} ^ ^ MEHMET CAN ÖZER BERLİN RETROSPEKTİFİ GÖRSEL / İŞİTSEL YERLEŞTİRMELER * ü ø { ~ ~ } ^ ^ { ~ @ AÇILIŞ: 8 KASIM 2012-18.30 YER: GOETHE-INSTITUT ANKARA ü * SERGİ 20.12.2012 TARİHİNE KADAR (PAZAR HARİÇ) HERGÜN SAAT 13.00-18.00 ARASI GEZİLEBİLİR. ~ } { ~ ~ } ^ ^ { ~ @ @ * ü ø ~ } ^ ^ { ü
2 BERLİN RETROSPEKTİFİ Görsel / İşitsel Yerleştirmeler Sergide 2007-2012 yılları arasındaki görsel/işitsel çalışmalarımdan oluşan bir seçki izleyicilerle buluşmaktadır. Ses yerleştirmeleri, görsel-işitsel yerleştirme, videolar ve fotoğraftan oluşan bu seçkinin tüm çabası, müziksel olmayan malzemeyi müziksel bir algı doğrultusunda işleyerek yeni sanat eserleri üretmektir. Örneğin { ~ ~ } { ~ ~ } ^ ^ Yaşam Döngüsü adlı video, fotoğrafların stop motion tekniğiyle sunumu ile dizisel müziğe ve zaman kavramına bir göndermedir. Videonun ü * ü ø fotoğraf orjinali ise yine başka bir çeşitlemeyle ve zaman boyutundaki kırılmasıyla (müzikteki eşzamanlılık ilkesinin tersine), olay döngüsünün nota olarak sunulması olarak tasarlanmıştır. { ~ ~ } { ~ ~ } ^ ^ { * ü * ü ~ } { ~ ~ }
SONPOZİSYONLAR TU Berlin Elektroakustik Müzik ~ @ Stüdyolarında bestelenmiştir Kasım 2011-Şubat 2012 Sonpozisyonlar birkaç anlam sağlayabilir; son ø ü pozisyonlar ilk önerisi, eğer biraz daha irdelersek, kompozisyonlar a ilişkin bir anlam da çıkartmak mümkün gibi görünmektedir. Bu bağlamda ise son kompozisyonlar anlamına gelir. Bu başlığın Mayalara ve onların 2012 yılında dünyayı sonlandıran takvimlerine açık bir göndermesi vardır. Kısacası, eserdeki tüm tınısallık, eğer dünya sona ererse çok özleyeceğim seslerden elde edilmiştir. Bu bestelerdeki tüm sessel malzeme, bizzat kaydettiğim çevresel seslerdir. Çoğu zaman, doğal seslerden, doğal olmayan ortamlar yaratılmıştır. Doğada her canlının iletişim için kullandığı bir frekans bandı vardır, ^ ^ { ~ @ @ yani canlılar birbirlerinin ses alanlarına karışmazlar. Şehirlerde yaptığım kayıtları analiz ettiğimde, buna meyilli bir ortamın olduğuna şaşırdım. Kısacası, doğa ve şehir sesleri arasında benzerlikleri bu bestelerde tınısal olarak vurgulamaya gayret ettim. Eserin aslı, stereo sistem için tasarlanıp, Mart 2012 de Berlinz Records tarafından Almanya da yayınlanmıştır. Dinleyeceğiniz bu sürümü ise, aynı albümün ses yerleştirmesi olarak yapılandırılmış halidir. Bu eser, hayatımda beni çok kereler yönlendiren ve akıl hocalığı yapan Bay Yüksel Erimtan a adanmıştır. Umarım ki ona güzel bir doğum günü hediyesi olur, tüm saygı ve sevgimle... ~ } ^ ^ { ~ @ @ 1
2 MODUS INDIUM Tek Hoparlör için 2007 Leonardo Fibonacci (1170-1250, Pisa lı Leonardo olarak da bilinir), İtalyan matematikçi. Fibonacci, Avrupa ya en büyük katkısı olarak görülen Liber Abaci kitabında, Modus Indium (Hintlilerin Yöntemi) adıyla modern ondalık sayı sistemini tanıtır. Bununla beraber, kapalı ortamdaki bir tavşan ailesinin çoğalımının, varsayımlar altındaki hesaplanmasını gösterir. Bu çözümünde tavşan çiftlerinin sayısının artışını gösteren sayı dizisi Fibonacci sayıları, diziye de Fibonacci dizisi denir. Bu sayı dizisi 6. yüzyıldan bu yana Hintli matematikçiler tarafından bilinmekteyse de Avrupa ya