TÜRKİYE DE KENTSEL YOKSULLUKLA MÜCADELEDE SOSYAL BELEDİYECİLİĞİN ROLÜ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "TÜRKİYE DE KENTSEL YOKSULLUKLA MÜCADELEDE SOSYAL BELEDİYECİLİĞİN ROLÜ"

Transkript

1 TÜRKİYE DE KENTSEL YOKSULLUKLA MÜCADELEDE SOSYAL BELEDİYECİLİĞİN ROLÜ Cihan Selek Öz, Sinem Yıldırımalp Sakarya Üniversitesi ÖZET Son yıllarda önemli ölçüde artan ve çözülmesi gereken bir sorun olan kentsel yoksullukla mücadelede hem merkezi yönetime hem de yerel yönetimlere önemli görevler düşmektedir. Yoksullukla mücadelede etkin ve başarılı bir sürecin yaşanabilmesi için merkezi yönetimle birlikte hareket eden yerel yönetimler, işlevleri bakımından halka daha yakın ve ihtiyaçların yerinden tespit edilmesi avantajına sahip birimlerdir. Meslek edindirme kursları, ayni ve nakdi yardımlar, aşevi hizmetleri, sağlık taramaları, mikro kredi ve gıda bankacılığı uygulamaları gibi yoksulluğun önlenmesine yönelik çalışmalarda bulunan yerel yönetimlerin etkinlik ve başarısını arttırması merkezi yönetimle olan işbirliği ile yakından ilişkilidir. Her ne kadar küreselleşmeyle beraber genel bir yerelleşme eğilimi görülmekte olsa da yoksulluk gibi çok boyutlu bir sorunun çözümünde merkezi yönetimden başlamak üzere en alt birim ve örgütlere kadar işbirliği içinde hareket edebilmek, yoksullukla mücadelede atılacak ilk adımlardan birini oluşturmaktadır. Anahtar Kelimeler: Kentsel yoksulluk, yeni yoksulluk, yerel yönetimler, sosyal belediyecilik ABSTRACT Both central and local administrations have important roles in the fight against the urban poverty which has dramatically increased in recent years. In order to have an effective and successful process in the fight against poverty local administrations acting in coordination with central administration are advantageous units with regard to their functions since they are closer to public and they can determine the needs in place. The success and effectiveness of local administrations giving the services of occupation courses, ocular and monetary aid, soup kitchen, health scanning, micro credits and food banking to prevent poverty have close relationship with the cooperation with central administration. In the solution of poverty which is a multi dimensional problem; cooperative work of all administrative bodies constitutes one of the first steps of fight against poverty, albeit the localization tendency as a result of globalization. Keywords: Urban poverty, new poverty, local administrations, social municipality GİRİŞ Tarihsel açıdan bakıldığında, ekonomik açıdan geçmiş yıllara göre daha zengin bir dönem yaşanan dünyada, bazı kesimlerin her geçen gün artarak ve derinleşerek ilerleyen bir yoksulluk içinde olduğu gözlemlenmektedir. Maddi nitelikteki yoksunluklar sebebiyle kaynaklara ve üretim faktörlerine erişemeyerek, asgari yaşam düzeyini sürdürebilecek gelire sahip olamama (Aktan, 2002: 1043) durumunu ifade eden yoksulluk, ekonomik olduğu kadar sosyal ve kültürel gereksinimlerden mahrumiyeti de kapsamaktadır. Günümüz dünyasında önemli bir sorun haline gelen kentsel yoksulluk, en yalın haliyle, kent özelinde yaşanan yoksulluğu ifade etmektedir ve ekonomik yetersizliklerin, yaşanan politik istikrarsızlıkların yanı sıra eğitim, sağlık, barınma, güvenlik, sosyal olanaklardan yararlanabilme gibi temel ihtiyaçların karşılanamaması durumundan beslenmektedir (Görün ve Elagöz, 2007: 151). Küreselleşme ile beraber, yoksulluğun geçmiştekinden farklı şekilde ve daha geniş kesimleri etkisine alarak yaygınlaşması sonucu ortaya çıkan yeni yoksulluğun temel göstergesi olan kentsel yoksulluk, bugün az gelişmiş ülkelerle beraber gelişmiş ülkelerde de çözüm bekleyen önemli bir sosyal sorun olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu sosyal sorunla mücadelede merkezi yönetimle beraber yerel yönetimlere de önemli görevler düşmektedir. Küreselleşmenin getirdiği yerelleşme eğilimi ile merkezi yönetimin yetki ve görevlerinin önemli bir kısmının yerel yönetimlere devri söz konusudur. Ancak böyle bir yapılanma içerisinde merkezi yönetimin belirleyeceği politikaların uygulanmasında işbirliğinin önemi unutulmamalıdır. 453

2 Bu çalışmada amaçlanan, Türkiye de kentsel yoksullukla mücadelede sosyal belediyeciliğin rolünü tartışmaktır. Literatürde sosyal belediyeciliğin yoksulluğu önleyebileceği ya da önlemesi gerektiği gibi eğilimler mevcut olmakla birlikte, bu çalışmada yoksulluğu önlemenin sosyal devletin görevi, önlemesi gerekenin de yine sosyal devlet olduğu anlayışından yola çıkılarak, sosyal belediyeciliğin, çalışmanın başlığında da belirtildiği gibi, kentsel yoksullukla mücadelede önemli katkılar sağlayabileceği savunulmaktadır. Çalışmada ilk olarak, yoksulluk ve kentsel yoksulluk olgularının kavramsal çerçevesi çizilerek, Türkiye de kentsel yoksulluğun genel görünümü hakkında bilgi verilmekte, daha sonra ise sosyal belediyecilik ve sosyal belediyeciliğin kentsel yoksullukla mücadeledeki etkinliği tartışılmaktadır. YOKSULLUK VE YENİ YOKSULLUK Hem neden hem de bir sonuç olarak karşımıza çıkan yoksulluğun tanımının ve ortaya çıkış nedenlerinin açıklık kazanması yoksullukla mücadelede etkin politikaların oluşturulması ve uygulanması açısından önem arz etmektedir. Kökeni 17. yüzyılın başlarına kadar giden yoksulluğun, yoğunluğu ve süreklileşmesi 18. yüzyıl itibariyle büyük ölçüde artmış (Şenses, 2002: 32), ekonomik, siyasal ve toplumsal krizlerin yoğun olarak yaşandığı 20. yüzyılın sonlarında ise yoksulluk giderek yaygınlaşmıştır. Öyle ki 2. Dünya Savaşı sonrası kurulmuş olan IMF, GATT, Dünya Bankası başta olmak üzere Birleşmiş Milletler, ILO ve birçok uluslararası örgüt yoksulluğa ilişkin çalışmalarda bulunmaktadırlar. Sosyal bir risk olan yoksulluk, Devlet İstatistik Enstitüsü nün Yoksulluk Çalışması na (2002) göre, dar anlamda açlıktan ölme ve barınacak yeri olmama durumu olarak nitelendirilirken, geniş anlamda, gıda, giyim ve barınma gibi olanakları yaşamı devam ettirmeye yettiği halde toplumun genel düzeyinin gerisinde kalma olarak ifade edilmektedir (DİE 2002 Yoksulluk Çalışması, 2004: 10). Sosyal boyutuyla yoksulluk ise insan haysiyetine ve şahsiyetine yaraşır bir hayat düzeyinin altında, maddi yönden tam anlamıyla veya nispi olarak yetersiz olma (Seyyar, 2002: 131) durumu olarak açıklanmaktadır. Kavramın çok boyutluluğu, farklı tanımlamaları beraberinde getirse de, en klasik anlamıyla insanların temel ihtiyaçlarını karşılamaktan mahrum olma durumunu ifade eden yoksulluk, evrensel boyutta mutlak yoksulluk ve göreli yoksulluk şeklinde yapılmış temel bir ayırıma tabi tutulmaktadır. Bu temel ayırımın yanı sıra yoksulluğa ilişkin tanımlamalarda objektif/sübjektif yoksulluk, kronik/geçici yoksulluk, gelir yoksulluğu/insani yoksulluk, kırsal/kentsel yoksulluk gibi sınıflamalar da bulunmaktadır. Herhangi bir kişinin yaşamını sürdürebilmesi ve en temel ihtiyaçlarını giderebilmesi için gereken gelir düzeyine sahip olmaması durumunu ifade eden (Sallan Gül, 2002: 108) mutlak yoksulluk, bireyin biyolojik varlığını sürdürebilmek için ihtiyaç duyduğu asgari gelir ve harcama düzeyini temel almaktadır. Yoksulluğun evrensel bir yoksunluk standardına göre ölçülemeyeceğini, kültürel olarak tanımlanması gerektiğini (Giddens, 2005: 309), homojen bir yoksullar kitlesi olmadığını düşünenlerce kullanılan göreli yoksulluk kavramı ise insanın toplumsal bir varlık olmasına dayanmakta ve mutlak yoksulluk kavramının yetersiz kaldığı durumlar için kullanılmaktadır. Buna göre, göreli yoksulluk; fakir hane halkı veya birey ile o toplumda yaşayan ve mevcut şartlara göre ortalama bir gelire sahip olan hane halkı veya birey arasındaki gelir kaynaklarına sahip olma gücü arasındaki açıklığı ifade eder (Dumanlı, 1996: 8) şeklinde tanımlanmaktadır. Tanımlardan da anlaşılacağı üzere, göreli yoksulluğun bulunduğu yerde, mutlak yoksullukla karşılaşılmayabilir. Ancak mutlak yoksulluğun görüldüğü yerde göreli yoksulluk zorunlu olarak bulunmaktadır (Tufan ve Karataş, 2003: 16). Gelir seviyesi kavramı, her iki yaklaşımın ortak noktasını oluşturmaktadır. Bu sebeple öncelikle gelir seviyesini oluşturan etmenler ortaya çıkarılmalı ve yoksulluk sınırı olarak belirlenen gelir seviyesi altında yaşayanların kimler olduğu tespit edilmelidir (Dansuk, 1997: 5). Ancak burada belirtilmesi gereken önemli bir nokta ise yoksulluk sınırı kavramının göreliliğidir. Öyle ki yoksulluk sınırı, ülkeler arası farklara ilişkin olarak değişmekle birlikte, ülke içinde de bölgeden bölgeye ve hatta kırda ya da kentte yaşamaya bağlı olarak değişebilmektedir. Dolayısıyla gelir dağılımında yaşanan eşitsizlik sorunu azaltılabilir ve ekonomik politikalarla birlikte sosyal politikaların da uygulanmasıyla daha adil bir gelir dağılımı sağlanabilirse, mutlak yoksulluk durumu ortadan kaldırılabilecektir (Tufan ve Karataş, 2003: 16). Türkiye deki yoksulluk sorununun en önemli nedeni gelir dağılımında yaşanan eşitsizliktir. TÜİK in dönemini, ülke nüfusunu %20 lik dilimlere ayırarak incelediği araştırmada, en yoksul kesim olan birinci dilimin milli gelirden aldığı pay %4,9 dan %6,1 e, az yoksul kesim olan ikinci dilimin %8,6 dan %11,1 e, orta gelir grubunu oluşturan üçüncü dilimin %12,6 dan %15,8 e, az zenginlerin bulunduğu dördüncü dilimin %19 dan %22,6 a yükselmiş, buna karşılık beşinci dilimi oluşturan çok zenginlerin ise % 454

