REQUEST FOR RULE 39 (ECHR) REQUEST FOR INTERIM MEASURES

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "REQUEST FOR RULE 39 (ECHR) REQUEST FOR INTERIM MEASURES"

Transkript

1 Faks: Başvurucu: Temsilcisi: Adresi: Tel: Faks: The Registrar AİHM Yazı İşleri Müdürlüğü European Court of Human Rights Council of Europe Strasbourg Cedex - FRANCE REQUEST FOR INTERIM MEASURES İhtiyati tedbir talebinin özeti: Bir yargı mensubu olan başvurucu 15 Temmuz 2016 tarihli darbe girişimi sonrası, hakkında Anayasaya uygun bir soruşturma açılmadan, yetkisiz bir savcılık tarafından verilen gözaltı kararı sonrası, yetkisiz bir sulh ceza hâkimliği tarafından, ağır cezalık suçüstü hali hariç yakalanması dahi yasak olmasına rağmen gözaltına alınıp tutuklanmıştır. Gözaltına alındığı andan itibaren başlayan insanlık dışı muameleler tutuklandıktan sonra da devam etmiş, gözaltından itibaren en temel insani ihtiyaçların asgarisinden dahi mahrum bırakılmıştır. Bunlar yetmezmiş gibi, kanundaki şartlar oluşmadan, illegal şekilde tüm malvarlığına, yine yetkisiz bir hâkimlik tarafından el konulmuş, banka hesabı bloke edilmiş, ailesinin asgari standartlarda giderlerini karşılaması dahi imkânsız kılınmıştır. Sosyal ve sağlık güvenceleri de sonlandırılıp, asgari insan onuruna uygun yaşam sürdürmeleri dahi imkânsızlaştırılmış, açlık ve sefalete mahkûm edilmişlerdir. Mal varlığına el konulduğu için kendi seçeceği avukat tutma imkânından da mahrum bırakılmıştır. Tüm imkânlarını kullanıp avukat tutacak olsa dahi, avukatıyla görüşmeleri kamera ile kayıt altına alınmakta ve her defasında bir cezaevi görevlisi huzurunda görüşebilmektedir. Darbe girişiminin üzerinden kısa bir süre geçmeden, Anayasanın 129. maddesi açıkça çiğnenerek hiçbir savunma hakkı tanınmadan, bir daha kamu görevinde çalışamayacak şekilde mesleğinden ihraç edilmiş ve sivil ölüme mahkûm edilmiştir. Ailesine ve kendisine yaşatılan tüm bu elem ve acılar yetmezmiş gibi, son olarak tutulduğu cezaevinde 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanuna (CGTİHK) aykırı olarak, yürütmenin talimatıyla tek kişilik bir hücreye konmuş ve neredeyse mutlak bir tecride tabi tutulmuştur. Kanunda bir disiplin cezası şeklinde, azami 20 gün olarak öngörülen ve uzatıldığında insan melekeleri üzerinde olumsuz etkileri olan hücre uygulaması, bu talebin yapıldığı tarih itibariyle gündür başvurucuya uygulanmaktadır. Tüm bu uygulamalar AİHS nin 3. maddesi anlamında insanlık dışı muamele oluşturmakta olup, devam eden illegal hücre uygulamasının yol açtığı insanlık dışı muameleye son verilmesi için ihtiyati tedbir talebinde bulunulmuştur. 1 / 21

2 I- İHTİYATİ TEDBİR TALEBİNE DAYANAK OLAN OLAYLAR A. Tamamen illegal olarak gözaltına alınıp tutuklanma 1. Başvurucu bir yargı mensubu olup 15 Temmuz 2016 tarihli darbe teşebbüsü sonrası, darbe girişimi ile en küçük ilişkisi olmamasına ve bu hususta en küçük somut delil bulunmamasına rağmen, Anayasa (AY) ve 2802 sayılı Hâkimler Savcılar Kanununa (2802 s. Yasa) aykırı olarak arama tedbirine maruz kalmış, yetkisiz bir savcılık tarafından alınan karar uyarınca gözaltına alınmış ve yetkisiz bir hâkimlikçe tutuklanmıştır. 2. Anayasanın 159/9 hükmüne göre, bir hâkim ya da savcı hakkında HSYK ilgili Dairesinin talebi ve HSYK Başkanının oluru olmadan disiplin ve ceza soruşturması açılamayacağı gibi bu çerçevede hiçbir işlem yapılamaz; delil de toplanamaz. Başvurucu hakkında Anayasanın belirtilen hükmüne uygun bir soruşturma izni alınmadan 1, 16 Temmuz 2016 tarihi sabahı, Anayasa ihlal edilerek gözaltı kararı verilmiş ve bu karar çerçevesinde illegal şekilde yakalanıp gözaltına alınmış ve daha sonra tutuklanmıştır sayılı Yasanın 88. Maddesine göre, hâkim ve savcılar ağır cezalık suçüstü hali olmadıkça aranamaz ve yakalanamaz. Hakkında yakalama yasağı olan hâkim ve savcı gözaltına alınamaz ve tutuklanamaz. 16 Temmuz 2016 tarihinde 2745 hâkim ve savcı hakkında gözaltı kararı verildiği dikkate alındığında, bu sayıdaki yargı mensubunun aynı anda, aynı ağır cezalık suçu işleme iradesiyle anlaşıp, aynı saatlerde aynı suçu işlemesi imkânsız olduğu için, başvurucu dâhil tüm hâkim ve savcılar 2802 s. Yasanın 88. maddesine açıkça aykırı olarak gözaltına alınıp tutuklanmıştır. 4. Başvurucu hâkim ve savcı statüsünde olduğu için, suç işlediği iddiasıyla hakkında açılacak soruşturmalarda uygulanacak özel kanun hükümleri bulunmakta olup, genel kanunla çatışma çıktığında özel kanun hükümleri uygulanır. Hâkim ve savcılar hakkındaki özel kanun hükümleri 2802 sayılı Yasa ile HSYK Kanunudur. Dolayısıyla ceza soruşturmalarında bu iki kanunda açık hüküm bulunduğu durumlarda, genel kanun olan Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) hükümleri uygulanmaz. Belirtilen özel kanun hükümlerine göre, bir hâkim ya da savcının suç işlediği iddia edilmekte ise, sadece ağır cezalık suçüstü halinde, görev yerine en yakın ağır ceza mahkemesi tarafından tutuklama kararı verilebilir; hâkim ve savcılar, ağır cezalık suçüstü halinde dahi yakalansalar, sulh ceza hâkimliği tarafından tutuklanamazlar. Savcılık olarak da aynı adliyedeki başsavcılık yetkilidir. Somut olayda başvurucu yetkisiz bir savcılığın Anayasanın 159/9 hükmüne aykırı olarak verdiği gözaltı kararı uyarınca yakalanıp gözaltına alınmış ve yetkisiz bir sulh ceza hâkimliği (SCH) tarafından tutuklanmış ve itirazı da başka bir SCH tarafından incelenip reddedilmiştir. Böylece kanunla kurulmuş mahkeme ilkesine aykırı olarak özgürlüğünden yoksun bırakılmıştır (D.N. v. Switzerland). 5. Anayasanın 159/9 hükmü ile hâkimler ve savcılar hakkındaki özel kanun hükümleri dikkate alındığında, CMK nın aynı konudaki hükümlerinin hâkim ve savcılara uygulanması imkânsız olup, bunlar arasında CMK nın 161. maddesi de bulunmaktadır. CMK nın 161/8. maddesine göre, bazı suçlardan dolayı savcı 1 HSYK Başkanvekili Mehmet Yılmaz ın 22 Eylül 2016 tarihli Cumhuriyet Gazetesine verdiği demeçte kullandığı Başsavcılık, Ceza Muhakemesi Kanunu nun 161. Maddesine göre re sen, yani HSYK onayına ihtiyaç duymadan gözaltı kararı verdi. ifadesi bu durumu açıkça kanıtlamaktadır. 2 / 21

3 doğrudan soruşturma yapma yetkisine sahiptir. Yani bu durumda diğer kanunlardaki soruşturmayı engelleyici hükümler uygulanmaz. (HSYK Başkanvekili Mehmet Yılmaz ın 22 Eylül 2016 tarihli beyanı). Ancak Anayasanın 159/9 hükmü dikkate alındığında, hâkim ve savcılar hakkında soruşturma izni olmadan savcılar doğrudan soruşturma başlatamaz; zira soruşturma başlatmak için izin alma zorunluluğu diğer kanunlardan kaynaklanmamaktadır; Anayasadan kaynaklanmaktadır. Anayasanın üstünlüğü ilkesi dikkate alındığında, Anayasanın 159/9 hükmüne rağmen, CMK nın 161. maddesinin hâkim ve savcılara uygulanması imkânsızdır. Savcılıkların bir an için doğrudan soruşturma yürütme yetkisi olduğu varsayılsa dahi, hâkim ve savcılar açısından özel kanun niteliğindeki 2802 sayılı Yasanın 88. maddesi uyarınca, ağır cezalık suçüstü hali olmadıkça hâkim ve savcılar aranamaz, yakalanamaz, gözaltına alınamaz ve tutuklanamaz. 6. Başvurucu, 15 Temmuz 2016 darbe girişiminden birkaç saat sonra, Anayasanın 159/9 hükmüne uygun bir soruşturma açılmadan, hakkında hukuka uygun toplanmış hiçbir delil olmadan gözaltına alınıp tutuklanmıştır. Anayasaya uygun bir soruşturma açılmadan hâkim ve savcılar hakkında hiçbir delil toplanamayacağı için (Aksi durum özel hayata saygı hakkını ihlal eder ve toplanan delilleri illegal yapar.), başvurucu hakkında somut hiçbir suç delili olmadan gözaltına alınıp tutuklanmıştır. Ayrıca, Anayasaya uygun bir soruşturma izni olmadan verilen arama kararı uyarınca evinde arama yapılmış ve bu eksiklik, evinde yapılan aramada elde edilen bulguların tamamını da yasa dışı yapmıştır. 7. Anayasanın 159/9 hükmü ile 2802 sayılı yasanın 88. maddesine açık aykırı olarak ve hukuka uygun toplanmış hiçbir delil olmadan gözaltına alıp uzunca sayılacak bir süre gözaltında tutulmuştur. Hakkında arama ve gözaltı kararı verilen 2745 hâkim ve savcı hakkında Anayasanın 159/9 hükmüne uygun soruşturma izni, 15 Temmuz 2016 tarihinden sonra verilmiştir. Sadece soruşturma izninin verildiği tarihten sonra alınan ve yetkili savcılık ve ağır ceza mahkemesi tarafından verilen gözaltı ve arama kararları hukuka uygun olabilir. Belirtilen tarih ve saatten önce alınmış gözaltı ve arama kararlarına dayalı tüm işlemler de illegal olup bu çerçevede elde edilen delillerin tamamı hukuka aykırıdır. Zira işlemin dayanağı olan arama kararı Anayasanın amir 159/9 hükmü çiğnenerek alınmıştır. Kanunlar Anayasaya aykırı olamayacağına göre (AY m. 11), CMK nın 161. maddesi hâkim ve savcılara yönelik aramalara gerekçe yapılamaz. Anayasaya göre, Kanuna aykırı olarak elde edilmiş bulgular delil olarak kabul edilmez (AY m. 38/6); dolayısıyla tutuklama kararı dâhil hiçbir yargılamada kullanılamaz. Kısaca, başvurucu, hakkında hukuka uygun toplanmış hiçbir delil olmadan gözaltına alınıp terör örgütü üyeliği suçlaması ile tutuklanmıştır. Oysa gözaltı kararı için asgari makul şüphe, tutuklama için de kuvvetli suç şüphesini gösteren somut deliller bulunmalıdır (CMK m. 91/2 ve AİHS m. 5/1c ile 100). B. Gözaltında ve tutuklulukta maruz kalınan insanlık dışı muameleler 8. Başvurucu Anayasa ve yasalara tamamen aykırı şekilde gözaltına alınmış ve gözaltının ilk anlarından itibaren insan onuruna aykırı muamelelere maruz kalmıştır; yeme, içme, dinlenme, temizlik ve tuvalet dâhil en temel insani ihtiyaçları en asgari standartlarda dahi karşılanmadan, dört gün boyunca küçücük alanlarda onlarca kişi ile birlikte, tamamen insanlık dışı ortamlarda tutulmuştur. İfadeye çağrılsa kendi iradesi ile ifade vermeye gidebileceği halde, yüzlerce kişi ile birlikte gözaltına alınıp gözaltının son gününe kadar havasız ve yetersiz nezarethane ve adliye koridorlarında beton zemin üzerinde kalmaya ve uyumaya maruz bırakılmış, polislerin kaba ve hakaret içeren bağırışlarının muhatabı olmuştur. Anayasaya uygun bir soruşturma 3 / 21

