MBD 2015, 4 (1 ): 1 7. Altan ÖZTABAN a, Ahmet F. SATICI b

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "MBD 2015, 4 (1 ): 1 7. Altan ÖZTABAN a, Ahmet F. SATICI b"

Transkript

1 MBD 2015, 4 (1 ): 1 7 MAKALE HAKKINDA Geliş : Aralık 2014 Kabul: Şubat 2015 BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ ALANINDA EĞİTİM GÖREN ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ DOYUM ÖLÇEĞİ: GEÇERLİLİK VE GÜVENİRLİK ÇALIŞMALARIᶜ VALIDITY AND RELIABILITY OF SATISFACTION SCALE FOR STUDENTS STUDYING INFORMATION TECHNOLOGIES IN VOCATIONAL SCHOOLS Altan ÖZTABAN a, Ahmet F. SATICI b ÖZ Bu araştırmada mesleki liselerde bilişim teknolojileri alanında eğitim gören öğrencilerinin, verilen eğitimden ne ölçüde memnun olduklarını ve doyumlarının ne düzeyde olduğunu belirlemeye yönelik geçerli ve güvenilir bir ölçek geliştirilmesi amaçlanmıştır. 48 maddeden oluşan beşli Likert tipinde bir ölçek oluşturulmuş ve uzmanların değerlendirilmesine sunulmuştur. 50 meslek lisesi öğrencisi pilot uygulama kapsamında ölçeği doldurmuşlardır. Pilot uygulamanın sonuçları ve uzmanların önerileri gereğince ölçek üzerinde değişiklikler yapılmıştır. Ölçeğin düzenlenmiş hali Bilişim Teknolojileri alanında öğrenim gören 385 öğrenciye uygulanmıştır. Açıklayıcı faktör analizi ve geçerlik çalışmaları sonucunda 31 sorudan oluşan ve beş alt faktörü olan bir ölçek ortaya çıkmıştır. Belirlenen faktörler: bölüm ve derslerin işlenişi ile ilgili doyum, okul yönetimi ve rehberlik çalışmaları ile ilgili doyum, ders modülleri ile ilgili doyum, görsel eğitim videoları ile ilgili doyum ve laboratuvar alt yapısı ile ilgili doyum olarak isimlendirilmiştir. Ölçeğin iç tutarlılık katsayısı 0.89 olarak elde edilmiştir. Alt boyutlarda ise bu katsayı 0.69 ile 0.86 arasında değişmektedir. Anahtar Kelimeler: Bilişim Teknolojileri, Mesleki Eğitim, Doyum, Memnuniyet, Ölçek ABSTRACT The purpose of this study is to develop and validate satisfaction scale for students studying in the field of information technology in vocational high schools. The results of this scale can be used to determine to what extent students are satisfied with school work. After a literature review, an instrument with 48 questions is created. Each question is in the form of Likert Scale with five options. Subject matter experts are reviewed the questions. A pilot testing with the instrument conducted with 50 vocational high school students. Based on the results from pilot testing and expert recommendations, we have made some changes. 385 students, studying in the field of information technology, completed the satisfaction scale. After validity and reliability analysis, the final instrument consists of 31 questions. According to factor analysis five sub-factors have emerged; these are: satisfaction regarding handling for classes, satisfaction regarding school administration and guidance, satisfaction regarding text, satisfaction regarding visual learning materials, and satisfaction regarding computer labs and hardware. The internal consistency coefficient of 0.89 was obtained. In sub-factors, this coefficient varies between 0.69 and Keywords: Information Technology, Vocational Education, Satisfaction, Scale a Öğretmen, MEB b Yrd. Doç. Dr., Marmara Üniversitesi, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojiler Eğitimi, ahmet.satici@marmara.edu.tr ᶜ Altan Öztaban ın Bilişim Teknolojiler alanında Eğitim Göre Öğrencilerin Doyum Düzeylerinin İncelenmesi isimli yüksek lisans çalışmasından üretilmiştir.

2 GİRİŞ Mesleki eğitim, bireylere mesleğin gerektirdiği teorik bilgi ve pratik uygulama becerilerinin kazandırılmasını amaçlamaktadır. Bireylerin bilişsel ve sosyal yönden geliştirilmesi hedeflenmektedir. Ülkemizde, mesleki eğitim veren ortaöğretim okullarının bir amacı da bireyin, mesleğini yetenekleri ve ilgisi doğrultusunda seçmesini sağlamaktır (Binici ve Arı, 2004). Mesleki ve teknik eğitimin temeli mesleki ve teknik eğitim veren ortaöğretim kurumlarında atılmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı 2011/2012 eğitim öğretim yılı verileriyle Mesleki ve Teknik Ortaöğretim kurumlarının ortaöğretim kurumları arasındaki oranı %41.59 dur. Bu kurumlar içerisinde birçok alan mevcuttur. Öğrencilerin alan tercihlerinde bilişim teknolojileri alanı birinci sırada gelmektedir (Gökmen, 2012). Bilişim teknolojilerinde eğitim, bilişimin sektörün sürekli büyümesi ve bu alandaki nitelikli eleman ihtiyacının artması ile daha da önem kazanmaktadır. Ülkemizde de bilişim sektörünü devamlı bir büyüme eğilimindedir. Bu büyüme eğilimi, bilişim öğretiminin ihtiyaçları karşılama açısından niteliklerinin incelenmesi ve geliştirilmesi, eğitim programlarının ve müfredat içeriklerinin piyasa ihtiyaçlarını karşılama açısından güncel olarak değerlendirilmesi, orta öğretim ve yükseköğretim arasında bütünlüğü sağlayacak esnek bir program geliştirilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda Milli Eğitim Bakanlığı değişik girişimlerde bulunmuştur. Mesleki ve Teknik Eğitimi Geliştirme Projesi (METGE) ve Mesleki Eğitim ve Öğretim Sisteminin Güçlendirilmesi (MEGEP) projeleriyle TOBB, TÜSİAD gibi sanayi ve ticaret ile ilgili birlik ve derneklerle işbirliği içinde mesleki eğitimin güncel, esnek ve ihtiyaçlara yönelik olmasına önem vermektedir (Adıgüzel, 2009). Mesleki eğitim için geliştirilen projelerin genel amacı bilişim alanını da kapsayan mesleki eğitimin kalitesinin artırılması ve öğrencilerin gerçek hayata daha hazır bir şekilde gelmelerini sağlamaktır. Mesleki eğitimin kalitesini artırma noktasında yapılan girişimlerin yanında, öğrencilerin mesleki eğitime karşı tutumları da önemli bir durum arz etmektedir. Nitekim Astin (1993) bir dersin etkinliğinin değerlendirilmesi noktasında önemli bir göstergenin de öğrenci doyumu olduğunu belirtmiştir. Doyum kişinin bir nesneye veya olguya karşı tutumudur (Hammer ve Organ, 1978: Akt. Aldemir ve Yaprak, 2004). Kişinin bir olgu karşısındaki doyumu, kişinin inanç sistemine, mevcut bilgisine, duygu dünyasına ve davranışsal eğilimlerine göre şekillenir.öğrenci doyumu, eğitim ortamındaki deneyimlerin nasıl algıladığı ile ilgilidir. Tabi ki bu deneyimleri etkileyen ve bu algı üzerinde rol oynayan birçok faktör mevcuttur. Bunlar, birçok araştırmacı tarafından farklı çalışmalarda ifade edilmiştir. Harvey (2001) bu faktörleri iki ana grupta sınıflandırmıştır. Bunlar: akademik ve demografik faktörlerdir. Akademik faktörleri, eğitim ve öğretim anlayışı, öğrenmeyi destekleyen faktörler ve rehberlik hizmetleri; demografik faktörleri ise kişisel özellikler ve sosyal çevre diye listelemektedir. Pattama ya (2003) göre ise, öğrenci doyumu etkileyen faktörler: a) akademik başarı, b) ailenin sosyal ve ekonomik özellikleri, c) akademik ortam, d) kazanımlar ve e) sosyal ilişkiler şeklinde listelenmektedir. Öğrenci doyumunu etkileyen faktörler hakkında daha geniş bir şekilde incelemek için Astin (1993) incelenebilir. Yapılan çalışmalarda bireyin ve çevrenin özelliklerinden etkilenen öğrenci motivasyonu ve doyumunun başarıyla pozitif bir ilişki içinde olduğu görülmektedir (Yıldırım, 2000) lerin başlarında Ramsden ve Entwistle eğitim ortamı ve eğitim ürünleri ile öğrenci doyumu arasındaki ilişkiyi mesleki eğitimi temel alarak incelemiştir. Mesleki orta öğretim kurumlarında yapılan çalışmalarda öğrencilerin eğitim sürecinde ve eğitim sonrasındaki iş deneyimlerindeki doyumlarına bakılmıştır. Eğitimin sürecinden daha fazla doyum alan öğrencilerin, yaptıkları işlerden de daha fazla doyum aldıkları görülmüştür (Akt. Pike,1994).

3 Bu noktadan hareketle, sektör büyüklüğü ve istihdam oranı artma eğiliminde olan bilişim sektörüne yönelik olarak mesleki eğitim gören öğrencilerin gelecekteki iş doyumlarını etkileyecek olan eğitim sürecine yönelik öğrenci doyumunun seviyelerinin belirlenmesi önemli bir noktadır. YÖNTEM Çalışma Grubu Araştırmada, İstanbul Anadolu yakasında bulunan altı farklı teknik liseden 10., 11. ve 12. sınıfta öğrenim gören 385 bilişim teknolojileri alanı öğrencisi çalışma grubunu oluşturmaktadır. Araştırmaya katılan öğrencilerin 94 ü kız, 291 i erkek öğrencilerden oluşmaktadır. Öğrencilerin 135 i 10. Sınıfta, 141 i 11. sınıfta ve 109 u 12. sınıfta öğrenim görmektedir. Ölçeğin Geliştirme Aşamaları Ölçek geliştirme aşamaları literatürde farklı şekillerde aşamalandırılmıştır. Anderson (1990) ölçek oluşturma aşamalarını, genel araştırma sorularının belirlenmesi, alt sorunların belirlenmesi, maddelerin tasarlanması, maddelerin sıralarının belirlenmesi, ölçeğin düzenlenmesi ve ölçeğin ön uygulamasının yapılması olarak sınıflandırmıştır. Bu çalışmada ölçek geliştirilirken, problemin tanımlanması, alt problemlerin belirlenmesi, soru maddelerinin yazılması, uzman görüşlerinin alınması ve ön uygulama yapılması adımları izlenmiştir. Ölçme aracının geliştirilmesi için öncelikle literatür taraması yapılmış, bilişim teknolojileri alanında ve mesleki eğitimde ilgili öğrenci doyumu konusunda gerçekleştirilmiş araştırmalar incelenmiştir. Bu araştırmalardan yola çıkılarak özgün 48 maddeden oluşan deneme ölçeği oluşturulmuştur. Oluşturulan maddeler yazılırken kolay anlaşılır olmasına, sade bir dil kullanılmasına dikkat edilmiştir. Uzman Görüşüne Başvurma Bilişim Alanında Eğitim Gören Ortaöğretim Öğrencileri Doyum Ölçeği maddelerinin anlaşılırlık ve yeterlilik dereceleri hakkında, bilişim alanında eğitim veren üç uzmanın görüşleri alınmıştır. Uzman görüşlerinden elde edilen dönütlere göre gerekli düzeltmeler yapılmıştır. Ölçme Aracının Deneme Aşaması Hazırlanan Bilişim Alanında Eğitim Gören Ortaöğretim Öğrencileri Doyum Ölçeği nin denenmesi için bir devlet meslek okulunda bilişim teknolojileri alanındaki iki bilişim sınıfındaki toplam 50 kişilik bir öğrenci grubuna pilot uygulama yapılmıştır. Uygulama sırasında öğrencilere anlamakta güçlük çektikleri maddeler sorulmuş ve sonrasında boş bıraktığı maddeler işaretlenmiştir. Bu maddeler üzerinde gerekli düzeltmeler yapılmış ve esas uygulama öncesi son şekli verilmiştir. Taslak Ölçeğin Yapısı Öğrencilerinin bilişim teknolojileri alanında verilen eğitime dair öğrenci doyumunu düzeyini belirlemek amacıyla tasarlanan ölçme aracı 48 adet beşli Likert tipi soru içeren bir ölçektir. Çizelge 1 de görüldüğü gibi ölçekte yer alan maddelerin cevap seçenekleri, Kesinlikle Katılıyorum, Katılıyorum, Kararsızım, Katılmıyorum, Kesinlikle Katılmıyorum şeklinde düzenlenmiştir. Olumlu maddeler Kesinlikle Katılıyorum kategorisinden başlayarak sırayla 5, 4, 3, 2 ve 1 olarak, olarak puanlanmıştır. Ölçekteki puanlar, 1.00 ile 5.00 arasında olduğundan, puanlar 5 e yaklaştıkça öğrencilerin önermeye katılım düzeyleri yüksek, 1.00 e yaklaştıkça ise düşük olduğu kabul edilmiştir. Bir öğrenci tarafından işaretlenen cümlelerin madde puanlarının toplamını işaretlenen cümle sayısına bölerek (Turgut ve Baykul, 1992) elde edilecek olan puan, öğrencilerin bilişim teknolojileri alanında verilen eğitimle ilgili doyumları hakkında araştırmacılara fikir verebilecektir. Öğrencilerin bilişim teknolojileri alanında verilen eğitimle ilgili doyum ölçeğinden 2.60 puan değerinin altında puan alan bireyler olumsuz tutuma, 2.60 ve üstünde puan alan bireyler ise olumlu tutuma sahip olacaklardır. Ölçekteki maddeler olumlu ifadelerden oluşmaktadır.

4 Çizelge 1: Ölçek Seçenekleri İle Puan Aralıkları Seçenekler Verilen Puanlar Puan Aralığı Kesinlikle Katılıyorum Katılıyorum Orta Derecede Katılıyorum Katılmıyorum Kesinlikle Katılmıyorum Bilişim Alanında Eğitim Gören Ortaöğretim Öğrencileri Doyum Ölçeğinin Geçerlilik Çalışmasına İlişkin Veriler Açıklayıcı faktör analizi yapılması için verilerin analize uygun olup olmadığını kontrol için bazı ön analizler yapılması gerekmektedir. Büyüköztürk (2008) örneklem oluşturma uygunluğuna yönelik analizde KMO değerinin minimum.60 çıkması gerektiğini, ayrıca mevcut verilerin çok değişkenli normal bir dağılımdan gelip gelmediğini anlamak üzere BarlettSphericity Testinin anlamlı sonuç üretmesi gerektiği ifade edilmiştir. Ön analiz çalışmaları neticesinde KMO Kaiser-Meyer- Olkin (Örneklem Oluşturma Uygunluğu Ölçümü) değeri 0.87 ve Barlett testi (Bartlett Bütünlük Testi) sonucu anlamlı p=.00 olarak bulunmuş (p<.05), ki kare değeri= df:465 elde edilmesi verilerin faktör analizine uygunluğunu göstermiştir. Scree grafiği faktör sayısına karar vermede kullanılır. Dikey eksen öz değerleri, yatay eksen faktörleri gösterir. Grafikte dik eğim veren noktalar alınır. Düz eğim veren noktalar alınmaz (Çokluk, Şekercioğlu ve Büyüköztürk, 2010). Şekil 1 incelendiğinde, Scree sınaması grafiğinde, grafik eğrisinin hızlı düşüş gösterdiği nokta beşinci faktörün olduğu yerdir. Beşinci faktörden sonra eğrinin aynı doğrultuda ilerlediği görülmektedir. Buradan ölçekteki faktör sayısının beş olduğu kabul edilmiştir. Ölçek maddelerinde faktör analizi üzerinde bozucu etkisini anlamak ve değişkenlerin analizden çıkartılması için anti-image korelasyon tablosuna bakılmalıdır. Anti-image korelasyon matrisinin köşegen elemanları örneklem yeterliliğini gösterir (Altunışık, Coşkun, Bayraktaroğlu ve Yıldırım, 2005). Tabaehniek ve Fidell e (2001) göre analiz sonucunda elde edilen faktör yükünün 0.45 ten büyük olması ölçekteki söz konusu maddenin faktör analizinin uygunluğunu göstermektedir. Bu araştırmada anti-image korelasyon matrisindeki köşegen değerleri (faktör yükü) 0.45 ten küçük olan maddeler faktör analizinden çıkarılmış. Anti-image korelasyon tablosu çıkartılan maddelerden sonra tekrarlanmış faktör yükü 0.45 ten küçük olan maddeler her tekrarda çıkartılmıştır. Çıkarılan maddeler Çizelge 2 de verilmiştir. Faktör analizi sonucunda ölçekte kalmasına karar verilen maddelerin faktörlere dağılımı ile faktör yükleri Çizelge 3 te gösterilmiştir. Şekil 1: Scree Sınama Grafiği

5 Çizelge 2: Taslak Ölçekten Çıkartılan Maddeler Çıkartılan Maddeler Bilişim Teknolojileri dışında ayrı bir bölümde okumak isterdim. Bilişim bölümünden mezun olduğumda diğer bölümlere göre iş bulma açısından daha avantajlıyım. Ders modüllerindeki faaliyetleri tek başıma yardım almadan yapabiliyorum. Ders modüllerinde gereksiz bilgilere de yer verilmektedir. Görsel Eğitim videoları ve yazılımlarda görsel öğelere yeterince yer verilmektedir. Görsel Eğitim videoları ve yazılımlardaki uygulamaların iş hayatına uygun olduğunu düşünüyorum. Dersliklerde meydana gelen fiziksel aksaklıklar kısa sürede çözülmektedir. Uygulamalı dersler genellikle bilgisayar laboratuvarında yapılmaktadır. Laboratuvarların düzenlenme şeklinde problem vardır. Laboratuvarlarda internetten kaynaklara ulaşmamıza izin verilir. Laboratuvardan ders dışında istenilen saatlerde faydalanılmaktadır. Derslerin ve uygulamaların içerikleri yeterince ilgimi çekmektedir. Yaptığım ödevlere verilen notlar ve yapılan yorumlar, emeğimin karşılığını aldığım hissini verir. Uygulamalı derslerde sınavlar uygulama şeklinde yapılmaktadır. Sınavlarda, derste öğrendiğimiz konular sorulmaktadır. Öğretmenler öğrencilere karşı tutumlarında adil ve tarafsızdır. Öğrenci görüşleri öğretmenler tarafından dikkate alınmaktadır. Çizelge 3: Bilişim Alanında Eğitim Gören Ortaöğretim Öğrencileri Doyum Ölçeğinde Yer Alan Maddelerin Döndürülmüş Faktör Yükleri Faktörler Faktör 1 Faktör 2 Faktör 3 Faktör 4 Faktör 5 Madde 1,664 Madde 2,700 Madde 3,726 Madde 4,699 Madde 5,591 Madde 17,678 Madde 18,517 Madde 19,653 Madde 20,600 Madde 21,574 Madde 22,697 Madde 23,577 Madde 24,836 Madde 25,838 Madde 26,846 Madde 27,563 Madde 28,668 Madde 29,728 Madde 30,732 Madde 31,565 Madde 16,493 Madde 6,562 Madde 7,611 Madde 8,516 Madde 9,497 Madde 10,512,368 Madde 11,574 Madde 12,692 Madde 13,744 Madde 14,706 Madde 15,627 *Soru maddelerinin içeriği son kısımda verilmiştir.

6 Faktörlerde toplanan ölçek maddelerinin içeriklerine göre ölçek boyutları aşağıdaki gibi isimlendirilmiştir: Birinci faktör: Bölüm ve derslerin işlenişi ile ilgili doyum. İkinci faktör: Okul yönetimi ve rehberlik çalışmaları ile ilgili doyum. Üçüncü faktör: Ders modülleri ile ilgili doyum. Dördüncü faktör: Görsel eğitim videoları ile ilgili doyum. Beşinci faktör: Laboratuvar alt yapısı ile ilgili doyum. Bilişim Alanında Eğitim Gören Ortaöğretim Öğrencileri Doyum Ölçeğinin Güvenirlik Çalışmasına İlişkin Bulgular İç Tutarlılığı Belirlemeye Yönelik Çalışmalar (Cronbach α Katsayısı) 385 öğrenci üzerinde gerçekleştirilen geçerlik çalışması sonucunda toplam 31 maddeye indirgenen ölçek için belirlenen Cronbach α güvenirlik katsayısı 0.89 olarak bulunmuş olup alt boyutlar için gerekli güvenilirlik değerlerinin yüksek olduğu görülmüştür. Bu nedenle, ölçeği oluşturan maddelerin birbirleriyle tutarlı olduğu ve ölçmek istediği doyumu yansıttığı söylenebilir. Çizelge 4: Bilişim Alanında Eğitim Gören Ortaöğretim Öğrencileri Doyum Ölçeğinin Alt Boyutlarının Cronbach Alpha(α) Güvenilirliği Ölçeğin Alt Boyutları Güvenilirlik katsayısı (Cronbachalpha) Bölüm ve derslerin işlenişi ile ilgili doyum. 0,862 Okul yönetimi ve rehberlik çalışmaları ile ilgili doyum 0,809 Ders modülleri ile ilgili doyum 0,778 Görsel eğitim videoları ile ilgili doyum 0,83 Laboratuvar alt yapısı ile ilgili doyum 0,69 SONUÇ ve ÖNERİLER Öğrencilerin doyum düzeylerinin incelenmesi, dersin ve eğitimin hedeflerinin öğrenciye ne ölçüde ulaştığı, öğrencinin derse karşı ilgilerinin, tutumlarının ne seviyede olduğunu belirlemede yardımcı olacaktır. Öğrenci doyum analizleriyle eğitime öğrenci gözüyle bakma ve farklı açılardan değerlendirme imkanı oluşabilecektir. Bu bağlamda öğrenci doyumuna yönelik ölçeklerin artması her özel alana ait ölçekler oluşturulması ve ölçek uygulamalarının artması eğitimin güncelleştirilmesi ve geliştirilmesi açısından faydalı olacaktır. Bu çalışmada da bilişim alanı öğrencilerinin doyum düzeylerinin araştırılması için bir ölçek geliştirilmiştir. Bilişim teknolojileri alanının sanayi,ticaret ve iletişim gibi alanlarda kullanım alanı buna bağlı olarak istihdam oluşturma gücü artmaktadır. Bu alana eleman yetiştiren meslek ve teknik liselerde bilişim bölümündeki öğrencilerin aldıkları eğitime bakış açıları, eğitimin olumlu veya olumsuz buldukları yanlarını öğrenip eğitimin geliştirilmesi sürecinde bu görüşlerin göz önünde tutulması yararlı olacaktır. Ölçeği oluşturan beş alt boyuta ayrı ayrı bakılarak, geliştirilmesi gereken noktalar daha rahat bir şekilde görülebilir. Bu eksiklikler giderilerek öğrencilerin doyum seviyeleri yükseltilebilir. Zaman içerisinde bilişim sektörü alanında da etkisi görülebilir. Bu ölçek kolay bir şekilde mesleki eğitim veren bilişim teknolojileri alanı haricindeki bölümlere de adapte edilebilir ve araştırmalarda kullanılabilir. Ayrıca, bu ölçek farklı demografik bilgiler içeren anketlerle birlikte kullanılarak, doyum seviyesi daha yüksek olan öğrencilerin demografik özellikleri ortaya çıkarılabilir, bu da özellikle okullardaki rehber öğretmenler tarafından öğrencilere yol gösterme, bölüm seçme noktasında yardımcı olabilir.

