Yeni Türk Ticaret Kanunu ile Gelen Yenilikler BURSA BİLANÇO OCAK / ŞUBAT 2013 SAYI 1442 Smmm. Kasım ÇAPRAZ Ticaret Mevzuatı ve Muhasebe Standartları Danışma ve Eğitim Komisyonu Başkanı kcapraz@gmail.com Türk iş hayatında devrim yaratacak değişikliklere yol açacak olan yeni Türk Ticaret Kanunu, özellikle şirketler hukuku konusunda şirketlerde yaratacağı kurumsallaşma, şeffaflık, kurumsal yönetim, profesyonel yönetim anlayışı gibi paradigma değişiklikleri yanısıra şirketlerin türlerine özgü bir takım yenilikler getirmiş bulunmaktadır. Bu yeniliklerden limited şirketlere özgü olanlara göz atacak olursak; Şirket anlayışı ve tek kişilik şirket 1- Bunların başında en önemli değişiklik ve yenilik tek kişilik şirketler gelmektedir. İlk bakışta çelişki gibi görünen tek kişilik şirket kavramı önceki kanundan ayrı olarak şirketin, belirli sayıda şeriklerin (ortakların) bir araya gelerek birlikte oluşturdukları tüzel kişiliğe sahip ekonomik amaçlı bir yapı anlayışından, kaç kişilik olursa olsun kurumsal yönetim ilkelerinin hakim olduğu mal ve hizmet üreten, satan ayrı bir tüzel kişiliğe sahip ekonomik bir yapı anlayısına dönüşmesi sonucu doğmuştur. Ek ödeme ve yan edim yükümlülükleri 2- Önemli yeniliklerden birisi de yasanın 603 maddesinde düzenlenen, ek ödeme ve yan edim yükümlülüklerinin açıkça kanunda yer almış olmasıdır. Şirket sözleşmesinde öngörülmesi ve kanunda yer alan şartların gerçekleşmesi halinde ortaklara sadece şirkete nakdi ödemede bulunma borcunu yükler. Burada amaç finansal yönden kötü duruma düşen şirkete ortakların yapacakları ek ödeme ile yardımcı olmalarını sağlamaktır. Ek ödeme bilanço açıklarını kapatmak ve şirketin hayatiyetini sürdürebilmesi, ödeme dar boğazından çıkabilmesi amacıyla öngörülmüş bir araç olup bu araçla şirketler yeni bir olanağa kavuşmuştur. 3- Ek ödeme yükümlülüğü ortağın şirketten ayrılmasıyla sona ermekte ancak istisna olarak ortağın şirketten ayrılmasının tescil edildiği tarihten itibaren 2 yıl içerisinde şirket iflas ederse ayrılan ortaktan ek ödeme yükümlülüğünü yerine getirmesi istenecektir (md. 604).
4- Şirketin finansal durumu yerine getirilen bu ek ödemelerle düzelmişse ve ek ödemeyi gerekli kılan şartlar tamamen ortadan kalkmışsa yerine getirilen bu ek ödemeler kısmen veya tamamen ortaklara geriye verilebilecektir (md. 605). 5- Yeni yasaya göre şirket sözleşmesiyle şirket sözleşmesiyle şirketin işletme konusunun gerçekleşmesine hizmet edebilecek yan edim yükümlülükleri getirilebilecektir. Sermaye payına bağlı olan bu yan edimlerin konusu, kapsamı, koşulları ve bu konuda diğer önemli noktalar şirket sözleşmesinde belirtilecektir (md. 606). Şirket sözleşmesinde gösterilen şirketin iştigal konusununun ve bazı eylemlerin gerçekleşmesi veya gerçekleşmemesine, ortakların bileşiminin korunmasına, başka şirketlerin hakimiyeti altına girilmemesine özgülenecek olan ve Anonim Şirketler için önceden beri var olan yan edim yükümlülüğü yeni yasa ile limited şirketlere de getirilmiş olup ayni ve nakdi olabilecektir. 