ESKİÇAĞ TARİHİ ve UYGARLIKLARI-II 7.Ders Dr. İsmail BAYTAK Eski Doğu: ANADOLU Urartular
URARTULAR Eski Anadolu tarihinin bir bölümünü oluşturan Urartular tarihi kaynaklara ve arkeolojik bulgulara göre M.Ö. XIII. Yüzyıl ile M.Ö. VI. Yüzyıl arasında tarih sahnesinde görülmüşlerdir. Urartu Krallığı Coğrafyası Van Gölü havzası Sevan Gölü Urmiye Gölü Fırat ve Aras Nehri Kafkas ve Toros Dağları Bölgenin kontrolü yeryüzü şekillerinden ve doğal geçitlerden dolayı rahattır.
Uruatri(u) Asur kaynaklarında Uruatri olarak tanımlanmıştır. Yüksek ülke, dağlık ülke anlamındaydı. Bunu takiben Uratri, sonra da Urartu ya döner. Asur kralı I.Salmaneser e ait yıllıklarda bu 8 büyük aşiretten oluşan bu ülkenin adı Uruatri(u) olarak geçmektedir. Nairi Aynı yüzyılda Nairi Beyliği ortaya çıkar. Bunlar çağdaş Asur kaynaklarında geçer. M.Ö. IX. Yüzyıldan itibaren Asur çivi yazısı geleneğini benimserler ve kendi dillerinde yazıtlar ve tabletler gündemdedir. Kendi yazılı kaynaklarında kendilerini Bidini (li) adıyla tanımlarlar. Buna karşın Asur un kendilerine vermiş oldukları Urartu ve Nairi adları da kendi yazıtlarında görülmektedir. Asur kralı I.Tukultinurta nın yazıtlarında ise bölge Nairi olarak adlandırılmaktadır. 40-60 Nairi krallığı Biaini M.Ö. 13.yy dan itibaren Asurlulara karşı birleşen bu krallıklar Biaini Devleti ni kurmuşlardır.
Urartu Uygarlığı kısa zamanda unutulmuş ve bu konuda araştırmalar başlayana kadar sadece birkaç yerde geçen bir ulus olarak hafızalarda kalmıştır. Urartu adı Tevrat tan bilinmektedir.(ararat) Nuh Efsanesi ile ilgili olarak Nuh un gemisinin Ararat Dağı na oturduğundan söz etmektedir. Başka bir pasajda da küçük küçük bilgiler göze çarpar. Herodot un ünlü eserinde Alarotlar olarak söz edilmektedir. Daha sonraki Geç Antik Kaynaklar ve Ortaçağ tarihçileri Urartulara ait tüm sanat eserlerinin Asurlular tarafından yapıldığını kabul etmişlerdir. M.S. V. Yüzyıl tarihçilerinden Khoroneli Moses (Ermeni asıllı) Van Gölü kıyısında yükselen Van kentini Asur Kraliçesi Samiram (Samiramis) tarafından inşa edilmiş olduğunu yazmaktadır ve kentin adını Samiramis in şehri olarak açıklar. Bu yazarın bildirdiğine göre Samiramis Asur ülkesinde ve Asurlulara Tribut (haraç, vergi) veren ülkelerden 12.000 işçi ile 6.000 inşaat ustası getirmiş ve kısa zaman içinde bu görkemli kenti inşa etmiştir. Yine Moses e göre Van ovasını sulayan büyük su kanalının da Asur Kraliçesi Samiramis tarafından yaptırıldığını yazmaktadır. (Samiram Ermenice dir) Moses in eseri XIX. Yüzyılda modern dünyada şarkiyatçıların ilgisini çekmiştir.
URARTU TARİHİNİN ANA DEVRELERİ Çağdaş tarihi kaynak ve arkeolojik buluntular ışığında Urartular M.Ö. 13. yüzyılın ilk çeyreğinden M.Ö. 6. yüzyıl başlarına dek tarih sahnesinde görülmüşlerdir. Coğrafi alan bakımından da Van Gölü çevresi merkez olmak üzere Karasu Havzası ndaki Transkafkasya da, Malatya Bölgesi nden Urmiye Gölü ne dek uzanan topraklarda egemen olurlar. Urartu tarihi siyasi bakımdan yönetim şeklinin yapısal karakterine göre iki ana devreye ayrılır. I. Ana Devre: M.Ö. 13. yüzyılın ilk çeyreğinden M.Ö. 9. yüzyılın ilk yarısı arasındaki devredir. (Konfederasyonlar devri-urartu nun Arkaik devri). II. Ana Devre: M.Ö. 9. yüzyılın ikinci yarısından M.Ö. 6.yüzyılın başları arasındaki Urartu Krallığı devridir.
