AKUT OTITIS MEDIA Doç. Dr. Selim ÖNCEL GİRİŞ ve TANIMLAR EPİDEMİYOLOJİ PATOJENEZ RİSK ETMENLERİ ETİYOLOJİ

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "AKUT OTITIS MEDIA Doç. Dr. Selim ÖNCEL GİRİŞ ve TANIMLAR EPİDEMİYOLOJİ PATOJENEZ RİSK ETMENLERİ ETİYOLOJİ"

Transkript

1

2 AKUT OTITIS MEDIA Doç. Dr. Selim ÖNCEL Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Dahili Tıp Bilimleri Bölümü Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı, Kocaeli GİRİŞ ve TANIMLAR: Otitis media, orta kulağın mükoperiostal epitelinin yangısıdır. Otitis medianın akut otitis media (AOM), efüzyonlu otitis media (EOM), kronik efüzyonlu otitis media ve kronik süpüratif otitis media (KSOM) gibi klinik biçimleri vardır (1). Orta kulakta hızlı gelişen yangı belirti ve bulgularına AOM, orta-şiddetli derecede ağrı veya 39ºC ve üstünde vücut sıcaklığı ile birlikte seyreden AOM'ye şiddetli AOM, hafif kulak ağrısı ve 39ºC'ın altında vücut sıcaklığı ile birlikte seyreden AOM'ye şiddetli olmayan AOM, son altı ayda üç ve daha fazla veya en az biri son altı ayda olmak üzere son 12 ayda dört ve daha fazla sayıda belirgin ve birbirinden ayrı AOM atağına rekürren AOM, orta kulakta sıvı toplanması ile birlikte olan fakat hiçbir akut enfeksiyon belirtisinin veya bulgusunun bulunmadığı orta kulak yangısına efüzyonlu AOM, en az üç aydır devam eden EOM'ye kronik efüzyonlu otitis media, az altı aydır devam edip timpanik zar perforasyonuna ve otoreye neden olan orta kulak yangısına kronik süpüratif otitis media denmektedir (2,3). EPİDEMİYOLOJİ: AOM, özellikle çocuklarda çok sık görülen bir enfeksiyondur. Ensidansı iki yaşından küçük çocuklarda %50, erişkinlerde %0,25 civarındadır (2). Ensidans aylarda ve beş yaşında zirve yapar (4). Çocukların %90 ı, iki yaşına gelene kadar en az bir kez AOM geçirir (5). AOM, Amerika Birleşik Devletleri'nde (ABD) en çok antibiyotik yazılan hastalıktır (6). Bu kadar sık görülmesine rağmen AOM'nin tedavi uygulamalarında ülkemizde ve tüm dünyada gereksiz antibiyotik kullanımı veya eksik dozajda ilaç verilmesi gibi sorunlar olduğu gözlenmektedir (7). PATOJENEZ: Viral üst solunum yolu enfeksiyonu (ÜSYE) (%90-95) veya alerjisi nedeniyle burun mukozasında, nazofarenkste ve östaki borusunda konjesyon ve şişme meydana gelir. Östaki borusunun en dar kesimi olan istmustaki tıkanma sonucu oluşan östaki disfonksiyonu nedeniyle biriken orta kulak salgıları ile orta kulak efüzyonu (OKE) oluşur. OKE, AOM'nin öncesinde ve -daha sık bilindiği üzere- sonrasında görülen bir klinik evredir. Östaki borusunun anlık açılıp kapanmalarıyla nazofarenks salgıları ve ortamdaki mikroorganizmalar orta kulağa emilmiş olur. Bu kapalı ve bağışıklık dizgesinin kontrolü dışında kalan ortamda bakteriler çoğalır. OKE'deki ikincil bakteri veya virüs enfeksiyonu, doğuştan gelen bağışıklık yanıtının başlamasına, sitokin salımına, nötrofil göçüne ve sonuçta süpürasyona ve AOM'ye neden olur (3,6,8). RİSK ETMENLERİ: AOM için risk etmenleri yaşamın ilk altı - 24 aylık dönemi, çocuğun yaşamın ilk üç ayında emzirilmemiş olması, etnisite (ABD, Alaska ve Kanada topraklarının yerli halkına mensup olma) sonbahar-kış ayları, AOM'li aile bireyi, anaokuluna devam etme, tütün dumanı maruziyeti, erkek cinsiyet, emzik kullanımı ve altta yatan alerjik rinit, yarık damak ya da Down sendromu gibi bir patolojinin bulunmasıdır (2,8,9). ETİYOLOJİ: AOM lerin %25 inde orta kulak sıvısında hiçbir patojen mikroorganizma saptanamaz. Yüzde 10'dan azında virüsler, %55'inde ise bakteriler, AOM'lerin etiyolojisindede tek sorumlu gibi görünmektedir. AOM'li hastaların orta kulak sıvılarının %15'inde hem bakteri hem virüs saptanmıştır. Tek başına veya bakteri ile birlikte görülen virüs türleri, bir çalışmada sıklık sırasına göre respiratuar sinsisyal virüs (RSV), parainfluenza virüsü (tip 1-3), influenza virüsü (A ve B), enterovirüs, rinovirüs, sitomegalovirüs, adenovirüs ve herpes simpleks virüsü olarak tespit edilmiştir (10). Bu nedenle AOM nin, virüslerin bakteriyel patojenlerin nazofarenksten orta kulağa yayılmalarını kolaylaştırdığı bir koenfeksiyon olduğu görüşü yaygınlık kazanmıştır (5). AOM nin sık rastlanan bakteriyel etkenleri bebekler ve daha büyük çocuklar arasında benzerlik gösterir (11). Bu etkenler yakın geçmişte sıklık sırasına göre Streptococcus pneumoniae (%40-50), tiplendirilemeyen Haemophilus influenzae (%30-40) ve

3 Moraxella catarrhalis (%10-15) iken Türkiye gibi pnömokok aşısının ulusal bağışıklama takviminin bir parçası haline geldiği ülkelerden ABD'deki son çalışmalar, aşının etkisi sonucunda en sık etkenin beta-laktamaz üreten Haemophilus influenzae olduğunu göstermiştir (Tablo 1) (3,8). Tablo 1. Bakteriyel Akut Otitis Media Etkenleri (3,8) Etken Sıklık Sıklık Bağıl amoksisilin direnci ( ) Streptococcus pneumoniae %40-50 %12 %50 20 Haemophilus influenzae %30-40 %56 %30 50 Moraxella catarrhalis %10-15 %22 % S. pneumoniae'deki penisilin direnci, penisilin bağlayan proteinlerindeki değişikliklerle meydana gelir. S. pneumoniae'ye ait altı değişik penisilin bağlayan protein (1A, 1B, 2A, 2B, 2X ve 3) bilinmektedir. Bu proteinlerin yapılarındaki değişiklikler, penisilinin mikroorganizmaya karşı afinitesini değiştirebilir. Bu değişiklik, afinite azalması şeklinde olursa penisiline dirençli S. pneumoniae'den (PDSP) bahsedilir ve bu proteinlerdeki değişiklik ne kadar fazlaysa penisilin direnci de o kadar fazla olur. Penisilin direnci ne kadar fazlaysa bakterinin diğer antibiyotiklere karşı dirençli olma olasılığı da o derece yüksektir. Günümüzde, S. pneumoniae'lerin %50'si, tiplendirilemeyen H. influenzae suşlarının yaklaşık %40'ı, M. catarrhalis suşlarının ise tamamına yakını aminopenisilinlere (ampisilin ve amoksisilin) dirençlidir. Penisilin bağlayan proteinlerdeki değişikliklerle oluşan direnci kırmak olanaklıdır. Bunun için beta-laktam antibiyotik, enfeksiyon yerinde -yeterli bir süre boyunca- daha yüksek derişimlerde bulunmalıdır. Bu da hastaya daha yüksek dozajlarda antibiyotik vermek anlamına gelir. PDSP ler yüksek dozajda (standart dozajın iki katı) verilen amoksisiline ve amoksisilin-klavülanata, sefüroksime, seftriyaksona, vankomisine ve yeni kinolonlara duyarlıdırlar; ancak kinolonlar, çocuklarda, kıkırdak toksisitesi riski nedeniyle mecbur kalınmadıkça kullanılmamalıdırlar. S. pneumoniae suşları arasında makrolit direnci de yaygındır (%30 civarında). Pnömokoklarda makrolit direnci, iki düzenekle meydana gelir ve bu düzeneklerden her birini yöneten bir gen vardır: mef(a) geni, makrolitlerin bakteri içinde birikmesini önleyen eflüx pompasından sorumludur; bu biyokimyasal pompa düzeneği sonucunda meydana gelen direnç, orta düzeyde bir dirençtir. erm(b) geni, ribozom metilazlarının yapımından sorumludur. Bu metilazlar, makrolitlerin bağlanarak işlev görmesini durdurdukları bakteri ribozomunu oluşturan ribonükleik asidin yapısını değiştirir; sonuçta makrolitler, yapısı değişmiş ribozoma bağlanamaz. Bu düzenekle ortaya çıkan direnç, yüksek bir dirençtir ve klindamisine direnç de bu ikinci düzenekle meydana gelir. Penisilin bağlayan proteinlerle meydana gelen dirençten farklı olarak, makrolit direncini antibiyotik dozajını artırarak kırmak mümkün değildir. AOM'nin sık görülen etkenlerinden H. influenzae'de ve M. catarrhalis'te antibiyotik direnci, genellikle, bakterinin β- laktamaz üretmesine bağlıdır. Bu direnci de ilaç dozajını artırarak yenmek mümkün değildir. H. influenzae suşlarından bazılarında direnç, bakterinin yapısındaki penisilin bağlayan proteinlerini değiştirmesiyle de ortaya çıkabilir. AOM etiyolojisinde Staphylococcus aureus ve A grubu beta-hemolitik streptokoklara (Streptococcus pyogenes), daha seyrek rastlanmaktadır. Perforasyonlu AOM lerdeki etken mikroorganizmaların sıklık sıralamasında ilk üç sırada yine S. pneumoniae, H. influenzae ve M. catarrhalis yer alır; ancak S. pyogenes ve S. aureus oranı, perforasyonsuz AOM lere göre daha

4 yüksektir. Mikoplazmaların AOM'de önemli bir role sahip olup olmadığı araştırılmıştır. Bu amaçla Mycoplasma pneumoniae ye karşı bağışıklığı bulunmayan erişkinlere M. pneumoniae inoküle edildiğinde büllöz mirenjit geliştiği görülmüştür. Palmu ve ark. tarafından 82 büllöz mirenjitli çocuk üzerinde yapılan bir araştırmada en sık rastlanan etkenler yine S. pneumoniae, H. influenzae ve M. catarrhalis olarak saptanmış; ancak M. pneumoniae yalıtılamamıştır (12). Klein ve Teele nin yaptığı bir çalışmada da 771 AOM'li hastadan alınan orta kulak sıvısı örneklerinin yalnızca birinde M. pneumoniae yalıtılabilmiştir (13). Bu sonuçlar, M. pneumoniae nin AOM de ve büllöz mirenjitte çok az bir rolü olduğunu göstermektedir (1); dolayısıyla AOM tedavisinde seçilecek antibiyotiğin etki spektrumunun M. pneumoniae yi kapsaması gerekmez. Bakteri kültürü ile EOM'de de AOM'de rastlanan etkenler yalıtılabilmektedir; ancak bunun oranı EOM'de ancak %30'dur. EOM'de moleküler yöntemlerle virüs ve bakteri nükleik asitleri tespit edilebilmektedir. Bu sonuçlar, EOM'deki OKE'nin daha önce sanılanın aksine, steril olmadığını göstermektedir (14). ANAMNEZ: Anamnezde çocuğun son günlerde huzursuz olduğu, yeme-içme ve uyku alışkanlıklarının değiştiği, zaman zaman kulağını çekiştirdiği bilgisi alınabilir. Çocukta ateş de bulunabilir. ÜSYE bulguları da hekimi AOM tanısına götüren bir ipucudur. İşitmede azalma, kulakta tıkanma hissi ve baloncuk patlaması benzeri sesler duyma OKE'nin bir belirtisidir; dolayısıyla AOM, EOM ve östaki borusu disfonksiyonunda da bulunabilir; AOM'ya özgü bir belirti değildir (6,14). FİZİK MUAYENE: Ailenin dile getirdiği huzursuzluk ve ateş, fizik muayenede bulgu olarak da saptanabilir. Otoskopi, AOM için olmazsa olmaz bir muayenedir; çünkü anababalarının AOM'den şüphelendiği 6-35 aylık çocuklarda hiçbir semptom, semptom paterni veya semptom şiddeti ile OKE'yi kestirmenin mümkün olmadığı gösterilmiştir (15). Otoskopide normal kulakzarı buzlucam veya sedef rengi gri renktedir. Daha iyi görüntülenebilmesi için serümenin küretle, aspirasyonla veya irigasyonla uzaklaştırılması gerekebilir. Kulakzarı normal, retrakte, dolgun veya şişkin olabilir. Saydamımsı, yarı mat veya mat görünebilir. Rengi gri, sarı, pembe, kehribar rengi, beyaz, kırmızı, hatta mavi olabilir Pnömatik otoskopla hareketliliğinin normal, artmış, azalmış veya hiç olmadığı gözlemlenebilir (6). Kulakzarının dumanlı görünmesinin, bombe olmasının ve hareketliliğinin bozulmasının AOM tanısında kestirim değeri oldukça yüksektir (16). Hekimlerin otoskopi bulguları ile timpanometri karşılaştırıldığında aralarında ancak zayıf bir korelasyon olduğu saptanmıştır (17). TETKİKLER Pnömatik otoskopi: OKE'yi saptamak için gereklidir. Timpanometri veya akustik refraktometri: Negatif zirve basıncı (tip C timpanogram) veya zar mobilitesinin yokluğu (düz çizgi tip B timpanogram) ya da azalması, OKE ile uyumludur (AOM veya EOM). Timpanogramda zar mobilitesinin yokluğu (düz çizgi tip B timpanogram) ya da azalması sonucu, aynı zamanda otoskleroz, timpanoskleroz, orta kulak tümörü, kulakzarı perforasyonu ve patent timpanostomi tüpü ile de uyumludur (6). Pnömatik otoskopiyi destekelemek için kullanılabilir; yine de timpanometri sonuçlarının hekimler tarafından bilinmesi, konan tanıyı ve antibiyotik yazma oranını değiştirmemektedir (18). Orta kulak sıvısının varlığının belirlenebilmesi için gereğinde pnömatik otoskopi ve timpanometriden birlikte yararlanılması önerilmektedir (19). Timpanosentez ve OKE kültürü: AOM tanısının altın standardıdır; ancak yalnızca direngen vakalarda uygulanır. Bilgisayarlı tomografi: Mastoidit şüphesinde yararlıdır (20). Manyetik rezonans görüntüleme: İntrakraniyal komplikasyonların tanısında yararlı olabilir (21). Nazofarenks kültürü: Bir çalışmada duyarlığı, özgüllüğü, pozitif kestirim değeri ve negatif kestirim değeri sırasıyla ve yüzde olarak S. pneumoniae için 99, 63, 50 ve >99, H. influenzae için 77, 88, 64 ve 93 bulunmuştur (22).

