TCMB Rezerv Opsiyon Mekanizmasını etkin hale getirirken, faiz koridorunun üst bandını indirdi Bir hafta vadeli repo ihale faiz oranı olan politika faizi %5.50 düzeyinde sabit tutuldu. Gecelik faiz oranları: Merkez Bankası borçlanma faiz oranı %4.50 düzeyinde serbest bırakılırken; borç verme faiz oranı %8.50 den %7.50 ye, açık piyasa işlemleri çerçevesinde piyasa yapıcısı bankalara repo işlemleri yoluyla tanınan borçlanma imkanı faiz oranı ise %8 den %7 düzeyine indirildi. Geç Likidite Penceresi Faiz Oranları: Geç Likidite Penceresi uygulaması çerçevesinde, Bankalararası Para Piyasası nda saat 16.00 17.00 arası gecelik vadede uygulanan Merkez Bankası borçlanma faiz oranı % 0 da sabit tutulurken, borç verme faiz oranı %11.50 den %10.50 ye indirildi. Rezerv Opsiyon Mekanizması (ROM): Küresel piyasalardaki son gelişmeler dikkate alınarak finansal istikrarı desteklemek amacıyla, TL zorunlu karşılıkların döviz ve altın cinsinden tesis edilmesi imkânı uygulamasında imkân üst limiti değişmeden dilim sayısına bir basamak ilave edildi ve ilk dilim hariç diğer dilimlerde rezerv opsiyonu katsayısı (ROK) 0.1 puan arttırıldı. Zorunlu Karşılık Oranları: Herhangi bir değişiklik yapılmadı. TCMB bu toplantısında beklentilerin aksine borç verme faiz oranını 100 bp indirirken ROK larını 0.1 puan arttırdı. Artış yapılması beklenen zorunlu karşılık oranlarında ise değişiklik yapmadı. Açıklamanın ana hatları: o İç ve dış talep arasında dengelenme ve iç talepteki sağlıklı seyir sürmektedir. o İç talepteki canlanmaya bağlı olarak cari işlemler açığında bir miktar yükseliş görülmüştür. o Küresel belirsizliklerin artması sonucu sermaye girişlerinde tekrar bir yavaşlama olduğu dikkat çekmektedir. o Sermaye akımlarında artan oynaklığa karşı Kurul, Rezerv Opsiyonu Mekanizmasının etkinliğini kademeli olarak arttırmaya karar vermiştir. o Otomatik dengeleyici özelliği sayesinde ROM geniş faiz koridoruna duyulan ihtiyacı büyük ölçüde azaltmaktadır. Bu nedenle gecelik borç verme faizlerinde 100 baz puanlık indirime gidilerek faiz koridoru daha simetrik bir hale getirilmiştir. o Küresel talepteki yavaşlama ve emtia fiyatlarının görünümü enflasyona ilişkin yukarı yönlü riskleri azaltmaktadır. 1
TCMB Para Politikası Kurulu ndan yapılan yazılı açıklama ve yorumlarımız aşağıda verilmektedir. (Kırmızı renkli ve parantez içinde yer alan bölümler yorumlarımızı içermektedir.) Son dönemde açıklanan veriler, iç ve dış talep gelişmelerinin öngörüldüğü şekilde seyrettiğini göstermektedir. Yurt içi nihai talep sağlıklı bir toparlanma sergilerken, ihracat zayıf küresel büyümeye rağmen nispeten güçlü seyretmektedir. İç talepteki canlanmaya bağlı olarak cari işlemler açığında bir miktar yükseliş gözlenmektedir. Bununla birlikte, mevcut politika çerçevesi cari işlemler açığındaki artış eğilimini sınırlayacaktır. (TCMB yurt içi talebin ılımlı seyirden sağlıklı bir toparlanmaya geçtiğini belirtirken, ilk kez iç talepteki canlanmadan bahsetmiş ve bununda ithalata olan etkisini dile getirmiş. En son açıklanan verilere göre ithalattan alınan vergilerdeki artış TCMB nin bu görüşünü destekliyor. Hem Ocak ayında cari işlemler dengesinin beklentilerin üzerinde açık vermesi hem de ithalatta canlanmaya işaret eden veriler ardından cari işlemler açığındaki yükselişe de dikkat çeken TCMB mevcut politikalarının cari açıktaki yükselişi sınırlayacağını tahmin ediyor.) Yılın ilk aylarında sermaye akımlarındaki güçlü seyrin etkisiyle kredilerdeki artış öngörülen seviyelerin