ESTELA V. WELLDON Londra da Portman Clinic te 30 y ld r uzman psikiyatrist olarak çal flmaktad r. University Collage London daki Forensic

Benzer belgeler
PETER SINGER Peter Singer 1946 da Avustralya da do du. Felsefe e itimini Melbourne ve Oxford Üniversitelerinde tamamlad. Oxford da ve ABD deki

KAY REDFIELD JAMISON Kay Redfield Jamison, Johns Hopkins Üniversitesi T p Fakültesi nde psikiyatri profesörü ve skoçya daki St. Andrews Üniversitesi

DAVID B. RESNIK David B. Resnik, 1990 da Kuzey Carolina Üniversitesi nde felsefe doktoras n, 2003 y l nda Concord Üniversitesi nde hukuk doktoras n

ROBIN HAHNEL Robin Hahnel, yirmi y l aflk n bir süredir Washington daki Amerikan Üniversitesi nde siyasal iktisat dersleri veriyor.

CHRIS JENKS Brunel Üniversitesi nde Sosyoloji Profesörü olan Chris Jenks ayn kurumda Rektör Yard mc l görevindedir. Daha önceki kitaplar,

JAN ASSMANN 1938 do umlu Münih, Heidelberg, Paris ve Göttingen de M s roloji, Klasik Arkeoloji ve Eski Yunanca e itimi ald te doktoras n yapt (

SUSAN NEIMAN Atlanta, Georgia da do du y l nda doktora derecesini ald Harvard Üniversitesi nde felsefe okudu ler süresince Berlin deki

Ian Craib, 1994 ISBN

JOHAN HUIZINGA ( ) Johan Huizinga Hollanda n n en büyük tarihçilerinden biridir. Groningen ve Leipzig Üniversitelerindeki güçlü bir ö renimin

ALASDAIR MACINTYRE 1929 y l nda skoçya da (Glasgow) do du. E itimini büyük ölçüde ngiltere de yapan MacIntyre yüksek lisans ve doktoras na Manchester

JOEL BAKAN 1959 da Michigan, Lansing de do an Joel Bakan, dünya çap nda hakl bir üne sahip bir hukukçudur. Simon Fraser Üniversitesi, Oxford

PHILIP GOODCHILD Philip Goodchild, Lancaster University de Chaos and Eternity: Gilles Deleuze and the Question of Philosophy [ Kaos ve Sonsuzluk:

FRANK FUREDI ngiltere nin Kent flehrindeki Canterbury Üniversitesi nin sosyoloji bölümünde ö retim üyesidir. Frank Furedi, özellikle risk, toplumsal

AMARTYA SEN 1933 do umlu Hintli bilim adam, 1953 y l nda Kalküta daki Presidency College da bafllad lisans e itimine Cambridge de Trinity College da

JACQUES DERRIDA [ ] Cezayir in El-Biar kasabas nda do mufl, on dokuz yafl nda, Althusser, Foucault gibi dönemin belli bafll ayd nlar n

ALICE K. TURNER Y llard r editörlük yap yor. New York da yafl yor. Yazar, History of Hell (1995) [Cehennemin Tarihi] adl inceleme eserinin yan s ra,

ZYGMUNT BAUMAN 1920 de Polonya da do an Bauman s ras yla faflizmi, sosyalizmi ve kapitalizmi elefltirel bir mesafeyi koruyarak yaflam fl ve hiçbir

PETER WAGNER Akademik kariyerini bir süre Berlin de Wissenschaftszentrum Berlin für Sozialforschung da yürüten Wagner, 1996 senesinden beri ngiltere

JEAN BAUDRILLARD Ça m z n önde gelen entelektüel figürlerinden, Frans z felsefeci ve toplumbilimci, postmodern yönelimleriyle dikkat çeken toplum ve

ANKARA ÜNİVERSİTESİ PSİKİYATRİK KRİZ UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ

Judith Butler ISBN

Hiçbir zaman Ara s ra Her zaman

MURAT YÜKSEL. FEM N ST HUKUK KURAMI VE FEM N ST DÜfiÜNCE TEOR LER

3. SALON PARALEL OTURUM XII SORULAR VE CEVAPLAR

Yrd. Doç. Dr. Olcay Bige AŞKUN. İşletme Yönetimi Öğretim ve Eğitiminde Örnek Olaylar ile Yazınsal Kurguları

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

Ders 3: SORUN ANAL Z. Sorun analizi nedir? Sorun analizinin yöntemi. Sorun analizinin ana ad mlar. Sorun A ac

Mesle imizin ve hukuk devletinin teminat olan genç avukatlara arma and r. stanbul Barosu SEM Yürütme Kurulu

ISBN SERT F KA NO.: 10704

NTERNET ÇA I D NAM KLER

Yaşam Dönemleri ve Gelişim Görevleri Havighurst'un çeşitli yaşam dönemleri için belirlediği gelişim görevleri

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.11 De erlemelerin Gözden Geçirilmesi

DR. NA L YILMAZ. Kastamonulular Örne i

Bu yaz girifle gereksinmiyor. Do rudan, kan tlayaca m z

JULIA KRISTEVA 1941 y l nda Bulgaristan da do du. Sofya Üniversitesi nde dilbilim ö renimi gördü. Gazeteci olarak çal flt ve 1966 y l nda doktoras n

GÖRÜfiLER ÇOCUK ATATÜRK

Ak ld fl AMA Öngörülebilir

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

TÜRK YE DE A LE Ç fi DDET Ülke Çap nda Kriminolojik-Viktimolojik Alan Araflt rmas ve De erlendirmeler

RICHARD SENNETT 1943 te Chicago da doğdu te Chicago Üniversitesi nden mezun oldu da Harvard Üniversitesi nde doktorasını verdi.

ANTONIO NEGRI 1933 y l nda talya n n Padua kentinde do du. Yirmi üç yafl nda, Alman tarihselcili i üzerine haz rlad teziyle felsefe diplomas ald.

