Akciğer Tüberkülozu Tedavisinin Takibinde Serum Ca-125 ve CEA Düzeyleri



Benzer belgeler
Malignite Kaynaklı Plevra Sıvılarında CEA, CA 15-3, CA 19-9, CA 125, CA 72-4 ve AFP Düzeyinin Tanısal Değeri

TÜBERKÜLOZUN MOLEKÜLER TANISINDA GÜNCEL DURUM

Küçük Hücreli Dışı Akciğer Kanserinde Serum ve Bronş Lavajı Karsinoembriyonik Antijen Ölçümlerinin Tanısal Değerleri

Dr. Fatma PAKSOY TÜRKÖZ Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji

Tükürük kreatinin ve üre değerleri kullanılarak çocuklarda kronik böbrek hastalığı tanısı konulabilir mi? Dr. Rahime Renda

Plevral Sıvılarda LDH İzoenzimlerinin Ayırıcı Tanıdaki Değeri #

Doç. Dr. Ahmet ALACACIOĞLU

KANSER HASTALARINDA ANKSİYETE VE DEPRESYON BELİRTİLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ UZMANLIK TEZİ. Dr. Levent ŞAHİN

Sirozda Ca 125 ve Ca 19-9'un Prognostik Önemi

Tiroid nodüllerinde TİRADS skorlamasının güvenirliliği

METASTATİK KÜÇÜK HÜCRELİ DIŞI AKCİĞER KANSERİ TANISI SAĞKALIMI ETKİLEYEN FAKTÖRLER

KRONİK HEMODİYALİZ HASTALARINDA ENDOTEL PROGENİTÖR HÜCRELERİ, İNFLAMASYON VE ENDOTEL DİSFONKSİYONU

Plevral Sıvı Sitolojisi ve Biyopsisinin Tanı Değeri (Bir Retrospektif Çalışma)

Ýzmir de Saðlýk Çalýþanlarý Arasýnda Tüberküloz Hastalýðý Riski: Tüberküloz Meslek Hastalýðý Olarak Kabul Edilebilir mi?

Klasik Hodgkin Lenfoma Vakalarında PD-L1 Ekspresyonunun Sıklığı, EBV ile İlişkisi, Klinik ve Prognostik Önemi

Adneksial kitlelerde malignite araştırması

Tüberküloz plörezili 50 olgunun değerlendirilmesi. Evaluation of 50 cases with tuberculous pleurisy

Akciğer tüberkülozlu hastalarda aktivasyon ve tedaviye yanıtın değerlendirilmesinde serum neopterin

Malignite Kaynaklı Plevra Sıvılarında Lipide Bağlı Sialik Asit Düzeyi Tayininin Tanısal Değeri

Primeri Bilinmeyen Aksiller Metastazda Cerrahi Yaklaşım. Dr. Ali İlker Filiz GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi Genel Cerrahi Servisi

D Vitaminin Relaps Brucelloz üzerine Etkisi. Yrd.Doç.Dr. Turhan Togan Başkent Üniversitesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji


Prof. Dr. Ayşe Yüce. Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD Nisan-2014

Tanı Testlerinin Değerlendirilmesi. ROC Analizi. Prof.Dr. Rian DİŞÇİ

Malignite Kaynaklı Plevra Sıvılarında Fibronektin Düzeyinin Tanısal Değeri

TÜMÖR BELİRTEÇLERİNİN KLİNİK TANIDA ÖNEMİ. Doç.Dr. Mustafa ALTINIŞIK ADÜTF Biyokimya AD 2006

BASKETBOL OYUNCULARININ DURUMLUK VE SÜREKLİ KAYGI DÜZEYLERİNİN BELİRLENMESİ

Dr. Semih Demir. Tez Danışmanı. Doç.Dr.Barış Önder Pamuk

Tüberküloz Peritoniti

Meme Kanseri Cerrahisinde İntraoperatif Değerlendirme Ne kadar güvenebiliriz?

Akciğer Dışı Tümör Olgularında İzole Mediasten FDG-PET Pozitif Lenf Nodlarının Histopatolojik Değerlendirilmesi

PLEVRAL MALİGN MESOTELYOMA: HİSTOPATOLOJİK TİP VE GİRİŞİMSEL TANI YÖNTEMLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ

Tüberkülin Testi Sonuçlarýnýn Yorumlanmasý Ülkemiz Standartlarý ve Yeni Gereksinimler

TÜMÖR BELİRTEÇLERİ: BİYOKİMYASAL YAKLAŞIM. Prof. Dr. Erdinç DEVRİM Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya AD

Küçük Hücreli D fl Akci er Kanserli Hastalarda Tedavi Öncesi Serum LDH Düzeylerinin Prognostik Önemi

BİLİŞSEL GELİŞİM GERİLİĞİ VE OTİSTİK SPEKTRUM BOZUKLUĞU OLAN ÇOCUKLARDA SERUM PROGRANULİN DÜZEYLERİ

TÜBERKÜLOZ PERİTONİT TANISI ALAN SERUM CA-125 DÜZEYİ YÜKSEK BEŞ OLGU SUNUMU

6 dakika yürüme testindeki performansın doğum esnasındaki ağrı skorları üzerine etkisi

