ANKARA DEVLET OPERA VE BALESİ NDE (ADOB) HALKLA İLİŞKİLER FAALİYETLERİ THE PUBLIC RELATIONS OF ANKARA STATE OPERA AND BALLET (ASOB) İlkben Akansel



Benzer belgeler
T.C. YALOVA ÜNİVERSİTESİ Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı. İÇ KONTROL ve RİSK YÖNETİMİ 1 İÇ İÇ KONTROL

Rekabet üstünlüğü, bıçaklarla yapılan bir kavgada, bir tabancaya sahip olmak gibidir.

HALKLA İLİŞKİLER PAZARLAMA İLETİŞİMİ ARAÇLARI. (Bölüm 5)

I. Bölüm REKLAM(CILIK) Advertising. Doç. Dr. Olgun Kitapcı

TEMEL AFET BİLİNCİ, AFET TOPLANMA MERKEZLERİ AFET HAZIRLIK MÜDAHALE KURULU NUN AMAÇLARI VE ÇALIŞMALARI

Bir başka benzer model ise DAGMAR dır. Tüketicinin benzer aşamalardan geçtiğini varsayar.

17 AĞUSTOS ETKİNLİKLERİ VE YAPILAN ANKET ÇALIŞMALARININ DEĞERLENDİRİLMESİ. Abdullah İNCİR İnşaat Mühendisi

PAZARLAMA İLETİŞİMİ (PZL304U)

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ... iii 1. BÖLÜM İLETİŞİM VE PAZARLAMA İLETİŞİMİ

Simülasyon Modellemesi

T.C. YALOVA ÜNİVERSİTESİ Strateji Geliştirme Daire Başkanlığı. İÇ KONTROL ve RİSK YÖNETİMİ 2 İÇ RİSK YÖNETİMİ

HALKLA İLİŞKİLER: TEORİK ÇERÇEVE...

BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

T.C. KÜTAHYA BELEDİYESİ BASIN YAYIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV YETKİ SORUMLULUK VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM

Farklı Kütüphane Türlerine Yönelik Pazarlama Stratejileri

GİRİŞİMCİNİN GÜNDEMİ

TUTANAK 13/05/2015. : Türkiye Kooperatif İstatistiklerinin Geliştirilmesi Projesi. : ILO Türkiye Ofisi, Ankara

HALKLA İLİŞKİLER. HALKLA İLİŞKİLER ve SPONSORLUK. Yrd.Doç.Dr. Özgür GÜLDÜ

Planlama Nedir? Planlama Ne Değildir? Başarılı Bir Plan Pazarlama Planlaması

HALKLA İLİŞKİLER VE ORGANİZASYON HİZMETLERİ MANKEN MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

İnteraktif Pazarlama Stratejimiz.

HALKLA İLİŞKİLER VE ORGANİZASYON HİZMETLERİ MÜŞTERİ ASİSTANI MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

1. Kurumsal İletişim ve Kurumsal Marka Yönetimi. 2. Stratejik Yönetim ve Kurumsal İletişim. 3. Kurum Kimliği, Kültürü ve İmajı

YENİ KENT MERKEZİNDE YAPILACAK YÜKSEK BİNALAR İÇİN HAZIRLANAN TEKNİK ÖNERMELER

BÜTÜNLEŞİK PAZARLAMA İLETİŞİMİ. Yrd.Doç.Dr. Tolga DURSUN

Satış Reklam Dağıtım İkna etme İnsanları kandırma becerisi Satış kolaylaştırıcı faaliyetler 9/28/2015

İletişim: Bir düşüncenin, bilginin, haberin veya mesajın kişiler, gruplar ve örgütler arasında karşılıklı değiş tokuş sürecidir.

BASIN, YAYIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

TUTUNDURMA PAZARLAMA İLETİŞİM MODELİ

1

T.C. YÜKSEKOVA BELEDİYE BAŞKANLIĞI. BASIN YAYIN ve HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ GÖREV VE ÇALIŞMA YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM


Halkla İlişkiler. Uygulama Alanları. Barış Baraz Hakan Yılmaz

KURUM İÇ DEĞERLENDİRME RAPORU HAZIRLAMA KILAVUZU

T.C. PLATO MESLEK YÜKSEKOKULU. MEDYA VE İLETİŞİM PROGRAMI YENİ MEDYA IV. HAFTA Öğr. Gör. TİMUR OSMAN GEZER

İZMİR KENT SORUNLARININ ÇÖZÜMÜNDE YAYGIN VE KURUMSAL EĞİTİMLERİN ÖNEMİ. Ali ÖZDERE Makina Mühendisi

İYTE TOPLUMSAL SORUMLULUK PROJELERİ YÜRÜTME VE DEĞERLENDİRME YÖNERGESİ (TASLAK) BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

HALKLA İLİŞKİLER VE ORGANİZASYON HİZMETLERİ FUAR STAND ELEMANI MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Duru. Girişim. İnsan Kaynakları Yönetim Sistemleri

KURUMSAL REKLAMIN ANLATTIKLARI. Prof. Dr. Müge ELDEN Araş. Gör. Sinem YEYGEL

Pazarlama Taktikleri

KARA YOLLARINDA TRAFiK GÜVENLİGİ VE TRAFiK KAZALARlN EKONOMİK AÇlDAN BİR DEGERLENDİRMESİ

İşletmelerin en temel iki fonksiyonu; mal ve hizmet üretmek ve üretilen mal ve hizmetleri pazarlamaktır. Üretim, mal veya hizmetlerin nasıl ortaya

Ürün Fiyatlandırılması

SPONSORLUK BÜTÜNLEŞİK PAZARLAMA İLETİŞİMİ ARAÇLARI. (Bölüm 8)

Yayınlanmış eski sınav soruları htttp://eogrenme.anadolu.edu.tr adresinde yer alann deneme sınavı hizmetinde öğrencilerimize sunulmaktadır.

HALKLA İLİŞKİLER VE ORGANİZASYON HİZMETLERİ

İç kontrol; idarenin amaçlarına, belirlenmiş politikalara ve mevzuata uygun olarak faaliyetlerin etkili, ekonomik ve verimli bir şekilde

ÜNİTE:1. Reklam Nedir? ÜNİTE:2. Bütünleşik Pazarlama İletişimi ve Reklam ÜNİTE:3. Reklamın İletişim Etkileri ÜNİTE:4. Reklamcılık Sektörü ve Kurumlar

ÇOCUK DOSTU KENT ÜZERİNE STRATEJİLER. Yard. Doç. Dr. Hikmet SİVRİ GÖKMEN

Pazarlama İletişimi-3

MÜŞTERİ İLİŞKİLERİ YÖNETİMİ VİZE SORU VE CEVAPLARI

Pazarlama iletişimi Bütünleşik pazarlama iletişimi

ÇANKIRI KARATEKĐN ÜNĐVERSĐTESĐ STRATEJĐ GELĐŞTĐRME KURULUNUN KURULUŞ VE ĐŞLEYĐŞĐ HAKKINDAKĐ YÖNERGE. BĐRĐNCĐ BÖLÜM Genel Hükümler

YÖNETMELİK Sanayi ve Ticaret Bakanlığından: SANAYİ VE TİCARET BAKANLIĞI PİYASA GÖZETİMİ VE DENETİMİ YÖNETMELİĞİ

İÇİNDEKİLER. Sunuş Bölüm I: Küresel İletişim, Değişen Paradigmalar ve Reklamın Yeni Rolü Küreselleşme Sürecinin İletişime Yansımaları

T.C. ANKARA ÜNİVERSİTESİ BELGE YÖNETİMİ VE ARŞİV SİSTEMİ STRATEJİSİ

İÇİNDEKİLER. Birinci Bölüm. Halkla İlişkiler Kavramı, Tarihçesi ve İlişkili Olduğu Alanlar

İşyeri Temsilcileri Rehberi

SOSYAL GÜVENLK KURMUNUN YAPISI VE LEY. Sosyal Güvenlik Kurumu Bakanl Strateji Gelitirme Bakan Ahmet AÇIKGÖZ

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS. Pazarlama İlkeleri MAN

İnovasyon, farklı, değişik, yeni fikirler geliştirmek ve bunları uygulamaktır.