3 54,9 dan %44,4 e gerilediği ve Türkiye geneli için yoksullar lehine gelir eşitsizliğinde bir düzelme eğiliminin olduğu sonucuna varılmıştır (TÜİK, 2006). Orta gelir düzeyine sahip bir ülke olarak kabul edilen ülkemizde, mutlak yoksulluk yaşayan kesim, sayı olarak nispeten az görünmekle birlikte gelir dağılımı son derece bozuktur ve bu nedenle göreli yoksulluk çözülmesi gereken bir sorun olarak kendini göstermektedir (Demiral ve diğerleri, 2007: 5). Tek bir nedenle açıklanması zor olan yoksulluğa sebep olan etkenlerin başında gelir dağılımındaki eşitsizlikler gelmektedir. Ülkeler ve ülkelerin sahip oldukları bölgelerin ekonomik, sosyal, demografik, politik ve kültürel nitelikteki gelişmişlik düzeylerine göre yoksulluk nedenleri farklılık göstermekle birlikte, günümüzde yoksulluk ile gelir dağılımı eşitsizliği ilişkisi bölgesel ve küresel düzeyde, uluslararası örgütler ve ulusal hükümetlerce yoğun olarak tartışılmaktadır. Bunun yanı sıra özellikle Sanayi Devrimi yle birlikte artan dünya nüfusu, demografik unsurların da yoksulluk nedeni olduğunu göstermektedir. Özellikle düşük gelirli az gelişmiş ülkelerde nüfusun hızlı artışı, kaynakların kullanımını olumsuz yönde etkileyerek yoksulluğa neden olmaktadır. Kısa ve uzun vadede birbirinden farklı olumlu ve olumsuz birçok gelişmeye neden olabilecek (Kesici, 2007: 142) sosyolojik bir olgu olan göç ile yoksulluk arasında da yakın bir ilişki söz konusudur. Ağırlıklı olarak ekonomik nedenli yapılan göçler, göç edilen yerde yoksul oranını arttıran bir sorun olarak gözlemlenmektedir. Nitekim kentsel yoksulluk kavramının ortaya çıkışı ve kentsel yoksulluk artarken, kırsal yoksulluğun azalışı da bu etkene bağlı olarak açıklanabilir. Diğer yandan işsizlik sorunu da yoksulluğun temel nedenlerinden biridir. İstihdam olanaklarındaki yetersizlikler işsizliğe sebep olurken, özellikle kentsel yoksulluğun en önemli nedeni olarak ön plana çıkmaktadır. Sayılan yoksulluk nedenleri dışında; savaşlar, doğal ve iklim koşulları, altyapı, konut, istihdam olanakları, kamu hizmetlerinin miktarı ve kalitesi gibi bireylerin yaşadığı çevre de yoksullukla yakından ilişkilidir. Yine fiziksel sakatlık, psikolojik sorunlar, alkol ve uyuşturucu bağımlılığı, düşük eğitim seviyesi, aile yapısının bozulması, istenilen koşullarda iş bulamama, ücret sorunları ya da düşük ücret (Görün ve Elagöz, 2007: 151) gibi faktörler de bireysel kaynaklı yoksulluk nedenleri arasında sayılmaktadır. Küreselleşme ile birlikte saydığımız yoksulluk nedenleri farklılaşarak nitelik ve nicelik açısından önemli değişimler yaşamış ve bu değişimlerle beraber yoksulluk kavramı tanımlanırken başına yeni sıfatı eklenerek yeni yoksulluk olarak anılmaya başlanmıştır. Yoksulluğun anlamında meydana gelen değişimden doğan yeni yoksulluk kavramının ortaya çıkmasına sebep olan en önemli nedenlerden biri refah devletinde meydana gelen değişme ve devletin izlediği sosyal politikalardaki dönüşüme ayak uyduramamış bir toplum kesiminin oluşumudur (Gülener ve Kömürcüoğlu, 2007: 24). Yoksullara kol kanat geren refah devletinin çöküşü, imalat sanayinin gelişmekte olan ülkelere göçü, post endüstriyalizmin başlaması ve bunların neticesinde uzun dönemli işsizliğin ortaya çıkması yeni bir yoksul kitlesinin belirme nedenleridir. Ayrıca, gelişmiş ülkelerin son yirmi yıllık sürecinde ortaya çıkan yeni yoksullar, uzun dönem işsizlik ile ekonomik dışlanmaya maruz kalırken, politik denklemin tamamen dışına çıkma, sosyal grup ve aileden kopma sonucu siyasal ve sosyal dışlanmayla da karşılaşmaktadır. İşte dışlanan bu kesim, yeni yoksulları oluşturmaktadır (Işık ve Pınarcıoğlu, 2005: 70). Küreselleşme ile başlayan ulus devletin gerileme süreci, Türkiye nin geleneksel refah rejimi içerisindeki toplumsal ilişkileri de kuralsızlaşmaya iterek geniş toplumsal kesimleri yeni risk koşullarının etkisine maruz bırakmıştır. Yeni sürecin doğurduğu toplumsal yapı, enformel dayanışma kanallarının yeni dinamiklerini aşındırarak yoksullaşmayı artırmıştır (Yılmaz, 2008: 163) ler itibariyle küreselleşmenin getirdiği ekonomik, sosyal ve kültürel dinamiklerdeki değişim kent mekansal dokusunun yapısını da değiştirmiştir (Buğra ve Keyder, 2003: 21). Yoksullukla ilişkili olarak gecekondulaşma, kent mekânsal dönüşümüne verilebilecek en önemli örnektir. Daha çok kent yoksulluğu olarak belirmekte olan yeni yoksulluk, dünyadaki artan kentleşme ile paralellik göstermiştir (Gülener ve Kömürcüoğlu, 2007: 28). Küreselleşmenin, kapitalizmin ve modernleşmenin beraberinde getirdiği önemli bir sorun olan yoksulluk, kent mekanında farklı yönleriyle kendini göstermeye (Görün ve Elagöz, 2007: 151) ve 1980 ler itibariyle yoksullukla mücadelede ön planda olan Dünya Bankası nın da temel ilgi alanını artan kentsel yoksulluk alanı oluşturmaya başlamıştır (Şenses, 2002: 39). TÜRKİYE DE KENTSEL YOKSULLUK Sosyal koruma, sağlık, eğitim, konut, kişisel güvenlik, alt yapı gibi yoklukları kapsayan, dinamik ve potansiyel boyutları olan ( 2002) kentsel yoksulluk, eskiden nüfusun küçük bir kısmı için statik bir olgu olarak tartışılmaktaydı. Ancak, küreselleşmeyle birlikte ortaya çıkan yeni yoksulluk sürecinde, farklı bir boyuta geçen kentsel yoksulluk, siyasal ve sosyal değişimler, ekonomik krizlerin ve kalkınmanın yarattığı istihdam sorunları ve kentlere yaşanan yoğun göçler ile kendini belirgin şekilde hissettirerek yeni kentsel yoksulluk olgusunu türetmiştir. 455

4 Ülkemizde 1950 li yıllar itibariyle başlayan köyden kente göçün başlıca nedenleri nüfus artışı, tarımda makineleşme ve eşitsiz ekonomik kalkınmadır. Diğer yandan, kentlerde gelişmekte olan sanayinin emek ihtiyacı içinde olması da kırsal kesim için kentleri çekim merkezi haline getirmiş ve köylerden kentlere günümüze dek uzanan yoğun ve hızlı bir göç süreci başlamıştır. Öyle ki, 1950 lerin başında ülke nüfusunun ancak dörtte birine yakın bir kesimi kentlerde yaşarken, 31 Aralık 2008 tarihi itibarıyla %75 inin il ve ilçe merkezlerinde yaşadığı tespit edilmiştir ( 2009). Dolayısıyla, 1950 li yıllarda başlayan ve 1980 sonrasında ekonomik ve siyasal nedenlerle hız kazanan köylerden kentlere göç süreci, kırda yaşanan yoksulluğu kentlere taşıyarak bugün kentlerde yaşanan yoksulluk sorununun nedenlerinden birini oluşturmuştur ler itibariyle başlayan devletin küçültülmesi anlayışı doğrultusunda kamu sektöründe istihdamın kısıtlanması, reel ücretlerin düşmesi ve yaşanan krizle iş piyasasının durgunlaşması kent yoksullarını giderek geçici, güvencesiz ve düşük ücretli işlerde çalışmaya yöneltmiştir (Kentleşme Şurası, 2009: 12). Bu süreç, sanayileşme ve kentleşmeye bağlı göç hareketlerinin kentlerde yoğunlaştırdığı nüfusun, iş edinme ve yaşam koşullarını iyileştirme olanaklarını daraltmış; işsizler, çalışamayacak durumda olan engelliler, yaşlılar, çocuklar ve kadınların yanı sıra, ücret düzeylerinin düşmesi ve toplumsal hizmetlerin ticarileşerek paralı hale getirilmesi ile çalışan kesimleri de yoksulluk sınırının altına çekmiştir (Kentleşme Şurası, 2009: 37). Yoksulluğu mekânsal olarak görünür hale getiren nedenlerden biri de refah devletinin yaşadığı dönüşüm sürecinde izlenen neoliberal politikalar ve özelleştirmelerdir. Sosyal refah devletinin ekonomik alandan çekilerek kamunun işveren olma konumunun zayıflatılması, sosyal harcamaların azaltılması, sosyal güvenlik harcamalarında önemli kesintilere gidilmesi, eğitim, sağlık, ulaşım gibi toplumsal hizmetlerin özelleştirilmesi neticesinde bu hizmetlere ulaşımın zorlaşması kentsel yoksulluğa neden olmakta ve bu yoksulluğu derinleştirmektedir. Bugün gelinen noktada, kentlere yönelik göçün devamı, kentsel nüfusun göçe bağlı olarak artmasıyla konut ve istihdam sorununun yoğunlaştığı ve dolayısıyla kentsel yoksulluğun derinleştiği görülmektedir. Kentsel nüfusun en korunmasız kesimini oluşturan kent yoksulları, kentsel gelişim sürecinde pek çok riskle karşı karşıyadırlar. İş olanaklarına ve kaynaklara erişemeyen kent yoksulları, eğitim, sağlık, sosyal güvenlik gibi kamusal hizmetlerden yeterince yararlanamamaktadırlar. Yetersiz ve sağlıksız barınma koşullarında yaşayan bu kesim, karar verme süreçlerinden ve politik süreçlerden de uzaktırlar. Diğer yandan kentin eğitsel ve sanatsal faaliyetlerine de katılamamaları neticesinde toplumsal olarak kentten, kent kültüründen dışlanmış durumdadırlar (Özcan ve Karakılçık, 2007: 447). Kent yoksullarının karşılaştıkları bu riskler dışında kentlerde mevcut iş türlerinin büyük bir kesiminin geçici ve güvencesiz olması, 1990 yılı sonrasında hayata geçirilen Kentsel Dönüşüm Projelerinin getirdiği sorunlar, sosyal politikaların uygulamasındaki yetersizlikler, sosyal dışlanma olgusu gibi pek çok etken kent yoksulunun direncini kırmaktadır (Kentleşme Şurası, 2009: 7). Bu durum, gerek hali hazırdaki kent yoksullarının gerekse kentlere yeni göç edenlerin kentleşme sürecini daha zor yaşamalarına ve kentin toplumsal dokusunun dışında kalmalarına neden olmaktadır (Buğra ve Keyder, 2003: 22). Belirtilen nedenler ışığında bugün artık kentsel mekânda yeni bir yoksulluk türü olarak nöbetleşe yoksulluk olgusu tartışılmaktadır. Işık ve Pınarcıoğlu nun (2001) yoksulluğun kente daha sonra gelen kuşaklara aktarıldığı döngüsel bir sistem olarak tanımladıkları nöbetleşe yoksulluk (Işık ve Pınarcıoğlu, 2005: 77), bireysel ve mekânsal düzeyde yoksulluğun sürekli olarak yeniden üretilmesini ifade etmektedir. Ekonomik olduğu kadar yukarıda da tartışıldığı gibi sosyo-kültürel boyutları da olan yoksulluk, günümüzde hükümetlerin karşılaştığı ve çözmeye çalıştığı bir sorun alanını oluşturmaktadır. Yoksullukla mücadelede, ekonomik kalkınmayla sosyo-kültürel kalkınma birlikte sağlanarak, sosyal politikaların hassasiyetle uygulanması gerekmektedir (Balaman, 2007: 36). Bu aşamada, devletin her kademesinin üzerine düşen görevler bulunmakta (Önder, 2007: 20) olup, gerek merkezi gerekse yerel yönetimlerin yoksullukla mücadelede önemli roller üstlendikleri görülmektedir. Dünyada yaşanan ekonomik ve sosyal değişimlerle beraber ülkelerin yaşadıkları yerelleşme hareketleri, ülke politikalarının yerel yönetimler üzerinde yoğunlaşmasına yol açmakta ve artık sosyal politika, devletin uyguladığı bir politika biçiminden uzaklaşmaktadır (Kobak, 2006: 61) den itibaren başlayan adem-i merkezileşme (desentralizasyon) eğilimine paralel olarak, merkezi idareler artık kendilerini artan bir şekilde yetkilendirici otorite haline dönüştürmek suretiyle, özellikle sosyal hizmetlerin sağlanması görevini yerel idarelere devretmektedirler (Ersöz, 2004: 32). Buna bağlı olarak yerel yönetimlerin, sosyal politika anlayışına yönelik, tüm vatandaşları kapsayan ekonomik ve sosyal sorunların çözümüne doğrudan ve dolaylı olarak katıldıkları görülmektedir (Kobak, 2006: 61). Merkezi ve yerel sosyal politikaların hedefleri çoğu zaman aynı olmakla birlikte yerel sosyal politika aktörleri, bu politikaları kendi bölgelerinin sosyo-ekonomik şartlarına ve toplumsal yapısına uygun biçimde 456