4 açılmadan, hiçbir somut delil olmadan, yakalama ve gözaltına alma yasağı olmasına rağmen illegal şekilde, insanlık dışı ortamlarda tutulmuş ve kötü muamele oluşturan davranışlara maruz bırakılarak hürriyetinden mahrum bırakılmıştır. 9. Gözaltına alındığı andan itibaren, kendisinin hiçbir davranışı sebep olmamasına rağmen, kolluk mensupları tarafından kendisine bağırılmış, azarlanmış ve değişik hakaretlere maruz bırakılmıştır. Dört günlük gözaltı süresince sabah ve akşam, küçücük birer ekmek parçası verilmiştir. Gözaltı süresince aile fertlerine veya yakınlarına en küçük bir bilgi dahi verilmemiş, nerede tutulduğu dahi bildirilmemiş, kendisine temiz elbise ulaştırılması dahi mümkün olmamıştır. Yakınlarının sormasına rağmen hiçbir bilgi verilmemiş, kendisini aramamaları gerektiği söylenmiştir. Gözaltı süresince nezarethane ve adliye koridorlarında insan onuruyla bağdaşmayan, insanlık dışı muamelelere maruz bırakılmıştır. İki ya da dört kişilik nezarethanelerde 30 kişiye varan kişi bir arada, günlerce beton üzerinde tutulmuştur. Gözaltında yaşatılan bu muameleler sonucu başvurucu kilo kaybetmiş, bitkin ve halsiz düşmüştür. 10. Daha sonra, yetkisiz bir sulh ceza hâkimliği huzuruna çıkarılmış ve yetkisiz bu hâkimlik tarafından, somut hiçbir suç delili gösterilmeden, kaçma şüphesi ya da delilleri yok etme riskini gösteren en küçük somut bulgu olmadan, adli kontrolün yetersiz kalacağını gösteren hiçbir olgu gösterilmeden, gerekçesiz bir kararla, yasaya açıkça aykırı olarak tutuklanmıştır. 11. Yukarıda belirtilen insanlık dışı muameleler, tutuklandıktan sonra cezaevinde de devam etmiş, cezaevi çalışanları bilinçli olarak kendilerine karşı sert davranmıştır. Cezaevlerinde siyasi tutukluların bulunduğu koğuşlardaki koşullar her geçen gün daha da kötüleştirilmekte ve cezaevi ortamı yaşanmaz hale getirilmektedir. Yeme, içme, temizlik ve/veya dinlenme gibi ihtiyaçlar asgari standartlarda dahi karşılanmamaktadır. Bazı cezaevlerinde kahvaltıda bayat ve hatta küflenmiş ekmekler ve üç, beş zeytin verilmekte ve tutuklu hâkim ve savcılar temizlik için suların akmadığı cezaevi şartlarında tutulmaktadırlar. Bazı cezaevlerinde ise yedi kişinin tutulduğu tek kişilik koğuşta kalanlar için yatak sayısı yeterli olmadığı için tutuklular sırasıyla ikişer saat uyuyabilmekte ve kendilerine haftalık sadece 2,5 saat sıcak su verilmektedir. Kıyafet ve terlik gibi en temel ihtiyaçlarını ailelerin dışarıdan karşılamasına izin verilmediği gibi, cezaevindeki kantinden birkaç kat fiyata satın alınsa ve ücreti ödense dahi, satın alınan eşyalar ancak bir ay sonra kendilerine ulaştırılmaktadır Yukarıda belirtilen ve gözaltına alınan ve tutuklanan hâkim ve savcılara uygulanan insanlık dışı muameleler başvurucuya da uygulanmıştır. (NOT: BU PARAGRAFIN DEVAMINA, BAŞVURUCUYA KİŞİSEL OLARAK YAŞATILAN VE BİLDİĞİNİZ TÜM BENZER MUAMELELERİ SOMUT ŞEKİLDE, EN İNCE AYRINTISINA KADAR YAZINIZ. MÜMKÜNSE BAŞVURUCU İLE GÖRÜŞMENİZDE BU KONUDA YAŞADIKLARINI KENDİSİNDEN ÖĞRENİP YAŞANILAN ORTAMA İLİŞKİN SOMUT BİLGİ ALINIZ. BAŞARILI SONUÇ ELDE EDEBİLMEK İÇİN BAŞVURUCUYA ÖZGÜ SOMUT BİLGİLERE YER VERMELİSİNİZ) C. Mal varlığına tamamen el konulması ve dava dilekçelerini avukatına veya yakınlarına ulaştıramama ya da onların hazırladığı dilekçe ve başvuruların ulaştırılamaması ve imzalatılamaması 13. Başvurucu, 15 Temmuz 2016 tarihli darbe girişiminden hemen sonra açığa alınmış, Anayasanın 129. maddesi açıkça emretmesine rağmen hiçbir savunma hakkı 2 Bakınız. washingtonpointdc.blogspot.com 4 / 21

5 tanınmadan, hâkimlik teminatına ilişkin özellikle Anayasanın 139. maddesindeki güvenceler yok sayılarak, masumiyet karinesini açıkça ihlal eden bir HSYK kararı ile, bir daha kamu görevinde çalışamayacak şekilde hâkimlik ve savcılık mesleğinden çıkarılmıştır. Bu karar resmi gazetede ve birçok internet sitesinde yayınlanmış ve başvurucu iddia edilen bir terör örgütünün üyesi olarak ilan edilip yargılanmadan mahkûm edilmiştir. Maaşı kesilmiş ve tüm sosyal güvenceleri yok edilmiş, kendisinin ve ailesinin pasaportları iptal edilmiştir. Yaşadığı lojmanı 15 gün içerisinde terk etmesi kendisinden istenmiş ve lojman terk edilmek zorunda kalınmıştır. 14. Bunlarla da yetinilmemiş, hala tebliğ edilmemiş bir sulh ceza hâkimliği kararı ile CMK nın 128. maddesi gerekçe gösterilerek, darbe girişiminden hemen sonra 2745 hâkim ve savcının mal varlığına el konulmuştur. Bu karar ilgililere hala tebliğ edilmemiş, itiraz yolu fiilen kapatılmıştır. Bu karara uygun olarak bankadaki hesapları bloke edilmiş ve aracının satışı dahi imkânsız hale getirilmiştir. Böylece yıllarca hukuka uygun olarak elde ettiği birikimini dahi kullanamaz hale gelmiş, kendisi ve ailesi açlığa ve sefalete mahkûm edilmiş ve ailesinin en temel insani ihtiyaçlarını gideremez hale getirilmiştir. İnsan haysiyetinin gerektirdiği asgari standartların altında bir yaşam sürmeye maruz bırakılmış, maddi hiçbir imkânı kalmadığı için kendi seçeceği bir avukat yardımından yararlanma hakkı da fiilen imkânsız hale getirilmiştir. 15. Mal varlığına el koyma kararı CMK nın 128. maddesine tamamen aykırı olarak alınmıştır. CMK nın 128. maddesi mal varlığına el koymak için söz konusu malların suç işlenerek elde edildiğini gösteren kuvvetli suç şüphesinin varlığını şart koşmasına rağmen, somut hiçbir suç şüphesi gösterilmeden, 2745 hâkim ve savcının mal varlığına tek bir kararla, deliller kişiselleştirilmeden el konulmuştur. Bu türden bir kararın, sadece bir ağır ceza mahkemesi tarafından oybirliği ile alınabileceği CMK nın 128. maddesinde öngörülmesine rağmen, bir OHAL KHK sı ile bu yetki sulh ceza hâkimliğine verilmiş ve bir KHK ile mahkemelerin yetkisi belirlenmiştir. Anayasanın 142. Maddesine göre, mahkemeler sadece kanunla kurulur veya yetkilendirilir; KHK ile mahkeme kurulamaz; yetkilendirme yapılamaz. Dolayısıyla mal varlığına müdahale oluşturan bu uygulama doğal hâkim ilkesine, AİHS ve Anayasaya açıkça aykırı olarak verilmiştir. Tüm bu nedenlerle Anayasanın birçok hükmüne ve adil yargılanma hakkının gereklerine açık aykırı olarak (AY m. 37 ve 142, AİHS m. 6/1, BM MSHS m. 14), yetkisiz bir hâkimlik (Ankara Sulh ceza hâkimliği) tarafından mal varlığına el koyma kararı verilmiştir. Mülkiyet hakkında doğrudan müdahale oluşturan bu karar, adil bir yargılama sonucu verilmesi gerekirken, doğal hâkim ilkesine aykırı olarak yetkilendirilmiş bir hâkimlik tarafından verildiği için AİHS nin 6. maddesini açıkça ihlal etmiştir. 16. Anayasa ve yasalara aykırı olarak hürriyetinden mahrum bırakılması yetmezmiş gibi, mal varlığına da illegal şekilde el konulması ve ailesinin en temel ihtiyaçlarını karşılamaktan mahrum bırakılması, açlığa ve sefalete terkedilmesi, tutuklu olan başvurucuya ayrı bir acı ve elem vermiştir. Mal varlığına el konularak, ailesinin asgari insan onuruna uygun bir yaşam sürdürebilmesi için gerekli parasal imkânlardan yoksun bırakılması, illegal tutukluğun verdiği acı ve ıstıraba ek üzüntü, ıstırap ve kaygıya yol açmıştır. Yasa dışı tutukluluğun verdiği elem ve acıya ek olarak, mal varlığına illegal şekilde el konulup ailesinin aç, susuz ve evsiz bırakıldığını düşünme, tutuklu kişiye ayrı bir elem ve ıstırap verir. Maddi imkânsızlıklardan kaynaklanan kendi belirleyeceği avukat tutma hakkından mahrumiyet nedeniyle, kendisini hukuken savunmasız hissetmesine ek olarak, tüm bu yaşatılanların vereceği acı, elem, ıstırap, endişe, kaygı, çaresizlik ve manevi/ruhsal üzüntü tek başına insanlık 5 / 21

6 dışı bir muamele oluşturur. İnsanlık dışı muamele oluşturan bu illegal durum halen devam ettirilmektedir. D. Yasa dışı olarak hücre uygulamasına maruz bırakılma 17. Yukarıda belirtilenler yetmezmiş gibi, başvurucu son olarak tutulduğu cezaevinde, yine yasa dışı şekilde tek kişilik hücreye konmuştur. Önceden haber verilmeden, hangi eyleminin neden olduğu bildirilmeden, savunması alınmadan, gerekçesi açıklanmadan, hiçbir disiplin soruşturması başlatılmadan, başvurucu yürütme tarafından verildiği anlaşılan bir kararla tek başına karanlık bir hücreye konmuştur. Bu duruma ilişkin hiçbir karar kendisine tebliğ edilmediği gibi, sebebi dahi bildirilmemiş, ailesine ve avukatına (avukatı yoksa sarı renkli kısmı siliniz) dahi hiçbir haber verilmemiştir. Aile fertleri cezaevi görevlilerine nedenini sorduğunda da hiçbir cevap verilmemiştir. Sincan Cezaevinde tutuklu olan Yargıtay üyesi Mustafa Akarsu C 17 koğuşundaki hücreye konulunca, eşi, cezaevi çalışanlarına bu değişikliğe neden ihtiyaç duyulduğunu sormuş, gardiyanlar da nedenini bilmediklerini, sadece koğuşlarda kavga edenleri 2, 3 günlüğüne bu bölüme koyduklarını belirtmişlerdir. Tek kişilik hücreye yerleştirme uygulamasına itiraz için kapı altından verilen dilekçeler aynı yöntemle kendisine iade edilmiş veya yırtılarak atılmış ya da dilekçelere hiçbir cevap verilmemiştir. Yazılı bir belgeye dayalı olarak hücreye konup konulmadığını sorabilen tutuklu hâkim veya savcılara, yazılı hiçbir karar olmadığı, Adalet Bakanlığı ndan sözlü olarak verilen talimata binaen hücre uygulamasına başvurulduğu bildirilmiştir Hücre uygulamasının Bakanlığın talimatıyla gerçekleştirildiğinin bir diğer kanıtı da başka bir hâkime yapılan hücre uygulamasına ilişkin haberden anlaşılmaktadır. Sincan cezaevinde tutuklu hâkim Yılmaz Erdem 21 Eylül 2016 tarihinde Sincan T Tipi Cezaevinden Sincan 2 Nolu L Tipi Cezaevine sevk edilmiş ve bu cezaevinde tek kişilik hücreye konmuştur. Bu uygulamanın gerekçesini soran eşine cezaevi idaresi, Tüm emirler bakanlıktan gelmektedir şeklinde cevap vermiştir (@HuseyinAygun62, , 16.40). Bu örnek de, söz konusu hücre uygulamasına Adalet Bakanlığının karar verdiğini açıkça göstermektedir sayılı Ceza İnfaz Kanununun 44. maddesinde hücre 4 uygulaması kural olarak bir disiplin cezası olarak öngörülmüştür. Ayrıca belirli riskleri taşıyan tutuklular da, birçok koşulun bir arada bulunması kaydıyla, (soruşturma aşamasında) savcının vereceği bir karar uyarınca belirli süreliğine tek kişilik odaya 5 konabilir (5275 s. Kanun m. 115). Kural olarak bu iki durum dışında tutuklular hücreye ya da tek kişilik odaya konamaz sayılı Kanunun 63. maddesi sadece hükümlüler açısından geçerli bir düzenleme olup bu madde de tutukluların tek kişilik odaya konmasına yorum yoluyla da olsa hukuki dayanak oluşturamaz (CGTİHK m. 116). Zira hücre uygulaması AİHS nin 6. ve 7. maddeleri anlamında bir ceza olup, yorum yoluyla suç ve ceza oluşturulamaz. 3 Bakınız. Tutuklu Hâkim Mustafa Akarsu nun Eşinden Mektup, washingtonpointdc.blogspot.com 4 Hücre, yüksek güvenlikli ceza infaz kurumunda (F Tipi) bulunan tek kişilik odaların standartlarına göre belirlenen tutuklu ve hükümlülerin disiplin cezası neticesi konulduğu yerdir. Buna göre hücre niteliğindeki bu tek kişilik oda, tuvalet ve duş kısmı 1,5 metre kare ve toplam genişliği 11 metre kare olan, aydınlatma ve havalandırmaları olan, kamera ile izlenen yerdir. 5 Türk İnfaz Sisteminde tek kişilik oda ya da koğuş teknik olarak hücre niteliğinde olup, tutuklu ya da hükümlülerin disiplin cezası sonucu bu tek kişilik odaya konulmadıkları durumlarda, hücre, tek kişilik oda ya da koğuş olarak isimlendirilir. 6 / 21