6- Ek ödeme veya yan edim yükümlülükleri şirket sözleşmesi değişikliği suretiyle sonradan öngörülmek istenirse bu kararlar tüm ortakların onayı ile alınabilecektir (md. 607). Zorunlu kayıtlar ve bağlayıcı hükümler 7- Bir limited şirketin kurulabilmesi için şirket sözleşmesinde bulunması gereken kayıtlar önceki yasada olduğu gibi yeni yasanınn 576. maddesinde gösterilmiştir. Bilindiği üzere şirket sözleşmesine yasadaki emredici kurallara aykırı olmamak şartıyla kurucular istedikleri hükümleri koyabilmektedirler. Şirket sözleşmesnin aynı zamanda ortaklar arası bir anayaca olması nedeniyle bazı kuralların bağlayıcı olabilmeleri için şirket sözleşmesinde ön görülmeleri gerektiğinden bu kurallar şirket sözleşmesinde açıkça belirtilmelidir. Örneğin pay devirlerine ön alım hakkı veya sınırlama getiren hükümler sözleşmede belirtilmek suretiyle bağlayıcı olabilmektedirler. 8- Yeni yasanın 577. maddesi bunun gibi konuları Şirket sözleşmesinde öngörülmeleri şartıyla bağlayıcı olan hükümler başlığı altında belirleyerek limited şirketlere getirilen yeni bir sistemin temeli oluşturulmuştur. Şirket yönetim anlayışında değişiklik 9- Yeni yasa ile limited şirketlerde tüm ortakların şirketi birlikte yönetmesi dolayısıyla, şirketin yönetiminin ve temsilinin ortaklar için hem hak hem de yükümlülük niteliği (Eski yasa md. 540) taşıması anlamındaki Özden Organ ilkesi terk edilerek seçilmiş yönetim organı sitemi benimsenmiştir. (md. 623) Özden Organ/Özden Yönetim ilkesi şirketi şahıs şirketi konumuna getirmesi nedeniyle limited şirket şimdiye kadar çoğunlukla sanki sınırlı sorumlu kollektif şirket gibi düşünülegelmiştir. Yeni yönetim anlayışı ile limited şirketler şahıs şirketinden uzaklaşarak anonim şirkete yakınlaştırılmıştır. Şirket yönetiminin seçilmiş organ sistemi ile belirlenmesi, özden organ sisteminin uygulamada zorluklara yol açması ve yönetimin yetkin kişi ve profesyonelllerden oluşması gereği düşüncesiyle benimsenmiştir. Profesyonel yönetim anlayışı 10- Yeni yasanın 625. maddesiyle şirket müdürlerine getirilen Devredilemez ve vazgeçilemez görevler ancak daha yetkin veya profesyonel kişilerin yönetimde yer almaları ile daha verimli olarak yerine getirilmesi mümkün olabilecektir. Dikkat edilirse anılan maddede sayılan devredilemez ve vazgeçilemez görevlerin tümü yürütmeye ilişkin görevlerdir. Bu yaklaşım ise şirket yönetimlerinin profesyonelleşmesinin önünü açmaktadır. Yasada sayılan muhasebe ve finans denetimi, finansal planlama ve risk yönetimi kavramları birer modern işletmecilik kavramları olup yeni yasa ile hukuk sistemine dahil edilmesi de yasa koyucunun profesyonelleşme anlamımda iradesini yansıtmaktadır.
