Sedad Bey li Y llardan... Prof. Gündüz Gökçe MSÜ Rektörü ( )

Benzer belgeler
3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl.

Esra. Öztay Güraras. Hisseden Bir Heykel Sanatç s. nce, bahçeden kopard çiçeklerden, otlardan, duvar diplerinden

Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi. 4. Bas

Kap y açt m. Karfl daireye tafl nan güleç yüzlü Selma Teyze yi gördüm.

11. SINIF KONU ANLATIMLI. 2. ÜNİTE: KUVVET ve HAREKET 4. KONU AĞIRLIK MERKEZİ - KÜTLE MERKEZİ ETKİNLİK ÇÖZÜMLERİ

ÜN TE KES RLERDEN ALANLARA. Kesirleri Tan yal m. Basit Kesirler

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

: TRE Investment-TRE II Proje Tarihi : nflaat Tarihi : Ana Strüktür. : Betonarme Karkas Ana fllev

umhurbaflkan iken, Kendi ste iyle Kimya Ö rencisi Oldu

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

29 Ekim coflkusu Ekim Maritim Pine Beach Resort Antalya - Belek

Fevzi Pafla Cad. Dr. Bar fl Ayd n. Virgül (,) 2. Baz k saltmalar n sonuna konur.

En az enerji harcama yasas do an n en bilinen yasalar ndan

ÇINAR KOLEJ Ö RENC LER Ç N RENKL B R DÜNYA

Çocuk dergilerinin flaflmaz sorusudur: Afla daki karenin

Zihinden fllem Yapal m, Yuvarlayal m, Tahmin Edelim

KIRK YIL ÖNCEDEN BUGÜNE ÇA DAfi B R STRÜKTÜR DERS

İZMİR KÂTİP ÇELEBİ ÜNİVERSİTESİ ENGELSİZ ÜNİVERSİTE KOORDİNATÖRLÜĞÜ VE ENGELLİ ÖĞRENCİ BİRİMİ ÇALIŞMA USUL VE ESASLARI BİRİNCİ BÖLÜM

MAKÜ YAZ OKULU YARDIM DOKÜMANI 1. Yaz Okulu Ön Hazırlık İşlemleri (Yaz Dönemi Oidb tarafından aktifleştirildikten sonra) Son aktif ders kodlarının

ç kar lmas için çal flt klar n ifade eden Türk, Her geliflinizde Baflkent OSB nin sürekli de iflti ini göreceksiniz dedi.

Canpolat Pamay. Zonguldak n baflö retmeni

Matematikte sonsuz bir s fatt r, bir ad de ildir. Nas l sonlu bir s fatsa, matematikte kullan lan sonsuz da bir s fatt r. Sonsuz, sonlunun karfl t d

T.C. KAFKAS ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM FAKÜLTESİ LİSANS EĞİTİM-ÖĞRETİM VE SINAV UYGULAMA ESASLARI

19 ARALIK 2011 PAZARTESİ

Animasyon Tabanl Uygulamalar n Yeri ve Önemi

Yaz ma Aziz Nesin in özyaflamöyküsü Böyle Gelmifl Böyle

Bu dedi im yaln zca 0,9 say s için de il, 0 la 1 aras ndaki herhangi bir say için geçerlidir:

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha

Yeni Sınav Sistemi (TEOGES) Hakkında Bilgilendirme

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

30 > 35. nsan Kaynaklar. > nsan Kaynaklar Yönetimi > Personel E itimleri > Personel Otomasyonu

MESLEK ÖRGÜTLÜLÜ ÜMÜZDE 20 YILI GER DE BIRAKIRKEN

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

Tasarım ve Planlama Eğitimi Neden Diğer Bilim Alanlarındaki Eğitime Benzemiyor?

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif

Çanakkale. Hava Savafllar Belgeselcinin Gözüyle Çetin mir

United Technologies Corporation. Tedarikçilerden fl Hediyeleri

M i m e d ö ğ r e n c i p r o j e l e r i y a r ı ş m a s ı soru ve cevapları

PROMOSYON VE EfiANT YON ÜRÜNLER N GEL R VE KURUMLAR VERG S LE KATMA DE ER VERG S KANUNLARI KARfiISINDAK DURUMU

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Hem Nefleli, Hem Dinamik

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

Endüstri Mühendisliğine Giriş. Jane M. Fraser. Bölüm 2. Sık sık duyacağınız büyük fikirler

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

Sunuyu flu flekilde vermek istiyorum; bir politikam z n temel ilkeleri nelerdir, genel bir görüfl amac yla buna ana hatlar yla bakmaya çal flaca m.

YEN DÖNEM DE DENET M MESLE NE HAZIRMIYIZ?

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER

Yatay, Beyaz ve E risel

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE

Yay n No : 1610 Hukuk Dizisi : Bas - Ekim 2005

HAM PUAN: Üniversite Sınavlarına giren adayların sadece netler üzerinden hesaplanan puanlarına hem puan denir.

T.C ATAŞEHİR ADIGÜZEL MESLEK YÜKSEKOKULU

PALANDÖKEN'E KATKILARIM

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

SOSYAL GÜVENL K REHBER. SSK BAfiKANLI I

(ÖSS ) ÇÖZÜM 2:

İSTANBUL KEMERBURGAZ ÜNİVERSİTESİ BURS YÖNERGESİ. BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Afrodisyas Ek Müzesi. Yap Tan t m. Mimari Tasar m. : Cengiz BEKTAfi, Yük. Müh. Mimar Bektafl Mimarl k flli i Yard mc Mimarlar

K.S.Ü. MÜHENDİSLİK MİMARLIK FAKÜLTESİ TEKSTİL MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ BİTİRME ÖDEVİ / BİTİRME PROJESİ DERSLERİ İLE İLGİLİ İLKELER

Genel Yay n S ra No: /20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun

Ders 10: BEKLENEN ETK LER (SONUÇLAR/ÇIKTILAR)

