1. HlTlTOLOJi KONGRESl BlLDlRiLERi (19-21 Temmuz 1990) QORUM



Benzer belgeler
BİR HİTİT BAYRAMI (EZEN hadauri-) HAKKINDA BAZI İZLENİMLER*

mekan Kasımpaşa Deniz Hastanesi İLKBAHAR 2014 SAYI: 302

MAT223 AYRIK MATEMATİK

STRATONIKEIA ANTİK KENTİ SU YAPILARI. Antik kent Muğla Milas yolu üzerindedir. Aşağıda görüldüğü gibi Helenistik kurulmuştur.

SÖZCÜKTE ANLAM. Gerçek Anlam Yan Anlam Mecaz Anlam Terim Anlam Sözcükler Arasý Anlam Ýliþkileri Anlam Olaylarý Söz Öbeklerinde Anlam

Türkçe Ulusal Derlemi Sözcük Sıklıkları (ilk 1000)

Kuzey Marmara Otoyolu (3. Boğaz Köprüsü dâhil) Projesi için Çevresel ve Sosyal Etki Değerlendirmesi (ÇSED): Ekler

Cümlede Anlam İlişkileri

Konya İli Beyşehir İlçesi Fasıllar Anıtı ve Çevresi Yüzey Araştırması 2013 Yılı Çalışmaları

KLASİK MANTIK (ARİSTO MANTIĞI)

T.C. KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI Kayseri Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu KARAR

kupti- Kelimesi Üzerine Bir İnceleme

ORIENTEERING SEMBOLLERİ VE AÇIKLAMALARI

Kızlarsivrisi (3070 m) (27-28 Haziran 2015) Yazı ve fotoğraflar: Hüseyin Sarı

MAĞARALARI VE YERLEŞİM ALANI

TEŞEKKÜR Bizler anne ve babalarımıza, bize her zaman yardım eden matematik öğretmenimiz Zeliha Çetinel e, sınıf öğretmenimiz Zuhal Tek e, arkadaşımız

SU VE RUTUBET YALITIMI

Deri, vücudun sa lam ve koruyucu dı örtüsüdür. Salgı bezleri, tırnaklar,tüyler ile deri bir organ ve sistemdir. En geni organdır (Yakla ık 1.

YAKIN DOĞU ARKEOLOJİSİ / GEÇ-HİTİT KRALLIĞI

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

Roma İmparatorluğu nda uygulanan taş kaplı yol kesiti A: toprak, B-D: taş katmanlar, E: taş kaplama, F: kaldırım ve G: bordür

ANTİK ÇAĞDA ANADOLU ANATOLIA AT ANTIQUITY KONU 3 FRİGLER 1

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. 60. Hikayenin 24.si.

Dersler, ödevler, sýnavlar, kurslar... Dinlence günlerinde bile boþ durmak yoktu. Hafta sonu gelmiþti; ama ona sormalýydý.

Durumunuz: Bunlar hamile Bir tedavi ihtiyacı veya Bakım geçici hastalık düşmek Çocuğun ve ev

BORUSAN EnBW Enerji RüzgarEv Mimari Tasarım Yarışması İhtiyaç Listesi. Haziran 2016

MERAKLI KİTAPLAR Kavramlar

T.C. ^ TERME KAYMAKAMLIGI ItgE MUFTULUGU HIZMET STANDARTLARI TABLOSU. Form dilek9e. Dilekce


Petrus ve Duanın Gücü

EDİRNE BELEDİYE BAŞKANLIĞI ÇEVRE KORUMA VE KONTROL BİRİMİ

Adıyaman'ın İsmi Nereden Geliyor?

HAYTAP İmdat Turu Ekibi ANKARA Yenimahalle 'Toplama Merkezi'nde... Son Güncelleme Çarşamba, 25 Eylül :37

Adı Soyadı. İletişim için gerekli telefon numaraları : Belediye Başkanının telefon numarası Basri Ulaş.

Bütün hayvanlar eşittir, ama domuzlar daha

TEMA Vakfı, İstanbul Projeleri Raporu nu Açıkladı

KONUTTA YENİ FİKİRLER


PROTOHİSTORYA VE ÖNASYA ARKEOLOJİSİ ANABİLİM DALI LİSANS EĞİTİM PROGRAMI

7. SINIF MATEMATİK TESTİ A. 1. Yandaki eşkenar dörtgensel bölge şeklindeki uçurtma I, II, III ve IV nolu

KONYA İL MERKEZİ TAŞINMAZ KÜLTÜR VE TABİAT VARLIKLARI ENVANTERİ MEZARLIKLAR

ÖZET ABSTRACT. Bu makale Crosscheck sistemi tarafından taranmış ve bu sistem sonuçlarına göre orijinal bir makale olduğu tespit edilmiştir.

2015 Ekim ENFLASYON RAKAMLARI 3 Kasım 2015

Stratejik Mekansal Gelişme Önerisi Aralık 2006

YERLEŞİM ALANLARINDAKİ BİTKİLERİN İŞLEVLERİNİN İZMİR KENTİ GERÇEĞİNDE İRDELENMESİ. Prof. Dr. İlçin ASLANBOĞA

ŞANLIURFA ARKEOLOJİ MÜZESİ

BELLETEN GERNOT WILHELM RUKİYE AKDOĞAN

Tarım için yeni bir marka. Adama nın anlamı nedir? Logomuz. Çiftçi Tarım Dünya

NORMAL TUĞLA VE PRES TUĞLA İLE DUVAR

ZAĞNOS VADİSİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJESİ

İktisat Tarihi II. 2. Hafta

Doğada yaşayan canlıların tamamı hücrelerden oluşmuştur. Canlılardan bazıları tek bir

1992 YILI KONFERANSLARI. ANADOLU MEDENiYETLERi MÜZESi ANKARA 1993 ISBN

Mersin belediye bakımevinde ''sç susuz'' hayvanlar bayram tatilinde yaşam mücadelesi verdiler... Son Güncelleme Cuma, 25 Ekim :59

Yrd. Doç. Dr. Güler ATEŞ

Çocuklar için Kutsal Kitap sunar. lk Kilisenin Do u u. 60. Hikayenin 55.si.

Tanrı Köle Yusuf u Onurlandırıyor

SİLİVRİ 2014 SWOT ANALİZİ

2015 Yılı Kasım Ayı Bülteni

YEMİNLİ MALİ MÜŞAVİRLERİN BANKALAR KANUNU NUN 46 NCI MADDESİNE GÖRE YAPACAKLARI TASDİKE İLİŞKİN USUL VE ESASLAR HAKKINDA YÖNETMELİK

MUTFAK VE DEPOLAMA YAPILAN BİRİMLERDE YAPILACAK ANA KONTROL FORMU (AYLIK RUTİN KONTROLLERDE KULLANILACAKTIR)

KONURALP - GÖYNÜK - TARAKLI TEKNİK GEZİ RAPORU

J^r-" B-İDARİ YÖNDEN YAPILAN İNCELEIVIE: 1. Yönetim Kurulu karar defteri ve diğer defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğu,

Konforun Tanımı Değişti...



3. YÜZEYSEL SULARDAN SU ALMA

İktisat Tarihi II. IV. Hafta

ÖĞRETİM) PROGRAMI, (ÖRGÜN ÖĞRETİM) (ÖRGÜN ÖĞRETİM) 9 A Na*** Va*** PAZARLAMA ,000 88,0350 Kazandı

2006 YILI ALACA HÖYÜK KAZISI

Bu yüzden kendinizi ve de özellikle çocuğunuzu suçlamak için en ufak bir nedeniniz yoktur!

İNŞAAT PROJELERİNİN YAPIM SÜRECİNDE KEŞİF VE METRAJ. Ülkemizde yaygın olarak kullanılan yöntemdir.

ANTALYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ İMAR VE BAYINDIRLIK KOMİSYONU RAPORU

Gü ven ce He sa b Mü dü rü

ALBEY DEN GELEN BYZANTION ANTİK KENTİ SUYOLU BYZANTION ANTİK KENTİNDEN. DERLEME MEHMET BİLDİRİCİ Park Apartmanı Şişli İstanbul

ADANA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KENTSEL DÖNÜŞÜM PROJELERİ

PRT 403 Geç Asur-Geç Babil Arkeolojisi

DR. SÜHEYLA SARITAŞ 1

ANADOLU UYGARLIKLARI (RÖLYEF) KABARTMA ESERLERİ. Burcu Aslı ÖZKAN

3. İnşaat Mühendisliği eğitimi : İnşaat mühendisliği veya genelde mühendislik eğitimi için başlangıç noktası olarak 1747 yılı kabul edilmektedir.

PRT 403 Geç Asur-Geç Babil Arkeolojisi

DRENAJ YAPILARI. Yrd. Doç. Dr. Sercan SERİN

MADENCĠLĠK SEKTÖRÜNDE SU KĠRLĠLĠĞĠ KONTROLÜ YÖNETMELĠĞĠ UYGULAMALARI

BEÇİN KALESİ KAZISI KALE ÇEŞMESİ SONUÇ RAPORU

ANADOLU UYGARLIKLARINDA TEMİZLİK KAVRAMI VE UYGULAMALARININ EVRİMİ

ALTINTEPE KALESİNDEN GÜNÜMÜZE YANSIMALAR THE REFLECTIONS FROM ALTINTEPE FORTRESSTO PRESENT DAY

TARSUS DA BİR GÜN...BELKİ DE İKİ... Adanalılar...Mersinliler...Gaziantep, Hatay ve Osmaniyeliler...Türkiye nin gezmeyi sever insanları...

