleri arasýnda yer aldýðýný, temiz olmayan bir yerde ibadetini yapamayacaðýný, temiz olmayan bir su ile abdestini alamayacaðýný, bunun için yaþadýðý çevrenin ve kullandýðý suyun temiz tutulmasý gerektiðini devamlý olarak göz önünde bulundurulmalýdýr. Müslüman, çevre tahribatýnýn kendisini cennet gibi bir ortamdan mahrum býrakacaðýnýn farkýna vararak, çevrenin korunmasý için gerekli önlemleri almak zorunda olduðunu bilmelidir. Bu zorunluluk, yalnýzca müslümanlara ait deðildir. Çünkü farklý dinlere inanan insanlar ayný ortamda yaþamakta ve bu dünyanýn nimetlerinden birlikte yararlanmaktadýr. Bundan dolayý, tüm toplumlar tarihi ve doðal çevrenin korunmasý hususunda müslümanlarla eþit sorumluluklara sahiptirler. Tarihi ve doðal çevre ve doku bütünlüðünün korunmasý yönündeki çalýþmalarýn temelini Ýslam dininin emrettiði gibi, insanýn çevresine karþý sorumlu olduðunu ve çevreyi tahrip etmenin ayný zamanda manevi sorumluluk gerektirdiði düþüncesine sahip olan insanlar oluþturmaktadýr. Yani, insaný ihmal eden, insandaki sorumluluk duygusunu geliþtirmeye yönelik çabalarý gözardý eden yaklaþýmlarýn olumlu sonuç vermesi beklenemez. Günpýnar Þelalesi Darende DÝPNOTLAR 1- Fatma Yüncü, Musa Yüncü, Çevre ve Ýnsan, Ankara 1996, s.7 2- Ana Britanica, Ana Yayýncýlýk, C.9, s Deniz Gürsel, Çevre Sizsiniz, Ankara 1993, s Mevlana, Mesnevi, Kültür Bakanlýðý Yay, C.3 s Mehmet Bayrakdar, Ýslam ve Ekoloji, DÝB Yay, s Sahihi Buhari Tec. Sarih Ter. DÝB Yay. C.7, s Ahmed Ýbn Hanbel, Müsned, C.5, s Mart 1999

21 Somuncu Baba Sempozyum SEMPOZYUM TEBLÝÐLERÝ Uz. Sosy. Fatma SUNDAL Tasavvufun Ýslam felsefesine te- kabül ettiðini hepimiz biliyoruz. Bu felsefenin belirli bir hayat tarzýnada kaynaklýk ediyor olmasý, onu hem hayatýn nihai anlamýný kavramaða çalýþan bir ilim ve hemde yaþanan dünyaya, gündelik pratiðe uyarlanabilen bir felsefe yapar Ýlginçtirki Türkiye nin son yýllarda gündeminde hep Ýslam var. Olumlu veya olumsuz bütün tepkilerin bizi ulaþtýrdýðý nokta Ýslama karþý büyük bir ilgi ve merak olmuþtur. Bu itibarla, Türk veya yabancý pek çok sosyal bilimci Ýslamî diskuru anlayabilmek maksadýyla çalýþmalar yapmaktadýr. Türkiye de bu çalýþmalar 1950 lerden baþlayarak pozitif bir ivme kaydetmiþtir. 1 Çünkü bu yýldan baþlayarak din üze-rine söylenenler ve yazýlanlarda da bir a rtýþ olmuþtur. Ancak bu çalýþmalar çoðunlukla tarikat düzeyinde olup, tarikatýn kendisini de kentlerdeki formlarýna bakarak bir organizasyon veya dernek gibi inceleyen, tarikat liderlerini de bulunduklarý toplumun tarihinin, ideoloji ve kültürünün bir ürünü olarak gören veya tarikatýn yapýsýnýn mürþid/þeyh ile mürid iliþkisine bakarak anlamaya çalýþan araþtýrmalardýr. Benim burada sözünü edeceðim araþtýrma, tarikatý kýsaca gündelik pratikte tasavvuf olarak algýlar ve içinde bulunanlarýn gözüyle ve onlarýn atfettiði anlam demetiyle anlamaya çalýþýr. Fakat bu formasyonu da, bu formasyon kasaba halkýnýn gündelik pratiðine, sosyalliðine, dünyayý algýlama ve hayatý yeniden üretme biçimine tekabül eder, tasavvufun sunmuþ olduðu alternatif ahlaký anlamak için araþýtýrýr. Böyle bir araþtýrma bana göre ancak açýklayýcý ve toplumsal hayatýn fenomenolojisiyle mümkündür. Bu perspektifi Weber in deðer yargýlarýndan baðýmsýz kýlmaya çalýþtýðý sosyoloji ve Schutzun Husserl den yola çýkarak sunduðu fenomenoloji saðlar. Böyle deskriptif bir çalýþmanýn gözlem ve biyografik metoddur. Gözlem mümkün olduðu kadar empati yoluyla, yani araþtýrmacýnýn kendisini cevaplayýcýlarýn yerine koymaya çalýþmasýyla gerçekleþtirilmiþtir. Darende de gündelik hayat ve tasavvuf her zaman iç içe olmuþ ve birbirini etkilemiþtir. Tasavvuf hiç bir zaman onu yaþayanlarý pasif ve tembel bir hayata itmemiþ, aksine Somuncu Baba dan feyz alan bu insanlar, onun dediði gibi elinin emeðiyle geçinen, baþkalarýnýn elindekinden ümidini kesmiþ ihvanlardýr. Kendini Allah (C.C) a adamýþ olmak, onlarý gündelik hayatlarýnda herkes gibi çalýþýp kazanmaktan, ailelerinin geçimini saðlayan bireyler olmaktan alýkoyamaz. Ýslam ýn üretmiþ olduðu deðerler sistemi içinde zaten ruhban bir sýnýf yoktur Hulûsi Efendi de bu konuda örnek bir þahsiyettir. Üstelik Darende de tarýma elveriþli arazilerin az olduðu geçmiþ günlerde sulamada sýkýntýlarýn yaþandýðý, ancak geçimlik ekonominin hakim olduðu düþünülürse, Hulûsi Efendi nin bu ilçeye ve elinin erdiði baþka yerlere yapmýþ olduðu hizmetler daha iyi anlaþýlýr sanýyorum. Çünkü bu hizmetler, bir can sýkýntýsýnýn, boþ zaman deðerlendirme arzusunun neticesinde deðil, bizzat gündelik hayatýn ihtiyaçlarýndan doðmuþtur. Bu anlamda o hepinizin çok iyi bildiði bu hizmetleri gerçekleþtirmeye bir ömür adamýþtýr. Hulûsi Efendi ve ihvanlarýnýn dünyevi hayattan kopmamýþ olmasýnda bir etken de hatimlerin genellikle gece yapýlmasýdýr. Bunu müteakip seher vaktinde sohbete oturulur. Tabii ki ibadetin gösteriþten uzak olaný tercih edildiðinden ve seher vaktinin edebiyatýmýza kadar girmiþ olan Hulûsi Efendi nin gündelik hayatýný sorguladýðýmda ilk olarak kerametleri anlatýlmaya baþlandý. Kasabada bu kerametler kulaktan kulaða dolaþýlýyor, sohbetlerde tekrar Mart