5 TANI: Otitis medianın tedavisine karar vermeden önce hastalığın EOM mi yoksa AOM mi olduğuna karar vermek gerekir. AOM'nin kesin tanısı için hastanın klinik değerlendirilmesinde üç şey aranır: Anamnezde belirtilerin ve bulguların akut başlangıçlı olması, orta kulak efüzyonu (OKE) ve akut iltihap belirtileri veya bulguları. Fizik muayenede aranması gerekli ilk şey, orta kulak efüzyonunun (OKE) varlığıdır (pnömatik otoskopi veya timpanometriyle). OKE yoksa AOM tanısı konulmamalıdır. Kulak akıntısı, kulakzarının bombe görünmesi, kulakzarının arkasında kabarcıklar ya da hava-sıvı seviyesi görülmesi veya kulakzarının hareketlerinde azalma saptanması; OKE'yi işaret eder. Kulakzarı hareketlerindeki azalmayı tespit edebilmek için pnömatik otoskopi yapılması gereklidir. Otoskopa bağlı bir puar yardımıyla yapılan bu yöntemin öğretilmesi, tıp fakültelerinin müfredatında bulunmalıdır ve hekimler, pnömatik otoskopiyi öğrenmek için gerekli çabayı sarfetmelidirler (14). OKE mevcutsa, ancak akut yangı bulgularından en az birinin varlığı gösterilememişse tanı, efüzyonlu otitis mediadır ve farklı bir tedavi yaklaşımı gerektirir. OKE saptandıktan sonra hastada akut yangı bulgularının olup olmadığına bakılır. Bu bulgular kulak ağrısı ve kulakzarında belirgin eritemdir. Kulak ağrısı, bebeklerde daha önce var olmayan kulak çekiştirme veya kulak ovma hareketleri ile de kendini gösterebilir. AOM tanısı, çocuklarda Amerikan Pediyatri Akademisi'nin güncellenen 2013 kılavuzuna göre, aşağıdakilerden herhangi birinin varlığıyla konabilir (2): 1. Kulakzarının orta-şiddetli derecede bombeleşmesi 2. Kulakzarının hafif derecede bombeleşmesi ve beraberinde son 48 saatte başlamış kulak ağrısının veya kulakzarında belirgin eritem olması 3. Akut otitis eksternaya bağlı olmayan otore AYIRICI TANI: AOM'nin ayırıcı tanısında düşünülmesi gereken klinik durumlar şunlardır: Viral ÜSYE Östaki tüpü disfonksiyonu Alerjik rinit Odağı belirsiz ateşin diğer nedenleri OME KSOM Otitis eksterna KOMPLİKASYONLAR: Kulakzarının perforasyonu, AOM nin en sık görülen komplikasyonudur. Perforasyonlu AOM ile otitis eksternayı ayırdetmek güç olabilir: Perforasyonlu AOM de kulak ağrısı gittikçe artıp kulağın akması ile azalırken otitis eksternada kulak akıntısı ile ağrı arasında bir ilişki yoktur (5). AOM'nin diğer komplikasyonları nadirdir ve intratemporal ve intrakraniyal komplikasyonlar olarak iki kümede incelenebilir. Yüz on üç hastayı kapsayan bir Pittsburgh çalışmasında çocukların 97'sinde (%85,8) yalnızca intratemporal, ikisinde (%1,8) yalnızca intrakraniyal ve 14'ünde (%12,4) hem intratemporal hem intrakraniyal komplikasyon (11 akut mastoidit, üç akut petrozit) saptanmıştır (Tablo 2) (23). Kolesteatom oluşumu, kulak kemikçiklerinde harabiyet, iletim tipi işitme kaybı, epidural ve subdural apse, labirentit ve lateral sinüs trombozu AOM'nin komplikasyonları arasındadır.

6 Tablo 2. Akut Otitis Medianın Komplikasyonları (23) İntratemporal komplikasyonlar Hasta sayısı* İntrakraniyal komplikasyonlar Akut mastoidit 72 Otitik hidrosefali 7 Fasiyal paralizi 22 Sigmoid sinüs trombozu 5 Seröz labirentit 2 Epidural apse 7 Akut petrozit 4 Menenjit 2 İnternal jügüler ven trombozu Kavernöz sinüs trombozu 1 Temporal lob apsesi 1 Hasta sayısı* * Toplam hasta sayısı: 113 Burada bir komplikasyon olarak değil, bir birliktelik olmak üzere otit-konjonktivit sendromundan da söz etmek gerekir: Otit-konjonktivit sendromu, enfeksiyöz konjonktivitin eşlik ettiği AOM'dir. En sık etkeni tiplendirilemeyen H. influenzae'dir. AOM ünilateralse konjonktivit daha şiddetli seyretmektedir (24). Rekürren AOM'ler, 2-4 db'lik bir işitme kaybıyla ilişkilidir (25). TEDAVİ KARARI: 1. Tedavinin ilk aşaması, kulak ağrısının giderilmesidir. Kulak ağrısının giderilmesi, özellikle küçük çocuklarda yeterince üzerinde durulmayan bir kavramdır. Hasta kulak ağrısını sözle, kulağını çekiştirmesiyle veya ağlamasıyla ifade ediyorsa mutlaka analjezi sağlanmalıdır (26). AOM'li çocuklarda analjezi sağlamanın en etkili yolu, parasetamol (10-15 mg/kg/doz, en az 4 saat ara ile) veya ibuprofen (5-10 mg/kg/doz, en az 6-8 saat ara ile) kullanmaktır. Topikal ajanlardan benzokain, parasetamolle birlikte kullanıldığında kısa süreli ek bir analjezik etki gösterebilir. Otitis mediada kulağa gliserin damlatılması, timpan zarın gerginliğini azaltarak kulak ağrısını hafifletebilir. Perforasyonlu AOM'de şiddetli başdönmesi ve kusmaya neden olabileceği için, analjezikli kulak damlalarından kaçınmak gerekir (26). Bazı hekimler, lokal sıcak uygulamasının önerildiği tek yangısal durum olarak akut otitis mediayı gösterir ve dıştan sıcak uygulamasının kulak ağrısı üzerinde etkili olduğunu belirtirler. İnatçı kulak ağrısı olanlarda ve medikal tedaviye yanıtsız orta kulak efüzyonlarında mirengotomi de uygulanabilir. 2. Tedavinin ikinci aşaması antibiyotik kullanıp kullanmamaya karar vermektir. Komplike olmamış AOM nin tedavisi, dünyanın her yerinde ampiriktir; bir başka deyişle, orta kulak sıvısı numunesi alarak etkeni izole etmek amacıyla timpanosentez yapılması, rutin bir uygulama değildir. Etiyolojisinde virüslerin önemli bir yer tutmalarına karşın her AOM vakası, bakteriyel bir etkene bağlı olarak meydana geldiği farz edilerek tedavi edilir. Etken bakteri olsa bile AOM nin tedavisinde antibiyotik kullanmanın gerekli olup olmadığı sorgulanmaktadır. AOM li çocukların %80 i, antibiyotik verilmeden 7-14 günde klinik olarak iyileşirler. Klinik iyileşme oranı, antibiyotik verilenlerde %95 tir. Antibiyotik verilen AOM li 7-20 çocuktan sadece biri gerçekten bu tedaviden yarar görür. S. pneumoniae ye bağlı AOM lerin %20 si, H. influenzae ye bağlı AOM lerin %50 si ve M. catarrhalis e bağlı AOM lerin %75-90 ı kendiliğinden iyileşir. Kendiliğinden iyileşme oranı, iki yaşından büyüklerde daha yüksektir (5). Tüm bu veriler dikkate alındığında semptomlar sebat etmediği ya da kötüleşmediği takdirde AOM'li çocukları ikiüç gün boyunca antibiyotik vermeden gözlemek, tanı koyar koymaz antibiyotik başlamak yaklaşımına bir seçenek olabilir; böylece antibiyotiklere bağlı yan etkiler en aza inecek ve antibiyotiklere direnç gelişme hızı da azalacaktır (27). Bu yaklaşımı seçerken AOM etkenlerinin büyük çoğunluğunun patojen bakteriler olduğunu, hastalığa bağlı belirtilerin ve bulguların, kendiliğinden iyileşmeye bırakılan hastalara göre çok 1

7 daha hızlı gerilediğini ve antibiyotik tedavisinin AOM'nin süpüratif komplikasyonlarını önleyebileceğini akılda tutmak gerekir; yine de şimdiye kadar yapılan çalışmalardan elde edilen sonuçlar, AOM de hemen antibiyotik başlanması ile gözlem seçeneğinin benimsenmesi arasında komplikasyonlarda -en azından mastoidit ve menenjit gibi ciddi komplikasyonlar bakımından- bir artış göze olmadığı yönündedir (28). İki tedavi yaklaşımının sonuçları, Tablo 3'te karşılaştırılmıştır (29). Tablo 3. Akut otitis mediada antibiyotiksiz izlem ile antibiyotik tedavisinin sonuçları AOM nin sonucu Başlangıçta hasta Başlangıçta antibiyotik antibiyotiksiz saat verilirse gözlenirse P değeri 24 saatte semptomatik iyileşme %60 %59 Fark anlamlı değil. 2-3 gün içinde semptomatik iyileşme %91 %87 Fark anlamlı değil. 4-7 gün içinde semptomatik iyileşme %79 %71 Fark anlamlı değil günde klinik iyileşme %82 %72 Fark anlamlı değil. Ağrı süresi (gün) 2,8 3,3 Fark anlamlı değil. Ağlama süresi (gün) 0,5 1,4 <0,001 Kullanılan analjezik miktarı (doz) 2,3 4,1 0,004 Ateş süresi (gün) 2,0 3,0 0,004 Mastoidit veya süpüratif komplikasyon gelişme %0,59 %0,17 Fark anlamlı değil. sıklığı 4-6 hafta süren orta kulak efüzyonu %45 %48 Fark anlamlı değil. 3 ay süren hafta süren orta kulak efüzyonu %21 %26 Fark anlamlı değil. İshal veya kusma % Deri döküntüsü %2 - - AOM li bir hastanın antibiyotiksiz iyileşme olasılığını etkileyen iki önemli etken, ilk muayenedeki belirtilerin ve bulguların şiddeti ve hastanın yaşıdır. Antibiyotiklerin otaljiyi azaltabildiği çocuklar iki yaşından küçük ve bilateral AOM'li hastalar ile otoreli hastalardır (2). Kaleida ve ark., AOM'li hastalarını şiddetli ve şiddetli olmayan diye iki gruba ayırmışlar, bu iki grubu da plasebo ve amoksisilin alanlar olarak iki gruba bölmüşlerdir. Sonuçta amoksisilinin plaseboya üstünlüğü (tedavi başarısındaki fark), hastalığı şiddetli olmayanlarda %3,8 de kalırken şiddetli AOM geçirenlerde %13,9 olmuştur. Bu çalışmada plasebo alan iki yaşından büyük çocuklarda tedavi başarısızlığı %5,5 iken iki yaşından küçüklerde bu oran %9,8 dir (30). Antibiyotik vermeden gözlem seçeneğine karar verirken çocuğun yaşı, hastalığın şiddeti ve hasta yakınının gerektiğinde hekime ulaşabilirliği dikkate alınmalıdır. Altı aydan küçük bebeklerde, sistemik olarak hasta görünümlü çocuklarda, tekrarlayan AOM öyküsü olanlarda, sağlıklı izlemleri kuşkulu olan çocuklarda ve bağışıklık sistemi baskılanmış olanlarda gözlem seçeneğinin uygulanması önerilmez (29). Şiddetli belirtileri veya bulguları (orta-şiddetli derecede otalji veya 39ºC ve üzerinde vücut sıcaklığı) olmayan 6-23 aylık ünilateral AOM'li çocuklar ve Şiddetli belirtileri veya bulguları olmayan, yaşı 24 ay ve üzerindeki ünilateral veya bilateral AOM'li

