Çok, çok eski y llardayd. Yedi ülke ötede bir baflka ülke vard. Bu ülkede büyük bir orman, bu orman n orta yerinde küçük bir kulübe vard.

Benzer belgeler
Kap y açt m. Karfl daireye tafl nan güleç yüzlü Selma Teyze yi gördüm.

Bir gün babas, k z n n bu durumunu annesi ile konuflurken ne yapmalar gerekti ini düflündüler.

eyve Metin Uf uf!.. Yani flu arkadafllar m da... Sanki benim ad m n önüne "Meyve" sözcü ünü koymasalar, "Aaa acaba bu çocuk kim?" diyecekler.

Cimcime yemek masasına kurulmuş, ödev yapıyordu.

19 ARALIK 2011 PAZARTESİ

umhurbaflkan iken, Kendi ste iyle Kimya Ö rencisi Oldu

Yaz ma Aziz Nesin in özyaflamöyküsü Böyle Gelmifl Böyle

Fevzi Pafla Cad. Dr. Bar fl Ayd n. Virgül (,) 2. Baz k saltmalar n sonuna konur.

alternatif cevabı olabilir fakat anlatmak veya vurgulamak istediğim konu insanların alışveriş merkezlerine ihtiyacı olsun olmasın gitme durumları.

L A SA A M. Ahmet Mercan

PALANDÖKEN'E KATKILARIM

Yanlış Anlaşılan Faizci

Hay Allah, çok korktum, korkudan titredim, gibi sözler söyleyince küçük o lan sorard : Korku nedir? Korkudan titremek nas l olur?

OKUL ÖNCESİ KİTAPLARI - 7. PARMAKKIZ Andersen ISBN

Yusuf Yıldırım. Kategori: Türk Romanı Çarşamba, 28 Nisan :19 tarihinde yayınlandı. Gösterim: 4066

Öğrencilerimiz TED Kayseri Kolejinde Ulusal Sorunları ve Çözümleri Tartıştılar

Minti Monti. Kızak Keyfi. Kızak Bir Kış Eğlencesi KIŞIN SOKAK Yeni Yıl Kartı Hazırlayalım Kar Hakkında Neler Biliyorsun?

Kadınları Anlamak Erkeklere Düşüyor

Cümlede Anlam İlişkileri

HER ŞEYİN BAŞI SAĞLIK

KEBDİRLİLER DE KAPI. "Git başımdan! Beni bu işe bulaştırma" diye bağırdı. Kendi bilir, ne yapalım. Bende kendim giderim o zaman.

Uçun kufllar uçun zmir e do ru

Amerika Birleflik Devletleri nde dikkatimi ilk çeken her fleyin

TÜRKİYE DE HASTANEDE YATAN HASTALARIN AKILCI İLAÇ KULLANIMINA YÖNELİK BİLGİ VE DAVRANIŞLARINI DEĞERLENDİRME ÇALIŞMASI

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler

Mustafa Kemal in Bursa da Ö retmenlere Konuflmas

Olas l k hesaplar na günlük yaflam m zda s k s k gereksiniriz.

İşte Eşitlik Platformu tanıtıldı

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

Öncelikle mübarek KURBAN BAYRAMINIZ kutlu olsun.

önce çocuklar Türkiye için Önce Çocuklar önemlidir

Ertesi gün hastaneden taburcu olma vakti gelmi ti. Annesi odaya gelerek Can haz rlarken, babas hastane lemlerini yap yordu. Vitaboy hastaneden ç kman

Bakmak ve dokunmak suretiyle şehvetle gelen meniden dolayı da gusletmek gerekir.

ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ

Türk İşaret Dili sistemi oluşturuluyor

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha

Yönetici tarafından yazıldı Perşembe, 08 Ekim :19 - Son Güncelleme Perşembe, 08 Ekim :22

BİR ÖMRÜN HİKÂYESİ. Erkek Öğrenci. Yıl 1881 Ilık rüzgarlar esiyordu Selanik ovalarında ; Dağ başka, sokaklar başka başka ;

Yeniflemeyen Zarlar B:

KAR KOYNUNDA LALE. Abdulhamit Süleymanoğlu ÇOLPAN. Çev. Nursan ILDIRI * Bir, iki, üç, dört beş; beş altı! Yedi, sekiz, dokuz, on

sar lmak için tek kol da yeterlidir!

Bodrum da hafriyat atıkları geri kazanım tesisi hizmete başladı

Büyükşehir Bodrum halkına yeni süreci anlattı

Cumhuriyet Halk Partisi

25 Nisan 2016 (Saat 17:00 a kadar) Pazartesi de, postaya veya kargoya o gün verilmiş olan ya da online yapılan başvurular kabul edilecektir.

I. Bölüm. letiflim Kuracak Bir Dil Kullan n

KIRK YIL ÖNCEDEN BUGÜNE ÇA DAfi B R STRÜKTÜR DERS

İşletme Gelişimi Atölye Soruları

Bir önceki yaz da, n bir tek tamsay oldu unda n n sihirli

Dinleme. Ö retmenin dedi i gibi iyi bir dinleyici oluyorum. Arkadafl m ilgiyle dinliyorum.