5 uygulamaya koymaktadırlar (Seyyar, 2005: 12). Keza Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı nda da belirtildiği üzere, yerel yönetimler, ulusal yönetim sisteminin tamamlayıcısı ve halka en yakın yönetim birimleridirler. Halkın hayat şartlarının iyileştirilmesine yarayacak kararların alınmasında yerel yönetimler en iyi konumdadırlar ve en yararlı kuruluşlardır. SOSYAL BELEDİYECİLİK Türkiye de yerel örgütlenme belediye, il özel idaresi ve köy yönetimi olmak üzere üçlü bir yapılanma şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Literatürde her ne kadar sosyal belediyecilik olarak kullanılsa da, aslında belediyeler dışındaki yerel yönetim birimlerinin özellikle dezavantajlı toplum kesimlerine yönelen ve sosyal adaleti güçlendirmeyi hedefleyen faaliyetleri çoğunlukla sosyal belediyecilik kavramı çatısı altında incelenmektedir. Kavramsallaştırmada belediyecilik kelimesinin tercih edilmesinin nedenini aşağıdaki süreç çerçevesinde açıklamak mümkündür. Yerel yönetimler, sosyal politikaları, sosyal hizmetleri, mahalli sorumluluğa sahip olarak yerine getiren ve topluma en yakın olan kamu yönetim birimleridir. Ülkemizde yerel yönetim kuruluşu dendiğinde ise akla büyük ölçüde belediyeler gelmektedir. İkinci Dünya Savaşı ndan sonra ülkemizde belediyeler, il özel idarelerine göre daha önemli kuruluşlar haline gelmiştir. Nüfus artışı ve göç hareketleri hızlı ve plansız kentlerin ortaya çıkmasına ve kentsel hizmet talebinin artmasına yol açmıştır. Belediyelerin kullandıkları kaynaklar ve hizmet götürdükleri nüfus, diğer yönetim birimlerine göre daha fazladır. Merkezi yönetimin yasal ve idari düzenlemeleri altında fonksiyonlarını icra eden belediyeler, sosyal refah hizmetlerinin üretim ve dağıtımında önemli bir rol üstlenirken, toplumun da artan ihtiyaçlarına bağlı olarak belediyelerden sosyal refah hizmetleri yönünde beklentisi oldukça yüksek düzeylere ulaşmıştır (Aydın, 2008: 17, 18) sayılı Belediye Kanunu na göre belediye, belde sakinlerinin mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ve karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan, idari ve mali özerkliğe sahip kamu tüzel kişisidir. Benzer şekilde 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu na göre il özel idaresi, il halkının mahallî müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ve karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan, idarî ve malî özerkliğe sahip kamu tüzel kişisidir. Mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçlar tanımlaması ise belde/il halkının sadece fiziki değil sosyal, kültürel ve ekonomik ihtiyaçlarını da kapsar nitelikte bir anlam taşımaktadır. Dolayısıyla belediyenin görevi sadece kentin yolunu, suyunu parkını yapmak, imarını yönetmek gibi rutin-klasik belediyecilik anlayışı ile sınırlandırılamaz (Can, 2006: 18). Literatürde sosyal belediyecilikle ilgili en sık kullanılan tanım Yalçın Akdoğan a aittir. Akdoğan ın sosyal belediyecilik tanımı aşağıdaki gibidir: Sosyal belediyecilik, mahalli idareye sosyal alanlarda planlama ve düzenleme işlevi yükleyen, bu çerçevede kamu harcamalarını konut, sağlık, eğitim ve çevrenin korunması alanlarını kapsayacak şekilde sosyal amaca kanalize eden; işsiz ve kimsesizlere yardım yapılması, sosyal dayanışma ve entegrasyonun tesis edilmesi ile sosyo-kültürel faaliyet ve çalışmaların gerçekleştirilebilmesi için gerekli olan altyapı yatırımlarının yapılması için bilinçli politikalar üretmesini öngören; bireyler ve toplumsal kesimler arasında zayıflayan sosyal güvenlik ve adalet mevhumunu güçlendirmeye yönelik olarak mahalli idarelere sosyalleştirme ve sosyal kontrol işlevleri yükleyen bir modeldir (Akdoğan, 2002: 35). Hasan Can (2006: 18) ise sosyal belediyeciliği şu şekilde tanımlamaktadır: Sosyal belediyecilik, yerel nitelikteki kamu harcamalarını sosyal güçsüzlerin (kimsesiz, özürlü, yaşlı gibi) korunmasını, maddi açıdan desteklenmesine yönlendiren, yerel düzeyde eğitim ve sağlık olanaklarının geliştirilmesine katkıda bulunan, sosyal adaletin tesis edilmesine yardımcı olan, sosyal sermayenin gelişimi için çalışmalara önem veren bir modeldir. Can (2006: 18), yaptığı tanıma ek olarak, sosyal belediyeciliğin sadece sosyal güçsüzlere yardımla sınırlı bir yaklaşım olmadığını belirtmekte, sosyal güçsüzlere yardım yapılmasının ve onların hiç olmazsa asgari geçim standartlarına sahip olmaları için çalışmalar yapılmasının yanı sıra asıl önemli olanın bu çalışmaların sağlıklı ve sürdürülebilir olması ve sosyal güçsüzlerin yapabilirlik kapasitelerinin geliştirilmesi gereğine dikkat çekmektedir. Sosyal belediyecilik aslında bir anlamda sosyal devletin yereldeki görünümü, yereldeki temsilcisi, yardımcısı olan bir anlayışı kapsamaktadır. Bu çerçevede, sosyal belediyecilik, belediyelere sadece klasik beledi fonksiyonları yüklemenin ötesinde, onları sosyal sorunların çözümünden de sorumlu tutmaktadır. Sosyal devletin yetersiz kaldığı durumlarda, sosyal belediyecilik anlayışı devreye girerek, sosyal sorunların azaltılmasında ve çözüme kavuşturulmasında önemli bir rol üstlenmektedir. 457

6 Sosyal belediyecilik kapsamında yürütülmesi öngörülen hizmetler, çok genel olarak şöyle özetlenebilir: Kimsesizlerin, evsizlerin, sokak çocuklarının ve muhtaç kadınların barınma ihtiyaçlarını karşılamak, Öksüzlere çocuk yuvaları ve kreşler yapmak, Yaşlılara huzur evleri tesis etmek, Sağlık merkezleri, sağlık ocakları, gezici sağlık otobüsleri, ön tanı merkezleri hizmete sokmak, Hastaneler civarında hasta yakınları için misafirhaneler oluşturmak, Kültür, sanat ve spor tesisleri açmak, Tiyatro, sinema, kütüphane ve kültür merkezlerini mahallelere kadar yaygınlaştırmak, Fakir, muhtaç ve yaşam mücadelesi veren kesimlere yönelik aş evleri ve imarethaneler kurmak, Özürlüler için ulaşım, eğitim ve sosyo-kültürel ortamlarda kolaylık sağlayıcı tedbirler almak, Meslek ve beceri edindirme kursları açmak, Park-bahçeler ve piknik alanlarını yaygınlaştırmak, Doğal dengeyi koruyan ve çevresel şartları düzenlenmiş ucuz konut alanları üretmek, İş kuracak kadın ve gençlere yönelik rehberlik yapmak, makine ve ekipman desteği sağlamak, Tanzim satış mağazaları ve ekmek fabrikaları kurmak, Gıda, kömür, ilaç, kırtasiye malzemesi yardımı yapmak, Toplumsal gruplar, sivil toplum kuruluşları ve kitle örgütlerine rehberlik etmek, onlarla dayanışma ve yardımlaşmayı geliştirmek, Gençlerin, engellilerin ve kadınların toplumsallaşmalarını sağlayacak merkezler açmak (Akdoğan, 2006: 45; Es, 2007: 30, 31) li yılların ortalarından itibaren kendini hissettirmeye başlayan şehirleşme süreci, 1960 lı yıllarda hızlı bir tempoya bürünmüş, kentleri ve yönetimlerini önemli sorunlarla karşı karşıya bırakmıştır Anayasası nın yerel yönetimlere getirdiği demokratik ve özerk mali yapı ve yönetimsel çerçeveye rağmen, gerekli yasal ve kurumsal düzenlemeler yapılamadığı için hızla artan kentsel sorunlar karşısında yerel yönetimler gerekli yetki, kaynak ve kurumlardan yoksun bir konuma düşmüşlerdir (Yıldırım, 1990: 25) lı yılların ikinci yarısından sonra Türkiye de sosyalist siyasal hareketlerin gelişmeye başlamasıyla belediyecilik söylemi de değişmeye başlamıştır. Belediyeler, yeterli kaynaklara sahip, merkezi yönetimin keyfi müdahalelerine olanak vermeyen bir belediye anlayışını savunmaya başlamışlardır (Tekeli, 1990: 48). Özellikle 1960 lardan sonra sosyal demokrat belediyelerin kurulması ile sosyal belediyecilik anlayışı belediyelerimizde yayılmaya başlamış, ancak belediye gelirleri bu görevlerin yerine getirilmesinde engel teşkil etmeye devam etmiştir. Türkiye de ilk kez 1973 yılı ile birlikte yeni belediyecilik anlayışı gündeme gelmiştir. Yeni, bir başka ifadeyle toplumcu belediyecilik anlayışı, ilk olarak Marmara (İzmit ve İstanbul ağırlıklı) ve Ankara yerel yönetim çevrelerinin çabalarıyla filizlenmeye başlamıştır. Bu anlayış, genel olarak yerel yönetime ve özellikle belediyelere temelde bir sivil toplum kuruluşu olarak yaklaşmaktadır. İlkeleri, özerk-demokratik belediye, üretici belediye, tüketiciyi koruyucu ve kaynak yaratıcı belediye, birlikçi ve bütünlükçü belediye olarak sayılan yeni belediyecilik anlayışı ile birlikte, klasik yerel beledi hizmetlerin yanında, kentlerde giderek artan sorun olarak kendini duyuran konut, çevre, tüketiciyi koruma, toplu taşıma, halk eğitimi-mesleki eğitim, tarihi çevreye-kültürel mirasa sahip çıkma, gençlik ve kültür hizmetleri gibi Türkiye belediyeciliği için yeni olan alanlar, yerel hizmetler arasında görülmeye başlamıştır (Yıldırım, 1990: 26-28). 458

7 TÜRKİYE DE KENTSEL YOKSULLUKLA MÜCADELEDE SOSYAL BELEDİYECİLİĞİN YERİ 5393 sayılı Belediye Kanunu nda belediye, mahallî müşterek nitelikte olmak şartıyla; sosyal hizmet ve yardım, meslek ve beceri kazandırma hizmetlerini yapar veya yaptırır. Belediye hizmetleri, vatandaşlara en yakın yerlerde ve en uygun yöntemlerle sunulur. Hizmet sunumunda özürlü, yaşlı, düşkün ve dar gelirlilerin durumuna uygun yöntemler uygulanır (md. 14) denilerek belediyelerin sosyal politikaya ilişkin görevlerinin ucu açık bırakılmıştır sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu nda ise büyükşehir belediyelerinin sosyal politikaya ilişkin görevleri sağlık merkezleri, hastaneler, gezici sağlık üniteleri ile yetişkinler, yaşlılar, engelliler, kadınlar, gençler ve çocuklara yönelik her türlü sosyal ve kültürel hizmetleri yürütmek, geliştirmek ve bu amaçla sosyal tesisler kurmak, meslek ve beceri kazandırma kursları açmak, işletmek veya işlettirmek... (md. 7) şeklinde ifade edilmiştir. Yoksul kesime yönelik ise 5393 sayılı Belediye Kanunu (md. 38/n) ile 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu (md. 18/m) (büyükşehir) belediye başkanına bütçede yoksul ve muhtaçlar için ayrılan ödeneği kullanma yetkisi vermiştir. Yine 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu (md. 30/n) aynı yetkiyi valiye vermiştir. Ayrıca 5393 sayılı Belediye Kanunu (md. 60/i), 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu (24/j) ve 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu nda (md. 43/h) belediyenin/büyükşehir belediyesinin/il özel idaresinin giderleri arasında dar gelirli, yoksul, muhtaç ve kimsesizlere yapılacak sosyal hizmet ve yardımlar sayılmıştır. Türkiye de 1950 den günümüze kadar olan dönemde, kentsel yoksulluk, gecekondu toplumuyla örtüşmektedir. Oysaki konut, bireyin insanca yaşaması için temel haklardandır ve 1982 Anayasası nın 57. maddesinde devlet, şehirlerin özelliklerini ve çevre şartlarını gözeten bir planlama çerçevesinde, konut ihtiyacını karşılayacak tedbirleri alır, ayrıca toplu konut teşebbüslerini destekler şeklinde düzenlenmiştir sayılı Belediye Kanunu da, 14. maddesinde konut yapmak ve yaptırmayı belediyenin görevleri arasında saymıştır. Ayrıca arsa ve konut üretimini düzenlediği 69. maddesinde, belediyenin; düzenli kentleşmeyi sağlamak, beldenin konut, ihtiyacını karşılamak amacıyla, konut, toplu konut yapma, satma, kiralama ve bu amaçlarla arazi satın alma yetkisine sahip olduğu belirtilmektedir. Konut sorununun en çarpıcı boyutlarda yaşandığı aşama evsizliktir. Tüm dünyada evsizlerin sayısı hızla artmakta, ülkemizde de özellikle büyük kentlerimizde yaşanan bir sorun olarak görmezden gelinemeyecek boyutlara erişmektedir. Belediyeler evsizler karşısında sorumsuz ya da geçici değil, duyarlı, sorumlu, kalıcı ve çağdaş bir çözüm üretmelidirler (Karataş, 2001: 220). Kentlerde yoksulluk sorunuyla yakından ilgili olarak ortaya çıkan bir başka sorun da dilenciliktir. Son yıllarda dilencilik sorunu sayısal olarak da giderek önemini arttırmaktadır. Belediyelerin dilencilerle ilgili çalışmaları çoğunlukla görmezden gelmek, kentin merkezi yerlerinden uzaklaştırmak ya da bu kişilerin zabıta aracılığıyla toplanıp, belirli bir para cezası uygulandıktan sonra serbest bırakılması şeklindedir. Dilencilere yönelik hizmetlerde, bu insanları dilenciliğe iten nedenlerin araştırılıp yeniden topluma kazandırılmaları yönünde bilimsel temelleri olan çağdaş yaklaşımlar geliştirilmelidir. Çalışabilecek yaş ve güçte olanların uygun işlerde istihdam edilmeleri, buna karşılık çalışamayacak durumda olan çocuk, engelli ve yaşlıların ise bakımı, korunması ve ıslahına yönelik önlemlerin geliştirilmesi gerekmektedir. Bu kişiler, eğer varsa, yaşadıkları aile ortamıyla beraber değerlendirilmeli ve müdahale tüm aileye yönelik olmalıdır (Karataş, 2001: 221, 222). Belediyelerin yoksul ve kimsesizlere yönelik en çok sundukları hizmetlerden biri aşevleri hizmetleridir. Belediyeler aşevlerinde günlük yemek çıkarmaktadırlar. Ayrıca belediyeler, gezici aşevi faaliyetlerinde de bulunmaktadırlar. Bunun dışında belediyeler, yoksul, muhtaç ve kimsesizlere gıda, temizlik maddesi, yakacak ve ekmek gibi sosyal yardımlar da yaptıkları gibi, toplu nikâh ve toplu sünnet törenleri de düzenlemektedirler (Yıldırım ve Göktürk, 2008: 251). Belediyeler sağlık alanında da çeşitli hizmetler sunmaktadırlar. Genel sağlık taramaları ve evde bakım hizmetleri buna örnek olarak gösterilebilir sayılı yasa gereği, belediyeler vatani görevini yapan askerlerin maddi durumu kötü olan ailelerine sosyal yardım ve destekle yükümlüdürler. Kanuna göre askerliğini yapan kişinin geçimini sağladığı ve hiçbir geliri olmayan anne ve babası, karısı ve çocukları ile kız ve erkek kardeşlerine belediyeler askerlik süresiyle sınırlı sosyal yardımlar yapmak durumundadırlar. Ayni ve nakdi sosyal yardımlar yapılırken, muhtaçlığın bilimsel ve mesleksel temeller çerçevesinde saptanması gerekmektedir. Bu nedenle ekonomik ve toplumsal ölçütler çerçevesinde muhtaçlık belirlenirken birey ve ailesinin özellikleri de dikkate alınmalı ve yardım alan bireyi küçültücü, onurunu zedeleyici davranışlardan kaçınılmalıdır (Karataş, 2001: 222). Nitekim 5393 sayılı Belediye Kanunu, hemşehri hukukunu düzenlediği 13. maddesinde; herkesin ikamet ettiği beldenin hemşehrisi olduğundan yola çıkarak, 459