üzerinde seyretmiştir. Ancak, son dönemde küresel belirsizliklerin artması sonucu sermaye girişlerinde tekrar bir yavaşlama olduğu dikkat çekmektedir. Sermaye akımlarında artan oynaklığa karşı Kurul, Rezerv Opsiyonu Mekanizmasının etkinliğini kademeli olarak artırmaya karar vermiştir. Otomatik dengeleyici özelliği sayesinde bu mekanizma geniş faiz koridoruna duyulan ihtiyacı büyük ölçüde azaltmaktadır. Bu nedenle gecelik borç verme faizlerinde 100 baz puanlık indirime gidilerek faiz koridoru daha simetrik bir hale getirilmiştir.( Sermaye girişlerinin yoğun olduğu yılın ilk aylarında kredi artış hızı TCMB nin öngördüğü seviyenin üzerinde gerçekleşmişti. Ancak son dönemde İtalya seçimleri sonrasında oluşan belirsizlik ve Güney Kıbrıs a yönelik endişeler küresel risk iştahını azaltarak sermaye girişlerinin yavaşlamasına neden oldu. TCMB sermaye akımlarındaki bu oynaklığa karşı dengeleyici olarak gördüğü rezerv opsiyon mekanizmasının etkinliğini arttırmaya karar vermiş. Diğer yandan Kurul, ROM un artan etkinliğinin geniş faiz koridoruna olan ihtiyacı azalttığını belirterek koridorun üst bandında indirime gitmiş. Finansal istikrar yönelik risk yaratan yoğun sermaye girişleri şu aşamada yavaşladığı için TCMB finansal istikrara yönelik ifadesini kaldırmış.) Öte yandan, küresel ekonomiye dair belirsizliklerin sürmesi nedeniyle para politikasında her iki yönde de esnekliğin korunmasının uygun olacağı belirtilmiştir. Bu doğrultuda, alınan tedbirlerin krediler, yurt içi talep ve enflasyon beklentileri üzerindeki etkileri dikkatle takip edilecek, Türk lirası fonlama miktarı gerekli görüldüğünde aşağı veya yukarı yönlü ayarlanacaktır. (Kurul son toplantılarında bu bölümdeki ifadeleri aynen kullanmaya devam ediyor. TCMB bu dönemde kredilerdeki artışın enflasyon üzerindeki etkilerine odaklanmaya devam edeceğini belirtmiş. Aynı zamanda fonlama miktarının gerekli görüldüğünde aşağı veya yukarı yönlü ayarlanacağı ifadesini yineleyen TCMB son ROK artışlarının ardından bankaların zorunlu karşılık olarak TL tutmayı tercih etmeleri durumunda bankalar arası para piyasası faizlerinde dalgalanmalar görülebilir.) Küresel talepteki yavaşlama ve emtia fiyatlarının görünümü enflasyona ilişkin yukarı yönlü riskleri azaltmaktadır. Bununla birlikte, iç talep ve kredilerdeki artışların fiyatlama davranışları üzerindeki etkileri yakından izlenmektedir. (TCMB son 2
dönemde petrol fiyatlarındaki gerileme ve başta Euro Bölgesi ekonomileri olmak üzere küresel talepteki zayıf seyrin enflasyondaki aşağı yönlü trende yardımcı olacağını düşünüyor. Diğer yandan kredilerdeki artışın ve iç talepteki toparlanmanın enflasyon üzerinde risk oluşturabileceğinin de altı çizilmiş. TCMBiç talepteki artışın enflasyonist risk yaratması durumunda daha fiyat istikrarına odaklı adımlar atabilir.) Açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin Kurul un geleceğe yönelik politika durusunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulanmalıdır. TCMB, Rezerv Opsiyon Katsayılarını arttırdı TCMB küresel piyasalardaki son gelişmeler dikkate alınarak finansal istikrarı desteklemek amacıyla, TL zorunlu karşılıkların döviz ve altın cinsinden tesis edilmesi imkânı uygulamasında imkân üst limiti değişmeden dilim sayısına bir basamak ilave etmiş ve ilk dilim hariç diğer dilimlerde rezerv opsiyonu katsayısını (ROK) 0.1 puan artırmıştır. Bankalar söz konusu imkânları istikrarlı bir şekilde kullanmakta olup, yararlanma oranları dövizde %86.3 (51.8/60), altında ise %78.9 (23.7/30) düzeyindedir. Mevcut imkânlar dâhilinde TL zorunlu karşılıklar için 29.8 milyar $ değerinde döviz ve 13.2 milyar $ değerinde 261 ton altın tutulmaktadır. Yapılan değişiklikler sonucunda imkânların aynı oranda kullanılması halinde, TCMB döviz rezervlerinde yaklaşık 0.6 milyar $, altın rezervlerinde ise yaklaşık 0.3 milyar $ değerinde 6.7 ton artış olması beklenmektedir. Uygulama 29 Mart 2013 tarihli yükümlülük cetvelinden itibaren geçerli olacak ve tesis dönemi 12 Nisan 2013 tarihinde başlayacaktır. 3
