Journal of Neurological Sciences [Turkish] 22:(4)# 57; , 2005

Benzer belgeler
Konvülsiyon tanımı ve sınıflandırması Epilepsi tanım ve sınıflandırması İlk afebril nöbet ile başvuran çocuğa yaklaşım Epileptik sendrom kavramı

Konvülsiyon tanımı ve sınıflandırması Epilepsi tanım ve sınıflandırması İlk afebril nöbet ile başvuran çocuk Epileptik sendrom kavramı ve West

POSTERİOR SİRKÜLASYON İNFARKTI OLAN HASTALARDA EPİLEPTİK NÖBETLER. Yüksel KAPLAN, Özden KAMIŞLI, Suat KAMIŞLI, Cemal ÖZCAN

Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Epilepsi Bölümü nde Düzenli Takip Edilen Dirençli Epilepsi Hastalarının Demografik ve Klinik Bulguları

pecya İnme Sonras ı Erken Nöbet Geli şimi Aysu ŞEN *, Dilek ATAKLI **, Sibel KAR ŞIDAĞ ***, Nurcan ERTAN ****, Baki ARPACI *****

Anahtar sözcükler: Ekstratemporal lob epilepsisi; semiyolojik lateralize edici bulgular; temporal lob epilepsisi; video-eeg.

Belgin Petek Balcı1, Aytül Mutlu1, Feriha Özer2, Özlem Çokar1

Konvülsiyon Geçiren Çocuk; Ateşli ve Ateşsiz. Doç.Dr. Gülşen KÖSE Şişli Hamidiye Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi

İNMEDE GÖRÜNTÜLEME. Dr. Cem CALLI. Chief of Neuroradiology Section Ege University Hospital Dept. Of Radiology Izmir, Turkey

HEMORAJİK İNME. Yrd. Doç. Dr. Aysel MİLANLIOĞLU Yüzüncü Yıl Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji ABD

Nörofibromatozis Tip 1 de Epilepsi Sorunu. Dr. Dilek Yalnızoğlu Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Pediatrik Nöroloji Bilim Dalı

Küçük Damar Hastalığı; Semptomatoloji. Kürşad Kutluk Dokuz Eylül Üniversitesi 27 Mayıs 2017, İzmir

Temelde akılda tutulması gereken nöbetlerin iki çeşit olduğudur parsiyel (yani beyinde bir bölgeye sınırlı başlayan nöbetler jeneralize (beyinde

Epilepsi nedenlerine gelince üç ana başlıkta incelemek mümkün;

KONVÜLSİYON (NÖBET) GEÇİREN ÇOCUK. Dr.Ayşe SERDAROĞLU Gazi ÜTF Çocuk Nöroloji

Şizofreni tanılı hastada antipsikotiklerletetiklenen nonkonvulsif statusepileptikus olgusu

Epileptik Durum, ED yönetiminde güncelleme. Dr. Şerife ÖZDİNÇ Afyon Kocatepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD

Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Epilepsi Polikliniğine Başvuran Epilepsi Hastalarının Demografik ve Klinik Bulguları

FEBRİL NÖBETLER. Doç Dr. Sema Saltık

Antiepileptik İlaç Başlama İlkeleri. Prof. Dr. Dilşad TÜRKDOĞAN

ÇOCUKLARDA DİRENÇLİ EPİLEPSİ. Prof. Dr. YÜKSEL YILMAZ Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Nörolojisi BD

Antiepileptik İlaçların Yavaş Kesilmesinin Status Epileptikus ve Küme Nöbet Oluşumuna Etkisi: Uzun Süreli Video-EEG Monitorizasyon Sonuçları

Epilepsi Tedavisinde Klasik ve Yeni Antiepileptik İlaç Seçimindeki Eğilimler

Çocukluk çağında status epileptikus; 48 vakada etiyoloji, tedavi ve prognoz

Beyin Omurilik Sıvısında Myelin Basic Protein Testi; CSF myelin basic protein; BOS da myelin basic protein;

RENOVASKÜLER HİPERTANSİYON ŞÜPHESİ OLAN HASTALARDA KLİNİK İPUÇLARININ DEĞERLENDİRİLMESİ DR. NİHAN TÖRER TEKKARIŞMAZ

Konvülziyonlu Hastaya Yaklaşım

Epilepsi. ¹Gönül Akdağ, ¹Demet İlhan Algın, ¹Oğuz Osman Erdinç 1. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı *

Journal of Neurological Sciences [Turkish] 24:(4)# 13; , Olgu Sunumu

Dirençli Epilepsi Hastalarında Zonisamid Deneyimi ZONISAMIDE EXPERIENCE IN PATIENTS WITH REFRACTORY EPILEPSY

SVO da Perfüzyon ve Difüzyon MR

Doç. Dr. Ahmet ALACACIOĞLU

Nörolojik Yoğun Bakımda Status Epileptikus. Dr. Ayşe Kocaman Sağduyu

KAFA TRAVMALI HASTALARDA GÖRÜNTÜLEMENİN TANI, TEDAVİ VE PROGNOZA KATKISI. Dr. Fatma Özlen İ.Ü.Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Beyin ve Sinir Cerrahisi AD

Epilepsi Cerrahisi Sırasında Saptanan Tümörler Slayt Semineri

Juvenil Miyoklonik Epilepsilerde Nöbet Bafllama Yafl, Nöbet Tipi ve Tedavi Protokolünün Prognoz Üzerine Etkisi / The Effect Of Seizure Type, Age at

