AKREP SOKMASI VE YILAN ISIRMASI. Yrd.Doç.Dr. İlyas Yolbaş



Benzer belgeler
Yılan-akrep Zehirlenmeleri

YILAN ANTİVENOMU Uzm.Dr. Erdal YILMAZ T.C. Sağlık Bakanlığı İstanbul Kartal Dr. Lütfi Kırdar Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Tıp Kliniği

Tarihçe. Epidemiyoloji Methamidofos, Diazinon, Diklorvos En sık özkıyım Genç erişkin yaş gurubunda daha sık Mortalite hala yüksek

Sokmaları. Dr. Murat ORAK DÜTF Acil Tıp T p AD.

HEMODİYALİZDE SIK KARŞILAŞILAN KOMPLİKASYONLAR ve YÖNETİMİ. Dr. Lale Sever

Hayvan Isırma/sokmaları OLGU

Yüksekte Çalışması İçin Onay Verilecek Çalışanın İç Hastalıkları Açısından Değerlendirilmesi. Dr.Emel Bayrak İç Hastalıkları Uzmanı

KVC YOĞUN BAKIMDA HİPOTANSİF VE KANAMALI HASTAYA YAKLAŞIM HEM. ASLI AKBULUT KVC YOĞUN BAKIM

ÇALIŞMA SORULARI 4. 5) Bulantı, kusma, ishal şikâyetleri olan kişi hangi yolla zehirlenmiştir? A) Hareket B) Solunum C) Sinir D) Sindirim

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Alerji-İmmünoloji BD Olgu Sunumu 03 Ekim 2017 Salı

Engraftman Dönemi Komplikasyonlarda Hemşirelik İzlemi. Nevin ÇETİN Hacettepe Üniversitesi Pediatrik KİTÜ

Olgu sunumu. Sunu planı; - olgu. - epidemiyolji. - farmakoloji. - klinik

Epidemiyoloji ISI-İLİŞKİLİ ACİLLER. Patofizyoloji. Klinik. Prickly heat. Heat edema

Göğüs Ağrısı Olan Hasta. Dr. Ö.Faruk AYDIN /

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Alerji-İmmünoloji BD Olgu Sunumu 27 Mart 2017 Salı

EGZERSİZ VE TERMAL STRES. Prof.Dr.Fadıl ÖZYENER

KAN VE SIVI RESÜSİTASYO N -1 AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ ACİL TIP ANABİLİM DALI Dr.İlker GÜNDÜZ

İLK YARDIM DENEME SINAVI Aşağıdakilerden hangisi yaşam bulgusu değildir? A) Bilinç. B) Solunum ve dolaşım. C) Vücut ısısı kan basıncı

CRUSH SENDROMU ŞAKAYA GELMEZ. Atatürk Üniversitesi Acil Tıp Anabilim Dalı Uzm. Dr. Alpaslan ÜNLÜ 2017

Anestezi Uygulama II Bahar / Ders:9. Anestezi ve Emboliler

Hipersensitivite, Alevlenme Reaksiyonları ve Anaflaksi. Hem. Okan Duran Medikana internatinational. Ankara Hastanesi 19 Nisan 2014

Yılan Akrep-Örümcek-Arı Isırıkları. Dr. Ayça Açıkalın Akpınar Adana Numune Eğit.ve Araşt. Hastanesi

AKUT ADRENAL YETMEZLĐK TEDAVĐ PROTOKOLÜ

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün;

ASETOMİNOFEN ZEHİRLENMELERİ UZ. DR. MEHMET YİĞİT SAĞLIK BİLİMLERİ ÜNİVERSİTESİ HASEKİ EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ «

Otakoidler ve ergot alkaloidleri

MYOLOGIA CRUSH SENDROMU. Dr. Nüket Göçmen Mas

Kurtarıcılar önceden eğitilmeli ve maruziyet alanına girmeden önce giydirilmelidir. Uygun ekipman yoksa

Akut Mezenter İskemi. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın U.Ü.T.F Acil Tıp AD ATOK

Konjestif Kalp Yetmezliği Olan Çocuğun Hemşirelik Bakımı

Sağlık Bülteni İLK YARDIM BÖLÜM V KANAMALARDA İLK YARDIM

Acil Serviste Sedasyon ve Analjezi

İLKYARDIM TEMEL EĞİTİMİ TEORİ SINAV SORULARI-1

KARDİYOJENİK ŞOK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KARDİYOLOJİ ANABİLİM DALI

II. YIL ASİSTANLARININ SORUMLU OLDUĞU KONULAR:

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

MULTİPL MYELOM VE BÖBREK YETMEZLİĞİ. Dr. Mehmet Gündüz Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Hematoloji B.D.