Pazarlama terimi günümüzde oldukça yaygın, ancak farklı anlamlarda kullanılmaktadır. Bazıları için pazarlama, satış ile eş anlamlı olup, bir ürünü

T.C. TRABZON BELEDĠYESĠ GENÇLĠK MECLĠSĠ YÖNETMELĠĞĠ

Pazarlama Taktikleri Kut 470, 16 Mart Pazarlama Taktikleri. Umut Al H.Ü. Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü

PricewaterhouseCoopers CEO Araştõrmasõ

Bölümlerimiz. İletişim Bilimleri Bölümü. Radyo, Televizyon ve Sinema Bölümü. Halkla İlişkiler ve Reklamcılık Bölümü. Gazetecilik Bölümü

SAĞLIK KURULUŞLARINDA HALKLA İLİŞKİLER FAALİYETLERİ

Dijital Pazarlama Ajansı

HALKLA İLİŞKİLER VE SPONSORLUK

Uluslararası 3. Antakya Altındefne film festivali Ulusal Uzun Metraj Film Yarışma Yönetmeliği

PAZARLAMA VE PERAKENDE EMLAK KOMİSYONCUSU MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

STÖ Ağları/Platformlar için Açık Çağrı: Stratejik İletişim Kapasite Geliştirme Eğitim Programı. Arka Plan. Program Hakkında

GRAFİK VE FOTOĞRAF FOTOĞRAF BASKI OPERATÖRÜ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Marmara Üniversitesi Kurumsal İletişim ve Marka Yönetimi Sertifika Programı Marmara University Corporate Communication & Brand Management Program

KAMU İÇ KONTROL STANDARTLARI

BASIN YAYIN VE HALKLA L K LER UBE MÜDÜRLÜ Ü

YILDIZ JOURNAL OF ART AND DESIGN Volume:1, Issue: 2, 2014, pp 30-35

BİRİNCİ BÖLÜM Genel Hükümler

İç Kontrol Yönetim Sistemi (İKYÖS) Hayati riskler her zaman olabilir, önemli olan onları görebilecek sistemlere sahip olabilmek!

ULAŞTIRMA HİZMETLERİ LOJİSTİK ELEMANI (2.SEVİYE) MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ MÜFREDAT FORMU Ders İzlencesi

Halkla İlişkiler ve Organizasyon

KURUL KARARLARI. Maliye Bakanlığı İç Denetim Koordinasyon Kurulundan: İÇ DENETİM KALİTE GÜVENCE VE GELİŞTİRME PROGRAMI 1

YÖNETİM SİSTEMLERİ. TS EN ISO Kalite Yönetim Sistemi TS EN ISO Çevre Yönetim Sistemi TS (OHSAS) İSG Yönetim Sistemi

Doğruların buluştuğu adres...

Günümüzün karmaşık iş dünyasında yönününüzü kaybetmeyin!

TURİZM PAZARLAMASI REKLAM

SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ VE STRATEJİK İLETİŞİM PLANLAMASI

HALKLA İLİŞKİLER VE ORGANİZASYON HİZMETLERİ FUAR HOST/HOSTESİ MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

Halkla İlişkiler, Danışmanlık, Yaratıcı Çözümler, Proje Geliştirme ve Satış Danışmanlığı

İZMİR İN OTOPARK SORUNU. Doç.Dr. Serhan TANYEL

Şirketinizin çalışma konusunu veya ürününüz ile ilgili çalışmayı MARKANIZI YÖNETMEK olarak algılıyoruz

1- Neden İç Kontrol? 2- İç Kontrol Nedir?

Yayınlanmış eski sınav soruları htttp://eogrenme.anadolu.edu.tr adresinde yer alann deneme sınavı hizmetinde öğrencilerimize sunulmaktadır.

MADDELER T.C. İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ GENÇLİK MECLİSİ YÖNETMELİĞİ

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 BÖLÜM 2

İÇİNDEKİLER GİRİŞ Bölüm: SİYASAL İLETİŞİM OLGU VE SÜRECİ Siyasal İletişimin Tanımı Siyasal İletişim Olgusu ve Süreci...

DESKPORT. Bilișim Hizmetleri Yılı Hizmet Tanıtım Kataloğu

KOBİ lerin Rekabet Gücünün Art r lmas Mali Destek Program Giriş

Transkript:

ğ ğ İ İ ş Ğ ü ğ ğ İ ü ü üü İ ş ü İ ğ ü İ

1 ANKARA DEVLET OPERA VE BALESİ NDE (ADOB) HALKLA İLİŞKİLER FAALİYETLERİ THE PUBLIC RELATIONS OF ANKARA STATE OPERA AND BALLET (ASOB) İlkben Akansel

2 ANKARA DEVLET OPERA VE BALESİ NDE (ADOB) HALKLA İLİŞKİLER FAALİYETİ Özet: Halkla ilişkiler, çalşma yaşamnn her alannda, kendilerini tantmak isteyen kurumlara katk sağlayan çok önemli bir kavramdr. Bu yüzden, bir kurum halkla ilişkilerini hedef kitlelerine çok iyi açklamaldr. Biz bu çalşmada, Ankara Devlet Opera ve Balesi nin halkla ilişkilerini araştracağz. Bu kurumu seçmemizin sebebi opera ve bale sanatlarnn modern Türkiye Cumhuriyet inin kuruluşunda çok önemli rolleri olmasdr. Ve ayrca, özellikle, modern Türkiye nin kurucusu Atatürk tarafndan, kuruluş yllarnda bu sanatlara büyük önem verilerek, Türkiye Cumhuriyeti nin modernleşme sürecinin bir parças olmasdr. Fakat, günümüzde halen, büyük bir kesim bu sanatlar anlayamamaktadr. Bu yüzden, bunun kurumun halkla ilişkiler eksikliğinden kaynaklandğn düşünüyoruz. Bu nedenle, ADOB un halkla ilişkiler faaliyetlerindeki olumlu ve olumsuz faaliyetleri araştracağz. Anahtar Kelimeler: halkla ilişkiler, sanat, opera, bale, festival, iletişim, pazarlama, pazarlama iletişimi. THE PUBLIC RELATIONS OF ANKARA STATE OPERA AND BALLET (ASOB) Abstract: Public Relations is a very important concept in every field of working life, in the sense of its contribution to the introduction of institutions themselves. Thus, an institution sholuld explain its activities very well to its target groups. In this study we will investigate State Opera and Ballet s pulic relations. We choose this institution, because, opera and balet arts have very important roles on the foundation of modern Turkish Republic. And also, these arts are a part of modernization proccess of Turkish Republic, with the great importance given to these arts in the establishment years, especially by Atatürk, founder of modern Turkey. But, until today, very large group of people are in position don t understand these arts. So, we think that it is originated the lack of public relations of the institution. So, we will investigate the positive and the adverse activities of ASOB s public relation. Keywords: public relation, art, opera, balet, festival, communication, marketing, marketing communications.

