Avro Bölgesi Krizi ve Krizin Türkiye ye Olas Yans malar



Benzer belgeler
İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM AVRO BÖLGESİNDE BORÇ KRİZİNİN GELİŞİMİ VE NEDENLERİ III. AVRO BÖLGESİNDEKİ BORÇ KRİZİNİN SİSTEMİK NEDENLERİ 10

2005 YILI İLERLEME RAPORU VE KATILIM ORTAKLIĞI BELGESİNİN KOPENHAG EKONOMİK KRİTERLERİ ÇERÇEVESİNDE ÖN DEĞERLENDİRMESİ

Ekonomik Rapor 2011 I. MAKRO BÜYÜKLÜKLER AÇISINDAN DÜNYA EKONOMİSİNE GENEL BAKIŞ 67. genel kurul Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği /

NUROLBANK 2011 YILI ÜÇÜNCÜ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

İÇİNDEKİLER GİRİŞ... 1

TÜRKİYE İŞ ve İNŞAAT MAKİNALARI ALT SEKTÖRÜ

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2007 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU

II. MALİ SEKTÖRÜN GENEL YAPISI

AVRO BÖLGESİ NDE YENİ KORKU: DEFLASYON Mehmet ÖZÇELİK

AB LİDERLER ZİRVESİ BRÜKSEL 30 OCAK 2012

Finansal Piyasa Dinamikleri. Yekta NAZLI

FEDERAL ALMANYA DA EKONOMİK GELİŞMELER ÖZETİ. Berlin Ekonomi Müşavirliği

GENEL DEĞERLENDİRME TÜRKİYE CUMHURİYET MERKEZ BANKASI

Türkiye nin dış ticaret ve yatırım bağlantıları: Güçlü yönler

Bölgesel Ekonomik Görünüm: AVRUPA Ekonomideki Düzelmenin Desteklenmesi Ekim Yönetici Özeti

T.C. AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Ekonomik ve Mali Politikalar Başkanlığı

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Nisan 2013, No: 58

Rakamlarla 2011'de Türkiye Ekonomisi

ABD Eşik Altı (Subprime) Finans Krizi. Yrd. Doç. Dr. Cem Demiroğlu Koç Üniversitesi

Türkiye de Yabancı Bankalar *

CARİ AÇIK NEREYE KADAR?

T.C. AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI Ekonomik ve Mali Politikalar Başkanlığı

Allianz Hayat ve Emeklilik A.Ş. PARA PİYASASI EMANET LİKİT- KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

Dünya Ekonomisindeki Son Gelişmeler

Avrupa Borç Krizi ve Türkiye Yansımaları

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4

TÜRKİYE AÇISINDAN EURO NUN ROLÜ

20 Kasım Açıklanan nihai bütçe taslağında, Yunanistan ın bütçe açığını, 2010 yılında GSYH nin yüzde 8,7 si oranına indirmeyi hedeflediği açıklandı.

Sayı:2008/ KKTC DE YAŞANAN DURGUNLUĞU AŞMAK ÜZERE HÜKÜMET YETKİLİLERİ İLE KKTC MERKEZ BANKASI NIN YAPTIĞI BASIN TOPLANTISI

Türkiye Ekonomisi 2000 li yıllar

BIST-100 Teknik Analiz

Merkez Bankası 1998 Yılı İlk Üç Aylık Para Programı Gerçekleşmesi ve İkinci Üç Aylık Para Programı Uygulaması

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI ESNEK EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2012 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU

NUROL YATIRIM BANKASI A.Ş YILI İKİNCİ ÇEYREK ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

30/12/2005 tarihli Bilanço (YTL)

Avrupa Birliği nde Kriz

AB Bütçesi ve Ortak Tarım Politikası

Dünya ve Türkiye Ekonomisindeki Gelişmeler ve Orta Vadeli Program. 22 Kasım 2013

HAFTALIK RAPOR 23 Şubat 2015

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2010 YILI 9 AYLIK FAALİYET RAPORU

01/01/ /12/2012 DÖNEMİNE İLİŞKİN GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. LİKİT-KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU 12 AYLIK RAPORU

Türkiye Ekonomisinde Dönüşüm

2012 SINAVLARI İÇİN GÜNCEL EKONOMİ ÇALIŞMA SORULARI. (40 Test Sorusu)

Global Ekonomi ve Yurtdışı Piyasalar. Temmuz 2011

Yurtdışına kâr transferi 8 yılda 54 milyar doları aştı

Para Politikaları ve Finansal İstikrar

TÜRKİYE NİN CARİ AÇIK SORUNU VE CARİ AÇIĞIN SÜRDÜRÜLEBİLİRLİĞİ SEDA AKSÜMER

KÜRESEL KRİZİN DÜNYA EKONOMİSİNDE NEDEN OLDUĞU TAHRİBAT

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ...

