Klinik ve Terapi Sürecinin Kendilik Psikolojisi Açýsýndan Deðerlendirilmesi: Bir Ergen Olgu Sunumu



Benzer belgeler
ünite1 Sosyal Bilgiler

düþürücü kullanmamak c-duruma uygun ilaç kullanmamak Ateþ Durumunda Mutlaka Hekime Götürülmesi Gereken Haller:


ünite1 Kendimi Tanıyorum Sosyal Bilgiler 1. Resmî kimlik belgesi Verilen kavram ile aþaðýdakilerden hangisi iliþkilendirilemez?

ünite1 3. Burcu yla çocuk hangi oyunu oynayacaklarmýþ? A. saklambaç B. körebe C. evcilik (1, 2 ve 3. sorularý parçaya göre yanýtlayýn.


Spor Bilimleri Derneði Ýletiþim Aðý

ÇEVRE VE TOPLUM. Sel Erozyon Kuraklýk Kütle Hareketleri Çýð Olaðanüstü Hava Olaylarý: Fýrtýna, Kasýrga, Hortum

2 - Konuþmayý Yazýya Dökme

17a EK 17-A ÖYKÜ KONTROL LÝSTESÝ. ² Rahim Ýçi Araçlar - Ek 17-A²

ÇOK DÝLLÝ ÇOCUÐUN KONUÞMASI VE DÝLÝNÝN GELÝÞMESÝ NASIL DESTEKLENMELÝ

Cinsel Eðitim ÖZET SUMMARY. Mehmet Z. SUNGUR*

Fiskomar. Baþarý Hikayesi

17 ÞUBAT kontrol

BÝLGÝLENDÝRME BROÞÜRÜ

PARK YAZ OKULUNDA YAÞATIN

Týp Fakültesi öðrencilerinin Anatomi dersi sýnavlarýndaki sistemlere göre baþarý düzeylerinin deðerlendirilmesi

ünite 3. Ýlkokullarla ilgili aþaðýdakilerden hangisi yapýlýr? Vatan ve ulus sevgisinin yerdir. 1. Okulun açýlýþ töreninde aþaðýdakilerden

1. Böleni 13 olan bir bölme iþleminde kalanlarýn

TOPLUMSAL SAÐLIK DÜZEYÝNÝN DURUMU: Türkiye Bunu Hak Etmiyor

ünite1 Sosyal Bilgiler Verilenlerden kaçý sosyal bilimler arasýnda yer alýr? A. 6 B. 5 C. 4 D. 3

l. ÜNÝTE PSÝKOLOJiYE GÝRÝÞ

BÝR OLGU ÖRNEÐÝ ÜZERÝNDEN BEBEK GÖZLEMÝ SEMÝNERLERÝNÝN PSÝKANALÝZ VE PSÝKOTERAPÝ EÐÝTÝMÝNDEKÝ YERÝ VE ÖNEMÝ

Ovacýk Altýn Madeni'ne dava öncesi yargýsýz infaz!

Pediatrik Liyezon Psikiyatrisi Alan Saptamasýna Yönelik Bir Önçalýþma #

TOHAV Suruç Mülteci Danýþma Merkezi'nden Haberler *1 Þubat 2016 tarihinde faaliyetlerine baþlayan Suruç Mülteci Danýþma Merkezi; mülteci, sýðýnmacý ve

Mantýk Kümeler I. MANTIK. rnek rnek rnek rnek rnek... 5 A. TANIM B. ÖNERME. 9. Sýnýf / Sayý.. 01

Örgütsel Davranýþýn Tanýmý, Tarihsel Geliþimi ve Kapsamý

Prof. Dr. Leyla Zileli ile Psikanaliz, Psikoterapi, Ýçgörü Geliþtirme Üzerine

Kanguru Matematik Türkiye 2018


/2006 TR(TR) Kullanýcý için. Kullanma talimatý. ModuLink 250 RF - Modülasyonlu kalorifer Kablosuz Oda Kumandasý C 5. am pm 10:41.

ݺletmelerin Rekabet Gücünün Artýrýlmasý. Dýºa Açýlmalarýna Mali Destek Programý

PROF DR. SELÇUK ASLAN yılında Prof. Dr. ünvanı aldı. Çalışma alanları: Bilişsel Davranışçı Psikoterapi uygulamaları:

Çocuk Ýstismarýna Birimler Arasý Yaklaþým: Bir Olgu Sunumu

DENEME Bu testte 40 soru bulunmaktadýr. 2. Bu testteki sorular matematiksel iliþkilerden yararlanma gücünü ölçmeye yöneliktir.