Çocukluk çağında görülen akut semptomatik nöbetler, etyoloji ve rekürrens

Nörofibromatozis Tip 1 Tanılı Olguların Değerlendirilmesi: Tek Merkez Deneyimi

Lafora hastalığı, Unverricht Lundborg hastalığı, Nöronal Seroid Lipofuksinoz ve Sialidozlar en sık izlenen PME'lerdir. Progresif miyoklonik

EPİLEPSİ: GÖRÜNTÜLEME

En iyi yöntem inmeden korunma Risk faktörlerinin belirlenmesi

Epilepsi Dışı Akut Bilinç Bozuklukları: Elektroensefalografinin Klinik ve Prognostik Önemi

Çocukluk Çağı EEG si : İnteriktal Aktiviteler. Dr. Hasan Tekgül EÜTF Çocuk Nörolojisi Bilim Dalı 13. Ulusal Çocuk Nöroloji Kongresi 2011 Kapadokya

BİRİNCİ BASAMAKTA DİYABETİK AYAK İNFEKSİYONLARI EPİDEMİYOLOJİSİ VE ÖNEMİ. Doç. Dr. Serap Çifçili Marmara Üniversitesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı

GERİATRİK HEMODİYALİZ HASTALARINDA KOMORBİDİTE VE PERFORMANS SKORLAMALARININ PROGNOSTİK ÖNEMİ; TEK MERKEZ DENEYİMİ

ÇOCUKLUK ÇAĞINDA EPİLEPTİK NÖBETLER. Doç. Dr. Sema SALTIK

Atrial Fibrilasyon dan Gerçek Kesitler: WATER (Warfarin in Therapeutic Range) Registry den İlk Sonuçlar

HASTAYA YAKLAŞIM. Dr. Mustafa SEVER Acil Tıp T p Uzmanı Acil Tıp T p AD Mart 2007

İNVAZİF ASPERGİLLOZ Radyolojik Tanı. Dr. Recep SAVAŞ Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji AD, İzmir

Belirgin morbidite ve mortaliteye neden olan, hızlı tanı ve tedavi gerektiren acil bir durum.

ACİL SERVİSTE NÖBET YÖNETİMİ UZ DR SEMRA ASLAY YDÜ HASTANESİ ACİL SERVİS MART 2014

Journal of Neurological Sciences [Turkish] 29:(3)# 32; , Olgu Sunumu

Hiperakut İskemik İnme de Görüntüleme. Öğrenim Hedefleri. Sinonim. İnme tanımı. Beyin metabolizması

İSKEMİK STROK VE EPİLEPTİK NÖBETLER. Oğuz Osman ERDİNÇ. Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı, ESKİŞEHİR

Rolandik Epilepsi Her Zaman Selim Bir Hastalık mıdır? IS ROLANDIC EPILEPSY ALWAYS A BENIGN DISEASE?

taşınması, elektrokortikal aktivitelerin oluşumu-1 taşınması, elektrokortikal aktivitelerin oluşumu-2

Akut İskemik İnme. İskemik İnme (%85) Hemorajik inme (%15)

Delirium ve Status Epileptikus. Prof. Dr. Nazire Afşar Marmara Üniversitesi Hastanesi Nöroloji AD

STATUS EPİLEPTİKUS. Dr.Yunus Karaca Karadeniz Teknik Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD. 10 Ulusal Acil Tıp Kongresi Mayıs 2014, Antalya

KETOJENİK DİYET OLGU SUNUMU. Yrd.Doç.Dr. Birsen DEMİREL British University of Nicosia Beslenme ve Diyetetik Bölümü

Dünyanın En Önemli Sağlık Sorunu: Kronik Hastalıklar. Dr. H. Erdal Akalın, FACP, FIDSA, FEFIM (h)

46 I15.9 Sekonder hipertansiyon, tanımlanmamış 72 I20 Angina pektoris 101 I20-I25 İskemik kalp hastalıkları 102 I20.0 Unstable angina 85 I20.

Eskimeyen Yeniler: Nabız Hızı ve Nabız Basıncı

Serebellar İnfarktlarda Risk Faktörleri ve Klinik Özellikler

Epilepsi Hastalarında Etyolojik Faktörlerin Nöbet Başlangıç Yaşı ile İlişkisi

Nöbet DERMAN. Özgür Söğüt. Derman Tıbbi Yayıncılık 706

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Servisi Olgu Sunumu 20 Eylül 2018

Pediatrik epilepsi cerrahisinde güncel tedavi yaklaşımları. Dr. Nejat Akalan

FEBRİL KONVÜLZİYON VE HEMŞİRELİK YAKLAŞIMI. Prof. Dr. Suzan Yıldız İ.Ü.F.N.H.F.

