YALOVA 2020 YALOVA'DA SANAYİLEŞME VE ÇAĞDAŞ KENTLEŞME KONFERANSLARI KİTABI



Benzer belgeler
Şekil 1: Planlama Alanının Bölgedeki Konumu

ŞEHİRSEL TEKNİK ALTYAPI ( ) Prof. Dr. Hülya DEMİR

ANTALYA İLİ, AKSU İLÇESİ, ATATÜRK MAHALLESİ, ADA 2 PARSELİN BİR KISMINI KAPSAYAN ALANDA HAZIRLANAN 1/1.000 ÖLÇEKLİ İLAVE UYGULAMA İMAR PLANI

ANTALYA İLİ, AKSU İLÇESİ, ATATÜRK MAHALLESİ, ADA 2 PARSELİN BİR KISMINI KAPSAYAN ALANDA HAZIRLANAN 1/5.000 ÖLÇEKLİ İLAVE NAZIM İMAR PLANI

MANİSA İLİ SARUHANLI İLÇESİ

MANİSA İLİ SARUHANLI İLÇESİ

ANTALYA İLİ, MANAVGAT İLÇESİ D-400 KARAYOLU ÇEVRESİNDE 1/5.000 ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI

1 PLANLAMA ALANININ GENEL TANIMI 2 PLANLAMANIN AMAÇ VE KAPSAMI

MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ KURTULUŞ MAHALLESİ ada 2 parsel- 10 ada 4, 5, 7 parsel -9 ada 12 parsel

Gemlik-Armutlu Karayolu nun bitişiğinden güneye doğru uzanmaktadır.

Planlama Kademelenmesi II

T.C. BAŞBAKANLIK ÖZELLEŞTİRME İDARESİ BAŞKANLIĞI 234 ADA 107 NOLU PARSEL

ANTALYA İLİ, DÖŞEMEALTI İLÇESİ, TOPTAN TİCARET ALANI OLARAK PLANLI ALANDA KAVŞAK-YOL DÜZENLEMESİ VE DİĞER DÜZENLEMELERE İLİŞKİN 1/5000 ÖLÇEKLİ NAZIM

ANTALYA İLİ, KEPEZ İLÇESİ, ŞAFAK VE ÜNSAL MAHALLELERİ 1/ ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI REVİZYONU AÇIKLAMA RAPORU

KENTTASARIM ŞEHİR PLANLAMA MÜHENDİSLİK MİMARLIK İNŞAAT TURİZM SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ A Grubu Şehir Planlama

BURSA İLİ, İNEGÖL İLÇESİ, YENİCEKÖY MAHALLESİ 4290 NUMARALI PARSEL VE 546 ADA 5,6,7 VE 8

SAĞLIK MAHALLESİ 804 ADA 9 PARSEL İLE 1485 VE 1938 PARSELLERE AİT UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİNE İLİŞKİN PLAN AÇIKLAMA RAPORU

İNEGÖL UYGULAMA İMAR PLANI; 652 ADA, 134 NOLU PARSEL İLE 1493 ADA, 10 NOLU PARSELİN BİR KISMINA AİT PLAN DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU

GİRİŞİM ŞEHİR PLANLAMA PROJE & DANIŞMANLIK

ŞAHİNBEY İLÇESİ BEYDİLLİ VE NURİ PAZARBAŞI MAHALLELERİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE HİZMET ALANI

MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ BEŞEYLÜL MAHALLESİ

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ AÇIK VE UZAKTAN EĞİTİM FAKÜLTESİ KAMU YÖNETİMİ LİSANS PROGRAMI TÜRKİYE'DE ÇEVRE SORUNLARI DOÇ. DR.

PLAN AÇIKLAMA RAPORU

MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ BEŞEYLÜL MAHALLESİ

PLAN DEĞİŞİKLİĞİ AÇIKLAMA RAPORU:

Belediye Çöp Gazı (LFG) nedir?

etüdproje PLANLAMA LTD. ŞTİ.

GÖNEN BİYOGAZ TESİSİ

19 KÜMÜLATİF ETKİ DEĞERLENDİRMESİ GİRİŞ KILAVUZ KAPSAM VE METODOLOJİ... 2

ANTALYA İLİ, BATI ÇEVRE YOLU GÜZERGÂHI İLE KEPEZ İLÇESİ ŞAFAK VE ÜNSAL MAHALLELERİ YERLEŞİM ALANLARININ DÜZENLENMESİNE İLİŞKİN 1/100.

YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARIMIZ VE ELEKTRİK ÜRETİMİ. Prof. Dr. Zafer DEMİR --

TORBALI TİCARET ODASI MOBİLYA SEKTÖR ANALİZİ

İZMİR İLİ, KONAK İLÇESİ, ALSANCAK MAHALLESİ PLAN AÇIKLAMA RAPORU

İ t ANTALYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ M İMAR VE BAYINDIRLIK KOMİSYONU RAPORU. Tarih: BİRİM TALEP SAHİBİ

RİZE İLİ, MERKEZ İLÇESİ, KIYI VE DOLGU DÜZENLEME ALANI AÇIKLAMA RAPORU

GÜNEY EGE BÖLGE PLANI

BURSA DA İLK 250 ŞİRKET VE İSTİHDAM

Yıllar PROJE ADIMI - FAALİYET. Sorumlu Kurumlar. ÇOB, İÇOM, DSİ, TİM, Valilikler, Belediyeler ÇOB, İÇOM, Valilikler

İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRE BAŞKANLIĞI ŞEHİR PLANLAMA MÜDÜRLÜĞÜ NE

T.C. FİNİKE BELEDİYE BAŞKANLIĞI MECLİS KARARI Meclis Başkanı Meclis Katibi Meclis Katibi

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı

MANİSA İLİ ALAŞEHİR İLÇESİ İSTASYON MAHALLESİ

KENTTASARIM ŞEHİR PLANLAMA MÜHENDİSLİK MİMARLIK İNŞAAT TURİZM SANAYİ TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ A Grubu Şehir Planlama

Şekil 1. Hava Fotoğrafı

Tekirdağ İli, Süleymanpaşa ilçesi, Aydoğdu Mahallesi, 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliği Açıklama Raporu

Muradiye (Rize) Belediyesi 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planı ve 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliği Plan Açıklama Raporu

İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI

İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI PLANLAMA ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ

T.C BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI İMAR VE ŞEHİRCİLİK MÜDÜRLÜĞÜ

TUZLA ŞİFA MAHALLESİ REVİZYON UYGULAMA İMAR PLANI ( T.T T.T.)

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ KARŞIYAKA SONUÇ RAPORU

BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ BALIKESİR ÇANAKKALE TR - 22 PLANLAMA BÖLGESİ 1/ ÖLÇEKLİ ÇEVRE DÜZENİ PLANI PAFTA H19 DEĞİŞİKLİK ÖNERİSİ

Hazırlayan: Mesut YÜKSEL

Şekil 1. Planlama Alanının Konumu

KARAGEDİK -BİLGİ. Karagedik Nerededir?: Ülke: Türkiye İl: Ankara İlçe: Gölbaşı

KÜLTÜR VE TURİZM BAKANLIĞI YATIRIM VE İŞLETMELER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

Planlama Alanının Bölge İçindeki Yeri

İZMİR İLİ, KONAK İLÇESİ, ALSANCAK MAHALLESİ PLAN AÇIKLAMA RAPORU

AFYONKARAHĐSAR BELEDĐYESĐ BAYINDIRLIK VE ĐMAR KOMĐSYONUNUN 10/06/2011 TARĐHLĐ VE SAYILI RAPORLARI. Kararın Özeti

MİSİNLİ PLAN NOTLARI

AFYONKARAHĐSAR BELEDĐYESĐ BAYINDIRLIK VE ĐMAR KOMĐSYONUNUN TARĐHLĐ VE SAYILI RAPORLARI 01 09/05/ /05/

T.C. BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRE BAŞKANLIĞI ŞEHİR PLANLAMA MÜDÜRLÜĞÜ. Plan Açıklama Raporu.

İZMİR İLİ, ALİAĞA İLÇESİ, ÇAKMAKLI KÖYÜ, LİMAN AMAÇLI 1/5000 ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI DİLEK ÇAKANŞİMŞEK ŞEHİR PLANCISI

İMAR VE ŞEHİRCİLİK DAİRESİ BAŞKANLIĞI PLANLAMA ŞUBE MÜDÜRLÜĞÜ

PLAN AÇIKLAMA RAPORU

Sanayi kuruluşlarının ayrımı

T.C.ULAŞTIRMA DENİZCİLİK VE HABERLEŞME BAKANLIĞIALTYAPI YATIRIMLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İZMİR ÇEŞMEALTI YAT LİMANI NAZIM İMAR PLANI PLAN AÇIKLAMA RAPORU

α ALFA ŞEHİR PLANLAMA

PLAN AÇIKLAMA RAPORU

BALIK AĞI ÜRETİMİ FAALİYETİ PROJE OZET DOSYASI

SAVUNMA ve HAVACILIK SANAYİ ENDÜSTRİ (KÜMELENME) BÖLGESİ BİR MODEL ÖNERİSİ

1. PLANLAMA ALANININ KONUMU

ANTALYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ İMAR VE BAYINDIRLIK KOMİSYONU RAPORU

128 ADA 27 VE 32 PARSEL NUMARALI TAŞINMAZLARA YÖNELİK 1/5000 ÖLÇEKLİ AÇIKLAMA RAPORU

YALOVA İLİ, ÇINARCIK İLÇESİ G22D13A1B PAFTA, 305 NUMARALI PARSELİ İÇEREN 1/ 1000 ÖLÇEKLİ UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ PLAN AÇIKLAMA RAPORUDUR.

