1. Ünite: PSİKOLOJİYE GİRİŞ PSĐKOLOJĐNĐN TANIMI, KONUSU



Benzer belgeler
REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

DAVRANIŞ BİLİMLERİ TIPSAL PSİKOLOJİYE GİRİŞ. Doç. Dr. Lü)ullah Beşiroğlu

DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN TEMEL KAVRAMLARI

PSİKOLOJİDE TEMEL YAKLAŞIMLAR

ÜNİTE:1 Psikolojinin Tanımı ve Kapsamı. ÜNİTE:2 Psikolojide Araştırma Yöntemleri. ÜNİTE:3 Sinir Sisteminin Yapısı ve İşlevleri

I. ÜNİTE PSİKOLOJİ BİLİMİNİ TANIYALIM

araştırma alanı Öğrenme Bellek Algı Heyecanlar PSİKOLOJİNİN ALANLARI Doç.Dr. Halil EKŞİ

BÖLÜM 1 1. PSİKOLOJİYE GİRİŞ 1.1. Psikolojinin Tanımı ve Amacı

PSİKOLOJİNİN AMAÇLARI

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

PSİKOLOJİ Konular. Psikolojinin doğası. Konular. Psikolojinin doğası. Psikoloji tarihi. Psikoloji Biliminin Doğası

G İ R İ Ş. SBÖ115 SOS. PSİ. - Prof.Dr. H. HARLAK

FSML / I.Dönem s.gky

Zeus tarafından yazıldı. Cumartesi, 23 Mayıs :50 - Son Güncelleme Pazartesi, 16 Ağustos :31

DAVRANIŞ BİLİMLERİ-II (SOS114U)

Trafik Psikolojisi Trafik psikolojisi,

DAVRANIŞ BİLİMLERİ DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN İNCELENDİĞİ SİSTEMLER

SOSYAL PSİKOLOJİ G İ R İ Ş

PSİKOLOG TANIM A- GÖREVLER

Psikoloji, insan ve hayvan davranışlarının gözlenebilir ve ölçülebilir olanları ile zihinsel süreçleri inceleyen pozitif bir bilim dalıdır.

ÜNİTE PSİKOLOJİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER GELİŞİM PSİKOLOJİSİ I

ÜNİTE. EĞİTİM PSİKOLOJİSİ Yrd. Doç. Dr. Muhammed ÇİFTÇİ İÇİNDEKİLER HEDEFLER EĞİTİM PSİKOLOJİSİNE GİRİŞ

DAVRANIŞ BİLİMLERİNE GİRİŞ

ÜNİTE:1. Sosyal Psikoloji Nedir? ÜNİTE:2. Sosyal Algı: İzlenim Oluşturma ÜNİTE:3. Sosyal Biliş ÜNİTE:4. Sosyal Etki ve Sosyal Güç ÜNİTE:5

UYGULAMALI SOSYAL PSİKOLOJİ (Baron, Byrne ve Suls, 1989; Bilgin, 1999) PSİ354 - Prof.Dr. Hacer HARLAK

GİRNE AMERİKAN ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ OKUL ÖNCESİ ÖĞRETMENLİĞİ AKTS

PSİKOLOG TANIM GÖREVLER

PSİ173 Psikolojiye Giriş, Prof.Dr. Hacer HARLAK [ADÜ- FEF]

KLİNİK PSİKOLOJİNİN TARİHSEL GELİŞİMİ

Kişilik Psikolojisi (PSY 401) Ders Detayları

Çalışma Hayatında Psikolojik Sorunlar. Doç. Dr. Ersin KAVİ

DİKKAT!...BU ÖZET 8 ÜNİTE 29 SAHİFEDİR.BURDA İLK ÜNİTE

BĠLĠŞSEL GELĠŞĠM. Jean Piaget ve Jerome Bruner. Dr. Halise Kader ZENGĠN

Sosyal Psikolojiye Giriş ve Araştırma Yöntemleri

YÖNETİM Sistem Yaklaşımı

Psikoloji Psychology Psyche ology Ruh/zihin inceleme

Üsküdar Üniversitesi İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi Psikoloji Bölümü

DAVRANIŞ BİLİMLERİ ÜZERİNE YRD.DOÇ.DR. ÖZGÜR GÜLDÜ

Wertheimer, Köhler ve Kofka tarafından geliştirilmiş bir yaklaşımdır. Gestalt psikolojisi, bilişsel süreçler içerisinde özellikle "algı" ve "algısal

TÜKETİCİ DAVRANIŞLARI SORU VE CEVAPLARI

I. YARIYIL Psikolojiye Giriş Fizyolojik Psikoloji Türkçe I: Yazılı Anlatım Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi I Yabancı Dil I Bilgisayar I

Dersin Grubu. Dersin Kodu. Yarıyıl. Dersin Adı. Bölüm Zorunlu. 1 1 PSY101 Psikolojiye Giriş-I. Bölüm Zorunlu. 2 2 PSY102 Psikolojiye Giriş-II

SAĞLIK YÜKSEKOKULU ÇOCUK GELİŞİMİ TEZLİ YÜKSEK LİSANS DERSLERİ YÜKSEK LİSANS BİLİMSEL HAZIRLIK DERSLERİ YÜKSEK LİSANS ZORUNLU/SEÇMELİ DERSLERİ

AVRASYA ÜNİVERSİTESİ

DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN GELİŞİMİ VE TANIMI DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN UYGULAMA ALANI EĞİTİM KURUMLARINDA DAVRANIŞ BİLİMLERİNİN YERİ VE ÖNEMİ