7 KAYNAKLAR Adıgüzel, O.(2009). Mesleki ve teknik öğretimde yeni arayışlar: Yeterliliğe dayalı modüler sistemin değerlendirilmesi. Yüzüncü Yıl Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi. 1(1), Aldemir, C. ve Yaprak G. (2004). Student Satisfaction in Higher Education: A Turkish Case. Higher Education Menagement and Policy, 16(2) Altunışık, R., Coşkun, R., Bayraktarroğlu, S. ve Yıldırım, E.(2005). Sosyal Bilimlerde Araştırma Yöntemleri. Sakarya: Sakarya kitabevi Anderson, G. (1990). Fundamentals of educational research. Bristol: The Falmer Press. Astin, A.W.(1993). Achieving educational excellence: A critical assesment of priorities and practices in higher education. San Francisco:Jossey- Bass. Binici, H. ve Arı, N. (2004). Mesleki ve Teknik Eğitimde Arayışlar. Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi,24(3), Büyüköztürk, Ş. (2008). Veri Analizi El Kitabı, İstatistik, Araştırma Deseni SPSS Uygulamaları Ve Yorum, Pegem- AKADEMİ. Çokluk, Ö., Şekercioğlu, G.ve Büyüköztürk, Ş. (2010). Sosyal bilimler için çok değişkenli istatistik spss ve lirsel uygulamaları. Ankara: Pegem Akademi yayınları. Gökmen, D.(2012). Mesleki ve teknik öğretim yönetimi süreci iç denetim raporu, T.C Milli Eğitim Bakanlığı İç Denetim Birimi Başkanlığı, Ankara. Harvey, L. (2001), Student Feedback: a Report to the Higher Education Funding Council for England, Centre for Research into Quality, University of Central England in Birmingham, Perry Barr, Birmingham, UK. Pattama, R. (2003). Student Satisfaction In Thai Private Vocational Schools. Doctorate Dissdertation. The Illionis State University, Illinois. Pike, G.R. (1994). The relationship between alumni satisfaction and work experiences. Research in Higher Education 35, no. 1: Tabachnick, B. G, & Fidell, L.S. (2001). Using multivariate statistics(fourth edition). Boston: Ally and Bacon. Turgut, M. F., ve Baykul, Y. (1992). Ölçekleme Teknikleri. Ankara: ÖSYM Yayınları Yıldırım, İ. (2000). Akademik başarının yordayıcısı olarak yalnızlık, sınav kaygısı ve sosyal destek. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi,18,

8 MBD 2015, 4 (1 ): 8 20 MAKALE HAKKINDA Geliş : Ocak 2015 Kabul: Mart 2015 ADIYAMAN İLİNDE ÇİFTÇİLERİN TARIM TURİZMİ ÜZERİNE ALGILAMALARI FARMERS PERCEPTION ON AGRO TOURISM IN ADIYAMAN PROVINCE İsmail UKAV a, Burçin Cevdet ÇETİNSÖZ b ÖZ Tarım turizmi, kırsal alanlarda yapılan çeşitli turizm faaliyetlerini tanımlamak için kullanılan bir kavramdır. Araştırma alanı olarak seçilen Adıyaman ın, yalnızca kültür turizmi açısından değil, aynı zamanda coğrafi konumu ve taşıdığı tarımsal özellikler nedeniyle tarım turizmi yönünden de büyük bir potansiyele ve öneme sahip olduğu düşünülmektedir. Bu çalışmada Adıyaman ilinin tarım turizm potansiyelini ve tarımsal üretim yapan çiftçilerin tarım turizmine yönelik algılamalarını ortaya koymak amaçlanmıştır. Bu amaçla öncelikle ikincil veriler incelenerek Adıyaman ın tarım turizmi potansiyeli (mevcut durum) saptanmıştır. Araştırmanın temel amacı olan çiftçilerin tarım turizmine yönelik algılamaları belirlemek için ise, Kunasekaran, Ramachandran, Yacob ve Shuib (2011) in geliştirdikleri ölçek kullanılmıştır. Bu bağlamda geliştirilen anket formu, Adıyaman ili ve ilçelerine bağlı 33 köyde 132 kişiyle yüz yüze görüşülerek uygulanmıştır. Elde edilen veriler SPSS paket programı ile analiz edilerek ölçekteki değişkenlerin faktör analizi, aritmetik ortalama ve standart sapmaları belirlenmiştir. Araştırma sonucunda çiftçilerin tarım turizminin kendilerine önemli derecede ekonomik ve sosyokültürel faydalarının olacağını ve bu turizm türünün çevreye herhangi olumsuz fiziksel bir etkisinin olmayacağını algıladıkları tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Adıyaman, Tarım Turizmi, Turizm Sektörü, Faktör Analiz, Yerel Halk ABSTRACT Agro-tourism is a conception, which is used in order to define tourism activities held in rural areas. Adıyaman, chosen as the research field, is thought to have not only in the terms of cultural tourism but also a great potential and importance due to its geographical location and agricultural features. In this study, putting forward the farmers perceptions to agro- tourism potential and farmers who make agricultural production in Adıyaman has been purposed. In this purpose, Adıyaman s agrotourism (current situation) has been determined by examining the subsidiary data first. In order to determine the farmers perception on agro-tourism, the main purpose of the study, the scale that Kuneasekaran, Ramachandran, Yacob and Shuib (2011) built up, has been used. The survey form which was built up in this context has been applied to face to face to 132 people from 33 villages in Adıyaman. Factor analysis, arithmetic mean and standard deviation of varieties in scale have been determined by analyzing the obtained data via SPSS software. At the end of the research it is determined that Farmers perceive that the agro- tourism will be useful for economic and social-cultural profoundly and this kind of tourism will not affect the environment in a negative physical way. Key Words: Adıyaman, Agro Tourism, Tourism Sector, Factor Analysis, Local Community a Yrd.Doç.Dr., Adıyaman Üniversitesi, Kahta Meslek Yüksekokulu, ismailukav@gmail.com b Yrd.Doç.Dr., Mersin Üniversitesi, Anamur Meslek Yüksekokulu, cetinsoz@mersin.edu.tr

9 GİRİŞ Dünyadaki ekonomik, sosyal ve teknolojik değişimlere paralel olarak, turizm tüketim kalıplarında önemli değişmeler gözlenmektedir. Giderek lüks turizm hareketlerine katılım azalmakta, alışılmış turizm merkezlerinden uzaklaşma yönünde bir eğilim yaşanmaktadır. Turistler artık denizkum-güneş üçlemesinden uzak, bireysel ve küçük gruplar halinde doğayla iç içe olmak, doğal ve kültürel değerleri yerinde görmek istemektedir (Kaypak, 2012). Bu durum, turizmim çeşitlenmesine yol açmakta, tüketim kalıplarındaki değişikliklerle birlikte alternatif turizm şekilleri artmaktadır. Bunlardan birisi de tarımsal turizmdir. Tarım turizmi, temel olarak küçük çiftlikler olmak üzere, çiftçilere ek gelir sağlamak amacıyla bağ, bahçe, tarla, ahır, ağıl, kümes vb. tarımsal üretim alanları ile küçük ölçekli ve geleneksel gıda işleme tesisleri gibi faaliyet alanlarını ziyaret etmek, günlük işlerine katılmak, çiftlik evinde gecelemek, gezinmek, eğlenmek, alış veriş yapmak ve bazen de eğitim almak gibi aktivitelerin bir veya birkaçını kapsayan bir turizm türüdür (Cebeci, 2008). Tarım turizmi, tarımsal üretim ve ürünler hakkında arazi ve çiftçi deneyimlerini, konuklarına sunmayı sağlayan bir turizm faaliyetidir. Bu faaliyet, konukların tarımsal bilgi ve deneyimlerini geliştirip hoş vakit geçirmelerini sağlarken çiftçilerin ve arazide çalışanların ekonomik gelirini arttırmaktadır. Çiftçi marketleri, eski ve/veya yeni çiftlikler, yol kenarı tezgâhları, çiftlik evinde konaklama ve yerel yiyecek ve içecekleri tatma, eğlenme ve kırsal alanı tanıma aktiviteleri en temel bileşenleridir. Gelişmiş ülkelerin gündemine yıllar önce giren bir yandan kentli nüfusun tatil ve rekreasyon taleplerini yanıtlayan, diğer yandan kırsal kalkınmanın bir aracı olarak gelişen ve çeşitlenen alternatif turizm ve kırsal turizm faaliyetleri, ülkemizin de gündeminde yer alan kırsal sorunların azaltılmasında göz ardı edilmemesi gereken faaliyetler arasında yer almaktadır. Alternatif turizm ve kırsal turizm çatısı altında değerlendirilen ve kırsal alan kalkınmasında etkin olan turizm türlerinden birisidir tarımsal turizm (Gündüz, 2004). Tarımsal turizm bugüne kadar geleneklerini devam ettiren basit bir yaşamları olan köylülerin yanında huzurlu bir doğal çevrede ziyaretçilerin tatillerini harcamalarını öneren bir turizm türüdür. Çiftliğe dayalı yerleşimin dışında, o bölgeye gelen ziyaretçilere geleneksel yemeklerini, tatlılarını, içeceklerini tatma imkânı sağlamaktadır. Ayrıca bölgeye ait halk müziği, dans, yerel kültürel giysileri ve yerel bazda yapılan olayları görmelerini sağlamaktadır (Şerefoğlu, 2009). Yüksek kaliteli yöresel ve organik ürünlere giderek artan talep, tüketicinin çevre, gıda kalitesi ve güvenliği konularında artan duyarlılığı, gelişen kentsel ekonomiler, kentsel ve kırsal alanlar arasındaki ilişkilerin güçlenmesi, kırsal turizm çeşitlerine ve rekreasyon alanlarına artan ilgi kırsal alanlara varlıklarını değere çevirme konusunda yeni fırsatlar sunmaktadır. Bu kapsamda, geliştirilecek yerel/bölgesel ürünler tarımsal ürünler olabileceği gibi; tarımsal ürünlerin çeşitli şekillerde işlenmesi suretiyle oluşturulabilecek gıda ürünleri, tıbbi, aromatik ve süs bitkisi ürünleri, odun ve odun dışı orman ürünleri, turizm ve rekreasyon imkanları, el sanatları ve bazı sanayi ürünleri olabilecektir (Emekli, 2011). Bunların yanı sıra tarımsal turizmin gelişebilmesi için köylerin coğrafi konumu ve kuruluş yeri uygunluğu, doğal güzelliklerin, tarihsel, kültürel çekiciliklerin varlığı ve korunmuş olması, altyapı yeterliliği, kırsalda coğrafi ortama uygun konaklama olanakları, kırsal-geleneksel üretim biçimlerinin varlığı ve turiste sunumu, yerel halkın turizm için gönüllü olması önde gelen koşullardandır (Güdücüler, 2012). Bu araştırmada Adıyaman ilinin tarım turizm potansiyelini ve tarımsal üretim yapan çiftçilerin tarım turizmi üzerine algılamalarını tespit etmek amaçlanmaktadır. Türkiye de

10 tarım turizminin mevcut durumu ortaya konmuş, daha sonra çalışma konusu olan Adıyaman ili ile ilgili veriler değerlendirilmiştir. Araştırmada tarım turizmi üzerine literatür taranmış önceki çalışmalar irdelenmiş ve çiftçilerin tarım turizmine üzerine algılamalarını belirlemek için literatürden elde edilen ölçek ile anket araştırması yapılmış ve analiz edilmiştir. TARIM TURİZMİ ve KIRSAL KALKINMA Kırsal kalkınma politikasının temel hedefi, kırsal toplumun iş ve yaşam koşullarının bulunduğu yörede iyileştirilmesidir. Kırsal politikanın genel çerçevesini ise; kırsal ekonominin ve istihdamın güçlendirilmesi, insan kaynaklarının geliştirilmesi ve yoksulluğun azaltılması, sosyal ve fiziki altyapının iyileştirilmesi ile çevre doğal kaynakların korunması oluşturulacaktır. Kırsal ekonominin üretim ve istihdam yapısı turizm, ticaret, gıda sanayi, küçük ölçekli üretim gibi tarım dışı ekonomik faaliyetlerle çeşitlendirilecektir (Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, 2014). Kırsal alandaki doğal ve kültürel varlıkların zenginliği ve çeşitliliği turizm ve rekreasyon faaliyetlerinin geliştirilmesi açısından önemli bir potansiyel arz etmektedir. Bu kapsamda; turizm ve rekreasyon faaliyetleri ile bunlarla ilgili hizmetlerin iyileştirilmesi; tanıtım faaliyetlerinin etkinleştirilmesi; kırsal alanlarda turizmde yapılanma ve fon yaratma, potansiyeli olan bölgelerde turizme uygun alt ve üst yapı geliştirme modellerinin oluşturulması; turizmin ekonomik ve çevresel etkilerinin tespiti ve takibinin kurumsallaştırılması, turizmin sürdürülebilir kılınması suretiyle turizmin kırsal alan ekonomisine katkısı artırılacaktır. Gülçubuk (2002) a göre kırsal kesimde yaşayan halkın geçim kaynakları genellikle tarım, hayvancılık, balıkçılık gibi katma değeri düşük ekonomik faaliyetlerdir. Genel olarak gelir ve yaşam seviyeleri düşüktür. Bu nedenle, kırsal kalkınma ile tarım politikaları birbirinin yerine kullanılabilmektedir. Fakat kırsal kalkınma politikaları, sadece ekonomik faaliyetleri içermeyip sosyo-kültürel faaliyetleri de içermektedir ve daha kapsamlıdır (Işık ve Baysal, 2011). Turizmin kırsal yörede yarattığı ek istihdamla ilişkili olarak kadının ve gençlerin toplumdaki statüsü güçlenmekte ve kırsal alandan kente ekonomik sebeplerle göç olayı en aza inmiş olacaktır. Turizmin gelişmesi sonucunda yörede, kalkınma hızı ile nüfus artış hızı arasındaki dengesizliğin sebep olduğu iç göçler, turizm nedeniyle azalacak veya duracaktır. Bu süreç, kentlerdeki gecekondulaşma ve çarpık kentleşme sorunlarının çözümüne olumlu katkı sağlayacaktır (Çetiner, 1998:218). Turizmin özellikle kırsal bölgelerde yoksulluğun azaltılmasında etkin olabileceği söylenebilir. Başarı sağlanabilmesi için turizmin gerektirdiği bazı koşulların da bu kırsal alanlarda yerine getirilmesi gerekir. Turizmin gelişimi için zorunlu olarak bir ürün yada potansiyel bir ürünün olması gerekir. Yoksul bazı kırsal alanlar, çekici bir destinasyon olsa da sunacak çok az ürün vardır, bu ürünlerin çeşitlendirilmesi gerekecektir (Özkök, 2006). Tarımsal turizm gelirleri büyük ölçüde bu faaliyetin yapıldığı yörede kalmaktadır Toplumun düşük gelirli kesimini oluşturan köylüleri ve konaklama işletmesi çalıştıran ailelerin bu işi yaptığı düşünüldüğünde, bu kesimin ekonomik olarak iyileşme göstermesi söz konusu olacaktır. Bunun sonucunda, kırsal alandaki yaşam koşulları iyileşeceğinden, kırsal alandan kentlere doğru olan göç olgusu da dengeli bir duruma gelebilecektir. Böylece, büyük kentlere doğru göç baskısı azalabilecektir. Bütün bunlar belli bir süreç sonucunda gerçekleştiğinde kırsal yörelerin kalkınması ve bu kalkınmanın sürekliliği gerçekleşmiş olacaktır. Kırsal alanlarda tarımla uğraşan kesimin, yani çiftçilerin gelirlerinin yetersiz ve istikrarsız oluşu, kırsal yoksulluğun daha geniş toplum kesimlerini etkilemesine neden olmaktadır. Ancak, yörede turizmin gelişmesine paralel

11 olarak, bölgede gelirlerin artması, tarım sektöründe üretim kapasitesinin artmasına, standardizasyon sağlanmasına ve kaliteli ürünün gerçek fiyatını bulmasına katkı sağlar. Bunun sonucunda o yörede tarımla geçinen kesimin gelirinde reel bir artış olacaktır. Tarım ekonomisinin yaygın olduğu bölgelerde turizmin gelişmesiyle tarımla geçinenlerin hem refah düzeyi artmış olacak hem de gelire bağlı olarak yoksulluk da azalmış olacaktır (Çeken, Karadağ ve Dalgın, 2007). Türkiye nüfusunun istihdam ve demografik dağılımına bakıldığında; gerek yüksek tarımsal nüfusu ve gerekse tarımsal işletme büyüklüğü ve tarımın teknik ve ekonomik yapılabilirliğinin istenen özelliklerde olmadığını görmek mümkündür. O nedenle, kırsal kalkınmaya yönelik tüm projelerin yürütülmesinde ilgili kuruluşlar arasında koordinasyon sağlanması, yerel yönetimler, sivil toplum örgütleri ve yararlanıcıların karar alma ve uygulama süreçlerine katılımının sağlanması ve doğal kaynakların, sürdürülebilir bir şekilde kullanılması ilkeleri çerçevesinde çalışılmalar yapılmaktadır. Sürdürülebilir kırsal kalkınma; yoksulluğun ve kötü beslenmenin yok edilmesini, doğal kaynakların sorumlu ve bilinçli kullanılmasını, kırsal yaşamın modernizasyonunu, kır toplumunun kendine güven duygusunun geliştirilmesini, eğitim, sosyal güvenlik, barınma, ulaşım, çevre ve istihdam alanlarında gelişmeyi, kent-kır ayrımının azaltılmasını ve sosyokültürel ve ekonomik farklılıkların uygun bir dengeye kavuşturulmasını sağlar (Kaypak, 2012). Türkiye de Tarım Turizmi Türkiye nin son yıllardaki sosyo-kültürel ve ekonomik kalkınma sürecinde, modernleşme çabaları, sanayileşme ve sosyo-ekonomik dönüşümün bir sonucu olarak, kentsel ile kırsal alanlar arasında gelişmişlik farklılıkları belirgin bir hale gelmiştir. Türkiye de tarımın ulusal gelirden aldığı payın giderek azalmasının, gelir dağılımındaki dengesizlikler ve kır ile kent arasındaki sosyo-ekonomik kalkınma farklılıklarının yoğun bir biçimde kırdan kente göçün yaşanmasına neden olduğu görülmektedir. Sosyoekonomik yapılarından dolayı kırsal alanlar, kentlerin göstermiş olduğu gelişme hızını yakalayamamıştır (DPT, 2006). Türkiye de yöresel zenginliği bulunan kırsal destinasyonlar sayıca fazla olduğu halde tarımsal turizm henüz yaygınlaşmış ve kurumsallaşmış bir turizm çeşidi değildir. Kentlere yakın kırsal alanlarda günübirlik rekreasyon etkinlikleri dikkat çekerken, kırsal yerleşimlerde konaklamalı etkinliklere nadiren rastlanmaktadır. Bu turizm çeşidi kırsal kesimde yeni iş ve istihdam olanaklarının yaratılması kadar, doğal ve kültürel kaynak değerlerimizin ortaya çıkarılması ve kırsal mirasın korunmasına da hizmet etmektedir. Kırsal peyzaj değeri yüksek, yerel kültür özelliklerinin korunduğu, özgün yöresel ürünlere sahip kırsal yerleşimlerin, bir yandan tarımsal faaliyetler sürdürülürken aynı zamanda turizm amaçlı değerlendirilmesi, kırsal ekonomiye dinamizm kazandıracaktır. Evlerin pansiyona dönüştürülmesi ve konaklama süresinin uzamasıyla ziyaretçiler günlük yaşamı ve kültürü daha yakından tanıma fırsatı bulacaklardır. Üstelik gelen konukların bölgenin ürettiği tarımsal ürünlerden alması sağlanarak bölge ekonomisine katkı getirilebilir. Böylece ziyaretçi hem yerel kültürü birebir tecrübe etme fırsatı yakalar hem de kendi emeğini değerlendirmiş olur. Örneğin, Buğday Derneği TaTuTa (Tarım Turizmi Takası) projesi kapsamında Türkiye nin çeşitli yerlerinde proje kapsamındaki çiftliklere ziyaretçiler göndererek ekolojik tarım deneyimi sunmaktadır. Bazı çiftliklerde para karşılığı konaklama sağlanmakla beraber, çoğu çiftlikte gönüllü çalışma karşılığı(elma toplama, bağlarda çalışma, vb.) konaklama olanağı sağlanmaktadır. Böylece ziyaretçi, ev sahibi ve yerel halk ile aynı koşullar altında çalışarak, aynı masada yemek yiyerek ve günlük hayatta aynı ortamları paylaşarak yörenin yasayış tarzını birebir olarak deneyimlenmekte ve ekonomiye doğrudan katkıda bulunmaktadır (Şerefoğlu, 2009).

