ALMANYA YA TÜRK VATANDAŞLARININ GÖÇÜNÜN 51. YILI KAZANIMLAR VE TEHDİTLER

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "ALMANYA YA TÜRK VATANDAŞLARININ GÖÇÜNÜN 51. YILI KAZANIMLAR VE TEHDİTLER"

Transkript

1 ALMANYA YA TÜRK VATANDAŞLARININ GÖÇÜNÜN 51. YILI KAZANIMLAR VE TEHDİTLER Dr. Sedat Şahin* ÖZET Almanya daki Türk vatandaşlarının bu ülkedeki serüveni 1961 yılında başlamıştır. Misafir veya göçmen işçi olarak nitelendirilen bu insanlar Almanya da 51. yılını geride bıraktılar. Söz konusu göç, Almanya yla Türkiye arasındaki ilişkileri günümüzde belirleyen en önemli etken olmaktadır. Son yıllarda Almanya nın kendisini hala bir göçmen ülkesi olarak tanımlamasından sonra ve Türkiye nin Avrupa Birliği ne girme süreci, Almanya da yaşayan Türk Yurttaşlarını olumlu ve olumsuz etkilemiştir. Almanya da ki Türk Toplumu nun günümüzde ne gibi kazanımlar elde ettiği ve buna karşı hangi alanlarda olumsuz gelişmelerin yaşandığı verilerle açıklanmıştır. Sayısal verileri çok iyi analiz ederek bu veriler geleceğe ilişkin sağlıklı öngörülerin yapılanması için gereklidir. Anahtar Kelimeler: Türkler, Almanya, göç, 51.yıl, kazanım, tehditler ABSTRACT The adventure of Turkish citizens in Germany started in These people, who are qualified as guest or immigrant workers, left behind their 51 st year in Germany. This aforementioned migration is the most significant factor affecting the relationship between Turkey and Germany. In last years, after Germany has still defined itself as an immigration country and the process of Turkey s joining the European Union have affected Turkish citizens living in Germany in both positive and negative ways. The current gains of Turkish community in Germany on one hand and the areas of negative tendencies on the other hand are given with data. Analysing these statistical data is very important to obtain reliable prediction for the future. Key Words: The Turks, Germany, Immigration, 51 st Year, Advantages, Disavantages Giriş Almanya 2. Dünya Savaşı ndan sonra Konrad Adenhauer önderliğinde ekonomisini yeniden toparlamıştır. Sanılanın aksine bu toparlanma bizzat 2. Dünya * Hacettepe Üniversitesi Edeb. Fak. Alman Dili ve Edebiyatı Öğretim Görevlisi 1

2 Savaşı nda karşı cephede savaştığı ülkeler aracılığıyla olmuştur. Almanya yı savaş sonrasında işgal eden 4 ülkenin kendi aralarında düşünce ayrılığına düşmesi Alman ekonomisine olumlu yansımıştır. Sovyet Rusya nın ve Amerika Birleşik Devletleri nin ideolojik karşıtlığı Almanya nın işine yaramıştır. Bu bağlamda Amerika Birleşik Devletleri nin desteğini alan Almanya, ekonomisini yeniden canlandırmış bu çerçevede Almanya da büyük bir iş gücüne ihtiyaç duyulmuştur. (Zengin, 2010:331) Almanya yla Türkiye arasında 30 Ekim 1961 yılında ''Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Almanya Federal Cumhuriyeti Hükümeti Arasında Türk Firmaları İşçilerinin İstisna Akdi Çerçevesinde İstihdamına İlişkin Anlaşma'' imzalanmıştır. (Deutschland, 1997:46) Bu anlaşmaya dayanarak Haydarpaşa Tren İstasyonu ndan 450 kişilik ilk kafile Almanya nın Düsseldorf kentine hareket etmiş ve Alman Çalışma Bakanı tarafından davul zurna eşliğinde çiçeklerle karşılanmıştır. Almanya Türkiye den öncelikle 6500 işçi talep etmiş ve İstanbul dan hareket eden bu tren daha sonra milyonlarca insanında aynı şekilde Almanya ya göç edeceğinin ilk göstergeleri olmuştur. Yukarıdaki anlaşmanın maddeleri arasında, eğer 2 yıl sonra her iki ülkede karşılıklı göçün devam etmesini istiyorsa, gelen işçilerin Almanya da kalma süresi 3 yıllığına uzatılabilir hükmü de getirilmiştir. Fakat bu madde o günün konjüktürü içinde hiç uygulamaya konmamıştır. Dolayısıyla Almanya ya kaçak yollarla giren işci sayısıda artmış bunların büyük bir bölümünü de Türkler oluşturmuştur. Benzer bir durum 1980 den sonra daha yoğun gözlenmiştir. Yine bu maddeye dayarak 1973 yılına kadar Türk Vatandaşı istikrarlı bir şekilde Almanya ya göç etmiştir. (Alman İstatistik Dairesi, 2003:108) yılında imzalanan anlaşmaya göre bir işçinin Almanya da kalma süresi en fazla 5 yıl olarak belirlenmiştir. Fakat hiçbir Türk Vatandaşı bu maddeye dayanarak istekleri dışında Türkiye ye geri dönmemiştir. Almanya ya göç eden insanlar misafir veya göçmen işçi (Şahin, 2002:347) olarak nitelendirilmiştir. Son yıllarda ister Alman vatandaşı olsun isterse Türk vatandaşı Türk kökenli Alman kavramı misafir veya göçmen işçi kavramının yerine kullanılmaya başlamıştır. Her ne kadar bu kavramlar resmi dilde karşılık bulsa da günlük konuşma dilinde bu insanlar Almanya da Ausländer (Yabancı) ve Türkiye de ise Almancı olarak tanımlanmıştır. 2

3 Her ne kadar 1961 yılında iki ülke arasında yapılan anlaşma Türklerin Almanya da kısa süreli kalaçağını öngörse de, söz konusu anlaşmanın uygulamaya konmamasından dolayı Türkler Almanya da kalıcı olmuştur. Bunun en önemli nedeni ise Alman Ekonomisi nin kısa sürede toparlanıp büyüceğini Almanya yı destekleyen ülkeler hesaba katmamasından kaynaklanmıştır (Laschet, Alvarez, Dolzer, Hemmer, 2006:46). O dönemde Alman Ekonomisine desteği en fazla Amerika Birleşik Devletleri vermiştir. Almanya da Farklı Kuşaklar 1973 yılında iktidarda bulunan yetkililer göç olgusunun Almanya ya için bir tehdit oluşturduğunu düşünerek, göçün engellenmesi için yasa çıkardılar (Anwerbestop). Çıkarılan yasaya rağmen göç istikrarlı bir biçimde devam etmiştir. Bu ikilem göç olgusuna ilişkin tutarlı politikaların uygulanmadığı göstermektedir. Almanya nın kendisini hem göçmen ülkesi olarak tanımlaması, hem de farklı ülke yurttaşlarının Almanya ya göçünün engellenmesi o dönemim en temel sorunu olarak karşımıza çıksa da, bu sorun bilinçli olarak gözardı edilmiştir. Almanya bu ikilemi günümüzde de yaşamaktadır ile 1973 yılları arasındaki dönem 1. Kuşak misafir veya göçmen işçi dönemi olarak nitelendirilmiştir. Ünlü Alman yazar Max Frisch in İşçi bekliyorduk, insanlar geldi (Deutschland, 1999:27) sözü bu bağlamda çok anlamlıdır ve bu cümle o dönemde Türklere karşı ilgisizliğin, Almanya nın göç politikasına ilişkin ikilemin edebi metinlere yansımasıdır. 1. Kuşak 1. Kuşak Türklerin belirgin olarak özellikleri şunlardır: Almanca bilmemektedirler, Almanya da işçi olarak istihdam edilmiş ve Almanya ya belirli süre için gelmişler ve mesleki olarak genelde kalifiye olmayan kişilerden oluşmaktadır. Gelenlerin %63 nün hiçbir mesleği yoktur ve Anadolu nun farklı köylerinden Almanya gitmişlerdir. 1. Kuşağın temel gereksinmeleri dışında Alman yetkililer tarafından özel sorunları dikkate alınmamıştır. Çünkü bu süreçin geçiçi olduğu düşünülmüş belirli süreden sonra Türklerin ülkelerine geri dönecekleri öngörülmüştür. 1. Kuşak Türklerin 1964 yılı için kalifiye eleman açısından dağılımları şu şekildedir: kişiden (%37) kişi kalifiye, yani azda olsa bir mesleki eğitimi bulunmakta, kişiden (%63) hiçbiri de mesleki eğitime sahip değildir (Kongar,1989:359). 3

4 Dolayısıyla bu rakamlar göz önünde bulundurulduğunda Türklerin bir çoğu çalıştıkları iş yerlerinde bizzat deneyimleyerek bir meslek sahibi olmaya başlamışlardır. Çünkü o dönemde çalıştıkları yerlerde genelde çok karmaşık ya da bilgiye dayalı bir iş alanında çalışmadıkları için mesleki deneyimleri kas gücüne dayalı işlerden oluşmuştur. 1. Kuşağa ilişkin bir başka veride, yaş ortalamasının 24 (Deutschland, 1998:32). olmasıdır. Yaş ortalamasının düşük olması Türklerin Almanya da kalıcı olmalarında en önemli etkendir. Eğer yaş ortalaması o dönemde orta yaşın üzerinde olsaydı, Türklerin ülkelerine geri dönme süreci farklı olabilirdi. Medeni durumları ilk bakışta önemsiz görünsede, evlilik yoluyla ya da aile birleşiminden yararlanarak Almanya ya göçün devam etmesini sağlamıştır. Bu insanlar aynı zamanda Türk ve Alman yetkililerin ortaklaşa kurduğu İstanbul daki Sağlık Merkezi nden sağlıklı ve çalışabilir durumda olduklarına dair sağlık raporu alarak misafir işci veya göçmen statüsünü almaya hak kazanmıştır. 2. Kuşak 1974 den 1984 yılına kadar Almanya da 2. Kuşak Türkler yetişmiştir yılında Alman hükümeti Geri Dönüşü Teşvik Yasası nı (Rückkehrförderungsgesetz) meclisten geçirerek Türklerin ülkelerine belirli ücret karşılığında dönmesini teşvik etmiştir. Her ne kadar Alman yetkililer geri döneceklerin sayısını çok yüksek beklemişlerse de teşvik yasasından yararlananların sayısı o günün koşulları içinde düşük olmuştur. Bu yasadan yararlananların sayısı yaklaşık kişidir ve genelde 1. Kuşak göçmen veya misafir işçiler olmuştur. (Yıldız, 1993:7) Buna ek olarak geri dönüş yasasından yararlananlar Almanya da bir şekilde çocuklarının kalmalarını da sağlamışlardır. Almanya yla olan bağlantılarda bu anlamda bir kopukluk olmamıştır. Geri dönemeyen 2. Kuşak Türkler Almanya daki Türk varlığının devamını sağlamıştır. 2. Kuşak Türklerin en önemli özellikleri şunlardır: 1. Kuşak göçmen veya misafir işçilerin çocuklarıdır, ya Türkiye den Almanya ya aile bileşiminden yararlanarak gelmişlerdir ya da Almanya da doğmuşlardır. Kısmen Almanca öğrenmişler, Alman okuluna gitmeye başlamışlar veya Almanya ya evlenerek gelmişlerdir. 2. Kuşak ile birlikte Alman yetkililer şu gerçek ile karşı karşıya kalmıştır. Geri Dönüşü Teşvik Yasası na rağmen Türkler ülkelerine geri dönmeyeceklerdir. Bu durumun anlaşılmasından sonra Almanya daki Türklerin Alman Toplumuna 4