Prof. Dr. Mehmet Haberal, Uluslararas Bilimsel Çal flma S n rlar n Geniflletiyor

KİTAP İNCELEMESİ. Matematiksel Kavram Yanılgıları ve Çözüm Önerileri. Tamer KUTLUCA 1. Editörler. Mehmet Fatih ÖZMANTAR Erhan BİNGÖLBALİ Hatice AKKOÇ

M MAR S NAN ESERLER NDEN ÖRNEKLER OSMANLI VE CUMHUR YET DÖNEM PULLARINDA ANADOLU TÜRK M MARLI I VE M MAR S NAN M MARLIK HAFTASI 2004 SERG LER

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç

F inansal piyasalar n küreselleflmesi, çokuluslu flirketlerin say lar nda yaflanan

2 onluk + 8 birlik + 4 onluk + 7 birlik 6 onluk + 15 birlik = 7 onluk + 5 birlik =

Firmadaki Mevcut Öğrenme Faaliyetleri 2.2. Aşama

Yay n No : 1696 Hukuk Dizisi : Bas m - Kas m 2006 ISBN

MOTORLU TAfiIT SÜRÜCÜLER KURSLARINDA KATMA DE ER VERG S N DO URAN OLAY

Saymak San ld Kadar Kolay De ildir

Sayın Bakanım, Sayın Rektörlerimiz ve Değerli Katılımcılar,

Olas l k Hesaplar (II)

Türk Üniversite Mezunlar Birli i, Makedonya

SINIF KURALLARI. Amaç: Öğrencilerin sınıf kurallarını öğrenmesi ve uygulaması. Düzey: 1. sınıf ve üstü

Araflt rma modelinin oluflturulmas. Veri toplama

6 MADDE VE ÖZELL KLER

Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu

KOOPERAT FLERDE MAL B LD R M NDE BULUNMA YÜKÜMLÜLÜ Ü( 1 )

YÖNETMELİK ANKARA ÜNİVERSİTESİ YABANCI DİL EĞİTİM VE ÖĞRETİM YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar

Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü :18

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI

KDV BEYAN DÖNEM, TAKV M YILININ ÜÇER AYLIK DÖNEMLER OLAN MÜKELLEFLER

Yeniflemeyen Zarlar B:

Endüstri 4.0. nsanl n Gelece i. Tümüyle bilgisayar

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

Düello, herkesin bildi i üzere, iki kifli aras nda yap l r. Trielloyu

YEDİNCİ KISIM Kurullar, Komisyonlar ve Ekipler

YAPIM YEfi M SAL HO LU FOTO RAFLAR KORHAN ÖZTUNÇ 132 ELLE DECOR ELLE DECOR 133

Oyunlar mdan s k lan okurlardan -e er varsa- özür dilerim.

rem ve lker Kardefllerden "Can m Hocam"a Mektup Var.

MATEMAT K. Hacmi Ölçme

ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ

EVOK Güvenlik in hedefi daima bu kalite ve standartlarda hizmet sunmakt r. Hasan ERDEM R. Mustafa AL KOÇ. Yönetim Kurulu Baflkan.

kiz Kuleler aras nda yürüyen adam: Philippe Petit 7

Transkript:

Prof. Gündüz Gökçe MSÜ Rektörü (1987-1996) Prof. Gündüz Gökçe 1933 te zmir de do du. 1958 de bitirdi i G.S.A. Y. Mimarl k Bölümü ne, 1962 de Sedad H. ELDEM in asistan olarak girdi. 1969 da doçent, 1978 de profesör oldu. Hocal n hiç b rakmadan Anabilim Dal ve Bölüm Baflkanl klar, Dekanl k, Rektör Yard mc l ve Rektörlük (2 dönem) gibi idari görevlerde bulundu. U.A.K. Sanat Dallar Konseyi Baflkanl ve YÖK Genel Kurul Üyeli i yapt. 2000 de emekli oldu. Çeflitli mimari yar flmalarda ödülleri, mansiyonlar olan ve her zaman hocal, mimarl n önünde tuttu unu söyleyen Prof. GÖKÇE ye geçti imiz y lda Mimarl k E itim Derne i M MED taraf ndan, mimarl k e itimine yapm fl oldu u katk lardan dolay Mimarl k E itiminde Üstün Hizmet Ödülü verilmifltir. Halen Ifl k Üniversitesi, Güzel Sanatlar Fakültesi nde ö retim hayat na devam eden, GÖKÇE ayn zamanda Sutopu Milli Tak m m z n kaptanl n yapm fl eski bir milli sporcumuzdur. 1953 y l n n Eylül ay bafllar nda bir Perflembe günü trajik Akademi yang n ndan sonra onar larak yeniden ö retime aç lan F nd kl daki Akademi Binas nda 201 de Sedad Bey i bekliyoruz. Yap Bilgisi I dersinin, asistanlar Utarit zgi, Ferzan Baydar ve Mahmut B R sorumlulu undaki uygulamas ndan ç km fl z. Bafl asistan gibi bir konumda olan Utarit zgi yap detaylar n n ö retilmesinden sorumlu, Ferzan Baydar ile Mahmut Bir de yapaca m z bir katl ev projesinin yürütülmesinden. Sedat Bey ise ö leden önce son saatte bize yap elemanlar n anlatacak; temeller, duvarlar, döflemeler S n fta heyecanl ve gergin bir bekleyifl var. Üst s n flar ö rencileri ile bir önceki y l bu dersten baflar s z olarak bizim s n fa kalm fl arkadafllar m z n, kiminin hayranl k, kiminin korku ile söz ettikleri adeta efsane haline gelmifl Sedad Bey i az sonra tan yaca z... Ve aradan 55 y l geçmifl, benden Sedad Hoca ile ilgili bir yaz istenmifl. Ciddi ve bilimsel yönü a r basan Tasar m + Kuram Dergisi nde yay nlanmak üzere Sedad Eldem hakk nda bir yaz. Onun ö rencisi, asistan, doçenti olmufl ve Akademi y llar ndan Mimar Sinan a çeflitli kademelerde yöneticilik, hatta Rektörlük yapt m dönemlerde çeflitli çal flmalar n izlemifl, onunla birlikte çal flm fl olmam nedeniyle istenmiflti bu yaz. Zor ama kaçamayaca m bir görevdi. Sedad Bey in mimarisi, hatta kiflili i ile ilgili çok say da yaz yay nlanm flt. Ben ise onunla birlikte oldu umuz günlerdeki gözlem ve izlenimlerimden giderek Sedad Bey i anlatacakt m, mümkün olabildi ince objektif kalmaya çal flarak. Böyle bir yaz ne ölçüde bilimsel olabilirdi? fiuna samimiyetle inan yorum, bu yaz n n yay nlanmas dergideki bir hedef sapmas n n de il, sorumlular n Sedad Bey fenomenini anlam fl bulunmalar n n sonucunda gerçekleflmifl olacakt r. 1953 y l n n Eylül ay bafllar nda bir Perflembe günü, saat 12.00 de 201 de Sedad Bey i bekliyoruz. H zl ad mlarla tam vaktinde giriyor s n fa ve tahta bafl nda elinde tebeflir ile anlatmaya ve tebeflir ile çok rahat ve h zl bir flekilde Say 6, Kas m 2008 1