PEB PRE ENGINEERED BUILDING SYSTEMS PRATİK EKONOMİK BİNALAR ÖN MÜHENDİSLİKLİ YAPI SİSTEMLERİ

FATİH SULTAN MEHMET İN Sarayları

I. Sabit Kaynaklar, bunlar ısınma ve üretim amaçlı faaliyetlerin yapıldı ı yerlerdir.

AMELİYATHANELERDE HİJYENİK KLİMA TESİSATI

Kullanım Kılavuzu Toprak PH Metre Ölçer

Makedonya Cumhuriyeti ; 1991 yılında Yugoslavya Sosyalist Federatif Cumhuriyeti nin iç savaşlara girdiği dönemde bağımsızlığını ilan etmiştir.

bekletilme ünitesi Sebze yıkama ünitesi Bulaşık yıkama ünitesi

KÜLTÜR VE SOSYAL İŞLER DAİRESİ BAŞKANLIĞI ŞEHİR TİYATROLARI VE SİNEMA ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ SANAT SEZONU FAALİYET RAPORU

Topoloji değişik ağ teknolojilerinin yapısını ve çalışma şekillerini anlamada başlangıç noktasıdır.

GOBUSTAN KAYALIKLARI VE İLK SANATÇILAR

SAYMANLIK YETK VE SORUMLULUKLARININ DEVR Hamdi Mete TU RUL Sayı tay Ba denetçisi

Başkan Acar Bursa da Sosyal Güvenlik Reformunu Anlattı

Walt Whitman. - şiirler - Yayın Tarihi: Yayınlayan: Antoloji.Com Kültür ve Sanat

Transkript:

ULUSLARARASI 10. QORUM HlTlT FESTlVALl 17-21 TEMMUZ 1990 ULUSLARARASI 1. HlTlTOLOJi KONGRESl BlLDlRiLERi (19-21 Temmuz 1990) QORUM Bu yayin, Kultur Bakanhgf nin maddi katkilanyla bastirilmi tir.

IglNDEKlLER Sayfa SUNU A?ILI KONU MALARI Kongre Ba kani Ord. Prof. Dr. Sedat ALP 9 Belediye Ba kani Dr. Turhan KILIQQIOÖLU 12 Anitlar ve Müzeler Genel Müdürü M.Akif l IK 14 Qorum Valisi evket EKlNCl 16 BlLDlRlLER Ord. Prof. Dr. Sedat ALP 21 Hitit QaQmda Anadolu Coärafyasi; Bazi Atihmlar ve Yeni Umutlar 21 Prof. Dr. H. OTTEN Eski Anadolu Kültlerinin DevamliliCji lle llgili Bazi Dü ünceler 25 Prof. Dr. Karl HECKER Hitit Qivi Yazisinm Kökeni Hakkinda 43 Muazzez ilmiye gö Atatürk ve Türkiye'de vi Yazilan Bilimininin Ba lamasi 64 Prof. Dr. Gernot WILHELM HattuSa'daki Babil-Asur Okul Geleneöji Üzerine 72

HlTlTLER DEVRl ANADOLU'SUNDA TEMlZLlKLE ilglll ARA TIRMALAR; QlVl YAZILI METlNLER VE ARKEOLOJlK VERlLERE GÖRE KENTELRDE HALK SAÖLIÖI VE TEMlZLlKLE ILGlLl YAPILAR Prof. Dr. Ahmet Ünal, Münih Ünivresitesi Bundan tarn onbir yil önce Birinci Qorum Hitit Festivalinin tek Hititolog konu macisi olarak Qorum'lulara Hitit kentinin sosyal, ekonomik ve fiziki yapisiyla ilgili bilgiler vermi timi. 0 zamanlar, imdiki ara?tirmamda sunacaäim, kentlerin temizlik sorununa sadece bir kag kelimeyle deöinebilmi tim. Zamanin valisi saym Nazif Demiröz ve Belediye Ba kani saym Dr. Turhan KIIIQCIOÖIU tarafmdan bana verlen ba an belgesini hala saklar, festivalin simgesi olan Hurri bogah rozeti hala takarim. Qorum'la ilgili olarak her zaman birlikte ta idi im bir ey vardir ki, o da Qorumlularm dünyanm hig bir yerinde bulunmayan kendilerine özgü o misafirperlik ve derin insan sevgileridir. Bundan dolayi bu ara tirmami Qorum halkmm sicak sevgi ve dostluk duygusuna ithaf ediyorum. Beni bu güzel Festivale davet eden saym vali evket Ekinci, Türkiye'nin en temiz kentlerinden birinin Belediye Ba kanhömi yapan Saym Dr. Turhan Kihgcioölu, Kultur Müdürü arkada im Ahmet Ertekin ve Müze Müdürü ve gene arkada im Ismet Ediz'e ve aralarmda ve sayelerinde Hitit dünyasma gözümü agtiöim tum Qorum halkma sonsuz te ekkürlerimi sunuyorum. Antik kentlerdeki halk sagligi ve temizlikle ilgili kurulu ve yapilara de^in ilk dü ünce, bende 1960'h yillarda ilk kez Italya'd^aki antik Roma kenti Pompei'yi ziyaretim sirasinda hasil olmu tur. Vezüv yanarda^imn gikardiäi küllerin günümüze kadar korudu^u ve hemen her eyiyle korunmu olan bu kentin derin bir gali ma ürünü sonucu ortaya Qikan altyapi kurulu lari ve görkemli yapilari beni adeta büyülemi ti. Kentin kuruculan her eyi derinlemesine dü ünmü lerdi; tavernalarm önünde kusma yerleri yapacak kadar incelikle planlami ti her ey. Her$eyden önce o zamanlar ne oldu^unu bir türlü bulup 9ikaramadi im bir manzara beni 50k ilgilendjrmi ti: ana yollarda muntazam arahklarla iki kaldinmi birbirine ba^layan ve ortalannda arabalarm gegmesine olanak 1. O bildirimin bir nüshasi basilmasi igin Qorum Kultur Müdürlügüne verili$tir. 186

saglayan oluklar bulunan ta gegit veya köprüler vardi. Daha sonra tarhigi Plinius'u okuyunca anladim ki, antik kentlerin ve dolayisiyla Pompei'nin sokaklari 9er-90p ve pislikle dolu idi ve yayalarm bu pisliklere diz boyu batmasini önlemek igin kar idan kar iya gegi lerde bu tür yaya gegitlerine gereksinme var idi. Bundan dolayi Pompei duvar yazilarmdaki "cacator cave malum" bizi a irtmamaktadir. Durum tum Eskigaö kavimlerinde, (HattuSa ve di^er Hitit kentlerinde muhakkak ki farkh deöildi. Ne var ki gevre kirlenmesi ve 90p sorunu (HattuSa'da o kadar büyük bir sorun yaratmamaktadir, keza burasi henüz modern turistlerin istilasma uöramami tir ve ekolojik denge henüz bozulmami oldu undan, örenyerlerini gezen veya oralari ara tiran insanlann dikkati henüz bu sorunlara gekilmemektedir. Yani biz modern insanlar Hattuäa'yi, aradan gegen binyillarm temizleyip anttiqi o fosille mi temizliqiyle görmekteyiz. Bundan ba?ka, sarp yamaglar, dereler ve yer yer yükselen kayahklardan olu an arazi yapisiyla Boöazköy- UattuSa'mn gevre temizliöi agisindan büyük avantajlan da vardir, keza böylesine bir arazi üzerinde kurulmu bir kentte yaqmur sularmin 90p ve pislikleri sokaklardan silip-süpürme olanagi vardir. Bu durum büyüsel bir benzetmede öyle dile getirilmi tir: "Yagmur sulan sokaklari nasil sidik ve pislikten antirsa" 2. Ayrica nüfusun o kadar kalabahk olmadiqi da dikkate alinmahdir, günkü Hitit Imparatorluk devrinde battusa'nm toplam nüfusu 15.000 civannda tahmin edilmektedir3. Antik kentlerdeki evlerde tuvaletler mevcut olmadiömdan kent sakinleri sokak, duvar kenarlan ve kent igindeki bo arsalari bu maksatla kullanmi lardir. Bu durum Boöazköy'ün Yukan Kenti gibi daqinik iskan yerlerinde bir sorun yaratmami olabilir. Ancak bu durum Büyükkale gibi sik iskan edilen ve etrafi surlarla gevrili yerlerde temizlik ve en ba ta bula ici hastahklar olmak üzere saghk sorunlan yaratmi olacaktir. Ayrica gay, dere, ge me ve kuyulardan sa^lanan igme sulan da kirlenmi ve halk sa^h^im tehdit etmi olacaktir. Hali vakti yerinde olanlarla ve kraliyet saraymm sakinleri evlerinde veya evlere yakin gevrede eski Roma'da igleri dolia denilen gübre yiqinlanna bo altilan lasana'lara benzeyen lazimhklar kullanmi olabilirler. Hititlerin günlük hayatmda bu konularda hemen hig bir ey bilmedigimizden filolojik ve arkeolojik verileri bu agidan de erlendirmekte büyük yararlar vardir. Unutmamak gerekir ki, Hititler devri Anadolu'sunda saglikla ilgili kurulu lar ve tuvalet sorunu da kültür tarihinin bir pargasidirve titizlikle incelenmesi gerekir. 2. KBo 10.45 ay. iv 37 vd. 3. C. Mora, SMEA 18, 1977, 227-241. 187