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ...III ÜNİTE: 1. PSİKOLOJİ VE GELİŞİM PSİKOLOJİSİ15

BİLİŞSEL PSİKOLOJİ VE BİLGİ İŞLEME MODELİ BİLGİ İŞLEME SÜREÇ VE YAKLAŞIMLARI

kpss Önce biz sorduk 50 Soruda SORU Güncellenmiş Yeni Baskı ÖABT PSİKOLOJİK DANIŞMA ve REHBERLİK ALAN BİLGİSİ ALAN EĞİTİMİ

1. BÖLÜM ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE GİRİŞ

philia (sevgi) + sophia (bilgelik) Philosophia, bilgelik sevgisi Felsefe, bilgiyi ve hakikati arama işi

PSİKİYATRİ, PSİKOLOJİ, PEDAGOJİ. Yazar Mazlum ÇÖPÜR PSİKİYATRİ

ÖĞRENME KURAMLARI. Davranışçı Kuram Bilişsel Kuram Duyuşsal Kuram

İÇİNDEKİLER ÖN SÖZ...III

Doç.Dr.Nilüfer.Nilüfer Alçalar

BİLİM VE BİLİMSEL ARAŞTIRMA YRD. DOÇ. DR. İBRAHİM ÇÜTCÜ

REHBERLİK VE PSİKOLOJİK DANIŞMANLIK BÖLÜMÜ

1.Hafta. Klinik Psikoloji Nedir? Kimlere Klinik Psikolog Ünvanı Verilir? Prof.Dr.Nilhan Sezgin ders yılı Prof.Dr.

Ders İzlencesi Eğitim Yılı ve Güz Dönemi Program adı: ÇOCUK GELİŞİMİ PROGRAMI

KIŞILIK KURAMLARı. Kişilik Nedir? Kime göre?... GİRİŞ Doç. Dr. Halil EKŞİ

ÖRGÜTSEL DAVRANIŞA GİRİŞ İLK DERS

EĞİTİM PSİKOLOJİSİ KISA ÖZET KOLAYAOF

PSİKOLOJİK BOZUKLUKLARIN TEDAVİSİ. PSİ154-PSİ162 Psikolojiye Giriş II

AVRASYA ÜNİVERSİTESİ

OYUN TEMELLİ BİLİŞSEL GELİŞİM PROGRAMININ AYLIK ÇOCUKLARIN BİLİŞSEL GELİŞİMİNE ETKİSİ

İÇİNDEKİLER BÖLÜM-I. Doç. Dr. Günseli GİRGİN

TERAKKİ VAKFI ÖZEL ŞİŞLİ TERAKKİ ANAOKULU EĞİTİM YILI Bilgi Bülteni Sayı:7 4 5 YAŞ ÇOCUKLARININ GELİŞİM BASAMAKLARI

GEDİZ ÜNİVERSİTESİ PSİKOLOJİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

1. ÜNİTE İÇİNDEKİLER EĞİTİM PSİKOLOJİSİ / 1

Psikolojiye Giriş I (PSY 101) Ders Detayları

İstatistik. Temel Kavramlar Dr. Seher Yalçın 1

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1 : DAVRANIŞ BİLİMLERİ VE YÖNETİM SÜRECİ YÖNETİM

Soru: Tanrı tasavvuru ne demektir?

ÜNİTE 2 Psikoloji Biliminde Araştırma

İÇİNDEKİLER. Önsöz... v

Klinik Psikoloji Ders İçerikleri

BILIMSEL Eğitimde ortaya çıkan problemlere bilimsel arastırma yöntemlerini kullanarak çözüm arama EKONOMİK Mevcut olanaklarla uyumlu,

DERS ÖĞRETİM PLANI TÜRKÇE. 1 Dersin Adı: Psikolojiye Giriş. 2 Dersin Kodu: PSİ Dersin Türü: Zorunlu. 4 Dersin Seviyesi: Lisans

NÖROMOTOR GELİŞİM Prof. Dr. Sevin Altınkaynak. Prenatal motor gelişim-1: Prenatal motor gelişim-3. Prenatal motor gelişim-2

HALKBİLİMİNE GİRİŞ I DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

PSİKOLOJİYE GİRİŞ Hiç kendinizin ya da çevrenizdeki herhangi bir insanın davranışlarını sorguladınız mı?

İLİŞKİSEL ARAŞTIRMA YÖNTEMİ. Özlem Kaya

Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi 6 (2014), ss

BİLİŞSEL NÖROBİLİM BİLGİ İŞLEME SÜREÇ VE YAKLAŞIMLARI

BÖLÜM 5 DENEYSEL TASARIMLAR

Bilim ve Bilimsel Araştırma

GİRİŞ. Bilimsel Araştırma: Bilimsel bilgi elde etme süreci olarak tanımlanabilir.

Psikofarmakolojiye Giriş (PSY 421) Ders Detayları

Psikoloji davranışın ve zihinsel süreçlerin bilimsel çalışmasıdır. Sadece insanların

Gelişim Psikolojisi (PSY 203) Ders Detayları

Bilimsel Araştırma Yöntemleri I

Pavlovian koşullamada uyarıcı ilişkileri.

RUH SAĞLIĞI ALANINDA ÇALIŞAN MESLEKLER

SANAT FELSEFESİ. Sercan KALKAN Felsefe Öğretmeni

KAMU YÖNETİMİ LİSANS PROGRAMI

BÖLÜM 5 DENEYSEL TASARIMLAR

Açıklama Araştırmacı, danışman, konuşmacı: Herhangi bir maddi ilişki yoktur.