8 hemşehrilerin belediye idaresinin yardımlarından yararlanma hakları olduğuna, fakat yardımların insan onurunu zedelemeyecek koşullarda sunulmasının zorunlu olduğuna dikkat çekmektedir. Yoksulluk, çoğu zaman işsizlikten beslenmektedir. Bu çerçevede belediyeler, mesleki ve teknik eğitim veren kurslar aracılığıyla işsizlerin bir meslek ya da sanat öğrenmelerini sağlayarak iş piyasasında iş bulmalarını kolaylaştırma ve böylece istihdama katkıda bulunma amacı gütmektedirler. Nitekim gerek 5393 sayılı Belediye Kanunu (md. 14/a) gerekse de 5216 sayılı Büyükşehir Belediye Kanunu (md. 7) meslek ve beceri kazandırma hizmetlerini yapma veya yaptırma yı belediyenin/büyükşehir belediyesinin görevleri arasında saymıştır. İl özel idarelerine de belediyelerinkine benzer sosyal görevler verildiği görülmektedir tarihli ve 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu na göre; il özel idareleri, il sınırı içinde sosyal hizmet ve yardımların yanında yoksullara mikro kredi verilmesi yönünde farklı ve yeni bir görevle donatılmış bulunmaktadırlar (md. 6/a). Eryılmaz a göre (2007: 82), özellikle meslek ve beceri kazandırma programları ile mikro kredi yöntemi, eğer iyi uygulanırlarsa, yoksullukla mücadele, istihdamı geliştirme ve yerel kalkınma açısından önemli açılımlar sağlayabilme potansiyeline sahip bulunmaktadırlar sayılı Belediye Kanunu nun, belediye hizmetlerine gönüllü katılım başlıklı 77. maddesinde, belediyenin; sağlık, eğitim, spor, çevre, sosyal hizmet ve yardım, kütüphane, park, trafik ve kültür hizmetleriyle yaşlılara, kadın ve çocuklara, özürlülere, yoksul ve düşkünlere yönelik hizmetlerin yapılmasında beldede dayanışma ve katılımı sağlamak, hizmetlerde etkinlik, tasarruf ve verimliliği artırmak amacıyla gönüllü kişilerin katılımına yönelik programlar uygulayacağı da hükme bağlanmıştır. Aynı sorumluluk 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu (md. 65) uyarınca il özel idarelerine de verilmiştir. Bu çerçevede sosyal çalışmalar için ideal ve potansiyel gönüllüler olan ev kadınlarının belediyelerce teşvik edilmesi önemli açılımlar sağlayacaktır sayılı Belediye Kanunu, belediyenin görevlerini saydığı 14. maddesinin (b) bendinde belediyelerin gıda bankacılığı yapabileceğini hükme bağlamıştır. Gıda bankacılığı (food banking), üretici, satıcı veya hizmet sunanların elinde bulunan ancak son kullanma tarihinin yaklaşması, paketleme hatası, üretim, ihracat veya ihtiyaç fazlası olması gibi nedenlerle değerini kaybeden ve çöpe gitme ihtimali bulunan malların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasını amaçlayan ilk kez 1967 yılında ABD de de başlayan bir sistemdir. Gıda bankacılığı terimindeki gıda kelimesi sebebi ile sadece yiyecek maddelerini kapsadığı gibi bir izlenim çıkmakta ise de aslında gıda bankacılığı, giyecek, yakacak ve temizlik maddelerini de kapsamaktadır. Ülkemizde Gelir Vergisi Kanunu na eklenen bir madde ile ten itibaren gıda bankalarına bağışlanan gıda, giyim, temizlik ve yakacak maddelerinin maliyet bedellerinin gelir vergisi matrahından düşülmesine veya yıllık gelir vergisi beyannamesi üzerinde indirim konusu yapılmasına imkân tanınmıştır (Kar, 2007: 28). SONUÇ VE ÖNERİLER Kentsel yoksullukla mücadelede yerel yönetimler önemli roller üstlenebilecek kurumlardır. Çünkü yerel yönetimler halka en yakın kamu kuruluşları olmaları nedeniyle halkın ihtiyaç, talep ve şikâyetlerini yakından takip edebilme olanağına sahiptirler. Fakat sırf bu özelliklerinden ötürü kentsel yoksulluk sorununun çözümünde sadece yerel yönetimleri sorumlu tutmak gerçek dışı bir yaklaşım olmaktan öteye gitmeyecektir. Her ne kadar 5393 sayılı Belediye (md. 60/i, 77/1), 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi (md. 18/m) ve 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunları nda (md. 6/a) yoksullara yönelik sosyal yardımlar ve sosyal hizmetler konusunda belediyelere/il özel idarelerine sorumluluklar verilmiş olsa da, 1982 Anayasası na göre, Türkiye Cumhuriyeti nin bir sosyal devlet (md. 2) olduğu unutulmamalıdır. Ayrıca, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak, kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya ve insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmak (md.5) da devletin görevleri arasında sayılmaktadır. Dolayısıyla sosyal devlet, genelde sosyal sorunların özelde ise yoksulluğun çözümünde ilk sorumlu olarak görülmelidir. Çetiner in de ifade ettiği gibi (2007: 54), yoksulluk bir ülkenin kalkınma ve istihdam politikalarından ayrı planlanarak azaltılamaz. Her sosyal devlet, dar gelirli vatandaşlarının eğitim, sağlık, çalışma ve yaşama hürriyetini korumak, geliştirmek ve adil gelir bölüşümünü sağlamak zorundadır. Bu yüzden bir devletin kendi yoksuluna yardım yapması onur zedeleyici ve küçük düşürücü bir tutumdur. Ayrıca bir devletin yoksul insanlarına çokça sosyal yardım yapması, o devletin başarısız bir sosyal devlet olduğunun da kanıtıdır. Ancak dünyadaki genel eğilim ve ülkemizin içinde bulunduğu bir dizi koşul göz önüne alındığında, yerel yönetimlerle birlikte sivil toplum kuruluşlarının ve geleneksel koruma mekanizmalarının (aile, 460

9 akrabalık, dini veya ahlaki sorumluluklar vs.) da devreye girerek bu sorunun çözümünü merkezi idare ile paylaşmaları gereği kaçınılmazdır. Türkiye de belediyeler, büyükşehir belediyeleri ve il özel idarelerine ek olarak başta Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Genel Müdürlüğü, İl ve İlçe Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları (931), Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumları, Vakıflar Genel Müdürlüğü, Kredi ve Yurtlar Kurumu, Emekli Sandığı (2022 sayılı yasa), Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, Meslek Odaları ve Birlikleri, Kızılay ve çeşitli sivil toplum kuruluşları sosyal yardım ve hizmet faaliyetlerinde bulunmaktadırlar. Çok başlı bir sosyal yardım ağı bulunan ülkemizde, Çetiner e göre (2007: 54-56), bu kurum ve kuruluşlar arasındaki koordinasyonsuzluk nedeniyle yardımlar hep aynı kesime gitmekle kalmayıp ciddi kaynak israfları söz konusu olmaktadır. Bazı belediyelerin sosyal yardımları popülist amaçlarla siyasi rant sağlamaya yönelik kullanır hale geldikleri de maalesef bilinen bir gerçektir. Belediyelerin gelirlerinin eşit olmadığı dikkate alındığında, bu çeşit yardımların bölgeler arası eşitsizliklere sebep olduğunu da vurgulamak gerekmektedir sayılı Belediye Kanunu, herkesin ikamet ettiği beldenin hemşehrisi olduğunu, hemşehrilerin de belediye idaresinin yardımlarından yararlanma hakları olduğunu, fakat yardımların insan onurunu zedelemeyecek koşullarda sunulmasının zorunlu olduğunu belirtmektedir. Ancak ülkemizde bazen bu ilkeyi hiç dikkate almayan uygulamalarla karşılaşılabilmektedir. Buna ek olarak, Belediye Kanunu nda yer alan ve belediyelerin gıda bankacılığı yapabileceklerini ifade eden düzenleme de tartışmaya açık görünmektedir. Bir ülkenin vatandaşına sırf çöpe gitmesin mantığıyla son kullanma tarihinin yaklaşması, paketleme hatası, ihtiyaç ya da ihracat fazlası gibi nedenlerle piyasaya süremeyeceği ürünleri, yardım adı altında layık görmesi, diğer bir ifadeyle yoksul vatandaşına ikinci sınıf insan muamelesi yapması onur kırıcı değil midir? Karataş ın da ifade ettiği gibi (2001: 222), sosyal yardımlarda temel amaç, yalnızca bireyin ya da ailenin yaşamını sürdürmesi açısından acil olan yardımı yapmak değil, uzun dönemde bireyi/aileyi kendi kendine yetebilecek hale getirmek olmalıdır. Bu amaçla sosyal yardımların koruyucu, önleyici ve geliştirici sosyal hizmetlerle birlikte ele alınıp değerlendirilmesi gerekmektedir. Görüldüğü gibi ülkemizde yoksulluk sorununun bu tarz birbirinden kopuk yaklaşımlarla çözülemeyeceği aşikârdır. Tüm bu kaotik durum karşısında, merkezi idarenin sosyal yardım ve hizmetlerin uygulanması konusunda gerekli planlamayı yapması ve koordinasyonu sağlaması gerekmektedir. Yerel yönetimlerin kentsel yoksulluğun azaltılmasında merkezi idareye önemli katkılar sağlayabilecekleri inkâr edilemez. Çarkçı (2007: 86, 87), bu çerçevede her belediyenin öncelikle kendi belediye sınırları içinde yoksulluk haritalarını çıkarması gerektiğine dikkat çekerek, bunun yanı sıra bölgenin veya yörenin iktisadi yatırım alma noktasında hangi potansiyelleri taşıdığının araştırılmasının, kentlerin stratejik planlarına muhakkak yoksullukla mücadeleye ilişkin maddeler de konularak uygulama alanlarının tespit edilmesinin ve merkezi idareye bağlı birimlerle ortak hareket etme kültürü, beraber proje yürütme esnekliği sağlanmasının yoksullukla mücadelede önemli katkılar sağlayabileceğini belirtmektedir. Yoksullukla mücadelede başarılı olan yerel yönetimlerin bu konuda belirlediği ve uyguladığı stratejiler bulunmaktadır. Bu stratejilerin başında halkın ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla, sahip olunan bölgenin doğal kaynaklarına, çevre yapısına, yer şekillerine ve iş gücü potansiyeline göre yerel kalkınmayı sağlayıcı projeler üretmek gelmektedir. Yerel yönetimler projelerin gerçekleştirilmesinde, uygulanmasında ve takibinin yapılmasında ilgili kuruluşlarla koordinasyon kurarak gerekli olan altyapıyı sağlamaktadırlar. Bunun yanında, küçük ve orta ölçekli işletmelerin aradığı nitelikli işgücünün temin edilmesinde, yetiştirilmesinde ve ortaya çıkarılmasında gerekli eğitim ve destek çalışmalarını yürütmektedirler. Yerel yönetimlerin yoksullukla mücadelede başarılı olmaları, başta merkezi idare olmak üzere, sağlık kuruluşları, dernekler, vakıflar, kültür merkezleri, eğitim kuruluşları ve diğer tüzel kişilerle işbirliği içinde olmalarına bağlıdır (Coşkun, 2007: 57). 461

