BARİATRİK CERRAHİ İLE BESLENME KOMPLİKASYONLARI ARASINDAKİ İLİŞKİ Bariatrik cerrahi ameliyatı sonrasında önerilen beslenme kriterlerine uyulmadığında beslenme yetersizliği ile karşılaşalabilir. Vitamin-mineral suplementleri ve besin değeri yüksek besinler, ameliyat sonrası hem kişinin sağlığı açısından hem de başarılı kilo kaybı için oldukça önemlidir. Bariatrik cerrahi hastaları, ameliyattan sonraki süreçte proteinden zengin diyet uygular, hekiminin önerdiği vitaminmineral suplementlerini kullanır ve rutin tetkiklerini yaptırırsa olası beslenme komplikasyonları ile karşılaşma riskini en aza indirmiş olur. Opreasyon sonrası kişiler, başlangıçta kendilerine önerilen yaşam tarzı değişikliklerini hayatlarına dahil etmek de zorlansalar da; bunu başardıkları takdir de neredeyse tüm sağlık problemlerinin temelinde yatan obeziteyi ortadan kaldırmış olacaklardır. Öneriler ile sağlık için minimum risk, kilo vermede maximum başarı kaçınılmazdır! Ameliyat Sonrası Beslenme Komplikasyonlarını Önlemede Altın Kurallar 1- Vitamin-Mineral Suplementlerini Hergün Düzenli Olarak Kullanın! Hekimin önerdiği besin destekleri önerilen dozda ve düzenli olarak kullanılmalıdır. Unutmayınız ki sadece kilo verme döneminde değil, başarılı kilo kaybı sonrasında da olası sağlık problemlerini önlemek ve enerjik olabilmek için bu
destek ürünler yaşamınız boyunca size eşlik edebilirler. 1. Rutin Check-up Yaptırın! Beslenme yetersizliği genellikle kısa sürede kolayca fark edilebilmektedir. Fakat önemsenmemiş yada tedavi edilmemiş beslenme yetersizlikleri ciddi komplikasyonlara ve kalıcı hasarlara neden olabilir. Düzenli olarak randevularınıza (doktor, diyetisyen, psikolog gibi) gitmeli ve rutin tetkiklerinizi yaptırmalısınız. 2. Sağlıklı Diyetinizi Sürdürünüz! Ameliyat sonrası en önemli besin öğesi proteinlerdir. Öncelik her zaman proteinler olmalı, günlük en az 60 gr protein aldığınızdan emin olunuz. Mevsimine uygun sebze ve meyveler, kontrollü olmak koşulu ile tam tahıllı ürünler de günlük beslenmenizde yer almalıdır. 3. Sinyal ve Semptomların Farkında Olun! Eğer kendinizde fark ettiğiniz bir değişiklik/semptom olduğunda mutlaka hekiminizin yorumunu alınız. 4. Sizi Destekleyenler ile Aktif Kal! Sizi anlayabildiğini düşündüğünüz ve sizi destekleyen kişilerle iletişimde kalın. Motivasyonunuz ameliyat sonraki sürecinizde sandığınızdan daha önemli. Düzenli vitamin ve mineral suplementi kullanmak, protein ağırlıklı beslenmek ve rutin check-up yaptırmak, bariatrik cerrahi sonrasında sağlıklı ve fit bir yaşamın temel anahtarlarını oluşturmaktadır. * Bu makale wlshelp.com Kerri Seidler den kaynak alınarak hazırlanmıştır. Uzm. Bariatrik Dyt. Nazlı Acar
Gastrik Bypass Ameliyatının Beslenme ile İlgili Geç Dönem Komplikasyonları Gastrik Bypass ameliyatı ile birlikte, beslenme ile ilgili olarak en çok oluşan problemler: Vitamin B12 eksikliği Demir eksikliği Kalsiyum eksikliği Tiamin (Vitamin B1) eksikliği Vitamin B12 kırmızı kan hücrelerinin (alyuvarlar) olgunlaşması için önemli olan bir vitamindir. Ayrıca sinir fonksiyonu ve DNA sentezinde de önemli etkileri vardır. En yaygın vitamin B12 kaynakları et, yumurta, karaciğer ve süt ürünleridir. Alınan vitamin B12 normal olarak, midede üretilerek daha sonra barsaklara geçen ve ince barsağın bitiminde tercihli olarak emilen intrensik faktöre bağlanır. Yetersiz vitamin B12 en çok anemiye (kansızlığa) neden olur. Ancak güçsüzlük, kararsızlık, hezeyan ve konfüzyon gibi nörolojik değişiklikler de oluşabilir. Gastric Bypass ameliyatından sonra gıdalar, midenin intrensik faktörü yapan kısmından geçmezler, sonuç olarak vitamin B12 nin emilimi, normal anatomideki kadar etkili olmaz. Neyse ki vitamin B12 eksikliği semptomlarının gelişmesi aylar ya da yıllar alır. Vücudumuzda, eksik oluşmadan önce yaklaşık 6 ay sürecek kadar yeterli B12 depolanmaktadır. Vitamin B12 eksikliğiniz oluşursa, ağızdan alınan vitamin B12 ile eksikliği gidermeniz gerekebilir, ancak bazı hastalarda bunu başarılı bir şekilde tedavi etmek için aylık iğne olmak gerekmektedir.