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

BYazan: SEMA ERDO AN. ABD ve Avrupa Standartlar nda Fact-Jacie Akreditasyon Belgesi. Baflkent Üniversitesi nden Bir lk Daha

Yay n No : 1610 Hukuk Dizisi : Bas - Ekim 2005

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Kocaeli Üniversitesi ktisadi ve dari Bilimler Fakültesi Ö retim Üyesi. 4. Bas

T bbi Makale Yaz m Kurallar

Prof. Dr. Neslihan OKAKIN

Prof. Dr. Mehmet Haberal, Uluslararas Bilimsel Çal flma S n rlar n Geniflletiyor

TÜRK DÜNYASI TRANSPLANTASYON DERNE

Araştırma Notu 15/177

GENEL HUKUK B LG S (Hukuka Gir ifl)

performansi_olcmek 8/25/10 4:36 PM Page 1 Performans Ölçmek

I Derleyen: Yrd. Doç. Dr. GÜLBU EROL MEDYA ÜZER NE ÇALIfiMALAR

Öğrencilerimiz TED Kayseri Kolejinde Ulusal Sorunları ve Çözümleri Tartıştılar

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

Cep Yönderi Dizisi. Cep Yönderi Dizisi yöneticilerin ifl yaflam nda her gün karfl laflt klar

Beynimizi Nas l De ifltiriyor? Çeviri: DEN Z BENER

Harun Hakan BAfi FUTBOL LE LG L MEVZUAT

Matematikte sonsuz bir s fatt r, bir ad de ildir. Nas l sonlu bir s fatsa, matematikte kullan lan sonsuz da bir s fatt r. Sonsuz, sonlunun karfl t d

Zihinden fllem Yapal m, Yuvarlayal m, Tahmin Edelim

Parti Program ve Tüzüklerin Feminist Perspektiften Değerlendirilmesi i

Kan tl yoruz: Dersim de Zehirli Gaz Kullan lmad

Genel Yay n S ra No: /20. Yay na Haz rlayan: Av. Celal Ülgen / Av. Coflkun Ongun

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl.

SOSYAL S GORTALAR VE GENEL SA LIK S GORTASI KANUNLARI VE GERÇEKLER SEMPOZYUMU

Aile flirketleri, kararlar nda daha subjektif

6 MADDE VE ÖZELL KLER

Psikolojiye Giriş. Gözden geçirme oturumları. Evrim ve Akılcılık Ders 10. Pazartesi, 26/02, Salı, 27/02,

ELAZIĞ - TUNCELİ ZİYARETİ

Amerika Birleflik Devletleri nde dikkatimi ilk çeken her fleyin

Baflkanl n, Merkez : Türkiye Bilimsel ve Teknik Araflt rma Kurumu Baflkanl na ba l Marmara Araflt rma Merkezi ni (MAM),

4/A (SSK) S GORTALILARININ YAfiLILIK AYLI INA HAK KAZANMA KOfiULLARI

Girifl Marmara Üniversitesi Eczac l k Fakültesi Farmakoepidemiyoloji Araflt rma Birimi (MEFEB) Ecz. Neslihan Güleno lu

JOHN DEWEY DEN ATATÜRK E Ö RENC ANDI VE YURTTAfiLIK

Kurbanlar & Failler. Kurban-Fail Bölünmesinin Psikodinamiği. Istanbul, 6 Nisan (c) Prof. Dr.

FİKİR MÜLKİYETİ HUKUKU

Genel Yay n S ra No: /14 Cep Kitapl : XLV. Yay na Haz rlayan Av. Celal Ülgen - Av. Coflkun Ongun. Kapak Can Eren

Yrd.Doç.Dr. Mustafa Ya ml / Yrd.Doç.Dr. Feyzi Akar. Alternatif Ak m Devreleri & Problem Çözümleri

Yay n No : 2351 letiflim Dizisi : Bask Aral k 2010 STANBUL

YETİŞKİNLER DİN EĞİTİMİ Akdeniz Müftülüğü

İşletme Gelişimi Atölye Soruları

Bu dedi im yaln zca 0,9 say s için de il, 0 la 1 aras ndaki herhangi bir say için geçerlidir:

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir.

MESLEK MENSUPLARI AÇISINDAN TÜRK YE DENET M STANDARTLARININ DE ERLEND R LMES

Arama Motoru Optimizasyonu Eğitimi

1/3 Nerde ya da Kaos a Girifl

Yeniflemeyen Zarlar B:

Lima Bildirgesi AKADEM K ÖZGÜRLÜK VE YÜKSEK Ö RET M KURUMLARININ ÖZERKL

Bir Çal flan fle Almak

Proje Yönetiminde Toplumsal Cinsiyet. Türkiye- EuropeAid/126747/D/SV/TR_Alina Maric, Hifab 1

Sermaye Piyasas nda Uluslararas De erleme Standartlar Hakk nda Tebli (Seri :VIII, No:45)

EKONOMİ POLİTİKALARI GENEL BAŞKAN YARDIMCILIĞI Şubat 2014, No: 85

T ürk Gelir Vergisi Sisteminde, menkul sermaye iratlar n n ve özellikle de

Özet Metin Ekonomik Büyümenin Anlaşılması: Makro Düzeyde, Sektör Düzeyinde ve Firma Düzeyinde Bir Bakış Açısı

SİİRT ÜNİVERSİTESİ UZAKTAN EĞİTİM UYGULAMA VE ARAŞTIRMA MERKEZİ YÖNETMELİĞİ BİRİNCİ BÖLÜM. Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar. Amaç

MUSTAFA KEMAL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ELEMANLARININ YURTİÇİ VE YURTDIŞI GÖREVLENDİRME YÖNERGESİ

Yay n No : 1891 letiflim Dizisi : Bask Ocak 2008 STANBUL ISBN

İklim Değişikliği ile Mücadelede Medya Üstüne Düşeni Yapıyor mu?

