Duygu TÜRKBEY, Tuğba YILDIRIM, Ekin Kaya ġġmġek, Yasin ÜYEL. DanıĢman: Murat ÖZKAN ÖZET



Benzer belgeler
Arteriyel Switch Ameliyatı Yapılan Yenidoğanlarda Serum C-Reaktif Proteinin cut-off Değerleri

Konjenital Kalp Cerrahisinde Periferik Venöz Basınç Santral Venöz Basınca Alterna=f Olabilir Mi?


KLİNİĞİMİZDE TANISI KONMUŞ HOLOPROSENSEFALİLİ FETUSLARIN SONUÇLARI

FETAL EKOKARDİYOGRAFİ PROF.DR. A.RUHİ ÖZYÜREK

ÖĞRETĠM YILI KALP DAMAR CERRAHĠ ANABĠLĠM DALI SEMĠNER PROGRAMI

Kliniğimizde, bir yıllık yenidoğan puls oksimetre tarama testi deneyimimiz ve doğumsal kalp hastalığı sıklığı

Sınıf Kadın Sağlığı Hastalıkları ve Bakımı. Doğum Sonu Bebekte Görülebilecek Sorunlar. Yenidoğanın Beslenmesi

ÇOCUK KALP VE DAMAR CERRAHİSİ

KARDİYAK REHABİLİTASYON ÖĞR. GÖR. CİHAN CİCİK

NEONATOLOJİDE YENİLİKLER. Doç. Dr. Esra Arun ÖZER Tepecik Eğitim ve Araştırma Hastanesi Yenidoğan Kliniği

DOĞUŞTAN KALP HASTALIKLARI (SOLDAN SAĞA GEÇİŞLİ)

Kalp ve Damar Gelişim Anomalileri. Prof Dr. Murat AKKUŞ

Siyanotik Konjenital Kalp Hastalıkları FALLOT TETRALOJİSİ

Gaziantep Çocuk Hastanesi Yenidoğan Yoğun Bakım Ünitesi nde İzlenen Doğumsal Kalp Hastalıkları Vakalarının İncelenmesi

Olgu sunumu. Dr. Gülten AYDOĞDU TAÇOY Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı

Komplet atriyoventriküler septal defektlerin cerrahi onarımında basitleştirilmiş tek yama (Avustralya) tekniği

KONGENİTAL KALP HASTALIKLARINDAN KORUNMA. Doç. Dr. Kemal Nişli İTF Pediatrik Kardiyoloji

EBSTEİN ANOMALİSİ. Uzm. Dr. İhsan Alur

FALLOT TERALOJİSİ. Yard. Doç. Dr. Aşkın Ender TOPAL

Trikoryonik Triamniyotik Üçüz Gebelikte Monofetal Cantrell Pentalojisi

SPORCULARDA KARDİYAK SEBEPLİ ANİ ÖLÜMLER

DR.BÜLENT TANDOĞAN ZEYNEP KAMİL EAH PERİNATOLOJİ KLİNİĞİ

PULMONER BANDİNG OPERASYONUNUN ERKEN VE ORTA DÖNEM SONUÇLARI, NİHAİ OPERASYON AÇISINDAN DEĞERLENDİRİLMESİ

DOĞUMSAL KALP HASTALIĞI OLAN YENİDOĞANLARDA ERKEN DÖNEM PROGNOZ

Doğumsal kalp hastalığı ve PAH. Dr. Gülten TAÇOY Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı

Parapagus ikizlerin ekokardiyografik incelemesi

VENTRIKÜLER SEPTAL DEFEKT. Prof. Dr. Binali MAVİTAŞ Dicle Üniverstiesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi A.D.