ACS de yeni biyolojik markırlar MEHMET KOŞARGELİR HNH 2014-DEDEMAN

Dr.Şua Sümer Selçuk Üniversitesi Selçuklu Tıp Fakültesi İnfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji AD KONYA

Anafilaksi olgu senaryoları

ANAFLAKSİ. Uzm. Dr. Alpay TUNCAR KIZILTEPE DEVLET HASTANESİ

DEHİDRASYON: Vaka Temelli İnteraktif Tartışma

ŞOK Yetersiz oksijen sağlanması, oksijen ihtiyacının çok artmasına rağmen ihtiyacın karşılanamaması veya oksijenin kullanılamaması durumudur

DAMAR HASTALIKLARINDA GÜNCEL YAKLAŞIMLAR

Bu Ünitede; Şokun Tanımı Fizyopatoloji Şokta sınıflandırma Klinik Özellikler Tedavi anlatılacaktır

HAZIRLAYAN HEMŞİRE: ESENGÜL ŞİŞMAN TÜRK BÖBREK VAKFI TEKİRDAĞ DİYALİZ MERKEZİ

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Beraktant Yardımcı maddeler: Sodyum klorür, alkol (etanol), sodyum hidroksit, hidroklorik asit, distile su, azot.

ZEHİRLENMELER HAZIRLAYAN NESLİHAN GÖÇMEN

YENİDOĞANDA MEKANİK VENTİLASYON KURSU OLGU SUNUMU-1

KIRIK, ÇIKIK VE BURKULMALARDA İLKYARDIM. Yrd. Doç.Dr. Kadri KULUALP

Şok hastasına yaklaşım, kan ve sıvı resüsitasyonu. Dr. Murat ORAK Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp Anabilim Dalı

Akrep Sokması DERMAN. Latif Duran, Fatih Çalışkan. Derman Tıbbi Yayıncılık 569

Kaç çeşit yara vardır? Kesik Yaralar Ezikli Yaralar Delici Yaralar Parçalı Yaralar Enfekte Yaralar

Nabızsız Arrest. TYD Algoritması: Yardım çağır KPR başla O2 ver Monitöre veya defibrilatöre bağla. Ritim kontrolü

2. Aşağıdakilerden hangisi göze yabancı cisim batmasında yapılan ilkyardım uygulamalarından biri değildir?

Özgeçmiş: Özellik yok Alışkanlıklar: Alkol, sigara, madde kullanımı yok

Arş.Gör.Selda Çifçi 1

YANIK, DONMA VE SICAK ÇARPMASINDA İLKYARDIM


BÖCEK ALLERJİLERİ. Doç. Dr. Emel Kurt Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Göğüs Hastalıkları AD- Allerji Bilim Dalı

KADIN VE AİLE SAĞLIĞI HİZMETLERİ İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ SAĞLIK VE SOSYAL HİZMETLER DAİRE BAŞKANLIĞI SAĞLIK VE HIFZISSIHHA MÜDÜRLÜĞÜ

Plan. Yılan ısırmaları. Epidemiyoloji. Zehirli yılanların küresel yükü

TANIM ANİ KARDİYAK ÖLÜM ANİ KARDİYAK ÖLÜM (AKÖ) NEDİR? ŞU ANKİ RESÜTASYONDAKİ TANI ALMIŞ KARDİYAK HASTALIĞI OLAN VEYA OLMAYAN KİŞİLERDE KISA

İlk Değerlendirme İşlemleri

Allerji ve Anaflaksi

Transfüzyon Reaksiyonları

Anafilaksi de ANAFİLAKSİ

Anestezi ve Termoregülasyon

HİPERKALSEMİ. Meral BAKAR Ankara Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Tıbbi Onkoloji Gündüz Tedavi Ünitesi