Transkript:

ESTELA V. WELLDON Londra da Portman Clinic te 30 y ld r uzman psikiyatrist olarak çal flmaktad r. University Collage London daki Forensic Psychotherapeutic Studies te çeflitli görevler yürütmekte ve dersler vermektedir. International Association for Forensic Psychotherapy nin kurucusu ve eski baflkan d r ve yak nlarda bu kuruluflun ömür boyu onursal baflkan seçilmifltir. Ayr ca alan ndaki çeflitli kurulufllarda görevler almaktad r. Ceza ve aile hukuku üzerine mahkemelerde uzman olarak görüfllerine baflvurulmaktad r. Annelik psikolojisi ve sosyolojisi üzerine yazd Anne: Melek mi, Yosma m?-anneli in deallefltirilmesi ve Alçalt lmas adl kitab yla say s z ödül kazanm fl, kitap birçok dile çevrilmifltir. Bir klasik yap t haline gelerek bütün dünyada üniversitelerin ders programlar na al nm flt r. Estela Welldon The Practical Guide to Forensic Psychotherapy nin birinci editörüdür. Toplumsal ve cinsel sapmalar ve grup analizlerinde uzman olan yazar, bu konularda birçok makale yazm flt r. Yine bu alanda birçok derginin de yaz kurulunda görev almaktad r. Estela Welldon dünyan n birçok yerinde çok say da kurumun kadrosunda yönetici ve hoca olarak yer almakta, çeflitli konferans ve toplant lar örgütlemektedir. Ayr ca, film senaryolar ve televizyon programlar nda dan flmanl k da yapmaktad r.

Ayr nt : 338 nceleme dizisi: 173 Anne: Melek mi, Yosma m? Anneli in deallefltirilmesi ve Alçalt lmas Estela V. Welldon ngilizceden çevirenler Semra Kunt Akbafl & Can Kurultay Kitab n özgün ad Mother, Madonna, Whore The Idealization and Denigration of Motherhood The Guilford Press/1992 bas m ndan çevrilmifltir. 1988 Estela V. Welldon & The Guilford Press Bu çevirinin Türkçe yay m haklar Ayr nt Yay nlar na aittir. Kapak illüstrasyonu Sevinç Altan Kapak düzeni Arslan Kahraman Düzelti Sait K z l rmak Bask ve cilt Mart Matbaac l k Sanatlar Ltd. fiti. (0 212) 212 03 39 (pbx) Birinci bas m 2001 Bask adedi 2000 ISBN 975-539-345-5 AYRINTI YAYINLARI Hobyar Mah. Cemal Nadir Sok. No: 3 Ca alo lu - stanbul Tel.: (0 212) 512 15 00 Faks: (0 212) 512 15 11 www.ayrintiyayinlari.com.tr & info@ayrintiyayinlari.com.tr

Estela V. Welldon Anne: Melek mi, Yosma m? Anneli in deallefltirilmesi ve Alçalt lmas

