ISSN 1300-2961 Araştırmalar / Original Articles Obstrüktif Uyku Apne Sendromu Tanısı Alan Hastalarda Devamlı Pozitif Hava Yolu Basıncı (CPAP) Eğitiminin Cihaza Uyum ve Yaşam Kalitesi Üzerine Etkisi The Impact of Continuous Positive Airway Pressure (CPAP) Training on the Compliance of Device Usage and Quality of Life in Patients with Obstructive Sleep Apnea Syndrome Tülay Koyuncu 1, Ersin Günay 1, Sevinç Sarınç Ulaşlı 1, Olcay Akar 1, Şahin Ulu 2, Mehmet Ünlü 1 1 Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı, Afyonkarahisar 2 Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Kulak Burun Boğaz Anabilim Dalı, Afyonkarahisar Geliş Tarihi: 16 Eylül 2013 Kabul Tarihi: 21 Ekim 2013 Özet Giriş: Obstrüktif uyku apne sendromu (OUAS) tanısı almış ve Devamlı Positive Hava Yolu Basıncı (CPAP) tedavisi planlanmış hastalara video destekli, görsel ağırlıklı bir eğitimin CPAP tedavisine uyum, yaşam kalitesi ve uyku kalitesi üzerine etkisinin araştırılması amaçlandı. Gereç ve Yöntem: Yeni OUAS tanısı almış 103 hasta 83 ve 20 kişilik 2 gruba (grup 1 ve grup 2) randomize edildi. Grup 1 hastalara video destekli, görsel ağırlıklı eğitim öncesi ve 6 aylık tedavi sonunda, Grup 2 hastalara ise eğitim verilmeden Short Form-36, Pittsburgh Uyku Kalitesi İndeksi, Epworth uykululuk ölçeği uygulandı. 6 ay sonra tüm hastalara CPAP tedavisini kullanım durumları ve karşılaşılan yan etkilerin sorulduğu anket uygulandı. Bulgular: Her iki gruptaki hastaların demografik özellikleri ve polisomnografi verilerinde anlamlı fark saptanmadı. CPAP tedavilerini düzenli kullanma durumları açısından gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulundu (P<0,001). CPAP kullanımı sonrası gelişen en sık yan etki her iki grup için de ağız kuruluğu idi (grup 1 ve grup 2 için sırasıyla %12 ve %40). Grup 1 de yaşam kalitesi anketinde sosyal fonksiyon dışındaki alt parametrelerde istatis- Abstract Introduction: We aimed to investigate the effects of the video-aided, visual-based Continuous Positive Airway Pressure (CPAP) education applied to newly diagnosed obstructive sleep apnea syndrome (OSAS) patients on adherence to therapy, the quality-of-life (QoL) and sleep-quality. Materials and Methods: 103 OSAS patients were randomized into 2 groups consisting of 83 (Group 1) and 20 (Group 2) patients. Short Form-36, Pittsburgh sleep quality index, Epworth sleepiness scale were applied to the patients in Group 1 (just before education and after 6 months of treatment) and group 2 (without education and after 6 months), Additionally, a questionnaire in which the conditions of the treatment usage and the side effects were included asked to all patients. Results: Demographic and polysomnography data were similar in both groups. There was a significant difference between groups in terms of proper CPAP usage (P<0.001). The most frequent side effect related to the CPAP treatment was xerostomia in both groups (12% and 40%, respectively). Although, there was a significant improvement in QoL of patients in Group 1, except social İletişim adresi: Tülay Koyuncu Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi, Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı, Afyon Tel.:+90 272 246 33 33; Faks:+90 272 246 33 22; drkoyuncutulay@gmail.com 58 2013 Atatürk Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesi www.solunumhastaliklari.org Tüm hakları saklıdır, tamamen ve kısmen tıpkıbasımı yasaktır
