KARAR NCELEMES. Haz rlayan: Av. Muammer Ayd n



Benzer belgeler
1890 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 81 Say : 4 Y l 2007

YARGITAY 19. HUKUK DA RES

YARGITAY 13. HUKUK DA RES

YARGITAY 2. HUKUK DA RES

YARGITAY 15. HUKUK DA RES

YARGITAY 7. HUKUK DA RES

YARGITAY 6. HUKUK DA RES

YARGITAY 18. HUKUK DA RES

YARGITAY 14. HUKUK DA RES KARARLARI

YARGITAY 14. HUKUK DA RES

GAZ OSMANPAfiA CRA HUKUK MAHKEMES

YASAL FA Z UYGULAMASI VE B R YARGITAY KARARI

YARGITAY 19. HUKUK DA RES

YARGITAY 19. HUKUK DA RES

Yarg tay Kararlar. yarg tay kararlar. Derleyen: Av. Ertan ren YARGITAY KARARI: T.C. YARGITAY 9.Hukuk Dairesi

YARGITAY 17. HUKUK DA RES

F inans sektörleri içinde sigortac l k sektörü tüm dünyada h zl bir büyüme

YARGITAY 20. HUKUK DA RES

YARGITAY 3. HUKUK DA RES

YARGITAY 1. HUKUK DA RES

K atma de er vergisi, harcamalar üzerinden al nan vergilerin en geliflmifl ve

S sk ya, Ba -Kur a ve T.C. Emekli Sand na belirli flartlar tafl yan ve zorunlu

Hukuki açıdan iş güvenliği Teknik ve sağlık yönünden iş güvenliği

B anka ve sigorta flirketlerinin yapm fl olduklar ifllemlerin özelli i itibariyle

YARGITAY 11. HUKUK DA RES

G ünümüzde bir çok firma sat fllar n artt rmak amac yla çeflitli adlar (Sat fl

Mahkemece, davalı işçinin eylemli çalışması bulunmadığı gerekçe gösterilerek istek hüküm altına alınmıştır.

YARGITAY 14. HUKUK DA RES

CEZAİ ŞARTIN TEK YANLI KARARLAŞTIRILAMAYACAĞI

Kontratl Hofl Geldiniz Paketleri Kampanya Taahhütnamesi

İlgili Kanun / Madde 506 S. SSK/61

YARGITAY 9. HUKUK DA RES

YARGITAY 3. HUKUK DA RES

YARGITAY 12. HUKUK DA RES KARARLARI

YARGITAY 8. HUKUK DA RES

YARGITAY 15. HUKUK DA RES KARARLARI

T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 2013/ K. 2015/1362 T

TMS 23 BORÇLANMA MAL YETLER. Doç. Dr. Bar fl S PAH Marmara Üniversitesi BF flletme Bölümü Muhasebe-Finansman Anabilim Dal Ö retim Üyesi

YARGITAY 8. CEZA DA RES KARARI

SRKÜLER NO: POZ-2005 / 58 ST,

YARGITAY 13. HUKUK DA RES KARARLARI

T.C. ANKARA 2. İDARE MAHKEMESİ ESAS NO : 2011/1810 KARAR NO : 2012/280

Yarg tay Kararlar. yarg tay kararlar. Derleyen: Av. Ertan ren T.C. YARGITAY 9. HUKUK DA RES

KIDEM TAZM NATI TAKS TLE VE SENETLE ÖDENEB L R M?

İlgili Kanun / Madde 6098 S. BK. /56

YARGITAY 13. HUKUK DA RES KARARLARI

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

Genel Yay n S ra No: /14 Cep Kitapl : XLV. Yay na Haz rlayan Av. Celal Ülgen - Av. Coflkun Ongun. Kapak Can Eren

CMK 135 inci maddesindeki amir hükme rağmen, Mahkemenizce, sanığın telekomünikasyon yoluyla iletişiminin tespitine karar verildiği görülmüştür.

KÜLTÜR, TURİZM VE TANITIM DAİRESİ BAŞKANLIĞI İDARİ İŞLER ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ TEŞKİLAT YAPISI VE ÇALIŞMA ESASLARINA DAİR YÖNERGE

Yat r m ndirimi le lgili Vergi Mahkemesi Karar ve 2009 Y l Kurumlar Vergisi Beyan nda Yat r m ndirimi stisnas. BFS /03 stanbul,

T evsik zorunlulu u Maliye Bakanl taraf ndan kay t d fl ekonomi ile

gün, Esas:2011/9-193 Karar:2011/269

Müşteri Şikayetleri Hakem Heyeti Yıllık Faaliyet Raporu. 1 Ocak Aralık 2012

YARGITAY 13. HUKUK DA RES

YARGITAY 6. HUKUK DA RES KARARLARI

Avrupa Adelet Divanı

Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi. 4. Bas

-Bursa nın ciroları itibariyle büyük firmalarını belirlemek amacıyla düzenlenen bu çalışma onuncu kez gerçekleştirilmiştir.

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.9. Pazar De eri Esasl ve Pazar De eri D fl De er Esasl De erlemeler için ndirgenmifl Nakit Ak fl Analizi

YARGITAY 11. HUKUK DA RES

BÜLTEN. KONU: Bağımsız Denetime Tabi Olacak Şirketlerin Belirlenmesine Dair Bakanlar Kurulu Kararına Đlişkin Usul ve Esaslar hk karar yayınlanmıştır

2012 Yılında Gelir Vergisi Kanunu'na Göre Uygulanacak Çeşitli Had ve Tutarlar

YARGITAY 6. CEZA DA RES KARARLARI

NUTRICIA ANNE BEBEK BESLENMESİ

Yargıtay Kararları YARGITAY HUKUK GENEL KURULU. Derleyen: Av. Dr. Ertan İREN ESAS NO: 2009/9-232 KARAR NO: 2009/278 KARAR TARİHİ:

Y eni 5520 say l Kurumlar Vergisi Kanunumuz ile yeni bir kavram Kontrol

ADLİ YARGI HÂKİM VE SAVCI ADAYLARI İLE İDARÎ YARGI HÂKİM ADAYLARININ EĞİTİMLERİ SONUNDA YAPILACAK YAZILI SINAVIN USUL VE ESASLARINA DAİR YÖNETMELİK

MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY

BELGES Z MAL BULUNDURULMASI VEYA H ZMET SATIN ALINMASI NEDEN YLE KDV SORUMLULU U

VERGİ DAVALARINDA İDARE LEHİNE HÜKMEDİLEN KARŞI VEKALET ÜCRETİNİN TAHSİLİNDE ZAMANAŞIMI SÜRESİNİN BELİRLENMESİ 1

YARGITAY 7. HUKUK DA RES KARARLARI

F inansal piyasalar n küreselleflmesi, çokuluslu flirketlerin say lar nda yaflanan