Konunun 90k geni tabanh olmasi nedeniyle sadece birkag yönüyle sinirlanmasi gerekecektir: 1. Hititlerde temizlik kavrami ve anlayi i 2. Kentlerde igme suyu ve kanalizasyon tesisleri 3. Insan di kilarmin atilmasi 4. Hitit kralmm tuvalete gitmesiyle ilgili olcjugu öne sürülen KUB 31.100 enstrüksiyon metninin deöerlendirilmesi 5. Arkeolojik malzemenin bu agidan deöerlendirilmesi 1. Antik gaä kavimleri iginde ritüel temizligje Hititler kadar önem veren gok az toplum vardir. Bu konuda yalnizca Ibranilerle kiyaslanabilir; Amerika'da bu konuda en az 4 adet doktora tezi yazilmi 4 ve gok sayida ara tirma yapilmi tir. ok iyi ara tirildigji ve iyi bilindiäi igin bu konuyu bir tarafa birakabiliriz. Ancak tekrar vurgulamak gerikir ki, Hitit temizlik kavrami sadece ve sadece ritüel anlamdadir. "pislik, kirlilik" demek olan Hititge sözcük papratar% 95 ritüel muhtevada, yani kan davasi, türlü hastahklar, veba salgmi, cinsel iktidarsizlik, kisirhk, askeri yenilgi, aile fertleri arasmdaki gegimsizlikler, evlerdeki kötü ve adi ruhlar, büyü, günah, ilahi öfke, ölü ruhlarinm insan ya amini alt-üst etmesi, insanlann sahtekarli i v.s. ile birlikte, onlarla yanyana kar imiza gikiyor. Hititler, kirlenme sonucu ortaya gikan müsibetlerden kurtulmada, tipki hastalik ve di er musibetleri defetmedeki yöntemleri kullanmi lardir ki, bu da büyüdür. Burada büyüsel yöntemler arasmda en yaygm kullanilan, kötülüqün ba ka bir ahsa aktarilmasi, temizleyici maddeler kullanilmasi, hasta insanin yerine vekalet eden bir ba ka ahsin kullanilmasi (Substitution), yalvarip yakarmak ve rü vet vermek suretiyle tanrilarin gazabini yati tirma, analoji büyüsü 5, gözle görülmeyen kötülüklerin somutla tirilmasi, yok etme, önceden korunma tedbirleri alma ve hasta ki iyi güglendirme gibi hem batil hem de yari tibbi yöntemlerdir 6, Konuyla ilgili gok güzel bir örnek KUB 7.41 + büyü metninde gözlenebilir. Bu metinde kullanilan yöntemlerden sadece pek azi tibbi ve empiriktir, geri kalani hep büyüsel ve telkin ile ilgilidir 7. Hititlere göre kirliligin kaynaqi sodomiyi de igeren cinsel ili ki, Sperma, tükrük, kan, ayba i, di ik (Sakkar-), hamilelik ve ölü ruhlari (akkant-, 4. (J. C. Moyer, The Concept of Ritual Purity Among the Hittites, P. D. Brandeis 1969, 50ff.; D. H. Engelhard, Hittite Magical Practices Ph. D. 1970 71 ff.; D.P. Wright, Dsiposal oflmpuri- ty in the Priestly Writings, 1984. 5. A.Ünal, BMECCJ 3, 1988, 74-85. 6. A. Ünal, Studies in Ancient Anatolian Magical Practice: The Hittite Ritual of Hatita$ u from the City of Hurma Against Troublesome Years, Türk Tarih Kurumu Basimevi 1992. 7. Engelhard 1970 71 ff.; Wright, 1984 30ff. 188

GIDIM) idi 8. Kirlilik, ayinlerin ihmal edilmesi, siyah büyük yapilmasi ve kirlilik ta iyan nesnelerle direkt temas edilmesi sonucu da ortaya gikabiliyordu 9. Hititge kehanet metinleri, kirlilik belasi eyin kaynak ve sebeplerini öörenmek amacina yönelik sayisiz fal sorulanyla doludur. Bazen ritüel temizlikle hijyenik temizlik arasmdaki farki ayirdetmek gok zordur. Buna örnek olarak dini bir ayin sirasmda oynadiklari rol gere ji peynir yiyen insanlara bir bakahm: Bir tür mayah peynir ate in igine atihyor ve bir deqnekle közün igine bastirihp, evrilip geviriliyor. Sonra metin öyle devam ediyor: "Sonra herkes bu peynirden bir parga ahr ve (birbirlerinin agizlanna) tikarlar. Yalnizca temiz peyniri yemeleri gerekir; kirli peyniri yiyemezler, onu yemek doqru deöildir" 11. Burada temiz peynirden kasit, kizartma esnasmda küle, köze bulanmami veya yanip kömürle memi peynirdir. Görülüyor ki, ba ka metin yerlerinde go^unlukla insan di i iyla ilgili olarak kar imiza gikan Saknuwantsözcüöü burada "kül ve köze bulanmi " veya "yanmi " anlamma gelmektedir. Bu ve buna benzer getrefil durumlar, ölü dillerin okunup do^ru olarak yorumlanmalanni zorla tirmaktadir. Babil dünyasmdaki BIT RIMKNere benzemesi gekeren yunaklar 12 veya banyo küveti denilen nesnelerin kazilarda bulunmu olmasi 13 ve metinlerde sik sik dini ayinlerin ba lamasmdan önce veya özellikle cinsi temastan sonra yikanma, yikama (arra-) ve banyo yapmaya (warp-) atiflarda bulunulmasi, Hititlerin ritüel temizlik yanmda fiziki ve hijiyenik temizli e de ayni önemi vermi olduklarmm bir kaniti olabilir; ne var ki budurum yanilticidir, günkü bu kayitlarm hepsi de ayinlerle ilgilidir. imdi gok titiz ve görünü te temizlik dü künü bir Hitit kralinm bir enstrüksiyon metninde su ta iyicilarina yönelik, temiz su ta imalariyla ilgili verdigi buyruklara bir bakahm: Temiz sudan buradaki kasit, suyun süzülmü ve insan killarinda ari olmasidir 14. Ayni metinde a^gilarin tannlara di ik (zakkar) ve sidikli (: du-ü-ur, iii 62ff.) yiyecek maddeleri sunmamalari buyrulmaktadir. Köpek ve domuzlarin mutfak aletedavatina yakla mamasi da istenmektedir (iii 64vd.); hititlerin günümüz Türkiye'sindeki gibi bu her iki hayvani da pis addettiklerini biliyoruz (bk. 8. J.C. Moyer, The Concept of Ritual Purity Among the Hittites, Ph. D. Brandeis 1969, 50ff. 9. D.H. Engelhard, Hittite Magical Practices Ph. D. 1970 71 ff. 10. A. Ünai, TH 6 1978 16f.; idem Hitit Saraymdaki Entrikalar 1983 8f. 11. KUB 45.49 iv? 8-10 (Bo 7051 vi? olarak, H. Otten, StBoT 15 (1971) 29). (8)... nu GA.KIN.AG IM-ZU Su-up-pa-a-e-eS (9) [az-jzi-kän-zi Sa-ak-nu-wa-an-te-eS-ma (10) [ÜJ-UL a- da-an-zi Ü-UL a-a-ra. 12. A. Sahnen, Die Hausgerate des alten Mesopotamien 1965, 7811.; Moyer Ritual Purity 85f. 13URUDU warpuwas veya warpuwas URUDU, metin yerleri igin bk. S. Koäak, TH 10 1982 244; J. SiegelovEa, Hethitische Verwaltungspraxis 1986 627. 14. KUUB 13.3; krs. ayrica kmk KUB 35.2 (+) KUB 35.4 iii 1-2'deki sag ve riton kayitlarryla. 189

fal metni KUB 5.7 öy. 35). Bir kez kirlenince artik temizlenmesi mümkün olamayan agagtan ve pi mi topraktan (GIR) kap kagagin atihp yok edilmesi gerekiyordu. Buna kar m madeni, özellikle tungtan kaplar temizlendikten sonra tekrar kullanilabiliyordu 15. Pis hayvanlann bu kaplan sidikleriyle kirlettikleri dü?ünülürse, bu temizlik yönteminin ta idi i anlam ortaya gikar. Hudut beylerine (BEL MADGALTI) yönelik enstrüksiyonlarda harman i gilerinin, siqir, kügükba? hayvan, at ve merkeplerin yerle im yerlerine sokulmalannin yasaklanmasmin^ benzer temizlik kaideleriyle ilgili olup olmadigini bilmiyoruz. Rahiplere yönelik ba ka bir enstrüksiyonda kraliyet mutfaginm temizligine deggin benzer emirler yer almaktadir (KUB 13.4). imdi tib ve hijiyeni agisindan su veya yemeklere kan an insan kil veya saglarmm bula ici bir hastahk ta^imadigi bilindigine göre, basit güncel ya amla ilgili ve herkesin kendiliginden dikkat etmesi gereken bu kurallarm dini yasak ve tabular ekline sokulmasini nasil agiklamak gerekecektir? Kanatimca tek agiklama yolu, Hititlerde hijiyenik kurallarm eksik olmasidir, yani bu tür olaylar güncel ya amda gok sik ortaya gikabiliyordu ki, bunlarm bizzat yasaklayici kurallarla önlenmesi gerekiyordu; pisliklerle dolu bir ortamda ise her zaman ula ilmasi güg dini, hijiyenik ve bedensel temizligin ulvi bir ideal olarak gok yüksek bir yeri var idi. Hitit tibbi ile uzun süre ugra ilarim ve yaptiqim ara tirmalar bir kez daha göstermi tir ki, Hititlerde kelimenin gergek anlammda M tib M denebilecek bir uygulama yok idi. M.A. Dingol tarafmdan ahsima kar i polemik konusu yapilan 17 Hititlerde gergek tib var miydi sorusuna bugün gene hayir diyorum ve aradan gegen 12 sene sonra Hititlerin tib konusundaki tek katkilari, bula ici hastahklann bulundugu kentleri bo^altmak oldugunu tekrarlamakla yetiniyorum 18. Modern anlamda tibdaki bu bo lu u büyük gapta büyücüler doldurmu tur 19. Hekimlikle ugra^an mütehassislar ise daha ziyade kocakari ilaglanyla tedavi yöntemleri uygulami lar ve Mezopotamya ve Misir tibbini körü körüne taklit etmi lerdir. Hastahklann tibbi esaslara göre tedavisinde bu büyücüler hekimlerden daha etkin idiler, günkü uyguladiklan yöntemlerin hig olmazsa bazilari yüzyillar boyu süren deneyim ve sinamalara dayaniyordu ve bundan dolayi tibba daha yakin idi20. Hititge tibbi, dini 75. DP. Wright, Disposal 105vd. 16. Bei madgaltia i 7-8, Von Schuler, HDA 1957 41. 17. Belleten 193 (1985) 6vd. 18. A. Ünal, Belleten 175 (1980)475 vd. 19. Detaylar igin bk. A. Ünal, BMECCJ 3 (1988) 52vd.; ve ayni yazar, Studies in Ancient Anatolian Magical Practices: The Hittite Ritual ofhatitaäsu from the City ofhurma Against Troublesome Years, Türk Tarih Kurumu Basimevi 1992. 20. C. Bürde, StBoT 19 1974; Ünal, Belleten 175 1980 485ff. ve Münih Üniversitesinde "Magie und Hausmedizin" konusunda 1989'da verdi$im ve baskida olan bildirim. 190