10 KAYNAKÇA Akdoğan, Yalçın (2002), Ulusal Soruna Yerel Çözüm: Sosyal Belediyecilik, Eminönü Bülteni, Şubat Sayısı. Akdoğan, Yalçın (2006), Sosyal Belediyecilik, Yerel Siyaset, Yıl: 1, Sayı:3, Mart, S Aktan, Coşkun Can (2002), Yoksulluk Sorununun Nedenleri Ve Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Der. Coşkun Can Aktan, Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Hak-İş Konfederasyonu Yay, Ankara Aydın, Murat (2008), Sosyal Politika Ve Yerel Yönetimler, Yedirenk Yayınları, İstanbul. Balaman, Hüseyin (2007), Kentsel Yoksulluğun Giderilmesi İçin Yerel Kalkınma, Yerel Siyaset, Sayı:13, Ocak. Bayındırlık Ve İskân Bakanlığı (2009), Kentleşme Şurası, Nisan, Ankara. Buğra, Ayşe Ve Çağlar Keyder (2003), Yeni Yoksulluk Ve Türkiye nin Değişen Refah Rejimi, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı İçin Hazırlanan Proje Raporu, Ankara. Can, Hasan (2006), Sosyal Belediyecilik Ve Ümraniye, Yerel Siyaset, Yıl: 1, Sayı: 5, Mayıs, S Coşkun, Abdulkadir (2007), Yoksullukla Mücadelede Yerel Yönetimlerinin Yeri, Yerel Siyaset Dergisi, Sayı 14, S Çarkçı, Akif (2007), Yoksulluk, Popülizm Ve Belediyeler, Yerel Siyaset, Yıl: 2, Sayı: 13, Ocak, S Çetiner, Osman Savaş (2007), Benim Fakirim Daha Besili!, Sosyal Politikalar Dergisi, Kış, Sayı: 02, S Dansuk, E. (1997), Türkiye de Yoksulluğun Küreselleşmesi Ve Sosyo-Ekonomik Yapılarla İlişkisi, Dpt, Ankara. Demiral, N., H. Evin Ve B. Demiral (2007), Yoksulluğun Küreselleşmesi Ve Küresel Yoksulluk, Iv. Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşları Kongresi, Çanakkale. Die 2002 Yoksulluk Çalışması, Die, 2002 Yoksulluk Çalışması Sonuçları, Die 2002 Yoksulluk Çalışması Haber Bülteni, Sayı: B.02.1.Die /62, Dumanlı, R. (1996) Yoksulluk Ve Türkiye deki Boyutları, Dpt, Ankara Ersöz, Halis Yunus (2004), Sosyal Politika Perspektifinden Yerel Yönetimler (İngiltere, İsveç Ve Türkiye Örneği), Filiz Kitabevi, İstanbul. Eryılmaz, Bilal (2007), Kapak Soruşturması: Sosyal Politikalarda, Önce Aile, Sonra Sivil Toplum, Sonra Yerel Yönetimler Ve Daha Üst Düzeyde Merkezi Yönetim Kuruluşlarının Rol Alması Daha Doğru Bir Yaklaşımdır, Sosyal Politikalar Dergisi, Kış, Sayı: 02, S Es, Muharrem (2007), Kent Üzerine Düşünceler, Plato Danışmanlık Eğitim A.Ş., İstanbul. Gıddens, Anthony (2005) Sosyoloji, Haz. Cemal Güzel, Ayraç Yayınevi, Ankara Görün, M. Ve İ. Elagöz (2007), Kentsel Yoksulluk: Sivil Toplum Ve Yerel Yönetim İşbirliği, Iv. Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşları Kongresi, Çanakkale. Gülener, Serdar Ve Mustafa Kömürcüoğlu (2007), Yeni Yoksullukta Yeni Olan Ne?, Iv. Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşları Kongresi, Çanakkale. ( ) 462

11 Işık, Oğuz Ve Melih Pınarcıoğlu (2005), Nöbetleşe Yoksulluk, İletişim Yay., İstanbul Kar, Bülent (2007), Belediyelerin Yoksullukla Mücadelede Rolleri Ve Gıda Bankacılığı, Yerel Siyaset, Yıl: 2, Sayı: 13, Ocak, S. 28. Karataş, Kasım Ve B. Tufan (2003), Yoksulluk Ve Sosyal Hizmetler, Sosyal Hizmet Sempozyumu, Antalya. Karataş, Kasım (2001), Belediyelerin Sosyal Görevleri: Belediyeler Ve Sosyal Hizmetler, İnsani Gelişme Ve Sosyal Hizmet, Prof. Dr. Nesrin Koşar a Armağan İçinde, Hacettepe Üniversitesi Sosyal Hizmet Yüksek Okulu Yayın No: 009, Ankara, S Kesici, Mehmet Rauf (2007), Yoksulluk Şiddet Döngüsünün Sosyal Politika Açısından Analizi, Çalışma Ve Toplum, 2007/2. Kobak, Kadriye (2006)., Yerel Yönetimlerin Yoksullukla Mücadelede Uyguladığı Sosyal Yardım Ve Sosyal Hizmet Programları, Anadolu Üniversitesi Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi, Eskişehir. Önder, F. (2007), Yoksullukla Mücadelede Belediyelere Düşen Görevler, Yerel Siyaset, Sayı: 13, Ocak. Özcan, Ayşe Ve Yusuf Karakılçık (2007), Kent Yoksulluğunun Sürdürülebilir Kentsel Gelişme Hareketleri Çerçevesinde Değerlendirilmesi, Iv. Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşları Kongresi, Çanakkale. Sallan Gül, Songül (2002) Türkiye de Yoksulluk Ve Yoksullukla Mücadelenin Sosyolojik Boyutları: Göreliden Mutlak Yoksulluğa, Yoksulluk, Şiddet Ve İnsan Hakları, Editör: Yasemin Özdek, Todaie Yayını, 1. Baskı, Ankara. Seyyar, Ali (2002), Sosyal Siyaset Terimleri (Ansiklopedik Sözlük), Beta Yayıncılık, İstanbul. Seyyar, Ali (2005), Yerel Kamu Yöneticileri Sosyal Devletin Görevlerini Ne Derece Yerine Getirebilmektedir?, İdarecinin Sesi, C. 19, S. 109, Mart-Nisan. Şenses, Fikret (2002), Küreselleşmenin Öteki Yüzü Yoksulluk, İletişim Yayınları, İstanbul. Tekeli, İlhan (1990), Cumhuriyetin Altmış Yıllık Belediyecilik Deneyinin Değerlendirilmesi Üzerine, Türk Belediyeciliğinde 60 Yıl Uluslararası Sempozyum, Ankara Büyükşehir Belediyesi, Ankara, S Tüik, (2006), 2005 Gelir Dağılımı Sonuçları, Haber Bülteni, S. 207, Aralık, Ankara World Bank (2007), What İs Urban Poverty? Yıldırım, Selahattin (1990), Yerel Yönetim Ve Demokrasi, Türk Belediyeciliği nde 60 Yıl Uluslararası Sempozyum, Ankara Büyükşehir Belediyesi, Kasım, Ankara, S Yıldırım, Uğur Ve İsmail Göktürk (2008), Toplumsal Sorunların Çözümünde Yeni Belediyecilik Anlayışı: Sosyal Belediyecilik Yaklaşımı, 1. Ulusal Yerel Yönetimler Sempozyumu, Ekim, Sakarya Üniversitesi, Sakarya, S Yılmaz, Cevdet (2008), Kentsel Yoksulluk: Dayanışma, Güven Ve Risk İlişkisinin Dönüşümü, Türkiye de Yoksulluk Çalışmaları, Der: Nurgün Oktik, Yakın Kitabevi, Ekim, İzmir. 463

C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002.

C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002. C.Can Aktan (ed), Yoksullukla Mücadele Stratejileri, Ankara: Hak-İş Konfederasyonu Yayını, 2002. DEVLET PLANLAMA TEŞKİLATI NIN GELİR DAĞILIMINDA ADALETSİZLİK VE YOKSULLUK SORUNUNA YAKLAŞIMI (SEKİZİNCİ

Detaylı

hemşehri hukuku: Hemşehri hukuku: Herkes ikamet ettiği beldenin hemşehrisidir. Hemşehrilerin, belediye karar ve hizmetlerine katılma, belediye faaliye

hemşehri hukuku: Hemşehri hukuku: Herkes ikamet ettiği beldenin hemşehrisidir. Hemşehrilerin, belediye karar ve hizmetlerine katılma, belediye faaliye kent konseyi: Kent konseyi, kent yaşamında; kent vizyonunun ve hemşehrilik bilincinin geliştirilmesi, kentin hak ve hukukunun korunması, sürdürülebilir kalkınma, çevreye duyarlılık, sosyal yardımlaşma

Detaylı

Cari: 5393 Sayılı. Belediye Kanunu

Cari: 5393 Sayılı. Belediye Kanunu Cari: 5393 Sayılı Belediye Kanunu a) Belediye: Belde sakinlerinin mahallî müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ve karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan, idarî ve

Detaylı

KALKINMA BAKANLIĞI DESTEKLERİ DOĞU KARADENİZ KALKINMA AJANSI

KALKINMA BAKANLIĞI DESTEKLERİ DOĞU KARADENİZ KALKINMA AJANSI KALKINMA BAKANLIĞI DESTEKLERİ Bu çalışmada Kalkınma Bakanlığı desteklerinin derlenmiş listesi bulunmaktadır. Derlenen bilgiler ilgili kurum sitelerinden alıntıdır. DOĞU KARADENİZ KALKINMA AJANSI İçindekiler

Detaylı

Belediyenin gelirleri

Belediyenin gelirleri Belediyenin gelirleri a) Kanunlarla gösterilen belediye vergi, resim, harç ve katılma payları. b) Genel bütçe vergi gelirlerinden ayrılan pay. c) Genel ve özel bütçeli idarelerden yapılacak ödemeler. d)

Detaylı

Yerel Yönetimler Katılımcılık - Mevzuat

Yerel Yönetimler Katılımcılık - Mevzuat Yerel Yönetimler Katılımcılık - Mevzuat Dr. Nuran Talu, ODTÜMD/STK Üyesi ODTÜMD, 11 Nisan 2009 1 5393 Sayılı Belediye Kanununda (13.7.2005 tarih ve 25874 sayılı RG) yeralan Katılımcılık ile ilgili Hükümler

Detaylı

Yerel Yönetim Vizyonu. Emin Dedeoğlu 16.09.2005, Eskişehir

Yerel Yönetim Vizyonu. Emin Dedeoğlu 16.09.2005, Eskişehir Yerel Yönetim Vizyonu Emin Dedeoğlu 16.09.2005, Eskişehir Yerel Yönetim Vizyonu Slide 2 Yeniden Yapılanma Kamu yönetiminde sorunlar Kötü ekonomik performans Yönetimin hantallaşması, verimsizlik ve etkinsizlik

Detaylı

SOSYAL POLİTİKA II KISA ÖZET KOLAYAOF

SOSYAL POLİTİKA II KISA ÖZET KOLAYAOF DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. SOSYAL POLİTİKA II KISA ÖZET KOLAYAOF

Detaylı

SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN MEVCUT DURUMU

SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN MEVCUT DURUMU EK-22 SAĞLIK SEKTÖRÜNÜN MEVCUT DURUMU 1. Yasal Düzenlemeler, Amaçlar, İlke ve Politikalar Türkiye de sağlık hizmetleri çok çeşitli mevzuatlara dayalı olarak çeşitli kuruluşlar tarafından ayrı ayrı verilmektedir.

Detaylı

ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TRC 2 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR?

ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TRC 2 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR? YEREL KALKINMA POLİTİKALARINDA FARKLI PERSPEKTİFLER TRC2 BÖLGESİ ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TRC 2 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR? BÖLGESEL GELIŞME ULUSAL STRATEJISI BGUS Mekansal Gelişme Haritası

Detaylı

T.C. KONAK BELEDİYE BAŞKANLIĞI Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ

T.C. KONAK BELEDİYE BAŞKANLIĞI Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ T.C. KONAK BELEDİYE BAŞKANLIĞI Sosyal Yardım İşleri Müdürlüğü GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Temel İlkeler Amaç MADDE 1-(1) Bu yönetmeliğin amacı; Konak Belediyesi,

Detaylı

Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi. Doç.Dr.Tufan BAL

Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi. Doç.Dr.Tufan BAL Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi Doç.Dr.Tufan BAL Dersin İçeriği Kırsal Kalkınma Kavramının Tarihçesi Kırsal Kalkınmada Temel Amaç Kırsal Alan Kalkınma Politikaları Kırsal

Detaylı

2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ. Bursa Sosyal Yapı Özel İhtisas Komisyonu Çalışmaları 28.05.2013 Merinos Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi

2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ. Bursa Sosyal Yapı Özel İhtisas Komisyonu Çalışmaları 28.05.2013 Merinos Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi 2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Bursa Sosyal Yapı Özel İhtisas Komisyonu Çalışmaları 28.05.2013 Merinos Atatürk Kültür ve Kongre Merkezi Küreselleşme Küresel ekonominin bütünleşmesi Eşitsiz büyüme Ekonomik

Detaylı

Partilerin 1 Kasım 2015 Seçim Beyannamelerinde Mahalli İdareler: Adalet ve Kalkınma Partisi

Partilerin 1 Kasım 2015 Seçim Beyannamelerinde Mahalli İdareler: Adalet ve Kalkınma Partisi www.mevzuattakip.com.tr Partilerin 1 Kasım 2015 Seçim Beyannamelerinde Mahalli İdareler: Adalet ve Kalkınma Partisi 1 Kasım 2015 seçimleri için partiler seçim beyannamelerini açıkladılar. Adalet ve Kalkınma

Detaylı

İkinci Öğretim. Küreselleşme ve Yoksulluk

İkinci Öğretim. Küreselleşme ve Yoksulluk İkinci Öğretim Küreselleşme ve Yoksulluk Küreselleşme, özellikle 1980 li yılların sonları ve 1990 lı yılların başlarından itibaren dünyada yaygın olarak kullanılan çok boyutlu bir kavramdır. Küreselleşmenin

Detaylı

KENTSEL POLİTİKALAR II. Bölüm

KENTSEL POLİTİKALAR II. Bölüm MSGSÜ ŞEHİR VE BÖLGE PLANLAMA BÖLÜMÜ PLN 703 KENTSEL POLİTİKALAR II. Bölüm 2014-2015 GÜZ YARIYILI Prof.Dr. Fatma ÜNSAL unsal.fatma@gmail.com TÜRKİYE NİN KENTLEŞME DİNAMİKLERİ Cumhuriyet öncesi Cumhuriyet

Detaylı

Üniversite Gençliğinin

Üniversite Gençliğinin Üniversite Gençliğinin Sosyal Sorumluluk Anlayışı Çerçevesinde Kentsel Dışlanmışlık ve Yoksulluk ile Mücadeleye Katılımı Mehtap Birgili - Gürcan Banger Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi 4. Uluslararası

Detaylı

Yeniden Yapılanma Süreci Dönüşüm Süreci

Yeniden Yapılanma Süreci Dönüşüm Süreci Yeniden Yapılanma Süreci 2010-2025 Dönüşüm Süreci 2025-2050 2025'te olmazsa olmazlar Geçiş dönemi kilit meseleleri Dönüşüm zamanının Başarı Dönüşüm ölçütleri zamanının Vizyon Herkese fırsat eşitliği sağlanarak

Detaylı

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti. Ülkesel Fizik Planı. Bölüm III. Vizyon, Amaç ve Hedefler (Tasarı)

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti. Ülkesel Fizik Planı. Bölüm III. Vizyon, Amaç ve Hedefler (Tasarı) Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Ülkesel Fizik Planı Bölüm III. Vizyon, Amaç ve Hedefler (Tasarı) Şehir Planlama Dairesi İçişleri Bakanlığı Lefkoşa - Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 2014 İçindekiler 1. Giriş...