Akciğer Karsinomlu Olgularda İntraoperatif Plevra Yıkama Sıvısında Malign Hücre Saptanmasının Sağkalıma Etkisi #

Akciğer Kanserlerine Eşlik Eden Plevra Sıvısı

Tüberküloz şüphesi olan çocuklarda kesin veya olası tüberküloz ve latent tüberküloz infeksiyonu tanıları

Postmenopozal Kadınlarda Vücut Kitle İndeksinin Kemik Mineral Yoğunluğuna Etkisi

Araştırma. Bahadır SAATLI, Turab JANBAKHİSOV, Özlen EMEKÇİ, Erkan ÇAĞLIYAN, Uğur SAYGILI

KOLOREKTAL KARSİNOMLARDA HPV NİN ROLÜ VE KARSİNOGENEZ AÇISINDAN P53 VE BCL-2 İLE İLİŞKİSİ

OVER KANSERİ TEMEL BILGILER. Over kanseri nedir?

TÜRKiYE'DEKi ÖZEL SAGLIK VE SPOR MERKEZLERiNDE ÇALIŞAN PERSONELiN

SĠSTEMĠK ĠZOTRETĠNOĠN TEDAVĠSĠ ALAN AKNE VULGARĠSLĠ HASTALARDA SERUM B12 VE FOLĠK ASĠT DÜZEYLERĠ

Primer akciğer kanserinde tümör tipi ve cinsiyet dağılımı değişiyor mu? 2004 yılı sonuçlarının daha önceki yıllar ile karşılaştırılması

Safra Yolları Kanserlerinde SistemikTedaviler. Dr.M.Oktay TARHAN İzmir K.Ç.Ü. Atatürk E.A.H. Tıbbi Onkoloji Kliniği

Cumhuriyet Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesinin Beş Yıllık ( ) Kansere Bağlı Ölüm Kayıtlarının Değerlendirilmesi

Akciğer Tüberkülozlu 117 Olgunun Tanısında Balgam Yaymasının Kullanımı

Primer akciğer kanserinde bronkoskopik biyopsi ve torakotomi materyalleri arasında hücre tipi uyumu

Performance of Cytoreductive Surgery and early postoperative intraperitoneal chemotherapy in a Gastric Carcinoma Patient with Huge Krukenberg tumor

Renin-Angiotensin System Blockers May Prolong Survival of Metastatic Non-Small Cell Lung Cancer Patients Receiving Erlotinib

Merih Tepeoğlu1, Özgür Ekinci2, Nalan Akyürek2, Leyla Memiş2, Nurdan Köktürk3

Primer akciğer kanserinde transtorasik ince iğne aspirasyonunun hücre tipi uyumu

SERVİKAL YETMEZİĞİNDE MCDONALDS VE MODDIFIYE ŞIRODKAR SERKLAJ YÖNTEMLERININ KARŞILAŞTIRILMASI

Akciğer Kanseri ve Plevral Efüzyon (Bir Retrospektif Çalışma)

Meme Kanseri Teşhisi ve Evrelerini Belirlemede Bazı Enzimlerin Tanısal Performansının ROC (Receiver Operating Characteristics) Eğrisi ile

MİDE KANSERİNDE APOPİTOZİSİN BİYOLOJİK BELİRTEÇLERİNİN PROGNOSTİK ÖNEMİ

HEMODİYALİZ HASTALARINDA PROKALSİTONİN VE C-REAKTİF PROTEİN DÜZEYLERİ NASIL YORUMLANMALIDIR?

GENÇ MEME KANSERLİ HASTALARIN ÖZELLİKLERİ. Dr. Mutlu DOGAN Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Kliniği

Giriş Güncel cerrahide tanı ve tedavi planlamalarında ultrasonografinin önemli bir yeri bulunmaktadır. Ultrasonografinin cerrah tarafından gerçekleşti

GLANDÜLER LEZYONLARDA YÖNETİM. DR. ZELIHA FıRAT CÜYLAN SBÜ. VAN EĞITIM VE ARAŞTıRMA HASTANESI

Meme Olgu Sunumu. Gürdeniz Serin. Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı. 3 Kasım Antalya

Tiroid Cerrahisinde Nöromonitorizasyonun Rekürren Laringeal Sinir Hasarı Oranına Etkisi

Birinci Basamak Hekimlerinin Akciğer Tüberkülozu Konusunda Bilgi, Tutum ve Davranışları ile Tedavi Yaklaşımları #

Erişkin Dikkat Eksikliği Ve Hiperaktivite Bozukluğu nda Prematür Ejakülasyon Sıklığı: 2D:4D Oranı İle İlişkisi

SSK Ballıdağ Göğüs Hastalıkları Hastanesi nde Yılları Arasında İzlenen Tüberküloz Olgularında İlaç Direnci

Yediyüzyetmişiki Akciğer Kanseri Olgusunda Cilt Metastazı: 5 Yıllık Deneyimin Analizi

