Ormancılık Sektörü Mevcut Durum Değerlendirmesi Raporu



Benzer belgeler
ORMANLARIMIZ ve ORMANCILIĞIMIZ OLASI İKLİM DEĞİŞİKLİKLERİNE KARŞI DİRENEBİLİR Mİ?

BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ve Kyoto Protokolü. ENOFİS 05 Şubat 2009

2001 yılında Marakeş te gerçekleştirilen 7.Taraflar Konferansında (COP.7),

SERA GAZLARININ İZLENMESİ ve EMİSYON TİCARETİ

Sera Gazlarının İzlenmesi ve Emisyon Ticareti. Politika ve Strateji Geliştirme. Ozon Tabakasının Korunması. İklim Değişikliği Uyum

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ, AB SÜRECİ VE ÇEVRE

İklim Değişikliği ve Hava Yönetimi Koordinasyon Kurulu Çalışma Grupları

FİNANS VE TEKNOLOJİ BÖLÜMÜ

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ EYLEM PLANINDA SU

Hanife Kutlu ERDEMLĐ Doğa Koruma Dairesi Başkanlığı Burdur

İklim Değişikliği ve Enerji İlişkisi

Türkiye Ormanlarındaki Yıllık Karbon Stok Değişimi Trendinin İrdelenmesi ve 2023 Yılındaki Durumun Kestirilmesi

SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK Yönetimine Giriş Eğitimi

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ: FAO NUN BAKIŞ AÇISI. Dr. Ayşegül Akın Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü Türkiye Temsilci Yardımcısı 15 Ekim 2016

Normal (%) Bozuk (%) Toplam (Ha) Normal (%)

ORMAN GENEL MÜDÜRLÜĞÜ LULUCF KAPSAMINDA SERAGAZI ENVANTERİ

Küresel Çevre Yönetimi için Ulusal Kapasite Öz Değerlendirme Analizi

ORMAN VE SU ĠġLERĠ BAKANLIĞI

ÇÖLLEŞME/ARAZİ BOZULUMU İLE MÜCADELE RAPORU

2.BÖLÜM: Türkiye deki UES ye Odaklanılması: mevcut durum ve önerilen yönetim seçeneği. Alessandra Barreca, KİLİT HUKUK UZMANI

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI. Türkiye de Karbon Piyasası

Karar -/CP.15. Taraflar Konferansı, 18 Aralık 2009 tarihli Kopenhag Mutabakatını not alır.

3 Temmuz 2009 İngiltere Büyükelçiliği Konutu, Ankara Saat: 16:00. Çevre ve Orman Bakanlığı nın Saygıdeğer Müsteşar Yardımcısı,

Dağlık alanda yaşayan insanlar ve yaşadıkları çevreler için birlikte çalışmak

Proje alanı, süresi ve bütçesi

KAYNAĞI ÜLKE İÇİNDEN SAĞLANAN PROJELER

ULUSAL HAVZA YÖNETİM STRATEJİSİ

Paris İklim Değişikliği Anlaşması

RIO+20 ışığında KOBİ ler için yenilikçi alternatifler. Tolga YAKAR UNDP Turkey

21- BÖLGESEL POLİTİKA VE YAPISAL ARAÇLARIN KOORDİNASYONU

BELEDİYELERCE BİLGİ SAĞLANACAK İDEP EYLEMLERİ

EĞİTİM, ÖĞRETİM VE KAMUOYUNUN BİLİNÇLENDİRİLMESİ BÖLÜMÜ

KIRSAL KALKINMA. Ülkemizin Ulusal Kırsal Kalkınma Politikalarının belirlendiği strateji belgeleri;

Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ve 2030 Sonrası Kalkınma Gündemi

SERA GAZI EMİSYONU HAKAN KARAGÖZ

Türkiye de Stratejik Çevresel Değerlendirme: İhtiyaçlar, Zorluklar ve Fırsatlar

T.C. Kalkınma Bakanlığı

SERA GAZI SALIMLARININ DEĞERLEND

Kadıköy Belediyesi Bütüncül ve Katılımcı İklim Eylemi Projesi İKLİM ELÇİLERİ DANIŞMA 1. TOPLANTISI

AB ve Türkiye Sivil Toplum Diyaloğu - IV Tüketicinin ve Sağlığın Korunması Hibe Programı

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNE KARŞI MÜCADELE ADIMLARI

ORMAN AMENAJMANI Uluslararası Ormancılık 2. Hafta

UNFCC VE KYOTO PROTOKOLÜ GEREKLİLİKLERİ

Tarımın Anayasası Çıktı

SANAYİ SEKTÖRÜ. Mevcut Durum Değerlendirme

DOĞA - İNSAN İLİŞKİLERİ VE ÇEVRE SORUNLARININ NEDENLERİ DERS 3

ORMAN KAYNAKLARININ TURİZM AMAÇLI TAHSİSİNE İLİŞKİN SORUNLAR VE ÇÖZÜMLERİ ODC: 906

TARIM - AGRICULTURE. İlkay Dellal. 6 th March 2018, Bilkent Hotel, Bilkent- Ankara 6 Mart 2018, Bilkent Otel, Bilkent Ankara

Tarım Sektörü. Erdinç Ersoy, Kıdemsiz Tarım Sektörü Uzmanı

Türkiye nin Sera Gazı Emisyonlarının İzlenmesi Mekanizmasına Destek için Teknik Yardım Projesi

Türkiye nin Sera Gazı Emisyonlarının İzlenmesi Mekanizmasına Destek için Teknik Yardım Projesi

İklim Değişikliğine Bağlı Olarak Ormancılıkta Kullanılabilecek Sürdürülebilir Orman İşletmeciliği Ölçüt ve Göstergeleri

vizyon escarus hakkında misyon hakkında Escarus un misyonu, müşterilerine sürdürülebilirlik çözümleri sunan öncü bir şirket olmaktır.

ULUSLARARASI ÇEVRE MEVZUATI

ÇEVRE VE ORMAN BAKANLIĞI 2023 YILI HEDEFLERİ

Karbon Piyasasına Hazırlık Teklifi Market Readiness Proposal (MRP)

Hedef 1: KAPASİTE GELİŞTİRME

ÇEVRE SORUNLARININ TOPLUMLARIN GÜNDEMİNE YERLEŞMESİ

Havza Rehabilitasyon Projeleri Planlaması, Uygulaması ve Çıkarımlar. Halil AGAH Kırsal Kalkınma Uzmanı Şanlıurfa, 2013

ULUSLARARASI KARBON PİYASALARI ARENASI İKLİM DEĞİŞİKLİĞİNİN AYAKİZİ DÜŞÜK KARBON EKONOMİSİNE GEÇİŞTE TÜRKİYE NİN ROTASI

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ULUSAL BİLDİRİMLERİNİN HAZIRLANMASI PROJESİ 6. ULUSAL BİLDİRİM TARIM BÖLÜMÜ

SÜRDÜRÜLEBİLİR ARAZİ YÖNETİMİ İŞ FORUMU. Ankara Deklarasyonu

NEC hakkında gerekli bilgi

Türkiye nin Sera Gazı Emisyonlarının İzlenmesi Mekanizmasına Destek için Teknik Yardım Projesi Ankara, 15 Şubat 2017

TÜRKİYE CUMHURİYETİ NİYET EDİLEN ULUSAL OLARAK BELİRLENMİŞ KATKI

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Sanayi Genel Müdürlüğü

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ REJİMİ VE TÜRKİYE ÇALIŞMA GRUBU (ÇGI) 3. ÇALIŞTAYI. 6 Kasım Ankara

YEŞİL ENDÜSTRİ PLATFORMU İlk Danışma Kurulu Toplantısı 3 Nisan 2013 Paris, Fransa

Yasal ve Kurumsal Durumun Değerlendirilmesi, İyileştirilmesi ve Buna İlişkin Gerekli Adımlar

T.C. Çevre ve Orman Bakanlığı TÜRKİYE ULUSAL ORMANCILIK PROGRAMI

Fonksiyon ve Amaçlar 3. Hafta

TÜRKİYE ÇEVRE POLİTİKASINA ÖNEMLİ BİR DESTEK: AVRUPA BİRLİĞİ DESTEKLİ PROJELER

AKDENİZ EYLEM PLANI SEKRETARYASI (AEP)

SÜRDÜRÜLEBİLİR ARAZİ YÖNETİMİ İŞ FORUMU. Ankara Deklarasyonu

erestorasyondanismanligi

T.C. ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI SERA GAZI EMİSYON AZALTIM PROJELERİ SİCİL İŞLEMLERİ

TÜBİTAK 107 G Proje Sonuçları

AVRUPA DA ORMANLARIN KORUNMASI BAKANLAR KONFERANSI (MCPFE)

TÜRKİYE ORMANLARI VE ORMANCILIĞI

Düşük karbonlu Türkiye ye doğru giden yoldaki politikaların bir parçası olarak emisyon ticareti

ÇÖLLEŞME VE EROZYONLA MÜCADELE KOMİSYONU

Sürdürülebilir Kalkınma - Yeşil Büyüme. 30 Mayıs 2012

FERDA NUR ŞENER YÜKSEK LİSANS TEZİ. DANIŞMANLAR: Prof. Dr. Özden GÖRÜCÜ Doç. Dr. Ahmet TOLUNAY. ISPARTA Haziran 2010

İKLİM DOSTU ŞİRKET MÜMKÜN MÜ?