N C E L E M E D Z S fienl KL TOPLUM/I. Illich Ë YEfi L POL T KA/J. Porritt Ë MARKS, FREUD VE GÜNLÜK HAYATIN ELEfiT R S /B. Brown Ë KA- DINLIK ARZULARI/R. Coward Ë FREUD DAN LACAN A PS KANAL Z/S. M. Tura Ë NASIL SOSYAL ZM? HANG YEfi L? N Ç N T NSELL K?/R. Bahro Ë ANTROPOLOJ K AÇIDAN fi DDET/Der: D. Riches Ë ELEfiT REL A LE KURAMI/M. Poster Ë K B N E DO RU/R. Williams Ë DEMOKRAS ARAYIfiINDA KENT/K. Bumin Ë YARIN/R. Havemann Ë DEVLETE KARfiI TOPLUM/P. Clastres Ë RUSYA DA SOVYETLER (1905-1921)/O. Anweiler Ë BOLfiEV KLER VE fiç DENET M /M. Brinton Ë EDEB YAT KU- RAMI/T. Eagleton Ë K FARKLI S YASET/L. Köker Ë ÖZGÜR E T M/J. Spring Ë EZ LENLER N PEDAGOJ S /P. Freire Ë SA- NAY SONRASI ÜTOPYALAR/B. Frankel Ë fikencey DURDURUN!/T. Akçam Ë ZORUNLU E T ME HAYIR!/C. Baker Ë SES- S Z YI INLARIN GÖLGES NDE YA DA TOPLUMSALIN SONU/J. Baudrillard Ë ÖZGÜR B R TOPLUMDA B L M/P. Feyerabend Ë VAHfi SAVAfiÇININ MUTSUZLU U/P. Clastres Ë CEHENNEME ÖVGÜ/G. Vassaf Ë GÖSTER TOPLUMU VE YORUMLAR/G. Debord Ë A IR ÇEK M/L. Segal Ë C NSEL fi DDET/A. Godenzi Ë ALTERNAT F TEKNOLOJ /D. Dickson Ë ATEfi VE GÜNEfi/I. Murdoch Ë OTOR TE/R. Sennett Ë TOTAL TAR ZM/S. Tormey Ë SLAM IN B L NÇALTINDA KADIN/F. Ayt Sabbah Ë MEDYA VE DEMOKRAS /J. Keane Ë ÇOCUK HAKLARI/Der: B. Franklin Ë ÇÖKÜfiTEN SONRA/Der: R. Blackburn Ë DÜNYANIN BATI- LILAfiMASI/S. Latouche Ë TÜRK YE N N BATILILAfiTIRILMASI/C. Aktar Ë SINIRLARI YIKMAK/M. Mellor Ë KAP TAL ZM, SOS- YAL ZM, EKOLOJ /A. Gorz Ë AVRUPAMERKEZC L K/S. Amin Ë AHLÂK VE MODERNL K/R. Poole Ë GÜNDEL K HAYAT KILA- VUZU/S. Willis Ë S V L TOPLUM VE DEVLET/Der: J. Keane Ë TELEV ZYON: ÖLDÜREN E LENCE/N. Postman Ë MODERNL - N SONUÇLARI/A. Giddens Ë DAHA AZ DEVLET DAHA ÇOK TOPLUM/R. Cantzen Ë GELECE E BAKMAK/M. Albert - R. Hahnel Ë MEDYA, DEVLET VE ULUS/P. Schlesinger Ë MAHREM YET N DÖNÜfiÜMÜ/A. Giddens Ë TAR H VE T N/J. Kovel Ë ÖZ- GÜRLÜ ÜN EKOLOJ S /M. Bookchin Ë DEMOKRAS VE S V L TOPLUM/J. Keane Ë fiu HA N KALPLER M Z/R. Coward Ë AK- LA VEDA/P. Feyerabend Ë BEY N FAL fiebekes /A. Mattelart Ë KT SAD AKLIN ELEfiT R S /A. Gorz Ë MODERNL N SI- KINTILARI/C. Taylor Ë GÜÇLÜ DEMOKRAS /B. Barber Ë ÇEK RGE/B. Suits Ë KÖTÜLÜ ÜN fieffafli I/J. Baudrillard Ë ENTELEKTÜEL/E. Said Ë TUHAF HAVA/A.Ross Ë YEN ZAMANLAR/S. Hall-M. Jacques Ë TAHAKKÜM VE D REN fi SANAT- LARI/J.C. Scott Ë SA LI IN GASPI/I. Illich Ë SEVG N N B LGEL /A. Finkielkraut Ë K ML K VE FARKLILIK/W. Connolly Ë ANT POL T K ÇA DA POL T KA/G. Mulgan Ë YEN B R SOL ÜZER NE TARTIfiMALAR/H. Wainwright Ë DEMOKRAS VE KAP - TAL ZM/S. Bowles-H. Gintis Ë OLUMSALLIK, RON VE DAYANIfiMA/R. Rorty Ë OTOMOB L N EKOLOJ S /P. Freund-G. Martin Ë ÖPÜfiME, GIDIKLANMA VE SIKILMA ÜZER NE/A. Phillips Ë MKÂNSIZIN POL T KASI/J.M. Besnier Ë GENÇLER Ç N HA- YAT B LG S EL K TABI/R. Vaneigem Ë CENNET N D B /G. Vassaf Ë EKOLOJ K B R TOPLUMA DO RU/M. Bookchin Ë DE- OLOJ /T. Eagleton Ë DÜZEN VE KALKINMA KISKACINDA TÜRK YE/A. nsel Ë AMER KA/J. Baudrillard Ë POSTMODERN ZM VE TÜKET M KÜLTÜRÜ/M. Featherstone Ë ERKEK AKIL/G. Lloyd Ë BARBARLIK/M. Henry Ë KAMUSAL NSANIN ÇÖKÜfiÜ/R. Sennett Ë POPÜLER KÜLTÜRLER/D. Rowe Ë BELLE N Y T REN TOPLUM/R.Jacoby Ë GÜLME/H. Bergson Ë ÖLÜME KARfiI HAYAT/N. O. Brown Ë S V L TAATS ZL K/Der.: Y. Coflar Ë AHLÂK ÜZER NE TARTIfiMALAR/J. Nuttall Ë TÜKET M TOP- LUMU/J. Baudrillard Ë EDEB YAT VE KÖTÜLÜK/G. Bataille Ë ÖLÜMCÜL HASTALIK UMUTSUZLUK/S. Kierkegaard Ë ORTAK B R fieyler OLMAYANLARIN ORTAKLI I/A. Lingis Ë VAK T ÖLDÜRMEK/P. Feyerabend Ë VATAN AfiKI/M. Viroli Ë K ML K MEKÂNLARI/D. Morley-K. Robins Ë DOSTLUK ÜZER NE/S. Lynch Ë K fi SEL L fik LER/H. LaFollette Ë KADINLAR NEDEN YAZDIKLARI HER MEKTUBU GÖNDERMEZLER?