Radyolojik Bulgularıyla Leigh Hastalığı Olduğu Düşünülen Erişkin Baslangıclı Bir Mitokondrial Sitopati Olgusu

Patogenez Hastalığın etyopatogenezi tam olarak açıklanamamıştır. Yüksek ateşe bağlı vücut ısısındaki değişiklikler, enfeksiyonun

ÖZGEÇMİŞ. Görev Kurum/Kuruluş Yıl Araştırma Görevlisi. Erzincan Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu. Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu

Hemodiyaliz Hastalarında Salusin Alfa ve Beta Düzeylerinin Ateroskleroz ile İlişkisi

Mülayim S 1 Uludağ B 2. Özet. Summary

Omurga-Omurilik Cerrahisi

ANTİEPİLEPTİK İLAÇLAR (Antikonvülsan İlaçlar) Prof. Dr. Gülgün KILCIGİL

EPİLEPSİLİ HASTAYA GEBELİK DÖNEMİNDE OBSTETRİK YAKLAŞIM

Kocaeli Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı. Romatoloji Bilim Dalı Olgu Sunumu 28 Haziran 2016 Salı

Nöroloji alanında güncel gelişmelerin olduğu konularda seminer Nöroloji Uzmanlık Öğrencileri tarafından sunulur.

Epilepsi Beynin eksitatör ve inhibitör dengesinin bozulması sonucu meydana gelen nöronal deşarjlarla karakterizedir.

GAZİANTEP ÜNİVERSİTESİ TÜRKÇE TIP FAKÜLTESİ DÖNEM 3 DERSLERİ

Epilepsi Tedavisinde Güncel Yaklaşımlar

DOI: /jarem Manuscript Type: Original Article

HİPOGLİSEMİNİN KOMPLİKASYONLARI

ANTİEPİLEPTİK İLAÇLAR. Prof.Dr.A.Tanju ÖZÇELİKAY

İYİ HUYLU SÜT ÇOCUĞU NÖBETLERİ. Doç. Dr. Uluç Yiş DEÜTF Çocuk Nöroloji İzmir

Yemek Yeme Epilepsisi: Olgu Sunumu

HEMODİYALİZ HASTALARININ GÜNLÜK YAŞAM AKTİVİTELERİ, YETİ YİTİMİ, DEPRESYON VE KOMORBİDİTE YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ

Dr Talip Asil Bezmialem Vakıf Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı

FEBRİL KONVÜLSİYON: Tedavi Edilmeli? / Edilmemeli? Prof. Dr. Hasan Tekgül E.Ü.T.F. Çocuk Nörolojisi Bilim Dalı

ÇOCUKLUK ÇAĞI EPİLEPSİLERİNDE STATUS EPİLEPTİKUS HASTALARINA YAKLAŞIM (TANI TAKİP ETİYOLOJİK İNCELEMELER) Prof. Dr. Sema SALTIK

Trifazik Dalgalarla Prezente Olan Bir Nonkonvulsif Status Epileptikus Olgusu

Posterior Sirkülasyon İnfarktlarının Risk Faktörleri, Etyoloji Ve Klinik Özellikleri Bakınmından Cisiyetler Arası Farlılıkları: Gözlemsel Çalışma

E(mbolic) S(troke) U(ndetermined) S(ource) Kaynağı Belirlenmemiş Embolik İnme PROF. DR. NEVZAT UZUNER ESKİŞEHİR OSMANGAZİ ÜNİVERSİTESİ

Rutin Elektroensefalografide Diken, Keskin ve Yavaş Dalga Aktivitelerinin Anatomik Lokalizasyonları

Epilepsili Kadınların Gebelik ve Doğum Sonuçları

Cukurova Medical Journal

HEMODİYALİZ HASTALARINDA HUZURSUZ BACAK SENDROMU, UYKU KALİTESİ VE YORGUNLUK ( )

GEÇİCİ İSKEMİK ATAK: Görüntüleme Gerekli mi? Prof. Dr. Cem ÇALLI

GLİAL TÜMÖRLERDE POSTOP GÖRÜNTÜLEME

Transkript:

Journal of Neurological Sciences [Turkish] 22:(4)# 57; 388-393, 2005 http://www.jns.dergisi.org/text.php3?id=57 Research Article Late Onset Poststroke Seizures Başak Karakurum GÖKSEL 1, Mehmet KARATAŞ 1, Meliha TAN 1, Tülin YILDIRIM 2, Osman KIZILKILIÇ 2, Sibel BENLİ 3, Deniz YERDELEN 1 1 Başkent Üniversitesi Adana Uygulama ve Araştırma Merkezi, Nöroloji, 2 Başkent Üniversitesi Adana Uygulama ve Araştırma Merkezi, Radyoloji, 3 Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi, Nöroloji, Ankara, Türkiye Abstract The most common cause of seizures is cerebrovascular disease in elderly population. Late onset seizures are not investigated as well as early onset seizures in patients with stroke. There is no common consensus about clinical, electrophysiological and radiological features of these seizures. In this study, 55 patients with late onset seizure who had stroke history were investigated. The 49 % of patients were women, the mean ages of patients were 63.9±9.2 years. The mean of duration between stroke and the first seizure was 30.4±36.8 months and the mean of following time was 14±13 months. The 89 % of patients had ischemic stroke and 11 % of patients had hemorrhagic stroke. The lesion localizations were cortical in 17 (30.9%) patients, subcortical in 8 (14.5%) and cortico-subcortical in 29 (52.7%). As a result 84 % patients lesions were cortical localization. There were partial seizure in 39 (%70.9) patients, generalized tonic-clonic seizure in 16 (29.1%) patients. 43 (78%) patients had no seizure during antiepileptic therapy. 7 (12.7%) patients had seizure after beginning antiepileptic drug due to stopping drug, low blood level of drug and ineffectiveness of drug. 5 (9%) patients had not been given drug because of first seizure and no seizure during follow-up. In conclusion, the late onset poststroke seizures seem frequently in ischemic stroke, the reccurence rate was high and partial type seizures were more common than generalized and cortical localization was seen frequently. On the other hand, this condition has good prognosis. Keywords: Epilepsy, stroke, Late onset seizure İnme Sonrası Geç Başlangıçlı Nöbetler Özet İleri yaşta ortaya çıkan nöbetlerin en sık nedeni serebrovasküler hastalıklardır. İnmeden iki hafta sonra ortaya çıkan nöbetler, geç başlangıçlı nöbetler olarak adlandırılmaktadır. Geç başlangıçlı nöbetler, erken nöbetlere göre daha az araştırılan, klinik, elektrofizyolojik, radyolojik özellikleri ve tedaviye yanıtları konusunda da tam bir fikir birliği oluşmamış klinik tablolardır. Bu çalışmada; inme öyküsü olan ve geç başlangıçlı nöbet(ler) ile kliniğimize başvuran 55 olgu irdelenmiştir. Olguların % 49 u kadın olup, yaş ortalaması 63.9±9.2 yıldır. İnme ile ilk nöbetin ortaya çıkışı arasında geçen süre ortalama 30.4±36.8 ay olup, olguların ortalama takip süresi 14±13 aydır. Olguların % 89 unda iskemik, %11 inde hemorajik inme belirlenmiştir. Lezyon 17 (%30.9) olguda sadece kortikal, 8 (%14.5) olguda sadece subkortikal ve 29 (%52.7) olguda ise kortikosubkortikal lokalizasyonda bulunmuştur. Böylece olguların yaklaşık % 84 ünde kortikal tutuluş saptanmıştır. Olguların 39 (%70.9) unda parsiyel ve 16 (%29.1) sında ise jeneralize tonik klonik nöbetler tanınmıştır. 43 (% 78) olguda ilaç kullanırken nöbet tekrarı olmamış, 7 (%12.7) olguda ilaç bırakma, ilacın etkisizliği ya da ilaç kan düzeyinin düşüklüğü ile birlikte olan nöbet tekrarları görülmüştür. 5 (%9.1) olguda ilk nöbet olması nedeniyle tedaviye başlanmamış ve izlem süresince de nöbet görülmemiştir. Çalışmamızın sonuçları; inme sonrası ortaya çıkan geç başlangıçlı nöbetlerin, sıklıkla iskemik inme sonrası ortaya çıktığını, tekrarlama riskinin yüksek olduğu, daha 388

çok parsiyel (sekonder jeneralize) özellikte, ağırlıklı olarak kortikal lezyonu olan olgularda görüldüğünü ve antiepileptik monoterapiye iyi yanıt verdiğini öngörmektedir. Anahtar Kelimeler: Epilepsi, inme, geç başlangıçlı nöbetler GİRİŞ Erişkin yaşta epilepsi insidansı ortalama 15/100.000 iken, bu oran 60-75 yaşlarında 50-75/100.000 ulaşmaktadır. Yaşlılarda epilepsinin en sık nedeni serebrovasküler hastalıklardır. Serebrovasküler hastalıklarda nöbet insidansı % 4.4-54 olarak bildirilmektedir. 1-3. İnme sonrasında ilk iki haftada ortaya çıkan nöbetler erken, iki haftadan sonrakiler geç başlangıçlı nöbetler olarak sınıflandırılmaktadır 4. Bu iki grubun nöbet özellikleri, etiyoloji, prognoz, ilaca yanıt, klinik ve radyolojik olarak farklılıkları olduğu ileri sürülmektedir 4,5. Tanımlama ve metodoloji farklılıklardan dolayı erken ve geç başlangıçlı nöbetlerin gerçek oranları tam olarak bilinmemektedir. Erken başlangıçlı nöbetler; % 2-33, geç başlangıçlılar ise % 3-67 gibi çok farklı yüzdelerde bildirilmektedir 5. Erken başlangıçlı nöbetlerin serebral kanamalarda daha sık gözlendiği, daha az sıklıkla epilepsi geliştiği, daha çok basit parsiyel tipte nöbetler olduğu; geç başlangıçlı nöbetlerde ise epilepsinin daha sık geliştiği, daha çok jeneralize tipte nöbetler olduğu ve kontrolünün daha kolay olduğu ileri sürülmektedir 4. Çalışmamızda inme sonrası ortaya çıkan geç başlangıçlı nöbetlerde klinik, etiyolojik, elektroensefalografik ve radyolojik özellikler ve prognozun araştırılması planlanmıştır. METHOD Çalışmaya 2000 ağustos- 2004 aralık ayları arasında kliniğimize nöbet geçirerek gelen ve öyküsünde inme olan, 55 olgu alınmıştır. Çalışmaya alınan olgular değerlendirilmiş ve prospektif olarak izlenmiştir. Öyküde epilepsi, travma, intrakranial tümör, kranial operasyon ve metabolik anormallikleri olan olgular (hipoglisemi, ketotik ya da non-ketotik hiperglisemik koma, hiponatremi, alkol intoksikasyonu, hipokalsemi) çalışmaya alınmamıştır. Ayrıntılı anamnez, özgeçmiş ve soygeçmiş özellikleri sorgulanmış ve nörolojik muayeneleri yapılmıştır. İnmeden 2 hafta sonra ortaya çıkan nöbet ya da nöbetler geç başlangıçlı olarak kabul edilmiş ve en az 24 saat arayla 2 nöbeti olan olgular geç başlangıçlı epilepsi olarak tanımlanmıştır. Nöbetler; ILAE (International League Against Epilepsy) kriterlerine göre basit parsiyel, kompleks parsiyel, sekonder jeneralize ve primer jeneralize (absans, myoklonik, tonik, tonik-klonik, atonik) nöbetler olarak sınıflandırılmıştır 6. Basit parsiyel nöbetler, klinik ve EEG değişikliklerinin bir serebral hemisferin belli bölgesinde lokalize olmasıyla tanınmıştır. Basit parsiyel veya kompleks parsiyel nöbetlerin klinik veya EEG de jeneralize özellik kazanması sekonder jeneralize nöbetler olarak sınıflandırılmıştır. Jeneralize tonik-klonik nöbetler, bilateral simetrik, EEG veya klinik olarak lokal başlangıç göstermeyen, tonik ve klonik özellikte ve/veya EEG de jeneralize epileptik boşalımların kaydedildiği nöbetler olarak tanındı. Bir nöbet 30 dakikadan uzun sürüyorsa veya 30 dakika içinde nöbetler arasında hastanın bilinci açılmıyorsa status epileptikus olarak sınıflandırıldı. Serebrovasküler hastalık tipi hemorajik ve iskemik olarak gruplandırılmıştır. İskemik inmeler Oxfordshire Community Stroke Project kriterlerine göre büyük damar hastalığı, küçük damar hastalığı, kardiyoembolik ve diğer inme grupları olarak sınıflandırılmıştır 7. Lezyonların tanınmasında beyin tomografisi (BT) ve/veya beyin manyetik rezonans görüntülemesi (MRG) uygulanmış ve tüm olgular lezyonların kortikal veya subkortikal yerleşimlerine göre değerlendirilmiştir. Tüm olgulara başlangıçta 14 kanallı elektroensefalografik (EEG) inceleme yapılmıştır. Olgulara iki nöbet sonrası uygun antiepileptik tedavi verilmiştir. Üç aylık aralarla klinik ve laboratuar kontrolleri, 6 aylık aralarla EEG kayıtlamaları yapılmıştır. Çalışmanın istatistiklerinde SPSS paket programı kullanılmış ve sürekli değişkenlerin karşılaştırılmasında student-t 389