I. ANA DEVRENİN ÖZELLİKLERİ Bu devre Urartu nun Proto-Tarihi olarak nitelenir. Urartu nun Arkaik Çağı Bu devrenin kaynakları yazılı belge olarak tümüyle Asur Krallarının Annallerine dayanır. Yani kaynaklar tek yönlüdür. Bu krali annaller incelendiğinde Doğu Anadolu da Van Gölü öevresindeki topraklarda egemen olan feodal beyliklerin oluşturduğu Uruatri ve Nairi Konfederasyonları beylikler birliği görülmektedir. Bu toplumların etnik kökenleri M.Ö. III. Binde Transkafkasya üzerinden gelen Huri- Urartu kabilelerinin ve akraba boylarının göçlerine dayanmaktadır. M.Ö. 13. yüzyıl başlarında gelecekteki Urartu Devleti nin temellerini oluşturacak Uruatri ve Nairi adı altında iki büyük siyasi birliğin feodal beylikler konfederasyonu şeklinde tarih sahnesinde yer almalarına neden olan ana etken Doğu Anadolu nun güney sınırlarında beliren büyük ve güçlü bir tehlike idi. Şöyle ki M.Ö. II. Bin yılda Kerkük civarlarında bir kez olmak üzere Kuzey Mezopotamya ya egemen olan Hurri-Mitanni Devleti nin Hititler tarafından yıkılması ve parçalanması sonunda bu politik güç tarih sahnesinden çekilir. Asur Kralı I. Salmanasar (M.Ö. 1274-1245) varlığını devam ettirme çabasındaki bu devletin kalıntılarına son darbeyi indirmiştir. Tarihi olayların zincirleme gelişimi bundan sonra başlar. Bu devletin ortadan kalkmasıyla Asur Devleti ile Doğu Anadolu toprakları arasında ki adı geçen bu tampon devlet ortadan kalkmıştır. Bu olaylar Kuzey Mezopotamya daki politik dengeyi bozmuştur.
Tüm tarihi boyunca Doğu Akdeniz bölgesine ve ticaretine sahip olmaya çalışan ve bunun yanı sıra Anadolu topraklarının zenginliklerini sömürmeyi ilke edinen Asur un bu politikası bu olayla işlerlik kazanmaya başlar. Asur un güçlenmesini güçlü bir ekonomi zorunlu kılar. Bunun için gerekli zengin kaynaklar da Doğu Anadolu da mevcuttu. Mesela demir ve bakır gibi hammadde kaynakları, toprak ürünleri ve hayvan sürülerinin yanı sıra insanları da götürür. Toplumlardan alınan ağır vergi ve haraçlar Asur ekonomisi için gerekli ve devamlı bir gelir ve sömürü kaynağıydı. İlgili tüm Asur kaynaklarını analiz ettiğimizde askeri seferlerin gerçek amacının bu gayeye yönelik olduğu anlaşılır. Yani doğu Anadolu üzerine yapılan seferlerin kökeninde ekonomik nedenler yatar. İşgale yönelik devamlı ve kalıcı Asur egemenliği söz konusu değildir. Böylece bu tarihe dek aralarında bir siyasi birlik bulunmayan Doğu Anadolu daki bağımsız feodal beylikler güneyden gelen bu güçlü tehlikeyle karşı karşıya kalırlar. Bu baskı sonucunda Asur baskısına yönelik bilinçli bir karşı tepki olarak M.Ö. 13. yüzyılın ilk çeyreğinde Uruatri, kısa bir süre sonra da Nairi Konfederasyonları tarih sahnesinde yerlerini alırlar.
