EĞİTİMDE PLANLAMA 2. DERS I. EĞİTİMDE AMAÇ\HEDEFLER 1- Temel Kavramlar Amaç Eğitimde amaç, öğrenim amaçlarını gerçekleştirmek ve istenilen hedefe kavuşmak olarak ifade edilebilir. Eğitim sürecinde ulaşılması hedeflenen son noktayı ve çıktıyı belirtir. Amaç ve hedef kavramları, işlevleri açısından birebirinden farklı içeriktedirler. Amaçlar, hedefleri kapsar. Hedef, daha belirgin bir durumu yansıtır. Hedef Hedef, varılmak istenen nokta dır. Hedef, öğrencilere kazandırılması planlanan nitelikler olarak ele alınabilir. Hedef, bir öğrencinin, planlanmış ve tertiplenmiş yaşantılar sayesinde kazanması kararlaştırılan ve davranış değişikliliği veya davranış olarak ifade edilmeye elverişli bir özelik olarak tanımlanabilir. Eğitimsel bağlamda hedef, belirli bir derse veya konuya ilişkin istendik öğrenmenin kapsamlı ve ayrıntılı olarak ifade edilmesidir. Öğretim sürecinde yer alan en önemli yönlendirici hedeflerdir. Eğitim kapsamında hedefler, öğretimi yönlendirmesi, öğretme-öğrenme işleminin yapılmasını ortaya koyması ve ölçmelere kılavuzluk etmesi açısından gereklidir. Daha geniş kapsamda, hedefler, bir toplumun yetiştirdiği insanda bulunmasını öngördüğü bilgi, beceri, tutum, ilgi gibi doğrudan kazanılması ve gözlenmesi mümkün olmayan özelliklerin öğrencilere öğretim sürecinde kazandırılmasına yön veren belirleyicilerdir. Hedef boyutu ile bireyleri neden eğitiyoruz? sorusuna yanıt aranmaktadır. Hedefleri saptamada istendik davranışların belirleyicileri toplum, konu alanı, birey ve doğadır. Bu belirleyiciler dikkate alınarak saptanan aday hedefler eğitim psikolojisi, eğitim felsefesi, eğitim ekonomisi ve eğitim sosyolojisi süzgeçlerinden geçirilir. Bu yolla belirlenen hedefler, okullarda, sınıfta, öğrenme-öğretme süreçlerinde gerçekleştirilmeye çalışılacak hedefleri ifade eder.
2- Eğitimde Hedef Türleri Planlı eğitimin ilk basamağını oluşturan hedef\davranışlar, eğitim etkinliklerinin yön vericisidir. Eğitimin temel öğesi hedeflerin, öğretme-öğrenme süreçlerinde çok büyük önemi vardır. Eğitim süreçlerinde, hedeflerin, öğretimi yönlendirme, öğretme-öğrenme etkinliklerini planlı şekilde yürütme ve ölçmelere kılavuzluk etme gibi işlevleri vardır. İstendik davranışlar örüntüsü olarak düzenlenen hedefler, öğretim sürecini yönlendirirken, niçin eğitiyoruz sorusuna yanıt verirler. Eğitimde hedefler üç düzeyde ifade edilir. Bunlar aşağıda verilmiştir: a- Uzak Hedef Uzak hedef bir toplumu ulaşma istediği noktayı belirtir. Daha dar kapsamlı deyişle, ülkenin eğitim politikasını ve felsefesini yansıtan en kapsamlı hedeflerdir. Bir ülkenin yönetim sistemi, liberal, milli, ulusal, teokratik ve benzeri ne olursa olsun, kendine özgü (has ya da milli, o millete ait) bir eğitim sistemi oluşturmak zorundadır. Bu bağlamda, bir milli eğitim sisteminin uzak hedefi, toplumun erişmek istediği genel idealler doğrultusunda hazırlanır. Öyleyse, uzak