Lyme hastal n n epidemiyolojisi

Benzer belgeler
B. garinii B. afzelii B. valaisiana B. japonica. B. tanukii. B. sinica B. andersonii B. bissettii

Lyme hastal n n mikrobiyolojik tan s

LYME BORRELİYOZUNUN MİKROBİYOLOJİSİ. Prof. Dr. Kenan Midilli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6)

Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları

Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle HIV/AIDS. Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM)

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit

VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D

Demiyelizan nörolojik hastalıklar ve Nöroborelyoz: Dr.Meltem I ıkgöz TA BAKAN

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR

2018 KASIM ANKARA LYME HASTALIĞI ekmud ankara toplan;sı

Hepatit B. HASTALIK Hepatit B nin etkeni nedir? Hepatit B hepatit B virüsü (HBV) ile meydana getirilen bir hastal kt r.

Geniş tanımlama ile parazitler: Maizels J Biol 2009, 8:62

İMMUNİZASYON. Bir bireye bağışıklık kazandırma! Bireyin yaşı? İmmunolojik olarak erişkin mi? Maternal antikor? Konak antijene duyarlı mı? Sağlıklı mı?

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

D VİTAMİNİ TARİHSEL BAKI D vitamini miktarına göre değişir. öğünde uskumru yesek de, böbrekler her

AFRİKA HASTALIĞI -SIĞIRLARIN NODÜLER EKZANTEMİ -LUMPY SKIN DISEASE (LSD)

SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar

Çocuk ve Tüberküloz (Verem)

Lyme Hastalığı. Dr. İlkay Bozkurt Ondokuz Mayıs Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

TÜBERKÜLOZ EP DEM YOLOJ S

Ülkemizde Lyme Sorunu Var mı? Epidemiyoloji. Dr. Cemal Bulut Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Proteinler. Fonksiyonlarına göre proteinler. Fonksiyonlarına göre proteinler

Pnömokokal hastal klar

Ayşe YÜCE Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD.

GENÇ YET fik NLERDE BÜYÜME HORMONU EKS KL

Bovilis Bovipast RSP ile benzersiz koruma

VİRUS HASTALIKLARINDA TANI YÖNTEMLERİ

CO RAFYA SICAKLIK. Kavram Dersaneleri 6. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada, Türkiye de y ll k günefllenme sürelerinin da l fl gösterilmifltir.

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

CO RAFYA AKARSULAR. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir.

Bağışıklama ve Mikrobiyolojik Sürveyans İnvaziv Bakteriyel Etkenler

S-1 Silikon Tabanl k 3/4. S-2 Silikon Tabanl k 4/4 nce. Silikon Ürünler. S-3 Silikon Tabanl k 4/4 Mavi Noktal

Hart Walker, gövde deste i ve dengeli tekerlek sistemi sayesinde, geliflim düzeyi uygun olan çocuklar n, eller serbest flekilde yürümesini sa lar.

NIJERYA DAN GELEN YOLCUDA EBOLAYA RASTLANMADI

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri

Hücre zedelenmesi etkenleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015

Olgu:KJS. Yrd. Doç. Dr. Kaya Süer. Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD

Sağlık Bakanlığından Muaf Hekimin Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Ünvanı - Adı Soyadı. Bildiriyi Sunacak Kişi Kurumu

TULAREMİ KONTROL ve KORUNMA. Dr. Kemalettin ÖZDEN

CO RAFYA. DÜNYA NIN fiekl N N VE HAREKETLER N N SONUÇLARI ÖRNEK 1 :

ISI At f Dizinlerine Derginizi Kazand rman z çin Öneriler

Bovilis BVD. BVD kontrolünde lider. ARAfiTIRMA PERFORMANS DÜRÜSTLÜK

Uluslararas De erleme K lavuz Notu No. 13 Mülklerin Vergilendirilmesi için Toplu De erleme

De iflik Serolojik Belirleyicilere Sahip Hastalarda HBV-DNA n n De erlendirilmesi

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER

/ info@boren.com.tr

Amerika ülke süt ortalaması : Süt : Libre (10.107,09 kg),yağ:825 (374,21 kg), Protein:688 (312,076 kg) dır.

Buzağılarda Protein Beslemesi ve Buzağı Mamasının Önemi. Sayı:2013/Rm-37 Sayfa:

Mercedes-Benz Orijinal Ya lar

Girifl Marmara Üniversitesi Eczac l k Fakültesi Farmakoepidemiyoloji Araflt rma Birimi (MEFEB) Ecz. Neslihan Güleno lu

Fen ve Teknoloji VÜCUDUMUZDAK S STEMLER Ünite 1

(ZORUNLU) MOLEKÜLER İMMÜNOLOJİ I (TBG 607 TEORİK 3, 3 KREDİ)

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir.

Kahraman Marafl ta Difl Hekimleri ve Di er Difl Sa l Personeli Aras nda Hepatit B ve C Seroprevalans

KENE ISIRIKLARINDA GÖZDEN KAÇAN BİR HASTALIK: LYME HASTALIĞI

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif

CROSSMATCH (ÇAPRAZ KARŞILAŞTIRMA TESTİ)

qxp 10/17/08 1:19 PM Page U1. IQ8Quad. Her ortam için do ru dedektör. IQ8Quad alg lama prensipleri. Yang n alg lama teknolojisi

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

BEZMİÂLEM. Horlama ve Uyku. Apne Sendromu VAKIF ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ. Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı.

Mehmet TOMBAKO LU* * Hacettepe Üniversitesi, Nükleer Enerji Mühendisli i Bölümü

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı Değerlendirme Notu Sayfa1

Deomed Medikal Yay nc l k

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

Azospermi Nedir, Belirtileri Nedir, Nas l Tedavi Edilir?

YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ?

ÇOCUK ve ERGENL KTE GUATR

Is Büzüflmeli Ürünler 3

CO RAFYA. TÜRK YE DE YERfiEK LLER VE ETK LER

ENDOBUTTON CL ULTRA. Etkili Polyester örgülü sutür (#5 lead and #2 flipping) kullan lm flt r

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV Sayfa ISBN

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

ÖZET. Anahtar Kelimeler: Hepatit B virus, izole anti-hbc, donör. Nobel Med 2009; 5(Suppl 1): 17-21

N. Tiryakioğlu, B. Aksu, M. U. Hasdemir. Marmara Üni. Tıp Fakültesi, Tıbbi Mikrobiyoloji Anabilim Dalı, İstanbul

b. Amaç: Bakterilerin patojenitesine karşı konakçının nasıl cevap verdiği ve savunma mekanizmaları ile ilgili genel bilgi öğretilmesi amaçlanmıştır.

6 MADDE VE ÖZELL KLER

TÜRK YE DE A LE Ç fi DDET Ülke Çap nda Kriminolojik-Viktimolojik Alan Araflt rmas ve De erlendirmeler

Nörolojik Hastalıklarda Depresyon ve Sitokinler

T bbi At k Kontrolü P80-P Ulusal Sterilizasyon Dezenfeksiyon Kongresi

ALIfiTIRMALARIN ÇÖZÜMÜ

11. SINIF KONU ANLATIMLI. 2. ÜNİTE: KUVVET ve HAREKET 4. KONU AĞIRLIK MERKEZİ - KÜTLE MERKEZİ ETKİNLİK ÇÖZÜMLERİ

BURSA DAKİ ENBÜYÜK 250 FİRMAYA FİNANSAL ANALİZ AÇISINDAN BAKIŞ (2005) Prof.Dr.İbrahim Lazol

HIV/AIDS ve Diğer Retrovirus İnfeksiyonları,laboratuvar tanısı ve epidemiyolojisi

N-3 Diz Sabitleyici (Posterior Sheel)

BALIK YAĞI MI BALIK MI?