testi, kategorik analizlerin karşılaştırılmasında ki-kare testi uygulanmıştır. SONUÇLAR İnme sonrası geç başlangıçlı nöbet gelişen 55 olgunun 27 (%49) si kadın olup, yaş ortalaması 63.9±9.2 yıldır. Olguların 43 (%78.2) ünde hipertansiyon, 15 (%27.3) inde diabetes mellitus, 16 (%29) sında kalp hastalığı, 3 (%5.5) ünde tekrarlayan inme öyküsü vardı. İskemik İnme Hemorajik İnme Olgu sayısı (n:55) 49 (%89.1) 6 (%10.9) Yaş ortalaması (yıl) 63.7±9.7 65.2±4.9 İnme sonrası ilk 30.6±35.8 29.1±45.9 nöbetin ortaya çıkış süresi (ay) Nöbet sayısı Tek nöbet olan hasta sayısı 2.5±0.9 4 2.6±1.7 1 Antiepileptik tedavi 6 1 sonrası nöbet tekrarı olan olgu sayısı Takip süresi (ay) 13.8±12.7 13.2±12.4 Lezyon yeri (sağ/sol) 24/25 1/5 Hipertansiyon 37 6 Diabetes mellitus 13 2 Kalp hastalığı 15 1 Tekrarlayan inme 3 0 Lezyon lokalizasyonu Kortikal Subkortikal+Kortikal 12 27 Tablo 1: İskemik ve hemorajik inme olgularında demografik nöbet, risk faktörleri ve lezyon lokalizasyon özellikleri İnme ile ilk nöbetin ortaya çıkışı arasında geçen ortalama süre 30.4±36.8 (1-114) ay olup, olgular ortalama 14±13 (3-60) ay izlenmişlerdir. Olguların 49 (%89,1) unda iskemik inme, 6 (%10,9) sında hemorajik inme saptandı. İskemik inmelerin 30 (%61,2) unda orta serebral arter sulama alanında, 6 (%12.2) sında bazal ganglion ve talamusda, 9 (%18,4) unda posterior serebral arter sulama alanında, 3 (%6.1) ünde anterior serebral arter sulama alanında, 1 (%2.1) inde serebellar hemisferde infarkt saptandı. Oxfordshire Community Stroke Project sınıflandırmasına göre olguların 17 (%34.7) sinde büyük damar hastalığı, 12 (%24.5) sinde küçük damar hastalığı, 20 (%40.8) sinde kardiyoembolik inme saptanmıştır. Lezyon, olguların 25 5 2 (%45.5) inde sağ, 30 (%54.5) unda sol hemisferde yerleşmekteydi Lezyon, tüm inmelerin 17 (%30.9) sinde sadece kortikal, 8 (%14.5) inde sadece subkortikal ve 29 (%52.7) unda ise kortiko-subkortikal lokalizasyonda tespit edilmiş olup, böylece 46 olguda (%83.6) kortikal etkilenme belirlenmiştir (Tablo 1). Bir olguda ise beyin tomografisi normal değerlendirilmiştir. Nöbet tipi İskemik İnme (n:49) Hemorajik İnme (n: 6) Sekonder jeneralize 28 2 Basit parsiyel nöbet 5 2 Jeneralize tonik-klonik 13 1 Epilepsia parsiyalis 2 0 kontinua Jeneralize Status epileptikus 1 1 Tablo 2: Olguların nöbet tipleri EEG bulguları İskemik İnme (n:49) Hemorajik İnme (n:6) Normal 6 1 Fokal yavaş aktivite 23 2 Yaygın yavaş aktivite + 10 2 fokal yavaşlama Fokal yavaş ve keskin 8 1 dalga aktivitesi PLED 2 0 Tablo 3: Olguların EEG bulguları Antiepileptik tedavi Nöbet tekrarı yok İlaç bırakma İlaç etkisizliği İlacın kan düzeyi düşüklüğü Difenilhidantoin 8 2 1 1 Karbamazepin 22 1 1 0 Okskarbazepin 11 0 0 0 Valproik asit 1 0 1 0 Valproik asit + Gabapentin 1 0 0 0 Tablo 4: İnme sonrası geç epilepsi olgularında kullanılan antiepileptik ilaçlar ve tedaviye yanıtları Olguların 39 (%70.9) unda parsiyel tipte nöbet saptandı. Parsiyel nöbetlerin 30 (%76.9) u sekonder jeneralize, 9 (%23.1) u basit parsiyel örnekteydi. 16 (%29.1) olguda ise jeneralize tonik klonik nöbetler tanındı. 4 olguda status epileptikus gözlenmiş olup bu olguların 2 (%3.6) sinde epilepsia parsiyalis kontinua, 2 (%3.6) sinde ise jeneralize tonikklonik özellikteydi. (Tablo 2). Olguların kliniğimize başvuruncaya kadarki geçirdiği nöbet sayısı iskemik inmede ortalama 2.5±0.9, hemorajik inmede 2.6±1.7 idi. 390