T.C BALIKESİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYE BAŞKANLIĞI İMAR VE ŞEHİRCİLİK MÜDÜRLÜĞÜ

ANTALYA İLİ, SERİK İLÇESİ YUKARIKOCAYATAK, ESKİYÖRÜK VE KAYABURNU MAHALLESİ O25 B2 VE O26 A1 PAFTALARINA GİREN ALANDA HAZIRLANAN 1/25

BALIKESİR İLİ, KARESİ İLÇESİ, ÜÇPINAR MAHALLESİ, 22L-III PAFTA,5192 ADA, 19 PARSELE AİT

6.5 SANAYİ, DEPOLAMA VE TOPTAN TİCARET

1. Kanalizasyon Altyapı Çalışmalarından Bozulan yolların Onarım ve yenileme çalışmalarının ikmali ( Yaklaşık m2 Kilit Parke çalışması )

PLAN AÇIKLAMA RAPORU

YENİ TEŞVİK SİSTEMİ VE DİYARBAKIR

T.C. KARTAL BELEDİYE BAŞKANLIĞI 7.DÖNEM 3.TOPLANTI YILI EKİM AYI TOPLANTILARININ 2.BİRLEŞİMİNE AİT M E C L İ S K A R A R I D I R

NAZIM İMAR PLANI GÖSTERİMLER

Değişen Dünyada Güçlü İşletmeler Olmak. GİRİŞİM EĞİTİM ve DANIŞMANLIK MERKEZİ

HAVRAN İLÇESİ ESELER MAHALLESİ 106 ADA 60 PARSELE İLİŞKİN 1/5000 ÖLÇEKLİ NAZIM İMAR PLANI RAPORU

İZMİR İLİ, KONAK İLÇESİ, ÇINARLI MAHALLESİ, 1507 ADA 102 PARSEL İLE 8668 ADA 1 PARSELE İLİŞKİN UYGULAMA İMAR PLANI DEĞİŞİKLİĞİ

ANTALYA BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ KONYAALTI İLÇESİ, BAHTILI MAHALLESİ 20440, 20441, , ADALAR İLE ADA PARSELLERE İLİŞKİN 1/1

N A Z I M İ M A R P L A N I D E Ğ İ Ş İ K L İ Ğ İ

Beşiktaş Residence Tower / Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi

Şekil 2: /496 Antalya Büyükşehir BMK ile kabul edilen /35 sayılı BMK ile kesinleşen 1/ NIP

ANTALYA BÜYÜKŞEHİR (AKSU) BELEDİYESİ 579 ADA 2 PARSEL

Cari: 5393 Sayılı. Belediye Kanunu

GÖLMARMARA MAHALLESİ, 6920 VE 6921 PARSELLERE AİT

İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ GAZİEMİR SONUÇ RAPORU

6.14 KAMU KULLANIMLARI

ORMAN TRANSPORT TEKNİĞİ DERSİ

ISPARTA İL ÖZEL İDARESİ HİZMET STANDARTLARI TABLOSU BAŞVURUDA İSTENİLEN BELGELER

T.C. DEVLET DEMİRYOLLARI İŞLETMESİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İZMİR LİMANI. Turan YALÇIN Liman İşletme Müdürü

PLAN AÇIKLAMA RAPORU

Transkript:

tmmob makina mühendisleri odası YALOVA 2020 YALOVA'DA SANAYİLEŞME VE ÇAĞDAŞ KENTLEŞME KONFERANSLARI KİTABI Yalova ARALIK 1997 mmo yayın no: 208

YALOVA'NIN EKONOMİSİ VE ÇİÇEKLİĞİNİN YERİ Riccardo DİSPERATİ Gordenya A.Ş. GİRİŞ 1 Ekonominin kuralları nihayet Yalova'yı hakkında düşünülmesi gereken konumuna getirdi. Bu durum, her ne kadar geç ise de sevindiricidir. Bundan dolayıda Makina Mühendisleri Odasına teşekkür ediyorum. Ancak bu arada bir endişemi dile getirmek istiyorum. Hastayı ameliyat masasına yatırmadan önce kendisini çok ama çok iyi tanımamız gerekiyor. Zira bu aşamada verilecek kararlar Yalova Ekonomisine ve yaşam standartlarının yükselme eğrisine çok büyük etkileri olacağı kesindir. Bir kere Yalova için ne istediğimizi bilmek, yani Yalova'nın hedefini belirlemek gerekir. Hadise Yalova'lıların Milli Gelir'den alacakları payı artırmada yani ekonomik standartlarını yükseltmek olarak görülür ve olayı basitleştirmiş oluruz diye düşünmüyorum. Hedef yaşanabilir bu Yalova'da ekonomik standardı yükseltmek olabilir. 2. Yalova Türkiye'nin altın üçgeninin tam ortasına yerleşmiş konumu ile (TekirdağBursaAdapazarı) ve hala korunabilmiş, ancak hızla yapısı bozulan, doğal kaynaklarıyla sadece Türkiye'de değil dünyada ender bulunabilecek bir konumdadır. Bu konumdan dolayı Yalova ekonomisini tek bir yöne ve bir hedefe kitlemelidir. HİZMET SEKTÖRÜ Aslında bu sektör Yalova'lılar için hiç yabancı değildir. Yalova, Türkiye'de, Termali ile ve İstanbul'u, Bursa'ya bağlıyan iskekelesiyle tanınmıştır. Sonradan elma ve çiçeği gelmiştir. Yani: taşımacılık ve turizm Ne yazık ki bu önemli iki enstrüman doğru dürüst değerlendirilmeden kaybettik. 1970'li yılların hızlı yapılaşması ve sanayinin girmesi ile Yalova'nın yapısı tamamı ile değişmeye yüz tutmuş ve nihayet il mertebesine ulaşarak çözümsüzlüğün doruğuna varılmıştır. Bu bakış açısı çok tepki alabilir, kabul ediyorum. Ancak şu anda Yalova'nın bir fotoğrafını çekmekte yarar var. Sabit nüfus hızla bir milyona yaklaşmakta, yarın 2.5 milyon Nüfus % 50, 20 yaşm altında, Arazi % 70 orman ve hazine Sanayi kimya yani emek yoğun olmayan, Turizm ; küçük aile işletmesine dayalı, yeni istihdam yaratmayan, ancak iki yerleşim bölgesinde yoğunlaşmış ve çok sınırlı. Tarım; sulanabilir araziler, parselasyon sorunu hızla işletme boyutunu kaybetmiş ve klasik tarım verimli olmaktan çıkmıştır. Ancak, entansif kültürlerin belli bir şansı halen vardır. UlaşımDeniz Otobüsleri ile İstanbulBursa ulaşımı devam etmekte ancak Otoyol bağlantısı tamamlandığında bu kolun önemi azalacaktır. KöprüHerhalde Yalova'yı en fazla etkileyecek olan unsur olarak görülmektedir. Zira İstanbulYalova araçla ulaşılabilir mesafe 4550 dakikaya inmektedir. Bu durum Yalova nüfusunun hızla artacağını göstermektedir. Dolayısıyla geri kalan araziler hızla yapılaşmaya yönelecektir. Zaten bu durum öngörülmekte ki; son yıllarda bacasız sanayi kavramı yani kirletmeyen sanayi anlamında tekstil ve konfeksiyon 44

endüstrisi Yalova'nın bir kurtarıcısı olarak gösterilmektedir. Yani, Yalova'nın bir alt şehir(suburb) niteliği tescil edilmiş oluyor. Zira alan planlaması yapmadan alt yapı çalışmaları gerçekleştirilmeden doğan bu sanayi ve atelyeler uzun vadeli ve kalıcı bir yapı olarak değerlendirilemezler. Halbuki; Yalova stratejik konumu ile yukarıda bahis ettiğimiz bu negatif faktörleri altivize ederek kendi lehine çevirebilme şansına sahip olabilmelidir diye düşünüyoruz. Yine olaya Yalova'nın bu stratejik konumunu ele alır isek, yani Türkiye Milli Gelirinin en yüksek olduğu bölgenin ortasında bulunması Yalova'nın sağlık ve eğitim sektörlerinin merkezi haline dönüştürebildiği taktirde ortaya çıkabilecek tabloyu gözler önüne serer isek hayal dünyasına dalmış gibi olacağız. Sağlık ve eğitim alanında ülkemizde devlet tarafından destek gören iki sektördür. 1Vakıf üniversitelerin ve ciddi sağlık kuruluşlarının Yalova ilinin yeni lokomotifi ortaya çıkacaktır. Ankara Bilkent örneği karşımızdadır. Bu suretle kısaca avantajlara geçmeden önce alınması gereken bazı tedbirlerden söz etmek gerekir. 1Yalnız ilimizin tümünü veya en azından tüm kamu arazilerinin özel statülü bir bölge ilan etmek (bakınız KöyceğizDalyan özel koruma bölgesi) 2Arazi ifzarlarını en kısa zamanda durdurmak. Bu iki konunun tartışılması tabular sınıfına girdiğini biliyorum ama gülü seven dikenine katlanmalıdır. Nemi elde edeceğiz? Şayet gerek sağlık, gerek eğitim emek yoğun sektörlerdir. Kaldı ki turizm bu sektörlerin ayrılmaz parçalandır. (Bknz.Huston/Londra vs. sağlık seyahatleri) İstihdam edilen personelin eğitim düzeyi yüksek ve dolayısıyla geliri yüksektir.yeni yerleşimler, yeni güçlü bir beyin göçü seviyesinde olacaktır. Bu tür bir göçün ekonomik ve sosyal hayatımıza getireceği canlılığı tahmin edebilirsiniz. Ancak bu arada, arazi parçalanması üzerinde hissedilen baskılar azalacak, kampüsler ilk aşamada ihtiyacı karşılayacaktır. Ve hala entansif tarım için ekonomik boyutunu kaybetmemiş olan topraklar üzerinde sebze, çiçek ve bitki kültürlerine devam edilebilir. Tabii bu sektörün uluslararası rekabet şansını yakalayabilmesi için özellikle yatırım aşamasında bazı teşviklerin karşılanması gerekmektedir. İşte böyle bir tablo karşısında sağlanacak avantajları sıralamak isterim. akontrolsüz göçü durdurmak, bmevcut arazilerin en kısa zamanda tekrar üretime tahsis edilmeleri (satış beklentisi olmayacağından) cyeni yapılacak yatırımların yaratacağı istihdamla mevcut işsizliği azaltacaktır. dgenç nüfusun yoğunluğu düşünülerek ara eleman ihtiyacı çok kısa zamanda yetiştirme imkanı. Ben tabii kendi konum ile ilgili bir tahmin yapmam çok güç ancak önü açık bir sektör olduğunu vurgulamak isterim. Sadece istatistik bir değer vermem gerekiyorsa; AB'de fert basma bitki ve çiçek tüketimi 50 USD civarında iken Türkiye ortalaması 2,5 USD geçmediğini sanıyorum. İşte burada yine Yalova'nın stratejik konumu ortaya çıkmaktadır. Türkiye'nin sadece üretim merkezi değil aynı zamanda bir pazarlama merkezi olarak da düşünmek gerekmektedir. Bakınız AB bünyesinde Hollanda'nın konumu. 45