ADRENAL YETMEZLİK VE ADDİSON. Doç. Dr. Mehtap BULUT Bursa Şevket Yılmaz EAH Acil Tıp Kliniği

AKUT SOLUNUM SIKINTISI SENDROMU YAKIN DOĞU ÜNİVERSİTESİ SHMYO İLK VE ACİL YARDIM BÖLÜMÜ YRD DOÇ DR SEMRA ASLAY 2015

Editörler. Doç.Dr.Hicran Yıldız & Dr.Emine Çatal İLK YARDIM

Acil Serviste Hipertansif Hastaya Yaklaşım

UFUK ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ RIDVAN EGE HASTANESİ KAN ve KAN ÜRÜNLERİ TRANSFÜZYONU UYGULAMA REHBERİ DOÇ.DR. MELTEM AYLI KAN MERKEZİ SORUMLUSU

Birinci Basamakta Hasta Çocuğa Yaklaşım

Elektrik ve Yıldırım Çarpmaları

Hipotermi Suda boğulma Anaflaksi

TETANOZ Konvulzyon 1 DR. ERKMAN SANRI KEAH ACİL TIP KLİNİĞİ

Arş.Gör.Dr. Ahmet UZUNDURUKAN

ORGANOFOSFAT İNTOKSİKASYONLARI UZM.DR. YUSUF MISTIK MARDİN DEVLET HASTANESİ 2017 MART

FETAL DİSRİTMİLERDE TANI VE YÖNETİM. Rukiye Eker Ömeroğlu Prof. Dr

KOMPARTMAN SENDROMU. Patofizyoloji. KS Nedenleri. Ödem

Hipoglisemi Tedavisi. Dr. Ömer Salt. Acil Tıp Uzmanı Yozgat/Türkiye

Giriş. Patofizyoloji. Epidemiyoloji

Diyabetik Ayak Yarası ve İnfeksiyonunun Tanısı, Tedavisi ve Önlenmesi: Ulusal Uzlaşı Raporu

C-Ç E-F G-Ğ 248 İLKYARDIM

İNNOHEP IU / ml KULLANIMA HAZIR ENJEKTÖR 0.45 ml PROSPEKTÜS

VAKA SUNUMU. Dr. Arif Alper KIRKPANTUR Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Nefroloji Ünitesi

DEMİR İÇEREN İLAÇLARLA ZEHİRLENME UZM.DR. SEVGİ YUMRUTEPE MALATYA EĞİTİM VE ARAŞTIRMA HASTANESİ 22.O4.2018

Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesinde İzlenen Olgularda Akut Böbrek Hasarı ve prifle Kriterlerinin Tanı ve Prognozdaki Önemi. Dr.

Zehirlenmelerde İlkyardım. Zehirlenmeler. Doç. Dr. Şule Akköse Aydın Acil Tıp AD

β Bloker ve Kalsiyum Kanal Bloker Zehirlenmeleri Uzm. Dr. Yusuf Ali Altuncı Ege Ünv. Tıp Fak. Acil Tıp Ad

RESUSİTASYON FARMAKOLOJİSİ. Yrd.Doç.Dr. Önder AYTEKİN

Hazırlayan: Hatice Şentürk Acıbadem Bursa Hastanesi Klinik Eğitim Hemşiresi Hazırlanma Tarihi: 01/08/2016

ARİTMİ TEDAVİSİNDE KULLANILAN İLAÇLAR. Öğr. Gör. Nurhan BİNGÖL

Kan Akımı ml/dk. Kalp Debisi DOLAŞIM SİSTEMİ FİZYOLOJİSİ VII. Dr. Nevzat KAHVECİ

ÜRÜN BİLGİSİ. 1. ÜRÜN ADI İNSUFOR 500 mg Film Tablet. 2. BİLEŞİM Etkin madde: Metformin hidroklorür

KLİNİK İNCİLER (ÜST SOLUNUM YOLU ACİLLERİ VE ALT SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI)