22 Sempozyum Somuncu Baba tekrar anlatýlýyordu. Aslýnda böyle þahsiyetlerin gösterdiði kerametlerin genel bir tasnifi yapýlmýþ, bir takým kategoriler belirlenmiþtir. (2) Bu kategoriler : a) Gizli olan anlayýþ (Ýnsanlarýn dil ile söylemeyip kalplerinde tuttuklarýný dahi bilmesi, böyle bir þeyin ancak Allah(c.c.) ýn lutfuyla mümkün olabileceðine de inanýlýr. b) Bilgeliði (Kuran ilimlerine vakýf oluþu. Bu yönünü bizzat sýnayanlar da olmuþtur. Kasabalýya göre O nun en önemli özelliði bu yanýdýr. Onlara göre henüz yedi yaþýndayken çocukluðunun bütün eðlenceli þeylerini bir yana býrakýp Kur an-ý hatmetmiþ olmasý ilk iþaretlerinden biridir. c) Zorda darda kalmýþlara yardýmcý oluþu (sýkýntýda olanlarý hissedip rüyalarda dahi yardým eli uzatmasý). d) Tabiatüstü varoluþla baðlantý. Bu kategorilere aslýnda birde karþýtýný ikna diye bir baþlýkta dahildir. Ancak çevrede karþýtý yoktu veya pek azdý. Araþtýrma esnasýnda ancak bütünüyle deðil, belirli bir meselede ayný görüþte olmayanbirini bir sýkýntýdan kurtararak ikna ettiðine dair bir kerametini iþittim. Bunun dýþýnda kayda deðer bir örneðe rastlamadým. Bunlara ilaveten çizdiði ideal insan tipini incelemekte de O nu anlamak bakýmýndan fayda vardýr. Bu ideal insan oðlu Kemal ATEÞ e yazdýðý mektupta, kerametlerle dolu hatýralarýnda anlatýlýyor ve buradaki herkes bu insaný kâmili ana hatlarýyla biliyor. O nun hayatý bu kamil insana örnektir. Darende de ve kendisine gönül verenler üzerindeki otoritesi O nun Ýslam ýn önerdiði ideal insan modeline, yani kamil insan özelliklerine uyduðunu gösterir. Toplum biliminin bu alanda önemli saydýðý soru, bu otoritenin kaynaðýnýn ne olduðudur. Bence Hulûsi Efendi nin otoritesinin kaynaðý söylediði ile yaptýðýnýn birbirine uymasý, yani bizzat kendisidir. Fakat, ideal tip dendiði zaman sosyal bilimlerde mutlak bir rasyonalite anlaþýlýr. Ortaya çýkan resimde sevgi, duygular, aþk ýzdýrap yoktur; ruh yoktur, çok soðuk bir resim olmamýþtýr. Tevazu gerçekten eþsizdir. Onu büyük yapan da bu tevazudur. O nda tevazu içi boþ bir kavram deðil, gerçekte yaþanan bir olgudur. Ýnsanlarýn arasýnda asla azametle yürümemiþ, davete icabet etmiþ; banka açýlýþ töreninden tutunuz güreþ müsabakalarýna kadar her yerde sevenleriyle birlikte olmuþtur. Otoritesini bu anlam demeti içinde anlamýþ bulunuyoruz. Yine de bunca sevilmesinde bir soru iþareti varsa biraz daha konu üzerinde duralým: 1969 da vefaat eden Pir Ýsmail Hakký Efendi halefi olarak Hulûsi Efendi yi göstermiþ, ancak bunu gayet müphem ve kendi tarzýnda edebi bir lisanla yapmýþ, yazýlý bir icazetname býrakmýþtýr. Aslýnda bu Ýslam ýn da bu bir geleneðidir; hatýrlayalým ki, Hz. Muhammed (S.A.V) den sonra görev alan halifelerin hepsi seçilmiþlerdir.pir Ýsmail Hakký Efendi de kendi gönlünden geçeni, kendinden sonra, ýhvanýn oy ve gönül birliðiyle kullanabilmesini istemiþ olabilir. Ancak pekçok kiþi irþad vazifesine talip olmuþ, 1969 ile 1978 arasýnda geçen dönemde Hulûsi Efendi suskunluðunu korumuþtur. Darende deki yakýn komþularýndan K. Muhiddin Kocamemik O na ilk baðlananlardandýr ve kendisine gelerek düþüncesini soran ýhvana daima Hulûsi Efendi yi göstermiþtir. K. Muhiddin Kocamemik vefaat ettiði vakit kabri baþýnda bir parça kaðýt ve Darende de ve kendisine gönül verenler üzerindeki otoritesi O nun Ýslam ýn önerdiði ideal insan modeline, yani kamil insan özelliklerine uyduðunu gösterir. Toplum biliminin bu alanda önemli saydýðý soru, bu otoritenin kaynaðýnýn ne olduðudur. Bence Hulûsi Efendi nin otoritesinin kaynaðý söylediði ile yaptýðýnýn birbirine uymasý, yani bizzat kendisidir. kalem isteyen Hulûsi Efendi O nun bu baðlýlýðýna vefaen þu þiiri yazmýþtýr; Ýlahi rahmetinle nazar kýl el-hac Muhiddin e Kur an ýnla hizmet etti ehlüddine Mazhar-ý lütfun olup affýn ile kýl taltif Kabri riyaz-ül cinan, ruhu döne huldi beriyne... Bana hikaye eden þahsýn aktarabildiði dizeler bu kadar, Burada Hulûsi Efendi nin kadirþinaslýðýný ve sevgide ne kadar vefalý olduðunu görüyoruz. Kendisinin de demiþ olduðu gibi vefa insana yakýþan bir meziyyettir. Buna mukabil þiir ilahiyat bilgisi ýþýðýnda incelenirse, görülür ki O Allah (c.c) a sanki bir arkadaþýna seslenir gibi tabii seslenmektedir. Yaradanýna bu ölçüde yakýndýr. Tahralý nýn belirttiði gibi o nun þiirlerinde yar sembolü gerçekten Allah (c.c) a tekabül etmektedir. (3) Burada bir sembol dahi kullanmýyor. Sosyoloji açýsýndan göreceðimiz diðer büyük, bir tasavvuf ehli olan Hulûsi Efendi ile diðer din adamlarý arasýnda herhangi bir rekabet veya güç mücadelesi olmamýþ; þeriat ile hakikat, veya baþka bir deyiþle zahir ile batýn, bir arada ve gönül gönüle yaþamamýþlardýr. Bu gönül gönüle oluþ buradaki toplumsallýðýn mahiyeti açýsýndan da önemli bir etkendir. 22 Mart 1999

Ýçindekiler Kayseri Ýli Yardým Derneði Ýstanbul Þubesi Adýna Sahibi, Dernek Baþkaný Yayýn Yönetmeni Sorumlu Yazý Ýþleri Müdürü M. Orhan CEBECÝ Dergi Komisyonu Gamze POSTAAÐASI Rýfat DEDEMAN Danýþma Kurulu

Detaylı

ÝÇÝNDEKÝLER. Diyalog Tamamlama...24 2. Haftanýn Testi...25

ÝÇÝNDEKÝLER. Diyalog Tamamlama...24 2. Haftanýn Testi...25 ÝÇÝNDEKÝLER A. BÝRÝNCÝ TEMA: BÝREY VE TOPLUM Küçük Cemil...11 Bilgi Hazinemiz (Hikâye Yazmaya Ýlk Adým)...14 Güzel Dilimiz (Çaðrýþtýran Kelimeler - Karþýlaþtýrma - Þekil, Sembol ve Ýþaretler - Eþ Anlamlý

Detaylı

Anlamı. Temel Bilgiler 1

Anlamı. Temel Bilgiler 1 Âmentü Haydi Bulalım Arkadaşlar aşağıda Âmentü duası ve Türkçe anlamı yazlı, ancak biraz karışmış. Siz doğru şekilde eşleştirebilir misiniz? 1 2 Allah a 2 Kadere Anlamı Ben; Allah a, meleklerine, kitaplarına,

Detaylı

Revak Kitabevi, 2015 Tüm hakları Revak Kitabevi ne aittir. Sertifika No: 23108. Revak Kitabevi: 30 Bektaşîlik Serisi: 4. Fakrnâme Vîrânî Abdal

Revak Kitabevi, 2015 Tüm hakları Revak Kitabevi ne aittir. Sertifika No: 23108. Revak Kitabevi: 30 Bektaşîlik Serisi: 4. Fakrnâme Vîrânî Abdal Revak Kitabevi, 2015 Tüm hakları Revak Kitabevi ne aittir. Sertifika No: 23108 Revak Kitabevi: 30 Bektaşîlik Serisi: 4 Fakrnâme Vîrânî Abdal Yayına Hazırlayan Fatih Usluer ISBN: 978-605-64527-9-6 1. Baskı:

Detaylı

ÞÝÝR YAZARKEN NELERE DÝKKAT EDÝLMELÝ? / Kadir ÇETÝN

ÞÝÝR YAZARKEN NELERE DÝKKAT EDÝLMELÝ? / Kadir ÇETÝN ÞÝÝR YAZARKEN NELERE DÝKKAT EDÝLMELÝ? / Kadir ÇETÝN Ekleyen Üçüncü Yeni Çarþamba, 07 Eylül 2011 Son Güncelleme Çarþamba, 07 Eylül 2011 MAVÝ ZAMAN KADÝR ÇETÝN Sual: Kaliteli bir þiir yazarken neye dikkat

Detaylı

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205)

Sabah akşam tevâzu içinde yalvararak, ürpererek ve sesini yükseltmeden Rabbini an. Sakın gâfillerden olma! (A râf sûresi,7/205) Zikir, hatırlayıp yâd etmek demektir. İbâdet olan zikir de Yüce Allah ı çok hatırlamaktan ibârettir. Kul, Rabbini diliyle, kalbiyle ve bedeniyle hatırlar ve zikreder. Diliyle Kur ân-ı Kerim okur, duâ eder,

Detaylı

Eze meze Yýllar geçti geze geze. Neler gördüm neler! Daðlar gördüm yerden biter, gökte yiter. Daðlar gördüm kayalý, kayalarý oyalý.