Hastaların Hemşirelik Hizmetlerinden Memnuniyeti

GATA HASTANESİ 2001 YILI MALİGNİTE OLGULARININ İNCELENMESİ

Mide Kanseri Hastalarında Preoperatif CEA, AFP ve CA-19.9 Düzeylerinin Değerlendirilmesi

OLGU SUNUMU. Dr. Furkan DURSUN GATA Haydarpaşa Eğitim Hastanesi TÜD KUZEY MARMARA ŞUBESİ AYLIK BİLİMSEL TOPLANTISI

Malign Plevral S v lar n Tan s nda CYFRA 21-1, CA 19-9, CA-125 ve Mutant p53 Düzeylerinin De eri

Over Kanserinde Tedavi. Dr. M. Faruk Köse Etlik Zübeyde Hanım Kadın Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi

Akciğer Kanserli Olgularda Bronkoskopi Örneklerinin Tanısal Değeri

KARACİĞER METASTAZLARINDA ROBOTİK STEREOTAKTİK BEDEN RADYOTERAPİSİ

Akciğer Kanserinde Cilt Metastazları

Prof.Dr.Abdullah SONSUZ Gastroenteroloji Bilim Dalı Eğitim yılı

Hemşirelerin Hasta Hakları Konusunda Bilgi Düzeylerinin Değerlendirilmesi

Mide Kanseri Tanısı Olan Hastalarda Lenf Nodu Tutulum Oranı ve Sağkalım İlişkisi

Dr. Nilgün Çöl Gaziantep Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD. Sosyal Pediatri BD.

TÜBERKÜLOZDA YENİ TANI ARAÇLARININ KLİNİK AÇIDAN ÖNEMİ

TORAKS MALİGNİTELERİNDE TÜMÖR BELİRTEÇLERİNİN TANISAL DEĞERİ VE CERRAHİ REZEKSİYON SONRASI TAKİPTEKİ YERİ

Tüberkülozda Yeni Tanı Metodları (Quantiferon)

Olgu sunumu. Doç. Dr. Erkan Çakır. Bezmialem Vakıf Üniversitesi Çocuk Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Göğüs Hastalıkları Bilim Dalı

Akut Hepatit B ve Kronik Hepatit B Reaktivasyonu Ayrımı. Dr. Şafak Kaya SBÜ Gazi Yaşargil SUAM Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji

Jinekolojik Kanser Tedavisi Sonrası HRT Önerilmemeli? Dr. Selçuk Erkılınç Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Jinekolojik Onkoloji Kliniği

Erken Evre Akciğer Kanserinde

TAKD olgu sunumları- 21 Kasım Dr Şebnem Batur Dr Büge ÖZ İÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Patoloji AD

AÜTF İBN-İ SİNA HASTANESİ GÖĞÜS HASTALIKLARI POLİKLİNİĞİNE BAŞVURAN HASTALARIN DEMOGRAFİK ÖZELLİKLERİ VE HASTALIKLARININ SİGARAYLA OLAN İLİŞKİSİ

ALFA FETOPROTEİN (TÜMÖR BELİRLEYİCİSİ)

METASTATİK MALİGN MELANOM. Dr Yüksel Küçükzeybek İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi 5.Türk Tıbbi Onkoloji Kongresi

MAL GN MEZOTELYOMADA KANSER BEL RTEÇLER N N ROLÜ: RETROSPEKT F B R ÇALIfiMA

Nazilli Verem Savaş Dispanseri nde Haziran 1996-Mayıs 2000 Tarihleri Arasında Yürütülen Çalışmaların Değerlendirmesi: DGT Öncesi Durum

Tüberkülozun Mikrobiyolojik Tanısı. Süheyla SÜRÜCÜOĞLU

Çok ilaca dirençli tüberküloz tedavisinde cerrahinin yeri. Dr. Kemal Tahaoğlu Antalya 2007

: Multipl Myeloma Kanser Kök Hücresinin Akım Sitometri İle Belirlenmesi ve Prognoza Etkisi

Akciğer Tüberkülozu Olgularında Balgam Tetkiklerinin Sonuçları ve Bunları Etkileyen Faktörler #

Transkript:

Klinik Araştırma www.firattipdergisi.com Akciğer Tüberkülozu Tedavisinin Takibinde Serum Ca-125 ve CEA Düzeyleri Teyfik TURGUT a1, Figen DEVECİ 1, Necip İLHAN 2, Canan KAÇAR 1, Mehmet Hamdi MUZ 1 1 Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı, 2 Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Biyokimya Anabilim Dalı, ELAZIĞ ÖZET Amaç: Tümör belirleyicileri olan CA-125 ve CEA'nın tüberkülozlu hastalarda tedavi süresince serum düzeylerinin saptanması. Gereç ve Yöntem: Aktif akciğer tüberkülozu tanısı konulan 20 olguda, başlangıç ve tedavinin 2. ve 6. aylarında serum CA-125 ve CEA düzeyleri ölçüldü. Ayrıca elde edilen sonuçlar 15 inaktif tüberküloz olgusu ile 15 sağlıklı kontrol olgusundan elde edilen sonuçlarla karşılaştırıldı. Bulgular: Serum CA-125 düzeyleri aktif grupta tedavi başlangıcında hem inaktif hem de kontrol grubundan anlamlı olarak yüksekti (her iki grup için p<0.001). Tedavinin 2. ayında da bu düzeylerin azalmakla birlikte halen yüksek olduğu gözlendi (aktif-inaktif arası p<0.01 ve aktif kontrol arası p<0.005). Tedavinin 6. ayında tüm gruplar arası istatistiksel anlamlılığın kaybolduğu saptandı (p>0.05). Aktif grupta başlangıç, 2. ve 6. aylarda elde edilen değerler karşılaştırıldığında CA-125 düzeylerinin istatistiksel olarak anlamlı olarak tedavi süresi ilerledikçe azaldığı bulundu (p<0.001). Serum CEA düzeylerinde ise hem gruplar arasında hem de tedavi süresince anlamlı bir farkın olmadığı gözlendi (p>0.05). Sonuç: Sonuç olarak akciğer tüberkülozlu hastalarda serum CA-125 düzeylerinin yüksek olduğunu ve tedavi ile bu düzeylerin azalarak normale döndüğünü bu nedenle CA-125 in hastalığın tedavisini takipte kullanılabilecek bir belirteç olduğunu düşünmekteyiz. 2006, Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi Anahtar kelimeler: Akciğer tüberkülozu, CA-125, CEA ABSTRACT Follow Up of Serum Ca125 and CEA Levels For Treatment of Pulmonary Tuberculosis Objectives: To determine the levels of Ca125 and CEA those are tumor markers at tuberculosis patients during the treatment. Materials and Methods: In 20 cases that were diagnosed as active pulmonary diagnosis (APT), the serum levels of CA-125 and CEA were measured initially and second and sixth months of the treatment. These results were compared with the results that obtained from 15 inactive pulmonary tuberculosis (IPT) cases and 15 healthy controls. Results: Serum CA-125 levels were higher at APT cases than in IPT cases and controls at the beginning of the treatment (p<0.001, for both). These levels were still higher even if they begin to decrease according to the initial levels at APT cases at 2nd months of the treatment than in IPT and controls were (p<0.01; APT vs. IPT and p<0.005; APT vs. Controls). At 6th months of the treatment, statistically significant differences seen between groups were disappeared (p>0.05). Serum CA-125 levels were decreased as statistically significantly at times of initially, 2nd and 6th months of the treatment (p<0.001). No statistically significant differences were observed from the point view of serum CEA levels in all groups or at duration of treatment. Conclusion: The serum CA-125 levels were high in pulmonary tuberculosis cases and these levels return the normal values with treatment. Thus, we think CA-125 could be used for follow up of tuberculosis treatment. 2006, Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi Key words: Pulmonary tuberculosis, CA-125, CEA Yılda 2.2 milyon, yaklaşık dakikada 6 kişinin ölümüne neden olan tüberküloz büyük bir halk sağlığı problemi olarak karşımıza çıkmaktadır. Her yıl yaklaşık 8 milyon yeni tüberküloz olgusu olduğu bildirilmektedir (1). Ayrıca HIV (+) kişilerde gelişen sekonder enfeksiyonların başında tüberküloz gelmektedir (2). Yoksulluk, beslenme bozuklukları ve savaşların artması ile hastalık yayılmaya devam etmektedir. Birleşik Krallık gibi gelişmiş ülkelerde bile, büyük şehirlerde yoksullukla paralel olarak hastalığın yayıldığı belirtilmiştir (3). Bu nedenlerden dolayı, tedavi sırasında hastalığın aktivitesinin kontrol edilmesi önemlidir. Tedaviye yanıtı değerlendirmede balgam kültürü çok önemlidir, ancak bazen balgamın elde edil- mesinde zorluklar yaşanabilir ve kültür sonucu gecikebilir. Bu amaçla tüberkülozlu olgularda tedavinin takibi için değişik belirleyicilerle çeşitli çalışmalar yapılmıştır (4,5). Karbonhidrat Antijen 125 (CA-125) yüksek molekül ağırlığına sahip glikoprotein yapısında bir tümör belirleyicisidir. Serum CA-125 düzeylerinin bazı malign ve bazı benign durumlarda arttığı bildirilmektedir (6-9). Benzer durum bir başka tümör belirleyicisi olan Karsinoembriyonik Antijen (CEA) için de geçerlidir (10,11). Bu iki tümör belirleyicisinin özellikle akciğer tüberkülozundaki değeri ile ilgili yapılan çalışmalar ise oldukça azdır (12,13). a Yazışma Adresi: Dr. Teyfik Turgut, Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı, ELAZIĞ Tel: 0 424 2333555 e-mail: teyfikt@yahoo.com 134