/D. Leader Ë DOKUNMA/G. Josipovici Ë T RAF ED LEMEYEN CEMAAT/M. Blanchot Ë FLÖRT ÜZER NE/A. Phillips Ë FELSEFEY YAfiAMAK/R. Billington Ë POL T K KAMERA/M. Ryan-D. Kellner Ë CUMHUR YETÇ L K/P. Pettit Ë POSTMODERN TEOR /S. Best-D. Kellner Ë MARKS ZM VE AHLÂK/S. Lukes Ë VAHfiET KAV- RAMAK/J.P. Reemtsma Ë SOSYOLOJ K DÜfiÜNMEK/Z. Bauman Ë POSTMODERN ET K/Z. Bauman Ë TOPLUMSAL C NS - YET VE KT DAR/R.W. Connell Ë ÇOKKÜLTÜRLÜ YURTTAfiLIK/W. Kymlicka Ë KARfiIDEVR M VE SYAN/H. Marcuse Ë KU- SURSUZ C NAYET/J. Baudrillard Ë TOPLUMUN McDONALDLAfiTIRILMASI/G. Ritzer Ë KUSURSUZ N H L ST/K.A. Pearson Ë HOfiGÖRÜ ÜZER NE/M. Walzer Ë 21. YÜZYIL ANARfi ZM /Der.: J. Purkis & J. Bowen Ë MARX IN ÖZGÜRLÜK ET /G. G. Brenkert Ë MEDYA VE GAZETEC L KTE ET K SORUNLAR/Der.: A. Belsey & R. Chadwick Ë HAYATIN DE ER /J. Harris Ë POST- MODERN ZM N YANILSAMALARI/T. Eagleton Ë DÜNYAYI DE fit RMEK ÜZER NE/M. Löwy Ë ÖKÜZÜN A SI/B. Sanders Ë TAHAYYÜL GÜCÜNÜ YEN DEN DÜfiÜNMEK/Der.: G. Robinson & J. Rundell Ë TUTKULU SOSYOLOJ /A. Game & A. Netcalfe Ë EDEPS ZL K, ANARfi VE GERÇEKL K/G. Sartwell Ë KENTS Z KENTLEfiME/M. Bookchin Ë YÖNTEME KARfiI/P. Feyerabend Ë HAK KAT OYUNLARI/J. Forrester Ë TOPLUMLAR NASIL ANIMSAR?/P. Connerton Ë ÖLME HAKKI/S. nceo lu Ë ANARfi Z- M N BUGÜNÜ/Der.: Hans-Jürgen Degen Ë MELANKOL KADINDIR/D. Binkert Ë S YAH AN LAR I-II/J. Baudrillard Ë MODER- N ZM, EVRENSELL K VE B REY/fi. Benhabib Ë KÜLTÜREL EMPERYAL ZM/J. Tomlinson Ë GÖZÜN V CDANI/R. Sennett Ë KÜ- RESELLEfiME/Z. Bauman Ë ET E G R fi/a. Pieper Ë DUYGUÖTES TOPLUM/S. Mestroviç Ë EDEB YAT OLARAK HAYAT/A. Nehamas Ë MAJ/K. Robins Ë MEKÂNLARI TÜKETMEK/J. Urry Ë YAfiAMA SANATI/G. Sartwell Ë ARZU ÇA I/J. Kovel Ë KOLONYAL ZM POSTKOLONYAL ZM/A. Loomba Ë KREfiTEK YABAN /A. Phillips Ë ZAMAN ÜZER NE/N. Elias Ë TAR H N YAPISÖKÜMÜ/A. Munslow Ë FREUD SAVAfiLARI/J. Forrester Ë ÖTEYE ADIM/M. Blanchot Ë POSTYAPISALCI ANARfi ZM N S YASET FELSEFES /T. May Ë ATE ZM/R. Le Poidevin ËAfiK L fik LER /O.F. Kernberg Ë POSTMODERNL K VE HOfiNUT- SUZLUKLARI/Z. Bauman Ë ÖLÜMLÜLÜK, ÖLÜMSÜZLÜK VE D ER HAYAT STRATEJ LER /Z. Bauman Ë TOPLUM VE B L NÇ- DIfiI/K. Leledakis Ë BÜYÜSÜ BOZULMUfi DÜNYAYI BÜYÜLEMEK/G. Ritzer Ë KAHKAHANIN ZAFER /B. Sanders ËEDEB YATIN YARATILIfiI/F. Dupont Ë PARÇALANMIfi HAYAT/Z. Bauman Ë KÜLTÜREL BELLEK/J. Assmann Ë MARKS ZM VE D L FELSEFES /V. N. Voloflinov Ë MARX IN HAYALETLER /J. Derrida Ë ERDEM PEfi NDE/A.MacIntyre Ë DEVLET N YEN DEN ÜRET M /J. Stevens Ë ÇA DAfi SOSYAL B L MLER FELSEFES /B. Fay Ë KARNAVALDAN ROMANA/M. Bakhtin Ë P YASA/J. O Neill Ë ANNE: MELEK M, YOSMA MI?/E.V. Welldon Ë KUTSAL NSAN/G. Amgamben Ë B L NÇALTINDA DEVLET/R. Lourau H A Z I R L A N A N K T A P L A R ARMA ANIN MANTI I/Der.: A. Schrift Ë YAfiAMA FELSEFES /A. Nehamas Ë POSTMODERN EDEB YAT KURAMI/N. Lucy Ë FOUCAULT NUN ÖZGÜRLÜK SERÜVEN /J.W. Bernauer Ë NIETZSCHE: B R AHLÂK KARfiITININ ET /P. Berkowitz Ë GENEL ET K/A. Heller Ë