Yarg tay Kararlar. yarg tay kararlar. Derleyen: Av. Ertan ren

Ders içeriği (10. Hafta)

YARGITAY 12. HUKUK DA RES

YILDIZ TEKNİK ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ BATI DİLLERİ VE EDEBİYATLARI BÖLÜMÜ LİSANS ÖĞRETİMİ STAJ UYGULAMA ESASLARI 1) AMAÇ VE KAPSAM

Soma Belediye Başkanlığı. Birleşme Raporu

Bireysel Emeklilik Sisteminden Ç k flta Uygulanan Vergi Stopaj na liflkin Son Geliflmeler. BFS /16 stanbul,

ÖZET: Hüküm uyuşmazlığının varlığı için öngörülen koşullar gerçekleşmediğinden,

6331 SAYILI İSG KANUNUNA GÖRE 2016 YILINDA UYGULANACAK İDARİ PARA CEZALARI

YARGITAY 13. HUKUK DA RES KARARLARI

YATIRIM ND R M HAKKINDAK ANAYASA MAHKEMES KARARININ DE ERLEND R LMES

PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU

YARGITAY ONB R NC CEZA DA RES KARARLARI

yi tan mlanm fl stratejiler-etkileyici sonuçlar Konsolide olmayan Eylül 2007 sonuçlar

SERMAYE : MADDE 573; D) Sermaye I - En az tutar MADDE 580- (1) (2) Ayni sermaye MADDE 581 Mal bedelleri ve kurucu menfaatleri; MADDE 582

Yarg tay Kararlar. yarg tay kararlar. Derleyen: Av. Ertan ren

ARAMALI VERG NCELEMES NDE SÜRE. Adalet ilkin devletten gelmelidir Çünkü hukuk, devletin toplumsal düzenidir.

ŞİKAYET NO : /364 KARAR TARİH : 16/01/2014 RET KARARI ŞİKAYETÇİ :...,

ÖZET. Haziran 2016 Dönemi Bütçe Gerçekleşmeleri

MESS ALTIN ELDİVEN İSG YARIŞMASI BAŞVURU VE DEĞERLENDİRME PROSEDÜRÜ

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI HAYAT BOYU ÖĞRENME GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İLE İŞ BİRLİĞİNDE İLİŞKİN İŞ BİRLİĞİ BELGESİ

YARGITAY 19. HUKUK DA RES KARARLARI

T.C. D A N I Ş T A Y İdari Dava Daireleri Kurulu. Esas No:2005/374 Karar No:2007/103

YARGITAY 12. HUKUK DA RES

Sirküler No: Sirküler Tarihi: Konu: 6704 Sayılı Kanun ile Gelen SGK Teşviki

SORU - YANIT YANIT SORU VE

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM

TÜRK BORÇLAR VE TÜRK T CARET KANUNU TASARILARI

Transkript:

KARAR NCELEMES Haz rlayan: Av. Muammer Ayd n

TÜKET C HAKLARI TAR HSEL GEL fi M VE YARGITAY KARARLARINDAN ÖRNEKLER Av. Muammer AYDIN* Tüketicinin Korunmas, hayat m z n her an nda ve her alan nda gerçekleflen tüketim sürecinin bir sonucudur asl nda. Her ne kadar ülkemizde hala olmas gereken yerde de ilse ve görmesi gereken de eri yakalayamam flsa da gün geçtikçe insanlar n bilinçlenmesi ve haklar n istemesini ö renmeleriyle Tüketici Haklar n n as l öneminin anlafl laca ve hak etti i yeri bulaca düflüncesindeyiz. Buradan hareketle Tüketici Haklar - n n ülkemizdeki ve dünyadaki geliflimine bakmakta yarar görüyoruz. TÜRK YE DE VE DÜNYADA TÜKET C HAKLARI: Tüketici haklar n n yeni bir kavram oldu unu düflünmek oldukça yan lt c olacakt r, zira Hammurabi Kanunlar nda dahi sa l a zararl g dalara, hatal tart ya ve ölçülere karfl yasaklar bulunmaktayd, tabii bunun yan s ra bu kadar eski ve bir o kadar önemli kavram n toplumda hala hak etti i önemi yakalayamam fl olmas da bu aç dan üzücüdür. Tüketici haklar n n do umu tesadüfi olmay p karfl taraf oluflturan üreticinin etkinli i, üstünlü ü, ekonomik ve sosyal örgütlülü ü ve bask - c l ndan kaynaklanan etkiler sonucudur. Önceleri Avrupa k tas nda tüketiciyi korumaya yönelik birtak m yasaklar ve önlemler al nm fl, örne in Avusturya da bayat süt satanlar kendi sütlerini içmeye mahkum edilmifl ve Fransa da halk n kendilerine bozuk yumurta satanlara bu yumurtalar atmas na izin verilmifltir Ancak gerçek anlamda tüketiciyi korumaya yönelik geliflmeler 19. yüzy lda, sanayi devrimiyle bafllam flt r. Sanayi devriminden önce üretim ve da t m n bölgesel pazarlar içerisinde kalmas dolay s yla geliflmifl olan Rizikodan müflteri sorumludur., Al c dikkat etsin., Sat lan mal geri al nmaz. Biçimindeki anlay fllar sanayi devrimi ve bunun getirdi i yeniliklerle yerini tüketici yanl s düflünce yap s na b rakmaya bafllam flt r. Zira sanayileflme süreci ile birlikte üretim artm fl ve üretilen mallar n tüketilebilmesi için profesyonel pazarlama ve da t m teknikleri kullan lmaya bafllanm fl (*) stanbul Barosu Yönetim Kurulu Üyesi