5 uyum (Integration) sağlaması için değişik politikalar uygulanmaya konmuştur. Uyum sorunu bugün hala Almanya için en önemli başlıktır. Uyum sorunuyla ilgili ayrıntılar Kazanımlar ve Zayıf Noktalar ve Tehditler başlığı altında derinlemesine incelenecektir. 2.Kuşak Almanya daki Türk varlığının sadece Almanya da kalıcı olmasını sağlamamış aynı zamanda da ekonomik ve sosyokültürel hayatta da varlıklarını kabul ettirmişlerdir. Başka bir ifadeyle 1. Kuşağın birikimlerini farklı bir sosyal bir yapıya dönüştürmüşlerdir. Bu dönüşüm süreci uyum sorununuda beraberinde getirmiştir. 2. Kuşak Türklere ilişkin Türk Azınlık kavramı her ne kadar kullanılsada bu kavram tanımlamada kullanım alanı bulamamıştır. Her anlamda 2. Kuşak Türkler 1. Kuşağın oluşturduğu paralel topluma karşın bizzat Almanların gündelik yaşamanın içine karışmıştır. Bu dönemde Alman toplumuyla etkileşim süreci hız kazanmış ve Türklere ilişkin yeni imgelerin oluşmasa neden olmuştur. Bu süreç tek yönlü olmamış her alanda kendini göstermiştir. Sözkonusu değişimin Türk Toplumu için getirelerinin de götürülerinin de olduğu kaçınılmazdır. Örneğin parçalanmış aile dediğimiz olgu bu anlamda dezavantaj oluşturmuş, buna karşın Türklerin gelir düzeyi oldukca artmıştır. Dolayısıyla 51. Yılı geride bırakırken 2. Kuşak için söylenecek en önemli şey bu kuşağın itici güç olduğu gerçeğidir. Daha sonraki kuşaklar kendilerini hep 2. Kuşağın toplumsal yapısına göre kendilerini şeklilendirmiştir. 3. ve 4. Kuşak 3. Kuşak Türkler 1984 yılından ve 4. Kuşak 2000 yılından sonra Almanya da yetişmeye başlamıştır. 3. ve 4. Kuşağın en önemli özelliği Almanca bilgileri yeterli derecededir. Alman toplumuna uyum sağlamışlardır. Çok kültürlü yetişmişlerdir (Multikulturell) aynı zaman da iki dilli iletişime sahiptirler (Multilingual). 1. Kuşağa göre 3. ve 4. Kuşak çok daha eğitimli ve Almanya daki sosyal ve iş yaşamının içinde yer almaktadırlar (Kaya, 2000:137). Yukarda kısaca Almanya da yaşayan Türklere ilişkin bilgiler kuşaklar arasında karşılaştırmalar yapılarak verilmiştir. 1. Kuşağın Almanya ya göç edişinin 51. Yılı geride bırakılırken 51 yılın Almanya da yaşayan Türk vatandaşlarına neler kazandırdığı ve hangi konularda sorunların yaşandığı ve bu sorunların bir tehdit oluşturduğu aşağıda birlikte ele alınmıştır. Özellikle tehdit kavramının kullanılması nedeni şudur. Almanya artan yabancı düşmanlığı ve buna bağlı şiddet olgusunun marjinalde olsa ortaya çıktığı ve yabancıların bazı durumlarda kendini güvende 5

6 hissetmediği gibi psikolojik yaklaşımlar tehdit kavramının kullanılmasına neden olmuştur. Kazanımlar Alman Yabancılar Merkezi nin (AZR) 2011 yılının verilerine göre Almanya da Türk vatandaşı yaşamaktadır. Bunlardan si Alman vatandaşlığına geçmiştir. Kadın ve erkek sayısının oranında büyük bir sapma bulunmamaktadır. Almanya da yaşayan kadın sayısı ve buna karşın erkeklerin sayısı ise dür. Almanya daki Türk varlığının sayısı 2010 yılına kadar istikrarlı bir şekilde artış göstermiştir yılına gelindiğinde Türklerin Almanya daki nüfusu az da olsa azalma eğilimine girmiştir. Bu eğilimin nedenleri arasında Almanya nın içinde bulunduğu nüfus artışı veya nüfus azalışının Almanya daki Türk Varlığı nı da etkilemesinden kaynaklanmaktadır. Almanya nın en önemli sorunlarından birisi de genel nüfusunun gittikçe yaşlanmasıdır. Türkler arasındaki nüfusun azalmasının bir nedeni de Türklerin ya Avrupa Birliğine bağlı bir ülkeye ya da Türkiye ye geri dönmesinden kaynaklanmaktadır. 1. Kuşak Türklerin nüfus dağılımı göz önünde bulundurulduğunda kadın ve erkek arasındaki fark çok belirgindir. Bu fark 51 yıl içinde yavaş yavaş kapanmaya başlamıştır. Kadın ve erkek sayısının yavaş yavaş birbirine eşitlenmesi gelecekte istikrarlı bir nüfus yapılanmasının ortaya çıkacağının göstergesidir. Almanya daki Türk nüfusunun sayısı ile ilgili bir başka gerçek ise Almanya ya İlticacı olarak göç edenlerin sayısının belirsizliğidir.çünkü sözkonusu kişilerin geneli ne Türk ne de Alman vatandaşıdır. Sözkonusu kişiler Alman veya Türk vatandaşıyla evlendiklerinde doğal olarak evlendiği kişinin vatandaşlık haklarını da kazanmaktadır. Türk Nüfusunun Alman Ekonomisine katkısı oldukça önemlidir. Almanya da 2011 yılı itibarıyla yaklaşık büyük küçük Türk işletmesi bulunmaktadır. Bu işletmeler de yaklaşık kişi istihdam edilmekte ve işletmeler yıllık olarak yaklaşık 50 Milyar Avro ciroya sahiptir (Şen, 2011:165). Ekonomik girdilerinin yüksek olması diğer alanlara da yansımakta ve aynı zamanda Alman Toplumu içinde ve Alman toplumuyla barışık yeni bir toplum oluşmaktadır. Almanya bu nedenlerden dolayı kendini Göçmen Ülkesi olarak tanımlamaktadır. Bir toplumun yurtdışındaki ekonomik gücü doğal olarak istihdama yansımakta ve Türkler arasındaki işsizlik oranın aşağıya çekilmesini sağlamaktadır. Buna ek 6

7 olarak, Almanya bu girişimcilerin istihdam oranını dikkate alarak ekonomik politikalarını Türk Varlığı na yönelik oluşturmaktadır. Bu ekonomik gücün bir diğer yansıması da Türkiye ye ilişkindir. Çünkü işletme sahipleri Türkiye de de büyük küçük yatırımlar yapmaktadır. Örneğin Vural Öğer in sahip olduğu Tur Şirketleri yıllardır Almanya dan Türkiye ye milyonlarca Alman turisti getirmektedir. Buna ek olarak alım gücünün yeterli olmasından dolayı Türkler kendi evini almaktadır. Ev sahibi olan Türklerin sayısı gözle görünür şekilde artmaktadır. Almanya da bugün yaklaşık olarak Türk kökenli hane bulunmakta ve yaklaşık Türk vatandaşının kendine ait bir evi vardır (Şen 2011:193). Bunun anlamı Almanya daki Türklerin %38 i kendi evinde oturmaktadır. Hane başına düşen gelir 2020 Avro dur (Şen 2011:192). Almanya koşulları düşünüldüğünde bu miktar temel gereksinmelerinin giderilmesi ve yılda bir ay boyunca izin yapabilmek için yeterli bir orandır. Buna ilaveten 18 yaşını doldurmuş Türklerin %87 nin kendisine ait bir arabası bulunmaktadır. Aynı merkezin araştırmasına göre, Türklerin %54 ü Almanların sivil toplum kuruluşlarına katılmaktadır. Bunlardan %17,5 sportif, %12,8 siyasal, %3,4 kültürel ve %0,3 dini kuruluşlardır. Bir Türk sivil toplum örgütüne katılım oranları ise şu şekildedir: %12,8 dini, %10,8 kültürel, %8,4 sportif, %2,4 etnik temelli kuruluşlardır (Şen 2011:192). Aynı şekilde Türklerin %40 ı Almanlarla yoğun ilişkiler kurmaktadır. Dolayısıyla Türklerin Almanya daki sosyal hayata katılım oranları ki bu kuruluşlara yıllık üye aidatı ödendiği göz önünde bulundurulursa, hiç de azımsanmayacak düzeydedir. Çünkü Türklere yapılan en önemli eleştirilerin başında uyum sorunu gelmektedir. Türklerin sivil toplum kuruluşlarına katılım oranı oldukça yüksektir ve bu eleştirilerde bir turtasızlık olduğu ortadadır. Bu bağlamda sivil kuruluşlarda yer alan ve etkinlikte bulunan insanlar doğal olarak uyum konusunda psikolojik olarak hazırdır. Çünkü bu tür sivil kuruluşlar tamamen gönüllülük esasına dayalı etkinliklerde bulunmaktadır. Almanya daki Türklere ilişkin bir başka kazananımda eğitim ve öğretim alanına ilişkindir. Kazanımların istikrarlı ve kalıcı olmasını sağlayan olguda iyi donanımlı bireylerin yetişmesinden kaynaklanmaktadır. Almanya da anaokulundan liseye kadar olan öğrenci sayısı yaklaşık ve yüksek öğrenim gören öğrenci sayısı 2011 verilerine göre yaklaşık kişidir (Şen 2011:193). Türk öğrencilerin Almanya daki okul sistemi içindeki oranı %43,3 ü bulmaktadır. Bu bağlamda Türk öğrencilerinin herhangi bir meslek okuluna gitmelerinin önünde de bir engel 7

8 bulunmamaktadır. Ayrıca İlköğretim 4. sınıftan itibaren eğer not ortalaması koşulunu yerine getiriyorsa Gymnasium denilen çok önemli bir okulda eğitim almalarının da önü açıktır. Bu okullara giriş notu olarak Alman Eğitim Sistemi tüm eyaletlerde Almanlarla Türklerin not ortalamasını aynı derecede hesaplamamaktadır. Bu anlamda Yabancı kökenli öğrencilerin not ortalamaları daha tolere edilebilir konumdadır. Dolayısıyla Türk öğrencilerinin gelecekte yüksek öğrenim olanağının önü de açıktır. Her ne kadar Gymnasium ve Yüksek Öğrenim gören öğrenci sayısı düşük olarak düşünülse de, Türklerin nüfus oranı temel alındığında bu sayı yaklaşık 10 yıldır istikrarlı bir şekilde aynı kalmaktadır. Başka bir ifadeyle yaklaşık 10 yıldır Almanya da Üniversite mezunu insan sayısı istikrarlı bir şekilde devam etmektedir. Türk öğrenciler Alman Eğitim sistemi içinde genel olarak meslek okullarını seçmektedir. Bir mesleki okula girmeleri daha kolay olmaktadır. Ancak sorun Türk gençlerinin neredeyse yarısı girdiği mesleki eğitimlerini kendilerinden kaynaklanan sorunlardan dolayı yarıda bırakmaktadırlar. Almanya da meslek sahip olmak çok önemlidir. Çünkü mesleki eğitim uzun vadeli politikalar dikkate alınarak ihtiyaca göre belirlenmektedir. Dolayısıyla mesleki eğitimini tamamlayanların sayısı istihdam edilenlerden fazla olmamaktadır. Bir başka olumlu gelişme ise Türkler Almanya da kendi özel okullarını açmaktadır. Hannover de Türk İşadamlarının girişimiyle VIB Özel Gymnasium açılmıştır. Bu okulun amacı Türk Öğrencileri ne ilerleme olanağı yaratacağı gibi Türklerin yoğun olarak yaşadığı kentlerde de farklı alanlarda benzer okulların açılmasına öncülük etmektir. Bir başka girişimde Almanya da Özel ilköğretim okullarının kurulmasıdır. Buna ilişkin çalışmalar devam etmektedir. Bir başka önemli gelişme de Almanya nın Berlin kentine ilk Türk Üniversitesi nin eğitim öğretim hayatına başlamasıdır. Bu üniversite sadece Türklere değil her ulustan öğrencilere kapısını açmıştır. Görüleceği üzere ilkokuldan üniversiteye kadar Türk varlığı Alman Eğitim Sistemi içinde Eyalet müfredatlarına bağlı kalmak koşuluyla kendine özgü eğitim programları uygulayarak eğitimlerini tamamlama olanağı bulacaktır. Türklerin okullaşma oranı eğer bir çok eyalete bu şekilde devam ederse, Alman eğitim ve öğrenim sistemi içinde kendi eğilimleri ve talepleri doğrultusunda kazanımlar elde edeceklerdir. Özel okullar bu anlamda özellikle 3. ve 4. Kuşaklar için bir dönüm noktası olacaktır. Çünkü her eyallette açılacak okullar hem 8