tiksel olarak anlamlı artış saptanırken (P<0,001), Grup 2 de fiziksel fonksiyon dışındaki alt parametrelerde anlamlı fark olmadığı görüldü (p>0,05). Grup 1 de tedavi sonrası uyku kalitesi anketinin tüm bileşenlerinde anlamlı iyileşme bulundu (P<0,05), Grup 2 de tedavi sonrası uyku latensi dışındaki bileşenlerde istatistiksel olarak anlamlı iyileşme saptanmadı. Sonuç: Sonuç olarak, video destekli, görsel ağırlıklı bir eğitimin CPAP tedavisini düzenli kullanma oranını anlamlı olarak artırdığı, hastaların yaşam kalitesi ve uyku kalitesini anlamlı olarak iyileştirdiği görülmüştür. Anahtar sözcükler: Eğitim, hasta uyumu, obstrüktif uyku apne sendromu, pozitif hava yolu basıncı function domain (P<0.001), no significant improvement was obtained in QoL of patients in Group 2 except physical function domain. In Group 1, significant improvement in all components of sleep-quality was present after treatment. However, in Group 2, no significant improvement was present in sleep-quality except in sleep latency component. Conclusion: In conclusion, it is shown that a video-aided, visual-based education increases the rate of regular use of CPAP therapy and improves the QoL and sleep-quality. Keywords: Education, patient adherence, obstructive sleep apnea syndrome, positive airway pressure Giriş Obstrüktif uyku apne sendromu (OUAS), daha çok erkeklerde olmak üzere her iki cinste, tüm ırk, yaş, sosyoekonomik düzey ve etnik gruplarda görülebilen ve en sık karşılaşılan uyku bozukluklarından biridir. Uyku esnasında tekrar eden tam (apne) veya parsiyel (hipopne) üst solunum yolu obstrüksiyonu epizodları ve sıklıkla kan oksijen satürasyonunda azalma ile karakterli bir sendromdur. [1,2] Obstrüktif uyku apne sendromunun, kalp yetmezliği, atriyal fibrilasyon, koroner arter hastalığı, ateroskleroz inme, pulmoner ve sistemik hipertansiyon ile ilişkili olduğuna dair veriler mevcuttur. [3] OUAS hastalarında altın standart tanı yöntemi polisomnografidir. [4] Devamlı Pozitif Hava Yolu Basıncı (Continuous Positive Airway Pressure) (CPAP), pozitif basınç uygulanması, mekanik bir stent etkisi ve akciğer hacimlerini artırması ile uyku sırasında üst solunum yolunun açık tutulmasını sağlar. CPAP uyumu iyi olmayan OUAS lı hastalarda mortalitenin, CPAP uyumu iyi olan hastalara göre daha yüksek olduğu yapılan çalışmalarla ortaya konulmuştur. [3-6] Bu da hastaların CPAP a uyumunun önemini göstermektedir. Hastaların tedaviyi kabul etmelerini ve tedaviye uyumlarını artırmak amacıyla çeşitli desensitizasyon yöntemleri uygulama alanına sokulmuştur. Bu çalışmada OUAS tanısı almış ve CPAP tedavisi planlanmış hastalara video destekli, görsel ağırlıklı bir eğitimin CPAP tedavisine uyum, yaşam kalitesi ve uyku kalitesi üzerine etkisinin araştırılması amaçlandı. Hasta Seçimi Çalışmaya Şubat 2011 Haziran 2013 tarihleri arasında Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları kliniğine horlama, gece tanıklı apne, gündüz aşırı uyuklama hali ve geceleri uykudan sıkça uyanma şikayetlerinden bir veya birkaçı ile başvurup, kliniğimiz uykuda solunum bozuklukları laboratuvarında polisomnografi yapılıp OUAS tanısı alan ve CPAP tedavisi planlanan, 18 yaş üzeri olan 200 hastaya telefonla ulaşıldı. Elli hasta cihaz temin etmediği, 15 hasta farklı bir ilde olduğu, 10 hasta kontrollere gelemeyecek kadar düşkün olduğu, 10 hasta kontrollere gelmeyi reddettiği, 5 hasta farklı bir hastalıktan dolayı hastanede tedavi gördüğü için çalışmaya dahil edilmedi. Çalışmayı kabul eden toplam 110 hasta çalışmaya alındı (Şekil 1). Hastaların hepsinden gönüllü onam formları alındı. Antropometrik Özellikler Çalışmaya alınan tüm hastaların yaşı, boyu, vücut ağırlığı ve boyun