Gündüz Gökçe 2 perspektifler çizmeye bafll yor. Düfley çizgilerde afla ya do ru indikçe sola do ru düfleyden bir kaçma görülüyor. De iflik bir konuflma flekli var. S k s k de il mi? diyor, ama bunu di mi? gibi telâffuz ediyor, cümlelerine de çok zaman Efendim,... diyerek bafll yordu. Oldukça yak fl kl, görünüflü ve tavr biraz Cary Grant, biraz Ray Milland. Dersi enerjik canl bir tempoda sürdürüyor, bizlerle kontak kurmak gibi bir gayret içinde de görünmüyordu. Ne birinci sene, ne de ikinci sene bizim s n f m zda bir flaka yapt, bizlere karfl konufltu u, gülümsedi i olmad. Yaln z ilk sene, flimdiki kütüphanenin bulundu u yerdeki Taut Atölyesi nde y lsonu ödevlerinin teslimleri öncesinde projelerimize bakt bir günü hat rl yorum. Elim kesildi i için temize çizimlerde geri kalm flt m. Projemi görünce, Efendim, nas l olacak bilemiyorum. demifl, benim içtenlik, biraz da çaresizlikle, Ben de bilemiyorum hocam. demem üzerine, elleriyle bir jest yap p gülmüfl, nedenini sormufl, daha sonra da geçecek not vermiflti. leriki y llarda bizden küçük s n flardan birinde, bacalar n temizlenme yöntemlerini anlat rken, muzip ve cesur bir ö rencinin, Hocam, bizde bir yöntem daha vard r, beyaz bir horozu al rs n z, bacadan afla ya b rak rs n z, horoz ç rp narak afla ya simsiyah bir flekilde inerken bacay temizler mealindeki sözlerini dinledikten sonra kahkahalarla gülerek, s n ftan adeta kaçt n duymufltuk. Yapt n iflitti imiz ilginç fleylerden biri de s n f kap s nda kendisine yol veren ve Sedad Bey in teflekkür edip içeri girdikten sonra kapatt kap y çalan ö renciyi, Efendim, bilmiyor musunuz? Hocadan sonra s n fa girilmez. diyerek s n fa almad idi. Say 6, Kas m 2008 Bir de ö rencilik dönemimin sonunda Diploma Projesi jürisindeki esprisini hat rl yorum. Konu Kad köy Adliyesi idi. Mahkeme salonlar na, mahkeme heyetinin arkas ndan fl k gelecek tarzda bir çözüm getirmifltim. Nedeni soruldu unda hakimlerin orada normal birer kifli olarak de il, birer otorite, birer silüet olarak görülmeleri amac yla bunu yapt m söylüyordum. Sedad Bey hemen at ld, ve Efendim, bir faydas daha var, dedi, uyuduklar da belli olmaz di mi?. Birinci ve ikinci y llardaki Yap dersi programlar n n konular temelden çat ya, çat ölçüsüne, geleneksel çizgide idi, ilk y lda yapt m z ev projesi de öyle. kinci y lda asistanlar m z Ferzan Baydar ile lhan Türegün ün gayretleriyle iki katl ev konulu projelerimizde ilk defa bu çizginin d fl na ç k l yordu. Sedad Bey in buradaki tavr tam olarak engelleyici olmasa bile cesaret vermekten uzakt. Hatta bir keresinde, içinden aç k döner merdiven ç kan bir salon için, Efendim, salondaki erkeklerin gözü önünde han mlar bu merdivenden nas l ç karlar? fleklinde bir tenkit getirdi ini duymufltuk. O s rada k pk rm z olmufl yüzü tamamen yafllar içindeki k z arkadafl m zdan (1) cevap alamamas üzerine ona dönmüfl ve onu görür görmez bafl n çevirip, Kuzum, en iyisi siz bana Ferzan Bey i ça r n, bu ifli onunla halledelim dedi ine flahit olmufltuk. kinci s n ftan tak nt s z olarak üçüncü s n fa geçti im 1955 yaz nda tamamlanmakta olan Hilton un flantiyesinde Sedad Bey in yan nda çal flmaya bafllad m. Sene içinde bizi Hilton a götürmüfl ve yap m hakk nda bilgiler vermiflti. fiimdi ise Hilton un Baumeisster de yay nlanacak planlar çizilecekti. Bunlar için Amerika dan, Skidmore, Owings & Merril firmas ndan 1 Prof. Dr. Perihan Gökçe