YALOVA'NIN ATIK SORUNLARI VE ÇÖZÜM ÇALIŞMALARI Yalova Belediyesi Atık terimi herhangi bir faaliyet sonucunda çevreye atılan veya bırakılan zararlı maddeler olarak ilgili mevzuatta tanımlanmaktadır.yalova'nın atık sorunlarını, Katı Atık, Atık Su, Hava Kirliliği olarak üç başlık altında inceleyebiliriz. Katı Atık: 1997 Eylül ayında Belediye Çevre Koruma Müdürlüğümüz'ün yaptığı çalışmaya göre:yalova'da günde ortalama 66 ton katı atık üretilmektedir. Kış aylarında külden dolayı bu miktar artacaktır. Aynı çalışma döneminde Yalova'nın katı atık kompozisyonu gelir grupları dikkate alınarak incelenmiştir. Ortalama organik atık miktarı %63'tür.Tipik Amerikan çöpünde organik kısım %15'tir.KağıtKarton %40 gibi bir orana ulaşırken Yalova'da benzer illerde de olduğu gibi %6 civarındadır. Detaylı atık kompozisyonu tabloda verilmiştir. Yalova'da Evsel, Ticarethane, Endüstriyel, Hastahane atıklarının tamamı yaklaşık 50 yıldır BursaYalova Karayolu üzerinde merkeze 3 km uzaklıkta bulunan bir alana gelişigüzel depolanmaktadır. Yarattığı koku, sinek, haşere üremesi gibi özellikle yaz aylarında hepbirlikte yaşadığımız sorunların yanında atığın fermantasyona uğramasından dolayı oluşan süzüntü suyu ve çöp gazı olarak nitelendirilen büyük oranda metan gazının yarattığı kirlilik vardır. Ayrıca şevlerde uygun eğim olmadığından kayma tehlikesi mevcuttur. Katı atık sorununun Çevre Kanununun ilgili yönetmeliklerine göre çözülebilmesi için Belediyemiz yakın illerdeki bertaraf yöntemlerini incelemiş ve Belediye Meclisimizin kararı ile de katı atık düzenli depolama tesisi yapılması Yalova için uygun bertaraf yöntemi olarak belirlenmiştir. Diğer bertaraf yöntemlerinden kompost, katı atıkların içinde bulunan organik maddelerin oksijenli ortamda ayrıştırılması suretiyle toprak iyileştirici madde üretilmesidir.kompost tesisi kurmakla atık problemi kökünden çözülmemektedir.ancak evsel katı atığın %45 50'sine uygulanabilmektedir.endüstriyel ve tıbbi atıklar için de bu yöntem uygun değildir.geriye kalan %5560 oranında atığın diğer yöntemlerle uzaklaştırılması gerekir. Ayrıca üretilen kompostun pazarlanması da bir sorundur. Yakma ise katı atıkları hijyenik olarak zararsız hale getirmek, hacmini azaltmak ve kısmen enerji elde etmek amacıyla katı atıkların özel olarak projelendirilmiş tesislerde yakılmasıdır.atığın ilave yakıt gerektirmeden yanabilmesi için organik madde oranının %25'den, nem oranının %50'den az olması istenmektedir.atıkların yanması sonucu ortaya çıkan dioksin türü emisyonların kontrol altına alınması gerekir. Bu da ek bir yatırım maliyetidir.türkiye'de katı atığın organik muhtevası %5060, nem oranı ise yazın %60'ın üzerindedir ve katı atık içinde yanabilen madde oranı oldukça düşüktür. Yakma için ek yakıt ve özel baca gazı arıtma tesisi gerektirmesi nedeniyle yatırım ve işletme giderleri, düzenli depolamaya göre yüksektir. Bu kısa teknik açıklamadan sonra Belediyemizin neler yaptığına devam etmek istiyorum. Katı atık bertaraf yöntemi belirlendikten sonra uygun yer seçilmesi aşamasına gelinmiştir. Yönetmelik gereği taşkın riskinin yüksek olduğu yerlerde, heyelan, çığ, erozyon bölgelerinde, içme, kullanma ve sulama suyu temin edilen yeraltı suyu koruma bölgelerinde katı atık depolama tesislerine müsade edilmemektedir. Yalova'nın coğrafi konumuna bakıldığında İznik Gölü Koruma Havzasna yakın olunması, toplam arazinin %54'ü orman alanı (Ancak bunun %80'lere varan kısmı baltalık tipidir.) olması gibi sınırlamalar mevcuttur. Alternatif sahalar bulunarak incelenmiş ve ilgili bakanlıkların görüşlerine sunulmuştur. Katı atıkların kontrolü yönetmeliğine uygun olarak yapılacak bir katı atık düzenli depolama tesisinin projelendirilmesinde süzüntü suları ve çöp gazı kontrol altına alınacaktır.bunun için bulunan arazinin özelliğine göre belirlenecek tipte geçirimsiz zemin hazırlanarak üzerine drenaj tabakası oluşturulup drenaj sistemi teşkil edilecek, bu tabakanın üzerine atık kabul edilecektir. Sahanın etrafına yüzey sularının girmesini engellemek için drenaj kanalı yapılacaktır. Gazın kontrollü olarak çıkmasını sağlamak için pasif gaz kontrol sistemi uygulanacaktır. Bu sahada evsel, ticari ve tehlikeli olmayan endüstriyel atıklar depolanacaktır. Tehlikeli atıkların ise İzmit'teki Bölgesel Yakma Fırmma sanayiciler tarafından gönderilmesi uygun olacaktır. Yönetmeliğe uygun olarak yapılacak bahsettiğim tarzda katı atık düzenli depolama tesisinin yatırım maliyetinin Belediyemiz bütçesi ile karşılanması mümkün gözükmemektedir.yalova Katı Atık Projesi Fizibilite raporu hazırlatılarak, bu raporla DPT ve Hazine Müsteşarlığı'na fınans kaynağı bulmak ve yatırımlarımızın programa alınması için Ekim 1997'de başvuruda bulunulmuştur. 46

Düzenli katı atık depolama tesisi işletime alındıktan sonra yapılacak ilk iş mevcut çöp sahasının rehabilitasyonudur. Saha tekniğine uygun olarak süzüntü suyu ve çöp gazı kontrol altına alındıktan sonra üstü kapatılacak ve 510 yıl sonra reaksiyon amaçlı kullanılabilecektir. Belediyemiz 1998 yılı içinde yapmayı planladığı bir diğer konu pilot bölgelerde kaynakta ayrım projesini başlatmak ve zaman içinde bu bilinci geliştirerek tüm şehirde projeyi uygullamaktır. Kağıt, cam, alüminyum, pet şişe gibi malzemeler evlerde bir torbada yiyecek atıklarından ayrı olarak birikirilecek ve haftanın belli günlerinde Belediyemizin bu iş için ayırdığı bir toplama kamyonu ile toplanacaktır. Katı Atık Yiyecek Atığı Elek Üstü(50mm) 50mm10mm arası ElekAltı(lOmm) YÜKSEK GELİR % 20.23 18.18 19.10 ORTA GELİR % 28.04 16.64 17.39 DUŞUK GELİR % 37.35 21.65 9.79 ORTALAMA % 28.54 18.82 15.43 ARA TOPLAM 57.51 62.07 68.79 62.79 KağıtKarton PlastikNaylon Cam Tekstil Demir Alüminyum Kutu Diğer Metal Odun Tahta Bahçe Atığı 6.86 13.01 5.36 3.36 2.68 3.8 3.8 3.62 5.89 12.53 2.71 2.86 1.82 2.79 3.75 2.04 3.54 5.04 10.33 1.77 4.26 0.68 2.62 3.04 3.47 5.93 11.96 3.28 3.50 1.73 3.07 3.53 0.68 3.54 Hava Kirliliği.Havanm tıbbi bileşimini değiştiren is, duman, toz, gaz buhar halindeki kimyasallar hava kirleticileridir. Her türlü faaliyet sonucu atmosfere yayılan hava kirleticileri kontrol altma almak, insan ve çevresini bu kirlenmelerden korumak amacıyla 02.11.1996 tarihinde Hava Kalitesinin Korunması Yönetmeliği yayınlanmıştır.yönetmelikte yetkili merci Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı, Çevre Bakanlığı ve Mahallin en büyük mülki amiri olarak belirlenmiştir. Ancak 1580 sayılı Belediye Kanununun 15. maddesinde halkın sağlığının korunması konusunda Belediyelere görev verilmiştir. Sanayii Tesisleri için uygun yer seçimi, trafik yoğunluğunu azaltacak önlemler alınması, alt geçitler, trafik ışıklan gibi yeşil alanların yaygınlaştırılması, nazım planlarında topografık ve meteorolojik koşulların dikkate alınması konusunda çalışmalar yapmak Belediyemizin görevidir. Motorlu araçlardan kaynaklanan kirliliğin kontrol altma alınması amacıyla diğer illerde uygulanan egzos gazı denetimlerini Yalova'da da başlatabilmek için Belediyemiz ölçüm cihazlarını almak ve istasyon kurmak üzere çalışmalara başlamıştır. Ancak bu konunun İl Mahalli Çevre Kurulunda görüşüldükten sonra karar bağlanması gerekmektedir. Isınma amaçlı kullanılan kömürler konusunda İl Mahalli Çevre Kurulunun aldığı karar doğrultusunda kömür satış yerlerinin ruhsatlandınlmasında ve kaçak kömür girişinde Belediyemizin üzerine düşen kolluk kuvveti görevi Zabıta. Müdürlüğü'müzce yerine getirilmektedir.yalova ili dahilinde satılacak kömürlerin özellikleri, ilgili kurul kararında belirlenmiş olup Belediyeden ruhsat alan işyerleri KÖMÜR İZİN BELGESİ almak için İl Çevre Müdürlüğü'ne verilmektedir. 47