7 20. Medyaya yansıyan haberlere göre, 9 Ekim 2016 tarihinde Sincan Cezaevinde tutulan 102 hâkim ve savcı Keskin T Tipi Cezaevine gönderilmiş ve bu cezaevinde 15 Temmuz 2016 sonrası inşa edilmiş toplam 102 tek kişilik hücreye konmuştur. 102 hâkim ve savcı hakkında herhangi bir disiplin soruşturması yürütülmediğine göre, bu uygulama bir hücre cezası (5275 s. Kanun m. 44) olarak nitelendirilemez. 102 hâkim ve savcının aynı anda 5275 sayılı Kanunun 115. maddesinde öngörülen tehlikeli durumu oluşturmalarının imkânsız olacağı da dikkate alındığında, 102 hâkim ve savcının da tamamen yürütmenin keyfi olarak verdiği kararla hücre uygulamasına maruz bırakıldıkları anlaşılmaktadır. Kaldı ki, 5275 sayılı Kanunun 115. maddesine uygun olarak bir kişiyi tek kişilik koğuşa koyabilmek için birçok koşulun bir arada olması ve (soruşturma aşamasında) savcılığın verdiği bir kararın bulunması gerekir (5275 s. Kanun m. 115/1). Adalet Bakanlığının bu konuda herhangi bir yetkisi yoktur. Savcının bu kararı kural olarak tek kişilik odaya konan kişiye tebliğ edilir ve bu karara karşı kanun yolları da mevcuttur. Tüm bu belirtilen uygulamalarda bu türden bir savcılık kararı da olmadığına göre, söz konusu hücre uygulamasına Adalet Bakanlığının karar verdiği açıktır. Dolayısıyla 15 Temmuz 2016 tarihi sonrası tutuklanan hâkim ve savcıların hücreye konmasının 5275 sayılı Kanunun 44 ve 115. maddeleriyle hiçbir ilgisi bulunmayıp, hücre uygulaması tamamen idarenin keyfi uygulamasının bir sonucudur. 21. Ayrıca, 5275 sayılı CGTİHK nın 116. maddesinin yollamasıyla aynı Kanunun 9/2-4 fıkraları uyarınca, tutukluların, tutuklu oldukları suçun niteliğine göre hücre vasfında olan tek kişilik koğuşlara konulması mümkün gözükmektedir sayılı Kanunun 9/1 maddesine göre, Yüksek güvenlikli kapalı ceza infaz kurumları (F Tipi), iç ve dış güvenlik görevlilerine sahip, firara karşı teknik, mekanik, elektronik ve fizikî engellerle donatılmış, oda ve koridor kapıları sürekli kapalı tutulan, ancak mevzuatın belirttiği hâllerde aynı oda dışındaki hükümlüler arasında ve dış çevre ile temasların geçerli olduğu sıkı güvenlik rejimine tâbi hükümlülerin bir veya üç kişilik odalarda barındırıldıkları tesislerdir. Bu kurumlarda bireysel veya grup hâlinde iyileştirme yöntemleri uygulanır. Aynı maddenin 2. Fıkrasına göre, Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm olanlar ile süresine bakılmaksızın, suç işlemek amacıyla örgüt kurmak, yönetmek veya bu örgütün faaliyeti çerçevesinde, Türk Ceza Kanununda yer alan Anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlardan (madde 309, 310, 311, 312, 313, 314, 315) mahkûm olanların cezaları, bu kurumlarda infaz edilir. 4. Fıkra ise, Birinci fıkrada tanımı yapılan kurumların ihtiyacı karşılama bakımından yetersiz olması hâlinde, diğer kapalı ceza infaz kurumlarının yüksek güvenlikli bölümleri kullanılır. düzenlemesine yer vermiştir sayılı Kanunun 116. maddesi ise, 9. maddede öngörülen bu düzenlemenin, tutukluluk hâliyle uzlaşır nitelikte olanların tutuklular hakkında da uygulanabileceğini öngörmüştür. 22. Belirtilenlerden anlaşılacağı gibi, CGTİHK nın 9/2 ve 9/4 maddelerinin tutuklulara uygulanması açısından öncelikle tutuklunun belirtilen suçlardan herhangi biri nedeniyle tutuklanmış olması gerekir. Her ne kadar başvurucu CMK nın 314. maddesinde öngörülen suçlama nedeniyle tutuklanmış olsa da, atılı suçu işlediği yönünde kendisine atfedilen en küçük somut suç delili yoktur (Bu konuda yukarıya bakınız). Kişiler somut hiçbir suç delili olmadan, temelsiz bir şekilde her türlü suçla suçlanır ve bu suçlamaya dayalı olarak en temel hakları yargılanmadan cezaevinde dahi yok edilirse, bu tam bir keyfilik olur. Ayrıca hücre uygulaması CGTİHK da açıkça bir disiplin cezası olarak öngörülmüş olup, bu ceza olağan tutukluluğa göre çok daha hürriyeti kısıtlayıcı bir cezadır. Bu nedenle AİHM de bu türden uygulamaları ceza hukuku anlamında bir ceza olarak değerlendirmiştir. Dolayısıyla kişiler hiçbir 7 / 21

8 yargılama olmadan bu türden tek kişilik hücre ya da koğuşlara konamazlar 6. Ayrıca kanunda yüksek güvenlikli cezaevlerinde hükümlülerin kalacakları bölümler tek kişilik ya da üç kişilik koğuşlar olarak öngörülmesine rağmen, tutuklu hâkim ve savcılar tek kişilik odalara özel olarak konulmaktadır. Tek kişilik hücre niteliğindeki odalara koyma ayrı bir cezalandırma aracı olmasına rağmen, başvurucu dâhil ilgili hâkim ve savcılar henüz mahkûm olmadan, hatta suçlamalara dayanak olacak en küçük somut suç delili gösterilmeden, tek kişilik koğuşa konarak yargılanmadan cezalandırılmaktadırlar. Böylece masumiyet karinesi de ihlal edilmiş olmaktadır. 23. En önemlisi de, F Tipi cezaevlerinde veya imkân olmadığı için başka cezaevlerinde (L Tipi gibi) benzer koşullarda (CGTİHK nın 9. Maddesi gereğince) tutulanlar için yasalarda tanınan haklar, hücreye konmuş olan hâkim ve savcılara tanınmamakta ve hücreye konmuş hâkim ve savcıların bu haklardan yararlanmalarına izin verilmemektedir. Bu nedenle başvurucu ve benzer durumdaki hâkim ve savcılara yönelik hücre uygulaması, CGTİHK nın 9. maddesinin uygulama alanının da kapsamına girmez. Zira bu maddeye göre tutulan tutuklular, normal koğuşta tutulanlardan farklı olarak belirli hakları kısıtlanmış olsa da, günde bir saat açık havaya çıkma ve spor yapma (iyi haline göre açık hava ve spor süresi uzatılabilir) ve aynı ünitede kalan diğer tutuklularla sınırlı olarak görüştürme, idare kurulunun uygun gördüğü ve olanaklara göre bir sanat ve meslek etkinliği yürütme, 15 günde bir kez olmak üzere 10 dakika telefonla görüşme, 15 gün aralıklarla ve bir saati geçmemek üzere ziyaretçi ile görüşme gibi hakları vardır. Somut olayda bu haklardan sadece bir kısmı hücredeki hâkim ve savcılara tanınmakta, diğer haklar kendilerine tanınmamaktadır. Başvurucu ve benzer durumdaki hâkim ve savcılar hiçbir şekilde diğer tutuklularla bir araya getirilmemekte ve hiçbir şekilde birbirleriyle iletişime geçmelerine izin verilmemektedir. Hatta hücre pencerelerinin imkân vermesi durumunda, yan hücredeki tutuklu ile pencere ve açık hava boşluğundan yapılan konuşmalar dahi yasaklanmaktadır. Gaziantep Cezaevinde hücreye konmuş olan hâkim ve savcılar, yan hücrede bulunan tutuklu ile pencere ve açık hava boşluğundan konuştukları tespit edilince, bu türden uzaktan bir iletişim dahi yasaklanmıştır. Böylece hücreye konan hâkim ve savcılar tam bir tecride tabi tutulmaktadırlar. Ayrıca, spor yapma imkânı sunulmadığı gibi herhangi bir sanat ya da mesleki faaliyet yürütme imkânı da kendilerine hiçbir şekilde tanınmamaktadır. Yaptıkları tek faaliyet bulundukları hücreyi temizlemekten ibarettir. Bir tutuklunun temel hakları arasında olan kitap, dergi, gazete, televizyon veya benzeri herhangi bir yayına izin verilmediği için yapacak hiçbir aktivite olmadan ve ne zaman sona ereceği bilinmeden, Anayasa ve kanunlara tamamen aykırı olarak hücrede tutulmaktadırlar. Kanun öngörmesine rağmen, hiçbir bireysel ya da grup halinde iyileştirme yöntemine de başvurulmamakta, hücreye konanlar tamamen izole edilerek, ne zaman son verileceği bilinmeyen şekilde psikolojik işkenceye maruz bırakılmaktadırlar. Avukat ile görüşme hakkı hukuken bir saat iken bu hak fiilen 20 dakikaya indirilmiş olup, avukat ya da ailesiyle yapacağı sınırlı görüşmeler dahi en az bir cezaevi görevlisinin huzurunda ve teknik araçlarla kaydedilerek gerçekleştirilmektedir. Hücreye konmuş olan hâkim ve savcıların ailelerine gönderdikleri mektuplar kesinlikle ailelerine gönderilmemekte, yakınlarının kendilerine gönderdiği mektuplar da hücredeki hakim ya da savcıya kesinlikle ulaştırılmamaktadır. 6 Cezaevlerindeki hücre ile tek kişilik koğuşlar nitelik itibariyle esasında aynıdır; sadece bir kişi disiplin cezası olarak hücre cezasına çarptırılır ve hücreye konarsa, bulunduğu tek kişilik odanın ismi hücre olarak anılmakta, aksi durumda aynı oda tek kişilik koğuş olarak adlandırılmaktadır. 8 / 21

9 24. Tüm bu kısıtlamaların hukuka uygun olup olmadığının denetimi için verilen dilekçeler ya işleme konmamakta, ya kapı altından iade edilmekte veya yırtılıp atılmaktadır. Kısaca uygulamalar dikkate alındığında, başvurucunun hücreye konması CGTİHK nın 9. maddesinin de kapsamına girmemektedir. Dolayısıyla somut olaydaki hücre uygulaması tamamen keyfi olup yasal hiçbir dayanağı yoktur. Diğer bir ifade ile başvurucu, normal tutukluluğa göre çok daha hürriyeti kısıtlayıcı olan ve bir disiplin cezası olarak öngörülen ve uygulamalar dikkate alındığında tamamen bir tecride dönüşen hücre uygulamasına keyfi olarak, yürütmenin sözlü talimatı ile tabi tutulmuştur. Sonuç olarak başvuruya konu uygulama, hiçbir disiplin suçu işlemeden, yasada öngörülen kurallara uyulmadan, fiilen uygulanmıştır; hücrede tutulanlara yapılan uygulamalar ve hücre şartları dikkate alındığında, somut uygulama 20 günü dahi geçmemesi gereken bir hücre cezası şeklinde nitelendirilebilir. Başvurucu AİHS nin 6 ve 7. maddeleri anlamında bir cezaya (hücre cezasına), yasal hiçbir dayanağı olmadan, yürütmenin kararıyla yargılanmadan mahkûm edilmiş ve bu ceza fiilen uygulamaya konmuştur. 25. Başvurucu tarihinden bu yana hücrede tutulmakta olup bu uygulamaya ne zaman son verileceği bilinmemektedir; hücre uygulamasının ne zaman sonlandırılacağı tamamen yürütmenin keyfine kalmış gözükmektedir. Yıllarca adaletin dağıtılmasına katkıda bulunan bir yargı mensubu, yürütme organının keyfine göre hücreye konmakta, hiç kimse ile görüştürülmemekte, tam bir tecride tabi tutularak onur kırıcı bir şekilde hücrede tutulmaktadır. Diğer koğuşlarda kalanlarla veya diğer tutuklu ya da hükümlülerle hiçbir şekilde iletişime geçememekte, sadece günlük üç kez yemek saatlerinde demir kapı arkasından yemek uzatan bir gardiyanın kolu ile muhatap olabilmektedir. Kitap, dergi, gazete, televizyon veya benzeri herhangi bir yayına izin verilmediği için yapacak hiçbir faaliyet olmadan ve ne zaman sona ereceği bilinmeden hücrede tutulmaktadır. Ağır cezalık suçüstü hali hariç yakalanması dahi yasak olan başvurucunun tutuklanıp bir de hücreye konması, hiç kimseyle görüştürülmeyerek tamamen tecrit edilmesi (solitary confinement), sadece yargı kararı ile uygulanacak bir disiplin cezasına idarenin keyfine göre muhatap olması, yapılan uygulamanın yasa dışılığını ve keyfiliğini açıkça gösterir. 26. Olağan tutukluluk koşullarına göre çok daha fazla hürriyeti ve hakları kısıtlayıcı olduğu için AİHS nin 6 ve 7. maddeleri anlamında yeni bir ceza olarak değerlendirilebilecek (Campbell and Fell v. The United Kingdom Ezeh and Connors v. The United Kingdom (Büyük Daire), ) hücre uygulamasına ancak bir mahkeme karar verebilecekken, tamamen yürütmenin keyfine göre hücre cezasına muhatap olmak açık bir yargısız infaz ve illegal cezalandırmadır. Ayrıca hücre uygulamasının, tutuklu kişinin cezaevindeki sivil haklarına (aile ziyareti, kantin, haberleşme, diğer tutuklularla iletişim, spor, sanatsal ve kültürel faaliyetlerde bulunma, toplu veya bireysel iyileştirme aktivitelerine katılma gibi) da etkisi olduğu için AİHS nin 6/1 hükmündeki güvencelere uygun bir yargılama sonucu kararlaştırılması gerekir (Enea v. Italy (BD), Gülmez v. Turkey, ); idare kafasına estiği gibi kişileri hücreye koyup, bir tutuklunun yasalardan kaynaklanan haklarını istediği gibi yok edip tecrit uygulamasına tabi tutamaz. 27. Yukarıda anlatılan şekilde uygulanan hücre uygulamasının tüm koşulları birlikte değerlendirildiğinde insanlık dışı bir muameledir. Hücrede yapabilecek tek faaliyet temizlik yapmaktan ibarettir. Tek kişilik hücreler pis, küf kokulu, rutubetli ve atıl olup, diğer koğuşlara nazaran daha soğuk olmasına karşın, genel olarak tutuklular, özelde de hücreye konanlar soğuk havadan etkilenmekte ve çok üşümektedirler. Ailelerinden daha fazla iç çamaşır ve kazak istemelerine rağmen, cezaevi içerisinde 9 / 21

