Uzay Kavramı Üzerinden Geometri Ve Fiziksel Evren İlişkisi Üzerine Veriler ve Fikirler

Benzer belgeler
Bilimde Bir Dil Olarak Matematik

MÜHENDİSLİK MEKANİĞİ (STATİK)

UZAY VE ZAMAN NEDİR? İnsanın var olduğundan beri kendine sorduğu kendineve evrenedair en önemli soru!

MÜHENDİSLER İÇİN VEKTÖR MEKANİĞİ: STATİK. Bölüm 1 Temel Kavramlar ve İlkeler

İÇİNDEKİLER -BÖLÜM / 1- -BÖLÜM / 2- -BÖLÜM / 3- GİRİŞ... 1 ÖZEL GÖRELİLİK KUANTUM FİZİĞİ ÖNSÖZ... iii ŞEKİLLERİN LİSTESİ...

FRAKTAL VE TARİHÇESİ. Benoit Mandelbrot

EĞRİSEL HAREKET : Silindirik Bileşenler

KAYNAK: Hüseyin (Guseinov), Oktay "Skaler ve Vektörel Büyüklükler."

ÖZEL EGE LİSESİ EGE BÖLGESİ OKULLAR ARASI MATEMATİK YARIŞMASI 1.AŞAMA KONU KAPSAMI

ELASTİSİTE TEORİSİ I. Yrd. Doç Dr. Eray Arslan

MÜHENDİSLER İÇİN VEKTÖR MEKANİĞİ: STATİK. Bölüm 1 Temel Kavramlar ve İlkeler

Bilimsel Bilginin Oluşumu

STATİK MÜHENDİSLİK MEKANİĞİ. Behcet DAĞHAN. Behcet DAĞHAN. Behcet DAĞHAN. Behcet DAĞHAN

MIT Açık Ders Malzemeleri Fizikokimya II 2008 Bahar

ELEKTROMANYETIK ALAN TEORISI

BÖLÜM 9 ÇÖZÜLMESİ ÖNERİLEN ÖRNEK VE PROBLEMLER

Mühendislik Mekaniği Statik. Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ... iii İÇİNDEKİLER... v

Diferansiyel Geometri (MATH 374) Ders Detayları

Chapter 1 İçindekiler

Mekanik. Mühendislik Matematik

1- Matematik ve Geometri

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ Bölüm 1 SAYILAR 11 Bölüm 2 KÜMELER 31 Bölüm 3 FONKSİYONLAR

Gök Mekaniği: Eğrisel Hareket in Kinematiği

Zenon un Paradoksları Ali Nesin

9. SINIF Geometri TEMEL GEOMETRİK KAVRAMLAR

Newton ve Einstein nin Evren Anlayışları

Mühendislik Mekaniği Statik. Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş

İleri Diferansiyel Denklemler

2 1 fonksiyonu veriliyor. olacak şekilde ortalama değer teoremini sağlayacak bir c sayısının var olup olmadığını araştırınız. Eğer var ise bulunuz.

TEKNOLOJİNİN BİLİMSEL İLKELERİ. Öğr. Gör. Adem ÇALIŞKAN

Bölüm 7. Manyetik Alan ve. Manyetik Kuvvet. Copyright 2008 Pearson Education Inc., publishing as Pearson Addison-Wesley

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ MATEMATİK ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

UYGULAMALI ELASTİSİTE TEORİSİ

KUVVET, MOMENT ve DENGE

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 12. SINIF İLERİ DÜZEL MATEMATİK DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

T.C. İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ Fen Bilimleri Enstitüsü Müdürlüğü Matematik Anabilim Dalı Başkanlığı FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ MÜDÜRLÜĞÜNE

7. BÖLÜM İÇ ÇARPIM UZAYLARI İÇ ÇARPIM UZAYLARI İÇ ÇARPIM UZAYLARI İÇ ÇARPIM UZAYLARI .= Genel: Vektörler bölümünde vektörel iç çarpım;

MATEMATİK VE FEN BİLİMLERİ EĞTİMİ ANABİLİM DALI MATEMATİK EĞİTİMİ BİLİM DALI TEZLİ YÜKSEK LİSANS PROGRAMI

PERGEL YAYINLARI LYS 1 DENEME-6 KONU ANALİZİ SORU NO LYS 1 MATEMATİK TESTİ KAZANIM NO KAZANIMLAR

7. SINIF ÖĞRETİM PROGRAMI

MARS DA HAYAT VAR MI??????