Basit Elektrik Devresi FEN VE TEKNOLOJ

Seramik nedir? alfabesi 6

KRİYOGLOBÜLİN. Cryoglobulins; Soğuk aglutinin;

HAVA KİRLİLİĞİ VE ÇOCUKLARDA SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI. Dr. Fazilet Karakoç Marmara Üniversitesi Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı

Özet Metin Ekonomik Büyümenin Anlaşılması: Makro Düzeyde, Sektör Düzeyinde ve Firma Düzeyinde Bir Bakış Açısı

GAZLAR ÖRNEK 16: ÖRNEK 17: X (g) Y (g) Z (g)

G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl

Çeviren: Dr. Almagül sina

Transkript:

Türk Mikrobiyol Cem Derg (2006) 36 (1) : 55-66 1993 Türk Mikrobiyoloji Cemiyeti / Turkish Microbiological Society ISSN 0258-2171 Lyme hastal n n epidemiyolojisi Epidemiology of lyme disease Ece fien Bo aziçi Üniversitesi Çevre Bilimleri Enstitüsü, Temel Çevre Bilimleri Anabilim Dal, stanbul letiflim / Correspondence:Ece fien, Adres / Address: Bo aziçi Üniversitesi Çevre Bilimleri Enstitüsü, Temel Çevre Bilimleri Anabilim Dal Hisar Kampüsü, Bebek, stanbul Tel: 0216 337 51 33, Fax: 0216 347 05 84, E-mail: ece.sen@bou.edu.tr ÖZET Lyme hastal, kenelerle en h zl yay lan, insan ve hayvanlarda hastal k yapan, yeni ç kan bir enfeksiyondur. Etkeni, Ixodes sp. genusundaki kenelerle bulaflan ve Borrelia burgdorferi sensu lato genotür kompleksinden spiroketleridir. Yurdumuzda, Kuzey ve Kuzeybat Marmara, stanbul çevresi ve Karadeniz bölgelerinde yapt m z çal flmalar, vektör kene türünün I.ricinus oldu unu göstermifltir ve bu kene ile tafl nd bilinen B.burgdorferi sensu lato genotür kompleksindeki tüm spiroketler (B.burgdorferi sensu stricto, B.garinii, B.afzelii, B.valasiana, B.lusitaniae) yurdumuzda bulunmaktad r. Türkiye'deki kökenlerin genomlar sekanslanm fl ve Avrupa kökenleriyle yüksek oranda (% 97- %100) benzerlik gösterdi i bulunmufltur. Bu hastal kla ilgili olgu bildirileri ve çal flmalar az say dad r; yurdumuzdaki epidemiyolojisi iyi bilinmemektedir. Derlememizde, bu hastal n etkeni, epidemiyolojisi ve yurdumuzdaki durumu ile ilgili bilgiler verilmektedir. Anahtar kelimeler: : Lyme hastal, Borrelia burgdorferi, Ixodes ricinus, keneler SUMMARY Lyme disease is the fastest spreading tick-borne emerging infection which causes disease in humans and animals. The agents of this disease are spirochetes from the B.burgdorferi sensu lato genospecies complex. Our studies at the North and Northwestern Marmara, Istanbul area and Black Sea region have shown that I.ricinus was the vector tick species and all spirochetes ( B.burgdorferi sensu stricto, B.garinii, B.afzelii, B.valasiana, B.lusitaniae) known to be carried by this tick were found in our country. Genomes of the Turkish strains have been sequenced and they had high similarity values ( 97 %- 100 % ) with the European strains. Case reports and studies are scarce about this disease; its' epidemiology in our country is not well known. In our review, the agent, epidemiology and the situation in our country are presented. Key words: Lyme disease, Borrelia burgdorferi, Ixodes ricinus, ticks G R fi Lyme hastal, Ixodes genusundaki sert kenelerle insanlara ve hayvanlara bulaflan, kenelerle tafl nan hastal klar aras nda en h zl yay lan enfeksiyondur (CDC) (Center for Disease Control) ve tüm dünyada araflt r c lar n ilgisini çekmektedir. Bu yüksek ilginin nedenleri, hastal n bilinen klinik tablolar n ötesinde az tan mlanan semptomlar olmas na, romatoid artritten epilepsiye ve kalp rahats zl ndan menenjite kadar pek çok hastal taklit etmesine, antibiyotik tedavisine ra men hastal k etkeni olan Borrelia burgdorferi'nin vücutta kalma olas l - na, sa l kl kiflilerde aktif enfeksiyon veya immünizasyon sonucu geliflen antikorlar n patogenezin amplifikasyonuna yol aç p açmad n n henüz netlik kazanmamas na, otoimmün cevap nedeniyle hastal n alevlenmesi veya kronikleflmesi teorisine dayanmaktad r. Hastal k etkeninin biyolojisi ve patogenez mekanizmalar, etkenin izole edildi i 1981 y l ndan bugüne kadar yo un araflt rmalara konu olmufl, afl ve tedavi yöntemlerinin gelifltirilmesi amac yla, dikkate de er finansal yat r mlar yap lmas na ra men aç kl a kavuflmam flt r. Bilinmeyen konular ilgi çeker, ancak, Lyme hastal na duyulan bu ilginin, hastal kla ilgili henüz bilinme- 55

E. fien yen gerçeklerin sa l k sektöründe ve kamuoyunda yaratt korkudan kaynakland da bir gerçektir. Lyme hastal, özellikle ilk dönemde özgül olmayan semptomlar, pek çok hastal taklit etmesi, hastalar n %50 oran nda kene s r n fark etmemesi, antikorlar n geç geliflmesi, etkenin ileri dönemlerde kandan izolasyonunun güçlü ü, spesifik ECM lezyonunun baz hastalarda görülmemesi veya fark edilmemesi nedeniyle bu konuda deneyimi ve bilgisi olmayanlar n tan s n koyamad klar bir hastal kt r. Klinik semptomlar, üç döneme ayr l r, ancak ilk dönemin semptomlar di er dönemlerde de ortaya ç kabilir: 1.Dönem: Kene s rd ktan 3-30 gün sonra ECM, atefl (genellikle 37.6 C), gezici a r lar ile ortaya ç kar. ECM ve kene s r anamnezi olmamas durumunda özgül olmayan semptomlar so uk alg nl n düflündürebilir. Ender olarak borrelial lenfositoma hastal - n ilk belirtisi olarak görülebilir. ECM ile ba lant l lokal lenfadenopati bulunabilir, splenomegaliye Avrupa'da az rastlan r. 2.Dönem: Antibiyotiklerle sa t m yap lmayan olgular n baz lar nda birkaç hafta ile üç ay sonra kalp, sinir sistemi, deri bozukluklar ; endomiyokardit, perikardit, iletim bozuklu u meninjit, meningoradiculonevrit (Bannwarth sendromu), meningoensefalit, Bell's palsy, artralji, miyalji, miyozit, genel lenfadenopati, hepatit, korioidit, lenfositoma, ECM benzeri lezyonlar geliflebilir. Nörolojik sendrom özellikle Avrupa'daki hastalarda görülür; Amerika Birleflik Devletleri'ndeki olgularda %10 oran nda ortaya ç kar, hepatomegali de bulunabilir. Avrupa'da en önemli oküler semptom koroiditdir. Amerika'da iki hastada orflit geliflmifltir, Avrupa'da ise bu semptoma rastlanmam flt r. 3.Dönem: Hastal k bafllad ktan 6-12 ay bazen birkaç y l sonra görülebilir. ACA ve ba lant l geç miyozit ile kemik ili inde reaktif hiperplazi, kronik artrit, dizlerde fliflme, k k rdak ve kemik erozyonu, kardiomiyopati, kronik lenfadenopati, kronik ensefalit/ensefalomiyelit, serebral vaskülit, periferal nöropati, spastik parez geliflebilir. Latent Dönem: Hastalar n serumunda yüksek titrede IgG görülmesine karfl l k asemptomatiktirler. Rastlant sonucu veya genel taramalarda serolojik olarak teflhis edilirler (1). Bat yar mkürede Britanya adalar, skandinavya, Do- u, Bat, Orta Avrupa, Rusya ve Kuzey Avrasya'n n l man ormanl k bölgeleri, Pasifik k y lar, Çin, Kore, Japonya, Avusturalya, Kuzey Afrika'da görüldü ü bildirilen bu hastal a Türkiye'de de rastlanm flt r. Ancak, yurdumuzda Lyme hastal n n rapor edilmesi zorunlu olmad ndan, klinik ve laboratuvar bulgular ile onaylanan olgular ancak bölgesel T p Kongrelerinde veya ''ender rastlanan olgu ''sunumlar olarak bildirilmifltir ve kesin hasta say s bilinmemektedir. Ayr ca sa l k personeli ve kamuoyu Lyme hastal konusunda yeterli bilgi ve deneyime sahip olmad için klinik olgular n tan s ve sa t m s ras nda Lyme hastal n n da düflünülmesi gerekti i bilinmemektedir. Amac m z, bu hastal n etkenini ve patolojisini, klinik semptomlar n, yurdumuzdaki durumunu aç klamakt r. LYME HASTALI ININ EP DEM YOLOJ S Lyme hastal n n küresel da l m. Lyme hastal - na ait bilinen en eski kay tlar, 1883 y l nda Almanya'da Alfred Buchwald' n kene s rmas ndan sonra oluflan yayg n idiopatik deri atrofisi olarak bildirdi i, 1902 de Herxheimer ve Hartman' n acrodermatitis chronica atrophicans (ACA) olarak adland rd olgulard r (2,3). 1909 y l nda sveç'de Arvid Afzelius, I. ricinus s rd ktan sonra oluflan, 0.2-2 mm çapl, yer de ifltiren, ortas aç k renkli, halka fleklindeki erythema chronicum migrans (ECM) lezyonunu, 1922 de Fransa'da Garin ve Bujadoux, ECM ile ba lant l a r l meningoradiküliti (kene felci) bildirmifllerdir (4,5). Ancak, kene s rmas ile ortaya ç kan bu hastal klar n etkeni izole edilememiflti. Amerika Birleflik Devletleri'nde 1960 y l ndan beri Connecticut eyaleti Lyme kasabas nda nedeni bilinmeyen bir hastal k görülüyor ve romatoid artrit olarak teflhis ediliyordu, ancak tedaviye yan t al nam yordu. Yale Üniversitesi'nden Dr. Alan Steere ve arkadafllar, a r ve eklemlerde asimetrik fliflme, %30 olguda ECM ile seyreden 50 vakay Lyme Artriti, semptomlar n di er organlar da etkilemesi nedeniyle daha sonra Lyme hastal olarak adland rm fllard r(6). Hastal n etkeni olan 56