Mükemmeli Ararken: Bir Ýç Dünya Araþtýrmasý

her zaman bir adým öndesiniz Kameralý Otopark Yeri Hatýrlatma ve Yönlendirme Sistemi

Kanguru Matematik Türkiye 2017

SAMSUN ÇIRAKLIK EÐÝTÝM MERKEZÝ NE DEVAM EDEN ÇIRAKLARIN DURUMLUK-SÜREKLÝ KAYGI DÜZEYLERÝNÝN DEÐERLENDÝRÝLMESÝ*

Geometriye Y olculuk. E Kare, Dikdörtgen ve Üçgen E Açýlar E Açýlarý Ölçme E E E E E. Çevremizdeki Geometri. Geometrik Þekilleri Ýnceleyelim



2. Kazlarýn bulunduklarý gölü terk etmelerinin nedeni aþaðýdakilerden. A. kuraklýk B. þiddetli yaðýþlar C. soðuklarýn baþlamasý

Kanguru Matematik Türkiye 2017

Fobik Bozukluklar. Özet


30 SORULUK DENEME TESTÝ Gönderen : abana - 10/11/ :26

1. Nüfusun Yaþ Gruplarýna Daðýlýmý

Simge Özer Pýnarbaþý

Hakemli Yazýlar / Refereed Papers

Üniversite Öðrencileri Güvenli Cinselliði Nasýl Algýlýyor? How Do The University Students Perceive Safer Sex?


Kanguru Matematik Türkiye 2017

01 EKİM 2009 ÇARŞAMBA FAİZ SAYI 1

Copyright Sürat Basým Reklamcýlýk ve Eðitim Araçlarý San. Tic. A.Þ.

DOÐRUNUN ANALÝTÝÐÝ - I

1. BÖLÜM ÇOCUK PSİKOLOJİSİNE GİRİŞ

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi nde KLP Çalışmaları Amaçlar Yurtdışında Yan Dal süreci


KÝPAÞ 2016 KATALOG HAVALANDIRMA.

BASIN AÇIKLAMALARI TMMOB EMO ADANA ÞUBESÝ 12. DÖNEM ÇALIÞMA RAPORU BASIN AÇIKLAMALARI

ÝÇÝNDEKÝLER 1. ÜNÝTE 2. ÜNÝTE BÖLÜM 1 BÖLÜM 2 BÖLÜM 3 BÖLÜM 1 BÖLÜM 2 BÖLÜM 3 KENDÝMÝ TANIYORUM... 9

Duygusal Zeka ÖZET SUMMARY. Ceylan TUÐRUL*

Hizmetiçi Eğitimler.

KULLANIM KLAVUZU EFE KULUÇKA MAKINELERI KULLANMA TALIMATI


BİZ VE DEĞERLERİMİZ. 3. Ayþe yeni okulunda okuyacaðý için hangi duyguyu yaþýyormuş? A) B)


T.C YARGITAY 9. HUKUK DAÝRESÝ Esas No : 2005 / Karar No : 2006 / 3456 Tarihi : KARAR ÖZETÝ : ALT ÝÞVEREN - ÇALIÞTIRACAK ÝÞÇÝ SAYISI

7 Mart Çýkmýþ 62 Soru ve Cevabý Gönderen : total - 08/03/ :00

Genel Yetenek Testi Örnek Soru Çözümleri

1. ÝTHÝB TEKNÝK TEKSTÝL PROJE YARIÞMASI


ÇOCUK VE ERGEN RUH SAÐLIÐINDA YATAKLI TEDAVÝNÝN YERÝ

Anksiyete Bozukluðu ve Depresyonun Tanýsal Ýliþkileri


Huzurevinde Yaþayan Bireylerde Depresyon Düzeyi, Ölüm Kaygýsý ve Günlük Yaþam Ýþlevlerinin Belirlenmesi

3. Çarpýmlarý 24 olan iki sayýnýn toplamý 10 ise, oranlarý kaçtýr? AA BÖLÜM

Masterson Yaklaşımı Eğitimi Kişilik Bozukluklarının Psikanalitik Psikoterapisi


.:: TÇÝD - Tüm Çeviri Ýþletmeleri Derneði ::.