İstek Özel Kemal Atatürk Anaokulu. Kanaryalar Sınıfı

Oyunlar mdan s k lan okurlardan -e er varsa- özür dilerim.

kiz Kuleler aras nda yürüyen adam: Philippe Petit 7

AKICI OKUMA TEKNİKLERİ. Özkan ÇAĞLAR-Rehber Öğretmen

Bir tavla maç 5 te biter. Yani 5 oyun kazanan ilk oyuncu

Tavla ve Bilimsel Düflünce

Türkiye Cumhuriyeti ne YAHUD SOYKIRIMI SUÇLAMASI

ÖNSÖZ Bu kitap, muhtelif dinlere mensup baz insanlar n, slam dini hakk ndaki eksik ve yanl fl düflünceleri nedeniyle kaleme al nm flt r. Muhtelif zama

Elma A ac. Kraliçe. Yazar Dede ve Torunlar. Muzaffer zgü

29 Ekim coflkusu Ekim Maritim Pine Beach Resort Antalya - Belek

Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı

Stalin in Burnunu Kırmak

Saymak San ld Kadar Kolay De ildir

Ard fl k Say lar n Toplam

Matematikte sonsuz bir s fatt r, bir ad de ildir. Nas l sonlu bir s fatsa, matematikte kullan lan sonsuz da bir s fatt r. Sonsuz, sonlunun karfl t d

1 Ekim 2008 sabah tüm sabah kamuoyunda ad na Sosyal Güvenlik Reformu

Atatürk Anadolu Lisesinde Tablet Bilgisayar Dağıtımı Yapıldı

Cemal Amca n n Zarlar

Yeni Sınav Sistemi (TEOGES) Hakkında Bilgilendirme

Bundan sonra, alttan ikinci s ran n en sa ndaki çubu u so-

1990 Şubat ının soğuk bir gününde annem Milwauke deki St. Mary s Hastanesinden beni telefonla aradı.

Cümlelerin mantıksal özellikleri

Walt Whitman. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

TOPLANTI BİLGİLERİ MUTLU GÜNLERİMİZ

YARIŞÇI Senaryo - Kemal ÇİPE

Dolap Beygiri - Tiyatro Cuma, 13 Aralık :19. Dolap Beygiri

Yalanc n n Hakk ndan Gelmek!

O s rada Profesör Atilla yo un bir çal ma sürdürmektedir. Kar laboratuarda görünce heyecanlan r. Ho geldin Aysima. derken bir patlama meydana gelir

JOHN DEWEY DEN ATATÜRK E Ö RENC ANDI VE YURTTAfiLIK

23 Nisan Şiirleri. 23 Nisan. Sanki her tarafta var bir düğün. Çünkü, en şerefli en mutlu gün. Bugün yirmi üç nisan, Hep neşeyle doluyor insan.

1 y l 365 gün 52 hafta 12 ayd r. 1 hafta, 7 gündür.


YARGITAY 2. HUKUK DA RES

ANADİL ETKİNLİKLERİ. Etkinliğimiz: Dost adlı ayıcığımızı sıra ile evimize misafir ediyor, ertesi gün getiriyoruz. KAVRAM GELİŞİMİ AKIL OYUNLARI

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

Pelitcik ve Sarıkavak Köyleri-Çamlıdere (04 Ekim 2009) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı (huseyinsari.net.tr)

1.Temel Kavramlar 2. ÆÍlemler

Bu yaz girifle gereksinmiyor. Do rudan, kan tlayaca m z

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

Beynimizi Nas l De ifltiriyor? Çeviri: DEN Z BENER

Bir odada sonsuz say da insan n bulundu unu varsayal m. Bu

Karadeniz Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi. Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü PROJE HAZIRLAMA ESASLARI

Kur an ın Bazı Hikmetleri

Soðaným da kar gibi Elma gibi, nar gibi Kim demiþ acý diye, Cücüðü var bal gibi

ÜN TE KES RLERDEN ALANLARA. Kesirleri Tan yal m. Basit Kesirler

Hiç K salmadan K salan Yol

(ÖSS ) ÇÖZÜM 2:


KEND M Z DE ERLEND REL M 5

Transkript:

YILAN Y T Çok, çok eski y llardayd. Yedi ülke ötede bir baflka ülke vard. Bu ülkede büyük bir orman, bu orman n orta yerinde küçük bir kulübe vard. Kulübede ifli gücü h rs zl k, doland r c l k, onu bunu kand rmak olan biri oturuyordu. Adam burada biricik o lu ve kar s ile oturuyordu. Günün birinde adam öldü. Geriye hiçbir fley kalmad. Ana o ul, birkaç gün evdeki yiyeceklerle kar nlar n doyurdular. Ama sonunda ac gerçekle karfl karfl ya geldiler. Adamdan geriye hiçbir fley kalmad gibi biricik o lu da hiçbir iflten anlam yordu. fiimdi nas l geçinecekler, yaflamlar n nas l sürdüreceklerdi? Kad n o luna: Haydi o lum, ç k evden flöyle bir dolafl, flans - n dene, dedi. Bir fleyler bulmaya çal fl. Yoksa açl ktan ölece iz. Çocuk eline sa lam bir sopa ald. Ormanda ilerlemeye bafllad. Bir süre sonra uzaktan ö renci k l kl üç delikanl n n gelmekte olduklar n gördü. Hemen bir a ac n ard na gizlendi. Onlar n yaklaflmalar n bekledi. Tam a ac n önünden geçerlerken birden önlerine ç kt. Sopas n sallayarak hayk rd : 48 49