12 Alanında Türkiye de bir ilk olan Buğday Ekolojik Yaşamı Destekleme Derneği ekolojik sorunlara çözüm yolları sunmak ve doğa ile uyumlu yaşamı desteklemek amacıyla kurulmuştur yılında (Ekolojik Çiftliklerde Tarım Turizmi ve Gönüllü Bilgi Tecrübe Takası) projesi, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Küçük Destek Programı (GEF) ile yürütülmektedir. Proje Türkiye de farklı bölgelerdeki ekolojik tarım ile geçinen çiftçi ailelerinin mali, gönüllü işçi ve/veya bilgi desteği sağlayarak ekolojik tarımı teşvik etmek ve sürdürülebilirliğini sağlamak amacıyla yürütülmektedir (TaTuTa Kılavuz, 2014). TaTuTa Derneğin web sayfasında Türkiye de farklı bölgelerdeki 50 civarında ekolojik tarım çiftliği ile ilgili ayrıntılı bilgiler yer almaktadır. Sayfada TaTuTa sisteminde yer alan ekolojik çiftliklerin konumu, ulaşımı, haberleşme, konaklama gibi özelliklerinin yanı sıra mevsimlik ve aylara göre çiftlikte yardıma ihtiyaç duyulan işler hakkında da ayrıntılı bilgiler verilmektedir. Çiftliklerin bulunduğu yörenin geleneksel yapısına uygun olarak tarımsal turizm kapsamında turistler; budama, fidan dikimi, ürün toplama, havyan yemleme ve otlatma, ekmek yapma ve pişirme, halı dokuma, odun kesme, at biniciliği, ormanda gezinti, zeytin toplama, reçel ve salça yapma, ev usulü zeytinyağı yapma, meyve ve sebze toplama vb. gibi çeşitli yerel etkinliklere katılmaktadırlar. Bu durum Türkiye de Tarımsal Turizmin iveme kazanmasında son derece önem taşımaktadır (TaTuTa Kılavuz, 2014). Adıyaman ın Coğrafi ve Sosyo-Ekonomik Özellikleri Adıyaman ın bulunduğu bölgede tarihte Hititliler, Asurlular, Hurriler, Frigler, Persler, Makedonlar, Kommageneliler, Romalılar ve Bizanslılar yaşamış, Adıyaman, VIII. yüzyılda Emevi komutanlarından MasuribniCaneve tarafından kurulmuştur. Şehir daha sonra Abbasiler, Eyyübiler, Selçuklular, Memlükler ve Osmanlı egemenliğine girmiştir. Cumhuriyet döneminde Malatya iline bağlı bir ilçe olan Adıyaman 1954 yılında il olmuştur (Adıyaman Valiliği, 2014). Adıyaman ın; kuzeyinde Malatya, batısında Kahramanmaraş, güneybatısında Gaziantep, güneydoğusunda Şanlıurfa, doğusunda ise Diyarbakır bulunmaktadır. Adıyaman ilinin yüzölçümü km² olup, rakımı 669 m dir (Adıyaman Valiliği, 2014). Adıyaman'ın kuzey kesimi Torosların uzantısı olan Malatya dağları ile çevrilidir. Çelikhan, Gerger ve Tut ilçelerinin arazilerinin çoğu dağlıktır. İlin belli başlı dağları; Akdağ, Dibek, Ulubaba, Gördük, Nemrut, Bozdağ ve Karadağ dır. Güneye inildikçe ova nitelikli araziler başlar. Kahta, Samsat, Keysun ve Pınarbaşı ovaları ilin önemli ovalarıdır. Fırat Nehri ilin en önemli akarsuyudur. Gölbaşı, İnekli, Azaplı, Abdulharap Gölleri doğal, Atatürk Baraj gölü ise yapay göldür (Adıyaman Valiliği, 2014). İklimine benzer olarak bitki örtüsü de çeşitlilik göstermektedir. Yüksek rakımlı yerler genelde meşe ağaçları ile kaplanmış olmakla birlikte su ve toprak erozyonu nedeni ile çıplak hale gelmiş araziler de mevcuttur. Yaz mevsiminin uzun ve kurak geçmesi dolayısıyla orman içi bitki örtüsü yok denecek kadar azdır. Tarım yapılmayan alanlar çayır, mera, yabani ağaçlar ve makilerle kaplıdır. Sazlık, bataklık alanlarda suyu seven bitki türlerine rastlanmaktadır. Rakım yükseldikçe ağaç türleri değişmekte, kimi bölgelerde meşeliklere rastlamak mümkün olmaktadır (Adıyaman Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı İl Müdürlüğü, 2014). Adıyaman ilinin nüfusu, 2012 Adrese Dayalı Nüfus Kayıt Sistemi sonuçlarına göre dir. Nüfusun i şehirlerde yaşarken, i belde ve köylerde yaşamaktadır. Şehirde yaşayanların oranı % 61,38, köyde yaşayanların oranı % 38,62 dir. Yine aynı nüfus sayımı sonucuna göre, il merkezi nüfusu , ilin nüfus yoğunluğu ise km² başına 85 kişidir. Nüfus bakımından en büyük ilçeleri sırasıyla Merkez, Kahta ve Besni dir. Adıyaman daki ilçe sayısı 9, belediye sayısı 28, köy sayısı ise 428 dir (Adıyaman Valiliği, 2014).

13 Türkiye de iç ve dış göçlerin 1960 yılından arttığı bilinmektedir. İl bazında nüfus artış hızlarını ele alındığında kentlerin nüfus artış hızının, kırsal alanın nüfus artış hızından devamlı yüksek olduğu ortaya çıkmaktadır. Bu durum, kırsal alandan kentlere sürekli göç olduğunu göstermektedir. Adıyaman da da son yıllarda gözle görülen bir dışa göç bulunmaktadır yılında lık bir net göç ile Adıyaman Türkiye geneli iller sıralamasında dışarı en çok göç veren 22. il olmuştur (TUİK, 2014). Bunun en büyük nedeni bölgede yeterli istihdamın sağlanamamasından dolayı genç nüfusun kentlere göç etmesidir. Adıyaman sanayisi orta ve küçük işletme ölçeğinde, çoğunluğu tarıma dayalı sanayi dallarında faaliyet gösteren işletmelerden oluşmaktadır. İlde ticaretin yeterince geliştiğini söylemek mümkün değildir. Ancak, mevcut tarım ağırlıklı potansiyeli ve son yıllarda sanayisinde gösterdiği performans ile tarımsal ürün çeşit ve verimliliğinde beklenen artışların gelecekte ticari hayatı olumlu yönde etkileyeceği söylenebilir. El sanatlarına yönelik olarak kilim, savan ve el dokuma halıları üretilmekte, iç ve dış pazarlarda satılmaktadır. Bunların dışında tarım ürünleri yanında tekstil sektöründe üretimi gerçekleştirilen iplik ve hazır giyim ihracatçı firmalara satılmaktadır. Adıyaman ın, sosyo-demografik yapı itibari ile tarım turizm açısından istenilen seviyede olmadığı, ekonomisinin neredeyse sadece tarıma dayalı olduğu, gelirlerin düşük olduğu bilinmektedir. Ortaya konan bu yapı, ilin sahip olduğu avantajları yeterince değerlendirilemediği ve sosyo-ekonomik açıdan istenilen gelişmeyi gösteremediği sonucunu beraberinde getirmektedir. Dolayısıyla Adıyaman ın bir kalkınma hareketine ihtiyaç duyduğu açıktır. Bu kalkınma hareketinin başlatılmasında tarım turizmi faaliyetleri önemli bir araç olarak ortaya çıkmaktadır. Adıyaman ın Tarım ve Turizm Potansiyeli Adıyaman ın sahip olduğu tarımsal kaynakların belirlenmesi ve bunların tarımsal turizm potansiyeli açısından ortaya konması ve geliştirilmesi büyük önem taşımaktadır. Tarımsal turizmin amacı; sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması için, bölgenin mevcut kaynaklarının, fırsatlarının ve kısıtlarının analiz edilmesi suretiyle ihtiyaçlarının belirlenmesi ve potansiyelin verimli bir şekilde kullanılmasına yönelik stratejiler geliştirerek, bölgeye uygun tarımsal program ve proje alanlarının belirlenmesidir. Türkiye genelinde meyve üretimi yapılan alanlar tarım alanlarının %5 ini oluşturmaktadır. Adıyaman da ise bu oran %13 tür. İlde genel olarak Kaysı, Elma, antepfıstığı, Zeytin, Erik, Badem, Trabzon Hurması, Dut, Üzüm ve Şeftali üretimi yapılmaktadır. Son yıllarda Ceviz, Kiraz, Nar, Çilek üretimi de yaygınlaşmaya başlamıştır. Ayrıca, mikro klima özelliğe sahip olan bölgelerde (Gölbaşı) kayısı, şeftali, elma, Trabzon hurması ve çilek üretimi yapılmaktadır. Ayrıca da lık alanda ortalama yıllık ton meyve üretimi yapılmaktadır (Adıyaman İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, 2014). Adıyaman da hayvancılık tarımın ayrılmaz bir parçasıdır. Hayvancılık yapılan köylerde hayvan besleme, hayvansal ürünleri (süt sağımı, yoğurt, peynir yapımı, yün kırkma vb) elde etme ve değerlendirme etkinliklerini turistler izleyebilir ya da bizzat katılabilirler. Bu özelliği olan köyler tarımsal turizmde yerini alabilir, böylece hayvancılığa da büyük destek verebilirler. Sincik te arıcılık da yapılmaktadır(adıyaman İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü, 2014). Adıyaman, pek çok kültüre merkezlik etmiş olan bir kültür ve turizm kentidir. İlin coğrafi özellikleri ve iklimsel faktörleri kırsal turizm çeşitliliği yönünden zenginlik taşımaktadır. Sanayisi sınırlı, başlıca geçim kaynağı tarım ve hayvancılık olan Adıyaman, gelir düzeyi en düşük iller arasında bulunmaktadır. Sosyo- Ekonomik Gelişmişlik Sıralamasına göre 65. sırada yer almaktadır. Yakın gelecekte de bu yapısının değişimi yönünde herhangi bir işaret bulunmamaktadır. Bu nedenle geri kalmışlık yapısının ortadan kaldırılmasında turizm sektörü önemli bir unsur olarak görülmelidir.

14 Yapılan bir çalışmada Adıyaman a gelen turistlerin 5 milyon dolar civarında döviz bıraktıkları hesaplanmıştır. Bunun yanında av turizmi için elde edilen gelir yıllar içerisinde artış göstererek 2010 yılında TL nin üzerine çıkmıştır. Bu değerler Adıyaman ın potansiyeli düşünüldüğünde oldukça yetersizdir. Adıyaman ın marka kent olarak tescillenmesi, Kâhta nın Kâhta Turizm Kenti ilan edilmesi, diğer ilçe, belde ve köylerin taşıdığı potansiyel, turizm sektörü kapsamında özellikle de kırsal turizm için eşsiz fırsatlar yaratmaktadır. Adıyaman; tarihsel, kültürel ve tabiat varlıkları bakımından oldukça zengin bir dokuya sahiptir. 81 adet arkeolojik SİT alanı, 4 adet doğal sit alanı yanında doğal varlıkları bulunmaktadır (Orman ve Su İşleri Bakanlığı, 2013). Literatür Analizi Tarım turizmi kapsamında literatürde çok farklı konu başlıkları altında çalışılmalar bulunmaktadır. Tarım turizminin gelişim potansiyeli (Talekar ve Potdar, 2012; Malkanthi ve Routry, 2011), tarım turizmi üzerine çiftçilerin algılamaları ve ölçek geliştirme (Kunasekaran, Ramachandran, Yacob ve Shuib, 2011), turizmin tarım sektörüne etkisi ve ekonomik sonuçları (Çıkın, Çeken ve Uçar, 2009) gibi konularda çalışmalar literatürde yer almaktadır. Talekar ve Potdar (2012) yaptıkları bir çalışmada Kolhapur un agro turizm potansiyelini değerlendirmişlerdir. Yazarlar çalışmalarında Kolhapur un doğal koşullarından ve farklı türlerdeki tarım ürünlerinden dolayı çok önemli tarım turizmi potansiyeline sahip olduğunu belirtmişlerdir. Malkanthi ve Routry (2011) Sri Lanka da tarım turizmi uygulamaları üzerinde durmuşlardır. Çalışmalarında ülkelerinde tarım turizminin gelişimini etkileyen bazı sorunların bulunduğunu tespit etmişlerdir. Yazarlar bu sorunları; altyapı gelişimi, çiftçilerin eğitim ve öğretimi, tarım kredisi ve bu alanlarda uygun çevre koruma yöntemlerinin yanı sıra atık yönetimi konusunda da önlemler alınması olarak belirlemişlerdir. Bu sorunların çözümlenmesi ile sürdürülebilir bir kırsal gelişim stratejisi olan tarım turizminin faydalarının artacağını belirtmişlerdir. Kunasekaran, Ramachandran, Yacob ve Shuib (2011) tarım turizmi üzerine çiftçilerin algılamaları ve ölçek geliştirme konusunu çalışmışlardır. Kunasekaran vd. (2011) çalışmalarında çiftçilerin tarım turizmini algılamaları konusunda 9 temel faktör boyutu belirlemişlerdir. Bu boyutlar çevresel etki, ulaşılabilirlik, ekonomik fayda, girişimcilik, sosyo-kültürel fayda, kalabalık, farkındalık, kısıtlamalar ve toprak sorunu olarak belirlenmiştir. Adıyaman ili üzerine yaptığımız mevcut araştırmada Kunasekaran vd. (2011) nin geliştirmiş olduğu ölçekten faydalanılmıştır. Çıkın, Çeken ve Uçar (2009) çalışmalarında turizm sektörünün kırsal bölgelerde yarattığı istihdam, yöresel el sanatları ve iş kollarının gelişmesine katkısı ve tarımsal üretimin artmasına destek olması gibi olumlu etkilerin yanın sıra, mevsimsel özelliği, tarım arazilerindeki spekülatif artışların olması, mevsimsel olarak aşırı talep sonucunda nihai tüketim ürünlerindeki aşırı fiyat artışları ve verimli tarım alanlarının imara açılması gibi olumsuz sonuçlarında ortaya çıkabildiğini belirtmişlerdir. ARAŞTIRMANIN AMACI VE YÖNTEMİ Araştırmada Adıyaman ilinin tarım turizm potansiyelini ve tarımsal üretim yapan çiftçilerin tarım turizmine yönelik algılarını tespit etmek amaçlanmaktadır. Tarım turizmi bulunduğu kırsal topluluklar açısından gelir, iş alanı, konaklama imkanı, aktivite çeşitliliği, doğal kaynakların korunması, rekreasyon ve eğitim gibi bazı avantajlar sağlamasından dolayı oldukça önemlidir (Zoto, Qirici, Polena, 2013; Talekar, Potdar, 2012).Turizmin gelişmesi ve tarım sektörü ile entegrasyonun sağlanması sonucunda bölgedeki çiftlik evlerinin konaklamaya açılmasını, aile pansiyonculuğunun gelişmesini ve kır-tatil evlerinin kiralanması sonucu bölge halkının

15 hem refahı hem de gelir seviyesi yükselecektir (Çıkın, Çeken ve Uçar, 2009). Mevcut araştırmada Adıyaman ili sınırları içinde çiftçilik yapan halkın tarım turizmi üzerine algılama seviyelerini ve boyutlarını tespit ederek, elde edilen sonuçlar ile yöre halkının tarım turizmi faaliyetlerine yönlendirilmesi açısından önem taşımaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak katılımcılarla yüz yüze görüşülerek anket tekniği kullanılmıştır. Anket çalışması için öncelikle üniversite öğrencilerine eğitim verilmiş ve anketörler tarafından kolayda örnekleme yöntemi kullanılarak, çiftçilik yapan yerel halka anketler doldurtulmuştur. Araştırma, 2014 Ekim-Aralık ayları arasında yapılmıştır. Anket çalışması Adıyaman a bağlı; Merkez, Kahta, Gölbaşı, Besni, Tut, Gerger ve Sincik ilçelerine bağlı köylerde 01 Aralık -13 Aralık 2014 tarihleri arasında gerçekleştirilmiştir. Çalışmada 33 farklı köyde toplam 132 anket uygulanmıştır. Araştırma anketi iki bölümden oluşmuştur. Birinci bölüm çiftçilik mesleği yapan yerel halkın demografik bilgilerini belirlemeye yönelik sorulardan oluşmaktadır.ikinci bölüm ise çiftçilerin tarım turizmi üzerine algılarını ortaya çıkarmaya yönelik 30 sorudan oluşmaktadır. Halkın tarım turizmi konusunda algı ölçeği için sorular Kunasekaran, Ramachandran, Yacob ve Shuib (2011) in Malezya Cameron Yüksek Tepelerinde Agro Turizm Üzerine Çiftçilerin Algıları Ölçeğinin Geliştirilmesi konulu çalışmasındaki ifadelerinden yararlanılmıştır.5 li likert ölçme türü (1. Kesinlikle Katılmıyorum. 5. Kesinlikle Katılıyorum) kullanılmıştır. Veri toplama sırasında karşılaşılabilecek güçlükler dikkate alınarak araştırmanın yürütüldüğü anketörlere 150 anket formu dağıtılmış, formlardan 132 tanesi geri dönmüştür. Anketlerin geri dönüş oranı % 88 olmuştur. Daha anlamlı ve yorumlanabilir bir çözüm elde etmek için, düşük yüklü (0.40 tan az) ya da aynı anda birden fazla faktöre yük veren ifadelerin silinmesi gerekmektedir (Hair, Anderson, Tatham ve Black, 2009:116). Bu nedenle, gerek 15 kişiye uygulanan pilot çalışma sonrası, gerekse 132 kişilik örneklemde yapılan çalışma sonrasında ölçekte yer alan düşük yüklü veya birden fazla faktöre yük veren 4 ifade ölçekten çıkarılmıştır. Böylece analizlere dahil edilen ifade sayısı 26 ya inmiştir. Kahta ilçesinde yaşayan çiftçilere ön test uygulanmıştır. Pilot uygulama sonrası elde edilen anket formları Adıyaman il merkezinde ve ilçelerinde bulunan köylerde ikamet eden çiftçilere uygulanmıştır. Bu çerçevede veri toplama tekniği olarak kullanılan anket için eksik, hatalı ve geri dönmeyen anketler dikkate alınarak 132 kişi üzerinde uygulama gerçekleştirilmiş ve değerlendirmeye alınmıştır. Araştırmada çiftçilerin tarım turizmi üzerine algılarını ortaya çıkarmaya yönelik ölçeğininyapı geçerliği için faktör analizi uygulanmış ve iç tutarlığına ilişkin güvenirliğini test etmek amacıyla da Cronbach s Alpha katsayısı hesaplanmıştır. Elde edilen verilerin analizinde SPSS 17.0for Windows paket programı kullanılmıştır. BULGULAR Ankete katılanların sosyo demografik özelliklerine ait cinsiyet, yaş, eğitim, yerleşim yerleri ve arazi mülkiyet durumları ilişkin bilgiler Tablo 1 de sunulmaktadır. Buna göre araştırmaya katılan 132 katılımcının % 90.9 u erkek, % 9.1 i kadındır. Araştırmaya en fazla katılım Kahta İlçesi nden (% 27.3) olmuştur. Bunu % 18.9 ile Sincik, % 13.6 ile Besni ilçeleri izlemiştir. Diğer ilçeler katılım sırasına göre; Gerger, Tut, Merkez, Samsat ve Gölbaşı dır. Araştırmaya katılanların % 37.9 u yaş grubunda iken, % 31.8 i yaş grubundadır. Katılımcıların eğitim durumu incelendiğinde yarıdan fazlasının (% 54.5) ilköğretim mezunu olduğu görülmektedir. Lise mezunlarının oranı % 27.3 iken, önlisans mezunlarını oranı % 10.6, lisans mezunlarının oranı % 6.1 olarak belirlenmiştir. Arazi mülkiyet durumuna göre, ankete katılanların % 90.9 u mülk sahibi, % 9.1 inin ise kiracı olduğu saptanmıştır. Mülk sahiplerinin büyük

16 bir çoğunluk oluşturması tarım turizmi uygulamaları yönünden önem taşımaktadır. Tablo 1. Katılımcıların demografik özelliklerine göre dağılımı Değişken Grup Sayı (f) Yüzde (%) Cinsiyet Erkek Kadın Adıyaman İl/İlçe Köyleri Adıyaman Merkez Kahta Gölbaşı Samsat Tut Sincik Gerger Besni Yaş 25 Yaş ve altı Yaş Yaş Yaş ve Üzeri Eğitim İlköğretim Lise Önlisans Lisans Lisansüstü 2 1,5 Mülk Toprak Sahibi Kiralık Toplam ,0 Güvenilirlik Adıyaman ilinde çiftçilerin tarım turizmi üzerine algıları bölümü için yapılan güvenilirlik analizi sonucunda güvenilirlik değeri (Cronbach Alpha Katsayısı) 0,63 olarak tespit edilmiştir. Bu değer, sosyal bilimler araştırmaları için kabul edilen alfa değeri olan 0,80 düzeyinin üzerinde gerçekleştiğinden, araştırmada kullanılan ölçeğin güvenilir olduğu söylenebilir (Nunnally 1967). Aşağıda faktör analizleri sonuçları yer almaktadır. Araştırmada, çiftçilerin tarım turizmi üzerine algıları ölçeği için uygulanan faktör analizi ve güvenirlik analizi (Cronbach s Alpha) sonuçları ile aritmetik ortalama ve standart sapma değerleri Tablo 2 te sunulmuştur. Çiftçilerin tarım turizmi üzerine algılamaları ile ilgili ölçüm aracında 26 ifade bulunmaktadır. Kullanılan çiftçilerin tarım turizmi üzerine algılamaları ölçeğine, katılımcılar ortalama değer olarak 3,06 vermişlerdir. Yapılan faktör analizi sonucunda, Barlett Testi sonucu 1371,264 ve p anlamlılık değeri (p<0,000) olarak gerçekleşmiştir bu değer değişkenler arasında yüksek korelasyon değerleri olduğunu ifade etmektedir.kaiser-meyer-olkin (KMO) örneklem değeri dur. Bu değer ise faktör analizi uygulamak için yeterli düzeyde gerçekleşmiştir (Kalaycı 2008). Faktör analizi sonucunda çiftçilerin tarım turizmi üzerine algılamaları ölçeğinin özdeğeri 1 den büyük ve toplam varyansın %72,402 sini açıklayan dokuz faktör altında toplandığı tespit edilmiştir. Maddelere ilişkin faktör yükleri ve madde-ölçek korelasyonlarının tamamı 0,40 değerinin üzerindedir. Ayrıca, ölçek ve alt ölçeklere yönelik hesaplanan Cronbach s Alpha değerlerinin tamamının 0,60 değerinin üzerinde olduğu belirlenmiştir. Bu değerler ölçeklerin iç tutarlık düzeylerinin yeterli olduğunu göstermektedir.