GENİŞLETİLMİŞ FETAL KALP İNCELEMESİ. Prof. Dr. Lütfü Önderoğlu Acıbadem Ankara Hastanesi

TRUNCUS ARTERIOSUS TANIM TARİHÇE

ASD, AVSD, VSD. Doç. Dr. Halil Aslan Kanuni Sultan Süleyman EAH Perinatoloji Kliniği

Atriyoventriküler septal defekt tedavisinde cerrahi yaklaşımların ve erken ve orta dönem sonuçların değerlendirilmesi

ORİJİNAL ARAŞTIRMA ORIGINAL INVESTIGATION

Erişkinlerde Konjenital İntrakardiyak Defekt Onarımlarının Erken ve Orta Dönem Sonuçları

Açık kalp cerrahisi yapılan düşük ağırlıklı hastalarda risk sınıflandırmaları

Ankara Dışkapı Çocuk Hastalıkları Eğitim ve Araştırma Hastanesi, Yenidoğan Yoğun Bakım ünitesi 3

Mental Stres ve Elektrofizyoloji. Prof. Dr. Sacit Karamürsel

Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Dergisi 2015; 58: 7-16

T.C. BAŞKENT ÜNĐVERSĐTESĐ TIP FAKÜLTESĐ ÇOCUK SAĞLIĞI VE HASTALIKLARI ANABĐLĐM DALI PEDĐATRĐK KARDĐYOLOJĐ BĐLĐM DALI

MASUM ÜFÜRÜM-PATOLOJİK ÜFÜRÜM AYRIMINDA İPUÇLARI

PULMONER HİPERTANSİYONUN. Prof Dr Sait Karakurt Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ve Yoğun Bakım Ana Bilim Dalı

Kalp ve Damar Cerrahisi. Anabilim Dalı

Kor triatriatum: Tek merkez deneyimi

Down sendromlu çocuklarda kardiyopulmoner baypas sonrası trombositopeni sıklığı

U.Topuz, T.Akbulak, T.Altunok, G.Uçar, K.Erkanlı, İ.Bakır İstanbul Mehmet Akif Ersoy GKDC Eğ. Ar. Hastanesi

Diafragmatik Herni. Prof. Dr. E. Ferda Perçin Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik AD Ankara-2018

Pediatrik ameliyat sonrası kardiyak yoğun bakımda trakeostomi endikasyonları ve sonuçları

Uzm. Dr Fatma Yılmaz Karadağ. İstanbul Medeniyet Üniversitesi Göztepe Eğitim ve Araştırma Hastanesi

DÖNEM IV DERS PROGRAMI

Mustafa Kemal YILDIRIM*, Tülay TUNÇER PEKER*, Dilek KARAASLAN*, Betül MERMİ CEYHAN**, Oktay PEKER***

Kliniğimizde Ameliyat Olan Hastaların Euroscore I Risk Skorlama Sistemiyle Değerlendirilmesi

Kronik böbrek hastalığı adeta bir salgın halini almıģ olan önemli bir halk sağlığı sorunudur.

OFF-PUMP KORONER ARTER BYPASS GREFT CERRAHİSİ İÇİN YÜKSEK FEMORAL BLOK YÖNTEMİ

Perioperatif Sağ Ventrikül Yetersizliği. Emre Çamcı İstanbul Tıp Anesteziyoloji AD.

Naciye Sinem Gezer 1, Atalay Ekin 2

Down sendromunda konjenital kalp hastalığı sıklığının ve ekokardiyografik bulguların değerlendirilmesi

Komplet atriyoventriküler septal defekt: Anatomi, patoloji ve cerrahi zamanlama

SÜT ÇOCUKLARINDA UZUN SÜRELİ PERİTON DİYALİZİNİN SONUÇLARI

Türkiye deki kalp damar cerrahisi kliniklerinin dağılımı ve hizmetlerinin niteliği

Komplet atriyoventriküler septal defektlerde modifiye tek yama ve çift yama tekniklerinin değerlendirilmesi ve kısa dönem sonuçlarımız

DOĞUMSAL KALP HASTALIKLARINDA EKOKARDİYOGRAFİNİN YERİ

EŞ ZAMANLI KALP VE BÖBREK TRANSPLANTASYONU YAPILAN BİR OLGU

Doğuştan Kalp Hastalığı Bulunan Down Sendromlu Çocuklarda Vücut Isısı

Kardiyopulmoner bypass uygulanacak olgularda insülin infüzyonunun inflamatuvar mediatörler üzerine etkisi

BAġKENT ÜNĠVERSĠTESĠ TIP FAKÜLTESĠ Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Kardiyoloji Bilim Dalı KONJENĠTAL KALP HASTALIĞI NEDENĠYLE AMELĠYAT