ve tarihi metinlerde sözü edilen 90k sayida hastahk ve vebalarm gergek sebebi muhakkak ki hijiyenik kurallara riayet edilmemesidir. Yalniz ne tuhaftir ki, metinlerde nesnel anlamda pisligin bu musibetlerin asil kaynagi olduguna dair hig bir kayit yoktur. Burada bozulmu gida maddeleri yedikleri igin zehirlendikleri anla ilan insanlan tedaviyi amaglayan Ammihatna'nm majik ritüelindeki duruma bir bakahm (KBo 5.2). Tamamen tibbi veya biyolojik olan zehirlenmenin tedavisinde tami tamma siyah büyü yöntemleri uygulanm itir. 2. Kentlerdeki igme suyu ve kanalizasyonlar Temiz igme suyu ebekeleri ve sulama kanallan dö^enmesi kent altyapi kurulu larmm aynlmaz ögelerindendir. Ta neolitik gaglarda ortaya gikan yerle ik hayata gegi sirasinda kent ve köy kurumuna uygun yerlerin segiminde su kaynaklarmm bulunmasi ilk artlardan birisi olmu tur. Dogal su kaynaklan ve rezervleri agismdan Bogazköy'ün avantajlan gok büyük olmu tur, günkü burada Büyükkaya ve Yazir Derelerine ek olarak ehir hudutlari igersinde Yerkapi'nm güneyindeki dere, Agag denizindeki kaynaklar, Kral Kapisi yakmmdaki modern ge me, Kizlarkayasi Deresi, Büyükkale'nin kuzey yamacindaki kaynak ve Büyük Tapinagin güneyindeki kuyu, Yerkapi'nm arkasmdaki ifah su kaynagi, Gölün Akkayasi yakmmdaki ge me gibi gok sayida su kaynaklan mevcuttur. Tum bu kaynaklar yil boyunca kurumamaktadir ve sulan igilebilfr. Iklim artlarimn bugünkünden farkh olmasi nedeniyle?i Eskigaglarda bu kaynaklann sayismm gok daha fazla oldugunda ku ku yoktur. Bu dogal kaynaklara ek olarak Hititler Büyükkale ve A^aQi ^ehirde bugün dahi görülebilen suni su depolan, sisternler ve kuyular yapmi lardir. Her türlü dogal ve su kaynagindan yoksun Büyükkale sakinleri igin bu sulann önemi gok daha büyüktü (bk. a a$ida). Metinlerde kentlere temiz su saglamakla ilgili kayitlar maalesef hemen yok denecek kadar azdir. Su -kanallan (amiyara- = PA 5, HIRITUM) yapimiyla ilgili kayitlar ne yazik ki tek anlamh degildir, yani bu kanallann temiz sular mi yoksa kanalizasyon te kilati igin mi yoksa kentlerin savunulmasinda kullanilan hendekler olarak mi yapildiklari belirtilmemektedir. HIRATUM'un Akadgada "kale hendegi" anlami vardir. Bundan dolayi bu kanallara belirli bir fonksiyon atfedilirken dikkatli olmak gerekir. Yukardaki enstrüksiyon metni ba kent yattusa'da Labarna kuyusu diye bir su kaynagmin var oldugunu belirtiyor ki, bu da herhalde Kral kapisma varmadan önce bugünkü modern yolun sag tarafmda kalan modern ge meyi besleyen su kaynagiyla ayni olsa gerektir. Labarna adi (Hitit büyük krallarmm kullandiklan ad) Büyükkale'deki kraliyet saray ve 21. Do$al gevre ve ormanlar, bitki örtüsü ve hayvanlar konusunda bk. A. Ünal, Or 54 (1985) 423 vd. 191

merkezine, yani Labarna'nin oturdugu yere yakinligi dolayisiyla verilmi? olabilir. Hitit kanunlarmm 25. maddesi küp, sistern veya gölet anlamlarindan birine tekabül etmesi gereken bir su kaynaöinm kästen kirletilmesinden söz ediyor. Ancak bu su kayna^min ne i e yaradigmi bilemiyoruz. Gene kanunlarda (madde 102) bir gölcükten kereste gahnmasi veya Belediye Ba kanlan (HAZANNU) enstrüaksiyununda (KBo 13.58 iii 18-20) bu gölcüklerin temizlenmesi kayitlarmm gergek anlamlan muammahdir. Bu kurulu lardan hig olmazsa bazilarmin hayvanlarin su igtikleri yalaklar veya igme suyu sa$layan ge meler olduklari kabul edilebilir. Hititge'de genel anlamda "pmar, ge me, kuyu, su kaynaäi" anlamina gelen altanni-, TÜL, wattaru- v.s.'nin kentlerdeki temiz su kaynak ve ebekeleriyle ili kiye gegirilememesi hem dü ündürücü, hem de üzücüdür. Zaten genellikle höyüklerin tepesinde veya sarp tepelerin zirvesinde kurulmu olan Hitit kentlerinde, su pompalama teknigi veya su kemerleri in ati olmadan, akar su saglama olana^min kesinlikle olamayacagi agiktir ve bundan dolayi filolojik ve arkeolojik malzeme arasmda su ebekeleriyle ilgili kayit araminin bo una oldugu kabul edilmelidir. I te Boöaköy'ün Akroplü Büyükkale böyle sarp bir tepe ve kayahk üstünde yer almaktadir. Ancak Bo^aköy Güney Kale'de 1990'da agiqa gikarilan büyük^fcjavuz ve 1991 sonbaharmda bu havuza kent di indan su sa^layan ta su kanallannm ke fedilmi olmasi bir istisnadir ve gelecek ara tirmalar bu büyük havuzun ne i e yarami oldu^unu gösterecektir. Yalnizca kentlerin tepe veya höyük ete^indeki yerle im yerlerinde veya gogunlukla kent surlari di inda kalan a a i ehirlerde su kanal ve ebekeleri kurmak mümkün olmu tur. Bu kisimlar ise Hitit arkeolojisinde maalesef üvey evlat muamelesi görmü, hemen hig ara tirilmami sahalardir. Bu konuda da gene ilerdeki ara tirma souglarmi beklemekten ba ka garemiz yoktur. Oyle gözüküyor ki, gerek metinlerde ve gerek yukarda sözü edilen Güney Kale'deki kanal ve havuz di indaki su kanallanyla ilgili tum arkeoloji buluntulann kanalizasyon sistemi olarak yorumlanmasi gerekecektir. Bei madgalti enstrüksiyonuna göre yunaklar, "sakiler ikametgahi" ve "Kapi Yapisi" ile ilgili olarak gegen ve ya bu evlere temiz su sagjlayan veya bu evlerdeki kirli sulan antmaya yarayan (bei madgalti A ii 21-23) ve A. Kammenhuber tarafmdan yanh hkla G'SPISÄR/SEN ile identifiye edilin G Sartahhi- 22 ve G, SPISÄN 23 sözcüqünün anlami kesin olarak sadece eger bu kanallarin kaynagi bizi temiz su kaynaklarina götürürse igme suyu kanallan olarak anla ilmahdir. 199Vde Güney Kale'de bulunan ve 22. A. Kammenhuber, HW2 s.v., s. H.A? Hofner, BiOr 40 1983 416. 23. Sedat Erkut'a göre bu Sumerogramm Hititge karsihgi bufrurtalla-'dir, belleten 199: 11 ff. 192

bizi bir gün BoQazköy'ün güneyindeki temiz su kaynaklarmdan birine götürecek olan su kanah buna en güzel örnektir. Ancak burada da kar imiza gikan soru, bu kanalin beslediöi büyük havuzun acaba igme suyu tesisi mi, yoksa bir kültle mi ilgili oldu udur. Görüldügü gibi muammah sorularm ardi arkasi birtürlü gelmiyor. 3. Insan di iklannm antilmasi sorunu: Tuvalet artiklarmm bertaraf edil- 'mesiyle ilgili kayitlarm Hitit metinlerine gegmi olmasi beklenemez. Elbette bu konuda bazi kayitlar vardir, ama bunlarm muhtevasi agik deöildir. Bu konuyu ara tinrken biz semasiyolojik bir grup olu turan u sözcüklerin metinlerdeki igeriklerini ara tirarak i e ba ladik: arra- "yikamak, yikanmak", husselli- "kil, balgik gukuru" (bk. a a$ida), kamar - "sigmak", DUGkalti- "lazimlik, heia, gullakuwant- "?"2*, gullantfi) 2 *- g u. lant(i) "lazimlik?)", paprai- "kirlenmek", papratar "kirlilik", akkar-/zakkar- "di ik, ters", sakniyavsaknuwant- "sigmak" 26, alpa- "köpek pisiiqi",: dur "sidik"27, GlS U2.A "sandalye, oturak", warp- "banyo yapmak". Ne yazik ki, bu kelimelerden gok azi konumuza i ik tutabilecek bilgileri vermektetir ve biz bu ara tirmamizda sadece az sayidaki bu kelimelerle ilgileneceäiz. Burada hemen hussellithussulli- kelimesinin konumuz di^mda tutulmasi gerekti^inin vurgulanmasi gerekir, keza, a a jida görüleceöi gibi bunun septik gukurla hig bir ilgisi yoktur. Konuya, normal insanlann günlük ya amiyla ilgili olmamasina rahmen kraliyet muhafiz askerlerinin tuvalete gitmelerini siki kurallara ba^layan me hur IBoT 1.36 i 33vd. ME&EDI entrüksiyonundan ba layahm: bir pasajla IBoT 1.36 i 33/47: LÜME EDI-ya-kän Zl-it a-a -ka [Ü-UL-pät pa-iz-z]i ma -a-na-an-za-kän (34) e-e-hu-na-an-za-pät ta-ma-a-a$-zi na-a[ A-JNA LÜME EDUTIM hu-u-ma-an-da-a-a$ (35) EGIR-an hu-wa-a-i nu-u - i ku-is LÜ[ME E]DI pi-ra-a$- i-it ar-ta-ri (36) nu-us-si te-iz-zi DUG cal-ti-ya-wa kat-ta-an pa-i-mi a-pa-a-sa p,a-ra-a da-me-ta-ni (37) L^MEäEDl te-i-zi a-pa-a pa-na-a LUÜtar-ri-ya-na-al-li te-is-zi (38) L ütar-ri-ya-na-al-li-i$-ma Wdu-ya-na-al-li te-iz-zi (39) Wdu-ya-na-alli-i$-ma A-NA UGULA 10 MESEDI te-iz-zi ma-a-an LÜME EDI-ya (40) ha-an-da-it-ta-ri A LÜME EDI-as [hi-i-]li e-e$-zi na-a[t 24. T.S. Frymer-Kensky, The Judigial Ordeal in the Ancient Near East I, Ph. D. Yale 1977 234; J. A. van Windekens, ArOr 57 1989 336. 25. Krs. H. C. Melchert, JCS 35 1983 138ff. bu kelimeyi KUB 7.1 i 1 vdt'ina dayanarak ortasmda tuvalet vasifesi gören bir delik olan bir oturak olarak anlamak istemektedir; ancak ^^gullanti- ekmek adinm (KBo 10.37 i 22, iii 18, 29, H.A. Hoffner, Alimenta 1974 205 vd.) böyle bir yoruma karsi oldu u kesindir; Hititler gibi sembolik kavramlara düskün bir toplumda tuvaletle ilgili bir kelimenin bir ekmek adi olarak ta kullanilmasi nasil agaklanabilir? 26. J. Friedrich, ArOr 6 1933 265ff.. 27. J. Puhvel, Fs Laroche 1979 297ff. 193