Aralık Tekstil ve Hammaddeleri Sektörü 2014 Ocak-Kasım Dönemi İhracat Bilgi Notu. Tekstil, Deri ve Halı Şubesi İTKİB Genel Sekreterliği

HAZİRAN AYINDA ÖNE ÇIKAN GELİŞMELER. AB Liderleri Jean-Claude Juncker in AB Komisyonu Başkanı Olması İçin Uzlaştı

SERMAYE PİYASASI KURULU BAŞKANI SN. DOÇ. DR. TURAN EROL UN

BASIN TANITIMI TÜRKİYE DE BÜYÜMENİN KISITLARI: BİR ÖNCELİKLENDİRME ÇALIŞMASI

Bu sunum, borç stoku ve borçlanma ile ilgili güncel bilgileri. kamuoyuna kapsamlı olarak sunmak amacıyla hazırlanmıştır ve

MERKEZ BANKASI VE FİNANSAL İSTİKRAR

BANKA DIŞI FİNANS KESİMİNİN GELİŞİMİ VE GELECEĞİ DR. GÜRMAN TEVFİK KURUMSAL YATIRIMCI YÖNETİCİLERİ DERNEĞİ

TÜRKİYE EKONOMİSİNDE YAŞANAN GELİŞMELER VE 2011 YILI EKONOMİK BEKLENTİLERİ. Dr.Süleyman Yaşar. 17 Nisan 2011

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

FİYAT İSTİKRARI ACI KAHVE

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER. (Temmuz 2015)

Plan Ödemeler Dengesi, tanım, kapsamı Ana Hesap Grupları Cari Denge, Sermaye Hesabı Dengesi Farklı Ödemeler Dengesi Tanımları Otonom ve Denkleştirici

Türkiye de Bankacılık Sektörü

AVRUPA BİRLİĞİ BÜTÇESİ

Dengesi Dr. Dilek Seymen Dr. Aslı Seda Bilman

Türkiye de Bankacılık Sektörü Mart

31/12/ /03/2012 tarihleri arasında fon getirisi %2,11 olarak gerçekleşirken, yönetici benchmarkının getirisi %2,49 olarak gerçekleşmiştir.

Ekonomi Bülteni. 01 Haziran 2015, Sayı: 13. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Bu sunum, borç stoku ve borçlanma ile ilgili güncel bilgileri. kamuoyuna kapsamlı olarak sunmak amacıyla hazırlanmıştır.

ÜÇ AYLIK EKONOMİK RAPOR

TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ

TÜRKİYE İŞVEREN SENDİKALARI KONFEDERASYONU AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ

MACARİSTAN ÜLKE RAPORU

HAFTALIK BÜLTEN 12 EKİM EKİM 2015

HALI SEKTÖRÜ 2015 ŞUBAT AYI İHRACAT PERFORMANSI

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

TÜRKİYE PLASTİK SEKTÖRÜ 2014 YILI 4 AYLIK DEĞERLENDİRMESİ ve 2014 BEKLENTİLERİ. Barbaros Demirci PLASFED - Genel Sekreter

ISLAMIC FINANCE NEWS ROADSHOW 2013-TURKEY

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı. Dr. Vahdettin Ertaş. Finansal Erişim Konferansı. Açılış Konuşması. 3 Haziran 2014


DÜNYA EKONOMİSİ. FED in faiz artırımı sürecine yönelik zamanlamayı fiyatlandırmakla güçlük çeken küresel piyasalar,

CİRO VE KARLAR AZALMIŞ, İHRACAT ARTMIŞTIR. Erol İyibozkurt Uludağ Üniversitesi İ.İ.B.F. ÖğretimÜyesi

2009 YILI EKONOMİK VE POLİTİK BEKLENTİLER ANKET ÇALIŞMASI

ESKİŞEHİR SANAYİ ODASI


ERGOĐSVĐÇRE EMEKLĐLĐK ve HAYAT A.Ş. PARA PĐYASASI LĐKĐT KAMU EMEKLĐLĐK YATIRIM FONU 3 AYLIK RAPOR

TEB MALİ YATIRIMLAR A.Ş YILI I. ARA DÖNEM KONSOLİDE FAALİYET RAPORU. Raporun Ait Olduğu Dönem :

Avrupa Birliği Lizbon Hedefleri ne UlaĢabiliyor mu?