hedef, politik felsefenin bir yansımasıdır ve eğitim hizmetlerinin hangi doğrultuda yapılandırılması gerektiğinin ifade eder, denilebilir. Uzak hedef, toplum var oldukça sonsuza kadar var olacak bir hedeflerdir. Örneğin, sosyalizmi tüm dünyaya yayma, İslam dinini tüm dünyaya yama, tüm dünyayı fethetme, insanlığa ileri demokratik yaşam koşulları sağlama gibi. İnsanlık tarihi boyunca, tüm toplum ve milletler gelişmiş, ileri, refah düzeyi yüksek, uygar, zengin, bilim-teknoloji üreten gibi özelliklere sahip bir toplum olma çabası içinde olmuşlardır. Bu ideal kısaca kalkınma olarak adlandırılabilir. O halde, tarihte ve bugün tüm ülkeler kalkınmış bir ülke olma çabasındadırlar. Kalkınmış ülke olmanın, özellikle gelinen çağda, tek yolu nitelikli insan yetiştirmektir. b- Genel Hedef Genel hedef uzak hedefin bir yorumudur. Uzak hedeflerin daha anlamlı hale getirmek, hedeflerin anlaşılabilirlik ve uygulanabilirlik düzeyini artırmak için genel hedefler hazırlanır. Uygulama ile hedef arasındaki uyumu güçlendirmek için uzak hedefin 2
kapsamının daha ayrıntılı bir şekilde ifade edilmesi gerekmektedir. Genel hedefler, uzak hedeflere göre daha somut cümlelerle ifade edilir. Genel hedefler, ülkenin eğitim felsefesini yansıtır ve anayasada yer alır. Uzak hedefe ulaşmak için eğiteceğimiz insanda bulunması gereken nitelikleri sergiler. Örneğin, laik, sosyal, adaletçi, demokratik, hoşgörülü, bilimi önder alan, ülkenin bölünmezliğini savunan insanlar yetiştirme gibi. Bu ifadeler aynı zamanda anayasada da yer alır. Ülkenin eğitim felsefesine bağlı olan genel hedeflerde, eğitim sisteminin ürünü olarak yetişmesi istenen ideal insan "ın nitelikleri ayrıntılı olarak belirtilir. c- Özel Hedef Özel hedefler, öğrenciye kazandırılması uygun görülen özelliklerdir ve bir disiplin ya da çalışma alanı için hazırlanır. Diğer bir deyişle, bir disiplin ya da çalışma alanında öğrenciye, kazandırılması uygun görülen bilişsel, duyuşsal ve devinişsel nitelikteki özelliklerdir. Dersin hedeflerine özel hedefler denir. Sistem ve okuldan çok, öğretmenin sorumluluğunu vurgulayan, kısa süreli hedefler olan özel hedefler, en somut ifade edilmiş hedef düzeyidir. Her derste öğrenciye kazandırılacak hedef davranışlar vardır ve bunlar eğitimin ve devletin hedefleriyle tutarlı olmalıdır. Örneğin, Türkçeyi doğru ve etkili kullanabilme. Öğrenende istendik davranış değişikliğinin oluşabilmesi uzak, genel ve özel hedeflerin birbirleriyle tutarlı olmasına bağlıdır. 3- Eğitimde hedefler Belirleme Eğitimde hedef, yetiştirdiğimiz bireyde bulunmasını uygun gördüğümüz, eğitim yoluyla kazandırılabilir nitelikteki istendik özelliklerdir. Bu özellikler bilgi, beceri, değer, ilgi, tutum, güdülenmişlik, kişilik gibi özellikler olabilir. Ayrıca, İnsan nedir? Eğitimin amacı nedir? Nasıl insan yetiştirmeliyiz? İnsana hangi davranışları nasıl ve ne yolla kazandırmalıyız? Kazanıp kazanmadığını nasıl belirleriz? gibi sorular ve yanıtlar da, kazandırılmak istenilen davranışın niteliğini ortaya koyabilir. Burada temel sorun, istenilen davranışın ölçüt olarak ele alınmasıdır. Eğitimde nesne insandır. İnsan aynı zamanda öznedir de. Bu durumda istendik davranışın ölçütleri, insanın gözlenip ölçülebilir özelliklerinden, yani davranışlarından çıkarılabilir. İstendik kavramı, 3