UG1ULA [10 MEäEDl] (41) A-NA GAL MESEDI-ya ar-nu-uz-zi DUGkal-ti-ya-wa-ra-aS kat-ta-an pa-iz-zi (42) GAL MESEDI te-iz-zi pa-iddu-wa-ra-a ma-a-an-za-kän ga-ma-ar- u-wa-an-za-ma ku-in tama-a -zi nu a-ra-as a-ri te-iz-zi (te tar) (44) nu-u$-$a-an a-pa-at-ta A-NA GAL.MEäEDl a-ri e-e-hu-na-wa-ra-a pa-iz-zi (45) nu GAL MESEDI te-iz-zi pa-id-du-wa-ra-a$ L ÜME EDI-ma mu-is Se-hu-na pa-iz-zi (46) DUTU^i - a-an-za kap-pu-u-iz-zi nu-us- a-an e-e-huna-a - a ut-tar l-na ^GAL L, M a-ri (47) Zl-it-ma-aS-kän pa-ra-a Ü-UL pa-iz-zi 28 : "Nöbetgi kendi iradesiyle di anya (kügük abteste) [gitmesin]. E er o siki irsa, di^er nöbetgilerin arkasindan gegsin ve (bunu) yakmmdaki [nöbletgiye bildirsin: Tuvalete gitmem gerek*. Bu (nöbetgi) bu iste$i di^erine ula tiracak, o da bir üügüncüsüne ula tiracaktir. Ancak ügüncü ada onba iya iletecektir. E er nöbetgi subayi orada bulunuyor ise, yani nöbetgiler avlusunda ise, onba i (haberi) nöbetgi subayina da iletecektir: 'O (nöbetgi) tuvalete gitmek istiyor'. Nöbetgi subayi 'gitsin!' diyecek. Ama e er onun büyük abdesti gelmi se, biri di erine söylesin, (ta ki haber) nöbetgi subayina vanncaya dek: '0 büyük abdeste gidecekmi '. Nöbetgi subayi 'gitsin!' diyecek. Kral tuvalete giden nöbetgiderin adlarini) bilmek ister; bundan dolayi büyük abdeste gitme olayinm saraya rapor edilmesi gerekir. (Sakm hig im) kendi iradesiyle tuvalete gitmesin!" Bu metinde sözü edilen tuvalet mü temulatma "kap, lazimlik" (DUGkalti-) deniyor. Ancak DUD kalti-'nin dini ayinler sirasinda ba ka pratik maksatlar igin kullanildiäma dair elimizde gok sayida kanitlar var. Tuvalete gitme meselesinin bu enstrüksiyonda bu kadar detaylara vanncaya kadar i lenmesine gelince: Bunun sebebi herhalde her toplumda yaygm olan bir ah kanhkla ilgili olacaktir, yani askerlerin tuvalete gitme bahanesiyle kaytarmalanni ve asil görevlerini ihmal etmelerini önlemek. Ikinci metin yeri gok kinktir ve "Falan falanm tuvalete gitmesi gerek" cümlesinden ibarettir 29. Ügüncü metin yerimiz bir ayin metninden gelmekte olup daha detayhdir ve bundan dolayi yakinen incelemeye de er 30. Ben burada sadece metinle ilgili kendi yorumumu verecegim, Güterbock Lebrun, Puhvel ve Moore'un ileri sürdükleri varsayimlarla uöra mayacaöim 31 : 28. En son H. G. Güterbock-T. P. J. van den Hout tarafmdan yaymlanmistir: The Hittite Instruction for the Royal Bodyguard 1991, 8vd. 29. KUB 35.132 iii 7. 30. KUB 30.31 + i 1vd. 31. R. Lebrun, Hethitica 2 1977 95, 110; J. Puhvel, Fs Laroche 3031; G.C. Moore, JAOS 102 1982 180. 194

Bu kuitman-kän DUTU-uS upzi nu LUGAL SALLUGAL SALLUGAL URUyattuSi Sakniyanzi na-at-za arhayan eäandari mahhan-ma-kän DUTU-uS upzi ape-ma INA URUKizzuwatna INA E D KUR ESinapSiya katmaräitti mahhan-makän ANA UD M 21/2 kupeääar 5 wak ur paizzi nu-za LUGAL SAL.LUGAL warpanzi namma apedani UD-ti UL kuitki ienzi metin yeri kraliyet giftinin (HattuSa'dan Kizzuwatna'ya (Adana bölgesi) yapacaklari dini bir geziyle ilgilidir. Pek fazla algilayamadicjimiz tuhaf bir takim dini nedenlerden ötürü, kraliyet ailesinin nasil, ne zaman ve nerede abdeste gidebilecekleri kurallara ba lanmi tir. Onlarm tuvalette ayn ayn oturmalari gerekti i dahi vurgulanmi. Bo^azköy'den Adana'ya yapilacak bir kült seyahatinin en az üg gün süreceqi dikkate almdiginda, bu kurallarm sadece gezinin ba ladi i HattuSa ile, bitticji Kizzuwatna'yi kapsamif olduqu kesindir, yani iki istasyon arasmdaki konaklamalar dikkate almmami tir. Durum böyle olunca, Güterbock'un yapti i gibi, HattuSa-Boöazköy'de bir "Kizzuwatna mahallesi"nin varhäini öne sürmek veya Moore'un yaptiqi gibi cümlede öznelerin de i tiäini veya Puhvel gibi burada "lmparatorlu un arasinda mikrokosmik bir gezi M kabul etmenin yeri kalmayacaktir. Konumuz istasyonlan agisindan bu metin yerinin asil önemi bu detaylar degil, HattuSa'da ve ba ka yerlerde kral ve kraligenin ayn ayn oturduklan tuvaletlerin bulundugudur. Bundan, ba kent HattuSa'da modern anlamda kadm ve erkek tuvaletlerinin bulundugu sonucunu gikarmak ibraz geli kili olabilir. Tapinak ve tapinagm bir kismmi olu turan äinapsi- evinde bu türden tuvaletler yer almi olabilir, günkü kraliyet gifti gün dogu unda orada tuvalete gidiyorlar. inap i- anlami pek bilinmeyen Hurrice veya Kizzuwatnaca bir kelimedir32. Laroche bu sözcügü "kapi binasi, propilon" 'hilammar) ile e^itlemektedir 33 Detayh bir gali ma F. G. Pieri tarafmdan yapilmi sa da, bu bayan SmapSi-'nin hamile kadmlarla ilgili olarak bir yapmm bir bölümü mü, yoksa tapmaklann bir pargasi olarak yer alti dünyasiyla mi ilgili oldugu arasinda bir karar verememektedir 34. Ba ka bir metin ise ayin metinlerinden gok yakmdan tanidiöimiz GAL (Hititge a uzeri-) igki kabinin dahi gerekti inde lazimlik olarak kullanildigm yazmaktadir. KUB.10.60 1-6'da ise yorumlanmasi güg bir kayit vardir: LÜMES GiSßANSUR SaknaS parsur LUGAL-i tianzi LU.MES W alahhiyali harharae KÜ.BABBAR walhi udanzi [...] pessiäkanzi. Buna göre tannlara M di iktan yapilmi bir türlü" ( akna ) sunulmaktadir. Ne var ki defalarca vurgu- 32b A. Goetze, Kizzuwatna 1940 6 altnot 22. 33. LH 1980234. 34. La Colombaria 47 1982 3ff.; bk. ayrica G. Beckman, StBoT29, 1983, 113. 195