Eze meze Yýllar geçti geze geze. Neler gördüm neler! Daðlar gördüm yerden biter, gökte yiter. Daðlar gördüm kayalý, kayalarý oyalý. Eze meze Yýllar geçti geze geze. Neler gördüm neler! Daðlar gördüm yerden biter, gökte yiter. Daðlar gördüm kayalý, kayalarý oyalý. Aðaçlar gördüm yeryüzü yaþýnda; Gölgesinde yaz uyur, kýþ uðuldar baþýnda.

Detaylı

Ramazan Manileri // Ramazan Manileri. Editors tarafından yazıldı. Cuma, 25 Eylül 2009 17:55

Ramazan Manileri // Ramazan Manileri. Editors tarafından yazıldı. Cuma, 25 Eylül 2009 17:55 Ramazan Manileri // Ahmet ağa uyursun uyursun Uykularda ne bulursun Kalk al abdest, kıl namaz Sabahleyin cenneti bulursun Akşamdan pilavı pişirdim Gene karnımı şişirdim Çok mani diyecektim ama Defteri

Detaylı

FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ

FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ 6. SINIF DENEME SINAVI / 11. SAYI ÇÖZÜMLER TÜRKÇE TESTÝ 1. Bir sözcüðü, A seçeneðinde eþit, ayný anlamýnda kullanýlmýþtýr: Nasýl isterseniz, benim için hepsi ayný (eþit). 5. A,

Detaylı

Sami Paþazade Sezai Kedi Öykülerinin En Güzelini Yazdý

Sami Paþazade Sezai Kedi Öykülerinin En Güzelini Yazdý Ö m e r A y h a n Sami Paþazade Sezai Kedi Öykülerinin En Güzelini Yazdý Tanzimat edebiyatýnýn düzyazý yazarlarý, öyküden çok romana eðilmiþ, öykü türündeki verimleri, neredeyse romana yaklaþan oylumlarýyla

Detaylı

BURDURLU HOCA DAN YURT SÖYLENCELERÝ

BURDURLU HOCA DAN YURT SÖYLENCELERÝ BURDURLU HOCA DAN YURT SÖYLENCELERÝ Her yönüyle edip (edebiyatçý) ve öðretmen Ýbrahim Zeki Burdurlu nun ölümsüz bir yapýtý elinizi öpüyor. Burdurlu bu çalýþmasýnda, cennet Anadolu nun deðiþik yörelerinden

Detaylı

DR.KADİR DEMİRCİ NİN ÖZGEÇMİŞİ VE BİLİMSEL ETKİNLİKLERİ (CV)

DR.KADİR DEMİRCİ NİN ÖZGEÇMİŞİ VE BİLİMSEL ETKİNLİKLERİ (CV) DR.KADİR DEMİRCİ NİN ÖZGEÇMİŞİ VE BİLİMSEL ETKİNLİKLERİ (CV) 1 KADİR DEMİRCİ NİN ÖZGEÇMİŞİ VE BİLİMSEL ETKİNLİKLERİ A- ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı: Kadir Demirci Doğum Tarihi: 1968 Unvanı: Yrd. Doç. Dr. Öğrenim

Detaylı

Rafet El Roman. Amerika. Rafet El Roman. A memo. Burasý New York Amerika. Evler karýþtý bulutlara. Nasýl bir zaman. Nasýl bir yaþam.

Rafet El Roman. Amerika. Rafet El Roman. A memo. Burasý New York Amerika. Evler karýþtý bulutlara. Nasýl bir zaman. Nasýl bir yaþam. Onaylayan Administrator Pazartesi, 21 Mayýs 2007 Besteciler.org Amerika A memo Burasý New York Amerika Evler karýþtý bulutlara Nasýl bir zaman Nasýl bir yaþam A memo Ýnsanlar simsiyah, kýzýl, beyaz Sokaklar

Detaylı

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým.

þimdi sana iþim düþtü. Uzat bana elini de birlikte çocuklara güzel öyküler yazalým. Kaybolan Çocuk Çocuklar için öyküler yazmak istiyordum. Yazmayý çok çok sevdiðim için sevinçle oturdum masanýn baþýna. Yazdým, yazdým... Sonra da okudum yazdýklarýmý. Bana göre güzel öykülerdi doðrusu.

Detaylı

FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ

FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ 6. SINIF DENEME SINAVI / 16. SAYI ÇÖZÜMLER TÜRKÇE TESTÝ 1. Silkelemek sözcüðü; 1. cümlede üstündeki þeyleri düþürmek, 2. cümlede kuvvetle sarsmak, 3. cümlede etkilemek ve 4. cümlede

Detaylı

CAMÝÝ VE MESCÝTLER. Nevþehirli Damat Ýbrahim Paþa Camisi (Kurþunlu Cami) (Merkez)

CAMÝÝ VE MESCÝTLER. Nevþehirli Damat Ýbrahim Paþa Camisi (Kurþunlu Cami) (Merkez) CAMÝÝ VE MESCÝTLER Ekleyen kapadokya Pazartesi, 12 Mayýs 2008 Son Güncelleme Pazar, 24 Aðustos 2008 Nevþehirli Damat Ýbrahim Paþa Camisi (Kurþunlu Cami) (Merkez) Nevþehir il merkezinde bulunan Damat Ýbrahim

Detaylı

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür

İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ. Bu Beldede İlim Ölmüştür İLİM ÖĞRETMENİN FAZİLETİ Bu Beldede İlim Ölmüştür Rivayet edildiğine göre Süfyan es-sevrî (k.s) Askalan şehrine gelir, orada üç gün ikamet ettiği halde, kendisine hiç kimse gelip de ilmî bir mesele hakkında

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. Kenan Erdoğan Unvanı. Adı Soyadı. Doçent Doğum Tarihi veyeri Yozgat 01 Mart 1963 Görev Yeri

ÖZGEÇMİŞ. Kenan Erdoğan Unvanı. Adı Soyadı. Doçent Doğum Tarihi veyeri Yozgat 01 Mart 1963 Görev Yeri ÖZGEÇMİŞ Adı Soyadı Kenan Erdoğan Unvanı Doçent Doğum Tarihi veyeri Yozgat 01 Mart 1963 Görev Yeri Manisa Daha Önce Bulunduğu Dicle Üniversitesi Eğitim Fakültesi Araştırma Görevlisi, Celal Bayar Üniversitesi

Detaylı

Peygamberimizin (sav) Ramazan Ayı nı İhya Edişleri

Peygamberimizin (sav) Ramazan Ayı nı İhya Edişleri Peygamberimizin (sav) Ramazan Ayı nı İhya Edişleri http://yenidunyadergisi.com// 2015 HAZİRAN sayısında yayınlanmıştır Ebû Hüreyre (ra) den Rasûlullâh In (sav) şöyle buyurduğu nakledilmiştir: Kim inanarak

Detaylı

Serlevha düz çerçeve içine alýnmýþtýr. Yazýlar serbest olarak yazýlmýþtýr. Tanýmý : Son Durumu : Dibi ve tepesi kýrýk yere yatýktýr.

Serlevha düz çerçeve içine alýnmýþtýr. Yazýlar serbest olarak yazýlmýþtýr. Tanýmý : Son Durumu : Dibi ve tepesi kýrýk yere yatýktýr. 249 105 Mezar Taþý 27.11.2006 Brod Yukarý Mezarlýk 82 cm 27 cm 4 cm Taþ Yontma ve Kabartma Ömer oðlu Yunus H. 1262/ M. 1846 el-merhûm / Yunus / bin Ömer / rûhî çûn / el-fâtiha / sene 1262 Serlevha düz

Detaylı

ali hikmet ÞEYTAN UÇURTMASI

ali hikmet ÞEYTAN UÇURTMASI 1 2 ali hikmet ÞEYTAN UÇURTMASI 3 ÞÝÝR DÝZÝSÝ Dizi Editörü HÝLMÝ YAVUZ Yayýn Yönetmeni : Ýlknur Özdemir Dizgi : Serap Kýlýç Düzelti : Fulya Tükel Montaj : Mine Sarýkaya Kapak Düzeni : Semih Özcan Ýç Baský

Detaylı

Sezen Aksu 2. Çok Ayýp. Söz - Müzik: Sezen Aksu. Kulaðýma geliyor, atýp tutuyorsun, ileri geri konuþuyorsun aleyhimde. Çok ayýp, çok ayýp.

