Hipertansiyonlu Geriatrik Hastalarda İntraoperatif Ortalama

Benzer belgeler
GİRİŞ. Serebral Oksimetre (NIRS) kardiyak cerrahide beyin oksijen sunumunun monitörizasyonunda sıklıkla kullanılmaktadır

Mustafa Kemal YILDIRIM*, Tülay TUNÇER PEKER*, Dilek KARAASLAN*, Betül MERMİ CEYHAN**, Oktay PEKER***

N-ASETİL SİSTEİNİN AÇIK KALP CERRAHİSİ SONRASI NÖROKOGNİTİF FONKSİYONLARA ETKİSİ. Uzm.Dr. Canan ÜNLÜ Dr. Fatma UKİL

Çalışmaya dahil edilme kriterleri

Serap Kalaycı, Halide Oğuş, Elif Demirel, Füsun Güzelmeriç, Tuncer Koçak

OFF-PUMP KORONER ARTER BYPASS GREFT CERRAHİSİ İÇİN YÜKSEK FEMORAL BLOK YÖNTEMİ

Kronik Hipotansif Diyabetik Hemodiyaliz Hastalarında Midodrin Tedavisinin Etkinliği

KORONER ARTER BYPASS GREFT CERRAHİSİ UYGULANAN HASTALARDA POSTOPERATİF TRAMADOLE DEKSMEDETOMİDİN EKLENMESİNİN ETKİLERİ

26-29 Mayıs 2010 tarihinde Ankara da yapılan 17. Ulusal Cerrahi Kongresi nde Poster olarak sunulmuştur.

Akış: Organ İskemilerinin Erken Tanısında Yeni Bir Uygulama: Laser Speckle Görüntüleme

PEDİYATRİK KALP CERRAHİSİNDE REKTAL YOLLA VERİLEN KETAMİN, MİDAZOLAM VE KLORALHİDRAT PREMEDİKASYONLARININ KARŞILAŞTIRILMASI

Konjenital Kalp Cerrahisinde Periferik Venöz Basınç Santral Venöz Basınca Alterna=f Olabilir Mi?

S Bulun, T Kudsioğlu, N Yapıcı, A Aygün, Z Tuncel, I Doğusoy, T Okay, Z Aykaç

T.C. PAMUKKALE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ANESTEZİYOLOJİ VE REANİMASYON ANABİLİM DALI

Postanestezik ajitasyon

EŞ ZAMANLI KALP VE BÖBREK TRANSPLANTASYONU YAPILAN BİR OLGU

DEĞİŞİK TAZE GAZ AKIM HIZLARININ PEROPERATİF KAS GEVŞETİCİ TÜKETİMİ ÜZERİNE ETKİLERİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

İNTRATEKAL MORFİN UYGULAMASININ KORONER ARTER BYPASS GREFT OPERASYONLARINDA ETKİSİ

Kardiyopulmoner bypass uygulanacak olgularda insülin infüzyonunun inflamatuvar mediatörler üzerine etkisi

M. Cavidan ARAR, Alkin ÇOLAK, Turan EGE*, Sevtap Hekimoğlu Şahin, Bülent Yıldız, İlker Yıldırım, Nesrin Turan** Trakya Üniversitesi Tıp Fakültesi

Hazırlayan Oya SAĞIR Bahçelievler Aile Hastanesi Eğitim Gelişim Hemşiresi 2014

T.C. MARMARA ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU ANESTEZİ PROGRAMI DÖNEM İÇİ UYGULAMA DEĞERLENDİRME FORMU

ÖRNEK BULGULAR. Tablo 1: Tanımlayıcı özelliklerin dağılımı

U.Topuz, T.Akbulak, T.Altunok, G.Uçar, K.Erkanlı, İ.Bakır İstanbul Mehmet Akif Ersoy GKDC Eğ. Ar. Hastanesi

Eskimeyen Yeniler: Nabız Hızı ve Nabız Basıncı

HİBRİD VASKULER CERRAHİDE ANESTEZİ DENEYİMLERİMİZ

HEMODİYALİZ HASTALARININ HİPERTANSİYON YÖNETİMİNE İLİŞKİN EVDE YAPTIKLARI UYGULAMALAR

Zafer Cengiz ER 1, Ertan DEMİRDAŞ 2, Kıvanç ATILGAN 2, Koray AK 3, Selim İŞBİR 3, Sinan ARSAN 3

Taner KÜÇÜKCERİT, Atakan ERKILINÇ. Halide OĞUŞ, Füsun GÜZELMERİÇ, Tuncer KOÇAK Kartal Koşuyolu Yüksek İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İstanbul

Perioperatif süreçte kan basıncı yükselmesinin olumsuzlukları nelerdir?

Türk Hipertansiyon İnsidans Çalışması

Perioperatif Hedefe Yönelik Tedavi Protokol Özeti

HEMODİYALİZ HASTALARININ GÜNLÜK YAŞAM AKTİVİTELERİ, YETİ YİTİMİ, DEPRESYON VE KOMORBİDİTE YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ

KAN BASINCI KONTROLÜNÜ İYİLEŞTİRMENİN YOLLARI. Doç. Dr. Başol Canbakan Etlik İhtisas Eğitim ve Araştırma Hastanesi

II. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR:

KVC YOĞUN BAKIMDA HİPOTANSİF VE KANAMALI HASTAYA YAKLAŞIM HEM. ASLI AKBULUT KVC YOĞUN BAKIM

Kronik Böbrek Hastalarında Eğitim Durumu ve Yaşam Kalitesi. Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi Nefroloji Kliniği, Prediyaliz Eğitim Hemşiresi

Romatizmal Mitral Darlığında Fetuin-A Düzeyleri Ve Ekokardiyografi Bulguları İle İlişkisi

hs-troponin T ve hs-troponin I Değerlerinin Farklı egfr Düzeylerinde Karşılaştırılması

Bugün Neredeyiz? Dr. Yunus Erdem Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Nefroloji Ünitesi

TORAKOTOMİ VAKALARINDA TORAKAL EPİDURAL ANALJEZİNİN POSTOPERATİF KOGNİTİF FONKSİYONLARA ETKİLERİ

Prediyaliz Kronik Böbrek Hastalarında Kesitsel Bir Çalışma: Yaşam Kalitesi

GEBELİK VE PULSATİL AKIM EŞLİĞİNDE KARDİYOPULMONER BAYPAS

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

Maskeli Hipertansiyonda Anormal Tiyol Disülfid Dengesi

İNTRAOPERATİF GELİŞEN HİPOTANSİYONDA VOLÜM TEDAVİSİ veya VAZOPRESSOR. Doç. Dr. Necati GÖKMEN DEÜTF Anesteziyoloji AD, İZMİR