HURRİ-URARTU BAĞLANTISI Her iki toplumun aynı kökenden ortak atalardan geldiği kesindir. M.Ö. 3. bin başlarında Transkafkasya dan gelen bu akraba toplumların göç dalgaları iki ayrı coğrafi mekana yayılır. a) Doğu Anadolu. b) b) Kuzey Mezopotamya, Kuzey Suriye, Filistin yani Doğu Anadolu daki Karas Kültürü nün karşılığı olan Hirbet-Kerak Kültürüdür. Bu buluntu merkezleri Kuzey Mezopotamya, Suriye, Filistin aynı zamanda Hurri dilinin yayılım alanıyla da paralellik gösterir. Bu kültür M.Ö. 2. bin yılın sonlarında yerel kültürler içinde eriyip özümsenmiştir. Güneydeki Hurriler köklü ve yüksek düzeydeki yerli komşu uygarlıkların etkisiyle Doğu Anadolu daki akrabalarından yani Urartular dan 1500 yıl önce yazı geleneğine sahip olduklarını yaklaşık olarak M.Ö. 2300 den itibaren ve bunu takiben 2. bin yılı Hurri yazılı belgeleri açıkça kanıtlar. Güneydeki Huriler özellikle M.Ö. XVI. Yüzyılın ortalarından itibaren merkezi devletkrallık yönetimine geçmişlerdir. Kaynaklarda adı geçen yönetim merkezi Wassugani ve kral adlarının varlığı ve de Hurri- Mitanni Devleti nin Ön Asya daki etkin rolü bunu kanıtlar. Oysa Doğu Anadolu da aynı çağlarda yöresel yönetim yani kabile ve feodal beylik düzeni süregelmektedir. Sonuç olarak şunları söyleyebiliriz.
SALMANASSAR I. İN KAYNAKLARINDA URUATRİ (M.Ö. 1274-1245) Asur Kralı annallerinde Van Gölü nü çevreleyen sekiz Uruatri Ülkesi üzerine yaptığı askeri seferden söz etmektedir.(uruatri=yüksek Ülke, Dağlık Ülke= Asur metinleri). Bunu takiben oğlu Tukutti-Ninurta I zamanlarında Nairi adı ile (M.Ö. 1244-1208 Tukitti-Ninurta Devri) karşılaşırız. Sözünü ettiği Nairi Beylikleri Birliği Van Gölü nün batısındaki topraklarda oluşturulmuştur. Tukutti-Ninurta özetle şu bilgiyi verir; Nairi Ülkelerinin 43 kralı Asur a karşı baş kaldırmış ancak bunlar kanlı bir şekilde mağlup edilip itaat altına alınmışlar ve zincire vurulup Asur a götürülmüşlerdir. Nairi toplulukları haraç ve vergiye bağlanmışlardır. Kaynaklar Tiglat-Pileser I e kadar olan süre içinde yani M.Ö. 1115 e kadar Asur kaynaklarında Uruatri ve Nairi ile ilgili herhangi bir bilgi görünmemektedir.
TİGLAT-PİLESER İN ANNALLERİNDE URUATRİ VE NAİRİ BEYLİKLERİ (M.Ö. 1115-1077) Bu kralın seferleri özellikle Nairi üzerine yani Doğu Anadolu nun batı ve güneybatısına yönelmiştir. Annalindeki anlatım aynen şöyledir. Tanrım ve Efendi olan Asur beni yukarı Deniz in kıyılarında oturan ve bir efendiye sahip bulunmayan uzak ülkelere gönderdi. Benden önce hiçbir kralın geçemediği dar yollardan ve dik geçitlerden geçip ordularını ilerlettim. Yavaş ilerlediğimiz zaman arabama bindim. İlerleyişin zorlaştığı zamanlarda tunçtan baltaların yardımıyla ilerledim. Nairi ülkelerinin 23 kralı savaş arabalarını ve savaşçılarını ülkelerinde bir araya topladılar. Savaşmak için karşıma çıktılar. Korku ve dehşet salan silahlarımın tüm hiddetiyle onlara saldırdım, ve tıpkı Asur un çağlayan selleri gibi büyük orduları yok ettim. Nairi ülkelerinin 60 kralıyla onlara yardım etmeye olanlara da mızrağımın gücüyle Yukarı Deniz in ucuna sürdüm. Onların büyük şehirlerini aldım.hazinelerini ve diğer ganimetlerini taşıyıp, evlerini yakıp yıktım. Nairi ülkelerinin bütün krallarını canlı olarak ele geçirdim. Fakat onlara merhamet gösterdim. Tanrım ve Efendim olan Samas ın önünde onların hayatını bağışladım ve onları tutsaklığın bağrından serbest bıraktım. Sonra onlara büyük tanrıların huzurunda gelecekte bana hizmet edeceklerine ve bana boyun edeceklerine dair yemin ettirdim. Onların sülalelerinin varisleri olan oğullarını vermiş oldukları sözü tutmaları için rehin aldım. Sonra onlara 1200 at 2000 adet büyükbaş hayvan Tribut vermelerini istedim ve tekrar ülkelerine geri dönmeleri için izin verdim
URARTU SİYASİ TARİH M.Ö. 9. yy da kuruluşunu tamamlamıştır. Askeri ve siyasi ilişkileri: -Anadolu da Frig, Melid, Tabal, Kummuh krallıkları -İran da Manna ve Medler -Mezopotamya da Asur İmp. Bu ilişkiler sayesinde Irak, İran, Nahçıvan, Ermenistan ve Gürcistan a kadar yayılım gösterir.