3 GİRİŞ İster özel sektörde bir kuruluş, ister kamu kuruluşu olsun her kurumun içinde halkla ilişkiler faaliyeti vardr ve bu faaliyet o kurumun varlğ için temeldir. Çünkü nasl ki bir insan günlük yaşamda insanlarla iletişim içinde bulunmak zorundaysa, bir kurum da varlğn sürdürebilmek için çevresine kendini tantmak mecburiyetindedir. Cumhuriyetimizin kuruluşuyla birlikte Büyük Önder Atatürk, milletimizin her bakmdan gelişmiş ülkeler seviyesine ulaşmas için sanata da büyük önem vermiştir. Bilhassa, gösteri sanatlar (opera, bale, tiyatro) alannn bugünkü standartlara ulaşmasn, o günlerde atlan büyük admlar sağlamştr. Ancak, zaten kendisinin büyük bir bölümü iletişim üzerine kurulu gösteri sanatlar günümüzde kendini ne kadar ifade edebilmektedir? Halkla ilişkiler faaliyetlerinin temeli iletişime dayandğndan her kurum için varlğn sürdürebilmesi açsndan can damar olan bu faaliyetler, özellikle gösteri sanatlaryla uğraşan kurumlar için daha fazla önem arz etmektedir. Çünkü içeriği iletişime dayanan faaliyetlerin arz edildiği kurumlarda, halkla ilişkiler faaliyeti daha da önem kazanmaktadr. Bununla birlikte, bir kurum için halkla ilişkiler faaliyetlerinin yan sra pazarlama iletişimi de son derece önemlidir. Çünkü pazarlama iletişimi bir ürünün/ hizmetin satn alnmasnda başlca rolü oynayan faktördür. Bu bağlamda, pazarlama iletişimi ve halkla ilişkiler arasnda sk bir bağ vardr. Bu bağ çok ksa ve derinlemesine inmeden pazarlama iletişiminin bir ürünün/ hizmetin satn alnmasnda, halkla ilişkilerin ise buna dair bir kamu oyu oluşturmada rol oynadğ şeklinde ifade edebiliriz. Çalşmamzda gösteri sanatlarndan opera, bale faaliyetlerinin sergilendiği Türkiye nin köklü kurumlarndan biri olan Ankara Devlet Opera ve Balesi nin (ADOB) halkla ilişkiler faaliyetini ve pazarlama iletişimi faaliyetlerini inceleyeceğiz. Pazarlama, işletme alannda işlenmiş bir konu olup daha sonra pazarlama iletişimi başlğ altnda iletişim disiplinine taşnarak iletişim alannda birçok konuya şk tutmuştur. Halkla ilişkiler ise, iletişim disiplini içinde incelenen çok kapsaml bir alandr. Konumuzu önce halkla ilişkiler ve pazarlama iletişimi arasndaki ilişkiyi her iki kavramn tanmlar, içerikleri, gerektirdikleri nitelikler vb. konular ortaya koyarak irdeleyeceğiz, daha sonra bunu kurumun faaliyetleri baznda uygulanabilirliğini kurumun çeşitli faaliyetlerinden yola çkarak inceleyeceğiz. Çalşmamzn amac, günümüzde ne yazk ki ad geçen sanat dallarnn hala daha toplumun ancak belirli bir tabakasndaki (eğitim durumu, gelir grubu vb. düzeylerde) insanlara hitap eder gözüktüğü için, kurumun halkla ilişkiler faaliyetlerinin- pazarlama iletişiminin artlarn ve eksilerini incelemektir. Kurumun kendi imajn yaratmadaki ve yaptğ kaliteli işlere rağmen, kendini tantmadaki eksiklikleri (eğer varsa) ortaya konularak, halkla ilişkiler ve pazarlama iletişimi faaliyetlerinin yeniden gözden geçirilmesi ve yeni bir imajla daha geniş halk kitlelerine ulaştrlmas üstlendiği görevi yerine getirebilmesi yönünden önemlidir.

4 1. PAZARLAMA İLETİŞİMİ NEDİR? Pazarlama iletişimi, tutundurma (promosyon), satş çabalar kavramlarndan daha geniş bir alan kapsar ve ürün kavramnn, kuruluş kişiliğinin tüketicilere sunuluşunu içeren bir süreçtir. (Odabaş & Oyman, 2006, s. 35). Pazarlama iletişimi kavram vastasyla tüketiciler ürün kalitesini fark ederler. Pazarlama, yöneticilerinin tüketicilerin satn alma kararlarn etkileyebilmek için yapabilecekleri tüm eylemleri yaptklar bir süreçtir. Pazarlama iletişiminin geniş anlaml bir kavram olmasnn sebebi, sadece tutundurma eylemini pazarlama iletişiminin bir parças olarak görmemesi, ayn zamanda ürünün kendisinin, markasnn, paketinin, fiyatnn, dağtmn da kavramn içine dâhil etmesidir. Pazarlama iletişimi, tüketiciler ile kuruluş arasnda oluşan sürekli bir diyalogdur denilebilir. (Odabaş & Oyman, 2006, s.35, 36). Buradan da anlaşlabileceği üzere, hizmet sektöründe faaliyet gösteren bir kuruluş olan ADOB, hizmetlerinin tüketicisi konumunda olan izleyicileriyle sürekli bir diyalog içinde olmaldr. Pazarlama söz konusu olan her yaklaşm ve uygulama, örneğin, ürün tasarm gibi tüketiciye farkl mesajlarn, duygularn gönderildiği süreç, iletişimin bir türüdür. Pazarlama iletişimi temel olarak şu dört öğeye sahiptir: 1) Tutundurma: Hem kişiler aras hem de kitle iletişim tekniklerini uygulayan yöntemleri vardr. Reklam, halkla ilişkiler ve duyurum, satş tutundurma ile kişisel satş, tutundurma karmasn oluşturur. 2) Ürün: Marka ismi, ambalaj, dizayn, renk, şekil gibi ürünün fiziksel özellikleri ürün hakknda tüketiciye mesajlar ileten iletişim bütünleri arasndadr. 3) Fiyat: Fiyat, çoğunlukla ürünün, kalitesi hakknda bir gösterge olarak kabul edilir. 4) Dağtm: Ürünün tüketicilere sunulduğu yerlerin kişilikleri de birer iletişim öğesidir. (Odabaş & Oyman, 2006, s. 36, 37). Bu öğelerden de anlaşlabileceği gibi, tüketicinin ürün ve kuruluş hakkndaki düşünce ve inançlar çok sayda değişkenin etkisiyle oluşmaktadr. Tüm değişkenlerin bütününü kapsayan kavrama ise pazarlama iletişimi karmas denir. Pazarlama karmas, bir işletmenin hedef pazarda istediği tepkiyi alabilmek için bir araya getirdiği kontrol edilebilir pazarlama değişkenleridir. (Yurdakul Başok, 2006, s. 11). ADOB, nasl bir pazarlama iletişimi karmas uygulamaktadr? Uyguladğ pazarlama iletişimi karmasn, en kolay ulaştrabileceği yol halkla ilişkiler vastasyla olur. Buradan da pazarlama iletişimi ve halkla ilişkiler arasndaki direkt bağlanty görebilmemiz mümkündür. Sorumuza dönecek olursak, ADOB un hizmetleri, sanatsal faaliyetlerdir. Yani, opera, bale,

5 modern dans vb. gösteri sanatlardr. Buradaki, tutundurma faaliyetlerinden en önemli ikisi reklam ve halkla ilişkiler faaliyetledir. Ürünü sanat olan ADOB, bir devlet kurumu olduğu için rekabet edebileceği bir başka kurum olmadğndan kendisi direkt olarak bir markadr. Sunduğu hizmetlerin kalitesi, sanatsal anlamda bu hizmetleri sunduğu fiyattan çok daha yüksektir. Yurtdşnda bu tip sanat faaliyetleri çok büyük ölçüde özel sektör elinde olduğu ve bundan dolay rekabet olduğu için, fiyat çok yüksektir. Tüketiciye ürün ve kuruluş hakknda çok sayda değişken araclğyla bilgi sunan süreç pazarlama iletişimi olduğundan, tüm pazarlama çalşmalarnn başars, pazarlama iletişimin başarsna bağldr. (Odabaş & Oyman, 2006, s. 38). Pazarlama iletişiminin en önemli yönlerinden biri insanlar bir şeye inandrmak, onlar bir şeyi yapmak üzere tutumlarn değiştirmeye sevk etmektir. Bu bağlamda ikna, pazarlama etkinlikleri araclğyla tüketicilerin inançlar ve tutumlarndaki değişmelere karşlk gelir. Pazarlama iletişiminde mesaj bir tutum oluşturmak, var olan bir tutumu güçlendirmek, bir fikir oluşturmak ya da tüketicilerin inanç yaplarnda bir kanaat, inanç oluşturmak için çaba harcar. (Odabaş & Oyman, 2006, s. 39). Pazarlama iletişimi stratejisini belirlemek, hedef kitlelere yönelik olarak gerçekleştirilecek iletişiminin nasl olmas gerektiğini belirlemek anlamna gelmektedir. Pazarlama iletişimi stratejisi, işletmenin pazarlama iletişimi ile ilgili hedeflerini ve genel politikalarn gerçekleştirmeye yönelik çabalar detaylandrmaktr. Pazarlama iletişimini etkileyen çok önemli bir faktör Bütünleşik Pazarlama İletişimi anlayşdr. Pazarlama iletişiminin tüm unsurlarnn ayr ayr değil, bütünleşik olarak ele alnmas gerektiği mantğna dayanr. (Odabaş & Oyman, 2006, s. 59). Bütünleşik pazarlama iletişimi stratejisi şu unsurlar içermelidir: 1) Pazarlama iletişimi stratejisine maruz kalacak hedef kitle birimlerini değerlendirmeye almak, 2) Hangi iletişim aracnn en etkili şekilde mesaj ilettiğini belirlemek, 3) İletişimcinin, nerede ve nasl iletişim kuracağn ayarlamak, 4) Hangi pazarlama iletişimi karmasnn kullanlacağn ve bütçenin nasl bölüştürüleceğini programlamak. (Yurdakul Başok, 2006, s. 128, 129). Bu noktada pazarlama iletişimi ile ilerleyen bölümlerde daha detayl değineceğimiz hakla ilişkilerin ortak bir yönünün ikna olduğunu anlayabiliyoruz. Çünkü, her iki kavram da insanlar bir şeye yönlendirmede, inandrmada, sevk etmede vb. ikna yönetimini kullanrlar. İleride daha detayl el almakla birlikte, bu dört unsurun halkla ilişkilerin basamaklarn oluşturan sorunun tanmlanmas, planlama ve programlama, uygulama programn değerlendirilmesi ile çok benzer yönler taşdğn gözlemleyebiliyoruz. Buradan da şu sonucu çkarabiliriz ki, ADOB, bütünleşik pazarlama iletişiminde başarl olmak istiyorsa halkla