APAH: konjenital kalp hastalığı. Prof. Dr. Sanem Nalbantgil Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji AD 2015 ADHAD 2. PAH OKULU

Konjenital Kalp Hastalarýna Eþlik Eden Üriner Sistem Anomalilerinin Tanýsýnda Sineürografi ve Renal Ultrasonografinin Yeri

SOLDAN SAĞA ŞANTLI ASİYANOTIK DOĞUMSAL KALP HASTALIKLARINDA RADYOLOJİK BULGULAR

Türk Yoğun Bakım Derneği Mekanik Ventilasyon Kursu Şubat 2010, İstanbul.

YENİDOĞANDA MEKANİK VENTİLASYON KURSU OLGU SUNUMU-1

Erişkin Pulmoner Hipertansiyonun Nadir Bir Sebebi Olarak İzole Pulmoner Venöz Dönüş Anomalisi

FALLOT TETRALOJİSİ (TOF)

Büyük Damarların Düzelmiş Transpozisyonu Ek Anomaliler ve Cerrahi Tedavi Sonuçları

PROSEDÜRLER ANTĠBĠYOTĠK PROFĠLAKSI PROSEDÜRÜ. a) Postoperatif enfeksiyon riski yüksek olan hastalarda kullanmak.

AÇIK KALP CERRAHİSİ SONUÇLARININ AVRUPA KARDİYAK RİSK SKORLAMA SİSTEMİ (EUROSCORE) İLE DEĞERLENDİRİLMESİ

Doğuştan Kalp Hastalığı Olan Hastalarda Radyofrekans Kateter Ablasyon

TIPTA YAN DAL UZMANLIK EĞİTİMİ GİRİŞ SINAVI (YDUS) KALP VE DAMAR CERRAHİSİ 9 KASIM 2013

The Journal of Current Pediatrics

Scimitar sendromu: Farklı klinik tablolar ve sonuçlar

ÇOCUKLARDA UZUN DÖNEM MEKANİK VENTİLASYON. Doç Dr Demet Demirkol İstanbul Tıp Fakültesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları AD Yoğun Bakım BD

Kadınlarda Koroner Bypass Operasyonunun Özellikleri ve Sonuçları

KARDĠYAK REHABĠLĠTASYON. Doç.Dr.Mitat KOZ

YARDIMCI ÜREME TEKNİKLERİ UYGULAMALARI VE PERİNATAL/NEONATAL ETKİLER

Jatene Prosedürü Sonrası Neoaortik Kök Genişlemesinin Cerrahi Tedavisi

Transkateter ASD Kapatılması Komplikasyonlara Yaklaşım. Prof. Dr. Alpay Çeliker Acıbadem Maslak Hastanesi

İnsanda genetik düzensizlik sonucu, fazladan bir 21. kromozomun bulunmasına Down Sendromu denir.

Akış: Organ İskemilerinin Erken Tanısında Yeni Bir Uygulama: Laser Speckle Görüntüleme

Komplet atriyoventriküler septal defekt: Uzun dönemli sonuçlar ve tekrar ameliyatları

LVAD TAKILAN HASTALARDA DRİVELİNE ENFEKSİYON GELİŞİMİNİN SOSYOEKONOMİK DURUMLA İLİŞKİSİ

Komplet atriyoventriküler septal defekt ve Fallot tetralojisinin birlikte bulunduğu hastalarda cerrahi yaklaşım ve sonuçlar

Hasar Kontrol Cerrahisi yılında Rotonda ve Schwab hasar kontrol kavramını 3 aşamalı bir yaklaşım olarak tanımlamışlardır.

T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI HEMŞİRELİK ÇOCUKTA KARDİYOVASKÜLER SİSTEM HASTALIKLARI VE BAKIM

Periferik arter hastalıklarının tanısını ve yaklaşım stratejilerini öğrenecek.