Sezen Aksu 2. Çok Ayýp. Söz - Müzik: Sezen Aksu. Kulaðýma geliyor, atýp tutuyorsun, ileri geri konuþuyorsun aleyhimde. Çok ayýp, çok ayýp. Sezen Aksu 2 Onaylayan Administrator Pazar, 20 Mayýs 2007 Son Güncelleme Perþembe, 14 Haziran 2007 Besteciler.org Çok Ayýp Söz - Müzik: Sezen Aksu Kulaðýma geliyor, atýp tutuyorsun, ileri geri konuþuyorsun

Detaylı

Kur an ın Bazı Hikmetleri

Kur an ın Bazı Hikmetleri Kur an ın Bazı Hikmetleri Allah Teala kıble hususunda derin tartışmalara giren insanların görüşünü: İyilik, yüzlerinizi doğuya ve batıya çevirmeniz değildir. ayetiyle reddetmiştir. Ki onların bir kısmı,

Detaylı

GENEL YAYIN YÖNETMENÝ VE SORUMLU YAZI ÝÞLERÝ MÜDÜRÜ TALÝP ARSLAN

GENEL YAYIN YÖNETMENÝ VE SORUMLU YAZI ÝÞLERÝ MÜDÜRÜ TALÝP ARSLAN 1 ÝMTÝYAZ SAHÝBÝ MUSTAFA KOÇ GENEL YAYIN YÖNETMENÝ VE SORUMLU YAZI ÝÞLERÝ MÜDÜRÜ TALÝP ARSLAN BASKI YERÝ ÇAÐLAYAN A.Þ. TS EN ISO 9001:2008 SER NO: 300-01 SARNIÇ YOLU ÜZERÝ NO:7 GAZÝEMÝR / ÝZMÝR TEL: 0

Detaylı

============================================================================

============================================================================ Ailem de Ýlk Ve Son ANADOL Gönderen : papatya54-31/03/2008 11:15 http://img241.imageshack.us/img241/6535/aaaaaaaqgz2.jpg http://img139.imageshack.us/img139/1395/sddddddddcq9.jpg Arabalarla olan iliþkilerimiz

Detaylı

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi BÝRÝNCÝ BÖLÜM 1 Dünya döndü Son ders zili çalýnca tüm öðrenciler sevinç çýðlýklarý atarak okulu terk etti. Ýkili öðretim yapýlýyordu. Sabahçýlar okulu boþaltýrken, öðleci grup okula girmeye hazýrlanýrdý.

Detaylı

Es-Seyyid Eş-Şeyh Abdülkadir El Abri Hazretleri

Es-Seyyid Eş-Şeyh Abdülkadir El Abri Hazretleri Es-Seyyid Eş-Şeyh Abdülkadir El Abri Hazretleri Asıl adı: Abdülkadir Nesebi: Seyyid( Hazreti Hüseyin(R.A) ın Efendimizin Soyundandır) Doğum yeri ve tarihi:m.1897/h.1315,muş un Bulanık İlçesi Abri(Esenlik)Köyü

Detaylı

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu

Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu Question Kur an ın varlık mertebelerini beyan eder misiniz ve ilahi vahiyde lafızların yerinin ne olduğunu belirtir misiniz? Kur an ın lafızdan soyut olduğu bir merhale var mıdır? Answer: Her şeyin lâfzî

Detaylı

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ İLÂHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ Çukurova University Journal of Faculty of Divinity Cilt 10 Sayı 1 Ocak-Haziran 2010 ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ ISSN: 1303-3670 Sahibi

Detaylı

MERSİN İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 YILI RAMAZAN AYI VAAZ VE İRŞAT PROGRAMI VAİZİN

MERSİN İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 YILI RAMAZAN AYI VAAZ VE İRŞAT PROGRAMI VAİZİN VAİZİN TARİHİ VAKTİ ADI VE SOYADI UNVANI İLÇESİ YERİ KONUSU İbrahim KADIOĞLU İl Müftü Yard. Akdeniz Ulu Camii 17 Haziran 2015 Çarşamba 18 Haziran 2015 Perşembe 19 Haziran 2015 Cuma Yunus GÜRER İl Vaizi

Detaylı

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ

ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ ESKİ TÜRK EDEBİYATI TARİHİ- 14.YÜZYIL TEMSİLCİLERİ a. 14.Yüzyıl Orta Asya Sahası Türk Edebiyatı ( Harezm Sahası ve Kıpçak Sahası ) b. 14.Yüzyılda Doğu Türkçesi ile Yazılmış Yazarı Bilinmeyen Eserler c.

Detaylı

SÖZCÜKTE ANLAM. Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam

SÖZCÜKTE ANLAM. Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam SÖZCÜKTE ANLAM 1 Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam BADEM AÐACI Ýlkbahar gelmiþti. Hava bazen çok güzel oluyordu. Güneþ

Detaylı

OSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar

OSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar OSMANLICA öğrenmek isteyenlere kaynaklar Eda Yeşilpınar Hemen her bölümün kuşkusuz zorlayıcı bir dersi vardır. Öğrencilerin genellikle bu derse karşı tepkileri olumlu olmaz. Bu olumsuz tepkilerin nedeni;

Detaylı

Somuncu Baba KÜLTÜR-EDEBÝYAT ARAÞTIRMA DERGÝSÝ Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi Vakfý nýn Yayýn Organýdýr Üç Ayda Bir Yayýnlanýr. Fiyatý: 250.

Somuncu Baba KÜLTÜR-EDEBÝYAT ARAÞTIRMA DERGÝSÝ Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi Vakfý nýn Yayýn Organýdýr Üç Ayda Bir Yayýnlanýr. Fiyatý: 250. ES-SEYYÝD OSMAN HULÛSÝ EFENDÝ VAKFI KÜLTÜR-EDEBÝYAT ARAÞTIRMA DERGÝSÝ Es-Seyyid Osman Hulûsi Efendi Vakfý nýn Yayýn Organýdýr Üç Ayda Bir Yayýnlanýr. Fiyatý: 250.000TL ES-SEYYÝD OSMAN HULÛSÝ EFENDÝ VAKFI

Detaylı

Çocuðumuza Sevgi Verelim. Tashih: Ýbrahim ÞAHÝN - Yusuf HALICI. Arþiv: Sabit DEMÝR. BURSA (224) 254 53 26 A.Þemsettin ATEÞ

Çocuðumuza Sevgi Verelim. Tashih: Ýbrahim ÞAHÝN - Yusuf HALICI. Arþiv: Sabit DEMÝR. BURSA (224) 254 53 26 A.Þemsettin ATEÞ Somuncu Baba Aðustos/2006 70 Ýçindekiler Gülþenin Solmayan Gülü Fiyatý: 6 YTL Halife Me'mun'un Putperest (Sabiî) Veziri Sâbit b. Kurra 36 Suriye Gezi Rehberi 64 Zehir Oldu Herþey 74 8 Ýslâm'da Çalýþmanýn

Detaylı

Lisans Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi 1994. Y. Lisans S. Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler /Temel İslam Bilimleri/Hadis 1998

Lisans Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi 1994. Y. Lisans S. Demirel Üniversitesi Sosyal Bilimler /Temel İslam Bilimleri/Hadis 1998 ÖZGEÇMİŞ 1. Adı ve Soyadı :Muammer BAYRAKTUTAR 2. Ünvanı : Yrd. Doç. Dr. 3. Görevi : Öğretim Üyesi/Dekan Yrd. 4. Görev Yeri : Kilis 7 Aralık Üniversitesi İlahiyat Fakültesi 5. İletişim : muammerbayraktutar@hotmail.com

Detaylı

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları

Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları Orucun Manevi Hayatımıza Katkıları Kur ân-ı Kerim de Oruç Ey müminler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de sayılı günler içinde Oruç tutmanız farz kılındı. Umulur ki, bu sayede, takva mertebesine