Psikolojide İstatistiğe Giriş II (PSY 222) Ders Detayları

DERS ÖĞRETİM PLANI TÜRKÇE. 1 Dersin Adı: Psikolojiye Giriş I. 2 Dersin Kodu: PSY Dersin Türü: Zorunlu. 4 Dersin Seviyesi: Lisans

Spor Bilimlerinin Bilim Temelleri

13:00-14:15 Eğitim Bilimine Giriş Yrd. Doç. Dr. Kamil YILDIRIM ED-105

Transkript:

1. Ünite: PSİKOLOJİYE GİRİŞ PSĐKOLOJĐNĐN TANIMI, KONUSU Psikoloji yunanca ruh anlamına gelen psyche ve bilgi anlamına gelen logos kelimelerinden oluşmuştur. Buna göre psikoloji ruh bilgisi anlamına gelir. Đlk çağda Filozof Aristoteles tarafından bu anlamda kullanılmış ve uzun süre felsefenin içinde yer almıştır.19 yy.ın sonlarında bir bilim olarak gelişen psikoloji ruh açıklamalarını bir tarafa bırakmıştır. Çünkü ruh konusu gözlenebilen ve üzerinde deney yapılabilen bir konu değildir. Psikoloji organizmanın (insan ve hayvanların) gözlenebilen ve ölçülebilen davranışlarını inceleyen pozitif bir bilimdir. Konusu; insan ve hayvan davranışları, bu davranışların altında yatan nedenler, davranışları ortaya çıkaran algı, düşünme, vb. zihinsel süreçlerdir. Psikolojinin konusunu daha iyi anlayabilmek için bilim, davranış ve zihinsel süreçler kelimelerini tanımlamakta yarar vardır. Bilim: Belli bir alanda bilimsel yöntemle elde edilmiş düzenli sistemli bilgiler bütünüdür. Örneğin psikoloji belli bir alanda(davranış konusunda) bilimsel yöntemi kullanarak bilgi elde ettiği için bir bilimdir. Bütün bilimler kendi alanlarında bilimsel yöntemi kullanarak bilgi toplarlar. Davranış: Đçten veya dıştan gelen etkilere karşı organizmanın(insan veya hayvan) yaptığı tepkidir. Bu tepki vücut hareketleri(futbol oynamak, bisiklet binmek vb.) olabileceği gibi onlar kadar kolay gözlenemeyen duygular, düşünceleri de kapsayabilir. Davranışları içsel ve dışsal olarak ikiye ayırabiliriz. Đçsel davranışlar düşünme, hayal kurma, hatırlama vb. doğrudan gözlenemeyen fakat çeşitli yollarla ölçülebilen tepkilerdir. Dışsal davranışlar ise doğrudan gözlediğimiz, yemek yemek, oturmak, koşmak, ağlamak vb. davranışlardır. Psikoloji içsel yada dışsal tüm davranışlarla ilgilenir. Zihinsel Süreçler: Psikolojik süreçler zihinsel ve hareketle ilgili süreçler olmak üzere ikiye ayrılır.hareketle ilgili süreçler, insanın doğrudan gözlemlenebilen tepkileridir.örneğin yemek yemek, yürümek gibi davranışlar doğrudan gözlenerek anlaşılır. Zihinsel süreçler, organizmanın doğrudan gözlenemeyen, ancak dolaylı yollarla gözlenip ölçülebilen davranışlarıdır.kendi içerisinde ikiye ayrılır. Bilişsel süreçler (Zeka, öğrenme, düşünme, bellek, algılama vb. davranışları kapsar),ve duyuşsal süreçler (acı, sevgi saygı, korku, coşku ve kıskançlık gibi duygusal davranışlar) Zihinsel süreçler bilişsel ve duyuşsal süreçlerin tümüdür ve gözlenemez. 1

Psikolojik Süreçler: 1- Zihinsel süreçler 2- Hareketle ilgili süreçler: (yürümek, koşmak vb.) Zihinsel Süreçler: a.) duyuşsal süreçler (sevgi, nefret, saygı vb) b.) bilişsel süreçler (düşünme, algılama, soyutlama, hayal kurma vb.) PSĐKOLOJĐNĐN AMAÇLARI 1-)Đnsan Davranışlarını Tanımlama: Psikoloji öncelikle davranış kavramını ve bu kavram kapsamında ele aldığı konuları tanımlama amacı güder.örneğin:davranış nedir? Zeka nedir? Öğrenme nedir? vb. 2-) Đnsan Davranışlarını Anlama ve Açıklama: Davranışları anlamak, davranışın ortaya çıkış nedenini bulmak ve neden- sonuç ilişkisi kurarak açıklamaktır. 3-)Đnsan Davranışlarını Önceden Kestirebilme: Psikoloji insan davranışlarının nedenlerini ortaya koyduktan sonra, benzer durumlarda benzer davranışların ortaya çıkabileceğini önceden tahmin edebilir. 4-)Đnsan Davranışlarını etkileyebilme ve Kontrol Etme: Bu aşamada davranışın istenen yönde gelişmesi için, ortaya çıkacak istenmeyen durumların, davranışların kontrol edilmesi ve önlenmesi amaçlanır. Bu amaç ruh sağlığını koruyucu önlemler alınması, davranış bozukluklarının(ruh hastalıklarının) tedavi edilmesi, bireyin davranışlarının eğitimle istenen yönde etkilenmesi gibi konuları içine alır. PSĐKOLOJĐDE YAKLAŞIMLAR Uzun yıllar felsefenin içinde kalan psikoloji Wilhelm Wundt un ilk psikoloji laboratuarını kurması ile (1879) bağımsız pozitif bir bilim haline gelmiştir. Böylece psikolojinin konusunun ve yönteminin ne olması gerektiği ile ilgili tartışmalar hız kazanmıştır. Bu çalışmalar sonucu psikolojide farklı yaklaşımlar ortaya çıkmıştır. Psikolojide her yaklaşım insan davranışlarını açıklamada farklı bir bakış açısını dile getirir. Bunlara ekol de denir. Davranışı farklı bir yönü ile ele alarak farklı yöntemlerle açıklamaya çalışır. Strüktüalizm (Yapısalcı Yaklaşım): Wilhelm Wundt un öncülüğünü yaptığı bu akım psikolojinin konusunun zihnin yapısı, bilinç denilen karmaşık yapının çözümlenmesi olması gerektiğini söylemiş, davranışı zihni oluşturan yapılar(öğeler) ile açıklamaya çalışmıştır. Bilgi toplama yöntemi olarak içe bakış yöntemini daha çok kullanmışlardır. 2