Demir eksikliği de anemiye yol açmaktadır. Temel bileşen olan alyuvarları üretmek için vücudun çok miktarda demire gereksinimi vardır. Diyetimizdeki başlıca demir kaynakları; sığır eti, böbrek, karaciğer, fasulye ve bezelyedir. Demir başlıca ince barsağın ilk bölümünde (duodenum) emilmektedir. Gastric Bypass dan sonra gıdalar duodenumdan geçmeyeceklerinden, barsağın geri kalanından yetersiz emilim olabilecektir. Demir yetmezliği anemisi birkaç ay boyunca yavaş yavaş gelişmekte olup, hastaların çoğunda ağızdan alınan takviyelerle kolayca giderilebilmektedir. Önleyici demir takviyesi dikkatli bir şekilde yapılmalıdır, çünkü fazla demir alımından kaynaklanan çeşitli tıbbi problemler (siroz, diyabet, cilt pigmentasyonu) gelişebilir. Kalsiyum temel bir eş-etken olup, vücudumuzdaki çoğu fonksiyon için gerekli olmaktadır. Kemik ve dişlerin güçlenmesi için kalsiyum gerekir. Kanın pıhtılaşması kalsiyuma bağlıdır. Ayrıca kaslarımızın kasılabilmesi ya da kalbimizin çarpabilmesi, kalsiyum olmaksızın mümkün olmazdı. Neyseki diyetlerimizde bol miktarda kalsiyum mevcuttur. Süt ürünleri, et, balık, yumurta, tahıl ürünleri, meyve ve sebzelerde bulunur. Ne yazık ki gastric bypass hastası için ameliyat öncesinde olduğu kadar kolay emilmezler. Emilimin başlıca kaynağı oniki parmak barsağındadır (duodenum). Tıpkı demir emiliminde olduğu gibi gastric bypass dan sonraki anatomi, sindirim sisteminin bu kısmında yeterli kalsiyum emilimini sağlamaz. Bununla birlikte ince barcağın kalan kısmı kalsiyumun emiliminde oldukça etkili olduğundan, genellikle önlenmesi kolay bir problemdir. Akılda tutulması gereken başlıca şey hangi tür kalsiyuma gereksiniminiz olduğudur. Gastric Bypass ın bir sonucu olarak kalan küçük mide de artık asit bulunmamaktadır. Kalsiyum karbonatın, parçalanıp kolay emilebilmesi için asit gereklidir. Diğer taraftan Kalsiyum sitrat ise mide asidinin yardımı olmaksızın kolaylıkla emilmektedir. Bu nedenle ameliyatınızdan sonra kalsiyum sitrat ürünlerinin kullanılması tavsiye edilmektedir.
Vitamin B1 (Tiamin) eksikliği genel olarak devamlı kusmadığınız sürece problem oluşturmaz. Vitamin B1 eksikliği semptomları nörolojik çeşitlilikte olup, dudakların ve parmak uçlarının uyuşması ve karıncalanmasını içerir. Ciddi olabilir ve alkoliklerdeki Wernicke-Korsakoff sendromu denilen, konfüzyon, hafıza kaybı ve yürürken dengesizliğe neden olan bir merkezi sinir sistemi hastalığını taklit edebilir. Aynı zamanda vücudun bir tarafının güçsüzlük ve uyuşmasına yol açan inmeyi de taklit edebilir. Yeterince erken tedavi edilmez ise kalıcı ve tamamen güçten düşürücü olabilir. Neyse ki bu durum nadir olup, genellikle ağızdan B vitamini (B1) alınmasına yanıt vermektedir. Bu yetmezliklerin tümü de ihmal edildiklerinde ciddi olabilmektedir. Neyse ki aynı zamanda uygun vitamin takviyeleri ile kolayca önlenebilmekte ve tedavi edilebilmektedir. Bu, yaşamınızın geri kalanında Obezite Cerrahınızı görmeye devam etmeniz için önemli birçok nedenden bir tanesidir. Doç. Dr. Halil Coşkun