ilk kez Fibonacci tarafından sunulmuştur. Dizinin ilk sayı değeri 0, ikincisi 1 ve her ardışık elemanı da önceki iki elemanın değerinin toplamı alınarak bulunur { ~ ~ } { ~ ~ } ^ ^ ve bu halde 0, 1, 1(1+0), 2(1+1), 3(2+1), 5(3+2), 8(5+3), 13(8+5),21(13+8)... şeklinde artar. Bu dizinin en önemli özelliği, sayıların birbirine oranının daima Altın Oran ı vermesidir. ü * ü ø Bu ses yerleştirmesinde sayı dizisi, katkısal ses sentezleme yöntemiyle (additive synthesis) frekanslara atanır ve ses kümeleri elde edilir. Her bir küme, 13 farklı frekansın sinüs dalgalarından aynı anda sentezlenmesiyle yaratılır ve sıfırdan insan duyma eşiğine kadar kesintisiz bir çıkışla seslendirilir. { ~ ~ } { ~ ~ } ^ ^ { Bu sırada ortaya çıkan ses fenomeni duysal ilüzyonlardır. Tek bir kaynaktan çıkan bu sesin tüm odada ve farklı şekillerde * ü * ü duyulması, tek hoparlörden çevresel (surround) bir etki elde edilmesine olanak sağlamaktadır. Dinleyicinin kapalı mekan içinde farklı noktalarda bulunması ve tecrübe etmesi beklenir. ~ } { ~ ~ }
AÇIK ŞİİR (compoeter) Yansıtım için ~ @ 2008 Açık Şiir bir görsel yerleştirmedir. Projede Dr. İlyas Göz ün 2003 yılında tamamladığı Yazılı Türkçenin Kelime Sıklığı Sözlüğü ø ü adlı çalışmasından alınan, en sık kullanılan yüz kelime, müziğin bileşenleri uygulanarak izleyiciye sunulmaktadır. Müziği, seslerin zaman içerisindeki örgütlenmesi olarak tanımlarsak, kelimler de ekranın çeşitli yerlerinde ve zamanlarda belirmektedirler. Seslerin gürlüğü kelimelerin büyüklüğü ile, ses renkleri kelimelerin renkleriyle, seslerin dizilimi, kelimelerin ekrandaki dizilimiyle ve seslerin başlangıç ve bitişleri kelimelerin ekranda belirme süreleriyle eşleştirilmiştir. Böylece sessiz bir müzik elde edilmesi amaçlanmaktadır. Kelimeler her seferinde altılı topluluklar halinde bilgisayar tarafından seçilmektedir. Ardından bunların ne süreyle, hangi boyutta, ne renkte ve nasıl bir dizilimle ekranda ^ ^ { ~ @ @ belireceğine bilgisayar karar vermektedir. En sık kullanılan bu kelimelerin bilinçaltlarımızdaki anlamlarının çeşitliliği ve bu dizilimlerin her seferinde farklı oluşumlara yönelmesi ve kelimelerin kendi içlerinde fiziksel bileşimlerle başkalaşmaları (üst üste, yan yana ya da iç içe geçme durumları) da izleyicinin hayal gücü ile etkileşimini tetikleyen unsurlardan sayılabilir. Bu çalışma minyatür sanatındaki zaman ve hareket algısından yola çıkarak geliştirilmiştir. Minyatür sanatının öncelikli amacı olan yüzey kavramının, izleyicinin algılayabileceği kadar bilgi içermesi fikri, bu çalışma ve izleyici etkileşimine de ışık tutmaktadır. İngilizce sürümü compoeter ise aynı yöntemle fakat İngilizce nin en sık kullanılan yüz kelimesiyle sunulmaktadır. Computer (bilgisayar) ve Composer (besteci) kelimelerinin Poet (şair) kelimesiyle birleştirilmesinden elde edilmiştir. ~ } ^ ^ { ~ @ @ 3