Detaylı

GADİR ESİNTİLERİ -9- Şiir: İsmail Bendiderya

GADİR ESİNTİLERİ -9- Şiir: İsmail Bendiderya GADİR ESİNTİLERİ -9- Şiir: İsmail Bendiderya GADİR ESİNTİLERİ (9) Şiir: İsmail Bendiderya Edit: Kadri Çelik - Şaduman Eroğlu Son Okur: Murtaza Turabi Hazırlayan: D.E.K. Kültürel Yardımcılık, Tercüme Bürosu

Detaylı

Ali Hadi ORHUN (1949 mezunu)

Ali Hadi ORHUN (1949 mezunu) Ali Hadi ORHUN (1949 mezunu) 10 Ağustos 1932'de Çorum doğumevinde dünyaya gözlerini açtı. Mecitözü'nde ilkokula başladı İskilip'te ilkokulu ve Ortaokulu bitirdi. Üç yıl Ortaokulu iftiharla bitirmesi onun

Detaylı

SEMPOZYUM DAVETİYESİ ve PROGRAMI

SEMPOZYUM DAVETİYESİ ve PROGRAMI SEMPOZYUM DAVETİYESİ ve PROGRAMI Sayfa 2 Kuşadası Kurşunlu Han-Kervansaray Kuşadası Güvencin ada Kalesi Sayfa 3 01-03 Nisan 2016 tarihlerinde gerçekleştirilecek olan Kuşadası ve Civarında Tasavvufî Hayat

Detaylı

============================================================================

============================================================================ 1973 Caprice Gönderen : alparslanbirinci - 14/11/2010 21:19 Yeni aldýðým 1973 Caprice'in fotolarýný sizinle paylaþmaktan mutluluk duyuyorum http://img602.imageshack.us/img602/720/21854026.jpg http://img202.imageshack.us/img202/3420/dsc02025rx.jpg

Detaylı

Müşterek Şiirler Divanı

Müşterek Şiirler Divanı Müşterek Şiirler Divanı Yazar İ. Hakkı Aksoyak ISBN: 978-605-9247-54-2 1. Baskı Nisan, 2017 / Ankara 1000 Adet Yayınları Yayın No: 228 Web: grafikeryayin.com Kapak ve Sayfa Tasarımı Baskı ve Cilt Grafik-Ofset

Detaylı

KİTAPLARA İMAN. 1 Vahiy nedir? Allah Teâla nın Cebrail (aleyhisselam) vasıtasıyla peygamberlerine bildirdiği ilahî emirlerdir.

KİTAPLARA İMAN. 1 Vahiy nedir? Allah Teâla nın Cebrail (aleyhisselam) vasıtasıyla peygamberlerine bildirdiği ilahî emirlerdir. TEMEL DİNİ BİLGİLER KİTAPLARA İMAN 1 Vahiy nedir? Allah Teâla nın Cebrail (aleyhisselam) vasıtasıyla peygamberlerine bildirdiği ilahî emirlerdir. 2 Kutsal kitap neye denir? Allah ın emir ve yasaklarını,

Detaylı

Evlenirken Nelere Dikkat Edilmeli?

Evlenirken Nelere Dikkat Edilmeli? Evlenirken Nelere Dikkat Edilmeli? EVLENİRKEN NELERE DİKKAT EDİLMELİ? Peygamber (sav) Efendimiz den Abdullah ibn-i Ömer RA ın bir hadisini bu münasebetle hatırlayalım, duymuşsunuzdur: (Lâ tenkihun-nisâe

Detaylı

135 yýlý geride býrakan köklü bir mizah dergisi geleneðine sahibiz, ama mizah dergilerimiz

135 yýlý geride býrakan köklü bir mizah dergisi geleneðine sahibiz, ama mizah dergilerimiz Cihan Demirci Damdaki Mizahçý Mizah Dergilerimizde Yazýnýn Serüveni 135 yýlý geride býrakan köklü bir mizah dergisi geleneðine sahibiz, ama mizah dergilerimiz epeyce bir süredir dergilerinde mizah öyküsü

Detaylı

ISSN 2146-7846 ISSN 2146-7846

ISSN 2146-7846 ISSN 2146-7846 ISSN 2146-7846 J ISSN 2146-7846 J Yayınlayan Kurum / Publishing Institution: Bozok Üniversitesi İlahiyat Fakültesi / Bozok University Revelation Faculty Dil/Language: Türkçe, İngilizce, Arapça, Almanca,

Detaylı

AYDIN İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 YILI RAMAZAN AYI VAAZ VE İRŞAT PROGRAMI

AYDIN İL MÜFTÜLÜĞÜ 2015 YILI RAMAZAN AYI VAAZ VE İRŞAT PROGRAMI HULUSİ KÖMÜRCÜOĞLU İL MÜFTÜ YARD. RAMAZAN PAŞA CAMİİ UĞUR KOCABAŞ İL MÜFTÜ YARD. YAVUZ SULTAN SELİM C. MEHMET ASLAN İL MÜFTÜ YARD. EVLİYA ÇELEBİ CAMİİ ZEKERİYA ÇALLI İL MÜFTÜ YARD. EMİR SULTAN CAMİİ MUHAMMET

Detaylı

ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI. Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi

ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI. Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi ŞANLIURFA İL KÜLTÜR VE TURİZM MÜDÜRLÜĞÜ YAYINLARI ŞEHİR TANITIM YAYINLARI 1 Yayın Adı: Şiir Şehir Urfa Konusu: Urfa Üzerine Yazılmış Şiir Seçkisi Hazırlayan: Mehmet KURTOĞLU Sayfa Sayısı: 160 Toplam Baskı

Detaylı

Ahmet POYRAZ. Değerli Çekmeköylüler

Ahmet POYRAZ. Değerli Çekmeköylüler 2016 RH z E r T T v H R G Değerli Çekmeköylüler İçerisinde bin aydan daha hayırlı, Kur an ın indirildiği gecenin bulunduğu kutsal bir zaman dilimindeyiz. Duaların makbul, geçen her saatin ibadet kabul

Detaylı

www.tukcev.org.tr www.tupadem.hacettepe.edu.tr Editörler: Prof. Dr. Müberra Babaoðul Araþ. Gör. Uzm. E. Betül Sürgit

www.tukcev.org.tr www.tupadem.hacettepe.edu.tr Editörler: Prof. Dr. Müberra Babaoðul Araþ. Gör. Uzm. E. Betül Sürgit Sanayi ve Ticaret Bakanlýðý nýn katkýlarý ile Tüketici ve Çevre Eðitim Vakfý (TÜKÇEV) ve Hacettepe Üniversitesi, Tüketici - Pazar - Araþtýrma - Danýþma - Test ve Eðitim Merkezi (TÜPADEM) ortak çalýþmasý

Detaylı

İmam-ı Muhammed Terkine ruhsat olmayan sünnettir der. Sünnet-i müekkededir.[6]

İmam-ı Muhammed Terkine ruhsat olmayan sünnettir der. Sünnet-i müekkededir.[6] K U R B A N Şartlarını hâiz olub,allah a yaklaşmak amacıyla kesilen kurban;hz. Âdem in çocuklarıyla başlayıp [1],Hz. İbrahim-in oğlu İsmail-in kurban edilmesinin emredilmesi[2],daha sonra onun yerine koç

Detaylı

Yücel Terkanlýoðlu. HTML clipboard. Yaþamadýklarýndýr Dünyan! Uykuyla geçirdiðim her an, Benim için yitik bir zaman. Rüyayla devirdiðim kazan,

Yücel Terkanlýoðlu. HTML clipboard. Yaþamadýklarýndýr Dünyan! Uykuyla geçirdiðim her an, Benim için yitik bir zaman. Rüyayla devirdiðim kazan, Yücel Terkanlýoðlu Onaylayan Administrator Cumartesi, 23 Þubat 2008 Son Güncelleme Pazartesi, 27 Ekim 2008 Besteciler.org HTML clipboard Yaþamadýklarýndýr Dünyan! Uykuyla geçirdiðim her an, Benim için

Detaylı

KÜLTÜR SANAT-MAVÝ KARANFÝL-127

KÜLTÜR SANAT-MAVÝ KARANFÝL-127 KÜLTÜR SANAT-MAVÝ KARANFÝL-127 Düzenleyen Administrator Salý, 15 Haziran 2010 Mersin Gazetesi KÜLTÜR SANAT-MAVÝ KARANFÝL-127 YAZIK Abidin GÜNEYLÝ-Mersin Küfürün adýný günah koymuþlar Etsem bana yazýk etmesem

Detaylı

AnkaraVilayetiYabanabadKazası ŞeyhlerKaryesi(1.Ş.1256-28EYLÜL 1840)NüfusSayımı

AnkaraVilayetiYabanabadKazası ŞeyhlerKaryesi(1.Ş.1256-28EYLÜL 1840)NüfusSayımı 1 AnkaraVilayetiYabanabadKazası ŞeyhlerKaryesi(1.Ş.1256-28EYLÜL 1840)NüfusSayımı Karye-i Şeyhler ( 175) 1 1 1 Eş-şeyh Mehmed Arif ibn-i El-Hac Şeyh İbrahim Uzun boylu, Kır sakallı 60 2 Oğlu Şeyh İsmail

Detaylı

NOT : İMAM-I RABBANÎ Hz. bu mektubu muhterem şeyhi Muhammed Bakibillah'a yazmıştır.