11- Yeni yasada birden daha fazla müdür bulunması halinde uygulanacak kurallar belirlenerek yönetim kuruluna özgü bir işleyiş kuralı hükme bağlanmıştır. Böylece eski yasa da olmayan uygulamada çeşitli zorluklar yaratan bir durum ortadan kaldırılmıştır (md. 624). 12- Eski yasada bulunan, ortakları sayısı 20 yi aşan limited şirketler için zorunlu olan (Ortaklar Umumi Heyeti) Genel Kurul toplantıları için daha az sayıda ortaklı şirketler için ise yazılı reylerle verilebilen kararlar yaklaşımı terkedilerek ortak sayısı kaç olursa olsun Genel Kurul Toplanması ve Genel Kurulun devredilemez yetkileri hüküm altına alınmıştır (md. 616). Bağımsız denetim 13- Yeni yasanın en önemli unsurlarından olan kurumsal yönetim anlayışı gereği limited şirketler de bağımsız denetime tabi olacaklardır. Bağımsız denetime tabi olacak şirketler ise Bakanlar Kurulu tarafından belirlenecektir (md. 397). Bu yaklaşımla daha evvel şirketin teşkilatının bir unsuru olan murakıplar şirket organı olmaktan çıkarılmıştır. Murakıpların yerini büyüklükleri Bakanlar Kurulunca belirlenecek şirketler için bağımsız denetim almıştır (md. 635). Kurucu menfaatleri 14- Yeni yasada eskisinde olmayan ve şeffaflık ilkesinin gereği olarak kurucular tarafından kurulmakta olan şirketle ilgili olarak şirket hesabına alınan malların bedelleri ile şirketin kurulmasında hizmeti geçenlere tanınan menfaatlerin şirket sözleşmesine yazılacağı hüküm altına alınmıştır (md. 582). İntifa senetleri 15- Yine yeni yasada eskisinde olmayan fakat anonim şirketlerde intifa senetlerinin çıkarılmasını gerektiren sebeblerin limited şirket için de geçerli olacağı düşüncesiyle şirket sözleşmesinde intifa senetlerinin çıkarılması öngörülebilir. Hükmü ile limited şirketlere de intifa senedi çıkarabilme imkanı sağlanmıştır (md. 584). İspat aracı nama yazılı senet 16- Yeni yasa limited şirketlerde sermaye payının ispat aracı olarak nama yazılı senet veya pay senedi düzenlenebilme imkanı getirmiştir. Eski yasada olmayan bu husus diğer şahıslara karşı sadece ispat aracı olarak kullanılabilme imkanı getirmekle bu senetlere ek ödeme ve yan edim yükümlülükleri, ağırlaştırılmış veya bütün ortakları kapsayacak biçimde düzenlenmiş rekabet yasağı ve şirket sözleşmesinde öngörülmüş ise önerilmeye muhatap olma, önalım, geri alım ve alım haklarının, yazılması gereklidir (md. 593). İntifa ve rehin hakkı 17- Yeni yasada, eskisinde olmayan intifa ve rehin hakkı düzenlenmiştir. 600. maddedeki intifa ve rehin hakkının kurulmasında esas sermaye paylarının devrine yapılan atıf hem şekle ve onaya hemde miras, eşler arasındaki mal rejimleri ve cebri icraya ilişkin özel hükümleri kapsamaktadır. Rekabet yasağı
18- Yeni yasada 613. madde ile önceki yasada olmayan ortaklar hakkında bağlılık ve rekabet yasağı yeni yasada ortaklar için hen bağlılık yükümlülüğü hem de rekabet yasağı olarak düzenlenmiştir. Bunlardan en önemlisi ortakların şirket sırlarını korumakla yükümlü olmalarıdır. Anılan maddeye hükümlerine göre ortaklar şirketin çıkarlarını zedeleyebilecek davranışlarda bulunamayacaklar, özellikle kendilerine özel bir menfaat sağlayan ve şirketin amacına zarar veren işlemleri yapamayacaklardır. Bilgi İsteme hakkı 19- Yeni Ticaret Yasasında 614. madde ile her ortağa müdürlerden şirketin bütün işleri ve hesapları hakkında bilgi isteyebilme ve belirli konularda inceleme yapabilme imkanı doğmaktadır. Ortağın elde ettiği bilgileri şirketin zararrına kullanma tahlikesi varsa müdürlerin bilgi almayı ve incelemeyi gerekli ölçüde engelleyebileceği, ancak ortağın başvurusu üzerine bu konuda genel kurulun karar verebileceği hüküm altına alınmıştır. Genel Kurul da bilgi alınmasını ve incelenmeyi haksız yerer engellerse ortağın istemi üzerine bu konuda mahkeme karar verecek olup bu karar kesin olacaktır. Önceki yasada mevcut olmayan bu hüküm ile ortaklara modern şirketler hukuku anlamında geniş bilgi alma hakkı tanınmıştır. Toplantı ve karar nisapları 20- Yeni Ticaret Yasasında eski yasadan farklı olarak 621. madde ile önemli kararlar sayılarak bu kararlar için gerekli toplantı ve karar alma yeter sayısı düzenlenmektedir. Eşit İşlem 21- Yeni Yasa 627. maddesi ile anonim şirketlere parelel olarak