mutlak veya göreceli olabilir. Böyle olursa bunu kim, nasıl, ne şekilde belirleyecektir? İşte bu noktada, bu özelliklerin bazı belirleyiciler ile saptanması yoluna gidilir. Bu belirleyiciler, toplumsal gerçek, konu alanı, birey ve doğadır. Eğitim hedeflerine kaynak teşkil etmeleri açısından, bireyin ihtiyaçları ve ilgileri, toplumun beklentileri, konu alanının özellikleri ve doğan belirleyicileri dikkate alınarak oluşturulan aday hedefler; eğitim felsefesi, eğitim psikolojisi, eğitim sosyolojisi ve eğitim ekonomisi süzgeçlerinden geçirilerek, bireyde bulunması uygun görülen eğitim yoluyla kazandırılabilir nitelikteki istendik özelliklere yönelik hedefler olarak ifade edilirler. 4- Hedef belirleyiciler Hedef belirleyicileri saptanırken insanın özellikleri ve yaşadığı\yaşacağı çevreye göz önünde bulundurulmalıdır. Bu çerçevede, özel hedef belirleyicileri şunlardır: a- Birey (insan, kişi), b- Toplum (toplumsal gerçek), c- Konu alanı, d- Doğa. Bu öğeler birbirleriyle sürekli etkileşim içerisindedirler. Bu belirleyiciler aşağıda incelenmiştir. a- Toplumsal Gerçek Toplumsal sistem, aile, okul, devlet, cemiyet, ulus gibi kurum ve kuruluşlar ve bunlar arasındaki ilişkilerden oluşur. Her sistem, sahibi olduğu toplumun gerçeklerine dayanmak zorundadır. Kendi toplumunun gerçeklerinden beslenmeyen sistemler kısa zamanda bozulup, yıkılabilir. Toplumsal gerçek, bir bakıma kültürel gerçektir. Gelenek ve görenekler, inanç sistemleri, moda, nüfusun yerleşimi, -cinsiyete, yaşa, mesleklere göre dağılımı-, toplumun gereksinim duyduğu insan gücü, okul, hastane, fabrika, iş yeri ve benzeri toplumsal sistemin öğeleridir. Bu açıdan toplumsal sistem, ekonomik, politik ve eğitim sisteminin bir üst sistemidir. Bu nedenlerden dolayı her sistem, hangi toplum, ulus için kuruluyorsa, o toplumun gerçeğinden hareket etmek zorundadır. Her toplumun felsefesi, anayasası, yargısı, kurum ve kuruluşları farklılık göstermektedir. Bu özelliler, o toplumun politik sistemini oluşturur. Devletler, yeni nesillere, eğitim yolu ile politik sistemlerini aktarırlar. Ayrıca anayasalar, devletlerin uzak hedeflerinin göstergesidir, aynı zamanda politik felsefelerinin yansımasıdır. Devletler, anayasalarında var olan hedeflerini vatandaşlarına kazandırmak için eğitim sistemini kullanır. Diğer yandan, her ülkenin, her topluluğun gerçekleri birbirinden farklı 4