9 Türklerin istihdamını sağlayacak hemde o eyallette yaşayan öğrencilerin ekonomik anlamda daha az harcama yaparak eğitimlerini tamamlama olanağı olacaktır. Türkler Almanya da siyasetle de uğraşmaktadır. Farklı partilerde siyasal yaşamını sürdüren 5 tane Türk kökenli milletvekili bulunmaktadır. Yeşiller Partisi nin eş başkanı ve Sosyal Demokrat Parti nin Başkan Yardımcısı Türk kökenlidir. İki eyalete bakanlık yapan iki tane Türk vatandaşı bulunmaktadır. Farklı eyaletlerde 21 meclis üyesi yer almaktadır. Bunun dışında da Almanya yı Avrupa Parlamentosu nda üye olarak temsil eden iki tane Türk kökenli temsilci bulunmaktadır. Dolayısıyla Türkler nüfus oranı itibarıyla da kendilerini temsil eden milletvekillerini hem eyalet parlamentolarına hem de Alman Meclisine gönderebilmektedir. Bunun yansımaları da her iki ülke ilişkilerinde ticaret hacmine yansımaktadır. Türkiye ile Almanya uzun süreden beri çok önemli iki ticari ortaktır yılı itibarıyla Türkiye Almanya ya 20,1 Milyar Avro luk ihraçat yaparken ithalat ise 11,7 Milyar Avro da kalmıştır. Almanya Türkiye ye en fazla otomobil, otomobil yedek parçası ve makine yedek parçaları, Türkiye den de Almanya ya en fazla tekstil, otomobil yedek parçası ve makina ithal edilmektedir. Bunun yanısıra Türkiye nin Turizm gelirlerinin %28 ni Almanlar oluşturmaktadır. Görüleceği üzere iki ülkenin ticaret hacmi oldukça yüksektir. Bu oran Almanya da yaşayan Türklerle doğrudan ilişkilidir. Çünkü Almanya da yaşayan büyük bir çoğunluk yıllık izinlerini Türkiye de geçirmekte ve bu anlamda Türkiye için döviz girdisi oluşturmaktadır. İki ülke arasında 2000 yılından itibaren yeni gelişmeler olmuştur. Almanya Türkiye den donanımlı eleman ihtiyacını karşılamak amacıyla hizmet sektöründe, sağlık alanında ve bilgisayar teknolojilerinde en az lise mezunu ve Almanca bilen eleman talep etmiştir. Bu süreç henüz daha resmi imzalarla onaylanmadığı için beklemektedir. Eğer karşılıklı imzalar atılırsa ikinci göç dalgasının başlayacağını öngörmek zor değildir. Türkler açısından bakıldığında onları en çok Almanca bilmek koşulu zorlayacaktır. Bu nedenle Türkiye de bulunan Goethe Enstitüsü Merkezlerine dil öğrenmek amacıyla her yıl binlerce insan başvurmaktadır. Türk- Alman Kültür İşleri Derneği nin verilerine göre bu sayı her yıl 2000 kişiyi geçmektedir. Bu sayının yüksek olmasının bir nedeni de Almanya da yaşayıp ta Türkiye den birisiyle evlenecek olan kişilerin Almanya da Aile Birleşiminden 9

10 yaralanabilmesi için Almanca bildiğini belgelemesi zorunluluğudur. Başka bir ifadeyle Türkiye de Almanya da yaşayan biriyle evlenecek olan Türk Vatandaşları Goethe Enstitülerinin sınavına girmek zorundadır. Almanya ya gidecek olanlar Almanca bilmiyorsa Goethe Enstitüleri nin dil kursuna katılmaktadırlar. Bu durum Almanya da yaşayan Türkler için büyük bir sorundur. Çünkü bu yasa sadece Türkler için uygulanmaktadır. Almanya da yaşayan Türklerin dini inanclarını yerine getirmek amacıyla 2350 tane dini kuruluş yani cami ve cem evi bulunmaktadır. Bu kuruluşlarda imamlar ve dedeler görevlendirilmiştir. Dolayısıyla Almanya da yaşayan Türkler inanışlarının gereklerini kurumsal bir çatı altında sürdürebilmektedir. Bu bağlamda Almanya da yaşayan Türkler istedikleri takdirde ve kendileri de finanse ederse herhangi bir dini kurum kurabilme ve yönetme hakkına sahiptir. Tehditler ve Zayıf Taraflar Son yıllarda Avrupa da başlayan ekonomik krize bağlı olarak Türkler arasındaki işsizlik oranı artmaktadır. Her ne kadar bu durum Almanya da yaşayan Türk vatandaşlarından kaynaklanmıyor ise de, kriz onları direk etkilemektedir. Alman İşçi Bulma Kurumu nun açıklamasına göre 2011 yılı için Türkler arasındaki işsizlik oranı %22,2, devlet yardımı olmadan geçinemeyenlerin oranı ise %26 dır. Almanya da yaşayan Türklerin genel nüfüsa oranını düşününce işsizlik ve devlet yardımına gereksinim duyanların oranı oldukça yüksektir. Almanya da yaşayan 25 yaş altı Türk gençlerinin sayısı yaklaşık kişiyi bulmaktadır. Kriz bu anlamda bu gençlerin istihdam sorununu etkilemektedir. Buna bağlı olarak bu gençlerin %60 nın bir meslekten yoksun olduğu düşünülürse, devlet yardımına gereksinim duyanların oranı daha da artabilir. Almanya da yaşayan Türklere ilişkin bir başka tehdit ise dil sorunudur. Çünkü 3.ve 4. Kuşak Türkler ne Almancayı ne de Türkçeyi iyi bilmektedirler. Bu da iş bulmalarında çok önemli bir rol oynamaktadır. Türklerin Almanca bilmeleri iş bulmalarında temel koşuldur. Özellikle 3. ve 4. Kuşağın çok dilli (Multilingual) yapısının kazanım olarak ortaya çıkabilmesi için Anadili çok iyi bilmesi ve ikinci dil olarak Almancayı günlük dil kullanımı dışında da etkin kullanabiliyor olması gereklidir. Dile ilişkin daha önce değindiğimiz aile birleşimiyle ilgili sorun günümüzde yoğun olarak eleştirilmektedir. Çünkü bu yasa sadece Türk vatandaşlarını kapsamakta ve eşitlik ilkesiyle çelişmektedir. 10

11 Almanya da 2010 yılına göre suç işleyenlerin sayısı kişiyi bulmaktadır ve bu sayı Almanya da yaşayan yabancılara göre çok yüksektir. Suç işleme olgusu Almanya daki Türk İmajı nı direkt olarak etkilemektedir ve işsizlik oranın yüksek olmasında temel etkenlerden birisidir. Görüleceği üzere Almanyada yaşayan Türklere ilişkin tehditler veya zayıf taraflar konusunda işsizlik başta gelmektedir. Dolayısıyla ekonomiye bağlı olgular özellikle Türk gençleri için uyum sorunu içinde bir an önce halledilmesi gereken bir sorundur. Aynı zamanda işsizlik sorunu Almanya da yaşayan Türkler için kendi özel işletmelerini açmaları içinde fırsat yaratmaktadır. Sayıları i geçen küçük ve büyük işletmelerin bir çoğu bu nedenden dolayı kurulmuştur. Yukardaki paragraflardan da anlaşılacağı üzere dil sorunu ve işsizlik birbiriyle doğru orantılı unsurlardır. Bunun yanı sıra böyle bir problemin varlığı hem Türkler tarafından hem de Alman yetkililer tarafından da kabul edilmektedir. Bunun için hangi kuşaktan olursa olsun Almanya daki yetkililer Türkler için dil kursları düzenlemektedir. Bunun yanı sıra Türklerin kendi anadillerini de çok iyi bilmeleri için her yıl Türkiye den Almanya ya Almanca bilen öğretmenler gönderilmektedir. Almanya ya giden öğretmen sayısı bugün 1500 ü geçmiştir. Okutman sayısı ile 50 nin üzerindedir. Dil bilgisi bir başka soruna daha işaret etmektedir. Almanya da yaşayan Türklere ilişkin en belirgin eleştiri Türklerin Almanya ya uyum sağlayamadığı konusundadır. Bu çercevede de uyumun Almanca bilgisiyle gerçekleşeceği düşünülmektedir. Türkiye Araştırmalar Merkezi nin 2011 yılında yaptığı ankete göre Parçalanmış Aileler Almanya da yaşayan Türklerin üçüncü sıradaki sorununu oluşturmaktadır. Başka bir ifadeyle aile fertleri içinde Alman vatandaşı olmuş bireylerle olmamış bireyler arasındaki hukuksal statü sorun yaratmaktadır. Almanya da yaşayan Türklerin %34 ü bu ülkede 30 yıldan fazla zamandan beri yaşamaktadır. Eğer Alman vatandaşı olmamışlarsa yerel ve genel seçimlerde oy kullanma hakkına sahip değillerdir. Buna bağlı olarak farklı aile bireylerinin farklı statülerde olmaları yaşam biçimlerini de doğrudan etkilemektedir. Alman vatandaşlığına geçenler bu anlamda kendilerini sosyal güvenlik açısından rahat hissetmektedirler. Almanya da yaşayan Türklerin nüfusu 2011 yılından itibaren azalma eğilimi göstermektedir; kişi olan nüfus %1.8 oranında ilk defa gerilemiştir. Alman yetkililer için bu durum başta olumlu olarak algılansa da istihdam edilebilir nüfus açısından bu nüfusun istikrarlı bir şekilde artırılması 11

12 gerekliliği ortaya çıkmıştır. Çünkü Alman nüfusunun geneli yaşlılardan oluşmaktadır. Dolayısıyla Türk nüfusunun düşmesi uzun vadede Alman ekonomisi açısından olumlu görünen bir durum değildir. Bunun başka bir anlamı da eğer nüfustaki bu düşüş devam ederse Almanya tıpkı 1961 yılındaki gibi yeni bir iş göçüne gereksim duyacaktır. Almanyada yaşayan ilköğretim çağındaki Tük çocuklarının %13 ü özel eğitim görmektedir. Almanya da bu okullar malasef deliler okulu olarak algılanmaktadır. Dolayısıyla bu oranın yüksek olmasının nedenleri arasında dil yine en önemli faktördür. Dilini çok iyi bilmediği ve bazı durumlarda hiç anlamadığı bir ülkede öğrencilerin doğal olarak not ortalaması istenen düzeyde olmamaktadır. Almanya da not ortalaması geleceğe ilişkin eğitim hayatında çok önemli olduğundan özel eğitim veren okula gidenlerin oranı yüksektir. Almanya da herhangi bir yüksek öğrenim kurumundan mezun olmuş Türk kökenli Alman vatandaşı ile Alman vatandaşı olmamış Türkler arasında da bir eşitsizlik bulunmaktadır. Çünkü Alman vatandaşlığını almış bir üniversite mezunu Avrupa Birliği ülkelerinde iş bulma açısından avantajlıyken aynı üniversitenin aynı bölümünden mezun Türk vatandaşı öncelikli olarak işe kabul edilmemektedir. Bu önemli bir sorundur. Bir başka olumsuz olarak algılanan durum ise Türklerin siyasal partilerle olan ilişkisidir. En son seçimlerde Türklerin %70 i Sosyal Demokrat veya Yeşiller Partisine oy vermiştir (Sahilyol, 2011:4). Bunun nedeni, yaşadıkları toplumun içişleriyle, yani kendilerine verilen haklarla ilgilidir. Bu durum Almanya da yaşayan Türklere ilişkin sağlıklı bir dağılımın olmadığını ortaya koymaktadır. Çünkü bu partiler dışındaki partiler, Almanya da büyük bir oy oranına sahiptir. Başka bir ifadeyle Almanya da yaşayan Türkler haklarını sadece bu partiler aracılığıyla değil, marjinal partiler dışında tüm partilerle dialoga geçerek elde etmelidir. Öyle olmadığı takdirde Türkler den oy alamayan partiler, Türk karşıtlığı nı iç politikada oy malzemesi yapmakta ve seçimler öncesinde bu durumu ön plana çıkarmaktadır. Almanya da yaşayan Türkler oy verme bakımından tamamen pragmatik bir yaklaşım sergilemektedir. Özellikle Berlin gibi büyük kentlerde milletvekilliği, meclis üyelikleri veya belediye başkanlığı seçiminde Türklerin oyları belirleyici olmaktadır. Eğer oy oranları sağlıklı bir dağılım gösterirse tüm partiler Türk 12