Yenidoðan Döneminde Hastanede Uzun Süreli Tedavi Görmenin Baðlanma Örüntüsü Üzerindeki Etkileri: Bir Olgu Sunumu

Çocuk Davranýþ Listesi Kýsa Formunun Türkçe Güvenilirlik Çalýþmasý ve Geçerliliðine Ýliþkin Ön Çalýþma


Kanguru Matematik Türkiye 2015

Termik Röleler ÝÇÝNDEKÝLER Özellikler Karakteristik Eðriler Teknik Tablo Sipariþ Kodlarý Teknik Resimler EN TS EN IEC Ra

Anoreksiya Nervoza Tanýlý Ýki Kýz Kardeþ: Olgu Sunumu #

Sýnýr Kiþilik Bozukluðunda Psikanalitik Yönelimli Psikoterapi Ýlkelerinin Bir Olgu Eþliðinde Tartýþýlmasý

Kanguru Matematik Türkiye 2018


17 ÞUBAT kontrol

Böbrek Hastalıklarında Yaşanan Ruhsal Sıkıntılar; Yaşamı Nasıl Güzelleştirebiliriz? Prof.Dr.Oğuz Karamustafalıoğlu Üsküdar Üniversitesi

C c. D d B b. G g. J j. O o. Y y Z z

Erciyes Üniversitesi Hastanesi nde Yatan Hastalarýn Hasta Haklarý Konusundaki Bilgi Düzeyi

A teması 1. bölüm. Okul Heyecaným. Hayat Bilgisi. 3. Ders programı yanındadır. Ödevlerini kendi yapar. Okul çantasını akşamdan hazırlar.



OTÝZMDE DUYGU ALGILAMA ve ÝFADE ETME : BÝR OLGU SUNUMU

Transkript:

Olgu Sunumu Klinik ve Terapi Sürecinin Kendilik Psikolojisi Açýsýndan Deðerlendirilmesi: Bir Ergen Olgu Sunumu Elvan KARACAN*, Cüneyt ÝÞCAN**, Þahnur ÞENER*** ÖZET Günümüzde psikoterapi alanýnda farklý kuramlar ve uygulamalar kullanýlabilmektedir. Bir terapi süreci tek bir kurama baðlý olarak sürdürülebileceði gibi eklektik bir yaklaþým da tercih edilebilmekte ve kuramsal olarak deðiþik açýlardan ele alýnabilmektedir. Ergen terapisinde de olgunun klinik tablosu ve terapi süreci farklý temellere dayandýrýlabilmektedir. Bu yazýda Gazi Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi bölümünde yaklaþýk 2 yýl psikoterapisi yürütülmüþ bir olgunun klinik tablosu ve terapi süreci aktarýlacaktýr. Olgu kendilik psikolojisi kuramý açýsýndan tartýþýlacaktýr. Anahtar Sözcükler: Ergen, psikoterapi, kendilik, kendilik psikolojisi SUMMARY Evaluation of Clinic and Therapy Course in the Aspect of Self Psychology: an Adolescent Case Study * Dr., ***Prof. Dr., Gazi Üniversitesi Týp Fakültesi Çocuk Psikiyatrisi Anabilim Dalý, ** Uzm. Dr., Eriþkin Psikiyatrist, ANKARA Nowadays different theories and practices could be used in psychotheurapeutic approach. Although one therapy course could be performed according to only one theory, ecletic techniques could also be prefered. In adolescent therapy clinical features and therapy could be based on different theories. This paper is related to clinical aspect and therapy course of an adolescent case whose psychotherapy was performed for 2 years in Gazi University Faculty of Medicine Child Psychiatry department. This case will be discussed according to theory of self psychology. Key Words: Adolescent, psychotherapy, self, self psychology GÝRÝÞ Kendilik psikolojisi 1970 li yýllarda Heinz Kohut tarafýndan geliþtirilmiþ psikanalitik bir kuramdýr. Baþlangýçta narsisistik geliþimi ve narsisistik kiþilik bozukluklarýný anlamaya yönelik olarak geliþtirilmiþ olan bu kuram daha sonralarý baþka psikopatolojileri de ele alacak þekilde geniþletilmiþtir (Ýþcan 1995). Kohut un kendilik kuramý Anna Orsntein tarafýndan çocukluk psikopatolojilerine uyarlanmýþtýr (Ornstein 1981). Kohut un modelinde ruhsal yapýnýn temel öðesi kendiliktir. Ýnsanýn doðuþtan itibaren kendilik yapýsý vardýr. Bu yapý baþlangýçta geliþmemiþtir. Kendiliðin geliþimi için diðer insanlara gereksinim vardýr. Bu gereksinim somut bir þekilde kendilik-kendilik nesnesi dokusu içinde ortaya çýkar ve karþýlanýr. Bu süreç içinde çocuðun hem o an için gereksinimleri karþýlanmýþ olur hem de çocuk zaman içinde bu iþlevleri içselleþtirerek bu gereksinimlerini, kendilik nesnesine giderek daha az gerek duyarak, kendi baþýna gidermesini öðrenir (dönüþtürerek içselleþtirme). Kohut bebekle kendilik nesnesi arasýndaki iliþkiyi ruhsal geliþimin temeli olarak görür (Kohut 1971, Ýþcan 1995). 51