özelliktedir. Öyle ki aynı ülke içinde bile bu gerçekler farklılık gösterebilir. Ülkemizi düşündüğümüzde, toplumsal gerçeklerin doğudan batıya, köyden-kente, şehirden şehre, yöreden yöreye farklılıklar gösterdiğini görülebilir. Eğitim sistemi, toplum gerçeklerinden yola çıkarak, bunları çözebilecek insan yetiştirmeyi hedefler. Eğitim sistemi kendisini bu çerçevede yapılandırmalıdır. b- Konu Alanı Bir konu alanı (bilgi), eğitim sisteminin hedeflerinin gerçekleştirilmesinde, can alıcı bir öğedir. Bilgi olmadan, insan yetiştirilemez. Hedef davranışların bir diğer belirleyicisi bilim, sanat, düşünce, teknoloji gibi insan etkinlikleri ve ürettiği her şeydir. Hedefler, konu alanı ile ilgili gelişme ve değişmeleri içerecek nitelikte olmalıdır. İnsanlığın ürettiği bilgi birikiminin, bize en uygun olanını seçme, örgütleme ve öğrenme-öğretme süreçlerinde kullanılmalıdır. Çünkü hedefler, bir içerikle iç içedir, ondan beslenir ve onunla kenetlidir. c- Kişi\Birey Eğitim sisteminin temel öğesi insandır. İnsanın bilişsel, duyuşsal ve devinişsel, alanlarla ilgili doğuştan getirdiği özellikler vardır. Bu özellikler, ona kazandırılacak hedef davranışların sınırlarını çizer. Hiçbir insan diğerinin aynı değildir. Her insanın farklı ve benzer yanlarını geliştirmek eğitimin hedeflerinden biridir. Hedeflerin gerçekleştirilmesinde bireyin biyolojik, sosyal, toplumsal, kültürel ve psikolojik yönlerini bilinmesi, üst düzeyde bir verimlilik için gereklidir. Ayrıca, bireyin doğuştan getirdikleri ve sonradan kazanabileceklerini bilmek, hedeflere bir çerçeve oluşturmayı sağlar. Diğer yandan, hedefler belirlenirken, bireyin ihtiyaçları güvenlik, ait olma, sevme, sevilme, kendini gerçekleştirme gibi- göz önüne alınmalı, hedeflerin aynı zamanda, bireyin bu ihtiyaçlarını karşılamasına olanak sağlayacak ölçüde olmasına dikkat edilmelidir. d- Doğa İnsan doğal sistemin sayısız öğesinden biridir. Doğa sistemindeki sayısızı öğeden hiç biri -insan hariç-, parçası oldukları doğal sistemin işleyişine zarar vermezler. Bu sisteme 5
tek zara veren öğe insandır. Aslında, insan kendisine zarar vermektedir. Bu nedenle, insan, parçası olduğu doğal sistemle uyum içinde yaşaması, ona zarar vermemesi, onu koruması ve geliştirmesi için bir takım yeterliklerle donatılmalıdır. Bugün, doğal çevre gözlendiğinde, hava-su-toprak kirliliğinin arttığı, enerji kaynaklarının azaldığı, canlı türlerinin yok olmaya başladığı, mevsim dengesizliklerini ortaya çıktığı gözlenmektedir. İnsanlığın geleceği, bu bağlamda, tehdit altındadır. İnsan, bu durumun farkında olan ve duruş gösteren nitelikte yetiştirilmelidir. Toplum, konu alanı, birey ve doğa belirleyicileri temele alınarak hazırlanan hedeflere aday hedefler denir. Aday hedefler, aşağıda verilen süzgeçlerden geçirildikten sonra, özel hedef niteliği kazanırlar. 