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Para Politikası Çıkış Stratejisi Genel Çerçevesi

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

ORTA VADELİ PROGRAMA İLİŞKİN DEĞERLENDİRME ( )

DÜNYA EKONOMİSİNDEKİ GELİŞMELER

F. Gülçin Özkan York Üniversitesi

HER 100 LİRALIK ANAPARA ÖDEMESİNE KARŞILIK 120 LİRA BORÇLANDIK (MİLYAR TL) Ödeme Borçlanma Borç çevirme oranı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş PARA PİYASASI LİKİT EMEKLİLİK YATIRIM FONU(KAMU) YILLIK RAPOR

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. GELİR AMAÇLI KAMU DIŞ BORÇLANMA ARAÇLARI (EUROBOND) EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2008 YILI 12 AYLIK FAALİYET RAPORU

IMF KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜMÜ

AB Krizi ve TCMB Para Politikası

Transkript:

Avro Bölgesi Krizi ve Krizin Türkiye ye Olas Yans malar Dr. İhsan DAĞDELEN* Yunanistan da Ekim 2009 da iktidara gelen Papandreou Hükümeti nin ülkenin kamu bütçe açığının GSMH ya oranının gerçekte %6,7 değil de %12,7 olduğunu ve ülkenin ağır bir borç yükü altında olduğunu ilan etmesiyle beraber kamuoyunda, Avro Bölgesi Krizinden söz edilmeye başlandı. Dikkatler Yunanistan ve dolayısıyla Avro bölgesine yöneldiği zaman esasında bu bölgede yer alan başka ülkelerin de çok ciddi bir borç yükü ve bütçe açığı ile karşı karşıya olduğu görüldü. İrlanda, İtalya, Portekiz ve İspanya da İstikrar ve Büyüme Paktının Avro bölgesinde yer alan ülkelerin bütçe açığının GSMH ya oranının %3 ü, toplam kamu borcunun GSMH ye oranının ise %60 ı geçmemesi şartını yerine getirememektedirler. Avrupa Parasal ve Ekonomik Birliği için de ciddi tehdit oluşturan bu ülkeler, uluslararası finans medyasında biraz da müstehzi bir ifade ile PIIGS olarak nitelendirilmeye başlanmışlardır. Bu ülkeler içerisinde en ciddi sorun yaşayan iki ülkeden Yunanistan ve İrlanda, uluslararası finansal destek ile borcunu çeviremez duruma girmekten şimdilik kurtarılmış görünmektedir. İçerisinde bulunduğumuz dönemde Avro bölgesinde yer alan bu ülkelerin borç yükümlülüklerini yerine getirememe ihtimalinin hâlâ devam etmesi, başta bankalar olmak üzere bütün alacaklıları endişeye sevk etmektedir. Bölgenin hacim olarak dünya ekonomisinin çok önemli bir kısmını kaplaması ve ekonomik birimlerin artık birbirlerine çok daha bağımlı olması, söz konusu endişeyi çok geniş çevrelere yaymaktadır. Avro bölgesi krizinin kapsamını bu endişeler ve endişelerin yarattığı fiili sonuçlar oluşturmaktadır. Krizin dillendirilmeye başladığı günden itibaren bir güven sorununun açığa çıkması ve sorunlu ülkelerin borçlanma maliyetlerinin artması krizin en önemli fiili sonuçlarından birisidir. Gelecekte bu ülkelerden bir ya da bir kaçının borçlarını çevirmesinde ve bütçe dengesini sağlamasında uluslararası finansal desteğin de yeterli olmaması nedeniyle borç konsolidasyonu talep etme ya da Avrupa Parasal ve Ekonomik Birliği nden çıkma gibi politikalara yönelmesi Avro Bölgesi Krizini derinleştireceği gibi krizin muhteviyatını da değiştirecektir. Böylesi bir durum, sadece AB yi değil, dünyadaki bütün ülkeleri çok ciddi etkileyecektir. Krizin Temel Nedenleri Avro bölgesinde yer alan bazı ülkelerin yaşadığı borç krizini tetikleyen etkenlerin başında 2008 ve 2009 yıllarında iyice belirginleşen ABD merkezli finansal kriz gelmektedir. ABD konut finansman sistemindeki bozulmanın büyük rol oynadığı bu finansal kriz ile birlikte çok sayıda büyük uluslararası bankanın likidite sıkışıklığı yaşaması, hatta bir kısmının batması, ABD nin devlet kaynaklarını kullanarak finansal sisteme destek sağlamasına rağmen başta ABD olmak üzere tüm dünyada büyük bir resesyona yol açmıştı. ABD nin ticaret ve finans sahasında en * 21. Yüzyıl Türkiye Enstitüsü, Bilimsel Danışman Mayıs 11 Sayı: 29 21. YÜZYIL [25]

