2015 TEMMUZ- AĞUSTOS SEKTÖREL KÜRESELLEŞEN DÜNYADA EĞİTİMİN KÜRESELLEŞMESİ Melisa KORKMAZ Küreselleşme Kavramı Günümüz dünyasında artık ülkeler ekonomik, sosyal ve teknolojik ağlar ile birbirlerine sıkı sıkı bağlanmış durumdadır. Bu görünmez bağlar sonucu maddi ve maddi olmayan değerler ulusal sınırları aşarak tüm dünyaya yayılmıştır. Tüm bunların sonucunda da ülkeler arası karşılıklı işbirliği artmış, ortak hareket etme zorunluluğu ortaya çıkmıştır. Küreselleşme sadece ekonomik ve siyasal alanda değil; toplumsal yaşamın kültür, hukuk, eğitim ve eğlence gibi birçok alanında da etkisini göstermektedir Kültürel değerlerin hızlı akışı ve küreselleşme sonucu artan karşılıklı etkileşim ile ortaya çıkan kültürel benzeşme küreselleşmenin kültürel alandaki etkilerini gözler önüne sermektedir. Bu duruma tepki olarak yerel kültürler, yerel mutfaklar, yerel yaşam tarzları ilgi çekmeye başlamıştır. Küreselleşmenin ekonomik boyutunda ise mal, hizmet ve işgücünün uluslararası hareketliliği, uluslararası sermaye kuruluşları, uluslararası yatırım, uluslararası rekabet gibi kavramlar dilimize yerleşmiştir. Teknolojik boyutta ise, diğer tüm boyuttaki etkileri güçlendiren, bilgi ve iletişim teknolojilerindeki değişim, bilginin hızlı aktarımı gibi olgular dikkat çekmektedir. Küreselleşme ve Eğitime Etkileri İnsanların ve toplumların değişimleri anlamaları, değişimlere uyum sağlamaları, değişimlerin olumsuz etkilerinden korunabilmeleri için bilgi, son derece önemli hale gelmiştir. Küreselleşen dünyada bilgiye ulaşabilen, bilgiler arasında uygun seçim yapabilen, seçtiği bilgiyi uygulayabilen ve kendisi bilgi üretebilen birey ve uluslarla, bunu yeterince başaramayan birey ve uluslar arasındaki fark giderek açılmaktadır. Güç dengeleri bilgiyi elinde tutanlardan yana doğru kaymaktadır. Bilgiyi üretemeyen ve erişemeyenler, bunu yapabilenler karşısında zayıf ve korunmasız kalmaktadır. Bilgiye erişmenin, bilgiyi uygulayabilmenin ve bilgi üretebilecek yeterliğe sahip olmanın yolu eğitimdir. 8
Küreselleşmenin ve bilginin kolay, hızlı ve düşük maliyetle akışına olanak sağlayan iletişim teknolojilerindeki gelişmeler, birçok alanda olduğu gibi eğitimde de oldukça büyük etkilere neden olmuştur. Eğitimdeki değişim, eğitimin toplumsal yapıyı oluşturan en temel bileşenlerden biri olması nedeniyle, -- toplumsal yapıda dönüşümün ve gelişimin yaşandığı küreselleşen dünyada meydana gelen değişmelerden etkilenmesi sonucu oluşmaktadır. Diğer taraftan eğitimin kendisi de toplumsal yapıyı etkileyen önemli unsurlardandır. Bu nedenledir ki günümüzde gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin birçoğu, küreselleşmenin neden olduğu toplumsal değişimin gereklilikleri nedeniyle eğitim sistemlerini geliştirmek için bir dizi yenilikler yapmışlardır. Bu yenilikler, Sistem düzeyinde reformlar, Teknoloji destekli modern eğitim kurumlarının oluşturulması, Öğretmenlerin mesleki bilgi ve beceri düzeylerinin yükseltilmesi ve Okul yönetiminde yenilikler yoluyla, öğretme öğrenme sürecinin geliştirilmesi şeklindeki değişik politika ve uygulamaları içermektedir. Günümüz küresel rekabet ortamında sürdürülebilir bir büyüme için ülkeler, bireyleri bu dönemin gerekliliklerini karşılayabilecek nitelikte yetiştirmeleri gerekmektedir. İnsan, toplum ve diğer tüm sistemlerin merkezinde olan eğitim sistemi, dinamik yapıdadır ve sürekli değişime, dönüşüme ve etkilenmeye açıktır. Bu nedenle ülkelerin eğitim programlarını hazırlarken yaşanan gelişim ve değişmeleri