NOT : İMAM-I RABBANÎ Hz. bu mektubu muhterem şeyhi Muhammed Bakibillah'a yazmıştır. 6.MEKTUP MEVZUU : a) Cezbe ve sülûk husulünün beyanı. b) Celâl ve cemal sıfatları ile terbiye almak. c) Fenanın ve bekanın beyanı. d) Nakşibendî tarikatına mensub olmanın üstünlüğü. Belâ ve musibet için

Detaylı

MİHALIÇÇIK İLÇE GIDA TARIM VE HAYVANCILIK MÜDÜRLÜĞÜ 2015 NİSAN-MAYIS-HAZİRAN DÖNEMİ SÜT DESTEK İCMALİ

MİHALIÇÇIK İLÇE GIDA TARIM VE HAYVANCILIK MÜDÜRLÜĞÜ 2015 NİSAN-MAYIS-HAZİRAN DÖNEMİ SÜT DESTEK İCMALİ İL İLÇE S.No. ESKİŞEHİR MİHALIÇÇIK Müstahsil Bilgileri. Tarih :21.08.2015 T.C./Vergi No. Adı Soyadı. Baba Adı. D.Tarih. MİHALIÇÇIK İLÇE GIDA TARIM VE HAYVANCILIK MÜDÜRLÜĞÜ 2015 NİSAN-MAYIS-HAZİRAN DÖNEMİ

Detaylı

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır.

Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır. BÜYÜKLERİN HİKMETLİDEN SÖZLERİ Buyruldu ki; Aklın kemali Allah u Teâlâ nın rızasına tabi olmak ve gazabından sakınmakladır. Buyruldu ki; Faziletli kimseler için (hiçbir yer) gurbet sayılmaz. Cahilin ise

Detaylı

FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ

FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ FEN BÝLÝMLERÝ DERSHANESÝ 8. SINIF DENEME SINAVI / 17. SAYI ÇÖZÜMLER TÜRKÇE TESTÝ 1. Etkilemek sözcüðü; 1. ve 3. cümlede bir kimsenin davranýþýný, düþüncesini, duygularýný deðiþtirmek anlamýnda kullanýlmýþtýr.

Detaylı

ELMALILI M. HAMDİ YAZIR SEMPOZYUMU

ELMALILI M. HAMDİ YAZIR SEMPOZYUMU AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ ELMALILI M. HAMDİ YAZIR SEMPOZYUMU 02 04 Kasım 2012, Antalya P r o g r a m 1. Gün (2 Kasım 2012 Cuma): Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Konferans Salonu, Kampüs

Detaylı

Müftülüðümüzden Haberler

Müftülüðümüzden Haberler Müftülüðümüzden Haberler Onaylayan Media Station Web Center Thursday, 19 April 2012 Son Güncelleme Tuesday, 24 May 2016...MÜFTÜLÜÐÜMÜZDEN HABERLER...* Alo 190 Personeli Eðitildi * Dünya Kadýnlar Günü Kutlandý

Detaylı

Kelime anlamı itibarıyla kudsi,mukaddes,bütün kusur ve noksanlıklardan uzak,pâk ve temiz olan anlamınadır.

Kelime anlamı itibarıyla kudsi,mukaddes,bütün kusur ve noksanlıklardan uzak,pâk ve temiz olan anlamınadır. KUDDÜS Kelime anlamı itibarıyla kudsi,mukaddes,bütün kusur ve noksanlıklardan uzak,pâk ve temiz olan anlamınadır. Hz.Ali-nin kullandığı altı isimden biridir. Sabah ve akşam namazından sonra 33 defa okunmasının

Detaylı

11. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma

11. Kullara rızık olması için birbirine girmiş, küme küme tomurcukları olan uzun boylu hurma KURAN'I KERİM TÜRKÇE MEALİ (DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI) 50-KAF SURESİ Mekke'de inmiştir. 45 (kırkbeş) âyettir. "Kaf" harfi ile başladığı için bu adı almıştır. Rahmân ve Rahîm (olan) Allah'ın adıyla. 1.

Detaylı

Hac ve Umre İle İlgili Mekânlar

Hac ve Umre İle İlgili Mekânlar Hac ve Umre İle İlgili Mekânlar Mikat Sınırları Kâbe (Beytullah) Makam-ı İbrahim Safa ve Merve Tepeleri Zemzem Kuyusu Arafat Müzdelife Mina 1 Hac ve Umre İle İlgili Mekânlar Mekke deki Önemli Ziyaret Mekânları

Detaylı

Gıybet (Hadis, Tirmizi, Birr 23)

Gıybet (Hadis, Tirmizi, Birr 23) Dedikodu (Gıybet) Gıybet Dedikodu (gıybet), birisinin yüzüne söylenmesinden hoşlanmadığı şeyleri arkasından söylemektir. O kimse söylenen şeyi gerçekten yapmış ise bu gıybet, yapmamış ise iftira olur (Hadis,

Detaylı

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ

5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ 5. SINIF DİN KÜLTÜRÜ ve AHLAK BİLGİSİ Allah İnancı Ünite/Öğrenme Konu Kazanım Adı KOD Hafta Tarih KD1 KD2 KD3 KD4 KD5 KD6 Allah Vardır ve Birdir Evrendeki mükemmel düzen ile Allahın (c.c.) varlığı ve birliği

Detaylı

GEREDE MÜFTÜLÜĞÜ 2014 YILI IV. ÜNCÜ DÖNEM (EKİM-KASIM-ARALIK AYLARI) VAAZ PROGRAMI

GEREDE MÜFTÜLÜĞÜ 2014 YILI IV. ÜNCÜ DÖNEM (EKİM-KASIM-ARALIK AYLARI) VAAZ PROGRAMI GEREDE MÜFTÜLÜĞÜ 2014 YILI IV. ÜNCÜ DÖNEM (EKİM-KASIM-ARALIK AYLARI) VAAZ PROGRAMI TARİH GÜN VAKİT ADI SOYADI UNVANI VAAZIN KONUSU VAAZIN YAPILDIĞI YER 3.10.2014 CUMA ÖĞLEDEN ÖNCE HASAN İZMİRLİ İlçe Müftüsü

Detaylı

Yýldýz Tilbe 1 ADAM OLSAYDIN. Söz-Müzik: Yýldýz Tilbe. Sevdim olmadý yar, küstüm olmadý yar. Kendini arattý, beni bulmadý yar

Yýldýz Tilbe 1 ADAM OLSAYDIN. Söz-Müzik: Yýldýz Tilbe. Sevdim olmadý yar, küstüm olmadý yar. Kendini arattý, beni bulmadý yar Yýldýz Tilbe 1 Onaylayan Administrator Pazar, 06 Mayýs 2007 Son Güncelleme Perþembe, 14 Haziran 2007 Besteciler.org ADAM OLSAYDIN Sevdim olmadý yar, küstüm olmadý yar Kendini arattý, beni bulmadý yar Düþtüm

Detaylı

2016 YILI 1. DÖNEM ÜÇ AYLIK VAAZ- IRŞAT PROGRAMI VAAZIN

2016 YILI 1. DÖNEM ÜÇ AYLIK VAAZ- IRŞAT PROGRAMI VAAZIN 2016 YILI 1. DÖNEM ÜÇ AYLIK VAAZ- IRŞAT PROGRAMI VAAZIN VAİZİN TARİHİ GÜNÜ VAKTİ ADI SOYADI ÜNVANI GÖREV YAPACAĞI YER KONUSU 1.01.2016 Cuma Öğleden Önce Şevket ŞİMŞEK Uzman Vaiz Mermerler Camii SORUMLU

Detaylı

Efendim! Şu direğin arkasında Ekmekçi Koca vardır, benden daha âlim ve âriftir. diyerek Şeyh Hamîdüddîn i açığa çıkarmıştır.