Lyme hastal n n epidemiyolojisi spiroket, 1981 y l nda New York Eyaletin'den toplanan I.scapularis kenelerinden Kelly'nin Borrelia besiyerinin bir modifikasyonu olan BSK vasat kullan - larak Dr.Willy Burgdorfer taraf ndan izole edilmifltir (7). New York'daki Lyme hastalar ndan al nan serumlar, IFA (Indirek floresans antikor) tekni i ile incelendi inde Lyme hastalar n n serumlar ile pozitif reaksiyon vermifl, böylelikle bu spiroketin hastal k etkeni oldu u kan tlanm flt r. Lyme hastal n n, yaln zca Avrupa ve Amerika'da de il, Antarktika, Asya ve Afrika'n n kurak bölgeleri d fl nda dünyan n tüm bölgelerinde görülen global bir enfeksiyon oldu u anlafl lm fl, geçti imiz 10 y l içinde epidemiyolojik araflt rma tekniklerinin geliflmesi, moleküler tekniklerin; özellikle ribotipleme; 16S rrna analizi ve PCR ürünlerinin Southern Blotting ile incelenmesi, restriksiyon enzimi parça uzunlu u polimorfizmi (RFLP) yönteminin mikroorganizma kökenlerinin epidemiyolojik incelemesine uygulanmas ile bu konudaki araflt rmalar h z kazanm flt r. Yapt m z çal flmalarda da, bu yöntemler kullan larak stanbul çevresi ve Trakya bölgesinde soyutlad - m z B.burgdorferi kökenlerinin genomlar incelenmifl ve filogenetik a aç çizimleri yap larak Asya, Avrupa, Amerika'da soyutlanm fl di er kökenlerle karfl - laflt r lm flt r. Bu yöntem, kenelerden ve hastalardan izole edilen Borrelia genotürlerinin saptanmas için kullan l r. Borrelia kökenlerinin ribotiplemesi iki aflamada gerçekleflir: 1) RFLP (Restriction Fragment Length Polymorphism) ve PCR. 5S rrna ve 23S rrna n n 3' ve 5' uçlar na uygun primerler kullan l r. Kültürler 1000C de 10 dak.kaynat l r, PCR uygulan r. Amplifikasyon ürünleri MseI, DraI enzimleri ile sindirilir ve ürünlerin analizi %16 poliakrilamid jel elektroforezi yöntemi ile yap l r. 2)Amplifikasyon ürünlerinin sekanslanmas. PCR ürünleri pcr TM II plazmid vektöründe klonlan r, rekombinant plazmidler, E.coli INVαF' kökeninde transformasyon ile üretilir, DNA izole edilir ve saflaflt r ld ktan sonra dideoxy zincir terminasyonu yöntemi ile ve Taq siklus sekanslama kiti kullan larak DNA sekanslay c ile incelenir. DNA restriksiyon enzimi kesit parçalar n n da l m di er kökenlerle karfl laflt r larak izole edilen yeni kökenin genotürü belirlenir. Hastalardan ve kenelerden izole edilen B.burgdorferi sensu lato genotürlerinin incelenmesi sonucunda, 5 genotürün insanlarda hastal k yapt bulunmufltur; B.burgdorferi sensu stricto, B.garinii, B.afzelii, B.valasiana, B.lusitaniae. Uzakdo u ülkelerinden Çin, Kore ve Japonya'da kenelerde farkl genotürler oldu- u bulunmufl ancak bunlar n insanlarda hastal k yapt henüz gösterilmemifltir. Genel olarak, Lyme hastal n insanlara Ixodes altgenusundan I.ricinus/I.persulcatus tür kompleksi üyeleri olan sert keneler bulaflt r r. Bu tür kompleksi ve Lyme borreliozu Kuzey yar mkürenin l man bölgelerinde bulunur. Amerika Birleflik Devletleri'nde 1907-1996 y llar aras nda yap lan kene kay tlar na göre, 32 Do u Eyaletinde I.scapularis, befl Bat eyaletinde I.pacificus türlerinin yerleflmifl kene populasyonlar oldu u görülmektedir. Bu kenelerin vektör potansiyeli co rafi bölgelere göre de iflir ve bu de ifliklikler, insanlarda olgu taramas sonuçlar ve bulaflma riskinin ekolojik parametreleri ile korelasyon gösterir. Avrasya'da (Avrupa ve Bat Rusya) I.ricinus, Balt k ülkelerinde, Do u Rusya'da ve Uzak Do u'da I.persulcatus Lyme hastal vektörüdür. Bu güne kadar yap lan epidemiyolojik çal flmalar n sonuçlar na göre, genel olarak I.ricinus, B.burgdorferi sensu stricto, B.afzelii, B.garinii; I.persulcatus ise B.afzelii, B.garinii genotürlerinin vektörleridir. Orta ve Güney Avrupa'da I.ricinus türü kenelerden ayr ca B.lusitaniae ve hastalardan B.valasiana (genotip VS116) genotürleri izole edilmifltir, ancak bu kökenlerin yayg nl k oran ve Lyme hastal etkeni olarak önem dereceleri henüz saptanmam flt r. Amerika Birleflik Devletleri'nde Do u k y lar nda North Carolina-Pennsylvania-New York-New Jersey- Connecticut-Rhode Island eyaletleri ve Orta Bat 'da Wisconsin'de Lyme hastal yüksek oranda endemiktir ve vektör I.scapularis, Bat k y s - California'da ise I.pacificus türü kenelerdir. Birleflik Devletler'de izole edilen Lyme hastal etkenleri, B.burgdorferi sensu stricto, B.bisesettii (CAL.)(variant 57

E. fien DN127), B.andersoni (Do u k y s nda I. dentatus türü kenelerden izole edilmifl ve yayg n olmayan bir genotür) olarak saptanm flt r (8). Asya'da Lyme hastal tafl yan I.persulcatus kenelerinin B.garinii, B.afzelii, B.japonica, B.myamotae genotürlerini bulaflt rd klar bulunmufltur. Japonya'da, bu tür kenenin B.garinii, B.afzelii vektörü, ayr ca Ixodes altgenusundan I. ovatus, B. japonica; I.tanukii, B.tanukii; I.turdus ise B.trudae kökenlerinin vektörleri oldu u bildirilmifltir. Do u Rusya'n n ve Kuzey Çin'in epidemiyolojik vektör haritas Bat Rusya ve Avrasya'dan farkl olup Asya tipine uyar; I.persulcatus kenelerinden B.garinii ve B.afzelii izole edilmifltir. Kuzey Çin'de B.burgdorferi sensu stricto genotürünün Haemaphysalis longicornis türü kenede bulundu u bildirilmifltir. Güney Kore'de Ixodes altgenusundan I.persulcatus, I.granulates, I.nipponensis taramalar sonucunda B.garinii ve B.afzelii izole edilmifl, ancak Lyme hastal n n bu ülkedeki durumu saptanmad için bu kenelerin vektör potansiyeli belirlenmemifltir. 16 S rrna ribotiplemesi ve PCR-RFLP analizi, B.garinii, B.afzelii ve farkl bir B.burgdorferi sensu lato genotürü (Haenam kökeni) bulundu unu göstermifltir (8). Kuzey Afrika'da ise Tunus'da I.ricinus kenelerinden izole edilen B.garinii ve B.lusitaniae kökenleri oldu u bildirilmifltir. Afrika ülkelerinde Lyme hastal n n durumu bilinmemektedir (9). Bir ülkede Lyme hastal etkeni Borrelia bakterilerinin izole edilmifl olmas, bu hastal n endemik oldu- unu gösteren bir kan t de ildir, hastal n prevalans n ve insidans n etkileyen ve epidemiyolojide önemli olan faktörler vard r: 1) Yabani hayvanlar n çok say da olmas 2) Tafl y c konak hayvanlar n bulunmas 3) Çok say da hayvan yetifltirilmesi 4) Riskli ifl gruplar nda çal flanlar n olmas (park ve orman korucular, avc lar, çobanlar, ormanc lar, hayvanc l kla u raflanlar, tar m yapanlar) 5) K rsal bölgelerde çok say da yerleflim merkezi bulunmas 6) Vektör kenelerin B.burgdorferi sensu lato enfeksiyonu oran n n yüksek olmas 7) Vektör-konak oran 8) Vektörlerin bulundu u bölgelerin insan aktivitesine yak n olmas 9) Vektör da l m ve beslenme flekilleri 10)Bölgedeki insanlar n seroprevalanslar Bu faktörlerin etkisi ve co rafi bölgenin iklim, ya fl, arazi flartlar da göz önüne al nd nda, Lyme hastal - n n özellikle Kuzey yar mkürenin l man bölgeleri ve ya fl alan, ormanl k alanlar nda endemik oldu unu göstermektedir. Lyme borreliozu olgular, insanlar enfekte eden B.burgdorferi sensu lato genotürlerinin enzootik da l m na ba l d r. Bununla birlikte, insidans oranlar Amerika ve Avrupa'n n yüksek derecede endemik bölgelerinde benzerdir ve bir y lda 100.000 kiflide 500 Lyme hastas bulundu u hesaplanm flt r (NIH istatistikleri). NIH-NIAID istatistiklerine göre, Amerika Birleflik Devletleri'nde, 1992 y l nda, bildirilen Lyme hastal olgular n n say s, 9896 dir ve 1996 y l nda bu say yükselerek 16.455 olmufltur. Olgular n %91 Kuzey Do u-orta Atlantik k y s ndad r. Amerika'da Lyme borreliozu genellikle ECM, ve artrit ile karakterize edilir; nöroborrelioza Avrupa'dan daha az rastlan r. Avrupa'da Lyme borreliozunun epidemiyolojisi incelendi inde, insanlarda kene infestasyonu oranlar n n, %4-%16 aras nda oldu u görülür. Kenelerin s rd kiflilerin %2 sinde klinik hastal k geliflir; s kl kla karakteristik lezyon (ECM) ile ortaya ç kar. Eski ve yeni epidemiyolojik çal flmalar karfl laflt r ld nda, ECM olgular n n artt, nöroborrelioz ve akrodermatit olgular n n ise azald görülmektedir. Y ll k insidans oran n n Çekoslavakya'da (3/100.000), Avusturya'da ve Güney Almanya'da (300/100.000) en yüksek oldu u bulunmufltur. Orta Avrupa ortalamas ise 100/100.000 olarak hesaplanm flt r. Güney sveç'te de dikkati çeken yüksek insidans oran vard r 58