RENAL TRANSPLANT ALICILARINDA SODYUM ATILIMI, BÖBREK HASARI VE EKOKARDİYOGRAFİK PARAMETRELERİN İLİŞKİSİ

Hazırlayan: Hatice Şentürk Acıbadem Bursa Hastanesi Klinik Eğitim Hemşiresi Hazırlanma Tarihi: 01/08/2016

Kadınlarda Koroner Bypass Operasyonunun Özellikleri ve Sonuçları

¹GÜTF İç Hastalıkları ABD, ²GÜTF Endokrinoloji Bilim Dalı, ³HÜTF Geriatri Bilim Dalı ⁴GÜTF Biyokimya Bilim Dalı


Total Tiroidektomi yapılan hastalarda MSKKM Nomogramının Değerlendirilmesi

PERİOPERATİF ANEMİ. Dr. Hüseyin İlksen TOPRAK İnönü Ün. Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Rean AD

Bir ARB Olarak Olmesartan. Prof. Dr. Tevfik Ecder İstanbul Bilim Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Nefroloji Bilim Dalı

Dr. Figen HANAĞASI Gayrettepe Florence Nightingale Hastanesi Nöroloji Bölümü

AZOTPROTOKSİT YAŞLI HASTALARDA POSTOPERATİF GEÇ DÖNEM KOGNİTİF FONKSİYONLARI ETKİLER Mİ?

Akut böbrek hasarının (ABH) önlenmesi: hangi sıvıyı tercih edelim? Doç.Dr. Halil Yazıcı İstanbul Tıp Fakültesi Nefroloji Bilim Dalı

Çok Kesitli Bilgisayarlı Tomografik Koroner Anjiyografi Sonrası Uzun Dönem Kalıcı Böbrek Hasarı Sıklığı ve Sağkalım ile İlişkisi

Atrial Fibrilasyon dan Gerçek Kesitler: WATER (Warfarin in Therapeutic Range) Registry den İlk Sonuçlar

Obez Çocuklarda Kan Basıncı Değişkenliği ve Subklinik Organ Hasarı Arasındaki İlişki

Sevofluran ve İzofluran Anestezisinin Postoperatif Erken Dönemde Kognitif Fonksiyonlara Etkisi +

Diyaliz Hastalarında Kan Basıncı Ölçümü Hangi Pozisyonlarda Yapılmalıdır?

Anestezi ve Termoregülasyon

13/05/15 OBEZİTE CERRAHİSİNDE ANESTEZİ YÖNETİMİ SUNU PLANI HASTA TRANSFERİ VE POZİSYON

Tiroid Cerrahisinde Nöromonitorizasyonun Rekürren Laringeal Sinir Hasarı Oranına Etkisi

Kalp Cerrahisinde Üç Farklı Anestezi Tekniğinin Serebral Oksijenasyon ve Postoperatif Nörokognitif Fonksiyonlar Üzerine Etkisi

TÜRK ANESTEZİYOLOJİ VE REANİMASYON DERNEĞİ (TARD) ANESTEZİ UYGULAMA KILAVUZLARI POSTANESTEZİK BAKIM

SIRS MI? SOFA MI? Dr. Ömer SALT TRAKYA ÜNİVERSİTESİ ACİL TIP AD

Oral Çinko Alımının Kan Basıncı ve Karbonhidrat Metabolizması Üzerindeki Etkisi

KONVANSİYONEL/ LİGASURE TİROİDEKTOMİ

UFUK ÜNİVERSİTESİ ANESTEZİ TEKNİKERLİĞİ PROGRAMI UYGULAMA DOSYASI

Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı,Tekirdağ M. Cavidan Arar

HİPERTANSİYON & EGZERSİZ

ANESTEZİ UYGULAMALARINDA HASTA ANKSİYETESİNİ NASIL AZALTABİLİRİZ?

Akut İskemik İnme. İskemik İnme (%85) Hemorajik inme (%15)

Doç.Dr. Fevzi TORAMAN Acıbadem Üniversitesi Anesteziyoloji ve Reanimasyon ABD GKDA 2011 ANTAKYA

Diyaliz hastalarında morbidite ve mortalite oranı genel populasyondan kat daha yüksektir.*

EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI. Doç.Dr.Mitat KOZ

Sepsis Hastalarının Yoğun Bakımdan Servise Taburculukta ph, LDH ve Kalp Hızının Sistematik Değerlendirilmesi

GERİATRİK HEMODİYALİZ HASTALARINDA KOMORBİDİTE VE PERFORMANS SKORLAMALARININ PROGNOSTİK ÖNEMİ; TEK MERKEZ DENEYİMİ

Tiroidektomi Sonrası Hipokalsemi Gelişiminde İnsidental Paratiroidektominin, Hastaya Ait Özelliklerin ve Cerrahi Yöntemin Etkilerinin İncelenmesi

Acil Serviste Hipertansif Hastaya Yaklaşım

Tamamlayıcı Tiroidektomilerde Gama Dedektör Yardımlı Cerrahinin Rolü

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HASTALIK ALGISI ÖLÇEĞİNİN KLİNİK SONUÇLAR İLE İLİŞKİSİ

LAPAROSKOPİK SLEEVE GASTREKTOMİ SONRASI METBOLİK VE HORMONAL DEĞİŞİKLİKLER

PERİTON DİYALİZİ HASTALARINDA AKIM ARACILI DİLATASYON VE ASİMETRİK DİMETİLARGİNİN MORTALİTEYİ BELİRLEMEZ

Resüsitasyonda HİPEROKSEMİ

DİYABET TEDAVİSİNDE HEDEF KAN BASINCI:

JNC 8 göre Hipertansif Hastanın Tedavide Kan Basıncı Hedefi Ne Olmalı

Sağlık Hizmetleri Genel Müdürlüğü Sağlıkta Kalite ve Akreditasyon Daire Başkanlığı

Türk Yoğun Bakım Derneği Mekanik Ventilasyon Kursu Şubat 2010, İstanbul.