*Arame(u) : M.Ö. (850 -? ) *I.Sarduri : M.Ö. (840-830) *İşpuini : M.Ö. (830-810) *Menua : M.Ö. (810-786) *I.Argişti : M.Ö. (786-764) *II.Sarduri : M.Ö. (764-735) *I.Rusa : M.Ö. (735-714) *II.Argişti : M.Ö. (714-685) *II.Rusa : M.Ö. (685-645) *Erimena : *III.Rusa : *III.Sarduri : *IV. Sarduri : *Erimane : *III. Rusa :
URARTU DEVLETİ NİN KURULUŞ EVRESİ Assur Kralı Assur-Nasirpal II den (M.Ö. 883-859) itibaren Asur kaynaklarında Urartu ve Nairi terimleri aynı anlamda kullanılmaya başlanmıştır. Bu dönemde Asur un Ön Asya dünyasında siyasi dengeyi sağlayan süper güçlerden biri olarak eski askeri güçlerini yeniden kazanmış oldukları dikkati çeker. Asur ele geçen bölgelerde kan döküp, ateş ve silah kuvvetiyle kontrolü sağlamıştı. Yaptıkları tahribat ve yağmalarla ekonominin ve kültürel gelişimin can alıcı noktaları baltalanmaktadır. Ancak bu baskılara karşılık Doğu Anadolu daki Toplumların direnişi de gün geçtikçe artmış bunun sonucunda bu kez Urartu ve Nairi Konfederasyonları birleşmiş ve Urartu Devleti nin temelleri atılmıştı. Bu dönem Urartu Devleti nin kuruluş evresi olarak geçmektedir. Yani Urartu-Nairi Birleşik Devleti söz konusudur. Bununla ilgili ayrıntılı bilgiler Assur Kralı Assur Naşirpal II nin annallerinde yer alır. (M.Ö. 833-859) Bu birleşik krallığın ilk kralı Lapturi olup Urartu kaynaklarında Lutipri (M.Ö. 880-860) olarak geçer.
Sardur Burcu yazıtı
LAPTURİ-LUTİPRİ (M.Ö. 880-860) Urartu Kralı I. Sarduri nin başkent Tuşpa daki yazıtlarında bu kralın adı geçmektedir. Van kalesi nin üzerinde yükseldiği dev kayalığın kuzey-batı ucunda yer alan ve Sardur Burcu olarak tanımlanan anıtsal yapının blok taşları üzerinde aynı metni kapsayan Asur dilindeki çivi yazıtında I.Sarduri kendinden Büyük Kral Lutipri nin oğlu olarak söz etmektedir. Kral Lutipri çağdaşı olan II. Asur Naşirpal ın yazıtlarında Lapturi olarak geçmektedir. Asur Naşirpal II. M.Ö. 882 yılı olaylarını anlatan annalinde şunları söyler. Tushan kentinde kaldığım sırada Tubusi nin oğlu Lapturi den ve aynı ülkenin içinde bulunan Urume ülkesi nden tribut aldım ve aynı ülkenin içinde bulunan Nairi ülkelerinin krallarından arabaları, atları, katırları, gümüşü, altını, tunç kapları, sığırları, koyunları ve şarabı trubut olarak kabul ettim. Nairi Ülkelerine bunu taşımakla yükümlü kıldım.. Tuşha Lapturi nin kentidir. Asur Kralı II. Assur Nasirpal tarafından ele geçirilmiştir ve Asur un kuzey bölgeleri için merkez yapılmış ve de Arami Göçlerinden yoksul düşen bir kısım Asur halkı yeniden inşa edilen bu kente yerleştirilmiştir. Yine filologlara göre Lapturi tipik bir Hurca addır.
