Akut Bronşit. Uzm. Dr. Bülent ALTINSOY Afyon Göğüs Hastalıkları Hastanesi. Hikaye. Ayırıcı Tanı. Etyoloji. Ne Zaman Antibiyotik Kullanılmalıdır



Benzer belgeler
ERİŞKİN HASTADA İNFLUENZAYI NASIL TANIRIM?

TONSİLLOFARENJİT TANI VE TEDAVİ ALGORİTMASI

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK

BIR GRİP SEZONUNUN BAŞıNDA İLK OLGULARıN İRDELENMESİ

AKUT BRONŞİT TEDAVİSİ

Kronik Öksürük. Dr. Kürşat Uzun N.E. Üniversitesi Meram Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları AD ve Yoğun Bakım Bilim Dalı

BU İNFLUENZA SALGIN DEĞİL: ÇOCUK VE ERİŞKİN HASTALARIMIZIN DEĞERLENDİRİLMESİ

Sunum planı. Epidemiyoloji Tanım Sınıflama Değerlendirme Tedavi Özet

TOPLUM KÖKENLİ PNÖMONİLER

ÇIKAR ÇATIŞMALARI. Antibiyotik / aşılarla ilgili konuşma, danışmanlık Abdi İbrahim Bayer GlaxoSmithKline Pfizer Sanofi Pasteur

Acil Serviste Akılcı Antibiyotik Kullanımının Temel İlkeleri Dr. A. Çağrı Büke

PRİMER SİLİYER DİSKİNEZİ HASTALARININ KLİNİK DEĞERLENDİRMESİ

ALT SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI. Prof. Dr. Abdullah Sayıner

AKILCI İLAÇ KULLANIMI DR. NURİYE TAŞDELEN FIŞGIN İNFEKSİYON HASTALIKLARI VE KLİNİK MİKROBİYOLOJİ

Olgu Sunumu Dr. Işıl Deniz Alıravcı Ordu Üniversitesi Eğitim Ve Araştırma Hastanesi

Dirençli Bakteri Yayılımının Önlenmesinde Laboratuvarın Rolü

Hazırlayan: Fadime Kaya Acıbadem Adana Hastanesi Enfeksiyon Kontrol Hemşiresi Hazırlanma Tarihi:

Ventilatör İlişkili Pnömoni Tanısında Endotrakeal Aspirat Kantitatif Kültürü ile Mini-Bal Kantitatif Kültürü Arasındaki Uyum

HIŞILTILI ÇOCUKLARA YAKLAŞIM

SİNÜS - AĞRI, BASINÇ, AKINTI

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA PNÖMONİ. Mehmet Ceyhan 2016

Doç. Dr. Kenan MİDİLLİ İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı

Soğuk algınlığı ve Grip. Dr. Hayati DEMİRASLAN ENFEKSİYON HASTALİKLARI ve KLİNİK MİKROBİYOLOJİ

MENENJİTLİ OLGULARIN KLİNİK VE LABORATUAR ÖZELLİKLERİNİN RETROSPEKTİF OLARAK DEĞERLENDİRİLMESİ

Aile Hekimlerinin ve Aile Sağlığı Elemanlarının Kanser Taramalarındaki Rolü ve Önemi

ÖĞRENİM HEDEFLERİ Öğrenciler 3. sınıfın sonunda;

7.EKMUD Kongresi,Antalya-Türkiye GÜNAYDIN

HASTANE ENFEKSİYONLARININ EPİDEMİYOLOJİSİ. Yrd. Doç. Dr. Müjde ERYILMAZ

İnfluenza virüsünün yol açtığı hastalıkların ve ölümlerin çoğu yıllık grip aşıları ile önlenebiliyor.

Yoğun Bakım Ünitesinde Gelişen Kandida Enfeksiyonları ve Mortaliteyi Etkileyen Risk Faktörleri

REVİZYON DURUMU. Revizyon Tarihi Açıklama Revizyon No

Grip Aşılarında Güncel Durum

VİRAL ENFEKSİYONLAR VE KORUNMA. Yrd. Doç. Dr. Banu KAŞKATEPE

Viral Hepatitler. Hepatit A Virus. Viral Hepatitler- Tarihsel Bakış. Hepatit Tipleri. Hepatit A Klinik Özellikler

FEN TEDAVİSİNDE GENEL ANTİBİYOTERAPİ EĞİLİMİ

DÜŞÜK PREVALANS HEKİMLİĞİ. Yrd. Doç. Dr. Yasemin ÇAYIR Atatürk Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği AD

Meme Kanseri ve Ateş. Dr. Ömer Fatih Ölmez Medipol Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilimdalı

Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu

Pnömoni tedavisinde biyomarkırların kullanımı. Dr. Münire Çakır Süleyman Demirel Üniversitesi Göğüs Hastalıkları A. D.

İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Tıp Fakültesi Eğitim Öğretim Yılı. Dönem 4 GÖĞÜS HASTALIKLARI STAJ TANITIM REHBERİ

Hışıltılı Çocuk. Ne zaman astım diyelim?

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu

Değerli öğrenciler Hacettepe Üniversitesine hoş geldiniz.

KOAH TEDAVİSİNDE SFT ZORUNLULUĞUNUN KALDIRILMASINA HÜKMEDEN SUT MADDELERİNE YÖNELİK SPÇG GÖRÜŞÜ

ACIBADEM SAĞLIK GRUBUNDA HEMŞİRELİK BAKIMINDA ETKİN MALİYET ve VERİMLİLİK ÖRNEKLERİ

Haftalık İnfluenza (Grip) Sürveyans Raporu

ÜST SOLUNUM YOLLARI ENFEKSİYONLARINDA NE ZAMAN ANTİBİYOTİK VERELİM?

Antibiyotiklerin Kullanımının Monitörizasyonu

KLİNİK İNCİLER (ÜST SOLUNUM YOLU ACİLLERİ VE ALT SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI)

Hasta ve/veya enfekte materyal ile potansiyel teması olan tüm personel

Kış Sezonunda Görülen İnfluenza Virüsü Tipleri ve Tedavide Oseltamivir in Etkinliği

Aşı İçeriği ve Ülkemize Uyumu

ÜSYE Güncel Tanı ve Tedavi

Pazartesi İzmir Basın Gündemi

GARD Türkiye Projesi. Kronik solunum hastalıkları Evde Sağlık Hizmetleri

PNÖMONİLERİ GÜNCEL RADYOLOJİK YAKLAŞIM. Dr. Can Zafer Karaman ADÜTF Radyoloji AD

VİRAL ÜST SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI

Aile Hekimliginde Sık Görülen Çocukluk Çagı Enfeksiyonları

Burcu Bursal Duramaz*, Esra Şevketoğlu, Serdar Kıhtır, Mey Talip. Petmezci, Osman Yeşilbaş, Nevin Hatipoğlu. *Bezmialem Üniversitesi Tıp Fakültesi

Kısa Süreli Antibiyotik Kullanımı

Vaxoral. Tekrarlayan bakteriyel solunum yolu enfeksiyonlarının önlenmesinde 5. Şimdi. Zamanı. KOAH Kronik bronşit Sigara kullanımı

Dönem 3 Konu: Amaç: Öğrenim Hedefleri: Konu: Amaç: Öğrenim Hedefleri: Konu: Amaç: Öğrenim Hedefleri: Konu: Amaç: Öğrenim Hedefleri:

Çocuktan Erişkine Astımın Doğal Seyri

Birinci Basamakta Hasta Çocuğa Yaklaşım

Türk Uyku Tıbbı Derneği. Akreditasyon Başvuru Formu

Toplum başlangıçlı Escherichia coli

Patogenez Bronşektazi gelişiminde iki temel mekanizma rol oynar

KOAH infektif alevlenmelerinde atipik patojenlerin rolü

T.C. SAĞLIK BAKANLIĞI SAĞLIK İSTATİSTİKLERİ YILLIĞI 2015 YAYINLANDI Müge ÜNAL

Öksürük. Pınar Çelik

AĞIR ASTIMDA TEDAVİ YANITINI ÖNGÖRMEK MÜMKÜN MÜ? BİYO-BELİRTEÇLER

VİRAL ÜST SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI

Güncel bilgiler ışığında yaşlıda bağışıklama. Doç.Dr. Yalçın Önem

Su Çiçeği. Suçiçeği Nedir?

Ateş Nedeniyle Enfeksiyon Hastalıkları Kliniğine Yatırılarak Takip ve Tedavi Edilen Hastaların Değerlendirilmesi

İNFLUENZA A H1N1 Nedir,nasıl bulaşır,tedavisi nedir? Bahçelievler Toplum Sağlığı Merkezi Aşı-Bulaşıcı Birimi Dr.Gülcan TURGUT

İlaç ve Vaskülit. Propiltiourasil. PTU sonrası vaskülit. birkaç hafta yıllar sonrasında gelişebilir doza bağımlı değil ilaç kesildikten sonra düzelir.