KARACAN E, ÝÞCAN C, ÞENER Þ. Kohut un tanýmladýðý kendiliðin iki kutbu vardýr: 1. Üstün göstermeci kendilik: Bu yapý çocuðun kendini sergileme, gösterme ve kendini üstün görme gereksinimini içerir. 2. Ülküleþtirilmiþ anababa imgesi: Bu yapý, çocuðun içselleþtirdiði anababanýn (kendilik nesneleri) ülküleþtirilmiþ gücünü, yetkisini kendisine kattýðý yanýdýr (Kohut 1988). Buna koþut olarak çocuðun geliþiminde iki tür kendilik iliþkisinden söz etmek mümkündür: 1. Aynalanma gereksinimi, 2. Ülküleþtirme eðilimi. Çocuk narsisistik geliþim çizgisi içinde bir yandan ebeveynini ülküleþtirme onu mükemmel ve tüm güçlü algýlama ve kafasýnda yarattýðý bu tüm güçlü imajýn bir parçasý olma, onunla kaynaþma eðilimi içindedir. Diðer yandan çocuk kendini mükemmel ve tüm güçlü olarak algýlama eðilimi gösterir ve ebeveyninin de kendisini bu þekilde algýlamasýný ve onaylamasýný ister. Kohut bunu aynalanma gereksinimi olarak kavramlaþtýrmýþtýr (Kohut 1971, Ýþcan 1995). Kohut çocuðun çekirdek kendiliði içinde "çekirdek tutkular" ve "çekirdek ülküler ve deðerler" in varolduðunu savunur. Uygun bir kendilik ve kendilik nesnesi iliþkisi sonucunda çocuðun baþlangýçtaki çekirdek tutkular ve ülküleri geliþerek bütünlük taþýyan çekirdek kendilik (cohesive nuclear self) haline dönüþür. Uygun kendilik-kendilik nesnesi iliþkisi sonucunda çocukluktaki büyüklük duygusu ve göstermecilik, kiþinin kendisini ortaya koymasýna olanak saðlayan tutkulara (self assertive ambitions) dönüþür. Bu geliþim sayesinde özsaygýnýn sürdürülmesi, hedeflere ve ülkülere yönelik olma, bedensel ve ruhsal etkinliklerden zevk alma mümkün olur. Bu alandaki geliþimsel yetersizlik düþük özsaygýya, ruhsal düzenlemelerle ilgili bozukluklara ve amaçsýz olma durumuna yol açar. Böyle bir durumda kiþi bedensel ve ruhsal etkinliklerden zevk alma becerisine sahip deðildir. Dolayýsýyla sürekli yorgunluk hali, sýkýlma ve isteksizlik gibi duygular yaþanýr. Yine uygun koþullar altýnda - beðenilme, takdir edilme ve kendilik nesnesiyle kaynaþma gereksinimleri uygun bir þekilde karþýlandýðýnda- kiþinin kendiliði içinde içselleþtirilmiþ deðerler ve ülküler kutbu oluþur. Ülküleþtirilmiþ anababa imgesi kutbundaki geliþimsel yetersizlik iç gerilimi düzenleme sorunlarýna yol açar. Baðýmlýlýk, cinsel sapkýnlýk, suça eðilim gösterme, depresyon ve süreðen umutsuzluk kendiliðin bu kutbuyla ilgili geliþimsel yetersizliðin ortaya çýkardýðý psikopatolojilerdir. Kendiliðin tutkular kutbuyla deðerler kutbu arasýndaki gerilim becerilerin geliþmesine olanak saðlar. Kohut bu yaþantýyý ikizlik (twinship) ya da diðer ben (alter ego) yaþantýsý olarak tanýmlamýþtýr. Kendiliðin bu alaný üçüncü bir kutup olarak da kabul edilir (tripolar self). Kendilik nesnesine benzeme çabasý becerilerin geliþmesine olanak saðlar. Kiþinin öðrenme ve yaratýcýlýða yönelmesi bu kutbun saðlýklý geliþimi sonucunda olur. Bu alandaki geliþimsel yetersizlik yaratýcýlýk ve üretkenliðin engellenmesiyle sonuçlanýr. Kohut un kendilik-kendilik nesnesi dokusu içinde geliþim sürecini tanýmlamak amacýyla ortaya attýðý diðer bir kavram dönüþtürerek içselleþtirme dir. Dönüþtürerek içselleþtirme ülküleþtirilmiþ ve ayna görevi gören kendilik nesnesinden alýnan iþlevlerin kendiliðin bir parçasý haline getirilmesi sürecidir. Bu süreçte rol oynayan en önemli etmen Kohut a göre uygun hayal kýrýklýklarý (optimal frusturation) bir baþka deyiþle eþduyum yetersizliðin (empatik failure) uygun düzeylerde yaþanmasýdýr. Ülküleþtirilmiþ kendilik nesnesinin çocuðun tüm gereksinimlerini karþýlamasý ve mükemmel olmasý olanaksýzdýr. Baþlangýçtaki narsisistik gereksinimler dýþ dünya ile uyumlu deðildir, dolayýsý ile yaþanan hayal kýrýklýklarý doðaldýr. Bunlarýn gerçekle uyumlu bir hale dönüþmesinde hayal kýrýklýklarý gereklidir. Aksi taktirde çocuðun bazý iþlevleri içselleþtirmesi engellenir. Narsisistik gereksinimlerin yeterince karþýlanmamasý diðer bir deyiþle hayal kýrýklýklarýnýn çok yoðun olmasý ise bu narsisistik gereksinimlerde ilkel düzeyde saplanmaya neden olmaktadýr (Ýþcan 1995). Kendilik patolojisi, infantil narsisistik yapýlar yaþa uygun olarak psiþik yapý içine katýþýp yerleþmediðinde ve zaman zaman gerçeklik egosunda geçici parçalanmalar ve yarýlmalar oluþtuðunda ortaya çýkar. Çocuklarda kendilik patolojisinin pek çok belirtisi, çocuðun anababadan göremediði empati nedeniyle yaþanan düþ kýrýklýðý ve sonucunda doðan kronik narsisistik öfke ile baþedebilme çabalarý sýrasýnda görülmektedir (Gökler 1991). OLGU Olgu, 13 yaþýnda, kýz, ortaokul 2. Sýnýf öðrencisi. Arkadaþlarý ve bir öðretmeni tarafýndan acil servise getirilen hasta toksik doza ulaþmamýþ çeþitli ilaçlar almýþ- 52