13 karşıtlığını yapamayacakları gibi onların hakları konusunda yeni yaklaşımlar getireceklerdir. Çünkü bu sorun başka bir sorunla bağlantılıdır. Son yıllarda Almanya da ırkçılık eğilimi artmakta ve buna bağlı olarak Türklere karşı şiddet örgütlü bir biçimde gerçekleşmektedir. Hatta işin boyutu planlı öldürmeye kadar gitmektedir. Özellikle marjinal partilerin oy oranlarını arttırması Almanya için büyük sorun oluşturmaktadır. Ekonomik kriz ise ırkçılığı artıran başka bir etken olmaktadır. Bu durum entellektüel çevrelerce bile dolaylı olarak desteklenir görünmektedir. Thilo Sarrazin in Almanya kendini yok ediyor (Deutschland schaff sich ab) adlı kitabı ve Almanya eski Başbakanlarından Helmut Schmidt in bir gazeteye verdiği röportaj bu duruma somut örneklerdir. Her iki örnekte dolaylı olarak Türklerin Almanya ya uyum konusundaki sorunlarını dolaylı olarak ırkçı bir yaklaşımla değerlendirmektedir. Yine Türklerin dil ve inançlarıyla ilgili sorunlar onların bakış açısına göre en temel iki sorunu oluşturmaktadır. Oysa en başta sorulması gereken ya da uyum sürecinde sorgulanması gereken soru şudur: Almanya ya kaç Türk vatandaşı uyum sağlayamamıştır. Uyum sorunu genel mi yoksa özel bir sorun mudur? Bu sorudan yola çıkarak verilecek cevap daha sağlıklı çözüm yollarının bulunmasına neden olacaktır. Çünkü Almanya ya uyum sağlayaman Türkler parelel toplum olarak adlandırılmaktadır. Bu durumu olumsuz olarak etkileyen bir başka faktör de son yıllarda Avrupa da gelişen dinsel karşıtlıktır. Özellikle 11 Eylül saldırısından sonra Avrupa dinsel algılamada değişiklik göstermeye başlamış ve Almanya bu konuda Avrupa Birliğini nin lokomotifi olmuştur. Sonuç Yukarıda Türklerin en temel sorunları ve kazanımları birlikte ele alınmıştır. Türklerin Almanya da gelecekte nasıl bir toplum oluşturacakları konusunda sağlıklı ve bilimsel bir yaklaşım sergilenecekse yukarıda sunulan verilerin dikkate alınması zorunluluğu vardır. Bu topluma ilişkin sosyolojik yapı analiz edilmeden Türk Varlığı nın Almanya daki geleceği konjüktürel olacaktır. En başta yapılması gereken Türklerin hem Türkçe hem de Almanca dilbilgilerini halletmektir. Bu problem halledilmediği sürece kısmen varolan uyum sorunu da devam edecektir. Bunun için her iki ülkenin eğitim politikaları tekrar düzenlenmeli ve Almanya da yaşayan Türklere göre programlar oluşturulmalıdır. Bunun içinde bir dönem Almanya da yaşamış ve Türkiye ye kesin dönüş yapmış ve eğitimli insanların deneyimleri bu programları oluştururken dikkate alınmalıdır. Buna bağlı olarak bu insanların Almanya daki sosyolojik yapısı tam anlamıyla çıkarılmalıdır. Çünkü 13

14 Almanya da yaşayan insanlar kendi içlerinde de bir paralel toplum oluşturmaktadırlar. Başka bir ifadeyle Almanya daki Türklerin kendi aralarında da duvarlar bulunmaktadır. Bu duvarlar dinsel ve etnik temellidir. Bu anlamda 1. ve 4. Kuşak arasında bir fark bulunmamaktadır. Bir toplumu anlayabilmenin yolu o toplumunun sosyolojisini ve psikolojisini iyi anlayabilmekten geçmektedir. Buna yönelik anket çalışmaları hazırlanmalı ve bu anketin sonucuna göre düzenlemeler yapılmalıdır. Bu çalışmalara göre belirlenecek olan uzun vadeli planlar ideolojik yaklaşımlardan uzak tutulmalıdır. Çünkü 51 yıldır bir başka ülkede yaşayan bir toplumun artık yaşadığı toplumun bir parçası olduğu gerçeğinin kabul edilmesi gereklidir. Almanya da yaşayan her Türk Vatandaşına dolaylı olarak önerilen ya Alman gibi ol Almanya ya uyum sağla, ya da kendi kültürel yapı değiştir anlayışının bilimsel bir yaklaşım olmadığı çok açıktır. Ekonomik krizlerin başlıca nedeni olarak da görülen bu kitle kendini güven içinde hissetmediği zaman nasıl başka bir topluma uyum sağlayaçaktır? Almanya da yaşayan Türklere ilişkin yıllardır yapılan araştırmalar sonucunda bir çok veri toplanmıştır. Bu veriler bir envanterde toplanıp sürekli güncellenmeli Alman siyasiyetcilerinin, üniversitelerin ve bizzat bu verileri oluşturan kişilerin kullanımına açılması gereklidir. Yapılan bu araştırmalar cok dar bir çevrede ele alındığı için Almanya daki Türk Varlığına ilişkin sorunlar da yine aynı çevreler tarafından çözüme ulaşılmaya çalışılmaktadır. Bu çerçevede her iki ülkenin katılımıyla sağlanacak olan çözüm yolları geliştirilmelidir. Bu yapılmadığı takdirde sadece bir ülkenin yaklaşımı kabul edildiğinden sorunlar birikerek yeni sorunlara yol açmaktadır. Bu bağlamda yapılması gereken en önemli şey sayısı belli olan bu insanlara doğrudan ulaşmaktır. Ulaşılmadığı takdirde Almanya da yaşayan Türkler başka bir ülkede mikro düzeyde paralel toplumlara ayrışacaktır yılında Hacettepe Üniveristesi Alman Dili ve Edebiyatı Bölümünde yapılan Doktora (Die Rezeption des Begriffes Heimat in drei Generationen der in Deutschland lebenden Türken, Ein Beitrag zur Soziolinguistik und Semiotik. Almanya da yasayan birinci, ikinci ve üçüncü kusak Türklerin Vatan algılaması. Göstergebilim ve Sosyodilbilim açısından bir araştırma, Sedat Şahin) çalışmasına göre hangi kuşaktan olursa olsun Almanya da yaşayan Türklerin %44 ü Türkiye yi ve %50 si de hem Türkiye yi hem de Almanya yı Vatan olarak algılamaktadır. Bunlara Almanya da doğup büyüyen kuşaklar da dahildir 14

15 (Şahin, 2009: 270). Dolayısıyla, hem Türkiye yi hem de Almaya yı vatan olarak algılayan kişilerin her iki ülkeden de vazgeçemedikleri çok açıktır. Her iki ülkenin vatan olarak algılanmasından dolayı her iki ülkenin paydaşı olan bu insanların gelecekleriyle ilgili planlar yapılırken işbirliği yapma zorunluluğu vardır. Bu işbirliği öncelikli olarak ekonomik sonra da sosyo kültürel alana ilişkin olmalıdır. Çünkü her iki ülke arasındaki ilişkileri belirleyen en önemli katma değeri Almanya da yaşayan Türk vatandaşlarının kendileri belirleyeciktir. Her iki ülke de bu bağlamda kurumsal yapıları oluşturmak mecburiyetindedir. KAYNAKÇA: AZR (2011) (Alman Yabancılar Merkezi), Ausland Ministerium Yayınevi, Berlin/Almanya. BERİL,Tufan; YILDIZ, Süleyman. (1993). Geri Dönüş sürecinde İkinci Kuşak, Hacettepe Üniversitesi Yayınları B-36, Ankara. DEUTSCHE STATISTISCHE AMT. (2003). (Alman İstatistik Dairesi); Yirmi Yıllık Kardeşlik, Franfurt Societätts Yayınevi Gmbh, Franfurt/Almanya. DEUTSCHLAND DERGİSİ. (1997). Türk-Alman Diyalogu için 16 Proje, Franfurt Societätts Yayınevi Gmbh Şubat, Franfurt/Almanya. DEUTSCHLAND DERGİSİ. (1998). Karşılıklı Saygı, Franfurt Societätts Yayınevi Gmbh Ekim, Franfurt/Almanya. DEUTSCHLAND DERGİSİ. (1999). Almanya da Görüş Çeşitliliği, Franfurt Societätts Yayınevi Gmbh Ağustos/Eylül, Franfurt/Almanya. KAYA, Ayhan. (2000). Berlin deki Küçük İstanbul, Büke Yayınları, İstanbul. KONGAR, Emre. (1989). Türkiye nin Toplumsal Yapısı, Remzi Kitapevi, İstanbul. LASCHET Armin, ALVAREZ José E., DOLZER Rudolf, HEMMER Hans- Rimbert (2006). Auslandinvenstitionen, Herder Yayınevi Dergisi, Almanya. SAHİLYOL, Kaan. (2011). Siyasetinde Türk Kökenli Seçmen ve Politikacılar, İKV Değerlendirme Notu, Türkiye. ŞAHİN, Sedat. (2002). Almanya da Usta bir Hiciv Sanatcısı: Kaya Yanar, Folklor/Edebiyat Dergisi 2002/4, UEM Uluslararası Eğitim Öğretim Basımevi, Ankara. ŞAHİN, Sedat. (2009). Die Rezeption des Begriffes Heimat in drei Generationen der in Deutschland lebenden Türken, Ein Beitrag zur Soziolinguistik und Semiotik. Doktora Çalışması, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara. ŞEN, Faruk. (2011). Almanya daki Türkler Entegrasyon veya Gettolaflama, Türkiye Araştırmaları Yayınları, Almanya, ZENGİN, Erkan. (2010). Türk-Alman Edebiyatına Tarihsel Bir Bakış ve bu Edebiyata İlişkin Kavramlar, Türkiyat Dergisi, Hacettepe Üniversitesi Türkiyat Enstitüsü Yayınları, Sayı 12, Bahar, Ankara. 15

Yeni Göç Yasas Tecrübeleri

Yeni Göç Yasas Tecrübeleri Eflref Ar kan Bildiğiniz gibi Almanya aile birleşiminin gerçekleşmesi konusunda göç yasasında bazı değişiklikler yapmıştır. Bu değişiklikleri eleştirenler ve olumlu görenler bulunmaktadır. Ben göç yasasının

Detaylı

LÜTFEN KAYNAK GÖSTEREREK KULLANINIZ 2013

LÜTFEN KAYNAK GÖSTEREREK KULLANINIZ 2013 OECD 2013 EĞİTİM GÖSTERGELERİ RAPORU: NE EKERSEN ONU BİÇERSİN (4) Prof. Dr. Hasan Şimşek İstanbul Kültür Üniversitesi (www.hasansimsek.net) 5 Ocak 2014 Geçtiğimiz üç hafta boyunca 2013 OECD Eğitim Göstergeleri

Detaylı

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ?

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ? TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ? Dr. Fatih Macit, Süleyman Şah Üniversitesi Öğretim Üyesi, HASEN Bilim ve Uzmanlar Kurulu Üyesi Giriş Türk Konseyi nin temelleri 3 Ekim 2009 da imzalanan Nahçivan

Detaylı

Proje: COMPASS 510858-LLP-1-AT-LEONARDO-LMP. Proje hakkında açıklayıcı bilgiler

Proje: COMPASS 510858-LLP-1-AT-LEONARDO-LMP. Proje hakkında açıklayıcı bilgiler Proje: COMPASS 510858-LLP-1-AT-LEONARDO-LMP Proje hakkında açıklayıcı bilgiler Bu anketin amacı, niteliksel bilgilerin toplanıp, belirli formlarda yardım ve ihtiyacı olan, 15-25 yaş arası göçmen yada farklı

Detaylı

Alan: Sosyal Psikololji. 04/2007 10/2008 Yüksek Lisans Humboldt Üniversitesi Berlin

Alan: Sosyal Psikololji. 04/2007 10/2008 Yüksek Lisans Humboldt Üniversitesi Berlin Yrd. Doç. Dr. Leyla ÖZDEMİR Holtur Evleri 2. Etap A Blok Daire 24 Boztepe/Trabzon Mail: leyla-oezdemir@hotmail.com Doğum Tarihi: 12.01.1980 Eğitim Bilgileri 10/2008 12/2012 Doktora Humboldt Üniversitesi

Detaylı

Nitekim işsizlik, ülkemizin çözümlenemeyen sorunları arasında baş sırada yer alıyor.