Ortadoğu Solunum Sendromu Koronavirüsü (MERS-CoV)

PERİKARDİT GİRİŞ PATOFİZYOLOJİ. Dr. Neslihan SAYRAÇ

Tüm Uyku Teknologları Derneği. Uyku laboratuarı Akretidasyon Formu.? Telefon:.? Faks:..? E-posta:.? Web Sayfası:.

ASTIMDA YENİ BİYOLOJİK AJANLAR. Doç. Dr. İnsu Yılmaz Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları AD İmmünoloji ve Allerji Hastalıkları BD

GRİP PENDİK SAĞLIK GRUP BAŞKANLIĞI 2014

YILIN SES GETİREN MAKALELERİ

AÜTF İBN-İ SİNA HASTANESİ GÖĞÜS HASTALIKLARI POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN DEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ VE HASTALIKLARININ SİGARAYLA OLAN İLİŞKİSİ

Takiplerde hastalarda hangi özelliklere dikkat edilmesi gerektiğini

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Çocuk Servisi Olgu Sunumu 20 Aralık 2017 Çarşamba

Dünyada ve Türkiye de İnfluenza Epidemiyolojisi. Dr. Nurbanu Sezak Atatürk EAH Enfeksiyon Hst. ve Kln. Mikrobiyoloji Kliniği Kasım 2015

Tıkandım, Nefes Alamıyorum. Tunçalp Demir

Dr. Aysun YALÇI Gülhane Eğitim Araştırma Hastanesi , ANKARA

İlçede Halk Sağlığı Uzmanı Olmak. Uzm. Dr. Özge Yavuz Sarı


KLİMİK İZMİR TOPLANTISI

KOAH Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı

ACOG Diyor ki! İNFLUENZA ŞÜPHELİ VEYA TANILI GEBELERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE TEDAVİSİ (ACOG Committee Opinion Number: 753.

KÜTAHYA SAĞLIK BİLİMLERİ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI DÖNEM III II. KURUL ENFEKSİYON HASTALIKLARI DERS KURULU

Doç. Dr. Bilgin ARDA Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

Sağlık Kurum ve Kuruluş Türüne Göre Değerlendirilecek Bölüm/Standart Listesi

Alevlenmelerin en yaygın nedeni, trakeobronşiyal enfeksiyonlar ve hava kirliliğidir. Şiddetli alevlenmelerin üçte birinde neden saptanamamaktadır

Transkript:

Akut Bronşit Uzm. Dr. Bülent ALTINSOY Afyon Göğüs Hastalıkları Hastanesi Özet Akut bronşit, akut solunum yolu hastalıkları arasında en sık konulan tanılardan biridir. Sıklıkla virüs enfeksiyonundan kaynaklanır. Hastaların % 10 undan azı bakteriyel enfeksiyona sahiptir. Akut bronşit tanısı koymadan önce pnömoni, soğuk algınlığı, astım yada KOAH atağı gibi olası nedenler dışlanmalıdır. Antibiyotik kullanımı genellikle gereksiz ve inefektifdir. Anahtar kelimeler: akut bronşit, öksürük Acute Bronchitis Acute bronchitis is one of the most common diagnoses among acute respiratory diseases. It is commonly caused by virus infection. Fewer than % 10 of patients have bacterial infection. Before the diagnosis of acute bronchitis should be excluded possible causes such as pneumonia, the common cold, acute asthma, or an exacerbation of COPD. Usage of antibiotic are generally unnecessary and inefective. Key words: acute bronchitis, cough Bronşit hem hastalar hemde hekimler tarafından alt solunum yolu infeksiyonunu tanımlamak için oldukça sık fakat çoğu kez yanlış kullanılan bir terimdir. Bu sebeple yazının en başında kısaca terminolojik olarak bronşit, akut bronşit, kronik bronşit terimlerinin ayrımından bahsetmekte fayda vardır. Bronşit kelimesi tek başına trakeobronşial ağacın inflamasyonu için kullanılan patolojik bir tanıyı ifade eder. Buna karşın, hem akut ve hemde kronik bronşit tanımları ise patolojiden ziyade klinik bir tanıdır. Akut bronşit; ek hastalığı olmayan kişilerde, balgam olsun olmasın öksürükle karakterize, üç haftadan uzun sürmeyen akut solunumsal bir hastalığı tanımlar. Bununla beraber akut bronşit tanısı koyarken akut öksürük sebebi olabilecek soğuk algınlığı, pnömoni, astım, KOAH yada kronik bronşitin akut alevlenmesi gibi durumların dışlanması gerekir. Kronik bronşit ise, ardışık iki yıl içersinde bir başka nedene bağlanamayan ve en az 3 ay süren kronik öksürük ve balgam çıkarma olarak tarif edilir. Tanımlardan da anlaşıldığı üzere son iki tanı temel olarak anamneze dayalıdır. Etyoloji Etyolojik ajan olarak vakaların büyük bir kısmından virüsler sorumludur. İzole edilen virüsler sıklık sırasıyla; influenza, parainfluenza, respiratuar sinsisyal virus (RSV), coronavirus, adenovirus ve rinovirüslerdir (1). Bununla beraber hastaların % 10 undan daha azında klamidya pnömoni, mikoplazma pnömoni ve bordetalla pertussis (boğmaca) gibi bakteriyel etkenler saptanmıştır (2). Pnömokok, hemofilus influenza, moraksella kataralis gibi etkenler de akut viral bronşitli hastalarda izole edilebilmektedir. Bununla beraber, gram boyama yada kültür ile elde edilen bu izolatların infeksiyonu göstermekden ziyade orofaringial florada proliferasyona bağlı olduğu ifade edilmektedir (1). Hikaye Akut bronşit trakeobronşial sisteme infektif ajanın inolükasyonu ile başlar. Bu dönemde ani başlangıçlı öksürüğün yanında sıklıkla ateş, kas ağrısı, halsizlik gibi sistemik bulgular gözlenir (1-3). Hastalığın ilk döneminde orta-üst solunum yolu infeksiyonu ayrımı oldukça zordur. Soğuk algınlığı ile ilişkili vakalarda öksürük sıklıkla boğaz temizleme ve postnazal akıntı hissi ile birliktedir. Ayrıca, üst solunum yolu infeksiyonu olanlarda postnazal akıntıya sekonder gelişen ve alt solunum yolu infeksiyonuna yada akut bronşite atfedilen öksürük ise (eskiden post nazal akıntı sendromu olarak adlandırılıyordu ) günümüzde üst havayolu sendromu ismiyle akut bronşitten ayrı olarak tanımlanmaktadır(2,4). Üst solunum yolu infeksiyonuna sekonder gelişen öksürük genelde 5 ila 7 günde düzelir. Bununla beraber akut bronşite bağlı öksürük ise tipik olarak 10 ila 20 gün devam eder (3). Bu uzamış öksürük dönemi akut bronşit tanısı için ayırdedicidir (1). Bu evreye sıklıkla balgam ve vizing (hışıltı) eşlik eder (2). Hastaların yaklaşık % 40 ında belirgin solunum fonksiyon anormalliği görülür (FEV 1< 80). Yine hastaların % 17 sinde ise FEV1 de >15 i aşan reversibilite gösterilmiştir (5). Bu yüzden uzamış öksürük dönemi geçici astım dönemi olarak da adlandırılır (1). Bu dönem genellikle üç hafta içinde kendini sınırlar. Astım tanısı bu nedenle üç haftadan sonrasına bırakılmalıdır. Ayırıcı Tanı Önceden sağlıklı bir kişide ani başlangıçlı ve bir haftadan uzun süren öksürük akut viral bronşit tanısı olarak değerlendirilmeden önce akut öksürük yapabilecek soğuk algınlığı dışında diğer sebeblerde dışlanmalıdır. Pnömoni ekartasyonu için klinik olarak göğüs muayenesi ve vital bulguları (Nabız<100/dk, solunum sayısı <24/dk ve oral vücüt ısısı<38 C) normal sınırlarda olan olgularda ileri bir incelemenin gerekli olmadığı bildirilmektedir (2). Bununla beraber yaşlı hastaların yarsından fazlasında ateş ve/veya kalp hızı cevabının olmadığı akılda tutulmalıdır (6). Hastalığın tekrarlayıcı özelliği, aile ve allerji öyküsü astım tanısı için, yirmi yıl üzeri sigara içme öyküsü olan orta yaşlı bir olguda kronik öksürük varlığı KOAH tanısı için uyarıcı olabilir. Ne Zaman Antibiyotik Kullanılmalıdır Yapılan çalışmalarda hastalığın ciddiyeti üzerinde antibiyotiklerin herhangi bir etkisi gösterilemezken, öksürük süresi üzerinde ise antibiyotik kullanımıyla sadece yarım günlük bir azalma görülmüştür (7). Bu yüzden akut bronşit tanısı düşünülen olgularda ( % 90 ından fazlasında etyolojik ajan olarak virüslerin sorumlu olduğu da hesaba katılarak) Klinik Tıp Aile Hekimliği Ocak - Şubat 2012 39