6 ilişkiler faaliyetini bu dört unsuru göz ard etmeksizin, eşzamanl bir politika yürütmelidir. Yani, hedef kitleyi doğru belirlemeli, bunlara hangi araçla mesajn ileteceğini doğru seçmeli, bunu yapacak birimlerin nerede ve nasl davranmalar gerektiği doğru saptanmal, bunlar yaparken bütçesini doğru ve yerinde kullanmaldr. Bütünleşik Pazarlama İletişimi kavram üzerinde uzmanlar değişik tanmlar geliştirmeye çalşmşlardr. Bütünleşik pazarlama iletişimi, reklam, halkla ilişkileri, satş tutundurmay vb. bir bütün olarak görür. İletişim çabalarnn ürünü olan bilgi akşnn, tüketiciler tarafndan birbirinden ilintisiz ve kopuk olarak alglanmamas için mevcut bilgi akşnn düzenlenmesidir. Amerikan Reklam Ajans Birliği ne göre bütünleşik pazarlama iletişimi, reklam doğrudan tepki, satş tutundurma ya da halkla ilişkiler gibi çeşitli iletişim disiplinlerinin stratejik rolünü değerlendiren ve bu tüm disiplinleri açklk, tutarllk ve en yüksek iletişim etkisi sağlamak üzere kapsaml bir planla birleştirerek katma değer yaratan bir pazarlama iletişimi planlamas kavram olarak tanmlanmaktadr. Bir diğer tanm, pazarlama programlarnn tek elden yönetilmesi sonucu mesaj tutarllğnn ve iletişimde etkinliğin sağlandğ bir süreçtir. Son olarak da, bütünleşik pazarlama iletişimi, iletişim etkinliklerini örgütsel amaçlarla bağdaştrarak ve kurumun kaynaklarn maksimize ederek iletişimde etkinlik ve verimliliği sağlamak üzere tek bir planlama sistemiyle iletişim süreçlerini bütünleştiren bir süreç olarak görülmektedir. (Odabaş & Oyman, 2006, s. 62, 63). Bütünleşik pazarlama iletişimiyle kurumsal bütünlük arasnda doğrudan bir ilişki vardr. Kurumun imajn ürün/hizmet yararlarn iletmede bütünleşik pazarlama iletişimi stratejik bir araç olarak kullanlabilir. Bu hem içsel hem de dşsal düzeyde önemli sonuçlar yaratr. Tüketiciler kendilerini rahat ve güvende hissettikleri kurumlara scak baktklarndan, kurumca yanstlan imajn, tüketicilerce istendik şekilde alglanmasn sağlamada kurumsal bütünlük önemli bir rol oynar. Bu ise kurum içinde bütün çalşan bireylerin kurumun amaçlarn tam olarak anlamas ve bunu dşarya yanstmasyla ilgilidir. Bu mesajlar uyumlu hale getirmenin ve bütünlüğü sağlamann en iyi yolu, hem işletmenin farkl bölümlerinden hem de işletme dşndan ajanslardan oluşturulan ekipleri kullanarak çapraz işlevsel yönetim yaklaşm izlemektir. (Odabaş & Oyman, 2006, s. 72, 73). Buradan da anlaşldğ üzere, ADOB un yapmas gereken, gerek kurum içinde gerekse de kurum dşnda oluşturacağ ekiplerle öyle çarpc iletişim stratejilerini uygulamasdr ki seyirci kitlesini daha önce hiçbir sanatsal faaliyette bulunmamş kişilere de ulaşacak şekilde genişletebilsin. Örneğin, sürekli izleyicilerden kendileri için kanaat önderleri oluşturabilirler. Bunun için gişe görevlilerinden alnacak küçük bir bilgi bile yeterlidir. Seyirciler arasnda böyle önderlerin bulunduğu bilinmektedir. Oyunlara normalde 6 kişiden fazla bilet alnmamas yönünde bir tahdit uygulanrken, srf izleyemeyen insanlar gelsin diye, birkaç tandkla birlikte gelip ayn anda 40 bilet alan, bütün bir mahalleyi toplayarak gelen bunun için toplu bilet satştan 150-200 kişiye bilet alan izleyicilerin bulunduğu gözlemlenmiştir. Üstelik, bu kişiler bu tip sanat faaliyetlerine daha önce hiç katlmamş olan izleyicileri de

7 beraberlerinde oyunlara getirmektedirler. Bu kişilerle daha çok iletişimde bulunulmaldr. Çünkü bu tip önderler, önyargyla bakabilen kesim için başlca ikna edici rol üstlenmektedirler. Bütünleşik pazarlama iletişiminin amac, zaman içerisinde ve olas müşteriler için ikna edici program biçimleri geliştirip yürütmek ve seçilen kitlenin davranşlarn direkt veya dolayl olarak etkilemektir. Tüm bunlarn neticesinde bütünleşik pazarlama iletişimi için bir tanm vermek gerekirse şöyle tanmlayabiliriz: Organizasyonlarn ürettiği ürün ya da hizmetler ile ilgili alnacak her kararn müşteri bazl ve satn alma davranşlarna etki edecek iletişim boyutunu düşünerek alnmas ve bu farkl kararlarn bir disiplin içinde orkestra edilerek, stratejik bir yaklaşm ile planlanmas ve sinerji yaratlmas sürecidir. (Bozkurt, 2005, s. 18). İşletme halkla ilişkileri, taktiksel roller için kullanmaktadr, yeni hareketler yaratmak, örgüt içi iletişimle uğraşmak, özel olaylar, programlar hazrlamak, lobicilik ve araştrmalar yapmak, halkla ilişkilerin görevleri arasnda bulunmaktadr. Pazarlama iletişimi ile halkla ilişkilerin bir bağ da şudur: Pazarlama ve halkla ilişkiler tüketicilere tam bir hizmet sağlamak için birlikte çalşrlar (Bozkurt, 2005, s. 134). Bütünleşik pazarlama iletişimi halkla ilişkiler modelinin ilk aşamasnda halkla ilişkiler ve örgütün üst yönetimi bütünleşik pazarlama yönetimi bütünleşik pazarlama iletişiminin sağlkl yürütülmesini sağlamak için, örgütün bütün kararlarn örgütün iç ve dş müşterilerinde davranşsal değişiklikler yaratacak stratejiler oluşturarak kurarlar. Modelin ikinci aşamas, hedef kitle araştrmalardr. Bütünleşik pazarlama iletişimi, işletme dşndan işletmeye yaplan pazarlama iletişimi planlamalarn gerekli klar. Yani, müşteri merkezli planlama yaplr. Modelin üçüncü aşamasnda hedef kitlelerden sağlanan bilgiler doğrultusunda oluşturulan veri taban yer alr. Modelin dördüncü aşamasnda, oluşturulan veri tabanna göre, örgütsel bütün kararlarn iletişim süreçleri hedef kitleleri ile buluşmadan önce, ortak bir konsept ve sinerji yaratacak şekilde stratejik olarak bütünleşmektedir. (Bozkurt, 2005, s. 149). Burada da halkla ilişkiler ve pazarlama iletişiminin bir bağlantsn görüyoruz: İletişim. Bu model bağlamnda ADOB neler yapmaktadr? Baz iyi niyetli çabalar olmakla birlikte çok başarl çalşmalar olduğu söylenemez. Örgütteki yönetimin, diğer devlet kurumlarndan çok ayrlan bir parlaklğ yoktur. İkinci aşamada, hedef kitle belirleme diye bir çabalar yoktur, varsa da bunun halkla paylaşmnn düzeyi bilinmemektedir. Bu sebeple, bir veri tabanlar yoktur.