5- Hedef Süzgeçleri Toplum, konu alanı, birey ve doğa hedef belirleyiciler ile belirlenen aday hedeflerin, eğitim felsefesi, eğitim psikolojisi eğitim sosyolojisi ve eğitim ekonomisi süzgeçlerinden geçirilmeleri gerekir. Bu süzgeçlerden geçen aday hedefler, kesinleşirler ve özel hedefler halini alır. Özel hedefler, yukarıda da belirtildiği gibi, öğrenme-öğretme süreçlerinde gerçekleştirilecek olan bir disipline (derse) özgü hedeflerdir. Bu süzgeçler ve işlevleri aşağıda verilmiştir. a- Eğitim Felsefesi Eğitim felsefesi; eğitimi bir bütün olarak ele alan ve kültürün vazgeçilmez bir öğesi biçiminde düşünen özenli, eleştirici ve yöntemli çalışmaların tümüdür. Eğitimin öğeleri, temelinde yatan felsefeye göre şekillenir. Öz olarak, insana yüklenen anlam, felsefenin görevi, bu görevi gerçekleştirmek de eğitimin görevidir. Eğitim felsefesi, eğitimin amaçlarını, kimin niçin eğitileceğini, ülkenin felsefesi ile tutarlı olarak ortaya koyar. Bir ülkenin insanlarının hayat görüşleri, hayat biçimleri, inançları ve değerleri, eğitim sisteminin amaçlarına yansır. Felsefeden yaralanarak, felsefenin süzgecinden eğitimle ulaşmak istenilen hedefleri ortaya konulur. Uygulamaları değerlendirmek için standartlar geliştirilebilir. 6
b- Eğitim psikolojisi Psikoloji, insan davranışlarını açıklamaya çalışan ve bu davranışların nedenlerini inceleyen bir bilim dalıdır. Davranışlara bakarak, kişinin öğrenip öğrenmediğine karar verilebilir. Bu bağlamda, eğitim ve psikoloji arasında anlamlı bir ilişkiden vardır. Eğitim, bireyde davranış değişikliği oluşturmayı hedefler. Bireylerin öğrenme ürünleri, onlarda meydana gelen davranış değişiklikleridir. Psikoloji davranışları incelerken aynı zamanda bunların insanlara ne şekilde kazandırıldığı, ya da kazandırılabileceği üzerinde durur. Bu noktada eğitim ile birleşirler. Çünkü eğitim, davranışların bireylere kazandırılması için çeşitli yollar arar. Bu yolları ararken de psikoloji, eğitime yol gösterici olur. Hedeflerin nasıl kazandırılacağı konusunda eğitim, psikolojiden de yardım alarak çeşitli yöntem, teknik ve strateji geliştirir ve sınama durumları oluşturur. c- Eğitim Sosyolojisi Eğitim sosyolojisi, sosyoloji, kişi, kurum ve toplum arasındaki ilişkileri inceleyen bir bilim dalıdır. Eğitimde istendik davranışların belirleyicilerinden biri de toplumdur. Toplumsal gerçeğin niteliğine göre belirlenen aday hedefler, o toplumun genel özelliklerini içerir. Ülkenin genel toplumsal gerçeğine göre saptanan aday hedefler, her bölgenin, kentin, kasabanın, köyün özelliklerine göre gözden geçirilmeli ve ona göre belirlenmelidir. Diğer bir deyişle, sosyal bir varlık olan insan, bir toplumda yaşar ve davranışları bu toplumun değerlerine göre şekillenir. Her toplumun, kendine has bir gerçeği vardır. Eğitim, toplumların tümünde ortak olan genel gerçekleri göz önüne alarak hedeflerini belirlemelidir. Bu noktada, insanın toplumla olan ilişkisini inceleyen bir bilim dalı olan sosyoloji devreye girer. d- Eğitim Ekonomisi Ekonomi, sonsuz insan isteklerini, kıt ve sınırlı kaynaklarla karşılama yollarını arayan bir bilim dalıdır. Bu bağlamda, eğitim insana yapılan uzun vadeli bir yatırımdır. Yetişmiş insan gücünün niceliği ve niteliğiyle, ülkelerin kalkınma hızı arasında anlamlı bir ilişki olduğuna önceki bölümlerde değilmişti. Ülkenin gereksinim duyduğu insan gücünü yetiştirecek olan eğitim sistemidir. Eğitim sistemi, ekonominin gereksinim duyduğu insan 7