Akut Bronşit rutin antibiyotik kullanımı önerilmemektedir. Balgam pürülansının bakteriyel kökeni gösterdiğine dair inanç yaygındır. Buna karşın viral enfeksiyonda da soyulmuş trakeobronişal epitel ve inflamatuar hücrelere bağlı olarak pürülan balgam görülebilir (1). Akut bronşit tanılı hastaların sadece % 10 undan azında bakteriyel patojenlerle nedensellik bağı vardır. Yapılan prospektif bir çalışmada öksürüğü 5 gün ve daha uzun süren erişkin ve adölesanların % 1 inden azında mikoplazma ve klamidya pnömoni etken olarak saptanmıştır (8). Buna karşın okullar, yurtlar, askeri birlikler gibi kapalı alanlarda toplu yaşayan kişilerde görülen salgınlarda insidans artmaktadır (2,9). Klamidya pnömoni infeksiyonu için sıklıkla öksürük öncesi görülen ses kısıklığı, her iki etken için influenza ile karşılaştırıldığında yavaş başlangıç ve fizik muayenede daha sık vizing görülmesi antibiyotik kararı için yardımcı olabilir(3). Bakteriyel bronşit nedenleri arasında değerlendirilen diğer bir patojen bordetella pertussis dir. Bordetella pertussis (boğmaca) infeksiyonu öncelikle çocuklarda ve genç erişkinlerde daha sık görülür (3). Ateş influenzaya nazaran daha az sıklıktadır. Yaygın prezentasyon 2-3 hafta süreli öksürüktür (3,10,11). Öksürük ortalama 36-48 gün devam eder (1). Boğmacaya bağlı öksürüğü düşündüren tipik özellikler; nöbetler halinde gelen öksürük sonrası nefes alırken yüksek perdeli boğulma sesi yada inspiratuar stridor ve öksürük sonrası apne, kusma gibi semptomların varlığıdır. Öksürük nöbetlerinin daha çok geceleri olması uyku kalitesini bozar. Buna karşın bu bulgular daha önce aşılanmış erişkinlerde çocuklar yada aşılanmamış erişkinlere göre daha az sıklıkta görülür. Antibiyoterapi ilk 7-10 gün içerisinde başlanmadıkça hastalık süresi üzerinde etkisi saptananamıştır (1). Bununla birlikte salgın ve aile içi temas durumunda profilaktik makrolid antibiyoterapi hastalığın yayılımını azaltmaktadır. Tedavi Tedavinin temeli semptom kontrolüne dayanır. Antitüssif ajanların (kodein, dekstrometorfan, hidrokodon ) kullanımına ait kanıt olmamasına karşın kısa dönem denenmesinin akılcı olabileceği ifade edilmektedir (2,12). Bununla birlikte 6 yaş altındaki çocuklarda sedasyon ve ölüm gibi yan etkilerden dolayı kullanımı önerilmemektedir (12). Mukokinetik, ekspektoran grubu ilaçların rutin kullanımı önerilmezken, β-2 mimetik grubu ilaçların ise sadece akut bronşite vizing eşlik eden subgrupta faydalı olabileceği belirtilmektedir (2). Ekinezya, pelargonium ve koyu bal gibi alternatif tedavi yöntemleri ise akut bronşit sağaltımında faydalı olabilecek seçenekler olarak yer almaktadır (12). Kaynaklar 1. Aagaard E, Gonzales R. Management of acute bronchitis in healthy adults. Infect Dis Clin North Am. 2004;18(4):919-37 2. Braman SS. Chronic cough due to acute bronchitis: ACCP evidencebased clinical practice guidelines. Chest. 2006;129:95S-103S 3. Wenzel RP, Fowler AA 3rd. Clinical practice. Acute bronchitis. N Engl J Med. 2006;355(20):2125-30. 4. Pratter MR. Chronic upper airway cough syndrome secondary to rhinosinus diseases (previously referred to as postnasal drip syndrome): ACCP evidence-based clinical practice guidelines. Chest. 2006;129:63S- 71S. 5. Melbye H, Kongerud J, Vorland L. Reversible airflow limitation in adults with respiratory infection. Eur Respir J 1994;7:1239 1245 6. Metlay JP, Schulz R, Li YH, et al. Influence of age on symptoms at presentation in patients with community-acquired pneumonia. Arch Intern Med 1997;157:1453-9. 7. Smucny J, Fahey T, Becker L, Glazier R. Antibiotics for acute bronchitis. Cochrane Database Syst Rev 2004;4:CD000245. 8. Wadowsky R, Castilla E, Laus S, et al. Evaluation on Chlamydia pneumoniae and Mycoplasma pneumoniae as etiologic agents of persistent cough in adolescents and adults. J Clin Microbiol 2002; 40:637 640 9. Davis S, Suter R, Strebel P, et al. Concurrent outbreaks of pertussis and Mycoplasma pneumoniae infection: clinical and epidemiologic characteristics of illness manifested by cough.clin Infect Dis 1995; 20:621 628 10. Hallett JS, Jacobs RL. Recurrent acute bronchitis: the association with undiag- nosed bronchial asthma. Ann Allergy 1985;55:568-70. 11. Von Konig CHW, Halperin S, Riffelmann M, Guiso N. Pertussis of adults and infants. Lancet Infect Dis 2002;2:744-50. 12. Albert RH. Diagnosis and treatment of acute bronchitis. Am Fam Physician. 2010;82(11):1345-50. 40 Klinik Tıp Aile Hekimliği Ocak - Şubat 2012