Nitekim işsizlik, ülkemizin çözümlenemeyen sorunları arasında baş sırada yer alıyor. Ekonomi İyileşiyor, İşsizlik Artıyor Hande UZUNOĞLU Şubat ayında Türkiye İstatistik Kurumu nun yayınladığı hanehalkı işgücü araştırması sonuçlarının ardından işsizlik yine Türkiye nin gündemine yerleşti.

Detaylı

tepav Nisan2011 N DEĞERLENDİRMENOTU 2008 Krizinin Kadın ve Erkek İşgücüne Etkileri Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı

tepav Nisan2011 N DEĞERLENDİRMENOTU 2008 Krizinin Kadın ve Erkek İşgücüne Etkileri Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı DEĞERLENDİRMENOTU Nisan2011 N201127 tepav Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Ayşegül Dinççağ 1 Araştırmacı, Ekonomi Etütleri Hasan Çağlayan Dündar 2 Araştırmacı, Ekonomi Etütleri 2008 Krizinin

Detaylı

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi.

HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU. İTKİB Genel Sekreterliği Hazırgiyim ve Konfeksiyon Ar-Ge Şubesi. HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜ 2017 TEMMUZ AYLIK İHRACAT BİLGİ NOTU Ağustos 2017 1 HAZIRGİYİM VE KONFEKSİYON SEKTÖRÜNÜN 2017 TEMMUZ İHRACAT PERFORMANSI ÜZERİNE KISA DEĞERLENDİRME Yılın İlk 7 Ayında

Detaylı

18- EĞİTİM, ÖĞRETİM VE GENÇLİK

18- EĞİTİM, ÖĞRETİM VE GENÇLİK 18- EĞİTİM, ÖĞRETİM VE GENÇLİK Göçmen İşçi Çocuklarının Eğitimine İlişkin Yönetmelik, 14 Kasım 2002 tarih ve 24936 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Bu yönetmelik kapsamında yapılan

Detaylı

Türkiye de işsizler artık daha yaşlı

Türkiye de işsizler artık daha yaşlı Türkiye de işsizler artık daha yaşlı Esen Çağlar, Ozan Acar, Haki Pamuk Mart 2007 2001 krizinden günümüze Türkiye ekonomisinde iki önemli yapı değişikliği birlikte yaşanmıştır. Bir yandan makroekonomik

Detaylı

TÜRKİYE DE MESLEKİ EĞİTİM

TÜRKİYE DE MESLEKİ EĞİTİM Uzman Melisa KORKMAZ TÜRKİYE DE MESLEKİ EĞİTİM Eğitimde Genel Görünüm Günümüz küresel rekabet ortamında bilgi ve bilgi teknolojileri giderek önem kazanmakta, ülkeler her geçen gün hızla gelişen teknoloji

Detaylı

Türkiye Makine ve Teçhizat İmalatı Meclisi

Türkiye Makine ve Teçhizat İmalatı Meclisi Türkiye Makine ve Teçhizat İmalatı Meclisi Makine İmalatı Sanayi Temel Bazı Göstergelerdeki Gelişmeler 2018 İlk Yarı Eylül, 2018 Bilgi Notu 5/2018, Ruhi GÜRDAL (Doç. Dr.) Türkiye Makine ve Teçhizat İmalatı

Detaylı

Rusya nın Yaptırımlarının Türkiye Ekonomisine Olası Etkileri

Rusya nın Yaptırımlarının Türkiye Ekonomisine Olası Etkileri Rusya nın Yaptırımlarının Türkiye Ekonomisine Olası Etkileri Aralık 2015 Eren Demir Uzman Yardımcısı İktisadi Araştırmalar Bölümü 1 Rusya nın Yaptırımlarının Türkiye Ekonomisine Olası Etkileri 24 Kasım

Detaylı

DEMOGRAFİK DÖNÜŞÜMLE YAŞLANAN NÜFUS TÜRKİYE. Prof. Dr. Nükhet HOTAR AK PARTİ Genel Başkan Yardımcısı

DEMOGRAFİK DÖNÜŞÜMLE YAŞLANAN NÜFUS TÜRKİYE. Prof. Dr. Nükhet HOTAR AK PARTİ Genel Başkan Yardımcısı DEMOGRAFİK DÖNÜŞÜMLE YAŞLANAN NÜFUS TÜRKİYE Prof. Dr. Nükhet HOTAR AK PARTİ Genel Başkan Yardımcısı 30.09.2013 İçinde bulunduğumuz dönemde Türkiye orta yaş ve yaşlanmakta olan bir nüfus yapısına sahiptir.

Detaylı

TARIMSAL İSTİHDAMA DAİR TEMEL VERİLER VE GÜNCEL EĞİLİMLER

TARIMSAL İSTİHDAMA DAİR TEMEL VERİLER VE GÜNCEL EĞİLİMLER TARIMSAL İSTİHDAMA DAİR TEMEL VERİLER VE GÜNCEL EĞİLİMLER Onur BAKIR MSG Dergisi Yayın Kurulu Üyesi Giriş Bu çalışmanın amacı, Türkiye de tarımsal istihdam alanında 1980 den bugüne yaşanan dönüşümü temel

Detaylı

ÇALIŞMA EKONOMİSİ II

ÇALIŞMA EKONOMİSİ II ÇALIŞMA EKONOMİSİ II KISA ÖZET KOLAYAOF DİKKATİNİZE: BURADA SADECE ÖZETİN İLK ÜNİTESİ SİZE ÖRNEK OLARAK GÖSTERİLMİŞTİR. ÖZETİN TAMAMININ KAÇ SAYFA OLDUĞUNU ÜNİTELERİ İÇİNDEKİLER BÖLÜMÜNDEN GÖREBİLİRSİNİZ.

Detaylı

LOJİSTİK SEKTÖRÜ BÜYÜME ORANLARI

LOJİSTİK SEKTÖRÜ BÜYÜME ORANLARI RAPOR: TÜRKİYE NİN LOJİSTİK GÖRÜNÜMÜ Giriş: Malumları olduğu üzere, bir ülkenin kalkınması için üretimin olması ve bu üretimin hedefe ulaşması bir zorunluluktur. Lojistik, ilk olarak coğrafyanın bir ürünüdür,

Detaylı

ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ

ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI Ve TÜRKİYE ÜZERİNE ETKİLERİ ÇERÇEVE SUNU Gülçiçek ÖZKORKMAZ Başkanlık Baş Danışmanı Mukim Özel Temsilciler Direktörü ABD - AB SERBEST TİCARET ANLAŞMASI ve TÜRKİYE ÜZERİNE

Detaylı

ÖZGEÇMİŞ. 02/2014 devam etmekte: Yrd.Doç.Dr.; Avrasya Üniversitesi, Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi

ÖZGEÇMİŞ. 02/2014 devam etmekte: Yrd.Doç.Dr.; Avrasya Üniversitesi, Psikoloji Bölümü Öğretim Üyesi ÖZGEÇMİŞ 1. Adı Soyadı Leyla AYDEMİR 2. Adres Sancak Mah. Adnan Kahveci Cad. No: 59 B Blok Kat 6 No:21 Yomra/Trabzon 3. Doğum Tarihi 12.01.1980 4. E-Mail: leyla-oezdemir@hotmail.com 5. Öğrenim Durumu 10/2008

Detaylı

DIŞ TİCARETTE KATMA DEĞER GÖSTERGELERİ TÜRKİYE 1

DIŞ TİCARETTE KATMA DEĞER GÖSTERGELERİ TÜRKİYE 1 DIŞ TİCARETTE KATMA DEĞER GÖSTERGELERİ TÜRKİYE 1 Ticarette katma değer ölçümü, ihracata konu olan mal ve hizmetlerin üretimindeki değerin kaynağını ülke ve sektörler açısından ortaya koyabilmek amacıyla

Detaylı

Anadilde Eğitim ve Başarı Üzerine Etkileri: Almanya Örneği

Anadilde Eğitim ve Başarı Üzerine Etkileri: Almanya Örneği tepav The Economic Policy Research Foundation of Turkey Anadilde Eğitim ve Başarı Üzerine Etkileri: Almanya Örneği Ali Sökmen, TEPAV 4 Aralık 2013 Çerçeve Almanya nın eğitim sistemi ve dil politikası Almanya

Detaylı

İSO Kadın Sanayiciler Platformu 8 MART MANİFESTOSU

İSO Kadın Sanayiciler Platformu 8 MART MANİFESTOSU İSO Kadın Sanayiciler Platformu 8 MART MANİFESTOSU 1- Kadın istihdamı özendirilmeli Sorun: Gelişmiş ülkelerin çoğunda kadınların işgücüne katılım oranları yüzde 60-80 aralığında. Gelişmekte olan ülkelerde

Detaylı

ALMANYA DA 2012 MAYIS AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER. 1. İstihdam Piyasası

ALMANYA DA 2012 MAYIS AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER. 1. İstihdam Piyasası ALMANYA DA 2012 MAYIS AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER 1. İstihdam Piyasası Federal İstatistik Dairesi nin verilerine göre, çalışanların sayısı Nisan 2012

Detaylı

ALMANYA DA 2011 NİSAN AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER. 1. İstihdam Piyasası

ALMANYA DA 2011 NİSAN AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER. 1. İstihdam Piyasası ALMANYA DA 2011 NİSAN AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER 1. İstihdam Piyasası Federal İstatistik Dairesi nin verilerine göre, çalışanların sayısı Mart 2011

Detaylı

Tekstil-Hazır Giyim Gülay Dincel TSKB Ekonomik Araştırmalar dincelg@tskb.com.tr Kasım 2014

Tekstil-Hazır Giyim Gülay Dincel TSKB Ekonomik Araştırmalar dincelg@tskb.com.tr Kasım 2014 Tekstil-Hazır Giyim Gülay Dincel TSKB Ekonomik Araştırmalar dincelg@tskb.com.tr Kasım 2014 Sektöre Bakış Tekstil ve hazır giyim sektörleri, GSYH içinde sırasıyla %4 ve %3 paya sahiptir. Her iki sektör

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ İNTİHAR RAPORU 24. 09.2014 GİRİŞ: En basit anlamda insanın kendi

Detaylı

Türkiye de Kadın İstihdam Sorununa Arz-Talep açısından bir Yaklaşım

Türkiye de Kadın İstihdam Sorununa Arz-Talep açısından bir Yaklaşım Türkiye de Kadın İstihdam Sorununa Arz-Talep açısından bir Yaklaşım TEPAV Kadın Emeği Konferansı Ankara, 3 Mayıs 2011 Doç. Dr. İpek İlkkaracan Ajas İstanbul Teknik Üniversitesi, İşletme Fakültesi Kadın

Detaylı

Standard Eurobarometer EUROBAROMETER 7 AVRUPA BİRLİĞİNDE KAMUOYU BAHAR Bu rapor Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilciliği için hazırlanmıştır.