YALOVA'DA KENTSEL DÜZENLEME ÇALIŞMALARI VE YEREL PROJELER Yalova Belediyesi Kent belli bir nüfusu içeren ve çağdaş yaşamın ihtiyaçlarından doğan (çalışma, barınma, ulaşım, kültür, eğitim, sağlık vb.) fonksiyon alanlarını içinde barındıran belli yaşam standartlarına sahip olan yerleşme alanlarıdır. Kentleşme günümüzde tüm ülkelerin önem verdiği sektörel bir uğraş olmakla beraber, kentleşme ile gelen alt yapı, sorunları kentsel arazilerin verimli bir şekilde kullanılmaması ve yeterli kentsel arsaların spekülatif amaçlara? alet edilmesi, çarpık ve kontrolsüz kentleşmelerin oluşması, ekonomik dengenin bozulması, aşırı nüfus artışı vb.çağımızın önemli sorunlarıdır. Bu sorunların çözülmesinde insanımıza, çağdaş standartlara kavuşturan her türlü yaşam kaynaklarını sağlayan modern kenti oluşturacak imar planlarını üretmek ve geliştirmekten başka çare yoktur. Yalova: Marmara Bölgesi'nde yer almakta olup, Bursa ve İzmit illeri ile komşudur. İstanbul'dan Marmara Denizi ile ayrılır. Yalova: Türkiye Denizcilik İşletmeleri A.Ş.'ne ait şehir hatlan gemileriyle, İstanbul Deniz Otobüslerine ait hızlı deniz otobüsleri ve arabalı deniz otobüsleri ile İstanbulBursa ulaşım aksına yıllardan beri çok önemli bir konuma sahiptir. I, Kent karayolu ile İstanbul'a 155 km. Bursa'ya 65 km, İzmit'e 64 km. uzaklıktadır. Yerleşim, güneyinde en yüksek yeri 864 metre olan tepelerle çevrili oldukça dar bir kıyı ovası ile tepeler arasındaki vadilerden oluşan bir alanda kurulmuştur. Son yıllara kadar İstanbul'un yakın tarım alanı olarak önem kazanan kentte sebzecilik ve meyvecilik ile seralarda çiçek yetiştiriciliği temel uğraş alanlarıdır. İkinci konut kullanımının yoğun olduğu Yalova'da, yazlık turizmin ekonomide yarattığı farklılıkla, ticari ve hizmet kesimleri de hızla gelişmiştir. Ayrıca YalovaBursa yöresinin sanayii ve tarımsal ürünlerinin İstanbul'a gönderilmesi ve bu yöredeki sanayiye \: hammadde getirilmesinde önemli bir uğrak noktasıdır. Bu nedenle kent ekonomisinde transit ticarete bağlı olarak depolama, yükleme, boşaltma, taşımacılık gibi kesimlerde önemli bir istihdam kapasitesi bulunmaktadır. Bölgesel ulaşım kolaylıkları nedeni ile imalat sanayiinde de hızlı bir gelişme trendi izlemektedir. Yakın gelecekte tarıma dayalı imalat sektörünün kent ekonomisindeki etkinliği devam edecektir. Kentimizin sosyoekonomik yapısında görülen hızlı kentleşme Yalova'nın idari yapısına da yansımış ve 06.06.1995'te Yalova İl olmuştur. Kentin bundan sonraki gelişiminin il yapısı içinde daha hızlı bir süreç takip etmesi beklenmelidir. Yalova'da ilk imar planı 1968 yılında kent merkezini içeren Bahçelievler, Fevziçakmak, Rüstempaşa, / Süleymanbey, Bağlarbaşı ve Gaziosmanpaşa Mahallelerinde yapılmıştır. 1986 yılında İller Bankası ve Bayındırlık ve İskan Bakanlığı aracılığıyla yeni imar planı çalışmaları başlatılmıştır. Planlama alanı, Yalova kent merkezi (Bahçelievler, Fevziçakmak, Rüstempaşa, Süleymanbey, Bağlarbaşı, Gaziosmanpaşa, İsmetpaşa ve Mustafakemalpaşa Mahalleleri) ile birlikte ve Yeni Mahalle, Kadıköy, Samanlı, Sultaniye, Gacık, Taşköprü, Denizçalı ve Kılıç gibi o zaman köy statüsünde olan çevre yerleşimleri de kapsamaktadır. 1990 yılında İller Bankası Genel Müdürlüğü tarafından yapılan planlama çalışmaları ile de Belediyemiz tarafından yeni jeolojik etüdleri yaptırılan kent merkezindeki yamaçlar, tümüyle imar planı kapsamı içinde alınmıştır. Geçen zaman içinde çevre yerleşimleri Samanlı Köyü dışında hemen hepsi, Belediyemizin uygulama alanından çıkmış, ya münferit Belediye olmuş veya farklı idari yapıya kavuşmuştur. \ 48

Bugün Belediyemiz plan sınırlan içinde 9 mahalle mevcuttur. Dolayısıyla geçen zaman içinde kent merkezinde ki nüfus artışı ve gelişim ihtiyacı ile ters orantılı olarak, planlama hizmet alanı daralmıştır. 1995 yılında gelinen noktada Yalova İl Merkezi olarak yüksek gelişme potansiyeli göstermekte, yeni kentsel fonksiyonların kent yapısında yerini alması beklenmektedir. 1986 planında tüm planlama alanına hizmet etmek üzere düşünülen ve planda konumlandırılan kentsel fonksiyonların idari ayrılmalar nedeni ile başka Belediyelerin sınırları ve dolayısıyla planları içinde kalmış olması mevcut imar planım eksik ve yetersiz hale getirmiştir. Özellikle Kamu Kurumlan ve SosyoKültürel tesisler için, mevcut imar planı içinde yeni alanların planlanması ve plan şemasında gerekli değişikliklerin yapılması ayrıca 1/25000 ölçekli çevre düzeni yeniden ele alınması gereği ortaya çıkmıştır. Revizyon İmar Planlarımız yapılmadan önce mevcut plan ile kadastral yapı ve halihazır durum arasındaki uyumsuzluklar tespit edilmiştir. Özellikle Bağlarbaşı, Fevziçakmak, Mustafa Kemalpaşa ve İsmetpaşa Mahallerinde özel parselasyon planları 1/1000 ölçekli halihazır haritalara işlemiş ve mülkiyet çalışmaları yapılmıştır. Bu bölgelerde yoğunluk ve kat artışı önerilmemiş olup, 1988 yılında Afet İşleri Genel Müdürlüğünce onaylanan jeolojik etüdlerde belirlendiği şekilde iki kat ve orta yoğunluk koşulları getirilmiştir. Yalova'nın bugün ulaştığı idari statü ve kentsel yapı içinde plan döneminde oluşan Kamu Kurumları ve Sosyo Kültürel kullanımlar plan bütünü içinde düzenlenmiştir. Bu kapsamda Yalova sahil bandımızda yeni bir dolgu alanı planlanmış (Donanma Tesisleri ile TİGEM) bu alan park ve çocuk bahçeleri olarak tahsis edilmiştir. Sahilimizin doğu kesiminde gerekli Kamu Kurum ve Kuruluşlanndan alınan izinler doğrultusunda yat limanı planlarımıza işlenmiş Terminal alanı olarak BursaİzmitYalova Kavşağında Belediyemize ait olan alan ayrılmıştır. Gündemdeki Yalova Üniversitesi için Tarım İşletme Genel Müdürlüğüne ait yaklaşık iki buçuk milyon m 2 üniversite alam olarak planlanmıştır. olan 1987 yılında toplu konut alanı olarak planlanan Belediyemize ait Kazımkarabekir Caddesi, Fatih Caddesi ile Kız Meslek Lisesi arasında kalan yaklaşık 80.000 m 2 alan Arboretum alanı olarak planlanmıştır. Yukarıdaki konular yerel projeler safhasında daha ayrıntılı açıklanacaktır. Revizyon imar planlarımız 07.11.1995 tarih, 159 sayılı Belediye Meclis kararı ile onanmış ve plan yürürlüğe girmiştir. Fevziçakmak, Kazımkarabekir, Gaziosmanpaşa, İsmetpaşa ve Mustafa Kemalpaşa Mahallelerinde özellikle çok hisseli yaklaşık 250 hektar alanda arsa ve arazi düzenlemesi yapılmıştır. Tüm çalışmalar 1997 yılı sonu itibari ile sonuçlanma aşamasına gelmiştir. Mustafakemalpaşa ve İsmetpaşa mahallelerinde Mandra Sırtı ve çevresinde ve Bağlarbaşı Mahallesinde Vatan Caddesi ile Radar Caddesi arasındaki muhtemel heyelanlı alanda jeolojik etüd çalışmaları İstanbul Üniversitesine yaptırılmaktadır. Böylece bu alanlar plana açıldığı takdirde vatandaşlarımızın mülkiyet sorunu çözülecektir. Ayrıca kaçak yapılaşma imar planları ile engellenecektir. 1/25000 ölçekli çevre düzeni planı ile ilgili çalışmalarımız aşağıda ayrıntılı bir şekilde açıklanacaktır. Belediye Meclisimizin 14.10.1994 tarih 135 sayılı kararı ile 1/25000 ölçekli çevre düzeni planının yeniden gözden geçirilme kararı ve mevcut imar plan sınırları, köy sınırlan, köy yerleşik sınırlan ve belediye sınırları plana işlenerek Bayındırlık ve İskan Bakanlığına müracaatımız yapılmıştır. Bakanlıkça yapılacak 1/25000 ölçekli çevre düzeni planı için Belediyemizin görüşleri aşağıda çıkarılmıştır. 49

I 1. Yalova'nın İl olması bazı beldelerin ilçe olması, bazı köylerinde Belediye olması sebebiyle plan bütününde sosyal ve teknik altyapı parçalanmış olup, Belediye mücavir alan sınırlarımız içerisinde kalan sosyal ve teknik altyapı ihtiyaca cevap vermemektedir. 2. Mücavir alan sınırlarımız içerisinde kalan köy yerleşik alanları bugüne kadar planlamada ele alınmadığı ve dolayısıyla planlamada ve uygulamada sıkıntılar oluşturmaktadır. 3. TopçularArmutlu arası ile TopçularBursa istikametinde yeni yapılacak ulaşım ağının planlandığından, yeni hazırlanacak planlarımızın gerek ilimizde gerekse mücavir alanında bulunan köy yerleşik alanlarına etkisinin değerlendirilmesi gerekmektedir. i Bu itibarla özellikle aşağıda belirttiğimiz hususlarda göz önünde bulundurularak 1/25000 ölçekli çevre düzeni planının yapılması talebinde bulunulmuştur. 1. DoğuBatı aksında planlama yapılmış ve uygulama gerçekleşmiş olduğundan, planlamanın plan bitiminden güney istikametine doğru genişletilmesi 2. Köy yerleşik alanlarının genişletilmesi ve mevcut plan ile bütünleştirilmesi 3. Bursa Asfaltının sağı ve solunda kalan kısımlarda ticari fonksiyonlara hitap eden alanların ve küçük sanayii sitesinide bünyesinde barındırabilecek kentsel çalışma alanlarının belirlenmesi J 4. Mücavir alan sınırlarımızda kalan Sugören ve Soğucak Köy kesimlerinde düşük yoğunlukta konuta açılması 5. Küçük sanayii ve konut dışı kentsel çalışma alanlarının tamamı Taşköprü Belediyesi sınırları içerisinde kalmaktadır. Bu yüzden Yalova Mezbahanesinin doğusunda, Balaban Deresine cepheli alanın 1/25000 ölçekli çevre düzeni planında konut alanı olarak planlandığından tadilatı yapılarak konut dışı kentsel çalışma alanı olarak plana işlenmesi istenilmiştir. /. YEREL PROJELERİMİZ: Kath Otopark Süleymanbey Mahallesi Pafta 6, Ada 55.Parsel 83 sayılı 2217.99 m 2 yüzölçümlü Belediyemize ait gayrimenkul j 1/1000 ölçekli uygulamalı imar planında "BELEDİYE TİCARET VE OTOPARK ALANI" olarak t. planlanmıştır. Gayrimenkulumuz Cumhuriyet Caddesinden cephe alması sebebiyle emsal yapılaşmaya göre bitişik nizam 6 kat (B 0 6) yapılaşmaya müsaittir. Belediyemizce yapılan avan projeye göre 2 Bodrum Kat Teknik Depolar 870.37 m 2 1 Bodrum Kat Sinema, Oyun Salonları Kafeterya ve Depo 2081.02 m 2 Zemin kat Market ve Otopark girişi 2149.30 m 2 j 1.2.3.4 ve 5. / Normal katlar: Otopark 11.635.60 m 2 olmak üzere toplam inşaat alanı 16.736.29 m 2 'dir. Toplam araç kapasitesi yaklaşık 400 araç olarak düşünülmüştür. Çöp Depolama Alanı Şehir merkezimin ana girişi olan BursaYalova Devlet Karayolu üzerindeki çöp depolama alam senelerdir kullanıldığından kapasitesini doldurmuş, atıklar heyelan tehlikesi yaratmakta ve yoğun trafik akışı olan bu kesimde karayolunu ve trafik güvenliğini olumsuz şekilde etkilemektedir. Ayrıca yerleşim bu yöne doğru 50