Durun bakal m! Bana para verin, ekmek verin. Yoksa can n zdan olursunuz. Ö renciler çocu un bu acemi davran fl n görünce kahkahalarla gülmeye bafllad lar. çlerinden biri alayl alayl konufltu: Delikanl, amma da gözü pekmiflsin yahu, dedi. Üçümüzle birden bafla ç kabilecek misin? Kendine bu kadar çok mu güveniyorsun yoksa? Çocuk bu sözlerle kendine geldi. Duruma bir baflka gözle bakmaya bafllad. Öyle ya, karfl s nda en az kendisi kadar güçlü, kuvvetli üç kifli vard. Kolayl kla hakk ndan gelmezler miydi? Bunu düflününce h k m k etmeye bafllad. Ö rencilerden biri: Bay m z n çenesi oynad na göre galiba bir fleyler söylemek istiyor, dedi. Sonra üçü çocu u aralar na ald lar. Biri b rak p biri bafllayarak ard ard na soru sordular. Böylece sözüm ona yol kesmeye kalk flan bu çocu un öyküsünü ö rendiler. Çocuklar ona akl bafl nda ö ütler verdiler. Babas n n yolunu izlemekle eline bir fley geçmeyece- ini, en iyisi okula gidip adam olmas n söylediler. Bu söylenenleri can kula yla dinleyen çocuk çok sevindi. Do ru eve döndü. Annesi onun dönüflünü ne zamand r bekleyip duruyordu. Ona daha uzaktayken sordu. Bir fleyler getirdin mi o lum? Yok ana, diye yan t verdi çocuk. Bir fley getirmedim. Ama yolda rastlad m üç ö renci bana güzel ö ütler verdi. Okula gitmemi önerdiler. Ben de onlar n bu önerilerinin do rulu una inand m. flte bunun için evden ayr l yorum. Okula gidiyorum. Çocuk bunlar söyleyerek annesiyle vedalaflt. Evden ayr lmadan çubu unu yakt. Çünkü babas çocu a daha küçük yafllardan çubuk içmesini ö retmiflti. Çocuk da çubuk içmeye öyle al flm flt ki içmeden edemezdi. Di er yandan, o zamanlar çakmak, kibrit gibi atefl yakma araçlar yoktu. Evlerde bir atefl yanar, bu atefl daima canl tutulurdu. flte bu nedenle çocuk bir süre yol ald ktan sonra çubu u sönünce, gerisin geriye eve döndü. Çubu unu yeniden yakt. Bir süre yol ald. Çubuk yeniden söndü. Her defas nda evden biraz daha uza a giderek yol ald. 50 51

Eve geri döndü, çubu unu yakt. Yeniden yola ç kt. Sonunda orman n d fl nda epeyce uzakta bir atefl görünce bu kez çubu unu yakmak için eve geri dönmedi. Ateflin oldu u yere do ru ilerledi. Oraya var nca flaflk nl kla durdu. Çünkü uzaktan atefl sand fley, bir elmas tafl n p r lt s yd. Elmas tafl da orada uzanan bir y lan n bafl nda duruyordu. Yan na yaklafl nca y lan ona seslendi: Sak n bana dokunma insano lu. Görüyorsun bak, az önce buradan geçen s rlar beni çi nediler. Her yan m ezik içinde. K m ldayacak gücüm yok. Lütfen bana bir iyilik yap. Yerden kald r. lerdeki çayda güzelce y ka. Sonra beni evime, babama götür. Evin nerede, baban kim, diye sordu çocuk. Ben y lanlar kral n n o luyum, dedi y lan. Evimiz de flu da a t rmanan keçi yolunun üzerinde. Sen beni y ka. Ben sana yolu gösteririm. Çocuk y lan dikkatle tuttu. Yerden kald rd. Gerçekten her yan ezik, çürük içindeydi. Onu derenin suyuyla güzelce y kad. Sonra y lan n yol göstermesiyle ilerledi. Yolda giderlerken küçük y lan baz aç klamalarda bulundu: Göreceksin bak, babam senin bu iyili inin alt nda kalmayacakt r, dedi. Onunla karfl lafl nca sak n korkma. Önce seni yutacakt r. Bunu duyan çocuk irkildi. Çok korktu. Y lana: Yutacak m, diye sordu. Y lan: Korkacak bir fley yok, diye yan tlad onu. Babam seni yuttuktan sonra d flar ya kusacak. O zaman flimdi oldu undan yüz kez daha yak fl kl bir delikanl olacaks n. Bir süre sonra y lanlar kral n n saray na vard lar. Küçük y lan bafl na gelenleri babas na anlatt. fiu yi- it delikanl n n hayat n kurtard n söyledi. Y lanlar kral çocu un üstüne at ld. Onu bir anda yutuverdi. Ard ndan d flar ya kustu. O lan yeniden dünyaya geldi. Art k yedi ülkede rastlanmayacak kadar yak fl kl bir delikanl olmufltu. Y lanlar kral onun ad n de ifltirdi. Çocu a: Bundan sonra senin ad n Y lan Yi it olsun, dedi. Art k sen de benim halk mdan oldun. Bundan böyle her ne ifle giriflirsen, ne yaparsan benim gücümü yan nda bulacaks n. Kral, bu sözlerden sonra ne yapmak istedi ini, ileriye yönelik düflüncelerini sordu. Çocuk ona okula gitmek istedi ini söyleyince kocaman bir torba alt n verdi. 52 53