Detaylı

2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ. Eskişehir Sosyal Yapı Özel İhtisas Komisyonu Çalışmaları 14.05.2013 Anadolu Üniversitesi

2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ. Eskişehir Sosyal Yapı Özel İhtisas Komisyonu Çalışmaları 14.05.2013 Anadolu Üniversitesi 2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Eskişehir Sosyal Yapı Özel İhtisas Komisyonu Çalışmaları 14.05.2013 Anadolu Üniversitesi Küreselleşme Küresel ekonominin bütünleşmesi Eşitsiz büyüme Ekonomik krizler Kaynak

Detaylı

AK Parti Hükümetlerinin Yoksullukla Mücadele Performansı ve Sosyal Devlet

AK Parti Hükümetlerinin Yoksullukla Mücadele Performansı ve Sosyal Devlet AK Parti Hükümetlerinin Yoksullukla Mücadele Performansı ve Sosyal Devlet Türkiye yarım yüzyılı aşkın bir süredir Avrupa Birliği üyeliğine aday bir ülke. Ne var ki, son on yılda kat edilen büyük gelişmelere

Detaylı

Kadın Dostu Kentler Projesi. Proje Hedefleri. Genel Hedef: Amaçlar:

Kadın Dostu Kentler Projesi. Proje Hedefleri. Genel Hedef: Amaçlar: Kadın Dostu Kentler Projesi İçişleri Bakanlığı Mahalli İdareler Genel Müdürlüğünün ulusal ortağı ve temel paydaşı olduğu Kadın Dostu Kentler Projesi, Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu-UNFPA ve Birleşmiş Milletler

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ GAZİEMİR SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ GAZİEMİR SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ GAZİEMİR SONUÇ RAPORU Tarih: 15 Aralık 2010 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 60 Katılımcı listesindeki Sayı: 57 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan

Detaylı

ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR

ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR ENGELLİLERE YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR III. Sınıf Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Risk Gruplarına Yönelik Sosyal Politikalar Dersi Notları-VI Doç. Dr. Şenay GÖKBAYRAK İçerik Engellilere

Detaylı

SAĞLIK VE SOSYAL GÜVENLİK

SAĞLIK VE SOSYAL GÜVENLİK KONSEPT BELGESİ KONSEPT BELGE (TASLAK) Türkiye 2053 Stratejik Lokomotif Sektörler SAĞLIK VE SOSYAL GÜVENLİK ANA TEMA SAĞLIK VE SOSYAL GÜVENLİK ALT TEMALAR Sağlık Politikaları Kapasite İnşası Herkes İçin

Detaylı

2002 HANEHALKI BÜTÇE ANKETİ: GELİR DAĞILIMI VE TÜKETİM HARCAMALARINA İLİŞKİN SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ

2002 HANEHALKI BÜTÇE ANKETİ: GELİR DAĞILIMI VE TÜKETİM HARCAMALARINA İLİŞKİN SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ TÜRKİYE EKONOMİ KURUMU TARTIŞMA METNİ 2003/6 http://www.tek.org.tr 2002 HANEHALKI BÜTÇE ANKETİ: GELİR DAĞILIMI VE TÜKETİM HARCAMALARINA İLİŞKİN SONUÇLARIN DEĞERLENDİRİLMESİ Zafer Yükseler Aralık, 2003

Detaylı

Başarılı E-Devlet Projelerinin Değerlendirmesi Bütünleşik Projesi

Başarılı E-Devlet Projelerinin Değerlendirmesi Bütünleşik Projesi Başarılı E-Devlet Projelerinin Değerlendirmesi Bütünleşik Projesi 13 Şubat 2013 Ethem Cem ÖZKAN BİL 588 1 Akış Soybis Projesi Hakkında Bütünleşik Projesi Hakkında Proje Bilgileri Proje Amacı Projenin Hedefleri

Detaylı

1 Şubat 2015 PAZAR Resmî Gazete Sayı : 29254

1 Şubat 2015 PAZAR Resmî Gazete Sayı : 29254 1 Şubat 2015 PAZAR Resmî Gazete Sayı : 29254 BÜYÜKŞEHİR BELEDİYELERİ VE İL ÖZEL İDARELERİ TARAFINDAN AFET VE ACİL DURUMLAR İLE SİVİL SAVUNMAYA İLİŞKİN YATIRIMLARA AYRILAN BÜTÇEDEN YAPILACAK HARCAMALARA

Detaylı

KADIN DOSTU KENTLER - 2

KADIN DOSTU KENTLER - 2 KADIN DOSTU KENTLER - 2 KADIN DOSTU KENT NEDİR? KADINLARIN Sağlık, eğitim ve sosyal hizmetlere İstihdam olanaklarına Kaliteli, kapsamlı kentsel hizmetlere (ulaşım, konut vb) Şiddete maruz kaldıkları takdirde

Detaylı

1: YÖNETİM-YERİNDEN YÖNETİME İLİŞKİN KAVRAMSAL ÇERÇEVE...1

1: YÖNETİM-YERİNDEN YÖNETİME İLİŞKİN KAVRAMSAL ÇERÇEVE...1 bölüm 1: YÖNETİM-YERİNDEN YÖNETİME İLİŞKİN KAVRAMSAL ÇERÇEVE...1 1. Kavramsal Çerçeve: Yönetim-Yerinden Yönetim...2 1.1. Yönetim Kavramı...2 1.2. Yerinden Yönetim...4 2. Yerel Yönetimlerin Önemi ve Varlık

Detaylı

ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKA (ÇEK306U)

ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKA (ÇEK306U) DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ. ULUSLARARASI SOSYAL POLİTİKA (ÇEK306U)

Detaylı

SAĞLIKLI ŞEHİR YAKLAŞIMI

SAĞLIKLI ŞEHİR YAKLAŞIMI SAĞLIKLI ŞEHİR YAKLAŞIMI Bugün şehirlerimizdeki problemlerin çoğu fakirlik, eşitsizlik, işsizlik, işe ve mal ve hizmetlere erişim zorlukları, düşük düzeyde sosyal ilişkiler ve kentsel alanlardaki düşük

Detaylı

Yerel Yönetimlerin Yafll larla lgili Politikalar

Yerel Yönetimlerin Yafll larla lgili Politikalar Yerel Yönetimlerin Yafll larla lgili Politikalar Dr. Nevzat Do an GİRİŞ Ülkemizde yaşlı ve yaşlılıkla ilgili toplumsal kalıplara tarihsel açıdan bakıldığında, büyüklerimizin kadın ya da erkek daima korunduğu

Detaylı

Türkiye de Kırsal Kalkınma Politikaları ve Geleceği

Türkiye de Kırsal Kalkınma Politikaları ve Geleceği 2023 Vizyonu Çerçevesinde Türkiye Tarım Politikalarının Geleceği Çalıştayı Türkiye de Kırsal Kalkınma Politikaları ve Geleceği Dr. Yurdakul SAÇLI Kalkınma Bakanlığı İktisadi Sektörler ve Koordinasyon Genel

Detaylı

İSTANBUL ATIK MUTABAKATI

İSTANBUL ATIK MUTABAKATI İSTANBUL ATIK MUTABAKATI 2013 ün Mayıs ayında İstanbul da bir araya gelen dünyanın farklı bölgelerinden belediye başkanları ve seçilmiş yerel/bölgesel temsilciler olarak, küresel değişiklikler karşısında

Detaylı

Sayın Mehmet CEYLAN BakanYardımcısı Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

Sayın Mehmet CEYLAN BakanYardımcısı Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Sayın Mehmet CEYLAN BakanYardımcısı Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Üçüncü Birleşmiş Milletler Konut ve Sürdürülebilir Kentsel Gelişme Konferansı Habitat III 17-20 Ekim 2016, Kito Sayfa1

Detaylı

TÜRKİYE'NİN TOPLUMSAL YAPISI

TÜRKİYE'NİN TOPLUMSAL YAPISI Editörler Doç.Dr. Gülay Ercins & Yrd.Doç.Dr. Melih Çoban TÜRKİYE'NİN TOPLUMSAL YAPISI Yazarlar Doç.Dr. Ahmet Talimciler Doç.Dr. Gülay Ercins Doç.Dr. Nihat Yılmaz Doç.Dr. Oğuzhan Başıbüyük Yrd.Doç.Dr. Aylin

Detaylı

Türkiye de işsizler artık daha yaşlı

Türkiye de işsizler artık daha yaşlı Türkiye de işsizler artık daha yaşlı Esen Çağlar, Ozan Acar, Haki Pamuk Mart 2007 2001 krizinden günümüze Türkiye ekonomisinde iki önemli yapı değişikliği birlikte yaşanmıştır. Bir yandan makroekonomik

Detaylı

ŞANLIURFA BELEDİYESİ. Mehmet Fevzi Yücetepe Şanlıurfa Belediye Başkan Yardımcısı

ŞANLIURFA BELEDİYESİ. Mehmet Fevzi Yücetepe Şanlıurfa Belediye Başkan Yardımcısı ŞANLIURFA BELEDİYESİ Mehmet Fevzi Yücetepe Şanlıurfa Belediye Başkan Yardımcısı Şanlıurfa da Göç Olgusu Şanlıurfa da Göç Olgusu Şanlıurfa daki göç olgusu ağırlıklı olarak Köyden Kente Göç eksenlidir. EKOSEP

Detaylı

BAĞCILAR BELEDİYESİ BİRLİKTE MODELLEME DEĞİŞKEN ÖNERİLERİ

BAĞCILAR BELEDİYESİ BİRLİKTE MODELLEME DEĞİŞKEN ÖNERİLERİ BAĞCILAR BELEDİYESİ BİRLİKTE MODELLEME DEĞİŞKEN ÖNERİLERİ İçindekiler SİSTEM DİNAMİKLERİ ALTERNATİF DEĞİŞKEN ÖNERİLERİ... 2 Aile Yapısı... 2 Çocuk ve Gençlerle ilgili Faaliyetler... 2 Eğitim Kültür...

Detaylı

YEREL ÇEVRESEL PLANLAMA

YEREL ÇEVRESEL PLANLAMA YEREL ÇEVRESEL PLANLAMA M. SİNAN ÖZDEN 2 AĞUSTOS 2017 İSTANBUL PLAN Plan, yapılacak bir işin tasarıları toplamıdır. Plan, bir amaca ulaşmada izlenecek yol ve davranış biçimini gösterir. Plan, bir düşünceyi,

Detaylı

Türkiye dönüşüm geçirerek kırsal bir tarım ekonomisinden küresel ölçekte. 1950 yılında Türkiye nin kentsel nüfusu ülkenin toplam nüfusunun sadece

Türkiye dönüşüm geçirerek kırsal bir tarım ekonomisinden küresel ölçekte. 1950 yılında Türkiye nin kentsel nüfusu ülkenin toplam nüfusunun sadece SİLİVRİ 2014 DÜNYA VE AVRUPA KENTİ Türkiye dönüşüm geçirerek kırsal bir tarım ekonomisinden küresel ölçekte rekabetçi bir sanayi ekonomisi haline gelmiştir. 1950 yılında Türkiye nin kentsel nüfusu ülkenin

Detaylı

TÜİK in YOKSULLUK ANALİZLERİ ÜZERİNE

TÜİK in YOKSULLUK ANALİZLERİ ÜZERİNE Yıl: 24 Sayı:87 Nisan 2010 9 Güncel TÜİK in YOKSULLUK ANALİZLERİ ÜZERİNE Sıddık Ensari TÜİK periyodik olarak 2002 yılından beri düzenli bir şekilde yaptığı Hanehalkı Bütçe Anketleri sonuçlarını esas alan

Detaylı

HENDEK BELEDİYESİ SOSYAL YARDIM VE SOSYAL HİZMET YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve İlkeler

HENDEK BELEDİYESİ SOSYAL YARDIM VE SOSYAL HİZMET YÖNETMELİĞİ. BİRİNCİ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve İlkeler HENDEK BELEDİYESİ SOSYAL YARDIM VE SOSYAL HİZMET YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ KISIM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve İlkeler Amaç Madde 1- Bu Yönetmeliğin amacı, Sakarya ili Hendek ilçesi sınırları içerisinde

Detaylı

SOSYAL POLİTİKANIN KAVRAMSAL ÇERÇEVESİ VE GELİŞİMİ

SOSYAL POLİTİKANIN KAVRAMSAL ÇERÇEVESİ VE GELİŞİMİ İÇİNDEKİLER i 1. SOSYAL POLİTİKANIN KAVRAMSAL ÇERÇEVESİ VE GELİŞİMİ ----------------------------------------------------------------------- 3 1.1. Sosyal Politika Kavramının Genel Açılımı ------------------------

Detaylı

Ekonomik Rapor Kaynak: TÜİK. Grafik 92. Yıllara göre Doğuşta Beklenen Yaşam Süresi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği /

Ekonomik Rapor Kaynak: TÜİK. Grafik 92. Yıllara göre Doğuşta Beklenen Yaşam Süresi. Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği / Grafik 92. Yıllara göre Doğuşta Beklenen Yaşam Süresi Erkek nüfus için, doğuşta beklenen yaşam süreleri 2000-2009 yılları arasında incelendiğinde 2000 yılında 68,1 yıl olan beklenen yaşam süresi 2001-2007

Detaylı

1844 te kimlik belgesi vermek amacıyla sayım yapılmıştır. Bu dönemde Anadolu da nüfus yaklaşık 10 milyondur.