Dr. hsan Da delen önemli ortağı olan AB ülkeleri de bu krizden ciddi biçimde etkilendi. Finansal kriz ve buna bağlı olarak gelişen resesyon AB ülkelerinin ihracatını ve vergi gelirlerini düşürürken, bütçe açıklarını ve kamu borcunu arttırdı. AB üyesi ülkelerin ekonomilerinde 2009 da 2008 yılına oranla ciddi kırılmalar yaşandı. Örneğin İspanya nın bütçe açığının GSMH ya oranı 2008 yılında %4,2 olarak gerçekleşmişken, 2009 yılında bu rakam %11,1 olarak gerçekleşti. Bu ülkelerde kamu borcunun GSMH ya oranı da %39,8 den %53 e yükseldi. Benzer biçimde 2009 yılında Portekiz in bütçe açığının GSMH oranı %2,9 dan %9,3 e, kamu borç yükünün GSMH ya oranı %65,3 ten %76,1 e sıçradı. Adı geçen ülkelerin ABD merkezli finansal kriz dolayısıyla oluşan resesyon karşısında dayanaksız kalmalarının kimisi ortak, kimisi ülkeden ülkeye değişebilen çeşitli nedenleri vardır. Resesyona bağlı olarak vergi gelirlerinde yaşanan düşüşler, bu ülke ekonomilerinin Almanya nın başını çektiği merkez ülkelerin ekonomileri ile rekabet edememesi, küresel finansal kriz dolayısıyla Avrupalı bankaların likidite sıkışıklığı içerisine girmesi ve devlet desteğine ihtiyaç duyması, likidite sıkışıklığının gerek bankalar gerekse devletler açısından borçlanma faizlerini arttırması bütçe açığının ve borç yükünün bu ülkelerde artmasının müşterek nedenleri olarak gösterilebilir. Tablo 1: Avro Bölgesinde Bulunan Sorunlu Ülkelerin İktisadi Göstergeleri 2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 Bütçe Açığı/GSMH -4,5-4,8-5,6-7,5-5,2-5,7-6,4-9,4-15,4 Borç /GSMH 103,7 101,7 97,4 98,6 100,0 106,1 105,0 110,3 126,8 Yunanistan Vergi Geliri (Milyar Avro) 59,8 63 67,3 70,6 75,2 82,7 90,4 94 88,9 İhracat (Milyar Avro) 42,1 39,2 41,5 48,6 51,6 54,9 60,0 66,3 52,0 İthalat (Milyar Avro) 52,6 49,4 52,8 59,3 66,3 78,6 92,6 101,1 77,8 Bütçe Açığı / GSMH -0,6-0,5-0,2-0,3 1,0 2,0 1,9-4,2-11,1 Borç /GSMH 55,5 52,5 48,7 46,2 43,0 39,6 36,1 39,8 53 İspanya Vergi Geliri (Milyar Avro) 258,5 280,1 298,9 324 358,1 397,7 432,8 404,1 365,4 İhracat (Milyar Avro) 229,7 236,3 244,4 261,9 282,5 325,3 362,5 361,5 307,4 İthalat (Milyar Avro) 256,5 260,1 271,9 306,0 349,4 413,6 467,7 467,5 365,7 Bütçe Açığı / GSMH -3,1-2,9-3,5-3,5-4,3-3,4-1,5-2,7-5,3 Borç /GSMH 108,8 105,7 104,4 103,9 105,9 106,6 103,6 106,3 116,0 İtalya Vergi Geliri (Milyar Avro) 560,9 574,7 597,9 614,8 625,9 673,9 717 723,8 709,1 İhracat (Milyar Avro) 399,0 399,0 388,5 411,8 439,5 486,8 530,9 539,4 439,8 İthalat (Milyar Avro) 399,7 409,1 405,9 424,9 463,2 525,1 568,6 585,4 471,4 Bütçe Açığı / GSMH -4,3-2,9-3,0-3,4-5,9-4,1-2,8-2,9-9,3 Borç / GSMH 51,2 53,8 55,9 57,6 62,8 63,9 62,7 65,3 76,1 Portekiz Vergi Geliri (Milyar Avro) 51,2 55,2 58,2 61,4 61,3 64,8 69,1 69,9 65,2 İhracat (Milyar Avro) 51,0 50,5 51,9 55,1 56,7 67,7 74,3 75,9 62,6 İthalat (Milyar Avro) 64,9 62,0 61,1 67,5 72,6 84,9 91,4 97,6 79,8 Bütçe Açığı / GSMH 0,9-0,3 0,4 1,4 1,6 2,9 0,0-7,3-14,4 Borç /GSMH 35,6 32,2 31,0 29,7 27,4 24,8 25,0 44,3 65,5 İrlanda Vergi Geliri (Milyar Avro) 39,9 43,2 47,1 52,3 57,8 66,3 69,7 63,7 55,1 İhracat (Milyar Avro) 153,4 157,8 151,8 163,2 180,0 211,6 241,8 238,6 203,7 İthalat (Milyar Avro) 154,2 159,1 151,8 164,1 185,7 211,6 251,9 248,8 208,6 Kaynak: EUROSTAT & AMECO [26] 21. YÜZYIL Mayıs 11 Sayı: 29