Resim: 1 Hilton Girifli, Uçan Hal Resim: 2 Hilton, duvar çinileri Resim: 3 Büyükada, R za Dervifl Villas Resim: 1 Resim: 2 gelen çizimlerden yararlan lacakt. Yap m s ras nda projelerle özellikle alt katlarda ve çat da büyük de ifliklikler yap ld için bu oldukça zor bir iflti. Klâsik orta koridorlu plân flemas ndaki yatak katlar d fl nda proje büyük de iflikliklere u ram flt. Giriflteki Uçan Hal motifli saçaktan (Resim 1) bafllayarak dükkânlar, lobi, restoran ile zemin kat n tümü, bu kat n bahçe ile olan iliflkileri, bahçe düzeni, flad rvan, köfledeki pavyon bütün bunlar n manzaraya aç lmalar, çat düzenlemeleri burada çizilmiflti ve tamamen Sedad Bey e ait idi. Ayr ca, iç dekorasyonda kullan lan, geleneksel Osmanl motiflerinden yola ç k larak yap lm fl çinilere (Resim 2) yön veren de o olmufltu. Akademi deki ö retim çizgisinin çok d fl nda; malzeme, teknoloji, boyut ve kavram aç lar ndan burada gördüklerim önemi bir deneyimdi benim için. Ayn günlerde çal fl lan bir di er konu da Büyükada daki R za Dervifl villas idi. (Resim 3) Planlar, kesitler, cepheler, perspektifler durmadan çiziliyor, de ifliyor yeniden çiziliyordu. Severek çiziyor, anlamaya, bir fleyler ö renmeye çal fl yordum. Ama kuflkusuz en zoru maketin de durmadan de iflmesi idi. Bu ise maketi götürü olarak belli bir bedelle yapmay yüklenmifl olan ve sürekli de ifliklikler nedeniyle bir ödeme alamayan maketçiyi hiç mutlu etmiyordu. Sedad Bey in eli s k l hakk nda duyduklar m acaba do ru muydu? Ben çal flmam n karfl l n al yordum. Ancak daha sonraki tarihlerde baz bitmifl ifllere ait ödemelerde de onun geciktirici davran fllar na flahit oldum. Acaba bunlar gerçekten bir eli s k l k m yd, yoksa Osmanl aristokrasisinden yetiflmifl olmas ndan kaynaklanan, kendini bu tür küçük, rutin ifllerin d fl nda tutmas ndan m? Sonraki y llarda, 4. ve 5. s n flarda Sedad Bey de üç proje yaparak iyi notlar da alacak, ancak o günlerde de il daha sonralar, Sedad Bey in ö renciye bir fley ö retmekten çok, projenin ilerlemesine öncelik tan d n anlayacakt m. Okul çal flmalar nda oldu u gibi, büroda da ifl verirken, size sanki o iflin evveliyat n ve gidiflat n biliyormuflcas na davran yordu. Dikkat çeken bir nokta da, üçüncü boyutu tasarlama amac yla yap lan perspektiflerde hiçbir zaman artistik perspektif Say 6, Kas m 2008 3

Gündüz Gökçe 4 kullanmamas yd. Hatta bir keresinde Orhan Çakmakç o lu ve Bülent Serbest ile haz rlamakta olduklar Kilyos Otel Projesi çal flmas s ras nda, eli çok iyi olan bir arkadafl m za (2) perspektif yapt rmay p, daha hassas çal flabilece ine inand m z bir arkadafl m za (3) yap n n aksonometrik perspektifini yapt rm flt. Abart lm fl, çok kere dramatik ifadeli perspektifler yerine, kuru, biraz da deforme olsa bile aksonometrik perspektiflerin gerçe i daha do ru yans taca na inan yordu. Sedad Bey ile ilgili görsel izlenimlerin en önemlileri klâsik bej trençkotu ve üstü fileli deri eldivenlerle kulland yeflil Buick i ile Akademi ye gelifli idi. Onunkinin d fl nda bir de Feridun Akozan Hoca n n Borgward vard. Akademi nin ö retim ve yönetim kadrolar ile samimi iliflkiler içinde oldu una da hiç flahit olmad k. Taraflar, hizipler varsa da o hiçbir zaman, sürekli olarak onlardan birine veya di erine ba lanmam flt r. Hissedebildi im kadar ile, ö rencili im y llar nda Akademi Müdürü Nejat Sirel, Y. Mimarl k Bölümü Baflkan S rr Bilen ve Bina Bilgisi hocam z Arif Hikmet Holtay dan oluflan, yönetici a rl kl bir gruptan uzak bir konumu oldu unu söyleyebilirim. nsanlara mesafeli duruflunu Yönetime karfl da sürdürüyordu. Aç kça mualiften çok, biraz mu ber, biraz da umursamaz izlenimini veren bir davran fl içindeydi demek dahado ru olacak. Askerlik görevimin bitimini izleyen günlerden birinde Akademi ye u ram flt m, belli bir amac m yoktu. Ancak o gün gelece imin çizgisini belirleyen gün olacakt. Karfl laflt m z Utarit Hoca, selâmlaflmadan sonra bana asistan olmak isteyip istemedi imi sordu. Say 6, Kas m 2008 Biri Sedad Bey in olan iki asistanl k kadrosu aç lm fl, istemem halinde bana Sedad Bey in olan n tavsiye ediyordu. Nas l Hay r diyebilirdim? Girdi im s nav n arkas ndan, bu defa asistan olarak Sedad Bey li yeni bir dönem bafll yordu. Utarit zgi Hoca ba ms z olarak yürüttü ü nce Yap dersi yan nda proje hocal n da yüklenmifl, Ferzan ve Mahmut Beyler Akademi den ayr lm fllard. Sedad Bey in yan nda yaln zca, doçent konumunda olan Hamdi fiensoy vard, bir de ben. lerideki y llarda k sa sürelerle Vahit Erhan, Öktem rem, Tan Oral görev yap p ayr lacaklar, ancak ben kalacakt m. Sedad Bey in asistanlar ile olan iliflkisi de s cakl k ve yak nl ktan uzakt. Mesai saatinden önce gelir, Efendim, baflkalar gibi derse 5 dakika kala gelinip girilmez. derdi. Asistanlar n kiflisel ifllerinde kullanmazd. Bu belki de aradaki mesafeyi korumak için uygulad bir taktik idi. Ö leden sonraya kalmaz, çay, kahve istemez, nadiren sa eliyle ceketinin sol iç cebindeki paketten dikkatlice çekti i sigaras n içerdi. Asistan olarak, Hamdi fiensoy sorumlulu undaki Yap Dersi uygulamalar na giriyordum. Sedad Bey asistanlar dersine almaz, Efendim, ben baz lar gibi asistanlar m yan mda çanta gibi tafl yamam derdi. O s rada, yay nlamay düflündü ü, Yap I ve Yap II derslerindeki konulardan oluflan bir kitab n haz rl klar n n yap lmas n istiyordu. Bafllang c çok önceye dayanan bu çal flma Mehmet Ali Handan, Turgut Cansever gibi isimlerle bafllam fl, ondan sonra Sedad Bey in yan nda görev alm fl tüm asistanlarca sürdürülmüfl, ancak tamamlanamay p eksik detay paftalar halinde, oldukça kar fl k, adeta bir y nt fleklinde duruyor, Sedad Bey bunlar n tamamlanmas n, eksiklerin giderilmesini istiyordu. Bazen dersten ç kt ktan sonra 2 Y. Mimar fierafettin Öztürk 3 Prof. Dr. Perihan Gökçe