çevresi ölçüldü ve kaydedildi. Vücut kitle indeksi (VKİ = BMI) = Hastanın ağırlığı (kg)/[boy (m)]² olarak hesaplandı. Hastaların Randomizasyonu ve Veri Toplama Hastalar kapalı zarf metodu ile 90 ve 20 kişilik 2 gruba (grup 1 ve grup 2) randomize edildi. Grup 1 de yeni OUAS tanısı almış, CPAP cihazını temin etmiş 90 hasta eğitim toplantılarına eşleri ile birlikte 10 kişilik gruplar şeklinde çağrıldı. Hastalara ilk toplantıda SF-36 yaşam kalitesi, Pittsburgh Uyku Kalitesi İndeksi (PUKİ), Epworth uykululuk ölçeği anketleri uygulandı. Anketler uygulandıktan sonra hastalara tarafımızca hazırlanan yaklaşık 30 dk süren video ve power point sunusu görsel ve işitsel olarak sunuldu. Sunu içeriğinde OUAS ın tanımı, nasıl tanı konduğu, tedavisi, komplikasyonları, CPAP tedavisi ve cihaz eğitimi yer aldı. Hastalar 6 ay sonra kontrole Gereç ve Yöntem Şekil 1: Obstrüktif uyku apne sendromu tanısı alan ve pozitif hava yolu basıncı tedavisi verilen, 18 yaş üzeri olan 103 hastaya ulaşım ve grupların randomizasyonu. Continuous positive airway pressure treatment in sleep apnea syndrome T. Koyuncu et al. 59
çağrıldı. Hastaların cihazla ilgili sorunları tartışılarak çözüm bulunmaya çalışıldı. Hastalar 6 ay sonra tekrar kontrole çağrıldı. Farklı ilde yaşayan 7 hasta kontrole gelmediği için çalışmadan çıkarıldı ve Grup 1 83 hasta ile tamamlandı (Şekil 1). Son kontrollerinde hastalara SF-36 yaşam kalitesi, PUKİ, CPAP kullanım durumları ve kullanım sırasında karşılaşılan yan etkilerin sorulduğu anket uygulandı. CPAP uyumu hastanın cihazı kullanmaya başladığı günden kontrole gelene kadar geçen süredeki gecelerin %70 i veya gecede ortalama en az beş saat kullanımı olarak tanımlanmıştır. Grup 2 deki hastalara (yeni OUAS tanısı almış, cihazını temin etmiş 20 hastaya) grup 1 de bahsedilen eğitim verilmeden ilk toplantıda SF-36 yaşam kalitesi, PUKİ, Epworth uykululuk ölçeği anketleri uygulandı. Hastalar 6 ay sonra tekrar kontrole çağrıldı. İkinci kontrollerinde hastalara SF-36 yaşam kalitesi, PUKİ, CPAP kullanım durumları ve kullanım sırasında karşılaşılan yan etkilerin sorulduğu anket uygulandı. Kullanılan Anketler ve Ölçekler Pittsburgh Uyku Kalitesi İndeksi (PUKİ) Pittsburgh Uyku Kalitesi İndeksi (The Pittsburgh Sleep Quality Index), 1989 yılında Buysse ve arkadaşları tarafından, psikiyatri uygulamaları ve klinik araştırmalarda, uyku kalitesinin değerlendirilebilmesi için geliştirilmiştir. [7] PUKİ deki maddeler uyku bozukluğu olan hastaların klinik gözlemlerinden, uyku kalitesiyle ilgili literatürde belirtilmiş diğer ölçeklerden ve PUKİ ile ilgili 18 aylık bir klinik izlenim döneminden yararlanılarak düzenlenmiştir. PUKİ, iyi uykunun ve kötü uykunun tanımlanmasına yarayan uyku kalitesinin niceliksel bir ölçümünü verir. PUKİ global skorunun 5 den büyük oluşu, kötü uyku kalitesini gösterir. PUKİ son bir ay içerisindeki uyku kalitesini değerlendirir. PUKİ nin içerdiği toplam 24 sorunun 19 tanesi özbildirim sorusudur. Beş soru ise eş veya bir oda arkadaşı tarafından yanıtlanır. Eşlere/oda arkadaşlarına sorulan bu son 5 soru yalnızca klinik bilgi için kullanılır ve puanlamada kullanılmaz. Puanlamaya katılan 18 madde (item), 7 bileşen (component) şeklinde gruplandırılmıştır. Her bir madde 0-3 puan üzerinden değerlendirilir. 