Efendim! Şu direğin arkasında Ekmekçi Koca vardır, benden daha âlim ve âriftir. diyerek Şeyh Hamîdüddîn i açığa çıkarmıştır. Hacı Bayram'ın Şeyhi: Hamîdüdîn-i Aksarâyî (Somuncu Baba) Şeyh Hamîdüddîn-i Velî el-aksarâyî aslen Kayserili olup Şeyh Şemseddîn-i Mûsâ isimli zâtın oğludur. İlk tasavvufî bilgilerini babasından elde etmiş

Detaylı

Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. Yayın Kataloğu

Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı. Yayın Kataloğu Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı Yayın Kataloğu 2013 2 TAHRÎRU USÛLİ L-HENDESE VE L-HİSÂB EUKLEIDES İN ELEMANLAR KİTABININ TAHRİRİ Nasîruddin Tûsî (ö. 1274) Meşhur Matematikçi Eukleides in (m.ö.

Detaylı

Ondalık ve Oruç Adakları

Ondalık ve Oruç Adakları Ondalık ve Oruç Adakları 01135_186_Tithing.indd 1 Bütün ondalıklarınızı ambara getirin. Beni bununla sınayın diyor Her Şeye Egemen Rab. Göreceksiniz ki, göklerin kapaklarını size açacağım, üzerinize dolup

Detaylı

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun da acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a):

Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun da acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a): Bir gün Hz. Ömer (r.a) camiye giderken bir çocuğun da acele acele camiye gittiğini görür. Hz. Ömer (r.a): - Yavrum ne oldu, niye acele acele camiye koşuyorsun? der. Çocuk da: - Efendim, namaza gidiyorum.

Detaylı

2014 YILI FAALİYETLERİ

2014 YILI FAALİYETLERİ 2014 YILI FAALİYETLERİ 28 Ağustos 2013 tarihinde Dekanımız Prof. Dr. Bayram Ali ÇETİNKAYA görevine başladı. 27 Eylül 2013 tarihinde Dekanımız Prof. Dr. Bayram Ali Çetinkaya Atatürk Üniversitesinde düzenlenen

Detaylı

1-Zihinsel kazanýmlar 2-Duyuþsal kazanýmlar 3-Bedensel kazanýmlar

1-Zihinsel kazanýmlar 2-Duyuþsal kazanýmlar 3-Bedensel kazanýmlar ÖÐRENME Öðrenme, bireyin çevresi ile etkileþimi sonucu kalýcý olan davranýþ kazanmasýdýr. Öðrenme planlý ve düzenli etkileþim sonucu olur. Eðitimde hedef, toplumun geliþimine katký saðlayacak bireyi geliþtirmektir.

Detaylı

Alevi vatandaþlarýmýz yas tutuyor

Alevi vatandaþlarýmýz yas tutuyor Alevi vatandaþlarýmýz yas tutuyor Alevi vatandaþlarýmýz yas tutuyor. Hazreti Ali'nin oðlu Ýmam Hüseyin'in, Kerbela'da þehit edilmesinin yasý bu... Muharrem ayýyla birlikte 12 günlük matem orucu da tutulmaya

Detaylı

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla

TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN. Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla TAKVA AYI RAMAZAN TAKVA AYI RAMAZAN Rahman ve Rahim Allah ın Adıyla (Farz kılınan oruç) sayılı günlerdir. Sizden kim, (o günlerde) hasta veya seferde ise o, (tutamadığı) günler sayısınca başka günlerde

Detaylı

ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI

ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI ÝNTES ÝN AYLIK GELENEKSEL TOPLANTISI 01 HAZÝRAN 2001 TARÝHÝNDE ÝSTANBUL DA YAPILDI Türkiye Ýnþaat ve Tesisat Müteahhitleri Ýþveren Sendikasý (ÝNTES) 01 Haziran 2001 tarihinde Ýstanbul'da Hilton Otelinde

Detaylı

İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016. Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü

İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016. Hazırlayan: Din Hizmetleri Genel Müdürlüğü İLİ : GENEL TARİH : 29.01.2016 EN GÜZEL İSİMLER O NUNDUR Aziz Müminler! Okuduğum âyet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: O, yaratan, yoktan var eden, şekil veren Allah tır. Güzel isimler O nundur.

Detaylı

Aynı kökün "kesmek", "kısaltmak" anlamı da vardır.

Aynı kökün kesmek, kısaltmak anlamı da vardır. Kıssa, bir haberi nakletme, bir olayı anlatma hikâye etmek. Bu Arapça'da kassa kelimesiyle ifade edilir. Anlatılan hikâye ve olaya da "kıssa" denilir. Buhâri, bab başlıklarında "kıssa"yı "olay" anlamında

Detaylı

Bir insan, nefs kılıcını ve hırsını çekip hareket edecek olursa, akıbet o kılıçla kendi maktül düşer. Hz. Ali

Bir insan, nefs kılıcını ve hırsını çekip hareket edecek olursa, akıbet o kılıçla kendi maktül düşer. Hz. Ali Marifet nefsi silmek değil, bilmektir. Hacı Bektaş-ı Veli Nefsin, azgın bir binek atından daha çok şiddetle gemlenmeye muhtaçtır. Hasan Basri Bir insan, nefs kılıcını ve hırsını çekip hareket edecek olursa,

Detaylı

OSMANLI ARAŞTIRMALARI XXV

OSMANLI ARAŞTIRMALARI XXV OSMANLI ARAŞTIRMALARI XXV. Neşir Heyeti - Editorial Board Halil İNALCIK- İsmail E. ER ÜNSAL Heath W. LOWRY -Feridun EMECEN Klaus KREISER Misafir Editörler: Hatice A YNUR- Mehmet KALP AKLI THE JOURNAL OF

Detaylı

M VE NAZARDAN KORUNMA VE KURTULMA YOLLARI. lar aha beteri. dir veya 7 2. Y. 4. a bakarak " " dersek h 6. olarak sadaka verme.

M VE NAZARDAN KORUNMA VE KURTULMA YOLLARI. lar aha beteri. dir veya 7 2. Y. 4. a bakarak   dersek h 6. olarak sadaka verme. M VE NAZARDAN KORUNMA VE KURTULMA YOLLARI lar aha beteri dir... 1. -3-5 veya 7 2. Y 3. : me sem. 1 (B bir olmaz) 4. a bakarak " " 5. sek, dersek h 6. olarak sadaka verme. 2 3 k, iyilik yapmak, anaya -

Detaylı

Grand Cevahir Hotel Darülaceze Cad. No: 9 Okmeydanı / İstanbul

Grand Cevahir Hotel Darülaceze Cad. No: 9 Okmeydanı / İstanbul Grand Cevahir Hotel Darülaceze Cad. No: 9 Okmeydanı / İstanbul Açılış Oturumu ve Protokol Konuşmaları 11 Mart 2011 Cuma 09.00 10.30 16.00 Kur an-ı Kerîm e Göre Neslin Üremesi Dr. Mücâhid Ebu l-mecd 16.20

Detaylı

İlim gıda gibidir. Ona her zaman ihtiyaç vardır. Faydası da herkesedir.