şirket müdürlerinin ortaklara eşit şartlar alında eşit işlem yapmaları hüküm altına alınmıştır. Kuruluşta olmayıp, sonradak ek ödeme ve yan edim yükümlülüklerini getiren veya mevcut yükümlülükleri arttıran sözleşme değişikliği konusunda genel kurul kararları tüm ortakların onayı ile alınması eşit işlem konusunda önemli bir örnek olmaktadır (Meydana gelen değişiklik eşitsizlik yaratsa bile tüm ortakların onayı olması nedeniyle geçerli olabilmesi). Yönetimin kararları ve eylemleri bağlamında müdürlerin bu ilkeye uymaları işlemlerin ve kararların geçerliliği açısından önem arzetmektedir. Ayrılma akçesi 22- Yeni yasa ile getirilen önemli yeniliklerden birisi ortağın şirketten ayrıldığı takdirde esas sermaye payının gerçek değerine uyan ayrılma akçesini talep etme hakkını getirmiş ve bunu açıkça düzenlemiş olmasıdır. Yasanın 641. maddesi bu konudaki kanun boşluğunu doldurarak, hem tartışmalara son vermiş hem de daha adil bir çözüm getirmeyi amaçlamıştır. Ana kural ayrılan ortağa esas sermaye payının gerçek değerine uyan ayrılma akçesinin ödenmesidir. Yine anılan madde hükümlerine göre bu ayrılma akçesi genel hukuk ilkeleri çerçevesinde şirket sözleşmeleri ile farklı bir şekilde düzenlenebilecektir. 23- Yeni yasanın 642. maddesi ile yukarıda bahsedilen ayrılma akçesinin ödenmesi konusunda ödemenin ne zaman muaccel olacağı konusuna açıklık getiirilmiş. Burada amaç ayrılan ortağa yapılacak ödemenin zamanlama yönünden şirkete ve alacaklılara zarar vermemesi ve menfaatler dengesinin hakça kurulmasıdır.
Şirkete borçlanma şartları 24- Yeni yasa öncekinden farklı olarak şirket ortaklarının belirlişartları taşımadan şirkete borçlanmayacağını hüküm altına almıştır. Buna göre ortakların şirkete borçlanabilmeleri için, sermaye taahhüdünden doğan vadesi gelmiş borçlarının ödenmiş olması ve şirketin serbest yedek akçelerle birlikte kârının geçmiş yıl zararlarını karşılayacak düzeyde olması gerekmektedir. Ortak olmayan müdürlerin borçlanma yasağı 25- Yine yeni yasada şirket ortağı olmayan müdürlerinin ve yakınlarının şirkete borçlanmaları yasaklanmıştır. Aksi halde 300 günden az olmamak üzere adli para cezasının yanısıra şirket alacaklıları bu kişileri doğrudan takip edebileceklerdir. Şirket müdürlerinin işlem yasağı 26- Eski yasada şirket müdürlerinin şirket ortaklarından veya umumi heyetten izin almadan şirket konusuna giren bir ticari muamele yapamaz ifadesi herhangi bir işlem yapamaz şeklinde değiştirilmiştir. Kar pâyı avansı 27- Yeni Türk Ticaret Yasası ile getirilen önemli diğer bir yenilik ise Kâr payı avansı müessesinin gelmiş olmasıdır. 509. madde ile belirlenen kâr payı avansı ile daha evvel sadece borsa şirketleri tarafından dağıtılabilen kâr payı avansları bundan böyle hem anonim, hem limited şirketlerde şirket büyüklüğüne bağlı olmaksızın anılan madde şartları çerçevesinde dağıtılabilecektir. İç yönerge 28- Yeni Yürk Ticaret Yasaı yine limited şirketler e sözleşmelerinde mevcutsa veya sonradan öngörülmüşse yan edim yükümlülükleri için iç yönerge çıkarma yükümlülükleri getirmektedir. Sermaye koyma borcunda yenilik 29- Yeni yasa, limited şirketlere de sermaye koyma borcu konusunda teknolojik gelişmelerinde dikkate alınması sonucu küçük ama önemli bazı değişiklikler getirmektedir. Devredilebilir elektronik ortamların, alanların, adların ve işaretlerin de ticaret şirketlerine sermaye olarak konulmasını, üzerlerinde sınırlı ayni bir hak, haciz ve tedbir bulunmayan nakden değerlendirilebilen ve devrolunabilen, fikri mülkiyet hakları ile sanal ortamlar da dahil, malvarlığı unsurlarının sermaye şirketlerine ayni sermaye olarak konulabilmesini mümkün kılmaktadır. Elektronik ortamda toplantılar 30- Yeni Ticaret Yasası ile getirilen en önemli yeniliklerden birisi elektronik ortamda Genel Kurul ve Müdürler Kurulu toplantılarının yapılabilmesidir. Modern yönetim araçlarından olan bu elekronik ortamların kullanılması yanı sıra Bakanlar Kurulu tarafından belirlenerek bağımsız denetime tabi olacak limited şirketler kuracakları veya mevcut internet sitelerinin bir bölümünü bilgi toplumu hizmetlerine ayırmak ve şirketçe kanunen yapılması gereken ilanların yayımlanmasına özgülemek zorunda olacklardır.