17 Tablo2. Adıyaman da Çiftçilerin Tarım Turizmini Algılamalarına Yönelik Faktör Analizi FaktörBoyutları Faktör Yükleri Öz- Değer Varyans % Cronb. Alpha Ort. (μ) F S.S. (±) p Tarım Turizmini Algılamaları Faktör 1:Ekonomik Fayda Tarım turz. işinin ek gelir sağlnı. düşün Tarım turz. Yerel ekonm. güçlendirecek Tarım turz. yerel topluluklara yeterli iyi iş imkanı sağlayacaktır. Tarım turz. tarlam için daha fazla gelir yaratacaktır. Tarım turz. toprağımın değerini arttıracak Faktör 2:Ulaşılabilirlik Tarlamın konumunun ana yoldan uzak olms. turisti tarlama ulaştır. alıkoyacak Dikrampa ve zor yollar turistin tarlama ulaşımını zorlayacak Yolun genişliği turistin tarlama ulaş. zorlaştıracak Yolun turistin tarlama ulaş.en büyük engel olduğunu düşünüyorum Faktör 3:Sosyo-KültürelFayda Turistlerle iletişimim olumlu ve faydalıdır Turistlerle iletişim kurmayı seviyorum Turistlerin kültür ve ülkeleri hakk. bilgi edinmeyi seviyorum Faktör4:Kısıtlamalar Turistlerin tarlama yapacağı ziyaretl. günlük işlerimi aksatacak.730 Tarla. ziyrt.edecek turist. tarla. ürünlere yap tahribatın beni tarım turz.yapmaktan alıkoyacak bir.681 neden oldğn. sanıyorum Turstl.sezonlukziyrtn beni tarım turzm yapmaktan alıkoyacak bir neden olduğunu sanıyorum Tarım turizmin turistlerin tarlaları ziyaret ettiği bir etkinlik olduğunu sanıyorum Faktör5:Kalabalık Turz.bölg.de kalabalık. tıkanıklığaned Turizm trafik sıkışıklığına neden olur Faktör6:ÇevreselEtki Tarım turizmi çevre kirli. neden olacak Tarım turz. daha fazla kirliliğe neden olac Faktör 7:Girişimcilik Tarım turz. işi için yeterli deneyimim var Tarım turz. işi için yeterli bilgim var Faktör 8:ToprakSorunu Toprağımın boyutunun tarım turizm işi için çok küçük Kısıtlı bir toprak parçasına sahip olmamın turistleri tarlama gelmelerinden alıkoyac Faktör 9:Farkındalık Tarım turizmi tarıma dayalı bir iş kolu Tarım turizmi doğal çevreye ihtiyaç duyar Notlar:Varimax Rotasyonlu Temel Bileşenler Faktör Analizi Kaiser-Meyer-Olkin Örneklem Yeterliliği=,774. Bartlett's Test of Sphericity: p<.000 (Chi-Square1371,264df=325).

18 Tablo 2 deki aritmetik ortalamalar incelendiğinde, genel çiftçilerin tarım turizmi üzerine algılamaları ( =3.06) puanlarının 1-5 puan aralığında orta değer olan 3 puanın üzerinde olduğu görülmektedir. Bu değer çiftçilerin tarım turizmine ilişkin görüşlerinin kararsız olduğunu göstermektedir. Tarım turizmine ilişkin ekonomik fayda ( =3.90), sosyo-kültürel fayda ( =3.87), farkındalık ( =3.77) ve girişimcilik ( =3.31) boyutlarına ait aritmetik ortalama değerlerinin olumlu ve 3 ortalamanın biraz daha üstünde olduğu belirlenirken, en olumlu görüş ekonomik fayda faktörü için hesaplanmıştır. Katılımcılar turizm faaliyetlerinin geliştiği bölgelerde topluma ekonomik ve sosyo-kültürel katkılarının da olabileceğinin farkında oldukları belirlenmiştir. Diğer yandan tarım turizmine ilişkin ulaşılabilirlik ( =2.66), kısıtlamalar ( =2.59), toprak sorunu ( =2.39), kalabalık ( =2.33) ve çevresel etki ( =2.06) boyutlarına ait görüşler 3 ortalamanın altında kalmıştır. Fakat ifadelerin anlamları gereği çiftçiler tarım turizminin çevreye herhangi bir olumsuz etkisinin olacağını düşünmedikleri belirlenmiştir. Katılımcılar tarım turizminin kalabalık boyutu açısından herhangi olumsuz bir etkisinin olmayacağını düşünmektedirler. Ayrıca katılımcılar tarım turizmi açısından topraklarının yeterli olduğunu belirtirlerken, turizm faaliyetlerinin de günlük tarım faaliyetlerini engelleyecek bir unsur olmadığını düşünmektedirler. SONUÇ VE ÖNERİLER Bu çalışmada Adıyaman ın tarımsal turizm potansiyeli ve buna bağlı olarak üreticilerin tarım turizmine yönelik algıları incelenmiştir. Adıyaman ın taşıdığı pek çok olumsuz sosyoekonomik özellik, tarımsal turizmden yararlanmayı zorunlu kılmaktadır. Gelişmişlik sıralamasındaki yeri, diğer sektörlerdeki yetersizliklere karşın, taşıdığı turizm potansiyeli, tarımsal turizmden önemli avantajlar elde edilebileceğini göstermektedir. Adıyaman bulundurduğu turizm potansiyeliyle özellikle kültür ve inanç turizmi ile ön plana çıkmaktadır. Bununla birlikte tarımsal turizm potansiyeli değerlendirmeyi beklemektedir. Adıyaman ın bu potansiyelini ortaya çıkaracak bilimsel çalışmalara ihtiyaç duyulmaktadır. Makalenin bu ihtiyacı belli ölçüde gidererek, bundan sonraki çalışmalara altyapı oluşturacağı düşünülmektedir. Araştırma kapsamında, Adıyaman ilinde ikamet eden çiftçilerin tarım turizmi üzerine algılama boyutlarını ve seviyelerini tespit etmeye yönelik betimsel (Tanımlayıcı) çalışma yapılmıştır. Kuramsal çalışma doğrultusunda oluşturulan anket ile Adıyaman il merkezi ve tüm ilçelerinde ölçümler gerçekleştirilmiştir. Elde edilen verilerden çiftçilerin tarım turizmi ile ilgili algıladıkları boyutlar ortaya konmuştur. Araştırmada Kunasekaran, Ramachandran, Yacob ve Shuib (2011) in oluşturduğu çiftçilerin tarım turizmine üzerine algılamaları ölçeği kullanılmış, araştırma sonucunda çiftçilerin tarım turizmi üzerine algıladıkları 9 boyut belirlenmiştir. Bu boyutlar; ekonomik fayda, ulaşılabilirlik, sosyo-kültürel fayda, kısıtlamalar, kalabalık, çevresel etki, girişimcilik, toprak sorunu ve farkındalıktır. Araştırma bulgularının Kunasekaran, vd. (2011) in belirledikleri boyutlar ile örtüştüğü tespit edilmiştir. Örneğin, tarım turizmine ilişkin ekonomik fayda, sosyo-kültürel fayda, farkındalık ve girişimcilik boyutlarına ilişkin aritmetik ortalama değerlerinin olumlu ve 3 ortalamanın biraz daha üstünde olduğu ve algılama boyutları kapsamında en olumlu görüşün ekonomik fayda faktörü olduğu ortaya çıkmıştır. Katılımcıların turizm faaliyetlerinin geliştiği bölgelerde topluma ekonomik ve sosyokültürel katkılarının da olabileceğinin farkında oldukları belirlenmiştir. Adıyaman köyleri geleneksel yapıları ve tarımsal ürünleri doğrultusunda oldukça özel bir yapıya sahiptir. Bu özellikleri turizm açısından da değerlendirilmelidir. Örneğin; hayvansal ürünler, nar, Antep fıstığı, üzüm ve zeytin vb. ile bu ürünleri yetiştiren köylere bir

19 kimlik kazandırılarak turizme sokulabilir. Ayrıca bu yerel ürünlerin yerinde satışının yapılması ile ekonomik açıdan kazanç sağlanabilecektir. Özellikle üzüm ve nar gibi ürünlerin bir markaya dönüştürülmesi ile pazarlanabileceği, yöresel lezzetlerin sunulduğu kır lokantalarının kurulabileceği belli başlı köylerde tarımsal turizm olanakları arttırılabilir. Adıyaman ın kırsal yerleşimleri, tarımsal ürün çeşitliliği ve uygun koşulları ile tarımsal turizmde önemli bir üstünlük sağlamaktadır. Köylerin kuruluş yeri olarak, Atatürk Baraj Gölü ve ova kenarlarında yamaç köyü, orman köyü, dağ ve yayla köyü gibi özellikler göstermesi ilgi çekici manzara güzellikleri yaratmaktadır. Bütün bunlar kırsal turizm potansiyelinin önemli bir bölümünü oluşturan Adıyaman ın kırsal yerleşimlerinin tarımsal zenginliği, köylerde konaklamaya imkan verecek bir kırsal/tarımsal turizm ile değerlendirilmeyi beklemektedir. Tarımsal yerel ürünlerin değerlendirilmesi kapsamında; ürünün üretim aşamalarını turiste tanıtmanın, taze veya işlenmiş olarak satışının, yöre yemekleri olarak sunmanın, hasat şenliklerinin ayrı bir önemi vardır ve bunların birçoğu Adıyaman köylerinde gerçekleştirilebilir. Araştırmada katılımcıların turizmin ekonomik ve sosyo-kültürel yararları konusunda bilinçli oldukları, ancak bu seviyenin çok yüksek olmadığı ortaya çıkmıştır. Bu nedenle turizmin toplumun refah düzeyine ve sosyal hayata etkilerinin; eğitim kurumları, yerel yönetimler, sivil toplum kuruluşları vd. kurumlar tarafından daha fazla bilinçlendirilmesi ve yönlendirilmesi konusunda gerekli çalımların yapılması büyük önem taşımaktadır. Ayrıca tarım turizminin tarımsal faaliyetleri olumlu etkileyeceği ve tarım turizminin doğal çevreye ihtiyaç duyduğu gibi hususlarda katılımcıların yeterli farkındalığa sahip oldukları tespit edilmiştir. Buna ilave olarak, katılımcılar turizm faaliyetlerinin gelişmesinin tarımsal üretim süreçlerini etkilemeyeceğini düşünmektedirler. Sonuç olarak Adıyaman ın, tarım turizmi açısından önemli bir arz potansiyeline sahip olduğu ve çitçilerin tarım turizmini algılama boyutları kapsamında ekonomik fayda faktörünün ön plana çıktığı görülmüştür. Kırsal yerleşim birimlerinde tarım turizm gibi faaliyetlerinin gerçekleştirilmesiyle, orta veya uzun vadede bu yörelerin sorunlarının çözümünde ve kalkınmasında önemli aşamalar sağlanacaktır. KAYNAKÇA Adıyaman Valiliği (2014). Adıyaman Tarihçe, Erişim Adresi: /AdiyamanIlimiz.aspx?GrupId=10 Adıyaman İl Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü (2014) Yılı Brifingi, Erişim Adresi: Brifing/PDFsamTMPbufferWOSJT1.pdf Cebeci, Z Tarım Turizmi, Erişim Adresi: /object_show. aspx?id=796 Çeken, H., Karadağ, L., Dalgın,T. (2007). Kırsal Kalkınmada Yeni Bir Yaklaşım Kırsal Turizm ve Türkiye ye Yönelik Teorik Bir Çalışma, Artvin Çoruh Üniversitesi Orman Fakültesi Dergisi, 8 (1), Çetiner, E. (1998). Turizmde Bölgesel Kalkınma, Verimlilik ve Kaynakların Etkin Kullanımı, I. Turizm Şurası, Turizm Bakanlığı, Ankara. Çıkın, A., Çeken, H., Uçar, M. (2009). Turizmin Tarım Sektörüne Etkisi, Agro-Turizm ve Ekonomik Sonuçları, Tarım Ekonomisi Dergisi, 15 (1), 1-8. DPT (2006). Ulusal Kırsal Kalkınma Stratejisi, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlık Devlet Planlama Teşkilatı, Erişim Adresi: /02/ pdf Emekli, G. (2011). Kırsal Kalkınmaya Çözüm Arayışları: Kırsal Turizm ve Bergama, Uluslararası Bergama Sempozyumu, 7-9 Nisan 2011, sf Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, (2014) Yılı Performans Programı, Erişim Adresi:

20 2014%20Performans%20Programi.pdf Güdücüler, M. (2012). Urla da Kırsal Kalkınma ve Kırsal Turizm, Uluslararası Sosyal ve Ekonomik Bilimler Dergisi, 2 (2), Gündüz, S. (2004). Ankara İli Kalecik İlçesinde Tarımsal Turizme Uygun Alanların Saptanması ve Tarımsal Turizm Modelinin Oluşturulması Üzerine Bir Araştırma, Yayınlanmamış Doktora Tezi A.Ü.F.B.E.Peyzaj Mimarlığı Ana Bilim Dalı, Ankara. Işık, N., Baysal, N.(2011). Avrupa Birliği ne Uyum Sürecinde Türkiye de Kırsal Kalkınma Politikaları: Genel Bir Değerlendirme, C.Ü. İktisadi ve İdari Bilimler Dergisi, 12 (1), Hair, J. F., Black, C. W., Babin, J. B., &Anderson, R. E. (2009). Multivariate Data Analysis (7th ed.), UpperSaddleRiver, NJ: PrenticeHall. Kalaycı Ş. (2008). SPSS Uygulamalı Çok Değişkenli İstatistik Teknikleri, 3. Baskı, Asil Yayın Dağıtım: Ankara. Kaypak, Ş. (2012). Ekolojik Turizm ve Sürdürülebilir Kırsal Kalkınma, KMÜ Sosyal ve Ekonomik Araştırmalar Dergisi, 14 (22), Kunasekaran, P., Ramachandran, S. Yacob, M.R., Shuib, A. (2011). Development of Farmers Perception Scale on Agro Tourism in Cameron Highlands, Malaysia, World Applied Sciences Journal 12 (Special Issue of Tourism & Hospitality), Malkanthi, S.H.P., Routry, J.K. (2011). Potential for Agritourism Development: Evedance From Sri Lanka, The Journal of Agricultural Sciences, 6 (1), Nunnally J. C. (1967). PsychometicTheory, 1. Baskı, New York: McGrawHill. Şerefoğlu, Ş. (2009). Kalkınmada Kırsal Turizmin Rolü Yılları Arasında Ülkemizde Uygulanacak Olan IPRD Kırsal Kalkınma Programındaki Yeri, Önemi ve Beklenen Gelişmeler, Uzmanlık Tezi, Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, Ankara Talekar, P.R., Potdar, M.B. (2012). Potential for Development of Agro-Tourism in Kolhapur District of Maharashtra, Erişim Adresi: on/ _Potential_for_Development _of_agro- Tourism_in_Kolhapur_District_of_ Maharashtra, Young Researcher, I (1), Orman ve Su İşleri Bakanlığı, (2013). Adıyaman İlinde Doğa Turizmi Master Planı, Erişim Adresi: /Libraries/Duyuru/Ad%C4%B1yaman D_T_M _P_Proje.sflb.ashx Özkök, F. (2006).Yoksulluğun Azaltılmasında Turizmin Yeri, Elektronik Sosyal Bilimler Dergisi, 5 (15), TaTuTa (2014). TaTuTa Kılavuz, Erişim Adresi: r TUİK (2014). Temel İstatistikler, Erişim Adresi: etod = temelist Zoto, S., Qırıcı, E., Polena, E. (2013). Agrotourism-A Sustainable Development for Rural Area of Korca, European Academic Research, 1 (2),

21 MBD 2015, 4 (1 ): MAKALE HAKKINDA Geliş : Ocak 2015 Kabul: Mart 2015 UÇUCU KÜLLERİN SIRLARDA HAMMADDE VE RENKLENDİRİCİ OLARAK KULLANIMI USE OF FLY ASHES AS A RAW MATERIAL AND COLOURANT IN GLAZES Ensar TAÇYILDIZ a ÖZ Uçucu küller termik enerji santralleri içinde, öğütülmüş kömürün yanmasıyla ortaya çıkan atık bir malzemedir. Uçucu Kül içeriğinde silika, alüminyum ve demir yer almaktadır. Uygun oranlarda ve doğru kullanıldığında, seramik bünyelerin birçok özelliğini olumlu yönde etkileyen bu malzeme, aynı zamanda seramik endüstrisinde üretim maliyetini düşürdüğü için tercih edilmektedir. Ülkemizde son birkaç yıldan bu yana kullanılmaya başlanan uçucu kül, tüm dünyada, özellikle gelişmiş ülkelerde yıllardır seramik bünyelerde bir hammadde olarak tercih edilmektedir. Uçucu küller fiziksel özellikleri, kimyasal içeriği, renklendirici kapasitesi ve yüksek oranda cam içeriği nedeniyle seramik sırlarda alternatif bir hammadde olarak kullanılabilir. Bu çalışmada, Seyitömer termik santralinden elde edilen uçucu kül, seramik sır reçetelerine ilave edilmiş ve sır özelliklerine uçucu külün etkileri araştırılmıştır. Anahtar Kelimeler: Uçucu kül, sır, renklendirici. ABSTRACT Fly ashes are waste products of coal combustion in thermal power plants. Fly ash contains silica, aluminium and iron. In the case of direct usage in the suitable ratio, it will enhance and improve many characteristics of ceramic bodies, at the same time it is particularly preferred ceramic industry, since it has been reducing the cost of ceramic production. Fly Ash concept which is used to our country during last few years is a raw material for ceramic bodies-glazes and preferred especially by the developed countries worldwide. Owing to its physical characteristics, chemical composition, colouring capability and high rate of glass content, it was considered that fly ash can be used as a alternative raw material in the ceramic glazes. In this study, the fly ash obtained by the Seyitömer thermal power plant was incorporated into ceramic glaze recipes and the effects of fly ash on the glaze properties were investigated. Key words: Fly ash, glaze, colorant. a Doçent, Anadolu Üniversitesi, etacyild@anadolu.edu.tr

22 GİRİŞ Uçucu küller termik enerji santralleri içinde, öğütülmüş kömürün yanmasıyla ortaya çıkan atık bir malzemedir. Genellikle endüstride kullanılmayan düşük kalorili kömürlerin çok ince öğütülerek termik santral fırınında yakılması sırasında yukarıya yükselen uçucu küller, bacanın üst kısmında elektrofiltreler veya siklon adı verilen toz tutucularda, elektrostatik veya mekanik yöntemlerle tutulan malzemelerdir(topçu ve Canbaz, 2001). Uçucu küllerin rengi, içeriğinde yer alan karbon oranına bağlı olarak değişse de genellikle gridir(maitra, 1999). Dünyadaki yıllık uçucu kül üretim miktarı yaklaşık 450 milyon ton civarında olup, bunun yaklaşık 15 milyon tonu Türkiye de üretilmektedir. Dünya üretiminin çok az bir kısmı beton, tuğla ve çimento üretiminde kullanılmaktadır(karasu vd., 2004). Bunun yanı sıra, uçucu küller karo endüstrisinde hammadde maliyetini düşürmek için ana hammadde olarak da kullanılmaktadır (Mishulovich ve Evanko, 2003). Uçucu küller, % camsı bileşen ihtiva etmekte olup, çok ince taneciklerden meydana gelmektedir. Uçucu küllerin tane şekli yuvarlaktır ve çapları, μm arasında değişmektedir. Taneciklerin yaklaşık % 75 inin çapı 45 μm den, % 50 den çoğu μm den büyüktür. Ayrıca uçucu kül, kimyasal olarak önemli miktarda demir oksit içermektedir. Bu durum, uçucu külün demir içerikli sırlarda alternatif bir hammadde ve renklendirici olabileceği olasılığını artırmaktadır. içeriği belirlenmiştir. Uçucu kül ve sırda kullanılacak diğer hammaddelerin kimyasal analizleri Çizelge 1 de verilmiştir. Uçucu külün doğal rengi, içeriğinde yer alan karbon oranına bağlı olarak değişse de genellikle gridir. Uçucu kül 800 ºC sıcaklıkta sinterleşme sürecine girmekte, içerisinde yer alan carbon uzaklaşmaya başladığı için doğal rengi değişmekte, kiremit kırmızısına dönüşmektedir. Sıcaklık 1000 ºC ye yükseltildiğinde sinterleşme miktarı artığı için set bir yapı oluşturmaktadır. Uçucu kül 1100 ºC de ergime sürecine girmekte, 1200 ºC de tamamen eriyerek camsı bir yapı oluşturmaktadır. Çalışmanın ikinci aşamasında standart bir sır reçetesi (% 48 Üleksit,, % 12 Dolomit, % 10 Kalsine boraks, % 10 Kaolin, %20 Kuvars) oluşturulmuş, uçucu kül doğal haliyle standart sıra ilave edilerek kullanılmıştır. Uçucu kül standart sırlara artan oranlarda ilave edilerek, porselen hazneli jet değirmende 15 dakika süreyle öğütülmüştür. Öğütme işleminde, su oranı hammadde miktarının % 70 i olarak seçilmiştir. Hazırlanan sırlar 100 mesh lik elekten geçirildikten sonra, 60 mm çapında ve 7 mm kalınlığında bisküvi pişirimi yapılmış stoneware bünyeden hazırlanmış plaka üzerine daldırma yöntemiyle uygulanmıştır. Sırlar ºC de Şekil 1 de verilen pişirme eğirisine göre elektrikli kamera fırında pişirilmiştir. Bu çalışmada, endüstriyel bir atık olan, Seyitömer termik santral uçucu küllerinin seramik sırlarda, hammadde ve renklendirici olarak kullanılabileceği düşünülmüş ve çalışmalar bu bağlamda sürdürülmüştür. MALZEME VE YÖNTEM Uçucu külün sırda kullanılabilirliğinin araştırıldığı bu çalışmada, ilk aşamada uçucu külün ısı karşısındaki davranışları ve sırda kullanılacak diğer hammaddelerin kimyasal