DOĞUMSAL KALP HASTALIĞI OLAN YENİDOĞANLARDA ERKEN DÖNEM PROGNOZ

Trakea Rüptürü. Nadir Bir Entübasyon Komplikasyonu. Doç. Dr. Aydın KARAKUZU Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Lefkoşe, KKTC Nisan 2011

ÇOCUK YOĞUN BAKIMDA ULTRASONOGRAFİ EŞLİĞİNDE SANTRAL KATETER UYGULAMALARI

Prof. Dr. Azem AKILLI EÜTF Kardiyoloji İzmir

Ölçüm Aletleri Çalışması ş Sonuçları. Hastalıkları Derneği

Sunu planı. Solunum yetmezliği NON-İNVAZİV MEKANİK VENTİLASYON NIMV

Doç. Dr. Halil Coşkun. Dr. Hüseyin Kazim Bektaşoğlu

HASTALARIN ANESTEZİ, ANESTEZİST VE GÖREVLERİ HAKKINDAKİ BİLGİ DÜZEYLERİ: ANKET ÇALIŞMASI

Transkript:

Hipertansiyonlu Geriatrik Hastalarda İntraoperatif Ortalama Kan Basıncının Postoperatif Kognitif Fonksiyona Etkisi Pınar Özlülerden 1, Seher İlhan 1, İbrahim Öztürk 2, Hakan Erbay 1 1 Pamukkale Üniversitesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon AD, Denizli 2 Dışkapı Yıldırım Beyazıt Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Kliniği, Ankara Özet Amaç: Postoperatif kognitif disfonksiyon (POKD), bireysel bilgi edinme ve sorunları çözmeyi sağlayan bellek ve mental süreçteki azalmadır. Hipertansiyon tanısı almış geriatrik hastalarda, intraoperatif ortalama kan basıncı (OKB) değerlerinin POKD gelişmesine etkisini incelemeyi amaçladık. Materyal ve Metot: Mart 2012-Ekim 2012 tarihleri arasında yapılan prospektif, randomize ve çift kör araştırmaya 65 yaş üstü, Amerikan Anesteziyoloji Derneği (ASA) fiziksel durumu II-III olan ve en az bir saat elektif cerrahi geçiren hastalar dahil edildi. Hastalar iki gruba ayrıldı (Grup H, hipertansiyon tanısı alanlar; Grup K, normotansif olanlar). Anestezi indüksiyonunda 1,5-2 mg kg -1 propofol, 0,08-0,1 mg kg -1 vekuronyum ve anestezi idamesinde desfluran, 0,1 mcg kg -1 dk -1 remifentanil uygulandı. İntraoperatif OKB kontrol değerlerin ±%20 sınırları içersinde stabil tutuldu ve preoperatif 5, 15, 30, 45, Effect of Intraoperative Mean Blood Pressure on Postoperative Cognitive Function In Geriatric Patients with Hypertension ABSTRACT Objective: Postoperative cognitive dysfunction (POCD) is a decrease on mental and memorial process that provides individual information and solving the problems. We aimed to review the effect of intraoperative mean blood pressure (MBP) on development of in geriatric patients diagnosed with hypertension. Material and Metod: Patients older than 65 years old, diagnosed with an American Society of Anesthesiologist (ASA) physical condition II-III and underwent elective surgery that continued at least one hour were included this prospective, randomized and double blinded study conducted between March 2012-October 2012. The patients were divided into two groups (Group H, diagnosed as hypertension; Group K, normotension). 1.5-2 mg kg -1 propofol and 0.08-0.1 mg kg -1 vecuronium were applied 60, 90 ve 120. dakikada ölçülen değerler kaydedildi. Preoperatif nöropsikolojik testler uygulandı ve postoperatif 1.gün ve 1.ayda tekrarlandı. Bulgular: 90 hasta araştırmaya dahil edildi ancak 81 hasta (Grup H de 40, Grup K de 41) araştırmayı tamamladı. Preoperatif OKB Grup H de daha yüksekti (110±15 e karşı 104±13, p<0,05). Postoperatif birinci günde Grup H de %35, Grup K de %31,7 (14/40 a karşı 13/41, p>0,05) ve birinci ayda Grup H de %15, Grup K de %19,5 (6/40 a karşı 8/41, p>0,05) POKD gözlendi. POKD ile OKB değerleri arasında korelasyon bulunamadı. Sonuç: Kardiyak olmayan geriatrik cerrahi hastalarda, intraoperatif OKB değerleri preoperatif kontrol değerlerine göre ±%20 sınırları içersinde sürdürüldüğünde, kısa ve ara dönem POKD gelişimi için bir risk etkeni olmadığı sonucuna vardık. Anahtar Kelimeler: Postoperatif kognitif disfonksiyon, yaşlı, hipertansiyon, ortalama kan basıncı at anesthesia induction and desflurane and 0.1 mcg kg -1 min -1 remifentanil at anesthesia maintain. Intraoperative MBP was stabilized at limits ±20% of control measure and was recorded on minute 5, 15, 30, 45, 60, 90 and 120. Neuropsychological tests were applied preoperatively and repeated at postoperative day 1 and month 1. Results: 90 patients were included in the study but 81 of them (40 in Group H; 41 in Group K) completed. Preoperative MBPs were higher in Group H (110±15 vs 104±13, p<0.05). POCD was observed as 35% in Group H and 31.7% in Group K (14/40 vs 13/41, p>0.05) at postoperative day 1 and as 15% in Group H and 19.5% Group K (6/40 vs 8/41, p>0.05). No correlation was found between POCD and values of MBPs. Conclusion: We conclude that intraoperative MBP is not a risk factor for development of POCD at short and intermediate period in non-cardiac geriatric surgical patients, when it was maintained within±20% compared to to preoperative control values. Key Words: Postoperative cognitive dysfunction, aged, hypertension, mean blood pressure 43