Olguların EEG incelemelerinde; 7 olguda (%12.7) normal, 25 olguda (%45.5) lezyon alanıyla uyumlu fokal yavaş aktivite, 12 olguda (%21.8) yaygın yavaş aktivite ile beraber fokal yavaşlama, 9 olguda (%16.4) fokal yavaş ve keskin dalga aktivitesi ve 2 olguda (%3.6) periyodik lateralize epileptiform deşarjlar (PLED) saptandı (Tablo 3). 5 olguda (%9.1) tek nöbet olduğundan ilaç başlanmamış, 12 olguda (%21.8) difenilhidantoin, 24 olguda (%43.6) karbamazepin, 3 olguda (%5.5) valproik asit, 11 olguda (%20) okskarbazepin, 1 olguda (%1.8) gabapentin ve valproik asit birlikte uygulanmıştır. İkili tedavi başlanan son olgunun tedavisi başka bir merkezde düzenlenmiş olup, nöbet takibi hastanemizde yapılmıştır (Tablo 4). İlaç başlanmayan 5 olguda takiplerde nöbet gözlenmemiş olup bu olguların 4 ü iskemik, 1 i hemorajik inmeli idi (p>0.05). 43 olguda (%78) ilaç kullanırken nöbet tekrarı olmamış, 7 olguda (%12.1) ise nöbet tekrarı görülmüştür. Bunlardan 3 olguda ilaç bırakmanın ardından, 3 olguda ise ilacı düzenli kullanırken ve ilaç kan düzeyleri tedavi edici düzeyde olmasına rağmen (bir olgu karbamazepin, bir olgu difenilhidantoin, bir olgu valproik asit) nöbet gözlenmiş ve 1 olguda da ilacın kan düzeyinin düşüklüğü (difenilhidantoin) saptanmıştır. Böylece inme sonrası geç başlangıçlı nöbetlerin % 87.2 oranında iyi prognoz gösterdiği kaydedilmiştir. TARTIŞMA İnme ve epilepsi arasındaki ilişki uzun yıllardır bilinmektedir. İnme sonrası nöbet insidansı değişik serilerde % 4-54 oranında bildirilmektedir. Bu geniş aralığın nedeni çalışma yöntemlerine, hasta seçimine, inmenin farklı tiplerde olmasına, izleme süresine ve sınıflandırmanın değişkenliğine bağlanmaktadır 8. Çoğu çalışmada, inme kayıt bilgileri incelendiğinde serebovasküler hastalık sonrasında % 5-10 oranında nöbet gelişebildiği bildirilmekle beraber epilepsi küçük bir grupta ortaya çıkmaktadır 4. Cheung ve arkadaşlarının yaptığı bir çalışmada hemorajik inme sonrası nöbet insidansı % 4 iken, iskemik inmede %17 oranında bulunmuştur 9. Bladin ve arkadaşlarının yaptığı çalışmada ise iskemik inmeli olgularda % 4.8 oranında erken, % 3.8 oranında geç başlangıçlı nöbetler gözlenmiştir 10. Ayrıca, başka çalışmalarda akut inme sonrası 9 aylık takipte nöbet gelişimi % 8.9 iken, epilepsi ise % 2.5 oranında raporlanmıştır 11-14. Farklı çalışmalarda iskemik inmelerde erken başlangıçlı nöbetlerin % 35 inde, geç başlangıçlıların ise % 55-90 ında tekrarlayan nöbetlerin (epilepsi) ortaya çıktığı; hemorajik inmelerde bu oranların sırasıyla % 29 ve % 93-100 olduğu bildirilmiştir. Çalışmamızda, inme sonrası geç başlangıçlı nöbetle gelen olguların % 91 inde tekrarlayan nöbetler görülmüş ve bu sonuçlar, önceki raporlarda da belirtildiği gibi, inme sonrası geç başlangıçlı nöbetlerde tekrarlama sıklığının yüksek olduğunu göstermektedir 4,5,12. İnme sonrası geç başlangıçlı nöbeti olan tüm olgularımızın % 89 unda iskemik ve %11 inde ise hemorajik inme mevcuttu. Berges ve arkadaşlarının çalışmasında da, geç başlangıçlı nöbetlerin iskemik inmede hemorajik inmeye göre daha sık ortaya çıktığı raporlanmıştır 8. Ancak iskemik inmenin hemorajik inmeye göre daha sık görüldüğü bilinmektedir. Kumral ve arkadaşlarının yaptığı hastane kaynaklı, Ege inme kayıtlaması çalışmasında, iskemik inme % 77, hemorajik inme ise % 23 olarak bildirilmiştir 16 Bu gözlemler, geç başlangıçlı nöbetlerin, iskemik inmelerde göreceli olarak biraz daha fazla görüldüğünü telkin etmektedir. Öte yandan, özellikle erken başlangıçlı nöbetlerin kardiyoembolik inmelerde daha sık görüldüğü ileri sürülse de bu teori genel kabul görmemekte, kardiyak embolilerde olduğu kadar büyük damar hastalığında da kortikal infarktlar oluşmakta ve bu durum nöbet gelişimine neden olabilmektedir 4. Çalışmamızda ise, iskemik inmelerde % 40,8 kardiyoembolik, % 34,7 büyük damar iskemisi, % 24.5 küçük damar iskemisi saptanmıştır. İnme sonrası ortaya çıkan erken başlangıçlı nöbetlerin hasarlı dokunun kolay uyarılabilirliği ile ilişkili olduğu, ancak geç başlangıçlı nöbetlerin ise gliozis ve meningoserebral skatris ile geliştiği kabul edilir 5. Erken dönemde, akut iskemi ile eksitatör nörotransmitter olan glutamat hücre 391