2824 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 81 Say : 6 Y l 2007 ve yine bunun bir sonucu olarak al c kavram n n yerini tüketici kavram alm flt r. Genel olarak tüketicilerin, istek ve flikâyetlerini birey olarak ilgililere duyurabilmeleri, hak ve yararlar n koruyup gelifltirmeleri mümkün olamad ndan, bu durum tüketicilerin örgütlenmesine neden olmufl ve tüketici örgütlerinin mücadeleleriyle yukar da söz etti imiz bak fl aç lar yerlerini Sat c dikkatli olsun., Üreticinin kesin sorumlulu u ve Üretici, sat c, ithalatç ve di er arac lar n ortaklafla ve zincirleme sorumlulu- u anlay fl na b rakmaya bafllam flt r. Böylece tüketici ve tüketicinin korunmas olgular, kapitalist sistemi ve üretimde buna iliflkin esaslar benimsedikleri ölçüde di er ülkelere de yay lmaya bafllam flt r. Tüketici Hareketlerindeki geliflimin ilk göstergesi ABD de 1850 li y llarda kurulan tüketici kooperatifleridir ve bunlar kendilerini aldatan üreticilere karfl girifltikleri mücadeleler ve büyük u rafl lar sonucunda ABD de 1872 y l nda ilk tüketiciyi korumaya yönelik yasan n ç kmas n sa lam fllard r. Bu yasa uyar nca, üreticilerin posta idaresini kullanarak tüketiciyi aldatmas yasaklanm flt r. 1890 y l nda ise ticarette rekabeti engelleyen, anlaflma ve birleflme-leri önleyen Sherman Antitröst Yasas ç kar lm flt r. zleyen y llarda ise g da sanayi baflta olmak üzere insan sa l n do rudan etkileyen ürünlerin üretimlerinin yasal düzenlemelerine yönelik çal flmalar devam etmifltir. Asl nda ABD deki tüketici hareketlerini 3 döneme ay rmak isabetli olacakt r. Bunlar; ilk tüketici hareketi dönemi olan ve sonraki dönemlerin tüketici protestolar n karakterize edecek bilinçte olmayan 1930 y l - na kadar olan dönem, ikinci tüketici hareketi olarak adland r lan ve sanayileflmenin genifllemesi sonucunda tüketicinin bilinçlendirilmesine ve bilgilendirilmesine yönelik gereksinimlerin de artt 1930-1960 aras dönem ve son olarak üreticilerin, tüketilen eflyan n hangi yöntemlerle sat ld na dikkat etmeye bafllad ve sonuçta reklam sektörünün yaratt olumsuz yönlendirmelere karfl tüketici protestolar n n yap ld 1960 sonras dönem. 1960 sonras n oluflturan 3.dönem sonucunda ABD de 1962 y l nda Kennedy taraf ndan ABD Kongresinde yap lan konuflma ise yaln zca ABD için de il, tüm dünya için bir dönüm noktas olmufltur. Zira bu konuflmada ilk kez tüketicinin vazgeçilmez haklar bafll alt nda tüketicinin 4 temel hakk ndan yani güvenlik hakk, bilgi edinme hakk, seçme hakk ve temsil edilme hakk ndan söz edilmifltir. Avrupa da tüketici hareketleri 20. yüzy l n bafllar na kadar uzanan bir süreç izlese de, as l geliflme 1950 ve 1960 l y llara rastlar. Avrupa k - tas nda tüketici örgütlenmesi konusunda ilk giriflim ise 1947 y l nda Danimarka da Tüketici Konseyi nin kurulmas yla olmufltur.

Karar ncelemesi Av. Muammer Ayd n 2 8 2 5 Bugün art k tüketici haklar en ileri düzeyi ile Evrensel Tüketici Haklar olarak ifade edilmekte olup ülkeler kendi sistemleri içinde üretici karfl s nda zay f durumda bulunan tüketiciyi koruma amac yla yürürlükteki hukuk kurallar nda de ifliklikler yapm fllar veya yeni hükümler getirmifllerdir. Ülkemizde ise tüketicinin korunmas na yönelik süreç oldukça geç bafllam fl olup Osmanl döneminde ve Cumhuriyetin ilan na kadar geçen süre içerisinde üretim sisteminin bulunmay fl tüketiciye iliflkin do rudan tüketiciyi koruyan haklar n do uflunu da geciktirmifltir. Ancak do rudan tüketicinin yarar na olmasa da örfe dayal mesleki kurallar düzenlenmesi, kamu düzenini korumaya yönelik kurallar tüketicinin yarar na sonuçlar getirmifltir. Bunun bir örne i o günün koflullar nda hatal pabuç üreten imalatç n n üretti i hatal pabucun, ba l bulundu u esnaf örgütü taraf ndan dama at larak kalitesiz imalat n n teflhir edilmesi olmufltur. Özellikle Ahilik düzenine iliflkin bu kurallar, bunun en çarp c örneklerindendir. Buradaki kurallar, genel sa l korumaya, meslek elemanlar n n birbirleri ve halk ile iliflkilerini düzenlemeye yöneliktir. Bu türdeki yaz l metne örnek olarak da Kanunname-i htisab - Bursa metni gösterilebilir. Loncalar n ticaret ve esnaf baz zorunlu kal plara tabi k lmalar günümüzdeki mesleki kurulufllar n ayn yöndeki faaliyetleriyle bu aç dan bir paralellik tafl maktad r. Maalesef Cumhuriyetin ilan yla dahi tüketiciyi do rudan koruyan kurallar n do uflu gündeme gelememifltir. Zira o günkü koflullar, ülkenin savafl sonras durumu ve üretim biçimi gibi nedenler buna izin vermemifltir. Ancak tüketiciyi dolayl olarak koruyan bir tak m yasalar bu dönemde de varl klar n sürdürmüfl ve hatta artm flt r. Bunlar; sperçiyari ve T bbi Müstah-zarlar Kanunu, Umumi H fz s hha Kanunu, Ticaret Tagfliflin Men i Kanunu, Ölçü ve Ayarlar Kanunu, Belediye Kanunu, Endüstriyel Mamulat n Maliyet ve Sat fl Fiyatlar n n Kontrolü ve Tespiti Hakk nda Kanun, Pazarl ks z Sat fl Mecburiyetine Dair Kanun, Milli Koruma Kanunu, Sanayi Teflkilat Hakk nda Kanun, Sa l k Bakanl gibi baz bakanl klar n kurulufl yasalar ndan ibarettir. Ekonomi ve üretimin niteli i ve niceli i de ifltikçe, yasal düzenleme alanlar da geniflletilerek yeni düzenlemeler getirilmifltir. Bunlardan en önemlisi Türk Standartlar Enstitüsünün Kurulufluna Dair Kanun ile Belediye Kanununda yap lan de iflikliklerle birlikte, ilaç-eczane-hastanelerle ilgili düzenlemeler, tüketiciyi sa l k alan nda dolayl olarak koruyan yasal düzenlemelerdir. 1961 Anayasas n n Sosyal ve ktisadi Haklar ve Ödevler bölümündeki sa l k hakk ile tar m n ve çiftçinin korunmas na iliflkin haklar düzenleyen hükümleri de dolayl olarak tüketiciyi koruyan haklar getirmektedir. Anayasan n sosyal güvenlik haklar bölümündeki devletin iktisadi ve sosyal ödevlerinin s n r maddesinde ise iktisadi geliflme ile mali kay-