Van Kalesi ( Tuşpa )
Van Kalesi
Van Kalesi
ARAME ARAMU (M.Ö. 860-840) Asur Kralı III. Salmanassar ın (M.Ö. 858-824) yazılı kaynaklarında Urartu yazıtlarında adı geçmeyen başka bir Urartu Kralından söz edilmektedir. III. Salmanassar ın M.Ö. 858 olaylarını anlatan annalinde aynen şunları söyler. Hükümdarlığımın başlangıcında saltanatımın ilk yıllarında Hubuskia dan (Van Gölü nün güneyinde önemli bir bölge) hareket ettim. Sugunia ya Urartu lu Arame nin krali şehrine yaklaştım. Şehre hücum ettim ve ele geçirdim. Savaşçılarının çoğunu kılıçtan geçirdim. Ganimetleri topladım. Şehrinin önünde kesilmiş başlardan bir sütun yaptım. Sugunia dan hareket ettim. Nairi ülkesinin denizine ulaştım. Salmanassar III ün saltanat yılına ait (M.Ö. 856) olaylarında ise aynen şöyle;..daei ehi ülkesinden (Erzurum dolayları) hareket ettim ve Urartulu Aramu nun krali şehri Arzaskun a ulaştım. Uarartulu Aramu güçlü ve dehşetli silahlarımla karşılaşınca korktu ve şehrini terk edip Ad Dağı na çıktı. Onun peşinden dağa tırmandım ve dağlarda dehşetli bir savaş verdim. 3400 savaşçısını kılıçtan geçirdim ve dağları, vadileri yün boyar gibi onların kanlarıyla boyadım..
On beşinci saltanat yılında ise Urartu ya karşı üçüncü seferini düzenlemiştir. (M.Ö. 844) bu olayları kapsayan annalinde şunları söyler..saltanatımın 15. yılında Nairi ülkesine karşı yürüdüm. Dicle nin kaynağında krali bir tasvirimi koydurttum. Tunibuni Ülkesi nin geçidinden geçip Urartulu Aramu nun şehirlerini Fırat Irmağı nın kıyılarına kadar sürdürdüm. Bu somut verilere göre Aramu nun M.Ö. 858-844 yılları arasında birleşik Urartu devletinin kralı olduğu kesinlikle anlaşılır. Ancak Urartu Krallığı nın bilinen ilk yazılı belgesini oluşturan Sardur Burcu açıkça görüldüğü gibi Arame, I. Sarduri nin babası değildir. Bazı bilim adamlarına göre krallık Arame den I. Sarduri ye geçerken bir sülale değişikliği olmuştur. I. Sarduri ye bağlı kabileler büyük olasılıkla Aramu nun kabilelerini egemenliklerine alıp I. Sarduri nin başa geçmesini sağlamışlardır. Kral Aramu konfederasyon yerine krallıkla yönetilmeye başlanan yeni bir örgütlemeyi başarır.
Urartu Krallığı I.Sarduri: Van Kalesi ve çevresinde Urartu Krallığı nın başkenti Tuşpa yı kurmuştur. Urartu krallığı nın kurucusu sayılır. Yazıtı olan ilk Urartu kralıdır. Sardur Burcu olarak adlandırılan taş blokları üzerine Asurca yazdırılan 6 yazıt, Tuşpa hakkındaki ilk yazılı kaynaktır.