KARDİYOJENİK ŞOK ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ KARDİYOLOJİ ANABİLİM DALI

Trakea Rüptürü. Nadir Bir Entübasyon Komplikasyonu. Doç. Dr. Aydın KARAKUZU Yakın Doğu Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Lefkoşe, KKTC Nisan 2011

ENFEKTİF ENDOKARDİT: KLİNİK VE EKOKARDİYOGRAFİ BULGULARI

ÖZGEÇMİŞ. Derece Bölüm / Program Üniversite Yıl

AKILCI ANTİBİYOTİK KULLANIMI ve ANTİBİYOTİK PROFİLAKSİ REHBERİ

ÇANAKKALE ONSEKİZ MART ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ

Mehmet Sait Doğan, Selim Doğanay, Gonca Koç, Süreyya Burcu Görkem, Abdulhakim Coşkun

Transkript:

PULMONER HĠPERTANSĠYONU OLAN DOĞUMSAL KALP HASTALARINDA DOWN SENDROMUNUN POSTOPERATĠF ENTÜBASYON SÜRESĠ, YOĞUN BAKIM KALIġ SÜRESĠ VE HASTANEDE KALIġ SÜRESĠ ÜZERĠNE ETKĠLERĠNĠN ARAġTIRILMASI Duygu TÜRKBEY, Tuğba YILDIRIM, Ekin Kaya ġġmġek, Yasin ÜYEL DanıĢman: Murat ÖZKAN ÖZET Konjenital kalp cerrahisi sonrası mekanik ventilasyonun sonlandırılıp hastanın ekstübe edilmesi, hastanın yoğun bakım tedavisinin tamamlanıp hastaneden çıkma sürecindeki en önemli adımlardan biridir. Down sendromu olan bebeklerde konjenital kalp hastalıkları ve gastrointestinal sistem hastalıkları yüksek sıklıkla görülür. Down sendromunun bebeklerin mental ve motor geliģimleri üzerine olumsuz etkileri bilinmektedir. Pulmoner hipertansiyonun, Down sendromu varlığının ve total sirkulatuar arest tekniğinin kalp cerrahisi sonrası entübasyon süresini uzattığı gösterilmiģtir. BaĢkent Üniversitesi Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi bölümünde Ocak 2008 ile Aralık 2009 tarihleri arasında ameliyat edilen doğumsal kalp hastalıklı çocuklar incelenmiģtir. Bu süre içerisinde ventriküler septal defekt ve atriyoventriküler septal defekt tanılarıyla ameliyat edilen hastalar ayrılarak, Down sendromu bulunanlar tespit edilmiģtir. Vücut ağırlığı, pulmoner hipertansiyon derecesi, Down sendromu varlığı gibi parametrelerin ameliyat sonrası entübasyon süresi, yoğun bakımda kalıģ süresi, hastanede kalıģ süresi üzerine etkileri istatistiksel olarak incelenmiģtir. Komplet atrioventriküler septal defekt Down Sendromu bulunan hastalarda daha fazla görülmüģtür. Down Sendromu bulunan hastalarla Down Sendromu bulunmayan hastaların ağırlık, sistolik pulmoner arter basıncı, ortalama pulmoner arter basıncı değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıģtır. Entübasyon süresinin Down Sendromu bulunan hastalarda ortalama 31,1±24,9 saat iken, Down Sendromu bulunmayan hastalarda ortalama 27,3±18,6 olduğu görülmüģtür. Yoğun bakımda kalıģ süresi Down Sendromu bulunan hastalarda ortalama 105,1±72,9 saat iken Down Sendromu bulunmayan hastalarda 90,4±50,4 saat olarak bulunmuģtur. Hastanede kalıģ süresi Down Sendromu bulunan hastalarda ortalama 12,2±8,3 gün iken Down Sendromu bulunmayan hastalarda 13,5±10,1 olarak bulunmuģtur. Ġki grup arasında elde edilen bu değerler arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıģtır. Sonuç olarak öngörülenin aksine Down sendromunun varlığının postoperatif entübasyon süresi, yoğun bakım kalıģ süresi ve hastanede kalıģ süresi üzerine olumsuz bir etkisi ortaya konmamıģtır. GİRİŞ Down Sendromu yenidoğanda en sık görülen kromozomal anomalidir. Ġlk kez John Langdon DOWN tarafından 1866 da tanımlanmıģtır. Komplet ya da parsiyel trizomi ile karakterize bir hastalıktır. Tüm vakaların %95 i primer trizomi iken %3 ü translokasyon anomalisi, %2 si ise mozaik form Ģeklindedir. Beraberinde entellektüel geliģim geriliği, sindirim sistemi anomalileri, ortopedik anomaliler, kalp hastalıkları gibi birçok konjenital defekt görülür (5). Down Sendromu 660 canlı doğumda 1 oranında görülür. Bu sıklık anne yaģına göre değiģir. 45 yaģ ve üzerinde doğum yapan kadınlarda oran 30 canlı doğumda 1 e kadar yükselir. Down Sendromlu çocukların yaģam beklentisi 1940 lı yıllarda 12 yılken son dönemde yapılan baģarılı cerrahi tedaviler ile 60 yıla kadar çıkmıģtır.