gelişmeye başlamış, çöplük estetik görünüm açısından çirkin, gerekse çevre kirliliği ve mezbaha tesislerinin bulunması açısından mahsurlu oluşu nedeni ile söz konusu yerden acilen kaldırılması zaruret haline gelmiştir. Yeni alternatif sahalar bulunmuştur. Bu sahaların harita çalışmaları tamamlanmış ve konu ile ilgili bakanlıklara müracaatlar yapılmıştır. Katı atık fizibilite raporu hazırlatılmış ve D.P.T.na 1998 yatırım programında yer alması için gerekli müracaatlar yapılmıştır. Terminal Belediyemize ait Pafta 36,Ada 105, Parsel 2 sayılı 7018.99 m2'lik gayrimenkulumuz terminal alanı olarak planlanmıştır. Şu anda hizmet veren İtfaiye Müdürlüğü YalovaBursa Asfaltı'na cepheli Kömür Tevzii Binamızın hemen yanında yapılacak yeni binamıza, Belediye Garajımızda, Gaziosmanpaşa Mahallesi'ndeki Belediye Şantiye alanına taşınacaktır. TerminaFin proje çalışması bitmek üzere olup, 1997 yılı sonu itibari ile inşaat çalışmaları başlatılacaktır. Meydan Düzenleme Çalışmaları Türkiye Denizcilik İşletmeleri AŞ.'ne ait iki adet Bekleme Salonu ve meydan düzenleme alanı içerisinde kalan 836.39 m2'lik kısım 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun Kamu Kurumları ve Tüzel Kişileri arasında Taşınmaz Mal Devri ile ilgili 30.maddesi gereğince Belediyemiz adına trampa yoluyla devri yapılmış ve mevcut binalar yıkılmıştır. Aynca düzenleme sahası içerisinde kalan Deniz Gazinosu ve Büfeleri ile Balıkçı Derneğinin kullandığı binalar ve Belediyemize ait W.C'nin yıkımı yapılmıştır. Meydanın alt yapı çalışmaları bitmek üzeredir. Yeni yapılacak Atatürk Heykeli'nin proje çalışmaları tamamlanmıştır. Yeni Heykel yıkılmış olan Bekleme Salonunun olduğu kısma konulacaktır. Mevcut Heykelimiz ise proje müellifinin eşinden rıza alınarak Panjin Parkı'na taşınacaktır. Yalova Üniversitesi Mustafa Kemal ATATÜRK'ün kenti olan, Yalova'mıza Yalova Üniversitesi adı altında bir üniversite açılması çabaları içerisindeyiz. Uludağ Üniversitesi ile yapılan temaslar sonucunda Yalova Üniversitesinin temeli olacak Yalova Meslek Yüksek Okulu Ziraat ağırlıklı olarak 19951996 yılında Eğitim ve Öğretime başlamıştır. Sürdürülen bu eğitim Belediyemizin tüm imkanlarını zorlayarak tahsis ettiği geçici bir binada sürmektedir. 07.03.1995 tarihli Tarım ve Köy İşleri Eski Bakanı Sayın Refaiddin ŞAHİN Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığına üniversitelerin Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü 'nden arazi talepleri olduğundan, üniversitelere talep edilen arazilerin bedelsiz olarak mülkiyet devri suretiyle verilmesinin Bakanlıkça uygun görüldüğü bildirilmiştir. Bakanlık yukarıda bahsettiğimiz yazılarında, Tarım İşletmelerinin temel işlevinin ülkemizin bitkisel ve hayvansal üretimini arttırmak, çeşitlendirmek ve ürün kalitesini iyileştirmek amacı ile fide ve benzerleri ile spermaları yetiştiricilere intikal ettirmek, böylece modern tarım tekniklerinin uygulanması ile çevre çiftçilere yardımcı olunduğunu belirtmektedir. Ziraat ve Veteriner Fakültelerinde aynı amaca yönelik hizmet yapmaktadır. Ayrıca bu Fakülteler İlmi bazda araştırma yaptıkları için tarım işletmelerine de yeni tarım tekniklerinin uygulanmasına vesile teşkil ettiğinden ve olaya bu şekilde sıcak bakıldığından, Belediyemizce yapılan Revizyon İmar Planlarında Pafta 22, Ada 317, Parsel 5 sayılı Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü'ne ait gayrimenkul ÜNİVERSİTE alanı olarak planlanmıştır. Yalova'da açılacak üniversite yöremizde tarım ve hayvancılıkla uğraşan halkımıza tarımsal ve hayvansal faaliyetlerinde yardımcı olacağı gibi, ilmi bazda araştırmalarla bu sektörde daha iyi hizmet verileceği aşikardır. 51

Yalova'da üniversite alanı olabilecek nitelikte arazi sınırlı olduğundan, planlanan alan daha uygun görülmüştür. Bu alanda yapılaşma mümkün olduğu kadar toplam arazinin % 3 ve 5 gibi çok az kısmını kapsayacaktır. Uludağ Üniversitesi ve Ortadoğu Teknik Üniversitesi'nde olduğu gibi diğer alanlarda yeşil korunacak ve ağaçlandırılacaktır. Bu itibarla doğu yakamızdaki Atatürk Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü ile beraber değerlendirildiğinde kentimizin akciğer görevini üstlenen bu yoğun yeşil alan korunmuş ve geliştirilmiş olacaktır. Türkiye'de özelleştirmenin gündemde olduğu bu dönemde hayvansal ve bitkisel üretimin geliştirilmesinin devlet tarafından değil de özel sektör ve üniversiteler tarafından yapılması daha rantabl olacağı gibi üniversitemize j döner sermaye yolu ile büyük parasal destek sağlanacak, bu sayede üniversitemiz devletimize yük olmayacaktır. f. Arboretum Yalova'mız doğal güzellikleriyle ve süs bitkileri yetiştiriciliği ile Marmara Bölgesi'nde önemli bir ayrıcalığa sahiptir. Bu ayrıcalığı daha da pekiştirmek üzere mülkiyeti daha önce Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü'ne ait seksen bin metrekarelik gayrimenkul toplu konut alanı olarak kamulaştırılarak Belediyemiz adına tescili yapılmış, halkımızın isteği doğrultusunda yaptığımız Revizyon İmar Plan çalışmalarımıza ARBORETUM alanı olarak planlanmıştır. Bu konuda başta Sayın Hayrettin KARACA'nın yardımlarıyla çok yakın zamanda alt yapısı ile birlikte ülkemizin nadide canlı ağaç müzelerinden biri olacaktır. j Arboretum'un, Marmara Denizi ile bütünleşmesini sağlamak ve dünyaca ünlü Arboretum oluşturabilmek için Fatih Caddesi ve Gazipaşa Caddesi arasında Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü'ne ait gayrimenkulde Arboretum olarak planlanmıştır. İlgili gayrimenkulun Belediyemiz adına devri için çalışmalarımız devam etmektedir. Yalova Kongre Merkezi Arboretum'un güneyinde toplam inşaat alanı 8.621 m2 olarak ve Arboretum ile bütünlük sağlayan Yalova Kongre Merkezi İnşaatına 1997 yılı sonu itibari ile başlanacaktır. Yalova Yat Limanı D.L.H. Genel Müdürlüğü Etüd Proje Baş Mühendisliği'nin raporu aşağıda çıkarılmıştır. / "Yalova İli sahil bandı yerleşim alanı doğuda Atatürk Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü ile batıda TİGEM arazileri arasında kalmaktadır. TİGEM'in hemen batısında idaremiz tarafından 1970'li yıllarda inşaa edilen Samanlı Dere Barınağı yer almaktadır. Barınaktan doğuya doğru Yalovaİstanbul arası deniz yolu ile su taşınmasına ilişkin gemilerin dolum yaptığı günümüzde kullanılmayan dolfen ile küçük tekne barınak yeri ve şehir hatları vapurları ile Deniz Otobüslerinin yolcu taşımalarına hizmet veren iskele Yalova sahilindeki diğer kıyı yapılandır. Bakanlığımızca ihale edilen yat limanı işin yer seçimi bu sahil bandı içerisinde yapılmıştır. Balıkçıların, kullandıkları küçük tekne barınma yerinin konum itibariyle balıkçıların ihtiyaçlanm karşılamadığı gerekçesiyle f balıkçıların Samanlı Dere Barınağına ileride nakli aynı bannağın şehrin günlük gereksinim duyduklan bir takım malzemenin deniz yolu ile yapılacak tahmil tahliye işlerinde kullanılabileceği düşünülmüştür. Yat Limanı Barınağı ise dolgu işleri geçtiğimiz yıllar içersinde yapılan yaklaşık (80x500) metre boyutlarındaki sahanın önünde yer alması uygun görülmüştür. Alınan dolgu sahası Yalova Belediyesi tarafından rekreasyon alanı olarak değerlendirilmiştir. Turistik amaçlı yerleşim birimi olan Yalova'da yapılacak Yat Limanı şehirle bütünleşen bir yapı olacak ve geri saha rekreasyon alanlannda yerleşim sorunu yaratmayacaktır. Yalova Yat Limanı Nihai Ced Raporunda belirtildiği gibi faaliyet bölgesi, Yat Turizmi Yönetmeliği madde 4/d'ye göre "Yat Turizminin geliştirilmesi için ülkemizin bu açıdan taşıdığı turizm potansiyeli" dikkate alınarak Turizmi Teşvik Kanununun 28.maddesinin d fıkrası uyarınca tespit edilen 3. ve 4. öncelikli bölgeler arasında kalmakta olup Akdeniz ve Ege Kıyılarındaki Limanlardan Karadeniz'e ulaşmak veya Marmara civarındaki j 52