çindekiler Önsöz................................................ 9 Girifl................................................ 11 I. KADINLARDA C NSEL SAPKINLIK....................... 33 II. C NSELL K VE KADIN BEDEN.......................... 33 III. RAHM N GÜCÜ........................................ 56 IV. B R SAPKINLIK OLARAK ANNEL K...................... 77 V. ENSEST YAPAN ANNELER: Çocu un bir baflkas n n yerine konmas.................... 99 VI. B R FAH fie OLARAK S MGESEL ANNE: Bu kimin denetimi?................................... 121

VII. KAME ANNEL K ENSEST KURBANI FAH fieler: Bundan kim sorumlu?................................. 145 Sonsöz............................................. 171 Kaynakça........................................... 175 Dizin.............................................. 176

Arkadafllar ma ve meslektafllar ma çok fley borçluyum, ama bunlar hastalar ma borçlu olduklar mla karfl laflt r lamaz. Bu kitab, teflekkürlerimle hastalar ma ad yorum ve kitab n onlarla ayn ac dolu s - k nt lar çekenlere ya da çekebilecek olanlara yard m etmesini umuyorum.

TEfiEKKÜR Her yazar, tek ebeveynli bir ailedir ve elbette ben de çocu umdan sorumlu tek kifliyim. Ama bu çocu un pek çok amcas, teyzesi, büyükannesi ve büyükbabas var. Bu akrabalardan baz lar bana yard mc olmak için çok çaba harcad lar, baz lar ise fark nda olmadan bana yard m ettiler. Kimileri sürecin gebelik dönemine katk da bulundu; kimileri geliflimini destekledi; kimileri de ona kendi bafl ma sa layamayaca m ak c l ve inceli i kazand rd. Baz insanlar ise, projeyi çok katmanl gelifliminin her aflamas nda etkiledi: Bana olan güveni ve önemli içgörüleriyle Dr. Earl Hopper, tüm proje boyunca deste ini benden esirgemedi, Gregario Kohon da yine sürecin tamam na zeki ve yap c yorumlar yla katk da bulundu. E er kitab n bir bafllang c oldu u söylenebilirse, bu, Portman Klini i Müdürü Dr. Mervin Glasser in 1978 y l nda klinikte kad n sapk nl klar na iliflkin ilk seminerlerin sorumlulu unu bana verme karar olmufltur. Portman da kad n sapk nl klar ve suçlarla iliflkili sorunlar n tan s ve tedavisi konular nda edindi im deneyimler, bana erkek hastalar n say ca kad nlardan ne kadar çok oldu unu gösterdi ve düflünmeye bafllamam sa lad. Sonuçta ortaya ç kan fikirler, Portman Klini inde meslektafllar mla yapt m say s z tart flmaya konu oldu. Ayd nlat c yorumlar için hepsine tek tek teflekkür ederim. Bu fikirler geniflledi ve annelik ve cinsel sapk nl k konusunda bir konuflma biçimini ald. Bu konuflmay, aralar nda Luisa Alvarez de Toledo, Pamela Ashurst, Fern Cramer-Azima, Maria Dufau-Catt, Florencio Escardo, Zaida Hall, Lousie Kaplan, Moises Lemlij, Adam Limentani, Terry Lear, Norman Morris, Marisa Pastorino, Jonathan Pedder, Malcolm Pines, Bart de Smit, Frank Tait, Patrick Woodcock ve Monica Zureti nin bulundu u pek çok meslektafl m, büyük bir anlay flla okudu. Dr. Janine Puget e, yorumlar ve deste i için özel olarak teflekkür etmek istiyorum. Kansas, Topeka da geliflimimi etkileyen mesleki e itimimin büyük bölümünü ald m Menninger Vakf, 1985 de beni sözünü etti im konuflmay yapmak üzere ça rd ve bu ça r, konuyla ilgili anlay fl m bir ad m daha ileri götürdü. Zengin yorumlar ve konuyla ilgili yeni literatüre ulaflmam sa lad klar için Dr. Roman Ganzarain e, Dr. Bonnie Buchele ye ve Dr. Larry Kennedy ye çok teflekkür ederim. Beni, daha farkl, ama ayn ölçüde güçlü biçimde etkileyen baflka insanlardan da söz etmek istiyorum. Bu meslekle ilgisi olmayan baz kad n arkadafllar m n kendi kendime yaratt m ya da baflkalar n n neden oldu u ak l kar fl kl klar içinde, bu denli tutkulu bir projeyi sürdürmemde önemli etkileri oldu. Bu arkadafllar, özellikle de Helena Kennedy ve Georgia Brown, bulgular mla ilgilendiklerini canl bir biçimde görmemi ister böyle bir niyetleri olsun isterse olmas n sa lad lar, onlara büyük flükran borçluyum. Düflünceleri ve yaflant lar, dilimleri ya da bölümleri kesin olarak tan mlanm fl, iyi kabarm fl bir keke dönüfltürmeye çal flt m bu araflt rma sürecinin son devrelerine bir katk da, Sally Belfrage den geldi. Sally, bir kitab n nas l oluflturulaca n ve modern dünyada kad n olman n nas l bir fley oldu unu biliyor. Gerçekler, sunumu, biçemi ve sav vurgulamal d r ve umar m vurguluyordur da. Margaret Walker ve Tavistock Klini i kütüphanesindeki ekibi, bana çok zaman ay rd lar ve ben de onlar n engin deneyimlerinden, mizah duygular ndan ve sonsuz sab rlar ndan çok yararland m. Y llar içinde, Portman daki büro çal flanlar, özellikle Judy Wilkins gibi pek çok kifli do ru ve kesin bilgiler edinmeme yard mc oldu. Pek ço u, hedefimin ne oldu- unu, henüz ben bile bilmezken biliyordu. Bu k sa yaz da sözünü etmeyi unuttu um tan nm fl ya da tan nmam fl kifliler olabilir. Onlardan özür diliyorum ve son olarak, bu kitaptaki malzemenin pek çok kifliye ait oldu unu söylüyorum. 8

Önsöz Erkekler sapk nd r; kad nlar nevrotik: Bu psikososyal gerçe i ilk sorgulayanlardan biri, kendi alan nda belki de ilki, Estela Welldon d r. Welldon, cinsel sapk nl k alan nda uzmanlaflm fl bir psikiyatr olarak çal flan ve feminist hareketle mesleki ve kiflisel ba lant lar olan bir kifli; bu sayede de bu ayr m n belli bir erkek ideolojisinden ç kt n görmeye bafllad. Kad nlar sapk n olarak görülemezdi, çünkü sapk nl k modeli erkekti. Kad n sapk nl n n bu bak flla yads nmas, say s z kad na kaale bile al nmayan ac lar yaflat rken, çocuklar n da olas bir tehlikeyle karfl karfl ya b rakt. Welldon, Anne: Melek mi, Yosma m? kitab nda, kad n fizyolojisinin, sapk nl a tamamen farkl bir örüntü verdi i sav n aç kl yor. Hem erkek hem de kad n sapk nl n n kayna nda, bozuk bir 9

ana/çocuk iliflkisi olabilir; ancak daha sonra yetiflkinde ortaya ç kan sapk nl n amaçlar, erkekte ve kad nda farkl l k gösterir. Hem erkek hem de kad n, kendisini taciz eden, göz ard eden ya da yoksun b rakan anneye sald r r; ama kad n, bu annenin kendi kad n bedeninde içsellefltirdi i ya da kendi anneli inde buldu u biçimine sald r r. Nefret etti i fleyle özdeflleflir; ve o nefret edilen fley nas l ki annesinin uzant s olan kad nda varoluyorsa, kad n n benli inin uzant s olan bebekte de varolur. Sonuç olarak, kad n n tipik sapk nl klar, kendi kendine zarar vermeyi ya da çocuk tacizini içerir. Welldon, sapk n kad n anlamak için onun annesine ve anneannesine iliflkin bir fleyler bilmemiz gerekti ini öne sürer. Annelikteki sapk nl k, bir dizi tacizin ya da bebeklikte kronik olarak ihmal edilmenin son ürünüdür. Anneli in ço almas, sapk n anneli in de ço almas d r. Yetiflkin kad n, bebeklikteki korkusunu ya da güçsüzlü ünü zalimce bir egemenli e dönüfltürecektir ve bu egemenlik hükmünü daha zay f olan üzerinde sürdürecek, fahiflenin müflterisine ya da annenin çocu una karfl gösterdi i fliddet veya nefret biçimini alacakt r. Welldon un perspektifine göre art k hiç kimse anneli i ideallefltirme ya da alçaltma kolayl na kaçmas n; toplumsal politikalar ve psikolojik anlay fl, insan olman n zorlu unun merkezindeki nokta olan anneli in yerli yerini almas n sa lamaya çal flmal d r: Bunun sonuçlar iyi olabilece i kadar kötü de olabilir. Anneli in her iki taraf nda da flanslar eflit a rl ktad r: Annelik, mucize ve umutsuzluk, kendili indenlik ve a r bir çal flma alan d r. Welldon, bu önemli tezinin dayand temelde büyük bir duyarl l kla hareket eder. Gösterdi i anlay fl n, flefkatin temelinde duygusall k de il çaba vard r; ve bu, ister sapk n, ister normal, ister nevrotik olsun, bir baflka insan anlamak için gereken o yo un çabad r. Unutulmamal d r ki, anneli i hiç sorgulamadan ideallefltiren yaln zca erkekler de il, aralar nda köktenci feministlerin de bulundu u kad nlard r ayn zamanda. Kad na ve erke e iliflkin büyüleyici bir tez, verimli bir bak fl aç s sunan Anne: Melek mi, Yosma m? ayn zamanda bir cesaret örne idir. Juliet Mitchell Londra, Eylül 1991 10