Lyme hastal n n epidemiyolojisi (69/100.000). ngiltere ve rlanda'da bu oran 0.3-0.6/100.000 olarak bildirilmifltir. ngiltere'de 1986-1992 y llar aras nda Lyme hastal insidans 0.06/100.000 olmas na ra men 1992-1996 y llar nda art fl göstererek 0.32/100.000 oran na yükselmifltir (10). Bulgaristan'da Lyme borreliozu olgular 1999 y l için 4-5/100.000 oran nda bildirilmifltir. Bu ülkede izole edilen Borrelia sp. genotürleri, B.burgdorferi sensu stricto (%35), B.garinii (%44), B.afzelii (%21) olup 1999 y l na kadar bildirilen olgu say s toplam 457 dolay ndad r. Yugoslavya'da ilk kez 1987 de bildirilmifltir ve insidans oran 10-18/100.000/y l olarak saptanm flt r. talya'da ilk olgu 1983 y l nda görülmüfltür ve hastal k özellikle Kuzey talya'da endemiktir. Kuzey Rusya'dan gelen verilere göre yaln zca bu bölgede, 1992-1998 y llar aras nda 947 olgu görülmüfltür ve bu say di er bölgelerden befl kat daha fazlad r. Olgular n %85 ECM, %100 atefl ile görüldü ü, hastalar n %16 oran nda (1:16 titre) seropozitiflik gösterdi i bildirilmifltir. Kuzey Rusya'da, 5 milyonluk populasyonda, 13 y lda toplam 3211 olgu görülmüfltür. Rusya genelinde y lda 10.000-12.000 yeni olgu bildirilmektedir (11). Avrupa ülkelerinin ço unda, Lyme borreliozunun bildirilmesi zorunludur. Bu nedenle epidemiyolojik veriler hastal n bu ülkelerdeki durumunu yans tmaktad r. nsidans ve prevalans oranlar nda yanl fll k görülebilir; bu yanl fll klar, hastalar n uzun süre izlenmemesinden ve serolojik tan kriterlerinin laboratuvarlar aras nda de iflmesinden ortaya ç kmaktad r. Türkiye'de Lyme hastal n n durumu. Türkiye'de Lyme hastal ilk kez 1990 y l nda stanbul Üniversitesi Cerrahpafla T p Fakültesi ç Hastal klar Anabilim Dal 'ndan Dr. Çak r ve arkadafllar ve Karadeniz Teknik Üniversitesi Enfeksiyon Hastal klar Anabilim Dal 'ndan Dr.Köksal ve arkadafllar taraf ndan bildirilmifltir (12,13). Bu olgularda hastalar n genel flikayetleri, fliddetli halsizlik, bafla r s, gezici kas ve eklem a r lar, atefl, ECM benzeri eritematöz lezyonlard r. Hastalar fenoxymetil penisilin veya tetrasiklin (4x250 mg/10 gün) tedavisiyle iyileflmifllerdir. Bu güne kadar yay nlanan Lyme hastal olgular n n say s 20 dolay ndad r. Vakalar, bölgesel t p konferanslar nda veya kongrelerde olgu sunumu olarak yay nlanmaktad r. Lyme hastal ülkemizde az bilinen ve bildirilmesi zorunlu olmayan bir enfeksiyondur; bu nedenle bu hastal n az görüldü ünü veya insidans - n n ve prevalans n n düflük oldu unu ileri sürmek yanl fl olur. Epidemiyolojik verilerin artmas, de iflik bölgelerde serolojik taramalar n yap lmas n, endemik bölgelerin tespit edilmesini, hastal k etkeninin hastalardan izole edilmesini gerektirmektedir. Bu veriler al nd ktan sonra Lyme hastal n n durumu konusunda yorum yap lmal d r. Yurdumuzda son on y lda yap lan az say daki serolojik taramalar n sonucunda, özellikle Karadeniz, Akdeniz, Ege bölgelerinde ELISA yöntemi ile seropozitif kifliler bulunmufltur. Seropozitif sonuçlar IFA veya Western blot ile onaylanmam flt r, bununla birlikte anti-borrelia antikorlar n n özellikle Akdeniz ve Marmara bölgelerindeki risk grubunda yayg n oldu unu düflünülmektedir. Mutlu ve ark (14) riskli grupta %19-44, düflük risk grubunda %2-6; Gökfidan (15) Adana yöresinde %26; Ayd n ve ark (16) Karadeniz bölgesinde risk grubunda ve düflük riskli popülasyonda eflit olmak üzere %6.6; Tünger ve Büke (17) zmir yöresinde da köylerinde %7.8; Erensoy (18) Elaz yöresinde risk grubunda %6; Göral ve ark (19) Bilecik dolaylar nda risk grubundakilerde %35.8, risk grubunda olmayanlarda %1.4 seropozitiflik bulmufllard r. Riskli gruplarda ülkemiz genelinde seropozitiflik %7.8-%35.9 aras ndad r ve bölgelere göre de- iflmektedir. Bu say lar Lyme hastal n n endemik olmad n göstermez; taranan popülasyonlar n k s tl kalmas, çal flmalar n tekrarlanmamas ve takip edilmemesi, eldeki verilerin azl nedeniyle bu konuda bilgilerimiz eksiktir. Ancak, bu olgular n ço unda ELISA pozitif sonuçlar IFA veya Western blotting ile onaylanmam flt r ve testlerde standardizasyon yoktur. Yap lan taramalar, Lyme seropozitifli inin ülkemizde bulundu unu gösterir; epidemiyolojik araflt rmalar n bafllang c n oluflturmalar ve toplumumuzda Lyme hastal bulunabilece i düflüncesini gelifltirmeleri nedeniyle de erli çal flmalard r. Klinik olarak tan koyulan ve ELISA ile seropozitif oldu u bulunan Lyme hastal olgular, vaka 59