ladigimiz gibi, ritüel temizli e bu kadar dü kün Hittitlerin böyle bir eyi yapmayacaklari kesin oldugundan, buradaki Sakna-kelimesi igin ba ka bir anlam kabul etmek gerekecekti 3 5r. 4. Son olarak a a ida imdiye kadar ba ka bir benzeri bulunmayan, yanh hkla tum ara tirmalarda kralin tuvalete gitmesiyle ilgili görülen, tuhaf ve ünik enstrüksiyon metni KUB 31.100 ile ilgili kendi yorum ve dü^üncelerimi sunacagim. Yani bu metni arkeolojik agidan okuyup yeniden degerlendirecegim. A agida görülecegi gibi gok önemli ve degjerli yeni kelime ve yorumlarla kar ila aca iz ve metnin imdiye dek belirlendigi gibi kraho tuvalete gitmesiyle hig ilgili olmadigi hemencecik görülecektir. Gergekte KUB 31.100 CTH 275 ebediyete intikal edecek ekilde in a edilmesi buyurulan ve nasil bir yapi oldugu bilinmeyen bir yapiyla ilgili bir enstrüksiyon ve protokol metnidir 3 6 ; H.G. Güterbock ve diger ara tiricilar tarafindan ileri sürüldügü gibi kralin di iäinm bertaraf edilmesiyle 3? hig ili kisi yoktur. metin daha ziyade ba kent HattuSa'nm Büyükkale'sinde göpler veya küllerin (haä(s)u-) temizlenmesi sirasmda dikkat edilmesi gereken konularla ilgilidir (bk. a a ida). A a$ida önce metnin transkripsiyonunu verecegim, sonra da yorumunu yapacagim: KU0B 31.100 öy.? 1/26: x-x-za-ma ku-it-laa[h-... ] (2) ku-i-e-e$ nu veya merdiven beklenebilir) (3) [EG]IR-pa-ne-u-wa-ah-ha-an e-e -tu (es) [...] (4) a- a-an-du namma Se-ir li-e x[-...] (5) nu-ut-ta EGIR-an ar-ha li-e x[-...) // (6) URUy a - at-tu-si-ya[kä]n ku-e-ku-e x[-...] (7) hu-u-ma-an-da-a-a$ EG[IR-a]n ar-hu-ut [...] (8) ü-e-te-e -kän-zi na-at EGIR-an [ar-hu-ut...] (9) hute-ik-ki-is-kan-du (hutekka-, hutekisk-, Dressler 235) ü-e-te-e$-kä[ndu...]//(10) na-at A EGIR.UDMI u2-e-tum-mar e-e$ru :..] (117 hu-u-te-ik-ki-i kan-du (hutekka] EGIR-an-da-ma [...] (12) ma-ak-nuu -kän[-du] // (13) n[am-m]a? ku-in [...-]ar-hi-in x[-...) (14) hu-u-i - kän-d[u...]- a-at-ta[-...] (15) nu[-za] ar[-...-h]u-u-ma-an-ti-ya QA- TAM-MA [...] / / (16) l-na E UR(Uy a -ad-du- u-an an-d]a? ku-i-e-e$ DUB na-as a-ra-ah-z[e-na-...] (17) nu-u$ tal-za-a[h-h-an-z]i zi in-ni [zinna] nam-ma A S-TU kä.gal-a[z...) (18) ku-i-e-e$ x-x-x-as? a- pu-u-u$-$a ü-e-te nu-u$-kän x[-...] (19) [l] -TU KÄ.GAL-x-x-aS l-na E URUHa-ad-du-Sa-an an[-da...l (20) [a-r]a-ah-ze -na[-...]x-a-se hapal-li-ya-an-da na-an[-...] (21) [na-a)t hu-u-m[a-a]n zi-in[-ni (zinna)] 35. Krs. Moyer, Ritual Purity 7, KUB 13.4 iii 80 ile ilgili olarak; E. Neu, StBoT26 1983 154 Anm. 458; Puhvel, op. cit. 302 ise bu metin yerini tamamen baska yorumlamaktadir. 36. A. Ünal, Belleten 205 1989 1470 ve 34. RAI Istanbul, Ankara 1992. 37. Oriens 10 1957 353; cf. also W. Dressler, Studien zur verb. Pluralitat 1968 235f.; Moyer, Ritual Purity 74, 88; Pieri, La Colombaria 47 29ff.; CHD s. v. maknu-, 196

// (22) [ma-a-an ü]-e-te-e -ki-si? (wete) is-ki-i$-ki-ak-ka? u[-...] (23) [...-) x-x hu-it-ti-ya-an-zi na-a$ an-da [...] (24) [...] hu-u-te-eskän-zi or hu-u-ru-te-e$kän-zi (huldai- veya hurutai-?) [...] / / (26) [ma-a-an-z]a hu-it-ti-ya-u-wa-a[n-zi zi.in.ni?] (27) [... u-wa-a]n-zi ziin-n[a...](28)[...]-x[-...]kink KUB 31.100 ay. (1) [...]-xan[-...] (2) [...] li-e ku-i$-ki i-iä-kat-ta [...]// (3) [...] ha-ah-ra-an-na-as-sa GISTIRHI.A GIS <IRI 6H[I.A...J ( 4 ) [.b..] na-a$ T LHl.A. A ku-ut-ta-a (kutta) EGIR-an Sa-ra-a x[-...] (5) [...i]t-ri-na-ya? e-ir l-na!hur.sag-na-a-za[...] (6) [Sal-la-i hu-u -Se-el-]li-ya-ya- a-an38 an-da li-e ka-ma[ar-su-...?] (7) [l-na URUH a -add]u-sa-kän an-da li-e pe-e$-si-i [-ten] // (8) [nu] ka-ma-ar-su-wa-as ud-da-ni-i (uddar) me-ik-ki na-ah-sa-an-t[e-e e-es-ten] (9) [nam-m]a-kan URUya-at-tu- e-ir ha-assu-us li-e i[ -hu-wa-at-ten] (10) [n]a-as-ta [ha-a ]- u-u kat-ta Sal-la-a-i hu-us-si-li-pät 39 [is -hu-wa-at-ten?]^// (11) nam-ma ku-i-e-e ku-i-e-e$ ku-e-lu-wa-ni-es e-in E.G[AL...] (12) ku-i-e-e$ nam-ma ku-i-e-e$ ku-wa-pi nu-us hu-u-ma-an-du[-u...] (13) wa-na-al-li-i -kän-du 41 is-tal-i-i -kän[-du] // (14) [Su-me-eS- ]kän ku-i-e-e$ ku-i-e-e$ g «5KIRI6.GESTIN32HI.A Gi$ t i-i-e[-es-$ar (tiessar)] (15) [...] Se-ir na-at hu-u-ma-an-da wa-ah-nu-ma-an[-du] (16) [... G lsti-i-e-e - ar hu-u-ma-an x-mi-ya[...] (17) e-e[s-tu? (e )... -Siu-ma u-u-ri-ya-u-wa-an-z[i...] // (18) x-x[-...is]-ha-ma-an-te-e x[-...-]x[-...] (19) x-x-[...]-x- x a-ra-ah-z[e-na-...] (20) x-x[...-]x-x-x[-...] (21) x-[... (22) x-x[-...] (23) ha-x-x-x[-?] (24) [...-]x[- ] kink Yukarda transkripsiyonu verilen KUB 31.100 maalesef bize 90k kötü korunmu olarak gelmi tir. Tabletin sathi tamamen a mmi ve silinmi oldugundan bazi yerlerin okunmasmda gok güglük gekilmektedir. Sik sik tekrarlanan gabalar sonucu bu kink tableti en dogru ekilde okuyup a a jida verecegim igerigini degerlendirdigimi saniyorum. Tabletin ba ka bir benzerinin olmamasi nedeniyle güglükle okunabilen kelimelerden bazilari ya sadece bu metinde bulunmakta (hapax) veya dicjer metinlerde gok az yer almaktadir ve bundan dolayi yorumlanmasi ve anlam verilmesi zorla maktadir. Bu kelimelerden bazilari unlardir: hutekkavhutetisk- öy. 9, talzah-(?) öy. 17, happalliya- öy. 20, huldai- veya hurutai-(?). 24, kueluwana- ay. 11, wanallai- ay. 13, Suriya- ay. 17. A agida bunlarin bazilarina anlam vermeye gah acagim. Iyi bir talih eseri unu anhyoruz ki, metin bir de il birden gok konuya ili kin olarak buyruklar vermektedir. Kink ve öktü korunmu? bu haliyle metnin tarn 38. -identiye partikeli -pät yüzünden buselli-'nin daha önce zikredilmis olmasi gerektiginden ve satir 10'a dayanarak tamamlanmis ve okunmustur. 39. J.Puhvel, Fs Laroche 1979 303 "büyük kraliyet septik cukuru" olarak ceviriyor. 40. i$ iuwai- igin bk. asa$ida. 41. wanallai- Hein LA. Hoffner, JCS 29 1977 152 n. 3'de geviri vermemektedir. 197