KLÝNÝK VE TERAPÝ SÜRECÝNÝN KENDÝLÝK PSÝKOLOJÝSÝ AÇISINDAN DEÐERLENDÝRÝLMESÝ: BÝR ERGEN OLGU SUNUMU tý, genel fizik durumu iyi idi. Ýntihar giriþimi, geçen yýl fen bilgisi dersine giren ve çok sevdiði öðretmeninin bu yýl derslerine girmeyeceðini öðrenmesi üzerine yaþadýðý sýkýntý sonrasý gerçekleþmiþti. Yapýlan ruhsal durum muayenesinde; geliþimi iyi, yaþýndan büyük gösteriyordu. Gergin, kýzgýn, üzgün bir yüz ifadesi vardý. Giyimi, kendine bakýmý iyiydi. Göz iletiþimi kuruyordu. Huzursuz ve sýkýntýlý görünüyordu. Bilinç açýk, yönelim tam, algýlamasý normaldi. Ses tonu tekdüze, konuþmasý akýcý ve amaca varýyordu. Düþünce içeriðinde çaresizlik, aileye yönelik sevgisizlik düþünceleri ve ölüm düþünceleri vardý. Tedirgin ve çökkün bir duygulaným sergiliyordu. Davranýþlarýnda aileye yönelik öfke, öðretmene yönelik aþýrý baðlanma eðilimi dikkati çekti. Öðretmeni ile ilgili yoðun bir hayal kýrýklýðý yaþýyordu. Öyküsünden ailesine karþý hýrçýn, uzak, reddedici davranýþlar içinde olan olgunun onlarý kendine yakýn bulmadýðý, sevmediði ve bu nedenle de huzursuz olduðu öðrenildi. Özellikle annesinin özelliklerini beðenmiyor, onu zayýf, fazla yumuþak, çocuklarý üzerinde otorite kuramamýþ, kendisini anlayamayan birisi olarak tarif ediyordu. Geçen yýl fen derslerine giren, diðer öðrencilerin sert bulduklarý bir bayan öðretmenini ilk gördüðü günden itibaren kendisine yakýn hissettiðini ve yoðun bir sevgi duyduðunu anlatýyordu. Bu duygu ve düþünceleri cümle tamamlama testinde annem bana iyi davrandýðý halde onu sevemiyorum", "keþke o benim annem olmasaydý", "annelerin en iyisi öðretmenimdir" cümlelerinde de dikkati çekiyordu. Öðretmenini kararlý, dikkatli, güçlü, sinirli fakat sevmesini bilen, sezgileri güçlü mükemmel biri diye tarifliyordu. Her ders arasý onu görmeye, ona yaklaþmaya çalýþtýðýný, fýrsatýný buldukça sarýlarak, "sizi çok seviyorum" dediðini ve bunun en büyük mutluluk olduðunu söylüyordu. Ailesine yönelik sevgisizlik, öðretmenine yönelik yoðun beðeni duygularýný arkadaþlarý ile de paylaþan olgunun okulda olgun tavýrlý, akýl veren, çözüm bulmaya çalýþan, arkadaþ iliþkilerinde aþýrý sahiplenici, kýskanç ve kýrýlgan, derslerde çok baþarýlý bir öðrenci olduðu öðrenildi. Evde ise öðretmenine þiirler, yazýlar yazdýðý, hayaller kurduðu, annesine bu sevgisini detaylý olarak anlattýðý özel günlerde öðretmene anneye aldýðýndan daha deðerli hediyeler aldýðý belirtildi. Ýlk yýlýn