geliyor, Kuzum, tahtaya asma çat larla ilgili yeni bir fleyler çizdim, gidin onlar al verin.. diyordu. Hocan n ç k fl ndan sonra ö rencilerin silebilecekleri düflüncesiyle, onunla birlikte derse girip not almay istedi imizde gene çantal cevapla karfl lafl yorduk. Bir gün kendisine yay nlanacak konular n bafll klar yla içeriklerinin belirlenmesinin gerekli oldu unu söyledi imde ald m cevap ilginçti: Efendim, bu doktora çal flmas de il, di mi? Ama çal flma ilerleyemiyordu ve o y llarda asistan olan Öktem ren ile ne yapaca m z, neye öncelik verece imizi kestiremiyorduk. Sedad Bey in Öktem ile beni bu konuda ciddi ve kararl bir tav rla odas na ça rd gün aram zdaki en gerilimli gün yaflanacakt. Sedad Bey çal flmalar hakk nda bilgi almak için bizi ça rm flt, odas nda Hamdi fiensoy da vard. Ona memnuniyetsizli ini anlat rken, Efendim, Utarit in flans var, Yükselen gibi bir asistan var... gibi bir fley söyledi, bu benim aç mdan barda tafl ran damla olmufltu. fiunlar söyledi imi hat rl yorum: Hocam, siz bu imay bir kere daha yapm flt n z, o zaman düflünmüfltüm, flans olan acaba Utarit Bey mi idi, yoksa Yükselen mi? Beklemiyor olmal yd, Efendim, nas l efendim? dedi, ben sürdürdüm: Hocam beni baflar s z, azimsiz, hatta niyetsiz bulabilirsiniz. Ancak insan geçmifle bakt nda buradan asistan olarak gelmifl ve ayr lm fl, Turgut Cansever, Maruf Önal, Ferzan Baydar, Veysi Selimo lu gibi mimarl k alan nda bugün önemli yerlere gelmifl isimleri hat rl yor. O zaman ister istemez düflünüyorsunuz, kusur onlarda m yd, yoksa baflka bir yerde mi? Arkas nda duran Hamdi fiensoy un beni yumuflatmak, susturmak gayretli iflaretlerine ra men devam ettim. Kendisi ile iletiflim kuramad m z, bu yoldaki her giriflimimizde rahats z oluyormufl gibi bir tav rla karfl land m z yönünde bir fleyler daha söyledi imi hat rl yorum. Sözümü kesmedi i gibi fevri bir tav r da tak nmad. Yaln zca, Efendim, biz sizin ile bugün anlaflamad k, yar n tekrar konuflaca z dedi. Ertesi gün bu konuflma olmad, Hamdi fiensoy hocan n karar n bize bildirdi: 100 er levha çizecektik, üç ay içinde, yoksa her fley bitiyordu. Belirtilen gün geldi inde 146 levha haz rlam flt m, Öktem de 100 den fazla. Sedad Bey ciddi bir flekilde memnun olmufltu. Hamdi Bey e, Efendim, bak n gözlerime inanam yorum.. benzeri, takdir oldu u kadar kinâye niteli i olarak da yorumlanabilecek sözler söylüyordu. Sonras nda hiç beklemedi im bir davran fl ile karfl laflacakt m. Ne yaz k ki bunun flahidi yok, asl nda olamazd da. Atölyede yaln zd m, Sedad Hoca geldi, Kuzum, biz sizin ile bir süre anlaflamad k, bunu biraz da benim mizac ma verin... dedi. fiafl rm flt m, bafl hafifçe e ik küçük bir gülümseme ile kolumu hafifçe s kt ve gitti. Bir esta furullah diyebildim mi hat rlam yorum. Hocaya karfl ç km fl, a r sözler söylemifltim ve o bana karfl en küçük olumsuz tav r sergilememiflti. Bu olay basit bir meydan okuma, Sedad Bey gibi eriflilmez olarak kabul edilmifl bir kiflili e karfl bir baflkald rma olarak gösterme niyeti ile nakletmedi imin beni tan yanlarca anlafl laca ndan eminim. Benim yapt m, san r m biraz gurur sahibi olan ve durumun geliflmesinden endifle eden herkes yapard. Burada as l önemli olan onun davran fl idi. Bu küçük fleylerin d fl nda tuttu u kiflili inin etkili oldu u söylenebilecek olan hofl görüflünden mi kaynaklan yordu, yoksa bende bir fleyler buldu u için, beni kazanmak düflüncesinden mi bilemiyorum. Ama son sözleri Say 6, Kas m 2008 5