İKİNCİ KISIM. Amaç ve Hukuki Dayanak

AFD Sürdürülebilir bir gelecek için

HAVZA KORUMA EYLEM PLANLARI EYLEMLERİ

ÇEVRE VE DOĞA KORUMAYLA İLGİLİ ULUSAL VE

ORMANCILIK POLİTİKASI AMAÇ VE ARAÇLARI

Grafik 16. Türkiye de elektrik üretiminin kaynaklara dağılımı

AVRUPA BİRLİĞİ BAKANLIĞI

LAND DEGRADATİON. Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı

Piyasaya Hazırlık Ortaklık Girişimi

Yerel Yönetimler İçin Sera Gazı Salım Envanteri (Karbon Ayak İzi) nin Önemi

Bu nedenle çevre ve kalkınma konuları birlikte, dengeli ve sürdürülebilir bir şekilde ele alınmalıdır.


Türkiye ve Dünya, Marakeş te (COP22) Beklediğini Bulamadı!

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ULUSAL BİLDİRİMLERİNİN HAZIRLANMASI PROJESİ 6. ULUSAL BİLDİRİM ORMANCILIK BÖLÜMÜ

SANAYİDE & KOBİLERDE ENERJİ VERİMLİLİĞİNİN ARTIRILMASI PROJESİ HAZIRLIK ÇALIŞTAYI

II.ULUSAL BILDIRIM TEKNOLOJI VE FINANS BÖLÜMÜ

Transkript:

Ormancılık Sektörü Mevcut Durum Değerlendirmesi Raporu (2. Taslak Web, Ağustos 2010) Hazırlayan: Prof. Dr. Ünal Asan

İÇİNDEKİLER EXECUTIVE SUMMARY... 1 YÖNETİCİ ÖZETİ... 2 1.GİRİŞ... 3 2. SEKTÖRÜN KISA TANITIMI... 5 2.1. Türkiye Orman Varlığı... 5 2.2. Küresel İklim Değişimi ve Ormanlar... 11 3. MEVCUT DURUM... 14 3.1. Politikalar... 14 3.2. Yasal Düzenlemeler... 21 3.3. Kurumsal Yapılanma... 33 3.4. Finansman... 38 3.5.Ekonomik Araçlar... 42 3.6. Fiziki Yatırım Projeleri... 43 3.7. Bilgi Sistemleri, İzleme / Raporlama... 45 3.8. Bilimsel ve Teknolojik Ar Ge... 47 3.9. Eğitim / Kapasite Geliştirme... 49 4. SONUÇ ve ÖNERİLER... 52 4.1. Politikalar... 52 4.2. Yasal Düzenlemeler... 53 4.3. Kurumsal Yapılanma... 53 4.4. Finansman... 54 4.5. Ekonomik Araçlar... 54 4.6. Fiziki Yatırım Projeleri... 54 4.7. Bilgi Yönetimi, İzleme / Raporlama... 54 4.8. Bilimsel ve Teknolojik Ar Ge... 55 4.9. Eğitim / Kapasite Geliştirme... 55 Ağustos 2010 i

KAYNAKLAR... 56 EKLER... 58 EK 1: ORMANCILIK SEKTÖRÜ PAYDAŞ ANALİZİ... 59 EK 2: ORMANCILIK SEKTÖRÜ MEVCUT DURUM DEĞERLENDİRMESİ ÇALIŞTAYLARI KATILIMCI LİSTESİ.64 EK 3: ORMANCILIK SEKTÖRÜ MEVCUT DURUM DEĞERLENDİRMESİ KATILIMCI SÜREÇ VE ÇIKTILARI... 68 EK 4: ORMANCILIK SEKTÖRÜ KAYNAK LİSTESİ... 76 TABLOLAR Tablo 1: 2008 Yılı Sonu İtibariyle Türkiye Orman Envanter Sonuçları... 5 Tablo 1A: Alan (x1000)... 5 Tablo 1B: Ağaç Serveti (x1000)... 5 Tablo 1C: Yıllık Cari Hacim Artımı (x1000)... 5 Tablo 2: Türkiye Ulusal Orman Envanter Sonuçlarının Karşılaştırılması... 6 Tablo 2A: Alansal Değişim... 6 Tablo 2B: Ağaç Serveti Değişimi... 6 Tablo 2C: Yıllık Cari Hacim Artımı Değişimi... 7 Tablo 3: 1972 ve 2004 Yılı Envanter Sonuçlarının Karşılaştırılması... 7 Tablo 4: AB Mevzuatına Uyum Takvimi İklim Değişikliği ve Ormancılık Sektörüne Yönelik Düzenlemeler... 29 Tablo 3: Ormancılık Sektöründe Mevcut Sorunların Tanımı, Konusu, Ağırlık Puanı ve Çözüm Vadeleri... 74 ŞEKİLLER Şekil 1: Türkiye Ormanlarında 1972 2004 Yılları Arasındaki Değişimler... 8 Şekil 2: Orman Alanlarının Fonksiyonel Dağılımı (OGM 2006)... 10 Şekil 3: ÇOB nin Kurumsal Yapılanması ve Organizasyon Şeması... 33 Ağustos 2010 ii

KISALTMALAR AB AGM AKAKDO APK AR GE BMİDÇS CITES COB Avrupa Birliği ÇOB Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Genel Müdürlüğü Arazi Kullanımı, Arazi Kullanım Değişimi ve Ormancılık ÇOB Araştırma Planlama ve Koordinasyon Kurulu Başkanlığı ÇOB Araştırma Geliştirme Dairesi Başkanlığı Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Nesli Tehlikede Olan Yabani Bitki ve Hayvan Türlerinin Uluslararası Ticaretine İlişkin Sözleşme Çevre ve Orman CRF Common Reporting Format Ortak Raporlama Formatı DKMP DPT DHKD DİE ÇOB Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü Devlet Planlama Teşkilatı Doğal Hayatı Koruma Derneği Devlet İstatistik Enstitüsü EU European Union Avrupa Birliği FAR Fourth Assessment Report Dördüncü Değerlendirme Raporu FAO GEF GKP HAOF HAOP İDKK Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Teşkilatı Küresel Çevre Fonu Gönüllü Karbon Pazarı Hükümetlerarası Ormancılık Forumu Hükümetlerarası Ormancılık Paneli İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu IPCC Intergovernmental Panel on Climate Change Hükümetlerarası İklim Değişikliği Paneli IUCN IUFRO International Union for Conservation of Nature International Union of Forestry Research Organizations Uluslararası Doğa Koruma Birliği Uluslararası Ormancılık Araştırma Kurumları Birliği JI Joint Implement Ortak Uygulama Ağustos 2010 iii

KP TÜRKİYE NİN ULUSAL İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ EYLEM PLANI NIN GELİŞTİRİLMESİ PROJESİ Kyoto Protokolü NAAP National Afforestation Action Plan Ulusal Ağaçlandırma Eylem Planı NAMA Nationally Appropriate Mitigation Actions Ulusal Programlara Uygun Azaltım Eylemleri ODOÜ OECD OGM ORKÖY OR KOOP REDD Odun Dışı Orman Ürünleri Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı ÇOB Orman Genel Müdürlüğü ÇOB Orman ve Köy İlişkileri Genel Müdürlüğü Türkiye Ormancılık Kooperatifleri Merkez Birliği Reducing Emissions from Deforestation and Forest Degradation Ormansızlaşmadan ve Orman Bozulmasından Kaynaklanan Emisyonların Azaltımı R&D Research and Development Araştırma Geliştirme SG SOİ STÖ TEMA TİDEP TUBITAK TUOP UB UÇEP UER UNEP UNDP UNFCCC İDES Sera Gazları Sürdürülebilir Orman İşletmeciliği Sivil Toplum Örgütleri Türkiye Erozyonla Mücadele Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı Türkiye İklim Değişikliği Eylem Planı Türkiye Bilimsel ve Teknik Araştırma Kurumu Türkiye Ulusal Ormancılık Programı Ulusal Bildirim Ulusal Çevre Eylem Planı Ulusal Envanter Raporu Birleşmiş Milletler Çevre Programı Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı United Nations Framework Convention on Climate Change Ulusal İklim Değişikliği Strateji Belgesi Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi Ağustos 2010 iv

EXECUTIVE SUMMARY Climate change is a global human development challenge. It threatens sustainability of ecosystems and brings about serious economic and social challenges for billions of people and whole nations in the world. Turkey is not an exception. The country is highly vulnerable to climate change. Climate change has the highest priority in the environmental agenda of the European Union too. As a candidate country for full EU membership, Turkey is striving to be in line with the EU climate change policy. The climate change policies and measures that have resulted from the EU strategies and programmes are covered in the EU legislation by numerous Directives in almost all sectors of the economy. Turkey has significant potential in greenhouse gas emission reduction and can participate effectively on the flexible mechanisms, especially in voluntary carbon market (VCM). In addition, it is important not to lose the momentum and to formulate country s position in post Kyoto negotiations. This study is a part of a main project titled Developing Turkey s National Climate Change Action Plan. The project aims to prepare Turkey s National Climate Change Action Plan (NCCAP) to be submitted to the Coordination Board on Climate Change. The aim of the NCCCAP is to tackle climate change by reducing greenhouse gases (GHG s) emissions to encourage mitigation and adaptation to climate change through a realistic, robust, sustainable and fair framework of commitments to international agreements and to build resilience through managing impacts of climate change. The linkages between the international documents dealing with the climate change implications on mitigation, adaptation, technology development and finance to support mitigation actions, national communication reports of some of the countries of the European Union (EU), and their development strategies in this context, which are convenient for Turkey s conditions and activities in tackling climate change will be analyzed and evaluate for the forestry sector in this report. Implementing partner of the project is United Nations Development Programme (UNDP). Executing agency is Turkish Ministry of Environment and Forestry (MoEF). Getting of the contribution and active participation of the governmental and non governmental organizations, and the other stakeholders like local authorities and private sector within the framework of their responsibilities and fields of interests is the basic principle in this study. Consequently, this report provides a comprehensive analysis of Turkey s forestry sector focusing on the problems and solutions in order to attain the objective of GHG s emission reduction. The analysis, which is to provide the basis of Turkey s Climate Change Action Plan, investigates achievements and shortcomings in nine separate areas: policies, legal framework, institutional structure, finance, economic instruments, physical investment projects, information systems and monitoring/reporting, scientific and technological R&D, and finally education and capacity building. Ağustos 2010 1