E. fien sunumu olarak yay nlanmaktad r, ancak bu say çok azd r. Hastalarda genel olarak görülen bulgular, ECM benzeri eritematöz lezyonlar (%100), atefl (ortalama 37.6 C) (%100), eklem a r s (%50), fliddetli halsizlik(%50), gezici kas a r lar (%40), kene s r anamnezi (%50) olmakla birlikte ender olarak ise ense sertli i, sinirlilik, maküler kanama, hepatomegali, meningoensefalit, ensefalomiyelit, polynöropati; Guillain Barre sendromu da bildirilmifltir (20,21,22). Genel olarak hastalar n II.dönemde baflvurduklar ve semptomlar n nörolojik a rl kl oldu u düflünülmektedir. Ancak, tan konulan ve bildirilen hasta say s n n az olmas nedeniyle, epidemiyolojik verilerin toplanmas, Lyme enfeksiyonunun bildirilmesi zorunlu hastal k olarak kabul edilmesini, sa l k personelinin bilgilendirilmesini ve olgular n bildirilmesinin öneminin vurgulanmas n gerektirmektedir. B.BURGDORFER : M KROB YOLOJ S VE PATOGENEZ MEKAN ZMALARI Lyme hastal etkeni B.burgdorferi sensu lato. Virülans determinantlar ve patogenez mekanizmalar : B.burgdorferi, Gram-negatif, 10-30 μm uzunlukta, 0.18-0.25 μm çap nda, düzensiz k vr ml bir spirokettir. Bakterinin d fl yüzeyinde, S-tabakas ad verilen mukopolisakkarit örtü bulunur. Bu örtünün alt nda, 6-14 adet iç kamç n n bulundu u periplazmik bofllu u çevreleyen üç katmanl d fl zar vard r. ç kamç lar, spiroketin burgu hareketi ile yer de ifltirmesini sa lar (23). Spiroketin d fl zar - n n kese veya balon benzeri, plazmid DNAs ve d fl yüzey proteinleri içeren ç k nt lar yapt görülür, patogenez ve gen transferindeki rolleri bilinmemektedir (24). B.burgdorferi, kenelerle tafl nan spiroketlerin üretildi i Kelly besiyerinin bir modifikasyonu olan ve serum albümini, tavflan serumu, jelatin, N-asetil glukozamin içeren Barbour-Stoenner-Kelly (BSK) ortam nda, 30-350C s da mikroaerofil olarak ürer (25). Deney hayvan olarak ada tavflan, SCID fareleri, rat, gerbil (Merlones unguiculatus), kedi, ve maymun kullan l r. C3H/HeJ fareleri, yeni do mufl LEW/N ratlar deneysel Lyme artritinin klinik belirtilerini gösterir; patojen, az pasajl B.burgdorferi enjeksiyonundan 21 gün sonra tibiotarsal eklemlerde fliflme görülür. Di er hayvanlarda enfeksiyonun klinik belirtisi yoktur ancak, spiroketler iç organlardan aylar sonra tekrar izole edilebilir. Hastalarda kan (erken dönemde), sinir sistemi, çizgili kas, kalp, damarlar, lenf dü ümleri, karaci er, dalak, testis, deri ve diz ekleminde B.burgdorferi bulunmas na karfl l k mide, ba rsak, akci er, böbrek, adrenal bezi, idrar kesesinden spiroketler izole edilememifltir (26). B.burgdorferi, düflük G+C içeri i (%30 mol) 910.7 kb uzunlu unda lineer kromozomu ve lineer veya yuvarlak plazmidleri ile di er bakterilerden farkl bir genoma sahiptir (27). B.burgdorferi d fl yüzey lipoproteinleri (OspA,B,C,D,E,F,G ) plazmidler üzerindeki genler taraf ndan kodlan r. rrna, flagellin genleri kromozomda, guaa, guab (house-keeping ) genleri 26 kb yuvarlak plazmid (minikromozom) üzerinde bulunur. B.burgdorferi proteinleri yo un araflt rmalara konu olmufltur. Bu proteinler özellikle serolojik tan, patogenez mekanizmalar n n anlafl lmas ve afl haz rlanmas nda önemlidir. SDS-PAGE (Sodyum dodesil sülfat-poliakrilamid jel elektroforezi) kullan larak otuzdan fazla polipeptid band bulunmufltur; bafll ca 60 kd, 40 kd, 30 kd, 20 kd bölgelerinde yer al rlar. mmünolojik olarak bask n, 100 kd bölgesinde bulunan birkaç protein tüm Borrelia izolatlar nda sentezlenir, p100 proteinine karfl geliflen antikorlar türe özgü ortak bir epitopu tan rlar. Bu protein, dönek atefl borrelialar ve treponema ile zay f reaksiyon vermektedir. 83 kd membran vezikül proteini, p100 proteininin y k m ürünüdür ve yüksek derecede türe özgüldür. 60 kd ( s floku) ve 41 kd (flagellin) proteinlerinin sabit moleküler a rl kta olup de iflik co rafi bölgelerden ve farkl biyolojik kaynaklardan izole edilen B.burgdorferi sufllar nda bulundu u, di er borrelialar ve treponemalar ile çapraz reaksiyon verdikleri görülmüfltür. B.burgdorferi Osp d fl yüzey lipoproteinleri, 30 kd (OspA), 36 kd(ospb), 25 kd(ospc) bölgelerindedir ve genleri lineer plazmidler üzerinde bulunmaktad r. OspA ve OspB zay f immünojenlerdir ve bu proteinlere karfl antikorlar geç geliflmektedir. Bu 60

Lyme hastal n n epidemiyolojisi lipoproteinler, antijenik farkl l k gösterirler ve genetik olarak heterojendir. Özellikle Avrupa izolatlar nda OspA oldukça de iflkendir. OspC proteini 25 kd a rl ndad r, sentezi s ya ve spiroket say - s n n yüksek olmas na ba l d r. OspC proteinine karfl di erlerinden daha erken ba fl kl k cevab görülür, di er Borrelia türleri ile çapraz reaksiyon vermemektedir. PAGE yöntemi ile yap lan analizlerde, Avrupa'da izole edilen kökenler ve Amerikan kökenleri aras nda Osp proteinleri yönünden farkl l klar vard r; Avrupa izolatlar nda OspA 32 kd, OspB 36kD, Amerikan izolatlar nda OspA 31 kd, ve OspB 34 kd moleküler a rl ktad r. OspA ve OspC proteinleri kenede, konakta ve in vitro ortamda farkl oranda sentezlenirler. Çal flmalar m zda, 2002 y l nda yurdumuzdaki kenelerden soyutlad m z kökenlerin genetik yönden homojen olduklar n ve Avrupa kökenleriyle % 97-% 100 benzerlik gösterdiklerini bulduk. Bu bulgular, yurdumuza B.burgdorferi genotürlerinin Avrupa'dan geldi ini, Asya tipi spiroket bulunmad n göstermifltir. Kenelerin beslenmeden önce mide bölümündeki spiroketlerin ço u OspA sentezler, OspC ekspresyonu olmamaktad r, beslenme s ras nda, spiroket say s n n artt, OspA proteinlerinin yüzeyden at ld ve OspC sentezinin bafllad bulunmufltur (28). In vitro çal flmalar n verilerine göre, s 35 C dolaylar na yükseldi inde OspC sentezi bafllamaktad r, 27 C de ise sentezlenmedi i görülmüfltür. BSK besiyerinde pasaj yap lan B.burgdorferi kökenlerinin patojenitelerini kaybettikleri görülmüfltür. Patojenite kayb, deney hayvanlar na yüksek say da pasajlanm fl spiroketlerin fl r nga edilmesinden sonra deneysel Lyme artritinin belirtisi olan tibiotarsal eklemlerde fliflme görülmemesi ile kan tlanm flt r (29,30).Laboratuvar m zda, B.burgdorferi nin patojenli ini kaybetmeden in vitro üretilmesini sa lamak, patojenite ile ba lant l olabilecek protein antijenlerini saptamak, immünolojik olarak bask n proteinlerin sentezini patojen olan ve attenüe spiroketlerde belirlemek amac ile yapm fl oldu umuz çal flmalarda, iki günlük LEW/N ratlar n n tibiotarsal ekleminden serum (FBS) kullanmadan primer doku kültürü haz rlanarak kenelerden izole etti imiz pasajlanmam fl bir köken (Freehold kökeni) bu doku kültüründe üretilmifltir. Spiroketler, besleyici doku tabakas na yap flm fllar ve kordonbenzeri kümeler oluflturmufllard r. Doku kültüründe 10 gün ara ile 41 pasaj yap lm fl, yeni do mufl LEW/N ratlar nda periton içine 10 5 (0.1 cc.) Borrelia fl r nga edilmifltir. Kontrol olarak, ayn izolat BSK besiyerinde 10 gün ara ile pasajlanm fl, ratlara enjekte edilerek patojenitenin korunmas izlenmifltir. Doku kültüründe üretilen B.burgdorferi, 41 pasajdan sonra deney hayvanlar nda artrite neden olmufl ancak, BSK kültürleri patojenitelerini yedinci pasajdan sonra kaybetmifllerdir. Spiroketlerin konak dokular ndan salg lanan ve patojenitelerini korumak için gerekli biyomolekülleri sa lad klar düflünülebilir. Doku kültüründe üremeleri s ras nda OspA ve OspB proteinlerinin varl SDS-PAGE, Western blotting ve immunogold elektron mikroskopi yöntemleri ile incelendi inde, her iki proteinin, patojenli ini koruyan ve kaybeden kültürlerde sentezlendi i görülmüfltür (31). BSK besiyerinde üretimi s ras nda attenüe olan suflta Osp proteini kayb olmamas, bu proteinlerin patojenitede do rudan etkileri olmad n düflündürmekle birlikte patojenite mekanizmas nda fonksiyonlar olmad anlam - na gelmez; OspA proteini özgül ve antijenik bir proteindir, afl yap m nda kullan lmaktad r (32). Schwan ve ark., BSK besiyerinde pasaj yap lan B.burgdorferi'nin infektivitesini kaybetti ini ve bunun plazmidlerin kayb nedeniyle oldu unu ileri sürmüfltür (33). C3H/HeN farelerinde, indekse göre yüksek derecede artrit yapan ve tüm dokular enfekte eden kökenlerde lp25, lp28-1 plazmidlerinin bulundu u, yaln zca lp25 plazmidi içeren kökenlerin orta derecede artrite yol açt ve di er dokularda enfeksiyon olmad bildirilmifltir (34,35). Doku kültüründe üretilen spiroketlerin kona n vücut ortam na benzer flartlarda plazmidlerini kaybetmedikleri ve patojenitenin korundu u düflünülmektedir. Dokular ile birlikte üretilen spiroketlerin ayr ca, antikora ba l kompleman etkisine direnç kazand klar görülmüfltür. Doku ko-kültüründe üretilen 61