23 Çizelge 1. Uçucu kül-hammaddelerin kimyasal analizi % Uçucu kül Boraks Üleksit Dolomit Kuvars SiO Al 2O Fe 2O CaO MgO Na 2O K 2O SO B 2O A.Z Sıcaklık ºC Zaman (Saat) Şekil 1. Pişirme eğrisi DENEY SONNUÇLARI VE DEĞERLENDİRME Çizelge 2 de reçete bileşimi verilen sırların özelliklerine, uçucu külün etkilerini araştırmak amacıyla oluşturulan standart sır reçetelerinin her birine artan oranlarda uçucu kül ilave edilerek oksidasyonlu fırın atmosferlerinde ºC de pişirilmiştir. Bu sırların reçete bileşimleri ve yüzey özellikleri Çizelge 2 de ve görsel sonuçları Şekil 2-3 de verilmiştir. Sır bileşiminde uçucu kül miktarı arttıkça, oksidasyonlu pişirim atmosferinde sırların renginin açık sütlü kahveden koyu kahveye doğru değiştiği görülmüştür. Şekil 2 de görsel sonuçları verilen 1000 ºC de pişirilen sırlar incelendiğinde, uçucu kül miktarı artıkça, oksidasyonlu pişirim atmosferinde sırların rengi, uçucu kül içeriğinin % 16 nın altında olduğu sırların benekli-sütlü kahve tonlarında ve bu oranın üzerindeki miktarlarda kahveden koyu kahveye doğru değiştiği görülmüştür. Bu sırlarda uçucu kül miktarı % 12 nin üzerinde kullanıldığında sırda parlaklık giderek azalmaktadır. Ayrıca kül miktarı artıkça, sır yüzeyinde irili ufaklı çok sayıda iğne başı deliği meydana gelmektedir. Bunun en önemli nedeni, uçucu kül içerisinde yer alan kömür artıklarıdır. Kömür artıklarından kaynaklanan karbon, sırın ergime derecesinden önce uzaklaşmadığı için sır yüzeyinde iğne delikleri

24 oluşturmuştur. Bu olumsuz etkiyi ortadan kaldırmak için aynı sırlar, pişirme derecesi artırılarak aynı fırın atmosferinde pişirilmiştir. Bu sırların görsel sonuçları Şekil 3 de verilmiştir ºC de pişirilen bu sırlar incelendiğinde, sır bileşiminde uçucu kül miktarı arttıkça, oksidasyonlu pişirim atmosferinde sırların renginin açık sarıdan koyu kahveye doğru değiştiği görülmüştür. Uçucu kül içeriğinin % 16 nın altında olduğu sırların açık sarıdan açık kahve tonlarında ve bu oranın üzerindeki miktarlarda kahveden koyu kahveye doğru değiştiği görülmüştür. Bu sırlarda, % 4-32 oranında uçucu kül kullanılmasına rağmen 1 nolu sırda kısmen çatlama olmuş, diğer sırlarda herhangi bir sır hatası görülmemiştir. Çizelge 2. Araştırması yapılan sırların reçete bileşimi ve yüzey özellikleri Sıra No Sır Reçetesi Parlak Mat Saydam Opak Çatlama Hammadde % Üleksit 48 Dolomit 12 Kalsine Boraks 10 Kaolin 10 Kuvars 20 Uçucu Kül 4 Üleksit 48 Dolomit 12 Kalsine Boraks 10 Kaolin 10 Kuvars 20 Uçucu Kül 8 Üleksit 48 Dolomit 12 Kalsine Boraks 10 Kaolin 10 Kuvars 20 Uçucu Kül 12 Üleksit 48 Dolomit 12 Kalsine Boraks 10 Kaolin 10 Kuvars 20 Uçucu Kül 16 Üleksit 48 Dolomit 12 Kalsine Boraks 10 Kaolin 10 Kuvars 20 Uçucu Kül 20 Üleksit 48 Dolomit 12 Kalsine Boraks 10 Kaolin 10 Kuvars 24 Uçucu Kül 4 Üleksit 48 Dolomit 12 Kalsine Boraks 10 Kaolin 10 Kuvars 20 Uçucu Kül 28 Üleksit 48 Dolomit 12 Kalsine Boraks 10 Kaolin 10 Kuvars 20 Uçucu Kül ºC 1100 ºC 1000 ºC 1100 ºC 1000 ºC 1100 ºC 1000 ºC 1100 ºC 1000 * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * * ºC 1100 ºC

25 Şekil ºC de pişirilmiş sırların görsel sonuçları Şekil ºC de pişirilmiş sırların görsel sonuçları SONUÇLAR Genel olarak uçucu kül miktarına bağlı olarak bütün sırlarda ( ºC) oksidasyonlu pişirim atmosferinde, açık sütlü kahveden koyu kahveye doğru değişen sırlar elde edilmiştir ºC pişirilen sırlar, uçucu kül miktarı artıkça opak ve mat yüzey özelliği kazanmıştır. Bunların yanı sıra 1000 ºC pişirilen sırlarda, reçete bileşiminde uçucu kül oranının %18 in altında olduğu sırlarda, zemin üzerinde

26 kahverengi beneklerin olduğu ve bu değerin üzerinde olan sırlarda beneklerin kaybolduğu görülmüştür ºC pişirilen sırlarda, uçucu kül miktarı artıkça sırların tamamının şeffaf bir nitelik kazandığı, sırların renginin açık kahveden koyu kahveye dönüştüğü gözlenmiştir. Sonuç olarak Uçucu kül kimyasal olarak önemli miktarda demir oksit ve camsı faz içerdiğinden, uçucu küllerin düşük ve yüksek derecede gelişebilen demir içerikli sırlar için hem bir hammadde hem de demir oksit yerine alternatif renklendirici olarak kullanılabileceği belirlenmiştir. KAYNAKÇA Topçu. İ.B., Canbaz, M.(2001). Uçucu kül kullanımının Betondaki Etkileri, Eng. Arch. Osmangazi University, Vol.XIV, No:2, sf:12 Maitra, S.(1999). Ceramic Products from Fly Ash: Global Perspectives, Flay Ash Utilisation for Value Added Products Eds. B. Chatterje, K.K. Singh& N. G. Goswami, NML, Jamshedpur, sf.32 Karasu, B., Kaya, G., Aydasgil, A and Kurama, H.(2004). Use of Tuncbilek Thermal Plant s Fly Ash in Stoneware Glazes as Coloring Agent, Key Engineering Materials Vols , sf:2501. Mishulovich, A., Evanko, J. L.(2003). Ceramic Tiles from High-Carbon Fly Ash, International Ash Utilization Symposium, University of Kentucky, sf:1.

27 MBD 2015, 4 (1 ): MAKALE HAKKINDA Geliş : Şubat 2015 Kabul: Mart 2015 AHŞAP SEKTÖRÜNDE YAYGIN OLARAK KULLANILAN BAZI AĞAÇ TÜRLERİNİN YÜZEY PÜRÜZLÜLÜĞÜNÜN KARŞILAŞTIRILMASI COMPARING THE SURFACE ROUGHNESS OF WOODS COMMONLY USED IN THE WOOD AND DECORATION INDUSTRY Oktay OKCU a ÖZ Ahşaptan yapılmış bir ürünün kalitesi genellikle üst yüzey işlemlerinin uygunluğuna bağlıdır. Boya ve vernik gibi işlemlerin kalitesi yüzey düzgünlüğü ile ilişkilidir. Yüzeye uygulanan bu işlemler ahşap malzemeden elde edilen ürünün kullanım ömrünü artıracağı gibi ekonomik değerini de artırmaktadır. Bitmiş ürünün üst yüzey işlemlerinden önce yüzeyinin düzgün olması gerekmektedir. Bu nedenlerden dolayı ahşap türlerinin yüzey pürüzlülüğü mobilya ve doğrama sektöründe önem arz etmektedir. Bu çalışmada; mobilya ve doğrama sektöründe yaygın olarak kullanılan ve farklı bölgelerde yetişmiş [Meşe (Quercus L), Ladin (Picea), Servi (Cupressus.) ve Kestane (Castanea sativa.)] gibi ağaç odunlarından elde edilen örneklerin yüzey pürüzlülükleri birbirleri ile karşılaştırılması yapılmıştır. Araştırmanın sonucunda göre; en düşük yüzey pürüzlülüğü servi ağacı odunundan elde edilen deney örneklerden elde edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Yüzey pürüzlülüğü, İstatiksel analiz, Deney örneği, Ağaç çeşitleri, Rendeleme ABSTRACT The quality of a wooden product depends on the conformity of the first impression surface processes. It is like the quality of coating processes such as painting or varnishing, related to the surface smoothness. Applying these processes to the surface also increases both the economic value and the lifetime of the wooden product. The surface of a finished product should made smooth before any other surface processing. For these reasons, surface roughness of wood species is an important factor in the furniture and woodwork industries. For gathering the samples to compare the surface roughness in this study, the most common using woods in furniture and other wood works industries, obtained from some trees that have been grown in different regions such as [Oak (Quercus L), spruce (Picea), cypress (Cupressus.) and chestnut (Castanea sativa.)]. According to the results of the research; The smoothest surface obtained from the samples of cypress wood. Key words; Surface roughness, Statistical analysis, Test sample, Kind of trees, Planing a Öğr. Gör Oktay OKCU. COMÜ. Çanakkale Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu

28 GİRİŞ Richter (1995); Mobilyayı bitmiş ürün halinde korumak, güzelleştirmek ve ekonomik değerini arttırmak amacıyla uygulanan üst yüzey işlemlerinin (macunlama, boyama, cilalama, vernikleme vb.) kalitesi, ağaç malzeme yüzeyinin düzgünlüğüne bağlıdır diye söylemiştir. Funck ve arkadaşlarına (1992) göre odun esaslı ürünlerin üretiminde; yüzey tekstrü, ürün sınıfını ve kalitesini, yüzey işlem kolaylığını, tutkallamayı ve daha sonraki üretim aşamalarını etkilemektedir. Pürüzlülük derecesi ürünün kendi içinde ve değişik ürün tipleri arasında farklılıklar gösterdiğini bildirmektedir. Yüzey pürüzlülüğü, kullanılan üretim yöntemleriyle veya diğer etiketlerle ortaya çıkan, alışılmış tarzda başka düzensizlikler ile sınırlı olan oldukça küçük aralıklı yüzey düzensizlikleridir (TS 6956, 1989). Yüzey pürüzlülükleri, kullanılan üretim yöntemine göre gözle görülebilir veya elle hissedilebilir olabileceği gibi, hassas elektronik cihazlarla ölçülebilecek büyüklüklerde de olabilir (İlter, vd 2002). Amerikan Ulusal Standartları Enstitüsü (ANSI, 1985) yüzey tekst ürünü; üç boyutlu bir yüzey topografyası ortaya çıkaracak şekilde, nominal yüzeyden, pürüzlülük, yüzey dalgalanmaları ve küçük çatlakları da içine alan tekrarlamalı veya gelişigüzel sapmalar olarak tanımlamıştır (ANSI/ASME, 1985). Homojen malzemeler ile karşılaştırıldığında, odun anizotropik bir yapıya sahip olup anatomik yapısından dolayı kendine has özellikleri vardır. Odun sahip olduğu bu anatomik yapı nedeniyle, kesme, biçme ya da rendeleme işlemlerine tabi tutulsa bile doğal olarak yüzeyi düzgün değildir (Aydın ve Çolakoğlu, 2003). Bu nedenle ağaç malzemede yüzey pürüzlülüğü, birinci derecede anatomik yapıya, ikinci derecede kullanılan makine ve yüzey isleme metotlarına göre değişmektedir (Sieminski, ve Skarzynska, 1989). Bu durumda ağaç malzemenin yüzey pürüzlülüğünü etkileyen faktörleri iki ana grupta incelemek doğru olacaktır. Odunun makineler ile islenmesi esnasında, odun hücreleri kesici bıçaklar ile kesilerek, trahe, paranşim, reçine kanalları ve lifler gibi odun elemanlarının boşlukları açığa çıkarılmaktadır. Bu boşlukların boyutları, ağaç türü, ilkbahar ve yaz odunu zonlarının kapladığı alan ve kesit tipine bağlıdır (Aydın ve Çolakoğlu, 2003). Sapsız mese (Quercus petraea Lieble.) halkalı büyük traheli, ilkbahar odun traheleri çok büyük, teğet çapı 400 μm kadar, tek tek veya çoklu kümeler oluştururlar. Yaz odunu traheler μm kadardır. Boyuna paranşimler çok sayıda, apotraheal dağınık ve teğet sıralıdır. Öz ısınları iki ayrı genişlikte, tek sıralılar 25 hücre yüksekliğinde ve aralarındaki mesafe düzensiz, geniş olanlar 20 hücreden daha geniş ve birkaç cm yüksekliğindedirler. Odunu sert ve ağırdır(gürleyen, 1998). Doğu kayını, sarıçam, meşe ve akasya odunlarından, teğet ve radyal yönde, iki ve dört bıçak kullanılarak, yaprak ve jilet bıçaklarla rendelenerek hazırlanan deney örneklerinde; 4 bıçaklı rendelemenin 2 bıçaklı rendelemeye göre, teğet yönün radyal yöne göre daha düzgün yüzeyler verdiği, bıçak türleri arasında bir fark elde edilmediği, yüzey pürüzlülüğünün en düşük sarıçam odununda (4,36 μm), en yüksek meşe odununda (7,50 μm) elde edildiği bildirilmiştir (Gürleyen, 1998). Meşe ve akasya odunları 20, 24, 40 dişli daire testerelerle yıllık halkalara teğet ve radyal yönlerde, 5 ve 9 m/dk hızlarında biçilmesi sonucunda elde edilen örneklerde; akasya odunu (9,31 μm), meşe odununa (12,19 μm) göre, 40 dişli testere (9,74 μm), 24 dişli (11,03 μm) ve 20 dişli (11,48 μm) testerelere göre daha düzgün yüzeyler verdiği, en düzgün yüzeyin akasya odununda, 40 dişli testere ile yıllık halkalara teğet yönde (7,31 μm), en pürüzlü yüzeyin, meşe odununda 24 dişli testere ile yıllık halkalara radyal yönde (13,16 μm) biçilerek elde edildiği bildirilmiştir (Örs, Y., Demirci, S. 2001).

29 Doğu kayını, meşe, sarıçam ve göknar odunlarının teğet ve radyal yönde daire testerede biçme, üç bıçaklı kalınlık makinesinde rendeleme ve 80 kum zımpara ile zımparalama işlemine tabi tutulduğu, en düzgün yüzeylerin sırasıyla sarıçam (5,23 μm), göknar (7,32 μm), Doğu kayını (7,78 μm) ve meşe (11,84 μm) odunlarında bulunduğu bildirilmiştir (Balkız, 2000). Bu çalışmada, farklı bölgelerde yetişen bazı ağaç türlerinin yüzey pürüzlülük değerlerinde farklılık olup olmadığı incelemek amacıyla yapılmıştır. MATERYAL Çek ve Türk ağaçları arasında yüzey pürüzlüğü nün karşılaştırıldığı araştırmada toplamda 6 ağaç türü bulunmaktadır. Ağaçlardan ikisi çek cumhuriyetinde yetişen ağaçlardan olup bu ağaçlar biri iğne yapraklılardan Ladin ağacıdır. Diğeri ise geniş yapraklı meşe ağacından oluşmaktadır. Türk ağaçları ise iğne yapraklılardan Ladin (Picea. Tam kuru yoğunluk değeri 0,49g/cm 3 ) ve Servi (Cupressus.Tam kuru yoğunlu değeri 0.45g/cm 3 ) geniş yapraklılardan ise Meşe (Quercus petrea L., Tam kuru yoğunluk değeri 0,54g/cm 3 ) ve Kestane (Castanea sativa Mill., Tam kuru yoğunluk değeri 0.48 g/cm 3 ) ağaç odunlarından elde edilen numunelerinden oluşmaktadır. Deney örneklerinin büyüme kusuru olmayan ve düzgün elyaf yapısına sahip olmasına özen gösterilmiştir. Yüzey pürüzlülüğü ölçümlerinde, TIME TR-200 dokunmalı (iğneli) yüzey pürüzlülük ölçüm aleti kullanılmıştır (Sekil 1). Ölçme aleti, pürüzlülük ölçümünde, 5 μm çaplı elmas ucunu örnek yüzeyinde aşağıya yukarıya hareket ettirerek yüzeydeki girinti ve çıkıntıların profilini çıkararak, ölçüm yapmaktadır. Şekil 1: Yüzey Pürüzlülüğü ölçme aleti, Foto: O., Okcu. METOT Deney örnekleri 20 ±2 0 C sıcaklıkta ve %65 bağıl nem şartlarında değişmez ağırlığa ulaşıncaya kadar bekletilmiştir. Numunelere 7m/dk besleme hızında ve bıçaklar 30 0 kesme açısında Kalınlık makinasında rendeleme işlemi yapılmıştır. Daha sonra bu numunelerden liflere dik ve liflere paralel yönde ölçümler alınmış ve bu ölçümler arasında farklılıklar incelenmiştir. Bu çalışmada da TS 971, TS 930 ve TS 6956 da uygulandığı sekliyle ISO 4287 esaslarına uyularak, ölçümler her örneğin beş ayrı noktasında liflere dik yönde Ra değerleri belirlenmiş ve yapılmıştır. Numuneler Şekil 2 de gösterildiği gibi markalandıktan sonra ölçme kolu aralığı 20 mm olan iki çizgi arasından Ra ölçümleri yapılmıştır.

30 Şekil 2: deney örneğinin markalanması (Çakicier, 2007). BULGULAR İlk olarak, liflere dik yönde ölçümlerin alındığı ağaç türlerinin yüzey pürüzlüğü Ra değerleri arasında farklılıklar incelenmiştir. Daha sonra liflere paralel yönde ölçümlere dayalı olan yüzey pürüzlülüğü Ra ölçümleri arasındaki farklılıklar incelenmiştir. Araştırma da ağaç türü sayısı ikiden fazla ve her bir ölçüm birbirinden bağımsız olduğundan Tek Yönlü Varyans Analizi istatistiksel yöntem olarak kullanılmıştır (TYVA). Liflere dikey yönde yapılan tanımlayıcı istatistikler Çizelge 1 de verilmiştir. Tablo 1: Liflere dikey yönde yapılan yüzey pürüzlülüğüne ait tanımlayıcı istatistikler (Ra). Ağaç Türleri Numune Ortalama (μm) Standart sapma Standart hata %95 Güven aralığı Alt sınır Üst sınır Cz Spruce Cz Oak T Chestnut T Oak T Cypress T Spruce Total N: Örnek sayısı, Cz: Czech, T: Türk Öncelikle liflere dik yönde ölçümlerin alındığı ağaç türlerinin yüzey pürüzlüğü Ra ölçümleri arasında farklılıkların araştırıldığı çalışmada ağaç türleri bakımından ölçümler arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılıklar bulunmuştur (F=8.298, P=0,0001). TYVA sonuçları Çizelge 2 de verilmiştir. Çizelge 2: Liflere dik yönde yapılan ölçümlerin yüzey pürüzlülüğüne ilişkin Tek Yönlü Varyans Analizi. Varyans kaynağı Gruplar arası ilişki Kareler toplamı Serbestlik derecesi Kareler ortalaması F değeri P değeri Kombinasyon Doğrusallık Zıtlık sapma Grup içi ilişki Toplam

31 Bu farklılıkların hangi ağaç türleri arasında olduğunu belirlemek için Post Hoc Testlerinden Bonferroni testine başvurulmuştur. Elde edilen sonuçlar Çizelge 3 de verilmiştir. Bu sonuçlara göre; 1. Cz Ladin ağacı yüzey pürüzlüğü ile T Kestane ağacı yüzey pürüzlüğü arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık elde edilmiştir. Bu farklılığa göre; Cz Ladin ağacı yüzey pürüzlülüğü Ra değerleri ortalaması T Kestane ağacına göre daha iyi sonuç elde edilmiştir. 2. Cz Meşe ağacı yüzey pürüzlülüğü ile T Servi ağacı yüzey pürüzlülüğü arasında istatiksel olarak anlamlı farklılık elde edilmiştir. Bu duruma göre; T servi ağacı yüzey pürüzlülüğü Ra değerleri ortalaması Cz Meşe ağacına göre daha düşüktür. Bir başka ifadeyle T Servi ağacında elde edilin örneklerin yüzeyleri Cz meşe ağacı odunundan elde edilen örneklere göre daha pürüzsüzdür. 3. Cz Meşe ağacı yüzey pürüzlüğü ile T Ladin ağacı yüzey pürüzlüğü arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık elde edilmiştir. Bu farklılığa göre; T Ladin ağacı yüzey pürüzlülüğü Ra değerleri ortalaması T Ladin ağacına göre daha iyi sonuç vermiştir. 4. T Kestane ağacı yüzey pürüzlüğü ile T Servi ağacı yüzey pürüzlüğü arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık elde edilmiştir. Bu farklılığa göre; T Servi ağacı yüzey pürüzlülüğü Ra değerleri ortalaması T Kestane ağacına göre daha iyi sonuç vermiştir. 5. T Kestane ağacı yüzey pürüzlüğü ile T Ladin ağacı yüzey pürüzlüğü arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık elde edilmiştir. Bu farklılığa göre; T Ladin ağacı yüzey pürüzlülüğü Ra değerleri ortalaması T Kestane ağacına göre daha iyi sonuç vermiştir. Çizelge 3: Ağaç liflerine dikey yönde yapılan ölçümlerin yüzey pürüzlüğü ( Ra) farklılık testi Ağaç türleri Deney örneği Ortalama (μm) Standart sapma Farklı ağaçlar P Değeri Cz ladin Cz ladin ile T kestane.002 Cz Meşe Cz meşe ile T servi.007 T kestane Cz meşe İle T ladin.042 T meşe T kestane ile T servi.0001 T servi T kestane ile T ladin.0001 T ladin Toplam Elde edilen sonuçlara göre en pürüzlü yüzey T kestane odunundan elde edilen örneklerden elde edilmiştir (13.67 μm). Farklı bölgelerde yetişen ağaç türlerinin yüzey pürüzlülükleri arasında anlamlı bir farklılık görülmemiştir (Cz ladin 7.89 μm; T Ladin 7.25 μm ve Cz meşe μm; T meşe 10.59μm). Elde edilen sonuçlara ait değerler Şekil 3 de verilmiştir.