YÖNETİCİ ÖZETİ İklim değişikliği küresel bir insani kalkınma mücadelesidir. Bu durum ekosistemlerin sürdürülebilirliğini tehdit etmekte ve dünyada bulunan milyarlarca insanın ve bütün ulusların sosyal ve ekonomik sorunlar yaşamasına yol açmaktadır. Türkiye bir istisna değildir ve iklim değişikliğine karşı savunmasızdır. İklim değişikliği, Avrupa Birliği nin çevre gündeminde de en yüksek önceliğe sahip konudur. Türkiye, AB ye tam üyelik için aday bir ülke olarak, AB nin iklim değişikliği politikasıyla da uyum içinde olmak için çalışmaktadır. AB stratejileri ve programlarıyla oluşturulan iklim değişikliği politikaları ve önlemleri, AB müktesebatında ekonominin hemen hemen tüm sektörlerine yönelik birçok direktif tarafından ele alınmaktadır. Türkiye önemli ölçüde seragazı emisyonu azaltma potansiyeline sahiptir ve özellikle gönüllü karbon piyasası olmak üzere esnek mekanizmalarına etkin katılım sağlayabilir. Ayrıca, Kyoto sonrası döneme yönelik müzakerelerdeki ivmeyi kaçırmamak ve ülke konumunu belirlemek de önemli bir husustur. Bu çalışma; Türkiye nin Ulusal İklim Değişikliği Eylem Planı nın Geliştirilmesi Projesi kapsamında gerçekleştirilmektedir. Amaçlanan; Türkiye nin Ulusal İklim Değişikliği Eylem Planı (İDEP) nı hazırlamak ve İklim Değişikliği Koordinasyon Kurulu na sunmaktır. İklim Değişikliği Eylem Planı nın genel amacı, sera gazı salımlarını azaltarak iklim değişikliği ile mücadele edilmesi, iklim değişikliğinin etkilerini yöneterek dayanıklılığın artırılması ve gerçekçi, sağlam, kalıcı ve adil taahhütler çerçevesinde, azaltımın ve iklim değişikliğine uyumun teşvik edilmesidir. Bu raporda, Türkiye nin koşullarına ve iklim değişikliğiyle mücadele eylemleriyle uyumlu azaltım, uyum, teknoloji geliştirme ve azaltım için gerekli finansman desteği konulu uluslararası belgeler, bazı Avrupa Birliği ülkelerinin ulusal bildirim raporları ile kalkınma stratejileri ormancılık sektörü için incelenecek ve analiz edilecektir. İDEP Projesi, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından uygulanmaktadır, Türkiye Cumhuriyeti Çevre ve Orman (ÇOB) ise yürütücü kuruluştur. Sivil toplum kuruluşlarının, yerel yönetimler ve özel sektör gibi diğer tüm paydaşların bu alandaki sorumlulukları ve ilgi alanları çerçevesinde katkılarını almak ve aktif katılımlarını sağlamak bu projenin temel ilkelerindendir. Sonuç olarak, bu rapor Türkiye nin ormancılık sektöründeki seragazı emisyon azaltımına yönelik sorunlar ve çözümler için kapsamlı bir değerlendirmedir. Bu değerlendirme, politika, yasal çerçeve, kurumsal yapı, ekonomik araçlar, fiziki yatırım projeleri, bilgi sistemleri ve raporlama, bilimsel ve teknolojik Ar Ge ve eğitim ve kapasite geliştirme olarak belirlenen dokuz temel çalışma alanındaki güncel durumu ve gelişmeleri araştırmaktadır. Ağustos 2010 2

1.GİRİŞ Bu Rapor, Çevre ve Orman ve Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ortaklığında yürütülen Türkiye nin İklim Değişikliği Ulusal Eylem Planı nın Geliştirilmesi Projesi ne yönelik önceliklerin belirlenmesi için, 2010 yılı ilk yarısı itibariyle iklim değişikliği ile mücadele bağlamında sera gazlarının azaltılmasına ilişkin Ormancılık Sektöründeki mevcut politikalar, bunların uygulama araçları ve tamamlanmış ya da devam eden uygulamalar çerçevesinde olumlu gelişmeleri, varsa iyileştirilmesi, geliştirilmesi gereken yönleri, devam eden faaliyetleri bir stok sayımı yaklaşımıyla saptayarak mevcut durumu değerlendirmektedir. Projenin yürütücü kuruluşu Çevre ve Orman, uygulayıcı kuruluşu ise Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı dır. Dokuzuncu Kalkınma Planı nda ülkemiz şartları çerçevesinde ilgili tarafların katılımıyla sera gazı azaltımı politika ve tedbirlerini ortaya koyan bir Ulusal Eylem Planı hazırlanarak, BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi ne ilişkin yükümlülüklerin yerine getirileceği belirtilmiştir. Bu mevcut durum değerlendirmesi, hazırlanacak İklim Değişikliği Eylem Planı nın zeminini oluşturacak ve önceliklerini belirleyecektir. Bu anlamda, değerlendirme kapsamına sera gazı azaltımına ilişkin mevcut politikalar ve bunların uygulamaları ile konu hakkında halen devam eden çalışmalar alınmıştır. Sera gazı emisyonlarının miktarının hesaplanması İkinci Ulusal Bildirim çalışmaları, iklim değişikliğine uyumla ilgili konular da Türkiye nin İklim Değişikliğine Uyum Kapasitesinin Geliştirilmesi Birleşmiş Milletler Ortak Programı nın Ulusal İklim Değişikliğine Uyum Stratejisi bileşeni kapsamında Türk Hükümeti ve UNDP ortaklığında yürütülen paralel süreçlerde ele alındığından, bu rapor çerçevesinde incelenmemiştir. Türkiye nin Ulusal İklim Değişikliği Strateji Belgesi, 3 Mayıs 2010 tarihinde Yüksek Planlama Kurulu tarafından onaylanarak yürürlüğe girmiştir. Eylem Planı nın oluşturulması aşamasında Strateji Belgesi, göz önünde bulundurulacak en önemli çerçeve belgedir. İklim Değişikliği Eylem Planı na yönelik mevcut durum değerlendirmesi çalışmaları sırasında henüz taslak aşamasında olduğundan Strateji den genel çerçeve anlamında yararlanılabilmiştir. Bununla birlikte, Strateji nin aşağıda belirtilen temel ilkeleri değerlendirmelere temel teşkil etmiştir: Türkiye nin iklim değişikliğiyle küresel mücadele kapsamında temel amacı, insanlığın ortak kaygısı olan iklim değişikliğini önlemeye yönelik uluslararası taraflarla işbirliği içerisinde, tarafsız ve bilimsel bulgular ışığında ortak akılla belirlenmiş küresel çabalara, sürdürülebilir kalkınma politikalarına uygun olarak, ortak fakat farklılaştırılmış sorumluluklar prensibi ve Türkiye nin özel şartları çerçevesinde katılmaktır. Mevcut Durum Değerlendirilmesi raporu, sektör uzmanının literatür çalışmalarına, ilgili paydaşlarla yüz yüze görüşmelere ve paydaşlarla yürütülen katılımcı sürece dayanılarak hazırlanmıştır. İklim değişikliği ile mücadele konusunda alınacak politika ve tedbirleri etkileyebilecek ve bunlardan etkilenebilecek taraflar (paydaşlar), Ek 1 de yer alan paydaş analizi ile belirlenmiş; belirlenen paydaşların sürece aktif katılımları sağlanmaya çalışılmıştır. Ağustos 2010 3