Afyon Sağlık Müdürü Necip YEMENİCİ Aile hekimliğine geçiş sürecinde tüm tarafların yaşadıklarını objektif olarak gözlemlemek için şüphesiz bilimsel temelli çalışmalara ihtiyaç vardır. Örneğin sağlık çalışanları için geniş çaplı bir saha araştırması çok değerli bir gösterge olabilir. Aynı şekilde hizmetten yararlanan vatandaşlar için de istatistiksel çalışmalara ihtiyaç vardır. Biz farklı bir bakış açısıyla konuya yaklaşarak yönetici gözünden sisteme geçişte neler yaşandığını değerlendirmek için Afyon İl Sağlık Müdürü Sayın Necip Yemenici ile bir görüşme yaptık. Kendisine bize vakit ayırdığı için ve samimi değerlendirmeleri için çok teşekkür ediyoruz. Afyon ili Aile Hekimliğine geçerken alt yapıda ne gibi yenilikler ve düzenlemeler yapıldı? Afyon da 22 aralık 2008 de göreve başladım. Göreve başladığımda bir ekip oluşturarak 6 ay boyunca Afyon daki tüm sağlık kurumlarını gezdim. Aile hekimliğine geçişte kurumlardaki eksikleri tespit ederek ilimizi sisteme hazır hale getirmeyi ve en iyi şekilde temsil etmeyi hedef olarak belirledik. Mevcut binaların (hastaneler ve sağlık ocakları) alt yapısı uygun mudur? Eksiklikler nelerdir? Öncelikle bunları belirledik. Büyük oranda alt yapı eksikliği vardı. Sağlık ocaklarının çoğu sisteme geçiş için ihtiyacı karşılayacak durumda değildi ve pek çok kurumun tadilata ihtiyacı vardı. İlk olarak onarım yapılacak yerler tespit edildi. 2009 yılının tamamında ve 2010 yılının ekim ayına kadar toplam 68 sağlık ocağında büyük ve küçük tadilat ve tamirat yapıldı. Ayrıca onarıma ek olarak jeneratör, güç kaynakları ve engelli rampaları da dahil olmak üzere eksikler giderildi ve alt yapı büyük oranda hazır hale getirildi. Onarımları yapmak ve eksikleri sağlamak için kaynak sıkıntısı yaşandı mı? Onarımlar sırasında hiçbir ödenek sorunu yaşamadık. Hatta tadilatlardaki kırımlardan dolayı 2011 yılına 125 bin TL paramız artmış durumda ve İl Özel İdaresinde kullanılmak üzere bekliyor. Onarımlar sırasında toplam 2 milyon 400 bin TL para harcandı. Ayrıca 2011 yılında toplam 17 ASM nin onarımı planlandı ve ödeneği hazır durumda. Yani ilimiz Aile Hekimliğine hazırlanırken Sağlık Bakanlığından ödenek konusunda hiçbir sorun yaşamadık. Bu durumda bakanlığımızın konuya verdiği önemi göstermektedir. Türkiye de ASM alt yapısı konusundaki en iyi durumda olan illerden biriyiz. Bu nedenle sisteme geçen diğer illerden de konuya yoğun ilgi oldu. Ayrıca Aile Hekimi arkadaşlar görev yaptıkları ASM lere ilave katkılarda bulundular. Bunlardan bir kısmı oldukça estetik ve hizmet kalitesini arttıran ilaveler olmuştur. Sisteme geçerken hekim sayısında ve nüfus dağılımında sıkıntı yaşandı mı? Sağlık Müdürlüğü ASM şubesindeki arkadaşlar son 6 ayda adrese dayalı nüfus tespiti yaptılar. Adrese dayalı nüfusa göre ASM lerin hizmet bölgeleri belirlendi. Bu konudaki özverili çalışmalarından dolayı başta Dr Ayşe İnkaya olmak üzere özveriyle çalışan tüm ekibe teşekkürlerimi sunuyorum. Sisteme geçişte hekim dağılımı konusunda önemli bir sıkıntı yaşamadık. TC kimlik numarası göre % 99 kişi kayıt altına alındı. Aile Hekimliği sistemine geçmeden önce 2010 yılı temmuz ayında Afyon iline 34 pratisyen hekim atandı. Geçiş es- Klinik Tıp Aile Hekimliği Ocak - Şubat 2012 41