Bu nedenlerden dolayı, çalışmamızda akciğer tüberkülozlu olgularda serum CA-125 ve CEA düzeylerini ve bu iki belirleyicide tedavi ile oluşabilecek değişiklikleri saptamayı amaçladık. GEREÇ ve YÖNTEM Çalışmaya toplam 35 (20 si aktif, 15 i inaktif) akciğer tüberkülozu tanısı konulan hasta ile 15 sağlıklı olgu alındı Aktif akciğer tüberkülozlu olgular: Bu grup akciğer tüberkülozu tanısı konulan 20 olgudan (9 erkek 11 kadın, yaş ortalamaları 39.05±18.04) oluşturuldu. Tüberküloz tanısı klinik ve radyolojik olarak tüberküloz şüphesi olan olgularda, balgam direkt yaymalarında ve/veya balgam kültüründe ARB nin (+) olarak saptanması ile konuldu. Akciğer dışı tüberkülozu, başka bir sistemik hastalığı (diabetes mellitus, otoimmun veya immunolojik hastalık gibi) olan olgular çalışma dışında tutuldu. M. Tuberculosis in balgamda araştırılması için Ziehl-Neelsen boyama metodu ve kültür için Löwenstein-Jensen besi yeri kullanıldı. Tanı sonrası olgulara 4 lü antitüberküloz tedavi (rifampisin (RMP), izoniazid (INH), pirazinamid (PRZ) ve etambutol (EMB) veya streptomisin (SM)) başlandı. 2 aylık tedavi sonrası diğer ilaçlar kesilerek RMP ve INH ile 4 ay daha tedaviye devam edildi. Toplam 6 aylık tedavi sırasında kemoteropötiklere bağlı herhangi bir yan etki saptanmadı. İnaktif akciğer tüberkülozlu olgular: Başlangıç tanısı kültür pozitifliği ile konulmuş akciğer tüberkülozlu 15 olgudan (9 erkek 6 kadın, yaş ortalamaları 38.80±15.97) oluşturuldu. Olguların yapılan kontrollerinde en az son 6 aydır akciğer grafi bulgularında değişiklik olmadığı görüldü. Ayrıca bakılan 3 balgam yayması ve kültür sonucu negatifti. Sağlıklı olgular (Kontrol grubu): Bu grup diğer iki grupla benzer yaş ve cinsiyette sağlıklı 15 olgudan (8 erkek 7 kadın, yaş ortalamaları 39.33±14.29) oluşturuldu. Serum CA-125 ve CEA düzeyleri: İnaktif akciğer tüberkülozlu ve kontrol grubu olgularından bir kez, aktif akciğer tüberkülozlu olgulardan ise tedavi başlangıcı, tedavinin 2. 6. aylarında olmak üzere toplam 3 kez 5 er cc venöz kan alındı. Çalışma gruplarından elde edilen kanların pıhtılaşması için oda ısısında maksimum 10 dakika beklenildi. Daha sonra 1500 x g de 5 dk santrüfüj edilen örneklerden elde edilen serumlar çalışma zamanına kadar -18 o C de saklanıldı. CA-125 ve CEA kemiluminesens yöntemiyle Immulite kitleri kullanılarak Immulite 2000 (DPC, Loa Angeles, USA) hormon analizatöründe ölçüldü. İstatistiksel analiz: İstatistiksel analizler için SPSS v11.0 paket programından yararlanıldı. Olgulardan elde edilen değerler ortalama ± SD olarak verildi. Gruplar arası karşılaştırmalarda Kruskal-Wallis ve Mann-Whitney U testleri kullanıldı. Aktif tüberkülozlu olgularda tedavinin başlangıcı, 2 ve 6. aylarında elde edilen değerler ise birbirleriyle Wilcoxon Signed Ranks Test ile karşılaştırıldı. p<0.05 değerleri istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi. BULGULAR Üç çalışma grubu arasında yaş ve cinsiyet açısından bir fark bulunmadı (p>0.05). Aktif tüberkülozlu olguların tedavi başlangıcındaki ortalama serum CA-125 değerleri ile diğer 2 grup olguya ait değerler karşılaştırıldığında aktif tüberkülozlu olgularda CA-125 değerlerinin hem inaktif tüberkülozlu hem de kontrol grubu olgularından daha yüksek olduğu görüldü (her ikisi için de p<0.001). İnaktif tüberkülozlu olgular ile kontrol grubu arasında ise istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı (p>0.05). Ortalama serum CEA düzeyleri açısından ise gruplar arasında istatistiksel anlamlı fark yoktu (p>0.05) (Tablo-1, Şekil-1 ve 2). Tablo 1.Tüm gruplardaki serum ortalama CA-125 ve CEA düzeyleri. Aktif Tbc li grup (Tedavi öncesi) (n=20) İnaktif Tbc li grup (n=15) Kontrol Grubu (n=15) CA-125 (U/ml) 78.83 ± 58.80 12.31 ± 8.48 10.53 ± 4.72 CEA (ng/ml) 2.22 ± 1.24 2.46 ± 1.39 2.70 ± 1.24 Şekil 1. Aktif tüberkülozlu olgularda tedavi başlangıcındaki ve diğer iki gruptaki ortalama serum CA-125 düzeyleri (*: p<0.001 diğer iki gruba göre). Şekil 2. Aktif tüberkülozlu olgularda tedavi başlangıcındaki ve diğer iki gruptaki ortalama serum CEA düzeyleri. Aktif tüberkülozlu olgularda uygulanan tedavi ile serum CA-125 ve CEA düzeyleri arasındaki ilişki incelendiğinde ortalama serum CA-125 düzeylerinin tedavi ile progresif olarak azaldığı (Başlangıç-2. ay ve 2.-6. ay arası p<0.001), 6.ay sonunda inaktif tüberkülozlu ve kontrol grubu olgularının 135