Gündüz Gökçe biraz da bana hak verdi i flekilde yorumlanabilirdi. Kuflkusuz memnun olmufltum, ancak içimde garip bir eziklik duydu umu da hat rl yorum. leriki y llarda Yap kitab bas lacak, önsözünde de Sedad Bey den bana bir teflekkür cümlesi bulunacakt. Asistanl m n bundan sonraki döneminde aram zda olumsuz bir fley yaflanmad. Yaln z doçentlik çal flmam n ça dafl strüktürlere yönelik oluflundan pek hofllanmam flt. Zaman zaman tak l yordu. Hatta bir defas nda o y llarda yap lmakta olan Frei Otto ve arkadafllar n n Münih Olimpiyat Tesislerinin, tahmini bedelinin ne kadar üstüne ç kt na dair bir gazete kupürü getirmifl ve muzip bir ifadeyle, Bak n efendim, sizinkiler... demiflti. O günlerden hat rlad m ilginç bir di er konuflmam z da stanbul Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi ile ilgiliydi. Bir sabah, gene erken saatlerde atölyede karfl laflm flt k. Kuzum... diye her zamanki gibi bafllad ve devam etti. Bülent Özer sizin yak n n zm fl, muzip bir dostum onun bir kitab n bana yollad, benim ile ilgili k s mlar n altlar n k rm z kalem ile çizmifl. Efendim, o sizin arkadafl n z, Zeynep Han m Kona ( stanbul Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi Binas ) için vermifl verifltirmifl. Binalar yap ld klar zaman n flartlar içinde de erlendirmek gerekir. O zaman resmi makamlardan gelen istekler o yöndeydi, öyle yap lmas gerekti. Benim be enilen Resim: 4 Resim: 5 binalar mdan biri olarak nhisarlar Vekâleti nden bahsedilir (Resim 4). O da biraz a la Corbu di mi efendim?... sonra gülümsedi ve gitti. O günden sonra Sedad Bey mimarisine daha dikkatli bakacakt m. nhisarlar Vekâleti (fiimdiki Baflbakanl k) (Resim 4) ile ayn y llara rastlayan ve 1958 deki imar hareketleri s ras nda kurban verilen F nd kl daki Satie binas da (1934) (Resim 5) gene, Hoca n n deyimi ile a la Corbu idi. (Resim 6) Ayn y la ait olan Teflvikiye deki Firdevs Han m Apartman da (Resim 7). Gene ayn y llara rastlayan ve 1983 de kan mca, büyük bir k ymet bilmezlik ile y kt r lan Yalova Termal Oteli nde ise (Resim 8), Sedad Bey in stanbul ve Ankara Üniversiteleri binalar d fl nda, sonraki y llardaki yap lar n n hemen tümünde Resim: 7 Resim: 6 Resim: 4 nhisarlar Vekâlet Resim: 5 F nd kl, Satie binas Resim: 6 Le Corbusier, Villa Savoie Resim: 7: Teflvikiye, Firdevs Han m Ap. Resim: 8 Yalova, Termal Oteli Resim: 8 6 Say 6, Kas m 2008

Resim: 9 Ankara Üniversitesi, F. E. F. Resim: 10 Ankara Üniversitesi, F. E. F. Resim: 11 Tafll k Kahvesi Resim: 12 Amcazade Hüseyin Pafla Yal s Resim: 13 stanbul Adliye Saray Resim: 9 görebilece imiz, betonarme iskeletin belirleyici oldu u, rasyonel formlarda ça dafl çizgide, vakur ve ciddi tav rl, geleneksel mimarimizden izler tafl yan kendine has aç kl k oranlar yla genifl saçakl, bir mimari yaklafl m n ilk örne i görülüyordu. 1940 l y llara ait Emin Onat ile birlikte gerçeklefltirdikleri stanbul ve Ankara Üniversiteleri ise, ikinci milli mimari hareketi olarak nitelendirilerek hakl olarak olumsuz yönde çok elefltiri alacakt. Tamamen y ma tekni ini yans tan hatta pencere aç kl klar n n üzerlerinde hafifletme kemerleri olan düz kemerlerle geçilifline (Resim 9), köfle geçifllerinde mukarnaslara (Resim 10) yer Resim: 10 verilifline kadar devasa boyutlu binalar n mimarisi gerçekten geçmifle bir özenti niteli ini aflam yordu. O y llar n çok tan nan bir yap s da bugün Swiss Otelin yan nda karaya çekilmifl bir gemi gibi duran Maçka Tafll k Kahvesi idi (Resim 11). Di erlerinin tam aksine, çok daha hafif olan bu yap da, Kanl ca daki Amcazade Hüseyin Pafla Yal s n (Resim 12) hat rlatan, plân ndan iç ve d fl mimarisine, eski Türk Evlerinden yararlan fl n ilginç örneklerden biriyle karfl lafl yorduk. 40 l y llar n sonlar na do ru Emin Onat ile birlikte gerçeklefltirdikleri, önemli bir bölümü infla edilmeyen stanbul Adliye Saray nda ise Resim: 11 Resim: 12 Resim: 13 Say 6, Kas m 2008 7