tarihi ve turistik yerleri gezmekgörmek ve/veya dinlenmek,teknik, sosyal ve çeşitli ihtiyaçlarını karşılamak isteyen yollar için oldukça uygun bir yerdir. Bu şekilde yöredeki turizme canlılık getirirken, ülke ekonomisine katkıda bulunacaktır. Devlet Hastanesi Yalova'mın nüfusu artmaktadır. İl olan Yalova'mızda maalesef Devlet Hastanesi yeterince hizmet veremediğinden çoğunlukla vatandaşlarımız Bursa ve İstanbul'a sevk edilmektedir. Bu yüzden Maliye Bakanlığı'na ait Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı'na tahsisli Gaziosmanpaşa Mahallesi Pafta 53, Ada 67 Parsel 9 (13.380.68 m2) ve 10 (11.468.02 m 2 ) sayılı gayrimenkuller sağlık tesis alanı olarak planlanmıştır. 1995 yılında Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı'na yapmış olduğumuz sözlü ve yazılı müracaatlarımız sonucunda 9 sayılı gayrimenkul 01.05.1995 tarihinde 10 sayılı gayrimenkul 16.11.1995 tarihinde Devlet Hastanesi yapılmak üzere Sağlık Bakanlığı'na tahsisleri yapılmıştır. Batı Sahil Düzenleme Projesi İlimiz sahil şehri olmasına rağmen "sahil rekreasyonel aktiviteleri az olan kent konumundadır. Kent merkezinin Marmara Denizi kıyısında yeralan Atatürk Araştırma Enstitüsü ile TİGEM arası kıyı bandı mevcut parkları ile yetersiz durumda olması sebebiyle halkımızın plaj, eğlence, dinlenme, spor, çocuk oyun alanları, kültür aktiviteleri gibi rekreaktif ihtiyaçları karşılanamamaktadır. Kamu görevi yapmakla yükümlü bulunan Belediyemiz, halkımızın bu konudaki haklı istek ve baskılardan rahatsızlık duymaktadır. Özellikle yaz aylarında nüfusumuz arttığında bu istek ve baskılar Belediyemizi bu konuda fazla zaman yitirmeden tedbirler almaya zorlamaktadır. İlimiz: 1. Su bitkileri üretim merkezi 2. Eğitim ve öğretim kenti 3. Tatil beldesi 4. Termal Turizm şehri olma özelliklerini ihtiva eden programları uygulamaya başlamıştır. Bunun önemli bir parçası olan batı sahil bandımızda yukarıda açıkladığımız aktiviteleri içinde barındıracak olan 60.000 m2 dolgu alanımız Belediye Meclisimizin 07.11.1995 tarih 159 sayılı kararı doğrultusunda 1/1000 ölçekli uygulamalı imar planına işlenmiştir. Çevre Bakanlığı'nın 19.03.1996 tarih 1792 sayılı yazıları doğrultusunda denizin kirlenmemesi amacıyla kıyıya paralel 500 m kıyıya dik 1120 m'lik mesafe anrojman ile çevrilmesiyle doldurma işlemi yapılacaktır. Ağaçlandırma Çalışmaları Maliye Hazinesine ait Milli Savunma Bakanlığı tahsisli yaklaşık 300 dönüm arazi ağaçlandırılmak üzere Belediyemiz adına tahsisi yapılmak üzeredir. İlk etapta 30 dönüm arazi ağaçlandırılmıştır. 30 dönümlük kısımda da ağaçlandırma çalışmaları kısa bir süre sonra yapılacaktır. 53

YALOVA'DA KÜÇÜK SANAYİ SİTELERİNİN ÖNEMİ VE SORUNLARI Hikmet DUMANTEPE Bugün ülkemizde başta küçük işletmeler olmak üzere esnaf ve sanatkarlar kesimi, oldukça dağınık bir yapıdadır. Her türlü sağlık koşullarından ve çağdaş ticaret anlayışından uzakta mahalle ve sokakların izbe köşelerinde sıkışıp kalmış dükkan ve atölyelerde üretim yapmaya çalışmaktadır. Soruna en etkili çözüm yolu "küçük sanayi j siteleri"dir. f Küçük sanayi siteleri uygulaması ile benzer iş kollarında çalışan işletmeler aynı site içinde toplanmakta, Bölgesel ihtiyaçları hep birlikte daha kolay ve ekonomik olarak karşılanabilmekte, işyerlerine yeni teknolojinin sokulması daha kolay olmaktadır. Küçük Sanayi Siteleri; Bölgesel ihtiyaçların karşılanmasında, bölgesel istihdam olanaklarının artırılıp işsizlik, çarpık kentleşme ve çevre sorunlarına çözüm bulunmasında büyük rol oynamaktadır. Gerek kalkınma düzeyi ve gerekse sosyal ekonomik, coğrafî kültürel ve politik yapılan birbirinden büyük farklılıklar gösteren birçok ülkenin ortak yönlerinden bir tanesi, hem girişimci sayısı hem de üretim ve istihdam j kriterleri açısından bünyelerindeki küçük ve orta boy işletmelerin ekonomilerinde önemli paya sahip olmalarıdır. /. Sanayi sektöründe imalatta bulunan işletmelerin yapısını tahlil edecek olursak, Türkiye'de imalatın hala büyük bir çoğunlukta küçük ve orta tip sanayi işletmelerince gerçekleştirildiği ortaya çıkmaktadır. Küçük sanayi işyerlerinin özellikle istihdam içindeki payı dikkate alındığında büyük bir çırpınış içerisinde ve sıçrama noktasında olduğu görülen bu bakımdan küçük işletme faaliyetlerinin ve mensuplarının daha ciddi esaslar içerisinde incelenmesi ve devlet tarafından koruyucu tedbirler alınması gerekmektedir. Küçük işletmelerde, yüksek randımanlı makinalar ve rasyonel imalat metodları uygulanmadığından, bir yandan maliyetler yüksek olmakta. Diğer yandan kalitede üstün seviyelere ulaşılamamakta ve bu yüzden sanayimizin dış pazarlardaki rekabeti azalmaktadır. Bunlardan başka, kendi milli sanayimizin ürünü. İç piyasamızdaki pazar şartlarına bile yeterli karşılık verememektedir. Bu durumda, dış piyasalara dönük, üstelik düşük maliyetlerle imalata imkan verecek kapasitede işletmeler kurma zorunluğu vardır. Şüphesiz böyle bir davranış içinde, teknolojik gelişme ve değişmenin varlığı gözönünde tutulmalı ve rekabet kabiliyeti olan sanayi kolları büyük bir özenle seçilmelidir. Çünkü günün teknolojik şartlarına göre yeterli finansmana sahip olmayan, yeterli büyüklükte, sıhhi ve düzenli faliyetler gösterecek iş yerleri olmadan kurulan fakat değişmeleri takip edemeyen işletmeler. Büyük kapasiteli olsalar bile kısa sürede piyasadan çekilmek zorunda kalacaklardır. Bu nedenle devletin (merkezi ve mahalli idarelerin) toplumun önemli bir kesimini teşkil eden küçük sanayi, mensuplarının, sanayiye kaynak yaratan, üretime ve istihdama çözüm bulan bir yapı ve işleyiş içinde olması için / gerekli mali ve teknik yardım yapması zaruridir. '/ Ayrıca, toplumda sosyal kaynaşmaların ve işsizliğin çözüm bularak önlenmesinin yollarından biriside küçük sanayinin güçlenmesi ve modernleşmesidir. 1.İSTİHDAM YARATMADA KÜÇÜK SANA Yİ İŞLETMELERİNİN GÖREVİ Küçük Sanayi İşletmeleri, dünya ekonomisinde tahminlerimizin çok üzeride bir önem taşırlar. Bu yüzden çeşitli ülkelerin ve uluslararası kuruluşların bu konuyla ilgili çalışmaları son yıllarda büyük bir artış göstermiştir. Küçük sanayi konularına artan bu ilginin bir çok sebepleri vardır. Bunlar arasmda, 1. Küçük sanayi işletmelerinin ekonomik ve sosyal öneminin daha iyi anlaşılmış olması. İ 2. Büyük ve küçük sanayi işletmelerinin birbirine bağlı olması. 3. Büyük sanayi işletmelerinin çoğunun, bir zamanlar küçük işletme olarak kurulmuş olması. 54

4. Issızlığın her geçen gün büyük boyutlara ulaşması. 5. Bazı sanayi işletmelerinin ekonomiyi etkileyecek kadar büyümeleri ve rekabeti ortadan kaldırmaları ve iş gücüne olan ihtiyacı azaltmak endişeleri. 6. Küçük sanayi işletmelerin her birinin küçük çapta iyi bir okul ve bu okulun talebelerinin fakır aile çocuklarının çırak adı altında kalifiye işçi yetiştirilmeleri şeklinde sıralanabilir. Kalkınmakta olan ülkelerde. Küçük sanayi işletmeleri, büyük ve ileri sanayinin birer sıçrama tahtası ve ayrıca zaman içinde büyük sanayi teşebbüslerinin doğuşu için gerekli uygun ortamın yaratıcısı ve hazırlayıcısı olarak benimsenmiştir. Çünkü çağımızda dev teşebbüslerin yanında, küçük sanayinin yatay ve dikey bir gelişme imkanına sahip bulunduğu kabul edilmektedir. Konuyu bu açıdan değerlendirecek olursak. Küçük ve orta teşebbüslerinin, milli sanayinin gelişmesinde büyük bir rol oynadığını kabul etmemiz ve küçük sanayi işletmelerinin problemleri üzerine zaman geçirmeden eğilmemiz gerekmektedir. Esasen devlet kalkınma plan hedefleri ve stratejisinde; Küçük sanayinin büyük sanayi ile işbirliği içinde ve büyük sanayiyi destekleyicisi bir şekilde çalışması teşvik edilecektir. "Bu maksatla küçük sanayinin karşılaştığı kredi, işyeri temini ve benzeri güçlükler ortadan kaldırılacaktır." "Bu alanda çalışan müteşebbislerin süratle teşkilatlanması sağlanacaktır." Demek suretiyle küçük sanayi problemlerine devletin çözüm getireceği işaret edilmektedir. Sanayide gelişmiş olan ülkelerin en belirgin özelliğini dev sanayi teşebbüsleri ile bu teşebbüslerin altında yer alan yoğun küçük ve orta yapılışa sahip sanayi işletmelerinin çalışma ilişkileri meydana getirmektedir. Şöyle ki; Her türlü araştırma, etüd ve pazarlama imkanlarına sahip olan büyük işletmeler, üretimlerinin özelliği sebebiyle, teknolojik ihtisaslaşmaya sahip olmuş işletmelere tali mukavele ile bir kısım sipariş vermektedirler. Böylece küçük sanayi işletmelerin de çalışanların ihtisaslaşması sağlandığı gibi, üretilen mamulü mümkün olan vasıta ve ucuzlukta piyasaya sunulması da temin edilmiş olmaktadır. 2.KÜÇÜK SANAYİ SİTELERİNDE GÖRÜLEN PROBLEMLER VE SEBEPLERİ Küçük Sanayi İşletmelerinin, üretim pazarlama, finansman, işyeri temini ve iş görenlerle ilgili pek çok problemleri vardır. Bu problemler, işletme içi ve işletme dışı problemler diye iki grupta teknolojideki yem gelişmelerin takibi organizasyon üretim, üretilen malda dünya standartlarına uygun kalite kontrolü, pazarlama, finansman yetersizliği, kaliteli malzeme teminindeki güçlükler, kendilerine danışmanlık yapacak genel kolaylık atölyelerinden yoksun oluşları kalifiye işçi bulunmayışı, hatalı imalat üretimi sonucu heder edilen emek ve malzeme çalıştırdıkları çırakların sosyo ekonomik durumları ve istihdam edilmedeki zorluklar gibi konuları işletme içi problemler olarak karşımıza çıkmaktadır. İşletme Dışı Problemler İse Resmi makamlarla ve başka işletmelerle olan ilişkilerden doğmaktadır. Bir çok kimse küçük sanayi işletmeleri yönetmenin kolay bir iş olduğunu düşünerek biriktirdiği veya kredi yolu ile temin ettiği sermaye ile iş hayatına atılmak için arzu duyar. Bunlar küçük sanayi işletmelerinde yönetim probleminin önemli olmadığını ileri sürerler, maalesef bir kısım bürokraside konuya aynı açıdan bakmakta ve küçük sanayii bu açıdan değerlendirmektedir. 55