8 çocuklar antibiyotiksiz gözlem altına alınabilir ya da bu çocuklara antibiyotik verilebilir (2). Orta-şiddetli derecede otaljisi olan, Otaljisi 48 saat ve daha uzun süredir devam eden, Vücut sıcaklığı 39ºC ve üzerinde olan ve Yaşı 24 aydan az olup AOM'si bilateral olan Altı aydan küçük tüm çocuklarda ise gözlem yerine antibiyotik tedavisi önerilmektedir (2,29). Sonuç olarak AOM'de antibiyotiksiz gözlem bir endikasyon değil, bir seçenektir; çocuğun sağlığını tehlikeye sokabilecek durumlarda uygulanmamalıdır. ANTİBİYOTİK SEÇİMİ: AOM genelikle hafif şiddette ve kendini sınırlayan bir enfeksiyon olmasına karşın hekimlerin çoğu hastalığın süresini ve yakınmaların şiddetini azatmak, kronik otitis media oluşumunu ve AOM nin bazen tehlikeli olabilen komplikasyonlarını önlemek amacıyla antibiyotiklere başvururlar. Antibiyotiklerin çoğunun orta kulak sıvısı konsantrasyonu, kan konsantrasyonunun %20-50 si kadardır. Tedavide kullanılacak ideal antibiyotik, bu konsantrasyonda AOM'nin en sık görülen üç etkeni olan S. pneumoniae'ye, H. influenzae'ye ve M. catarrhalis'e karşı etkili olmalıdır. Minimum inhibitör konsantrasyon (MİK), saatlik bir enkübasyon dönemi içinde bakterilerin belirli bir oranının üremesini engelleyen antibiyotik konsantrasyonu demektir. Bir antibiyotiğin bakterileri etkili bir biçimde öldürebilmesi için o antibiyotiğin serbest şeklinin enfeksiyon bölgesindeki konsantrasyonunun, ardışık iki ilaç dozu arasındaki sürenin %40-50 si boyunca o mikroorganizma için MİK değerinin üzerinde olması gerekir. Bu durum, iki ardışık doz arasındaki sürenin %60-70 inde gerçekleştiğinde antibiyotiğin mikroorganizmayı öldürme etkisi maksimumdur (1). Penisilin bağlayan proteinlerde meydana gelen yapısal değişikliklerle penisilinin S. pneumoniae için MİK değeri yükselir. Bu nedenle ilacın orta kulak sıvısı içinde yeterli konsantrasyona ulaşabilmesini ve yeterli süre bu konsantrasyonu sürdürebilmesi için verilen ilaç miktarını (dozajı) artırmak gerekir. Son 30 gündür amoksisilin almamış, Pürülan konjonktiviti bulunmayan ve Penisiline alerjisi olmayan çocuklarda seçilecek antibiyotik, amoksisilin [80-90 mg/kg/gün (iki bölünmüş dozda)] (azami dozaj: çocuklarda 2-3 g/gün, erişkinlerde günde 3 kez 1 g) olmalıdır. Son 30 gündür amoksisilin almış veya Pürülan konjonktiviti bulunan veya Amoksisiline yanıtsız, tekrarlayan AOM öyküsü olan çocuklarda ise amoksisilin/klavülanat (90/6,4 mg/kg/gün) kullanılmalıdır (2). Amoksisilinin tek başına -veya amoksisilin/klavülanatın bir bileşeni olarak- standart (30-50 mg/kg/gün) veya yüksek dozajda (80-90 mg/kg/gün) verilmesi, tamamen hastanın AOM'sinin PDSP ye bağlı olma olasılığına karşıdır.

9 Amoksisilinin AOM de ilk tercih olmasının nedenleri; çeyrek yüzyılı aşkın bir süredir AOM tedavisindeki klinik başarısı, ucuz olması, tadının çocukların alabileceği kadar iyi olması ve düşük yan etki profilidir. Amoksisilin, zirve plazma konsantrasyonuna, alınmasından 1-1½ saat sonra ulaşır. Zirve konsantrasyona ulaşma süresi, orta kulak sıvısı için üç saattir (31). Şimdi amoksisilinin klinik başarısı üzerinde pnömokok aşılarının rutin ve yaygın olarak kullanılmadığı bundan beş-on yıl öncesi için kabaca bir hesap yapalım: Yüksek dozaj amoksisilin (80-90 mg/kg/gün) kullanıldığında AOM de etken S. pneumoniae ise penisiline dirençli ya da dirençsiz hemen hemen bütün suşlara karşı tam bir etki sağlanmıştır. O dönemde H. influenzae nin AOM deki sıklığı yaklaşık %30 dur, H. influenzae suşlarının yaklaşık %30 u beta-laktamaz üretmektedir ve H. influenzae'ye bağlı AOM hastalarının yarısının beta-laktamaz üretiminden bağımsız olarak kendiliğinden iyileştiği bilinmektedir. M. catarrhalis in AOM deki sıklığı yaklaşık olarak %10 dur, M. catarrhalis suşlarının yaklaşık %75 i beta-laktamaz üretmektedir ve M. catarrhalis'e bağlı AOM hastalarının çoğunun (en az yarısı) beta-laktamaz üretiminden bağımsız olarak kendiliğinden iyileştiği bilinmektedir. Bu hesaba göre, AOM'li bir çocukta etkenin beta-laktamaz üreten bir etken olma olasılığı yaklaşık olarak %16 dır. Bunların çoğunun (en az yarısının) kendiliğinden iyileşeceği göz önünde tutulursa tedavinin başında amoksisilin verilmişse klinik başarısızlık olasılığı %8 olacaktır. Bu durumda %92 lik bir klinik başarı ortaya çıkmaktadır ki, bu oldukça yüksek bir başarıdır; kaldı ki tedavinin başlangıcından 72 saat sonra hâlâ klinik düzelme belirtisi göstermemiş bu hastalarda AOM tedavisinde ikinci sırada tutulması önerilen ilaçlar devreye sokularak klinik başarı bunlarla sağlanabilir. Sonuç olarak, beş-on yıl öncesinde her ne kadar H. influenzae nin ve M. catarrhalis in beta-laktamaz üreten suşlarında etkili değilse de, ilk tercih olarak amoksisilinin yerine başka bir antibiyotik kullanmayı düşünmek gereksizdir. Şimdi aynı hesabı bir kez de günümüz AOM'lerindeki etken sıklığı ve direnç paternleri üzerinden yapalım: H. influenzae nin AOM deki sıklığı %56 dır, günümüz H. influenzae suşlarının %50 si beta-laktamaz üretmektedir ve H. influenzae'ye bağlı AOM hastalarının yarısı beta-laktamaz üretiminden bağımsız olarak kendiliğinden iyileşirler. M. catarrhalis in AOM deki sıklığı %22 dir, günümüz M. catarrhalis suşlarının %100 ü beta-laktamaz üretmektedirler ve M. catarrhalis'e bağlı AOM hastalarının çoğu (en az yarısı) beta-laktamaz üretiminden bağımsız olarak kendiliğinden iyileşirler. Bu hesaba göre bir AOM hastasında etkenin beta-laktamaz üreten bir etken olma olasılığı, yaklaşık olarak %50 dir. Bunların çoğunun (en az yarısının) kendiliğinden iyileşeceği göz önünde tutulursa tedavinin başında amoksisilin verilmişse klinik başarısızlık olasılığı %25 olacaktır. Bu durumda %75 lik bir klinik başarı ortaya çıkmaktadır ki kanımca bu, yeterli bir tedavi başarısı olmayıp Amerikan Pediyatri Akademisi ve başka kurumlar yıllardır ilk tercih olarak öneregeldikleri amoksisilini yakında bu konumundan çıkarmak zorunda kalacaklardır. Hastanın β-laktam ilaçlara karşı alerjisi varsa şöyle bir yol izlenebilir: Eğer alerji öyküsü müphemse veya alerji öyküsü sadece döküntüden ibaretse üçüncü kuşak oral sefalosporinlerden sefdinir (14 mg/kg/gün, bir veya iki dozda; azami dozaj: 600 mg/gün) (erişkinlerde günde iki kere mg), sefpodoksim proksetil (10 mg/kg/gün, iki dozda; azami dozaj: 400 mg/gün ) (erişkinlerde günde bir kere mg veya iki kere mg), ikinci kuşak oral sefalosporinlerden sefüroksim aksetil (30 mg/kg/gün, iki dozda; azami dozaj: 500 mg/gün) (erişkinlerde günde iki kere 300 mg veya bir kere 600 mg) veya üçüncü kuşak sefalsporinlerden seftriyakson intramüsküler (İM) veya intravenöz (İV) yolla (50 mg/kg/gün, tek dozda, 1-3 gün boyunca; azami dozaj: 2 g/gün) (erişkinlerde günde tek doz 1-2 g) verilmelidir; kimyasal yapıları nedeniyle bu seftriyaksonların penisilin alerjili hastalarda çapraz reaksiyonla alerjiye neden olması olasılığı son derece düşüktür (2). Anafilaksi gibi immünglobülin E aracılı ciddi bir reaksiyon söz konusuysa penisilinlerin yanı sıra, çapraz reaksiyon tehlikesinin yüksek olması nedeniyle sefalosporinlerden de kaçınmak gerekebilir. Bu durumda azitromisin (üç günlük tedavi: Ardışık üç gün boyunca 10 mg/kg, günde tek doz VEYA beş günlük tedavi: İlk gün 10 mg/kg, bunu izleyen dört gün boyunca 5 mg/kg; azami dozaj: İlk gün: 500 mg/gün, ikinci-dördüncü günler: 250 mg/gün) (erişkinlerde üç günlük tedavi: Ardışık üç gün boyunca 500 mg, günde tek doz VEYA beş günlük tedavi: İlk gün 500 mg/gün, ikinci-dördüncü günler: 250 mg/gün), iyi bir seçenek olabilir. Klaritromisin (15 mg/kg/gün, iki dozda; azami dozaj: 1 g/gün) (erişkinde günde iki kez mg) veya eritromisin (50 mg/kg/gün, üç-dört dozda, azami dozaj: 2 g/gün) (erişkinde 1-4 g/gün, dört dozda) tedavileri de

10 kullanılabilir; ancak S. pneumoniae suşlarının makrolitlere %20-30 oranında dirençli olduğu göz önünde tutulmalıdır. Ko-trimoksazol, (trimetoprim-sulfametoksazol) (8-10 mg/kg/gün, iki dozda; azami dozaj: 320 mg/gün) (erişkinde günde iki kere 160 mg) denenebilir; ancak AOM penisiline dirençli S. pneumoniae veya H. influenzae ye bağlı ise tedavi başarısızlığı olasılığı yüksektir. AOM'de kullanılabilecek antibiyotiklerden sefaklor (20-40 mg/kg/gün, 2 dozda; azami dozaj: 4 g/gün) (erişkinde günde üç kere mg) ve lorakarbef (30 mg/kg/gün, günde tek doz; azami doz: 800 mg) (günde iki kere 400 mg), PDSP ye yüksek dozaj amoksisilinden daha az etkilidir (32). AOM'de kullanılabilecek antibiyotikleri beta-laktamaz pozitif H. influenzae'ye farmakokinetik ve farmakodinamik özellikleri sonucu ortaya çıkan etkinliklerine göre sıralayacak olursak, en etkin olan sefiksimi sırasıyla seftibuten, seftriyakson, amoksisilin/klavülanat (yüksek dozaj), sefdinir, sefpodoksim, sefüroksim, sefprozil, sefaklor, klaritromisin, lorakarbef, ko-trimoksazol, azitromisin ve amoksisilinin izlediğini görürüz. S. pneumoniae'ye karşı etkinlik sıralaması ise seftriyakson, amoksisilin, amoksisilin/klavülanat (yüksek dozaj), sefdinir, sefpodoksim, sefprozil, sefüroksim, klindamisin, azitromisin, klaritromisin, sefaklor, lorakarbef, ko-trimoksazol, sefiksim ve seftibuten şeklindedir (3). Bu sıralamalar bize ilk seçenek ilaçların AOM'de neden ilk tercih olmaları gerektiğini daha iyi göstermektedir. Perforasyonlu otitis mediaların tedavisi, perforasyonsuz AOM gibidir; ek olarak ofloksasinli kulak damlaları kullanılabilir (33). TEDAVİ SÜRESİ: Tedavi süresi hastanın iki yaşın altında olduğu veya şiddetli vakalarda 10 gün, iki-beş yaşında ve hafif-orta şiddette yakınmaları olan çocuklarda yedi gün, altı yaş ve üzerinde olup hafif-orta şiddette yakınmaları olan çocuklarda beş-yedi gün olmalıdır. Bu süreler, komplikasyonsuz hastalar ve azitromisin dışındaki oral antibiyotikler içindir; komplikasyon varlığında ve şiddetli AOM lerde tedavi süresi uzatılabilir (2). TEDAVİ BAŞARISIZLIĞI: Kırk sekiz - 72 saatlik antibiyotiksiz gözlemden veya antibiyotik tedavisinden sonra kulak ağrısında, ateşte, kulakzarındaki bombelikte veya otorede hiçbir değişikliğin olmaması; AOM'de tedavi başarısızlığı olarak tanımlanır. AOM ye özgü olmayan belirtilerde ve bulgularda (örneğin burun akıntısı, orta kulak efüzyonu) azalma olmaması, klinik başarısızlık olarak değerlendirilmemelidir. Antibiyotik verilmeden gözlenen bir çocuğun saatte iyileşme göstermemesi durumunda yüksek dozajda amoksisilin/klavülanat amoksisilin/klavülanat (90/6,4 mg/kg/gün, iki dozda) (erişkinlerde amoksisilin bileşeni üzerinden günde 2-3 g, iki dozda) başlanmalıdır. İlk tedavi olarak yüksek dozajda verilen amoksisilinden yarar görmeyen hastalarda ikinci seçenek ilaçlara geçirir. Bunlar; ilk seçenek olan amoksisilinin etki etmediği penisiline dirençli S. pneumoniae'ye etkili olmalı, bunun yanı sıra H. influenzae'nin ve M. catarrhalis'in β-laktamaz üreten suşlarını da kapsamalıdır. Bunlardan yüksek dozaj amoksisilin-klavülanat, tedavi başarısızlığı durumunda ilk tercih edilecek ilaçtır; ancak kusma gibi nedenlerle oral tedavinin mümkün olmadığı, amoksisilin-klavülanat kullanımı sonucunda da tedavi başarısızlığı görüldüğü veya tanısal timpanosentezde yüksek dirençli S. pneumoniae bulunduğu durumlarda seftriyakson kullanılabilir. İM veya İV seftriyakson (50 mg/kg, günde tek doz) AOM de etkili bir antibiyotiktir; ancak yalnızca parenteral yolla verilebilmesi, mikroflorayı olumsuz yönde etkilemesi ve bakterilerde direnç gelişimine yol açması gibi dezavantajları vardır. H. influenzae ye, M. catarrhalis e veya penisiline duyarlı S. pneumoniae ye bağlı AOM lerde 50 mg/kg lık tek bir doz; %100 e yakın bir başarı sağlar. Etken PDSP olduğunda (penisilin için MİK>1,0 μg/ml) bakteriyolojik kür oranı ikinci dozda %52, üçüncü dozda %97 dir; dolayısıyla tedavi başarısızlığı için kullanıldığında seftriyaksonun üç dozunun da yapılması, uygun bir yaklaşım olacaktır. Klindamisin (30-40 mg/kg/gün, üç dozda; azami dozaj: 1,8 mg/gün) (erişkinlerde günde 3-4 kere mg) de