Gündüz Gökçe (Resim 13), genifl saçakl dar düfley aç kl kl cephelerde, an tsall ktan uzak, ça dafl anlay fla uygun betonarme karkas oluflturan kolon ve kirifller aç kça ifade ediliyordu. 1950 lerde bafllayan Hilton, teknolojik yeniliklerden finansal yönüne uzanan o güne kadar ülkemizde rastlanmayan bir imkânlar bollu u ortas nda infla edilecekti. Sedad Bey in Amerika n n önemli mimari kurulufllar nda SOM (Skidmore, Owings & Merrill) ile birlikte gerçeklefltirdikleri Hilton da, klâsik flemadaki üst katlar n d fl nda, özellikle alt katlarda ve bahçe ile olan iliflkilerde yapt de ifliklikler ile mimariye büyük zenginlikler katan n Sedad Bey oldu una bafllarda de inmifltim. Burada da gene Türk Mimarisi nden gelme izlere rastlan yordu: fiad rvan (Resim 14) ile çok seneler önce y k lm fl olan Ka thane, Ça layan daki Ona, A a Han Ödülü kazand racak olan Zeyrek teki Sosyal Sigortalar Kurumu yap lar nda da (Resim 18) eski Osmanl -Türk Evi nin genifl saçakl, 1 e 2 oranl düfley pencereli, d fla kapal zemin katl d fl cephelerini (Resim 19) hat rlatmakla beraber basit bir eklektisizmden uzak, günümüz teknolojisine uygun, betonarme karkas ve elde edilmesi oldukça güç bir mimari mükemmellik ile karfl lafl yorduk. Benzer tutumunu daha sonraki y llarda gerçeklefltirece i ev, villâ, yal konut Resim: 14 Resim: 15 Resim: 14 stanbul Hilton, fiad rvan Resim: 15 Ç ra an, Çad r Köflkü Resim: 16 stanbul Hilton, Lokantan n Cephesi Resim: 17 Edirne, II Beyaz t Külliyesi, Yap lmayan fiifahane Resim: 18 Zeyrek, Sosyal Sigortalar Kurumu Binalar Resim: 16 Çad r Köflkü (Resim 15) benzerli i gibi. Acaba Hilton un yap lmayan lokantas da (Resim 16) Edirne 2. Beyaz d Külliyesi nin fiifahanesi nden (Resim 17) bir fleyler almam flm yd? Resim: 18 Resim: 19 yap lar nda, hatta Hindistan Elçili inde de sürdürecekti. Ancak düfley tafl y c elemanlar n önemle vurguland F nd kl daki Akbank Genel Müdürlük Binas (Resim 20) ile cephelerinde tafl y c betonarme zgaran n belirleyici oldu u Resim: 19 Safranbolu, geleneksel evler Resim: 20 F nd kl, Akbank Genel Müdürlü ü Resim: 21 8 Resim: 17 Say 6, Kas m 2008 Resim: 20 Resim: 21

Resim: 22 Ankara, Pakistan Büyükelçili i Resim: 23 A. Perret, Paris Notre-Dame du Ra Resim: 24 F nd kl, Güzel Sanatlar Akademisi Holü Resim: 25 A. Perret, Musee den Travaux Publics Resim: 22 Ayaza a daki Alarko Bloklar nda (Resim 21) ç kmalar ve genifl saçaklar gibi elemanlara rastlan lmayacakt. Pakistan Elçili inde ise, saçaklar tonozlar fleklinde konsol olarak d flar ya uzan yordu (Resim 22). fiüpheci bir yaklafl mla bu, kendisinin gençlik y llar nda bürosunda çal flt n söyledi i A. Perret in ç plak-beton uygulamal Paris, Notre-Dame du Raincy adl binas na (Resim 23) ba lanabilir miydi? Sürdürürsek yang ndan sonra betonarme olarak yeniden infla edilen F nd kl daki Akademi Binas ndaki konferans salonuna bofllukta ç kan dairesel merdiven ile (Resim 24) çevresindeki ç plak betonarme kolon kirifllerle cam yüzeylerin oluflturdu u mekân ile gene Perret nin Musee des Travaux Publics i (Resim 25) aras nda benzerlikler bulunabilir miydi, hatta Wright veya Neutra dan esintiler? Ancak ne olursa olsun, ortaya Resim: 24 Resim: 25 Resim: 23 ç kan yap size her zaman Sedad Eldem in mimarisini ça r flt racakt. Bunlar hakk nda, Sedad Bey in mimarl, kiflili i hakk nda çok fley yaz ld, ancak kan mca alt kal n çizilmesi gereken bir yönü üzerinde gere ince durulmad ; binalar n n hemen göze çarpan, detaydan bütüne yans yan kusursuzluk ve mükemmellikleri üzerinde. Bu, malzeme seçiminden ve detay çözümlerindeki, zorlama ve hüner göstermekten uzak, dolays z bir sadelikten, bir anlamda do all ktan kaynaklan yordu. Tabii bu arada mimar olarak onu seçmifl olanlara sonuna kadar kendini kabul ettirebilmifl olmas nda da Eklektisist olarak niteliyebilece imiz stanbul ve Ankara Üniversitesi binalar n n d fl ndaki eserlerinde kitle, cephe, iç mekân çözümleri ve detaylama hakk nda özetlenerek söylenecek ilk fley bunlardaki aç k-seçik, tutarl, vakur, belki biraz da antiseptik, ya da so uk diyebilece imiz bir mimariyi, kolay eskimeyen bir mimariyi yans t yor olduklar d r. Eskimemesi, kan m zca malzeme seçimi ile detaylaman n yan s ra, mimarisini belirgin olarak günlük, geçici moda ak mlar n n ötesinde tutabilmifl olmas ndan kaynaklanmaktad r. Sedad Hoca mimarinin hep do al ve dolays z olmas ndan söz ederdi. Proje tashihinden ç kt bir gün flöyle Say 6, Kas m 2008 9