Avro Bölgesi Krizi ve Krizin Türkiye ye Olas Yans malar Bu ülkelerde krizin gelişmesine neden olan müşterek etkenlerin yanı sıra her bir ülkeye özgü etkenlerden de söz edilebilir. Örneğin Yunanistan da kayıt dışı ekonominin eskiden beri OECD ortalamasının çok üstünde olması, zaten vergi toplamakta zorlanan bu ülkenin küresel finansal krize bağlı resesyon karşısında ilk havlu atan ülke olmasının önemli nedenlerinden birisidir. Bunun yanı sıra bu ülkenin dünyanın en büyük beş silah ithalatçısı arasında bulunması ve en fazla askeri harcama yapan ülkeler içerisinde yer alması ülkenin malî dengelerini olumsuz etkilemiştir. Yakın geçmişte Kelt Kaplanı olarak nitelendirilen İrlanda da da 2000 li yıllar boyunca yaşadığı aşırı büyümenin fiyatlarda aşırı şişkinliğe yol açması, kredi piyasasının Avro bölgesinin sağladığı düşük faizli finansman olanağı ile aşırı biçimde büyümesi gibi nedenler ülkenin bankacılık sistemini kırılganlaştırmış, krizi derinleştirmiştir. Bu bankaların finans döngüsünü gerçekleştirememesi, devletin müdahalesini ve finans desteğini gerektirmiş, kimi bankalar millîleştirilmiş ve bu bankalara ciddi finansal kaynak aktarımında bulunulmuştur. Nihayetinde İrlanda, bankacılık sisteminin tetiklediği bütçe açığı ve aşırı kamu borç stoku sorunuyla karşı karşıya kalmıştır. AB, Uluslararası Para Fonu (IMF) ile birlikte Yunanistan ve İrlanda ile 2010 yılında standby anlaşmaları yapmıştır. Bu anlaşmalar söz konusu ülkelere finansal destek vermeyi öngörürken aynı zamanda, ülke hükümetlerinin çeşitli reformlar yapmalarını da şart koşmaktadır. İleri sürülen koşullar ülkemizin 2001 yılında yaşadığı krizde IMF nin öne sürdüğü koşullarla benzerlik arz etmektedir. Kamu sektöründe ücretlerin bütçe içerisindeki payının azaltılması, sosyal güvenlik reformu yapılması, bankacılık sisteminde reform yapılması, vergi oranlarının arttırılması gibi tedbirlerin alınması öne sürülen koşullar arasındadır. Burada sözü edilen diğer ülkelerle günümüz itibarı ile henüz bir anlaşma yapılmamış olmakla beraber, Portekiz 2011 yılı Mart ayında AB ve IMF den finansal destek talebinde bulunmuştur. Mayıs 11 Sayı: 29 21. YÜZYIL [27]