Halbuki bu kimseler, bağımsız hir işe sahip olmanın kolay bir iş olmadığını büyük işletmelerde görülen ve karşılaşılan bütün yönetim problemlerinin küçük işletmelerde de olduğunu kısa süre sonra anlar. Esasında, yeni bir iş hayatına atılan kimse. Sadece bir alanda tecrübeye sahiptir. Bu da genellikle imalattır. Bu kimse diğer fonksiyonlar yönünden zayıftır. Küçük sanayici, bütün fonksiyonları üzerinde toplama mecburiyetinde olduğu için yönetim ve karar vermeyle ilgili işlerle uğraşmak fırsatını bulmaz. Bunlar genellikle gerekli eğitim görmemiştir. Çok zaman çevrelerindeki değişiklikleri takip edemezler. Modası geçmiş. Ekonomik olmayan bir çok üretim tekniklerini kullanmaya devam ederler. Endüstriyel üretimdeki payları ve sayıları itibariyle ekonomimizde önemli bir yer tutan küçük ve orta sanayi işletmelerinin, mevcut problemlerinin çözümünde devlet desteğinin en iyi ve geniş bir şekilde sağlanması, bu işletmelerin bir plan çerçevesinde gerçekleştirilmesi. Büyük sanayi kuruluşları ile entegre edilmesi sanayileşmede arzulanan seviyeye ulaşılması ve yeni istihdam alanları yaratılması bakımından büyük önem taşımaktadır. Küçük sanayi işletmelerinin problemlerinin duyurulmasında ve bu problemlerin çözümünde her şeyden önce kuvvetli bir teşkilatlanmaya ihtiyaçları vardır., Küçük sanayicilerin çeşitli problemlerinin çözümü için küçük sanayi geliştirme merkezleri kurulmalı ve bu merkezler vasıtası ile yurt çapında teşkilatlanma, tedarik. Mühendislik hizmetleri, üretim planlaması, pazarlama ve diğer ilgili konularda gerekli yardım, yol gösterme hizmetleri teşkilat tarafından yürütülmelidir. İş yerlerini her mevzuda denetleyen müfettişler ve zabıta iyi yetiştirilmeli, Türkiye'miz gerçeklerini bilmeli, küçük işletmeciye zaman kaybı ve maddi zararlar açılmamalıdır. Yukarıda belirttiğimiz gibi küçük sanayiciler çeşitli problem ve zorluklar çıkaranlar mevcuttur. Konumuzu Yalova ili üzerinde düşündüğümüzde, Yalova ili hala planlı kalkınmayı gerçekleştirememiştir. Planlı, bir büyümenin gerçekleştirilebilmesi için ilk önce nazım planlarının (25 binlik planların plana işlenmesini) A / noktasından B noktasına kadar her yerin planlaması yapılmalıdır. t Bu planlama içinde organize sanayi bölgesinin yeri, küçük ve orta ölçekli sanayi sitesinin yeri, tarım alanlarının ve turizm yöreleri tespit edilerek planlama gerçekleştirilmelidir. İkibinli yıllara geldiğimiz bu günlerde hala Yalova nüfusunun kaç binlerde duracağının tesbitleri yapılamamıştır. Bu tesbitler yapılmasına derhal başlanmalıdır. Küçük sanayi sitelerine sadece kalkınmada öncelikli yörelerde kredi verildiğinden ilimizdeki sanayi siteleri 1015 yılda zor tamamlanabilmektedir. Bu nedenle şehrin sokaklarında hemen hemen her sokakta küçük esnafa (Gayri sıhhi müesseselere) rastlamak mümkündür. i t. Kalkınmış devletlere baktığımızda ilk önce planlamanın geldiğini görürüz. Planlama ile alt yapı paralel gittiğinden o şehirlerde bizim yaşadığımız hiçbir sorun yaşanmaz. Konumuzun can damarının planlama olduğunu vurgulayarak, saygılarımı sunarım. 56

ŞEHİR ISITMACILIĞINDA DOĞALGAZIN KULLANIMI Mehmet ÖZATA Ak Enerji A.Ş. Doğalgazın TÜRKİYE'ye gelmesi ilk önce anlaşılamamış, kullanıcıların ilgisini çekmemiştir. Daha sonra ne olduğu anlaşılır anlaşılmaz büyük bir kargaşa yaşanmıştır. Bu kargaşanın ana nedeni doğal gaz ile ilgili belirli politikaların oluşturulmamış olmasıdır. Devlet toplumun önüne geçerek kendiliğinden doğal gazı ülkemize getirmiş ve tanıtma gayreti içine girmiştir. O dönemde hiç bilinmeyen ve uluslararası ilişkilerin öne çıktığı, büyük yatırımlar gerektiren bir konuda devlet öncülük yapmış ve tüm sorumluluğu BOTAŞ Boru Hatları İle Petrol Taşıma A.Ş. adındaki bir devlet kuruluşuna tekelci bir yaklaşımla bırakmıştır. O gün kaçınılmaz olan bu uygulama daha sonraları değiştirilmesi gerekirken değiştirilmediği için bir sorun haline dönüşmüştür. Özelleştirmenin kabul gördüğü bir dönemde doğal gazın BOTAŞ'in tekelinde kalması gelişmeyi engellemiştir. Sonuçta bütün TÜRKİYE'mizin kısıtlı bir bölgesinde, kısıtlı miktarda doğalgaz vardır. Doğalgazı kullananın da, kullanmayanında sıkıntıda olduğu bir dönem başlamıştır. Bu yanlıştan bir an önce dönülmeli, doğal gazdaki tekel uygulamasına son verilerek özel sermayenin doğal gaz temini, nakli, ticareti konusunda serbest bırakılması gerekmektedir. Devlet çok takdir edilecek bir şekilde başlattığı bir projeyi uygulayamaz duruma girmiştir. Bunun sonucu olarak da; Gaz Türkiye geneline dağıtılamamıştır. Dağıtılan bölgede yeterli gaz temin edilememiştir. Kullanımda verimliliğe önem verilmemiştir. Kullanımda öncelikleri iyi tesbit edilememiştir. Peki ne yapalım? "Ne oldu ise oldu" deyip boş mu verelim, yoksa yanlışın neresinden dönülürse kardır deyip, bu konunun düzeltilmesi için gayret mi gösterelim? TÜRKİYE, çoktan "Bana ne" devrini kapatmış, sorunların tartışıldığı konuşulduğu bir ülke olmuştur. Bizde yapıcı bir şekilde çözüme katkıda bulunabilmek için uğraş vermeliyiz. Enerji ülkemizin en ciddi sorunudur. Enerji yoksa, kalkınma da yoktur, yatırım yoktur, istihdam yoktur, vergi yoktur, milli gelir yoktur, üretim yoktur, ihracat yoktur. TÜRKİYE enerji politikasında hata yapma lüksüne sahip değildir. Ülkemiz pek çok konuda savaş vermektedir. Hukukta, milli eğitimde, sanayide sporda, sanatta ve pek çok konuda savaşan ülkemiz enerji konusunda da savaşmalıdır. Hem de tüm bireyleri ile savaşmalıdır. Çünkü bu konuda uğrayacağımız yenilgi diğer konularda da yenilgiye uğramamıza neden olur. Halbuki bu konu hiç bir zaman bu açıdan gündeme getirilmedi. Hepimiz enerji kullanımında savurganız. Yapılan yanlış uygulamalara tepki vermiyoruz. Şehirlerde doğal gazı evlere kadar taşıyıp kullanmakta bu yanlışlardan biridir. TÜRKİYE bu yanlışı seçmiştir ve uygulamaya devam etmeye çaba göstermektedir. Doğal gazı satan ülke yazın az, kışın çok doğal gaz satmamaktadır. Boru hattı ile gelen doğal gaz yaz, kış aynı miktarda gelmektedir ve anlaşmalar gereği sözleşmedeki doğal gaz miktarını çekemez isek çok büyük cezalar ödenmektedir. 57

Bunu sembolik olarak aşağıdaki grafikle anlatabiliriz. SATIN.AİİNAN DOĞADGAZ KULLANILAN DOĞALGAZ YAZ KIŞ Halbuki doğrusu nedir, yaz kış aynı miktan kullanmaktır. SA73N ALİNAN KUÎ1LANILAN GAZ MİKTARI 58 t