10 sınırlı sayıda elbiseye izin verildiği için bu talepleri de yeterli derecede karşılanamamakta ve giyecekleri yeterli olmamaktadır. Bu şekilde tutulan bir yargı mensubu olan başvurucunun bedensel ve ruhsal sağlığı bozulmakta ve tüm bu illegal muameleler, kendisine tutukluluğun doğasından kaynaklanan olağan sıkıntıların ötesinde acı ve ıstırap yaşatmaktadır. Azami hücre cezası kanunda 20 gün olarak öngörülmüş olmasına ve hücre uygulamasının bir (disiplin) cezası olarak öngörülmesine rağmen, başvurucunun yasa dışı olarak ve hiçbir gerekçe olmaksızın, yürütme tarafından bu cezaya çarptırılıp mutlak tecride tabi tutulması, kendisine acı ve elem yaşatıp psikolojik işkenceye maruz bırakma amaçlıdır. 28. Tüm bu uygulamaların sebebine gelince, bu neden aynı muameleye maruz bırakılan bir Yargıtay üyesi olan Mustafa Akarsu nun eşine, Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürü Enis Yavuz Yıldırım tarafından, (12 Ekim 2014 tarihli) HSYK seçimlerinde Adalet Bakanlığı nın adaylarına oy vermedikleri ve yine Bakanlığın kurmuş olduğu Yargı Platformuna (Yargıda Birlik Platformu) destek vermediği şeklinde açıklanmıştır. Enis Yavuz Yıldırım sözlerini, Geçmiş olsun. Yerde ceset var. Eşinizin elindeki bıçaktan kan damlıyor ve siz katil değiliz diyorsunuz şeklinde tamamlamıştır Ayrıca, yukarıda belirtildiği gibi, Anayasanın 159/9 hükmüne uygun bir soruşturma izni bulunmadığı için hâkim ve savcılar hakkında 15 Temmuz 2016 tarihine kadar hukuka uygun olarak toplanmış en küçük somut suç delili bulunmamaktadır. Hücre uygulamasının bir amacı da, tutuklu hâkim ve savcıları süresi belirsiz bir tecride tabi tutarak, kendilerine psikolojik işkence uygulayıp, iradelerini fesada uğratarak, özgür iradelerine aykırı ve kendisi ve/veya başkalarını suçlayıcı beyanda bulunmaya zorlayıp delil elde etmektir. Bu amaç Ankara Başsavcısı Harun Kodalak ın 23 Ekim 2016 tarihli beyanında açıklanmıştır. Kodalak, itirafçı olan hakim ve savcıları inisiyatif kullanarak tahliye edeceklerini ifade etmiştir (@BarbarossaKaya, 23/10/16 13:16). Ayrıca HSYK Başkanvekili Mehmet Yılmaz da, 21 Ekim 2016 tarihinde, itirafçı olacak hâkim ve savcıların ceza almayacağını belirterek, itirafta bulunan hâkim, savcılar olursa ihraç yoluna gitmeyeceğiz. demiştir (@t24comtr , 10.58). Bu ifadeler de tutuklu hâkim ve savcılar hakkında hiçbir somut delilin olmadığını açıkça göstermektedir. Delil olsa insanların itirafçı olmasına ihtiyaç duyulur mu? E. Türk Hukukunda hücre uygulamasının yasal dayanakları sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkındaki Kanuna göre, hücre ya da tek kişilik oda uygulamasına sadece iki durumda başvurulabilir. Bu uygulamalar 5275 sayılı Kanunun 44. ve 115. maddelerinde öngörülmüş olup, bunun dışında başvurulacak her türlü tecrit uygulaması yasa dışı olur. a- Hücre cezası (5275 s. Kanun m. 44) 31. Hücre cezaları, 5275 sayılı CGTİHK nın 44. maddesinde sayılan eylemlerin işlenmesi durumunda hükmedilen ve belirli süreyi geçmeyen, ceza infaz kurumlarında uygulanan disiplin cezalarından biri ve en ağırıdır. Kanuna göre, hücre cezası belirli bazı eylemler için bir günden on güne kadar; daha ağır eylemler için ise on bir günden yirmi güne kadar hücreye konma şeklinde öngörülmüştür. 7 Bakınız. Wife of arrested judge: they arrested my husband for not voting pro-govt candidate in last judicial elections, washingtonpointdc.blogspot.com 10 / 21

11 sayılı Kanun en fazla 20 günlük hücre cezası öngörmüş olmasına karşın, onlarca hâkim ve savcı 20 günden çok daha uzun süreli olarak, kanuni hiçbir dayanağı olmadan hücrede tutulmuştur. Başvurucu, kanunda disiplin suçu olarak öngörülen hiçbir eylemi işlememiş olmasına ve hiçbir disiplin süreci işletilmemesine rağmen fiilen hücre cezası benzeri bir uygulamaya maruz bırakılmıştır. Bu açıdan gardiyan eli dışında hiçbir canlıyla görüştürülmediği için hücreye konduğunda, ailesine ve avukatına dahi haber verememiştir. 33. Bir kişinin 5275 sayılı Kanunun 44. maddesi uyarınca hücre cezasına çarptırılıp hücreye konabilmesi için, öncelikle bu maddede disiplin suçu sayılan eylemlerden en az birini işlemiş olması ve bu yönde kendisine karşı resmi bir suçlamada bulunulması gerekir. Suçlama yapıldıktan sonra savunmasını hazırlayıp üç gün içerisinde sunması, disiplin kurulunun hücre cezasına hükmetmesi ve bu cezanın infaz hâkimliğince onaylanması gerekir. Ayrıca bu kararın da tutuklu kişiye tebliğ edilmesi ve itiraz hakkının bulunduğunun hatırlatılması gerekir. İtiraz hakkını kullanırsa duruşmalı bir inceleme yapılarak nihai kararın verilmesi gerekir. Kısaca, hücre cezasına ilişkin disiplin süreci nispeten uzun ve savunma dâhil birçok resmi tebligatı içeren bir süreç olup somut olayda bu uygulamalardan hiçbirine başvurulmadığı için başvurucunun maruz kaldığı hücre uygulamasının kanunda öngörülmüş olan bir disiplin cezası olmadığı açıktır. Tutuklu hâkim ve savcılara yönelik hücre uygulamasında suçlama, savunma alma, disiplin kurulunun ceza vermesi, cezanın tebliği ve itiraz türünden hiçbir işlem yapılmadığı için, başvurucu dâhil hücreye konan hâkim ve savcılar aleyhine hükmedilmiş resmi bir hücre cezasından bahsedilmesi imkânsız olup, somut olaydaki uygulamanın dayanağı 5275 sayılı Kanunun 44. maddesi olamaz. b sayılı Kanunu 115. Maddesi uyarınca savcı kararıyla tek kişilik odaya konma sayılı Kanunun 115. maddesine göre, tehlikeli hâlde bulunan, delil karartma tehlikesi olan, soruşturmanın amacını veya tutukevinin güvenliğini tehlikeye düşüren veya suçun tekrarına olanak verecek davranışlarda bulunan tutuklu tek kişilik odaya konabilir. Bu tedbir hücre cezasından farklı olarak sadece tutuklular için uygulanır. Belirtilen tehlikeli özellikleri taşıyan tutuklular soruşturma aşamasında Cumhuriyet savcısı kararıyla tek kişilik odaya konabilir. Bu şekilde tek kişilik odaya konan tutuklu şu uygulamalara maruz kalır: a) tutuklunun tek başına, sıkı rejim altında muhafaza edilmesi ve odasının kamera ile izlenmesi, b) belirli süre ile dışarı ile ilişkisinin, ziyaretçi kabulünün ve telefon hakkının kısıtlanması, c) kendisine ya da başkasına zarar vermesini önleyici biçimde hazırlanmış özel odada tutulması ve kamera ile izlenmesi sağlanabilir sayılı Kanunun 115. maddesi uyarınca bir tutuklunun tek kişilik hücreye konabilmesi için maddede belirtilen gerekçelerden bir ya da birkaçına dayalı (yazılı) bir karar alınması gerekir. Bu karar, cezaevi idaresinin tutacağı tehlikeli tutuklu tutanağının Cumhuriyet savcısı tarafından onaylanmasıyla alınmaktadır. Bu durumda, tutukluların normal koğuşta bulundukları zamandaki hakları madde metninde belirtildiği şekilde Cumhuriyet savcısının belirleyeceği süre ile kısıtlanır sayılı Kanunun 115. maddesi uyarınca alınan karar tutuklu kişiye tebliğ edilmeli veya talep halinde kararın bir nüshası ilgiliye verilmelidir. Kendisine tebliğ edilen veya verilen karara dayalı olarak tek kişilik koğuşa konulan kişi, 5275 sayılı CGTİHK nın 115. maddesindeki şartların oluşup oluşmadığını, uygulamanın hukuka uygun olup olmadığını ve aykırı ise kaldırılmasını sağlamak için İnfaz Hâkimliğine başvuru hakkına sahiptir. Ayrıca Ceza infaz kurumları ve tutukevleri 11 / 21

12 izleme kuruluna dilekçe yazabilmesi için de Cumhuriyet savcısının kararının bir nüshasının tek kişilik odaya konan tutukluya verilmesi gerekir. Somut olayda bu türden bir prosedürün uygulanmadığı da açık olduğu için 5275 sayılı Kanunun 115. maddesi de başvurucunun ve kendisi gibi hücreye konan hâkim ve savcıların tecridine hukuki dayanak oluşturamaz. 35. Bir an için 5275 sayılı Kanunun 115. maddesindeki koşulların bir ya da birkaç yargı mensubu için var olduğu varsayılsa dahi, hücreye konan tüm hâkim ve savcıların 115. maddede öngörülen tehlikeli tutuklu statüsünde olması imkânsızdır. Kaldı ki, belirtilen maddeye uygun bir karar alınıp tebliğ edilmediği gibi talebe rağmen herhangi bir yazılı karar da başvurucuya verilmemiştir. Dolayısıyla başvurucu ve aynı statüde cezaevinde hücreye konan hâkim ve savcılar kanuni hiçbir temeli olmayan şekilde, idarenin keyfi bir uygulamasının sonucu olarak hücreye konmuşlardır. 36. Son olarak belirtmek isteriz ki, medyaya yansıyan haberlere göre, 9 Ekim 2016 tarihinde Sincan Cezaevinde tutulan 102 hâkim ve savcı Keskin T Tipi Cezaevine gönderilmiş ve bu cezaevinde yeni inşa edilmiş toplam 102 tek kişilik hücreye yerleştirilmiştir. Bu uygulamadan da anlaşılacağı gibi, 102 hâkim ve savcının aynı anda 5275 sayılı Kanunun 115. maddesindeki koşulları toplu olarak taşımaları imkânsızdır maddeye uygun olarak bir kişiyi tek kişilik koğuşa koyabilmek için birçok koşulun bir arada olması ve bu konuda savcılıkça alınmış yazılı bir karar bulunması gerekirken, 102 yargı mensubu için birçok koşul önceden oluşmamış da aynı anda aniden mi oluşmuştur? Dolayısıyla hâkim ve savcıların hücreye konmasının 5275 sayılı Kanunun 115. maddesiyle hiçbir ilgisi bulunmayıp, hücre uygulaması tamamen idarenin keyfi uygulamasının bir sonucudur; yasal hiçbir dayanağı yoktur. 37. Ayrıca yukarıda açıklandığı gibi, 5275 sayılı Kanunun 116. maddesinin yollaması ile 9/2 ve 9/4 hükümleri ile CGTİHK nın 63. maddesi de somut olayda uygulanan de facto hücre cezasına kanuni dayanak olamaz. 38. Yukarıda belirtilenler ve özellikle hücre cezası dikkate alındığında, bir kişinin hücreye konması, ceza veya tedbir olarak öngörülmüş olup, normal bir tutukluluk uygulaması değildir. Hücreye ya da tek kişilik odaya konmanın şartları ve bu durumdaki tutuklunun hakları yasalarda keyfiliğe yer vermeyecek şekilde belirtilmiş olup bu koşullar olmadığı sürece tutuklu kişiler hücre uygulamasına tabi tutulamazlar. 39. Tüm bu belirtilenlerden anlaşılacağı gibi, başvurucu dâhil hücre uygulamasına maruz kalan yargı mensupları Adalet Bakanlığının kararıyla keyfi olarak (yasal hiçbir dayanağı olmadan) hücreye konmuşlardır. Oysa 5275 sayılı CGTİHK, Adalet Bakanlığına bu konuda hiçbir yetki vermemiştir. Adalet Bakanlığı hücre cezasına karar veremeyeceği gibi, 5275 sayılı Kanunun 115. maddesi uyarınca tutukluları tek kişilik odaya da yerleştiremez. Somut olayda başvurucu, herhangi bir mahkeme kararıyla hücreye konmadığı gibi, cezaevi disiplin kurallarını ihlal ettiği için ya da tehlikeli bir durum oluşturduğu için hücreye konmamıştır. Kendisine uygulanan muameleler dikkate alındığında, 5275 sayılı Kanunun 9/2 ve 9/4 hükümlerinin kapsamında da olmayan hücre uygulaması tamamen önceden planlanmış bir şekilde yürütme organın keyfi bir uygulamasından ibaret bir cezalandırmadır. Başvurucu dâhil diğer yargı mensupları, tutukluluğu ve yargılamaları meşru gösterecek yasal hiçbir delil olmadığı için, insanlık dışı muameleye tabi tutup, kendilerini suçlayıcı beyanda bulunma 8 veya başkalarını suçlayıcı ifade elde etme amacıyla hücreye konmuşlardır. 8 Hiç kimse kendisini veya yakınlarını suçlayıcı beyanda bulunmaya zorlanamaz. İşkence ya da insanlık dışı muameleye tabi tutularak kişilerden delil elde edilemez. Bu şekilde elde edilen deliller ceza yargılamasında kullanılamaz; aksi durum adil yargılanma hakkını ihlal eder (Jollah v. Germany (BD), 12 / 21