Dr. hsan Da delen Krize Karşı Alınan Tedbirler ABD merkezli küresel finansal kriz, Avro bölgesinde yer alan baz ülkelerin kamu borç krizi içerisine girmesini tetikleyen en önemli unsurlar n bafl nda geliyor. Ortak para birimine geçerek bağımsız para politikası yürütme olanağını yitirdikleri için borç krizi sorunu yaşayan Avro bölgesi ülkeleri bu tür krizleri aşmak için devalüasyona gitme ya da para basma seçeneklerinden yoksundurlar. Diğer yandan kriz yaşayan ülkelerin Avrupa Ekonomik ve Parasal Birliği ni terk etmesi, sorunları çözmek yerine daha fazla derinleştirecek bir seçenektir. Bu ülkelerin ulusal paraya geri dönmesi iş dünyasında sözleşmelerin gözden geçirilmesini gerektirecektir. Ayrıca önceki borçları Avro cinsinden kredi, tahvil ve bonolardan oluştuğundan finansal yatırımcıların ulusal paraya güvenmediği bir ortamda böyle bir dönüşüm borç yükünü arttırabilecektir. Böyle bir durumda, hem Avro nun hem de ulusal paraların bir süre birlikte dolaşımda kalması ve bu ülke halklarının değeri düşürülmüş ulusal paralarına güvenmeyerek Avro yu temel para birimi olarak kullanmaları kaçınılmaz olacaktır. 1992 de sıkı para politikasından kaçınmak için Avrupa Döviz Kuru Mekanizmasından (European Exchange Rate Mechanism) ayrılan İtalya nın deneyimi bunları doğrulamaktadır. İtalya bu mekanizmadan ayrıldıktan sonra para biriminin değerini düşürmüş fakat yatırımcı güveninin sağlanamaması nedeniyle faizler inişli çıkışlı bir seyir izlemiş, enflasyon yeniden ortaya çıkmış ve sonunda sistem içerisinde kaldığı durumda da uygulayabileceği sıkı para politikasını yönelmek mecburiyetinde kalmıştı. Nihayetinde Yunanistan ın ve İrlanda nın borç krizinden çıkmasının en iyi yolu da Avrupa Ekonomik ve Parasal Birliği ni terk etmek ya da borçları yeniden yapılandırmak değil, Avrupa Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve IMF ile bir kredi anlaşması yapmaktı. Bu zorunluluk günümüz itibarı ile krize yakın olan diğer ülkeler için de geçerli görünmektedir. Yunanistan ile İrlanda nın Avrupa Komisyonu, Avrupa Merkez Bankası ve IMF ile yaptıkları anlaşma çerçevesinde yürütülen istikrar programına göre bu ülkelerin öncelikle vergi gelirlerini arttırması, kamu harcamalarını azaltması gerekmektedir. Bunun için kamu ücretlerinin düşürülmesi, ek vergilerin getirilmesi ve devletin gerçekleştirdiği sosyal yardımların azaltılması konusunda uzlaşılmıştır. Ayrıca ekonominin rekabetçiliğini güçlendirmek ve verimliliğini arttırmak üzere reel birim işgücü maliyetlerini azaltıcı tedbirler öngörülmüştür. Diğer yandan Yunanistan dan çok kapsamlı bir sosyal güvenlik reformu gerçekleştirmesi, İrlanda dan ise bankacılık sistemini yeniden düzenlemesi ve bankaların sermaye yapısının güçlendirilmesi talep edilmiştir. Bu tedbirlerin önemli bir kısmı hiç kuşkusuz emek kesiminin gelirlerinde kısıtlamalar anlamına gelmektedir. AB yetkilileri gelecekte benzer krizlerin önüne geçmek için Avrupa ekonomi yönetişimini güçlendirme stratejisi benimsenmiştir. Avrupa ekonomi yönetişiminin güçlendirilmesi, bütçe konsolidasyonunun gerçekleştirilmesi, İstikrar ve Büyüme Paktı kurallarının sıkı biçimde uygulanması, AB organlarının üye ülkelerin bütçeleri üzerindeki denetim mekanizmalarını geliştirmesi gibi reformları gerektirmektedir. Bütün bu reformların açık biçimde ifade edilmeyen en önemli hedeflerinden birisinin AB ölçeğinde yapılan düzenlemelerle emek kesiminin gelirlerinin ve sosyal haklarının kısıtlanması olduğu anlaşılmaktadır. Reformlarla bir bakıma Yunanistan ve İrlanda nın krizi aşması için alınan tedbirlerin AB ölçeğine genişletilmesinin amaçlandığı görülmektedir. Avrupa Komisyonu, ekonomi yönetişimini güçlendirmek üzere 29 Eylül 2010 da önemli bir yasal düzenleme paketini kamuoyuna duyurmuştur. Avrupa Ekonomik ve Parasal Birliği nin kuruluşundan beri ekonomi yönetişimini güçlendirmek amacıyla ortaya konulmuş en kapsamlı dü- [28] 21. YÜZYIL Mayıs 11 Sayı: 29