70 TL Zorunlu Karşılıklarda Döviz İmkanına İlişkin ROK'lar 35 TL Zorunlu Karşılıklarda Altın İmkanına İlişkin ROK'lar 60 30 50 2.5 25 40 30 20 2.4 2.2 1.9 1.5 1.4 20 15 10 2.5 2.0 1.5 1.4 10 5 0 22.06.2012 06.07.2012 03.08.2012 31.08.2012 12.10.2012 09.11.2012 07.12.2012 26.03.2013 0 20.07.2012 14.09.2012 21.12.2012 26.03.2013 TCMB Rezerv Opsiyon Mekanizmasını etkinleştirince geniş faiz koridoruna ihtiyaç azaldı Piyasa beklentisi bizim de beklentimiz doğrultusunda politika faizinde, faiz koridoru alt ve üst bandında indirim yapılmaması ve ZK oranlarında ise artış yapılması yönündeydi. Ancak bunlardan tamamen farklı olarak TCMB nin politika araçlarından Rezerv Opsiyon Mekanizmasını tekrar etkin hale getirdiğini gördük. TCMB buna sebep olarak da sermaye akımlarında artan oynaklığı göstermiş. ROM çalışma prensibi itibariyle otomatik dengeleyici görevi görerek faiz koridoruna olan ihtiyacı kısmen azaltıyor. Dolayısıyla TCMB faiz koridorunu üst bantta indirim yaparak daralttı ve faiz koridorunu daha simetrik bir hale getirdiğini açıkladı. ROM u tekrar hatırlamak gerekirse, bankaların TCMB de tutmak zorunda oldukları TL zorunlu karşılıkların belirli bir yüzdesini döviz (dolar ve/veya euro) ve standart altın cinsinden tesis edebilmelerine imkân tanıyan bir uygulama olarak açıklayabiliriz. TCMB geçen ay hızlanan sermaye girişlerine önlem alırken bu ay bu durumun tersine döndüğünü ve sermaye akımlarının yavaşladığını ifade ediyor. Sermaye akımlarının yavaşladığı dönemlerde YP kaynak maliyeti arttığı için bankaların ihtiyaç duydukları döviz likiditesinin bir kısmını ROM kullanımlarını azaltmak suretiyle elde etme yoluna gitmesi bekleniyor. Bu durumun da TL üzerindeki değer kaybetme yönündeki baskıyı hafifletmesi ve TL likidite talebini arttıracağı tahmin ediliyor. Bunun etkileri bankadan bankaya değişim göstereceği için tahmin edilmesi oldukça güç olmaktadır. Bu durumun yaratacağı etkiler önümüzdeki dönemde izlenecektir. TCMB ROM ile ilgili son kararı Kasım 2012 de almış ve bu tarihten sonra bu mekanizmanın etkinliğini azaltarak faiz koridoru politikasının etkinliğini arttırmıştı. Faiz koridorunun alt bandı sermaye akımlarını kontrol altına almak için kullanılırken, üst bandı ticari kredi fiyatlamalarına baz teşkil ediyor. Dolayısıyla sermaye akımlarının yavaşladığı ortamda faiz koridorunun alt bandına dokunmayan TCMB üst bandı 100 bp indirerek ticari kredi faizlerinin daha aşağıya gelecek ekonomiye destek 4