gücünü, hem nicel, hem de nitelik olarak yetiştirmelidir. Eğer bu olmazsa, ülke kalkınamaz, ekonomi çökebilir ve ülke batabilir. II. EĞİTİM HEDEFLERİNİ BELİRLEME VE AŞAMALI SINIFLAMA TABLOSU 1- Aşamalı Sınıflama (Bloom un Orijinal Taksonomisi) Tablosu Bloom ve çalışma grubu tarafından yayınlanan Eğitim Hedeflerinin Sınıflaması kitabı, 1956 dan bu yana dünyada ve Türkiye de yaygın kabul gören, en çok bilinen ve kullanılan bir eser olmuştur. Taksonomi, eğitim programlarının ve ölçme-değerlendirme araçlarının geliştirilmesinde ve sınama durumlarının düzenlenmesinde eğitim bilimciler ve öğretmenler tarafından kullanıla gelmektedir. 2- Aşamalı Sınıflamanın (Taksonomi) Temel Özellikleri Taksonomi ya da aşamalı sınıflama, istendik davranışların basitten karmaşığa, kolaydan zora, somuttan soyuta, birbirinin ön koşulu olacak şekilde sıralanmasıdır. Eğitim, öğrenilmiş davranışlar ile ilgilenir. Öğrenilmiş davranışlar, bilişsel, duyuşsal ve devinişsel olmak üzere üç alanda sınıflandırılır. Bu alanlar arasında, yatay ve dikey bir ilişkilik vardır. Hiçbir alan bir diğerinden kesin çizgilerle ayrılmaz. Bir davranış, aslında, aynı anda bu alanların tümü ile ilgili olabilir. Ancak, bir alan daha baskındır. Bloom taksonomisinin temel fikri, eğitimcilerin öğrencilerinin ne bilmelerini istediklerinin basitten karmaşığa doğru aşamalı bir sıra içerinde düzenlenebilir olduğudur. Diğer bir ifade ile öğrencilerin bilmeleri gerekenlerin eğitimsel hedefler olarak ifade edilmesi gerektiğidir. Sınıflamadaki seviyeler ardı ardına sıralanmıştır. Bir üst seviyeye geçmeden önce bir alt seviyeye tam olarak ulaşılması gerekmektedir. Bloom, bilişsel, duyuşsal ve psiko-motor olmak üzere üç öğrenme türünden söz etmiştir. Öğrenme düzeylerini temele alarak bu alanları alt başlıklara ayırmıştır. Bu öğrenme türleri içerisinde karmaşık bir aşamalı-hiyerarşik düzen vardır. Bu hiyerarşide öğrencinin bir üsteki 8
basamağa geçebilmesi için bir alttaki basamağı ya da alttaki tüm basamakları öğrenmiş olması gerekmektedir. 3- Hedeflerin Aşamalı Sınıflandırılması (Bloom Taksonomisi) Bilişsel Alan: Zihinsel süreçler ile ilgili öğrenmelerin çoğunlukta olduğu ve zihinsel yetilerin geliştirildiği alandır. Bu alanın alt basamakları bilgi, kavrama, uygulama, analiz, sentez ve değerlendirmedir. Duyuşsal Alan: Bilişsel temeli olmakla birlikte, daha çok duyuşsal öğrenmelerin (süreçlerin) -sevgi, korku, nefret, ilgi, hoşlanma, tutum ve güdülenmişlik gibi- baskın olduğu alandır. Duyuşsal alan; alma, tepkide bulunma, değer verme, örgütleme ve kişilik