Down Sendromu da diğer birçok kromozomal sendrom gibi konjenital kalp hastalıkları ile yakından iliģkilidir. 21. kromozom üzerindeki kalp geliģimi ile ilgili genlerin triplikasyonu Down Sendromu ile iliģkili konjenital kalp hastalıklarında önemli rol oynar. American Academy of Pediatrics tüm yenidoğan Down Sendromlu çocuklarda rutin kardiyak görüntüleme yapılmasını önermektedir. Tüm konjenital kalp hastalıklarının %4-10 u Down Sendromu ile iliģkili iken, Down Sendromlu vakaların %20-60 ında konjenital kalp hastalığı görülür. Down Sendromunda konjenital kalp hastalıklarından septal defektler sık olarak görülürken büyük damar transpozisyonu, aort koarktasyonu gibi anomaliler daha az sıklıkta görülür. Kardiyak malformasyonlar, Down Sendromlu çocuklarda doğum sonrası ilk 2 yılda mortalite ve morbidite ile yakından iliģkilidir (1,2). Bu malformasyonlar, komplet atrioventriküler septal defekt (CAVSD), ventriküler septal defekt (VSD), atrial septal defekt (ASD), Fallot tetralojisi (TOF), patent duktus arteriyozus (PDA) dur. Son bulgular göstermiģtir ki Down Sendromunda görülen kardiyak malformasyonlar etnik köken ve yaģanılan coğrafyaya göre değiģiklik gösterir. Örneğin; ABD ve Avrupa da CAVSD (%60), Latin Amerika da ASD (sekundum) (%40), Asya da VSD (izole) (%40) daha sık görülür. Bu çalıģmada komplet atrioventriküler septal defekt ile ventriküler septal defekti olan hastalar incelenmiģtir. Komplet atrioventriküler septal defekt, birbiri ile devamlılık gösteren interatrial ve interventriküler defektler ile birlikte önemli derecede anormallik gösteren atrioventriküler kapaktan oluģur. Atrioventriküler kapak her iki ventrikül için bir tanedir. Komplet atrioventriküler septal defekt Ģekil 1 de görülmektedir. ġekġl 1 Komplet atrioventriküler septal defekt

Ventriküler septal defekt, her iki ventrikülü ayıran interventriküler septumdaki defektleri tarif eder. En sık kardiak malformasyon olup tüm konjenital kalp hastalıklarında %25 oranında görülür. ġekil 2 de ventriküler septal defekt görülmektedir. ġekġl 2 Ventriküler septal defekt Her iki hastalıkta da benzer Ģekilde geliģen soldan sağa Ģanta bağlı pulmoner hipertansiyon esas fizyopatolojik mekanizmadır. Pulmoner hipertansiyon ortalama pulmoner arter basıncının 25 mmhg nin üzerinde olduğu durumdur. GEREÇ VE YÖNTEM BaĢkent Üniversitesi Hastanesi, Kalp ve Damar Cerrahisi bölümünde Ocak 2008 ile Aralık 2009 tarihleri arasında ameliyat edilen konjenital kalp hastalığı olan çocuklar retrospektif olarak incelenmiģtir. Bu süreç içerisinde VSD ve CAVSD tanılarıyla ameliyat edilen hastalar ayrılmıģ ve bunların dıģındaki konjenital kalp hastalıklarını bulunduranlar çalıģma dıģında bırakılmıģtır. Down sendromu bulunan 27 hasta grup 1 olarak tanımlanmıģ ve Down sendromu bulunmayan, benzer özellikleri olan, rasgele seçilen 27 hasta grup 2 olarak tanımlanmıģtır. Toplam 54 hasta çalıģmaya dahil edilmiģtir. Her iki gruptaki hastalar tek cerrah tarafından ameliyat edilmiģ ve postoperatif standart yoğun bakım protokolleri çerçevesinde ekstübe edilmiģtir. Down sendromu varlığı, pulmoner hipertansiyon derecesi ve vücut ağırlığı parametrelerinin ameliyat sonrası entübasyon süresi, yoğun bakımda kalıģ süresi ve hastanede kalıģ süresi üzerine etkileri istatistiksel olarak incelenmiģtir. Bu çalıģma BaĢkent Üniversitesi Tıp ve Sağlık Bilimleri AraĢtırma Kurulu tarafından onaylanmıģ (Proje no: KA10/60) ve BaĢkent Üniversitesi AraĢtırma Fonunca desteklenmiģtir