sonunda baþarý ile sýnýfýný geçen olgu tatil boyunca öðretmeninin ve okul ortamýnýn hasretini çektiðini hatta zaman zaman öðretmeninin evine gittiðini belirtti. Ýkinci yýl baþladýðýnda öðretmeninin dersine girmeyeceðini öðrenmesi üzerine intihar giriþimi olmuþ ve hastanemize getirilmiþti. Öykü ile ilgili önemli bir nokta 1 yýl önce yaþanan babaanne kaybý idi. Olgudaki iliþki sorunlarý ile babaanne kaybý benzer zamana rastlamaktaydý. Olgu 7 yaþýna gelene dek aile babaanne ile beraber yaþamýþ. Olgu, genç yaþta eþini kaybeden, üç erkek çocuðunu ve torunlarýný en iyi þekilde yetiþtiren babaannenin çok özel biri olduðunu belirtmiþti. Babaanne güçlü, kararlý, otoriter, tüm aileye annelik yaptýðýný hissettiren bir kadýn olarak tarif edildi. Anne, sessiz, sakin, fazlaca yumuþak, olgu ile iliþkisinde onun tepkilerinden korkan, bu yüzden hissettiði gibi davranmayan, öðretmenine olan yakýnlýðýndan çok etkilenmesine karþýn duygularýný gizleyen biri. Baba, olgunun bir dediðini iki etmeyen, anne gibi sýnýr koymakta zorlanan biri. Abi, daha aktif, bu iliþkide olguyu suçlayan ve anneyi koruyan bir konumda idi. Olgunun bu klinik tablo ile en az bir yýl düzenli haftada bir yapýlacak görüþmelerle psikoterapiye alýnmasýna karar verildi. Kaygý ve depresyonun ön plana geçtiði dönemde tedaviye antidepresan ilaç eklendi. SÜREÇ Ýntihar giriþimi sonrasýnda öðretmeni çok huzursuz olmuþ, yanlýþ mesaj veririm kaygýsý ile geri çekilmiþti. Olgu görüþmelerin çoðunda öðretmeninden sözediyor ona eskisi gibi yakýn olamamanýn verdiði acýdan yakýnýyordu. Öðretmeni ile konuþmasý sýnýrlanmýþtý, onunla ayný okulda olduðunu bilmek, onu görebilmekle yetinmeye çalýþýyordu. Olgu süreç içinde öðretmenine yönelik olan yaþantýsýna benzer bir yaþantýyý bir bayan ses sanatçýsý ile de yaþadý. Sürekli onun kasetlerini dinliyor, programlarýný hiç kaçýrmýyordu. Onu sevmesini bilen, duygusal, güçlü, sinirli olabilen birisi olarak tanýmlýyordu. Olgu arkadaþ iliþkilerinde de oldukça kýskanç ve kýrýlgandý. Yakýn arkadaþýnýn herþeyini ilk önce ve sadece kendisi ile paylaþmasýný istiyor, aksi durumlarda "ben ona yetmiyor muyum da baþkalarý ile konuþuyor" þeklinde tepki veriyordu. Anneyi gerek öðretmenine olan aþýrý ilgisini anlatarak kýskandýrmaya çalýþýyor, gerekse uygunsuz davranýþlarý ile sinirlendirmeye çalýþýyordu. Anne ise olgunun sýnýr arayýþlarýna uygun tepkiler veremiyor, duygularýný gizlemeyi tercih ediyordu. 53