7 bileşen puanının toplamı, toplam PUKİ puanını verir. Toplam puanın yüksek oluşu uyku kalitesinin kötü oluşunu işaret eder. Bu ölçeğin ülkemiz için geçerlilik ve güvenirlilik çalışmaları, 1996 yılında Ağargun ve ark. [8] tarafından yapılmış, ölçeğin Cronbach s alfa güvenilirlik katsayısı 0,804 olarak bulunmuştur. PUKİ nin 7 bileşeni; öznel uyku kalitesi (bileşen 1), uyku latensi (bileşen 2), uyku süresi (bileşen 3), alışılmış uyku etkinliği (bileşen 4), uyku bozukluğu (bileşen 5), uyku ilacı kullanımı (bileşen 6) ve gündüz uyku işlev bozukluğudur (bileşen 7). SF-36 (Short Form 36) Yaşam kalitesi ölçekleri içinde jenerik ölçek özelliğine sahip ve geniş açılı ölçüm sağlayan Kısa Form 36; Rand Corporation tarafından 1992 yılında geliştirilmiş ve kullanıma sunulmuştur. [9] Ölçek 36 maddeden oluşmaktadır ve bunlar 8 boyutun ölçümünü sağlamaktadır; fiziksel fonksiyon (10 madde), sosyal fonksiyon (2 madde), fiziksel fonksiyonlara bağlı rol kısıtlılıkları (4 madde), emosyonel sorunlara bağlı rol kısıtlılıkları (3 madde), mental sağlık (5 madde), canlılık (4 madde), ağrı (2 madde) ve sağlığın genel algılanması (5 madde). Epworth Uykululuk Ölçeği Gündüz uyku halini göstermekte kullanılan bir testtir. Toplam 8 sorudan oluşur. Her soru hastanın kendisi tarafından 0-3 puan verilecek şekilde doldurulur. Bu ankette hastanın aşırı yorgun olmadığı sıradan bir günde, belli durumlarda uykuya dalma olasılığı sorgulanır. Tüm sorularda puanlama yöntemi aynı olup, uykuya dalma olasılığı hiç yoksa 0, uykuya dalması düşük olasılıklı ise 1, orta olasılıklı ise 2 ve yüksek olasılıklı ise 3 puan alır. Toplam puan 10 ve üzerinde ise gündüz aşırı uyku halinin varlığına işaret eder. [10] 2.5. İstatistiksel Analiz Çalışmada elde edilen bulgular istatistiksel olarak değerlendirilirken SPSS 20.0 programı (Statistical Package for the Social Sciences Inc, Chicago, IL, ABD) kullanıldı. Verilerin normal dağılım kontrolünde Kolmogorov Simirnov ve Shapiro-Wilk testi kullanıldı. Çalışma gruplarının cinsiyet dağılımları CPAP yan etkileri, CPAP düzenli kullanım durumları için frekans analizi yapıldı. Devamlı değişkenler normal dağılım durumlarına göre Ortalama ± Standart sapma veya Ortanca (Minimum-Maksimum) olarak belirtildi. Kategorik değişkenler için gruplar arasındaki fark analizi ki-kare testi ile yapıldı. Devamlı değişkenlerin gruplar arasındaki fark analizleri normal dağılım durumlarına göre Student-t testi veya Mann-Whitney U testi ile yapıldı. Grupların kendi içindeki tedavi öncesi ve sonrası analizler için normal dağılım durumlarına göre eşleştirmeli-t testi veya Wilcoxon testi kullanılarak yapıldı. P değerleri 0,05 ten küçük olan istatistiksel analizler anlamlı kabul edildi. Bulgular Çalışmamıza alınan 40 yaş üstü grup 1 toplam 83 hastanın yaş ortalaması 54,24±8,49 yıl olup hastaların 46 sı (%55,4) erkek iken kontrol grubuna (Grup 2) alınan toplam 20 hastanın yaş ortalaması 51,40±5,20 yıl olup 13 ü (% 65,0) erkek idi. Gruplar arasında cinsiyet dağılımı ve yaş ortalamaları bakımından anlamlı fark bulunmadı (yaş için P=0,156, cinsiyet için P=0,437). Grup 1 hastaların VKİ 31,14±5,47 kg/m 2, grup 2 hastaların VKİ 28,70±1,65 kg/m 2 olarak hesaplandı (P=0,052). Grup 1 hastaların ortalama Epworth uykululuk skoru 8 (1-24), grup 2 hastaların 10 (2-24) idi (P=0,738). Hastaların PSG verileri incelendiğinde, Grup 1 hastaların AHİ değeri 39,5 (8-101), grup 2 hastaların 48 (23-105) olarak bulundu (P=0,621). Gruplar arasında Epworth uykululuk skoru ve AHİ bakımından anlamlı fark bulunmadı. Çalışmaya alınan hastaların demografik ve PSG sonuçları Tablo 1 de ayrıntılı olarak verilmiştir. 60 Uyku apne sendromunda devamlı pozitif hava yolu basıncı tedavisi T. Koyuncu ve ark.