Hisar Intercontinental Hospital

İntravenöz Anestezikler. Öğr. Gör. Ahmet Emre AZAKLI İKBÜ Sağlık Hizmetleri M.Y.O. Öğr.Gör.Ahmet Emre AZAKLI / İKBÜ Anestezi Programı Ders Notları

Transkript:

AKREP SOKMASI VE YILAN ISIRMASI Yrd.Doç.Dr. İlyas Yolbaş

Akrep öldürür: Ciddi Akrep sokmalarında genelde klinik hızlı ilerler kalp yetmezliği, akciğer ödemi ve şok sonucu hasta ölür. Uzuv kaybı çok nadirdir. Yılan süründürür: Ciddi zehirlenmelerde genelde hastalarda uzuvlarda ciddi ödem, kompartman sonuçu uzuv kaybı görülür. Ölüm çok nadirdir.

AKREP SOKMALARI

İnsan için 1500 türden sadece 50 si tehlikeli

Çocuklarda akrep sokması daha ağır seyreder. Küçük yaş, baş ve boyun ısırılması ya da birden fazla ısırılma daha ağır seyreder. Her akrep sokması zehirlenme yapmaz, ancak her sokulma olgusunun zehirlenme yaptığı varsayılarak yaklaşım yapılmalıdır.

Venom (akrep zehiri) Nörotoksin Hyolironidaz Kardiyotoksin Glikozaminglikan Nefrotoksin Histamin Hemolitik toksin Serotonin Fosfodiesteraz Triptofan Fosfolipaz Sitokin salgılatıcılar

Akrep Sokması Sokma yerinde ağrı, lokal ödem, ürtiker, Ajitasyon, hiper aktivite Sekresyon artışı, kusma ve bulantı Hipertansiyon, bradi-taşiaritmi, Q, T dalgası değişiklikleri,kalp blokları Rhabdamyolisis 2-3 saat içinde gelişen pulmoner ödem, 3-4 saat içinde ölümle sonuçlanır. Ciddi reaksiyon erişkinde %0.09, çocukda %16, mortalite >10yaş da %16

Nörotoksin: Ca ve Na kanallarını açık tutar, Sempatik, parasempatik ve somatik nöronları uyarır.

Adrenalin Noradrenalin Nörotransmitter salınımı Aspartat Asetilkolin Glutamat

Mortalite/Morbidite Ölüm genellikle ilk 24 saatte oluyor Çocuklar (vücut/zehir oranı) Mortalite (tedavisiz); adult %1, okul çocuğu %10, bebek %20 Gecikmiş tedavi Yetersiz Yoğun Bakım şartları

MSS Parasempatik Sempatik Somatik Kranial Periferik Sistemik Bulgular Kardiyovasküler Solunum Allerjik Gastrointestinal Genitoüriner Hematolojik Metabolik

Lokal Bulgular Lokal bulgu yok yada minimal (Özellikle nörotoksini olan akrep sokmalarında Ağrı Kaşınma Eritem Lokal ödem Hiperestezi )

Sitotoksik lokal etkiler Makül, papül Nekroz, ülser Lenfanjit Ağrı, eritem, endürasyon

MSS bulguları Thalamus uyarılı sistemik parestezi Serebral tromboz ve strok Huzursuzluk, konfüzyon, deliryum Anormal davranış Ataksi

DÜŞÜK DOZ VENOM YÜKSEK DOZ VENOM SEMPATİK SİNİRLER PARASEMPATİK SİNİRLER KATEKOLAMİNLER ASETİLKOLİN Nörolojik Bulgular

Sempatik SS bulguları Hipertermi Hiperglisemi Taşipne Terleme Taşikardi Ereksiyon Hipertansiyon Hipereksitabilite Aritmi Konvulsiyon Hiperkinetik pulmoner ödem Extremitelerde solukluk soğukluk

Parasempatik SS bulguları Bronkokonstriksiyon Emesis Bradikardi Rinore Hipotansiyon Mesane kontrol kaybı Salivasyon Priapism Lakrimasyon Disfaji Diare Miyozis

Kardiovasküler sistem Hipertansiyon Katekolamin ve renin salınımı İlk 4 dakika içinde başlar Birkaç saat içinde geçer Hipertansif ensefalopati olabilir Hipotansiyon Aşırı katekolamin harcanması sonrası