10 Mart 2010 ve 22 Nisan 2010 tarihlerinde yapılan çalıştaylara katılan katılımcılar (bkz. Ek 2) tarafından Ormancılık sektörüne ilişkin olumlu gelişmeler belirlenmiş; var olan politikalar ve uygulamalardaki eksiklikler ve aksaklıklar tespit edilmiş; sürmekte olan projeler ve faaliyetler kayda geçirilmiştir. Katılımcılarca belirlenen eksiklikler ve aksaklıklar ile boşluklar, sektör uzmanı tarafından sektöre özgü bir sorunlar listesi haline getirilmiştir. Daha sonra bu sorunlar, katılımcılar tarafından sorunların iklim değişikliği ile ilgili Türkiye nin taraf olduğu uluslararası yükümlülükleri ile ilişkisi; AB ye uyum süreciyle ilişkisi; Türkiye nin Dokuzuncu Kalkınma Planı nda benimsenen gelişme eksenleriyle ilişkisi; ulusal mevzuattaki yükümlülüklerle ilişkisi; çevresel etkileri ve dışsal maliyetleri 1 ; ve son olarak ülke ekonomisine etkisi olarak belirlenen altı kriter çerçevesinde değerlendirilmiş ve bir öncelik sırasına konmuştur. Katılımcı sürecin detayları, katılımcılar tarafından Önceliklendirme kriterlerine verilen ağırlıklar ve çalıştay sonuçlarına göre sorunların öncelik sıralaması, Ek 3 te yer almaktadır. Raporda ilk olarak Ormancılık sektörü kısaca tanıtılmakta ve sektörün iklim değişikliği üzerindeki etkileri açıklanmaktadır. Ardından raporun asıl amacı olan mevcut durum değerlendirmesi yer almaktadır. Bu kapsamda Ormancılık sektörüne ilişkin olarak sırasıyla temel politikalar, yasal düzenlemeler, kurumsal yapı, finansman kaynakları, ekonomik araçlar, fiziki yatırım projeleri, bilgi sistemleri ile izleme/raporlama sistemleri, bilimsel ve teknolojik Ar Ge ve son olarak eğitim ve kapasite geliştirme konuları ele alınmaktadır. Anılan her alt başlık altında Türkiye de Ormancılık sektöründe mevcut durumun sera gazı emisyonu kontrolü ve azaltım politikalarını uygulamak için yeterli olup olmadığı, bu çerçevede sektördeki olumlu gelişmeler, eksiklikler, geliştirilmesi, iyileştirilmesi veya değiştirilmesi gereken konular ortaya konmaktadır. 1 Bir malın üretiminin ve tüketiminin o malın satıcıları ve alıcıları dışındaki üçüncü kişilere bir maliyet yüklemesine dışsal maliyet denir. Örneğin bir çimento üreticisinin çevrede yarattığı kirlilik sonucu, o çevrede yaşayan insanların sağlık sorunları yaşamaları ve bunlar için ödedikleri maliyetler, dışsal maliyetlerdir. Ağustos 2010 4

2. SEKTÖRÜN KISA TANITIMI 2.1. TÜRKİYE ORMAN VARLIĞI 2008 yılı itibariyle Türkiye orman alanı toplam olarak 21.363 milyon hektar, bu alanlar üzerinde mevcut toplam ağaç serveti 1 milyar 368 milyon m 3, bu servetin yıllık artımı 37.414 milyon m 3 tür. 2008 yılına ait en son envanter sonuçlarına göre Türkiye orman varlığının alan, ağaç serveti ve yıllık hacim artımı itibariyle durumu aşağıda olduğu gibidir (OGM 2009). Tablo 1: 2008 Yılı Sonu İtibariyle Türkiye Orman Envanter Sonuçları Tablo 1A: Alan (x1000) Ağaç Türleri Koru (Ha) Baltalık (Ha) TOPLAM (Ha) Normal 1 Bozuk 2 Toplam Normal Bozuk Toplam Normal Bozuk Toplam İbreli 7.214,18 5.756,54 12.970,72 0,00 0,00 0,00 7.214,18 5.756,54 12.970,72 Yapraklı 2.111,26 1.040,65 3.151,91 1.529,77 3.710,81 5.240,58 3.641,03 4.751,46 8.392,49 Toplam 9.325,44 6.797,19 16.122,63 1.529,77 3.710,81 5.240,58 10.855,21 10.508,00 21.363,21 Tablo 1B: Ağaç Serveti (x1000) Ağaç Türleri Koru (m 3 ) Baltalık (m 3 ) 3 TOPLAM (m 3 ) Normal 1 Bozuk 2 Toplam Normal Bozuk Toplam Normal Bozuk Toplam İbreli 862.419 51.878 914.297 0,00 0,00 0,00 862.419 51.878 914.297 Yapraklı 356.948 11.945 368.894 63.858 21.520 85.378 420.806 33.465 454.271 Toplam 1.219.367 63.823 1.283.191 63.858 21.520 85.378 1.283.225 85.343 1.368.568 Tablo 1C: Yıllık Cari Hacim Artımı (x1000) Ağaç Türleri Koru (m 3 ) Baltalık (m 3 ) 3 TOPLAM (m 3 ) Normal 1 Bozuk 2 Toplam Normal Bozuk Toplam Normal Bozuk Toplam İbreli 23.451 1.189 24.640 0,00 0,00 0,00 23.451 1.189 24.640 Yaprak 8.262 292 8.554 3.365 855 4.220 11.627 1.147 12.774 Topla 31.713 1.481 33.194 3.365 855 4.220 35.078 2.336 37.414 Kaynak: NIR 2008. 1 Tepe kapalılığı: 0,11 1,00 2 Tepe kapalılığı: 0,01 0,10 3 Baltalıklarda ster olarak verilen hacmi m 3 e çevirmek için 0,75 katsayısı kullanılmıştır. Ağustos 2010 5

Türkiye de orman kaynaklarına ilişkin ilk ulusal envanter sonuçları 1972 yılında elde edilmiştir. İkinci envanter sonuçları ise 2004 yılında yenilenebilmiştir. İki envanter arasındaki farkın orman formuna göre değişimi Tablo 2 de verilmiştir (OGM 2006). Tablo 2: Türkiye Ulusal Orman Envanter Sonuçlarının Karşılaştırılması Tablo 2 A: Alansal Değişim Orman Formu Alan ha (1972) Alan ha (2004) Farklar İbreli Koru 5.060.232 7.083.396 2.023.164 Yapraklı Koru 1.116.667 1.856.819 740.151 Toplam Koru 6.176.899 8.940.215 2.763.316 Baltalık 2.679.558 1.681.006 998.552 Toplam 8.856.457 10.621.221 1.764.764 Bozuk Koru (Diğer ağaçlık alanlar)* 4.757.708 6.499.380 1.741.672 Bozuk Baltalık (Diğer ağaçlık alanlar)* 6.585.131 4.068.146 2.516.985 Toplam bozuk orman 11.342.839 10.567.526 775.313 Genel Toplam (Orman+Diğer ağaçlık alan) 20.199.296 21.188.746 989.450 Kaynak: OGM 2007. * Bozuk ormanlar tepe kapalılığı %10 ve daha az olan ormanları kapsamaktadır. Bu alanlar FAO kaynaklarında diğer ağaçlık alan olarak gösterilmektedir. Tablo 2B: Ağaç Serveti Değişimi Orman Formu Ağaç Serveti Hacmi m 3 (1972) Ağaç Serveti Hacmi m 3 (2004) Farklar m 3 İbreli Koru 548.558.560 818.556.270 269.997.710 Yapraklı Koru 210.033.317 310.014.014 99.980.697 Toplam Koru 758.591.877 1.128.570.284 369.978.407 Baltalık 117.734.424 93.951.870 23.782.554 Toplam 876.326.301 1.222.522.154 346.195.853 Bozuk Koru (Diğer ağaçlık alanlar)* 54.358.847 65.436.741 11.077.894 Bozuk Baltalık (Diğer ağaçlık alanlar)* 45.505.717 31.538.459 13.967.258 Toplam bozuk orman 99.864.564 96.975.200 2.889.364 Genel Toplam (Orman+Diğer ağaçlık alan) 976.322.185 1.319.497.353 343.175.168 Kaynak: OGM 2007. Ağustos 2010 6

Orman Formu Tablo 2C: Yıllık Cari Hacim Artımı Değişimi Yıllık Cari Hacim Artımı m 3 (1972) Yıllık Cari Hacim Artımı m 3 (2004) Farklar İbreli Koru 15.593.042 22.235.110 6.642.068 Yapraklı Koru 5.198.630 7.673.591 2.474.961 Toplam Koru 20.791.672 29.908.701 9.117.029 Baltalık 6.417.596 5.234.928 1.182.668 Toplam 27.209.268 35.143.629 7.934.361 Bozuk Koru (Diğer ağaçlık alanlar)* 1.343.744 1.518.086 174.342 Bozuk Baltalık (Diğer ağaçlık alanlar)* 1.486.123 1.239.078 247.045 Toplam bozuk orman 2.829.867 2.757.164 72.703 Genel Toplam ( Orman+Diğer ağaçlık alan) 30.039.135 37.900.793 7.861.658 Kaynak: OGM 2007 İki envanter arasındaki sonuçların toplu özeti Tablo 3 te sayısal, Şekil 1 de grafik olarak gösterilmiştir. Tablo 3: 1972 ve 2004 Yılı Envanter Sonuçlarının Karşılaştırılması Farklar m 3 Orman Formu Alan Ağaç Serveti Hacmi Yıllık Cari Hacim Artımı Ha m 3 m 3 İbreli Koru 2.023.164 269.997.710 6.642.068 Yapraklı Koru 740.151 99.980.697 2.474.961 Toplam Koru 2.763.316 369.978.407 9.117.029 Baltalık 998.552 23.782.554 1.182.668 Toplam 1.764.764 346.195.853 7.934.361 Bozuk Koru (Diğer ağaçlık alanlar)* 1.741.672 11.077.894 174.342 Bozuk Baltalık (Diğer ağaçlık alanlar)* 2.516.985 13.967.258 247.045 Toplam bozuk orman 775.313 2.889.364 72.703 Genel Toplam ( Orman+Diğer ağaçlık alan) 989.450 343.175.168 7.861.658 Kaynak: OGM 2007 Ağustos 2010 7