13 AİHS nin 3. maddesine aykırı olan bir uygulama sonucu (Bu açıdan, kullanılan yöntemin işkence, insanlık dışı ya da aşağılayıcı muamele olmasının farkı yoktur.) elde edilen delillerin hiçbir hukuki değeri bulunmayıp, bir yargılamada kullanılması tek başına yargılamayı bir bütün olarak adil olmaktan çıkarır ve AİHS nin 6. maddesini ihlal eder. (Jollah v. Germany (BD), Gafgen v. Germany (BD), ). Somut olayda yargı mensuplarına yönelik yasa dışı hücre uygulamasının keyfi ve uygulamanın önceden planlandığını gösteren bir kanıt da şudur: hapishanelerde yeterli sayıda tek kişilik hücre bulunmadığı için Adalet Bakanlığı üç ay içerisinde Keskin ve Gaziantep te yüzlerce yeni hücre inşa ettirmiş ve bu hücrelere özel olarak hâkim ve savcıları yerleştirmiştir. 40. Kısaca başvurucu hiçbir yasal dayanağı olmayan bir şekilde, tamamen yürütme organının keyfi bir uygulamasının sonucu olarak tek kişilik hücreye konmuştur. Kendisine hiçbir karar tebliğ edilmediği gibi, herhangi bir açıklama da yapılmamıştır. İtiraz edeceği hiçbir etkili merci bulunmadığı gibi, bu konuda verdiği dilekçeler de işleme konmamış veya yırtılıp atılmıştır. Tüm bu nedenlerle bir taraftan AİHS anlamında ayrı bir hürriyeti bağlayıcı ceza olduğu için AİHS nin 6. maddesi bir bütün olarak ihlal edilmiş, diğer taraftan cezaevindeki birçok sivil hakkı (diğer tutuklularla görüşme ve iletişim, sportif, sanatsal ve kültürel faaliyetlere katılma gibi) tamamen keyfi olarak engellendiği için ve bu konuda başvuru yapacağı hiçbir yargı organı bulunmadığı için AİHS nin 6/1 hükmü (mahkemeye erişim hakkı) ihlal edilmiştir. Yukarıda belirtilen nedenlerle uygulamanın hiçbir yasal dayanağı olmadığı için de kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesi (AİHS m. 7) ihlal edilmiştir. Tüm bunlar başvurucuya özel olarak acı çektirmek, fiziksel olarak son derece imkânsızlıklar içinde tutup fiziksel acı verip, ne zaman sona ereceği bilinmediği için tutukluyu ümitsizliğe sevk ederek kendisinde psikolojik acı ve üzüntüye yol açtığı için de insanlık dışı muamele (AİHS m. 3) oluşturur. F. Başvurucunun hücrede maruz kaldığı muameleler ve hücre koşulları 41. Başvurucu hücreye alınırken taciz oluşturacak boyuta ulaşacak şekilde, ayrıntılı olarak üzeri aranmıştır. Oysa kendisi zaten güvenlikli bir cezaevinde tutulmakta olup içeriye cezaevi idaresinin izin vermediği herhangi bir materyalin girmesi imkânsızdır. Şüphe oluşturacak hiçbir tutum ya da davranışı olmamasına rağmen, bir yargı mensubunun üzerinin taciz oluşturacak boyutlarda aranmasının özel olarak bir talimatla yapıldığı anlaşılmaktadır. Bu uygulama başvurucuya elem ve ıstırap vermek, daha önce emir verdiği memurlar aracılığıyla aşağılanmak ve psikolojik acı çektirmek amacıyla yapılmış olup, bu durum insanlık dışı muamele oluşturan uygulamalara bir örnektir. 42. Küçücük ve güneş almayan kapalı bir odadan oluşan hücrede televizyon ve benzeri hiçbir iletişim imkânı bulunmamaktadır. Gazete, dergi, kitap ya da benzeri basılı bir esere de izin verilmemektedir. Açık hava alanı veya havalandırma üç kişilik bir koğuş için 25 m 2 iken tek kişilik hücrede, belirtilen alanın yarısı kadar olup bu alan da güneş almamaktadır. Bazı cezaevlerindeki hücrelerde bu alan dahi mevcut değildir. Koğuşta kalan bir tutuklunun kişi başına düşen kullanım alanı çok daha fazla iken, Gafgen v. Germany (BD), ). BM İnsan Hakları Komitesi ne göre, bu hak, sanığın soruşturma makamları tarafından itirafta bulunmak için hiçbir fiziksel ya da psikolojik baskıya maruz bırakılmaması şeklinde anlaşılır (Glenford Campbell v. Jamaica, No: 248/1987, , A/47/40, para. 67, s. 230). Yukarıda belirtilen Ankara Başsavcısı ile HSYK Başkanvekilinin beyanları dikkate alındığında bu ilke açıkça ihlal edilmiş olup, hücre uygulaması özellikle tutuklu hâkim ve savcılara fiziksel ve psikolojik baskı yapıp kendisini veya başkalarını suçlayıcı beyan elde etme amacıyla uygulanmaktadır. 13 / 21

14 hücre sadece 6 m 2 den ibarettir. (NOT: Bu ölçüleri başvurucunun kaldığı hücreyi dikkate alarak, somut duruma uygun şekilde yazınız; gerekirse kendisinden öğrenerek bu bilgileri doğru olarak belirtiniz). Koğuşta kalan tutuklular diğer tutuklularla haftalık sosyal aktivite ve spor faaliyetlerinde bulunabilirken, de facto hücreye konan bir tutuklu diğer tutuklularla hiçbir şekilde görüştürülmemekte, hiçbir aktiviteye katılamamakta, dış dünya ile neredeyse tüm ilişkileri kesilmekte, hiç kimse ile konuşamamaktadır; sınırlı da olsa aynı bölümde bulunan diğer hücrelerde tutulan tutuklularla dahi görüştürülmemektedir. Bu şartlar altında tutulan başvurucu konuşma yetisini kaybetme riski ile karşılaşmakta ve neredeyse tam bir tecride (absolute solitary confinement) tabi tutulmaktadır. Ayrıca, kendisine verilen yemekler soğuk, ekmekler bayat ve hatta bazen küflü ve yetersiz, sabah kahvaltısı olarak üç ya da beş zeytin, bazen de çorba verilmektedir. Kantin ihtiyaçları da gerektiği gibi karşılanmamaktadır. 43. Yeni hücrelerin inşa edildiği Gaziantep Cezaevinde sular akmamakta olup bu sorun bildirilmesine rağmen giderilmemektedir; bu durum tutukluların temizlik ihtiyaçlarını giderme açısından büyük sıkıntıya yol açmaktadır. Tutuklulara sadece haftada bir soğuk su verilmektedir. Tek kişilik odada sadece bir yatak bulunmakta olup sandalye ve benzeri oturacak hiçbir imkân bulunmamaktadır. Bu cezaevi, son üç ay içerisinde inşa edilmiş hücrelere sahip olup, alt yapısı hazırlanmadan açılmıştır. Tutuklular kaldıkları bölümlerdeki inşaat pisliklerini elleriyle ve iç çamaşırlarıyla kendileri temizlemek zorunda kalmışlardır. Bazı tutuklular 15 güne yakın tek kişilik hücrede kalmalarının sonucu olarak yaklaşık 10 kiloya yakın kilo kaybetmiştir. Yemek, su, temizlik gibi ihtiyaçlarının asgari ölçüde karşılanmamasına ek olarak hücreler diğer koğuşlara nazaran daha da soğuktur. Dilekçe hazırlamak için talep edilen kâğıt sayı ile ve yetersiz şekilde verilmekte, kalem ve benzeri talepler dahi sıkıntıya sebep olmaktadır. Dışarıdan ailelerin götürdükleri içeriğe sokulmamakta, tutuklulara ulaştırılmamaktadır. Bahçe duvarları 5 metre civarında yüksekliğe sahip olduğu için bazı odalar güneş dahi almamaktadır. Üç ya da dört odanın penceresi aynı avluya baktığı için hücrede tutulan tutuklular duvar ötesinden konuşabiliyorken, son zamanlarda konuşmaları dahi yasaklanmıştır. Tüm bu muameleler sonrası tutukluların tamamı kilo kaybetmiştir. Ayrıca cezaevi savcısı arada sırada tutukluları çağırıp, Evet, anlatmak istediğiniz bir şey var mı? şeklinde sorularla tutukluları konuşturmaya, dirençlerinin ne aşamada olduğunu öğrenmeye, yasak olmasına rağmen sorgu yapmaya çalışmaktadır. Hapishanede bayılan bir hasta hakkında Tek kalamaz. raporu veren doktor da cezaevinden gönderilmiş olup şu anda cezaevinde doktor olup olmadığı bilinmemektedir. Bu hastanın dili boğazına kaçmakta olup koğuşta tutulurken bayılınca bir kez yanındaki tutuklular kendisini bu durumdan kurtarmıştır. Bu tür hastalara ani müdahale edilmesi gerektiği açıkken bahse konu kişi tek kişilik hücrede tutulmaya devam etmektedir. Tüm bunlar bir tutuklunun normal şartlarda maruz kalacağı ve tutuklamanın doğasından kaynaklanan elem ve ıstırabın birkaç katı üzüntü ve acıya yol açmaktadır. Tutuklular bu muamelelere bilinçli olarak maruz bırakılmakta, kendilerinden iktidarın HSYK adaylarını desteklemedikleri için adeta intikam alınmaktadır. Hücre uygulaması tutuklu yargı mensubunun psikolojisini bozma, psikolojik elem ve ıstırap çektirme ve ekstra bir cezalandırma ve mümkünse delil elde etme aracı olarak kullanılmaktadır. 44. Cezaevlerinde fiilen yapılan hücre uygulaması, resmiyette hücre cezası olarak gösterilmemekte, kişiler fiilen ve sözlü talimatla hücreye konmaktadır. Bugüne kadar yapılan uygulamalardan, önce ünvanlı yargı mensupları olmak üzere tüm tutuklu hâkim ve savcıların sırasıyla hücreye konacağı anlaşılmaktadır. 1 Kasım 2016 tarihi 14 / 21

T.C. ANAYASA MAHKEMESİ BİREYSEL BAŞVURU FORMU

T.C. ANAYASA MAHKEMESİ BİREYSEL BAŞVURU FORMU T.C. ANAYASA MAHKEMESİ BİREYSEL BAŞVURU FORMU TEDBİR VE ÖNCELİK VERİLEREK İVEDİ İNCELEME TALEPLİ BAŞVURU Başvurucu bir yargı mensubu olup kimlerin organize ve orkestre ettiği henüz ortaya konmamış 15 Temmuz

Detaylı

CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA KANUN DA BELİRLENEN İLKELER

CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİNİN İNFAZI HAKKINDA KANUN DA BELİRLENEN İLKELER İnfaz hukukunun temel ilkeleri, İnfaz hukukunun diğer hukuk dalları ile ilişkisi, Uluslararası hukukta infaz hukuku, İnfaz sistemleri, Ülkemizde bulunan ceza infaz kurumları İNFAZA İLİŞKİN EVRENSEL İLKELER

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR S. R. BAŞVURUSU

ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR S. R. BAŞVURUSU TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR S. R. BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2015/33) Karar Tarihi: 19/1/2015 BİRİNCİ BÖLÜM ARA KARAR Başkan ler : Serruh KALELİ : Burhan

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR NIZAMI KURBANOV BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2015/17968) Karar Tarihi: 2/12/2015 BİRİNCİ BÖLÜM ARA KARAR Başkan ler : Burhan

Detaylı

Tanzimat tan Günümüze Anayasal Gelişmelerde Temel Hakları Sınırlayan Ceza Muhakemesine İlişkin Düzenlemeler

Tanzimat tan Günümüze Anayasal Gelişmelerde Temel Hakları Sınırlayan Ceza Muhakemesine İlişkin Düzenlemeler Tanzimat tan Günümüze Anayasal Gelişmelerde Temel Hakları Sınırlayan Ceza Muhakemesine İlişkin Düzenlemeler Yrd. Doç. Dr. Selman DURSUN İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BİLAL MÜŞTAK BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/233)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BİLAL MÜŞTAK BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/233) TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BİLAL MÜŞTAK BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/233) Karar Tarihi: 22/3/2017 BİRİNCİ BÖLÜM KARAR Başkan ler Raportör Başvurucu : Burhan ÜSTÜN :

Detaylı

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA

Sayı: Ankara, 24 /03/2014 ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA YÜRÜTMENİN DURDURULMASI TALEPLİDİR. DURUŞMA TALEPLİDİR. ANKARA İDARE MAHKEMESİ BAŞKANLIĞI NA DAVACI VEKİLİ DAVALILAR : Türkiye Barolar Birliği Başkanlığı : Oğuzlar Mah. Barış Manço Cad. Av. Özdemir Özok

Detaylı

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...V ÖZET...VII ABSTRACT...VIII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR LİSTESİ...XV GİRİŞ...1

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...V ÖZET...VII ABSTRACT...VIII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR LİSTESİ...XV GİRİŞ...1 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...V ÖZET...VII ABSTRACT...VIII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR LİSTESİ...XV GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM ÖZGÜRLÜK VE GÜVENLİK HAKKINA İLİŞKİN KAVRAMSAL ÇERÇEVE I. HAK...5 İNSAN HAKLARI...7 I

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR M.A. BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2016/220) Karar Tarihi: 20/1/2016 İKİNCİ BÖLÜM ARA KARAR GİZLİLİK TALEBİ KABUL Başkan ler

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR IRYNA BONDARCHUK BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2015/615) Karar Tarihi: 28/1/2015 İKİNCİ BÖLÜM ARA KARAR Başkan ler : Alparslan

Detaylı

SEYFULLAH TOSUN ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURUDA MASUMİYET KARİNESİ

SEYFULLAH TOSUN ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURUDA MASUMİYET KARİNESİ SEYFULLAH TOSUN ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURUDA MASUMİYET KARİNESİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER... IX KISALTMALAR...XV GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM MASUMIYET KARINESININ KONUSU I. SUÇ KAVR AMININ

Detaylı

OHAL KAPSAMINDAKİ SORUŞTURMA VE KOVUŞTURMALARDA AVUKATLARIN SAVUNMA HAKLARININ KISITLANMASI KONULU ARAMA KONFERANSI SONUÇ RAPORU

OHAL KAPSAMINDAKİ SORUŞTURMA VE KOVUŞTURMALARDA AVUKATLARIN SAVUNMA HAKLARININ KISITLANMASI KONULU ARAMA KONFERANSI SONUÇ RAPORU OHAL KAPSAMINDAKİ SORUŞTURMA VE KOVUŞTURMALARDA AVUKATLARIN SAVUNMA HAKLARININ KISITLANMASI KONULU ARAMA KONFERANSI SONUÇ RAPORU GİRİŞ 1. Türkiye Barolar Birliği tarafından 11 Kasım 2017 tarihinde OHAL