bir gevirisini vermek mümkün olmadigindan, geni yorumlu bir özetini verecegim: Metin en ba ta bir veya bir gok kentlerdeki yapilarm in atiyla ilgili buyruklar igermektedir 42. Tarafimdan i lenen baka biryapi ritüelinde 43 uzun boylu i lenen dam kiri?lerinin gatiya gekilmesi konusuna burada da yer verilmi tir. Yasaklanan veya deginilen konular arasinda, muhtemelen kutsal olduklan igin ormanlarda defi ihtiyag etmek (ay. 5vd.), HattuSa'da tuvaletlerin ziyaret edilmesi, göplerin temizlenmesi sorunu, ki m ocaklarda biriken küllerin atilmasi (bk. a a ida) ve su depolarmin yapimi gibi saglik ve temizlik gibi gok geni kapsamh konular vardir. Ay. 5vd.'mdan itibaren tutarh bir geviri vermek mümkündür: "Daga [gidip] (oradaki) [büyük gukulra bü[yük abdest yapmasmlar]. [Di iklari da HattuSa kenti] igine atmas[mlar]. [ imdi] büyük abdest konusunda gok dikkatli olunuz. [Bunun di ]mda ocaklarda (biriken külleri) a^agidaki büyük kil gukuruna atmayin. Ayrica saray [gevresinde mevcut] veya ba ka yerlerdeki su depolarmin [bakimmi iyi yapm] ve onlan(n tabanlanni) ta la kaplaym 44 ; onlari tesfiye ve stabilize edin 4 5. [Sahibi bulundugunuz) üzüm baglan ve meyve bahgeleri[ne tuvaletinizi yapabilirsiniz(?]. Tum [di iklan] bahgelere [ta isinlar]". Yukarda verdigim tercüme, imdiye kadar verilen di er bilim adamlarininkinden tamamen farkhdir, bundan dolayi, nigin böyle gevirdigimin bazi yorumlarla belgelenmesi ve gerekge gösterilmesi gerekir. Bundan ba ka, burada gegen bazi kelimelere de biraz daha yakindan bakmamiz gerekir. Bu kelimelerin en ba mda ha-a -Su-uS (ay. 9, 10) olarak yazilan hassu-/ haäsa- gelmektedir. Bu kelime metnin tum olarak degerlendirilmesi ve yorumlanmasinda anahtar rolü oynami tir. Bu kelimeye atfedilen anlam degi tigi anda her ey altüst olacak, metnin niteligi tamamen de i ecektir ki, a agida ortaya gikacak sonug tarn budur. Güterbock bu kelimede Sumerce LUGAL "kral" kelimesinin ilk Hititge silabik yazih mi (ha u-) görmek istemi? 46 ve bu kanismi, Hititge sözlücjüne sokmasi igin J. Friedrich'e bildirmi se de, Friedrich takdire deger bir uzak görü lülükle Güterbock'un bu görü üne sözlücjünde yer vermemi^tir 4?. 42. Krs. benim müteakip altnotta verece$im bir makaleme baslik teskil eden "ebediyette intikal edecek sekilde insa edeceksin!" kaydi. 43. KUB 55.25 + Bo 7140, A. Ünal, JCS 40, 1988, 98vd.; Belleten 205 1989, 1472vd. 44. wanallai-, bk. asagida. 45. istalk-, gene bk. asagida. 46. Oriens 10, 1957, 363. 47. HWs.64. 198

Ne var ki bir 90k bilim adami Güterbock'un görü ünü benimsemi lerdir 4 8 ve bu yanli yoruma dayanarak sözüm ona "kraliyet 9ukuru"nun yapih ekli, onun yattusa'daki konumu ve kil veya kerpi9 9ukurlarinm ayni zamanda tuvalet veya septik 9ukur olarak da kullanilmasi konusunda hig de gereksiz tezler geli tirmi lerdir. J. Puvel ben bu ara tirmani bitirdikten sonra yaymlanan sözlüfijünde 49 kelimeyi en son dogru olarak has(s)- "küller" altmda ele almi ve kendisinin de katkisiyla imdiye kadar verilen yali yorum ve polemiklere hig yer vermemi tir; tabii e$er bunu yapmi olsa, en ba ta kendisini tenkid etmesi gerekecekti. Ayrica dogru olarak KUB 31.100'deki hassu- sözcügünü de artik "kral" altina almami tir. hassu-'nun kral anlamma gelemeyecegi konusunda gok sayida ipuglan vardir. En ba ta, LUGAL'm silabik yazili i niye KUB 31.100 kink dökük bir enstrüksiyon metninde yer aisin? Enstrüksiyonlarda hep krallar buyruk veren ki iler olarak kar imiza gikarlarken, niye bir ba ka birisi kralin tuvaletiyle ilgili buyruklar versin veya eger bu ahis bizzat kral ise niye kral kendisine dönük buyruklarda bulunsun? Bunun di mda hassu-'nun yüklemi olan fiil kink oldugundan, burada hangi kelimeyi tamamlayacagimizi, yani hassu- ile ne yapildigini bilemiyoruz. Buradaki ha u-/ha Sa-'nm gergek anlammi belirlemede ve onu takip eden fiilin tamamlanmasinda en önemli ipucu, KBo 23.42 i 8 ritüel metninden ve onun duplikatindan gelmektedir. ha-as-su-us l-na A$RI (KBo 24.57 i 8 A RI yazmiyor) h[(u-us-8u-ujli iä-hu-w)a-an-zi] 50 "ha u-/ha a-'yi kil gukurunun igine dökerler". Bu metin yerinde cümlenin nesnesi olan kralin "dökülmesi" olanak di i oldugundan, burada ocak veya kül sözcüklerinin gogul eklini görmek akla en yatkmi olacaktir. Bu metin yerine göre ocagm ihtiva ettigi küller, kurban masasi ve tabanin süpürülmesiyle biriken diger artik ve göplerle birlikte bo altilmaktadir. Ölü ritüellerinde de benzer bir durumla kar ila maktayiz. Burada da ha a- "ocak" veya "kül, ger göp" anlamma gelmektedir: ha-as- < u-> us-ma SAL U.GI Sara dai nu SAG.DUMES [ANläE.KUR.RAMES SAG.DU GUDULA kuuwapi warandat nu=u apiya is-hu-u-wa-i KUB 39 14 i 13-15; SAHARME - U. ma Sara danzi nu SA[G.DUME AN E.KUR.RAME5][SAG.DUM]ES GUDMES kuwapi 48. Hoffner, Moyer, Puhvel, Pieri; J. Tischler, HEG 2 1978207 gibi. 49. HED3, 1991,210. 50. Transkripsiyon icin bk. M.Salvini I. Wegner, ChS 1/2 1986 131, 149; ayrica V. Haas, UF 11 1979 343. 199

warandat nu-u apiya i -hu-u-w[a-an-zi] 51 ; na=a ta Sanhanzi SAbARHiA-u para ishuwanzi 5 * Bir adim daha ileri giderek J. PuhvePin ha$(s)-/ha Sa- "kül" altma aldigi isimden baqimsiz ba ka bir kelimenin varli^m da öne sürebiliriz 53. Ayrica hassa-'nm Sumerogram SAHAR "toz" ile de i mesinden hareketle, bunun SAHAR'in fonetik okunu u oldu^unu, bunun da ocak anlamma gelemeyip, oca^m muhteviyatmi, yani odunlar yakildiktan sonra geriye kalan kül, kömür ve göp artiklarmi tanimlayabileceöini öne sürebiliriz. SAHAR'in döküntü "ganak-gömlek kinklan" anlami oldugu biliniyor 54. Günümüz Türkiye'sinin kirsal kesimlerinde ocaklarm gegici göplük olarak kullanildiäi, taban süpürüldükten sonra biriken toz ve göplerin toptan atihncaya kadar gegici olarak burada toplandi^i dü ünüldügjünde, bu durumun gayet mantiki olduqu anla ilir. Maalesef Hitit ocaklarmm mimari yapisi ve ekli konusunda pek fazla bilgimiz yoktur. Bir metinde oca^in dort kö esinden söz edildiöine göre 55, ocaklar herhalde dörtgen eklinde idi. Hitit ocaqinm filolojik ve arkeolojik yönden incelenmesi bir doktora konusu olabilir. Hitit ba kentinin akropolü Büyükkale'de ocaklardaki kül ve kömür artiklarmin bo altilmasi gibi ilk baki ta basit gibi gözüken bir konunun nigin bir enstrüksiyon metnine konu olduqu gayet agiktir. Ilk ba ta Bo^azköy'de uzun aylar hakim olan so uk ki ve iklim ko ullarmi göz önünde tutmahyiz. Büyükkale sakinleri buradaki büyük ta yapilari isitabilmek ve yemeklerini pi irebilmek igin gok miktarda yakit odununa gereksinme duymu olacaklardir. E er küller usule uygun olarak dökülmez veya atilmazsa, sorunlar gikacaktir ki, bunlarm en ba inda sokaklarin kirlenmesi ve tozlanmasi gelecektir. Özellikle yaqmursuz yaz aylannda rüzgar bu külleri savuracak ve tum yapilann tozlanip kirlenmesine neden olacaktir. Ayrica küllerle birlikle sokaklara dökülecek yanan kömür artiklan (kor), oldukga sik iskan edilmi bu yerde yangmlara da yol agabilecektir 56. Hitit krallarmm HattuSa'da yangin tehlikesine kar i nasil titiz davrandiklarini, Belediye reislerine yönelik buyruktaki u emir agikga belirtmektedir 57 : 51. KUB30.24a + KUB34.65 i21-22, HTR s. 58. 52. KUB 7. 4 9: 2-3 Otten, age. 127; H.A. Hoffner, AlHeth. 1974 44; A M. Jasink, M e s o p o t a- mia 13-14 1978-79 219 Anm. 31. 53. Krs. H. Berman, The Stern Formationof Hittite Nouns and Adjectives P. D. University of Chicago 1972 40, KUB 39.14 i 13'deki ba-as-us* hakkmda ve M. Popko, KUB 58 Inhaltsübersicht nr. 68 satir 6. 54. Otten 1. c; en son da A. Ünal, SMEA 24 1984 74 n. 9. 55. halhaltumari-, KBo 19.128 iii 28. 56. Krs. bei madgalti enstrüksiyonu... ve fresta- evindeki yangin tehlikesiyle ilgili olarak KBo 16.52 öy. 2vd., A. Ünal, Belleten 163 1977, 440vd. 57. KBo 13.58 ay. 27ff., Ünal, yae s. 339vd. 200