Pay devrinde yeni yöntem 31- Pay devri konusunda önceki yasadan farklı bir düzenleme getirilmiştir. Önceki yasada ayni sermaye payının 3 yıl müddetle devir yasağı bulunmakta iken yeni yasada böyle bir yasak söz konusu değildir. Önceki yasada ortakların ¾ ü devre muvafakat etmesi gerekmekte iken yeni yasada Genel Kurulun toplantıda temsil edilen oyların salt çoğunluğu ile karar alabilmesi söz konusu olmaktadır. Ayrıca pay devrinde onay konusunda, payın devrini Ortaklar Genel Kurulu 3 ay içerisinde reddetmediği takdirde onay verilmiş sayılacaktır. Önceki yasada payın devri için zorunlu şart olan Ortakları ¾ ünün devre muvafakat etme şartı mevcutken yeni yasada ki Şirket sözleşmesinde aksi öngörülmemişse ifadesiyle onayın aranmayabileceğinin de mümkün oldğu görülmektedir (md. 595). Miras yoluyla ve eşler arası intikaller 32- Sermaye Payının, miras ve eşler arasındaki mal rejimlerine ilişkin hükümlere göre veya icra yoluyla el değiştirmesi normal pay devrine göre özellik göstermektedir. Böylesi durumlarda pay hukuki bir işlemle değil kanun gereği intikal etmektedir. Bu kanuni geçiş için yeni kanun genel kurul kararına gerek olmaksızın hak sahibine geçeceğini kabul edip, hakların kullanılmasına da izin vermiştir. Anacak bu şekilde sermaye payının geçişinde menfaat dengesi bozulmuş gibi gözüken şirkete, miras, eşler arasındaki mal rejimi veya icra yoluyla şirketin payını kazanan kişiyi reddetmek yetkisi de tanınarak menfaatler dengesi korunmuştur. Bunun için şirketin payları kendi veya ortağı ya da kendisi tarafından gösterilen üçüncü bir kişi hesabına gerçek değeri üzerinden devralmayı, payın geçtiği kişiye önermesi şarttır. Diğer bir ifade ile şirketin şirketin söz konusu kişiyi reddedebilmesi, ortak olarak kabul etmediğini bildirebilmesi için ona payı gerçek değerinden almayı önermesi ve alacak kişiyi de önermesi gerecektir. Tabii ki payı şirket kendisi alabileceği gibi, ortağını veya üçüncü kişiyi önerebilecektir. Ortağın iflası 33- Eski TTK da ortağın iflası ya da sermaye payına haciz konulması halinde iflas idaresinin ya da ortağın şahsi alacaklısının şirketin feshini ihbar etmesine izin verilmekte ve bundan kurtulmak için ise eski TKK md. 523 deki yollardan birine başvurulması gerekiyordu. Ancak yeni TTK da artık sermaye şirketlerinde ortağın şahsi alacaklısı sadece paya haciz koydurup bunun icra dairesi vasıtasıyla satılmasını talep edebilmektedir. Önceki yasada olduğu gibi yeni yasada ortağın kişisel alacaklısının ortağın borcu için şirketin feshini isteme hakkı olmayıp,ortağın iflası halinde de geçerli olan bu durum Kanun da açıkça belirtilmemiş olsa da ortaklardan birisinin iflası halinde ona ait sermaye İ.İ.K nın ilgili hükümlerine göre iflas masasına getirilip burada değerlendirilecektir.
Önceki TTK da daha çok şahıs şirketlerine yakın olan limited şirketler, yeni TTK da yukarıda bahsedilen değişikliklerle Anonim Şirkete yaklaştırılmıştır.