Çocuk krala teflekkür etti. Sonra onlarla vedalaflarak ayr ld. Kente vard. Elindeki alt nlar n yard m ile yaflam n kolayl kla sa lad. Okula yaz ld. Orada tüm dikkati ile ö retmenlerini izledi. Derslerine çal flt. Günün birinde annesinin ölüm döfle inde oldu- unu bildiren bir mektup al nca hemen kentten ayr ld. Do ruca ormandaki kulübeye döndü. Gerçekten annesi çok hastayd. Yatakta hâlsiz yat yordu. O lunu görünce ona son sözlerini söyledi, son isteklerini bildirdi: O lum ben art k yolcuyum, dedi. Senden rica ediyorum, flu fakir kulübeden hiçbir fley satma sak n. Bitiflikteki odunlukta, odunlar n, çal çarp n n alt nda bir k l ç bulacaks n. Bunun flafl lacak bir gücü vard r. Onu eline al. Hiçbir zaman yan ndan ay rma. Birisi sana sald racak olursa k l c topra a saplaman yeterlidir. Kilerde de eski heybe bulacaks n. Onun içinde eski püskü bir donla gömlek var. E er onlar üstüne giyersen dünyada hiç kimse senin s rt n yere getiremez. Bizim yafll beygire gelince, onu da yan na al. Sen dünyan n bir bafl nda olsan, seni parça parça do rasalar bile yeniden canlanman bir sorun olmaz. Çocuk bunlar hayretle dinliyordu. çinden, belki de anas n n hastal n etkisiyle say klad n, karabasanlara girip ç kt n san yordu. Annesi konuflmas n sürdürdü: Seni parça parça do rad klar nda parçalar n bu heybeye doldurup beygirin s rt na yüklediler mi, at seni geri getirecektir sevgili o lum. Kad n bu sözlerini tamamlay nca gözlerini yumdu ve öldü. Çocuk anas n gözyafllar içinde topra a gömdü. Onun söyledi i don gömle i giydi. K l c beline takt. Heybesini s rt na vurdu. Otlamakta olan c l z beygire bindi. Yola koyuldu. Uzun bir süre yol ald. Büyük bir kente girdi. Çocuk kentin her evinde, her yap s nda, a açlar üzerinde, damlarda, kulelerde sarkan yas iflaretlerini görünce çok flafl rd. Yolda rastlad bir ihtiyara sordu: Baba, bu kent neden yasa bürünmüfl böyle? Aah, ah, diye iç geçirdi ihtiyar. Yas m z büyük o lum, çok büyük bir yas bu! Ama nedenini ö renip de ne yapacaks n ki! Nas l olsa bir yarar n dokunmaz bize. Y lan Yi it sorusuna yan t alamay nca üzüldü. Ama adama bir fley söylemedi. Kentin sokaklar nda ilerledi. Pazar yerine var nca orada toplanm fl pek çok adam n aralar nda konuflmakta olduklar n gördü. Kalabal a kat ld. 54 55