2826 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 81 Say : 6 Y l 2007 naklar n yeterlili i ölçüsünde bu haklar n yerine getirilece i hükmü yer almaktad r. Bu metinden de aç kça anlafl laca gibi, Anayasada tan mlanan ve korunan bu haklar n hayata geçirilmesi mali kaynaklar n yeterlili i ile s n rland r lm flt r. K saca kanun koyucu bir eliyle vermifl öteki eliyle verdi ini geri alm flt r. 1982 Anayasas nda ise genel çerçeve koruyucu madde hükümlerinin yan nda, 172. madde ile tüketici aç kça anayasal güvence alt na al nm flt r. Asl nda Anayasan n 4. k s m 2. bölümünde yer alan haklar n tümü, daha çok tavsiye haklar niteli inde görülmektedir. Bu bölümdeki haklardan birisi de tüketicinin korunmas na iliflkin hakt r. Tüketicinin korunmas na iliflkin haklar n anayasal hayata geçirilmesi ise ancak, 13 y ll k bir aradan sonra yasa metni olarak Tüketicinin Korunmas Hakk nda Kanun ile 23.02.1995 tarihinde gerçekleflmifltir. Bu yasa ile tüketicinin korunmas, genel hüküm durumundan ç kar larak art k özel olarak tüketiciyi koruyucu hale getirilmifl ve bunun yan nda tüketicinin güvenlik, ekonomik ç karlar n koruma, ayd nlanma, e itilme, zararlar n n karfl lanmas, çevresel tehlikelerden korunmay isteme haklar ile tüketicinin kendi kendisini koruyucu giriflimlerde bulunmas n, koruyucu giriflimleri özendirici politikalar n oluflturulmas nda gönüllü örgütlenmeleri teflvik edici haklar getirmifltir. 4077 say l Tüketicinin Korunmas Hakk nda Kanundaki boflluk ile yaflamdaki geliflmeler ve Avrupa Birli ine uyum yasalar çerçevesinde 4822 say l yasa ile de ifliklikler yap lm fl ve 01.06.2003 tarihinde bu yasa yürürlü e girmifltir. Yasa hükümleri çerçevesinde bir dizi yönetmelik ve tebli in de resmi gazetede yay nlanarak yürürlü e girmesiyle tüketici haklar yasal çerçevesi genifllemifltir. Yine son zamanlarda tüketici mevzuat na 01.03.2006 tarihinde resmi gazetede yay nlanarak yürürlü e giren 5464 say l Banka Kartlar ve Kredi Kartlar Kanunu eklenmifltir. EVRENSEL TÜKET C HAKLARI: 1985 y l nda Birleflmifl Milletler Genel Kurulu nda Uluslararas Tüketici Birlikleri Örgütü nün önerisi ve oybirli i ile kabul edilen, Türkiye nin imza atm fl oldu u Tüketicilerin Uluslararas Anayasas niteli indeki Tüketicilerin Korunmas lkeleri Rehberi ni oluflturan ve daha sonra Uluslararas Tüketici Birlikleri Örgütü taraf ndan gelifltirilen evrensel kabul görmüfl haklar flunlard r : 1- Temel htiyaçlar n Karfl lanmas Hakk 2- Sa l k ve Güvenlik Hakk 3- Bilgi Edinme Hakk 4- Örgütlenme, Sesini Duyurma ve Temsil Edilme Hakk 5- E itilme Hakk 6- Seçme Hakk

Karar ncelemesi Av. Muammer Ayd n 2 8 2 7 7- Tazmin Edilme Hakk 8- Ekonomik Ç karlar n Korunmas Hakk 9- Sa l kl Bir Çevrede Yaflama Hakk flte yukar da say lm fl olan bu haklar çerçevesinde her ülke kendi düzenlemelerini yapm fl ve tüketici haklar n n geliflmesine katk sa lam flt r. Ülkemizde bu koruma yukar da da belirtti imiz gibi 4822 say l yasa ile de iflik 4077 say l Tüketicinin Korunmas Hakk nda Kanun ile gerçekleflmektedir. Hepimizin bildi i gibi ç kar lm fl olan yasalar n ve bu yasalarla korunan haklar n yerleflik hale gelebilmesinin ve gelifltirilmesinin en do ru flekli Yüksek Mahkeme taraf ndan verilen Yarg tay kararlar d r. Ancak bu flekilde haklar gerçekten tan mlanabilmekte ve s n rlar do ru biçimde çizilebilmektedir. Bu sebeple bu yaz m içerisinde irdeleyece im birkaç önemli örne e, hukuki hayat m zda yard mc olabilece i inanc yla afla da yer verece- im.* KARAR 1 YARGITAY 13. HUKUK DA RES E: 2005/15654 K: 2006/4848 T: 31.03.2006 TÜKET C HUKUKU AYIPLI H ZMET MA AZADA ÇALINAN EfiYALARDAN MA AZANIN SORUMLULU U ÖZEN YÜKÜMLÜLÜ Ü Özet: Bir iflyerine gelen müflteri, o iflyerinin hakimiyet alan ndad r. Ma aza içinde tüketiciyi her tür kötülükten korumak zorunda olduklar, davac lar n para ve eflyas n n çal nmas nda yeterli önlemlerin al nmad için daval lar n kusurlu ve sorumlu oldu u ancak tüketicinin a r kusuru gözönünde bulundurularak bu sorumlulu un bedeli olan ve tüketici lehine hükmedilen tazminatta indirim yap lmas yasa gere idir. Taraflar aras ndaki menfi tespit davas n n yap lan yarg lamas sonunda ilamda yaz l nedenlerden dolay davan n k smen kabulüne ve k smen (*) lk iki karar stanbul Barosu Dergisi Tüketici Haklar Özel Say s nda yay nlanm flt r.