BULGULAR Down Sendromu bulunan 27 hastanın 13 ünde komplet atrioventriküler septal defekt görülürken, 14 hastada ventriküler septal defekt görülmüģtir. Down sendromu bulunmayan 27 hastanın yalnızca birinde komplet atrioventriküler septal defekt görülürken, diğer 26 hastada ventriküler septal defekt görülmüģtür. Sonuç olarak toplam 54 hastanın 14 ünde komplet atrioventriküler septal defekt görülürken, kalan 40 hastada ventriküler septal defekt görülmüģtür. Sonuçlar tablo 1 de görülmektedir. TABLO 1 N CAVSD VSD Down Sendromlu Hastalar 27 13 14 Down Sendromu Bulunmayan Hastalar 27 1 26 Toplam 54 14 40 Komplet atrioventriküler septal defekt görülen hastaların %7,1 ini Down Sendromu bulunmayan hastalar oluģtururken, %92,9 unu Down Sendromu olmayan hastalar oluģturmuģtur. Ventriküler septal defekt görülen hastaların %65 ini Down Sendromu bulunmayan hastalar oluģtururken %35 ini Down Sendromu bulunan hastalar oluģmuģtur. Bu iki grup istatistiksel olarak Fisher ın kesin ki-kare testi ile değerlendirildiğinde aralarındaki fark istatistiksel olarak anlamlıdır. Sonuç olarak beklendiği üzere komplet atrioventriküler septal defekt Down Sendromu bulunan hastalarda daha fazla görülmüģtür. Bu veriler tablo 2, Grafik 1 ve Grafik 2 de gösterilmiģtir. 7,1% CAVSD 92,9% DOWN NON-DOWN Grafik 1 VSD 65% 35% DOWN NON-DOWN Grafik 2