Đçe bakış (Đç gözlem) yöntemi: Bireyin kendi kendini gözlemleyip elde ettiği bilgileri araştırmacıya aktarmasıdır. Örneğin: Bir patlama sonrası kişinin ne hissettiğinin kişiye sorulması. Kişi kendini gözlemleyerek duygularını araştırmacıya aktarır. Daha sonraları içebakış yöntemi kişinin kendi gözlemleriyle kendini değerlendirmesine dayandığı için taraflı bir yöntem olarak görülmüş ve bir çok psikolog tarafından reddedilmiştir. Çünkü bir bilim olan psikoloji tarafsız bilgi elde etmek zorundaydı. Fonksiyonalizm (Đşlevselcilik): Davranışların açıklanmasında zihnin yapısının değil, zihnin işlevlerini konu eden, psikolojinin konusunun zihnin ve davranışların işlevleri olması gerektiğini söyleyen yaklaşımdır. Bu yaklaşıma göre psikolojinin amacı bireyin içinde yaşadığı çevreye uyumunu sağlamak bireyin çevreye uyumuyla ilgili davranışlarını incelemek olmalıdır. Önemli temsilcileri W.James ve J.Dewey dir Bilgi toplama yöntemi olarak içe bakış ve kullanmışlardır. Gestalt (Bütünlük) Psikolojisi: Bu yaklaşım başta algı olmak üzere davranışla ilgili düşünme, öğrenme gibi zihinsel süreçlerin bir bütün olarak ele alınması gerektiğini savunur. Bütünün parçadan ayrı ve daha karmaşık olduğunu kabul ederler. Geştaltçıların bu görüşleri psikolojide özellikle algı ve öğrenme konusunda büyük yararlar sağlamıştır. Önemli temsilcileri K. Levin, W. Kohler, M.Wertheimer dir Bilgi toplama yöntemi içe bakış, gözlem ve deneydir. Davranışsal (Deneysel) yaklaşım: Bu yaklaşıma göre psikolojinin konusu organizmanın gözlenebilir yada ölçülebilir davranışları olmalıdır. Davranışları açıklayabilmenin tek yolu da deney ve gözlemdir. Psikoloji bir bilim olmak istiyorsa deney ve gözlemi yöntem olarak kullanmalıdır. Kesin bilgi elde etmenin tek yolu budur. Bu yaklaşımı savunanlar içebakış yöntemini taraflı (sübjektif) bilgi topladığı için eleştirmişlerdir. Temsilcileri: J.WATSON, Đ. PAVLOV, E. THORNDĐKE, F. SKĐNNER. Ayrıca Skınner in çalışmaları sayesinde psikolojinin konusu uyarıcı-tepki ilişkisine (U ==> T) indirilmiştir. Uyarıcının cinsi şiddeti ve tekrarı ile tepkinin kuvveti arasındaki ilişkiyi inceler. Davranışsal yaklaşımı savunanlara göre davranış uyarıcı-tepki ilişkisinde ibarettir. Buna göre psikologlar uyarıcı tepki ilişkisi içinde geçen zihinsel süreçleri dikkate almazlar. Bu yaklaşımı savunan psikologların psikolojiye getirdiği en büyük yenilik, deney yöntemi ve araştırmalarda hayvanların kobay olarak kullanılmasıdır. Bilgi toplama yöntemi deney ve gözlemdir. Psikodinamik (Psikoanalitik yaklaşım): Kurucusu Sigmund Freud tur. Freud, akıl hastalıklarının psikolojik nedenlerini incelerken "Bilinçaltı" nı keşfetmiştir. Freud ve arkadaşları psikoz ve nevrozların (akıl hastalıklarının) çoğunun, kişinin çocukluktan itibaren tatmin edilmemiş olan arzu ve ihtiyaçlarının baskı altına alınmasından, bilinç dışına itilmesinden meydana geldiğini öne sürmüşlerdir. Kliniklerde yaptıkları deneylerde bunu kanıtlamaya çalışmışlardır. Freud'a göre içsel yaşantılar bilinçlilik bakımından birbirinden farklı üç düzeyde bulunurlar. 3