Girifl Bu kitap ilk kez 1988 de ngiltere de yay mland. Yay mland tarihte çok ilgi toplad ve tart flma yaratt, çünkü kad n psikopatolojisinin daha önce göz ard edilmifl ya da tan konmam fl yönlerine dikkat çekiyordu. Kitaba ilk tepkiler flaflk nl k ve inanmazl k oldu. Bir kez daha suçun kad nlara yüklendi i yönünde varsay mlarda bulunuldu ve kitap, feminist kitapç larda hemen kara listeye al nd. Bu ilk tepki, kitap okunduktan ve iletisi anlafl ld ktan sonra h zla de iflti. Bir anneden talep edilenleri karfl layamad n hissetti i için zor durumda olan ya da s k nt yaflayan kimi kad nlar, gereken uzman yard m n alamam fllard, çünkü anneler böyle fleyler yapmaz d : Bu, anneli in afl r ideallefltirilmesine bir örnektir. Neyse ki durum giderek düzeliyor. 11

Kimi annelerin sorunlar na iliflkin modas geçmifl varsay mlarda ilk çatlak, 1960 larda, doktorlar n bebeklerini h rpalayan annelerin hiç de az olmad gerçe ini en sonunda fark etmek zorunda kalmas yla aç ld. Bu fark edifl, kad nlar n bafl na dert olan çok çeflitli sapk nl klar gösteren ve bu sapk nl klar n bafl nda hatal anneli in geliyor olmas n n nedenlerini çözümleyen klinik bulgular m n mesleki aç dan ciddi biçimde dikkate al nmas na zemin haz rlad. Elbette herkes, erkek cinsel sapk nl klar n n d fla yans malar n anl yordu, fakat ayn eylemler kad nlarda gözlenmedi i için, penisi olmayan kad nlar n sapk nl klar olamayaca varsay l yordu. Bu, kad nlar n sorunlar n n yads nmas na bir baflka örnekti, çünkü erkek için iyi olan n kad n için de iyi oldu u düflünülüyordu. Çal flmam, kad nlar n yaln zca sapk n olabilece ini de il, bu sapk nl klar bütün bedeniyle ifade edebilece ini de gösterdi. Kad nlar n, intikam almak ya da cinsel kayg dan kurtulmak için kendine zarar verme yolunu seçmesi hiç de az rastlanan bir durum de ildir. fltahs zl k, afl - r yeme ve kendi kendini yaralama gibi birincil olarak kad nlarla özdefllefltirilen hastal klar da s kl kla erkek sapk nl klar n n eflde erleri olarak görülebilir. Kitap, bas nda olumlu karfl land. Örne in, ülkenin önde gelen gazetecilerinden biri, yap t, 1988 Y l n Kitab ödülüne aday gösterdi. Kitaba yönelik yap c elefltiriler aras ndan seçti im, New Statesman and Society dergisinin Aral k 1988 say s nda yay mlanan parçaya dikkat çekmek istiyorum... Tacize u rayan bir çocu un, ilerde çocuk tacizcisi olma e ilimi gösterdi i flimdi kabul ediliyor olsa da, görünen o ki uzmanlar bile bunun bütün an flt rmalar n betimlemekten kaç n yor. Kad nlar hakk nda farkl (feminist olsun feminizm karfl t olsun) kuramlar, kad nlar kurban olarak fliddetin suçlular de il, nesneleri olarak kabul etme noktas nda birlefliyor ve kurbanlaflt r lmay önlemekten çok uzak olan kurban olma durumunun, kurbanlaflt r lmay gerektirebilece ini göz ard ediyor. May s 1990 tarihli British Medical Journal n Çocuklara Cinsel Tacizde Bulunan Kad nlar bafll kl baflmakalesi, kitab n ele ald bafll ca noktalar n, Yerleflik Düzen in hakim anlay fl içinde kabul gördü- ünü ortaya koymufltur. 12

Kitaptaki fikirler, ngiltere de k sa sürede kabul gördü ve ABD de de bir ölçüde benimsendi. Ne var ki Amerika da kitab n çok az say da nüshas dolafl ma ç kt. Bu nedenle Guilford Publications n kitab n Amerika bask s n yapma önerisini hoflnutlukla karfl lad m. Belki bu sayede kitab n daha genifl bir çevreye yay lmas olanakl olur. Bunu umuyorum, çünkü ilk baflta beni bu kitab yazmaya iten nedenler, hâlâ geçerlili ini koruyor. Sapk nl klar olan kad nlar n anlafl lmas ve onlara karfl tutumlar konusunda geliflme sa lanmas için daha yap lacak çok fley var. Umuyorum ki bu kitap, kendi ad na konuflacakt r. çindeki hatalar n sorumlulu u bana aittir. Bu çal flma, kesinlikle bu konuda söylenecek son söz de ildir; zaten gücü de son de il, ilk söz olmas ndan geliyor. Ama bütün görüfllerin öncüleri vard r ve ben de bana pek çok fley ö reten insanlara teflekkür ediyorum. Bilim çevresine teflekkürlerimi kitab n içinde belirttim. Bu Girifl bölümünde de sözlü ve yaz l yorumlar yla içgörülerime katk da bulunan çok say da insana teflekkürlerimi sunuyorum; ve bu kategoride herkesten çok hastalar m n yer ald n belirtmek istiyorum. Estela V. Welldon Londra, Eylül 1991 13