Çalışma sonunda grup 1 hastaların %85,5 i (n=71), grup 2 hastaların %35 i (n=7) CPAP tedavilerini düzenli kullanmıştı. CPAP tedavilerini düzenli kullanma açısından Grup 1 ile Grup 2 arasında istatistiksel olarak anlamlı fark bulundu (P <0,001) (Tablo 2). Grup 1 de CPAP tedavisi kullanımı sonrası hastaların %27,7 sinde (n=23) şikayet görülmezken Grup 2 de bu oran %5 idi (P=0,038). Grup 1 ve Grup 2 hastaların belirttiği yan etkiler arasında ağız kuruluğu bakımından istatistiksel olarak anlamlı fark bulundu (P=0,003). Grupların CPAP tedavisi sonrası belirttikleri yan etki dağılımının grafiksel verileri Tablo 3 te verilmiştir. Grup 1 hastalarının verilen eğitim sonrası yaşam kalitesi verilerinden (SF-36) sosyal fonksiyon dışındaki alt parametrelerde istatistiksel olarak anlamlı fark bulundu. Kontrol grubunda (grup 2) hastaların tedavi öncesi yaşam kalitesi verilerinden fiziksel fonksiyon (SF-PF) alt parametresi tedavi öncesinde 60 (35-100) iken tedavi sonrası 80 (30-100) olarak bulundu (P=0,02). Grup 2 deki hastaların SF-36 anketindeki diğer alt parametrelerde istatistiksel olarak anlamlı fark olmadığı görüldü. Grup 1 ve Grup 2 hastaların yaşam kalitesi verileri Tablo 4 te ayrıntılı verilmiştir. Grup 1 ve Grup 2 hastalar için çalışmanın başlangıcında ve bitiminde elde edilen uyku kalitesi verileri (PUKİ) Tablo 5 te verilmiştir. Grup 1 (eğitim verilen) hastaların eğitim sonrası 7 bileşende de istatistiksel olarak anlamlı iyileşme olduğu bulundu. Kontrol grubunda (Grup 2) ise uyku latensi dışındaki bileşenlerde istatistiksel olarak anlamlı fark bulunmadı. Tablo 1 Hastaların demografik özellikleri ve polisomnografi (PSG) verileri GRUP I (n=83) GRUP II (n=20) Yaş (yıl) 54,24±8,50 51,40±5,20 0,156 Cinsiyet ( Erkek (%)) 46 (%55,4) 13 (%65,0) 0,437 Vücut Kitle İndeksi (VKİ) (kg/m 2 ) 31,14±5,47 28,70±1,65 0,052 Epworth uykululuk skoru 8 (1-24) 10 (2-24) 0,738 Uyku süresi ( saat) 300 (107-417) 332 (197-369) 0,414 Apne-hipopne indeksi (AHİ) 39,5 (8-101) 48 (23-105) 0,621 Desatürasyon İndeksi (Desatürasyon sayısı /uyku süresi) 44,5 (9-105) 33,8 (1-86) 0,229 P Tablo 2 Çalışma gruplarındaki hastaların CPAP tedavisini düzenli kullanıp kullanmadıkları Grup 1 Grup 2 P Düzenli kullanım 71 (85,5) 7 (35) Düzensiz kullanım 12 (14,5) 13 (65) < 0,001 Tablo 3 CPAP kullanımı sonrası gelişen yan etkiler CPAP yan etki GRUP I (n=83) GRUP II (n=20) Şikayet yok 23 (27,7) 1 (5) 0,038 Rahatsızlık hissi 10 (12) 2 (10) 0,798 Ciltte eritem 5 (6) 2 (10) 0,619 Klastrofobi 2 (2,4) 1 (5) 0,480 Nazal ülser 3 (3,6) 1 (5) 0,773 Nazal konjesyon 6 (7,2) 0 (0) 0,341 Kulak ağrısı 2 (2,4) 0 (0) 0,622 Ağız kuruluğu 10 (12) 8 (40) 0,003 Göz irritasyonu 4 (4,8) 0 (0) 1,00 Mide şişmesi 9 (10,8) 2 (10) 0,528 Hava kaçağı 9 (10,8) 3 (15) 0,698 P Continuous positive airway pressure treatment in sleep apnea syndrome T. Koyuncu et al. 61
Tablo 4 Grup 1 (OUAS Eğitim) ve Grup 2 (OUAS Kontrol) hastaların yaşam kalitesi verileri KISA FORM-36 GRUP 1 GRUP 2 Eğitim Öncesi Eğitim Sonrası P Eğitim Öncesi Eğitim Sonrası P SF-Fiziksel Fonksiyon (PF) 58,05±27,58 69,70±23,88 <0,001 60 (35-100) 80 (30-100) 0,02 SF-Fiziksel Rol Kısıtlama (RP) 25 (0-100) 50 (0-100) <0,001 25 (0-100) 50 (0-100) 0,26 SF-Vücut Ağrısı (BP) 49,62±27,12 62,93±26,00 <0,001 61 (0-100) 51 (41-84) 0,91 SF-Genel Sağlık(GH) 35 (0-92) 51 (0-100) <0,001 45 (35-70) 50 (35-72) 0,15 SF-Canlılık(VT) 40 (0-93) 55 (0-100) <0,001 35 (25-100) 50 (40-90) 0,16 SF-Sosyal Fonksiyon (SF) 62 (0-100) 75 (0-100) 0,23 75 (25-100) 75 (25-100) 0,89 SF-Emosyonel Rol Kısıtlama (RE) 33 (0-100) 36,5 (0-100) <0,001 33 (0-100) 66 (0-100) 0,18 SF-Mental Sağlık (MH) 56 (0-100) 60 (0-100) 0,01 56 (40-92) 60 (20-96) 0,80 SF-Fiziksel Komponent (PCS) 33 (0-67) 43 (0-89) <0,001 40 (30-58) 44 (33-56) 0,08 SF-Mental Komponent (MCS) 35 (0-67) 40 (0-90) 0,03 43 (28-53) 39 (28-67) 0,36 Tablo 5 Grup 1 (OUAS Görsel Eğitim) ve Grup 2 (OUAS Kontrol) hastaların uyku kalitesi verileri PUKİ GRUP 1 GRUP 2 Eğitim Öncesi Eğitim Sonrası P Eğitim Öncesi Eğitim Sonrası P Uyku kalitesi 3 (0-3) 1 (0-3) <0,001 2 (0-3) 1 (0-3) 0,10 Uyku latensi 2 (0-6) 1 (0-6) <0,001 2 (0-4) 2 (0-5) 0,03 Uyku süresi 2 (0-3) 1 (0-3) 0,04 2 (0-3) 0 (0-3) 0,51 Uyku etkinliği 64 (28-100) 85 (14-100) <0,001 75 (42-100) 75 (33-100) 1,00 Uyku bozukluğu 13 (2-23) 7 (0-18) <0,001 10 (3-18) 15 (8-19) 0,66 Uyku ilacı kullanımı 0 (0-3) 0 (0-3) 0,02 0 (0-2) 0 (0-11) 0,19 Uyku işlev bozukluğu 3 (0-6) 1 (0-6) <0,001 2 (0-5) 2 (0-3) 0,29 Tartışma Devamlı pozitif hava yolu basıncı (CPAP) cihazları, obstrüktif uyku apne sendromu (OUAS) dahil olmak üzere, uyku ile ilişkili solunum bozukluğu (USB) olan hastaların tedavisinde kullanılmaktadır. CPAP tedavisi OUAS li hastaların altın standart tedavisidir. OUAS tedavi edilmezse gündüz aşırı uyku hali, yaşam kalitesinde azalma, nörolojik ve davranışsal problemlerin ortaya çıkması ve kardiyovasküler hastalık riskinde (hipertansiyon vb) artış gibi sonuçlara neden olabilir. [3,11] Çalışmamızda video destekli ve görsel ağırlıklı bir eğitimin OUAS olan hastalarda CPAP tedavisini kabul etme oranına, yaşam kalitesine ve uyku kalitesine katkısını araştırmak amaçlandı. Çalışmamızda tedavinin kabulünü artırmak açısından görsel ağırlıklı eğitimin etkileri 103 hasta üzerinde araştırıldı. Hastalar 2 gruba ayrılarak bir gruba video film desteği ile birlikte OUAS hastalığı ve sonuçları hakkında görsel ağırlıklı eğitim, diğer gruba ise standart eğitim uygulandı. Hastalar toplantılara eşleri ile birlikte alındı. Çalışmamızda, eğitim grubu ile kontrol grubu arasında yaş, cinsiyet, vücut kitle indeksi (VKİ), AHİ, desatürasyon indeksi ve Epworth uykululuk skalası değerleri açısından anlamlı fark izlenmedi. Bazı hastalar her gece CPAP kullanmayı tolere edemeyebilmekte veya kullanmayabilmektedir. CPAP uyumu ve düzenli kullanımı OUAS mortalitesini azaltabilir. CPAP kullanmayan hastaların mortalitesinin CPAP kullanan hastalara göre daha yüksek olduğu yapılan çalışmalarla gösterilmiştir ve bu da düzenli CPAP kullanmanın önemini göstermektedir. [5] Literatürde, yaş, cinsiyet, medeni hal ve sosyoekonomik durum gibi hasta özellikleri ile CPAP kullanımı arasında ilişkiler incelenmiştir. Scharf ve arkadaşlarının geniş retrospektif çalışmasında uzun dönem uyum ile ırk, VKİ ve cinsiyet arasında ilişki bulunmamıştır. [12] Haniffa ve arkadaşlarının çalışmasında tek başına eğitim, telefon görüşmeleri ve desteğin uyum üzerine etkisi olmadığı gösterilmiştir. [13] Jean Wiese ve arkadaşlarının çalışmasında araştırmacı tarafından geliştirilmiş, değişik etnik yapılardan hastalara yönelik, uyku apne konusundaki yanlış anlamaların ve kullanılacak tedavinin tartışıldığı bir video filminin CPAP kullanımına uyumu artırdığı gösterilmiştir. [14] Aynı çalışmada kontrol grubu ile karşılaştırıldığında, uyku apne ve CPAP tedavisinin tartışıldığı 15 dakikalık video filmini izleyenlerde CPAP uyumu ve 1 ay sonraki klinik kontrole gelmelerinin anlamlı olarak daha fazla olduğu bulunmuştur. 62 Uyku apne sendromunda devamlı pozitif hava yolu basıncı tedavisi T. Koyuncu ve ark.