Gİrİş Kognitif işlev, bireysel bilgi edinmeyi, sorunları çözmeyi ve geleceği planlamayı sağlayan bellek ve algının mental sürecidir. Postoperatif kognitif disfonksiyon (POKD) ise bu süreçlerdeki azalmadır ve nöropsikolojik testlerle belirlenir. Yaşlılarda postoperatif 7. günde %25-40 sıklıkta karşılaşılan bu sorun, zaman içinde azalmakta ve sıklığı 3. ay sonunda %3 civarına düşmektedir. 1 Etiyolojisi kesin olarak bilinmemesine karşın, POKD oluşumunda bir çok mekanizma ve etken suçlanmaktadır. En çok kabul gören etkenler arasında ileri yaş, anestezi süresi, eğitim düzeyi, ameliyat sonrası enfeksiyon ve ameliyat sırasındaki hipotansiyon ya da hipoksemi gelişimi yer almaktadır. 2 İntraoperatif dönemdeki kan basıncı düşüşü, serebral perfüzyonda azalma sonucu POKD ve serebral iskemi gibi komplikasyonlara yol açabilmektedir. 3 Yaşlanmayla birlikte serebral damarlarda uzama ve kıvrım artışı oluşur. Bu da yeterli beyaz cevher perfüzyonu sağlamak için gerekli minimal kan basıncını yükseltir. Uzun dönem hipertansiyonun arter lümen çapındaki etkisi, beynin hafıza fonksiyonunu sağlayan vital bölgerinde hipoperfüzyonla sonuçlanabilmektedir. Hatta hipertansif hastalarda arter basıncında hızlı bir düşüş kan akımında ani bir düşüşe neden olarak beyaz cevherde iskemiye neden olabilmektedir. 4 İntraoperatif dönemde hipotansiyonun görülmesi POKD ile ilişkilendirilmiş olmasına karşın, literatürde hipertansiyonlu hastaların ortalama kan basıncı (OKB) seyrinin kognitif fonksiyonlara etkisini inceleyen bir randomize kontrollü araştırmaya rastlamadık. Bu nedenle, çalışmamızda intraoperatif dönemde normal sınırlarda kalması sağlandığı sürece OKB değerinin, hipertansif hastalarda POKD ile ilişkili olup olmayacağını nöropsikolojik testler kullanılarak analiz etmeyi amaçladık. Materyal ve Metot Bu çalışma Pamukkale Üniversitesi Eğitim Uygulama Araştırma Hastanesi ameliyathanesinde, Mart 2012-Ekim 2012 tarihleri arasında etik kurul onayı ve hastaların bilgilendirilmiş yazılı izinleri alınarak prospektif, randomize ve çift kör olarak gerçekleştirildi. Preanestezik değerlendirmede fiziksel durumu Amerikan Anesteziyoloji Derneği (ASA) II- III, 65 yaş ve üzerinde, en az 1 saat sürmesi öngörülen elektif cerrahi planlanan, görme ve duyma bozukluğu olmayan, okuma-yazma bilen hastalar çalışmaya alındı. Diabetes mellitus, dislipidemi, kalp, karaciğer ve böbrek yetersizliği bulunan, alkol ya da madde bağımlısı olan, psikiyatrik yakınması ve tanısı olan, psikiyatrik ilaç kullanan, santral sinir sistemi (SSS) hastalığı olan, demansı, serebrovasküler olay nedeniyle kalıcı defisiti bulunan, kardiyak ejeksiyon fraksiyonu (EF) <%30 olan, son 3 ay içinde genel anestezi almış, Tablo 1. Demografik veriler Grup K Grup H Cinsiyet Kadın (n) 16 19 Erkek (n) 25 21 Yaş 65-74 (n) 34 35 75-84 (n) 7 5 Eğitim düzeyi Okuryazar (n) 29 27 İlkokul (n) 12 13 Ağırlık (kg) (Ort± SS) 75,63±10,36 77,15±11,43 Boy (cm) (Ort± SS) 170,90±9,83 167,17±10,67 Yandaş hastalık Yok (n) 23 21 Var (n) 18 19 ASA ASA II (n) 31 31 ASA III (n) 10 9 ASA: Amerikan Anesteziyoloji Derneği Tablo 2. Cerrahi türü ve süresi ile intraoperatif uygulanan tedaviler Grup K (n) Grup H (n) 60-120 dk 19 17 Cerrahi süresi 121-180 dk 18 17 181-240 dk 3 5 241 dk ve üzeri 1 1 Üroloji 19 16 Ortopedi 11 19 Cerrahi türü Kulak Burun Boğaz 3 1 Plastik Cerrahi 2 1 Göz 0 1 Diğer 6 2 Anti-hipertansif Kullanılmadı 36 21 ilaç kullanımı (*) Kullanıldı 5 19 Eritrosit Kullanılmadı 33 30 süspansiyonu Kullanıldı 8 10 Vazopressör ilaç Kullanılmadı 36 32 Kullanıldı 5 8 *: p<0,05 karotis arter ve kalp cerrahisi geçirmiş, metabolik bir bozukluğu olan, preoperatif Mini Mental Test (MMT) puanı 23 ve altında olan hastalar çalışmaya alınmadı. Hastalar, nöropsikolojik testleri uygulayan (P.Ö.) ve analiz eden (S.İ.) araştırmacılar ve araştırmaya katılan hastaların hangi gruba dahil olduklarını bilmeyecek şekilde opak, kapalı zarf usulü ile rasgele iki gruba ayrıldı (Grup H: hipertansiyon tanısı almış hastalar, Grup K: normotansif hastalar). Hastalara, ameliyattan 1 gün önce, nöropsikolojik testler (sözel bellek süreçleri testi, Stroop renk testi, anlık kaygı ölçeği, sürekli kaygı ölçeği, sayısal ağrı skalası (SAS), geriatrik depresyon skalası ve iz sürme testi) uygulandı. 44