Standard Eurobarometer EUROBAROMETER 7 AVRUPA BİRLİĞİNDE KAMUOYU BAHAR Bu rapor Avrupa Komisyonu Kıbrıs Temsilciliği için hazırlanmıştır. Standard Eurobarometer European Commission EUROBAROMETER 7 AVRUPA BİRLİĞİNDE KAMUOYU BAHAR 2009 ULUSAL RAPOR Standard Eurobarometer 71 /Bahar 2009 TNS Opinion & Social ÖZET KIBRIS KIBRIS TÜRK TOPLUMU Bu

Detaylı

GRUP 5 ÇANKIRI KASTAMONU ZONGULDAK

GRUP 5 ÇANKIRI KASTAMONU ZONGULDAK GRUP 5 ÇANKIRI KASTAMONU ZONGULDAK GÜÇLÜ YÖNLER Çankırı ilinde Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ve Çankırı Belediyesi bünyesinde olan bir Yaşlı Koordinasyon birimi bulunmaktadır. Zonguldak ilinde ise 2000 yılında

Detaylı

Araştırma Notu 13/159

Araştırma Notu 13/159 Araştırma Notu 13/159 27 Aralık 2013 1,4 MİLYON GENÇ NE OKULDA NE İŞTE Seyfettin Gürsel, Gökçe Uysal-Kolaşin ve Melike Kökkızıl Yönetici Özeti TÜİK tarafından açıklanan Hanehalkı İşgücü Anketi 2012 verilerine

Detaylı

ÜLKE RAPORLARI ÇİN HALK CUMHURİYETİ 2013. Marksist-Leninist Tek Parti Devleti Yüzölçümü 9,7 milyon km 2

ÜLKE RAPORLARI ÇİN HALK CUMHURİYETİ 2013. Marksist-Leninist Tek Parti Devleti Yüzölçümü 9,7 milyon km 2 ÜLKE RAPORLARI ÇİN HALK CUMHURİYETİ 2013 Başkent Pekin Yönetim Şekli Marksist-Leninist Tek Parti Devleti Yüzölçümü 9,7 milyon km 2 Nüfus 1,35 milyar GSYH 8,2 trilyon $ Kişi Başına Milli Gelir 9.300 $ Resmi

Detaylı

BURDUR İLİNDE SPORA KATILIMIN SOSYO EKONOMİK BOYUTUNUN ARAŞTIRILMASI

BURDUR İLİNDE SPORA KATILIMIN SOSYO EKONOMİK BOYUTUNUN ARAŞTIRILMASI 996 I.BURDUR SEMPOZYUMU BURDUR İLİNDE SPORA KATILIMIN SOSYO EKONOMİK BOYUTUNUN ARAŞTIRILMASI Kemal FİLİZ * Kadir PEPE ** ÖZET Araştırmada, Burdur ilinde aktif spor yapan sporcuların sosyoekonomik profillerinin

Detaylı

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: 2016-25. 31 Mayıs 2016. Toplantı Tarihi: 24 Mayıs 2016

BASIN DUYURUSU PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ. Sayı: 2016-25. 31 Mayıs 2016. Toplantı Tarihi: 24 Mayıs 2016 Sayı: 2016-25 BASIN DUYURUSU 31 Mayıs 2016 PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ Toplantı Tarihi: 24 Mayıs 2016 Enflasyon Gelişmeleri 1. Nisan ayında tüketici fiyatları yüzde 0,78 oranında artmış ve yıllık

Detaylı

DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI YENİ TEŞVİK MEVZUATI HAKKINDA EKONOMİ BAKANINA HAZIRLANAN RAPOR 2012

DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI YENİ TEŞVİK MEVZUATI HAKKINDA EKONOMİ BAKANINA HAZIRLANAN RAPOR 2012 DİYARBAKIR TİCARET VE SANAYİ ODASI YENİ TEŞVİK MEVZUATI HAKKINDA EKONOMİ BAKANINA HAZIRLANAN RAPOR 2012 1 1. Giriş Bölgesel kalkınma veya bölgesel gelişmeler son yıllarda hepimizin üstünde tartıştığı bir

Detaylı

Ulusal Entegrasyon Plani: Ulusal Entegrasyon Entegrasyon siyasetinin motoru Plani: Entegrasyon siyasetinin motoru Ulusal Entegrasyon Plani:

Ulusal Entegrasyon Plani: Ulusal Entegrasyon Entegrasyon siyasetinin motoru Plani: Entegrasyon siyasetinin motoru Ulusal Entegrasyon Plani: Ulusal Entegrasyon Plani: Entegrasyon Ulusal Entegrasyoun siyasetinin Plani motoru Ulusal Entegrasyon Entegrasyon siyasetinin motoru Plani: Entegrasyon siyasetinin motoru Ulusal Entegrasyon Plani: Stand

Detaylı

İKİ AYDA 500 BİN YENİ İŞSİZ Krizin Tahribatı

İKİ AYDA 500 BİN YENİ İŞSİZ Krizin Tahribatı İşsizlik ve İstihdam Raporu-Aralık 2017 15 Kasım 2018, İstanbul İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU Kasım 2018 İKİ AYDA 500 BİN YENİ İŞSİZ Krizin Tahribatı Gerçek İşsiz Sayısı 6,4 Milyona Yaklaştı Kayıtlı İşsiz

Detaylı

KRİZ İŞSİZ BIRAKIYOR

KRİZ İŞSİZ BIRAKIYOR İşsizlik ve İstihdam Raporu-Aralık 2017 15 Ekim 2018, İstanbul İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU- Ekim 2018 KRİZ İŞSİZ BIRAKIYOR İşsizlikte Patlama Gerçek İşsiz Sayısı 6,3 Milyon Kayıtlı İşsiz Sayısı Son Bir

Detaylı

İSPANYA ÜLKE RAPORU AĞUSTOS 2017 ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

İSPANYA ÜLKE RAPORU AĞUSTOS 2017 ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ İSPANYA ÜLKE RAPORU AĞUSTOS 2017 ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ 1. ÖZET BİLGİLER Resmi Adı : İspanya Krallığı Nüfus : 48.146.136 Dil :İspanyolca (resmi dil), Katalanca, Portekizce. Din :%96 Katolik Yüzölçümü

Detaylı

İşsizlik ve İstihdam Raporu-Aralık 2017 İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU- AĞUSTOS 2018 MEVSİM ETKİLERİNDEN ARINDIRILMIŞ İŞSİZLİK ARTTI, İSTİHDAM DÜŞTÜ

İşsizlik ve İstihdam Raporu-Aralık 2017 İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU- AĞUSTOS 2018 MEVSİM ETKİLERİNDEN ARINDIRILMIŞ İŞSİZLİK ARTTI, İSTİHDAM DÜŞTÜ İşsizlik ve İstihdam Raporu-Aralık 2017 15 Ağustos 2018, İstanbul İŞSİZLİK VE İSTİHDAM RAPORU- AĞUSTOS 2018 İŞSİZLİKTE KRİZİN AYAK SESLERİ MEVSİM ETKİLERİNDEN ARINDIRILMIŞ İŞSİZLİK ARTTI, İSTİHDAM DÜŞTÜ

Detaylı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2014, No: 90

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2014, No: 90 EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2014, No: 90 i Bu sayıda; 2014 Ocak ayı İşgücü ve İstihdam Verileri değerlendirilmiştir. i 1 2014 ün ilk ayında gerçek işsiz sayısı 4 milyon 924 bin

Detaylı

1. VATANDAŞLARIMIZI İLGİLENDİREN GELİŞMELER

1. VATANDAŞLARIMIZI İLGİLENDİREN GELİŞMELER 1. VATANDAŞLARIMIZI İLGİLENDİREN GELİŞMELER 1.1. İş Piyasası Eylül ayında çalışanların sayısı, bir ay öncesine göre mevsimsel etkilerden arındırılmış olarak 35.000 artmıştır. Mevsimsel etkilerden arındırılmamış

Detaylı

Türkiye-Almanya Sosyal Güvenlik Sözleşmesi nin 50 nci Yılı Konferansı Ankara da Düzenlendi

Türkiye-Almanya Sosyal Güvenlik Sözleşmesi nin 50 nci Yılı Konferansı Ankara da Düzenlendi Türkiye-Almanya Sosyal Güvenlik Sözleşmesi nin 50 nci Yılı Konferansı Ankara da Düzenlendi Sosyal Güvenlik Kurumu(SGK), Ankara Üniversitesi ve Ziraat Bankası işbirliği ile Türkiye-Almanya Sosyal Güvenlik

Detaylı

DOĞURGANLIĞI BELİRLEYEN DİĞER ARA DEĞİŞKENLER 7

DOĞURGANLIĞI BELİRLEYEN DİĞER ARA DEĞİŞKENLER 7 DOĞURGANLIĞI BELİRLEYEN DİĞER ARA DEĞİŞKENLER 7 Banu Akadlı Ergöçmen ve Mehmet Ali Eryurt Bu bölümde gebeliği önleyici yöntem kullanımı dışında kadının gebe kalma riskini etkileyen temel faktörler incelenmektedir.

Detaylı

2012 Nisan ayında işsizlik oranı kuvvetli bir düşüş ile 2012 Mart ayına göre 0,9 puan azalarak % 9 seviyesinde

2012 Nisan ayında işsizlik oranı kuvvetli bir düşüş ile 2012 Mart ayına göre 0,9 puan azalarak % 9 seviyesinde 1 16-31 Temmuz 2012 SAYI: 41 MÜSİAD Araştırmalar ve Yayın Komisyonu İşsizlikte Belirgin Düşüş 2012 Nisan ayında işsizlik oranı kuvvetli bir düşüş ile 2012 Mart ayına göre 0,9 puan azalarak % 9 seviyesinde

Detaylı

OY HAKKI, SEÇİM ve SEÇİM SİSTEMLERİ

OY HAKKI, SEÇİM ve SEÇİM SİSTEMLERİ OY HAKKI, SEÇİM ve SEÇİM SİSTEMLERİ Sınırlı Oy Hakkı 1) Servete ve Vergiye Bağlı Seçme Hakkı 2) Yeteneğe Bağlı Seçme Hakkı (örneğin, İtalya da 1912 seçimleri, İngiltere de 1945 e kadar uygulanan seçimler)

Detaylı

İşsizlik İstikrarlı Biçimde Yükseliyor! Son 10 Yılın En Yüksek İşsiz Sayısı

İşsizlik İstikrarlı Biçimde Yükseliyor! Son 10 Yılın En Yüksek İşsiz Sayısı İşsizlik ve İstihdam Raporu-Şubat 2017 15 Şubat 2017, İstanbul İşsizlik İstikrarlı Biçimde Yükseliyor! Son 10 Yılın En Yüksek İşsiz Sayısı Bir yılda 590 bin yeni işsiz Resmi işsiz sayısı 3 milyon 715 bine

Detaylı

GRAFİKLERLE FEDERAL ALMANYA EKONOMİSİNİN GÖRÜNÜMÜ

GRAFİKLERLE FEDERAL ALMANYA EKONOMİSİNİN GÖRÜNÜMÜ GRAFİKLERLE FEDERAL ALMANYA EKONOMİSİNİN GÖRÜNÜMÜ Hazırlayan: Fethi SAYGIN Mart 2014 Kaynak :DESTATIS (Alman İstatistik Enstitüsü) GENEL DEĞERLENDİRME Ekonomi piyasalarındaki durgunluk ve sorunlara rağmen,

Detaylı

Göç ve Serbest Dolaşım Eğilimler ve Engeller. Ayşegül Yeşildağlar 16.09.2010 Ankara, Turkey

Göç ve Serbest Dolaşım Eğilimler ve Engeller. Ayşegül Yeşildağlar 16.09.2010 Ankara, Turkey Göç ve Serbest Dolaşım Eğilimler ve Engeller Ayşegül Yeşildağlar 16.09.2010 Ankara, Turkey Türkiye den AB ne Göç 1961 den itibaren göçün değişen doğası 60 lar : Batı Avrupa da niteliksiz işgücü ihtiyacı

Detaylı

AB Bütçesi ve Ortak Tarım Politikası

AB Bütçesi ve Ortak Tarım Politikası AB Bütçesi ve Ortak Tarım Politikası OTP harcamalarının AB bütçesinin önemli bölümünü kapsaması, bu politikayı bütçe tartışmalarının da odak noktası yaparken, 2014-2020 Mali Çerçeve içinde tarım, kırsal

Detaylı

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ Hazırlayan: Sıla Özsümer AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı IMF Küresel Ekonomik Görünümü IMF düzenli olarak hazırladığı Küresel Ekonomi Görünümü

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Karşılaştırmalı Eğitim Nedir?... 1 Yabancı Ülkelerde Eğitim... 4 Uluslararası Eğitim... 5 Kaynakça... 12

İÇİNDEKİLER. Karşılaştırmalı Eğitim Nedir?... 1 Yabancı Ülkelerde Eğitim... 4 Uluslararası Eğitim... 5 Kaynakça... 12 İÇİNDEKİLER Karşılaştırmalı Eğitim Nedir?... 1 Yabancı Ülkelerde Eğitim... 4 Uluslararası Eğitim... 5 Kaynakça... 12 I. ALMANYA EĞİTİM SİSTEMİ 1. DOĞAL FAKTÖRLER (Coğrafi Yapı, İklim Koşulları)... 14 1.1.