İlim gıda gibidir. Ona her zaman ihtiyaç vardır. Faydası da herkesedir. İlmi olmayan kimsenin dünyada da ahirette de hiç kıymeti yoktur. Ahmed-i Bedevî İlim gıda gibidir. Ona her zaman ihtiyaç vardır. Faydası da herkesedir. Abdülvehhab-ı Müttekî İnsanlar, ilmi büyüklerinden

Detaylı

AİLE DİNİ REHBERLİK BÜROSU

AİLE DİNİ REHBERLİK BÜROSU DİN HİZMETLERİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ TİREBOLU MÜFTÜLÜĞÜ AİLE VE DİNİ REHBERLİK BÜROSU MUTLULUĞUNUZA REHBERLİK EDER Yüce Allah ın aileye bahşettiği sevgi ve rahmetin çeşitli unsurlarla beslenmesi gerekir. Bunların

Detaylı

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ

KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ KURAN I KERİMİN İÇ DÜZENİ Kur an-ı Kerim : Allah tarafından vahiy meleği Cebrail aracılığıyla, son Peygamber Hz. Muhammed e indirilen ilahi bir mesajdır. Kur an kelime olarak okumak, toplamak, bir araya

Detaylı

DİCLE ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ cilt XV, sayı 1, 2013/1

DİCLE ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ cilt XV, sayı 1, 2013/1 DİCLE ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ cilt XV, sayı 1, 2013/1 ULUSAL HAKEMLİ DERGİ CİLT: XV, SAYI: 1 2013/1 DİYARBAKIR / 2013 DİCLE ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ D Ü İ F D ISSN: 1303-5231

Detaylı

Ömer Turhan. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Ömer Turhan. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat - şiirler - Yayın Tarihi: 03.09.2018 Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat Yayın Hakkı Notu: Bu e-kitapta yer alan şiirlerin tüm yayın hakları şairin kendisine ve / veya yasal temsilcilerine aittir.

Detaylı

ALİ HİMMET BERKÎ SEMPOZYUMU KASIM Hukuk Fakültesi Konferans Salonu, Kampüs / ANTALYA. Düzenleyenler

ALİ HİMMET BERKÎ SEMPOZYUMU KASIM Hukuk Fakültesi Konferans Salonu, Kampüs / ANTALYA. Düzenleyenler ALİ HİMMET BERKÎ SEMPOZYUMU 23-24 KASIM 2018 Hukuk Fakültesi Konferans Salonu, Kampüs / ANTALYA Düzenleyenler Akdeniz Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesi Antalya İl Müftülüğü

Detaylı

M. Sinan Adalı. İllustrasyonlar: Sevgi İçigen. yayın no: 114 NASIL MÜSLÜMAN OLDULAR? / 2

M. Sinan Adalı. İllustrasyonlar: Sevgi İçigen. yayın no: 114 NASIL MÜSLÜMAN OLDULAR? / 2 yayın no: 114 NASIL MÜSLÜMAN OLDULAR? / 2 Genel yayın yönetmeni: Ergün Ür Yayınevi editörü: Özkan Öze iç düzen/kapak: Zafer Yayınları Tashih: Emine Aydın isbn: 978 605 5523 29 9 Sertifika no: 14452 2 Uğurböceği

Detaylı

3. Farz Dışında Yaptığı İbadetler

3. Farz Dışında Yaptığı İbadetler 3. ÜNİTE: EN GÜZEL ÖRNEK HZ. MUHAMMED İN İBADETLERİ 3. Farz Dışında Yaptığı İbadetler KAZANIMLARIMIZ O Bu ünitenin sonunda öğrenciler Hz. Muhammed'in: O 1. Öncelikle bir kul olarak davrandığını kavrar.

Detaylı

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır.

O, hiçbir sözü kendi arzularına göre söylememektedir. Aksine onun bütün dedikleri Allah ın vahyine dayanmaktadır. İslam çok yüce bir dindir. Onun yüceliği ve büyüklüğü Kur an-ı Kerim in tam ve mükemmel talimatları ile Hazret-i Resûlüllah (S.A.V.) in bu talimatları kendi yaşamında bizzat uygulamasından kaynaklanmaktadır.

Detaylı

HAC YÜCE ALLAH IN (c.c) EMRİDİR.

HAC YÜCE ALLAH IN (c.c) EMRİDİR. HAC YÜCE ALLAH IN (c.c) EMRİDİR. Hac Allah Teala nın (c.c) emri, İslam ın beş temel şartından biridir: Ona varmaya gücü yeten kimsenin Kâbe yi tavaf etmesi Allah ın insanlar üzerindeki hakkıdır. (Al-i

Detaylı

Ali Çolak. Bir Bahçe Düþü

Ali Çolak. Bir Bahçe Düþü Ali Çolak Bir Bahçe Düþü Deneme ALÝ ÇOLAK; 1965 yýlýnda Nazilli de doðdu. Gazi Üniversitesi Teknik Eðitim Fakültesi nde baþladýðý yüksek öðrenimini, Dokuz Eylül Üniversitesi Buca Eðitim Fakültesi Türk

Detaylı

YOZGAT SORGUN CAFERLİ KÖYÜ SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ ÜYE LİSTESİ

YOZGAT SORGUN CAFERLİ KÖYÜ SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ ÜYE LİSTESİ YOZGAT SORGUN CAFERLİ KÖYÜ SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ ÜYE LİSTESİ S.No Adı Soyadı Kan Baba Adı T.C. No GSM No Tel No 1 Osman AK 05368917287 2 Seyit Ahmet AK 05363272736 3 Aytekin AK 05052032022

Detaylı

ÝÇÝNDEKÝLER ANLAM BÝLGÝSÝ...13 YAZIM BÝLGÝSÝ...23 DÝL BÝLGÝSÝ...25 ANLAM BÝLGÝSÝ...27 YAZIM BÝLGÝSÝ...37 DÝL BÝLGÝSÝ...39 ANLAM BÝLGÝSÝ...

ÝÇÝNDEKÝLER ANLAM BÝLGÝSÝ...13 YAZIM BÝLGÝSÝ...23 DÝL BÝLGÝSÝ...25 ANLAM BÝLGÝSÝ...27 YAZIM BÝLGÝSÝ...37 DÝL BÝLGÝSÝ...39 ANLAM BÝLGÝSÝ... ÝÇÝNDEKÝLER TÜRKÇE 1. TEMA ANLAM BÝLGÝSÝ...................................................................................13 YAZIM BÝLGÝSÝ....................................................................................23

Detaylı

ISSN: ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ

ISSN: ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ ISSN: 2148-0494 ABANT İZZET BAYSAL ÜNİVERSİTESİ İLAHİYAT FAKÜLTESİ DERGİSİ Cilt/Volume: 4 Sayı/Issue: 7 Bahar/Spring 2016 Abant İzzet Baysal Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi Cilt: 4 Sayı: 7 Bahar/2016

Detaylı

ZEKAT FITIR SADAKASI SADAKA FARZ VACİP SÜNNET HÜKMÜ ŞARTI NİSAP MİKTARI MALA SAHİP OLMAK VE ÜZERİNDEN BİR YIL GEÇMİŞ OLMASILAZIM HERKEZ

ZEKAT FITIR SADAKASI SADAKA FARZ VACİP SÜNNET HÜKMÜ ŞARTI NİSAP MİKTARI MALA SAHİP OLMAK VE ÜZERİNDEN BİR YIL GEÇMİŞ OLMASILAZIM HERKEZ HÜKMÜ ŞARTI ZEKAT FITIR SADAKASI SADAKA FARZ VACİP SÜNNET NİSAP MİKTARI MALA SAHİP OLMAK VE ÜZERİNDEN BİR YIL GEÇMİŞ OLMASILAZIM NİSAP MİKTARI MALA SAHİP OLMAK VE ÜZERİNDEN BİR YIL GEÇMİŞ OLMASILAZIM HERKEZ

Detaylı

ÝÇÝNDEKÝLER TEMA 1. Anlam Bilgisi. Yazým Bilgisi. Dil Bilgisi. SÖZCÜK ANLAMI...15 Gerçek, Yan ve Mecaz Anlam...15 Deyim...15

ÝÇÝNDEKÝLER TEMA 1. Anlam Bilgisi. Yazým Bilgisi. Dil Bilgisi. SÖZCÜK ANLAMI...15 Gerçek, Yan ve Mecaz Anlam...15 Deyim...15 ÝÇÝNDEKÝLER TEMA 1 Anlam Bilgisi SÖZCÜK ANLAMI...15 Gerçek, Yan ve Mecaz Anlam...15 Deyim...15 CÜMLE ANLAMI...16 Öznel ve Nesnel Anlatým...16 Neden - Sonuç Ýliþkisi...16 Amaç - Sonuç Ýliþkisi...16 Koþula

Detaylı

( Mesnevi den 8 şirli) r H i k â y ele

( Mesnevi den 8 şirli) r H i k â y ele 8 Mesnevi den (şiirli) r l e H i k â e y ÖNSÖZ Hoşgörülülükte deniz gibi ol Mevlâna Celâleddîn Geleceğimizin teminatı olan kıymetli çocuklarımız, Geçmişimizde atalarımızın yaşadığı ve bu günlerde kaybolma

Detaylı