Türkiye Ormanlarının Zaman İçindeki Alansal Değişimi 6000000 Alan (Ha) 4000000 2000000 0-2000000 -4000000 KORU BALTALIK TOPLAM İbreli Yapraklı Toplam Türkiye Ormanlarındaki Ağaç Servetinin Zaman İçindeki Değişimi 400000000 A ğaç Serveti (m3) 300000000 200000000 100000000 0-100000000 KORU BALTALIK TOPLAM İbreli Yapraklı Toplam Türkiye Ormanlarındaki Yıllık Cari Hacim Artımının Zaman İçindeki Değişimi 8000000 Cari Artım (m3) 6000000 4000000 2000000 0-2000000 KORU BALTALIK TOPLAM İbreli Yapraklı Toplam Şekil 1: Türkiye Ormanlarında 1972 2004 Yılları Arasındaki Değişimler Kaynak: ASAN, 2008 Ağustos 2010 8

Tablo sonuçları, 32 yıllık zaman içinde orman alanlarındaki artışın %5, ağaç servetindeki artışın %35, yıllık cari hacim artımındaki artışın %29 olduğunu göstermektedir. Bu artışın nedenleri (ASAN, 2008): Kırsal alandan kente göçler; Otlatma zararlarının azalması; Sarp ve eğimli alanlarda ağaç kesimlerine son verilmesi; Orman işletmeciliğinde Sürdürülebilir Orman İşletmeciliği (SOİ) kriter ve göstergelerinin uygulanmaya başlanması; Baltalıkların koruya çevrilmesi; Çok bozuk ve açık alanlarda yapılan ağaçlandırma ve rehabilitasyon çalışmaları; Yaşlı ve seyrek ormanların gençleştirilerek artım ve büyüme performansı yüksek genç meşcerelerin elde edilmesidir. Türkiye ormanları, 2000 li yılların başından beri Sürdürülebilir Orman İşletmeciliği (SOI) kriter ve göstergelerini dikkate alan ve çok amaçlı kullanımı gerçekleştiren bir anlayış ile işletilmektedir. Daha önce sadece çeşitli çap ve kalitede yuvarlak odun üretim amacıyla işletilen ormanlardan, günümüzde odun üretimi yanında çeşitli koruma ve hizmet fonksiyonlarını da gerçekleştirecek biçimde yararlanılmaktadır. Ormanlarımızın gördüğü fonksiyonların alansal dağılımı Şekil 2 de gösterilmiştir (OGM, 2006): Ağustos 2010 9

ORMANCILIK SEKTÖRÜ MEVCUT DURUM DEĞERLENDİ RMESİ RAPORU Şekil 2: Orman Alanlarının Fonksiyonel Dağılımı (OGM 2006) Ağustos 2010 10

2.2. KÜRESEL İKLİM DEĞİŞİMİ VE ORMANLAR Küresel iklim değişimi denildiğinde kısaca; son 150 yıl içinde atmosferin doğal yapısında fosil yakıt tüketimi ile doğrudan ya da sonucu ormansızlaşmaya varan arazi kullanım değişikliği ile dolaylı yoldan insan etkisiyle oluşan karmaşık bir süreç sonucunda iklimde ortaya çıkan değişimleri anlamamız gerekmektedir. Bu fenomeni önlemek için de ormanları bu düşünce doğrultusunda işletmemiz ve böylece, orman alanlarını genişletmek suretiyle atmosferden emilen CO 2 miktarını giderek arttırmamız öngörülmektedir (ASAN 2006). IPCC ye göre dünyadaki toplam sera gazı emisyonların %17 si ormansızlaşma ve orman bozulması sonucunda meydana gelmektedir. Bu miktar tüm ulaşım sektöründen kaynaklanan emisyondan daha fazladır. Ormanların tahribinden kaynaklanan emisyon enerji sektöründen sonra ikinci sırada gelmektedir. Ormanların iklim değişikliği üzerinde dört temel rolü vardır: Ormanlar, orman toprağı ve orman ürünleri ile birlikte karbon depolarıdır. Sürdürülebilir bir şekilde yönetilen ormanlar atmosferden daha fazla CO 2 uzaklaştırır. Ormanlar fosil yakıtlara alternatif, temiz enerji kaynağıdır. Ormanların tahribi emisyon artışına neden olur. Bu durumda; ormanlar iyi korunmadıkça, rehabilite edilip geliştirilmedikçe iklim değişikliği ile mücadele imkânsızdır. Ancak, ülkemiz yüzeyinin %27 sini kaplayan ormanların neredeyse yarısı verimsizdir. Bu alanlarda rehabilitasyon ve koruma faaliyetleri gereklidir. Ayrıca, ülkemizdeki orman alanları eşit oranda dağılmış durumda değildir. Türkiye nüfusunun yaklaşık %15 i (yaklaşık 9,5 milyon) ormanlık alanlarda ya da ormanlara komşu köylerde yaşamaktadır. Bu yerel toplulukların yaşam standartları ülkemiz ortalamasının bir hayli altındadır ve orman kaynakları bu topluluklar için hayati öneme sahip bir geçim kaynağı teşkil etmektedir (OGM, 2006). Türkiye, BMİDÇS nin öngördüğü Ulusal Bildirimlerin (UB) ilkini 2006 yılında hazırlamıştır. 1990 2004 yılları arasındaki 15 yıllık dönemi kapsayan birinci bildirim ikinci düzeyde (Tier 2) hazırlanmıştır. İkinci, üçüncü ve dördüncü ulusal envanterler, aynı içerik ile 2007, 2008 ve 2009 yıllarında hazırlanmıştır. 2008 yılına ait beşinci envanter çalışması ise 2010 yılı Mayıs ayında tamamlanmıştır. Türkiye ormanlarının yıllık karbon tutumu düzenli bir artış göstermektedir (Tablo 4). Ağustos 2010 11

Tablo 4: Türkiye ormanlarındaki brüt ve net karbon stok değişiminin 1990 2007 yılları arasındaki durumu. Yıllar Brüt Karbon Artımı Gg (mil.ton)/yıl Karbon Kayıpları Gg (mil.ton)/yıl Net Karbon Birikimi Gg (mil.ton)/yıl Net Birikimin CO 2 Eşdeğeri Gg (mil.ton)/yıl 1990 17.984 5,871 12.113 44.413 1991 18.075 5,675 12.400 45.465 1992 18.194 5.687 12.507 45.858 1993 18.323 5.737 12.587 46.152 1994 18.325 5.332 12.992 47.639 1995 18.585 5.722 12.864 47.167 1996 18.714 5.784 12.930 47.410 1997 18.765 5.348 13.417 49.195 1998 18.863 5.202 13.661 50.091 1999 18.979 5.126 13.853 50.793 2000 19.112 5.300 13.812 50.644 2001 19.200 4.937 14.263 52.298 2002 19.405 5.284 14.121 51.778 2003 19.517 5.161 14.356 52.639 2004 19.712 5.429 14.284 52.373 2005 19.410 5.429 13.981 51.264 2006 20.126 5.500 14.626 53.628 2007 20.314 5.773 14.541 53.319 2008 Kaynak: Türkiye Ulusal Envanter Raporu, 2007. Ağustos 2010 12

1990 yılında 12.113 mil.ton/yıl olan net stok artışının 2007 yılında 14.451 mil.ton/yıl a çıktığı, bu miktarlara eşdeğer olan CO 2 alımlarının da 44.413 mil.ton/yıl dan 53.319 mil.ton/yıl a yükseldiği görülmektedir. Ulusal Bildirim raporlarında verilen bu miktarlara dayanılarak yapılan projeksiyona göre 2020 yılında yıllık stok artışının 16.744 mil.ton/yıl a, CO 2 alımlarının da 61.395 mil.ton/yıl a yükseleceği tahmin edilmektedir (ASAN 2010). Bu artışın nedeni hem alan, hem de servet ve hacim olarak ormanlarımızın sürekli bir iyileşme trendine girmiş olmasıdır. Köyden kente göç sürdükçe ve OGM ile AGM ağaçlandırma ve gençleştirme faaliyetlerini sürdürmeye devam ettikçe bu iyileşmenin de devam edeceği kuşkusuzdur. Nüfus istatistikleri, ülkemizin demografik yapısındaki hareketliliğin uzun yıllar aynı trendi izleyeceğini göstermektedir. Ormancılık sektöründeki gelişmeler de bu gelişime paralellik arz etmektedir. Bu sonuç, uygun politikaların seçilmesi halinde ülkemizde ormancılık sektörünün sera gazları emisyonlarının azaltımında çok iyi bir yutak olacağını ortaya koymaktadır. Ağustos 2010 13