2828 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 81 Say : 6 Y l 2007 reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukat nca duruflmal olarak, temyiz edilmifl ise de miktar itibariyle reddiyle incelemenin evrak üzerinde yap lmas na karar verildikten sonra dosya incelendi gere i konuflulup düflünüldü. Davac lar, 19.06.2004 günü elbise almak için A ifl merkezinde bulunan B ye gittiklerini, davac lardan S'nin elbise denemeleri s ras nda cüzdan n annesi olan di er davac ya verdi ini, U'nunda o lunun denedi i elbiseyi görmek için cüzdan içine koydu u çantay yan nda bulunan tezgâh n üzerine koydu unu, bir iki dakika denenen elbise, bak ld s rada çantan n çal nd n n fark edildi ini, çantada kredi kartlar bulunma: nedeniyle ilgili bankalara hemen telefon aç lm fl ise de bu arada kartlardan 2.600.000.000 lira çekildi ini, iflyeri otopark nda bulunan otoya ait anahtar n da çantada oldu u için güvenlik görevlisinden yard m istendi ini, onun da saat 20.00 den sonra sorumluluklar n n bulunmad n bildirdi ini, hemen en yak n karakola müracaat edilerek çal nan eflyalar n beyan edildi ini, olay n meydana geldi i ma azada güvenlik kameras n n bulunmad gibi, ifl merkezinin güvenlik kameralar n n da fiziki engel nedeniyle ma aza ç k fl n görüntüleyemedi ini, çal nan çantada nakit olarak 350.000.000 lira, döviz olarak 300 ABD dolar ve 400 EURO ve ayr ca tamir için tafl nan p rlanta bilezik oldu unu, daval lar B Ma azac l k Tekstil Sanayi Ticaret A.fi ile K Giyim San. ve T c. Ltd. fiti. B Club'un sahibi ve iflletmecisi olarak di er daval ile birlikte sorumlu olduklar n, ayr ca olay nedeniyle manevi üzüntü duyuldu unu ileri sürerek, U için 5.950.000.000 lira S için 1.180.800.000 lira maddi ve her bir davac için 2.500.000.000 TL manevi tazminat n olay tarihinden yürütülecek kanuni faizi ile tahsilini istemifltir. Daval, S nflaat ve flletme A.fi. cevab nda. A fl Merkezinin 35 kifliye ait olup, ba ms z bölümlerin kiraya verildi ini, ma azadaki fiili hâkimiyetin kirac ya ait oldu unu, bu nedenle tasarruf hakk bulunmayan kiralayan n bu tür olaylarda sorumlu tutulamayaca n, kusurun davac larda oldu- unu, zarar n da ayr ca kan tlanmas gerekti ini savunarak davan n reddini dilemifltir. Daval, B Bo aziçi A Ma azac l k Tekstil San. ve T c. A.fi. cevab nda, iddia edilen olay n geçti i ma azan n firmas n n ürünlerini satt n, fiili idaresinin di er daval K firmas taraf ndan yap ld n, olayda kusur ve sorumlulu unun bulunmad n, zarar da kabul etmediklerini savunarak davan n reddini dilemifltir. Di er daval K Giy. San. Ltd. fiti. de cevab nda, h rs zl k veya yankesicilik olay na ma aza çal flanlar n n kar flt yolunda bir iddia bulunmad - n, olayda kusur ve ihmalin davac larda oldu unu, iddia edilen zarar kalemlerini de kabul etmediklerini belirterek davan n reddini dilemifltir. Mahkemece, davan n ay pl hizmet nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemine iliflki olup, tüketici yarar na göre imal eden ve satan n tüketi-

Karar ncelemesi Av. Muammer Ayd n 2 8 2 9 ciye karfl sorumlu oldu u, bu itibari h rs zl k olay n n oldu u ma azan n B ürünü satt ve bu unvan ile ifl yapt ndan husumet itiraz n n yersiz oldu- u, keza, daval S Infl. flletme Afi nin A fl Merkezini kiraya veren ve güvenlik flirketiyle sözleflme yapan durumunda yani istihdam eden oldu u, böyle bir iflyerine gelen müflterinin yap lan reklâmlara ve verilen hizmete güvenerek geldi i, iflyerindeki müflterinin daval lar n hâkimiyet alan nda olup, ma aza içinde tüketiciy her türlü kötülükten korumak zorunda olduklar, davac lar n para ve eflyas n n çal nmas nda yeterli önlemlerin al nmad için daval lar n kusurlu ve sorumlu oldu u, çal nd iddia olunan para ve eflyan n davac lar n yan nda olmas mümkün olan miktar ve nitelikte olup, maddi zarardan daval lar n sorumlu oldu u, manevi tazminat koflullar n n oluflmad gerekçesi ile davan n k smen kabulüne iliflkin verilen karar taraflarca temyiz edilmifltir. 1- Anne o ul olan davac lar n olay günü al fl verifl için daval lardan K Giyim San. Tic. A.fi.nin (bundan sonra k saca K olarak an lacakt r) iflleteni oldu u iflyerine gittikleri, S'nin elbise denemeleri s ras nda cüzdan n annesi olan di er davac ya emanet etti i, U nun da S'ye ait cüzdan kendi çantas na koyduktan sonra çantas n yandaki tezgâh n üstüne koyarak o lunun giydi i k yafet ile ilgilenirken çantan n çal nd, k sa say labilecek sürede çantada bulunan kredi kartlar ile nakit para çekimi yap ld dosya kapsam ndan anlafl lmaktad r. Böyle bir olayda öncelikle, iflyerinde B markal ürünlerin sat lmas nedeniyle bu markal ürünleri bayilik sözleflmesi uyannca bu iflyerine veren B Ma. Tek. San. Tic. A.fi (bundan sonra B olarak an lacakt r) ile K ile kira sözleflmesi imzalayan ve iflyerinin bulundu u al flverifl merkezinin genel olarak iflleten di er daval S Infl. fli. Tic. A.fi nin (bundan sonra k saca A olarak an lacakt r) kusur ve sorumluluklar n n bulunup bulunmad üzerinde durulmas gerekir. Hemen belirtmek gerekir ki, tüm daval lara yüklenmek istenen kusur ve sorumluluk, C u l p a' n C o n t r a h i e n d e, sözleflme görüflmeleri s ras nda ifllenen kusura dayanmaktad r. Burada henüz sözleflme kurulmad için dar anlamda bir haks z fiil sorumlulu undan söz edilebilir. hlal edildi i ileri sürülen yükümlülük asli borç iliflkisi ile ilgisiz olup, sadece iflyeri sahibinin müflterinin zarara u ramamas için özen yükümüne uymamas ndan do an bir borç iliflkisi do maktad r. Buradaki sorumlulu unun temelini MK n n 2. maddesinde ifadesini bulan dürüstlük kurallar n n oluflturdu u söylenebilir. Böyle olunca, do an zarar n, üçüncü kiflilerin omuzlar - na y k larak denklefltirilmesi yoluna gidilirken dikkatli olunmal d r. R oma hukuku ile müflterek hukukun esaslar n benimseyen Borçlar Kanunumuz kusur prensibine (culpa prensibine) dayanmakta olup, buna göre zarar n baflkas na yükletilmesinin koflulu kusurdur. Hukukta gerçekleflen zararla sorumlulu un ba land olay veya davran fl aras ndaki sebep-sonuç iliflkisine genel anlamda illiyet ba denilir. Davac lar n do an zarar ile daval lar n eylemleri aras nda uygun illiyet ba bulunmad takdirde sorumlu tutulmalar mümkün de ildir. Bu aç klamalardan sonra somut ola-