8 2. HALKLA İLİŞKİLER NEDİR? İletişim iki öğe arasnda oluşur. Bir yanda bir kişi, öteki yanda kişiler ya da kurumlar olabileceği gibi, kurumlar ya da kişiler arasnda da iletişim olabilir. Gerekli koşul, iletişim için iki tarafn bulunmasdr. Belirli bir mesaj yollayan, yayan öğeye kaynak, mesajn ulaşacağ öğeye hedef denir. Bu iki öğe arasnda mesaj götürüp getiren araçlar bulunabilir. İletişim kimi kez arasz kimi kez de araya mekanik araçlar topluluğunun girmesiyle gerçekleşir. Bu durumda iletişimi, ortak semboller yoluyla bireyler ya da kurumlar arasnda anlamlarn simgesel olarak karşlkl paylaşldğ bir süreç olarak tanmlayabiliriz. Bu süreçte temel amaç, iki ya da daha çok kişi ya da küme arasnda birşeyleri ortak klmak, kendi aralarnda ortak semboller sistemini genişletmek ve başka ortak semboller sistemi yaratabilmektir. (Kazanc, 2004, s. 51). Kitlelere birşeyler verebilmek için önce belirli icraata gereksinim vardr. İcraat haber yaratmann en önemli kaynağdr. Bu nedenle de halkla ilişkiler çalşmalar ve anlayş tümüyle olumlu icraat üzerine kurulu olmaldr. Çünkü halkla ilişkiler icraat olan yerde olur. (Kazanc, 2004, s. 55). 2.1 Halkla İlişkilerin Farkl Tanmlar: Uluslararas Halkla İlişkiler Derneği çoğunlukla kabul edilen şu tanm vermiştir: bir girişimin kamu ya da özel sektörde faaliyet gösteren bir kuruluşun temasta bulunduğu ya da bulunabileceği kimselerin anlayş, sempati ve desteğini elde etmek ve devam ettirmek için yaptğ sürekli ve örgütlü bir yönetim görevidir. (Kocabaş, Elden ve Yurdakul, 1999, s. 45). Diğer bir tanmlama ise, yönetimin izlemekte olduğu politikann halka benimsetilmesi, çalşmalarn devaml ve tam olarak halka duyurulmas, yönetime karş olumlu bir hava yaratlmas ve buna karşlk, halkn da yönetim hakknda ne düşündüğünün, yönetimden ne istediğinin bilinmesi ve halkla işbirliği sağlanmasdr; kişinin ya da kurumun halkla ilişkisini geliştirme ve anlama yolundaki çabas; hedef kitleleri etkilemek için hazrlanmş planl, inandrc bir haberleşme çabasdr. (Kocabaş vd., 1999:s.46). Halkla ilişkiler çalşmalarnn planlamasn, profesyonel anlamda halka ilişkilerle uğraşanlar tarafndan, aşağda saylan basamaklar olarak tanmlamak yanlş olmayacaktr: 1. Sorunun Tanmlanmas: Örgütün amaçlar ve çalşmalar ile ilgili bilgi, görüş, tutum ve davranşlarnn izlenmesi aşamasdr. Bir halkla ilişkiler program örgütün çalşmalarndan etkilenebilecek ve örgüt çalşmalarn etkileyebilecek kişi ve gruplarn duygu, düşünce, tutum ve davranşlarnn araştrlmas ile başlamaldr. Toplanan bilgilerle örgüte ilişkin veriler, sorun alanlar saptanarak, gereksinim duyulan araç ve yöntemler belirlenir ve özellikle örgüt ve onun hedef kitlesi ile ilgili tantc bilgiler toplanp değerlendirilir. 2. Planlama ve Programlama: Örgüt politika ve programlaryla ilgili bilginin oluşturulmasn içerir. Halkla ilişkiler programlar, amaçlar, yöntemleri ve stratejileri etkileyen kodlar ile sonuçlanr. Birinci aşamada çeşitli kaynaklardan toplanan bilgilerin şğnda geleceğe dönük stratejik ve taktik planlar hazrlanr. Şu anda ve gelecekte halkla

9 ilişkiler konusunda ne yaplmak istendiği, nasl ve ne zaman yaplacağ, kimlere dönük bir etkinlik düzenleneceği ve kimler tarafndan yürütüleceği gibi sorularn yantlar planlama çalşmas ile alnabilmektedir. 3. İşin Yürütülmesi (Uygulama): Halkla ilişkiler çalşmalarn başlatabilmek amacyla, yaplan araştrma ve toplanan bilgiler doğrultusunda planlar hazrlandktan sonra, bu planlar halkla ilişkiler görevlileri tarafndan uygulamaya konulur. Önceden belirlenen hedef kitlelere çeşitli iletişim, araç, yöntem ve teknikleri ile aktarlmaya çalşlr ve kamuoyunda olumlu bir imaj yaratlmas beklenir. 4. Programn Değerlendirilmesi: Halkla ilişkiler çalşmalar tamamlandktan sonra, bu faaliyetler, örgüt yönetimlerince değerlendirilir. Bu aşamada, örgütten hedef kitleye giden mesajlar, hedef kitleden örgüte geri dönerek bir geri bildirim (feed- back) oluşturur. Böylece gerçekleştirilen halkla ilişkiler programlar örgüt ile onun çevresi arasnda bir etkileşim yaratmş olur. Yönetim değerlendirme aşamasnda örgütsel amaçlarn gerçekleşme derecesi üzerinde incelemelerde bulunulur. Bunun sonucunda da halkla ilişkiler faaliyetleri ile sonuçlar arasndaki uygunluk irdelenmiş olur. (Ataol, 1991, s. 86, 87 den aktaran Kocabaş vd., 1999, s. 54). Dolaysyla, halkla ilişkiler uygulamalarna bir kurumun daha önceden belirlediği hedeflerini uygulamak için meydana getirdiği iletişim faaliyetleri süreci denilebilir. Konumuzu oluşturan Opera daki halkla ilişkiler faaliyetlerini bu planlama faaliyeti açsndan irdelersek, kurumun henüz tam anlamyla halka inemediğini görürüz. Her ne kadar kurum yöneticileri gerek çeşitli basl yayn organlarnda gerekse çeşitli televizyon programlarnda ya da değişik platformlarda sunduklar faaliyetlerin çeşitliliğinden ve bunlara halkn yoğun ilgisinden bahsetseler de durum pekte sanldğ gibi değildir. Çünkü kurumun halkla ilişkiler faaliyetlerini tam olarak irdeleyebilmek için kurumun halk kavramndan ne anladğn ve halkla ilişkilerin birçok tanmndan hangisini benimseyerek (halkla ilişkilerin çok saydaki tanmlar genelde fonksiyonel tanmlardr, yani; hangi fonksiyonunun ön plana çkmas isteniyorsa, o fonksiyon temel alnarak dile getirilmişlerdir) yola çktklarn anlamak gerekir. Halk kavramn; belirli bir yer ve zamanda belirli bir amaç etrafnda buluşmuş kitle olarak tanmlayabiliriz. Dolaysyla, kurumun faaliyetleri açsndan benimsenmesi en uygun tanmn halkla ilişkiler belirtilmiş hedef kitleleri etkilemek için hazrlanmş, planl, inandrc bir haberleşme çabasdr. (Gürüz, 1993, s.3 ten aktaran Kocabaş vd., 1999, s. 45) demek kanaatimizce yanlş olmayacaktr. Bu tanmlamalar yaptktan sonra planlama modelinden hareketle yukarda yaptğmz tanm da dâhil ederek kurumun halkla ilişkiler faaliyetlerindeki tanmsal düzeydeki eksiklikleri irdeleyebiliriz: Öncelikle, kurum gerçekten kime hitap etmek istediğini belirlemelidir. Eğer kurumun halk tan anlayş, prömiyerlerine ya da olağan oyunlarna zaten sergiledikleri eserleri düzenli