seviyelerine indiği (p>0.05) görüldü. Ortalama serum CEA düzeylerinde ise tedavi süresince istatistiksel olarak anlamlı bir değişikliğin olmadığı gözlendi (p>0.05) (Tablo-2, Şekil-3 ve 4). Tablo 2. Aktif tüberkülozlu olgularda tedavi süresine göre elde edilen ortalama serum CA-125 ve CEA düzeyleri. Tedavi 2. ay 6. ay Başlangıcı CA-125 (U/ml) 78.83 ± 58.80 24.83 ± 19.46 10.96 ± 6.63 CEA (ng/ml) 2.22 ± 1.24 2.13 ± 1.05 2.06 ± 1.17 Şekil 3. Aktif tüberkülozlu olgularda tedavi süresine göre elde edilen ortalama serum CA-125 düzeyleri (Tüm gruplar arası p<0.001). Şekil 4. Aktif tüberkülozlu olgularda tedavi süresine göre elde edilen ortalama serum CEA düzeyleri (Tüm gruplar arası p>0.05). TARTIŞMA Bu çalışmada tümör belirleyicilerinden CA-125 ve CEA nın akciğer tüberkülozlu olgularda serum düzeyleri ve tedavi ile değişimleri incelenmiş; sonuç olarak serum CA-125 düzeylerinin aktif hastalıkta arttığı, 6 aylık standart tedavi ile sağlıklı olgular düzeylerine indiği gösterilmiştir. Serum CEA düzeylerinde ise aktif, inaktif akciğer tüberkülozlu olgular ile sağlıklı bireyler arasında fark saptanamamıştır. Tüberkülozun tanı ve tedavisinin takibindeki zorluklar, araştırmacıları bakteriyoloji dışında bazı yeni maddelerle bu arada tümör belirleyicileri ile çalışmalar yapmaya yöneltmiştir. Serum CA-125 düzeylerinin over, akciğer kanseri gibi bazı malign hastalıklarda arttığı bilinmektedir (14). Malign hastalıklar dışında bazı benign hastalıklarda da bu belirleyicinin serum düzeylerinin arttığı bildirilmektedir. Benign ve malign akciğer hastalıkları olan bir grup hastada yapılan bir çalışmada malign hastalıklar kadar olmasa da benign hastalıklarda da (tüberküloz dahil) serum CA-125 düzeylerinin kontrol grubundan daha yüksek olduğu bulunmuştur (15). Ichiki ve arkadaşları yaptıkları çalışmada 123 aktif akciğer tüberkülozlu olgunun serumunda çeşitli tümör belirleyicilerine bakmışlar, olguların %44.4 ünde serum CA-125 düzeylerinin arttığını, hatta bazı olgularda bunun belirgin olduğunu belirtmişlerdir (13). Benzer şekilde Yılmaz ve arkadaşları da aktif akciğer tüberkülozlu olgularda serum CA-125 düzeylerinin arttığını göstermişlerdir (12). Tüberkülozun diğer formlarında da özellikle de tüberküloz peritonitte CA-125 düzeylerinin arttığı bulunmuştur (16-19). Tüm bunların dışında akciğer patolojileri içerisinde özellikle plevral sıvıların etiyolojilerini saptamak için tümör belirleyicilerin tanısal değerini inceleyen çalışmalar da mevcuttur. Bu çalışmalarda CA-125 düzeylerinin özellikle malign hastalıklarda arttığı saptanmıştır (20,21). CA-125 in normal mezotel hücreleri ve normal trakea ve havayolu epitelinde de bulunduğu gösterilmiştir (22). Bu hücrelerin bazı fizyolojik ve patolojik uyarılarla uyarılması sonucu serum gibi çeşitli vücut sıvılarında CA-125 düzeyleri artar. Hirose ve arkadaşları 8 aydır dispne ve öksürük yakınması olan bir kadın hastada serum CA-125 düzeyini yüksek bulmuşlar, daha sonra balgam kültürü ve plevral biopsi sonuçlarına göre hastaya tüberküloz tanısı koymuşlardır. İlginç olarak bu olgu sunumlarında, hastadan elde edilen plevral sıvı ve asit sıvısındaki hücrelerin CA-125 antikorları ile boyandığını bildirmişlerdir (23). Çalışmamızda da aktif akciğer tüberkülozlu olgularda serum CA-125 düzeyleri hem inaktif hem de sağlıklı olgulardan yüksek düzeylerde bulunmuştur. Bu sonuç CA-125 in malign hastalıklar dışındaki bazı hastalıklarda da yükselebileceğini gösteren diğer çalışmaların sonucu ile uyumludur. Serum CEA seviyelerinin akciğer kanserlerinde özellikle de adenokarsinomda arttığı bildirilmektedir (24). Ancak akciğer tüberkülozlu olgularda serum düzeylerini araştıran sınırlı sayıda çalışma mevcuttur. Bunlardan bir tanesinde 123 olgunun %16.9 unda serum CEA düzeylerinin arttığı bildirilmiştir (13). Bir başka çalışmada ise tüberkülozlu hastalarda serum CEA düzeylerinin artmadığı, bu belirleyicinin akciğer kanserlerinin tedavisinin takibinde kullanılabileceği belirtilmiştir (25). Akciğer kanserli, tüberkülozlu ve sarkoidozlu olgularda serum CEA düzeylerinin ölçüldüğü bir çalışmada da, CEA nın sadece akciğer kanseri tanısında yardımcı bir test olarak önerilebileceği vurgulanmıştır (26) Buna karşı plevral sıvılarda bu arada tüberküloz plörezilerde CEA nın değeri ile ilgili yapılmış çalışmalar daha fazladır. 136