1844 te kimlik belgesi vermek amacıyla sayım yapılmıştır. Bu dönemde Anadolu da nüfus yaklaşık 10 milyondur. Türkiye de Nüfusun Tarihsel Gelişimi Türkiye de Nüfus Sayımları Dünya nüfusu gibi Türkiye nüfusu da sürekli bir değişim içindedir. Nüfustaki değişim belirli aralıklarla yapılan genel nüfus sayımlarıyla

Detaylı

Dr. A. Tarık GÜMÜŞ Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Kamu Hukuku Anabilim Dalı. Sosyal Devlet Anlayışının Gelişimi ve Dönüşümü

Dr. A. Tarık GÜMÜŞ Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Kamu Hukuku Anabilim Dalı. Sosyal Devlet Anlayışının Gelişimi ve Dönüşümü Dr. A. Tarık GÜMÜŞ Selçuk Üniversitesi Hukuk Fakültesi Kamu Hukuku Anabilim Dalı Sosyal Devlet Anlayışının Gelişimi ve Dönüşümü İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... vii İÇİNDEKİLER...xi KISALTMALAR... xvii GİRİŞ...1 Birinci

Detaylı

Türkiye de Kadın İşgücünün Durumu: Kocaeli Örneği

Türkiye de Kadın İşgücünün Durumu: Kocaeli Örneği T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ KADIN CALISMALARI ANABİLİM DALI Türkiye de Kadın İşgücünün Durumu: Kocaeli Örneği Yüksek Lisans Bitirme Projesi Derya Demirdizen Proje Danışmanı Prof.

Detaylı

BURSA KENT KONSEYİ BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ NİN KATKILARIYLA

BURSA KENT KONSEYİ BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ NİN KATKILARIYLA BURSA KENT KONSEYİ BURSA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ NİN KATKILARIYLA KENT KONSEYİ MEVZUATI YASA 5393 SAYILI BELEDİYE KANUNU (TC Resmi Gazete Tarih: 13 Temmuz 2005, Sayı 25874) Kent Konseyi MADDE 76 Kent Konseyi

Detaylı

ŞEHİR YÖNETİMİ Şubat 2018

ŞEHİR YÖNETİMİ Şubat 2018 ŞEHİR YÖNETİMİ Şubat 2018 nin hizmet ve sorumluluk alanları nelerdir? Küresel ve teknolojik değişimlerle birlikte Şehir Yönetimleri nasıl değişmektedir? İdeal nasıl sağlanmalıdır? Ajanda 1. Mevcut Durum

Detaylı

EKONOMİK SÜREÇ İÇİNDE DEVLETİN FONKSİYONLARI KAMU HİZMETLERİ DIŞSALLIKLAR KAMU HARCAMALARININ ARTIŞINA YÖNELİK GÖRÜŞLER

EKONOMİK SÜREÇ İÇİNDE DEVLETİN FONKSİYONLARI KAMU HİZMETLERİ DIŞSALLIKLAR KAMU HARCAMALARININ ARTIŞINA YÖNELİK GÖRÜŞLER 4.bölüm EKONOMİK SÜREÇ İÇİNDE DEVLETİN FONKSİYONLARI KAMU HİZMETLERİ DIŞSALLIKLAR KAMU HARCAMALARININ ARTIŞINA YÖNELİK GÖRÜŞLER EKONOMİK SÜREÇ İÇİNDE DEVLETİN FONKSİYONLARI 1.Kaynak Dağılımında Etkinlik:

Detaylı

SOSYAL BELEDİYECİLİK ÜZERİNE BİR İNCELEME: ELAZIĞ BELEDİYESİ ÖRNEĞİ A Review on Social Municipalism: Case of the Elazıg Municipality.

SOSYAL BELEDİYECİLİK ÜZERİNE BİR İNCELEME: ELAZIĞ BELEDİYESİ ÖRNEĞİ A Review on Social Municipalism: Case of the Elazıg Municipality. Fırat Üniversitesi Harput Araştırmaları Dergisi Cilt: I, Sayı:1, Elazığ, 2014 173 SOSYAL BELEDİYECİLİK ÜZERİNE BİR İNCELEME: ELAZIĞ BELEDİYESİ ÖRNEĞİ A Review on Social Municipalism: Case of the Elazıg

Detaylı

Yerel Yönetimler. Doç. Dr. Aslı Yağmurlu

Yerel Yönetimler. Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Yerel Yönetimler Doç. Dr. Aslı Yağmurlu Yerinden Yönetim Yerinden yönetim bazı kamu hizmetlerinin devlet dışındaki kamu tüzel kişileri tarafandan yürütülmesi demektir. Özellik Merkezden Y. Yerinden Y.

Detaylı

Üst Ölçekli Planlar Mekansal Strateji Planı

Üst Ölçekli Planlar Mekansal Strateji Planı Üst Ölçekli Planlar Mekansal Strateji Planı Mevcut yasal düzenlemelere göre mekânsal planlama kademelenmesinin en üst düzeyinde yeni bir plan türü olarak mekânsal strateji planı yer almaktadır. Mekânsal

Detaylı

Yerelleşme, en genel anlamda, kamu hizmetleri sorumluluk ve yetkilerinin merkezi hükümetten yarı-bağımsız hükümet veya organizasyonlara veya özel

Yerelleşme, en genel anlamda, kamu hizmetleri sorumluluk ve yetkilerinin merkezi hükümetten yarı-bağımsız hükümet veya organizasyonlara veya özel YERELLEŞME NEDİR? Yerelleşme, en genel anlamda, kamu hizmetleri sorumluluk ve yetkilerinin merkezi hükümetten yarı-bağımsız hükümet veya organizasyonlara veya özel sektöre ya da alt yönetsel birimlere

Detaylı

Resmi Gazete Tarihi: 08.10.2006 Resmi Gazete Sayısı: 26313

Resmi Gazete Tarihi: 08.10.2006 Resmi Gazete Sayısı: 26313 Resmi Gazete Tarihi: 08.10.2006 Resmi Gazete Sayısı: 26313 Amaç MADDE 1 KENT KONSEYİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar (1) Bu Yönetmeliğin amacı; kent yaşamında, kent vizyonunun

Detaylı

YAŞLILARA YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR

YAŞLILARA YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR YAŞLILARA YÖNELİK SOSYAL POLİTİKALAR III. Sınıf Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bölümü Risk Gruplarına Yönelik Sosyal Politikalar Dersi Notları-V Doç. Dr. Şenay GÖKBAYRAK İçerik Yaşlılık Kavramı

Detaylı

ISPARTA MİMARLAR ODASI

ISPARTA MİMARLAR ODASI Ulaşılabilirlik Mevzuatında adı geçen Türk Standardları Enstitüsü standartlarının, özürlülerin ulaşabilirliği ile doğrudan ilgili olan üç tanesi; TS 9111: Özürlüler ve Hareket Kısıtlılığı Bulunan Kişiler

Detaylı

BELGESİ. YÜKSEK PLANLAMA KURULU KARARI Tarih: 05.06.2009 Sayı: 2009/21

BELGESİ. YÜKSEK PLANLAMA KURULU KARARI Tarih: 05.06.2009 Sayı: 2009/21 TÜRKİYE HAYAT BOYU ÖĞRENME STRATEJİ BELGESİ YÜKSEK PLANLAMA KURULU KARARI Tarih: 05.06.2009 Sayı: 2009/21 Dr. Mustafa AKSOY Hayat Boyu Öğrenmenin Geliştirilmesi Operasyon Koordinatörü mustafaaksoy@meb.gov.tr

Detaylı

2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ. Bilecik Sosyal Yapı Özel İhtisas Komisyonu Çalışmaları 09.05.2013 Bilecik İl Genel Meclis Toplantı Salonu

2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ. Bilecik Sosyal Yapı Özel İhtisas Komisyonu Çalışmaları 09.05.2013 Bilecik İl Genel Meclis Toplantı Salonu 2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Bilecik Sosyal Yapı Özel İhtisas Komisyonu Çalışmaları 09.05.2013 Bilecik İl Genel Meclis Toplantı Salonu Küreselleşme Küresel ekonominin bütünleşmesi Eşitsiz büyüme Ekonomik

Detaylı

TÜRKİYE DEKİ KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN AKTÖRLERİ VE ÖRNEKLER. Ayaz ZAMANOV-1700103 İrem BAHÇELİOĞLU-1603166

TÜRKİYE DEKİ KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN AKTÖRLERİ VE ÖRNEKLER. Ayaz ZAMANOV-1700103 İrem BAHÇELİOĞLU-1603166 TÜRKİYE DEKİ KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN AKTÖRLERİ VE ÖRNEKLER Ayaz ZAMANOV-1700103 İrem BAHÇELİOĞLU-1603166 İÇERİK Kentsel dönüşüme bakış Kentsel dönüşümdeki aktörler Kamu yönetimi Merkezi yönetim, Yerel yönetimler

Detaylı

KOOPERATİFLERE YÖNELİK HİBE DESTEĞİ

KOOPERATİFLERE YÖNELİK HİBE DESTEĞİ Karınca Dergisi, Ekim 2014, Sayı:934 KOOPERATİFLERE YÖNELİK HİBE DESTEĞİ 1. GİRİŞ Kooperatifler, ortaklarının belirli ekonomik menfaatlerini ve özellikle meslek ve geçimlerine ait ihtiyaçlarını karşılamak

Detaylı

TÜRKİYE DE YEREL YÖNETİMLER REFORMU ÇERÇEVESİNDE SOSYAL BELEDİYECİLİK YAKLAŞIMI

TÜRKİYE DE YEREL YÖNETİMLER REFORMU ÇERÇEVESİNDE SOSYAL BELEDİYECİLİK YAKLAŞIMI TÜRKİYE DE YEREL YÖNETİMLER REFORMU ÇERÇEVESİNDE SOSYAL BELEDİYECİLİK YAKLAŞIMI Düriye TOPRAK Süleyman Demirel Üniversitesi, İİBF, Maliye Bölümü Doğu Kampusü / ISPARTA E-posta: dtoprak@iibf.sdu.edu.tr

Detaylı

Sosyal Devlet Sosyal Belediyecilik İlkeler Uygulamalar

Sosyal Devlet Sosyal Belediyecilik İlkeler Uygulamalar Sosyal Devlet Sosyal Belediyecilik İlkeler Uygulamalar Sosyal Devlet Bir Sonuç Olarak Sosyal Devlet: Emek mücadelelerinin sonucu Demokrasinin Sonucu Tarihsel, toplumsal, coğrafik gelişmelerin sonucu Buradaki

Detaylı

performans programı 014 201 performans programı 02 03 performans programı 62 Ek 1 - Yılı Faaliyetleri - Maaliyetleri... 62 EK 2 - Performans Programı Süreci... 65 04 Tablo 1: Elektronik Ekipmanlar...25

Detaylı

AĠLE VE SOSYAL POLĠTĠKALAR BAKANLIĞININ TEġKĠLAT VE GÖREVLERĠ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME (1)

AĠLE VE SOSYAL POLĠTĠKALAR BAKANLIĞININ TEġKĠLAT VE GÖREVLERĠ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME (1) AĠLE VE SOSYAL POLĠTĠKALAR BAKANLIĞININ TEġKĠLAT VE GÖREVLERĠ HAKKINDA KANUN HÜKMÜNDE KARARNAME (1) Kanun Hük. Kar. nin Tarihi : 3/6/2011, No : 633 Yetki Kanununun Tarihi : 6/4/2011, No : 6223 Yayımlandığı

Detaylı

Prof. Dr. Semih ÖZ Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi

Prof. Dr. Semih ÖZ Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Konu 12 : Yerel Yönetimler Maliyesi Prof. Dr. Semih ÖZ Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi 14 Aralık 2017 ANKARA 1Yerel Yönetimler Maliyesi Yerel Yönetimlerin Tanımı Yerel yönetimler, belirli

Detaylı

KONYA KARAMAN ÇOCUK EYLEM PLANI

KONYA KARAMAN ÇOCUK EYLEM PLANI KONYA KARAMAN ÇOCUK EYLEM PLANI 2016-2018 AMAÇ Onuncu Kalkınma Planı hedeflerine ulaşabilmek açısından hazırlanan öncelik dönüşüm programları topyekûn kalkınma hedeflerinin gerçekleşmesi açısından büyük

Detaylı

YEREL YÖNETİMLERDE İNTERNET KULLANIMI ve BULDAN BELEDİYE Sİ ÖRNEĞİ

YEREL YÖNETİMLERDE İNTERNET KULLANIMI ve BULDAN BELEDİYE Sİ ÖRNEĞİ YEREL YÖNETİMLERDE İNTERNET KULLANIMI ve BULDAN BELEDİYE Sİ ÖRNEĞİ Öğr. Gör. Özlem FEDAİ DENİŞ Pamukkale Üniversitesi, İ.İ.B.F GİRİŞ Türkiye de yerel yönetimlerin kamu bütünü içindeki payı 1950 li yıllardan

Detaylı

KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ

KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ Kentsel planlama toplum yararını esas alan güvenli ve sürdürülebilir yaşam çevresi oluşturmaya yönelik bir kamu hizmetidir. Kent planlama, mekan oluşumunun nedenlerini,

Detaylı

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı, Türkiye nin İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı nın Geliştirilmesi Projesi nin Açılış Toplantısında Ulrika Richardson-Golinski a.i. Tarafından Yapılan Açılış Konuşması 3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği

Detaylı

Türkiye Nüfusunun Yapısal Özellikleri Nüfus; 1- Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı Genç (Çocuk) Nüfus ( 0-14 yaş )