göz önünde bulundurmaları gerekmektedir. Nitelikli insan gücüne duyulan ihtiyacın artması, Öğrencilerin ilgi, ihtiyaç ve yeteneklerinin farklılaşması, Birey ve toplum ihtiyaçları arasında ilişkinin kurulması gerekliliği, Bilginin niceliği ve niteliğinin gelişmesi ve yeniden yapılandırılması, Teknolojik gelişmelerin eğitime etkisi, Bireyselleştirilmiş eğitim ihtiyacının öneminin artması, Yaşam boyu eğitim gerekliliği, Bilen ve bildiğini uygulayabilen bireylere duyulan ihtiyaç, Yaratıcı ve üretken insanlar yetiştirmenin gereği, Disiplinler arası anahtar becerilerin gelişmesi, Yaşantı yoluyla öğrenme ve öğrenme yerinin örgün eğitim kurumlarının dışına çıkması gibi nedenlerle eğitim programları, küreselleşmenin etkilerine uyum sağlayarak gelişmeli ve çeşitlenmelidir. 9
Günümüz koşullarında ülkeler, eğitim programlarını, gelişen teknoloji ve bilime paralel olarak yenilemeli, bilgiyi artık evrensel düzeyde güncelleyerek bireylere aktarmalı, her birey sadece kendi bulunduğu bölgeyi değil, dünyanın her yerini yakından takip edebilmeli ve bu yetilere sahip olarak yetiştirmelidir. Bugün gelinen noktada artık bireyler, uluslararası birikime sahip dünyayı tanıyan ve değişime açık, yenilikçi, eleştirel düşünebilen, farklı bakış açıları geliştirebilen insanlar olmalıdır. Bu nedenle eğitim programları, değişime açık, toplumsal değerleri koruyan, bireyselliğe uygun, küresel vatandaş yetiştirme ve iş yaşamına dönük, potansiyelleri açığa çıkaran, teknolojiye açık ve farklı düşünen bireyler yetiştirmeyi amaçlamalıdır. Bu doğrultuda ülkelerin, toplumsal değerlere uygun ve değişimi kabul eden, yetiştirilmek istenen insan tipine uygun ve öğrenci merkezli, pratik, özgün, mesleki eğitime önem veren, dış dünyayla bağlantılı ve aynı zamanda akademik ve bilimsel gelişimi de sağlayan bir eğitim modelini benimsemesi ve uygulaması gerekmektedir. Küresel Eğitimin Amaçları Bölgesel boyutta değerlendirildiğinde her ülkenin bölgesel eğitim politikasının amaçları birbirinden farklılık gösterdiği görülmektedir. Küresel boyutta değerlendirildiğinde ise, ülkelerin küresel eğitim politikalarında ortak amaçları olduğu ortaya çıkmaktadır. Ülkelerin küresel eğitim politikalarının ortak amaçlarından bazıları aşağıdaki şekilde yer almaktadır: Öğrencilere kültürlerarası farklılıkları ayırt etme becerisi kazandırmak, Olayları küresel açıdan değerlendirmeye yardımcı olmak, Değişik kültürlerde çalışmayı amaçlayan öğrencilere yönelik yabancı dil ve uyum sağlama becerisi kazandırmak, Değişik kültürden gelen insanlarla beraber çalışma becerisi kazandırmak, Kültürel duyarlılık ve deneyim kazandırılması amacıyla çok taraflı düşünme becerisi edindirmek, Kültürel farklılıklara uygun olarak nasıl hareket edileceğini öğretmek, Çok uluslu bir grubun nasıl yönetileceğini öğretmek. Eğitimin Küreselleşmesi Ekonomik bir büyüklük olarak küresel eğitim sektörü, şu anda 170 milyar dolarlık; gelecek 10 yılda ise yaklaşık 250 milyar dolarlık bir pazar konumundadır. 2014 te yurtdışı eğitimi tercih eden 4 milyon öğrenci kendi ülkesinden ayrılarak yurtdışına çıkmıştır. 10