KARACAN E, ÝÞCAN C, ÞENER Þ. Ýzlem sýrasýnda yaþanan diðer bir olay uygunsuz erkek arkadaþ iliþkisi idi. Baþka bir ilde yaþayan, araba tamircisi, kendinden 10 yaþ büyük bir gençle bir arkadaþý aracýlýðý ile tanýþmýþtý. Bir kez gördüðü bu kiþi ile sadece telefonla süren iliþkisini bitirirse bu kiþi intihar eder buna dayanamaz ya da bana zarar verir korkusu ile sonlandýrmakta zorlanýyor bazen de kendisini çok seven birisini kaybetmek istemediðini söylüyordu. Anne bu noktada da sýnýrlayýcý ve rahatlatýcý olamadý. Olgu günlüðüne terapistin kararýnýn kendisi için çok önemli olduðunu not etmiþti. Yine bu dönemde sürekli arabesk müzik dinleme ve iki kez kolunu jilet ile çizme davranýþlarý oldu. TARTIÞMA Bu öyküde olgunun öðretmenini yoðun ülküleþtirme eðilimi dikkati çekmektedir. Olgu öðretmenini güçlü, otoriter, yatýþtýrýcý bir kiþi olarak tanýmlamakta, öðretmeninin bu özelliklerini çok beðenmekte ve bu özelliklerin anne ve babasýnda bulunmadýðýný ifade etmektedir. Olgu öðretmeninin bu özelliklerine yoðun bir baðlanma eðilimi göstermiþ ve onun derslerine girmemesi üzerine intihar giriþimi olmuþ ve bu nedenle kliniðimize baþvurmuþtu. Bu klinik tabloyu kendilik psikolojisi açýsýndan incelediðimizde bazý ilginç noktalar ortaya çýkmaktadýr: Çocuk narsisistik geliþim çizgisi içinde bir yandan ebeveynini ülküleþtirme, onu mükemmel ve tümüyle güçlü algýlama ve kafasýnda yarattýðý bu güçlü imajýn bir parçasý olma, onunla kaynaþma eðilimi içindedir. Diðer yandan çocuk kendini mükemmel ve güçlü olarak algýlama eðilimi gösteririr ve ebeveyninin de kendisini bu þekilde algýlamasýný ve onaylamasýný ister (Kohut 1988, Ýþcan 1995) Olgu bu süreci anne ve babasý ile yaþayamamýþ, bu iliþkiyi babaanne ile olan iliþkisinde yakalamýþ olabilir. Babaannenin olgunun ilkel ülküleþtirme eðilimlerini körükleyici tutumu ve anne-babanýn çocuðun bu gereksinimini karþýlamakta belirgin ölçüde yetersiz kaldýðý görülmektedir. Öyküde narsisistik gereksinimlerin anababa kanalýndan karþýlanamamasý babaanne ölümü ile yaþanan yoðun hayal kýrýklýðý, anne babanýn uygun tepkilerle çocuðu yatýþtýrýcý ve sýnýrlayýcý aktif bir rol üstlenememeleri dikkati çekmektedir. Bu klinik tablo olguda narsisistik gereksinimlerin yeterince karþýlanmamasýna baðlý ilkel düzeyde bir saplanmayý düþündürmektedir. Çocuklarda kendilik psikolojisinin pek çok belirtisi çocuðun ana-babadan göremediði empati nedeni ile duyduðu hayal kýrýklýðý ve sonucunda doðan narsisistik öfke ile baþedebilme çabalarý sýrasýnda ortaya çýkmaktadýr. Ana-babadaki empati eksiklikleri çocuk tarafýndan, yineleyen ince narsisistik örselenmeler þeklinde yaþanýr ve karþýlýðýnda savunmalar (birincil olarak mazokistik ve paranoid savunmalar) oluþur. Bu öðelerin nitelikleri narsisistik öfke ile doðrudan baðlantýlýdýr. Bu tür yoðun öfke bir öç alma gereksinimi biçiminde açýklýkla gözlemlenebilir. Çocuklar kendi bedenleri ve iþlevleri üzerinde denetleme sahibi olabildiklerinde kendilerini örseleyen kiþiler ve olaylara karþý olan öfkelerini kendilerini kullanarak dýþa vurmaya çalýþýrlar (Ornstein 1981, Gökler 1991). Olgunun intihar giriþimi, ülküleþtirdiði öðretmenine yönelik yaþantýsýndaki hayal kýrýklýðýnýn sonucu olarak yorumlanabilir. "Eðer isteseydi dersimize girerdi" cümlesi bu duygularýný dile getirmektedir. Olgunun ses sanatçýsý ile yaþadýðý ülküleþtirme eðilimi terapi sürecinde yorumlanmýþ ve öðretmen olayýnda olduðu gibi ülküleþtirmeye izin verilirken uygun yönergelerle gerçekle uyumlu bir noktaya çekilmiþtir. Süreç içinde olgu pek çok önemli karar ve durumlarda (erkek arkadaþ sorunu gibi) terapiste yaklaþmýþtýr. Yatýþtýrýcý ve yol gösterici tutumu ile terapistin aktif rol oynamasý olgunun denetlenmesini saðlamýþ ve kaygýsýný azaltmýþtýr. Kohut, özsaygýlarý deðiþken ve eleþtiriye duyarlý hastalarla çalýþýrken bu hastalarýn terapiste yönelen narsisistik gereksinimlerini narsisistik aktarým ya da kendilik nesnesi aktarýmý olarak adlandýrmýþ, ülküleþtirme aktarýmý ayna aktarýmý olarak iki grupta ele almýþtýr (Kohut 1971). Ülküleþtirme aktarýmýnda hasta terapisti yatýþtýrma kaynaðý olarak yaþantýlar ve dürtü düzenlenmesinde kullanýr. Ayna aktarýmý ise kabullenen ve onaylanan bir kendilik nesnesine duyulan gereksinimin tedavi ortamýnda canlanmasý olarak tanýmlanmýþtýr (Ýþcan 1995). Olguda analitik terapi yapýlmamýþ ve bu aktarýmlar yoðun yaþanmamýþtýr, ancak uygulanan giriþimleri kendilik psikolojisi açýsýndan yorumlamak mümkündür. Olgu, terapi süreci içinde terapisti aþýrý ülküleþtirme eðilimi içine girmemiþtir. Bunun nedeni terapistin kiþisel özellikleri ve ülküleþtirme eðilimlerini dengelemeye çalýþmadaki özenli tutum ve giriþimleri olabilir. Süreç boyunca ülküleþtirme eðilimlerine izin verilirken bunun gerçekle uyumlu sýnýrlara çekilmesine çalýþýlmýþtýr. Terapistin kendilik nesnesi iþlevini üstlenmesi eyleme vurumlarýn önüne geçilmesi, ergenin sýnýr 54