Bunlardan tam bilinç düzeyinde kişi, anılar, düşünceler, duygular gibi içsel yaşantıların farkındadır. Bilinç tam olarak aydınlıktır. Đkinci düzey bilinç öncesidir, burası bilince yakın olan anıların, arzuların bir deposu gibidir. Kişi bunların farkında değildir, ama istediği anda bilinç alanına çıkabilir. Üçüncü düzey ise bilinçaltıdır. Burada kişinin istediği zaman bilinç alanına çıkaramadığı varlıklarından bile haberdar olmadığı duyguları, düşünceleri, anıları, dürtüleri bulunur. Bilinçaltında bulunan bu düşünceler yok olmazlar. Kişiyi rahatsız eder, davranışlarını şu ya da bu şekilde etkilerler. Bilinçaltı düşünceleri rüya ve hayallerde ortaya çıkar. Buradan hareketle Freud a göre insanın ruhsal yapısı(kişilik) üç bölümden oluşur.bunlar bilinçaltı(id), bilinç(ego) ve bilinç üstü (süper ego) dur. Bilinçaltı: Kişinin zihninde bulunan fakat farkında olmadığı dürtüler, tutumlar ve yaşantıların(kötü anı ve olayların) olduğu alandır. Bu dürtülerden en önemlileri cinsellik ve saldırganlıktır. Bu dürtüler ve yaşantılar(kötü anı ve olaylar) Freud a göre farkında olmadan davranışlarımıza yön verir. Örneğin hoşlanmadığımız bir toplantıyı unutmamız, geçmişte canımızı sıkan bir kişinin ismini hatırlayamamamız bir rastlantı değildir. Nedeni bunları bilinçaltına bastırmamızdır. Bilinçaltındaki olaylar kendini rüyalarda gösterir. Bilinç: Kendimizden ve çevremizden haberdar olduğumuz bilinçlilik alanıdır. Bilinçaltı ile bilinç üstü arasında dengeyi sağlar. Bilinç üstü(süper ego): Toplumdan öğrendiğimiz kurallar ve yasaklamalardan oluşan yönümüzdür. Ahlak kuralları, adetler, gelenekler vb. kuralları içerir. Psikodinamik yaklaşıma göre ruhsal bozuklukların nedenleri bilinçaltından kaynaklanan nedenlerdir. Psikodinamik(psikoanalitik) yaklaşıma göre psikolojinin konusu bilinçaltı ve kişilik olmalıdır. Psikolojinin amacı kişilikte meydana gelen aksaklıkları tedavi etmek olmalıdır. Bilgi toplama yöntemi olarak bilinçaltı hakkında bilgi veren hipnoz, rüya yorumlaması, vak a incelemesi ve klinik yöntemi(serbest çağrışım, psikanaliz) kullanmışlardır. Freud dan sonra Alfred ADLER, C.JUNG, Anna FREUD, Karen HORNEY, Erick FROM gibi psikologlar bu yaklaşımı bazı farklılıklarla geliştirerek devam ettirmişlerdir. Hümanistik Yaklaşım: Temsilcileri A.MASLOW ve C. ROGERS tir. Bu yaklaşım davranışı bireyin iç dünyası ile (kendine özgü duygu ve düşünceleri ile) açıklamaya çalışır.her insan ayrı bir dünyadır ve değerdir.her insanın farklı duygu ve düşünceleri, istek ve arzuları vardır.bunları bilmeden davranışları açıklamak imkansızdır.psikoloji insanları tek tek ele almalıdır. Hümanistik yaklaşım deneyi reddeder. Bireyin iç dünyası hakkında bilgi toplayabileceğimiz içebakış yöntemini kullanır. Onlara göre deneyle insan davranışları açıklanamaz. Bu nedenle davranışsal yaklaşımı içi boş organizma yöntemi olarak suçlamışlardır. Bilişsel yaklaşım: Bu yaklaşım insan davranışlarını açıklamada bilişsel süreçlerin(algılama, hatırlama, düşünme vb.) önemine işaret etmişler psikolojinin konusunun bu süreçlerin incelenmesi olması gerektiğini söylemişlerdir. Çünkü bireyin gösterdiği davranışlar bilişsel süreçlerle yakından ilişkilidir. Temsilcisi J.Piaget dir. Bu yaklaşımı savunan psikologlar yöntem olarak deneysel yöntemi kullanırlar. 4