Alan n ortas nda bir görevli önündeki davula ha bire vuruyor, arada bir kendisini dinleyenlere bir buyru u yüksek sesle okuyordu. Y lan Yi it adama yaklaflt. Neler söyledi ini ö rendi: Herkes kula n açs n, diye hayk rd tellâl. Kral - m z, güzel k z n, prensesimiz hazretlerini köpek kafal Atar Yi it in almak istedi ini söylediler. Ama kral - m z biricik k z n köpek kafal ya vermek istemiyorlar. Bu yüzden yafll kral m z köpek kafal ile vuruflmak zorunda kald. Ama kral m z n böyle saçma bir nedenle, böyle bir adamla vuruflmas geleneklerimize ayk r düflüyor. Tellâl bu arada sustu. Elindeki tokmakla davula vurmaya bafllad. Herkes susmufl, buyru un sonunda neler duyacaklar n merakla bekliyordu. Tellâl davulun tokma n beline ast. Buyru u okumay sürdürdü: Her kim ki kral m z n yerine köpek kafal ile vuruflmaya raz olursa ve de onu yenecek olursa kral m z bu yi ide pek çok alt n verecek. Öyle çok alt n verecek ki o yi it bunlarla yaflam n n sonuna kadar beyler gibi varl k ve bolluk içinde yaflayabilecek. Tellâl oradan gidince orada bulunanlar aralar nda konuflmaya bafllad lar. Bu konuflmalar dikkatle dinleyen Y lan Yi it, bu köpek kafa dedikleri Atar Yi- it in gözü kanl biri oldu unu, ülkede onunla bafla ç kacak bir tek yi it bulunmad n ö rendi. Karfl s na hiç kimse ç kamayaca na göre kral n güzeller güzeli k z n al p kendine efl yapacakt. Bu durum prenseslerini çok seven halk için büyük bir üzüntü oluyordu. flte bunun için tüm kent yasa bürünmüfltü. Genç adam bunlar ö rendikten sonra do ruca saraya gitti. Kral n karfl s na ç kt. Ona: Efendimiz, sizin yerinize ben vuruflmak istiyorum Atar Yi it le, dedi. Kral onun bu baflvurusunu sevinçle karfl lad. Ama yine de onu uyarmaktan geri kalmad. Bak o lum, dedi. fiimdiye kadar tam doksan dokuz yi it denedi bu ifli. Hiçbiri baflaramad. Hepsi bu u urda yaflamlar n yitirdiler. Bu nedenle ülkede hiç kimse karfl ç kam yor art k bu Atar Yi it e. Bu nedenle utançtan yüzüm yerde. Bir baba olarak yüre im yan yor. Böyle bir adama k z m nas l veririm ben! Kral bunlar söyledikten sonra Atar Yi it in bu ifl için k rk gün süre tan d n anlatt. Süre yar n doluyordu. Yar n da kimse onun hakk ndan gelemezse güzel k z n bu adama vermek zorunda kalacakt. 56 57

flte bu nedenle, diye sürdürdü konuflmas n, e er Atar Yi it i alt edersen ülkemin yar s ile k z m sana veririm delikanl. Çünkü son umudum sensin art k. Kral hazretleri her fleyi ö rendim, karar m karard r, diye kesin bir biçimde konufltu genç adam. Bu Atar Yi it denilen adamla vuruflaca m ve onu yenece im. zninizle damad n z olaca m. Kral, genci çok sevmiflti. Kararl ve sözünün eri oldu u anlafl l yordu. Ona teflekkür etti. Sonra hep birlikte yemek yemelerini önerdi. Yeme in ortas nda bir uflak geldi. Kral n kula - na e ilerek bir fleyler söyledi. Kral, gence: Haber sana, dedi. Atar Yi it diyormufl ki her kimse o, ç k p d flar benimle vuruflsun. Yemeye içmeye gereksinimi yok, nas l olsa k l c mla dünyas n de ifltirecek diyormufl. Bunlar duyan Y lan Yi it uflakla d flar ya haber gönderdi: Söyle o Atar Yi it denen adama, son yeme ini bir an önce yesin. Çünkü beni karfl s nda gördükten sonra yemek yiyecek durumu kalmayacak. Nas l olsa dünyas n de ifltirecek, dedi. Sofrada, gökteki y ld zlar kadar güzel, bir çiçek kadar ince ve kibar prenses de bulunuyordu. Atar Yi it ad n duyunca yüzü kireç gibi bembeyaz oldu. Titremeye bafllad. Çünkü güzel k z Atar Yi it i seviyordu. Babas bunu bilmiyordu kuflkusuz. Hem öyle seviyordu ki sevgilisinin az sonra öldürülebilece i olas l n duymak bile onu alt üst etmiflti. Tüm bu kavgaya neden yoktu. Babas evet dese seve seve evlenebilirdi Atar Yi it ile. Kuflkusuz prensesin bu tutkusunu hiç kimse bilmiyordu. Bu, prensesle Atar Yi it aras nda bir s rd. Yemekten sonra Y lan Yi it saray n bahçesine indi. Onunla birlikte kral, prenses ve tüm görevliler, az sonra bafllayacak büyük savafl görmek için yerlerini ald lar. Y lan Yi it, Atar Yi it e do ru ilerledi. lerledi. Herkes nefesini tutarak onlar izledi. Az sonra yaman bir kavga bafllayacakt. Ancak kimsenin tan mad yabanc genç k l c n ald, yere, topra a saplad. Herkes buna çok flafl rd. Bunu gören Atar Yi it hayk rd : K l c n eline al aslan m, dedi. K l ç, elde tutmak ve düflmanla vuruflmak içindir. Sen bu ifli çelik çomak oyunu sand n galiba. 58 59