32 Şekil 3: Liflere dikey yönde yapılan yüzey pürüzlülüğü ortalama değerleri (Ra). Yüzey pürüzlülüğü araştırmasında liflere paralel yönde yapılan tanımlayıcı istatistikler Çizelge 4 de verilmiştir. Çizelge 1: Descriptive statistic about parallel direction to surface roughness (Ra) Ağaç Türü Numune sayısı Ortalama (μm) Standart Sapma Standart hata %95 Güven Aralığı Alt sınır Üst sınır Cz ladin Cz meşe T kestane T meşe T servi T ladin Toplam İkince aşama olarak liflere paralel yönde yapılan ölçümlerin istatistiksel olarak anlamlı olup olmadığı araştırılmış istatiksel olara anlamlı bir sonuç elde edilememiştir (P 0.05). SONUÇLAR Liflerin enine yönde yapılan yüzey pürüzlülüğü ölçümünde, Çek Cumhuriyeti ve Türkiye den seçilen örnekler (Meşe, Ladin) karşılaştırılmıştır. Sonuç olarak, istatistik anlamda anlamlı farklılıklar elde edilememiştir (Şekil 3). Buna iki ülkenin ikliminin birbirine yakın olması sebep gösterilebilir. Daha sonra yapılacak çalışmalarda yazları kurak ve sıcak, kışlarda soğuk bir ülke ikliminden yetişen ağaçlarla ile yazları daha yağışlı ve ılıman bir iklimde yetişen bir ağaç turu karşılaştırması yapılabilir. İğne yapraklı ağaçların yüzey pürüzlülüğü (RA) değerleri (Cz ladin 7.88μm, T ladin 7.25μm, T servi 6.42 μm), geniş yapraklı ağaçlara (Cz meşe μm, T meşe μm, T kestane μm göre daha düşük çıkmıştır. Gürleyen (1998) bazı ağaç türlerinin (Sarıçam, meşe ve akasya) yüzey pürüzlülüğü araştırmasında en yüksek değeri meşe odunu örneklerinden elde

33 etmiştir. Odunun yüzeyleri uygun tekniklerle iyi rendelenmiş veya zımparalanmış olsa bile yüzeyde ki hücre boşlukları nedeniyle düzgün değildir (Ulusoy, 2011). İğne yapraklı ağaçlarda yüzey pürüzlülüğünün düşük çıkmasının nedeni, ilkbahar ve sonbahar yıl halkaları lif yapısı, diri odun, traheid, öz ışınlar gibi birçok faktörün geniş yapraklı ağaçlara göre daha homojen dağılım göstermiş olması olabilir (Sulaiman, 2009) Yüzey pürüzlülüğü ölçümlerinde son olarak liflere paralel yönde ölçümler yakılmıştır. Yapılan ölçümlerde örnekler arasında istatiksel olarak anlamlı farklılıklar elde edilememiştir (Cz ladin 4.99 μm, Cz meşe 5.94 μm, T kestane 6.64 μm, T meşe 5.21 μm, T servi 4.73 μm ve T ladin 5.93 μm). Elde edilen sonuca göre; Ağaç malzemenin yüzey pürüzlülüğünün belirlenmesinde, liflere dikey olarak yapılan ölçümlerin daha belirleyici olacağı anlaşılmaktadır. Bu çalışma, Oktay OKCU tarafından Study of the Effect of Composite Elements on Bonding Strength of Composite Board başlıklı Dissertation Thesis den Türkçe ye çevrilerek yazılmıştır. Department of Furniture, Design and Habitat, Faculty of Forestry and Wood Technology, Mendel University in Brno, May 2015 (Czech Rebuplic). 6. KAYNAKLAR ASME/ANSI B46. I-(1985) Surface Texture (American Society of Mechanical Engineers. New York, American National Standard Aydın, İ., Çolakoğlu, G. (2003) Methods of Measuring Roughness and Smoothness on Wood Surfaces, Artvin Faculty of Forestry Journal, Volume 1, Issue: 2, Page: Balkız, Ö. (2000) Ağaç İşleri Endüstrisinde Kullanılan Önemli Bazı Yerli Ağaç Türlerinin Yapışma Özelliklerinin Tespiti Üzerine Araştırmalar, Yüksek Mühendislik Tezi, H.Ü. Fen Bilimleri Enstitüsü, Ağaç İşleri Endüstri mühendisliği Anabilim Dalı, Ankara. Çakıcıer, N. (2007) Changes Occuring as a Result of Aging on Wood Surface Process Layers, İstanbul University Institute of Science, Page 82, İstanbul. Funck, J.W., Forrer, J.B., Buttler, D.A., Brunner, C.C., Maristany, A.G. (1992) Measuring Surface Roughness on Wood: A Comparasion of Laser Scatter and Stylus Tracing Approaches, The International Society for Obtical Enginering (SPIE), Vol. 1821, pp Gürleyen, L. (1998) Comparing Surface Roughness of Solid Wood Materials used in Furnishing, Master s Thesis, G.Ü. Institute of Science, Department of Furniture and Decoration, Ankara. ISO 4287, 1997, Geometrical Product Specifications Surface Texture Profile Method. İlter, E., Çamlıyurt, C., Balkız, Ö. (2002) Researces on Determination of Uludağ Abies Wood s Surface Roughness, Publication Number: 175, Technical Bulletin, Issue: 281, Turkey. Örs, Y., Demirci, S. (2001) Effects of Tooth Number in Circular Saw, Supply Rate and shearing Direction on Oak (Quercus petreae L.) and Acacia (Robınıa pseudoacacıa L.), Gazi University Institute of Science Journal, Volume: 14, Issue: 3, P , Ankara. Richter, K., Feist. W.C., Knaebe, M.T. (1995) The Efect of Surface Roughness on the Performance of Finishes, Forest Products Journal, Vol. 45, No. 7, pp Sieminski, R., Skarzynska, A. (1989) Surface Roughness of Different Species of Wood After Sanding, Forest Products Journal, Vol. 15, p.p Terms, Definitions and Surface Texture Parameters, International Standart Organization. T.S.E., Ankara. Sulaiman, O., Hashim, R., Subari, K., Liang, C. K. (2009) Effect of sanding on surface roughness of rubberwood, Journal of Material Processing Technology 209: TIME Group, (2005) Tıme Group company of surface roughness tester ( geneq. com). TS (1989) Surface Roughness-Terms- For Testing Surface Roughness Parameters, TSE Standard, Ankara.

34 TS 6956., (1989) Yüzey Pürüzlülüğü-Terimler Yüzey Pürüzlülüğü Parametrelerinin Ölçülmesi için Standart, T.S.E., Ankara. TS 930, (1989) Yüzey Pürüzlülügünün Profil Metodu ile Ölçülmesinde Kullanılan Aletler- Sürekli Profil Degisimini Ölçen Degmeli (iğneli) Aletler ve Profil Kaydeden Aletler, T.S.E., Ankara. TS 971, (1988) Yüzey Pürüzlülügünün Parametreler ve Pürüzlülük Tespiti Kuralları, 7. EKLER Şekil 4: Cz ladin odunu için liflere dikey yönde yüzey pürüzlülüğü ölçümleri sonucu elde edilen grafik örneği. Şekil 5: Cz ladin odunu için liflere paralel yönde yüzey pürüzlülüğü ölçümleri sonucu elde edilen grafik örneği.

35 Şekil 6: Cz meşe odunu için liflere dikey yönde yüzey pürüzlülüğü ölçümleri sonucu elde edilen grafik örneği. Şekil 7: Cz meşe odunu için liflere paralel yönde yüzey pürüzlülüğü ölçümleri sonucu elde edilen grafik örneği. Şekil 8: T kestane odunu için liflere dikey yönde yüzey pürüzlülüğü ölçümleri sonucu elde edilen grafik örneği.

36 Şekil 9: T kestane odunu için liflere paralel yönde yüzey pürüzlülüğü ölçümleri sonucu elde edilen grafik örneği. Şekil 10: T ladin odunu için liflere dikey yönde yüzey pürüzlülüğü ölçümleri sonucu elde edilen grafik örneği. Şekil 11: T ladin odunu için liflere paralel yönde yüzey pürüzlülüğü ölçümleri sonucu elde edilen grafik örneği

37 Şekil 12: T meşe odunu için liflere dikey yönde yüzey pürüzlülüğü ölçümleri sonucu elde edilen grafik örneği. Şekil 13: T meşe odunu için liflere paralel yönde yüzey pürüzlülüğü ölçümleri sonucu elde edilen grafik örneği. Şekil 14: T servi odunu için liflere dikey yönde yüzey pürüzlülüğü ölçümleri sonucu elde edilen grafik örneği.

38 Şekil 15: T servi odunu için liflere paralel yönde yüzey pürüzlülüğü ölçümleri sonucu elde edilen grafik örneği.

MBD 2015, 4 (1 ): 1 7. Altan ÖZTABAN a, Ahmet F. SATICI b

MBD 2015, 4 (1 ): 1 7. Altan ÖZTABAN a, Ahmet F. SATICI b MBD 2015, 4 (1 ): 1 7 MAKALE HAKKINDA Geliş : Aralık 2014 Kabul: Şubat 2015 BİLİŞİM TEKNOLOJİLERİ ALANINDA EĞİTİM GÖREN ORTAÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİ DOYUM ÖLÇEĞİ: GEÇERLİLİK VE GÜVENİRLİK ÇALIŞMALARIᶜ VALIDITY

Detaylı

İsmail UKAV a, Burçin Cevdet ÇETİNSÖZ b

İsmail UKAV a, Burçin Cevdet ÇETİNSÖZ b MBD 2015, 4 (1 ): 8 20 MAKALE HAKKINDA Geliş : Ocak 2015 Kabul: Mart 2015 ADIYAMAN İLİNDE ÇİFTÇİLERİN TARIM TURİZMİ ÜZERİNE ALGILAMALARI FARMERS PERCEPTION ON AGRO TOURISM IN ADIYAMAN PROVINCE İsmail UKAV

Detaylı

KUYUMCULUK VE TAKI TASARIMI PROGRAMI ÖĞRENCĐLERĐNĐN OKULDAN BEKLENTĐLERĐ VE MESLEKĐ GELECEKLERĐNĐN DEĞERLENDĐRĐLMESĐ

KUYUMCULUK VE TAKI TASARIMI PROGRAMI ÖĞRENCĐLERĐNĐN OKULDAN BEKLENTĐLERĐ VE MESLEKĐ GELECEKLERĐNĐN DEĞERLENDĐRĐLMESĐ MYO-ÖS 2010- Ulusal Meslek Yüksekokulları Öğrenci Sempozyumu 21-22 EKĐM 2010-DÜZCE KUYUMCULUK VE TAKI TASARIMI PROGRAMI ÖĞRENCĐLERĐNĐN OKULDAN BEKLENTĐLERĐ VE MESLEKĐ GELECEKLERĐNĐN DEĞERLENDĐRĐLMESĐ Pınar

Detaylı

SARAY Saray İlçesinin Tarihçesi:

SARAY Saray İlçesinin Tarihçesi: Saray İlçesinin Tarihçesi: Saray İlçesinin ne zaman ve kimler tarafından hangi tarihte kurulduğu kesin bilinmemekle beraber, bölgedeki yerleşimin Van Bölgesinde olduğu gibi tarih öncesi dönemlere uzandığı

Detaylı

Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi. Doç.Dr.Tufan BAL

Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi. Doç.Dr.Tufan BAL Kırsal Alan ve Özellikleri, Kırsal Kalkınmanın Tanımı ve Önemi Doç.Dr.Tufan BAL Dersin İçeriği Kırsal Kalkınma Kavramının Tarihçesi Kırsal Kalkınmada Temel Amaç Kırsal Alan Kalkınma Politikaları Kırsal

Detaylı

Siirt Üniversitesi Eğitim Fakültesi. Halil Coşkun ÇELİK

Siirt Üniversitesi Eğitim Fakültesi. Halil Coşkun ÇELİK Siirt Üniversitesi Eğitim Fakültesi Halil Coşkun ÇELİK 15 Mayıs 2008 Hemen hemen her bilim alanındaki gelişmeler, yapılmış sistematik araştırmaların katkılarına bağlıdır. Bu yüzden genel olarak araştırma,

Detaylı

Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası:

Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası: Başkale nin Tarihçesi: Başkale Urartular zamanında Adamma olarak adlandırılan bir yerleşme yeriydi. Ermeniler buraya Adamakert ismini vermişlerdir. Sonraları Romalılar ve Partlar arasında sınır bölgesi

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Önsöz... iii Sunuş... iv İçindekiler...v Tablolar Listesi...xi Şekiller Listesi... xii Kısaltmalar Listesi... xiii GİRİŞ...

İÇİNDEKİLER. Önsöz... iii Sunuş... iv İçindekiler...v Tablolar Listesi...xi Şekiller Listesi... xii Kısaltmalar Listesi... xiii GİRİŞ... v İÇİNDEKİLER Önsöz... iii Sunuş... iv İçindekiler...v Tablolar Listesi...xi Şekiller Listesi... xii Kısaltmalar Listesi... xiii GİRİŞ...1 BİRİNCİ BÖLÜM GENEL TURİZM KAVRAMLARI 1. GENEL TURİZM KAVRAMLARI...5

Detaylı

Eğitim ve Öğretim Araştırmaları Dergisi Journal of Research in Education and Teaching Kasım 2017 Cilt: 6 Sayı: 4 ISSN:

Eğitim ve Öğretim Araştırmaları Dergisi Journal of Research in Education and Teaching Kasım 2017 Cilt: 6 Sayı: 4 ISSN: YAZ OKULUNDA BİLGİSAYAR DERSLERİNİ ÖRGÜN EĞİTİM İLE ALAN ÖĞRENCİLERİN GÖRÜŞLERİ Yrd. Doç. Dr. Umut Altınışık Kocaeli Üniversitesi umuta@kocaeli.edu.tr Öğr. Gör. Dr. Serdar Solak Kocaeli Üniversitesi serdars@kocaeli.edu.tr

Detaylı

Çaldıran daha önceleri Muradiye İlçesinin bir kazası konumundayken 1987 yılında çıkarılan kanunla ilçe statüsüne yükselmiştir.

Çaldıran daha önceleri Muradiye İlçesinin bir kazası konumundayken 1987 yılında çıkarılan kanunla ilçe statüsüne yükselmiştir. Çaldıran Tarihçesi: İlçe birçok tarihi medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Medler, Bizanslılar, Urartular, İranlılar ve son olarak Osmanlı devleti bu ilçede hâkimiyet sürmüşlerdir. İlçenin tarih içerisindeki

Detaylı

Beden eğitimi ve spor eğitimi veren yükseköğretim kurumlarının istihdam durumlarına yönelik. öğrenci görüşleri

Beden eğitimi ve spor eğitimi veren yükseköğretim kurumlarının istihdam durumlarına yönelik. öğrenci görüşleri Cilt:5 Sayı:1 Yıl:2008 Beden eğitimi ve spor eğitimi veren yükseköğretim kurumlarının istihdam durumlarına yönelik öğrenci görüşleri Süleyman Murat YILDIZ* Selçuk ÖZDAĞ** Özet Beden eğitimi ve spor eğitimi

Detaylı

SINIF ÖĞRETMENLİĞİ ALAN SINAVI ÖLÇEĞİNİN GELİŞTİRİLMESİ : GEÇERLİK VE GÜVENİRLİK ÇALIŞMASI

SINIF ÖĞRETMENLİĞİ ALAN SINAVI ÖLÇEĞİNİN GELİŞTİRİLMESİ : GEÇERLİK VE GÜVENİRLİK ÇALIŞMASI SINIF ÖĞRETMENLİĞİ ALAN SINAVI ÖLÇEĞİNİN GELİŞTİRİLMESİ : GEÇERLİK VE GÜVENİRLİK ÇALIŞMASI Çavuş ŞAHİN Serdar ARCAGÖK Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi Eğitim Fakültesi ÖZET Bu çalışmanın amacı sınıf

Detaylı

İZMİR İLİ MLO OKULLARINDA BİYOLOJİ DERSLERİNDE EĞİTİM TEKNOLOJİSİ UYGULAMALARININ (BİLGİSAYARIN) ETKİLİLİĞİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA

İZMİR İLİ MLO OKULLARINDA BİYOLOJİ DERSLERİNDE EĞİTİM TEKNOLOJİSİ UYGULAMALARININ (BİLGİSAYARIN) ETKİLİLİĞİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA İZMİR İLİ MLO OKULLARINDA BİYOLOJİ DERSLERİNDE EĞİTİM TEKNOLOJİSİ UYGULAMALARININ (BİLGİSAYARIN) ETKİLİLİĞİ ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA Fulya USLU, Rıdvan KETE Dokuz Eylül Üniversitesi, Buca Eğitim Fakültesi,

Detaylı

Eğitim ve Öğretim Araştırmaları Dergisi Journal of Research in Education and Teaching Haziran 2017 Cilt:6 Özel Sayı:1 Makale No: 07 ISSN:

Eğitim ve Öğretim Araştırmaları Dergisi Journal of Research in Education and Teaching Haziran 2017 Cilt:6 Özel Sayı:1 Makale No: 07 ISSN: TEKSTİL SEKTÖRÜNÜN MESLEK YÜKSEKOKULU ÖĞRENCİLERİNDEN BEKLENTİLERİ Öğr. Gör. Naci Bulur İnönü üniversitesi Yeşilyurt Meslek Yüksekokulu naci.bulur@inonu.edu.tr Öğr. Gör. Murat Ulaş İnönü üniversitesi Arapgir

Detaylı

ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TRC 2 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR?

ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TRC 2 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR? YEREL KALKINMA POLİTİKALARINDA FARKLI PERSPEKTİFLER TRC2 BÖLGESİ ULUSAL ÖLÇEKTE GELIŞME STRATEJISINDE TRC 2 BÖLGESI NASIL TANIMLANIYOR? BÖLGESEL GELIŞME ULUSAL STRATEJISI BGUS Mekansal Gelişme Haritası

Detaylı

Middle East Journal of Education(MEJE)

Middle East Journal of Education(MEJE) Middle East Journal of Education(MEJE) 1(2015)1 5 Middle East Journal of Education(MEJE) journal homepage: http://meje.ineseg.org/ EXAMINING PHYSICS TEACHERS VIEWS ABOUT CONTEXT BASED LEARNING APPROACH

Detaylı

YÜKSEKÖĞRETİMDEN ENDÜSTRİYE: NİTELİKLİ İNSAN GÜCÜ ÇALIŞTAYI

YÜKSEKÖĞRETİMDEN ENDÜSTRİYE: NİTELİKLİ İNSAN GÜCÜ ÇALIŞTAYI YÜKSEKÖĞRETİMDEN ENDÜSTRİYE: NİTELİKLİ İNSAN GÜCÜ ÇALIŞTAYI Yükseköğretim Kurulu tarafından meslek yüksekokullarının mevcut durumunun görüşülmesi amacıyla YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç'ın katılımıyla

Detaylı

T.C. Kalkınma Bakanlığı

T.C. Kalkınma Bakanlığı T.C. Kalkınma Bakanlığı 2023 Vizyonu Çerçevesinde Türkiye Tarım Politikalarının Geleceği- Turkey s Agricultural Policies at a Crossroads with respect to 2023 Vision 2023 Vision, Economic Growth and Agricultural

Detaylı

Arazi verimliliği artırılacak, Proje alanında yaşayan yöre halkının geçim şartları iyileştirilecek, Hane halkının geliri artırılacak, Tarımsal

Arazi verimliliği artırılacak, Proje alanında yaşayan yöre halkının geçim şartları iyileştirilecek, Hane halkının geliri artırılacak, Tarımsal Arazi verimliliği artırılacak, Proje alanında yaşayan yöre halkının geçim şartları iyileştirilecek, Hane halkının geliri artırılacak, Tarımsal kaynaklı kirlilik azaltılacak, Marjinal alanlar üzerindeki

Detaylı

Mustafa SÖZBİLİR Şeyda GÜL Fatih YAZICI Aydın KIZILASLAN Betül OKCU S. Levent ZORLUOĞLU. efe.atauni.edu.tr

Mustafa SÖZBİLİR Şeyda GÜL Fatih YAZICI Aydın KIZILASLAN Betül OKCU S. Levent ZORLUOĞLU. efe.atauni.edu.tr Mustafa SÖZBİLİR Şeyda GÜL Fatih YAZICI Aydın KIZILASLAN Betül OKCU S. Levent ZORLUOĞLU efe.atauni.edu.tr Bu çalışma TÜBİTAK tarafından 114K725 nolu proje kapsamında desteklenmektedir. Araştırmaya gönüllü

Detaylı

Öğretmenlerin Eğitimde Bilgi ve İletişim Teknolojilerini Kullanma Konusundaki Yeterlilik Algılarına İlişkin Bir Değerlendirme

Öğretmenlerin Eğitimde Bilgi ve İletişim Teknolojilerini Kullanma Konusundaki Yeterlilik Algılarına İlişkin Bir Değerlendirme Öğretmenlerin Eğitimde Bilgi ve İletişim Teknolojilerini Kullanma Konusundaki Yeterlilik Algılarına İlişkin Bir Değerlendirme Fatma Kübra ÇELEN & Prof. Dr. Süleyman Sadi SEFEROĞLU Hacettepe Üniversitesi

Detaylı

Ortaokul Öğrencilerinin Sanal Zorbalık Farkındalıkları ile Sanal Zorbalık Yapma ve Mağdur Olma Durumlarının İncelenmesi

Ortaokul Öğrencilerinin Sanal Zorbalık Farkındalıkları ile Sanal Zorbalık Yapma ve Mağdur Olma Durumlarının İncelenmesi Ortaokul Öğrencilerinin Sanal Zorbalık Farkındalıkları ile Sanal Zorbalık Yapma ve Mağdur Olma Durumlarının İncelenmesi Fatma GÖLPEK SARI Prof. Dr. Süleyman Sadi SEFEROĞLU Hacettepe Üniversitesi, Eğitim

Detaylı

TEB KOBİ AKADEMİ İLLER GELECEKLERİNİŞEKİLLENDİRİYOR: ADANA GELECEK STRATEJİSİ KONFERANSI 5 ARALIK 2007

TEB KOBİ AKADEMİ İLLER GELECEKLERİNİŞEKİLLENDİRİYOR: ADANA GELECEK STRATEJİSİ KONFERANSI 5 ARALIK 2007 TEB KOBİ AKADEMİ İLLER GELECEKLERİNİŞEKİLLENDİRİYOR: ADANA GELECEK STRATEJİSİ KONFERANSI 5 ARALIK 2007 1 Adana Gelecek Stratejisi Konferansı Çalışmanın amacı: Adana ilinin ekonomik, ticari ve sosyal gelişmelerinde

Detaylı

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog

DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog DEĞERLENDİRME NOTU: Mehmet Buğra AHLATCI Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Sosyolog KONYA KARAMAN BÖLGESİ İÇ GÖÇ RAPORU 22.07.2014 Eğer bir ülkede gelişmiş bölgelerde büyük

Detaylı

STRATEJİK PLANLAMANIN KIRSAL KALKINMAYA ETKİSİ VE GAZİANTEP ÖRNEĞİ ANKET RAPORU

STRATEJİK PLANLAMANIN KIRSAL KALKINMAYA ETKİSİ VE GAZİANTEP ÖRNEĞİ ANKET RAPORU STRATEJİK PLANLAMANIN KIRSAL KALKINMAYA ETKİSİ VE GAZİANTEP ÖRNEĞİ ANKET RAPORU Şubat 10 2012 Yener YÜKSEL Mülkiye Başmüfettişi 0 İÇERİK Araştırmanın Amacı:... 3 Anket Ölçeklerinin Oluşturulması:... 3

Detaylı

2016 Özalp Tarihçesi: Özalp Coğrafyası: İlçe Nüfus Yapısı: Yaş Grubu Erkek Kadın Toplam 0-14 Yaş Yaş Yaş Yaş Yaş

2016 Özalp Tarihçesi: Özalp Coğrafyası: İlçe Nüfus Yapısı: Yaş Grubu Erkek Kadın Toplam 0-14 Yaş Yaş Yaş Yaş Yaş Özalp Tarihçesi: Özalp ilçesi 1869 yılında Mahmudiye adıyla bu günkü Saray ilçe merkezinde kurulmuştur. 1948 yılında bu günkü Özalp merkezine taşınmış ve burası ilçe merkezi haline dönüştürülmüştür. Bölgede

Detaylı

ÖSYM. Diğer sayfaya geçiniz KPSS / GYGK-CS

ÖSYM. Diğer sayfaya geçiniz KPSS / GYGK-CS 31. 32. Televizyonda hava durumunu aktaran sunucu, Türkiye kıyılarında rüzgârın karayel ve poyrazdan saatte 50-60 kilometre hızla estiğini söylemiştir. Buna göre, haritada numaralanmış rüzgârlardan hangisinin

Detaylı

Yerel Ürünlerin Tüketiminin Modellenmesi; Çoklu Bir Yöntem Yaklaşımı. Arş. Gör. Ayça Nur ŞAHİN

Yerel Ürünlerin Tüketiminin Modellenmesi; Çoklu Bir Yöntem Yaklaşımı. Arş. Gör. Ayça Nur ŞAHİN Yerel Ürünlerin Tüketiminin Modellenmesi; Çoklu Bir Yöntem Yaklaşımı Arş. Gör. Ayça Nur ŞAHİN Sunumun İçeriği GİRİŞ Yerel tarımsal ürün; yaşadığınız il, ülke ya da bölgeye yakın yerlerde yetiştirilmiş

Detaylı

2016 Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası:

2016 Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası: Başkale nin Tarihçesi: Başkale Urartular zamanında Adamma olarak adlandırılan bir yerleşme yeriydi. Ermeniler buraya Adamakert ismini vermişlerdir. Sonraları Romalılar ve Partlar arasında sınır bölgesi

Detaylı

Uluslararası Öğrencilerin Ülke ve Üniversite Seçimlerini Etkileyen Faktörler

Uluslararası Öğrencilerin Ülke ve Üniversite Seçimlerini Etkileyen Faktörler Uluslararası Öğrencilerin Ülke ve Üniversite Seçimlerini Etkileyen Faktörler İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ Yüksek Öğretim Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Eğitim Fakültesi 2 Giriş Dünyadaki hızlı

Detaylı

ZEYTİN YETİŞTİRİCİLİĞİ EĞİTİMİ (2015-12)

ZEYTİN YETİŞTİRİCİLİĞİ EĞİTİMİ (2015-12) ZEYTİN YETİŞTİRİCİLİĞİ EĞİTİMİ (2015-12) 19 23 Ekim 2015, Bornova, İZMİR Değerlendirme Raporu Proje Hazırlayan Teslim Tarihi 05.11.2015 GAP-TEYAP Çiftçi Örgütleri Merkezli Çoğulcu Yayım Modeli İbrahim

Detaylı

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) TARIM VE KIRSAL KALKINMAYI DESTEKLEME KURUMU (TKDK) DESTEKLERİ

BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) TARIM VE KIRSAL KALKINMAYI DESTEKLEME KURUMU (TKDK) DESTEKLERİ BATI AKDENİZ KALKINMA AJANSI (BAKA) TARIM VE KIRSAL KALKINMAYI DESTEKLEME KURUMU (TKDK) DESTEKLERİ Selin ŞEN Eylül 2012 SUNUM PLANI I. SÜT ÜRETEN TARIMSAL İŞLETMELERE YATIRIM II. ET ÜRETEN TARIMSAL İŞLETMELERE

Detaylı

ÖĞRETMENLER, ÖĞRETMEN ADAYLARI VE ÖĞRETMEN YETERLĠKLERĠ

ÖĞRETMENLER, ÖĞRETMEN ADAYLARI VE ÖĞRETMEN YETERLĠKLERĠ ÖĞRETMENLER, ÖĞRETMEN ADAYLARI VE ÖĞRETMEN YETERLĠKLERĠ Yrd. Doç. Dr. Sevinç MERT UYANGÖR ArĢ. Gör. Mevhibe KOBAK Balıkesir Üniversitesi Necatibey Eğitim Fakültesi OFMAE-Matematik Eğitimi Özet: Bu çalışmada

Detaylı

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı Polonya da 400-450 un değirmeni olduğu biliniyor. Bu değirmenlerin yıllık toplam kapasiteleri 6 milyon tonun üzerine. Günde 100 tonun üzerinde üretim gerçekleştirebilen

Detaylı

ÖĞRENEN LİDER ÖĞRETMEN EĞİTİM PROGRAMI 2014 YILI ÖLÇME DEĞERLENDİRME RAPORU

ÖĞRENEN LİDER ÖĞRETMEN EĞİTİM PROGRAMI 2014 YILI ÖLÇME DEĞERLENDİRME RAPORU ÖĞRENEN LİDER ÖĞRETMEN EĞİTİM PROGRAMI 2014 YILI ÖLÇME DEĞERLENDİRME RAPORU Öğretmen Akademisi Vakfı, Öğrenen Lider Öğretmen (ÖLÖ) eğitimi ile ilk ve ortaokul düzeyindeki öğretmenlere iletişim becerileri,

Detaylı

BELGESİ. YÜKSEK PLANLAMA KURULU KARARI Tarih: 05.06.2009 Sayı: 2009/21

BELGESİ. YÜKSEK PLANLAMA KURULU KARARI Tarih: 05.06.2009 Sayı: 2009/21 TÜRKİYE HAYAT BOYU ÖĞRENME STRATEJİ BELGESİ YÜKSEK PLANLAMA KURULU KARARI Tarih: 05.06.2009 Sayı: 2009/21 Dr. Mustafa AKSOY Hayat Boyu Öğrenmenin Geliştirilmesi Operasyon Koordinatörü mustafaaksoy@meb.gov.tr

Detaylı

TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ. NÜFUS ve KENTLEŞME

TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ. NÜFUS ve KENTLEŞME TRB2 BÖLGESİ MEVCUT DURUM ANALİZİ NÜFUS ve KENTLEŞME 211 İÇİNDEKİLER 1.NÜFUS... 1 1.1. Nüfus Büyüklüğü, Nüfus Yoğunluğu ve Nüfus Artış Hızı... 3 1.2. Yaş ve Cinsiyet Dağılım Özellikleri... 8 1.2.1. Nüfusun

Detaylı

EĞİTİM FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNİN ÖĞRETMENLİK MESLEK BİLGİSİ DERSLERİNE YÖNELİK TUTUMLARI Filiz ÇETİN 1

EĞİTİM FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNİN ÖĞRETMENLİK MESLEK BİLGİSİ DERSLERİNE YÖNELİK TUTUMLARI Filiz ÇETİN 1 58 2009 Gazi Üniversitesi Endüstriyel Sanatlar Eğitim Fakültesi Dergisi Sayı:25, s.58-64 ÖZET EĞİTİM FAKÜLTESİ ÖĞRENCİLERİNİN ÖĞRETMENLİK MESLEK BİLGİSİ DERSLERİNE YÖNELİK TUTUMLARI Filiz ÇETİN 1 Bu çalışmanın

Detaylı

METEOROLOJİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ

METEOROLOJİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ METEOROLOJİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ VATANDAŞ MEMNUNİYET ANKETİ/ANKETLERİ DEĞERLENDİRME RAPORU STRATEJİ GELİŞTİRME DAİRESİ BAŞKANLIĞI Haziran 214 1 Sayfa İçindekiler 1 ANKETE/ANKETLERE İLİŞKİN GENEL BİLGİLER...

Detaylı

TKDK DESTEKLERİ AKSARAY YATIRIM DESTEK OFİSİ

TKDK DESTEKLERİ AKSARAY YATIRIM DESTEK OFİSİ AKSARAY YATIRIM DESTEK OFİSİ ARALIK 2014 101-1 Süt Üreten Tarımsal İşletmelere Yönelik Destekler Tarımsal işletmelerin sürdürülebilirliklerini ve birincil ürünlerin üretiminde genel performanslarını geliştirmek,

Detaylı

TÜRKİYE DE MESLEKİ EĞİTİM

TÜRKİYE DE MESLEKİ EĞİTİM Uzman Melisa KORKMAZ TÜRKİYE DE MESLEKİ EĞİTİM Eğitimde Genel Görünüm Günümüz küresel rekabet ortamında bilgi ve bilgi teknolojileri giderek önem kazanmakta, ülkeler her geçen gün hızla gelişen teknoloji

Detaylı

MANİSA CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU

MANİSA CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU MANİSA CELAL BAYAR ÜNİVERSİTESİ SAĞLIK HİZMETLERİ MESLEK YÜKSEKOKULU MİSYON Analitik düşünceye sahip, sorunlara uygun çözümler geliştirebilen, yetki ve sorumluluklarını vakarla taşıyabilecek bilgi ve becerilerle

Detaylı

Aksaray Üniversitesi Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Bölümü

Aksaray Üniversitesi Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Bölümü Aksaray Üniversitesi Jeodezi ve Fotogrametri Mühendisliği Bölümü TÜRKİYE DE YENİ İLLERİN KENTSEL GELİŞİM SÜRECİNİN COĞRAFİ BİLGİ SİSTEMLERİ İLE BELİRLENMESİ: AKSARAYÖRNEĞİ H.M.Yılmaz, S.Reis,M.Atasoy el

Detaylı

İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNDE LİSANS SONRASI AKADEMİK EĞİTİM: SAYILARLA TÜRKİYE DEKİ MEVCUT DURUM

İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNDE LİSANS SONRASI AKADEMİK EĞİTİM: SAYILARLA TÜRKİYE DEKİ MEVCUT DURUM - 169 - İNŞAAT MÜHENDİSLİĞİNDE LİSANS SONRASI AKADEMİK EĞİTİM: SAYILARLA TÜRKİYE DEKİ MEVCUT DURUM Cemalettin Dönmez * Özet Türkiye de inşaat mühendisliğinde lisans sonrası eğitimin hacim ve temel uzmanlık

Detaylı

BÖLÜM 5 SONUÇ VE ÖNERİLER. Bu bölümde araştırmanın bulgularına dayalı olarak ulaşılan sonuçlara ve geliştirilen önerilere yer verilmiştir.

BÖLÜM 5 SONUÇ VE ÖNERİLER. Bu bölümde araştırmanın bulgularına dayalı olarak ulaşılan sonuçlara ve geliştirilen önerilere yer verilmiştir. BÖLÜM 5 SONUÇ VE ÖNERİLER Bu bölümde araştırmanın bulgularına dayalı olarak ulaşılan sonuçlara ve geliştirilen önerilere yer verilmiştir. 1.1. Sonuçlar Araştırmada toplanan verilerin analizi ile elde edilen

Detaylı

ilkögretim ÖGRENCilERi için HAZıRLANMıŞ BiR BEDEN EGiTiMi DERSi TUTUM

ilkögretim ÖGRENCilERi için HAZıRLANMıŞ BiR BEDEN EGiTiMi DERSi TUTUM Spor Bilimleri Dergisi Hacettepe J. ofsport Sciences 2003, 14 (2), 67-82 ilkögretim ÖGRENCilERi için HAZıRLANMıŞ BiR BEDEN EGiTiMi DERSi TUTUM ÖıÇEGiNiN ADAPTASYONU ÖZET Dilara ÖZER, Abdurrahman AKTOP

Detaylı

E-DEVLET UYGULAMALARINI KULLANANLARLA KULLANMAYANLAR ARASINDAKİ FARKLARIN VE ETKİLERİN İNCELENMESİ

E-DEVLET UYGULAMALARINI KULLANANLARLA KULLANMAYANLAR ARASINDAKİ FARKLARIN VE ETKİLERİN İNCELENMESİ E-DEVLET UYGULAMALARINI KULLANANLARLA KULLANMAYANLAR ARASINDAKİ FARKLARIN VE ETKİLERİN İNCELENMESİ Dr. Tuna USLU Gedik Üniversitesi İş Sağlığı ve Güvenliği Programı Özel Gebze Doğa Hastanesi Sağlık Hizmetleri

Detaylı

FARKLI BRANŞTAKİ ÖĞRETMENLERİN PSİKOLOJİK DAYANIKLILIK DÜZEYLERİNİN BAZI DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ. Abdulkadir EKİN, Yunus Emre YARAYAN

FARKLI BRANŞTAKİ ÖĞRETMENLERİN PSİKOLOJİK DAYANIKLILIK DÜZEYLERİNİN BAZI DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ. Abdulkadir EKİN, Yunus Emre YARAYAN FARKLI BRANŞTAKİ ÖĞRETMENLERİN PSİKOLOJİK DAYANIKLILIK DÜZEYLERİNİN BAZI DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ Abdulkadir EKİN, Yunus Emre YARAYAN Kuramsal Çerçeve GİRİŞ Psikolojik dayanıklılık üzerine yapılan

Detaylı

Soru Sınıf ve Nu: Müfredat 18. 9.sınıf YGS Harita Bilgisi-Arazi Rehberimiz: İzohipsler

Soru Sınıf ve Nu: Müfredat 18. 9.sınıf YGS Harita Bilgisi-Arazi Rehberimiz: İzohipsler 2010 YGS SOS.BİL. TESTİNDEKİ / COĞRAFYA SORULARININ MÜFREDAT AÇISINDAN ANALİZİ Soru Sınıf ve Nu: Müfredat 18. Harita Bilgisi-Arazi Rehberimiz: İzohipsler 19. Hayali Rehberler: Paraleller ve Meridyenler

Detaylı

Neden Malatya ya yatırım yapmalı

Neden Malatya ya yatırım yapmalı Neden Malatya ya yatırım yapmalı 11 2011 Temel Bilgiler Malatya, Doğu Anadolu Bölgesinin ekonomik açıdan en gelişmiş ilidir. 2010 ADNKS verilerine göre il nüfusu 740.643, merkez nüfusu 500 bin civarında,

Detaylı

Sn. M. Cüneyd DÜZYOL, Kalkınma Bakanlığı Müsteşarı Açılış Konuşması, 13 Mayıs 2015

Sn. M. Cüneyd DÜZYOL, Kalkınma Bakanlığı Müsteşarı Açılış Konuşması, 13 Mayıs 2015 Sayın YÖK Başkanı, Üniversitelerimizin Saygıdeğer Rektörleri, Kıymetli Bürokratlar ve Değerli Konuklar, Kalkınma Araştırmaları Merkezi tarafından hazırlanan Yükseköğretimin Uluslararasılaşması Çerçevesinde

Detaylı

TARSUS TİCARET BORSASI

TARSUS TİCARET BORSASI TARSUS TİCARET BORSASI Ülkemizde yetiştirilen tarımsal ürünlerden, tarımsal üretimin bir kısmı doğrudan tüketilirken, bir kısmı sanayide hammadde olarak işlenerek değişik gıdalara dönüştürülmektedir. Tarımsal

Detaylı

GÜVENLİK İKLİMİNİN BİREYSEL, ÖRGÜTSEL VE ORTAM ETMENLERİNİN BÜYÜK ÖLÇEKLİ MAKİNE, KİMYA VE MADEN İŞLETMELERİNDE İNCELENMESİ

GÜVENLİK İKLİMİNİN BİREYSEL, ÖRGÜTSEL VE ORTAM ETMENLERİNİN BÜYÜK ÖLÇEKLİ MAKİNE, KİMYA VE MADEN İŞLETMELERİNDE İNCELENMESİ GÜVENLİK İKLİMİNİN BİREYSEL, ÖRGÜTSEL VE ORTAM ETMENLERİNİN BÜYÜK ÖLÇEKLİ MAKİNE, KİMYA VE MADEN İŞLETMELERİNDE İNCELENMESİ Doç. Dr. Yakup KARA Ertuğrul YOZGAT (A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı) (İş Müfettişi

Detaylı

Türkiye de Kırsal Kalkınma Politikaları ve Geleceği

Türkiye de Kırsal Kalkınma Politikaları ve Geleceği 2023 Vizyonu Çerçevesinde Türkiye Tarım Politikalarının Geleceği Çalıştayı Türkiye de Kırsal Kalkınma Politikaları ve Geleceği Dr. Yurdakul SAÇLI Kalkınma Bakanlığı İktisadi Sektörler ve Koordinasyon Genel

Detaylı

T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ STRATEJİ GELİŞTİRME DAİRE BAŞKANLIĞI Yılı Çalışan Memnuniyeti Anket Raporu

T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ STRATEJİ GELİŞTİRME DAİRE BAŞKANLIĞI Yılı Çalışan Memnuniyeti Anket Raporu T.C. DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ STRATEJİ GELİŞTİRME DAİRE BAŞKANLIĞI 2013 Yılı Çalışan Memnuniyeti Anket Raporu OCAK 2014 1.1 Araştırmanın Amacı Araştırmada, Dokuz Eylül Üniversitesi Strateji Geliştirme

Detaylı

Öğretmen Adaylarının İnternet Kullanımı

Öğretmen Adaylarının İnternet Kullanımı 920 Öğretmen Adaylarının İnternet Kullanımı Nazan Doğruer, Eastern Mediterranean University, Famagusta, North Cyprus, nazan.dogruer@emu.edu.tr İpek Meneviş, Eastern Mediterranean University, Famagusta,

Detaylı

Türkiye Sosyoekonomik Statü Endeksi Geliştirme Projesi. Proje Yürütücüsü Yrd. Doç. Dr. Lütfi Sunar İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümü

Türkiye Sosyoekonomik Statü Endeksi Geliştirme Projesi. Proje Yürütücüsü Yrd. Doç. Dr. Lütfi Sunar İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Türkiye Sosyoekonomik Statü Endeksi Geliştirme Projesi Proje Yürütücüsü Yrd. Doç. Dr. Lütfi Sunar İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Projenin Konusu, Amacı ve Anahtar Kelimeler Projemizin Konusu: Türkiye

Detaylı

2011-2012 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MLMM PROJE YARIŞMASI ŞARTNAMESİ

2011-2012 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MLMM PROJE YARIŞMASI ŞARTNAMESİ 2011-2012 EĞİTİM-ÖĞRETİM YILI MLMM PROJE YARIŞMASI ŞARTNAMESİ Meslek Lisesi Memleket Meselesi (MLMM) Projesi Hakkında Milli Eğitim Bakanlığı ile Koç Holding arasında Mesleki Eğitimin Geliştirilmesi İşbirliği

Detaylı

BALIKESİR de. Yatırım Yapmak İçin 101 Neden

BALIKESİR de. Yatırım Yapmak İçin 101 Neden BALIKESİR de Yatırım Yapmak İçin 101 Neden Coğrafi Konum 1. Türkiye nin ekonomik hareketliliğinin en yüksek olduğu Marmara Bölgesi nde yer alması, 2. Marmara ve Ege Denizi ne kıyılarının bulunması, 3.