Plevral sıvıda CEA düzeylerinin ölçüldüğü bir çalışmada 38 tüberküloz plörezili hastanın sadece 1 inde yükselme olduğu belirtilmiştir (27). 51 tüberküloz plörezili olguyu kapsayan bir çalışmada da benzer sonuçlar elde edilmiştir (28). Bu iki çalışmada da 10 ng/ml düzeyi sınır olarak kabul edilmiştir. Ryu ve arkadaşları ise çalışmalarında diğer çalışmalardan farklı olarak 5 ng/ml düzeyini sınır kabul ettiklerinde 262 tüberküloz plörezili olgunun %7.3 ünde artma olduğunu belirtmişlerdir. Bu çalışmada plevral sıvı CEA düzeyleri ile plevral inflamasyonun göstergeleri olan LDH, ADA lökosit sayısı, polimorfonükleer hücre oranı ve sayısı arasında bir ilişki olduğunu göstermişlerdir (29). Çalışmamızda da bu sonuçlar ile uyumlu olarak serum CEA düzeyinin akciğer tüberkülozlu olgularda artmadığını saptadık. Tüberküloz tedavisinin takibinde tümör belirleyicilerinden CA-125 in değerinin araştırıldığı bir KAYNAKLAR 1. World Health Organisation. The World Health Report 2000. Health systems: Improving performance. WHO, Geneva, 2000. 2. Hawken M, Nunn P, Gathua S, Brindle R, Godfrey-Faussett P, Githui W, Odhiambo J, Batchelor B, Gilks C, Morris J, et al. Increased recurrence of tuberculosis in HIV-1-infected patients in Kenya. Lancet. 1993; 342: 332-7. 3. Spence DP, Hotchkiss J, Williams CS, Davies PD. Tuberculosis and poverty. BMJ. 1993 Sep 25; 307: 759-61. 4. American Thoracic Society Documents. Treatment of Tuberculosis. Am J Respir Crit Care Med 2003; 167: 603 62. 5. Saltini C, Colizzi V. Soluble immunological markers of disease activity in tuberculosis. Eur Respir J 1999; 14: 485-6. 6. Simpkins F, Zahurak M, Armstrong D, Grumbine F, Bristow R. Ovarian malignancy in breast cancer patients with an adnexal mass. Obstet Gynecol 2005; 105: 507-13. 7. Canney PA, Moore M, Wilkinson PM, James RD. Ovarian cancer antigen CA125: a prospective clinical assessment of its role as a tumour marker. Br J Cancer. 1984 Dec; 50: 765-9. 8. Berthiot G, Marechal F, Cattan A, Deltour G. Serum levels of CA-50, CA-19.9, CA-125, neuron specific enolase and carcinoembryonic antigen in lung cancer and benign diseases of the lung. Biomed Pharmacother 1989; 43: 613-20. 9. Buamah P. Benign conditions associated with raised serum CA- 125 concentration. J Surg Oncol 2000; 75: 264-5. 10. Sarobe P, Huarte E, Lasarte JJ, Borras-Cuesta F. Carcinoembryonic antigen as a target to induce anti-tumor immune responses. Curr Cancer Drug Targets 2004; 4: 443-54. 11. Ruibal Morell A. CEA serum levels in non-neoplastic disease. Int J Biol Markers 1992; 7: 160-6. 12. Yılmaz A, Ece F, Bayramgürler B, Akkaya E, Baran R. The value of Ca 125 in the evaluation of tuberculosis activity. Respir Med 2001; 95: 666-9. 13. Ichiki H, Shishido M, Nishitani K, Takatsugi K, Nishiyama S, Yano M, Watanabe K. Evaluation of CEA, SLX and CA125 in active pulmonary tuberculosis. Nihon Kyobu Shikkan Gakkai Zasshi 1993; 31: 1522-7. 14. Molina R, Filella X, Jo J, Agusti C, Ballesta AM. CA 125 in biological fluids. Int J Biol Markers 1998; 13: 224-30. 15. Diez M, Cerdan FJ, Ortega MD, Torres A, Picardo A, Balibrea JL. Evaluation of serum CA 125 as a tumor marker in non-small cell lung cancer. Cancer 1991; 67: 150-4. çalışmada uygulanan tedavi ile artmış CA-125 düzeylerinin 6. ayda sağlıklı olgular düzeyine indiği bulunmuştur (12). Ichiki nin çalışmasında da tedavi ile CA-125 düzeylerinin azaldığı, CEA da belirgin bir değişikliğin olmadığı belirtilmiş, ancak tedavi öncesi yüksek CEA düzeylerine sahip 4 olguda tedavi sonrası normal değerler elde edildiği vurgulanmıştır (13). Çalışmamızda da tedavi öncesi artmış olan CA-125 değerlerinin tedavi sonrası sağlıklı olgular düzeyine indiği görüldü. Sonuç olarak akciğer tüberkülozu tanı ve tedavisinin takibinde serum CA-125 düzeylerinin ölçümünün yararlı olabileceğini, ancak genellemenin yapılabilmesi için bu konuda yapılmış daha çok sayıda ve daha fazla olguyu içeren çalışmaların gerektiğini düşünmekteyiz. 