Detaylı

BATI AFRİKA ÜLKELERİ RAPORU

BATI AFRİKA ÜLKELERİ RAPORU BATI AFRİKA ÜLKELERİ RAPORU ( Sektörü Açısından) ULUDAĞ İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ ARGE ŞUBESİ NİSAN, 2018 GSYİH- Milyar USD Nüfus -Milyon Araç Parkı-adet Pazar İthalat-milyon USD* -milyon

Detaylı

Kıvanç Duru 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Programı Değerlendirmesi

Kıvanç Duru 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Programı Değerlendirmesi Kıvanç Duru 2015 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Programı Değerlendirmesi Ankara Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İktisadi ve Mali Analiz Yüksek Lisansı Bütçe Uygulamaları ve Mali Mevzuat Dersi 2015 YILI

Detaylı

İŞGÜCÜ VE İSTİHDAM Demografik Fırsat Penceresi

İŞGÜCÜ VE İSTİHDAM Demografik Fırsat Penceresi İŞGÜCÜ VE İSTİHDAM 1. Dünya Çalışma Örgütü nün 213 yılında yayınladığı Global İstihdam Trendleri -213 verilerine göre; 212 yılında dünya genelinde toplam işsiz sayısı 197 milyonu bulmuş ve projeksiyonlara

Detaylı

1. SOSYAL SERMAYE 1. (1) (2) 2. (3). (4) 3. (5) (6) 4.

1. SOSYAL SERMAYE 1. (1) (2) 2. (3). (4) 3. (5) (6) 4. 1. SOSYAL SERMAYE 1. Sosyal sermaye OECD tarafından grup içerisinde ya da gruplar arasında işbirliğini kolaylaştıran anlayışlar, paylaşılan değerler, normlarla birlikte ağlar olarak tanımlanmaktadır (1).

Detaylı

ALMANYA DA 2012 EYLÜL AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER

ALMANYA DA 2012 EYLÜL AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER ALMANYA DA 2012 EYLÜL AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER 1. İstihdam Piyasası 2012 Ağustos ayı itibariyle çalışanların sayısı, bir ay öncesine göre 43.000

Detaylı

SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN

SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN ADNAN MENDERES ÜNİVERSİTESİ NAZİLLİ İİBF İKTİSAT BÖLÜMÜ VE AVRUPA ARAŞTIRMALAR MERKEZİ TARAFINDAN DÜZENLENEN GÜNCEL EKONOMİK SORUNLAR KONGRESİ NDE YAPACAĞI Açılış Konuşmasının

Detaylı

PROMISE- TÜRKİYE PROMOTING IMMIGRANTS IN SCIENCE EDUCATION. Göçmenlerin Fen Eğitiminde Desteklenmesi

PROMISE- TÜRKİYE PROMOTING IMMIGRANTS IN SCIENCE EDUCATION. Göçmenlerin Fen Eğitiminde Desteklenmesi PROMISE- TÜRKİYE PROMOTING IMMIGRANTS IN SCIENCE EDUCATION Göçmenlerin Fen Eğitiminde Desteklenmesi PROJENİN BAŞLAMA TARİHİ: 01-10-2005 PROJENİN SÜRESİ: 2 yıl ORTAKLAR Almanya- Humboldt Üniversitesi Avusturya-

Detaylı

Tabloda görüldüğü gibi, 2002 yılında, sektörlerin istihdam içerisindeki payları azalmıştır.

Tabloda görüldüğü gibi, 2002 yılında, sektörlerin istihdam içerisindeki payları azalmıştır. BURSA EKONOMİSİNİN 2002 YILI DEĞERLEMESİ Pof.Dr. Ali Ceylan Uludağ Üniversitesi İ.İ.B.F.Öğretim Üyesi 1.GİRİŞ Dünya ekonomisi,2001 yılında olduğu gibi 2002 yılında da büyüme sancıları çekmektedir. ABD

Detaylı

TRC2 BÖLGESİ NDE İŞSİZLİK ORANI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME

TRC2 BÖLGESİ NDE İŞSİZLİK ORANI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME TRC2 BÖLGESİ NDE İŞSİZLİK ORANI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME Hamit BİRTANE Uzman Mart 2012 TRC2 BÖLGESİ NDE İŞSİZLİK ORANI ÜZERİNE BİR DEĞERLENDİRME Günümüz ekonomilerinin en büyük sorunlarından biri olan

Detaylı

TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1

TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1 STRATEJİK VİZYON BELGESİ ( TASLAK ) TÜRKİYE - ARJANTİN YUVARLAK MASA TOPLANTISI - 1 Yeni Dönem Türkiye - Arjantin İlişkileri: Fırsatlar ve Riskler ( 2014 Buenos Aires - İstanbul ) Türkiye; 75 milyonluk

Detaylı

TÜRKİYE AÇISINDAN EURO NUN ROLÜ

TÜRKİYE AÇISINDAN EURO NUN ROLÜ TÜRKİYE AÇISINDAN EURO NUN ROLÜ GAZİ ERÇEL BAŞKAN TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI 6. Uluslararası Finans ve Ekonomi Forumu VİYANA, 9 KASIM 2000 Euro ile ilgili görüşlerimi sizlerle paylaşmak üzere, bu

Detaylı

AB Ülkelerinin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Aday Ülkeler

AB Ülkelerinin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Aday Ülkeler AB inin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Sayfa No Nüfus (Bin Kişi) 1 Nüfus Artış Hızı (%) 2 Cari Fiyatlarla GSYİH (Milyar $) 3 Kişi Başına GSYİH ($) 4 Satınalma Gücü Paritesine Göre Kişi Başına GSYİH

Detaylı

EFA 2009 Küresel İzleme Raporu. Eşitsizliklerin Üstesinden Gelmek: Yönetişim. EFA Hedeflerindeki İlerleme ve Önemli Noktalar

EFA 2009 Küresel İzleme Raporu. Eşitsizliklerin Üstesinden Gelmek: Yönetişim. EFA Hedeflerindeki İlerleme ve Önemli Noktalar EFA 2009 Küresel İzleme Raporu Eşitsizliklerin Üstesinden Gelmek: Yönetişim EFA Hedeflerindeki İlerleme ve Önemli Noktalar EFA 2009 Raporu na göre; iyi bir yönetişim ile okula kayıt oranları artabilir,

Detaylı

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%)

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%) 2016/17 Global İhracat-Büyüme Tahminleri Kaynak : EDC Export Credit Agency - ÜLKE ANALİZLERİ BÜYÜME ORANLARI ÜLKELERİN YILI BÜYÜME ORANLARI (%) Avrupa Bölgesi; 1,5 % Japonya; 0,50 % Kanada ; 1,30 % Amerika;

Detaylı

WORLD FOOD DAY 2010 UNITED AGAINST HUNGER

WORLD FOOD DAY 2010 UNITED AGAINST HUNGER DUNYA GIDA GUNU ACLIGA KARSI BIRLESELIM Dr Aysegul AKIN FAO Turkiye Temsilci Yardimcisi 15 Ekim 2010 Istanbul Bu yılki kutlamanın teması, ulusal, bölgesel ve uluslararası düzeyde dünyadaki açlıkla mücadele

Detaylı

TÜRKİYE İŞ ve İNŞAAT MAKİNALARI ALT SEKTÖRÜ

TÜRKİYE İŞ ve İNŞAAT MAKİNALARI ALT SEKTÖRÜ TÜRKİYE İŞ ve İNŞAAT MAKİNALARI ALT SEKTÖRÜ SANAYİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ Ocak 2010 1 İÇİNDEKİLER 1. GİRİŞ... 3 2. MEVCUT DURUM... 4 2.1. Dünya İş Makinaları Pazarı... 4 2.2. Sektörün Türkiye deki Durumu... 4

Detaylı

EKONOMİK DURUM TESPİT ANKET SONUÇLARI

EKONOMİK DURUM TESPİT ANKET SONUÇLARI EKONOMİK DURUM TESPİT ANKET SONUÇLARI Ankete Katılım: 1998 yılından bu tarafa düzenlenen anketimize bu dönem 109 firmadan cevap gelmiştir. Bu miktar toplam üyelerimizin %18 ine karşılık gelmektedir. Ankete

Detaylı

Ulusal İnovasyon Girişimi. Bilgi Pınarı. Avrupa İnovasyon Karnesi 2009 dan Özet Bilgiler

Ulusal İnovasyon Girişimi. Bilgi Pınarı. Avrupa İnovasyon Karnesi 2009 dan Özet Bilgiler Ulusal İnovasyon Girişimi Bilgi Pınarı Avrupa İnovasyon Karnesi 2009 dan Özet Bilgiler 2 Nisan 2010 1 İnovasyon (yenileşim ve yenilik ile aynı anlamı taşır) karnesi Avrupa nın daha fazla inovasyona ihtiyacı

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Ocak

EKONOMİK GELİŞMELER Ocak EKONOMİK GELİŞMELER Ocak - 2010 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)...2 İSTİHDAM... 2 İSTİHDAMIN YAPISI... 2 İŞSİZLİK... 3 İŞGÜCÜNE

Detaylı

TÜRK DERİ VE DERİ MAMÜLLERİ SEKTÖRÜ

TÜRK DERİ VE DERİ MAMÜLLERİ SEKTÖRÜ TÜRK DERİ VE DERİ MAMÜLLERİ SEKTÖRÜ Türklerin dericiliğe başlamaları kaynaklara göre, 12. yüzyıla kadar gitmektedir. Köklü bir tarihsel geçmişe sahip olan deri ve deri sanayinin 1970 lerden itibaren ülkemizde

Detaylı

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı Polonya da 400-450 un değirmeni olduğu biliniyor. Bu değirmenlerin yıllık toplam kapasiteleri 6 milyon tonun üzerine. Günde 100 tonun üzerinde üretim gerçekleştirebilen

Detaylı

ÇEVRENİN GENÇ SÖZCÜLERİ

ÇEVRENİN GENÇ SÖZCÜLERİ ÇEVRENİN GENÇ SÖZCÜLERİ KENTSEL DÖNÜŞÜM Öğrencinin adı- soyadı: ERDEM EGE MARAŞLI Proje Danışmanı: MÜGE SİREK Bahçeşehir - İSTANBUL Kentsel Dönüşüm Son günlerde haberlerde gazetelerde çok fazla rastladığımız

Detaylı

KONYA DIŞ TİCARET BÜLTENİ

KONYA DIŞ TİCARET BÜLTENİ HABER BÜLTENİ 08.01.2014 Sayı 22 Konya Ticaret Odası (KTO) tarafından Türkiye İstatistik Kurumu ndan ve Türkiye İhracatçılar Meclisi nden alınan verilere dayalı olarak Konya nın dış ticaretinin durumu

Detaylı

İSLAM ÜLKELERİNDE MESLEKİ VE TEKNİK EĞİTİM KONGRESİ SONUÇ DEKLARASYONU

İSLAM ÜLKELERİNDE MESLEKİ VE TEKNİK EĞİTİM KONGRESİ SONUÇ DEKLARASYONU 18-20 Haziran 2009 İSLAM ÜLKELERİNDE MESLEKİ VE TEKNİK EĞİTİM KONGRESİ 1 İslam Konferansı Örgütü (İKÖ) üyesi 57 ülkeye yönelik düzenlenen İslam Ülkelerinde Mesleki ve Teknik Eğitim Kongresi 18-20 Haziran

Detaylı

AKOFiS ÖDEME VE MENKUL KIYMET MUTABAKAT SİSTEMLERİ, ÖDEME HİZMETLERİ VE ELEKTRONİK PARA KURULUŞLARI HAKKINDA KANUN. Halkla İlişkiler Başkanlığı

AKOFiS ÖDEME VE MENKUL KIYMET MUTABAKAT SİSTEMLERİ, ÖDEME HİZMETLERİ VE ELEKTRONİK PARA KURULUŞLARI HAKKINDA KANUN. Halkla İlişkiler Başkanlığı ÖDEME VE MENKUL KIYMET MUTABAKAT SİSTEMLERİ, ÖDEME HİZMETLERİ VE ELEKTRONİK PARA KURULUŞLARI HAKKINDA KANUN Halkla İlişkiler Başkanlığı TA K D İ M Değerli; Ana Kademe, Kadın Kolları, Gençlik Kolları MKYK

Detaylı

Sentez Araştırma Verileri

Sentez Araştırma Verileri Eğitim, Görsel-İşitsel & Kültür Yürütme Ajansı Eğitim ve Kültür Genel Müdürlüğü Yaşam Boyu Öğrenim Programı İnternet Üzerinden Kişisel İşgücünü Geliştirin Leonardo da Vinci LLP (Yaşamboyu Öğrenim Programı)

Detaylı

İMALAT SANAYİİNDE KAPASİTE KULLANIM DURUM RAPORU 2018/II

İMALAT SANAYİİNDE KAPASİTE KULLANIM DURUM RAPORU 2018/II İMALAT SANAYİİNDE KAPASİTE KULLANIM DURUM RAPORU 2018/II Ağustos 2018 AÇIKLAMA Ege Bölgesi Sanayi Odası olarak; 1980 yılından bu yana «İmalat Sanayiinde Kapasite Kullanım Durumu» çalışmasını yürütüyoruz.