Biyolojik Yaklaşım: Biyolojik yaklaşım insan davranışlarını hormonların çalışması, karmaşık sinirsel süreçler, kanın kimyasal yapısı, hormonlar vb. biyolojik(bedensel) faktörlerle açıklamaya çalışır. En önemli temsilcisi Adolf MEYER dir. Biyolojik süreçler(organik nedenler) ile davranış arasındaki ilişkiyi inceler. Örn: saldırgan davranışların nedenini hormonların az ya da çok salgılanışı, sinir sistemi gibi biyolojik(organik) nedenlerle açıklamaya çalışırlar. Yöntem olarak deneysel yöntemi kullanırlar. ÇAĞDAŞ PSĐKOLOJĐDE UZMANLIK ALANLARI Wilhelm Wund'un ilk psikoloji laboratuarını kurmasından sonra psikoloji çalışmaları hızlandı. Bu çalışmalar sırasında bazı psikologlar bazı psikoloji konularında uzmanlaştılar.bunun sonucu olarak uzmanlık alanı dediğimiz psikolojinin alt dalları ortaya çıktı. Bu alanları deneysel ve uygulamalı olarak ikiye ayırabiliriz. a-)deneysel alanlar Bu uzmanlık alanları duyum, algı, öğrenme vb. davranışla ilgili konularda sadece teorik bilgi toplayan alanlardır. Çalışmaların uygulamada ne gibi yararlar sağlayacağı onları ilgilendirmez. Sosyal Psikoloji: Bireyin grup içinde ki davranışını konu eder.bireyin davranışındaki toplumsal etkiyi araştırır.đnsanın içinde bulunduğu toplumdan nasıl etkilendiği, diğer bireyleri nasıl etkilediği ile ilgilenir.örneğin bir Türk yemek yerken çatal, kaşık, bir Japon ise çubuk kullanır.bu davranışlar toplumdan kazanılan ve sosyal psikolojiyi ilgilendiren davranışlardır. Psikometrik Psikoloji: Psikolojide kullanılan çeşitli testlerin oluşturulması, geliştirilmesi, güncellenmesi konuları ile ilgilenir. Çeşitli alanlardaki psikologların kullanacağı ölçme araçlarını ortaya koyar. Kişilik Psikolojisi: Bireyin kişiliğini konu edinir. Kişiliğin oluşumunda rol oynayan etkenleri araştırır Gelişim Psikolojisi: Bireyin doğumdan ölümüne kadar yaşa bağlı davranış değişikliklerini inceler.bireyin her yaşta geçirdiği fiziksel ve zihinsel davranış değişikliklerini konu edinir.bebeklik, çocukluk,ergenlik, yetişkinlik psikolojisi gibi alanlara ayrılmıştır. Deneysel Psikoloji: Duyum, algı, öğrenme, bellek, güdü ve davranış gibi davranışları etkileyen psikolojinin temel süreçleri ile ilgili deneyler yaparak bilgi edinmeyi amaçlayan bir alandır. Bilişsel Psikoloji: Bellek, algılama hatırlama ve unutma, düşünme, problem çözme gibi bilişsel süreçlerle ilgili deneyler yapar teorik bilgiler toplar. Fizyolojik psikoloji: Biyolojik süreçlerle(kanın kimyasal yapısı, duyu organları,sinir sistemi, hormonlar vb.) davranış arasındaki ilişkiyi inceler.bu alana özellikle biyolojik yaklaşımı benimseyen psikologlar önem verir. Eğitim Psikolojisi: Eğitim ve öğretimde verimliliğin artırılması için araştırma ve deneyler yaparak bilgi toplar. Bu alanda elde edilen bilgilerin toplumda uygulamaya geçirildiği için eğitim psikolojisi uygulamalı alanlarda da verilmiştir. 5

b-)uygulamalı Alanlar Bu alanlar deneysel psikoloji gibi araştırmaya değil, daha çok araştırmaların uygulanması ile ilgili alanlardır. Burada amaç deneysel alanlarda elde edilen bilgilerin günlük hayatta kullanılmasını sağlamaktır. Eğitim Psikolojisi: Deneysel alanlarda elde edilen eğitim ve öğretimin verimliliğini arttırmaya yönelik bilgilerin uygulanması ile ilgili çalışmalar yaparlar. Bu alan sayesinde öğretim programları öğrencilerin ilgi ve yeteneklerine göre düzenlenmiş, ezberci yöntemlerden vazgeçilerek araştırmayı özendiren yöntemler benimsenmiştir. Rehberlik Psikolojisi: Bireye yaşamın değişik alanlarında yol göstermeyi ve bilgilendirmeyi amaçlar. Örneğin bireylere yeteneklerine uygun meslek seçmede yardımcı olur. Endüstri ve Ticaret Psikolojisi: Bir işe en uygun personelin seçimi, işyerinde üretimin artırılması, çalışma koşullarının iyileştirilmesi, reklam, satış, vitrinlerin düzenlenmesi vb. sanayi ve ticaretle ilgili konularda psikolojini bulgularından yararlanmayı amaçlayan uzmanlık alanıdır. Klinik psikoloji: Ruhsal bozukluklarının teşhis ve tedavisi ile uğraşan psikoloji dadır. Bireylerin davranış bozukluklarını tedavi ederek bireylerin toplumla daha uyumlu olmalarına çalışır. Dikkat: Psikiyatri ile Klinik psikolojinin konusu aynıdır. Đkisi de Ruhsal bozukluklarının teşhis ve tedavisini konu edinir. Farkları ise; Klinik psikoloji psikolojinin, psikiyatri ise tıp biliminin alt dalıdır. Ayrıca çoğu kimse Psikolog ile psikiyatrist arasındaki farkı karıştırır. Psikolog 4 yıl psikoloji, psikiyatrist ise 6 yıl tıp eğitimi alır. Ayrıca psikolog sadece terapi (konuşma tedavisi) yapar. Psikiyatrist ise hem terapi hem de ilaç, ameliyat gibi tıbbi yöntemler kullanabilir. PSĐKOLOJĐDE ARAŞTIRMA YÖNTEMLERĐ Bilimin amacı doğayı tanımak, onlarla ilgili olayları açıklamaktır. Bilimlerin kendi alanları ile ilgili bilgi toplamak için izledikleri sistemli bilgi edinme yoluna bilimsel yöntem denir. Bilimlerin kullandığı yöntem bilimsel yöntemdir. Bilimsel yöntemin temel aşamaları şunlardır. Araştırma konusunun saptanması ve Gözlem: Araştırma konusu belirlenir. Sonra bu konu ile ilgili gözlem yapılır. Hipotez(varsayım): Gözlenen olaylar sonrasında olaylar arası ilişkileri açıklayacağı tahmin edilen geçici iddialar araştırmacı tarafından ortaya atılır. Araştırmacının olayların nedenleri ile ilgili tahminlerde bulunduğu aşamadır. Deney: Kurulan varsayımları doğrulamak için çeşitli deneylerin yapıldığı aşamadır.varsayımlar deneyle doğrulanırsa teori yada yasa olur. Kuram (Teori): Kısmen doğrulanmış hipotezlerden oluşan açıklamalar bütünüdür. Yasa (kanun): Teorinin kesinleşmiş halidir. 6