KLÝNÝK VE TERAPÝ SÜRECÝNÝN KENDÝLÝK PSÝKOLOJÝSÝ AÇISINDAN DEÐERLENDÝRÝLMESÝ: BÝR ERGEN OLGU SUNUMU arayýþlarýnýn karþýlanmasý terapide önemli dönüm noktalarý olmuþtur. Bu sýrada terapistin yaþadýðý güçlüklerde alýnan denetim, geri adým atýlmasýný engellemiþtir. Bireysel terapilerin yanýsýra olgunun ergen grubuna alýnmasý, ana-babanýn ebeveyn gruplarýna katýlýmlarý, denetim veren kiþi tarafýndan gerçekleþtirilen aile görüþmeleri terapinin olumlu ilerleyiþine katkýda bulunmuþtur. Bu da bir tür kendilik nesnesi iþlevinin klinik çalýþma grubuna yayýlmasý olarak düþünülebilir. Gökler B (1991) Çocuklarda kendilik geliþimi ve patolojileri: Bir derleme ve klinik örnekler. Türk Psikiyatri Dergisi, 2:1:13-19. Ýþcan C (1995) Kendilik Ruhbilimi. Compos Mentis Yayýnlarý. Ankara, Renk Ofset. Kohut H (1971) The Analysis of the Self, New York, International Universities Press. KAYNAKLAR Kohut H (1988) The Restoration of the Self. 7. baský, New York, Connecticut, International Universities Press. Ornstein A (1981) Self-pathology in childhood: Developmental and clinical considerations. Psychiatr Clin North Am, 4: 435-453. 55