"Buna ilaveten, (HattuSa'da bulunan müfetti, nöbetgileri (normal) nöbete veya birinci nöbete gaqinrsa, ate i söndürün. (E er) ortanca nöbete ga^irirsa, ate gözetim altinda tutulsun". Tapmak enstrüksiyonu KUB 13.4 iii 46vd. da öyle der: "Buna ilaveten, ate konusunda gok dikkatli olun. EQer tapmakta bir bayram (var) ise, ate i gok (dikkatlice) gözetim altinda bulundurun. Gece olur olmaz ocakta kalan ate i suyla iyice söndürün. E er urada burada ate veya kuru odun (kalmi sa), onu söndüren kimse (iyi söndürsün). (E er) tanrinm tapinaqinda bir yangin 58 gikarsa sadece o tapmak mi mahvolur? HattuSa kenti (ve) kralin mall mülkü de mahvolmaz mi? Cürümü i leyen, zürriyetiyle birlikte yok edilecektir". Nitekim krallarm korktuklan, metinlerden görebildi imiz kadanyla kral Urhi-Teäub'un saltanati sirasmda ba larma gelmi, HattuSa'daki saray yanmi^tir 69. hassa- ile ilgili olarak yukarda verdigjimiz bilgilerin I I$I altinda imdi Salli husselli- "kil gukuru"'nun anlami da tamamen de i mektedir. Bunun artik "kraliyet septik gukuru"nu ifade edemeyeceöi kesindir. Aksine, yeniden yorumladiöimiz bu enstrüksiyon metni ay. 6'da benim okuyu ve yorumuma göre kil gukuruna di ik atilmasmi veya burasmm tuvalet olarak kullanilmasmi yasaklamaktadir. Bu durumda kil gukurunun fonksiyonu, burasmm insan di iklari ve hayvan tersinin atildi^i yer oldu u ve tum bu halitanm samanla birlikte, Hititler tarafmdan kerpig yapimmda kullanilmi olduqu tezleri artik anlammi yitirmektedir 60. Ritüel temizli i o kadar yücele tiren birtoplumda insan di iöi ve tersin in aat malzemesi olarak kerpigte kullanilmasi ve böylece tapmak ve konutlara kadar sokulmasi dü ünülemez. Bu madde tann ve insanlar igin kötü koku sagacaktir. Metnin ay. 14vd.'mda belirtildi i gibi, insan di iklarinm baö ve bahgelere atilmasmda sakmca yoktu. Bunun gübre niteligpi ta idiämi Hititler de farketmi olabilirler. huääelli- "kil gukuru"'nun niteli i ile ilgili metin yerlerine bakmaya devam edelim: husselli- ile SAHAR'in bir metin yerinde de i mesinden 61 hareketle Otten husselli-'yi SAHAR ile e^itlemi^tir 62. Ancak bu metin yerini Salvini-Wegner'le birlikte (agy.) A5-RI h[u-u$-$uul-li olarak okudu umuzda, Otten'in fikrine katilmak igin bir neden kalmadiäi görülür. Ne Otten, ne de Haas 6 3 58. Metin burada "günah" sözcügünü kullaniyor. 59. KUB 21.38 öy. 10, Ünal, yae s. 440. 60. Hoüffner, Laws 1965 152vd.'da böyle bir yorumda bulunmustur. 61. KBo 23.42 ve KBo 24.57. 62. KBo 24 s. VI aitnot 2. 63. UF 11 1979, 343. husselli-'nin Hurrice hu -, Urar- 201

tucahuäu-'dan -eilii sonekiyle türetilmi oldu^unu öne sürüyor. Kanimca huäsulli-'nin kökenini ararken böyle etimolojik bir bacjlanti kurmaya gerek yoktur. husselli- ile hussullu-'nin ayni sözcü ün oldu^u, Hurrice'de meveut e/u de i imiyle varyantlan kolayea agiklanabilir. ÖrneQin aidiyet sifati eki -hheahhi geriye do ru etkileyerek e'yi u yapmaktadir: astuhhe "di i" (*a$tehhe'den) 64. EQer kelimenin kökenini Hurrice *hu e olarak kabul edecek olursak e/u de i imi daha kolay agiklanabilir, yani -ulli sonekinin geriye docjru etkisi olarak; kr. -uhli-, - ul-, -umme-. -u -, -uzzi- vs. eklerinden önce e/i'nin de i mesi. Haas daha sonra huääulli-'yi huäseli-'yi husseli'nin bir variyanti olarak kabul etmekle fikrini de ji tirmi gözüküyor 65. Zaten ben ve Haas'dan gok önceleri H.Berman IBoT 1.12 i 5'e dayanarak bu ortakhö«görmü tü 66 : IBoT 1.12: (1) [ma-ah-h]a-an-ma-kän LUGAL-uS KÄ.GAL-aS (2) [an- ]da a-ri WALAN.ZU 9 a-za-u-a (3) hal-za-a-i LUGAL-uS-kän KÄ.GALaz Sa-ra-a (4) a?ri nu-kän ZAG-za ku-ut-ti an-da [ a]l-la-ya-a huu -$u-ul-li-ya-a$ (6) [ü-i]z-zi(?) 1 UDU-ma-a -ma-a (7) [...Ix LUGAL pi-an-zi Kil gukurunun HattuSa'daki yeri acaba nerede idi? Bugünkü Orta Anadolu'da bu kil gukurlarimn, kil ve suyun bol olmasi nedeniyle gayirhklara ve su vadilerine yakin aluvyonel vadi tabanlarinda yer aldiklari gözlenmektedir. Yakinda bulunan gayirlik ve harman yerleri ayrica kerpiglerin kolayea kurutulmasini sa lamaktadir. Bo jazköy'de bunun igin en uygun yer, modern yerle im yeri ile Büyük Tapmak arasinda yer alan büyük harman yeri veya e er burasi eskiga^larda meskun idiyse, Büyükkaya deresi ile Yazir deresinin birie ti i yere yakin bir gayirlikta aranmahdir, yani bugünkü Hükümet Kona i, Müze ve kazi evinin bulundu u arazi. Ara tirmasi gereken dicjer sözcük metinde güglükle okunabilen kueluwana-/kuluwani-'dir. imdiye kadar hig kimse tarafindan okunup dikkate almmayan KUUUB 31.100 ay. 11 di inda bu kelime yalnizca Asker Yemini metninde ve ba ka kink bir metinde karfimiza gikmaktadir: (12) ma-a-an UZUj ar-ha (...) (13) nu A-NA GUNNIdl.A p[j-ra-an] (14) 2 ku-e-lu-wa-ni-i$ TUR? i[-y]a-an-te[e ] (?) (15) nu [wa-]a-tar ü-daan-zi na-a -ta A-NA D[UG] (?) (16) [.-]us ar-ha a-ar-ra-an-zi [17] [naa$-]ta wa-a-tar ku-lu-wa-na-a an-da (18) [la-hu-wa-a]n-zi? wa-atar-ma LÜ.MESj _ma-na-li-i (19)..-]x KU $gaz-zi-ga-az-za ü-da-an-zi // 64. F. Bush, Grammar ofthe Hurrian Language 1964; Laroche, GLH 1980 25. 65. iwo 19 1988 182. 66. The Stern Formation Hittite Nouns and Adjjectives Ph. D. Chicago 1972 14. 202

(20) [nu GU]DHl.A. a UZU pa -an-du-ha-a$ ü-da-an-zi (21) [n]a-a$-ta ku-e-lu-wa-na-a$ wa-a-tar (22) uzu pa -an-du-ha-a an-da la-a-hu-anzi/y67. Sözcü^ün yer aldiqi di er metin ise gok kiriktir ve anlammm belirlenmesinde yardimci olmamaktadir: KBo 22.203 öy.? 6... k]u-e-lu-wa-ni. J. Friedrich Holt'un yazili bir bildirisine dayanarak bu sözcü ü hig bir kritik süzgegten gegirmeden "lavabo" anlamiyla sözlü^üne almi^tir 68. Ancak, Asker Yemini metnindeki pasaja yakmdan bakildi^mda kueluwana-'nm ba?ka bir anlami gikmaktadir: Bu metin yerine göre bir oca m önüne iki adet kügük kueluwana- yapilmaktadir (iya-). Su ta miyor ve bir kabm igindetann heykelcikleri olmasi muhtemel nesneler yikaniyor. I te bu kabm iginde biriken bula ik suyu kueluwana-'nm igine dökülüyor (lahuwai-). Seyisler ba i bu suyu deriden bir hortum vasitasiyla (KU gazz jg a -) ta iyor ve si irlarin mesanelerine(?) döküyor. Buradaki büyüsel ayinin anlami ne olursa olsun, urasi kesindir ki, kueluwana- "lavabo" anlamma gelemez. Buradaki kueluwana- kullanilmi sularm igine bo altildi i bir su deposu görevini yapmaktadir. KUB 31.100 ise kueluwana-'nm saray kompleksi igersinde büyüyle ilgili olmaksizin pratik olarak kullanilan bir nesne olarak var oldufijunu kanitlamaktadir. Bundan dolayi onun sistern gibi büyücek bir ey oldufijunu gösterebilir. Burada biriktirilen sular igme suyu, zeminlerin yikanmasi ve hatta yangin söndürmede kullanilmi olabilir. Metinde kueluwana-'nm bakim ve onarimi ile ilgili olarak istalk- "düzeltmek, tesviye etmek, stabilize etmek" fiili kullanilmaktadir^s. Bu fiilin kesinlikle neyi ifade etticji ba ka hig bir metin yerinde gegmeyen wanallai- sözcüfijünün anlamma baqlidir. istalk-'tan önce yapilan bir eylem olarak insanm aklma hemen "kueluwana-'nm duvarlarini ve tabanini gamurla sivamak" veya "tabanini kil veya geren topra^iyla kaplayip stabilize etmek" gelecektir. Hatta bu stabilize i i kum ve gakil ta lariyla da yapilmi olabilir. Gergekten de Luvice'de Laroche'un "kaya bloku, stel" diye tercüme etti i bir wan(n)i- sözcü^ü mevcuttur 70. imdi wanallai- kelimesini Luvice wani-/wana-'dan -alla(i)- ekiyle türetilmi olarak kabul etmemek igin hig bir neden yoktur. Böylece kelime "ta la, gakilla dö emek" anlamma gelecektir ve bu da igeri^e pek güzel uymaktadir. -alla(i)- ekinin fonksiyonu hakkinda kr. haräan- "ba, kafa", harsanalli- "gelenk, tac" ("ba hk" anlammda!) ve bundan da haräanallai- "tac takmak"; -akdiya- 67. KUB 58.77 obv. Iff. bu metne paraleldir. 68. HW3. Erg. as "Waschbecken?". 69. Bk. H.A. Hoffner, JCS 29 1977 152 altnot 3. 70. DLL 1959, 106. 203