Gözlem aşamasında olay ve olgular betimlenir.bu yüzden gözlem bilimsel yöntemin betimleme aşamasıdır.betimlemede olay ve olgular arası ilişkiler belirlenir,kayıt edilir.hipotez, deney, kuram ve yasa aşamalarında ise açıklama yapılır Yani olay ve olguların oluş nedeni ortaya konulur. Bilimsel yöntemin dayandığı iki genel yöntem ( akıl yürütme yolu) vardır. Bunlar tümdengelim ve tümevarımdır. Tümdengelimde zihin genelden özele, tümevarımda ise özelden genele akıl yürütür.tümdengelime örn:bütün kuşlar uçucudur;serçe bir kuştur;o halde serçe de uçucudur.tümevarıma örn:serçe bir kuştur uçar;karga bir kuştur uçar;martı bir kuştur uçar...; o halde bütün kuşlar uçar. Psikoloji davranışları anlamak ve açıklamak için genel yöntemlerin yanında alanına uygun birçok yöntem ve araştırma tekniği kullanır. Bunların başlıcaları şunlardır. a-)betimleyici ve tanımlayıcı yöntemler Araştırma konusu içine giren olguları ve olayları betimleme yani ilişkileri belirleme, sınıflandırma ve kaydetme amacı güden yöntemlerdir. Açıklama yapmaz. 1-)Tarama Yöntemi: Çeşitli sorunlarla ilgili geniş kitlelerin görüşlerini almaya yönelik bir araştırma türüdür. Başlıcaları test ve ankettir. Test: Đnsan davranışlarının bazı yönlerini ölçmeyi amaçlayan araçlardır.yetenek, zeka, kişilik, ilgileri, tutumları vb. ölçerler. Anket: Belirli konularda ilgili kişilerin duygu, düşünce ve görüşlerini almak için uygulanan bir yöntemdir. Sorular yazılı olarak yöneltilir. 2-)Doğal Gözlem: Araştırmacının gözlediği olaya hiç müdahale etmeden olanı olduğu gibi gözlemesidir.örneğin:psikologun okul bahçesindeki öğrencilerin davranışlarını müdahale etmeden izlemesi. Dikkat: Doğal gözlemin tersi sistematik gözlemdir. Sistematik gözlem bir plan dahilinde yapılan yer ve zaman şartlarının araştırmacı tarafından belirlendiği gözlemdir.bu gözlemler için laboratuar vb. alanlar oluşturulmuştur.gözlenenler gözlendiklerinin farkındadır. 3-)Görüşme: Karşılıklı konuşmadır. Bu konuşma bir kişi ile olabileceği bir grupla da olabilir. Psikolog tarafından sorulan sorular ve bunlara verilecek cevapların değerlendirilmesi,psikolog tarafından yapılacağı için öznel(taraflı)bir yöntem kabul edilir.son yıllarda bu taraflılığı azaltmak için soru cetvelleri hazırlanmış,tüm psikologlar aynı sormaktadır. 4-)Vak'a Đncelemesi: Bireyin geçmişte yaşadığı önemli olayları öğrenmek amacı ile bireyin kendisi ve yakın çevresi ile konuşulmasıdır. Burada asıl amaç bilinçaltını etkileyen olayları öğrenmektir. Bu yöntemi daha çok psikodinamik (psikoanalitik) yaklaşımı savunan psikologlar kullanırlar. b-)korelasyonel yöntemler Korelasyon iki dizi puan ya da değer arasındaki ilişki miktarıdır. Psikolojide değişkenler arasındaki ilişki miktarını ölçmek amacıyla kullanılır. (Değişken: Durumdan duruma değişebilen özelliklerdir. Zeka, yaş, öğrenme gibi) Örn: Zeka - öğrenme; ders çalışma başarı vb. Korelasyonun üç çeşidi vardır. Bunlar pozitif, negatif ve sıfır ( Nötr ) korelasyonlardır. Eğer değişkenler birlikte artıp birlikte azalıyorlarsa pozitif; değişkenlerden birisi artarken diğeri azalıyorsa negatif korelasyon; değişkenler arasında hiçbir ilişki yoksa (nötr) korelasyon söz 7