Ameliyat odası ve derlenme ünitesinin ısısı 22-25ºC arasında tutuldu. Hastalara premedikasyon verilmedi. Ameliyat masasına alınan hastalara damar yolu açılarak, 10 ml kg -1 sa -1 hızında kristalloid sıvı infüzyonuna başlandı. Hastaların elektrokardiyografi (EKG), noninvaziv arteriyel kan basıncı ve periferik oksijen satürasyonu (SpO 2 ) monitörize edildi. Hastaların preoperatif kan basıncı değerleri not edildi. Kan basıncı 140/90 mmhg anestezi indüksiyonu için eşik değer kabul edildi. 10 L dk -1 %100 O 2 ile 1 dk preoksijenasyonun ardından İV 1,5-2 mg kg -1 propofol, 0,08-0,1 mg kg -1 vekuronyum bromür ve 0,1 μg kg -1.dk -1 remifentanil infüzyonu ile hastalar entübe edildi. Anestezi idamesinde 1 L dk - ¹ O 2 ve 1 L dk - ¹ kuru hava karışımı ile desfluran, remifentanil infüzyonu ve gerektiğinde 0,03 mg kg -1 vekuronyum bromür uygulandı. Sistolik kan basıncı (SKB), diyastolik kan basıncı (DKB), OKB ve SpO 2 değerleri kontrol ve entübasyondan sonraki 5, 15, 30, 45, 60, 90 ve 120. dakikalarda kaydedildi. Ameliyat süresince arteriyel kan basıncı bazal değerlerin ±%20 düzeyleri arasında sürdürüldü. Hastalara intraoperatif kan ürünü, vazopressör ilaç veya antihipertansif ilaç verilip verilmediği kaydedildi. Operasyon bitimine 10 dakika kala remifentanil infüzyonu kapatıldı. Hastalar neostigmin 0,04-0,08 mg kg -1 ve atropin 0,02-0,04 mg kg -1 ile dekürarize edilerek ekstübe edildi. Postoperatif ağrı durumu, analjezi uygulanıp uygulanmadığı, yoğun bakım ve mekanik ventilatöre ihtiyaç ve süresi gibi faktörler kaydedildi. Ameliyat sonrası 1.gün ve 1.ayda nöropsikolojik testler yinelendi. Bireysel bilgi edinme ve sorunları çözmeyi sağlayan bellek vemental süreçteki azalma olarak tanımlanan POKD tanısı nöropsikolojik testlerde iki veya daha fazla testte %20 den fazla bozulma ile konuldu. Çalışmada elde edilen bulguların istatistiksel analizleri SPSS 17.0 paket programı (SPSS Inc, USA) ile yapıldı. Verileri değerlendirilirken tanımlayıcı istatistiksel metotların (frekans, yüzde, ortalama, standart sapma) yanı sıra normal dağılımın incelenmesi için Kolmogorov-Smirnov dağılım testi kullanıldı. Niteliksel verilerin karşılaştırılmasında ise Pearson ki-kare testi kullanıldı. Niceliksel verilerin karşılaştırmalarında Mann Whitney U testi kullanıldı. Parametrelerin grup içi karşılaştırmalarında ise Wilcoxon işaret testi kullanıldı. OKB değerlerinin POKD ile ilişkisini belirlemek için Spearman korelasyon analizi uygulandı. İstatistiksel anlamlılık p<0,05 ve iki yönlü olarak kabul edildi. Bulgular Çalışmaya dahil edilecek hasta sayısı, her gruptan elde edilen hasta verilerine göre hesaplandı ve 82 olarak bulundu. Bazı hastaların araştırmayı tamamlayamaması yada araştırmadan ayrılmak istemesi ihtimaline karşılık, araştırmaya toplam 90 hasta kaydedildi. Ancak postoperatif dönemde 9 hasta (Grup H de 5 ve Grup K de 4) 45 Tablo 3. Operasyon sırasında ortalama kan basınçları Grup K Grup H Kontrol* 104,8±13,4 110,0±14,9 5. dk 81,3±17,1 84,7±17,7 10. dk 80,5±14,6 81,9±15,8 15. dk 81,7±15,7 85,8±20,1 20. dk 80,8±15,6 84,9±17,5 25. dk 81,3±17,6 82,0±16,5 30. dk 82,0±15,4 85,9±19,3 45. dk 82,0±15,6 85,0±17,6 60. dk 83,5±17,3 83,9±16,4 90. dk 82,6±15,3 83,0±17,1 120. dk 80,5±14,4 82,0±14,9 *: p<0,05 testlerin tümünü tamamlamadığı için araştırmadan çıkarıldı. Sonuçta Grup H de 40 ve Grup K de 41 hasta olmak üzere toplam 81 hasta analize dahil edildi. Gruplar arasında cinsiyet, yaş, eğitim düzeyi, ağırlık, boy, yandaş hastalık, ASA fiziksel durumu, uygulanan cerrahinin türü, cerrahi süreleri, operasyon sırasında verilen eritrosit süspansiyonu, vazopressör ilaç kullanımı ve postoperatif analjezik kullanımı açısından, kontrol ve hipertansiyon grupları benzerdi (p>0,05) (Tablo 1,2). Preoperatif dönemde OKB düzeyleri hipertansiyon grubundaki hastalarda (110±15 mmhg), kontrol grubundakilere (104±13 mmhg) göre daha yüksek bulundu (p<0,05). Cerrahi sırasında, OAB düzeyleri açısından kontrol ve hipertansiyon grupları arasında fark yoktu (p>0,05) (Tablo 3). Hipertansiyon grubundaki hastaların öğrenme puanları postoperatif 1.gün, kontrol grubundaki hastalara göre anlamlı olarak düşük bulundu (p<0,05). Preoperatif ve postoperatif 1.ay öğrenme puanları açısından kontrol ve hipertansiyon grupları arasında fark yoktu (p>0,05) (Tablo 4). Grup içi karşılaştırmalarda ise her iki grupta da; postoperatif 1.gün öğrenme puanlarındaki düşüş anlamlıydı (p<0,01). Postoperatif 1.ay öğrenme puanları postoperatif 1.gün öğrenme puanlarına göre anlamlı düzeyde artış gösterdi (p<0,01), ancak preoperatif öğrenme puanlarına göre anlamlı düzeyde düşük kaldı (p<0,01). Kısa süreli kelime belleği, uzun süreli kelime belleği, Stroop testi süresi, iz sürme testi ve kaygı ölçeği puanları açısından preoperatif, postoperatif 1.gün ve postoperatif 1.ayda iki grup arasında anlamlı fark yoktu (p>0,05) (Tablo 4). Grup içi karşılaştırmalarda ise her iki grupta da kısa ve Hİpertansİyonlu Gerİatrİk Hastalarda İntraoperatİf Ortalama Kan Basıncının Postoperatİf Kognİtİf Fonksİyona Etkİsİ