Mühendislik Mekaniği Statik. Yrd.Doç.Dr. Akın Ataş

DİNAMİK - 1. Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ali Dayıoğlu Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Makinaları ve Teknolojileri Mühendisliği Bölümü

CERN BÖLÜM-3 İZAFİYET TEORİSİNDE SONUN BAŞLANGICI MI?

FİZİK 2 ELEKTRİK VE MANYETİZMA Elektrik yükü Elektrik alanlar Gauss Yasası Elektriksel potansiyel Kondansatör ve dielektrik Akım ve direnç Doğru akım

FİZİK. Mekanik İNM 221: MUKAVEMET -I. Mekanik Nedir? Mekanik: Kuvvetlerin etkisi altında cisimlerin davranışını inceleyen bilim dalıdır.

AFYON KOCATEPE ÜNİVERSİTESİ FEN BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ MATEMATİK ANABİLİM DALI BAŞKANLIĞI DOKTORA PROGRAMI

DENİZ HARP OKULU TEMEL BİLİMLER BÖLÜM BAŞKANLIĞI DERS TANITIM BİLGİLERİ


ÜNİTELENDİRME ŞEMASI

Harita Projeksiyonları

Çoklu Evrenlerin Varlığını Öne Süren 5 Teori

Parametrik doğru denklemleri 1

Gelin bugün bu yazıda ilkokul sıralarından beri bize öğretilen bilgilerden yeni bir şey keşfedelim, ya da ne demek istediğini daha iyi anlayalım.

İleri Diferansiyel Denklemler

FİZİK. Mekanik İNM 103: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ. Mekanik Nedir? Mekanik Nedir?

Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Kimya Bölümü A Grubu 3. Bölüm (Doğrusal Hareket) Özet Aysuhan Ozansoy

Gök Mekaniği: Giriş ve Temel Kavramlar

KAHRAMANMARAŞ SÜTÇÜ İMAM ÜNİVERSİTESİ EĞİTİM ÖĞRETİM YILI FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ MATEMATİK BÖLÜMÜ BİRİNCİ VE İKİNCİ ÖĞRETİM DERSLERİ

SU Lise Yaz Okulu. Evrenin Geometrisi ve Genel görelilik

Kuantum Fiziği (PHYS 201) Ders Detayları

ÇEV207 AKIŞKANLAR MEKANİĞİ KİNEMATİK-1. Y. Doç. Dr. Güray Doğan

İleri Diferansiyel Denklemler

2 SABİT HIZLI DOĞRUSAL HAREKET

DİNAMİK - 7. Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ali Dayıoğlu Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi. Tarım Makinaları ve Teknolojileri Mühendisliği Bölümü

FİZİK. Mekanik İNM 101: İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNE GİRİŞ. Mekanik Nedir? Mekanik Nedir?

Ankara Üniversitesi Fen Fakültesi Matematik Bölümü A-Grubu Bahar Yarıyılı Bölüm-III Özeti Ankara Aysuhan Ozansoy

Kalkülüs I (MATH 151) Ders Detayları

DENİZ HARP OKULU TEMEL BİLİMLER BÖLÜM BAŞKANLIĞI DERS TANITIM BİLGİLERİ

Bilimsel Araştırma Yöntemleri II

Hayatı ve Çalışmaları

DİNAMİK Yrd. Doç. Dr. Mehmet Ali Dayıoğlu Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi. Tarım Makinaları ve Teknolojileri Mühendisliği Bölümü

Bilim Tarihi Işığında Görelilik Teorileri, Kuantum Mekaniği ve Her Şeyin Teorisi

Danışman Öğretmen:Şerife Çekiç

DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ YAYINLARI NO:89 MATEMATİK I (12. BASKI) Prof. Dr. A. Nihat BADEM Yrd. Doç. Dr.