Mademki ele yak fl rm fl, haydi sen al onu eline de görelim bakal m, diye yan t verdi genç adam. Bunlar söylerken Atar Yi it e yaklaflan genç adam kollar n uzatt. Atar Yi it, elinde k l c yla büyülenmifl gibi durdu. Hiçbir hareket yapamad. Hatta kolunu bile k p rdatamad. Y lan Yi it onu iki koltu unun alt ndan havaya kald r p ileriye att. Atar, ac bir ç l k atarak yere düfltü. Oradakiler yabanc gencin ak l almaz gücü karfl - s nda çok heyecanland lar. Onu içtenlikle alk fllad lar. Atar Yi it ise oradan sessizce, utanç içinde kaç p gitti. Öyle h zl uzaklaflt ki sanki yer yerinden yar ld. Atar Yi it bu yar ktan yitti gitti. Olup bitenleri gören kral büyük bir sevinçle delikanl y kucaklad. Hemen emir verdi. Kilisede toplan ld. Prensesle Y lan Yi it in nikâhlar k y ld. Prenses ister istemez Y lan Yi it le evlendi. _ Günler geçti. Genç k z kocas n giderek be endi. Onun yak fl kl l n be endi. yi kalplili ini be endi. Sonunda ona aflkla ba land. ki genç, kral n saray nda mutlu bir yaflama bafllad lar. Di er yandan Atar Yi it uzun bir süre sakland yerden ç kmad. Kimsenin yüzüne bakamad. Sessiz kalarak kendini unutturdu. Bir gün kente geldi. Kral n damad olan Y lan Yi it in ava ç kaca bir günü bekledi. Genç adam ava gidince hemen saraya vard. Damad n ufla n buldu. Ona pek çok alt n verdi. Pek çok dil döktü. Efendisinin s rr n ö rendi. Hain uflak kendisine verilen alt nlar görünce. Atar Yi it le ifl birli ine yanaflt. Akflam, efendisi banyoya girdi inde yanl fll kla olmufl gibi mumu söndürdü. Ortal k zifirî karanl k oldu. O s rada bitiflik odada gizlenmifl olan Atar Yi it içeriye girerek genç adam n k l c n, donunu, gömle ini alarak kaç p gitti. Y kanmas biten Y lan Yi it donuyla gömle inin ve k l c n n yerinde olmad n gördü. Ufla na sorarken anîden kap aç ld. Atar Yi it, s rt nda sihirli don gömlek, elinde sihirli k l çla odadan içeriye giriverdi. Haydi duan et yi idim, dedi. Az sonra dünyan de ifltireceksin. Çaresiz kalan Y lan Yi it ona: Biliyorum, beni öldüreceksin, dedi. Ancak senin yi itli ine güvenerek bir ricada bulunaca m. Di eri keyifli keyifli güldü. Hay, hay, dedi. Can n n ba fllanmas d fl nda ne dilersen yerine getiririm. 60 61

Beni öldürdükten sonra parça parça do ra, dedi Y lan Yi it. Parçalar m flu kötü heybeye doldur. Sonra heybeyi uyuz at m n s rt na yükle. Son dile im budur senden. Tamam, dedi Atar Yi it. Dedi ini t pat p uygulayaca m. Di er tarafta bana dua edeceksin. Hain adam delikanl y k l c yla parçalad. Bu parçalar toplay p heybeye doldurdu. Sonra heybeyi at n s rt na ba lad. At, s rt nda sahibinin parçalanm fl bedeni ile memleketin yolunu tuttu. Bir süre sonra y lanlar ülkesine vard. Burada y - lanlar padiflah n n küçük o lu ile karfl laflt. Küçük y - lan ata yaklafl p sordu: Söyle bakal m bana, dedi. Böyle sahipsiz, tek bafl na nereye gidiyorsun. Sahipsiz gitmiyorum, diye yan t verdi at. Sahibimin cesedi s rt mdaki heybenin içinde. Zavall y k - l çla parça parça do rad lar. Y lan bu duyduklar na üzüldü. Ata: Zavall at, dedi. Do rusu çok üzüldüm. Senin flu sahibinin ad neydi? Y lan Yi it derlerdi ona, diye yan t verdi at. Y lan Yi it mi, diye hayk rd y lan. Bu adam benim yaflam m kurtarm flt. Haydi hemen benimle gel, y lanlar kral olan babam n yan na gidelim. Birlikte saraya gidip heybeyi ald lar. Y lanlar kral n n odas na götürdüler. Heybeyi orada yere boflaltt lar. Kral düdü ünü üfledi. Anîden ortal kla yüzlerce y lan belirdi. Kral onlara emretti: Hemen d flar ç k p çevreye da l n, dedi. Herkes toplayabildi i kadar flifal ot toplay p buraya getirsin. Y lanlar geldikleri gibi anîden ç k p gittiler. Az sonra her biri a z nda bir tutam otla geri döndü. Odan n ortas nda küçük bir ot y n olufltu. Y lan prens ile birkaç yard mc s bu otlar ald lar. Bedenin parçalar na sürtmeye bafllad lar. Her bir parçay güzelce ovdular, ovdular. Sonra parçalar bir araya getirip birlefltirdiler. Az sonra Y lan Yi- it in bedeni eksiksiz, eskisinden daha güçlü ve zinde olarak canland. Delikanl oldu u yerde do ruldu. Sonra aya a kalkt. Oradakiler buna çok sevindiler. Hele küçük y lan, daha önce yaflam n kurtaran bu genç adam yaflama kavuflturdu u için çok mutlu oldu. Ona, burada birlikte kalmalar n söyledi. Ama Y lan Yi it bir an önce buradan ayr l p kente gitmek istiyordu. Oraya var p flu hain Atar Yi- it ten öcünü alacakt. 62 63