SARDURİ I (M.Ö. 840-825) Adına Salmanassar III ün annallerinde Seduri olarak rastlanan güçlü kral Sarduri I Urartu Devleti ni yani krallığın gerçek kurucusu olarak kabul edilir. Salmanassar III saltanatının 27. yılında yani M.Ö. 832 yılı olaylarında bunun hakkında aynen şunları söylemektedir. Arabalarımı ve bindiklerimi bir araya topladım. Turtanı (Başkomutan) Daian- Assur Urartu ya karşı gönderdim. Urartulu Seduri bunu öğrendi. Birliklerinin gücüne güvenerek bana karşı geldi ve savaşta yenildi.. Ancak bunun büyük çaplı bir mağlubiyet olmadığı anlaşılır. Sarduri I tarafından kurulduğu anlaşılan başkent Tuşpa nın yani görkemli Van Kalesi nin üzerinde yer aldığı kayalığın kuzeybatı ucunda, günümüzde Sardur Burcu olarak kendi adıyla anılan ya da Mother Burç denilen anıtsal bir yapının blok taşları üzerinde altı defa tekrarlanan Assur çivi yazısıyla kaleme alınmış olan yazıtlarında kendini Urartu kralı olarak tanımlamakta ve aynen şunları söylemektedir...büyük Kral Lutupri nin oğlu, kudretli kral, kainatın kralı Nairi ülkesinin kralı, eşi olmayan kral, savaştan korkmayan dehşet verici çoban, kendine boyun eğmeyenleri mahveden kral Sarduri nin yazıtı; Ben Lutupri nin oğlu krallar kralı, bütün krallardan vergi kabul eden Sarduri. Lutupri nin oğlu Sarduri şöyle der; Ben bu taş blokları Alniunu kentinden getirdim, bu suru (duvarı) inşa ettim..
İşpuini: Asur a karşı savunmadan ziyade saldırı faaliyetleri sürdürüp sınırlarını genişletme politikası izlemiştir. Asurca-Urartuca yazılmış Kleişin Steli, Urartu dilinin en eski örneği olup İşpuini dönemine aitttir. Menua: Urartu krallığının yükseliş dönemi başlamıştır. İran ın Azerbaycan bölgesine ve Manna Ülkesi ile Asur un diğer kentlerine, Melid Krallığı na başarılı seferleri vardır. Urartu Krallığı nın yollarının büyük bölümü bu dönemde yapılmıştır. Van Ovası nın su ihtiyacını belli noktalarda 14 adet yazıtı bulunan Şamram Kanalı nı yaptırmıştır. I.Argişti: Geç Hitit Krallıkları, Asur, Manna Ülkelerine genişleme politikasıyla seferlere hız kazandırılmıştır. II.Sarduri: Babasının sefer politikasına devam etmiştir. Asur a önemli bir darbe vurarak Kulha Ülkesi ne seferinde Halep i fethetmiştir. Melid, Gurgum, Que, Kommagene, Kargamış, Tyros(Tir) Krallıkları Urartu egemenliğini kabul etmek zorunda kalmışlardır. Bu dönemde krallık eski Hurri-Mitanni sınırlarına kadar ulaşmıştır. Asur kralı III.Tiglat-Pileser, Kummuh yakınlarında II.Sarduri yi yenilgiye uğratmıştır. Asur egemenliği yeniden.
I.Rusa: Babasının yerine başa geçer Urartu yeniden güçlenir. Fakat II.Sargon Urartu hakimiyetindeki Manna ülkesi, Ulhu ve Muşaşir şehirlerine seferler düzenler ve alır.
II.Argişti: Mevcut sınırlar korunur. II.Rusa: Bu dönemde Kimmer saldırıları başlamıştır.
III. Sarduri: Bu dönemde İskit saldırıları etkin olmuştur. Asurlular ile iyi ilişkiler yürütülmüştür. Doğuda Medler, kuzeydoğuda İskitler ve Babillerinde katılımıyla M.Ö. 612 de Asur başkenti Ninive kuşatılır. Urartular da İskit saldırıları sonucunda Med hakimiyetine girer ve tarihten silinirler.
DEVLET YÖNETİMİ Öncelikle bir çok beyliğin egemen olduğu Doğu Anadolu 9.yüzyılın ortalarında Urartu Krallığı nın ortaya çıkışıyla birlikte merkeziyetçi ve teokratik bir sistemle yönetilmeye başladı. Menua merkeziyetçi devlet yönetiminin dinsel ve ekonomik sürekliliğini, değişmezliği ve dokunulmazlığını sağlamak için büyük çaba harcamıştır. Tarımsal üretim bakımından hayati önem olan baraj ve sulama sistemini geliştirmiş, taşra eyaletlerindeki işlenmemiş verimli ovalarda yeni toplumsal ekonomik ve askeri yönetim merkezi kurarak devletin otoritesini ve vurucu gücünü artırmıştır.