Sucena ve arkadaşlarının çalışmasında hastalar 5-12 yıl arasında izlenmiş ve CPAP kullanım süresi arttıkça zamanla cihaz uyumunun arttığı ve bu artışın 3. yıldan sonra istatistiksel olarak anlamlı hale geldiği bildirilmiştir. [15] Çalışmamızda hastaların takiplerinde grup 1 hastaların %85,5 i (n=71), grup 2 hastaların %35 inin (n=7) cihazı düzenli kullandığı gözlendi (P<0,001). Bu bulgular, CPAP tedavisinin ilk reçetelenmesi sırasında hasta bilgilendirmenin görsel olarak yapılmasının tedaviye uyumu artırabileceğini göstermektedir. CPAP tedavisine uyumu artırmak öncelikle hastalık ve sonuçlarıyla ilgili hastada bilinç düzeyinin artırılması ve yapılacak tedavinin öneminin vurgulanması ile başlar. Daha sonra hasta-hekim arasındaki yakın ilişki, hastanın özellikle yan etkiler açısından düzenli olarak izlenmesi tedaviye uyumun artırılmasında çok önemlidir. Çalışmamızda Grup 1 hastalara eğitim öncesinde ve sonrasında SF-36 yaşam kalitesi anketi uygulandı. Sosyal fonksiyon dışındaki alt parametrelerde eğitim grubunda eğitim sonrası istatistiksel olarak anlamlı iyileşme bulundu. Fakat kontrol grubunda tedavi sonrası Fiziksel Fonksiyon (PF) dışındaki alt parametrelerde anlamlı değişiklik olmadığı görüldü. Akashiba ve arkadaşlarının çalışmasında 60 ağır OUAS lı erkek hastada OUAS ile yaşam kalitesine bakılmış ve kontrol grubuna göre OUAS lı hastalarda daha kötü yaşam kalitesi olduğu saptanmıştır. [16] D Ambrosio ve arkadaşları 28 OUAS tanısı almış hastanın tedavi öncesi bazal yaşam kalitelerini ve 8 haftalık tedavi sonrası yaşam kalitelerini karşılaştırmıştır. [17] Canlılık, sosyal fonksiyon ve mental sağlık parametrelerinde anlamlı düzelme olduğu saptanmıştır. Parish ve arkadaşlarının çalışmasında 54 OUAS tanısı almış hastaya ve yatak partnerlerine CPAP tedavisi öncesi SF-36 uygulanmış, 6 haftalık CPAP tedavisi sonrası hastalara ve yatak partnerlerine SF-36 anketi tekrarlanmıştır. [18] CPAP tedavisi sonrası hastalarda fiziksel rol, canlılık, sosyal fonksiyon, emosyonel rol kısıtlaması ve mental sağlık parametrelerinde anlamlı düzelme olduğu görülmüştür. Hastaların yatak partnerlerinde CPAP tedavisi sonrası fiziksel rol kısıtlaması, canlılık, sosyal fonksiyon ve mental sağlıkta anlamlı düzelme olduğu görülmüştür. Çalışmamızın sonuçlarından da anlaşıldığı gibi hastaların hastalıkları ve tedavi olmama durumunda gelişebilecek sağlık sorunları hakkında görsel ve kapsamlı bir eğitim ile OUAS lu hastaların CPAP tedavisine uyumlarının, böyle bir eğitim almadan kullanan hastalara göre daha fazla arttığı ve düzenli CPAP tedavisini kullanmaları sonucunda da hastaların hem uyku kalitelerinin hem de SF-36 ile değerlendirilen yaşam kalitelerinin anlamlı derecede düzeldiği görülmüştür. CPAP tedavisi ile ilgili önceki çalışmalarda yan etkiler ve çıkabilecek sorunlar bildirilmiştir. Fırat Güven ve arkadaşları CPAP uyumunu güçleştiren ve vokal kord paralizisine neden olan akciğer kanseri olgusunu bildirmişlerdir. [19] Fidan ve arkadaşlarının çalışmasında en sık bildirilen yan etki ağız kuruluğu olup bunu maskenin verdiği rahatsızlık hissi ve burunda eritem takip etmektedir. [20] Bizim çalışmamızda da her iki grupta CPAP kullanımı sırasında karşılaşılan en sık yan etki ağız kuruluğu olarak bildirilmiştir. Sonuç olarak, OUAS ve sonuçlarında gelişebilecek hastalıkların sebep olduğu sağlık giderlerinin büyük bir sorun oluşturmaya devam ettiği günümüz şartlarında, obstrüktif uyku apne sendromu olan hastaların tanılarının erken konulması yanında hastaya uygun tedavi modalitesinin seçilmesi ve bu tedaviye uyum sağlanabilmesi için hasta eğitiminin verilmesi de önem kazanmaktadır. Obstrüktif uyku apne sendromunda, hastaya tedaviye başlamadan önce OUAS hastalığı, sonuçları ve tedavisi konusunda video (görsel) destekli kapsamlı bir eğitimin verilmesinin tedaviye uyumu artıracağı kanısındayız. Böylece hem hastalara yapılan tedavi giderleri azalacak, hem de iş gücü kaybı ve muhtemel kazalar engellenmiş olacaktır. Kaynaklar 1. Roffwarg HP and Sleep Disorders Classification Committee Diagnostic classification of sleep and arousal disorders. Association of Sleep Disorders Centers and the Association for the Psychophysiological Study of Sleep. Sleep 1979;2:1-154. 