Onu kand ramayaca n anlayan küçük y lan dostuna küçük bir flifle s v verdi. Ona: Peki o hâlde, yolun aç k olsun dostum, dedi. Ancak flu flifleyi yan ndan ay rma sak n. Bunun içinde sihirli bir su var. Kral n kap s na var nca ilk gördü ün adama bu flifleyi verip içindeki suyu üstüne dökmesini söyle. Adam suyu senin üstüne dökünce bir at olacaks n. Adama tembih et, sak n ola ki bu at yedi kile alt ndan daha düflük paraya satmas n. Y lan Yi it oradakilerle vedalaflt. At na atlad. Do ruca kral n bulundu u kente do ru yol ald. Saray n kap s nda rastlad adama: Amcac m, dedi. fiu flifleyi bafl mdan afla ya dökersen bir at olurum ben. Ama sak n ola ki bu at yedi kile alt ndan aza satma. Böylelikle yapt n bu iyili e karfl sen de zengin olursun. Hay hay, dedi ihtiyar adam. Hele ver bakay m o flifleyi bana. Adam flifleyi ald. Gencin bafl ndan afla ya döktü. Ayn anda bir at ortaya ç kt. At n derisi alt ndand. Oldu u yerde öyle fl ld - yordu ki görenlerin gözleri kamafl yordu. Bu arada, kral damad n n kaybolmas na çok üzülmüfl, onu bir türlü unutamam fl, kederinden ölmüfltü. K z ise kocas ortadan yok olunca sevdi i Atar Yi it le evlenmiflti. Böylelikle, kral n istememesine karfl n saraya damat olarak giren Atar Yi it kral olmufltu. Kap n n önünde olanlar hemen gördü. Adam yan na ça rd. Kaça sat yorsun bu at, diye sordu. Orada bulunanlar ata hayretle, büyük bir be eni ile bak yorlard. Hele Atar Yi it, daha flimdiden kendini at n üstüne binmifl, dörtnala kofltururken görüyordu. Adam: Yedi kile alt n karfl l sat yorum efendimiz, dedi. Peki, kabul, dedi kral. Hazineciye git versin sana istedi in alt nlar. Bunlar söyleyen kral at n dizginlerini tuttu. htiyar adam dizginleri b rakmad. Efendimiz, ben size at satt m sadece, dedi. E er dizginlerini de almak istiyorsan z ayr ca dokuz kile alt n vermeniz gerekiyor. Atar Yi it daha fazla dayanamad : Peki, senin dedi in olsun gözü doymaz adam, dedi. Git hazineciye onu da al. Böyle söyleyerek dizginleri tuttu. Büyük bir sevinçle kar s na seslendi: 64 65

Gel buraya kar c m, dedi. Bak sana ne güzel bir at sat n ald m. Kraliçe d flar f rlad. Kofla kofla at n yan na vard. Dikkatle bakt. flte o zaman benzi kül gibi oldu. Kalbi çarpmaya, a z ndan d flar ç kacak gibi vurmaya bafllad. Bir anda bu at n eski kocas n n ta kendisi oldu- unu hissetmiflti. Kocas na: Hiç be enmedim bu at, dedi. Hofluma gitmedi. Göreceksin bak, bafl m za bir felâket getirecek bu at. Amma da yapt n ha, dedi kral. Bir at nas l olur da felâket getirebilirmifl? Bunlar söyledi ama içine de bir kuflku düfltü. Bu at ne yapmal yd? Düflündü tafl nd, bir karar veremedi. Bilginlerini, bilicilerini ça rd. At onlara gösterdi. Kraliçenin kuflkular n anlatt. Bunlar dinleyen bilginler, biliciler, bu kadar de erli bir at yok yere öldürmenin do ru olmad n söylediler. Bu s rada at d flarda, avlunun bir köflesinde duruyordu. Küçücük bir k z geldi onu okflamaya bafllad. At k za do ru döndü. F s lt yla seslendi: Hey küçük k z, dedi. Bana karfl çok iyi davran yorsun. Beni seviyorsun. Sana teflekkür ederim. Senden bir ricam olacak. E er kral beni öldürtürse kan m n slataca topraktan bir avuç al. Onu götür, kraliçenin penceresinin alt nda topra a göm. K zca z at n kendisiyle konuflmas ndan çok hofllanm flt. Ona: Korkma güzel at, dedi. Bafl na ne gelirse gelsin söylediklerini yapaca m. _ Gerçi bilginler, biliciler at öldürmeye gerek yok demifllerdi ama kraliçe çok huzursuzdu. Gece gündüz durmadan a l yor, kocas ndan at öldürtmesini istiyordu. Sonunda kral, kar s n n söylediklerine karfl koyamad. Adamlar na emretti. At öldürttü. Küçük k z at n derisi yüzülürken adamlar n yan na geldi, onlara göstermeden yerden bir avuç kanl toprak ald. Kofla kofla gitti. Bu topra kraliçenin odas n n penceresinin alt nda topra a gömdü. Ertesi sabah orada kocaman bir elma a ac belirdi. A aç öyle görkemliydi ki herkes buna flaflt kald. Elmalar n her biri iri birer elmast. P r l p r l parl - yorlard. 66 67