dışında artmakta ve dokunun kolay uyarılabilir hale gelmesine yol açmaktadır. Deneysel çalışmalarda bu evrede, hipergliseminin de epileptogenezisi uyardığı gösterilmiştir. Öte yandan geç dönemde ise meningoserebral skatris ve gliozis sonucu, hücre membranında değişiklikler, deafferantasyon, selektif nöronal kayıp ve kollateral filizlenme olmakta ve hipereksitabilite ve nöronal senkroni ile nöbetler ortaya çıkmaktadır 5,15. İnme sonrası gelişen nöbetlerde kortikal etkilenmenin en güvenilir risk faktörü olduğu ileri sürülmektedir 4. Bununla beraber sadece subkortikal tutulum da nöbetlere yol açabilmektedir 4. Olgularımızın yaklaşık % 84 ünde kortikal etkilenme saptanmıştır. İnme sonrası ortaya çıkan nöbetlerin çoğunlukla parsiyel örnekte olduğu kabul edilir. Sıklıkla basit parsiyel veya sekonder jeneralize nöbetler ortaya çıkmaktadır 4. Bununla beraber erken nöbetlerin genellikle parsiyel, geç nöbetlerin ise jeneralize olduğuna dair yayınlar vardır 17,18. Olgularımızda en sık sekonder jeneralize nöbetler (% 54.4) gözlenmiş ve daha sonra sırasıyla jeneralize tonik-klonik (% 29.1) ve basit parsiyel (% 16.4) nöbetler izlenmiştir. 4 olguda (% 7.2) status epileptikus gözlendi bunların yarısı fokal tipte idi. Status epileptikus gelişen olguların % 75 inde iskemik inme mevcuttu. Çalışmalarda inme sonrası status epileptikus % 9 olarak bildirilmektedir 4. İnme sonrası ortaya çıkan nöbetlerde EEG de; periyodik epileptiform lateralize deşarjlar, fokal epileptik aktivite, fokal yavaşlama, diffüz yavaşlama yanında normal bulgular bildirilmektedir 4. Olgularımızda en sık fokal ve jeneralize yavaşlama bulguları kaydedilmiştir. Seçilecek antiepileptik ilacın bireysel olması önerilir. Bizim olgularımızda kullanılan antiepileptikler de buna göre düzenlenmiştir. İnme sonrası ortaya çıkan nöbetlerin bir antiepileptik ilaçla kontrolü genellikle sağlanabilmektedir. Tipik fokal başlangıçlı bir nöbetle başvurulduğunda en sık tercih edilen tedavi seçenekleri karbamazepin ve difenilhidantoindir 19,20. Ülkemizde difenilhidantoinin paranteral formu bulunduğundan ve hastaların genellikle bilinç bozukluğu da olduğundan bu ilaç daha sık seçilmektedir 4. Ayrıca gabapentin ve lamotrigin de güvenli olarak kullanılabilecek ilaçlardır 21,22. Genel olarak olgularımızın antiepileptik sağaltıma yanıtı iyidir. Olgularımızda kullanılan antiepileptiklerden sonra nöbet tekrarı olmasının en sık nedeni ilaç bırakma, daha az sıklıkla ilacı uygun dozda kullanmama ve ilaç etkisizliğidir. Çalışmamızın sonuçları inme sonrası geç başlangıçlı nöbetlerin, iskemik inmelerde göreceli olarak daha sık ortaya çıktığını, tekrarlama riskinin yüksek olduğunu, kortikal etkilenmenin eşlik ettiğini ve nöbetlerin sıklıkla sekonder jeneralize özellikte olduğunu ve antiepileptik monoterapiyle iyi prognoz gösterdiğini öngörmektedir. KAYNAKLAR 1) Thomas RJ. Seizures and epilepsy in the elderly. Arch Intern Med. 1997; 157:605-617. 2) Afsar N, Kaya D, Aktan S, Bingol C. Stroke and status epilepticus: stroke type, type of status epilepticus, and prognosis. Seizure 2003; 12:23-27. 3) Dhanuka AK, Misra UK, Kalita J. Seizures after stroke. Neurology India 2001; 49 (1): 33-36. 4) Silverman IE, Restrepo L, Mathews GC. Poststroke seizures. Arch Neurol 2002; 59: 195-202. 5) Camilo O, Goldstein LB. Seizures and epilepsy after ischemic stroke. Stroke 2004; 35: 1769-1775. 6) Trescher WH, Lesser RP. The Epilepsies. In: Neurology in clinical practice. Bradley WG, Daroff RB, Fenichel GM, Marsden CD. Third Edition. Butterworth- Heinemann. 2000; Boston;1746-1776. 7) Tei H, Uchiyama S, Ohara K, Kobaysahi M, Uchiyama Y, Fukuzawa M. Detoriorating ischemic stroke in 4 clinical categories classified by the Oxfordshire Community Stroke Project. Stroke 2000; 31: 2049-2054. 8) Berges S, Moulin T, Berger E, Tatu L, Sablot D, Challier B, Rumbach L. Seizures and epilepsy following strokes: recurrence factors. European Neurology 2000; 43: 3-8. 9) Cheung CM, Tsoi TH, Yeung MA, Tang AS. Epileptic seizure after stroke in Chinese patients. J Neurol 2003; 250: 839-843. 10) Bladin CF, Alexandrov AV, Bellavance A, Bornstein N, Chambers B, Cote R, Lebrun L, Pirisi A, Norris JW. Seizures after strokes: a prospective multicenter study. Arch Neurol 2000; 57: 1617-1622. 11) Lesser RP, Luders H, Dinner DS, Morris HH. Epielptic seizures due to thrombotic and embolic cerebrovascular disease in older patients. Epilepsia 1985;26:622-630. 12) Hornig CR, Buttner T, Hufnagel A, Schrideer- Rosenstock K, Dorndorf W. Epileptic seizures following ischemic cerebral infarction: clinical picture, CT findings and prognosis. Eur Arch Psychiatry Neurol Sci 1990; 239:379-383 13) Sung CY, Chu NS: Epileptic seizures in thrombotic stroke J Neurol 1990; 237: 166-170. 14) Davalos A, Cendra E, Mollins A. Epileptic seizures at the onset of stroke. Cerebrovascular Disease. 1992; 2 327-331. 392