17. yy. Dehalar Yüzyılı

Gerçekte yükler yayılı olup, tekil yük problemlerin çözümünü kolaylaştıran bir idealleştirmedir.

EĞİTİM ÖĞRETİM YILI 8. SINIF MATEMATİK DERSİ KONULARININ ÇALIŞMA TAKVİMİNE GÖRE DAĞILIM ÇİZELGESİ ALT ÖĞRENME. Örüntü ve Süslemeler

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ MÜHENDİSLİK FAKÜLTESİ ENERJİ SİSTEMLERİ MÜHENDİSLİĞİ BÖLÜMÜ ISI TRANSFERİ LABORATUARI

MATEMATİKSEL MAKALELERİN İNCELEMELERİ MURAT KAŞLI.

EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI 11 SINIF FİZİK DERSİ DESTEKLEME VE YETİŞTİRME KURSU KAZANIMLARI VE TESTLERİ

STATİĞİN TEMEL PRENSİPLERİ

Varsayımlar ve Tanımlar Tekil Yükleri Aktaran Kablolar Örnekler Yayılı Yük Aktaran Kablolar. 7.3 Yatayda Yayılı Yük Aktaran Kablolar

6 2. Bir fonksiyonun bir noktadaki sürekliliği kavramını açıklar. Süreklilik

Deprem Mühendisliğine Giriş. Onur ONAT

Bölüm 2. Bir boyutta hareket

MAT 103 ANALİTİK GEOMETRİ I FİNAL ÇALIŞMA SORULARI

LİSE ÖĞRENCİLERİNE OKULLARDA YARDIMCI VE ÜNİVERSİTE SINAVLARINA. (YGS ve LYS na) HAZIRLIK İÇİN. Örnek çözümlü. Deneme sınavlı GEOMETRİ-2.

Bilim ve Teknolojideki Gelişmişliğin Matematiksel Temeli

Bu bölümde Coulomb yasasının bir sonucu olarak ortaya çıkan Gauss yasasının kullanılmasıyla simetrili yük dağılımlarının elektrik alanlarının çok

2 PARADİGMALAR IŞIĞINDA BİLİMSEL ARAŞTIRMA ANLAYIŞLARI

İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ Bölüm 1 KÜMELER Bölüm 2 SAYILAR

MEKANİZMA TEKNİĞİ (3. Hafta)

BÖLÜM 1: MADDESEL NOKTANIN KİNEMATİĞİ

İleri Diferansiyel Denklemler

FEN FAKÜLTESİ MATEMATİK BÖLÜMÜ YAZ OKULU DERS İÇERİGİ. Bölümü Dersin Kodu ve Adı T P K AKTS

VAN HIELE GEOMETRİ ANLAMA DÜZEYLERİ

12.SINIF A VE B GRUBU MATEMATİK-GEOMETRİ DERSİ KURS KONULARI VE TESTLERİ

MÜHENDİSLİK MEKANİĞİ (STATİK)

Transkript:

Uzay Kavramı Üzerinden Geometri Ve Fiziksel Evren İlişkisi Üzerine Veriler ve Fikirler Cem Güney TORUN Mayıs 2013 ÖNSÖZ Önsöze aslında bu konunun çok daha geniş ve derin değerlendirilmesi gerektiğini belirterek başlıyorum. Şu anda üzerine çalıştığım makale Bir Dil Olarak Matematiğin Bilimdeki Yeri umarım bu konuda faydalı olacaktır. Tabi onu ne zaman bitireceğim konusunda bir şey söylemem mümkün değil, şu an araştırma aşamasındayım ve bu konuda yeterince fikir sahibi olduğum konusunda tatmin olduğumda o yazı bitecektir. Birazdan okuyacağınız makaleyi o yazıya bir giriş olarak değerlendirebilirsiniz. Aslında bir dönem ödevi olarak hazırladığım bu metin genel olarak bazı durumlara dokundurup, insanların merakını çekmeyi amaçlamaktadır. GİRİŞ Fizik bilimi ile geometri biliminin ilişkisi değerlendirildiğinde ilk düşünülmesi gereken üzerlerinde çalıştıkları ortak kavramlardır. Fizik ile geometrinin kesiştikleri belki de en önemli kavram uzay kavramıdır. Fizik bilimi uzay kavramına geometriye kıyasla daha deneyime dayalı bir şekilde bakar. Fizik, uzay kavramını hareketi açıklamaya çalışırken mantıksal bir şekilde türetir. Eğer hareket denen şeyin kabaca tanımı uzayda yer değiştirmek ise, fizik bilimi hareketi açıklarken hem uzayı hem de yer kavramlarını açıklaması gerekmektedir. Geometri ise uzay kavramını daha ussal ve metafiziksel bir şekilde kendi aksiyomları üzerine oturttuğu temelde değerlendirir. Yarattığı uzayda tabiri caizse tamamen kendi istediği şekilde hiçbir şekilde gerçek evreni umursamadan oyunlar oynar. ÖKLİD VE DECARTES UZAYI Üst paragrafta açıklandığı üzere fizik ve geometri tartışılırken ortak kavramlar üzerinden bu iki bilimin görüşleri ve birbirlerini etkilemeleri yazı boyunca değerlendirilecektir. İlk olarak en önemli kavramı, hemen her şeyin mantıksal olarak çıkarsandığı uzayı değerlendireceğiz. Geometri bilimi uzayın tanımını ilk önce M.Ö. 3. yüzyılda Öklid le düzgün bir sürekli diye tanımlamıştı. Bu sürekli uzayın sonsuz tane düz çizgiden oluştuğu şeklidir. Bunun düzleme uygulanması uzay tanımını değiştirmez. İki boyut da üç boyut kadar matematiğin gözünde anlamlıdır. Öklid bu uzayı sadece cisimlerin ve şekillerin yapısını temellendirmek için tasarlamıştı.

Şekil 1. Kartezyen koordinat sistemi, Öklid in tasarladığı düzgün sürekli uzaya dayanır. Bu uzayın gerçekten temellendirilmesi 17. yüzyılda Rene Descartes ın çaışmalarına dayanır. Descartes analitik geometriyi başlatarak düzlem ve uzay üzerinde çeşitli kavramları tanımlayabilmişti. Kartezyen koordinat sisteminde nokta, doğru, düzlem ve uzay kavramlarını tanımlanmış ve onlar üzerinden farklı boyutların birbirleriyle birleşmesiyle oluşan düzgün sürekli bir uzay tasarlanmıştı. Bu kavramlar üzerinden konum kavramı da ortaya çıkmıştı. Uzayda iki nokta arası mesafeler hesaplanabilmeye geometri üzerinden hesaplanmaya başlamış, trigonometrinin de gelişmesiyle pek çok uzunluk hesabı kolaylaşmıştır. Bu uzay tanımı üzerine klasik fizik de kendi uzay tanımını oturtmuştur. Newton ve devamında gelenler uzayı düzgün, her yöne sürekli giden, sonsuz boyutta bir boşluk olarak düşünmüşlerdi. Burada önemli bir nokta fiziğin 1600lerin ortalarından 1916 ya kadar kullanacakları bu uzay aslında metafiziksel kökenidir. Elbet materyalist bir insan bu görüşlerin özlerinin aslında bu filozof ve matematikçilerin gerçek dünyada gördüklerinden yola çıktıklarıyla ulaştıklarını iddia edebilir ve bu konuda haksız olmayabilir de; ama bu matematikçiler uzayı tamamen kendileri için tanımlamışlardı; fizik bilimi için değil. Bunun üzerine tamamen başka bir bilim inşa edilebildi. Bu konudaki en ilginç tarihi özellik tamamen yeni uzay tanımlarının hiç de öyle bir amaçla yaratılmamış olmalarına rağmen fizik biliminde sonradan kullanılmalarıdır. GAUSS VE RIEMANN GEOMETRİSİ 19. yüzyılda Gauss, Riemann ve Hilbert gibi matematikçiler, farklı prensiplere dayanan, tamamen metafiziksel ve kurgusal yeni geometriler ve matematik sistemleri üretmek üzerinde çalışıyorlardı. Carl Friedrich Gauss yeni bir koordinat sistemi fikri ortaya çıkardı. Bu sistemde üç boyutlu uzay düz doğrulardan değil, eğrilerden oluşuyordu. Şekil 2. Gauss Koordinat Sistemi, düzgün olmayan sürekli bir uzaya dayanır.