haline getirme basamaklarından oluşmaktadır. Devinişsel Alan: Bilişsel temeli olmakla birlikte, bireyin kas becerilerine dayalı ve doğrudan gözlenebilen öğrenilmiş davranışlarını kapsar. Zihin ve kas koordinasyonunu gerektiren becerilerin baskın olduğu alandır. Beceri düzeyindeki davranışlar bu bölümde yer alır. Devinişsel alanın alt basamakları algılama, kurulma, kılavuzla yapma, beceri haline getirme, duruma uydurma ve yaratmadır. 9
4- Aşamalı Sınıflama Tablosu BİLİŞSEL HEDEFLER 1. BİLGİ 1.1.Belirgenlerin bilgisi 1.1.1.Kavramlar bilgisi 1.1.2.Olgular bilgisi 1.1.3.Araç ve gereçler bilgisi 1.2.Belirgenlerle Uğraşma Araçları ve yolları Bilgisi 1.2.1.Alışılar bilgisi 1.2.2.Yönelimler ve aşamalı diziler bilgisi 1.2.3.Sınıflamalar ve kategoriler bilgisi 1.2.4.Ölçütler bilgisi 1.2.5.Yöntem bilgisi 1.3.Bir Alandaki Evrenseller ve Soyutlamalar Bilgisi 1.3.1.İlke ve genellemeler bilgisi 1.3.2.Kuram ve yapılar bilgisi 2. KAVRAMA 2.1.Çevirme 2.2.Yorumlama 2.3.Öteleme 3. UYGULAMA 4. ANALİZ 4.1.Öğelere dönük analiz 4.2.İlişkilere dönük analiz 4.3.Örgütleme ilkelerine dönük analiz 5. SENTEZ 5.1.Özdeşsiz bir iletişim muhtevası oluşturma 5.2.Bir plan ya da işlemler takımı önerisi ortaya koyma 5.3.Bir soyut ilişkiler takımı geliştirme 6. DEĞERLENDİRME 6.1. İç kanıtlar bakımından yargılama 6.2. Dış ölçütler bakımından yargılama DUYUŞSAL HEDEFLER 1. ALMA 1.1.Farkında olma 1.2.Almaya açıklık 1.3.Kontrollü-Seçici dikkat 2. TEPKİDE BULUNMA 2.1.Uysallık 2.2.İsteklilik 2.3.Doyum 3. DEĞER VERME 3.1.Değeri kabullenme 3.2.Değeri yeğleme 3.3.Değere adanmışlık 4. ÖRGÜTLEME 4.1.Değeri kavramsallaştırma 4.2.Değeri örgütleme 5. BİR DEĞER YA DA DEĞERLER BÜTÜNÜYLE NİTELENMİŞLİK 5.1.Genellenmiş örüntü 5.2.Niteleme DEVİNİŞSEL HEDEFLER 1. UYARILMA 1.1.Algılama, 1.2.Bedensel kurulma, 2. KLAVUZ DENETİMİNDE YAPMA 2.1.Kılavuzlayanla yapma 2.2.Kendi kendine yapma 3. BECERİ HALİNE GETİRME 3.1.İstenilen nitelikte yapma 3.2.İstenilen nitelik ve sürede yapma 3.3.İstenilen nitelik, süre ve yeterlikte yapma 4. DURUMA UYDURMA 5. YARATMA 10
KAYNAKÇA Demirel, Ö. (2007). Eğitimde Program Geliştirme (10. Baskı). Ankara: PegemA Yayıncılık. Ertürk, S. (1982). Eğitimde Program Geliştirme. Ankara: Yelkentepe Yayınları. Hacettepe Birikim yayınları. (2012). Eğitim Bilimleri KPSS. Ankara: Özkan matbaacılık. Sönmez, V. (2007). Program Geliştirmede Öğretmen El Kitabı (13. Baskı). Ankara: Anı Yayıncılık. Tutkun, Ö. F. ve Okay, S. (2012). Bloom un yenilenmiş taksonomisi üzerine genel bir bakış. Sakarya Uuniversity Journal of Education, 1, 3, 14-22. Tutkun, Ö. F., Güzel, D., Köroğlu, M. ve İlhan, H. (2012). Bloom s revised taxonomy and critics on it. First International Counseling and Education Conference, 3-5, May, Istanbul, Turkey. Tutkun, Ö. F. (2010). 21. yüzyılda eğitim programının felsefi boyutları. Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, 30, 3, 993-1016. 11