3. MEVCUT DURUM Giriş Bölümü nde de açıklandığı üzere, Ormancılık Sektörü nün İDEP bağlamındaki mevcut durumu; temel politikalar, yasal düzenlemeler, kurumsal yapı, finansman kaynakları, ekonomik araçlar, fiziki yatırım projeleri, bilgi sistemleri ile izleme/raporlama sistemleri, bilimsel ve teknolojik Ar Ge ve son olarak eğitim ve kapasite geliştirme biçiminde sıralanan dokuz başlık altında ele alınmıştır. Mevcut durum değerlendirmesinde, kamu kurumları, özel sektör, akademik kuruluşlar ve sivil toplum örgütlerinin katılımı ile oluşturulan Ormancılık Sektörü Çalışma Grubu nun görüş ve önerilerinden yararlanılmıştır. Bu amaçla tasarlanan katılımcı süreçte ilki 10 Mart 2010, ikincisi 22 Nisan 2010 tarihlerinde olmak üzere 2 çalıştay düzenlenmiştir. Mevcut Durum Değerlendirmesi çalışmasına ilişkin Paydaş Analizi Ek 1 de, Çalıştay Katılımcı Listeleri Ek 2 de verilmiştir. Katılımcı yaklaşımın işletilme biçimi Katılımcılık İşleyiş Süreci ve Çıktıları ve Ormancılık Sektörü ne ait sorunların çözüm vadeleri Ek 3 te verilmiştir. Sektörün İDEP bağlamındaki mevcut durumu, dokuz başlığın her birisi için ayrı olarak aşağıda açıklanmıştır. 3.1. POLİTİKALAR Türkiye, planlı döneme geçtiğimiz 1963 yılından bu yana kalkınma planları kapsamında ormancılıkla ilgili teknik ve sosyo ekonomik içerikli planlamalar yapmaktadır. Beş yıllık dönemler halinde hazırlanan bu planlarda ormancılık bölümüne ilişkin olanlar, Ormancılık Özel İhtisas Komisyon Raporları içinde yer almaktadır. Ormancılık sektöründe kalkınma planları dışında da uzun süreli planlar hazırlanmaktadır. Sektör, bu bağlamda ilki 1973 1993 yıllarını kapsayan ve ardından da 1990 ve 2009 yıllarını kapsayan 20 şer yıllık iki Ormancılık Planı na sahiptir. Ancak bu planların kapsamında sera gazları azaltım politika ve eylemleri konusunda bilgi ve atıf bulunmamaktadır. Ormancılık sektöründe dikkat çeken sorunları ele almak üzere Dünya Bankası nın katkılarıyla Ormancılık Sektörü İncelemesi yapılmıştır. 2001 yılında tamamlanmış olan bu incelemede, Türkiye ormancılığı için uzun vadeli bir program ortaya konmuştur. Türkiye Ulusal Ormancılık Programı hazırlıkları 2001 yılında başlatılmış ve 2004 yılında tamamlanmıştır. Program Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) nün katkıları ve orman köylüleri, STK lar, akademisyenler, ormancılık sektörü, uzmanlar ve diğer hükümet kuruluşlarının katılımı ile geliştirilmiştir (ÇOB, 2007). Sera gazları emisyonunu azaltmak amacıyla ormancılık sektöründe doğrudan ya da dolaylı olarak uygulanacak politikalar konusunda mevcut dokümanlardan en önemlileri aşağıda sıralanmıştır. Ağustos 2010 14

Ulusal İklim Değişikliği Strateji Belgesi nde Sera Gazları Azaltım Politikaları Ulusal İklim Değişikliği Strateji Belgesi nde (İDES) sera gazları emisyonlarını azaltmak amacıyla ormancılık sektöründe uygulanması düşünülen politikalar aşağıda özetlenmiştir: Karbon emisyonlarını azaltmak amacıyla kömür kullanımı yerine sıkıştırılmış odun (pelet) kullanımının yaygınlaştırılması; 2008 2012 yılları arasında 2,3 milyon hektar alan ağaçlandırılıp rehabilite edilerek orman alanlarında tutulan karbonun arttırılması; enerji kaynağı olarak tarımsal ormancılık faaliyetlerinin yaygınlaştırılması; ulusal bildirim raporu nun daha doğru ve güvenilir bir şekilde hazırlanması amacıyla ülkemizdeki tüm arazi kullanım sınıflarını kapsayan bir izleme modeli geliştirilmesi; su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilirlik esasları çerçevesinde yönetilmesi için ormancılık faaliyetlerinin Üst Havza Yönetimi ilkeleri doğrultusunda planlanması; kentsel alanlarda açık ve yeşil alan sistemlerinin artırılması ve kent ormancılığının geliştirilmesi (Çevre ve Orman [ÇOB],2010). İDES te Ormancılık Sektörü için iklim değişikliğine uyum bağlamında öngörülen politikalar ise; orman yangınlarına ve böcek mantar arazlarına karşı önlemler alınarak yutak alanların korunması, çölleşme ve erozyonla mücadele çalışmalarının geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması, karbon piyasasında teknoloji transferinin sağlanmasına yönelik çeşitli özendirici mekanizmaların oluşturulması biçimine özetlenmiştir (ÇOB, 2010). Strateji belgesinde ormancılık sektörü için öngörülen politikalar irdelendiğinde, bu sektörde sera gazlarının azaltılması amacıyla uygulanması gereken politikaların çok disiplinli ve bütüncül bir yaklaşım ile ele alındığı görülmektedir. Söz konusu bu belgenin; hem Rio Üçlüsü olarak da anılan İklim Değişikliği, Çölleşme ile Mücadele ve Biyolojik Çeşitliliğin Korunması sözleşmelerini kapsayan ve hem de, yine Rio Konferansı çıktılarından olan Gündem 21 in ormancılıkla doğrudan ilişkili maddelerini ve Ormancılık İlkeleri dokümanında sözü edilen genel yaklaşımları içeren bir belge olduğu anlaşılmaktadır. Türkiye Ulusal Ormancılık Programı (2004 2023) Ülkemizin sahip olduğu orman kaynaklarının sürdürülebilir biçimde koruma kullanma ilkesi ve uluslararası sözleşmeler çerçevesinde çağdaş bir anlayışla halkımızın istifadesine sunulması amacıyla hazırlanan Türkiye Ulusal Ormancılık Programı (TUOP), ülke ormancılığının 2020 yılında ulaşacağı durumu belirleme amacıyla ÇOB tarafından üniversiteler ve sivil toplum örgütleri (STÖ) nin de katılımıyla 2004 yılında hazırlanmıştır. Ülkemiz ormancılığının 2004 2023 yılları arasındaki dönemde uygulayacağı genel politika, strateji ve eylem önerilerinin yer aldığı bu program ile ülke ormanlarının mevcut durumunun geliştirilmesi amaçlanmıştır (Çevre ve Orman [ÇOB], 2004). TUOP içinde iklim değişikliği ve ormancılık bağlamında bir politika ve stratejiye doğrudan yer verilmemiştir. Ancak, bu raporda orman alanlarının genişletilmesine, biyolojik çeşitliliğin korunmasına ve özellikle orman köylülerinin kalkındırılmasına yönelik olarak belirlenen eylem ve stratejilerin aynı zamanda ormancılık sektöründe yutak alanları arttıracağı ve orman içi ve civarındaki halkın neden olduğu sera gazları emisyonlarını azaltacağı dikkate alınarak, bunların Ağustos 2010 15

iklim değişimine dönük politika ve eylemler için de uygun olduğunu kabul etmek gerekmektedir. BM Gıda ve Tarım Teşkilatı (FAO) nın desteği ile hazırlanan Türkiye Ulusal Ormancılık Programı nın amaçları: Ormancılık konularının sürdürülebilir kalkınma çerçevesinde geniş bakış açısıyla ele alınması, Ormancılık çalışmalarının, toplumda ve ormanlardan çok yönlü beklentilerde meydana gelmekte olan değişimlere ve gelişimlere yeterli dikkatin sağlanması suretiyle planlanması ve yürütülmesi, Ormancılık sektörü için kalkınma politikaları ve stratejilerinin katılımcı olarak hazırlanması, uygulanması, izlenmesi, değerlendirilmesi ve geliştirilmesi için uygun kurumsal kapasitelerin ve mekanizmaların oluşturulması, Orman halk ilişkilerinin olumlu yönde geliştirilmesi ve yaygınlaştırılması, Ormancılık ile diğer sektörler arasında uyum ve bağlantıların geliştirilmesi, Ormanların yönetimi, korunması ve sürdürülebilir gelişiminin ülkenin dengeli ve sürdürülebilir kalkınması açısından, toplumda ve ilgi gruplarında bilinçlenmenin, ilginin, katılım, katkı ve desteklerin güçlendirilmesi, Çok işlevli ve katılımcı orman kaynakları yönetiminin geliştirilmesi suretiyle ormanlardan çok yönlü faydalanmanın orman içi ve bitişiğinde yaşayan gerçekten yoksul ve ormana bağımlı orman köyleri halkının yaşam koşullarının iyileştirilmesi ve güçlendirilmesi, Ormancılık çalışmalarına, ulusal ve uluslararası finans kaynaklarından azami katkının sağlanması olarak belirtilmiştir. Sekizinci Kalkınma Planında Öngörülen Ormancılık Politikaları Sekizinci Beş Yıllık Kalkınma Planı (2001 2005) nda yer alan temel ormancılık sorunları ve bunlar için öngörülen sektör politikaları aşağıda özetlendiği gibidir (Devlet Planlama Teşkilatı [DPT], 2000, s. 139 141 ): Orman arazilerinin ve bütünlüğünün korunması; biyolojik çeşitliliğin korunması ve özel statülü korunan alanların genişletilmesi; Orman kaynaklarının sürdürülebilirlik ve çok amaçlı kullanım ilkeleri doğrultusunda işletilmesi ve işletme planlarının buna göre güncellenmesi, çevresel, ekonomik ve sosyal ormancılık faaliyetlerinden fayda sağlama önceliğini yerel halka verilmesi; STK lar ile orman kurumları arasındaki işbirliğinin güçlendirilmesi. Ağustos 2010 16