Daha sonra, Bernhard Riemann kendi adıyla anılacak olan çok boyutlu Riemann geometrisi teoremini Über die Hypothesen welche der Geometrie zu Grunde liegen (Geometrinin Altında Yatan Hipotezler) adlı yazısında yayınladı. Albert Einstein 1916 genel görelilik kuramında, kütlelerin uzay geometrisinin şeklini bozup doğruları eğrilttiğini, kütleçekimin sebebinin bu olduğunu iddia etti. Bu denklemleri formüle ederken de Riemann geometrisini kullandı. Şekil 3. Cisimler uzayın yapısındaki bozulmalar yüzünden birbirlerini çekerler. Böylece 1916 itibariyle klasik fizik Descartes ve Öklid uzayını kenara bırakıp Riemann uzayını kullanmaya başlamış bulanmaktaydı. Bu uzay bazı fiziksel fenomenleri açıklamak için tasarlanmamıştı, tamamen kurgusaldı; ama evreni açıklamakta fevkalade faydalı oldu. KONUM KAVRAMI Uzay tanımlarının fizik için ne anlama geldiğini açıkladıktan sonra konum kavramının ne olduğunu incelemeliyiz. Konum kavramı fizik için tam anlamıyla belirsiz bir konudur. 1927 yılında Heisenberg in belirsizlik ilkesi gerçek evrende hiçbir zaman bir cismin konumunun tam olarak bilinemeyeceğini göstermişti; ancak hem Riemann hem de Kartezyen geometride konumlar gayet belirli ve üzerinde işlem yapılabilir durumdadır. 1905 özel görelilik teorisine göre de konumlar kendisini orijin alan kişiye göre her zaman anlamlıdır; ama evrende nesnel bir orijin almak mümkün değildir. Dolayısıyla bütün konum ve zaman kavramları görelidir; ancak geometride (0,0,0) noktası aslında bir noktaya atanmaz. Mantıksal olarak orada zaten vardır ve işlemler onun üzerinden yapılır. Varlığı bir çeşit aksiyomdur. Dolayısıyla bu tarz sistemlerde görelilik Einstein ın anlattığı anlamda yoktur. SÜREKLİLİK Bir diğer tartışılması gereken konu da süreklilik meselesidir. Bu konuda her zaman ortaya atılan ve yüzleşilmesi gereken örnekler Zenon Paradokslarıdır. Elealı Zenon un(yaklaşık olarak milattan önce 490 ve 430 yılları arasında yaşamıştır) en önemli üç paradoksu şunlardır: 1- Bir kimse hiçbir zaman ulaşmak istediği noktaya ulaşamaz; çünkü oraya gitmek için önce yolun yarısını, sonra kalan yolun yarısını, sonra o yolun da yarısını gitmek zorundadır. Bu döngü böyle gideceği için kişi asla varmak istediği noktaya varamaz.