Tablo 4. Nöropsikolojik test puanları Öğrenme puanı KSKB USKB Stroop testi süresi İz sürme testi süresi GDSP Sayısal ağrı skalası Kaygı ölçeği puanı Grup K Grup H Preoperatif 61,76±8,96 59,55±8,14 Postoperatif 1.gün 58,88±8,91 ** 54,80±8,40 *,** Postoperatif 1.ay 60,85±8,88 ***,**** 57,60±8,37 ***,**** Preoperatif 12,12±1,27 12,50±1,40 Postoperatif 1.gün 10,34±1,26 ** 11,03±6,55 ** Postoperatif 1.ay 11,61±1,38 ***,**** 11,65±2,18 ***,**** Preoperatif 11,90±1,45 12,35±1,64 Postoperatif 1.gün 11,15±1,54 ** 11,20±2,28 ** Postoperatif 1.ay 11,47±2,67 ***,**** 11,90±2,51 ***,**** Preoperatif 2,88±1,27 2,50±1,40 Postoperatif 1.gün 4,66±1,26 ** 4,63±1,69 ** Postoperatif 1.ay 3,39±1,38 ***,**** 3,10±1,41 ***,**** Preoperatif 0,88±0,90 0,85±0,89 Postoperatif 1.gün 1,61±1,14 ** 1,35±1,10 ** Postoperatif 1.ay 1,06±0,77 ***,**** 1,05±0,75 ***,**** Preoperatif 10,00±3,00 10,90±2,45 * Postoperatif 1.gün 12,78±3,52 ** 13,95±3,30 ** Postoperatif 1.ay 11,17±3,30***,**** 11,85±2,77***,**** Preoperatif 1,63±1,11 2,25±1,35 * Postoperatif 1.gün 5,27±1,69 ** 6,55±2,22 *,** Postoperatif 1.ay 1,73±1,18***,**** 1,88±1,18***,**** Preoperatif 27,59±6,50 28,30±6,44 Postoperatif 1.gün 31,07±3,36 ** 30,98±6,34 ** Postoperatif 1.ay 29,38±3,50***,**** 28,95±3,94***,**** KSKB: kısa süreli kelime belleği, USKB: uzun süreli kelime belleği, GDSP: geriatrik depresyon skalası puanları. *: p<0,05, gruplar arası karşılaştırmada anlamlı fark var; **: p<0,01, grup içi karşılaştırmada preoperatif ve postoperatif 1.gün arasında anlamlı fark var; ***: p<0,01, grup içi karşılaştırmada postperatif 1.gün ve postoperatif 1.ay arasında anlamlı fark var; ****: p<0,01, grup içi karşılaştırmada preoperatif ve postoperatif 1.ay arasında anlamlı fark var. uzun süreli kelime belleğinde postoperatif 1.gündeki azalma preoperatif değerlere göre anlamlıydı (p<0,01). Postoperatif 1.ay postoperatif 1.güne göre anlamlı artış (p<0,01), preoperatif değerlere göre anlamlı düşüş oldu (p<0,01). Grup içi karşılaştırmalarda her iki grupta; postoperatif 1.gün stroop testi ile iz sürme testi süre farkında meydana gelen artış ve kaygı ölçeği puanlarındaki yükselme anlamlıydı (p<0,01). Postoperatif 1.aydaki değerler postoperatif 1.güne göre anlamlı düşüktü (p<0,01), preoperatif değerlere göre anlamlı düzeyde artmıştı (p<0,05, Tablo 4). Hipertansiyon grubundaki hastaların preoperatif geriatrik depresyon skalası puanları, kontrol grubundaki hastalara göre anlamlı yüksek bulundu (p<0,01). Postoperatif 1.gün ve postoperatif 1.ay geriatrik depresyon skalası puanları açısından iki grup arasında fark yoktu (p>0,05, Tablo 4). Grup içi karşılaştırmalarda her iki grupta da postoperatif 1.gün geriatrik depresyon skalasında artış görüldü (p<0,01). Postoperatif 1.ayda geriatrik depresyon skalasında postoperatif 1.güne göre azalma ve preoperatif değere göre artma anlamlıydı (p<0,01). Hipertansiyon grubundaki hastaların preoperatif ve postoperatif 1.gün sayısal ağrı skalası puanları, kontrol grubundaki hastalara göre yüksek bulundu (p<0,05). Postoperatif 1.ay sayısal ağrı skalası puanları açısından kontrol ve hipertansiyon grupları arasında fark yoktu (p>0,05, Tablo 4). Grup içi karşılaştırmalarda her iki grupta; postoperatif 1.gün sayısal ağrı skalası puanında artış görüldü (p<0,01). Postoperatif 1.ayda sayısal ağrı skalası puanında postoperatif 1.güne göre azalma anlamlıydı (p<0,01) fakat preoperatif sayısal ağrı skalası puanıyla benzerdi (p>0,05). Çalışmamızda, her hasta için iki veya daha fazla testte %20 den fazla bozulma POKD olarak değerlendirildi. POKD postoperatif 1.günde hipertansiyon grubunda hastaların %35 inde (14/40), kontrol grunda hastaların %31,7 sinde (13/41) görüldü. Postoperatif 1.ay bu oran hipertansiyon grubunda %15 e (6/40), kontrol grubunda ise %19,5 e (8/41) düştüğü gözlendi. Gruplar arasında POKD sıklığı açısından anlamlı bir fark gözlenmedi (p>0,05). Ayrıca intraoperatif ölçülen OKB değerleri ile her iki grupta da görülen birinci gün ve birinci ay POKD arasında anlamlı bir korelasyon tespit edilmedi (p>0,05, Tablo 5). Tartışma Ameliyat sonrasında gelişen kognitif fonksiyonlarda azalma, diğer nörolojik komplikasyonlar gibi (örneğin deliryum) üzerinde uzlaşılmış bir tanımı ya da tanı kriterleri olan klinik bir durum değildir. Bu nedenle araştırmalarda farklı insidanslarda rapor edilmektedir. Hatta bu oran bazı araştırmalarda %10 dan %56 ya kadar çıkmaktadır. 5,6 Kesin bir tanım olmamasına rağmen, POKD, kısaca ameliyat sonrasında bilişsel fonksiyonlarda azalma olarak tanımlanabilir. 7 POKD, her yaş grubunda görülebilen multifaktöriyel bir durumdur. POKD tanısı için nöropsikolojik testler kullanılmaktadır. Fakat üzerinde uzlaşılan ve altın standart olarak adlandırılabilecek bir test yoktur. 8 Esasen preoperatif yapılan testin temel alındığı ve postoperatif farklı dönemlerdeki puanların karşılaştırılması sonucu tanıya karar verilmektedir. Bu nedenle bir test yerine birden fazla testi içeren bir test setinin uygulanması daha doğru tanı koyulması olasılığını artırmaktadır. POKD konusunda önemli bir araştırma olan ISPOCD-1 çalışmasında birden fazla test kullanılmıştır. 1 Biz de çalışmamızda bu standardizasyonu kullandık. Sadece iki testte bir psikolog eşliğinde Türk toplumuna uygunluğu ve geriatrik hastalara 46