16. Mas MR, Comert B, Saglamkaya U, Yamanel L, Kuzhan O, Ateskan U, Kocabalkan F. CA-125; a new marker for diagnosis and follow-up of patients with tuberculous peritonitis. Dig Liver Dis 2000; 32: 595-7. 17. Thakur V, Mukherjee U, Kumar K. Elevated serum cancer antigen 125 levels in advanced abdominal tuberculosis. Med Oncol 2001; 18: 289-91. 18. Uzunkoy A, Harma M, Harma M. Diagnosis of abdominal tuberculosis: experience from 11 cases and review of the literature. World J Gastroenterol 2004; 10: 3647-9. 19. Mansour M, Linden ER, Colby S, Posner G, Marsh F Jr. Elevation of carcinoembryonic antigen and CA-125 in a patient with multivisceral tuberculosis. J Natl Med Assoc 1997; 89: 142-3. 20. Ferrer J, Villarino MA, Encabo G, Felip E, Bermejo B, Vila S, Orriols R. Diagnostic utility of CYFRA 21-1, carcinoembryonic antigen, CA 125, neuron specific enolase, and squamous cell antigen level determinations in the serum and pleural fluid of patients with pleural effusions. Cancer 1999; 86: 1488-95. 21. San Jose ME, Alvarez D, Valdes L, Sarandeses A, Valle JM, Penela P. Utility of tumour markers in the diagnosis of neoplastic pleural effusion. Clin Chim Acta 1997; 265: 193-205. 22. Matsuoka Y, Endo K, Kawamura Y, Yoshida T, Saga T, Watanabe Y, Koizumi M, Nakashima T, Konishi J, Yamaguchi N, et al. Normal bronchial mucus contains high levels of cancerassociated antigens, CA125, CA19-9, and carcinoembryonic antigen. Cancer 1990; 65: 506-10. 23. Hirose T, Ohta S, Sato I, Matsuda M, Arai T, Katsura T, Fukaura A, Nakajima H, Adachi M. Tuberculous pleuro-peritonitis showing increased levels of CA125. Nihon Kyobu Shikkan Gakkai Zasshi 1997; 35: 196-200. 24. Molina R, Filella X, Auge JM, Fuentes R, Bover I, Rifa J, Moreno V, Canals E, Vinolas N, Marquez A, Barreiro E, Borras J, Viladiu P. Tumor markers (CEA, CA 125, CYFRA 21-1, SCC and NSE) in patients with non-small cell lung cancer as an aid in histological diagnosis and prognosis. Comparison with the main clinical and pathological prognostic factors. Tumour Biol 2003; 24: 209-18. 25. Szklarz E, Gawlikowski W. Carcinoembryonic antigen (CEA) in the blood serum of patients with bronchogenic carcinoma and selected diseases of the respiratory tract. Pneumonol Pol. 1989 Apr; 57: 217-21. 26. Safianowska A, Grubek-Jaworska H, Droszcz P, Rybus L, Dabrowski A, Zwolska Z, Matysiak W, Chazan R. Levels of CEA, antibodies against mycobacterial antigens and ACE activity 137

in serum and in BALF in patients with sarcoidosis, tuberculosis and lung cancer--preliminary results. Pneumonol Alergol Pol. 2001; 69: 5-13. 27. Garcia-Pachon E, Padilla-Navas I, Dosda MD, Miralles-Llopis A. Elevated level of carcinoembryonic antigen in nonmalignant pleural effusions. Chest 1997; 111: 643-7. 28. Riantawan P, Sangsayan P, Bangpattanasiri K, Rojanaraweewong P. Limited additive value of pleural fluid carcinoembryonic antigen level in malignant pleural effusion. Respiration 2000; 67: 24-9. 29. Ryu JS, Lee HJ, Cho JH, Han HS, Lee HL. The implication of elevated carcinoembryonic antigen level in pleural fluid of patients with non-malignant pleural effusion. Respirology 2003; 8: 487-91. Kabul Tarihi: 08.02.2006 138