Gündüz Gökçe Resim: 26 Sedad ELDEM A a Han Ödülü ile ilgili toplant sonras nda. (Soldan Sa a, Prof. Önder Küçükerman, Prof. Muhteflem Giray, Prof. Sedad Eldem, Prof. Dr. Bülent Özer, Prof. Gündüz Gökçe) söyledi ini hat rl yorum: Allah kahretsin flu Aalto yu, titrek, kayan o duvarlar... Ya efendim Louis Kahn, nedir efendim o kemerler? Bir de Mimari endifle, ve mimari sorunlar sözlerine her zaman k zd n hat rl yorum: Efendim, mimari endiflesiz sorunsuz olmal di mi? Doçentli imden itibaren Sedad Bey ile aram zdaki iliflkilerde gene mesafeli olmak ile birlikte biraz daha yak n ve s cak bir geliflme olmufltu. O y llarda en yak n ndaki kimse her zaman Hamdi fiensoy idi. Toplant larda s k ld anlarda veya üstü oldukça kapal, kendisine has tarzda bir espri yapt nda bafl hafifçe öne e ik bana bak yor ve hafif bir gülümsemeyi zaptederek bafl n çeviriyordu. Ayr ca toplant lardaki görüflmelerden, tart flmalardan özellikle de iddial bilimsel tav r özentisi sayd klar ndan çok s k l yordu. Bir toplant sonras nda bana iki genç arkadafl m z n konuflmalar ndan bir fley anlay p anlamad m sormufltu. Ben, biraz da muzipçe bazen diye cevap vermifltim. Sedad Bey, Efendim, siz bazen, ben hiiiç... diye, adeta kahkaha atarcas na gülerek gitmiflti. Mimarl n n yan nda hocal k çal flmalar n n önemli bir bölümünü de rölöve çal flmalar na ay rm flt. 1934 y l nda Akademi de bafllatt Milli Mimari Semineri daha sonra kald r lm fl, ilerideki y llarda Rölöve Restorasyon Kürsüsü kurularak Rölöve dersi ö retim program na al nm flt. Ancak aradaki dönemde de Sedad Bey proje derslerinde ö rencilere, genellikle yak n nda eski bir eser bulunan yerlerde proje yapt r yor, bu eserin fotograflar ile rölövelerini istiyor, bunlar arflivliyordu. Zaman zaman bunun tenkit edilmifl olmas na ra men, oluflan birikimin, baz lar Feridun Akozan ile birlikte, Köksal Anadol un da katk s ile gerçekleflmifl çok say da kitab n yay nlanabilmifl, dolay s yla Osmanl mimarl n n evden köflklere, kas rlardan yal lara ve saraylara pek ço u art k olmayan yap lar n n rölövelerinin gelecek nesiller ad na kazan lm fl olmas, san r m bu tenkitleri ciddi anlamda etkisiz k lmaya yetecektir. Hocan n emekli oldu u 1978 y l ndan sonra kendisi ile nadiren karfl lafl yor, pek görüflemiyorduk. Sibel Bozda an, Resim: 26 10 Say 6, Kas m 2008

Resim: 27 Sedad Eldem ve Onun Döneminin Son ki Yap Hocas : Prof. Hamdi fiensoy Prof. Gündüz Gökçe Suha Özkan ve Engin Yenal n haz rlad klar Concept Media Pte Ltd in Architects in the Third World serisinden yay nlanan Sedad Eldem, Architect in Turkey adl, ünlü Avusturyal Mimar Hans Hollein n ön yaz s n n da bulundu u kitap elimize ulaflt nda Engin Yenal ile birlikte kitab kendisine götürmeye karar verdik ve randevu alarak bir ö leden sonra Cumhuriyet Caddesindeki evine gittik. Sa l ile ilgili ciddi sorunlar vard, ama bizi gene de kap dan girer girmez, içeriden gelerek çevik denebilecek bir hareketlilik ve güler yüz ile karfl lad. Bana, Ah efendim, siz flimdi Rektör di mi? diye tak ld, ikimize de sar larak öptü. Kitab çok be enmiflti ve sevinçliydi. Kendisine Mimar Sinan Üniversitesi Oditoryumunda yap lacak toplant dan söz ettik. Hollein da gelecek bir konuflma yapacakt. Endifleli bir flekilde sordu: Efendim, sahneye ç kmak nas l olacak, acaba güç mü? Salondan sahneye birkaç basamakta ç k ld n, gerekirse orada kendisine yard mc olunabilece i gibi, sahne arkas ndan da girilebilece ini söyledim. Cevab tam Sedad Bey den beklenecek türden idi: Efendim, her insan n bir koketrisi vard r. Bakal m o kadar kiflinin önünde kendisine yard m edilmesini ister mi? Ancak korkulan olmad, çok kalabal k, çok güzel bir toplant oldu, Hocan n sahneye ç kmas nda da hiçbir güçlük yaflanmad, bu onu son görüfllerimden biri olacakt. Sedad Hoca y 07.09.1988 tarihinde kaybettik. Koç Holding in Nakkafltepe Tesisleri ve Prof. Hamdi fiensoy ile birlikte yapt klar, Altunizade deki fiark Sigorta Binas ise onun ölümünden sonra tamamlanacaklard. Yeni nesiller Sedad Bey in mimarl n hiç kuflkusuz bizlerden, yani onu tan yan kuflaklardan farkl, daha objektif bak fllarla de erlendirebileceklerdir. Ancak o bizler için, kiflili i ile, hocal k tarz ve tavr ile, mimarisi ile, mimarisinin vard nokta ile gerçek bir efsane idi. Bugün de çok iyi mimarlar m z var. Ama efsane olduklar n söyleyemiyoruz. Asl nda bu biraz da günümüz dünyas ndaki de iflimlerden, özellikle de demokrasinin yay lmas ndan kaynaklanan bir durum olarak da yorumlanabilir. Mimarl k, resim, heykel, edebiyat, müzik, sinema; hangisine bakarsan z bak n efsane adlar n son örneklerinin 20. yüzy l n 2. yar s nda teker teker aram zdan ayr ld klar n göreceksiniz, Sedad Hoca gibi RES M KAYNAKLARI: ELDEM, S. Architect in Turkey, Concept Media Pte Ltd. GÖKÇE, G. Arflivi ELDEM, S. H. stanbul An lar, 1979 Say 6, Kas m 2008 11