Detaylı

Nüfus ve Kalkınma İlişkisi: Türkiye (TÜİK'in Yeni Nüfus Projeksiyonları Işığında)

Nüfus ve Kalkınma İlişkisi: Türkiye (TÜİK'in Yeni Nüfus Projeksiyonları Işığında) (TÜİK'in Yeni Nüfus Projeksiyonları Işığında) ESAGEV - Ekonomik ve Sosyal Düşünce Araştırma Geliştirme Vakfı www.esagev.org iletisim@esagev.org +90 (312) 750 00 00 Oğuzlar Mh. 1397. Sokak No: 11/1 Balgat,

Detaylı

Hizmet Sektörü Olarak Sağlık Turizminin Ülke Ekonomisindeki Rolü. Dr. Seyit KARACA TOBB Türkiye Sağlık Kurumları Meclis Başkanı

Hizmet Sektörü Olarak Sağlık Turizminin Ülke Ekonomisindeki Rolü. Dr. Seyit KARACA TOBB Türkiye Sağlık Kurumları Meclis Başkanı Hizmet Sektörü Olarak Sağlık Turizminin Ülke Ekonomisindeki Rolü Dr. Seyit KARACA TOBB Türkiye Sağlık Kurumları Meclis Başkanı Türkiye Ekonomisi Ülkemiz 2011 yılında yapmış olduğu büyüme trendiyle, dünya

Detaylı

Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi

Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi Banka Kredileri ve Büyüme İlişkisi Cahit YILMAZ Kültür Üniversitesi, İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İstanbul c.yilmaz@iku.edu.tr Key words:kredi,büyüme. Özet Banka kredileri ile ekonomik büyüme arasında

Detaylı

Araştırma Notu 17/212

Araştırma Notu 17/212 Araştırma Notu 17/212 18 Mayıs 2017 15-19 YAŞ ARASINDAKİ 850 BİN GENÇ NE İŞGÜCÜNDE NE EĞİTİMDE Gökçe Uysal * ve Selin Köksal ** Yönetici Özeti 2014 ve 2015 Hanehalkı İşgücü Anketi verileri kullanılarak

Detaylı

EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz

EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz EKONOMİK GELİŞMELER Temmuz - 2009 AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ TÜRKİYE ESNAF VE SANATKARLARI KONFEDERASYONU İÇİNDEKİLER... 1 GAYRİ SAFİ YURTİÇİ HASILA (GSYH)...2 İSTİHDAM... 2 İSTİHDAMIN YAPISI... 2 İŞSİZLİK... 2 İŞGÜCÜNE

Detaylı

Toparlanmanın üçte biri tamam ama bir problemimiz var. Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti

Toparlanmanın üçte biri tamam ama bir problemimiz var. Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti Toparlanmanın üçte biri tamam ama bir problemimiz var Sarp Kalkan Ekonomi Politikaları Analisti TEPAV Politika Notu Ocak 2011 Araştırmanın başlangıç noktası desendir. Edward Leamer İnsan, desen arayan

Detaylı

TİSK İŞGÜCÜ PİYASASI BÜLTENİ NİSAN 2013 (SAYI: 23) I. SON BİR YILDA İŞGÜCÜ PİYASASINDAKİ GELİŞMELER (OCAK 2013 İTİBARİYLE) a. İŞGÜCÜ KOMPOZİSYONU:

TİSK İŞGÜCÜ PİYASASI BÜLTENİ NİSAN 2013 (SAYI: 23) I. SON BİR YILDA İŞGÜCÜ PİYASASINDAKİ GELİŞMELER (OCAK 2013 İTİBARİYLE) a. İŞGÜCÜ KOMPOZİSYONU: TİSK İŞGÜCÜ PİYASASI BÜLTENİ NİSAN 2013 (SAYI: 23) (Ocak 2013 TÜİK HİA Verilerinin Değerlendirilmesi) Türkiye İstatistik Kurumu nun (TÜİK) Ocak 2013 Hanehalkı İşgücü İstatistikleri, 14 Nisan 2013 tarihli

Detaylı

AB Ülkelerinin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Aday Ülkeler

AB Ülkelerinin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Aday Ülkeler AB inin Temel Ekonomik Göstergeleri Üye ve Sayfa No Nüfus (Bin Kişi) 1 Nüfus Artış Hızı (%) 2 Cari Fiyatlarla GSYİH (Milyar $) 3 Kişi Başına GSYİH ($) 4 Satınalma Gücü Paritesine Göre Kişi Başına GSYİH

Detaylı

Proje Adı: Türkiye Akademisinde Toplumsal Cinsiyet Algısı ve Yansımaları. Araştırma Şirketi Araştırma Veren Veri Toplama Firması

Proje Adı: Türkiye Akademisinde Toplumsal Cinsiyet Algısı ve Yansımaları. Araştırma Şirketi Araştırma Veren Veri Toplama Firması Proje Adı: Türkiye Akademisinde Toplumsal Cinsiyet Algısı ve Yansımaları Araştırma Şirketi Araştırma Veren Veri Toplama Firması Araştırmanın Künyesi Kullanılan yöntem(ler) Kalitatif Kantitatif Diğer (açıklayınız)

Detaylı

AK Parti Hükümetlerinin Yoksullukla Mücadele Performansı ve Sosyal Devlet

AK Parti Hükümetlerinin Yoksullukla Mücadele Performansı ve Sosyal Devlet AK Parti Hükümetlerinin Yoksullukla Mücadele Performansı ve Sosyal Devlet Türkiye yarım yüzyılı aşkın bir süredir Avrupa Birliği üyeliğine aday bir ülke. Ne var ki, son on yılda kat edilen büyük gelişmelere

Detaylı

İMALAT SANAYİİNDE KAPASİTE KULLANIM DURUM RAPORU 2018/III

İMALAT SANAYİİNDE KAPASİTE KULLANIM DURUM RAPORU 2018/III İMALAT SANAYİİNDE KAPASİTE KULLANIM DURUM RAPORU 2018/III Ekim 2018 AÇIKLAMA Ege Bölgesi Sanayi Odası olarak; 1980 yılından bu yana «İmalat Sanayiinde Kapasite Kullanım Durumu» çalışmasını yürütüyoruz.

Detaylı

ALMANYA DA 2013 NİSAN AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER

ALMANYA DA 2013 NİSAN AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER ALMANYA DA 2013 NİSAN AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER 1. İstihdam Piyasası Federal İstatistik Dairesi nin verilerine göre, çalışanların sayısı bir ay

Detaylı

Politika Notu 09/2 ÇALIŞAN ANNELERİN ÇOCUKLARI DAHA BAŞARILI. Yönetici Özeti

Politika Notu 09/2 ÇALIŞAN ANNELERİN ÇOCUKLARI DAHA BAŞARILI. Yönetici Özeti Politika Notu 09/2 20.03.2009 ÇALIŞAN ANNELERİN ÇOCUKLARI DAHA BAŞARILI Mehmet Alper Dinçer 1 ve Gökçe Uysal Kolaşin 2 Yönetici Özeti OECD, 2000 den beri üç senede bir OECD ülkeleri ve diğer katılımcı

Detaylı

EKONOMİK DURUM TESPİT ANKET SONUÇLARI

EKONOMİK DURUM TESPİT ANKET SONUÇLARI EKONOMİK DURUM TESPİT ANKET SONUÇLARI Ankete Katılım: 1998 yılından bu tarafa düzenlenen anketimize bu dönem 83 firmadan cevap gelmiştir. Bu miktar toplam üyelerimizin %10,5 ine karşılık gelmektedir. Ankete

Detaylı

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (MAYIS 2015)

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (MAYIS 2015) TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (MAYIS 2015) Tüketici Güven Endeksi (Nisan 2015) Tüketici Güven Endeksi bir önceki aya göre sınırlı bir artış sergilemiştir. 2015 Mart ayında 64.39 olan Tüketici

Detaylı

TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1

TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1 ( STRATEJİK VİZYON BELGESİ ) TÜRKİYE - SUUDİ ARABİSTAN YUVARLAK MASA TOPLANTISI 1 Yeni Dönem Türkiye - Suudi Arabistan İlişkileri: Kapasite İnşası ( 2016, İstanbul - Riyad ) Türkiye 75 milyonluk nüfusu,

Detaylı

ANADİL AYRIMINDA İŞGÜCÜ PİYASASI KONUMLARI. Yönetici Özeti

ANADİL AYRIMINDA İŞGÜCÜ PİYASASI KONUMLARI. Yönetici Özeti Araştırma Notu 09/60 25.12.2009 ANADİL AYRIMINDA İŞGÜCÜ PİYASASI KONUMLARI Seyfettin Gürsel *, Gökçe Uysal-Kolaşin ** ve Onur Altındağ *** Yönetici Özeti Bu araştırma notunda anadili Türkçe ve Kürtçe olan

Detaylı

2017 YILI İLK ÇEYREK GSYH BÜYÜMESİNİN ANALİZİ. Zafer YÜKSELER. (19 Haziran 2017)

2017 YILI İLK ÇEYREK GSYH BÜYÜMESİNİN ANALİZİ. Zafer YÜKSELER. (19 Haziran 2017) 2017 YILI İLK ÇEYREK GSYH BÜYÜMESİNİN ANALİZİ Zafer YÜKSELER (19 Haziran 2017) TÜİK, 2017 yılı ilk çeyreğine ilişkin GSYH büyüme hızını yüzde 5 olarak açıklamıştır. Büyüme hızı, piyasa beklentileri olan

Detaylı

ALMANYA DA 2013 HAZİRAN AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER

ALMANYA DA 2013 HAZİRAN AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER ALMANYA DA 2013 HAZİRAN AYI İTİBARİYLE ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK ALANINDA MEYDANA GELEN ÖNEMLİ GELİŞMELER 1. İstihdam Piyasası 2011 yılı bahar ayından bu yana devam eden ekonomik büyümedeki yavaşlama

Detaylı

BASIN DUYURUSU 30 Nisan 2015

BASIN DUYURUSU 30 Nisan 2015 Sayı: 2015-34 BASIN DUYURUSU 30 Nisan 2015 PARA POLİTİKASI KURULU TOPLANTI ÖZETİ Toplantı Tarihi: 22 Nisan 2015 Enflasyon Gelişmeleri 1. Mart ayında tüketici fiyatları yüzde 1,19 oranında artmış ve yıllık

Detaylı

BURSA DA İLK 250 ŞİRKET VE İSTİHDAM

BURSA DA İLK 250 ŞİRKET VE İSTİHDAM BURSA DA İLK 250 ŞİRKET VE İSTİHDAM Prof. Dr. Yusuf ALPER 1. GENEL OLARAK İSTİHDAM Ekonomik faaliyetin toplumsal açıdan en önemli ve anlamlı sonuçlarından birini, yarattığı istihdam kapasitesi oluşturur.

Detaylı

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ TEMMUZ 2018

MAKROEKONOMİ BÜLTENİ TEMMUZ 2018 BUSİAD Hazırlayan: Doç.Dr.Metin 05.08.2018 1 ENFLASYON ENFLASYON AÇIKLAMASI ve AYLIK MAKROEKONOMİK DEĞERLENDİRME Haziran 2018 itibariyle tüketici fiyatlarının, %2,61 olarak gerçekleştiği ve %12,15 olan

Detaylı