10 takip eden her zamanki izleyicileri ise, ulaşmak istedikleri kitleyi zaten en başndan yanlş belirlemişler demektir. Çoğulcu yapya sahip toplumlarda devletlerin varlklarn sürdürebilmek için kamuoyunun desteğini alma çabalar açsndan halkla ilişkilerin önemi yadsnamaz, ancak kamu kesimine ait uygulamalar özel sektörden ayran en önemli özelliklerinden biri, çoğu zaman kamu kurumlarnn rakipsiz olmasdr. (Balta Peltekoğlu, 1998, s. 145). Yani, bir kurumun alannda tekel olmas halkla ilişkiler faaliyetinde bulunmayacağ anlamn taşmaz. Üstelik, bu kurumun zaten toplumun geniş bir ksmnca yeterince anlaşlmadğ göz önünde tutulursa hedef kitlenin bu şekilde yanlş belirlenmesi bütün halkla ilişkiler faaliyetlerini zora sokacaktr. Vatandaşlarn devletle yüz yüze geldiği kurumlar olarak düşünebileceğimiz kamu kurumlarnn çalşanlarnn dairelerinin anlayşl davranş sergileme zorunluluğu kadar, devlet dairelerinin işleyiş mekanizmalarn hedef kitleleri olan vatandaşlara anlatmalar gerekir. (Balta Peltekoğlu, s. 146). Bu bağlamda, eğer gerçekten halka ulaşlmak isteniyorsa, daha önce de belirttiğimiz gibi, halktan ne anlaşldğnn tanm yaplmaldr. Örneğin, bir oyunun prömiyerine, çeşitli ilkokullarla bağlant kurularak seçilecek gelir seviyesi düşük ailelerin çocuklar, hatta bu çocuklar aileleriyle birlikte, Çocuk Esirgeme Kurumu ndan seçilecek öğrenciler, huzurevlerinden yaşllarmz davet edilebilirler. Çünkü bu kişiler toplumun, kurumun kendini ve icra ettiği sanat dallarn yeteri kadar tanmayan kesiminden insanlardr. Bu insanlar, bir nev i kanaat önderi pozisyonundadrlar. Özellikle, ilkokul çağndaki çocuklara yönelik faaliyetlerin yaplmas, görsel ve işitsel medya ve diğer kanallar tarafndan sürekli tekrarlanarak kafas içeriği boş yaynlarla karştrlan bir nesli kazanmay sağlar. Bu durum, halkla ilişkilerin sürekliliği kavramyla doğrudan ilintilidir. Bilhassa bir kamu kuruluşundaki gerçek anlamda bir halkla ilişkiler faaliyeti ne ksmi bir topluluğa yönelik olmaldr ne de belirli bir dönemi kapsamaldr. Bununla birlikte, bu kamu kuruluşu opera ve bale gibi Avrupa da çok köklü ancak ülkemizde henüz bebek saylabilecek bir geçmişe sahip ve bu sebeple çok geniş halk kitlelerince yeterince tannmayan bir kuruluşsa hiçbir şekilde halkla ilişkiler faaliyetini kesintiye uğratamaz ya da sadece elit bir tabakaya hizmet eder görüntüsünde olamaz. Ancak iletişim stratejisinde büyük bir pay olan bakanlklar siyasal partilerin üyesi olmalar, diğer taraftan kamu kurumlarnn yönetiminde önemli rol oynamalar nedeniyle sözü edilen objektif tutumu gerçekleştirmek ve çok net olmayan snr çizebilmek her zaman pek kolay olmamaktadr. (Balta Peltekoğlu, s. 146). ADOB, Kültür Bakanlğ na bağl bir devlet kurumudur. Dolaysyla siyasal iktidarla bu kadar yakn ilişkili bir devlet kurumunun halkla ilişkilerinde baz eksikliklerin bulunmas normaldir. Çünkü siyasal erkin kendilerine bakş ve kendilerine davranşyla sürekli yüz yüze olan bir kurum elbette bu otoritenin bir takm kstlarna uymak zorundadr. Ancak, bu durum yukarda saydğmz çözüm yollar için hiç olmazsa bir başlangç yaplmasna engel değildir.

11 Bu bağlamda, amaç, araç ve yöntem göz önünde tutularak kamu ve özel sektördeki halkla ilişkiler faaliyetlerinin farkl olduğu gerçeğini unutmamz ve çağmzn yönetilenin kamu yönetimi üzerinde denetim kurmak istediğini, yönetimi açk olmaya zorladğn hatrlatmamz gerekir (Yldrm Becerikli, 2002, s. 47). Yani, ADOB yalnzca hedef kitlesini doğru belirlemekle kalmayp ayn zamanda bu hedef kitleye yönelik yapmlar sunmaldr. Halk arasndaki deyişle halka inmelidir. Fakat bu halka iniş beraberinde basitlik ve bayağlk getirmemelidir. Hem sanatn kendi içindeki olumlu yöndeki statükosundan vazgeçilmeden kaliteli yapmlar ortaya çkarlmal hem de bu yapmlar halkn hemen hemen her kesimince anlaşlmaldr. Yani, doktorundan- mühendisine, muhasebecisinden- bankacsna, manavndan- araba tamircisine kadar herkes aşağ yukar ayn tad alabilmelidir ki gerçekten de son dönemde imza atlan Harem, Çalkuşu gibi baleler bu duruma güzel birer örnek teşkil eder. Hiçbir halkla ilişkiler etkinliği, işletmeyle hedef kitleleri arasndaki ortak ilgiler araştrlmadan etkili olamaz. İletmenin iletişim politikas, hedef kitleler ile bir güven iklimi oluşturmak üzere kurulur. Böylece, halkla ilişkiler yeni bir rol üstlenmiş olur: Bir eylem politikas yerleştirmek üzere önceden yaplmas gereken hazrlklarda işletmeye yardmc olmak. Çünkü yöntemsel bir durum analizi yaplmakszn strateji belirlenmez. (Çamldere, 1998, s. 444). Bu noktada, ADOB un halkla ilişkilerinden sorumlu kişilerin birincil görevi doğru belirleyecekleri hedef kitlenin ilgilerini belirlemek olacaktr. Bu hazrlğn önceden oluşturulmas kurumun kendisine ait genel sanat politikas yargsndan yola çkarak, üstlendiği görevi yerine getirmesinde bir hazrlk stratejisi olacaktr. Bunu yaparken önceden düşünülen, belirli bir düzene oturtulan ve daha sonra yönetimine başlanlan stratejiler uygulanmaldr. Elbette tüm bunlar yaplrken, kurum çalşanlarnn etkinliği unutulmamaldr. Kurum içi halkla ilişkiler faaliyetleri bir kenar braklmadan gerek sanatçlarn gerekse idari düzeydeki çalşanlarn birlikte kurum dş halkla ilişkiler faaliyetlerine katlmlar sağlanmaldr. Bu yaplrken kurum içinden küçük gruplar seçilip, birlikte toplantlar düzenlenerek beyin frtnas yoluyla ortaya çkacak uygulanabilir faaliyetler bulunmaldr. Saydğmz bu durumlar, elbette belirli bir süreyi de kapsayacağ göz önünde tutularak, toplumun bu sanat dallarna ilgisinin artmas için bilinçsizliğinin, yanlş ve az bilgisinin yok edilmesiyle halledilir. Bunun için derin güvence ve ikna çalşmalar yapmak gerekir. (Olins, 1999, s.45 ten aktaran Fidan, 2002, s. 501). ADOB yalnzca ikna çalşmas yapmakla kalmayacak ayn zamanda olmas gereken imajn da saptayacaktr. Bunun sebebi, nasl ki kişiler bir kimlikle tanmlanrsa, kurumlarn da kimlikleriyle tannmasdr. Buna kurum kimliği denir. Kurum kimliği, kişi ve kurumlarn ne olduğunu bildirmek amacyla ortaya çkmştr. (Okay, 2002, s. 103). Bunu belirlerken iki şeye dikkat etmelidir: 1) Yeni imajn sağlam belirlemek için gerçekçi bir zaman çerçevesi belirlenmeli.

