Ön Söz Bundan on yıl önce Denton da bulunan North Texas Üniversitesi nde ders veriyordum, atölye çalışmasının sonunda yanıma genç bir adam geldi ve bana eserlerimin neredeyse tamamını okuduğunu söyledi, bunu ilham verici bulduğunu ekleyerek; araştırmacı ve yazar olarak benimle çalışma teklifini yaptı. Yorumları ve teklifi için teşekkür ettim; o anda yardımcı bir yazara ya da araştırmacıya ihtiyacım olmadığını söyledim. Ona, önemli olanın çocuklar ve ailelerle oyun terapisi üzerine kendini araştırmalarını sürdürmesini, elde ettiği sonuçları yayınlamasını tavsiye ettim. Bu genç larda yaptığı çalışmalarının ürünü olan eserinin Çocuklar ve Ergenlerle Jungcu Oyun Terapisi El Kitabı olduğunu söylemekten gurur duyuyorum. Dr. Green, çok önemli bir kitap yazdı-çocuklar ve ailelerle Jungcu Terapi yi ele alan türde ilk kitap. Bölüm 1 de, kitabın teori kısmında Dr. Green, Jung un temel yapılarını ve ruh anlayışımızı tedaviyi kolaylaştırıcı bir şekilde açıklıyor. Temel terimleri, dört arketipin yanı sıra gölge, anima-animus, benlik, ego-benlik uyumu, ölüm, yeniden dünyaya gelme ve sembolleri de net bir şekilde anlatıyor. Jung dan alıntı yapıyor ve duyguları yönlendirmeyi ele alarak tedavi süresince terapistin analitik tutumunu sürdürmesinin önemine değiniyor. Zaman ve mekân sorunlarına dikkat çekiyor: sınıf, okul ya da toplum merkezi sıradan zamanı temsil ederken, oyun odası mühürlü alandır, kanal (konteyner) psikolojik dönüşümün oluştuğu kutsal zamandır. Bu kutsal alana ( termonos ) giriş ve çıkışta önemli ritüeller (ya da farkındalıklar) vardır. Dr. Green, oyun odasındaki oyun ve hayal etkileşimiyle, duyguların fiziksel ve ruhsal olarak nasıl ifade edildiğini, yaraların nasıl iyileştiğini, çocuğun ve ailenin travmadan nasıl kurtulduğunu, gelişimsel engellerin nasıl ortadan kalktığını gösteriyor. Kitapta etkileyici olan, Dr. Green in çalıştığı çocukların, ergenlerin, ailelerin ve durumların çeşitliliğidir. Bu kitap, gerçekten de Çocuk ve Er-
viii Çocuklar ve Ergenlerle Jungcu Oyun Terapisi El Kitabı genlerle Jungcu Terapi El Kitabı niteliğindedir. Vakaları, fiziksel ve cinsel istismar, depresyon, otizm, şiddete tanıklık etme, DEHB, kendine zarar verme, gibi çocukluk döneminde karşılaşılan pek çok sorun ve durumun yanı sıra fırtına, sel, hortum gibi doğal afetlere maruz kalmış çocukları ve aileleri kapsıyor. Kitap, pek çok öğrenci ve bu alanda çalışan uzman için çok faydalı olacaktır, bunun sebebi ise Dr. Green in pek çok terapi ve teknik konusunda eğitimli ve deneyimli olmasıdır. Jungcu terapiyi pek çok terapist için kullanılabilir hâle getirmektedir. Dr. Green in kendisini ruh sağlığı çalışanlarıyla aynı takımda gördüğünü kolayca anlayabilirsiniz-ebeveynlere, öğretmenlere ve psikologlara danışmanlık yapıyor; her çocuk ve aile için planlar oluşturuyor. Uygulaması ile ilgili bilgilendirmek için kanıta dayalı araştırma bulgularını kullanıyor. Oyun odasında çocukla yalnız çalışıyor ancak daha sonraki zamanlarda koşullar uygunsa aynı odaya öğretmenleri ve aileleri de alıyor. Yaklaşımı dogmatik değil aksine tedavinin akışını çocuğun ve durumun belirlemesine izin veriyor. Dr. Green, kesinlikle çocuklarla çalışmaktan keyif alıyor ve bu işe ruhunu katıyor. Kitap, çocuklarla, ergenlerle ve ebeveynlerle kullanılabilecek pek çok sembolik etkinlikle zenginleştirilmiş. Dr. Green in de açıkladığı gibi, sembol, duyguları kapsar ve sembol oyunla geliştikçe, çocuğun içsel dünyası da gelişir, bu da öğrenme, okulda başarı ve arkadaş edinme gibi durumları destekleyen zengin bir ruhsal dünya kurmasını sağlar. Çocuk oyunlarında bunların örneklerini görmekteyiz; kaostan mücadeleye geçiş ve sonunda çözüm. Bu noktada, oyun terapisi gerekli değildir ve çocuk tedaviyi Artık buraya gelip seninle görüşmemin gerekli olduğunu sanmıyorum gibi ifadeyle bitirebilir. Çocuğun kendini iyileştirmesi ve yaratıcılığı, mandala boyama, kum dünyası, yönlendirmeli ve spontane çizim, öz portre, günlük ve mektup yazma, yönlendirmeli hayal gücü (Benim Gardiyan Ruhum gibi), rahatlatıcı müzik çalma, öykü, masal ve mitoloji okuma gibi terapistin önerdiği çeşitli yaratıcı sanat tekniklerinin bir araya gelmesiyle desteklenir. Dr. Green, etkinlikleri çocuğun psikolojik durumuna göre seçmektedir. Örneğin, vaktinin çoğunu aynada kendine bakmakla geçiren Asperger sendromlu bir çocuğa, Yunan mitolojisinden Echo ve Narcissus u okumayı ve tartışmayı seçmiş ve ardından çocuktan, kuma öyküyü anlatan bir resim çizmesini istemiştir. Çocuk, kumda çalışırken, spontan bir cümle kurmuştur Ben ve o, ikimiz de aynaları seviyoruz. Bu, zamanında müdahale (çocuğa mitolojik öyküyü okuma ve kum etkinliği) çocuğun yepyeni