Avro Bölgesi Krizi ve Krizin Türkiye ye Olas Yans malar zenleme olduğu ifade edilen bu paket, gerek malî politikaların gerekse diğer makro-ekonomik politikaların daha geniş ve güçlü bir biçimde denetlenmesini öngörmektedir. Paket, altı temel düzenlemeden oluşmaktadır. İlk dört düzenleme malî konularla, diğer iki düzenleme ise makroekonomik konular ile ilgilidir. 1 Malî konularla ilgili düzenlemeler, İstikrar ve Büyüme Paktı nın önleyici ve düzeltici işlevlerinin daha etkin bir biçimde yerine getirilmesi için yaptırım gücünün arttırılmasını, bütçe dengeleri öngörülen sınırları tutturamayan üyelere ceza verilmesini öngörmekte ve bütçe yapım sürecinde üyelerin dikkate alması gerekli asgari standartları belirlemektedir. Makro-ekonomik konularla ilgili düzenlemeler, Avro bölgesinde ve AB genelinde olası makro-ekonomik dengesizliklerin önceden saptanabilmesi ve önlenmesine yönelik tedbirleri içermektedir. Bu düzenlemeler de yine dengesizlikleri gideremeyen ülkelere belirli bir oranda ceza vermeyi öngören bir prosedüre sahiptir. 2 Avrupa ekonomi yönetişimini güçlendirmek ve böylece benzer krizlerin önüne geçmek üzere alınan bir diğer tedbir ise bir Avro Paktı kurulmasının kararlaştırılmasıdır. Avro bölgesinde yer alan ülkelerin devlet başkanları, 11 Mart 2011 de, AB ekonomisinin rekabet gücünü arttırmak, üye ekonomilerde sorun teşkil edebilecek açıkları önlemek ve üyeler arasındaki ekonomi politikası eşgüdümünü güçlendirmek üzere böyle bir karar almışlardır. Yine Avrupa ekonomi yönetişimini güçlendirme çalışmalarının bir uzantısı olarak oluşturulması kararlaştırılan paktın, temelde üye devletlerin yetki alanına giren konulara odaklanması öngörülmektedir. Paktın çalışması, üye ülkelerin AB yasal çerçevesi içerisinde kendi yetki alanına giren ekonomi ile ilgili konularda yıllık taahhütlerde bulunması ve AB organlarının bu taahhütlerin yerine getirilip getirilmediğini denetlemesi şeklinde olacaktır. Bu kapsamda yürütülecek faaliyetlerde Avrupa Komisyonu nun ve Avrupa Parlamentosu nun etkin rol alması amaçlanmaktadır. 3 Kurulması kararlaştırılan paktın üye ülkelerde birincisi rekabetçiliği güçlendirmek, ikincisi istihdamı arttırmak, üçüncüsü kamu finansmanının sürdürebilirliğini sağlamak ve dördüncüsü finansal istikrarı pekiştirmek olmak üzere dört ana hedefi söz konusudur. Bu çerçevede üyelerin birim işgücü maliyetleri, ücretler ve sendikalarla yapılan ücret pazarlıkları, istihdam oranları, sağlık ve sosyal güvenlik harcamaları, emeklilik yaşları, istihdam oranları ile ilgili taahhütlerde bulunması, AB organlarının yapılan taahhütleri denetlemesi beklenmektedir. Başka bir deyişle bütün bu hususlar, AB organlarının dolaylı yollardan müdahale alanına sokulmaktadır. Bunların yanı sıra AB ölçeğinde eşgüdümü sağlanacak biçimde bankacılık sisteminde düzenli stres testlerinin yapılması ve finansal gözetim altyapısının güçlendirilmesi, İstikrar ve Büyüme Paktı nın öngördüğü koşulların üye ülke mevzuatlarının bir parçası haline getirilmesi, bankaların, hane halkalarının ve finans-dışı şirketlerin borçluluk durumunun AB ölçeğinde düzenli olarak izlenmesi amaçlanmaktadır. 4 Krizlere karşı alınan bir başka tedbir de Avrupa Finansal İstikrar Servisi nin (European Financial Stability Facility - EFSF) ve Avrupa İstikrar Mekanizması nın (European Stability Mechanism - ESM) kurulmasıdır. EFSF, finansal destek ihtiyacı bulunan üyelere yardımda bulunmak üzere Mayıs 2010 da Avro alanı ülkelerin ortak olduğu Lüksemburg da kayıtlı bir şirket olarak kurulmuştur. Üye ülkelerin sağlayacağı katkıları finans kaynağı olarak kullanan EFSF ye bono ihraç olanağı da verilmiştir. 5 28 Kasım 2010 da Avrupa Komisyonu nun önerisi üzerine EFSF nin işlevini 2013 yılında sona erdirmesi ve yerine ESM fonunun işlevsel duruma getiril- 1 European Commission, European Union Economic Governance: the Commission Delivers a Comprehensive Package of Legislative Measures, Resmi İnternet Sitesi, Çevrimiçi Adres: http://europa.eu/rapid/pressreleasesaction.do?reference=ip/10/1199&format=html&aged=0&language=en&guilanguage=en, Erişim Tarihi: 22/03/2011. 2 Ibid. 3 European Council, Conclusions of the he Heads of the State or Government of the Euro Area of 11 March 2011, Resmi İnternet Sitesi, Informal Meeting - Brussels 11 March 2011, Çevrimiçi Adres: http://www.consilium.europa.eu/uedocs/cms_data/docs/pressdata/en/ec/119809.pdf, Erişim Tarihi: 08/03/ 2011 4 Ibid. 5 European Financial Stability Facility, About EFSF, Resmi İnternet Sitesi, Çevrimiçi Adress: http://www.efsf.europa.eu/about/index.htm, Erişim Tarihi: 22/01/2011. Mayıs 11 Sayı: 29 21. YÜZYIL [29]