11 diğer antibiyotiklere yanıtsız AOM'lerde kullanılabilecek bir ilaçtır; ancak H. influenzae ve M. catarrhalis üzerine etkili değildir. makrolitlere dirençli S. pneumoniae suşlarının genellikle klindamisine de dirençli olduklarını akılda tutmak gerekir; bu nedenle klindamisin, AOM'de tek başına veya üçüncü kuşak sefalosporinle birlikte kullanılabilir (2). İkinci seçenek ilaçlarla da tatminkar bir klinik yanıt alınamazsa, levofloksasin veya linezolit gibi sıradışı ajanları kullanmadan önce, mirengotomi veya timpanosentez açısından bir kulak-burun-boğaz uzmanına danışılabilir. Her iki girişim de kulak ağrısını belirgin şekilde ve hızla azaltır. Mirengotomi, AOM komplikasyonlarından mastoidit, labirentit, merkezi sinir sistemi enfeksiyonu mevcutsa ve bağışıklık baskılanması durumunda etkenin yalıtılması yönünden yararlıdır. Kusma ve letarji gibi yangının orta kulakla sınırlı olmadığını telkin eden bulguları olan küçük bebeklerde timpanosentez yapılması ve orta kulak sıvısından kültür alınması önerilmektedir. TEDAVİ SONRASI KONTROL MUAYENESİ: Kontrol muayenesinin zamanı için önerilen sabit bir süre yoktur. Bu süre, hekime ve hastanın durumuna göre değişiklik gösterir. Örneğin, AOM'yi şiddetli geçiren bir bebek hemen ertesi gün veya hangi yaşta olursa olsun kulak ağrısı devam eden bir hasta, tedavinin başlangıcından sonraki birkaç gün içinde tekrar değerlendirilmelidir saat içinde durumu iyiye gitmeyen hastalar, yeniden muayene edilmelidirler; eğer tedavi uyuncundan emin olunursa ve yeni bir enfeksiyon odağı yoksa durum, tedavi başarısızlığı olarak kabul edilip gerekli antibiyotik değişikliği yapılmalıdır. Tekrarlayan AOM öyküsü olan bir hasta, iki hafta sonra kontrole çağırılabilir. İlk kez AOM geçiren ve hızla iyileşen bir çocuğun kontrolü bir ay sonra yapılabilir. Bu çocuk büyük bir çocuksa kontrole çağırılması gerekmeyebilir. Perfore olmuş bir kulakzarı genellikle saat içinde kendiliğinden iyileştiğinden (%75-90) (sırasıyla 2,5-7 ve 7-12 yaş kümesinde) kontrol muayenesinde kulak akıntısının durmuş ve kulakzarının eski bütünlüğüne kavuşmuş olması beklenir (34). Orta kulaktaki efüzyon, klinik iyileşmeden haftalarca, hatta aylarca sonra bile devam edebilir. AOM li çocukların %50-60 ında 10 günlük tedavi sonrası orta kulak efüzyonu sürmektedir. Bu oran, tedaviyi izleyen bir ayın sonunda %30-40 a, ikinci ayın sonunda ise %20 ye iner. Tedaviden üç ay sonra, kulağında hâlâ efüzyon bulunan çocukların oranı, %10 un altındadır. Efüzyonu tedavi etmek için yeniden antibiyotik tedavisine başlamak efüzyonun iyileşmesini hızlandırmadığı gibi, PDSP ile oluşabilecek kolonizasyon ve invaziv hastalık risklerini artırır. Kronik EOM'lerde timpanostomi tüpü yerleştirilmesi, yarar sağlayabilir. Adenoidektomi, efüzyonu uzun süre kalan çocuklarda efüzyonun sebat etme süresini kısaltabilir. TEKRARLAYAN OTİTİS MEDİA VE KORUNMA: İlk kez AOM geçiren çocuklarda üç ay içinde AOM nin tekrarlama oranı iki yaşından küçüklerde %55, 2-5 yaşındakilerde %25, beş yaşından büyüklerde %10 dur. Tekrarlayan AOM'de görülen etken, yine S. pneumoniae dir. AOM tedavinin bitiminden birkaç güç sonra tekrarlarsa etken, genellikle daha önce geçirilen enfeksiyondaki etkendir ve nedeni, mikroorganizmanın orta kulaktan veya nazofarenksten eradikasyonunun sağlanamamasıdır; dolayısıyla başlangıçta yanıt alınan ilaçtan farklı bir antibiyotikle tedavi edilmesi önerilir. AOM iki hafta ya da daha sonra tekrarlarsa buradaki etkenin olasılıkla ilk enfeksiyondakinden farklı olduğu düşünülür; dolayısıyla daha önceki tedaviden bağımsız olarak, yeni başlanacak tedavide ilk seçenek ilaçlardan birinin kullanılması uygun olur. Rekürren AOM'nin işitme kaybı gibi uzun dönem sekelleri pek nadirdir (35,36). Antimikrobiyal profilaksi, patojenlerin nazofarenksteki sıklığını azaltarak AOM atağı sayısını azaltır; ancak bu azalma yalnızca profilaksi

12 süresince ve yılda 1,5, ayda 0,09 atak düzeyindedir. AOM yi önlemek için antibiyotik kullanılması, toplumda PDSP nin yaygınlaşmasında önemli bir etkendir; bu nedenle son Amerikan Pediyatri Akademisi kılavuzunda rekürren AOM'den bir otolarengoloji konsültasyonu endikasyonu olarak söz edilmekte, ancak kemoprofilaksi önerilmemektedir (2). Tekrarlayan otitis media profilaksisinde ek olarak kullanılabilecek bir yöntem, aktif bağışıklamadır: Yirmi üç değerli pnömokok polisakkarit aşısı T-hücresinden bağımsız bir bağışıklık yanıtına neden olması, dolayısıyla yalnızca B hücrelerini uyarabilmesi nedeniyle bağışıklık belleğinin işe katılmadığı, ancak kısa süreli bir bağışıklık yanıtı sağla, üstelik AOM'nin asıl görüldüğü yaş kümesinde (<2) etkisizdir (37). Konjüge pnömokok aşısı T-hücresine bağımlı, antikor düzeyleri yüksek, bağışıklık belleği etkin bir bağışıklık yanıtı oluşturmaktadır. İki yaşın altındaki çocuklar için de etkilidir. Heptavalan aşı AOM etkeni pnömokokların %75'ini, bu arada penisiline, makrolitlere ve birden çok antibiyotiğe dirençli suşları (6B, 9V, 14, 19F, 23F) de kapsamaktadır. Konjüge pnömokok aşısı, aşıdaki S. pneumoniae suşlarına bağlı ve genel AOM sıklığını bir miktar azaltmaktadır. Pnömokok aşısı AOM ataklarını %7, timpanostomi tüpü takılması operasyonlarını ise %20-39 oranında azaltır. Pnömokok aşısı olanlarda pnömokoka bağlı AOM'ler %34, aşıdaki suşlara bağlı AOM ler %57 oranında azalır; ancak aşı dışı pnömokok suşlarıyla oluşan AOM lerde %27-33, H. influenzae AOM lerinde %11 artış olur. Tekrarlayan AOM'lerde yıllık atak sayısında azalma olmamaktadır. Bu veriler aşının içeriğindeki pnömokok suşlarının nazofarenksteki kolonizasyonunu azalttığı, ancak bunların yerini aşıdışı mikroorganizmaların aldığı şeklinde yorumlanabilir. Özetle, bir -Cochrane analizine göre- heptavalan aşının AOM'nin önlenmesinde ne derece etkili olduğu belli değildir (38). On üç değerli aşı ise bu aşıda bulunan 1, 3, 5, 7F, ve 19A serotipleriyle oluşan AOM'lerde %85, tüm pnömokok AOM'lerinde %77, tüm AOM'lerde %60 azalma sağlamıştır; aşıda bulunmayan serotiplerdeki artış önemsizdir (39). Grip aşısının, AOM sıklığını azaltıp azaltmadığı konusunda çelişili sonuçlar alınmıştır (6,40,41). Canlı influenza aşısı, plasebo ve inaktive trivalan aşıya göre influenza nedenli AOM'ye karşı daha fazla koruma sağlarken bir başka çalışmada inaktive trivalan aşının 6-24 aylık çocuklarda AOM'yi önlemediği sonucuna varılmıştır (40,42). Ülkemizde de uygulanmakta olan H. influenzae tip b aşısı AOM yi engellemez; çünkü AOM etkeni olan H. influenzae suşlarının büyük bir çoğunluğu tiplendirilemeyen suşlardır ve H. influenzae tip b aşısı bu suşlara karşı bağışıklık sağlamaz; ancak Avrupa'da yeni lisans alan 10 değerli pnömokoksik tiplendirilemeyen H. influenzae protein D-konjüge aşısı (Synflorix ), nazofarenkste tiplendirilemeyen H. influenzae taşıyıcılığını azaltmasıyla bu konuda etkili olabilir (43). Solunumsal sinsisyum virüsü (RSV) immün globülini kullananlarda AOM sıklığı azalırken RSV monoklonal antikorları ile bu azalmayı sağlamak mümkün olmamıştır. Timpanostomi tüpleri, tekrarlayan AOM ataklarını önlemede etkili değildirler; ancak orta kulak efüzyonunun sebat etme süresini kısaltırlar. Timpanostomi tüplerinden gelen akıntı, orta kulak enfeksiyonu lehine yorumlanmalı ve tedavi edilmelidir; ancak semptom ve bulguların sebat ettiği durumlarda etken, Pseudomonas aeruginosa olabilir ve AOM için kullanılan ilaçlarla sonuç alınamayabilir. Ateş veya ağrı varsa yukarıda anlatılan AOM tedavisi uygulanır. Ateş veya ağrı yoksa ofloksasinli göz/kulak damlası yeterli olacaktır.

13 Bebeğe en az ilk altı ay boyunca anne sütü verilmesi, bebeği yatar konumda beslememek, bebeğe ikinci altı ayda emzik kullandırmamak ve çocuğu tütün dumanından uzak tutmak AOM gelişmesini engelleyebilir (2). Ksilitollü (beş karbonlu bir şeker alkolü) sakız çiğneyen çocuklarda AOM'nin tekrarlama sıklığı, sükrozlu sakız çiğneyenlere göre daha az olarak bulunmuştur. Bu etki, muhtemelen ksilitolün S. pneumoniae nin nazofarenks epiteline tutunmasını ve böylece bakteri kolonizasyonunu engellemesi ile meydana gelmektedir (44). Dekonjestanların, antihistaminiklerin ve kortikosteroidlerin AOM tedavisinde yeri yoktur (29). Şu ana kadar hiçbir alternatif tıp yönteminin AOM de yararlı olduğu gösterilmemiştir. Hastaya zarar verebileceği ve tıbbi tedavinin etkisini azaltabileceği için alternatif tıp uygulamalarından kaçınmak gerekir (29). KAYNAKLAR 1. Shah SS. Otitis. In: Klein JD, Zaoutis TE, editors. Pediatric Infectious Disease Secrets. Philadelphia: Hanley & Belfus, Inc.; p Lieberthal AS, Carroll AE, Chonmaitree T, Ganiats TG, Hoberman A, Jackson MA, et al. The diagnosis and management of acute otitis media. Pediatrics. 2013;131:e Pichichero ME. Otitis media. Pediatr Clin North Am. 2013;60: McConaghy JR. The evaluation and treatment of children with acute otitis media. J Fam Pract. 2001;50:457 9, Pelton SI. Otitis media. In: Long SS, editor. Principles and Practice of Pediatric Infectious Diseases. 4th ed. Edinburgh: Elsevier Inc.; p e4. 6. DynaMed [Internet]. Ipswich (MA): EBSCO Information Services Record No , Acute otitis media (AOM); [2014 Jul 02; cited 2015 Mar 14]; [about 60 screens]. Available from Registration and login required. 7. Dinleyici EC, Yuksel F, Yargic ZA, Unalacak M, Unluoglu I. Results of a national study on the awareness of and attitudes toward acute otitis media (AOM) among clinicians and the estimated direct healthcare costs in Turkey (TR- AOM Study). Int J Pediatr Otorhinolaryngol. 2013;77: Ramakrishnan K, Sparks RA, Berryhill WE. Diagnosis and treatment of otitis media. Am Fam Physician. 2007;76: Uhari M, Mäntysaari K, Niemelä M. A meta-analytic review of the risk factors for acute otitis media. Clin Infect Dis Off Publ Infect Dis Soc Am. 1996;22: Chonmaitree T, Heikkinen T. Viruses and acute otitis media. Pediatr Infect Dis J. 2000;19: Turner D, Leibovitz E, Aran A, Piglansky L, Raiz S, Leiberman A, et al. Acute otitis media in infants younger than two months of age: microbiology, clinical presentation and therapeutic approach. Pediatr Infect Dis J. 2002;21: Palmu AA, Kotikoski MJ, Kaijalainen TH, Puhakka HJ. Bacterial etiology of acute myringitis in children less than two years of age. Pediatr Infect Dis J. 2001;20:

14 13. Klein JO, Teele DW. Isolation of viruses and mycoplasmas from middle ear effusions: a review. Ann Otol Rhinol Laryngol. 1976;85: Kerschner JE. Otitis media. In: Kliegman RM, Stanton BF, St. Geme III JW, Schor NF, Behrman RE, editors. Nelson Textbook of Pediatrics [Internet]. 19th edition. Philadelphia, PA: Elsevier Saunders; 2011 [cited 2015 Mar 13]. Available from: ExpertConsult Web site. Available at Laine MK, Tähtinen PA, Ruuskanen O, Huovinen P, Ruohola A. Symptoms or symptom-based scores cannot predict acute otitis media at otitis-prone age. Pediatrics. 2010;125:e Karma PH, Penttilä MA, Sipilä MM, Kataja MJ. Otoscopic diagnosis of middle ear effusion in acute and non-acute otitis media. I. The value of different otoscopic findings. Int J Pediatr Otorhinolaryngol. 1989;17: Steinbach WJ, Sectish TC, Benjamin DK, Chang KW, Messner AH. Pediatric residents clinical diagnostic accuracy of otitis media. Pediatrics. 2002;109: Spiro DM, King WD, Arnold DH, Johnston C, Baldwin S. A randomized clinical trial to assess the effects of tympanometry on the diagnosis and treatment of acute otitis media. Pediatrics. 2004;114: Community-acquired pneumonia guideline team, Cincinnati Children s Hospital Medical Center. Evidence-based care guidelines for medical management of community acquired pneumonia in children 60 days to 17 years of age [Internet]. Cincinnati Children s Hospital Medical Center; 2005 [cited 2013 Mar 12]. Available from: Minks DP, Porte M, Jenkins N. Acute mastoiditis--the role of radiology. Clin Radiol. 2013;68: Dobben GD, Raofi B, Mafee MF, Kamel A, Mercurio S. Otogenic intracranial inflammations: role of magnetic resonance imaging. Top Magn Reson Imaging TMRI. 2000;11: Syrjänen RK, Herva EE, Mäkelä PH, Puhakka HJ, Auranen KJ, Takala AK, et al. The value of nasopharyngeal culture in predicting the etiology of acute otitis media in children less than two years of age. Pediatr Infect Dis J. 2006;25: Goldstein NA, Casselbrant ML, Bluestone CD, Kurs-Lasky M. Intratemporal complications of acute otitis media in infants and children. Otolaryngol--Head Neck Surg Off J Am Acad Otolaryngol-Head Neck Surg. 1998;119: Uitti JM, Laine MK, Tähtinen PA, Ruuskanen O, Ruohola A. Symptoms and otoscopic signs in bilateral and unilateral acute otitis media. Pediatrics. 2013;13:e De Beer BA, Graamans K, Snik AFM, Ingels K, Zielhuis GA. Hearing deficits in young adults who had a history of otitis media in childhood: use of personal stereos had no effect on hearing. Pediatrics. 2003;111:e American Academy of Pediatrics. Committee on Psychosocial Aspects of Child and Family Health, Task Force on Pain in Infants, Children, and Adolescents. The assessment and management of acute pain in infants, children, and adolescents. Pediatrics. 2001;108: Siegel RM, Kiely M, Bien JP, Joseph EC, Davis JB, Mendel SG, et al. Treatment of otitis media with observation and a safety-net antibiotic prescription. Pediatrics. 2003;112: Hirschmann JV. Methods for decreasing antibiotic use in otitis media. Lancet. 1998;352:672.

15 29. American Academy of Pediatrics Subcommittee on Management of Acute Otitis Media. Diagnosis and management of acute otitis media. Pediatrics. 2004;113: Kaleida PH, Casselbrant ML, Rockette HE, Paradise JL, Bluestone CD, Blatter MM, et al. Amoxicillin or myringotomy or both for acute otitis media: results of a randomized clinical trial. Pediatrics. 1991;87: Piglansky L, Leibovitz E, Raiz S, Greenberg D, Press J, Leiberman A, et al. Bacteriologic and clinical efficacy of high dose amoxicillin for therapy of acute otitis media in children. Pediatr Infect Dis J. 2003;22: Engorn B, Flerlage J, editors. The Harriet Lane - Handbook A Manual for Pediatric House Officers. 20th edition. Philadelphia, PA: Saunders; Bance M, Rutka JA. Topical treatment for otorrhea: issues and controversies. J Otolaryngol. 2005;34 Suppl 2:S Rollin M, Rogers P, Robinson P. Natural history of pediatric tympanic membrane perforation. Otol Neurotol Off Publ Am Otol Soc Am Neurotol Soc Eur Acad Otol Neurotol. 2011;32: Alho OP, Läärä E, Oja H. What is the natural history of recurrent acute otitis media in infancy? J Fam Pract. 1996;43: Ryding M, Konradsson K, Kalm O, Prellner K. Sequelae of recurrent acute otitis media. Ten-year follow-up of a prospectively studied cohort of children. Acta Paediatr Oslo Nor ;86: Jansen AGSC, Hak E, Veenhoven RH, Damoiseaux RAMJ, Schilder AGM, Sanders EAM. Pneumococcal conjugate vaccines for preventing otitis media. Cochrane Database Syst Rev. 2009;(2):CD Fortanier AC, Venekamp RP, Boonacker CWB, Hak E, Schilder AGM, Sanders EAM, et al. Pneumococcal conjugate vaccines for preventing otitis media. Cochrane Database Syst Rev. 2014;4:CD Ben-Shimol S, Givon-Lavi N, Leibovitz E, Raiz S, Greenberg D, Dagan R. Near-elimination of otitis media caused by 13-valent pneumococcal conjugate vaccine (PCV) serotypes in southern Israel shortly after sequential introduction of 7-valent/13-valent PCV. Clin Infect Dis Off Publ Infect Dis Soc Am. 2014;59: Hoberman A, Greenberg DP, Paradise JL, Rockette HE, Lave JR, Kearney DH, et al. Effectiveness of inactivated influenza vaccine in preventing acute otitis media in young children: a randomized controlled trial. JAMA. 2003;290: Ozgur SK, Beyazova U, Kemaloglu YK, Maral I, Sahin F, Camurdan AD, et al. Effectiveness of inactivated influenza vaccine for prevention of otitis media in children. Pediatr Infect Dis J. 2006;25: Block SL, Heikkinen T, Toback SL, Zheng W, Ambrose CS. The efficacy of live attenuated influenza vaccine against influenza-associated acute otitis media in children. Pediatr Infect Dis J. 2011;30: Plosker GL. 10-Valent pneumococcal non-typeable haemophilus influenzae protein D-conjugate vaccine: a review in infants and children. Paediatr Drugs. 2014;16: Bussell N, Skillman D. Otit. In: Gates RH, editor. Enfeksiyon Hastalıkları Sırları. İstanbul: Nobel Tıp Kitabevleri; p

6. Ulusal Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Kongresi 20-22 Mayıs 2009 Hilton Otel-Ankara

6. Ulusal Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Kongresi 20-22 Mayıs 2009 Hilton Otel-Ankara www.cocukenfeksiyon.org ISSN 1307-1068 6. Ulusal Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Kongresi 20-22 Mayıs 2009 Hilton Otel-Ankara Editör / Editor Mustafa Hacımustafaoğlu Editör Yardımcıları / Associate Editors

Detaylı

OTİTTE ANTİBİYOTİK KULLANIMI

OTİTTE ANTİBİYOTİK KULLANIMI OTİTTE ANTİBİYOTİK KULLANIMI Akut Otitis Media (AOM)» Orta kulağı döşeyen solunum epitelinin inflamasyonu» Özellikle timpan boşluğunun yangısı» EN SIK ANTİBİYOTİK YAZMA NEDENİ 2 6 ay 9 ay 15 ay 24 ay 36

Detaylı

Çocuk Hematoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu. Kocaeli Üniversitesi 9 Ekim 2018 Tıp Fakültesi. Genel Pediatri Poliklinik Olgu Sunumu

Çocuk Hematoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu. Kocaeli Üniversitesi 9 Ekim 2018 Tıp Fakültesi. Genel Pediatri Poliklinik Olgu Sunumu Çocuk Hematoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu Kocaeli Üniversitesi 9 Ekim 2018 Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı İnt. Dr. ve Hastalıkları Yağmur ÇAKIR Anabilim Dalı Genel Pediatri Poliklinik Olgu Sunumu 11 Aralık

Detaylı

YENİ KILAVUZLAR EŞLİĞİNDE OTİT TANI VE TEDAVİSİ

YENİ KILAVUZLAR EŞLİĞİNDE OTİT TANI VE TEDAVİSİ YENİ KILAVUZLAR EŞLİĞİNDE OTİT TANI VE TEDAVİSİ Prof. Dr. Ergin ÇİFTÇİ Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı www.erginciftci.com OTİT Kulağın Hangi Bölümü? KULAK OTİTİS

Detaylı

Akut Otitis Media Tedavisi

Akut Otitis Media Tedavisi Dahili Tıp Bilimleri Dergisi 2005; 12(4): 175-182 Akut Otitis Media Tedavisi Uzm. Dr. Selim ÖNCEL Ankara Üniversitesi T p Fakültesi, Çocuk Sağl ğ ve Hastal klar Anabilim Dal, Çocuk İnfeksiyon Hastal klar

Detaylı

AKUT OTİTİS MEDİA. Prof.Dr.Ergin ÇİFTÇİ Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları BD

AKUT OTİTİS MEDİA. Prof.Dr.Ergin ÇİFTÇİ Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları BD AKUT OTİTİS MEDİA Prof.Dr.Ergin ÇİFTÇİ Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları BD AKUT OTİTİS MEDİA TANIM Akut semptomların olması + Orta kulak sıvısı (Kulak ağrısı, ateş...) EPİDEMİYOLOJİ

Detaylı

TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI

TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI Akut tonsillofarenjit veya çocukluk çağında daha sık karşılaşılan klinik tablosu ile tonsillit, farinks ve tonsil dokusunun inflamasyonudur ve doktora başvuruların

Detaylı

Otit; Otitis Media; Akut Otit; Middle Ear Infection

Otit; Otitis Media; Akut Otit; Middle Ear Infection ORTA KULAK İLTİHABI Otit; Otitis Media; Akut Otit; Middle Ear Infection Orta kulak: kulak zarı ile iç kulak arasında kalan zar ile kaplı kısımdır. Orta kulağın iltihabi hastalığına otitis media da denir.

Detaylı

PNÖMOKOK ENFEKSİYONLARINDA SON DURUM. Doç.Dr. Ener Çağrı DİNLEYİCİ 20 Ocak 2014 Eskişehir

PNÖMOKOK ENFEKSİYONLARINDA SON DURUM. Doç.Dr. Ener Çağrı DİNLEYİCİ 20 Ocak 2014 Eskişehir PNÖMOKOK ENFEKSİYONLARINDA SON DURUM Doç.Dr. Ener Çağrı DİNLEYİCİ 20 Ocak 2014 Eskişehir Amaç: Hastalıkları oluşmadan Önlemek!!!! PNÖMOKOK Streptococcus pneumoniae Gram pozitif diplokok Polisakarid kapsül

Detaylı

Pnömonide Etkene Yönelik Antimikrobiyal Tedavi

Pnömonide Etkene Yönelik Antimikrobiyal Tedavi Pnömonide Etkene Yönelik Antimikrobiyal Tedavi Prof. Dr. Necla TÜLEK Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Streptococcus pneumoniae H. influenzae M.catarrhalis

Detaylı

Rinosinüzit burun boþluðu ve sinüsleri döþeyen müköz

Rinosinüzit burun boþluðu ve sinüsleri döþeyen müköz Klinik Pediatri, 2003;2(2):64-68. Çocuklarda Rinosinüzitlerin Tedavisi Prof. Dr. Sadýk DEMÝRSOY* Rinosinüzit burun boþluðu ve sinüsleri döþeyen müköz membranlarýn (nöroepitel dahil), bu kavitelerdeki sývýlarýn,

Detaylı

Acil Serviste Akılcı Antibiyotik Kullanımının Temel İlkeleri Dr. A. Çağrı Büke

Acil Serviste Akılcı Antibiyotik Kullanımının Temel İlkeleri Dr. A. Çağrı Büke Acil Serviste Akılcı Antibiyotik Kullanımının Temel İlkeleri Dr. A. Çağrı Büke Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji 12/o4/2014 Akılcı antibiyotik kullanımı Antibiyotiklere

Detaylı

Vaxoral. Tekrarlayan bakteriyel solunum yolu enfeksiyonlarının önlenmesinde 5. Şimdi. Zamanı. KOAH Kronik bronşit Sigara kullanımı

Vaxoral. Tekrarlayan bakteriyel solunum yolu enfeksiyonlarının önlenmesinde 5. Şimdi. Zamanı. KOAH Kronik bronşit Sigara kullanımı Tekrarlayan bakteriyel solunum yolu enfeksiyonlarının önlenmesinde 5 Şimdi KOAH Kronik bronşit Sigara kullanımı Yaşlılık Düşük bağışıklık Hırıltılı öksürük Kirli ortam Pasif içicilik Zamanı Tekrarlayan

Detaylı

Tularemi Tedavi Rehberi 2009. Doç. Dr. Oğuz KARABAY Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği

Tularemi Tedavi Rehberi 2009. Doç. Dr. Oğuz KARABAY Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği Tularemi Tedavi Rehberi 2009 Doç. Dr. Oğuz KARABAY Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği 1 Rehber nasıl hazırlandı? Güncel kaynaklar 5 rehber, İnternet

Detaylı

Pnömonilerde Ak lc Antibiyotik Kullan m

Pnömonilerde Ak lc Antibiyotik Kullan m .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Çocuklarda Ak lc Antibiyotik Kullan m Sempozyum Dizisi No: 33 Aral k 2002; s. 35-39 Pnömonilerde Ak lc Antibiyotik Kullan m Prof. Dr. Necla

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Polikliniği Olgu Sunumu 2 Aralık 2016 Cuma İnt. Dr.