Yurtdışı eğitimde Amerika, 740 binden fazla yabancı öğrenci ile en çok tercih edilen ülke konumundadır. Ülkemiz ise OECD ye üye ülkeler içerisinde %1 ile en az uluslararası öğrenciyi misafir eden ülkeler arasında yer almaktadır. Her yıl yaklaşık 60 bin yabancı öğrenci eğitim için Türkiye yi tercih ederken, Türkiye den de 90 bin öğrenci eğitim için yurtdışına gitmektedir. Türkiye den yurtdışına giden 90 bin öğrencinin; 30 bini üniversite lisans ve yüksek lisans, 35 bini dil eğitimi, 7 bini Erasmus, 7 bini work and travel, 20 bin ise diğer programlara katılmaktadır. Dünyada öğrencilerin en çok tercih ettiği ülkeler ABD ve İngiltereyken Türkiye de sıralama İngiltere ve ABD olarak değişmektedir. Bu iki ülkenin ardından Türk öğrenciler sırasıyla Almanya, Fransa, Avustralya, Kanada, Rusya, Çin ve İtalya yı tercih etmektedir. En çok tercih edilen meslek alanları İşletme, Uluslararası Ticaret ve Pazarlama, Mühendislik, Fen Bilimleri, Medya ve Güzel Sanatlar şeklinde sıralanmaktadır. Son dönemde aşçılık mesleğinin dikkat çekmesi ile birlikte bireyler, hem bu alanda eğitim alabilecekleri hem de alanları doğrultusunda lüks otellerde staj yapma imkanları sağlayan programları da tercih etmeye başlamışlardır. Teknolojinin gelişmesi ve üniversitelerin bu gelişmeye entegre olması sonucu e- öğrenme de eğitim için tercih edilen seçeneklerden biri haline gelmiştir. E-öğrenme, yurtdışına fiziki olarak, maddi sebepler ya da iş yoğunluğu nedeniyle gidemeyen kişiler için eğitim olanağı olarak karşımıza çıkmaktadır. Sonuç ve Öneriler Küreselleşmenin sonucunda ulaşım imkanlarının gelişmesi, kişilerin serbest dolaşımı sonucunda artık bireyler, sadece kendi ülkelerinde alacakları eğitim programını değil, bu seçtikleri eğitim programını hangi ülkede alacaklarını da belirleme olanağına sahiptir. Fakat bu olanak, eğitim programlarının da küresel olması gerekliliğini beraberinde getirmiştir. Küreselleşmenin sonucunda artık eğitim de rekabete açılmış durumdadır. Bir ülkenin sağladığı eğitim programlarının, okullarının ve eğitim görevlilerinin tercih edilebilmesi için eğitimin de küreselleşmesi gerekmektedir. Öncelikle bilimsel temelleri sağlam kurgulanmış bir eğitim altyapısının oluşturulması gerekmektedir. Bunun nedeni eğitimin kalitesinin, eğitim için gidilecek ülkenin belirlenmesi aşamasında öncelikli faktörlerden biri olmasından kaynaklanmaktadır. Belirleyici faktörlerden bir diğeri ise uluslararası bağlantıları kuvvetli olan üniversitelerin varlığıdır. İstihdam edilebilirlik ve dil olanakları da önem verilen diğer faktörlerdendir. 11
Bu kapsamda küresel eğitim ortamında ülkemizin tercih edilirliğinin arttırılması için; 1. Küreselleşen dünyanın ihtiyaçlarına göre eğitim programları sürekli güncellenmelidir, 2. Programlar günün ihtiyaçları dikkate alınarak geliştirilirken geleceğe dönük perspektifler de göz önünde bulundurulmalıdır, 3. Programların esnek ve süreç odaklı olmalıdır, 4. Programlar bireyi değişen dünya şartlarına uygun ulusal ve evrensel değerleri içerecek şekilde hazırlanmalıdır, 5. Programlar bireyleri iş yaşamına hazırlayıcı nitelikte mesleki eğitime de önem verecek şekilde düzenlenmelidir, 6. Programlar yetiştirilmek istenen insan tipine uygun olarak hazırlanmalıdır. Kaynakça Gömleksiz, Kılınç, (2012). Küreselleşmenin Eğitim Programları Üzerindeki Etkisine İlişkin Akademisyen Görüşleri: Nitel Bir Çalışma, Mustafa Kemal Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 9(17), 397-413. Çelik, Gömleksiz, (2000). A Critical Examination of Globalization and İts Effects on Education, Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 10(2), 133-144. Miser, (2002). Küreselleşen Dünyada Yetişkin Eğitimi, Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Dergisi, 35(1-2) http://www.dunya.com/toplum/egitim/egitim-icin-her-yil-90-bin-ogrenci-gidiyor- 60-bin-geliyor-256679h.htm (erişim tarihi: 24.03.2015) 12