E. fien spiroketlere anti-borrelia antikorlar ve kobay kompleman eklendi i zaman, 10 saat sonra canl kald klar, BSK besiyerinde üretilenlerin ise alt saat içinde tamamen öldükleri görülmüfltür. Eklem doku kültürü süpernatant n n BSK besiyerinde üretilen B.burgdorferi kültürüne eklenmesinin de komplemandan koruyucu etkisi oldu u, spiroketlerin parçalanmad görülmüfltür. Doku kültüründen salg lanan maddelerin, spiroketlerin antikorlar ve komplemandan korunmas n sa lad klar kan tlanm flt r. Doku kültüründen salg lanan, Lyme hastal spiroketlerini koruyucu biyomolekülün veya biyomoleküllerin neler olabilece i de araflt r lm flt r. Bu deneylerde, B.burgdorferi' nin BSK besiyeri kültürüne 50l fibronektin eklenmifl ve kültürdeki spiroketlerin %20 oran nda canl kald bulunmufltur. 100 μg/ml albümin (BSA), komplemana karfl koruyucu etki göstermemifltir (36). B.burgdorferi sensu stricto ve B.afzelii kökenlerinde konak hücre matriksinin proteinlerini tan yan ve ba layan MSCRAMM (Microbial surface components recognizing adhesive matrix molecules) incelenmifl ve 52kD moleküler a rl kta, fibronektin ba layan Fn-BA proteini bulunmufltur (37). Ayr - ca, tipleme kökeni B31 suflunda 47 kd mol.a rl kta, bbk32 ve bbk50 genlerinin flifreledi i, fibronektin ligant proteini bildirilmifltir (38). Fibronektin ba layan proteinlere karfl gelifltirilen antiserum fareleri Lyme enfeksiyonundan korumufltur. Bu proteinlerin, B.burgdorferi'nin kene ve konak hücrelerine ba lanmas n ve/veya spiroket yüzeyinin fibronektin ile kaplanmas n sa layarak kompleman n ba lanma bölgesindeki epitoplar gizledi i, MAC (membrane attack complex) oluflmamas nedeniyle kompleman n mikroorganizmay parçalayamad düflünülmektedir. Deney hayvanlar nda, anti-fibronektin ba lama proteini antikorlar n n geç geliflmesi nedeniyle (5 hafta), enfeksiyonun bafllang c nda spiroketlerin yüzeyindeki bu ligandlar konak hücrelerinin matriksinden salg lanan fibronektini ba layarak mikroorganizmay ba fl kl k sisteminden korumaktad rlar. Patogenezde adezyon, invazyon, dokulara da - l m. B.burgdorferi,deride kenenin s rd bölgede ço al r, kan damar endotelinden geçerek dolafl - m na kar fl r ve sistemik enfeksiyona neden olur. Fagositlerden ve antikor-kompleman sald r s ndan kaçarak çeflitli organlara girer. Kan damarlar n n endotel tabakas ndan geçer ve fagositler içinde canl kalabilir. Borrelia, kalp, beyin, sinovyal s v - y istila eder, in vitro insan kordon veni endotel hücreleri (HUVEC) ve deri fibroblastlar doku kültüründeki hücrelerin içinde bulunmufltur. Laboratuvar m zda yap lan deneylerde, ortamda konak dokular n n bulunmas n n spiroketin adezyon yetene ini artt rd, B.burgdorferi'nin, adezyonu sa layan ekstraselüler matriks moleküllerini adsorblad - ve spiroket ligandlar n n sentezinin indüklendi i görülmüfltür. LEW/N rat tibiotarsal primer eklem doku kültüründe üretilen Lyme hastal etkeninin HUVEC doku tabakas na adezyon oran n n 10 kat artt, doku kültüründe üretilen spiroketlerin, SDS-PAGE yöntemi ile incelenmesi sonucu, protein profillerinin de iflti i, düflük molekül a rl kl, ligand olabilece i düflünülen proteinlerin sentezinin bafllad bulunmufltur (39). B.burgdorferi'nin dokulara adezyonunu sa layan adezinler, reseptörler ve ligandlar tan nmakta, bu moleküllerin patogenezde rolleri oldu u bilinmektedir, ancak, Lyme hastal n n oluflum mekanizmas henüz aç kl a kavuflmam flt r. 1. Kona n adezyon molekülleri, reseptörler ve ligandlar 1.a) Heparin, heparan sulfat, dermatan sulfat. Glikozaminoglikanlar lineer, sulfat içeren heteropolisakkaritlerdir, proteinlere ba lanarak proteoglikanlar oluflturur ve çeflitli hücrelerin yüzeylerinde bulunurlar. Chlamydia trachomatis, Bordetella pertussis, Leishmania donovani, Trypanosoma cruzi gibi mikroorganizmalar n adezyonunda mediatör görevi görürler. Isaacs, B.burgdorferi'nin heparin, heparan sulfat ve dermatan sulfata in vitro ba land n, bunun baz kökenlere özgü oldu unu ve spiroketlerin enfektivitesi ile korelasyon gösterdi ini bulmufltur. B.burgdorferi'de 26 kd molekül a rl nda bir proteinin heparin ba lad belirlenmifltir (40). Lyme artritinde sinovyum membran - 62

Lyme hastal n n epidemiyolojisi na spiroketlerin ba lanmas n, ayr ca makrofajlar içinde canl kalmalar n sa lad düflünülmektedir (41). B.burgdorferi'nin heparin ba layabilen kökenlerinin ayr ca tavflan eritrositlerinin hemagglütinasyonuna neden oldu u bildirilmifltir (42). Kökenler aras nda glikozaminoglikan ba lama potansiyeli yönünden farkl l klar vard r (43). 1.b. Dekorin ve dekorin ba layan proteinler Dpb1, Dpb2. Dekorin, konak hücre matriksinde kollajen fibrillerinin üzerinde bulunan k sa zincirli bir dermatan sülfat proteoglikan d r. B.burgdorferi enfeksiyonu, mikroorganizman n deride kollajen fibrillerle yak n ba lant kurmas ile bafllar ve enfeksiyonun di er dönemlerinde de spiroketlerin dokulara ba lanmas önemlidir. Deride kollajen a, tip I ve tip III kollajenlerden oluflur ve dekorin proteini, fibril oluflumunu regüle etmektedir. Guo ve ark., dekorinin spiroketin dokulara ba lanmas n destekledi ini göstermifllerdir. Dekorine ba lanma, yüksek derecede özgüldür. B.burgdorferi, dekorin-ba lay c iki protein sentezler: Dbp1 (19 kd) ve Dbp2 (20 kd) (44). Dbp proteinlerinin dekorine ba lanmas nda Lys-82, Lys- 163, Lys-170 amino asitlerinin kritik bölgeler oldu- u belirlenmifltir (45). 2. nvazyon molekülleri En önemli invazyon faktörlerinden biri, flagellindir. Hareketsiz, kamç s z mutantlar n HUVEC hücrelerine giremedikleri görülmüfltür (46). Bu bulufl, spiroketlerin hareketlili inin invazyonda önemli oldu unu göstermifltir. 3.Yay lma faktörü Borrelia, vasküler bazal membran ve di er ekstraselüler matriksler gibi normal dokulara girebilir. Tripsine benzer bir serin proteaz olan ve konaktan kaynaklanan plazmin, bakterinin konak dokularda yay lmas ile ilgilidir. Plazmin, urokinaz tipi plazminojen aktivatörü (upa), ve doku tipi plazminojen aktivatörü (tpa) aktivitesi ile plazminden oluflur. Aktif plazmin, fibronektin gibi bazal membran proteinlerini, ekstraselüler matriksleri parçalar ve latent kollajenaz aktive eder. Coleman ve ark., plazminle kaplanan B.burgdorferi'nin endotel hücre tabakas na girebildi ini ve fibronektin, laminin, vitronektini parçalad n, ancak kollajene etki etmedi ini göstermifllerdir (47). Kollajenin parçalanmas, kollajeni destekleyici ekstraselüler matriks proteinlerinin parçalanmas ndan sonra olmaktad r (48). Klempner ve ark., tüm Borrelia spp. türlerinin kazeini parçalayan endojen proteazlardan yoksun olmakla birlikte insan upa ve plazminojeni ba layabildiklerini ve böylece plazmine ba l proteolitik aktivite gösterdiklerini bulmufllard r (49). 3.a. Plazminojen ba layan protein, OspA. Fuchs ve ark., OspA n n plazmin(ojen) ba layan protein oldu unu ve hücre yüzeyine ba l plazminin serum inhibitörü α 2-antiplazmin taraf ndan regülasyonunun yap lmad n ve fibronektin gibi yüksek a rl kl glikoproteinleri parçalad n bildirmifllerdir (50). OspA, B.burgdorferi'nin yüzeyinde en yayg n olan ve insanlara uygulanmaya bafllanan Lyme afl - s LYMErix' de kullan lan lipoproteindir. 3.b. Plazminojen ba layan 70 kd protein, Bpbp- 70. Hu, B.burgdorferi'de plazminojen ba layan, 70 kd moleküler a rl kta, OspA lipoproteininden farkl Bpbp-70 proteinini bulmufltur (51). Bu proteinin plazminojen ba lama kapasitesi OspA dan 10 kat fazlad r. ncelenen tüm kökenlerde bulunmas, bu proteinin önemli fonksiyonlar olabilece- ini düflündürür. Coleman ve ark., plazminojenin B.burgdorferi'nin kenede etkili da l m ve farelerde spiroketlerin enfeksiyon oluflturmas için gerekli oldu unu göstermifllerdir (52). 4. Di er adezyon molekülleri ve ligandlar B.burgdorferi sensu stricto, B.garinii ve B.afzelii'nin artrit, nevrit ve ACA etkenleri oldu u gösterilmifltir (53). Nörolojik bozukluklar, Lyme hastal - n n önemli bir parças d r. B.garinii enfeksiyonu, lenfositik meningoradikülit ve ayr ca ensefalit, ataksi, korea, psikiyatrik hastal k gibi merkezi sinir sistemini tutan geç dönem semptomlar n içerir (54). Lyme hastal n n nöropatogenezi ile ilgili deneylerde, B.burgdorferi'nin makroglia hücrelerine ba land bulunmufltur (55). Ayr ca, Borreli- 63