15) Bogousslavasky J, Martin R, Regli F, Despland PA, Bolyn S. Persistent worsening of stroke sequelae after delayed seizures. Arch Neurol 1992; 49: 385-388. 16) Kumral E, Ozkaya B, Sagduyu A, Sirin H, Vardali E, Pehlivan M. The Ege Stroke Registry: a hospital-based study in the Aegean region, Izmir, Turkey. Analysis of 2000 stroke patients. Cerebrovasc Dis. 1998; 8(5):278-88. 17) Gupta SR, Naheedy MH, Elias D, Rubino FA. Postinfarction seizures. Stroke 1988; 19; 1477-1481 18) Louis S, McDowell F. Epileptic seizures in nonembolic cerebral infarction. Arch Neurol 1967; 17:414-418. 19) Gilad R, Lampl Y, Eschel Y, Sadeh M. Cerebrovasc Dis. Antiepileptic treatment in patients with early postischemic stroke seizures: a retrospective study. 2001;12(1):39-43. 20) Ferro JM, Pinto F. Poststroke epilepsy: epidemiology, pathophysiology and management. Drugs Aging. 2004;21(10):639-53. 21) Alvarez-Sabin J, Montaner J, Padro L, Molina CA, Rovira R, Codina A, Quintana M. Gabapentin in lateonset poststroke seizures. Neurology 2002; 59: 1991-1993. 22) Thomas RJ Seizures and epilepsy in the elderly. Arch Intern Med. 1997 24;157(6):605-17. İletişim Başak Karakurum Göksel Başkent Üniversitesi Adana Uygulama ve Araştırma Merkezi, Nöroloji e-mail: bkarakurum@hotmail.com Geliş tarihi: 08.07.2005 Düzeltme:07.10.2005 Kabul tarihi:11.10.2005 The Online Journal of Neurological Sciences (Turkish) 1984-2005 This e-journal is run by Ege University Faculty of Medicine, Dept. of Neurological Surgery, Bornova, Izmir-35100TR as part of the Ege Neurological Surgery World Wide Web service. Comments and feedback: E-mail: norolbil@med.ege.edu.tr URL: http://www.jns.dergisi.org Journal of Neurological Sciences (Turkish) ISSNe 1302-1664 393