Detaylı

SANIĞIN TEMYİZ AŞAMASINDAKİ TUTUKLULUK HALİNİN AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARI IŞIĞINDA İFADE ETTİĞİ ANLAM VE BUNUN İÇ HUKUKUMUZDAKİ YANSIMASI:

SANIĞIN TEMYİZ AŞAMASINDAKİ TUTUKLULUK HALİNİN AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARI IŞIĞINDA İFADE ETTİĞİ ANLAM VE BUNUN İÇ HUKUKUMUZDAKİ YANSIMASI: SANIĞIN TEMYİZ AŞAMASINDAKİ TUTUKLULUK HALİNİN AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ KARARI IŞIĞINDA İFADE ETTİĞİ ANLAM VE BUNUN İÇ HUKUKUMUZDAKİ YANSIMASI: I- KARAR: Hazırlayan: Mecnun TÜRKER * Bu çalışmada

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM

ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR A. M. A. A. VE J. A. A. A. BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2015/3941) Karar Tarihi: 27/3/2015 BİRİNCİ BÖLÜM ARA KARAR Başkan ler

Detaylı

Ceza İnfaz Hukuku. 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun Düzenlemesi Işığında. Yard. Doç. Dr. Fatma KARAKAŞ DOĞAN

Ceza İnfaz Hukuku. 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun Düzenlemesi Işığında. Yard. Doç. Dr. Fatma KARAKAŞ DOĞAN Yard. Doç. Dr. Fatma KARAKAŞ DOĞAN Uluslararası Kıbrıs Üniversitesi Ceza ve Ceza Usul Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi 5275 Sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun Düzenlemesi Işığında

Detaylı

COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ ÜÇÜNCÜ DAİRE. Nezir KÜNKÜL/TÜRKİYE (Başvuru no. 57177/00) KARAR STRAZBURG

COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ ÜÇÜNCÜ DAİRE. Nezir KÜNKÜL/TÜRKİYE (Başvuru no. 57177/00) KARAR STRAZBURG COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ ÜÇÜNCÜ DAİRE Nezir KÜNKÜL/TÜRKİYE (Başvuru no. 57177/00) KARAR STRAZBURG 30 Kasım 2006 OLAYLAR Başvuran Nezir Künkül 1949 doğumlu bir Türk

Detaylı

RUQUEST FOR INTERIM MEASURES REQUEST FOR INTERIM MEASURES (RULE 39)

RUQUEST FOR INTERIM MEASURES REQUEST FOR INTERIM MEASURES (RULE 39) Faks: 00 33 3 88 41 39 00 REQUEST FOR INTERIM MEASURES (RULE 39) Başvurucu (Applicant): Temsilcisi: (Temsilcinin avukat olması şart olmayıp, eşi/babası/kardeşi olabilir; internet sitesinde yer alan üç

Detaylı

2:Ceza muhakemesinin amacı nedir? =SUÇUN İŞLENİP İŞLENMEDİĞİ KONUSUNDAKİ MADDİ GERÇEĞE ULAŞMAK

2:Ceza muhakemesinin amacı nedir? =SUÇUN İŞLENİP İŞLENMEDİĞİ KONUSUNDAKİ MADDİ GERÇEĞE ULAŞMAK Devletin yargı gücünü temsil eden adalet organlarının bir suçun işlenmip işlenmediği konuusnda ortaya çıkan ceza uyuşmazlığını çözerken izleyecekleri yöntemini gösteren normlar bütünündne oluşan hukuk

Detaylı

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE ELĞAY TÜRKİYE DAVASI (Başvuru no. 18992/03) KARAR STRAZBURG 20 Ocak 2009 İşbu karar AİHS nin

Detaylı

AYM Eski Üyesi Alparslan Altan Hakkındaki 16 Nisan 2019 Tarihli AİHM Kararının Hukuki Değerlendirmesi 1 Alparslan Altan v. Turkey (no.

AYM Eski Üyesi Alparslan Altan Hakkındaki 16 Nisan 2019 Tarihli AİHM Kararının Hukuki Değerlendirmesi 1 Alparslan Altan v. Turkey (no. AYM Eski Üyesi Alparslan Altan Hakkındaki 16 Nisan 2019 Tarihli AİHM Kararının Hukuki Değerlendirmesi 1 Alparslan Altan v. Turkey (no. 12778/17) Giriş 1. AİHM, 16 Nisan 2019 tarihinde, Anayasa Mahkemesi

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI Sirküler Rapor 28.03.2013/84-1 ANAYASA MAHKEMESİNDEN VERGİ USUL KANUNUYLA İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI ÖZET : Anayasa Mahkemesi, 5.3.2013 tarihli ve 2012/829 sayılı Başvuru Kararında,

Detaylı

OSMAN KAVALA DOSYASI YARGIYI YARGILAMA

OSMAN KAVALA DOSYASI YARGIYI YARGILAMA OSMAN KAVALA DOSYASI Osman Kavala, Kavala Holding ve Anadolu Kültür ün Yönetim Kurulu Başkanı, Açık Toplum Vakfı, TESEV, TEMA Vakfı, Tarih Vakfı, Diyarbakır Siyasal ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü, Türkiye

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR D. M. BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2015/4176) Karar Tarihi: 17/3/2015 İKİNCİ BÖLÜM ARA KARAR Başkan ler : Alparslan ALTAN :

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI

ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI ANAYASA MAHKEMESİ NE BİREYSEL BAŞVURU YOLU AÇILDI GENEL OLARAK Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 148. maddesinde yapılan değişiklik ile Anayasa Mahkemesine bireysel başvuru yolu açılmıştır. 23 Eylül 2012

Detaylı

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi ÖĞRENME HEDEFLERİMİZ - ADLÎ YARGI MAHKEMELERİ, BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ, YARGITAY - İDARE MAHKEMELERİ, BÖLGE İDARE MAHKEMELERİ,

Detaylı

TÜRK HUKUK DÜZENİNDE MEVCUT YAPTIRIM TÜRLERİ. Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

TÜRK HUKUK DÜZENİNDE MEVCUT YAPTIRIM TÜRLERİ. Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi TÜRK HUKUK DÜZENİNDE MEVCUT YAPTIRIM TÜRLERİ Dr.Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi 1) CEZA VE GÜVENLİK TEDBİRLERİ Hukuka aykırılıklar çok çeşitli biçimde gerçekleşebilir. Her hukuka aykırılık

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR. Başvuru Numarası: 2013/8492. Karar Tarihi: 8/9/2014 İKİNCİ BÖLÜM KARAR

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR. Başvuru Numarası: 2013/8492. Karar Tarihi: 8/9/2014 İKİNCİ BÖLÜM KARAR TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR Başvuru Numarası: 2013/8492 Karar Tarihi: 8/9/2014 İKİNCİ BÖLÜM Başkan : Alparslan ALTAN ler : Serdar ÖZGÜLDÜR Recep KÖMÜRCÜ Engin YILDIRIM M. Emin

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR

ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR M. A. G. J. BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2015/1832) Karar Tarihi: 13/2/2015 ARA KARAR ler : Alparslan ALTAN : Serdar ÖZGÜLDÜR Osman Alifeyyaz

Detaylı

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi

MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi MAHKEMELER (TÜRK YARGI ÖRGÜTÜ) Dr. Barış TEKSOY Hukukun Temel Kavramları Dersi ÖĞRENME HEDEFLERİMİZ - ADLİYE MAHKEMELERİ, YARGITAY - İDARE MAHKEMELERİ, DANIŞTAY - UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ - ANAYASA MAHKEMESİ

Detaylı

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE ETEM KARAGÖZ TÜRKİYE DAVASI (Başvuru no. 32008/05) KARAR STRAZBURG 15 Eylül 2009 İşbu karar AİHS

Detaylı

GENEL ANALİZ. Konu: AİHM Demirtaş Kararı. A. Genel Olarak AİHM Kararlarının Niteliği:

GENEL ANALİZ. Konu: AİHM Demirtaş Kararı. A. Genel Olarak AİHM Kararlarının Niteliği: GENEL ANALİZ Konu: AİHM Demirtaş Kararı A. Genel Olarak AİHM Kararlarının Niteliği: Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), uluslararası bir yargı merci statüsünde olup verdiği kararlar hiyerarşik denetime

Detaylı

T U T U K L A M A v e T U T U K L A M A S Ü R E L E R İ

T U T U K L A M A v e T U T U K L A M A S Ü R E L E R İ T U T U K L A M A v e T U T U K L A M A S Ü R E L E R İ Genel olarak tutuklamayla ilgili hükümler 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunumuzun Birinci kitap, Dördüncü kısmın İkinci Bölümünde 100. ve müteakibindeki

Detaylı

TÜRKİYE DE CEZA VE ADALET SİSTEMİ

TÜRKİYE DE CEZA VE ADALET SİSTEMİ TÜRKİYE DE CEZA VE ADALET SİSTEMİ TÜRK HUKUK SİSTEMİ İdari Yargı Adli Yargı Askeri Yargı Sayıştay Anayasa Mahkemesi İDARİ YARGI SİSTEMİ İdarenin eylem ve işlemlerine karşı açılan davaların görüşüldüğü,

Detaylı

Türk Rekabet Hukukunda Tekerrür

Türk Rekabet Hukukunda Tekerrür Türk Rekabet Hukukunda Tekerrür 12. Rekabet Hukuku ve İktisadında Güncel Gelişmeler Sempozyumu 6 Mayıs 2014 Bahadır BALKI Sinem UĞUR Türk Rekabet Hukukunda Tekerrür Türk Hukuk Sisteminde Tekerrür İdari

Detaylı

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA

KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA KARAR 1 (672 sayılı KHK ile kamu görevinden çıkarılmaya dair) Davalı : Başbakanlık /ANKARA Davanın Konusu : Uyuşmazlık, davacının 672 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Kamu Personeline İlişkin Alınan Tedbirlere

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/27

İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/27 T.C YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2016/5846 Karar No. 2016/6871 Tarihi: 22.03.2016 Yargıtay Kararları Çalışma ve Toplum, 2017/1 İlgili Kanun / Madde 6100 S. HMK/27 HUKUKİ DİNLENİLME HAKKININ KAPSAMI

Detaylı

Türkiye de Çocukların Terör Suçluluğu. Dr. Yusuf Solmaz BALO

Türkiye de Çocukların Terör Suçluluğu. Dr. Yusuf Solmaz BALO Türkiye de Çocukların Terör Suçluluğu Dr. Yusuf Solmaz BALO Anlatım planı Terör gerçekliği Güvenlik ihtiyacı Bu ihtiyacın Ceza Hukuku alanında karşılanması Ceza Kanunları (TCK, TMK) Yeni suç tipleri Mevcut

Detaylı

Mevzuat Kroniği CEZA HUKUKU

Mevzuat Kroniği CEZA HUKUKU 1 MEVZUAT KRONİĞİ Mevzuat Kroniği CEZA HUKUKU 1) Avukatlık mesleği ile ilgili suçlar 1136 sayılı Avukatlık kanununda bir takım suçlar da yer almıştır. a) Yetkisi olmayanların avukatlık yapması suçu Levhada

Detaylı

TÜRK VATANDAŞLARI HAKKINDA YABANCI ÜLKE MAHKEMELERİNDEN VE YABANCILAR HAKKINDA TÜRK MAHKEMELERİNDEN VERİLEN CEZA MAHKUMİYETLERiNİN İNFAZINA DAİR KANUN

TÜRK VATANDAŞLARI HAKKINDA YABANCI ÜLKE MAHKEMELERİNDEN VE YABANCILAR HAKKINDA TÜRK MAHKEMELERİNDEN VERİLEN CEZA MAHKUMİYETLERiNİN İNFAZINA DAİR KANUN 6405 TÜRK VATANDAŞLARI HAKKINDA YABANCI ÜLKE MAHKEMELERİNDEN VE YABANCILAR HAKKINDA TÜRK MAHKEMELERİNDEN VERİLEN CEZA MAHKUMİYETLERiNİN İNFAZINA DAİR KANUN Kanun Numarası : 3002 Kabul Tarihi : 8/5/1984

Detaylı

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2019/078 Ref: 4/078

SİRKÜLER İstanbul, Sayı: 2019/078 Ref: 4/078 SİRKÜLER İstanbul, 09.04.2019 Sayı: 2019/078 Ref: 4/078 Konu: DÜZELTME BEYANNAMELERİNİN İHTİRAZİ KAYITLA VERİLEBİLECEĞİNE DAİR ANAYASA MAHKEMESİ KARARI Vergi dairesinin, taşımacılık işi ile iştigal eden

Detaylı

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti

ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI. Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti T.C. D A N I Ş T A Y Esas No : 2014/3745 Karar No : 2014/3772 ONÜÇÜNCÜ DAİRE USUL KARARLARI Anahtar Kelimeler : Dava Açma Süresi, Yazılı Bildirim, Başvuru Mercii ve Süresi, Hak Arama Hürriyeti Özeti :

Detaylı

ı.t. TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR CANAN TOSUN BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/8891)

ı.t. TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR CANAN TOSUN BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/8891) ı.t. TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM KARAR CANAN TOSUN BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/8891) Karar Tarihi: 10/5/2017 Başvuru Numarası : 2014 8891 İKİNCİ BÖLÜM KARAR Başkan Üyeler Raportör

Detaylı

BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ VE GEÇİCİ HUKUKİ KORUMA KARARLARI. DR. ADEM ASLAN Yargıtay 11.HD. Üyesi

BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ VE GEÇİCİ HUKUKİ KORUMA KARARLARI. DR. ADEM ASLAN Yargıtay 11.HD. Üyesi BÖLGE ADLİYE MAHKEMELERİ VE GEÇİCİ HUKUKİ KORUMA KARARLARI DR. ADEM ASLAN Yargıtay 11.HD. Üyesi GEÇİCİ HUKUKİ KORUMA KARARLARI TEMEL AMAÇ: Yargılama öncesinde veya yargılamanın devamı sırasında alınan