E. fien a'n n Schwann hücrelerine yap flt ve özellikle galaktosilseramide (GalCer) ba land, ELISA testine dayal bir deneyle gösterilmifltir (56). GalCer, çeflitli hücrelerin yüzeyinde bulunan bir glikosphingolipiddir. OspA ve OspB nin do rudan GalCer ba lanmas ile ilgilerinin olmad bulunmufltur (57). GalCer ba lamaya uygun proteinler, flagellin, Hsp60 ve B.burgdorferi'nin 67 kd proteinidir. Ancak, flagella, hücre içinde bulundu u için GalCer ba layamaz. Hsp60 önemli bir antijendir, antikorlar Lyme artriti hastalar n n sinovyum s v s nda bulunmufltur. Hsp60, virülans faktörü olarak enfeksiyona katk da bulunabilir ancak, rolü bilinmemektedir. Lyme hastal n n patogenezinde konak faktörleri ve ba fl kl k cevaplar n n rolü B.burgdorferi'nin patogenezde rol oynayan adezin, yay lma ve invazyon faktörleri bilinmekle birlikte mikroorganizman n nas l doku harabiyetine ve fonksiyon bozuklu una neden oldu u bilinmemektedir. Bu konuda öne sürülen birkaç teori vard r ancak bunlar kan tlanmam flt r. 1. Hastal k oluflumu için canl spiroketlerin konakta bulunmas gerekli olabilir. Ancak, bu teoriye karfl - l k, B.burgdorferi piyojen de ildir ve toksin sentezlememektedir. Mikroorganizma, proenflamatuar sitokilerin salg lanmas na neden olur ve bu sitokinler doku zarar na yol açabilir. 2. Hastal k, konakta canl mikroorganizma olmadan oluflabilir, mikroorganizman n kal c antijenleri, ölü mikroplar veya d fl zarda oluflan kesecikler sitokin sentezine, ba fl kl k cevaplar ve doku de iflimlerine neden olabilir. Kal c antijenler enflamasyon oda olarak görev yapabilir; antijenin indükledi i artrit (romatoid artrit modeli) örne inde oldu u gibi, B.burgdorferi'nin butanol ekstrakt n n sinoviti indükledi i görülmüfltür. 3. B.burgdorferi'nin bir komponentinin insan proteinine yeterince benzemesi durumunda, ba fl kl k sistemi spiroketleri yok etmek için sald r r, vücuttaki Borrelia proteinine benzer dokular tahrip edebilir (moleküler mimikri). Örne in, B.burgdorferi flagellin proteini, sinir hücrelerinin s floku proteini ile (60 kd) (HSP60) çapraz reaksiyon verir. OspA ise, sinovyumda bulunan LFA-1(Lenfosit fonksiyonuna ba l antijen-1) (CD11/CD18 integrin heterodimer) ile çapraz reaksiyon vermektedir. Bunun nedeni, HLA-DR4 ile LFA-1 aras nda immünogenetik ba lant bulunmas d r. Önerilen in vitro modeller, hayvan modelleri ile desteklenmemifltir. OspA, Lyme afl s olarak kullan ld için teorik olarak ilgi toplamaktad r, ancak, afl denemeleri OspA afl s n n sinovite neden oldu unu göstermemektedir (58). Tekrarlanan antibiyotik tedavisine cevap vermeyen az say da hastada spiroket bulunmasa bile aktif enfeksiyonun indükledi i immünopatoloji, kronik Lyme artritini devam ettirebilir. HLA-DR4 özgüllü- ü bulunmas ve OspA ya karfl hücresel ve antikor ba fl kl k cevaplar n n, antibiyotik tedavisine cevap verilmemesine yol açt düflünülmektedir; bu olgularda, artritojenik OspA epitoplar ile self epitoplar aras nda çapraz reaktiflik, moleküler mimikriye ve otoreaktiviteye neden olabilir. Bunun ötesinde, mikroorganizmaya karfl T hücre cevab Lyme artritinde merkezi rol oynar (59). Deneysel veriler, B.burgdorferi'ye karfl geliflen Th1 cevab n n hastal a duyarl l kla ilgili oldu unu düflündürmektedir. Lyme artriti patogenezi ile ilgili bir baflka bilinmeyen de B.burgdorferi'nin lezyon bölgesinde bulunmamas d r, bununla birlikte bölgede fliddetli enflamasyon vard r. Bu teoriye göre, B.burgdorferi enfeksiyonu bafllat r ve enflamasyonu da önemli ölçüde artt r r. Spiroketler, monositleri fliddetle aktive ederler ve pro-enflamatuar IL-1ß, TNFα gibi sitokinlerin sentezine neden olurlar. Ayr ca, çeflitli kemokinlerin de indüklendi i gösterilmifltir; bu moleküller lökositleri bölgeye çeker ve aktive ederler, Lyme artriti enflamasyonuna ve doku harabiyetine önemli ölçüde katk da bulunurlar. Sitokinlerden IL-10 artrit fliddetinin ve konak cevab n n regülasyonunu sa lar, pro-enflamatuar mediatörlerin sentezini azalt r. 4. B.burgdorferi'nin süperantijeni oldu u gösterilmemifltir, bununla birlikte poliklonal B hücre aktivasyonuna neden oldu u yönünde kan tlar vard r. Sonuç olarak, B.burgdorferi'nin nas l hastal k yapt 64