Dr. hsan Da delen mesi kararlaştırılmıştır. Yine bir finansal destek mekanizması olan ESM nin Avro bölgesinde tesis edilecek olan önleyici ve düzeltici tedbirler ile denetleme mekanizmalarını tamamlayıcı bir işlev de görmesi beklenmektedir. ESM nin üye ülkelere likidite sorunlarını ve borç krizlerini gidermeye yönelik destek olanakları söz konusudur. Finansal desteğin Avrupa Komisyonu, IMF ve Avrupa Merkez Bankası nın yapacağı değerlendirmelere bağlı olarak verilmesi öngörülmektedir. Yunanistan ve İrlanda ile yapılan stand-by anlaşmaları kapsamında sağlanan finansal destek gibi ESM nin sorun yaşayacak olan ülkelere sağlayacağı finansal desteğin de koşullu olması hedeflenmektedir. 6 Dünya ekonomisi içerisinde büyük bir paya sahip olan Avro bölgesinde yaflanan krizin derinleflmesi, s çrama etkisi ile küresel bir finansal krize yol açabilir. Bu olas l n gerçekleflmesi Türkiye yi de olumsuz etkileyecektir. Krizin Türkiye ye Olası Yansımaları Avro bölgesinde yaşanan krizin Türkiye ye olası yansımaları, Türkiye nin AB ile olan yakın ekonomik ilişkileri, krizin küresel ekonomiye etkileri ve Türkiye nin AB üyeliğine aday olması bağlamında değerlendirilmelidir. AB ile ülkemizin yakın ekonomik ilişkilerinin en önemli ayağını aramızdaki yüksek ticaret hacmi oluşturmaktadır. 2009 rakamlarına göre Türkiye nin toplam ticaret hacminin %42 sini AB ülkeleri ile yaptığı ticaret oluşturmaktadır. Aynı yılın rakamlarına göre Türkiye ihracatının %45,9 unu da AB ne yapmaktadır. 7 Bu rakamlar dikkate alındığında, AB ekonomisinin daralmasına yol açan bir krizin Türkiye yi olumsuz etkileyeceğini ileri sürmek mümkündür. Üstelik Avro bölgesinin borçlu ülkelerine yatırımcıların güveninin daha fazla azalması Avro nun değeri üzerinde bir baskı yaratabilecektir. Eğer Avro bölgesinde enflasyonist bir para politikasının izlenmesi yoluna gidilir ve Avro nun dünya paraları karşısında değeri düşürülürse, bu durumda ticaret dengeleri en çok bozulan ülkelerden birisi Türkiye olacaktır. Avro bölgesinde yaşanan krizin Türkiye ye bir diğer olumsuz etkisi küresel finansal sistem üzerinden gerçekleşebilir. Neo-liberal malî politikaların bir sonucu olarak günümüzde ülkelerin finansal sistemleri arasındaki sınırlar kalkmıştır. Bu çerçevede kredi ve türev piyasaları vasıtasıyla dünyadaki finansal kuruluşlar birbirlerine sıkı biçimde bağımlı olduğu için Avro bölgesinde bulunan herhangi bir devletin ya da uluslararası finansal kuruluşun yükümlülüklerini yerine getirememesi durumunda finansal kriz zincirleme biçimde yayılma etkisi gösterecektir. Avro bölgesi kaynaklı krizin derinleşmesi, gerek özel sektörü gerekse kamu kesimi hâlâ sıcak paraya bağımlı durumda bulunan ülkemizi çok olumsuz etkileyecektir. Avro bölgesinde yaşanan krizin ülkemize bir diğer yansıması müzakere süreci açısından olacaktır. Yukarıda bahsedildiği üzere krizin ardından alınan tedbirler, Avrupa ekonomi yönetişimini güçlendirme anlayışı çerçevesinde geliştirilmektedir. Genel hatlarıyla ekonomi yönetişiminin güçlendirmesi, daha önce AB nin yetki alanına girmeyen ve üye devletlerin yetki alanında bulunan ekonomi yönetimi ile ilgili alanlara AB organlarının müdahale etmeye başlaması anlamına gelmektedir. Bu bakımdan eğer Türkiye nin AB üyelik süreci başka bir nedenden dolayı tıkanmaz ise sürecin bir aşamasında ülkemizin bütçe yönetimi başta olmak üzere ekonomi yönetimi ile ilgili uygulamalarına AB nin müdahale etmeye başlamasına tanık olmamız kaçınılmaz görünmektedir. 21. YÜZYIL 6 Europa Press Room, European Stability Mechanism (ESM), Resmi İnternet Sitesi, MEMO/10/636, Çevrimiçi Adres: http://europa.eu/rapid/pressreleasesaction.do?reference=memo/10/636, Erişim Tarihi: 22/03/2011. 7 European Commission, Trade Newsletter, Resmi İnternet Sitesi, Çevrimiçi Adres: http://trade.ec.europa.eu/doclib/docs/2006/september/tradoc_113456.pdf, Erişim Tarihi: 31/03/2011 [30] 21. YÜZYIL Mayıs 11 Sayı: 29