2830 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 81 Say : 6 Y l 2007 ya dönecek olursak, daval K 'n n daval B taraf ndan üretilen giyim ürünlerini satt tart flmas zd r. Bu haliyle B'nin 4077 say l Tüketicinin Korunmas Hakk ndaki Yasan n 3. maddesinde belirtilen "imalatç -üretici" tan m na uydu u ve an lan yasan n 3.3. madde si hükmü uyar nca da sat lan mallar n ay plar ndan sorumlu oldu u aç kt r. Ne var ki B ile K aras ndaki iliflki acente veya flube iliflkisi olmay p, bayilik iliflkisi içerisinde oldu u anlafl lmaktad r. O halde B'yi 4077 Say l Yasa hükümleri gere ince de sorumlu tutmak mümkün de ildir. stihdam eden durumda da olmayan K'nin sözleflme d fl sorumluluk ilkelerine göre zay f haks z fiil sorumlulu unun bu daval ya sirayet ettirmek sorumluluk hukuku ilkeleriyle ba daflmaz. Dolay s yla zarar ile B'nin davran fl aras nda uygun illiyet ba olmad ndan husumet yöneltilmesi mümkün de ildir. A yönünden bak ld nda ise, A'n n K'ye tafl nmaz kiralayan oldu u, A isimli ifl merkezinin ortak alanlar ile ilgili güvenlik dahil hizmet verdi i anlafl lmaktad r. Ne var ki, iflyeri k iraya verilmekle o ba ms z bölüme ait iflletme hakk kirac durumunda olan K'ye geçmifltir. A'n n art k ba ms z bölümlere müdahale etme gibi bir hakk ve yetkisinin bulunmad gibi, olay genel alanlarda vuku bulmad na, olayda sorumlulu unu gerektirir baflkaca kiflisel kusuru iddia ve ispat edilemedi ine göre bu daval n n da kusur ve sorumlulu undan söz edilemez. Olay n ö renilmesi üzerine çok say da kiflinin içeride bulundu u ifl merkezinin tüm kap lar n n kapat larak herkesin flüpheli durumuna getirilmesi ve daha ötesi hürriyetlerinin s - n rland r lmas da mümkün de ildir. Öyle olunca, bu daval n n da kusur ve sorumlulu u bulunmamaktad r. Aç klanan bu nedenlerle daval B ve A hakk ndaki davan n reddi gerekirken aksi düflüncelerle yaz l flekilde hüküm tesisi usul ve yasaya ayk r olup bozma nedenidir. 2- Di er daval K'nin temyiz itirazlar na gelince; dosya'kapsam na, takdir edilen delillere ve özellikle s radan bir ma aza olmayan K'nin al flverifl için iflyerine gelen müflterinin mal güvenli ini, özellikle kendi muhafazas - na terkedilmifl bir eflyas n asgari özen yükümlülü ünde korumak ve kollamak zorunda bulunmas na göre, bu daval n n di er temyiz itirazlar yerinde de il ise de, bir kiflinin zarara kendisinin kusuru ile sebebiyet vermesi halinde zarara o kiflinin kendisinin katlanmas gerekti i genel hukuk ilkelerindendir. Kald ki, hiç kimse kendi kusurundan yararlanamaz. Ne var ki zarar görenin a r kusuru illiyet ba n kesecek yo unlukta de il ise, hemen illiyet ba n n kesilece i sonucuna var lamayaca doktrinde kabul edilmekte ve bu durumda tazminattan indirim yap lmas gerekti i benimsenmektedir. Davac.'in saklamas amac yla kendisine teslim etti i cüzdan ve kendi çantas n yandaki tezgâha kontrolsüz b rakan ve cüzdanda bulundurulan kredi kartlar n n da flifresini kolayca elde etmesine imkân veren davac lar n, olayda a r kusurlu oldu unun kabulü zorunludur. Böyle olunca mahkemece, davac lar n a r kusurlu oldu u gözetilerek hükmedi-

Karar ncelemesi Av. Muammer Ayd n 2 8 3 1 len tazminattan indirim yap lmas gerekirken bu hususu gözard ederek yaz l flekilde hüküm tesisi de usul ve yasaya ayk r olup bozma nedenidir. 3- Davac lar n temyiz itirazlar n n incelenmesinde; davac lar zararlar - n kanuni faizi ile talep ettikleri halde mahkemece faiz iste i hakk nda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi de isabetsiz olup, bozma nedenidir. SONUÇ: Yukar da 1 nolu bentte aç klanan nedenlerle hükmün daval B Ma azac l k Tekstil San. Tic. A.fi. ve S nflaat ve flletme A.fi. yarar na, 2 nolu bentte aç klanan nedenlerle daval K Giy. San. ve Tic. Ltd. fiti. yarar - na, 3. nolu bentte yaz l nedenlerle davac lar yarar na (BOZULMASINA), peflin harc n istek halinde iadesine, 31.03.2006 gününde oybirli iyle karar verildi. GÖRÜfiÜMÜZ Yukar daki kararda da aç kça belirtildi i üzere araban z b rakt n z otopark n hukuki sorumlulu u ve yine al flverifl yapmakta oldu unuz bir iflyerinin hukuki sorumlulu u öncelikle 4077 say l THK dan kaynaklanmaktad r. Hatta üzerinde durulmas gereken noktalardan biri de al flverifl iflleminizi gerçeklefltirmemifl ve kararda belirtildi i gibi sözleflmeyi yapma yani o iflyeri aç s ndan henüz sadece potansiyel bir tüketici konumunda olsan z dahi iflyerinin size karfl hukuki sorumlulu u oldu u mutlakt r. Ancak elbette ki illiyet ba tüm di er haklar aç s ndan de erlendirilmede nas l en bafllarda rol al yorsa tüketici haklar bak m ndan da s rf üretici karfl s nda zay f konumda oldu undan bahisle her koflulda ve durumda tüketicinin hakl oldu unu ileri sürmek ve buna inanmak isabetli de ildir. Yukar da de inildi i flekilde tüketicinin kendi a r kusuru göz ard edilmemeli, bu sebeple tazminattan indirime gidilmelidir. Aksi takdirde sorumlulu un tamam n n iflyerinde yani sat c firmada bulundu unu iddia etmek hak ve hukukla ba daflmayaca gibi, tazminata hükmedil-mesinin sebepsiz zenginleflmeye sebep olmamas gerekti i kural yla da ters düflecektir. Keza tüketici haklar bak m ndan sorumluluktan söz ederken husumet yönlendirileceklerin tespitinin önemi bir kez daha bu kararla vurgulanmaktad r. fiöyle ki; her ne kadar iflyeri ile birlikte ifl merkezi ve iflyerinin mallar n satmakta oldu u üretici firmada davada taraf olarak gösterilmiflse de aç klanan mant kl nedenlerle iflyeri hariç di erlerinin bu davada taraf olma ehliyetlerinin olmad hususu kesinlikle do rudur. Zira ifl merkezi iflyerini kiraya vererek güvenlik aç s ndan da tüm sorumlulu- u kiraya veren olarak kirac ya devretmifl olmaktad r. Ayn flekilde s rf onun mallar n satt için iflyeri kendi almas gereken önlemleri almayarak zarara u ratt tüketicinin zarar n n tazminini mallar n satmakta oldu u üretici firman n üzerine atamaz.