2. Gordon P, Sanders MH. Sleep.7: positive airway pressure therapy for obstructive sleep apnoea/hypopnoea syndrome. Thorax 2005;60:68-75. 3. Celen YT, Peker Y. Cardiovascular consequences of sleep apnea: I -epidemiology. Anadolu Kardiyol Derg 2010;10:75-80. 4. Yosunkaya Ş. Tanımlar ve endikasyonlar. Solunum 2013;15(Supplement 2):1-4. 5. Campos-Rodriguez F, Peña-Griñan N, Reyes-Nuñez N, et al. Mortality in obstructive sleep apnea-hypopnea patients treated with positive airway pressure. Chest 2005;128:624-33. 6. Altıntaş N, Fırat H. Adherence problems during CPAP usage and solutions. Tuberk Toraks 2013;61:63-70. 7. Buysse DJ, Reynolds CF, Monk TH, et al. The Pittsburgh Sleep Quality Index: a new instrument for psychiatric practice and research. Psychiatry Res 1989;28:193-213. 8. Ağargun MY, Kara H, Anlar Ö ve ark. Pittsburgh Uyku Kalitesi İndeksi'nin geçerlik ve güvenirliği. Türk Psikiyatri Dergisi 1996;7:107-15. 9. Ware JE Jr, Sherbourne CD. The MOS 36-item short-form health survey (SF-36). I. Conceptual framework and item selection. Med Care 1992;30:473-83. 10. Izci B, Ardic S, Firat H, et al. Reliability and validity studies of the Turkish version of the Epworth Sleepiness Scale. Sleep Breath 2008;12:161-8. 11. Yetkin O, Kunter E, Gunen H. CPAP compliance in patients with obstructive sleep apnea syndrome. Sleep Breath 2008;12:365-7. 12. Scharf SM, Seiden L, DeMore J, et al. Racial differences in clinical presentation of patients with sleep-disordered breathing. Sleep Breath 2004;8:173-83. 13. Haniffa M, Lasserson TJ, Smith I. Interventions to improve compliance with continuous positive airway pressure for obstructive sleep apnoea. Cochrane Database Syst Rev 2004;18(4):CD003531.. 14. Jean Wiese H, Boethel C, Phillips B, et al. CPAP compliance: video education may help! Sleep Med 2005;6:171-4. 15. Sucena M, Liistro G, Aubert G, et al. Continuous positive airway pressure treatment for sleep apnoea: compliance increases with time in continuing users. Eur Respir J 2006;27:761-6. 16. Akashiba T, Kawahara S, Akahoshi T, et al. Relationship between quality of life and mood or depression in patients with severe obstructive sleep apnea syndrome. Chest 2002;122:861-5. 17. D'Ambrosio C, Bowman T, Mohsenin V. Quality of life in patients with obstructive sleep apnea: effect of nasal continuous positive airway pressure a prospective study. Chest 1999;115:123-9. 18. Parish JM, Lyng PJ. Quality of life in bed partners of patients with obstructive sleep apnea or hypopnea after treatment with continuous positive airway pressure. Chest 2003;124:942-7. 19. Fırat Güven S, Çiftçi B, Günay E, ve ark. Obstrüktif uyku apne sendromunda (OSAS) pozitif hava yolu basıncı (PAP) tedavisine uyumu azaltan nadir bir sebep: Vokal kord paralizisi. Solunum Hastalıkları Dergisi 2010;21:97-100. 20. Fidan F, Unlü M, Sezer M, ve ark. Compliance to CPAP treatment and effects of treatment on anxiety and depression in patients with obstructive sleep apnea syndrome. Tuberk Toraks 2007;55:271-7. Continuous positive airway pressure treatment in sleep apnea syndrome T. Koyuncu et al. 63