12 2) Bu gerçekçi imaj için gerçekçi imaj hedefleri seçilmelidir (Fidan, 2002, s. 504). Böylelikle, ADOB, bir işletmenin tannmas, şekillenmesi, iletilmesi ve kimliğinin denenerek kabul edilmesi (Fidan, Çil, 2002:s. 510) anlamna gelen kurum kimliği tanmn doğru ve tam olarak saptayacaktr. Bu saptama bir domino taş etkisiyle kurumun bütün birimlerine sirayet edecek, hedef kitlesinin beklentisi doğrultusunda izleyici kitlesini arttrabilecektir. Kurum kimliğini doğru olarak tanmlayabilmek için ilk önce kurum kendisini iyice tanmal ve geliştirmelidir (Fidan & Çil, 2002, s. 511). Bunun nedeni, kurum kimliği bir kurumun, - Kim olduğunu, - Ne yaptğn, - Nasl yaptğn ortaya koyar. (Okay, 2002, s. 104, 105). Kurum kimliği sayesinde ADOB şunu yapabilecektir: ADOB öncelikle biz kimiz?, tarihimiz nereye dayanyor?, nasl kurulmuşuz?, kuruluşumuzdan bugüne deyin kurumumuz için neler yapmşz?, geçmişteki görevimiz neydigünümüzde nedir ve gelecekte ne olacak?, gelecekte kendimizi nerede görmek istiyoruz? vb. sorularnn cevabn vermelidir. Böylece kurum kimliğinin tanmlanmasnda önemli bir yol kat edilebilecektir. Kurum kimliği, kurumun değer, tutum, norm ve tarihinden meydana gelir. Kurumsal davranş, kuruluşun üçüncü şahslara karş olan davranşlardr. Kurumsal dizayn ise, bir kuruluşun kendisini görsel olarak ifade etmesidir. Örneğin, logo, marka gibi (Okay, 2002, s. 105). İkinci olarak kurum içinde balerininden- operacsna, dekorcusundan- kostümcüsüne vs. kadar tüm çalşanlarn ayn sorulara cevaplar alnmal, bu cevaplar idarenin verdiği cevaplarla karşlaştrlarak sonuçlar birleştirilmelidir. Üçüncü olarak kurumun mutlak suretle çok iyi bir haber arşivine kavuşturulmas gereklidir. Çünkü halkla ilişkilerin en temel ayağ olan basnla ilişkide bu arşiv büyük öneme sahip olacaktr. Kendileri hakknda çkan haberler arşivlenince, medyann kendilerine bakşlarnn ne kadar az bir düzeyde kaldğn göreceklerdir. Bu yolla, basnn ilgisini arttrc çalşmalar yaplabilir. Halihazrda ADOB da arşiv adna birşey yaplmadğ, kendileri hakknda çkan haberlerin yerimiz yok mantğndan hareketle birer çuvala konup depoya atldğ bilinmektedir. Bu, kurum adna halkla ilişkiler faaliyetlerinin ne kadar ackl bir durumda olduğunun önemli bir kantdr. Çünkü sadece halkla ilişkiler için değil, başka her ne olursa olsun tarihini bilmeyen hiçbir kimse ya da kurum geleceğinden hiçbir şey beklememelidir. Nedeni, tarihin bilinmesi ile geçmişte yaplan yanlşlarn tekrar etmesinin önüne geçilecek olmasdr.

13 3. HALKLA İLİŞKİLERDE ARAÇLAR, YÖNTEMLER VE KURUM TANITIMI 3.1 Tantm Araçlar 3.1.1 Gazete/ Basnla İlişkiler Gazete günümüzün dünyasnda önemini ciddiyetle koruyan bir kitle iletişim aracdr. Gazete, bir ülkenin eğitiminin ve kültürünün ne düzeyde olduğunu gösteren en önemli göstergelerden biridir. Bu noktada, ister özel sektörde isterde de kamuda faaliyet gösteren bir kurumun gazete ile ilgili olarak yapabileceği en önemli şey kurumla ilgili bilgilerin, haberlerin gazetelere yansmasn sağlamak olacaktr. Elbette, her gazetenin kendine özgü bir haber anlayş vardr ve herhangi bir halkla ilişkiler biriminin bu anlayş etkileyebilme, hele hele değiştirme olanağ yoktur. Bununla birlikte, kurumla ilgili haberler yanstlrken, haberin içeriği ne tam olarak gazetecinin keyfiyetine brakmal ne de haberin kendi istedikleri formatta olmas için bask yapmamaldr (Kazanc, 2004, s. 281). Bu yaplrken, gazetecilere hangi bilgi verilmek isteniyorsa o bilgiyle ilgili donelerle tam olarak donatlmas gerekir. Yani; iletilmek istenen haberle ilgili halka ne duyurulmak isteniyorsa, o mesajla ilgili bilgiler eksiksiz ve doğru olarak sunulmaldr. Diğer bir yöntem olan basn bülteni ise; yine skça başvurulan bir araçtr. Bu yöntem sayesinde, her zaman her yerde bulunamayacak olan muhabirlere ve de diğer basn mensuplarna muhabirlerin dşnda da bilgi edinme olanağ sağlamaktadr. Basn bülteni kurumun imajyla, kurumun herhangi bir mensubuyla ya da kurumda oluşan yeni bir gelişme ile ilgili olabilir (Kazanc, 2004, s. 285). 3.1.2 Radyo ve Televizyon Radyolarn ölü günlerinden (yani, gündemi belirleyebilecek kadar önemli bir haberin bulunmadğ günlerde), mümkün olduğu kadar sk sk yararlanlmaldr. Böylece; kurumun tüm faaliyetlerinden rahatlkla halkn haberdar olmas sağlanabilir. Tabii sadece bununla kalnmayp, kurumla ilgili haberlerin ilk srada yer almas sağlanabilir. Radyoda açk oturumlar düzenlenip, mümkünse izleyici katlm da sağlanarak kurumun halihazrda yaptğ faaliyetler tantlabilir, gelecekte yaplacak faaliyetler anlatlabilir, izleyici katlm sağlanarak, izleyicilerin de görüş, istek ve önerileri dikkate alnarak değerlendirilebilir (Kazanc, 2004, s. 290, 291). Radyoda yaplabilecek diğer bir faaliyet canl röportajdr. Yaplmak istenen röportajn gayet açk bir dille, samimi bir ifade tarzyla yaplmas gerekir. Ayrca konunun tüm ayrntlar dile getirilirken, ilginç detaylarla, gerekirse örneklemelerle konu çeşitlendirilmeli ve dinleyici için cazip klnmaldr. Örneğin, Opera nn faaliyetlerinin tantldğ bir programda, salt kurumdan (yani şu zamanda şunu yapyoruz vs.) bahsedilmemeli, programa katlan izleyicilerle interaktif bir katlm sağlanarak, katlanlara davetiye verilebilir, gittikleri oyundan sonra, oyunda rol alan sanatçlarla tanşmalar vb. etkinlikler gerçekleştirilebilir. Bu tip ilginçlikler katlarak, röportaj zenginleştirilebilir ve insanlarn dikkati kuruma çekilebilir.