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Polikliniği Olgu Sunumu 2 Aralık 2016 Cuma İnt. Dr. Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Polikliniği Olgu Sunumu 2 Aralık 2016 Cuma İnt. Dr. Şeniz Şengül GENEL ÇOCUK POLİKLİNİĞİ OLGU SUNUMU Int.Dr.Şeniz Şengül

Detaylı

Çocukta Analjezik Antipiretik Kullanımı

Çocukta Analjezik Antipiretik Kullanımı Çocukta Analjezik Antipiretik Kullanımı Doç. Dr. Betül ULUKOL AKBULUT Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Sosyal Pediatri Bilim Dalı Ateş Hipotalamik set-point in yükselmesi Çevre ısısının çok artması Ektodermal

Detaylı

Üst solunum yolu infeksiyonları, çocukluk çağının en sık görülen ve doktora en

Üst solunum yolu infeksiyonları, çocukluk çağının en sık görülen ve doktora en DERLEME Hacettepe T p Dergisi 2006; 37:194-201 Üst solunum yolu infeksiyonlar nda medikal tedavideki yenilikler Gülten Seçmeer 1, lker Devrim 2 1 Prof. Dr., Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı

Detaylı

DİRENÇLİ BAKTERİ ENFEKSİYONLARINA KARŞI KULLANILAN ANTİBİYOTİKLER

DİRENÇLİ BAKTERİ ENFEKSİYONLARINA KARŞI KULLANILAN ANTİBİYOTİKLER DİRENÇLİ BAKTERİ ENFEKSİYONLARINA KARŞI KULLANILAN ANTİBİYOTİKLER 1. Vankomisin Vankomisin, Nocardia Orientalis in (eskiden Streptomyces orientalis olarak bilinen) belli suşlarından elde edilen amfoterik

Detaylı

Efüzyonlu Otitis Media Tedavisinde Farklı Antibiyotiklerin Etkinliklerinin Karşılaştırılması: Ön Rapor *

Efüzyonlu Otitis Media Tedavisinde Farklı Antibiyotiklerin Etkinliklerinin Karşılaştırılması: Ön Rapor * OTOSCOPE 2004; 2:49-53 PROSPEKTİF ÇALIŞMA Efüzyonlu Otitis Media Tedavisinde Farklı Antibiyotiklerin Etkinliklerinin Karşılaştırılması: Ön Rapor * Op.Dr. Rahmi KILIÇ 1, Op.Dr. Ali ÖZDEK 1, Op.Dr. Hatice

Detaylı

Orta Kulak İltihabı (Otitis Media)

Orta Kulak İltihabı (Otitis Media) Orta Kulak İltihabı (Otitis Media) Orta Kulak Neresidir : Kulak; Dış, Orta ve İç kulak olmak üzere 3 kısma ayrılarak incelenir.dış kulak yolunun sonunda kulak zarı bulunur. Kulak zarı dış ve orta kulağı

Detaylı

Grip Aşılarında Güncel Durum

Grip Aşılarında Güncel Durum Grip Aşılarında Güncel Durum Kenan HIZEL Gazi Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Sunum içeriği Aşı içeriği ve aşı çeşitleri Aşı endikasyonları, etki ve etkinlik Riskli gruplarda durum

Detaylı

PNÖMOKOKLARDA DİRENÇ VE GELİŞMELER DR. BURÇİN ŞENER HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ TIBBİ MİKROBİYOLOJİ AD

PNÖMOKOKLARDA DİRENÇ VE GELİŞMELER DR. BURÇİN ŞENER HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ TIBBİ MİKROBİYOLOJİ AD PNÖMOKOKLARDA DİRENÇ VE GELİŞMELER DR. BURÇİN ŞENER HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ TIBBİ MİKROBİYOLOJİ AD XXXIV. Türk Mikrobiyoloji Kongresi - 2010 İÇERİK Pnömokokal enfeksiyonların epidemiyolojisi

Detaylı

İdrar Yolu Enfeksiyonu Tanı. Dr. Z. Birsin Özçakar Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji B.D.

İdrar Yolu Enfeksiyonu Tanı. Dr. Z. Birsin Özçakar Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji B.D. İdrar Yolu Enfeksiyonu Tanı Dr. Z. Birsin Özçakar Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nefroloji B.D. İYE - Tanı Doğru ve zamanında tanılanması uygun tedavi renal skar, tekrarlayan pyelonefrit, HT,

Detaylı

Çocuklarda Akut Otitis Medianın Yönetimi İle İlgili Güncel Kavramlar

Çocuklarda Akut Otitis Medianın Yönetimi İle İlgili Güncel Kavramlar Çocuklarda Akut Otitis Medianın Yönetimi İle İlgili Güncel Kavramlar Eleni Rettig, MD a, David E. Tunkel, MD b * ANAHTAR KELİMELER Akut otitis media Orta kulak efüzyonu Timpanostomi tüpleri Klinik uygulama

Detaylı

ÜST SOLUNUM YOLLARI ENFEKSİYONLARINDA NE ZAMAN ANTİBİYOTİK VERELİM?

ÜST SOLUNUM YOLLARI ENFEKSİYONLARINDA NE ZAMAN ANTİBİYOTİK VERELİM? İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri 43 TOPLUMDAN EDİNİLMİŞ ENFEKSİYONLARA PRATİK YAKLAŞIMLAR Sempozyum Dizisi No:61 Şubat 2008; s.43-47 ÜST SOLUNUM YOLLARI ENFEKSİYONLARINDA

Detaylı

İnfluenza virüsünün yol açtığı hastalıkların ve ölümlerin çoğu yıllık grip aşıları ile önlenebiliyor.

İnfluenza virüsünün yol açtığı hastalıkların ve ölümlerin çoğu yıllık grip aşıları ile önlenebiliyor. Her yıl milyonlarca kişiyi etkileyen bir solunum yolu enfeksiyonu olan grip, hastaneye yatışı gerektirecek kadar ağır hastalık tablolarına neden olabiliyor. Grip ve sonrasında gelişen akciğer enfeksiyonları

Detaylı

GİRİŞ. Kan dolaşımı enfeksiyonları (KDE) önemli morbidite ve mortalite sebebi. ABD de yılda 200.000 KDE, mortalite % 35-60

GİRİŞ. Kan dolaşımı enfeksiyonları (KDE) önemli morbidite ve mortalite sebebi. ABD de yılda 200.000 KDE, mortalite % 35-60 Dr. Tolga BAŞKESEN GİRİŞ Kan dolaşımı enfeksiyonları (KDE) önemli morbidite ve mortalite sebebi ABD de yılda 200.000 KDE, mortalite % 35-60 Erken ve doğru tedavi ile mortaliteyi azaltmak mümkün GİRİŞ Kan

Detaylı

Nozokomiyal SSS Enfeksiyonları

Nozokomiyal SSS Enfeksiyonları Nozokomiyal SSS Enfeksiyonları Nozokomiyal SSSİ En ciddi nozokomiyal enfeksiyonlardan biri Morbidite ve mortalite yüksektir. Nozokomiyal SSSİ Tüm HE %0.4 ünden sorumlu. En sık görülen formları: Bakteriyel

Detaylı

Prof. Dr. Fügen YÖRÜK. Dr. Özge Leyla ŞENGEZER. Clinical Infectious Diseases Advance Access published March 20, 2012

Prof. Dr. Fügen YÖRÜK. Dr. Özge Leyla ŞENGEZER. Clinical Infectious Diseases Advance Access published March 20, 2012 IDSA CLİNİCAL PRACTİCE GUİDELİNE FOR ACUTE BACTERİAL RHİNOSİNUSİTİS İN CHİLDREN AND ADULTS Anthony W. Chow,1 Michael S. Benninger,2 Itzhak Brook,3 Jan L. Brozek,4,5 Ellie J. C. Goldstein,6,7 Lauri A. Hicks,8

Detaylı

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ

SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ SAĞLIK ÇALIŞANLARININ ENFEKSİYON RİSKLERİ Sağlık hizmeti veren, Doktor Ebe Hemşire Diş hekimi Hemşirelik öğrencileri, risk altındadır Bu personelin enfeksiyon açısından izlemi personel sağlığı ve hastane

Detaylı

ALT SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI. Prof. Dr. Abdullah Sayıner

ALT SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI. Prof. Dr. Abdullah Sayıner ALT SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI Prof. Dr. Abdullah Sayıner Akut bronşit Beş günden daha uzun süren öksürük (+/- balgam) Etkenlerin tamama yakını viruslar Çok küçük bir bölümünden Mycoplasma, Chlamydia,

Detaylı

Aşı İçeriği ve Ülkemize Uyumu

Aşı İçeriği ve Ülkemize Uyumu Yetişkinde Pnömokok Aşılaması: Aşı İçeriği ve Ülkemize Uyumu Prof. Dr. Dilek ARMAN Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD Türkiye de Hastane Ölümleri 1. İskemik

Detaylı

Hazırlayan: Fadime Kaya Acıbadem Adana Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Hazırlanma Tarihi:

Hazırlayan: Fadime Kaya Acıbadem Adana Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Hazırlanma Tarihi: Hazırlayan: Fadime Kaya Acıbadem Adana Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Hazırlanma Tarihi: 30.06.2018 » İnfluenzanın Tanımı» İnfluenza Bulaş Türleri» İnfluenza Nasıl Bulaşır?» Konak Seçimi» Klinik

Detaylı

ACOG Diyor ki! İNFLUENZA ŞÜPHELİ VEYA TANILI GEBELERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE TEDAVİSİ (ACOG Committee Opinion Number: 753.

ACOG Diyor ki! İNFLUENZA ŞÜPHELİ VEYA TANILI GEBELERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE TEDAVİSİ (ACOG Committee Opinion Number: 753. ACOG Diyor ki! İNFLUENZA ŞÜPHELİ VEYA TANILI GEBELERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE TEDAVİSİ (ACOG Committee Opinion Number: 753. Eylül 2018) Özeti yapan: Dr. Ahmet Erol ÖZET: Gebeler ve postpartum kadınlar, mevsimsel

Detaylı

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA PNÖMONİ. Mehmet Ceyhan 2016

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA PNÖMONİ. Mehmet Ceyhan 2016 ÇOCUKLUK ÇAĞINDA PNÖMONİ Mehmet Ceyhan 2016 PNÖMONİ Akciğer parankiminin inflamasyonudur Anatomik olarak; Lober pnömoni Bronkopnömoni İnterstisiyel pnömoni Patolojik olarak: Alveollerde konsolidasyon ve/veya

Detaylı

Dr. Birgül Kaçmaz Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

Dr. Birgül Kaçmaz Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD Dr. Birgül Kaçmaz Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD İnhaler uygulama İntraventriküler/intratekal uygulama Antibiyotik kilit tedavisi Antibiyotik içerikli

Detaylı

KAWASAKİ HASTALIĞI Kawasaki Sendromu; Mukokütanöz Lenf Nodu Sendromu;

KAWASAKİ HASTALIĞI Kawasaki Sendromu; Mukokütanöz Lenf Nodu Sendromu; KAWASAKİ HASTALIĞI Kawasaki Sendromu; Mukokütanöz Lenf Nodu Sendromu; Kawasaki hastalığı sebebi bilinmeyen ateşli çocukluk çağı hastalığıdır. Nadiren ölümcül olur. Hastalık yüksek ateş, boğazda ve dudaklarda

Detaylı

Akılcı Antibiyotik Kullanımı. Prof.Dr.Ayşe Willke Topcu 25 Nisan 2014, Muğla

Akılcı Antibiyotik Kullanımı. Prof.Dr.Ayşe Willke Topcu 25 Nisan 2014, Muğla Akılcı Antibiyotik Kullanımı Prof.Dr.Ayşe Willke Topcu 25 Nisan 2014, Muğla 1 Tanım Akılcı (rasyonel, doğru) Antibiyotik Kullanımı; Klinik ve lab.la doğru tanı konmuş Gerekli olduğuna karar verilmiş Doğru

Detaylı

GRAM POZİTİF BAKTERİ ANTİBİYOGRAMLARI

GRAM POZİTİF BAKTERİ ANTİBİYOGRAMLARI GRAM POZİTİF BAKTERİ ANTİBİYOGRAMLARI Dr. Özlem KURT AZAP 26 Kasım 2008 Genel Kurallar Tek koloniden yapılan pasaj seçici olmayan besiyerinde (kanlı agar...) bir gece inkübe edilir Benzer morfolojideki

Detaylı

ERİŞKİN HASTADA İNFLUENZAYI NASIL TANIRIM?

ERİŞKİN HASTADA İNFLUENZAYI NASIL TANIRIM? ERİŞKİN HASTADA İNFLUENZAYI NASIL TANIRIM? Dr. Murat Kutlu Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Giriş İnfluenza sendromu genellikle ani başlangıçlı

Detaylı

Hazırlayanlar: Doç. Dr. Yasemin ZER Mikrobiyoloji AD Öğrt. Üyesi

Hazırlayanlar: Doç. Dr. Yasemin ZER Mikrobiyoloji AD Öğrt. Üyesi ANTIBIYOTIK DUYARLILIK Yürürlük i: 10.02.2014 TEST SONUÇLARININ Revizyon i: - KISITLI BILDIRIMINE YÖNELIK KURALLAR Sayfa: 1/5 Revizyon Açıklaması Madde No Yeni yayınlandı KAPSAM: Teşhis ve Tedavi Birimleri

Detaylı

TC Sağlık Bakanlığı nın Beşeri ve Tıbbi Ürünlerin Tanıtımı Faaliyetleri hakkında yayınladığı yönetmelik gereği bu toplantıda Akılcı İlaç Kullanımı

TC Sağlık Bakanlığı nın Beşeri ve Tıbbi Ürünlerin Tanıtımı Faaliyetleri hakkında yayınladığı yönetmelik gereği bu toplantıda Akılcı İlaç Kullanımı TC Sağlık Bakanlığı nın Beşeri ve Tıbbi Ürünlerin Tanıtımı Faaliyetleri hakkında yayınladığı yönetmelik gereği bu toplantıda Akılcı İlaç Kullanımı oturumu yer almaktadır. Üst Solunum Yolu Enfeksiyonlarında

Detaylı

PRİMER SİLİYER DİSKİNEZİ HASTALARININ KLİNİK DEĞERLENDİRMESİ

PRİMER SİLİYER DİSKİNEZİ HASTALARININ KLİNİK DEĞERLENDİRMESİ PRİMER SİLİYER DİSKİNEZİ HASTALARININ KLİNİK DEĞERLENDİRMESİ N Emiralioğlu, U Özçelik, G Tuğcu, E Yalçın, D Doğru, N Kiper Hacettepe Üniversitesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı Genel Bilgiler Primer

Detaylı

Aile Hekimliği nde Akut Tonsillofarenjit Tanısında Antimikrobiyal Ajan Tercihi; Kılavuzlar mı? Kişisel Tercihler mi?