Kardiyovasküler kollaps Artan katekolamin» myokard metabolizmasında artış» yetersiz oksijenizasyon» myokardiyal iskemi Toksik miyokardit Hafif derece: Hipertansiyon Orta derece: Sol ventrikül yetmezliği Ağır derece: Biventriküler kardiyojenik şok

Respiratuar S. bulguları Taşipne, stridor, bronkospazm Diyafram paralizisi» alveolar hipoventilasyon Pulmoner ödem

Toksinler Pulmoner vaskülarit e artışı Yetersiz oksijenizasyon HİPOKS İ Pulmoner Ödem

Alerjik bulgular Ürtiker Angioödem Bronkospazm Anaflaksi

Laboratuar Çalışmaları Kan sayımı Elektrolitler Koagülasyon parametreleri Glikoz Kreatin kinaz, idrarda myoglobin AST, ALT, kardiyak enzimler IL-1, IL-6, interferon gama, GMCSF Katekolamin, aldosteron, renin, ADH Venom düzeyi

Görüntüleme Yöntemleri Akciğer grafisi Pulmoner vaskülerite artışı Ekokardiyografi Hipokinezi, EF da azalma, dilate kardiyomiyopati

Diğer Testler Arteriyel kan gazı Orta derecede metabolik asidoz EKG Değişiklikler 10-12 gün sonra düzelir Çocuklarda çok anlamlı değildir Taşikardi, QT uzaması, ST değişiklikleri, T inversiyonu, bloklar

Sınıflandırma Nörolojik bulgular belirgin değil ise: Hafif: Lokal bulgular Orta: Artan orta bulgular ve orta sistemik bulgular Ağır: Yaşamı tehdit eden ağır bulgular

Yanlış uygulamalar İnsizyon doku hasarını arttırır İnsizyon venomun venöz sisteme girişini arttırabilir Faydası gösterilememiştir Ağız ile emme önerilmez

Lokal Tedavi Lokal buz uygulaması Lokal vazokonstriksiyon ile venomun emilimini azaltır. Çok soğuk uygulama doku hasarı yapar. İlk 2 saat içinde uygulanımı anlamlı olabilir.

Lokal Tedavi Turnike uygulaması Venöz ve lenfatik dolaşımı azaltır Venomun lokal hasarını arttırır Doku hasarını arttırabilir

İmmobilizasyon

Tedavi özeti 1. Yara sabunlu suyla yıkanır varsa dezenfektan kullanılır. Ödem varsa elevasyon yapılır. Kesme emme gibi işlemler yapılmaz. 2. Sağlam koldan damar yolu açılır. 3. AVİL AMP ve DEKORT AMP yapılır. 10 yaş ve Erişkin: 1 AMP, 2-5 yaş çocuklarda: 1/3 AMP, 6-10 yaş çocukarda: 1/2 AMP) 4.TETRAVAX yapılır. 5. Gereğinde yılan veya akrep serumu yapılır. Anti-serumlar sadece anflaksi gelişirse müdahale edilebilecek tam donanımlı merkezlerde yapılır. 6. Elektrolit bozukluğu varsa düzeltilir. (Ca ise tek doz Ca yapılır.). 7. Antibiyotik proflaksisi yapılır. (Amp-sulbaktam vb). Analjezik oral veya parenteral verilir. 8. Hasta İLERİ MERKEZE sevk edilir. ** Anflaksi veya Klinikte kötüleşme olursa SC Adrenalin yapılabilir.(bakınız anaflaksi) ** Unutmayın yılan süründürür akrep öldürür. Akrep sokmalarında hipersalivasyon, terleme, priapism, el ve ayaklarda soğukluk, solukluk, taşikardi, hipertansiyon vb. bulgular varsa birkaç saatte akciğer ödemi ve şok sonrası ölüm gerçekleşebilir akrep serumu yapılanlarda anaflaksiye dikkat edilmelidir.