nasında 335 pratisyen hekim vardı. Aile Hekimliği hizmeti verecek 192 ASM açıldı. Tüm kadrolar doldu. Aile hekimliği sistemine geçişte yalnızca Devlet Hastanesi acilinde hekim sıkıntısı yaşandı. 112 de yalnızca bir istasyonda hekim yok. Toplum Sağlığı Merkezinde de en az bir hekim bulunuyor. Şu an itibariyle Afyon il genelinde 309 pratisyen hekim mevcut. Afyonda 330 pratisyen hekim mevcut ihtiyacı kaşılayabilir. Sisteme geçişte diğer illerde yaşanan hekim açığı sorununu yaşamadık diyebiliriz. Yönetici açısından da sorun yaşamadık. Yönetici olarak çalışmakta olan yalnızca iki hekim sisteme geçti. Sorunsuz, hastane acillerinin rahat çalıştığı, AHBS sisteminin kolayca kullanıldığı bir geçiş yaşadık. Küçük aksamalar dışında sistem neredeyse bir hafta içinde oturmuş durumdaydı. Sisteme geçtiğimizden bu güne kadar üç ara kura çekildi. İlde sağlık hizmetlerinin en tepesindeki kişi olarak şu an ki gidişatı nasıl yorumluyorsunuz? Size bunu bir örnekle anlatmak isterim. Sülümenli kasabasındaki hizmet binası 2009 daki ilk ziyaretimizde hem görünüş hem de hizmet araçları bakımından gerçekten çok kötü durumdaydı. 2009 yılı eylül ayında yaklaşık 48 bin TL ye tadilatı yapıldı. Bu gün aynı yere ziyarette bulundum. Özellikle Dr Gürsel Emsen in kişisel katkılarıyla standartların çok üzerinde bir ASM olduğunu gördüm. Sohbet ettiğim ve kim olduğumdan haberi olmayan bir vatandaş bu kurumun çok güzel olduğunu ve bir çok hastaneden daha iyi hizmet aldığını söyledi. Bu bir Sağlık Müdürü olarak beni çok gururlandırdı. Özellikle birinci basamaktaki olumlu gelişmeler beni çok sevindiriyor. Afyon ilinde birinci basamakta 1 Ocak-10 Ekim 2010 arasında toplam 1 milyon 107 bin poliklinik yapılmış, 11 Ekim 2010 ile 30 Nisan 2011 arasında ise 1 milyon 301 bin poliklinik yapılmış. Rakamlardan da görüldüğü üzere vatandaşlarımız birinci basamağı daha çok tercih etmeye ve güvenmeye başlamışlardır. Şu ana kadar uygulamalar ve ya yönetmelikler açısından ne gibi olumsuzluklar yaşadınız? Bu sorunları sıralamak gerekirse öncelikle sistemden bir hekimin herhangi bir sebepla ayrılması durumunda, boşalan kadro dolana kadar ödemeler konusunda sıkıntı yaşanıyor. Mevcut mevzuatta bu konuda bir boşluk olduğunu düşünüyorum. Sağlık Müdürlerinin çoğunun bu konuda sıkıntı yaşadığını düşünüyorum. Yönetmelikle kanunda düzenleme yapılabilir. Örneğin Sağlık Bakanlığı ve Maliye Bakanlığının ortak çalışmasıyla bu sorun giderilebilir. İkinci olarak cari giderler için yapılan ödemelerin ASM gruplandırılmasına göre yapılması için erken olduğunu dü- 42 Klinik Tıp Aile Hekimliği Ocak - Şubat 2012