Aile Hekimliği nde Akut Tonsillofarenjit Tanısında Antimikrobiyal Ajan Tercihi; Kılavuzlar mı? Kişisel Tercihler mi? Aile Hekimliği nde Akut Tonsillofarenjit Tanısında Antimikrobiyal Ajan Tercihi; Kılavuzlar mı? Kişisel Tercihler mi? Dr. Fatma İşli2, Prof. Dr. Ateş Kara1, Ecz. Mesil Aksoy2, Dr. Ali Alkan2 1 Hacettepe

Detaylı

MENENJİTLİ OLGULARIN KLİNİK VE LABORATUAR ÖZELLİKLERİNİN RETROSPEKTİF OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ

MENENJİTLİ OLGULARIN KLİNİK VE LABORATUAR ÖZELLİKLERİNİN RETROSPEKTİF OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ MENENJİTLİ OLGULARIN KLİNİK VE LABORATUAR ÖZELLİKLERİNİN RETROSPEKTİF OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ Mine SERİN 1, Ali CANSU 1, Serpil ÇELEBİ 2, Nezir ÖZGÜN 1, Sibel KUL 3, F.Müjgan SÖNMEZ 1, Ayşe AKSOY 4, Ayşegül

Detaylı

Burcu Bursal Duramaz*, Esra Şevketoğlu, Serdar Kıhtır, Mey Talip. Petmezci, Osman Yeşilbaş, Nevin Hatipoğlu. *Bezmialem Üniversitesi Tıp Fakültesi

Burcu Bursal Duramaz*, Esra Şevketoğlu, Serdar Kıhtır, Mey Talip. Petmezci, Osman Yeşilbaş, Nevin Hatipoğlu. *Bezmialem Üniversitesi Tıp Fakültesi Burcu Bursal Duramaz*, Esra Şevketoğlu, Serdar Kıhtır, Mey Talip Petmezci, Osman Yeşilbaş, Nevin Hatipoğlu *Bezmialem Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Merkezi sinir sistemi

Detaylı

İnfektif Endokarditin Antibiyotik Tedavisinde Antimikrobiyal Direnç Bir Sorun mu? Penisilin

İnfektif Endokarditin Antibiyotik Tedavisinde Antimikrobiyal Direnç Bir Sorun mu? Penisilin İnfektif Endokarditin Antibiyotik Tedavisinde Antimikrobiyal Direnç Bir Sorun mu? Penisilin Dr Emel YILMAZ UÜTF-Enf Hast ve Kl Mikrob AD İEÇG-KLİMİK 21.10.2017 İnfektif Endokardit Koruyucu uygulamalara

Detaylı

Antibiyotiklerin Kullanımının Monitörizasyonu

Antibiyotiklerin Kullanımının Monitörizasyonu Antibiyotiklerin Kullanımının Monitörizasyonu Prof. Dr. Ayşe ERBAY Bozok Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Antibiyotikler halen her gün hayat

Detaylı

Genellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlayan astım kronik bir solunum sistemi hastalığıdır.

Genellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlayan astım kronik bir solunum sistemi hastalığıdır. Bölüm 9 Astım ve Gebelik Astım ve Gebelik Dr. Metin KEREN ve Dr. Ferda Öner ERKEKOL Genellikle çocukluk ve gençlik döneminde başlayan astım kronik bir solunum sistemi hastalığıdır. Erişkinlerde astım görülme

Detaylı

Dişhekimliği Uygulamalarında Başarıyı Etkileyen Yeni Yaklaşımlar

Dişhekimliği Uygulamalarında Başarıyı Etkileyen Yeni Yaklaşımlar Dişhekimliği Uygulamalarında Başarıyı Etkileyen Yeni Yaklaşımlar Prof. Dr. Đnci Oktay Meslek Deneyimi? Bilimsel Araştırma? Uzman Görüşü? Meslek pratiğinde başarılı olmak, tüm dişhekimlerinin ortak amacıdır.

Detaylı

Çocukluk Çağı Aşılamaları. Doç. Dr. Güldane Koturoğlu

Çocukluk Çağı Aşılamaları. Doç. Dr. Güldane Koturoğlu Çocukluk Çağı Aşılamaları Doç. Dr. Güldane Koturoğlu Rutin Aşı Takvimi-2012 ÖNERİLEN RUTİN AŞI PROGRAMI-2012 Ulusal aşı programı DOĞUM 1. AYIN SONU 2. AYIN SONU 4. AYIN SONU 6. AYIN SONU HEPATİT B 1. Doz

Detaylı

EUCAST tarafından önerilen rutin iç kalite kontrol Sürüm 3.1, geçerlilik tarihi

EUCAST tarafından önerilen rutin iç kalite kontrol Sürüm 3.1, geçerlilik tarihi EUCAST tarafından önerilen rutin iç kalite kontrol Sürüm.1, geçerlilik tarihi 11.0.01 Escherichia coli Pseudomonas aeruginosa Staphylococcus aureus Enterococcus faecalis Streptococcus pneumoniae Haemophilus

Detaylı

KLİNİK İNCİLER (ÜST SOLUNUM YOLU ACİLLERİ VE ALT SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI)

KLİNİK İNCİLER (ÜST SOLUNUM YOLU ACİLLERİ VE ALT SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI) KLİNİK İNCİLER (ÜST SOLUNUM YOLU ACİLLERİ VE ALT SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI) Dr.Gülbin Bingöl Karakoç Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi K.İnci 1: Bebek K, 2 günlük kız hasta Meme emememe, morarma yakınması

Detaylı

Kış Sezonunda Görülen İnfluenza Virüsü Tipleri ve Tedavide Oseltamivir in Etkinliği

Kış Sezonunda Görülen İnfluenza Virüsü Tipleri ve Tedavide Oseltamivir in Etkinliği 2010-2011 Kış Sezonunda Görülen İnfluenza Virüsü Tipleri ve Tedavide Oseltamivir in Etkinliği Mehmet Ceyhan, Eda Karadağ Öncel, Selim Badur, Meral Akçay Ciblak, Emre Alhan, Ümit Sızmaz Çelik, Zafer Kurugöl,

Detaylı

ÇIKAR ÇATIŞMALARI. Antibiyotik / aşılarla ilgili konuşma, danışmanlık Abdi İbrahim Bayer GlaxoSmithKline Pfizer Sanofi Pasteur

ÇIKAR ÇATIŞMALARI. Antibiyotik / aşılarla ilgili konuşma, danışmanlık Abdi İbrahim Bayer GlaxoSmithKline Pfizer Sanofi Pasteur ÇIKAR ÇATIŞMALARI Antibiyotik / aşılarla ilgili konuşma, danışmanlık Abdi İbrahim Bayer GlaxoSmithKline Pfizer Sanofi Pasteur Araştırma desteği Türk Toraks Derneği GlaxoSmithKline 32 yaşında hasta, beş

Detaylı

PNÖMOKOKLARDA DİRENÇ EPİDEMİYOLOJİSİ DR. BURÇİN ŞENER HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ TIBBİ MİKROBİYOLOJİ AD

PNÖMOKOKLARDA DİRENÇ EPİDEMİYOLOJİSİ DR. BURÇİN ŞENER HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ TIBBİ MİKROBİYOLOJİ AD PNÖMOKOKLARDA DİRENÇ EPİDEMİYOLOJİSİ DR. BURÇİN ŞENER HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ TIBBİ MİKROBİYOLOJİ AD Streptococcus pneumoniae İnvaziv hastalıklar: Menenjit Bakteriyemik pnömoni Sepsis Non-invaziv

Detaylı

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi 03.05.2016 OLGU 38 yaşında evli kadın hasta İki haftadır olan bulantı, kusma, kaşıntı, halsizlik, ciltte ve gözlerde

Detaylı

Otit; Otitis Media; Akut Otit; Middle Ear Infection

Otit; Otitis Media; Akut Otit; Middle Ear Infection ORTA KULAK İLTİHABI Otit; Otitis Media; Akut Otit; Middle Ear Infection Orta kulak: kulak zarı ile iç kulak arasında kalan zar ile kaplı kısımdır. Orta kulağın iltihabi hastalığına otitis media da denir.

Detaylı

SİNÜZİTTE ANTİBİYOTİK KULLANIMI

SİNÜZİTTE ANTİBİYOTİK KULLANIMI SİNÜZİTTE ANTİBİYOTİK KULLANIMI 2 » Olgu» Epidemiyoloji» Klinik özellikler» Tanı» Tedavi yaklaşımı 3 » Dört yaşında kız hasta» Yakınması: Burun tıkanıklığı, burun akıntısı, öksürük ve ateş» Öykü: Üç gün

Detaylı

KISITLI BİLDİRİM. ADTS grubunun hazırladığı Kısıtlı Bİldirim Tabloları ile ilgili olarak dikkat edilmesi gereken konular.

KISITLI BİLDİRİM. ADTS grubunun hazırladığı Kısıtlı Bİldirim Tabloları ile ilgili olarak dikkat edilmesi gereken konular. KISITLI İLDİRİM duyarlılık test sonuçlarının kısıtlı bildiriminin amacı, klinisyeni etkene yönelik öncelikli ve dar spektrumlu ilaçlara yönlendirerek gereksiz antibiyotik kullanımını engellemektir. Etkene

Detaylı

Ia.CERRAHİ PROFİLAKSİ TALİMATI

Ia.CERRAHİ PROFİLAKSİ TALİMATI Ia.CERRAHİ PROFİLAKSİ TALİMATI CERRAHİ BİRİMLERDE ANTİBİYOTİK PROFLAKSİSİ TALİMATI AMAÇ: Operasyon sırasında potansiyel patojen mikroorganizmaların dokularda üremesini engelleyerek cerrahi alan İnfeksiyonu

Detaylı

Meme Kanseri ve Ateş. Dr. Ömer Fatih Ölmez Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilimdalı

Meme Kanseri ve Ateş. Dr. Ömer Fatih Ölmez Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilimdalı Meme Kanseri ve Ateş Dr. Ömer Fatih Ölmez Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilimdalı VAKA-1 52 yaş, kadın hasta Meme kanseri nedeni ile 1 hafta önce aldığı adjuvan kemoterapi sonrası ateş

Detaylı

DR. KENAN HIZEL Gazi Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD.

DR. KENAN HIZEL Gazi Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD. DR. KENAN HIZEL Gazi Ü.T.F. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD. Akut sinuzit ABD de 30 milyon hasta/yıl 1 ABD de işgücü kaybına neden olan ilk 10 hastalıktan biri Orta Avrupa da yılda toplumun

Detaylı

Aşıların saklanması,hazırlanması, uygulanması ve kayıt.

Aşıların saklanması,hazırlanması, uygulanması ve kayıt. Aşıların saklanması,hazırlanması, uygulanması ve kayıt. Feyza Koç Ekim 2017 Bağışıklık Pasif Anneden bebeğe plesanta yoluyla antikor geçmesi Tam kan, plazma, eritrosit, trombosit ve immunglobulin verilmesi

Detaylı

Gebelik ve Trombositopeni

Gebelik ve Trombositopeni Gebelik ve Trombositopeni Prof.Dr. Sermet Sağol EÜTF Kadın Hast. ve Doğum AD Gebelik ve Trombositopeni Kemik iliğinde megakaryosit hücrelerinde üretilir. Günde 35.000-50.000 /ml üretilir. Yaşam süresi

Detaylı

*Hijyen hipotezi, astım, romatoid artrit, lupus, tip I diabet gibi otoimmün hastalıkların insidansındaki artışı açıklayan bir alternatiftir.

*Hijyen hipotezi, astım, romatoid artrit, lupus, tip I diabet gibi otoimmün hastalıkların insidansındaki artışı açıklayan bir alternatiftir. * *Hijyen hipotezi, astım, romatoid artrit, lupus, tip I diabet gibi otoimmün hastalıkların insidansındaki artışı açıklayan bir alternatiftir. *Bu hipotez, memelilerin evrimsel geçmişlerinin bir parçası

Detaylı

TOPLUM KÖKENLİ PNÖMONİLER

TOPLUM KÖKENLİ PNÖMONİLER TOPLUM KÖKENLİ PNÖMONİLER Dr. Kaya Süer Near East University Medical Faculty Infectious Diseases and Clinical Microbiology Pnömoni : Akciğer parankiminde inflamasyon ve konsolidasyon ile seyreden yangısal

Detaylı

TOPLUM KAYNAKLI SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARINDA BİLİNÇLİ ANTİBİYOTİK KULLANIMI

TOPLUM KAYNAKLI SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARINDA BİLİNÇLİ ANTİBİYOTİK KULLANIMI TOPLUM KAYNAKLI SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARINDA BİLİNÇLİ ANTİBİYOTİK KULLANIMI Doç Dr Nurettin ERBEN Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD Sunu

Detaylı

REÇETE YAZIMINDA TEMEL PRENSİPLER

REÇETE YAZIMINDA TEMEL PRENSİPLER REÇETE YAZIMINDA TEMEL PRENSİPLER PROF.DR. FATMA OĞUZ Reçete yazmak için öncelikle tanı doğru konulmalı ve ilaç yazmak gerektiğinde etkili, güvenli, uygun ve ucuz olan tedavi seçilmelidir. Etkili tedavi:

Detaylı

AKUT RİNOSİNÜZİT. Rinosinüzit gelişimine zemin hazırlayan faktörler; 1. İnflamatuvar nedenler

AKUT RİNOSİNÜZİT. Rinosinüzit gelişimine zemin hazırlayan faktörler; 1. İnflamatuvar nedenler AKUT RİNOSİNÜZİT Tanım: Burun ve paranazal sinüs mukozası bir devamlılık içinde bulunmaktadır. Bu anatomik devamlılık, aynı zamanda mukozada gelişen inflamasyon sürecinin aynı şekilde burundan başlayarak

Detaylı

HEPATİT B AŞISI HEPATİT B AŞISI HEPATİT B AŞISI KİMLERE YAPILIR? HEPATİT B RİSKİ OLAN KİŞİLER

HEPATİT B AŞISI HEPATİT B AŞISI HEPATİT B AŞISI KİMLERE YAPILIR? HEPATİT B RİSKİ OLAN KİŞİLER HEPATİT B AŞISI HEPATİT B AŞISI Hepatit B aşısı bilinen en etkili aşılardan biridir. Hepati B aşısı inaktif ölü bir aşıdır, aşı içinde hastalık yapacak virus bulunmaz. Hepatit B aşısı 3 doz halinde yapılmalıdır.