Kral buna çok sevindi. Sevincinden içi içine s m yordu. Elmastan meyveleri olan bir a aç, ona ülkeler aras nda büyük bir ün sa layacakt. flte buna seviniyordu. Kraliçe a ac görünce beyninden vurulmufla döndü. Rengi kireç gibi oldu. Neredeyse bo ulaca- n hissetti. Kocas na: Bu a aç bafl m za büyük bir felâket getirecek, dedi. Onun kesilmesi için hemen emir ver. Kral bilginleri, bilicileri yan na ça rd. Kraliçenin kuflkular n anlatt. Onlara, a ac kesip kesmeme konusunda ne düflündüklerini sordu. Hepsi a ac kesmeye gerek olmad n söylediler. Krala bundan kaç nmas n ö ütlediler. Onlar konuflurlarken küçük k z da elma a ac n n gölgesinde kendi kendine oynay p duruyordu. A aç, tatl bir f s lt ile k za seslendi: Sevimli küçük k z, dedi. Senden bir ricam var. E er kral beni kestirirse ufac k bir yongam al, kral n yüzdü ü göle at ver. Benim için bu iyili i yapar m s n? Tabi sevgili a ac m, dedi küçük k z. Sen ne istersen yapar m ben. Di er yandan kral, dan flt adamlar n n karfl düflüncede olduklar n kar s na anlatt. A ac kesmelerine gerek yoktu. Ama kraliçe bu sözleri dinlemedi bile. Kocas na yalvard, yakard. Sonunda kral emir verdi. A ac kestirdi. Küçük k z adamlar baltalar yla a ac devirirlerken yanlar na yaklaflt. Yere düflen ufac k bir yongay kimseye göstermeden ald. Önlü ünün cebine att. Sonra gölün k y s na vard. Cebinden ç kard yongay öptü. Güzel a ac m, iste ini yerine getiriyorum. Seni göle at yorum, dedi. Sonra yongay sulara att. Ertesi gün kral, her günkü saatte yüzmek için göle geldi. K y dan aç l p birkaç kulaç at nca gölün tam ortas nda alt ndan bir örde in yüzmekte oldu- unu gördü. Ördek gölün ortas nda, sessiz sedas z yüzüp duruyordu. Ta uzaktan p r l p r l parl yor, tüm görkemiyle dikkati çekiyordu. Kral o güne kadar böyle görkemli bir ördek görmemiflti hiç. Ne yap p edip onu yakalamay akl na koydu. E er örde i yakalayabilirse onu kar s na arma- an edecekti. Böylelikle at ve a aç olaylar nda epeyce üzüntü duyan kraliçeyi biraz olsun sevindirebilecek, onun gönlünü alacakt. flte bu düflüncelerle h zla kulaç atmaya, örde- e do ru ilerlemeye bafllad. Ördek ise onun yaklaflmakta oldu unu bilmez gibiydi. Oldu u yerde hareketsiz duruyordu. 68 69

Kral ona iyice yaklafl nca kollar n uzatt. Tam yakalayacakken ördek bir s çray flta gölün k y s na vard. Kral buna çok flafl rd. Çünkü bir örde in bu kadar uza a s çrayabildi ini hiç görmemiflti. Ördek k y ya ayak bas nca bir takla att. Ayn anda bir insan oldu. Bu, Y lan Yi it in ta kendisi idi. Bunu anlayan kral korku ile titredi. K y ya do ru h zla yüzdü. Ama ifl iflten geçmiflti. Y lan Yi it k y da duran gömlekle donu giydi. K l c eline ald. Sonra onu yere saplad. K y ya ç kan kral olanlar gördü. Her fleyi anlad. Korku ile titremeye bafllad. Y lan Yi it e: Biliyorum, beni öldüreceksin flimdi, dedi. Peki öldür. Öldür ama son iste imi yerine getir. Hani ben senin son iste ini yerine getirip bedeninin parçalar - n o heybeye koymufltum ya Sen de benim bedenimi heybeye koy. Sonra onu en güzel at m n s rt na yükle. Atar Yi it böylece kendisinin de Y lan Yi it gibi olaca n, e er bedeninin parçalar heybeye doldurulursa yeniden canlanaca n san yordu. Hem kendisinin at çok h zl yd, çok h zl koflaca na göre yeniden yaflama dönüflü çok daha çabuk olacakt. Y lan Yi it onun sözlerini dinledi. Sonra ona: Peki söz, dedi. stediklerini yerine getirece im. Bunlar söyledikten sonra Atar Yi it i k l c yla parça parça do rad. Etini, kemi ini bir araya toplay p heybeye doldurdu. Sonra heybeyi kral n en güzel at n n s rt na yükledi. At dizginleri b rak l nca f rlad gitti. Y lan Yi it ise olanlar ö renen kraliçenin anî bir kalp krizi ile ölmesi üzerine ülkeye kral oldu. Sonra da evlendi. Kiminle mi evlendi? Hani o küçücük k z vard ya! flte onun dul annesi ile evlendi. Saraya yerleflti. Küçük k z hiç yan ndan ay rmad. Sarayda ömür boyu mutlu bir flekilde yaflad lar. _ 70 71