şünüyorum. ASM gruplandırma kritelerinin özellikle periferde çalışan ve yalnız çalışan hekimler için yerine getirilmesi pek mümkün görünmüyor. Bu gruplandırma periferi çok kapsamıyor. Tüm arkadaşlar ASM gruplandırmasında A grubu olunmazsa başka sınıflanma için çok da uğraşmamak gerektiğini düşünüyorlar. ASM gruplandırılmasında aradaki maddi kayıplar biraz hevesleri kırıyor. ASM lerdeki sınıflandırma zorunluluğundan dolayı iki hekim arkadaşımız sistemden ayrıldı. Sınıflamanın çok erken başladığını düşünüyorum. Bana kalırsa sınıflama konusunda hekimlere yeterince zaman verilmedi. Bir diğer konuda kira giderleri, iller arasında kira tespiti açısından çok fark var. ASM lere daha çok kamu binası bakış açısıyla bakılması gerekirdi diye düşünüyorum. Örneğin köy ve belde ASM lerinden kira alınmaması ya da daha düşük kira alınması o bölgeleri hekimler açısından daha cazip hale getirebilirdi. Maliye bakanlığı ile Sağlık Bakanlığının bu konuyu mevzuatla düzenlemesinin gerekli olduğunu düşünüyorum. ASM lerde sınıflandırma kriterlerinden biri olan esnek mesai uygulamasının da gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Esnek mesai uygulaması mesai dışında sağlık kurumlarına kolayca ulaşılan bölgelerde çok effektif bir yöntem gibi görünmüyor. Üzerinde durulması gereken bir konuda nüfusa göre hekime ödeme yapılması. Bu merkezde çalışan hekimler için uygun bir yöntem gibi görünse de periferdeki arkadaşlar için bir haksızlık gibi görünüyor. Örneğin coğrafi şartlardan dolayı hasta sayısını hiçbir şekilde arttıramayacak olan Anıtkaya, Kızılören gibi ASM lerde hekim başına düşen hasta sayısı 2700 civarında ki bu il ortalamasının altında. Afyon il ortalaması hekim başına 3480 kişi. Böyle durumlarda bu hekim arkadaşlara il ortalamasından ödeme yapılmasını sağlayacak bir düzenleme olmalı diye düşünüyorum. ASM lerle ilişkilerinizde öncekine göre bir farklılık var mı? Tam tersine iletişimde eskisinden daha iyi durumda olduğumuzu düşünüyorum. Sağlık müdürlüğü ve ASM ler her konuda birbirlerine kolayca ulaşıyor. Örneğin Deftardarlık ile kiraların düşürülmesi konusunda görüştük, aynı şekilde TE- DAŞ la elektrik faturalarının kamu ücreti olarak alınması konusunda görüşmemiz oldu. Personel arayışında ASM lere de yardımcı olmaya çalışıyoruz. Bürokratik sorumluluk daha az olduğu için ASM lerle daha rahat temas kurabiliyoruz. Ben de sistemde çalışan bir Aile Hekimiyim ve laboratuvar ve görüntüleme konusunda sorunlarımız var. Bu konuyla ilgili herhangi bir değişiklik olacak mı? Cevap 7: Önümüzdeki ay itibarıyla biyokimya laboratuvarı için ihale gündemimizde. Ayrıca yapılacak ihalede AHBS sistemine entegre bir program olacak. Bu program tüm AHBS lere yüklenecek. Bunun dışında merkez laboratuvarımızda yapılamayan tetkikler için devlet hastaneleri ile anlaşmaya gideceğiz. Ayrıca il digital görüntüleme merkezinin sistemi geliştirilip en küçük ilçe hastanemize bile CR kurulmuş olacak. Aile Hekimliğine entegre digital görüntüleme programı yapılandırılacak ve tüm ASM lere ücretsiz kurulum yapılacak. Umuyorum 2011 de laboratuvar ve görüntüleme ile ilgili sorunlarımız tamamen çözülmüş olacak. Klinik Tıp Aile Hekimliği Ocak - Şubat 2012 43