Detaylı

İÇİNDEKİLER SUNUŞ...V ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR...XV GİRİŞ...1

İÇİNDEKİLER SUNUŞ...V ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR...XV GİRİŞ...1 İÇİNDEKİLER SUNUŞ...V ÖNSÖZ...VII İÇİNDEKİLER...IX KISALTMALAR...XV GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM KANUN YOLU VE İSTİNAF HAKKINDA GENEL AÇIKLAMALAR, İSTİNAFIN TARİHİ GELİŞİMİ, İSTİNAFA İLİŞKİN LEH VE ALEYHTEKİ

Detaylı

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin 30.11.2007 Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin 30.11.2007 Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesine İlişkin 30.11.2007 Tarihli Yönetmeliğin 11 ve 19. Maddeleri Anayasaya Aykırıdır Doç. Dr. Tuğrul KATOĞLU* * Bilkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Ceza

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR TUNCAY YAZICI BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/735)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR TUNCAY YAZICI BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/735) TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR TUNCAY YAZICI BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/735) Karar Tarihi: 9/6/2016 BİRİNCİ BÖLÜM KARAR Başkan Üyeler Raportör Başvurucu : Burhan ÜSTÜN

Detaylı

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU

2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU 2017 İNSAN HAKLARI İHLAL RAPORU 1 Av.Dr. M. SEZGİN TANRIKULU İSTANBUL MİLLETVEKİLİ GİRİŞ 2015 yılı Ağustos ayından itibaren tekrar başlayan çatışmalar Türkiye tarihinde eşi az görülmüş bir yıkıma, sayısız

Detaylı

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

KABUL EDİLMEZLİK KARARI Priştine, 29 Mayıs 2012 Nr. Ref.: RK247/12 KABUL EDİLMEZLİK KARARI Dava No: KI 95/11 Başvurucu Hajrije Behrami ve reşit olmayan kızı Kosova Yüksek Mahkemesi nin Rev. nr. 1230/2010 sayı ve 15 Şubat 2011

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR AYCAN İRMEZ BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2016/9400) Karar Tarihi: 23/5/2016 BİRİNCİ BÖLÜM ARA KARAR Başkan ler : Burhan ÜSTÜN

Detaylı

YILDIRIM v. TÜRKĐYE KARARIN KISA ÖZETĐ

YILDIRIM v. TÜRKĐYE KARARIN KISA ÖZETĐ YILDIRIM v. TÜRKĐYE KARARIN KISA ÖZETĐ Đnternete erişime ilişkin yasaklamalara sınırlama getiren ve muhtemel bir kötüye kullanma durumuna karşı hukuki kontrol güvencesi sunan katı bir yasal çerçevede alınmayan

Detaylı

II. ANAYASA MAHKEMESİNİN YETKİSİNİN KAPSAMI

II. ANAYASA MAHKEMESİNİN YETKİSİNİN KAPSAMI İÇİNDEKİLER I. GENEL AÇIKLAMALAR 1. Bireysel başvuru nedir? 2. Bireysel başvurunun temel nitelikleri nelerdir? 3. Bireysel başvuru yolu hangi ülkelerde uygulanmaktadır? 4. Ülkemizde bireysel başvuru kurumuna

Detaylı

Adli Yardım Temsilini Geliştirmek: Küresel Standartların Uygulanması

Adli Yardım Temsilini Geliştirmek: Küresel Standartların Uygulanması Antalya, Aralık 2016 { Adli Yardım Temsilini Geliştirmek: Küresel Standartların Uygulanması ILF bir Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşu dur. Merkezi New York tadır. - US 501(c)(3) Status Bir Savunma Kültürü

Detaylı

TUTUKLULUK TANIMI VE YASAMA DOKUNULMAZLIĞI HAKKINDA BİLGİ NOTU

TUTUKLULUK TANIMI VE YASAMA DOKUNULMAZLIĞI HAKKINDA BİLGİ NOTU TUTUKLULUK TANIMI VE YASAMA DOKUNULMAZLIĞI HAKKINDA BİLGİ NOTU TUTUKULULUK TANIMI 1. AİHM Uygulamalarına göre tutukluluk tanımı Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi nin (Sözleşme) 5. maddesinde özgürlük ve

Detaylı

ÜÇÜNCÜ KISIM Olağanüstü Kanun Yolları. BİRİNCİ BÖLÜM Karar Düzeltme ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının İtiraz Yetkisi

ÜÇÜNCÜ KISIM Olağanüstü Kanun Yolları. BİRİNCİ BÖLÜM Karar Düzeltme ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının İtiraz Yetkisi ÜÇÜNCÜ KISIM Olağanüstü Kanun Yolları BİRİNCİ BÖLÜM Karar Düzeltme ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının İtiraz Yetkisi Bölge adliye mahkemelerinde karar düzeltme Madde 339- Bölge adliye mahkemesi ceza

Detaylı

KABUL EDİLMEZLİK KARARI

KABUL EDİLMEZLİK KARARI Priştine, 11 Ekim 2012 Nr. Ref.: RK 311/12 KABUL EDİLMEZLİK KARARI Başvuru No: KI 76/11 Başvurucu Avni Aliaj Yüksek Mahkeme nin Pkl. nr. 25/2011 sayı ve 22 Mart 2011 tarihli kararı ile Yüksek Mahkeme nin

Detaylı

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN Kanun Numarası: 5320 Kanun Kabul Tarihi: 23/03/2005 Yayımlandığ Resmi Gazete No: 25772 Mükerrer Yayımlandığı Resmi Gazete Tarihi: 31/03/2005

Detaylı

13.Mart Mah. Karaman Apt.Kat1/2 Yenişehir MARDİN Tel/faks 0482 212 65 60 Email:mardin@ihd.org.tr

13.Mart Mah. Karaman Apt.Kat1/2 Yenişehir MARDİN Tel/faks 0482 212 65 60 Email:mardin@ihd.org.tr İNSAN HAKLARI DERNEĞİ Human Rights Association Komeleya Mafén Mirovan MARDİN ŞUBESİ 13.Mart Mah. Karaman Apt.Kat1/2 Yenişehir MARDİN Tel/faks 0482 212 65 60 Email:mardin@ihd.org.tr MARDİN E TİPİ CEZAEVİ

Detaylı

Anahtar Kelimeler : Türkiye İş Bankası Anonim Şirketi, bireysel başvuru, Anayasa Mahkemesi, ücret

Anahtar Kelimeler : Türkiye İş Bankası Anonim Şirketi, bireysel başvuru, Anayasa Mahkemesi, ücret Anahtar Kelimeler : Türkiye İş Bankası Anonim Şirketi, bireysel başvuru, Anayasa Mahkemesi, ücret Özet : Türkiye İş Bankası Anonim Şirketi tarafından yapılan bireysel başvuru sonucunda Anayasa Mahkemesince

Detaylı

ÖNSÖZ 3 EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YAZISI 5 İÇİNDEKİLER 7-12 KANUNLAR VE KAYNAKLAR 13-15 BİRİNCİ BÖLÜM Genel Bilgiler 17-29 1. Dersin adı ve konusu 17

ÖNSÖZ 3 EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YAZISI 5 İÇİNDEKİLER 7-12 KANUNLAR VE KAYNAKLAR 13-15 BİRİNCİ BÖLÜM Genel Bilgiler 17-29 1. Dersin adı ve konusu 17 İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ 3 EMNİYET GENEL MÜDÜRLÜĞÜ YAZISI 5 İÇİNDEKİLER 7-12 KANUNLAR VE KAYNAKLAR 13-15 BİRİNCİ BÖLÜM Genel Bilgiler 17-29 1. Dersin adı ve konusu 17 2. Dersin amacı ve planı 18 3. CMH ve Hukuk

Detaylı

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ

EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ EUROPEAN COURT OF HUMAN RIGHTS AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE GÖLÜNÇ TÜRKİYE DAVASI (Başvuru no. 47695/09) KARAR STRAZBURG 20 Eylül 2011 İşbu karar nihai olup

Detaylı

İTİRAZIN İPTALİ DAVASINDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE. Stj. Av. Belce BARIŞ ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA

İTİRAZIN İPTALİ DAVASINDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE. Stj. Av. Belce BARIŞ ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA İTİRAZIN İPTALİ DAVASINDA HAK DÜŞÜRÜCÜ SÜRE Stj. Av. Belce BARIŞ ERYİĞİT HUKUK BÜROSU / ANKARA 24.05.2017 belce@eryigithukuk.com İtirazın iptali davası; takip konusu yapılmış olan alacağa karşılık borçlu

Detaylı

Özel Görevli Ağır Ceza Mahkemelerinin Tarihi Gelişimi

Özel Görevli Ağır Ceza Mahkemelerinin Tarihi Gelişimi Özel Görevli Ağır Ceza Mahkemelerinin Tarihi Gelişimi Yrd. Doç. Dr. Selman DURSUN İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi Ceza ve Ceza Muhakemesi Hukuku Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Uluslararası Suç ve Ceza

Detaylı

Kanuni (Doğal) Hakim İlkesi Hakimlerin Tarafsızlığı Genel Olarak Hakimin Davaya Bakmasının Yasak Olduğu

Kanuni (Doğal) Hakim İlkesi Hakimlerin Tarafsızlığı Genel Olarak Hakimin Davaya Bakmasının Yasak Olduğu İÇİNDEKİLER Giriş... 1 BİRİNCİ BÖLÜM CEZA MUHAKEMESİNE İLİŞKİN TEMEL BİLGİLER 1. Ceza Muhakemesi ve Ceza Muhakemesi Hukuku Kavramaları... 3 2. Ceza Muhakemesinin Amacı... 5 2.1. Genel Olarak... 5 2.2.

Detaylı

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA 25.5.2005 tarihli ve 5352 Sayılı Adli Sicil Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifim gerekçesi ile birlikte ektedir. Gereğini arz ederim. 29 Ocak

Detaylı

T.C. ANAYASA MAHKEMESİ BİREYSEL BAŞVURU FORMU

T.C. ANAYASA MAHKEMESİ BİREYSEL BAŞVURU FORMU T.C. ANAYASA MAHKEMESİ BİREYSEL BAŞVURU FORMU ÖNCELİKLİ VE İVEDİ İNCELEME TALEPLİ BAŞVURU Birçok açıdan Anayasa ve yasalara açıkça aykırı olarak verilen gözaltına alma ve tutuklama kararları nedeniyle,

Detaylı

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45

İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45 T.C YARGITAY 22. HUKUK DAİRESİ Esas No. 2014/841 Karar No. 2014/834 Tarihi: 24.01.2014 İlgili Kanun / Madde 2821 S. SK/45 PROFOSYONEL SENDİKA YÖNETİCİSİNİN HİZMET ÖDENEĞİ HUKUKA AYKIRI BULUNARAK İPTAL

Detaylı

Prof. Dr. Süha TANRIVER Doç. Dr. Emel HANAĞASI

Prof. Dr. Süha TANRIVER Doç. Dr. Emel HANAĞASI Prof. Dr. Süha TANRIVER Doç. Dr. Emel HANAĞASI Bu doküman eğitim amacıyla hazırlanmış ve öğrenciye verilmiştir. İzinsiz çoğaltılması ve satılması halinde gerekli cezaî ve hukukî yollara başvurulacaktır.

Detaylı

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. GEÇGEL ve ÇELİK/TÜRKİYE (Başvuru no. 8747/02 ve 34509/03) KARAR STRAZBURG.

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE. GEÇGEL ve ÇELİK/TÜRKİYE (Başvuru no. 8747/02 ve 34509/03) KARAR STRAZBURG. COUNCIL OF EUROPE AVRUPA KONSEYİ AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRE GEÇGEL ve ÇELİK/TÜRKİYE (Başvuru no. 8747/02 ve 34509/03) KARAR STRAZBURG 13 Ekim 2009 İşbu karar AİHS nin 44/2 maddesinde belirtilen

Detaylı

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI 31/10/2013-03/11/2013 SAMSUN

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI 31/10/2013-03/11/2013 SAMSUN HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU HUKUKİ MÜZAKERE TOPLANTILARI 31/10/2013-03/11/2013 SAMSUN Grup Adı Grup Konusu Grup Başkanı Grup Sözcüsü : 1. GRUP : CEZA HUKUKU : AYDIN ŞEN : MEHMET OĞRAŞ Raporlama

Detaylı

7035 SAYILI YASA İLE TEMYİZ SÜRELERİ DEĞİŞTİ

7035 SAYILI YASA İLE TEMYİZ SÜRELERİ DEĞİŞTİ 7035 SAYILI YASA İLE TEMYİZ SÜRELERİ DEĞİŞTİ Ceza ve hukuk yargılamasında 05.08.2017 tarihinden itibaren verilen kararlara karşı, (5 Ağustos 2017 Tarihli ve 30145 Sayılı Resmî Gazete Mükerrer yayınlanan

Detaylı

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNE YAPILMIŞ BAZI BAŞVURULARIN TAZMİNAT ÖDENMEK SURETİYLE ÇÖZÜMÜNE DAİR KANUN YAYIMLANDI

AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNE YAPILMIŞ BAZI BAŞVURULARIN TAZMİNAT ÖDENMEK SURETİYLE ÇÖZÜMÜNE DAİR KANUN YAYIMLANDI Sirküler Rapor 21.01.2013/33-1 AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİNE YAPILMIŞ BAZI BAŞVURULARIN TAZMİNAT ÖDENMEK SURETİYLE ÇÖZÜMÜNE DAİR KANUN YAYIMLANDI ÖZET : 23 Eylül 2012 tarihi itibarıyla Avrupa İnsan

Detaylı

ANAYASA MAHKEMESİNDEN GVK GEÇİCİ 73 ÜNCÜ MADDEYLE İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI

ANAYASA MAHKEMESİNDEN GVK GEÇİCİ 73 ÜNCÜ MADDEYLE İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI Sirküler Rapor 16.12.2013/216-1 ANAYASA MAHKEMESİNDEN GVK GEÇİCİ 73 ÜNCÜ MADDEYLE İLGİLİ BİREYSEL BAŞVURUYA İLİŞKİN YETKİSİZLİK KARARI ÖZET : Anayasa Mahkemesi, 21.11.2013 tarihli ve 2013/4413 Başvuru

Detaylı

İNFAZ VE KORUMA MEMURU (GARDİYAN)

İNFAZ VE KORUMA MEMURU (GARDİYAN) TANIM Ceza ve infaz kurumlarında hükümlü ve tutukluların talimatlar çerçevesinde, fiziki ve teknik imkanları kullanarak, can mal güvenliği ve huzuru sağlamak için gözetim, denetim ve kontrolünü yapan kişidir.