14 Radyo için söylediklerimizin aynsn televizyon için de söyleyebiliriz. Bu nedenle, bu konuda tekrar yapmayacağz. 3.2 ADOB un Gazete/ Basnla İlişkiler ve Radyo/ Televizyon Etkinliklerine Genel Bir Bakş: Kurumun kendini ve faaliyetlerini tantmak için gazete, radyo ve televizyondan yararlandğn biliyoruz. Gazetelerde aylk programlarn, önemli oyunlar hakknda tantmlarn, festivallerle ilgili haberleri, radyoda aylk programlarn ve televizyonda büyük organizasyonlarndan Aspendos Uluslararas Opera ve Bale Festivali ve Bodrum Uluslararas Bale Festivali nin programlarn yaynlattklarn biliyoruz. Elbette, tüm bu faaliyetler halka duyurulmal ve insanlarn bunlardan haberdar olmalar sağlanmaldr. Ancak; salt bunlarn yaplmas kurumun tantm açsndan yeterli değildir. Kurum, faaliyetlerini ve kendisini tantmak amacyla basnla ilişkilerini daha da kuvvetli hale getirmelidir. Sadece, programlarn gazetede ya da radyoda yaynlatmak basnla ilişki için yetmez. Örneğin, çeşitli eleştirmenler oyunlara daha sk çağrlmal, yldz sanatçlarla daha çok röportaj yaplmas sağlanmal, oyunlara ya da faaliyetlere basnda daha fazla yer verilmesinin sağlanmas gerekir. 3.3 Festivaller Festivaller artk günümüzde çok daha önemli bir yere sahiptirler. Hele ki bu festivaller sanat alannda gerçekleşiyorsa. Çünkü sanat alannda yaplan festivaller yalnzca sanata katk sağlayan girdiler olmayp, ayn zamanda turizm potansiyelini yükseltecek ve önemli gelirler sağlayacak etkinliklerdir. Bunun nedeni ise; ülkemizde sanat alannda yaplan festivallerin genellikle ülkemizin turizm potansiyelinin çok fazla olduğu bölgelerde yaplyor olmasdr. Bunlara en büyük iki örnek Aspendos Uluslararas Opera ve Bale Festivali ile Bodrum Uluslararas Bale Festivali dir. Aspendos bu yl 16. Kez düzenlenecek, Bodrum Festivali ise; 2008 de 6. kez düzenlenmiştir. Elbette bu tür etkinliklerin çoğalmas hem sanatn halk tarafndan daha fazla tannmasna ve halkn daha fazla ilgi duymasna neden olacak hem de ad geçen bölgelerde turizmin canlanmasna, farkl bir boyut kazanmasna de neden olacaktr. Tabii bunlarn olmas için, örneğin; internet yoluyla festivalleri tantc reklamlar verilebilir ya da Kültür ve Turizm Bakanlğ yla eşgüdümlü çalşlarak, bu bölgelere hangi ülkelerden turist akn oluyorsa, o ülkelerdeki Büyükelçiliklerimizle temasa geçilip, onlarn da yardm alnarak veya o ülkelerdeki sanat kurumlaryla ortak çalşmalar yürütülerek bu festivallerin yurtdş tantm ya da organizasyonlar daha sağlkl ve güçlü bir şekilde yürütülebilir.

15 Burada unutulmamas gereken bir başka noktada; festivallerin (ister Bodrum ister Aspendos, bölgesi neresi olursa olsun) yapldğ yöredeki kuruluşlarla işbirlidir. Mesela, yörenin belediyesi, esnaf kuruluşu, sendikalarn, derneklerin vb. desteği sağlanmaldr. 4. ANKARA DEVLET OPERA VE BALESİ NDE(ADOB) HALKLA İLİŞKİLER FAALİYETLERİ 4.1 Öneriler Metin içinde çeşitli noktalarda birtakm önerilerde bulunmakla birlikte bu bölümde, bu önerileri genel olarak toparlamaya çalşacağz. Öncelikle, ADOB un mutlaka yapmas gereken, hedef kitlesini çok iyi bir şekilde belirlemektir. Yapacaklar bütün işlerin temelinde bu yatmaktadr. Bunun için, bilimsel etiğe göre hazrlanmş, metodolojisi çok iyi sunulmuş anketler hazrlanmaldr. Bu anketlerin hazrlanmas için, üniversitelerle işbirliğine gidilmelidir. Burada, bu işi yapmaya hazr insanlar seçilmelidir ve hatta onlara yapacaklar bu işin karşlğnda uygun bir ücret ödenmelidir. Örneğin, hocalarn gözetimi altnda yüksek lisans veya doktora öğrencileri bu işi pekala yapabilirler. Bu öneriyi sunmamzn nedeni; bu tür bir anketin kurum çalşanlar tarafndan yerine getirilmesi halinde hem metodolojisi eksik hem de taraf tutularak yaplmasna yol açabilir, dolaysyla da bilimsel olarak yanlgya götürecek sonuçlar doğurabilir. Bunun için de İletişim Fakülteleri yle işbirliği yaplabilir. Çünkü sanatn temeli de iletişime dayanmaktadr. Ayrca, Avrupa Birliği nin (AB), sanata destek hibe programlarndan yararlanlmas, hem kurumun bütçesinde rahatlama yaratacak hem de hibe alnarak gerçekleştirilecek yeni yaratmlarla kurumun halkla ilişkilerine büyük katk sağlayacaktr.

16 SONUÇ ADOB, ülkemizin geçmişi en köklü kurumlarndan birisidir. Ülkemizde gerçek sanatn ve gerçek sanatçlarn yetişmesinde ve sanatlarn icra etmelerindeki önemi yadsnamaz. Ancak, son yllarda çeşitli şekilde gerek kurumun kendi içinden gerekse kurumun dşndan birtakm sebeplerle ypranma yaşadğ da bir gerçektir. Bundaki en büyük pay ise, tüm iyi niyetli çabalara rağmen kurumun halkla ilişkiler faaliyetlerinin yetersizliğidir. Halkla ilişkilerin yetersizliği, pazarlama iletişimindeki yetersizliklerle bağntldr. Şöyle ki, ADOB, pazarlama iletişiminin dört temel öğesinden üçündeki politikalar iyi saylmakla birlikte, tutundurma faaliyeti halkla ilişkiler faaliyetindeki eksiklikler sebebiyle tam olarak yaplamamaktadr. Bu durum da, bilhassa hedef kitlenin tam olarak belirlenmemesinden kaynaklanmaktadr. Üstelik sanatn kendisinde iletişim varken, kurumun kendisi ve dşyla yeterince iletişim kuramamas ac bir gerçektir. Harcanlan çaba iyi niyetin ötesine gitmemekte, sadece genel bir tantm olarak kalmaktadr. Bunun en önemli nedenlerinden birisi (bunu sadece bu kurum için değil hemen hemen tüm devlet kurumlar için bunu söylememiz mümkündür), kurumun halkla ilişkileri sadece kurumumuzun faaliyetleri şunlardr diye bildirmesi, basndan üst düzey birileriyle iyibir diyalog kurulup, bir haberin yaynlatlmasnn sağlanmas buna karşlk o haberin yazarna örneğin, bir müsteşar ya da genel müdürle özel röportaj yapabilme imkânnn sağlanmasdr. Tüm söylediklerimizi özetleyecek olursak, ADOB genel itibariyle halkla ilişkiler faaliyetlerinde çaba göstermekte, özelde ise; gerçek anlamda halkla ilişkiler faaliyetini çok iyi yerine getirememektedir.

17 KAYNAKÇA Aydemir, O. (2002). Kurum Kimliği ve Kurum İmaj. Mediacat Yazarlarndan Her Yönüyle Pazarlama İletişimi, İstanbul: Mediacat Yaynlar. Balta Peltekoğlu, F. (1998), Kamuda Halkla İlişkiler. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi, 8, 145-153. Bozkurt, İ. (2005). Bütünleşik Pazarlama İletişimi, İstanbul: Mediacat Kitaplar. Çamldere, M. (2002), Halkla İlişkiler ve İletişim Politikas. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi, 12, 443-454. Fidan, M. (2002), İmaj Analizi ile Kurum içi Halkla İlişkiler Çalşmalar. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi, 12, 499-508. Fidan, M.& Çil M. E. (2002), Kurum Kimliği Sürecinin İşleyişinde Karar Verme Fonksiyonun Yeri ve Önemi. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi Dergisi, 12, 509-519. Kazanc, M. (1978). Halkla İlişkiler Açsndan Yönetim ve Yönetilenler. Ankara: Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Yaynlar No:s. 417. Kazanc, M. (2004). Kamuda ve Özel Kesimde Halkla İlişkiler. Ankara: Turhan Kitapevi Yaynlar. Kocabaş, F., Elden M., Yurdakul, N. (1999). Reklam ve Halkla İlişkilerde Hedef Kitle. İstanbul: İletişim Yaynlar. Odabaş, Y. & Oyman, M. (2006). Pazarlama İletişimi Yönetimi, İstanbul: Mediacat Yaynlar. Okay, A. (1998). Halkla İlişkiler Arac Olarak Sponsorluk. İstanbul: Epsilon Yaynclk. Yldrm Becerikli, S. (2002), Halkla İlişkiler Disiplinin ve Tanmlarnn Eleştirel Bir Yaklaşmla Analizi. İletişim, 12, 47-66. Yurdakul Başok, N. (2006), Bütünleşik Pazarlama İletişimi Ölçümleme Süreci, Ankara: Nobel Yayn Dağtm.