TABLO 2 Down Sendromlu Hastalar Down Sendromu Olmayan Hastalar p* CAVSD % 92,9 % 7,1 p<0,001 VSD % 35 % 65 p<0,001 Fisher ın Kesin Ki-kare Testi p<0,001 Down Sendromu bulunan ve Down Sendromu bulunmayan hastaların ağırlık (kg), sistolik pulmoner arter basıncı (mmhg), ortalama pulmoner arter basıncı (mmhg), entübasyon süresi (saat), yoğun bakımda kalıģ süresi (saat), hastanede kalıģ süresi (gün) parametreleri Mann Whitney-U Testi ile değerlendirimiģtir. Down Sendromu bulunan hastalarla Down Sendromu bulunmayan hastaların ağırlık (kg), sistolik pulmoner arter basıncı (mmhg), ortalama pulmoner arter basıncı (mmhg) değerleri arasında istatistiksel olarak anlamlı bir fark bulunmamıģtır. Entübasyon süresinin Down Sendromu bulunan hastalarda ortalama 31,1±24,9 (median=5,7) saat iken, Down Sendromu bulunmayan hastalarda ortalama 27,3±18,6 (median=5,6) olduğu görülmüģtür. Ġki değer arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıģtır. Yoğun bakımda kalıģ süresi Down Sendromu bulunan hastalarda ortalama 105,1±72,9 (median=74,0) saat iken Down Sendromu bulunmayan hastalarda 90,4±50,4 (median=71,0) saat olarak bulunmuģtur. Ġki değer arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıģtır. Hastanede kalıģ süresi Down Sendromu bulunan hastalarda ortalama 12,2±8,3 (median=10,0) gün iken Down Sendromu bulunmayan hastalarda 13,5±10,1 (median=9,0) olarak bulunmuģtur. Ġki değer arasındaki fark istatistiksel olarak anlamlı bulunmamıģtır. Bu bulgular tablo 3 de gösterilmiģtir. Tablo 3 TARTIŞMA VE SONUÇ Günümüzde açık kalp cerrahisi geliģen tekniklerle birlikte konjenital kalp hastalıklarının tedavisinde daha yaygın olarak uygulanmaktadır. Güvenli teknikler sayesinde çocuklar daha küçük yaģlarda ve daha kompleks anomaliler nedeniyle ameliyata alınabilmektedir. Bu giriģimlerin sonucunu etkileyen bir çok risk faktörünün yanında uzamıģ mekanik ventilasyonun mortalite ve morbiditeyi önemli derecede arttırdığı bilinmektedir. UzamıĢ mekanik ventilasyon sırasında geliģen ventilatör iliģkili pulmoner enfeksiyonlar aslında hem sebep hem de sonuç olarak karģımıza çıkmakta ve cerrahi sonuçlarını olumsuz yönde etkilemektedir. Ameliyatlar sonrası arzu edilen sonuç erken ekstübasyon, kısa yoğun bakım

kalıģ süresi ve kısa hastanede kalıģ süresi olduğu için bunları olumsuz etkileyen tüm faktörler çok önemlidir. Down sendromu olan çocukların mental ve motor geliģimleri normale göre geri kaldığı için hastaneye yatma sıklıkları Down sendromu olmayan çocuklardan daha fazla olmaktadır. Yapılan bir çalıģmada Down sendromu uzamıģ mekanik ventilasyon için bağımsız risk faktörü olarak ortaya konmuģtur ve bunun neticesinde de yoğun bakım kalıģ süresi ile hastanede kalıģ süresi uzamıģtır (3,4). Bizim çalıģmamızda elde ettiğimiz sonuçlara göre Down sendromu olan hastalarda entübasyon süresi ve yoğun bakım kalıģ süresi Down olmayanlara göre daha uzun bulunmuģtur. Hastanede kalıģ süresi ise Down olmayan hastalarda ortalama 1 gün daha uzun olmakla birlikte bu sonuçlarda istatistiksel olarak anlamlı bir fark saptanmamıģtır. Sonuç olarak öngörülenin aksine Down sendromunun varlığının postoperatif entübasyon süresi, yoğun bakım kalıģ süresi ve hastanede kalıģ süresi üzerine olumsuz bir etkisi ortaya konmamıģtır. Down sendromu olan pulmoner hipertansif hastalar için açık kalp cerrahisi öncesi ve sonrası yoğun bakım ve servis tedavileri süresince Down olmayanlardan farklı bir tedavi protokolü almalarına gerek görülmemektedir. KAYNAKLAR 1. Dodge-Khatami A, Herger S, Rousson V, et al. Outcomes and reoperations after total correction of complete atrio-ventricular septal defect. Eur J Cardiothorac Surg. 2008;34:745-50. 2. Formigari R, Di Donato RM, Gargiulo G, et al. Better Surgical Prognosis for Patients With Complete Atrioventricular Septal Defect and Down s Syndrome. Ann Thorac Surg. 2004;78:666-72. 3. Harrison AM, Cox AC, Davis S, et al. Failed extubation after cardiac surgery in young children: Prevalence, pathogenesis, and risk factors. Pediatr Crit Care Med. 2002;3:148-52. 4. Ip P, Chiu CSW, Cheung YF. Risk factors prolonging ventilation in young children after cardiac surgery: Impact of noninfectious pulmonary complications. Pediatr Crit Care Med. 2002;3:269-74. 5. Keckler SJ, St. Peter SD, Spilde TL, et al. The influence of trisomy 21 on the incidence and severity of congenital heart defects in patients with duodenal atresia. Pediatr Surg Int. 2008;24:921-3.