Detaylı

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2013/149. Karar No 2013/1034

HÂKİMLER VE SAVCILAR YÜKSEK KURULU İKİNCİ DAİRE KARARI Esas No 2013/149. Karar No 2013/1034 Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu İkinci Dairesi aşağıda isimleri yazılı üyelerin katılımı ile tarihinde toplandı....eski Hâkimi hâlen emekli... (... ) ile... Hâkimi... (...) hakkında, Hâkimler ve Savcılar

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR BASHKIM REXHEPI BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2017/5874)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR BASHKIM REXHEPI BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2017/5874) TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ İKİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR BASHKIM REXHEPI BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2017/5874) Karar Tarihi: 20/2/2017 İKİNCİ BÖLÜM ARA KARAR Başkan Üyeler : Engin

Detaylı

4-) a-) Dosyalama türlerinden alfabetik dosyalama sistemini açıklayınız.

4-) a-) Dosyalama türlerinden alfabetik dosyalama sistemini açıklayınız. DOSYA HAZIRLAMA KURALLARI 1- Sorular ve cevapları A4 beyaz kağıdına mürekkepli kalem ile elle okunaklı ve anlaşılır bir şekilde yazılacaktır. 2- İlgili ayın hazırlanan sorular ve cevapları öğrencinin ilgili

Detaylı

: Av.Tezcan ÇAKIR Meşrutiyet Cd. N:3/15 - ANKARA

: Av.Tezcan ÇAKIR Meşrutiyet Cd. N:3/15 - ANKARA Esas No : 1995/1983 Karar No: 1997/519 Temyiz İsteminde Bulunan :. : Türk Dişhekimleri Birliği : Av.Tezcan ÇAKIR Meşrutiyet Cd. N:3/15 - ANKARA İstemin Özeti : Dişhekimi olan davacıya, Türk Dişhekimleri

Detaylı

TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı

TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı TÜRK YARGI SİSTEMİ YARGITAY Öğr. Gör. Ertan Cem GÜL MYO Hukuk Bölümü Adalet Programı Yargıtay, tanımı Anayasa ile yapılan, işlevleri, mensupları ve bunların seçimi ve diğer kuruluş esasları, Anayasa'da

Detaylı

VERGİ SORUMLUSUNUN İDARİ DAVA AÇMA HAKKININ BULUNDUĞUNA İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZULMASINA İLİŞKİN KARAR YAYIMLANDI

VERGİ SORUMLUSUNUN İDARİ DAVA AÇMA HAKKININ BULUNDUĞUNA İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZULMASINA İLİŞKİN KARAR YAYIMLANDI Sirküler Rapor 20.12.2011/ 149-1 VERGİ SORUMLUSUNUN İDARİ DAVA AÇMA HAKKININ BULUNDUĞUNA İLİŞKİN KANUN YARARINA BOZULMASINA İLİŞKİN KARAR YAYIMLANDI ÖZET : Danıştay Üçüncü Daire Başkanlığının 17.10.2011

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR ŞEHRİBAN COŞKUN VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası:2014/11376)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR ŞEHRİBAN COŞKUN VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası:2014/11376) TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR ŞEHRİBAN COŞKUN VE DİĞERLERİ BAŞVURUSU (Başvuru Numarası:2014/11376) Karar Tarihi: 20/7/2017 BİRİNCİ BÖLÜM KARAR Başkan ler Raportör Yrd. Başvurucular

Detaylı

Sirküler Rapor /70-1 ANAYASA MAHKEMESİNİN ÖZEL USULSUZLUK CEZASIYLA İLGİLİ BAŞVURUYA İLİŞKİN KARARI

Sirküler Rapor /70-1 ANAYASA MAHKEMESİNİN ÖZEL USULSUZLUK CEZASIYLA İLGİLİ BAŞVURUYA İLİŞKİN KARARI Sirküler Rapor 18.02.2014/70-1 ANAYASA MAHKEMESİNİN ÖZEL USULSUZLUK CEZASIYLA İLGİLİ BAŞVURUYA İLİŞKİN KARARI ÖZET : Anayasa Mahkemesi 14/1/2014 tarihli ve 2013/5028 Başvuru Numaralı kararında, 2010 yılının

Detaylı

T.C. ANAYASA MAHKEMESİ BİREYSEL BAŞVURU FORMU

T.C. ANAYASA MAHKEMESİ BİREYSEL BAŞVURU FORMU Adli yardım taleplidir T.C. ANAYASA MAHKEMESİ BİREYSEL BAŞVURU FORMU TEDBİR VE ÖNCELİK VERİLEREK İVEDİ İNCELEME TALEPLİDİR Başvurucu şüpheli olarak tutuklanmış hamile / altı aydan küçük bebeği olan bir

Detaylı

MÜKERRİR HÜKÜMLÜLERİN İNFAZINDA MÜDDETNAME HESAPLAMALARI:

MÜKERRİR HÜKÜMLÜLERİN İNFAZINDA MÜDDETNAME HESAPLAMALARI: Osman ATALAY Ankara İnfaz Cumhuriyet Savcısı MÜKERRİR HÜKÜMLÜLERİN İNFAZINDA MÜDDETNAME HESAPLAMALARI: I - GENEL ESASLAR : Tekerrür, kişinin daha önce işlediği suçu nedeniyle belli bir cezaya mahkum edilmiş

Detaylı

A- BANK ASYA MÜŞTERİLERİNİN TÜM KİŞİSEL VERİLERİNİN POLİS TARAFINDAN TOPLU OLARAK ELE GEÇİRİLDİĞİNE DAİR BAZI SOMUT OLGULAR

A- BANK ASYA MÜŞTERİLERİNİN TÜM KİŞİSEL VERİLERİNİN POLİS TARAFINDAN TOPLU OLARAK ELE GEÇİRİLDİĞİNE DAİR BAZI SOMUT OLGULAR BANK ASYA MÜŞTERİLERİNE AİT TÜM KİŞİSEL VERİLERİN POLİS TARAFINDAN HİÇBİR MAHKEME KARARI OLMADAN ELE GEÇİRİLDİĞİNE, BU KONUDA BİR DE VERİ TABANI OLUŞTURULUP KULLANILDIĞINA VE SÖZ KONUSU VERİLERİN BİR BÜTÜN

Detaylı

KPSS KAMU PERSONELİ SEÇME SINAVI

KPSS KAMU PERSONELİ SEÇME SINAVI 1341 KPSS KAMU PERSONELİ SEÇME SINAVI KAMU HUKUKU Öğretmenin Ders Notları Ceza Hukuku Bölümü 1341 kodlu Kamu Hukuku Öğretmenin Ders Notları kitabımızın, Ceza Hukuku bölümlerine ilişkin yasa değişiklikleri

Detaylı

KOVUŞTURMA ve SONRASI Tanık, polise veya savcıya ifade vermek zorunda mıdır?

KOVUŞTURMA ve SONRASI Tanık, polise veya savcıya ifade vermek zorunda mıdır? KOVUŞTURMA ve SONRASI Tanık, polise veya savcıya ifade vermek zorunda mıdır? Bir suçun tanığı olmuş kişi, polise bilgi ve ifade vermek zorunda değildir. Ancak, ifadesine gerek duyulan kişilerin, polis

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM TEDBİRE İLİŞKİN ARA KARAR A. D. BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/19506) Karar Tarihi: 25/12/2014 BİRİNCİ BÖLÜM ARA KARAR Başkan : Serruh KALELİ ler

Detaylı

2014 YILI MAHALLİ İDARELER SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER

2014 YILI MAHALLİ İDARELER SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER 2014 YILI MAHALLİ İDARELER SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER A- İLGİLİ MEVZUAT Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 76 ncı maddesinin son fıkrasında; hakimler ve savcılar, yüksek

Detaylı

Bu rapor, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu uyarınca yürütülen düzenlilik denetimi sonucu hazırlanmıştır.

Bu rapor, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu uyarınca yürütülen düzenlilik denetimi sonucu hazırlanmıştır. T..C.. SAYIIŞTAY BAŞKANLIIĞII YARGIITAY BAŞKANLIIĞII 2012 YIILII DENETİİM RAPORU EYLÜL 2013 T.C. SAYIŞTAY BAŞKANLIĞI 06100 Balgat / ANKARA Tel: 0 312 295 30 00; Faks: 0 312 295 40 94 e-posta: sayistay@sayistay.gov.tr

Detaylı

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462)

TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU. (Başvuru Numarası: 2014/13462) TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASA MAHKEMESİ BİRİNCİ BÖLÜM KARAR BARIŞ DERİN BAŞVURUSU (Başvuru Numarası: 2014/13462) Karar Tarihi: 22/12/2016 BİRİNCİ BÖLÜM KARAR Başkan ler Raportör Yrd. Başvurucu : Burhan ÜSTÜN

Detaylı

CEZA USUL HUKUKU DERSİ (VİZE SINAVI)

CEZA USUL HUKUKU DERSİ (VİZE SINAVI) Sınav başlamadan önce Adınızı Soyadınızı T.C. HİTİT ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ Numaranızı okunaklı olarak yazınız. Sınav Talimatlarını okuyunuz. Dersin Adı : Ceza Usul Hukuku Adı

Detaylı

2015 YILI 25. DÖNEM MİLLETVEKİLİ GENEL SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER

2015 YILI 25. DÖNEM MİLLETVEKİLİ GENEL SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER 2015 YILI 25. DÖNEM MİLLETVEKİLİ GENEL SEÇİMİNDE ADAY OLMAK İSTEYEN KAMU GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ REHBER A- İLGİLİ MEVZUAT Türkiye Cumhuriyeti Anayasası nın 76. maddesinin son fıkrasında; hâkimler ve savcılar,

Detaylı

ÖZET : 353 Sayılı Kanunun 10/^ maddesi uyarınca asker kişi sayılan. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ CEZA BÖLtMÜ. sanıkların askerî cezaevinde işledikleri

ÖZET : 353 Sayılı Kanunun 10/^ maddesi uyarınca asker kişi sayılan. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ CEZA BÖLtMÜ. sanıkların askerî cezaevinde işledikleri T#'C. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ CEZA BÖLtMÜ ESAS NO î 1988/37 KARAR NO î 1988/38 ÖZET : 353 Sayılı Kanunun 10/^ maddesi uyarınca asker kişi sayılan sanıkların askerî cezaevinde işledikleri suça ait davanın,aynı

Detaylı

İnfaz hukukunun zaman bakımından uygulanması, İlamların infazı, Türk Ceza Sistemi, Koşullu salıverme

İnfaz hukukunun zaman bakımından uygulanması, İlamların infazı, Türk Ceza Sistemi, Koşullu salıverme İnfaz hukukunun zaman bakımından uygulanması, İlamların infazı, Türk Ceza Sistemi, Koşullu salıverme İnfaz Hukukunun Zaman Bakımından Uygulanması Zaman bakımından uygulama Madde 7- (1) İşlendiği zaman

Detaylı

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN. BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler

CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN. BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler 9333 CEZA MUHAKEMESİ KANUNUNUN YÜRÜRLÜK VE UYGULAMA ŞEKLİ HAKKINDA KANUN Kanun Numarası : 5320 Kabul Tarihi : 23/3/2005 Yayımlandığı R.Gazete : Tarih: 31/3/2005 Sayı : 25772 (M.) Yayımlandığı Düstur :

Detaylı

5. A. TELEFON DİNLEMELERİNE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER

5. A. TELEFON DİNLEMELERİNE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER 5. A. TELEFON DİNLEMELERİNE İLİŞKİN DEĞERLENDİRMELER İddianame içeriğinde müvekkilimize isnat edilen suçlara ilişkin olarak toplam 10 adet telefon görüşmesi yer almaktadır. Bu telefon görüşmelerinin; 2

Detaylı

İNSAN HAKLARI CEVAP ANAHTARI GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI Ocak 2019 saat 11.00

İNSAN HAKLARI CEVAP ANAHTARI GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI Ocak 2019 saat 11.00 HİTİT ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ SİYASET BİLİMİ VE KAMU YÖNETİMİ BÖLÜMÜ İNSAN HAKLARI CEVAP ANAHTARI 2018-2019 GÜZ DÖNEMİ YILSONU SINAVI --- 17 Ocak 2019 saat 11.00 1. 1982 Anayasasında

Detaylı

İPTAL BAŞVURUSUNA KONU OLAN YASA MEDDESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA:

İPTAL BAŞVURUSUNA KONU OLAN YASA MEDDESİ İLE İLGİLİ AÇIKLAMA: Sanık. 30/08/2014 tarihinde emniyet görevlileri tarafından yapılan üst aramasında uyuşturucu olduğu değerlendirilen madde ele geçirildiği, ekspertiz raporu uyarınca ele geçirilen maddenin uyuşturucu niteliğine

Detaylı

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR

TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA. Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR TEMEL HUKUK DERS NOTLARI SON HAFTA Öğr. Gör. Erkan ÇAKIR ANAYASANıN TEMEL ILKELERI 2 1. madde Türkiye devleti bir cumhuriyettir. 2. Madde Cumhuriyetin nitelikleri Cumhuriyetçilik Başlangıç ilkeleri Atatürk

Detaylı

T.C. D A N I Ş T A Y Üçüncü Daire Esas No : 2010/5785. Karar No : 2012/3582

T.C. D A N I Ş T A Y Üçüncü Daire Esas No : 2010/5785. Karar No : 2012/3582 T.C D A N I Ş T A Y Üçüncü Daire Esas No : 2010/5785 Karar No : 2012/3582 Anahtar Kelimeler : Haciz İşlemi, İhtiyati Haciz, Şirket Ortağı, Teminat, Kişiye Özgü Ev Eşyaları Özeti: Teşebbüsün muvazaalı olduğu

Detaylı