O halde doğal gazı nasıl kullanmalıyız ki yazkış arasında farklılıklar oluşmasın.? e,swt 8 Ç b i r k0 f? ^ u y a *** enerjisine geçmek istiyorum. Biliyorsunuz elektrik enerjisi sıkıntisı çekmeye başlamıştır. Bu yıl 4.000.000.000 Kvvh gelecek vıl 10 000 000 nnn Kwh açık vardır. 2020 yılına kadar 22.000 MW olan üretimimizin 112 OOO w I!, ^ 1UUÜUüü 00 )ir meyil larda bu tüketim daha da artacaktır. Enerji ile ilgili çözüm bekleyen önemli konuları aşağıdaki gibi sıralayabiliriz. 1. Türkiye^yi elektrik enerjisiz bırakmayacak miktarda santrallann devreye alınması,?' İTf! 3^^ t^ n a m m a yetecek miktarda doğalgazın ülkemize ekonomik olarak getirilmesi ve da&ıtılması 3. Türkiye'deki doğal gaz kullanımındaki yazkış farkının kaldırılması SPanaaesı ve dağıtilması. Şimdi tekrar şehirlerimizin doğalgaz ile ısıtılması konusuna dönersek; hiç şüphesiz ki, bu uygulamanın gaz tüketiminde önemli ölçüde yazkış tüketim farkı yaratacağı için iyi olduğu söylenemez. W 13 " 1311111 S* 2 Çünkü; Yazkış arasında doğal gaz tüketim farklılığı getirerek gaz alım sözleşmelerinde ülkemizi zorlamaktadır Gazın evlere üetimınde kullanılacak çok özel doğal gaz boru ve malzemesinin yurt dışından getirilmesi ve önemli ölçüde dövizimizin yurt dışına gitmesine sebep olmaktadır. Sokaklarımızı, evlerimizin bodrum katlarını adeta bir cephanelik haline çevirerek, yaşam riskini artırmaktadır. O halde doğal gazın evlere dağıtılmasından vazgeçilmelidir. Bunun yerine ısıtılması düşünülen yörenin yakınına bir elektrik enerjisi üretim santralı kurulmalı ve bu santraldan bir taraftan elektrik üretilirken diğer yandan yörenin sıcak su ihtiyacı yaz ve kış aylarında sağlanabilmelidir. uretuıncen, oıger Bunun şematik olarak açıklanması aşağıdaki gibidir. KAZAN GAZ TÜRBİNİ o r O BUHAR TÜRBİNİ ISITILACAK YÖRE 59

Santrallarda buhar türbini çıkışındaki düşük basınçlı buhar soğutma kulesi ve condenser aracılığı ile sıcak suya dönüştürülüp, kazana geri gönderilmektedir. Bu arada Ambarlı'da olduğu gibi deniz, Yatağan'da olduğu gibi hava ısıtılmamaktadır. Bir başka deyişle ithal ettiğimiz doğal gazdan üretilen enerji Ambarlı'da denize, bir başka santralda havaya atılmaktadır. Halbuki ülkemiz deniz veya havaya para atacak kadar zengin değildir. Kaldı ki hiç bir zengin ülke de bunu yapmamaktadır. Bunun yerine buhar türbininden çıkan düşük basınçlı buhardan sıcak su elde edilebilir, bu sıcak suyu şehirlerin kullanımına verebiliriz. Kış aylarında şehirler bu sıcak suyu ısıtmada, mutfak ve banyolarında, yaz aylarında ise sadece mutfak ve banyolarında kullanabilirler. Evlerde 24 saat sıcak su olur. Yerleşim bölgelerinin yakınında hem o bölgenin ihtiyacı olan sıcak suyu, hem de elektrik üreten santralların kullanılmasının faydaları şunlardır. 1. Enerji denize ve havaya atılmadığı için enerji maliyetleri, sonucunda enerji satış fiyatı düşecektir. 2. Döviz ödeyerek dışarıdan getirdiğimiz doğal gazın denize veya havaya atılmayıp halkın kullanımına sunulması doğal gazdan daha çok kesimin yararlanmasını sağlayacaktır. 3. Türkiye'nin yazkış doğal gaz tüketimi dengelenecek, daha planlı satınalmalar yapılabilecek, kış nedeni ile gaz sıkıntısı yaşanmayacaktır. 4. Evlerimizin altında her an patlamaya hazır cephanelik olmayacaktır. 5. Kapıcılarımıza emanet ettiğimiz doğal gazın yakılması, üretim tesisindeki tek bir noktada daha ehil kişilerce yapılacak, bu da muhtemel riskleri ortadan kaldıracaktır. 6. Sıcak su dağılımında tamamen TÜRK firmaları tarafından üretilen malzeme kullanılacağı için hem dövizimizin dışarı kaçması engellenecek, hem de bu sektöre hizmet veren imalat sanayimiz hareketlenecektir. 7. Şehirler ısıtılarken aynı zamanda elektrikte üretilerek ülkemizin elektrik sıkıntısının giderilmesine önemli katkılar sağlanacaktır. O halde ne yapmalıyız? İstanbul'da, Ankara'da, Bursa'da, Eskişehir'de yaşanan hataları en azından YALOVA için tekrarlamamalıyız. YALOVA'nın ısıtılmasını kurulacak bir elektrik üretim santralından elde edilecek sıcak su ile yapmalıyız. YALOVA'nın çevreye zarar vermeden, cephanelik yaratmadan, ekonomik ısıtılması TÜRKİYE'mizdeki diğer yörelere de öncü olacaktır. 60

Mustafa YILMAZ AKSA A.Ş. SANAYİDE YÜKSEK TEKNOLOJİ KULLANIMI 1. SANAYİDE ARGE POLİTİKALARI İletişim ve bilgi teknolojilerindeki gelişmelerle gittikçe küçülen ve küreselleşen dünyamızda teknolojik gelişmeler paralelinde oluşan Bilgi toplumu. Sanayi toplumu Tarım toplumu evresinde kalmış toplumlar arasında değişik ve çetin bir rekabet ortamı doğmuştur. Bu farklı ve zorlu rekabet ortamında ayakta kalabilmek için teknolojik yenilikler ve onun temelinde yer alan ARGE çalışmalar çok büyük önem kazanmıştır. Mal üretiminden > hizmet üretimine İletişimden» savunmaya Eğitimden»sağlığa her alanda hayatımıza giren teknolojinin gerek ülke boyutunda (makro yaklaşım) gerekse şirket(ler) boyutunda yönetilmesi gerekmektedir (mikro yaklaşım). Sanayide Teknoloji Yönetimi'nin bir sonucu olarak "Sanayide Teknoloji Kullanımı" etkinliği doğar. Kullanılan teknolojinin gelişmişliğinin bir ölçütü olarak konu ile ilgili sınırlandırılmış alanda kullanılan bilgi ve tekniklerin en yenisi en çağdaş olanına yüksek teknoloji diyoruz. Biz burada Teknoloji Yönetimi'nin mikro boyutu üzerinde daha çok duracağız. Tabii ki zaman zaman tartışmalar içinde makro yaklaşımlara (ülke boyutunda) gönderimler yapacağız. Makro yaklaşımda teknoloji yönetimini; Teknolojik tahmin Teknolojik planlama Teknolojik risk analizleri ARGE yönetimi Teknolojik yeniliklerin yönetimi Teknolojik Rekabet Stratejileri Teknolojik Transferi Mühendislerin, Bilim Adamlarının Araştırmalarının Yönetimi Teknoloji ve Organizasyonel Değişimler gibi konular şeklinde alt başlıklara ayrılabilir. Bu başlıklardan hepsinde sınırları sanayide Teknoloji Kullanımı'nı içerecek şekilde daraltabiliriz. Her konuda olduğu gibi Teknoloji Yönetimi'nde de "Temel İlkeler" ve "Çalışma Prensipleri" vardır. Sanayide "Yüksek Teknoloji"nin ilkeleri: 1. Bilim ve teknolojide ilerlemeden insanın özlemlerini gerçekleşemez, tam mutluluğu sağlayamaz. 2. Yüksek teknoloji kullananlar insanın, doğanın tüm çevrenin doğal koruyucusudurlar. Çağdaş Bilimsel Yüksek Teknoloji ile Çalışmak İçin Gerekli Koşullar 1. Kendine özgü yuvalan olmalıdır. 2. Kendine özgü çalışma imkanları ve çalışma kolaylıkları olmalıdır. Bu ilkeler ve gerekli koşullar "Bilgi Toplumu"nun işletme tiplerinin "Teknoparklar" olacağını göstermektedir. TEKNOPARKLAR Teknoloji yönetimini makro yaklaşımda ele aldığımızda hükümetlere düşen ulusal teknoloji politikalarını üretmek, alt politika ve stratejilere esaslar, ilkeler tespit etmek, onlara yön vermektedir. 61

Bu anlamda ülkenin; ekonomik ihtiyaçlarını, sosyal ihtiyaçlarını karşılayacak bir yapı oluşturmak söz konusu olduğunda faaliyetlerini yürütmek ve ARGE faaliyetleri sonunda teknoloji üretmek için belli koşulların yerine gelmesi gerekmektedir. Koşullar neler olabilir? Altyapı hazırlanmalıdır. Nedir altyapı? İlk ihtiyaç teknolojisinin yuvaları, yuvalardan da ilk ihtiyaç kuluçka yuvası macro ekonomik göstergeler ve ulusal politikalar doğrultusunda seçilen ana teknolojiler için teknoparklar kurulmalıdır. Nedir bu teknopark? Elinde, kafasında ekonomik değer taşıyan bir beceri, bir ürün bulunan fakat bu hususu yaşama geçiremeyen girişimcilere, her türlü teknik, mali ve bürokratik imkanların en verimli şekilde ve en düşük maliyetle sunulduğu kapalı ve açık imkanlardır. Teknopark kurucuları, ortakları kimlerdir? i Üniversiteler, TÜBİTAK, meslek grupları, sanayi odaları, KOSGEB, Belediyeler, Özel Sektör, kamu sektörü, l > ; kurucularından ve ortaklarından olabilir. Teknoparklardan kimler yararlanır? Yeni ürün veya teknoloji geliştirmek isteyen kişiler veya firmalar teknoparklardan yararlanır. Teknopark nasıl çalışır? Hizmetler. Ucuz kiralı mekan Büro makinalan Muhasebe desteği Mevzuat desteği Projenin sanayie uygulanmasında destek j Pazar araştırma desteği f: Laboratuar desteği Atölye desteği Gelirler. Hizmetler için belli bir ücret alınabilir. Ortaya çıkan ticari değere sahip ürün veya patent alarak olunabilir. Dünyadan Örnekler: Ülke Teknoloji Geliştirme Merkezi Sayısı (1996 Yılı) ABD 150'den fazla Almanya 77 Fransa 70 İngiltere 55 Japonya 46 İtalya 20 İspanya 14 Bulgaristan 12 İsveç 10 Finlandiya 7 Avusturya 7 Norveç 6 Yunanistan 5 Hollanda 5 Danimarka 4 Portekiz 4 Belçika 3 İsviçre 3 62