2- Akhilleus ve kaplumbağa bir koşu yarışı yapacaktırlar. Akhilleus daha hızlı olduğu için kaplumbağanın önden başlamasına izin verir; ancak hiçbir zaman kaplumbağayı geçemez. Bunun sebebi Akhilleus kaplumbağanın yarışa başladığı yere geldiği zaman, kaplumbağa biraz ilerlemiş olacaktır. Akhilleus kaplumbağanın ikinci andaki yerine vardığında, kaplumbağa yine biraz ilerlemiş olacaktır. Üçüncü andaki yerine vardığında, kaplumbağa yine hareket etmiş olacak ve bu döngü böyle gidecektir. Dolayısıyla Akhilleus asla kaplumbağayı geçemeyecektir. 3- Havada hareket etmekte olan bir ok, hareketinin her anında sabit bir konumdadır. Eğer zamanı oluşturan an lar tekil, sabit ve belirli noktalar iseler, ok her birim anda durmaktadır. Eğer her birim anda durağan ise hareketin tamamında da durağan olması gerekir. O zaman ok hareketsizdir ve hareket etmek mümkün değildir. Bu paradoksların çözümlerinden biri aslında, dünyadaki uzaklıkların kesintili olduğu ve kişinin yolun yarısını gitmesinin mümkün olmadığı olabilirdi. O en küçük uzunluk birimi parçalanamaz olursa ve sen hep o birimleri takip edersen, her zaman yolun yarısını gidemezsin; çünkü yolun yarısı bir birimin içinde kalabilir. Sen sadece o parçaları teker teker harcayarak yolu bitirebilirsin. Bu çözüm aslında zamana da uygulanabilirdi. Zamanın küçük an parçalarından oluştuğu ve daha küçük bir zaman diliminde farklı bir olayın meydana gelmesinin mümkün olmadığı kabul edilebilirdi. Yani zaman akışının bizim fark edemeyeceğimiz ama sabit büyüklükte küçük anların(ya da kare lerin) sırayla akması olabilirdi. Hatta 4 boyutlu evrenin, sınırsız sayıda, ölçülebilir boyuttaki, sınırlı noktalardan oluştuğu aksiyomu kabul edilip, bambaşka, süreksiz bir evren çizilebilirdi; ancak fizik bilimi böyle bir tanım yapmaya tam olarak gerek duymadı. Bu paradoksların yanı sıra bir de akış meselesi vardır. Fizik bugün enerji akışının kesintili olduğunu ve sürekli olmadığını Planck formülü ile kanıtlamıştır. Bu süreklilik meselesi aslında geometriden çok matematikte sonsuz küçükler hesabıyla ilişkilidir. Newton ürettiği diferansiyel denklemlerle her şeyi sürekli kabul edip bunlar üzerine fiziğini kurdu. Burada yine önemli bir nokta bu diferansiyel denklemleri kurarken aslında Newton un amacı fiziksel problemlerle uğraşmak olmakla beraber, bu hesaplamaların fizikten bağımsız olmalarıdır. Bunlar matematiğin kendi içerisinde fizik tarafından kullanılsa da tek başına var olan bir parçasıdır. GEOMETRİNİN PRATİK KULLANIM ALANLARI Bunların yanı sıra geometri ve yanında matematiğin elde ettiği bilgilerin evreni açıklamanın dışında çok daha faydacı kullanım alanları da vardır. Mühendislik çalışmalarında trigonometri başta olmak üzere geometri, hesaplamalar yapılırken kullanılmaktadır. Ayrıca geometrinin aslında doğru parçalarını yönlü olarak ifade etmek için kullandığı vektör kavramı, fiziksel kuvvetlerin yönünü ve şiddetin belirlemekte fayda sağlamaktadır. Bu da geometrinin fizik bilimi ile olan bir diğer ilişkisidir. Ayrıca geometrinin tarihi faydacı misyonu alan hesaplamaktır. Geometri ürettiği birimler ve matematiksel araçlarla uzunluk, alan ve hacim hesaplamayı sağlamaktadır. Bu hesaplar sadece aksiyomlara dayanan cisimleri değil, bizim fiziksel evrenimizin cisimlerini de açıklayabilmektedirler. Bu tarz hesapların yapılması zaten Mısır ve Babil de matematiğin var olma sebebiydi. Konu dışına çıkmak gerekirse, bunların kurgusal, tasarımsal ve aksiyomatik hale getirilmemesi, matematiğin o coğrafyalarda gelişememesini ve bu işin bunları yapabilen Yunanlara kalmasına sebebiyet vermiştir.