Türkiye Nüfusunun Yapısal Özellikleri Nüfus; 1- Nüfusun Yaş Gruplarına Göre Dağılımı Genç (Çocuk) Nüfus ( 0-14 yaş ) Türkiye Nüfusunun Yapısal Özellikleri Nüfus; ülkelerin kalkınmasında, ülkenin dünyadaki etki alanını genişletmesinde potansiyel bir güç olarak önemli bir faktördür. Nüfusun potansiyel gücü, nüfus miktarı

Detaylı

T.C. MURATPAŞA BELEDİYE BAŞKANLIĞI Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü KADIN VE AİLE HİZMETLERİ MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM

T.C. MURATPAŞA BELEDİYE BAŞKANLIĞI Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü KADIN VE AİLE HİZMETLERİ MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM T.C. MURATPAŞA BELEDİYE BAŞKANLIĞI Kadın ve Aile Hizmetleri Müdürlüğü KADIN VE AİLE HİZMETLERİ MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Temel İlkeler Amaç

Detaylı

T.C. İSTANBUL KALKINMA AJANSI

T.C. İSTANBUL KALKINMA AJANSI T.C. İSTANBUL KALKINMA AJANSI Bölgesel Yenilik Stratejisi Çalışmaları; Kamu Kurumlarında Yenilik Anketi İstanbul Bölgesel Yenilik Stratejisi Kamu Kurumlarında Yenilik Anketi Önemli Not: Bu anketten elde

Detaylı

Sigorta Sektörünün Sağlık Finansmanı Politikalarındaki Yeri ve Önemi M. Akif EROĞLU Genel Sekreter

Sigorta Sektörünün Sağlık Finansmanı Politikalarındaki Yeri ve Önemi M. Akif EROĞLU Genel Sekreter Sigorta Sektörünün Sağlık Finansmanı Politikalarındaki Yeri ve Önemi M. Akif EROĞLU Genel Sekreter 20.12.2018 Sigorta Sektörü Sektöre İlişkin Genel Bilgiler Sektörümüzdeki aktif şirket sayısı: 62 Hayat-Dışı

Detaylı

ŞEHİRSEL TEKNİK ALTYAPI ( ) Prof. Dr. Hülya DEMİR

ŞEHİRSEL TEKNİK ALTYAPI ( ) Prof. Dr. Hülya DEMİR ŞEHİRSEL TEKNİK ALTYAPI (2017-2018) Prof. Dr. Hülya DEMİR Mekânsal kullanım tanımları ve esasları (madde 5) i) Sosyal altyapı alanları (kentsel sosyal altyapı alanları) Birey ve toplumun kültürel, sosyal

Detaylı

I -GENEL BİLGİLER. Misyon. Vizyon. Değerler

I -GENEL BİLGİLER. Misyon. Vizyon. Değerler I. GENEL BİLGİLER I -GENEL BİLGİLER Misyon Medeniyetlerin buluşma noktası İstanbul a karşı tarihi sorumluluğumuzun gereğini yerine getirerek şehrin yaşam kalitesini artırma, özgün kimliğini pekiştirme

Detaylı

SOSYAL HĠZMETLER DAĠRESĠ BAġKANLIĞI SOSYAL YARDIM ĠġLERĠ ġube MÜDÜRLÜĞÜ TEġKĠLAT YAPISI VE ÇALIġMA ESASLARINA DAĠR YÖNERGE

SOSYAL HĠZMETLER DAĠRESĠ BAġKANLIĞI SOSYAL YARDIM ĠġLERĠ ġube MÜDÜRLÜĞÜ TEġKĠLAT YAPISI VE ÇALIġMA ESASLARINA DAĠR YÖNERGE Amaç SOSYAL HĠZMETLER DAĠRESĠ BAġKANLIĞI SOSYAL YARDIM ĠġLERĠ ġube MÜDÜRLÜĞÜ TEġKĠLAT YAPISI VE ÇALIġMA ESASLARINA DAĠR YÖNERGE BĠRĠNCĠ BÖLÜM AMAÇ, KAPSAM, HUKUKĠ DAYANAK, ĠLKELER ve TANIMLAR Madde 1-

Detaylı

KENT KONSEYİ YÜRÜTME KURULU KARARLARI

KENT KONSEYİ YÜRÜTME KURULU KARARLARI KENT KONSEYİ YÜRÜTME KURULU KARARLARI Karar No:1 Türk Kızılayı Zeytinburnu Şube Başkanlığının, tabii afetler karşısında acil olarak kullanacağı yardım malzemelerini depolayabilmesi için, ilçemiz sınırları

Detaylı

T.C. ESKĠġEHĠR ODUNPAZARI BELEDĠYE BAġKANLIĞI. SOSYAL YARDIM ĠġLERĠ MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV, YETKĠ, SORUMLULUK, ÇALIġMA USUL VE ESASLARINA ĠLĠġKĠN YÖNETMELĠK

T.C. ESKĠġEHĠR ODUNPAZARI BELEDĠYE BAġKANLIĞI. SOSYAL YARDIM ĠġLERĠ MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV, YETKĠ, SORUMLULUK, ÇALIġMA USUL VE ESASLARINA ĠLĠġKĠN YÖNETMELĠK T.C. ESKĠġEHĠR ODUNPAZARI BELEDĠYE BAġKANLIĞI SOSYAL YARDIM ĠġLERĠ MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV, YETKĠ, SORUMLULUK, ÇALIġMA USUL VE ESASLARINA ĠLĠġKĠN YÖNETMELĠK BĠRĠNCĠ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak, Tanımlar ve Ġlkeler

Detaylı

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları

Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları Kamu Yönetimi Bölümü Ders Tanımları PA 101 Kamu Yönetimine Giriş (3,0,0,3,5) Kamu yönetimine ilişkin kavramsal altyapı, yönetim alanında geliştirilmiş teori ve uygulamaların analiz edilmesi, yönetim biliminin

Detaylı

BU YIL ULUSLARARASI KOOPERATİFLER YILI!

BU YIL ULUSLARARASI KOOPERATİFLER YILI! BU YIL ULUSLARARASI KOOPERATİFLER YILI! Birleşmiş Milletler Genel Kurulu; kooperatiflerin sosyo-ekonomik kalkınmaya, özellikle yoksulluğun azaltılmasına, istihdam yaratılmasına ve sosyal bütünleşmeye olan

Detaylı

SOSYAL POLİTİKA. Doç.Dr. Gülbiye YENİMAHALLELİ YAŞAR

SOSYAL POLİTİKA. Doç.Dr. Gülbiye YENİMAHALLELİ YAŞAR SOSYAL POLİTİKA Doç.Dr. Gülbiye YENİMAHALLELİ YAŞAR 1. Sosyal Güvenlik Kavramı Sosyal güvenlik terimi, sosyal risk olarak adlandırılan kimi olayların sonuçlarını onarma düşüncesi ile sıkı sıkıya bağlıdır.

Detaylı

Prof. Dr. Zerrin TOPRAK Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi

Prof. Dr. Zerrin TOPRAK Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Prof. Dr. Zerrin TOPRAK Dokuz Eylül Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi KAMU YÖNETİMİ BÖLÜMÜ Stratejik Temalar Stratejik Amaç Stratejik Alan Performans Hedefi Faaliyetler/ Projeler Stratejik

Detaylı

İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ. Hazine Müstaşarlığı Kalkınma Bakanlığı Maliye Bakanlığı Sosyal Taraflar

İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ. Hazine Müstaşarlığı Kalkınma Bakanlığı Maliye Bakanlığı Sosyal Taraflar TARIM SEKTÖRÜ 1. Tarım sektöründe istihdam şartları iyileştirilecektir. 1.1 Tarıma yönelik destekler ihtisaslaşmayı ve istihdamı korumayı teşvik edecek biçimde tasarlanacaktır. Hayvancılık (Tarım Reformu

Detaylı

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER

ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası FĐNANSAL EĞĐTĐM VE FĐNANSAL FARKINDALIK: ZORLUKLAR, FIRSATLAR VE STRATEJĐLER Durmuş YILMAZ Başkan Mart 2011 Đstanbul Sayın Bakanım, Saygıdeğer Katılımcılar, Değerli Konuklar

Detaylı

İşsizlik ve İstihdam Raporu-Ağustos 2016

İşsizlik ve İstihdam Raporu-Ağustos 2016 İşsizlik ve İstihdam Raporu-Ağustos 2016 Geniş tanımlı işsiz 5 milyon 660 bin İstihdam artışında kamu lokomotif! Tarım dışı genç kadın işsizliği yüzde 24,8! Özet 15 Ağustos 2016, İstanbul Türkiye Devrimci

Detaylı

KIRSAL KALKINMA POLİTİKALARI VE YÖNETİŞİM. Prof.Dr.Bülent GÜLÇUBUK, Ankara Üniversitesi 13.Aralık.2012

KIRSAL KALKINMA POLİTİKALARI VE YÖNETİŞİM. Prof.Dr.Bülent GÜLÇUBUK, Ankara Üniversitesi 13.Aralık.2012 KIRSAL KALKINMA POLİTİKALARI VE YÖNETİŞİM Prof.Dr.Bülent GÜLÇUBUK, Ankara Üniversitesi 13.Aralık.2012 Dünya ciddi sorunlarla uğraşmakta Küresel sorunların giderek karmaşık hale gelmekte (göç, eşitsizlikler,

Detaylı

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ III Bölüm 1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ 13 1.1.Türkiye Ekonomisine Tarihsel Bakış Açısı ve Nedenleri 14 1.2.Tarım Devriminden Sanayi Devrimine

Detaylı

KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN TÜRKİYE DEKİ GELİŞİMİ

KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN TÜRKİYE DEKİ GELİŞİMİ Ünite 11 KENTSEL DÖNÜŞÜMÜN TÜRKİYE DEKİ GELİŞİMİ Prof. Dr. Sebahattin BEKTAŞ Kentlerimizde ilk dönüşüm dalgası Tazminat dönemi ile başlamaktadır. 1838 Osmanlı-İngiliz Ticaret Anlaşmasının özellikle liman

Detaylı

Sivil Yaşam Derneği. 4. Ulusal Gençlik Zirvesi Sonuç Bildirgesi

Sivil Yaşam Derneği. 4. Ulusal Gençlik Zirvesi Sonuç Bildirgesi Sivil Yaşam Derneği 4. Ulusal Gençlik Zirvesi Sonuç Bildirgesi GİRİŞ Sivil Yaşam Derneği 21-23 Ekim 2016 tarihleri arasında Konya da 4. Ulusal Gençlik Zirvesi ni düzenlemiştir. Zirve Sürdürülebilir Kalkınma

Detaylı

Türkiye Cumhuriyeti Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014

Türkiye Cumhuriyeti Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı. Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014 Türkiye Cumhuriyeti Yalın Altı Sigma Konferansı-5 / 7-8 Kasım 2014 Sürdürülebilir Bir Üretim Altyapısı Çevreye Duyarlı VGM Güvenli Verimli BSTB İleri Teknoloji Yüksek Katma Değer 2 20 nün Kuruluşu 17 Ağustos

Detaylı

Sağlıklı Kentler Birliği. Yıllık Değerlendirme Raporu 1 Ocak 31 Aralık 2012

Sağlıklı Kentler Birliği. Yıllık Değerlendirme Raporu 1 Ocak 31 Aralık 2012 Sağlıklı Kentler Birliği Yıllık Değerlendirme Raporu 1 Ocak 31 Aralık 2012 Genel Bilgiler Sağlıklı Kentler Birliği tarafından üye belediyelerin çalışmalarını takip etmek, üye belediyeler tarafından sürdürülen

Detaylı

İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ. Hazine Müstaşarlığı Kalkınma Bakanlığı Maliye Bakanlığı Sosyal Taraflar

İŞBİRLİĞİ YAPILACAK KURUM/KURULUŞ. Hazine Müstaşarlığı Kalkınma Bakanlığı Maliye Bakanlığı Sosyal Taraflar TARIM SEKTÖRÜ 1. Tarım sektöründe istihdam şartları iyileştirilecektir. 1.1 Tarıma yönelik destekler ihtisaslaşmayı ve istihdamı korumayı teşvik edecek biçimde tasarlanacaktır. Hayvancılık Hazine Müstaşarlığı

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ İÇ GÖÇ RAPORU 22.07.2014 Eğer bir ülkede gelişmiş bölgelerde büyük

Detaylı

Başbakanlık Baş Müşaviri

Başbakanlık Baş Müşaviri Başbakanlık Baş Müşaviri KENT YÖNETİMİ KENT ; İnsanların bir arada yaşadığı, belli bir nüfusu barındıran, ekonominin ağırlıklı olarak ticaret,hizmet ve sanayiye dayalı olduğu; içinde yaşadığı insanlara

Detaylı

Milli Eğitim Bakanlığı Örgütlenmesi

Milli Eğitim Bakanlığı Örgütlenmesi Milli Eğitim Bakanlığı Örgütlenmesi 1 TÜRKİYE DE MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI NIN ÖRGÜTLENMESİ 3 Mayıs 1920 Maarif Vekâleti adı ile kurulmuştur. Bakanlık geçen yıllar içerisinde Kültür Bakanlığı, 1935; Milli

Detaylı

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi

SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER. Modern Siyaset Teorisi SİYASET BİLİMİ VE ULUSLARARASI İLİŞKİLER DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ ZORUNLU DERSLER Modern Siyaset Teorisi Dersin Kodu SBU 601 Siyaset, iktidar, otorite, meşruiyet, siyaset sosyolojisi, modernizm,

Detaylı

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ?

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ? TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ? Dr. Fatih Macit, Süleyman Şah Üniversitesi Öğretim Üyesi, HASEN Bilim ve Uzmanlar Kurulu Üyesi Giriş Türk Konseyi nin temelleri 3 Ekim 2009 da imzalanan Nahçivan

Detaylı