Ön Söz ix bir alanını açmış ve kendini Dr. Green e daha yakın hissetmesini, oyun odasının dışında aile üyeleri ve diğer çocuklarla daha iyi bir iletişim kurmasını sağlamıştır. Bu vaka çalışmasında ve kitapta yer alan diğer örneklerde, Dr. Green kendi yanıtlarını ve çocuğun mücadelesiyle ilgili yorumlarını paylaşmaktadır. Okuyucu, Dr. Green in çocuğun derinlerdeki duygularına empati yoluyla ayna tuttuğunu ve çocukların kendilerini anlamalarını ve ilerlemelerini sağlayacak kelimeleri kullanmalarına yardım ettiğini görecektir. Önemli danışmanlık becerileri açıklamaları yer alıyor böylece okur, sonunda kendi kullanabileceği yapıları ve sözel becerileri elde ediyor. Dr. Green, aynı zamanda, kelimeler ve yorumlar olmadan çocuğun psişesini açarken terapistin sessiz kalma ve tanıklık etme becerisine de örnek oluyor. Bu durumda da karşımıza nasıl terapist olmalı ya da terapistin rolü ve birey olarak terapist arasındaki fark ve bu durumla nasıl baş edilebileceği soruları çıkıyor. Elbette ki başarılı bir terapi bunların karışımıdır. Jung, terapötik ilişkiyi tanımlarken iki kişi arasında var olan bir etkileşimdir ki, sonunda hem hasta hem de terapist değişmektedir demiştir. Tıpkı Jung gibi Dr. Green de bu paradoksu vurgulamaktadır: kişi, teorik olarak iyi bir eğitim almalıdır ve aynı zamanda bunları camdan dışarı atabilmelidir çocuk ve ailesine yakın olmalıdır. Terapistler, teoriye sıkı sıkıya bağlı kalırsa, çocuğun o anda neler yaptığını ve neler hissettiğini görmeyerek çocuğun kendisini yalnız hissetmesine neden olabilir. Bununla birlikte, teorik olarak iyi eğitim almayan terapistler, çocuğun mücadelesinin derinliğini ve bunun anlamını görmek için gerekli analitik tutumu geliştiremeyecektir. Dr. Green, terapistin nasıl risk alabileceğini ve çocuk ve aileyle birlikte nasıl spontan davranabileceğini göstermektedir. Örneğin, ilk ergenlik dönemindeki bir çocukla çalışırken, çocuğun seviyesine iniyor, çocuğun güç oyunundan çıkıyor ve aynı zamanda çocuğun bir yetişkinden beklentisini değiştirerek yetişkinlerle ilgili yeni ve farklı bir deneyim yaşamasını sağlıyor; çocuğa yeni çözümler bulması için yardımcı oluyor. Bazı zamanlar, Dr. Green in yazım tarzı oldukça vurgulu ve somuttur. Bu iyi bir yaklaşımdır çünkü kendisi hem cesur hem de şekillendiricidir. Canlı ve yaratıcı metin, terapistlerin de çalışmalarında canlı ve yaratıcı olmasını sağlamaktadır. Dr. Green okuyucu ile konuşuyor ve onları, te-
x Çocuklar ve Ergenlerle Jungcu Oyun Terapisi El Kitabı rapi sırasında, öncesinde sonrasında ya da kitabı okurken resim yapmaya, kum resmi yapmaya, aktif hayal gücü etkinlikleri uygulamaya teşvik ediyor! Aynı zamanda çocuklar ve ailelerle çalışırken, terapistin kendi terapisinin önemini, süpervizyon çalışmalarını sürdürmenin (bireysel ya da grup olarak) önemini vurguluyor. Bu kitap okuyucular için çok faydalı olacak ve yıllarca okuyucunun ilgisini çekecektir. John Alln, Jungcu Araştırmacı Emekli Profesör, Psikolojik Danışman British Columbia Üniversitesi Eğitim Fakültesi Vancouver, Kanada
Çeviri Editörünün Ön Sözü Kitabı okumaya başladığınızda, Jungian yaklaşıma dair kişisel ve bilimsel bir gezintiye çıktığınız duygusunu yoğun biçimde hissedeceğinizi düşünüyorum. İlk okuduğumuzda bizim hissettiğimiz duygu tam olarak buydu. Jung ın gizemli dünyasını bize açan Eric Green e teşekkür ediyoruz. Eric Green, sağlam kuramsal alt yapının üstüne, pratik uygulamalarıyla adeta terapotik sihirler yaratıyor. Akıcı ve anlaşılır dili sayesinde danışanlarımızın dünyalarına iyileştirici ve koruyucu dokunuşlar yapıyor. Kitabı okuduktan sonra daha fazlasını sizlerin de yapacağına eminim. Çünkü bu kitapla danışanlarınızın iç dünyalarında güvenli yolculuk yapmak için bir yol haritasına sahip olduk. Danışanlarımızın yolculuğunda onlara eşlik ederken bizler de kendi yollarımızda ilerlemiş olacağız. Ruh sağlığı alanında çalışanlar için mesleki uygulamalarda el altında tutacaklarını düşündüğüm bu kitabı Türkçe okuma keyfini sizlerle paylaşmaktan gurur duyuyorum. Hayal Demirci