AKREP ANTİSERUM UYGULAMASI *** Anti venom uygulaması sırasında anaflaksi riski olduğundan dolayı antivenom uygulaması sadece anaflaksiye müdahale edilebilecek ileri düzey sağlık merkezlerde uygulanmalıdır.,akrep sokmalarında sistemik bulgular varsa antiserumu ve pirazosin uygulanır. Bu hastalar hemen ileri merkeze sevk edilmelidirler. Sistemik bulgular: Kusma, hipersalivasyon, terleme, priapism, el ve ayaklarda soğukluk, solukluk, taşikardi, hipertansiyon, miyokardiyal disfonksiyon, aritmiler, akciğer ödemi vb. AKREP ANTİVENOMU: Doz: 1 amp. (5ml), 50 ml %0.9NaCl içinde 30 dakikalık IV infüzyonla verilir. Öncesinde test yapılmalıdır. Antivenom deri testi: 0,1 ml antiseromu 1:10 %0.9 NaCl ile dilüe edilir. 0,2 ml intradermal yapılır. 10 dk. beklenir. Antivenom alerjik reaksiyonlar açısından infüzyon sırasında ve sonrasında dikkatli olunmalıdır. Alerjik reaksiyon yoksa antivenom tamdoz yapılır. ** 1-2 saatte ağır sistemik bulgular devam ederse antivenom tekrarlanır. **Antiserumu uygulama öncesinde adrenalin, antihistaminik, steroid ve acil seti hazır olmalıdır.

PRAZOSİN (MİNİPRES) UYGULAMASI Taşikardi, el ve ayaklarda soğukluk-solukluk, hipertansiyon, hipersalivasyon, terleme gibi sempatik bulguların geliştiği olgularda kullanılır. Pirazosin:MİNİPRES TABLET (maalesef çok etkili olmasına rağmen piyasada zor bulunuyor.) Doz: 0,03 mg/kg, ORAL veya NG ile verilir. Klinik olarak iyileşme bulguları: El ve ayaklarda soğukluksolukluğun düzelmesi ve ısınması, el ve ayaklarda terlemenin kaybolması, periferik venlerin görünür hale gelmesi, hipersalivasyonun azalması veya kaybolmasıdır. Bu bulgular oluşmamışsa ilk dozdan 3 saat sonra ve ardından 6 saatte bir aynı dozda pirazosin tekrar verilir. Pirazosin verildikten sonraki ilk 3 saatte 30 dk.da bir, sonraki 6 saatte 60 dk.da bir ve daha sonra 4 saatte bir kan basıncı, nabız ve solunum sayısı-derinliği izlenmelidir.

SONUÇ Akrepler sadece mecbur kalınca sokarlar Genellikle lokal bulgular ön plandadır. Tedavileri 3. basmak hastanelerde yapılmalıdır. Sistemik bulguları olanlar yoğun bakımda takip edilmelidir Sistemik bulguların olması kötü prognozun belirtisidir. Anti-venom tedavisi önemlidir

YILAN ISIRMALARI

Zehirsiz yılanlar Başlıca özellikleri yuvarlak gözleri ve oval şeklindeki kafalarıdır. Pulları iridir.

Zehirli yılanlar Başlıca özellikleri kafalarının hemen hemen düz ve üçgen tipinde, gözbebeklerinin kısık olmasıdır.

30 dakika içinde çok az bir şişme olursa çok büyük bir olasılıkla ya zehirsiz bir yılan veya zehirini akıtamamış bir yılan tarafından ısırılmıştır.

Diğer belirtiler ise halsizlik, hızlı nabız, mide bulantısı, nefes darlığı, kusma ve şok olabilir.

Isıran yılan zehirli veya zehirsiz olsun sanki zehirliymiş gibi ilk yardım uygulanmalıdır.

Yaralı mümkün olduğu kadar çabuk ve en az hareketle bir tıbbi tedavi tesisine götürülmelidir.

Yaralı rahat ettirilmeli ve sakinleştirilmelidir.

Isırılan organı hareket ettirilmemelidir.

Isırık kol veya bacaktaysa ısırığın alt ve üstüne 1-2 parmak genişliğinde, sıkan bantlar yerleştirilmelidir. Eğer ısırık el veya ayaktaysa bilek veya bileğin üstüne tek bir bandaj yeterlidir.

Eğer şişme yoksa bandajlar yaranın 2-3 cm. uzağına, eğer şişme varsa şişmenin bittiği yere sarılmalıdır.