Sekizinci Kalkınma Planı nda Ormancılık Sektörü için öngörülen politikaların önemli ölçüde uygulandığı (orman tahdit çalışmalarında, SOİ kriter ve göstergelerinin ortaya konulmasında, biyolojik çeşitliliğin amenajman planlarına entegre edilmesinde) gözlenmektedir. Ancak, plan uygulanırken Türkiye de İDÇS ve KP henüz tartışma aşamasında olduğu için, bu konulara ilişkin somut politikalar bu kalkınma planında yer alamamıştır. Dokuzuncu Kalkınma Planı nda Öngörülen Ormancılık Politikaları Dokuzuncu Kalkınma Planı nın ormancılık sektörüne ilişkin bölümünde özetle: Su ve odun üretimi ile biyolojik çeşitliliğin temel kaynağı ormanların sürdürülebilir yönetimi çalışmalarına devam edildiği; Endüstriyel ve toprak muhafaza ağaçlandırmaların 2000 yılında toplam orman alanının yüzde 10 u seviyesinde iken 2005 yılı sonunda yüzde 12 si seviyesine yükseldiği; 52 ilde bazı orman sahalarının kent ormanı şeklinde hizmet vermesinin sağlandığı; Sekizinci Plan döneminde ağaçlandırılan alanların yaklaşık %9 unun yangınlarla tahrip olduğu, %17 sinin de orman rejimi dışına çıkartıldığı belirtilmektedir. Kaydedilen gelişmelere rağmen sektörde kadastro çalışmalarının ve yol altyapısının tamamlanamadığı, milli park ve benzeri korunan alanların istenen miktara çıkartılamadığı, odun dışı ürün ve hizmetlere gereken önemin verilmediği, orman bakım çalışmalarının yetersiz olduğu, yıllık ağaçlandırmaların azlığı, ekosistem ağırlıklı eğitimin noksanlığı, 9. Kalkınma Planı nda ormancılık sektörünün sorunları olarak sıralanmıştır (Devlet Planlama Teşkilatı [DPT], 2006, s.32). Dokuzuncu Kalkınma Planı nda ayrıca, doğal orman ekosistemini; başta yangınlar ve zararlılar olmak üzere çeşitli faktörlere karşı, etkin şekilde korumak; koruma kullanma dengesi, biyolojik çeşitlilik, gen kaynakları, orman sağlığı, odun dışı ürün ve hizmetler ile ekoturizmin geliştirilmesi gözetilerek, çok amaçlı ve verimli şekilde yönetilmesinin amaçlandığına vurgu yapıldıktan sonra, öncelikle çölleşme ve toplum sağlığı dikkate alınarak, havza bazında endüstriyel ve toprak muhafaza ağaçlandırmaları, rehabilitasyon çalışmaları, kent ormancılığı ve tarımsal ormancılık yapılmasıyla arazilerin daha iyi değerlendirilmesi, özel ağaçlandırmaların geliştirilmesi ve toplumun bu konularda bilinçlendirilmesinin önemine işaret edilmiştir (DPT,2006, s. 79). Görüldüğü üzere, Sekizinci ve Dokuzuncu Kalkınma Planları nın her ikisinde de sera gazları azaltımına dönük olarak doğrudan bir politikaya yer verilmemiştir. Belirlenen sorunların bir bölümünün proje çalıştaylarında ortaya çıkan günümüz genel sorunları ile örtüşmektedir. Orman alanlarının korunma ve genişletilmesi ile kent ormancılığı ve tarımsal ormancılık konularında önerilen politikalar aynı zamanda yutak alanların korunma ve genişletilmesine olanak verdiği için, bu politikaların dolaylı olarak sera gazları azaltımı için de uygun olduğu açıktır. Ağustos 2010 17

İklim Değişikliği ve Yapılan Çalışmalar Raporunda Ormancılık Politikaları ÇOB tarafından yayınlanan İklim Değişikliği ve Yapılan Çalışmalar başlıklı raporda iklim değişikliğine yol açan sera gazlarının azaltılmasına dönük politikaların ormancılık sektörü için aşağıda sıralanan biçimde olduğu anlaşılmaktadır (Çevre ve Orman [ÇOB],2008, s.60): Arazi kullanım planlarının rehabilitasyonu ve arazi toplulaştırması çalışmaları, Orman kaynakları ve alanlarının sürdürülebilir yönetiminin sağlanması, Var olan yutak alanların korunması, Yeni yutak alanların oluşturulması, Fosil yakıtların yerine biyokütle kullanılması, En iyi tarım tekniklerinin kullanılması, Orman köylülerinin sosyo ekonomik şartların iyileştirilerek ormanların tahribinin engellenmesi, Orman alanlarının ve biyolojik çeşitliliğin korunması, Kırsal kalkınmaya daha fazla önem verilmesi. Anılan raporda ayrıca, 1 Kasım 2007 tarihinde yayınlanan Başbakanlık Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberliği Genelgesi kapsamında kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları ile çok sayıda işbirliğine gidilerek ülke çapında ağaçlandırma çalışmalarına hız verildiği vurgulandıktan sonra, 2008 2012 yıllarını kapsayan Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberliği Eylem Planı hazırlandığı belirtilmiştir. Bu eylem planı kapsamında 2008 2012 yılları arasında 2 milyon 300 bin hektar sahada ağaçlandırma, erozyon kontrolü ve ormanların iyileştirilmesi çalışması yapılacağı ve her yıl kırsal kesimde 150 bin kişiye 6 ay süre ile istihdam sağlanarak 540 milyon YTL/yıl harcama yapılacağı ifade edilmiştir (ÇOB,2008). Anılan raporda sözü edilen eylem ve politikalar irdelendiğinde, bu belgenin, yutak alanların genişletilmesine sağladığı olanaklardan ötürü ormancılık sektöründe sera gazları emisyonunu azaltan politikalara doğrudan işaret eden önemli bir araç olduğu anlaşılmaktadır. Ulusal Biyolojik Çeşitlilik Stratejisi ve Eylem Planı (UBSEP) Biyolojik çeşitliliğin korunması ve sürdürülebilir kullanımı amacına dönük ulusal stratejiler, planlar ve programların hazırlanması, ülkemizin taraf olduğu BM Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi nin 6. Maddesi gereğince ülkemiz açısından bir yükümlülüktür. Ulusal Biyolojik Çeşitlilik Stratejisi ve Eylem Planı (UBSEP), ÇOB Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü (DKMPGM) tarafından hazırlanmıştır. Bu eylem planı ile hem BM Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi ne ilişkin yükümlülüklerimizi yerine getirmek, hem de AB nin doğa koruma Ağustos 2010 18

kapsamındaki düzenlemeleri ile uyumlu uygulamaları hayata geçirmek ve ülkemizin sahip olduğu biyolojik çeşitliliği kapsamlı ve bütüncül bir yaklaşımla ele alarak, koruma ve sürdürülebilir kullanım hedeflerine ulaşmak amaçlanmıştır (DKMPGM, 2007). Eylem planında iklim değişikliğine tek bir madde olarak yer verilmekte ve iklim değişikliğinin sadece biyolojik çeşitlilik üzerine olan etkilerinin belirlenmesi, izlenmesi kapsamında ele alınması öngörülmektedir (DKMPGM, 2007, s.116). Bu durum, söz konusu eylem planının ormancılık sektöründe sera gazları emisyonunun azaltılmasından çok, iklim değişikliği etkilerinin izlenmesine dönük politikaları kapsadığını ortaya koymaktadır. Çölleşme ile Mücadele Türkiye Ulusal Eylem Programı Çölleşme ile Mücadele Türkiye Ulusal Eylem Programı, çölleşme ve kuraklıkla dolaylı veya doğrudan karşılıklı etkileşim halinde olan temel konular, sektörler ve bunların çalışmalarına ilişkin temel politika ve stratejiler ile ilgilidir. Programda çölleşme ve kuraklıktan etkilenen doğal kaynaklarla (toprak, su, bitki örtüsü vb.), bunların yönetimlerinden kaynaklanan olumlu ve olumsuz gelişmelerin mevcut durumu, olumsuz sonuçların giderilmesi için alınması gereken önlemler açıklanmıştır (Çevre ve Orman [ÇOB], 2005). Programın, bir kez zarar gördüğünde düzeltilmesi çok zor olan veya geriye kazanılamayacak düzeyde sürece girdiğinde de düzeltilemeyecek konuma kolaylıkla gelebilen toprak kaynaklarının nitelikleri yok edilmeden, sürdürülebilirliğini sağlayacak bir araç olduğu ve ormancılık sektöründe sera gazlarını azaltım politikasını yutak alanların korunması ve genişletilmesine yaptığı katkı ile dolaylı yoldan desteklediği anlaşılmaktadır. Yukarıda açıklanan yedi adet belge ve bunlara ilişkin kısa değerlendirmeler ışığında genel bir çıkarım yapılırsa, bu belgelerde öngörülen genel politikaların sera gazı emisyonlarının azaltılmasına yönelik olarak da uygun olduğu ortaya çıkmaktadır. Çalıştaylarda bu bağlamda saptanan politika konuları aşağıdaki biçimde şekillenmiştir: Çölleşme ve erozyonla mücadele; orman alanlarının, su kaynaklarının korunması ve sürdürülebilirliğin sağlanması; orman köylülerinin ekonomik ve sosyal yönden desteklenerek kalkındırılması; iklim değişikliği konusunda halkın bilinçlendirilmesi; fosil yakıt yerine yenilenebilir enerji kullanımı; özel ağaçlandırmanın teşviki konularında politikalar mevcuttur. Karbon temelli enerji politikaları, turizm ve madencilik politikaları, mevcut ormancılık politikaları ile çelişmektedir. Şöyle ki; turizm ve madencilik için tahsis edilen orman alanlarında tamamen ya da kısmen yok edilen biyokütle nedeniyle yutak alanların hem miktarı daralmakta hem de bu alanların karbon bağlama performansı azalmaktadır. Keza, su kenarı ormanlarda HES lerin neden olduğu su eksikliğinden ötürü, bu alanlar üzerindeki orman örtüsü çalı formuna dönüştüğü için, birim alan başına bağlanan karbon miktarı %80 90 oranında azalmaktadır. Ağustos 2010 19