2832 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 81 Say : 6 Y l 2007 KARAR 2 YARGITAY 3. HUKUK DA RES E: 2007/10790 K: 2007/10898 T: 25.06.2007 TÜKET C HUKUKU HAKSIZ ALINAN OKUL ÜCRET TÜKET C MAHKEMELER (TKHK m. 4, 13, 14) Özet: Her türlü tüketici iflleminde görevli mahkeme Tüketici Mahkemeleridir. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine iliflkin olup taraflar ileri sürmese dahi yarg laman n her aflamas nda resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazan lm fl hak sözkonusu olmaz. Haks z al nan okul ücretinin iadesi istemi de Tüketici Mahkemelerinde görüflülüp karara ba lanmal d r. Dava dilekçesinde 495.20 YTL alaca n faiz ve masraflarla birlikte daval taraftan tahsili istenilmifltir. Mahkemece davan n reddine dair (miktar itibariyle) kesin karar verilmifl hükmün davac tarafça kanun yarar na bozulmas istenilmifl, Yarg tay Cumhuriyet Baflsavc l nca talep do rultusunda, karar n kanun yarar na bozulmas istenilmifltir. YARGITAY KARARI Temyiz isteminin süresi içinde oldu u anlafl ld ktan sonra dosyadaki bütün ka tlar okunup gere i düflünüldü. Davada, okul ücreti olarak haks z olarak tahsil edilen 495.20 YTL'nin iadesi istenilmifl, mahkemece istemin reddine kesin olarak karar verilmifltir. 4822 Say l Yasa ile de iflik 4077 say l Tüketicinin Korunmas Hakk nda Kanunun Amaç bafll kl 1. maddesinde yasan n amac aç kland ktan sonra kapsam bafll kl 2. maddesinde "Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen amaçlarla mal ve hizmet piyasalar nda tüketicinin taraflardan birini oluflturdu u her türlü tüketici ifllemini kapsar" hükmüne yer verilmifltir. Bir hukuki ifllemin 4077 Say l Yasa kapsam nda kald n n kabul edilmesi için yasan n amac içerisinde taraflar aras nda mal ve hizmet sat fl - na iliflkin bir hukuki ifllemin olmas gerekir. Somut uyuflmazl kta davac ile daval aras nda 4077 Say l Yasan n de iflik 10/A maddesi kapsam nda sözleflme iliflkisi bulundu u anlafl lmaktad r.

Karar ncelemesi Av. Muammer Ayd n 2 8 3 3 4077 Say l Yasan n 23. maddesi bu kanunun uygulanmas ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bak laca öngörülmüfltür. Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine iliflkin olup taraflar ileri sürmese dahi yarg laman n her aflamas nda resen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazan lm fl hak sözkonusu olmaz. 4077 Say l Kanunun 2. ve 3. maddeleri gere i somut olaya 4077 Say l Kanunun uygulanmas gerekmektedir. Ayn yasan n 23. maddesi gere- ince uyuflmazl n çözümünde Tüketici Mahkemesinin görevli oldu u gözetilerek görevsizlik karar verilmesi gerekirken yaz l flekilde iflin esas na girilip hüküm kurulmufl olmas usul ve yasaya ayk r olup do ru görülmemifltir. Bu itibarla Yarg tay Cumhuriyet Baflsavc l n n Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu nun 427/6. maddesine dayal kanun yarar na bozma iste- inin aç klanan sebeplerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA ve gere i yap lmak üzere karar n bir örne i ile dosyan n Yarg tay Cumhuriyet Baflsavc l na gönderilmesine 25/6/2007 tarihinde oybirli iyle karar verildi. GÖRÜfiÜMÜZ Yukar daki kararda yer verildi i üzere, tüketici haklar n n korunmas noktas nda bir di er sorun da görevli mahkemenin tespitinde daha do rusu tüketiciler taraf ndan aç lan davalarda üretici firmalar taraf ndan görev itiraz n n çok s k gündeme getirilmesinde yaflanmaktad r. Zira daha önce yaz m z içerisinde belirtti imiz gibi, tüketici haklar maalesef halen ülkede istenilen noktaya gelememifltir. Keza yasan n ayd nlatamad bir tak m hususlar da, Yarg tay n kararlar do rultusunda yerleflik hale gelecektir. Bu sebeple yukar daki gibi Tüketici Mahkemelerinin görev alan n n tespiti ile ilgili kararlar çok önem arz etmektedir. Taraflar aras ndaki uyuflmazl n Tüketicinin Korunmas Hakk ndaki Kanun kapsam nda kald n n tespiti için yasan n 3.maddesinde yer verdi i tüketici, sat c ve mal tan mlar n n iyi incelenmesi gerekmektedir. Ancak bu flekilde özel mahkeme olarak kurulan tüketici mahkemelerinin görev alan n n sa l kl tespiti mümkün olabilecektir. Davac ile daval aras nda herhangi bir sözleflmenin olmay fl görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olmas gerekti i konusunu de ifltiremeyece i gibi flirketin sorumlulu unu da ortadan kald rmayacakt r.