Mümkünse ısırık bölgesine buz torbası koyulmalıdır. Organın üzerine buz sarmayın ve cildin üzerine doğrudan temas ettirilmemelidir. Isırılan bölge dondurulmamalı sadece soğutulmalıdır.

Isırığı keserek açmaya veya emerek çıkarmaya çalışmayın. Eğer zehir ağızda herhangi bir yara veya yırtığa sızarsa zehirlenmeye yol açabilir.

Mümkünse bölge su ve sabunla temizlenir. Hiçbir merhem kullanılmamalıdır.

Yaralı organdan, şişmelere karşı yüzük, saat veya benzeri eşyalar çıkartılmalıdır.

KORUNMA

Yılanların güneşlenebileceği düz kaya çıkıntılarından ellerimizi uzak tutalım

Kayaların altlarına, oyuklara, kuş yuvalarına elimizi sokmayalım.

Yeni öldürülmüş zehirli yılanlar uzun bir sopayla tutulmalıdır. Yılanlar öldükten sonra bile refleks bir hareketle öldürücü ısırmalara neden olabilir.

Isırıklara karşı kalın giysiler ve ağır postallar giyelim Çıplak ayakla yürünmeyelim

YILAN ISIRAN ÇOCUK HASTAYA YAKLAŞIM Isıran her yılan zehirli değildir, ancak her ısırılma olgusunun zehirli yılan tarafından yapıldığı varsayılarak yaklaşımlar yapılır. Çocuklarda zehirli yılan ısırması daha ağır klinikle seyreder. Küçük yaş, baş ve boyun ısırılması ya da aynı kişide birden fazla ısırılma daha ağır seyreder. Sistemik ya da yerel bulguları olduğunda tedavi edilmelidir. Ülkemizdeki zehirli yılanlar genellikle yerel bulgular oluştururlar,

Isırılma yerinde kanama, ödem, nekroz, ekimoz, bül ve lenfanjit görülebilir. Ödem ilk dakikalar içerisinde başlayabilir ve üst ekstremiteye hatta gövdeye yayılabilir, kompartman sendromu gelişebilir. Isırılan bölgede ağrı gelişebilir. Koagülasyon anormallikleri, şok, hemoglobinüri veya akut böbrek yetmezliği gelişebilir.

Laboratuvar incelemeleri: Kanama zamanı, pıhtılaşma zamanı, PT, APTT, INR, fibrinojen, fibrin yıkım ürünleri, kan grubu, tam kan, trombosit sayımı, serum elektrolitleri, kan şekeri, BUN, kreatinin, CK, LDH, karaciğer enzimleri, arteriyel kan gazı, periferik yayma, idrarda hemoglobinüri, miyoglobinüri EKG,

Yılan ısırığının şiddetini derecelendir: a. Önemsiz: Bulgu ve belirtiler sadece ısırık çevresinde sınırlı kalmıştır. Sistemik bulgular ve laboratuvar değişiklikleri yoktur. b. Hafif: Isırık bölgesinde ve yakın çevresinde hafif ödem mevcuttur. Sistemik bulgular ve laboratuvar değişiklikleri yoktur. c. Orta: Ödem giderek genişlemektedir veya bulgular ısırık bölgesinin dışına taşmıştır. Orta şiddette sistemik bulgu ve belirtiler mevcuttur. Laboratuvar değişiklikleri orta düzeydedir (azalmış fibrinojen ve trombositler, hemokonsantrasyon gibi...) d. Şiddetli: Bulgular ısırık bölgesini ve tüm ekstremiteyi kapsayabilir, hatta ekstremite sınırlarını aşabilir. Ciddi sistemik bulgu ve belirtiler yanı sıra, belirgin derecede bozulmuş laboratuvar değerleri mevcuttur. Nörolojik bulgular belirgindir.