olmayı amaçlıyor. TCMB bu notunda ekonomiye yönelik beklentilerine de değinmiş. TCMB yurtiçi talebin ithalatta yarattığı ivmelenmenin ihracat güçlü olsa da cari açığı arttırma baskısı yaratacağına değinmiş ve enflasyon tarafında ise bu iç talebin etkilerinin yakından izleneceğini belirtmiş. Dolayısıyla enflasyon önümüzdeki dönemde şu ana kadar bir baskı unsuru olmasa da TCMB politikalarında etkili olmaya başlayabilir. TCMB artık iç talebi de enflasyon üzerinde bir risk unsuru olarak görmeye başlamış. TCMB uzunca bir süredir finansal ve fiyat istikrarı birlikte tesisi etmek amacıyla esnek bir para politikası uyguluyordu. TCMB bu kararında sermaye akımlarında oynaklığı azaltmak ve kredi büyümesinde yaşanan hızlanmayı önlemek amacıyla önlemler alırken risk yaratan sermaye akımlarının yavaşlaması ile finansal istikrara odaklandığı ifadesini kaldırmış. Fiyat istikrarı tarafında ise artık daha temkinli olunacağını anlıyoruz. Şubat ayında REK in 120 sınırının hemen altında bulunmasının ardından Mart ayında TL deki sepet bazında değer kaybı ile REK in 120 seviyesinin oldukça altında kaldığını tahmin ediyoruz. TCMB nin de bu kararında bu verideki mevcut seyir etkili olmuştur. Diğer yandan TCMB yıllık kredi büyümesinin %15 seviyelerinde olmasını istiyor. TCMB nin ticari kredilere baz teşkil eden faiz koridorunun üst bandını düşürmesi kredi talebinin güçlü kalmasına da yol açabilir. Ancak ROM un kredilerin sermaye akımlarına olan duyarlılığı azaltabilmesi de beklenebilir. Önümüzdeki döneme ilişkin bir ipucu vermeyen TCMB nin sermaye hareketlerine ve kredi büyümesine odaklı politikasını sürdürmesini bekliyoruz. Koridorun üst bandındaki sürpriz indirimin ardından faiz ve kur dalgalanırken IMKB-100 endeksi kazanımlarını artırdı TCMB'nin faiz koridorunun üst bandında 100 bp lık beklenmedik bir indirim yapmasının ardından ilk tepkilerde $/TL ve sepet kur yükselirken faiz dalgalandı. TCMB'nin faiz kararı öncesinde 1.8177 seviyesinde bulunan $/TL, ilk tepkilerde 1.8230 seviyesine kadar yükselse de tekrar 1.82 seviyesinin altına geriledi. $/TL, son işlemlerde ise 1.8170 seviyelerinde satıcılı seyrediyor. Sepet kur da kararın ardından 2.0765 seviyesinden 2.0820 seviyesine yükselse de sonra son işlemlerde 2.08 seviyesinin altına geriledi. Gösterge kıymetin bileşik faizi ilk tepkilerle %6.32 seviyesine kadar geriledikten sonra %6.40 seviyelerine kadar yükselirken son işlemler %6.34 seviyesinden geçiyor. İMKB-100 endeksi ilk seansı %0.4 primli olarak 83.075 puandan tamamlarken kararın ardından kazanımlarını artırarak 83.428 seviyesine kadar yükseldi. Endeks son işlemlerde 83.390 seviyelerinde %0.75 primle işlem görüyor. TCMB TL zorunlu karşılıkların döviz ve altın cinsinden tutulmasına imkan veren rezerv opsiyon mekanizmasının üst limitini değiştirmeden yeni bir basamak ilave ederken, ilk dilim hariç diğer dilimlerde rezerv opsiyon katsayısını (ROK) 0.1 puan artırdı. 5
14 12 10 8 6 4 2 0 TCMB Faiz Koridoru, Fonlama Maliyeti (%) ve $/TL O/N Borç alma ve Borç verme faiz koridoru Fonlama Maliyeti $/TL (sağ eksen) Oca.11 Haz.11 Kas.11 Nis.12 Eki.12 Mar.13 1.95 1.85 1.75 1.65 1.55 1.45 1.35 1.25 TCMB 1 Haftalık Repo - Faiz Koridoru- TÜFE (%) 25 23 21 19 TCMB BORÇ VERME FAİZİ (bileşik, %) TCMB O/N BORÇLANMA FAİZİ (bileşik, %) TÜFE (yıllık, %) 17 TCMB 1 HAFTALIK REPO FAİZİ (bileşik, %) 15 13 11 9 7 5 7.79 7.03 5,65 3 4.60 1 Oca.07 Mar.08 Tem.09 Eyl.10 Ara.11 Mar.13 6
135 130 125 120 115 110 105 Reel Efektif Kur (TÜFE Bazlı) Tüm araçlarla radikal tedbir bölgesi Sert tedbir bölgesi Ölçülü tedbir bölgesi 120.4 119.7 118,3 100 Mar.08 Şub.09 Şub.10 Şub.11 Şub.12 Şub.13 UYARI: Türkiye Halk Bankası A.Ş. Hazine Yönetimi, bilgilendirme amacıyla sunduğu bu yayının hazırlanmasında gerekli özeni ve dikkati göstermesine rağmen, oluşabilecek hata ve eksikliklerden ve yayının ticari amaçlı kullanımından doğabilecek zararlardan sorumlu tutulamaz. Sunulan bilgi, görüş ve veriler herhangi bir yatırım aracını alım veya satım önerisi olarak kabul edilemez. 7