Anadolu Su Havzası Projesi; Ağaçlandırma Erozyon Kontrolü Ulusal Eylem Planı Projesi; özel ağaçlandırmaya yönelik çalışmalar; OGM nin pelet üretimine yönelik uygulamaları ve OGM içindeki İklim Değişikliği ve Biyoenerji Çalışma Grubunun Alansal değişimlerin izlenmesi amacıyla hazırladığı ulusal ve uluslararası projeler; iklim değişikliği, çölleşme ve biyoçeşitlilik eylem planlarını uygulamaya dönük çalışmalara devam edilmektedir. Mevcut politikalarda gözlenen eksiklik ve aksaklıklar ile bunların çözüm öncelikleri ve öngörülen çözüm vadeleri yedi madde halinde aşağıda belirtilmiştir. 1 Odunun iklim değişikliği bağlamında verimli kullanılmasına dönük stratejilerin eksikliği: Odun, bir taraftan termik santrallerde fosil yakıt yerine kullanılabilen bir yakacak, bir taraftan da bağladığı karbonu bünyesinde tutarak atmosfere dönüşünü geciktiren bir depo olarak işlev görmektedir. Diğer taraftan odun, hem sıvı yakıt (örn. Odundan kimyasal yolla elde edilen etonal vb.) için hem de odun işleyen endüstri için hammadde kaynağıdır. Odunun iklim değişikliği bağlamında bu seçenekler açısından nasıl değerlendirileceğine dönük stratejiler henüz belirlenmemiştir. 2 İklim değişikliği, arazi kullanım politikalarında bir parametre olarak yer almamaktadır: Arazi kullanım politikaları belirleme amacıyla yapılan çalışmalarda kriter olarak eğim, topografik yapı ve toprak özellikleri gibi fiziksel özelliklere ağırlık verilmekte; fakat bitki örtüsüne yeteri ölçüde önem verilmemektedir. Ancak, bu özelliklerden sadece bitki örtüsünün iklim değişimi ile doğrudan ilgisi bulunmaktadır. İnsan bitki örtüsünün yapısal özelliğini değiştirdiğinde (örneğin orman alanlarını mera ve tarım alanına, ya da tarım alanlarını iskan alanına dönüştürdüğünde) sera gazları emisyonunu da değiştirebilmektedir. Bu durum, arazi kullanım biçimine karar verirken iklim değişiminin de bir parametre olarak dikkate alınması gerektiğini ortaya koymaktadır. 3 Ulusal Bildirim'de genel ormancılık politikası ayrıntılı biçimde yer almamaktadır: Ormancılık sektöründe sera gazlarını azaltım konusunda çeşitli yöntemler mevcuttur. Ancak, ulusal bildirimlerde politika olarak sadece ağaçlandırma yolu ile yutak alanların genişletilmesinden söz edilmekte ve fakat baltalıkları koruya dönüştürme, hızlı gelişen ağaç türleri ile endüstriyel plantasyon kurma ya da enerji ormancılığına ağırlık verme gibi farklı işletme şekilleri ve orman işletmeciliğinde uygulanabilecek diğer uygulamalara yer verilmemektedir. 4 Sera gazlarının azaltımı konusunda 2012 sonrası için ormancılığa özgü politikalar eksiktir. Bunları uygulayacak yönetsel irade ortada yoktur: KP, 2012 sonrasında ya sona erecek, ya da yeni bir yapılanma ile devam edecektir. Durum ne olursa olsun, sera gazları azaltımında REDD ve LULUCF uygulamalarının önemini koruyacağı anlaşılmaktadır. Türkiye ormancılık sektöründe uygulanacak politikalar belirsizliğini korumaktadır. REDD ve REDD+ konusunda müzakereler kapsamında değişik stratejiler tartışılarak somut seçenekler ortaya konmamıştır. Türkiye nin geri kalmış ülkelerin yapacakları ağaçlandırma projelerine finans ya da teknik yardım bağlamında ne tür katkı yapabileceği henüz belli değildir. Ağustos 2010 20

5 Orman dışı yutak alanları kent ormanı, tarımsal ormancılık (agroforestry), silvopastoral ve agrosilvopastoral gibi karma sistem uygulamaları ile genişletme çalışmaların eksikliği: Orman dışı yutak alanları kent ormanı, tarımsal ormancılık (agroforestry), silvopastoral ve agrosilvopastoral gibi karma sistem uygulamaları ile genişletmek ve böylece hem bu alanları artırırken hem de birim alan başına bağlanan karbon miktarını yükseltmek mümkündür. Bu uygulamalarla mera ve tarım alanlarında %10 oranında yapılacak ağaçlandırmalar ile uygulama alanlarının karbon bağlama kapasitesi yükseltilebilmektedir. Türkiye de bu uygulamalara dönük hiçbir çalışma mevcut değildir. 6 İklim değişikliğine uyum konusunda bölgesel uyum politikalarının belirsizliği: İklim değişikliğinin etkileri ve dolayısıyla uyum çalışmaları bölgeden bölgeye değişmektedir. Hem orman yapısı, hem de ağaç türleri bakımından Türkiye de en az yedi bölge bulunmaktadır. Bu durum, sürdürülebilir ormancılık açısından mevcut genel politikaların bölgesel bazda somutlaştırılmasını gerektirmektedir. Ancak, bu hususta çalışma yapılmadığından belirsizlikler mevcuttur. 7 Türkiye deki ormancılık çalışmaları ve politikaları, iklim değişikliği ile ilişkilendirilmemektedir: Ormancılık sektöründe yapılan gençleştirme, ağaçlandırma, rehabilitasyon ve benzeri faaliyetler, sera gazlarını azaltma yönünde etkin politikalar olmalarına ve son 50 yıldır kesintisiz biçimde sürmelerine karşın, bu çalışmaların tamamı sektörün normal işlevi olarak algılanmış, iklim değişikliği dikkate alınmamıştır. İklim değişikliğinin bir parametre olarak alınması durumunda tür seçiminde yavaş büyüyen doğal türlere değil de, karbon bağlama performansı daha fazla olan hızlı gelişen türlere ağırlık verilmesi mümkün olabilecekken, bu olanak göz önünde bulundurulmamıştır. 3.2. YASAL DÜZENLEMELER Sera gazlarının azaltımı amacına dönük yasal düzenlemelerin ormancılık sektörüne ilişkin bölümünün, yurt içinde mevcut kanun ve yönetmelikler ile küresel sorumluluklarımızı kapsayan uluslararası anlaşma ve süreçler bağlamında iki ayrı başlık altında ele alınması uygun bulunmuştur. Ülkemizin AB ye üyelik sürecinde olduğu dikkate alınarak, bu düzenlemelerin AB müktesebatı ile ilgisine özel önem atfedilmiştir. Ulusal Mevzuat Ulusal mevzuat çerçevesinde, iklim değişimi ile mücadele kapsamında sera gazlarını azaltma ile doğrudan ve dolaylı olarak ilgisi bulunan mevcut düzenlemeler; kanunlar ve yönetmelikler olmak üzere iki ayrı başlık altında aşağıda ele alınmıştır: A. Kanunlar 1982 Anayasası (169 ve 170 maddeler); 2872 Sayılı Çevre Kanunu ; Ağustos 2010 21

4856 sayılı Çevre ve Orman nın Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun; 4342 sayılı Mera Kanunu; 1380 Sayılı Su Ürünleri Kanunu; 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu; 4915 sayılı Kara Avcılığı Kanunu; 6831 sayılı Orman Kanunu; 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu; 4122 sayılı Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Kontrolü Seferberlik Kanunu; 3234 sayılı Orman Genel Müdürlüğü Kuruluş Kanunu; 3213 sayılı Maden Kanunu 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunudur. B. Yönetmelikler Av ve Yaban Hayvanları ile Bunlardan Elde Edilen Ürünlerin Bulundurulması, Üretimi ve Ticareti Hakkında Yönetmelik; Av, Yaban Hayvanı ve Üretme Yeri ve İstasyonları ile Kurtarma Merkezleri Hakkında Yönetmelik; Avcı Eğitimi ve Avcılık Belgesi Verilmesi Esas ve Usulleri Hakkında Yönetmelik; Avlakların Kurulusu, Yönetimi ve Denetimi Esas ve Usulleri ile İlgili Yönetmelik; CITES Ulusal Uygulama Yönetmeliği; Merkez Av Komisyonu, İl ve İlçe Av Komisyonlarının Görevleri, Çalışma Esas ve Usullerine Dair Yönetmelik; Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği; Yaban Hayatı Koruma ve Yaban Hayatı Geliştirme Sahaları ile İlgili Yönetmelik; Yaban Hayvanlarının ve Yasam Alanlarının Korunması Yaban Hayvanlarının Zararlıları ile Mücadele Esas ve Usulleri Hakkında Yönetmelik; Yerli ve Yabancı Avcıların Av Turizmi Kapsamında Avlanmalarına İlişkin Esas ve Usuller Hakkında Yönetmelik; Bitki Genetik Çeşitliliğinin Toplanması, Muhafazası ve Kullanılması Hakkında Yönetmelik; Doğal Çiçek Soğanlarının Sökümü, Üretimi ve Dış Satımına İlişkin Yönetmelik; Milli Parklar Uygulama Yönetmeliği; Ağustos 2010 22