Lyme hastal n n epidemiyolojisi tam olarak aç kl k kazanmam flt r. Bu konudaki çal flmalar Lyme hastal n n patogenez mekanizmas - n ayd nlatacak ve hastal a karfl etkili afl, tan ve tedavi yöntemlerinin gelifltirilmesi mümkün olacakt r. Yurdumuzda'da B.burgdorferi sensu lato genotür kompleksindeki tüm Lyme hastal etkenleri (B.burgdorferi sensu stricto, B.garinii, B.afzelii, B.valasiana, B.lusitaniae) 2002 y l nda Trakya ve Istanbul'da toplad m z kenelerden saf kültür olarak izole edilmifl, genom analizleri Avrupa kökenleriyle yüksek oranda (%97-%100) benzerlik göstermifl, I.ricinus türü kenelerin bu hastal n yurdumuzdaki vektörü oldu u kesinleflmifl ve kenelerdeki enfeksiyon oranlar bulunmufltur (60). Lyme hastal spiroketlerinin hastalardan soyutlanmas ve epidemiyolojisinin incelenmesi gerekmektedir. Kaynaklar 1. Weber KH, Pfister W, Reimers CD. Clinical Features of Lyme borreliosis. In: Weber K, Burgdorfer W, eds. Aspects of Lyme Borreliosis'. New York: Springer-Verlag 1993: 104. 2. Buschwald A. Ein Fall von diffuser idiopathischer Haut-Athrophie. Arch Dermatol Syph 1883; 10: 553. 3. Herxheimer K, Hartmann K. Über Acrodermatitis chronica athrophicans. Arch Dermatol Syph 1902; 61:57. 4. Afzelius A. Verhandlungen der Dermatologischen Gesellschaft zu Stocholm, 28 Oct 1909. Arch Dermatol Syph 1910; 101: 101. 5. Garin C. Bujadoux: Paralysie par les tiques. J Med Lyon 1922; 71: 165. 6. Steere AC. Lyme arthritis: An epidemic of oligoarticular arthritis in children and adults in three Connecticut communities. Arthritis Rheum 1976; 20: 7. 7. Burgdorfer W. Lyme disease: A tick-borne spirochetosis? Science 1981; 31: 1317. 8. Lee SH, Kim BJ, Kim JH. Characterization of B.burgdorferi strains isolated from Korea by 16S rdna sequence analysis and PCR-RFLP analysis of rrf(5s)-rrl(23s) intergenic spacer amplicons. Int J Syst Evol Microbiol 2000; 2: 857. 9. Bouattour A, Darghout MA, Daoud A. Distribution and ecology of ticks in Tunisia: an overview of eight years field collections. Parasitologia 1999; 41: 5. 10. Smith R, O'Connell S, Palmer S. Lyme Disease Surveillance in England and Wales between 1986-1998. Center for Disease Control and Prevention 2001; 6:4. 11. Dennis D. International Conference on Lyme Disease and Newly Emerging Tick-Borne Diseases, Munich GER (1999). 12. Çak r N, Akandere Y, Hekim N, Kovanc E, Yaz c H. Türkiye'de iki Lyme olgusu. Klinik Gelifl Derg 1990; 4:839. 13. Köksal, Salto lu N, Bingül T, Öztürk H. Bir Lyme hastal - olgusu. Ankem Dergisi 1990; 4:284. 14. Mutlu G. Antalya yöresinde B.burgdorferi antikorlar n n ve vektörlerinin araflt r lmas. Mikrobiyol Bült 1995; 29: 175. 15. Gökfidan S. Osmaniye bölgesinde artritli ve asemptomatik populasyonda B. burgdorferi prevalans n n ELISA ve IHA teknikleri ile araflt r lmas Doktora tezi, Çukurova Üniv Adana 1992. 16. Ayd n K. Trabzon yöresinde Lyme seropozitifli i. XXVII. Türk Mikrobiyoloji Kongresi 1992. 17. Tünger Ö, Büke M. Lyme hastal : zmir ve çevresindeki durum. 5. Ulusal Enfeksiyon Hastal klar Kongresi 1995. 18. Erensoy A. Elaz yöresinde Lyme yayg nl n n araflt r lmas. XXVII. Türk Mikrobiyoloji Kongresi 1996. 19. Göral G, K l çturgay K, Ayd n L. Antibody prevalance against B.burgdorferi in some villages in the province of Bilecik. Turk J Med Sci 1997; 27: 51. 20. Bil N. Lyme disease causing meningoencephalitis. J Neurol Sci 1998; 15: 13. 21. Aksu M. Ensefalomiyelit fleklinde seyreden bir Lyme hastal olgusu. Çukurova Üniv T p Fak Derg 1997; 2: 145. 22. Özkardefl A. Bir Lyme hastal olgusu. Nörol Bil Derg 1996;13: 115. 23. Hayes S, Burgdorfer W, Barbour AG. Electron microscope characterization of cloned and uncloned strains of B.burgdorferi. Ann NY Acad Sci 1988; 539: 383. 24. Dorward DW, Garon CF. DNA is packed within membranederived vesicles of Gram negative but not Gram positive bacteria. Appl Environ Microbiol 1993; 199: 1960. 25. Barbour AG. Isolation and cultivation of Lyme disease spirochetes. The Yale J Bio Med 1984; 57: 521. 26. Reac mursic V. Persistence of B.burgdorferi and histopathological alterations in experimentally infected gerbils. Infection 1990;18: 1. 27. TIGR- The Institute for Genomic Research. Comprehensive microbial resource. Internet Web site: www.tigr.org/tgr. B.burgdorferi genome page. 28. Fikrig E. Int.Conf.on Lyme Disease and Newly Emerging tick-borne Diseases Munich. GER (1999). 29. Schwan T, Burgdorfer W, Garon CF. Changes in infectivity and plasmid profile of the Lyme disease spirochete B.burgdorferi as a result of in vitro cultivation. Inf and Immun 1988; 56:1831. 30. Siebers A, Zhong W, Wallich R, Simon MM. Loss of pathogenic potential after cloning of the low-passage B.burgdorferi ZS7 tick isolate:a cautionary note. Med Microbiol Immunol 1999; 188:125. 31. fien Güner E. Retention of pathogenicity and infectivity after multiple passages in a co-culture system. Experientia 1994; 50: 54. 32. fien Güner E. Distribution of OspA and OspB proteins in pathogenic, tissue culture grown and non-pathogenic B.burgdorferi. International Conference on Lyme Disease and Related Disorders. Arlington Washington DC 1993; 41:465. 33. Schwan T, Burgdorfer W, Garon CF. Changes in infectivity and plasmid profile of of the Lyme disease spirochete B.burgdorferi as a result of in vitro cultivation. Inf Immun 1988; 56:54. 65

E. fien 34. Purser JE, Norris S. Correlation between plasmid content and infectivity in B.burgdorferi. PNAS 2000; 97: 13865. 35. Labandeira-Rey M, Skare JT. Decreased infectivity in B.burgdorferi strain B31 is associated with loss of lineer plasmid 25 or 28-1. Infect Immun 2001; 69:446. 36. fien Güner E. Complement evasion by the Lyme disease spirochete B.burgdorferi grown in host-derived tissue co-cultures:role of fibronectin in complement resistance Experientia 1996; 52: 364. 37. Grab DJ, Givens C, Keneddys R. Fibronectin-binding activity in B.burgdorferi. Biochem Biophys Acta 1998; 14:135. 38. Probert WS, Johnson B. Identification of a 47 kd fibronectin-binding protein expressed by B.burgdorferi isolate B31. Mol Microbiol 2000; 30:1003. 39. fien Güner E, Sigal LH. Enhanced adhesion of the Lyme disease spirochete B.burgdorferi cultivated in a host-derived tissue co-culture system. (bask da) 40. Parveen N, Leong J. Identification of a candidate glycosaminoglycan-binding adhesin of the Lyme disease spirochete B.burgdorferi. Mol Microbiol 2000; 5: 1220. 41. Wadstrom T, Ljungh A. Glycosaminoglycan binding microbial proteins in tissue adhesion and invasion: key events in microbial pathogenicity. J Med Microbiol 1999; 48:223. 42. Leong J, et al. Structural requirements for Gag recognition by the Lyme disease spirochete, B.burgdorferi. Infect Immun 1998; 66: 6045. 43. Parveen N, Robbins D, Leong J. Strain variation in glycosaminoglycan recognition influences cell-type-specific binding by Lyme disease spirochetes. Infect Immun 1999; 67:1743. 44. Guo B. Putting decorin in the Lyme-light: Evidence that decorin-binding protein of B.burgdorferi is an adhesin. Gordon Research Conference. Biology of Spirochetes. Ventura CAL (1999). 45. Brown EL. Adherence of B.burgdorferi. Identification of critical lysine residues in DbpA required for decorin binding. J Biol Chem 1999; 274:26272. 46. Sadziene A. A flagella-less mutant of B.burgdorferi: structural, molecular and in vitro functional characterization. J Clin Invest 1991; 88: 82. 47. Coleman JL. B.burgdorferi binds plasminogen, resulting in enhanced penetration of endothelial monolayer. Infect Immun 1995; 63: 2478. 48. Coleman JL, Roemer E, Benach J. Plasmin -coated B.burgdorferi degrades soluble and insoluble components of the mammalian extracellular matrix. Infect Immun 1999; 8: 3929. 49. Klempner MS. Binding of urokinase type plasminogen activator and plasminogen to Borrelia species. JID 1996; 174: 97. 50. Fuchs H, Wallich R, Simon MM, Kramer MD. The outer surface protein A of the spirochete B.burgdorferi is a plasmin(ogen) receptor. PNAS USA 1994; 91: 12594. 51. Hu L, Perides G, Noring R, Klempner M. 1995. Binding of human plasminogen to B.burgdorferi. Infect Immun 1995; 63: 3491. 52. Coleman JL. Plasminogen is required for efficient dissemination of B.burgdorferi in ticks and for enhancement of spirochetemia in mice. Cell 1997; 89: 1111. 53. Van Dam A. Different genospecies of B.burgdorferi are associated with distinct manifestations of Lyme borreliosis. Clin Infect Dis 1993; 17:708. 54. Assous MV. Western blot analysis of sera from Lyme borreliosis patients according to the genomic species of the Borrelia strains used as antigens. Eur J Clin Microbiol Infect Dis 1993; 2: 261. 55. Garcia-Monco JC, Fernandez Villar B, Benach JL. Adherence of the Lyme disease spirochete to glial cells and cells of glial origin. J Inf Dis 1998; 160: 497. 56. Garcia-Monco J. B.burgdorferi and other related spirochetes bind to galactosylcerebroside. Neurology 1992; 421:1341. 57. Backenson PB, Coleman JL, Benach JL. B.burgdorferi shows specificity of binding to glycosphingolipids. Infect. Immun 1995; 63:2811. 58. Gross DM, Huber BT. Cellular and molecular aspects of Lyme arthritis. Cell Mol Life Sci 2000; 57: 1562. 59. McCisic MD, Redmond WL, Barthold SW. Cutting edge: T cell-mediated pathology in murine Lyme arthritis. J Immunol 2000; 15: 164. 60. fien Güner E. First isolation and characterization of B.burgdorferi sensu lato strains from I.ricinus ticks in Turkey. J Med Microbiol 2003; 52: 807. 66