I Kad nlarda cinsel sapk nl k nsan rk n n tuhafl klar üzerine çok kafa yoran bir adam n uzun zaman önce söyledi i bir sözü an ms yorum. Her iki cinsin kayda geçmifl tüm zamanlar boyunca birbirine bakm fl olmas na karfl n hâlâ birbirini anlamaktan âciz görünmesini dikkate de er buluyordu. Her bir cinsin, kendi cinsinden beklentilerini di erine yans tma e iliminin, k smen do ru olan bu ac iddiay hakl ç kar p ç karmad - n merak ediyorum do rusu. Ders vermenin ve kitap yazman n erkeklerin ayr cal olageldi i bir dünyada, kad nlar n içinde bulundu u kötü duruma iliflkin anlay fl m z n yoksul kalmas n n nedeni böylece k smen ayd nlanm fl oluyor. Baz yanl fl varsay mlarda bulunulmufl, bunlar erkekler kadar kad nlar taraf ndan da hemen kabul edilmifltir. Ancak söz konusu varsay mlar n kökenleri farkl olabilir. 14

Psikanaliz, bilinçd fl na ve eylemlerimizin ard ndaki güdülere ulaflma olana n verdi bize. Böylece, karfl cinsi anlama yetimizin daha artt na ve karfl l kl bir benlik bilgisine daha yak n oldu umuza iyimserlikle inand k. Ama ne yaz k ki bunun zamans z bir varsay m oldu u ortaya ç kt ; bu ayd nlanma aray fl hâlâ geliflme aflamas ndad r. Bu paha biçilmez keflfin yarat c s olan Freud, bir dâhiydi elbet, ama gene de iki cinsin cinsel içgüdü geliflimindeki karmafl kl klara iliflkin tam bir anlay fl aktaramad. Normal cinsel içgüdü gelifliminin temeline erkek modeline dayanan Ödip kompleksini koydu. Freud a göre, bu kompleks penis devresinde üç ile befl yafllar aras nda ortaya ç kar. kili bir iste e dayan r: lk olarak karfl cinsten ebeveyne duyulan arzu ve ikinci olarak da erkek çocu un annesine sahip olmas n n yolunu açan ayn cinsten olan ebeveynin ölümünü isteme. Çocuk, babas n n bu öldürücü isteklere misilleme yapmas ndan korkar: Had m edilmek, ona, kaç n lmaz sonuç gibi görünür. Had m edilme kayg lar ndan kurtulman n doyurucu tek yolu, ensest nesnesinden vazgeçmektir; böylece Ödip kompleksi sona erer ve çocuk erken geliflme dönemine girer. Bu, hem normal cinsellikle iliflkili olarak hem de normal cinselli in sapk n yans malar n anlamak için pek çok uygulamac taraf ndan kullan lan geleneksel bir kuramd r. Kuram n bafll ca iki odak noktas vard r: lk olarak, cinsel organ fallustur; ikinci olarak da çocuk üçlü bir iliflkinin içindedir bu iliflki içinde önce annesini fethetmeye çal fl r, ama sonunda ebeveyn biriminin d fl nda bir yeri kabul etmek zorunda kal r. Kuram önce erkek çocu un cinsel içgüdü geliflimine uygulanm fl, ama bir süre sonra k z çocu ununkine de aktar lm flt r. K zlarda penis k skançl n n ortaya at lmas yla erkeklerdekine koflut bir durum yarat lm flt r. K z çocuk, had m edilme kompleksinin yönetti i Ödip kompleksine girer. Cinsel nesnesini anne de il baba olarak de ifltirmekle kalmaz, annesinin ona vermedi i penise duydu u iste i de babas ndan bir bebek do urma iste iyle de ifltirir. Böylece penisle bebek aras nda simgesel bir eflde erlik yarat lm flt r. Freud un kendisi de kad n cinselli inin bir muamma oldu u- 15

nu düflünüyordu. Kad n cinselli i konusunda ayd nlat lmay, kad n meslektafllar ndan bekliyordu; çünkü onlar n ebeveynleriyle aktar m süreci boyunca uygun ikame anne olma üstünlü üne sahip olduklar na inan yordu. Bu bafll bafl na tuhaf bir istekti, çünkü Schafer in belirtti i gibi:... O [Freud], aktar m sürecinde psikanalistin asl nda çiftcinsiyetli bir rol üstlendi ini göz ard etmeyi sürdürüyordu... Freud un, annelik duygular n n erkek analiste aktar lmas na ya da bu durumda erkek analistin annelik duygular n n karfl aktar - m na karfl dikkatli oldu una ya da bundan etkilendi ine iliflkin çok az kan t vard r (1974, s. 477). Schafer, daha sonra da flunlar yazm flt r: Freud, anneler hakk nda uzun uzad ya düflünmeye haz rl kl de ildi... Kad nlar n öznel yaflant lar na hiçbir zaman sürekli bir ilgi göstermedi. Kad n n kendi diflili ine ve de erlerine iliflkin olumsuz duygular d fl nda, özellikle de o ul taraf ndan sevilme ve hamile b rak lma gibi telafi etmeye yönelik özlemler d fl ndaki konularla ilgilenmedi... Anlafl lan kendi içindeki babay, had m ediciyi ve di er erkekleri tan - yor, ama anneyi ve kad n tan m yordu. (s. 482) Freud a kad n meslektafllar ndan çok say da yan t geldi. Pek çok kad n psikanalist, Freud un önermelerine koflut giden ya da bunlara ters düflen, özgün ve zengin yepyeni fikirler üretmek için harekete geçti. Ne yaz k ki bu fikirler, kad nlar n kendi iddialar n meflrulaflt rma çal flmas olarak görülmeyip, ayr l kç sesler olarak kabul edildi. Bu konuda ilk konuflanlardan biri olan Horney, Kad nlarda had m edilme kompleksinin kökleri üzerine bafll kl çal flmas nda flöyle demifltir:... insan rk n n yar s n n kendine verilen cinsiyetten hoflnut olmad ve bu hoflnutsuzlu un üstesinden ancak avantajl koflullarda gelebilece i iddias, yaln zca kad n narsisizmleri aç s ndan de il, biyoloji bilimi aç s ndan da kesinlikle doyurucu de ildir (1924, s. 38). Yak n zamanda yay mlanan çok say da kitap ve makale, ortaya ç karm flt r ki daha 30 lu y llarda Riviere (1929), Brierly (1932, 1936) ve Payne (1935) gibi kad n psikanalistler konuya önemli katk larda bulunmufllard r. Ayn y llarda, Deutsch (1925, 1930) ve 16