SONUÇ Yazının başından beri birkaç farklı örnekle gösterdiğim ve bu tartışmanın matematiğe genişletilmesiyle daha da uzatabileceğim üzere geometri fiziksel evrenden bağımsız kavramlar üretir ve onlar üzerinden işlemler yapar. Fizik bilimi ise geometri bilimin ürettiği bu kavramları fiziksel evrene uygulayarak bu evreni açıklamaya çalışır. Burada ilginç olan insan zihninden çıkan bu tasarıların evreni açıklayabilmesidir. Bunu felsefi açıdan değerlendirmek gerekirse, Platoncular bunu zaten var olan ideaların matematiksel olarak algılanıp, gerçekler dünyasına uygulanması olarak yorumlayabilirler. Bu konuda ciddi bir metafizik, fizik çatışması vardır. Bu bir bakıma o tarihi her şey tinsel midir yoksa madde kaynaklı mıdır sorusunun bir kez daha ortaya çıkışıdır. KAYNAKÇA Kaynakça konusunda tek söyleyeceğim şey, direk alıntıladığım bölümlerin sadece yine kendi yazdığım bir metin olan Bilim Tarihi Işığında Görelilik Teorileri, Kuantum Mekaniği ve Her Şeyin Teorisi makalesinden olmasıdır. Zaten kendi yazdığım bir metinden bir şey kopyalamanın etik olarak bir sıkıntı yaratmaması gerektiğini düşünüyorum. Kalan kaynakları daha çok bilgi birikimi oluştururken kullandım ve atıf olarak yazmam gerektiğini düşündüm. YAZILI KAYNAKLAR Conan, A. R. (2005). Bilim Tarihi: Dünya Kültürlerinde Bilimin Tarihi ve Gelişimi (4. Baskı). (E. İhsanoğlu ve F. Günergün, Çev.). Ankara: TÜBİTAK Yayınları (Orjinal çalışma basım tarihi 1985) Einstein, A. (2012). İzafiyet Teorisi (10. Baskı). (G. Aktaş, Çev.). İstanbul: Say Yayınları. (Orijinal çalışma basım tarihi 1916) Hawking, S. ve Melodinow, L. (2008). Zamanın Daha Kısa Bir Tarihi (2. Basım). (S. Öğünç, Çev.). İstanbul: Doğan Kitap Yayınları (Orjinal çalışma basım tarihi 2005) King, J.P. (2010). Matematik Sanatı (19. Baskı). (N. Arık, Çev.). Ankara: TÜBİTAK Yayınları (Orijinal çalışma basım tarihi 1992) Yıldırım, C. (2009). Bilim Tarihi (12. Basım). İstanbul: Remzi Kitabevi İNTERNET KAYNAKLARI Carl Friedrich Gauss, http://en.wikipedia.org/wiki/carl_friedrich_gauss, erişim: 27 Ekim 2012 Rene Descartes, http://en.wikipedia.org/wiki/ren%c3%a9_descartes, erişim: 18 Ekim 2012 Riemannian Geometry, http://en.wikipedia.org/wiki/riemannian_geometry, erişim: 27 Ekim 2012

Zenon un Paradoksları, http://tr.wikipedia.org/wiki/zenon%27un_paradokslar%c4%b1, erişim: 17 Ekim 2012 Torun, C. G. Bilim Tarihi Işığında Görelilik Teorileri, Kuantum Mekaniği ve Her Şeyin Teorisi, http://www.mukal.org/bilim-tarihi-isiginda-gorelilik-teorileri-kuantum-mekanigi-ve-her-seyinteorisi/, erişim: 16 Mayıs 2013 GÖRSELLERİN KAYNAKLAR Şekil 1: C++ Tutorials Lesson 24: Arrays and Pointers of Class, http://www.functionx.com/cpp/lesson24.htm, erişim: 03 Kasım 2012 Şekil 2: Dialogos of Eide: Summing over Histories, http://www.eskesthai.com/search/label/summing%20over%20histories, erişim: 3 Kasım 2012 Şekil 3: Gravity in General Relativity, http://my.opera.com/easteinstein/blog/show.dml/11172801, erişim: 3 Kasım 2012