uygulama kolaylığı olacağını düşünerek değişiklik yaptık. Diğer testler ISPOCD-1 çalışmasıyla aynı idi. Concept shifting test (kavram değişkenlik testi) yerine bir alt grubu olan iz sürme testini uyguladık. Beck depresyon ölçeği yerine de soruları kültürümüze daha uygun olan geriatrik depresyon skalasını kullandık. Çalışmalarda nöropsikolojik testlerin uygulama zamanı değişmektedir. Uygulama zamanına bağlı olarak sonuçlar kısa, ara ve uzun dönem POKD şeklinde yorumlanmaktadır. Biz de hastaların testlere uygunluğunun artması için preoperatif, postoperatif 1.gün ve postoperatif 1.ay testleri uyguladık. Böylelikle postoperatif kısa ve ara dönem POKD insidansını araştırmayı amaçladık. POKD insidansı, uygulanılan istatistiksel analiz türlerine son derece bağımlıdır. Kullanılan nörolojik defisit ölçümleri arasında: en az bir testte 1 standart sapma, en az 2 testte 1 standart sapma ya da en az 3 testte 1 standart sapma azalma; en az 2 testte %20, en az 1 testte %25 ya da en az 2 testte %25 azalma; en az 2 testte 2 den büyük Z-skoru yer almaktadır. 9 Gruplar arasında sözel bellek süreçleri testinin bir bölümü olan öğrenme puanları açısından postoperatif 1.gün anlamlı bir fark gözlenmiş olsa da sonuçta POKD sıklığını anlamlı olarak değiştirmemiştir. Çalışmamızda, her hasta için iki veya daha fazla testte %20 den fazla bozulma POKD olarak değerlendirildi. Burada POKD nin test kümesi ile değerlendirilmiş olmasının etkili olduğu düşüncesindeyiz. Buna göre, POKD nin postoperatif 1.günde hipertansiyon grubunda hastaların %35 inde (40 hastanın 14 ü), kontrol grunda hastaların %31,7 sinde (41 hastanın 13 ü) görüldüğünü ve postoperatif 1.ay bu oranın hipertansiyon grubunda %15 e (40 hastanın 6 sı), kontrol grubunda ise %19,5 e (41 hastanın 8 i) düştüğünü gözledik. Elde ettiğimiz bulgular, testlerin uygulanma zamanına bağlı olarak POKD insidansının değiştiğini ve süre arttıkça POKD insidansının azaldığını göstermiştir. Bu sonuç diğer araştırmalar ile paralellik göstermektedir. 6 Knipp ve ark. POKD nin taburculukta %56 ve üçüncü ayda %23 olduğunu belirtmişlerdir. 6 Çalışmamıza dahil ettiğimiz hastaların iki temel özelliği olan yaş ve hipertansiyon, daha önce yapılmış araştırmalarda, POKD nin preoperatif belirteçleri arasında gösterilmiştir. Bunlardan, özellikle ileri yaş, üzerinde en az tartışmanın olduğu risk etkenidir. 10 Tuman ve ark. kardiyopulmoner baypas ile koroner arter cerrahisi geçiren hastalarda yaş artışının POKD insidansı artışı ile pozitif paralellik gösteren bir ilişkinin olduğunu ve <65 yaş olanlarda %0,9, 65-74 yaş arasında %3,6 ve >75 yaş olanlarda %8,9 sıklığında POKD görüldüğünü belirtmiştir. 11 Araştırmaya dahil edilen hastalar arasında yaş başta olmak üzere demografik verilerde bir fark yoktu. 47 Tablo 5. POKD ve ortalama kan basıncı değerleri arasındaki korelasyon Grup K (n=41) Grup H (n=40) 1.gün POKD 1.ay POKD 1.gün POKD 1.ay POKD (13/41) (8/41) (14/40) (6/40) r p r p r p r p Kontrol,088 0,434,094 0,404,161 0,152 -,150 0,180 5. dk,084 0,456,261 0,020,206 0,069 -,050 0,707 10. dk,105 0,352,163 0,146,121 0,288,066 0,617 15. dk,110 0,329,075 0,645,179 0,269,051 0,697 20. dk,189 0,091,249 0,122,206 0,269 -,068 0,607 25. dk,148 0,186 -,206 0,068 -,249 0,122,135 0,407 30. dk,060 0,595,163 0,146,094 0,404 -,094 0,404 45. dk -,027 0,809,161 0,152 -,150 0,180,144 0,272 60. dk,015 0,897,135 0,407,163 0,146,094 0,404 90. dk -,179 0,172,161 0,152 -,150 0,180 -,206 0,068 120. dk -,076 0,640 -,068 0,607,249 0,122,051 0,697 POKD: Postoperatif kognitif disfonksiyon, Diğer yandan kardiyak cerrahi geçiren hastalarda, preoperatif dönemde sistolik arteriyel hipertansiyon varlığı ile POKD arasındaki bağlantıyı inceleyen araştırmalar, hipertansiyonun POKD için risk etkeni olduğunu göstermiştir. 12-14 Fakat yapmış olduğumuz çalışmamızda, hipertansif grup ile normotansif grup arasında kısa ve ara dönem POKD insidansı açısından fark gözlemedik. Fakat bu araştırmaların bizimkinden farklı olarak kardiyak cerrahi geçirenlerde yapılmış olmasının önemli bir etken olabileceği düşüncesindeyiz. 12-14 Çünkü Evered ve ark. güncel bir araştırmada, postoperatif 3 ay sonra POKD ile cerrahi ya da anestezi türünün bağlantılı olmadığını gözlemesine rağmen kısa dönemde kardiyak cerrahi hastalarında POKD insidansını yüksek bulmuşlardır. 15 İntraoperatif kan basıncının POKD a etkisi kardiyak olmayan cerrahi yaşlı hastalar, kardiyopulmoner bypass geçiren kardiyak cerrahi hastaları ve hipotansif epidural anesteziyi primer total kalça replasmanı için alan yaşlı hastalarda incelenmiştir. 1,3,16,17 ISPOCD-1 çalışmasında intra ya da perioperatif (ameliyattan 24 saat sonra) hipotansiyon (en az 1 periyodda başlangıç basıncının %60 ından 30 dk boyunca daha düşük) ile POKD arasında ilişki gösterilememiştir. 1 Bu araştırmalar arasında sadece kardiyak cerrahi geçiren yaşlı hastalarda kognitif disfonksiyon düşük intraoperatif kan basıncı ile ilişkili bulunmuştur. 16 Doğrudan OKB ile POKD arasındaki bağlantıyı inceleyen ve kardiyak cerrahi hastalarında uygulanan çalışmalar, kardiyopulmoner baypas sırasındaki değerlere odaklanmıştır. 18,19 Gold ve ark. kardiyopulmoner bypass sürecinde iki farklı hedef kan basıncını randomize etmiş ve daha yüksek kan basıncı olanlarda daha az postoperatif nörolojik komplikasyon oluştuğunu göstermişler, ancak POKD ya da hipertansiyon etkisi Hİpertansİyonlu Gerİatrİk Hastalarda İntraoperatİf Ortalama Kan Basıncının Postoperatİf Kognİtİf Fonksİyona Etkİsİ