konusudur. Korelasyon katsayısı (ilişki miktarı) 1 ile +1 arasında olup, sıfıra yaklaştıkça azalır, sıfırdan uzaklaştıkça artar. Örnek: Tekrar etme - öğrenme ===>Pozitif Korelasyon ( Tekrar sayısı arttıkça ( + ) ; örenme de artar ( + ).) Gürültü - Dikkat ===> Negatif korelasyon ( Gürültü arttıkça ( + ) dikkat azalır ( - ). Şişman olmak - Zeka ===> Sıfır korelasyon (Şişman olmakla zeka arasında ilişki yoktur.) c-)deneysel Yöntemler: Deney, olayların araştırmacının hazırladığı koşullarda (laboratuarda) yapay olarak tekrarlanmasıdır. Ortaya atılan hipotezlerin doğrulanması amacıyla yapılır. Deneysel yöntemin en belirgin özelliği deney yoluyla değişkenler arasındaki ilişkiyi ortaya çıkarmaktır. Deneysel yöntemi anlamak için değişken,bağımsız değişken,bağımlı değişken,deney grubu,kontrol grubu kavramlarını iyi bilmek gerekir. Değişken: Gözlenebilen ve farklı değer alabilen özelliklerdir(örn: Öğrenme, yaş, zeka vb.) Bağımsız değişken: Bir araştırmada etkisi incelenen özellik ya da değiştirilen özellik Bağımlı değişken: Bağımsız değişkene bağlı olarak değişen özellik. Bir deneyde bağımsız değişken neden, bağımlı değişken ise sonuçtur.örn:tekrar etmenin unutmaya etkisinin incelendiği bir araştırmada: Tekrar etme (neden)===>bağımsız değişken; unutma(sonuç)===> bağımlı değişkendir. Deney grubu: Bir araştırmada bağımsız değişkenin uygulandığı grup. Kontrol grubu: Bir araştırmada bağımsız değişkenin uygulanmadığı grup. Örnek: Gürültünün başarı üzerindeki etkisinin incelendiği bir araştırmada yaş ve zeka bakımından birbirine eşit iki grup seçilmiş, iki gruba da ezberlemeleri için bir metin verilmiştir.birinci grupta yer alan bireyler gürültülü bir ortamda,ikinci grupta yer alan bireylerin ise sessiz bir ortamda metni çalışmaları sağlanmıştır.sonuç olarak birinci grubun ikinci gruba oranla daha başarılı olduğu görülmüştür. Bu deneyde gürültü (etkisi incelenen değişken) bağımsız, başarı (bağımsız değişkene bağlı olarak değişen değişken) bağımlı değişkendir. Gürültülü ortamda çalıştırılan grup (birinci grup) deney grubu, sessiz ortamda çalıştırılan grup ise(ikinci grup) kontrol grubudur. 8

PSĐKOLOJĐNĐN DĐĞER BĐLĐMLERLE ĐLĐŞKĐSĐ Bilimleri doğa bilimleri, insan bilimler ve formel bilimler olarak 3 e ayırabiliriz.(psikolojinin en çok ilişkili olanlar aşağıda verilmiştir.) Doğa bilimleri: Doğadaki varlıkları ve olayları neden sonuç ilişkisi içinde inceleyerek genellemelere(yasalara) ulaşmayı amaçlayan bilimlerdir. Psikolojinin en çok ilişki içinde olduğu doğa bilimleri biyoloji ve tıptır. Biyoloji: Biyoloji insan bedeni bilgi veren bir bilimdir. Psikoloji daha çok biyolojinin alt dalı Fizyoloji ile ilişki kurar. Fizyoloji canlılarda yaşamsal etkinliklerin nasıl yerine getirildiğini,doku ve organların nasıl çalıştığını inceleyen bir bilimdir. Fizyoloji; Sinir sistemi, duyu organları, iç salgı bezlerinin işlevlerini inceleyerek davranışların açıklanmasında psikolojiye yardımcı olur. Tıp: Bazı hastalıkların sebebi psikolojiktir. Örneğin birçok kalp hastalığının önemli nedenlerinden birisi psikolojik nedenlerdir. Bu nedenlerin araştırılmasında tıp psikolojiden yardım alır. Aynı şekilde Bedensel sağlığı ruh sağlığını da (Psikolojik yapıyı) etkiler. Bu konuda da psikoloji tıp tan yardım alır. Psikolojinin en çok ilişki kurduğu tıbbın alt dalı psikiyatridir. Psikoloji hem normal hem de anormal davranışları inceler. Psikiyatri ise sadece anormal davranışları (davranış bozukluklarını) konu edinir. Psikoloji ve psikiyatri anormal davranışların (davranış bozukluklarının) teşhis ve tedavisinde birbirleriyle bilgi alış-verişinde bulunurlar. Psikoloji bunların yanında anatomi (insanın beden yapısını inceleyen bilim), kimya gibi bilimlerden de insan davranışlarının nedenlerinin araştırılmasında yardım alır. Đnsan bilimleri: Đnsan ve toplumu tarihsel gelişim süreci içinde yapıp ettiklerini inceleyen bilimlerdir. Psikolojinin ençok ilişki kurduğu insan bilimler sosyoloji ve antropolojidir. Sosyoloji: Sosyoloji toplum bilimidir. Toplumda insanlardan oluştuğuna göre sosyoloji psikoloji ile yakından ilişkili bir bilim dallarıdır. Psikoloji toplumun birey davranışları üzerinde yaptığı etkinin araştırılmasında sosyolojiden faydalanır. Her iki bilim dalının ortak ürünü olarak sosyal psikoloji doğmuştur. Sosyal psikoloji; bireyin toplum içerisindeki davranışlarını (toplumun bireyin davranışına etkilerini) inceleyen bir bilimdir. Antropoloji: Antropoloji ilkel insanların bedensel özelliklerini (ırkları) ve yaşayışlarını(kültürlerini) konu edinir. Fiziksel ve kültürel olmak üzere ikiye ayrılır. Özellikle kültürel antropoloji eski kültürleri inceleyerek ilkel insanlarla uygar insanların davranışlarının karşılaştırılmasında psikolojiye yardımcı olur. Formel Bilimler: Doğada var olmayan yalnız düşüncede var olan objeleri (nesneleri) konu alan konusu soyut bilimlerdir. Psikolojinin en çok ilişki kurduğu formel bilim matematiktir. Psikolojide olaylar arasındaki ilişkiler matematiksel olarak ifade edilir. Bu matematiksel ifadeler istatistiksel yöntemlerle yorumlanır. Đstatistik biliminden test görüşme vb. yollarla elde edilen verilerin sınıflanıp yorumlanmasında yararlanılır. 9