2834 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 81 Say : 6 Y l 2007 KARAR 3 YARGITAY 13. HUKUK DA RES E: 2007/510 K: 2007/1989 T: 15.2.2007 TÜKET C HUKUKU HAKSIZ fiart TÜKET C KAVRAMI ÖZEL OKUL Ö REN M ÜCRET Özet: Tüketicinin Korunmas Hakk nda Kanun gere ince sat c veya sa lay c n n tüketiciyle müzakere etmeden, tek tarafl olarak sözleflmeye koydu u, tüketici aleyhine dengesizlik oluflturan flartlar haks z olup tüketiciyi ba lamaz. Taraflar aras ndaki itiraz n iptali davas n n yap lan yarg lamas sonunda ilamda yaz l nedenlerden dolay davan n k smen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukat nca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gere i görüflülüp düflünüldü: Davac, daval n n k z n n 2000, 2001 e itim ö retim döneminde 8. s - n f ö rencisi olarak okullar nda ö renim gördü ünü, daval n n 2.008.800.000 TL ö renim bedelini ödemedi ini ileri sürerek alaca n n tahsili için bafllatt cra takibine vaki itiraz n iptaline ve % 40 cra inkar tazminat na karar verilmesini istemifltir. Daval, k z n n davac ya ait okulda ö renim gördü ünün do ru oldu unu, ancak kendisi matbaac l k ifli ile ilgilendi i için okula ait birtak m matbaa ifllerini yapmak üzere anlaflt klar n, iflleri yaparak davac ya teslim etti ini, karfl l kl alacaklar n takas ettiklerini savunarak davan n reddini dilemifltir. Mahkemece, daval n n yapt iflle ilgili 111.150.000 TL bedelli faturan n davac defterlerine ifllenmifl olmas nedeniyle bu miktar n mahsubu ile bakiye 1.893.650.000 TL için itiraz n iptaline, takibin devam na, fazla talebin reddine, %40 inkar tazminat n n daval dan tahsiline karar verilmifl; hüküm, daval taraf ndan temyiz edilmifltir. 1- Dosyadaki yaz lara, karar n dayand delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamas na göre daval n n afla daki bendin kapsam d fl nda kalan sair temyiz itirazlar n n reddi gerekir. 2- Dava, özel okul ö renim ücreti karfl l düzenlenen faturan n ödenmemesinden do an itiraz n iptaline iliflkindir. Daval taraf ndan imzalanan 08.09.2000 tarihli ö renci kay t ve baflvuru formu bafll kl belgede ö renim

Karar ncelemesi Av. Muammer Ayd n 2 8 3 5 giderinin vadesinde ödenmedi i takdirde her ay için %12 gecikme faizi ile birlikte ödenece inin kabul edildi i yaz l d r. Davac bafllatt cra takibinde 2.008.800.000 TL as l alacak ile alaca n n takip tarihinden itibaren ayl k %12 gecikme faizi ile birlikte tahsilini istemifl, daval ise cra takibine itiraz nda borcun fer' ileri ile birlikte tamam na itiraz etti ini bildirmifltir. Mahkemece belirlenen ve hüküm alt na al nan alaca n tahsili için itiraz n iptaline karar verilmifl olmakla takip tarihinden itibaren as l alaca a ayl k % 12 faiz yürütülmesi do rultusunda karar verilmifl olmaktad r. 4822 Say l Kanunla de iflik 4077 Say l Kanunun "Sözleflmedeki Haks z fiartlar" bafll n tafl yan 6. maddesinde "Sat c veya sa lay c n n tüketiciyle müzakere etmeden, tek tarafl olarak sözleflmeye koydu u, taraflar n sözleflmeden do an hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kural na ayk r düflecek biçimde tüketici aleyhine dengesizli e neden olan sözleflme koflullar haks z flartt r. Taraflardan birini tüketicinin oluflturdu u her türlü sözleflmede yer alan haks z flartlar tüketici için ba lay c de ildir. E er bir sözleflme flart önceden haz rlanm flsa ve özellikle standart sözleflmede yer almas nedeniyle tüketici içeri ine etki edememiflse, o sözleflme flart n n tüketiciyle müzakere edilmedi i kabul edilir. Sözleflmenin bütün olarak de erlendirilmesinden, standart sözleflme oldu u sonucuna var l rsa, bu sözleflmedeki bir flart n belirli unsurlar n n veya münferit bir hükmünün müzakere edilmifl olmas, sözleflmenin kalan k sm na bu maddenin uygulanmas n engellemez" hükümleri düzenlenmifltir. Somut olayda, ö renci baflvuru ve kay t formunun alt k sm nda yaz l "Velinin yaz l beyan " bafll kl k s mdaki flartlar n davac taraf ndan düzenlenen ve standart nitelikte bir metin oldu u anlafl lmaktad r. Taksitlerin, vadesinde ödenmedi i takdirde her ay için %12 gecikme faizi ödenece- ine dair flart n müzakere edilerek karfl l kl mutabakatla hüküm alt na al nd na iliflkin bir delilin varl iddia ve ispat edilememifltir. Bu nedenle aç klanan flart n daval tüketici aç s ndan ba lay c l yoktur. Mahkemece belirlenen alaca a takip tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar vermek gerekirken yaz l flekilde hüküm tesisi usul ve yasaya ayk r olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukar da 1 nolu bentte aç klanan nedenlerle daval n n sair temyiz itirazlar n n reddine, 2 nolu bentte yaz l nedenlerle temyiz olunan karar n daval yarar na BOZULMASINA, 15.02.2007 gününde oybirli iyle karar verildi. GÖRÜfiÜMÜZ 4822 Say l Kanunun 6. maddesi uyar nca Sat c veya sa lay c n n tüketiciyle müzakere etmeden, tek tarafl olarak sözleflmeye koydu u, taraflar n sözleflmeden do an hak ve yükümlülüklerinde iyi niyet kural na ayk r düflecek biçimde tüketici aleyhine dengesizli e neden olan sözleflme koflullar haks z flartt r. Taraflardan birini tüketicinin oluflturdu u

2836 STANBUL BAROSU DERG S Cilt: 81 Say : 6 Y l 2007 her türlü sözleflmede yer alan haks z flartlar tüketici için ba lay c de ildir. E er bir sözleflme flart önceden haz rlanm flsa ve özellikle standart sözleflmede yer almas nedeniyle tüketici, içeri ine etki edememiflse, o sözleflme flart n n tüketiciyle müzakere edilmedi i kabul edilir. hükmünü getirmifltir. Buna göre yukar daki Yarg tay karar fl nda üzerinde durulmas gereken en önemli noktalardan biri de, Tüketicinin Korunmas Hakk nda Yasa ile bu çerçevede mal veya hizmet alan tüketici ve Ticaret Kanunu çerçevesinde mal veya hizmet alan basiretli tacir aras ndaki farkt r. Bilindi i gibi basiretli tacire yukar da tüketici için belirtmifl oldu- umuz hakk n tan nma ihtimali dahi yoktur. Oysa iki durumda da al nan bir mal veya hizmet söz konusudur. Ancak tüketiciye tan nan hak dikkate al nd nda Tüketicinin Korunmas Hakk nda Kanunun ç kar lma nedeni ve yine özel mahkemeler olan Tüketici Mahkemelerinin kurulma nedenleri daha iyi anlafl lacakt r. Bilinçli tüketici olma yolunda hep birlikte daha ileriye gidece imiz ve daha iyiye ulaflaca m z hukuki düzenlemelerin hukuk yaflam na dahil olaca inanc yla, üreticilerin yasa korkusu olmadan ve maddi kayg lardan ar nm fl olarak tüketiciye sayg gösterece i ve haklar n teslim edece- i günlerin gelmesi özlemiyle.