Yılan ısırma olgularında derecelendirme bir kez yapılmamalı, sık aralıklarla tekrar değerlendirilmelidir. Çünkü bu olgular dinamik olgulardır, saatler içerisinde hafif dereceden orta ve ağır dereceye değişebilir. Bulgusu olmayan veya yılan ısırmasından şüphelenilen hastalar en az 8-12 saat gözlenmelidir

Yılan sokmasına yaklaşım GENEL OLARAK SIRASIYLA YAPILACAK İŞLEMLER 1. Yara suyla yıkanıp, buz bırakılır. Ödem varsa elevasyon yapılır. Kesme emme gibi işlemler yapılmaz. Özellikle yılan sokmalarında kesinlikle kolu atele alınıp elevasyon ve soğuk uygulama yapılır. Elevasyon yapılmazsa ödeme bağlı kompartman gelişebilir. 2. Sağlam koldan damar yolu açılır. 3. AVİL AMP ve DEKORT AMP yapılır. 10 yaş ve Erişkin: 1 AMP, 25 yaş çocuklarda: 1/3 AMP, 6-10 yaş çocukarda: 1/2 AMP) 4.TETRAVAX yapılır. 5. Gereğinde yılan veya akrep serumu yapılır. Anti-serumlar sadece anflaksi gelişirse müdahale edilebilecek tam donanımlı merkezlerde yapılır.

Yılan sokmasına yaklaşım 6. Elektrolit bozukluğu varsa düzeltilir. (Ca ise tek doz Ca yapılır.). 7. Antibiyotik proflaksisi yapılır. (Amp-sulbaktam vb). Analjezik oral veya parenteral verilir. 8. Hasta İLERİ MERKEZE sevk edilir. ** Anflaksi veya Klinikte kötüleşme olursa SC Adrenalin yapılabilir. (bakınız anaflaksi) ** Unutmayın yılan süründürür akrep öldürür. Akrep sokmalarında hipersalivasyon, terleme, priapism, el ve ayaklarda soğukluk, solukluk, taşikardi, hipertansiyon vb. bulgular varsa birkaç saatte akciğer ödemi ve şok sonrası ölüm gerçekleşebilir. Yılan sokmalarında ise genelde çok nadir olarak extremtelerdeki ödem ve siyanoza bağlı uzuv kaybı olabilir. Böcek sokmalarında, yılan serumu ve akrep serumu yapılanlarda anaflaksiye dikkat edilmelidir.

YILAN ANTİSERUMU UYGULAMASI ** Yılan antiserumu orta şiddetteki zehirlenmelerde 0.2 cc/kg, şiddetli olgularda >1 ml/kg yapılır. ** ilk 20 dk içinde gelmişse 0.2 cc/kg dan daha geç gelmişse doz daha yüksek miktarda verilir. ** Başlangıç yerel bulgularında ilerleme yok ve sistemik bulguları yoksa antivenom yapmaya gerek yoktur. Sadece takip yeterlidir. ** Bulgularda ilerleme varsa 5-20cc/kg antiserum %0.9 NaCl ile sulandırılıp 1 saatte infüzyonla uygulanır.

YILAN ANTİSERUMU UYGULAMASI ** Turnikeli gelmiş ve yerel bulgu yoksa turnikeyi yavaşça açılır. Bulgular artarsa tekrar turnike biraz proksimalden uygulanır. Ardından 1 amp antivenom 5 cc/kg %0.9 NaCl ile sulandırılıp 15 dakikalık infüzyona başlanır. Bu sırada turnikeyi açılmaz. 15 dakika bitiminde turnike yavaşça açılır. Tekrar bulgularda ilerleme olursa orta şiddette zehirlenme gibi tedavi edilir. Eğer ilerleyici yerel bulgu veya sistemik bulgu varsa, önce antiserum infüzyonuna başlanır. Ardından yavaşça turnikeyi açarken 1 saatlik infüzyonu tamamlanır. Bulgularda ilerleme olursa 1 saatlik antiserum tekrarlanabilir. ** Klinik geriler laboratuvar düzelir ve hasta kendini rahat hissederse antiseruma yanıt vardır. ** Yılan ısırmalarında ABY, hemoglobinüri, miyoglobinüri (Koyu kahverengi idrar), intravasküler hemoliz, rabdomiyoliz olabilir. ** Isırılan ekstremitenin yarıdan fazlasını kapsayan lokal şişlik veya yara yerinde ekimoz, nekroz ve bül oluşabilir.