Detaylı

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün;

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün; Epilepsi bir kişinin tekrar tekrar epileptik nöbetler geçirmesi ile niteli bir klinik durum yada sendromdur. Epileptik nöbet beyinde zaman zaman ortaya çıkan anormal elektriksel boşalımların sonucu olarak

Detaylı

İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Febril Nötropeni Grubu. Febril Nötropeni Simpozyumu , Ankara

İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Febril Nötropeni Grubu. Febril Nötropeni Simpozyumu , Ankara İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Febril Nötropeni Grubu Febril Nötropeni Simpozyumu 24. 02.2008, Ankara Profilaksiler HPERCVAD (metotreksat+ siklofosfamid+vinkristin+adriablastin+deksametazon) protokolü alan

Detaylı

Minimum Bakterisidal. Prof.Dr.Ayşe Willke Topcu Mart 2010, Aydın

Minimum Bakterisidal. Prof.Dr.Ayşe Willke Topcu Mart 2010, Aydın Minimum Bakterisidal Konsantrasyon (MBC) Prof.Dr.Ayşe Willke Topcu Mart 2010, Aydın Antimikrobik Tedavinin Başarısı Esas olarak konak defans mekanizmasına bağlıdır Konak antibiyotikle etkisi azalmış mikroorganizmayı

Detaylı

Kızamık viral, çok bulaşıcı, döküntüler ile seyreden viral bir enfeksiyon hastalığıdır.

Kızamık viral, çok bulaşıcı, döküntüler ile seyreden viral bir enfeksiyon hastalığıdır. KIZAMIK Kızamık; Measles; Rubeola; Morbili; Kızamık viral, çok bulaşıcı, döküntüler ile seyreden viral bir enfeksiyon hastalığıdır. Kızamık solunum yoluyla havadan bulaşır, tüm vücuda yayılır. İlk kez

Detaylı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı Yandal Ar. Gör. Uzm. Dr. Kübra Öztürk Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi

Detaylı

Burun yıkama ve sağlığı

Burun yıkama ve sağlığı Burun yıkama ve sağlığı Yayınlanmış bir çok klinik çalışmada günlük yapılan nazal yıkmanın burnumuzla ilgili yaşam kalitesini arttırdığı ve sinüslerimizden kaynaklanan semptomları azalttığı gösterilmiştir.

Detaylı

İNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak

İNME. Yayın Yönetmeni. TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü. Prof. Dr. Rana Karabudak İNME Yayın Yönetmeni Prof. Dr. Rana Karabudak TND Beyin Yılı Aktiviteleri Koordinatörü Türk Nöroloji Derneği (TND) 2014 Beyin Yılı Aktiviteleri çerçevesinde hazırlanmıştır. Tüm hakları TND ye aittir. Kaynak

Detaylı

Aşılama kontrendikasyonları. Prof. Dr. Ahmet Ergin Pamukkale Üniversitesi

Aşılama kontrendikasyonları. Prof. Dr. Ahmet Ergin Pamukkale Üniversitesi Aşılama kontrendikasyonları Prof. Dr. Ahmet Ergin Pamukkale Üniversitesi SUNUM PLANI Aşılama kontrendikasyonları Aşılama Kontrendikasyonları Aşılama Endikasyonları 3 milyon ölüm, 750 bin engellilik önleniyor

Detaylı

Dr. Aysun YALÇI Gülhane Eğitim Araştırma Hastanesi , ANKARA

Dr. Aysun YALÇI Gülhane Eğitim Araştırma Hastanesi , ANKARA Dr. Aysun YALÇI Gülhane Eğitim Araştırma Hastanesi 29.03.2017, ANKARA Sunum Planı Giriş Antimikrobiyal direnci önleme Direncin önlenmesinde WHO, İDSA,CDC önerileri El hijyeni Temas izolasyonu önlemleri

Detaylı

YILIN SES GETİREN MAKALELERİ

YILIN SES GETİREN MAKALELERİ YILIN SES GETİREN MAKALELERİ Dr. Yeşim Uygun Kızmaz SBÜ Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğt. ve Araş. Hastanesi Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları Derneği Aylık Toplantısı 25.12.2018,

Detaylı

Dr. Derya SEYMAN. Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği

Dr. Derya SEYMAN. Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi. Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği Dr. Derya SEYMAN Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Kliniği Genişlemiş Spektrumlu beta-laktamaz Üreten Escherichia coli veya Klebsiella pneumoniae ya

Detaylı

Enfeksiyon Bakıs Ac ısı ile Biyolojik Ajan Kullanımı. Rehberler Es lig inde Hasta Yo netimi

Enfeksiyon Bakıs Ac ısı ile Biyolojik Ajan Kullanımı. Rehberler Es lig inde Hasta Yo netimi Enfeksiyon Bakıs Ac ısı ile Biyolojik Ajan Kullanımı Rehberler Es lig inde Hasta Yo netimi Uz.Dr. Servet ÖZTÜRK Fatih Sultan Mehmet Eğitim ve Araştırma Hastanesi Enfeksiyon Hastalaıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

Detaylı

Engraftman Dönemi Komplikasyonlarda Hemşirelik İzlemi. Nevin ÇETİN Hacettepe Üniversitesi Pediatrik KİTÜ

Engraftman Dönemi Komplikasyonlarda Hemşirelik İzlemi. Nevin ÇETİN Hacettepe Üniversitesi Pediatrik KİTÜ Engraftman Dönemi Komplikasyonlarda Hemşirelik İzlemi Nevin ÇETİN Hacettepe Üniversitesi Pediatrik KİTÜ Engraftman Sendromu Veno- Oklüzif Hastalık Engraftman Sendromu Hemşirelik İzlemi Vakamızda: KİT (+14)-

Detaylı

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ 20.05.2010 Giriş I Renovasküler hipertansiyon (RVH), renal arter(ler) darlığının neden

Detaylı

Dr. İsmail Yaşar AVCI GATA İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Dr. İsmail Yaşar AVCI GATA İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı KLİNİK BELİRTİ ve BULGULAR KOLERA Dr. İsmail Yaşar AVCI GATA İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı 1 Koleranın temel kliniği yoğun ishal ve kusma ile seyreden ve sonucunda gelişen

Detaylı

ALLERJİK RİNİT ve EŞLİK EDEN HASTALIKLAR

ALLERJİK RİNİT ve EŞLİK EDEN HASTALIKLAR ALLERJİK RİNİT ve EŞLİK EDEN HASTALIKLAR Dr. İpek Türktaş Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi, Ankara Çocuklarda: %8.6-15.4 Erişkinde: %20 AKINTI KAŞINTI Allerjik Selam Allerjik Rinit Bulguları AKSIRMA ATAKLARI

Detaylı

Dr.Müge Ayhan Doç.Dr.Osman Memikoğlu

Dr.Müge Ayhan Doç.Dr.Osman Memikoğlu Dr.Müge Ayhan Doç.Dr.Osman Memikoğlu Bakterilerde antimikrobiyal direncinin artması sonucu,yeni antibiyotik üretiminin azlığı nedeni ile tedavi seçenekleri kısıtlanmıştır. Bu durum eski antibiyotiklere

Detaylı

Cerrahi Enfeksiyonlar. Dr.A.Özdemir AKTAN Marmara Universitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı 19 Nisan 2014

Cerrahi Enfeksiyonlar. Dr.A.Özdemir AKTAN Marmara Universitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı 19 Nisan 2014 Cerrahi Enfeksiyonlar Dr.A.Özdemir AKTAN Marmara Universitesi Genel Cerrahi Anabilim Dalı 19 Nisan 2014 Komplike Intraabdominal Enfeksiyon Tanı ve Tedavisi IDSA (Infectious Diseases Society of America)

Detaylı

Uzm. Dr. Bora ÇEKMEN. Okmeydanı Eğitim Ve Araştırma Hastanesi İstanbul İli Beyoğlu Kamu Hastaneler Birliği Sağlık Bilimleri Üniversitesi

Uzm. Dr. Bora ÇEKMEN. Okmeydanı Eğitim Ve Araştırma Hastanesi İstanbul İli Beyoğlu Kamu Hastaneler Birliği Sağlık Bilimleri Üniversitesi Uzm. Dr. Bora ÇEKMEN Okmeydanı Eğitim Ve Araştırma Hastanesi İstanbul İli Beyoğlu Kamu Hastaneler Birliği Sağlık Bilimleri Üniversitesi İlaç Kullanımı DSÖ nün tahminlerine göre ilaçların %50 sinden fazlası

Detaylı

NAZAL OBSTRÜKSİYON DR H HAKAN COŞKUN

NAZAL OBSTRÜKSİYON DR H HAKAN COŞKUN NAZAL OBSTRÜKSİYON DR H HAKAN COŞKUN BURUN ANATOMİSİ BURUN FİZYOLOJİSİ Burun fonksiyonları Nefes alma Normal nefes alma yolu nazal solunum Yenidoğanlar mutlak burun solunumu yapar (bilateral koanal atrezi

Detaylı

BİRLİKTE ÇÖZELİM Mİ? NSAii. Dr Gözde KÖYCÜ BUHARİ Dr Ferda ÖNER ERKEKOL

BİRLİKTE ÇÖZELİM Mİ? NSAii. Dr Gözde KÖYCÜ BUHARİ Dr Ferda ÖNER ERKEKOL BİRLİKTE ÇÖZELİM Mİ? NSAii Dr Gözde KÖYCÜ BUHARİ Dr Ferda ÖNER ERKEKOL HASTAYI POLİKLİNİKTE NASIL DEĞERLENDİRELİM? 1) Klinik özellikler ( semptom, bulgu, eşlik eden hastalıklar) Reaksiyon ilaç aşırı duyarlılık

Detaylı

AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI. Prof. Dr. Mehmet Ceyhan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bolumu 2017

AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI. Prof. Dr. Mehmet Ceyhan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bolumu 2017 AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI Prof. Dr. Mehmet Ceyhan Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bolumu 2017 Direnç Farmakodinami BAKTERİ Duyarlılık Spektrum KONAK Farmakokinetik

Detaylı

KISITLI ANTİBİYOTİK BİLDİRİMİ

KISITLI ANTİBİYOTİK BİLDİRİMİ KISITLI ANTİBİYOTİK BİLDİRİMİ YAYIN TARİHİ 01/07/2011 REVİZYON TAR.-NO 00 BÖLÜM NO 04 STANDART NO 11 DEĞERLENDİRME ÖLÇÜTÜ 00 Kısıtlı Bildirim : Duyarlılık test sonuçları klinikteki geniş spektrumlu antimikrobik

Detaylı

Klinik Çalışanlarına Önerilen Sağlık Girişimleri

Klinik Çalışanlarına Önerilen Sağlık Girişimleri Klinik Çalışanlarına Önerilen Sağlık Girişimleri Sağlık kuruluşları hizmet, eğitim, araştırma faaliyetlerinin yürütüldüğü kompleks yapılardır. Bu nedenle, sağlık çalışanlarının iş yerinde karşılaştıkları

Detaylı

DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ

DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ DİŞ HEKİMLİĞİ FAKÜLTESİ AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI VE ANTİBİYOTİK PROFİLAKSİ REHBERİ Antibiyotik Kontrol Ekibi Kıymet Çelebi Yrd.Doç.Dr.UĞUR Aydın Doç.Dr.Kamile Erciyas Sorumlu Hemşire Endodonti ABD/Kalite

Detaylı

Febril Nötropenik Hastada Antimikrobiyal Direnç Sorunu : Kliniğe Yansımalar

Febril Nötropenik Hastada Antimikrobiyal Direnç Sorunu : Kliniğe Yansımalar Febril Nötropenik Hastada Antimikrobiyal Direnç Sorunu : Kliniğe Yansımalar Prof.Dr.Halit Özsüt İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Detaylı

KLİMİK İZMİR TOPLANTISI 21.11.2013

KLİMİK İZMİR TOPLANTISI 21.11.2013 KLİMİK İZMİR TOPLANTISI 21.11.2013 OLGULAR EŞLİĞİNDE GÜNDEMDEKİ İNFEKSİYON HASTALIKLARI Dr. A. Çağrı Büke Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Olgu E.A 57 yaşında,

Detaylı

ANAFLAKSİ. Uzm. Dr. Alpay TUNCAR KIZILTEPE DEVLET HASTANESİ

ANAFLAKSİ. Uzm. Dr. Alpay TUNCAR KIZILTEPE DEVLET HASTANESİ ANAFLAKSİ Uzm. Dr. Alpay TUNCAR KIZILTEPE DEVLET HASTANESİ Hayatı tehdit eden birçok hastalığın ilk tanı ve tedavisi Acil Servis te yapılıyor Anafilaksi gibi, bu hastalıkları içeren kılavuzlar diğer kliniklerce

Detaylı