4 OTOMATİK OPERA 4 Hoparlör ve Yansıtım için 2012 (Ankara Goethe Enstitüsü siparişi) Yazılı ortamlarda birtakım karakterlerin ifade aracı olarak kullanımına Emoticon denir. Tarihi 1800 lerin ortalarına dayanan bu unsurların dijital ortamda mutlu ve mutsuz surat olarak bilinen [ :-) ve : -( ] ilk örneği, Carnegie Mellon Üniversitesi Bilgisayar Bilimlerinden öğretim görevlisi Scott Fahlman tarafından 19 Eylül 1982 tarihindeki bir eposta ile önerilmiş ve yaklaşık 30 yıldır tüm dünya tarafından benimsenerek kullanılagelmiştir. Günümüzde neredeyse tüm iletişim araçlarında bu yapının türevleriyle karşılaşmak mümkündür. Otomatik Opera nın başlangıç noktası da buna denk gelir. Otomatik Opera, günümüz iletişim araçlarıyla insanların etkileşimlerini mercek altına alan bir çalışmadır. Yerleştirmenin en önemli kısmı tekrara dayalı olmadan sağlanması, bir başka deyişle bilgisayarın kendi kararları doğrultusunda eserini ortaya koyacak olmasıdır. Bu nedenle eser otomatik { ~ ~ } { ~ ~ } ^ ^ bir eser (yani opera) olarak adlandırılmıştır. Yerleştirmenin temel amacı kadın-erkek ilişkilerine esprili bir biçimde yaklaşmak, iki tarafın da kendinden olan hatalarının, beklentilerinin, bilgisayar algoritmaları ü * ü ø çerçevesinde insanlara sunulması olacaktır. Geleneksel opera sanatının ses teknikleri ise bilgisayar tarafından modellenecek, hem sentetik hem de doğal seslerle, bu ifadelerin vücut bulması sağlanmaya çalışılmıştır. Eser beş sahneden oluşmaktadır: Soyutan ; Sesli harflerin sentezlenmesiyle soyut bir etkileşim modeli ve şarkıları, şkıbult ; { ~ ~ } { ~ ~ } ^ ^ { (yazım hatası yok) Kaçmaya çalıştığımız içgüdüsel yönelimlerimizin dolu yağışı model alınarak başkalaştırılması, Karakter atımı ; * ü * ü Yapısallığın parçalanarak bütün algısının yeniden inşası, Diyaley ; Kadın ve erkeğin ileti(şi)mi, Örotik ; İki farklı türün birbirlerini tanımlama ve beraberlik çabaları. Eserin tümü 15 dakikadır. ~ } { ~ ~ }
MEHMET CAN ÖZER ~ @...Henüz 30 yaşında bile olmayan Özer, yapısal, kavramsal ve duysal olarak, Avrupa da sesle uğraşan sanatçılardan çok ileride. ø ü Jörn Florian Fuchs (Wiener Zeitung)...Elektroakustik müziğin büyük bir ismi. Animafest (Belgium) Mehmet Can Özer 1981 yılında doğdu. Sırası ile Bilkent Üniversitesi, Cenevre Konservatuvarı ve Zürih HMT de bestecilik alanında eğitim gördü. Uluslararası birçok festivalde konserler verdi ve ustalık sınıfları düzenledi. 2009 yılında Türkiye deki ilk elektroakustik müzik albümü olan Siyah Kalem Dansı yayınlandı. 2012 yılında Sonpozisyonlar albümü Berlinz Records etiketiyle Avrupa da yayınlandı. Halen Aşure isimli yazılımı geliştirerek konserler vermektedir. Doktora seviyesindeki akademik çalışmalarını Bilkent Üniversitesi nde, doktora sonrası çalışmalarını ise Berlin Teknik Üniversitesi nde tamamlayan Mehmet Can Özer in çalgı kompozisyonları çeşitli ülkelerde seslendirilmekte, görsel/işitsel yerleştirmeler de yapmaktadır. Yurtiçi ve yurtdışından eser siparişleri alan ve çeşitli yarışmalarda birincilikleri de olan sanatçı, Hacettepe Üniversitesi Ankara Devlet Konservatuvarı nda öğretim görevlisidir. ^ ^ { ~ @ @ www.mehmetcanozer.com mcozer ~ } ^ ^ { ~ @ @ 5
} ^ ^ * ü ø Goethe-Institut Ankara Atatürk Bulvarı No:131 06640 Bakanlıklar / ANKARA { ~ ~ } ^ ^ { ~ @ T:+90 0312 419 52 83 F:+90 0312 418 08 47 www.goethe.de/ankara Goethe-Institut Ankara ü * GI_Ankara ~ } { ~ ~ } ^ ^ { ~ @ @ * ü ø ~ } ^ ^ { ü