DİN Urartu krallığının dini, Anadolu ve komşu devletlerin dinine sıkı sıkıya bağlıdır. Bu dinde yerli Urartu ögelerinden başka Anadolu (Hurri-Hitit), Mezopotamya (Asur-Babil ) ve İran ögelerine de sık sık rastlanmaktadır. Urartu dini ilgili bilgilerimizi iki kaynaktan öğrenmekteyiz; 1)Çivi yazılı belgeler 2)Kabartma ve resim sanatı
Meher Kapısı Yeşilalıç kaya Kapısı
DİL VE YAZI Urartu Dilinin Hurri dili ile akrabalık ilişkisi vardır. Bu iki dilin Proto Hurri denebilecek ortak bir atadan kaynaklanıp, Doğu Anadolu, Transkafkasya ve kuzeybatı İran da Urmiye Gölü havzasına yayılmış eski anavatanda birbirlerinden ayrı ayrı geliştikleri sanılır. Hurri dili ile ortak yönleri olduğundan Ural - Altay grubundan olduğu ileri sürülür.
1. ARGİŞTİ ANALLERİ SARGON TABLETLERİ
SANAT Urartular yaşadıkları coğrafyanın olumsuzluklarına rağmen çağdaşları olan kavimleri kıskandıracak ustalıkta mimari eserler yaratmayı başarmışlardır. Yaklaşık olarak bir yüzyıldan beri Urartu yerleşme merkezi ile mezarlarından, gerek kazılar sonucunda gerekse yapılan bilimsel kazılar sonucunda binlerce parça sanat eşyası ele geçirilmiştir. Bu değerli sanat eserleri üzerinde yapılan çalışmalar sonucunda, bu sanatın kendine özgü özellikleri ve genel karakteri saptanmıştır.
Van Müzesi Urartu kabartması
Urartu bronz kalkanı (M. Ö. 8-7. yy, 29.5 cm)
Argişti I in bronz miğferi, Teişebani (Karmir Blur- M. Ö. 8. yüzyıl)
Arinberd'den gümüş rhyton M. Ö. 5. yüzyıl
Urartu kalkanı Urartu hayvan tasvirli bronz yüzük
Altıntepe heykeli
EKONOMİ Urartu Krallığı nın yaşadığı Doğu Anadolu yüksek yaylasında karasal iklim egemendi. Ekime elverişli toprakların azlığının yanı sıra, uzun ve soğuk geçen kış mevsimi de toprakların ekimini uzun süre engellediğinden, yılda bir defadan fazla ürün alınamıyordu. Krallık ekonomik sıkıntılar için bir çok önlem almıştı.
Baraj gölet ve sulama kanalları Menua Kanalı
KARAYOLLARI Urartılar ın vahşi doğaya karşı geliştirdikleri alt yapı sistemlerinden biri de karayollarıdır. Urartu Devleti nin oldukça geniş bir coğrafi alana yayılmış toprakları üzerinde denetim ve düzenin sağlanabilmesi için eyaletler arasında kesintisiz ve hızlı bir ulaşıma ihtiyaç vardı. Karayolları bu amaca göre kurulmuştur. Dünyanın en eski ulaşım sisteminden olan Urartu karayollarının günümüze kalabilmiş en güzel kalıntıları Bingöl Dağları üzerindedir.
URARTU KÜLTÜRÜNÜN DİĞER KÜLTÜRLERE ETKİSİ Urartuların kültür sahasındaki etkinlikleri daha geniş ve daha derin olmuştur. Bir taraftan Hazar Denizi ne kadar yayılarak daha sonraki İran kültürünü etkilediği gibi, batıda ele geçen eserlerden anlaşılacağı üzere, Orta Anadolu da Friglere, Girit e, Yunanistan a ve İtalya ya yayılıp eski Yunan ve Etrüsk kültürünü de etkilemiştir. Friglerin başkenti Gordion da kazanlar, Girit ve Yunanistan da Olympia da ele geçen bronz plastik eserler ve Etrüsk mezarlarından elde edilen bronz şamdan ve diğer buluntular bu hususu açık bir şekilde ispatlamaktadır.
AHLAT AHLAT KALESİ
HOŞAP KALESİ
AKDAMAR KİLİSESİ ÇARPANAK KİLİSESİ
Haldi freski (Teişebani-Karmir Blur) M. Ö. 8. yüzyıl
Kaya mezarları ve ölü odaları
Van Neft Kuyu kaya mezarı mezarı Van Doğu odaları kaya
Van Doğu odaları kaya mezarı; basamaklı giriş ve ön alan
Bronz Kalkan Parçası
Teişeba Haldi Şiuini
Urartu savaş arabası