arasında ilişki bulamamışlardır. 18 Newman ve ark. ise kardiyopulmoner baypas sırasında OKB nin 50 mmhg altına düşmesinin POKD ile ilişkili olduğunu göstermiştir. 19 Fakat bu araştırmalar hipertansif ve normotansif hastaların randomize edildiği çalışmalar değildir. Bu araştırmaların dışında, literatürde, kardiyak olmayan cerrahi hastalarda intraoperatif OKB değerlerinin POKD ile ilişkisini inceleyen ve hastaları hipertansif / normotansif olarak gruplandıran sadece bir kohort çalışmaya ulaşabildik. 3 Bu araştırmada hipertansif hastalardaki OKB değerleri POKD ile ilişkili bulunmuş ancak normotansif hastalarda OKB ile POKD arasında aynı bağlantı görülmemiştir. OKB değerleri önceden tespit edilen bir sınır içinde tutulmamıştır. Yapmış olduğumuz araştırmada Yocum ve ark. ndan farklı olarak; POKD için önemli bir sınır olduğu gösterilen 65 yaşın üstündeki hastaları iki gruba randomize ederek ve stabil bir intraoperatif OKB şartlarında inceledik. 3 Preoperatif OKB düzeyleri, hipertansiyon grubundaki hastalarda kontrol grubundakilere göre anlamlı olarak yüksek bulundu (p<0,05). Hastalara, kan basınçları normotansif değerlere düşürülmeden anestezi indüksiyonu yapılmadığı ve anestezi süresince de normotansif değerlerde sürdürüldüğü için de cerrahi sırasında, OKB düzeyleri açısından kontrol ve hipertansiyon grubu arasındaki fark anlamlı değildi (p>0,05). Böylelikle hipertansif hasta grubunda operasyon sırasında kan basıncı değerleri, normotansif olan hastaların yer aldığı kontrol grubuyla farklılık göstermemiştir. Böylece yaşın ve OKB nin standardizasyonunu sağlayarak hastaların preoperatif hipertansif ya da normotansif olmalarının POKD ye etkisinin olmadığını gözlemledik. Ayrıca çalışmamızdaki her iki grup arasında demografik özellikler, cerrahi türü, cerrahi süresi, operasyon sırasında uygulanan eritrosit süspansiyonu ve vazopressör ilaç kullanımı açısından anlamlı bir fark yoktu. Sonuç Hipertansif hastalarda postoperatif 1.gün öğrenme puanları düşük olmasına karşın normotansif olanlarla arasında POKD açısından bir fark bulunmamıştır. Kardiyak olmayan geriatrik cerrahi hastalarda, intraoperatif OKB değerleri, preoperatif kontrol değerlerine göre ±%20 sınırları içersinde sürdürüldüğünde, hipertansif ya da normotansif bireylerde, kısa ve ara dönem POKD ile ilişkili olmadığı kanısına varılmıştır. * Yazarlar herhangi bir çıkar ilişkisi içinde bulunmadıklarını bildirmiştir. İLETİŞİM İÇİN: İbrahim Öztürk Bahçelievler Mah. Muammer Aksoy cad. Amaç apt. No:25/12 Çankaya, Ankara E-mail: drozturk28@gmail.com GÖNDERİLDİĞİ TARİH: 03 / 04 / 2014 KABUL TARİHİ: 04 / 08 / 2014 Kaynaklar 1. Moller JT, Cluitmans P, Rasmussen LS, et al. Long-term postoperative cognitive dysfunction in the elderly. ISPOCD 1 study. Lancet 1998; 351: 857-861. 2. Bekker AY, Weeks EJ. Cognitive function after anesthesia in elderly. Best Pract Res Clin Anaesthesiol 2003; 17: 259-272. 3. Yocum GT, Gaudet JG, Teverbaugh LA, et al. Neurocognitive performance in hypertensive patients after spine surgery. Anesthesiology 2009; 110: 254-261. 4. Cherubini A, Lowenthal DT, Paran E, et al. Hypertension and cognitive function in elderly. Dis Mon 2010; 56: 106-147. 5. Coburn M, Fahlenkamp A, Zoremba N, Schaelte G. Postoperative cognitive dysfunction: incidence and prophylaxis. Anaesthesist 2010: 59: 177-184. 6. Knipp SC, Matatko N, Wilhelm H, et al. Cognitive outcomes three years after coronary artery bypass surgery: relation to diffusion-weighted magnetic resonance imaging. Ann Thorac Surg 2008; 85: 872-879. 7. Deiner S, Silverstein JH. Postoperative delirium and cognitive dysfunction. BJA 2009; 103: 141-146. 8. Arrowsmith JE, Grocott HP, Reves JG, Newman MF. Central nervous system complications of cardiac surgery. Br J Anesth 2000; 84: 378-393. 9. Rasmussen LS, Larsen K, Houx P, et al. The assessment of postoperative cognitive function. Acta Anesthesiol Scand 2001; 45: 275-289. 10. Martin JFV, de Melo ROV, de Sousa LP. Postoperative cognitive dysfunction after cardiac surgery. Rev Bras Cir Cardiovasc 2008; 23: 245-255. 11. Tuman KJ, McCarthy RJ, Najafi H, Ivankovich AD. Differential effects of advanced age on neurologic and cardiac risks of coronary artery operations. J Thorac Cardiovasc Surg 1992; 104: 1510-1517. 12. Di Carlo A, Perna AM, Pantoni L, et al. Clinically relevant cognitive impairment after cardiac surgery: a 6-month follow-up study. J Neurol Sci 2001: 15; 188: 85-93. 13. Roach GW, Kanchuger M, Mangano CM, et al. Adverse cerebral outcomes after coronary bypass surgery. Multicenter Study of Perioperative Ischemia Research Group and the Ischemia Research and Education Foundation Investigators. N Engl J Med 1996; 335: 1857-1863. 14. Wolman RL, Nussmeier NA, Aggarwal A, et al. Cerebral injury after cardiac surgery: identification of a group at extraordinary risk. Multicenter Study of Perioperative Ischemia Research Group (McSPI) and the Ischemia Research Education Foundation (IREF) Investigators. Stroke 1999; 30: 514-522. 15. Evered L, Scott D, Silbert B, Maruff P. Postoperative cognitive dysfunction is independent of type of surgery and anesthetic. Anest Analg 2011; 112: 1179-1185. 16. Siepe M, PfeifferT, Gieringer A, et al. Increased systemic perfusion pressure with less early postoperative cognitive dysfunction and delirium. Eur J Cardio-Thoracic Surg 2011; 40: 200-207. 17. Russo P, Sharrock N E, Mattis S, et al. Randomized trial of hypotensive epidural anesthesia in older adults. Anesthesiology 1999; 91: 926-935. 18. Gold JP, Charlson ME, Williams-Russo P, et al. Improvement of outcomes after coronary artery bypass. A randomized trial comparing intraoperative high versus low mean arterial pressure. J Thorac Cardiovasc Surg 1995; 110: 1302-1311. 19. Newman MF, Kramer D, Croughwell ND, et al. Differential age effects of mean arterial pressure and rewarming on cognitive dysfunction after cardiac surgery. Anesth Analg 1995; 81: 236-242. 48