Detaylı

KAMU KURUMLARI VE BELEDİYELER İLE YÜRÜTÜLEBİLECEK ÇALIŞMA VE PROJELER

KAMU KURUMLARI VE BELEDİYELER İLE YÜRÜTÜLEBİLECEK ÇALIŞMA VE PROJELER KAMU KURUMLARI VE BELEDİYELER İLE YÜRÜTÜLEBİLECEK ÇALIŞMA VE PROJELER 1- Kalkınma Ajansı Destekleri A. Mali Destekler 50.000 500.000 TL arasında değişen bölgesel önceliklere göre farklı konu başlıklarında

Detaylı

DÜZCE ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ İYİLEŞTİRME KOORDİNATÖRLÜĞÜ

DÜZCE ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ İYİLEŞTİRME KOORDİNATÖRLÜĞÜ 2016 MEZUN MEMNUNİYET ANKETİ DEĞERLENDİRME RAPORU DÜZCE ÜNİVERSİTESİ SÜREKLİ İYİLEŞTİRME KOORDİNATÖRLÜĞÜ TAKDİM 2006 yılında kurulan ve değer üreten üniversite sloganıyla yeni kurulan üniversiteler arasında

Detaylı

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ULUSAL BİLDİRİMLERİNİN HAZIRLANMASI PROJESİ 6. ULUSAL BİLDİRİM TURİZM BÖLÜMÜ

İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ULUSAL BİLDİRİMLERİNİN HAZIRLANMASI PROJESİ 6. ULUSAL BİLDİRİM TURİZM BÖLÜMÜ İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ULUSAL BİLDİRİMLERİNİN HAZIRLANMASI PROJESİ 6. ULUSAL BİLDİRİM TURİZM BÖLÜMÜ Özgür ZEYDAN Öğr. Gör. Dr. Kasım 2014 Ankara Sunum Planı Önceki bildirimlerde Turizm bölümleri İklim Değişikliği

Detaylı

TÜRKİYE TURİZM STRATEJİSİ 2023 VE MALATYA İLİ TURİZMİ

TÜRKİYE TURİZM STRATEJİSİ 2023 VE MALATYA İLİ TURİZMİ TÜRKİYE TURİZM STRATEJİSİ 2023 VE MALATYA İLİ TURİZMİ Dr. ADNAN ASLAN 27 MART 2013 ANKARA KÜLTÜR ve TURİZM BAKANLIĞI YATIRIM ve İŞLETMELER GENEL MÜDÜRLÜĞÜ İÇERİK 1.Dünyada ve Türkiye de Turizm 2. Türkiye

Detaylı

- TERCİHLERDE ROL OYNAYAN BİRİNCİ FAKTÖR: İSTİHDAM İMKANLARI

- TERCİHLERDE ROL OYNAYAN BİRİNCİ FAKTÖR: İSTİHDAM İMKANLARI -YÖK ÜN YAPTIĞI ANKET SONUÇLANDI - TERCİHLERDE ROL OYNAYAN BİRİNCİ FAKTÖR: İSTİHDAM İMKANLARI -ADAYLARIN %94 Ü DEVLET ÜNİVERSİTELERİNİ, %6 SI İSE VAKIF ÜNİVERSİTELERİNİ TERCİH EDEBİLECEKLERİNİ BELİRTTİ

Detaylı

BÖLÜM 5 SONUÇ VE ÖNERİLER. Bu bölümde araştırmanın bulgularına dayalı olarak ulaşılan sonuçlara ve geliştirilen önerilere yer verilmiştir.

BÖLÜM 5 SONUÇ VE ÖNERİLER. Bu bölümde araştırmanın bulgularına dayalı olarak ulaşılan sonuçlara ve geliştirilen önerilere yer verilmiştir. BÖLÜM 5 SONUÇ VE ÖNERİLER Bu bölümde araştırmanın bulgularına dayalı olarak ulaşılan sonuçlara ve geliştirilen önerilere yer verilmiştir. 1.1.Sonuçlar Öğretmenlerin eleştirel düşünme becerisini öğrencilere

Detaylı

2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Bursa Turizm İhtisas Komisyonu Toplantısı 29.05.2013

2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Bursa Turizm İhtisas Komisyonu Toplantısı 29.05.2013 2014-2023 BÖLGE PLANI SÜRECİ Bursa Turizm İhtisas Komisyonu Toplantısı 29.05.2013 Küresel Turizm Sektörü Dünya daki turist sayısı 2011 yılında bir önceki yıla göre % 4,6 ve 2012 de %4 artışla 1,035 milyar

Detaylı

1. KURUMSAL DEĞERLENDİRME

1. KURUMSAL DEĞERLENDİRME 1. KURUMSAL DEĞERLENDİRME 1.1. ÖZDEĞERLENDİRME Bu raporda yer alan özdeğerlendirme çalışmaları Yükseköğretim Kurumlarında Akademik Değerlendirme ve Kalite Geliştirme Rehberi nin 2007 yılında yayınlanan

Detaylı

KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ

KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ KENTSEL PLANLAMANIN TEMEL NİTELİKLERİ Kentsel planlama toplum yararını esas alan güvenli ve sürdürülebilir yaşam çevresi oluşturmaya yönelik bir kamu hizmetidir. Kent planlama, mekan oluşumunun nedenlerini,

Detaylı

Ankara ve Kastamonu Eğiticilerinin Mesleki Eğilime Göre Yönlendirme ve Kariyer Rehberliği Projesini Değerlendirme Sonuçları

Ankara ve Kastamonu Eğiticilerinin Mesleki Eğilime Göre Yönlendirme ve Kariyer Rehberliği Projesini Değerlendirme Sonuçları Ankara ve Kastamonu Eğiticilerinin Mesleki Eğilime Göre Yönlendirme ve Kariyer Rehberliği Projesini Değerlendirme Sonuçları Mesleki Eğilime Göre Yönlendirme ve Kariyer Rehberliği projesi kapsamında gerçekleştirilen

Detaylı

The International New Issues In SOcial Sciences

The International New Issues In SOcial Sciences Number: 4 pp: 89-95 Winter 2017 SINIRSIZ İYİLEŞMENİN ÖRGÜT PERFORMANSINA ETKİSİ: BİR UYGULAMA Okan AY 1 Giyesiddin NUROV 2 ÖZET Sınırsız iyileşme örgütsel süreçlerin hiç durmaksızın örgüt içi ve örgüt

Detaylı

Çocuklara Yabancı Dil Öğretiminin Duyuşsal Hedefleri Ölçeği

Çocuklara Yabancı Dil Öğretiminin Duyuşsal Hedefleri Ölçeği Çocuklara Yabancı Dil Öğretiminin Duyuşsal Hedefleri Ölçeği Şad, S. N., & Gürbüztürk, O. (2015). The affective objectives in early foreign language teaching: A scale development study. International Journal

Detaylı

İLKÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİNİN MÜZİK DERSİNE İLİŞKİN TUTUMLARI

İLKÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİNİN MÜZİK DERSİNE İLİŞKİN TUTUMLARI www.muzikegitimcileri.net Ulusal Müzik Eğitimi Sempozyumu Bildirisi, 26-28 Nisan 2006, Pamukkale Ünv. Eğt. Fak. Denizli GİRİŞ İLKÖĞRETİM ÖĞRENCİLERİNİN MÜZİK DERSİNE İLİŞKİN TUTUMLARI Arş. Gör. Zeki NACAKCI

Detaylı

FEN BİLGİSİ ÖĞRETMEN ADAYLARININ FEN BRANŞLARINA KARŞI TUTUMLARININ İNCELENMESİ

FEN BİLGİSİ ÖĞRETMEN ADAYLARININ FEN BRANŞLARINA KARŞI TUTUMLARININ İNCELENMESİ FEN BİLGİSİ ÖĞRETMEN ADAYLARININ FEN BRANŞLARINA KARŞI TUTUMLARININ İNCELENMESİ Sibel AÇIŞLI 1 Ali KOLOMUÇ 1 1 Artvin Çoruh Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, İlköğretim Bölümü Özet: Araştırmada fen bilgisi

Detaylı

Sosyal Yatırım Programı

Sosyal Yatırım Programı Sosyal Yatırım Programı İGA SOSYAL YATIRIM PROGRAMI İstanbul Yeni Havalimanı Projesi (İGA), Havalimanı inşaat alanına komşu olan yerel halk ve ilgili paydaşlar ile şeffaf ve zamanında bilgi temini ve açık

Detaylı

Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu 28. Toplantısı. Yeni Kararlar

Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu 28. Toplantısı. Yeni Kararlar Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu 8. Toplantısı Yeni Kararlar İÇİNDEKİLER. Yeni Kararlar.. Üniversitelerin Ar-Ge Stratejilerinin Geliştirilmesine Yönelik Çalışmalar Yapılması [05/0].. Doktora Derecesine

Detaylı

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU

TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU iii TEZSİZ YÜKSEK LİSANS PROJE ONAY FORMU Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı, Eğitim Yönetimi, Teftişi, Planlaması ve Ekonomisi Bilim Dalı öğrencisi Rabia HOŞ tarafından hazırlanan " Okul Öncesi Eğitim Kurumlarında

Detaylı

Yaygın Eğitim Enstitüsü Müdürlüğü TÜRKİYE DE YAYGIN EĞİTİM

Yaygın Eğitim Enstitüsü Müdürlüğü TÜRKİYE DE YAYGIN EĞİTİM Yaygın Eğitim Enstitüsü Müdürlüğü TÜRKİYE DE YAYGIN EĞİTİM HAZIRLAYANLAR: Md. Yrd. Şinasi BAYRAKTAR Baş Öğretmen Dr. Ayşegül GÜLTEKİN TOROSLU Uzman Öğretmen Menevşe SARAÇOĞLU Öğretmen Sevgi SÜREK 15 Kasım

Detaylı

Tarım Tarihi ve Deontolojisi Dersi 14.Hafta SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM VE GİRDİ KULLANIMI. Dr. Osman Orkan Özer

Tarım Tarihi ve Deontolojisi Dersi 14.Hafta SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM VE GİRDİ KULLANIMI. Dr. Osman Orkan Özer Tarım Tarihi ve Deontolojisi Dersi 14.Hafta SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM VE GİRDİ KULLANIMI Dr. Osman Orkan Özer SÜRDÜRÜLEBİLİR TARIM VE GİRDİ KULLANIMI Sürdürülebilir tarım; Günümüz kuşağının besin gereksinimi

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ KİRAZ SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ KİRAZ SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ KİRAZ SONUÇ RAPORU Tarih: 20 Aralık 2010 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 55 Katılımcı listesindeki Sayı: 50 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan Belgeler:

Detaylı

MESLEĞE VE ÖRGÜTE BAĞLILIĞIN ÇOK YÖNLÜ İNCELENMESİNDE MEYER-ALLEN MODELİ

MESLEĞE VE ÖRGÜTE BAĞLILIĞIN ÇOK YÖNLÜ İNCELENMESİNDE MEYER-ALLEN MODELİ İ.Ü. İşletme Fakültesi Dergisi, C: 28, S: 1/Nisan 1999, s; 7-İS MESLEĞE VE ÖRGÜTE BAĞLILIĞIN ÇOK YÖNLÜ İNCELENMESİNDE MEYER-ALLEN MODELİ Prof.Dr.Ayşe Can BAYSAL ve Prof.Dr.Mahmut PAKSOY İstanbul Üniversitesi

Detaylı

Kadınlar ikinci bir şansı hak ediyor!

Kadınlar ikinci bir şansı hak ediyor! Kadınlar ikinci bir şansı hak ediyor! Hem kadınlar kazansın, hem ülkemiz. Çünkü Biz Büyük Bir Aileyiz. www.aile.gov.tr www.gonulelcileri.gov.tr Toplumsal cinsiyet eşitliğine ilişkin yapılan pek çok hukuksal

Detaylı

T.C. İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BİREYSEL DEĞERLER İLE GİRİŞİMCİLİK EĞİLİMİ İLİŞKİSİ: İSTANBUL İLİNDE BİR ARAŞTIRMA

T.C. İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BİREYSEL DEĞERLER İLE GİRİŞİMCİLİK EĞİLİMİ İLİŞKİSİ: İSTANBUL İLİNDE BİR ARAŞTIRMA T.C. İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ SOSYAL BİLİMLER ENSTİTÜSÜ BİREYSEL DEĞERLER İLE GİRİŞİMCİLİK EĞİLİMİ İLİŞKİSİ: İSTANBUL İLİNDE BİR ARAŞTIRMA DOKTORA TEZİ Cafer Şafak EYEL İşletme Ana Bilim Dalı İşletme

Detaylı

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ÖDEMİŞ SONUÇ RAPORU

2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ÖDEMİŞ SONUÇ RAPORU 1 2010-2013 İZMİR BÖLGE PLANI İLÇE LANSMAN SÜRECİ ÖDEMİŞ SONUÇ RAPORU Tarih: 3 Ocak 2011 Yaklaşık Katılımcı Sayısı: 75 Katılımcı listesindeki Sayı: 66 Katılımcı Düzeyi ve Profili: 2 3 4 Dağıtılan Belgeler:

Detaylı

Siirt İli İşgücü Piyasasında Nitelikli İşgücü İhtiyacı ve Mesleki Eğitim by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ / SİİRT ÜNİVERSİTESİ

Siirt İli İşgücü Piyasasında Nitelikli İşgücü İhtiyacı ve Mesleki Eğitim by İngilizce Öğretmeni Sefa Sezer İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ / FIRAT ÜNİVERSİTESİ / ARDAHAN ÜNİVERSİTESİ / SİİRT  ÜNİVERSİTESİ SİİRT İLİ İŞ GÜCÜ PİYASASINDA NİTELİKLİ İŞGÜCÜ İHTİYACI İNÖNÜ ÜNİRSİTESİ / FIRAT ÜNİRSİTESİ / ARDAHAN ÜNİRSİTESİ / SİİRT ÜNİRSİTESİ SEFA SEZER / İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ İÇİNDEKİLER A-) İş Gücü Piyasası B-)

Detaylı

ANKET ÇALIŞMASI SONUÇLARI

ANKET ÇALIŞMASI SONUÇLARI Bölge Planı hazırlık çalışmaları kapsamında 29.04.2013-31.05.2013 tarihleri arasında Ajans web sayfasından yayınlanarak uygulanan elektronik anket çalışmasının sonuçları aşağıdadır. Önem Performans Analizi

Detaylı

TÜRKİYE DE FEN BİLİMLERİ EĞİTİMİ TEZLERİ

TÜRKİYE DE FEN BİLİMLERİ EĞİTİMİ TEZLERİ XIII. Ulusal Eğitim Bilimleri Kurultayı, 6-9 Temmuz 2004 İnönü Üniversitesi, Eğitim Fakültesi, Malatya TÜRKİYE DE FEN BİLİMLERİ EĞİTİMİ TEZLERİ Sibel BALCI Rtb Eğitim Çözümleri sibel.balci@sbs.com.tr ÖZET

Detaylı

LAND DEGRADATİON. Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı

LAND DEGRADATİON. Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı ARAZİ BOZULUMU LAND DEGRADATİON Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı LAND DEGRADATİON ( ARAZİ BOZULUMU) SOİL DEGRADATİON (TOPRAK BOZULUMU) DESERTİFİCATİON (ÇÖLLEŞME) Arazi Bozulumu Nedir - Su ve rüzgar

Detaylı

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN BAŞARILARI ÜZERİNE ETKİ EDEN BAZI FAKTÖRLERİN ARAŞTIRILMASI (MUĞLA ÜNİVERSİTESİ İ.İ.B.F ÖRNEĞİ) ÖZET ABSTRACT

ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN BAŞARILARI ÜZERİNE ETKİ EDEN BAZI FAKTÖRLERİN ARAŞTIRILMASI (MUĞLA ÜNİVERSİTESİ İ.İ.B.F ÖRNEĞİ) ÖZET ABSTRACT Muğla Üniversitesi SBE Dergisi Güz 2001 Sayı 5 ÜNİVERSİTE ÖĞRENCİLERİNİN BAŞARILARI ÜZERİNE ETKİ EDEN BAZI FAKTÖRLERİN ARAŞTIRILMASI (MUĞLA ÜNİVERSİTESİ İ.İ.B.F ÖRNEĞİ) ÖZET Erdoğan GAVCAR * Meltem ÜLKÜ

Detaylı

TARIM TEKNOLOJİLERİ MEYVE AĞAÇLARINDA BUDAMA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI)

TARIM TEKNOLOJİLERİ MEYVE AĞAÇLARINDA BUDAMA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI) T.C. MİLLÎ EĞİTİM BAKANLIĞI Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü TARIM TEKNOLOJİLERİ MEYVE AĞAÇLARINDA BUDAMA MODÜLER PROGRAMI (YETERLİĞE DAYALI) 2012 ANKARA ÖN SÖZ Günümüzde mesleklerin değişim ile karşı

Detaylı

Süleyman TAŞGETİREN 1, Neşe ÖZKAN 2, Nurgül ÖZMEN 2

Süleyman TAŞGETİREN 1, Neşe ÖZKAN 2, Nurgül ÖZMEN 2 Mühendislik eğitimi üzerinde işyeri ve fuar ziyaretlerinin önemi bilinen bir durumdur. Biyomedikal mühendisliği ise ülkemizde son yıllarda yaygınlaşan görece yeni bir alandır. Lise düzeyinde alanın içeriği

Detaylı

Buse Erturan Gökhan Doğruyürür Ömer Faruk Gök Pınar Akyol Doç. Dr. Altan Doğan

Buse Erturan Gökhan Doğruyürür Ömer Faruk Gök Pınar Akyol Doç. Dr. Altan Doğan Buse Erturan Gökhan Doğruyürür Ömer Faruk Gök Pınar Akyol Doç. Dr. Altan Doğan Psikososyal Güvenlik İklimi Psikososyal güvenlik iklimi, örgütsel iklimin spesifik bir boyutu olup, çalışanların psikolojik

Detaylı

Veri Toplama Araçları Hazırlama Süreci ve Pilot Çalışma

Veri Toplama Araçları Hazırlama Süreci ve Pilot Çalışma Veri Toplama Araçları Hazırlama Süreci ve Pilot Çalışma Dr. Cem Babadoğan Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Ekip Araştırma ekibinde bir koordinatör, 2 teknik danışman, 1program tasarımcısı,1ölçme

Detaylı

1. SOSYAL SERMAYE 1. (1) (2) 2. (3). (4) 3. (5) (6) 4.

1. SOSYAL SERMAYE 1. (1) (2) 2. (3). (4) 3. (5) (6) 4. 1. SOSYAL SERMAYE 1. Sosyal sermaye OECD tarafından grup içerisinde ya da gruplar arasında işbirliğini kolaylaştıran anlayışlar, paylaşılan değerler, normlarla birlikte ağlar olarak tanımlanmaktadır (1).

Detaylı

BEM. Öğrencinin tüm hayatını temelden etkileyen öğrenme stillerini belirleyerek. Eğilimlerini belirleyerek. Öğrencinin kendini tanımasını sağlayarak

BEM. Öğrencinin tüm hayatını temelden etkileyen öğrenme stillerini belirleyerek. Eğilimlerini belirleyerek. Öğrencinin kendini tanımasını sağlayarak B E M Öğrencinin tüm hayatını temelden etkileyen öğrenme stillerini belirleyerek Eğilimlerini belirleyerek Öğrencinin kendini tanımasını sağlayarak Bireye uygun akademik programlara yönlendirerek Öğrencinin

Detaylı

Antalya, 2015 FEP. Katılımcı Anket. Sonuçları

Antalya, 2015 FEP. Katılımcı Anket. Sonuçları FEP Katılımcı Anket Sonuçları Antalya, 2015 w Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eğitim Programı (TBM) Formatör Eğitim Programı (FEP) Uygulama Değerlendirme Raporu (Yönetici Özeti) Antalya da 10.11.2014 ile

Detaylı

GİRESUN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ÖĞRENCİ MEMNUNİYET ANKETİ DEĞERLENDİRME SONUÇLARI

GİRESUN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ÖĞRENCİ MEMNUNİYET ANKETİ DEĞERLENDİRME SONUÇLARI GİRESUN ÜNİVERSİTESİ İKTİSADİ VE İDARİ BİLİMLER FAKÜLTESİ ÖĞRENCİ MEMNUNİYET ANKETİ DEĞERLENDİRME SONUÇLARI Bu çalışmanın amacı, Giresun Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi öğrencilerinin

Detaylı

MURADİYE Nüfus Erkek Kadın Toplam Gürpınar Oran %52 % Kaynak: Tüik

MURADİYE Nüfus Erkek Kadın Toplam Gürpınar Oran %52 % Kaynak: Tüik Muradiye Tarihi: Muradiye, cumhuriyet ilanına kadar Kandahar ve Bargıri adıyla iki yerleşim birimi olarak anılırken cumhuriyet sonrası birleşerek Muradiye ismini almıştır. Tarihi ile ilgili fazla bilgi

Detaylı

T.C. İÇİŞLERİ BAKANLIĞI Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı

T.C. İÇİŞLERİ BAKANLIĞI Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı T.C. İÇİŞLERİ BAKANLIĞI Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı ANKARA 2018 2 İçindekiler Sayfa 1. Giriş ve Amaç... 4 2. Gereç ve Yöntem... 4 2.1. Araştırmanının Türü ve Örneklem...

Detaylı

İlgi Grupları ve Yerel Organizasyon. Samsun İli Doğa Turizmi Değerleri

İlgi Grupları ve Yerel Organizasyon. Samsun İli Doğa Turizmi Değerleri 1 Sürdürülebilir Doğa Turizmi İlgi Grupları ve Yerel Organizasyon Samsun İli Genel Özellikleri Samsun İli Doğa Turizmi Değerleri Doğa Turizmi Stratejileri Sonuç ve Öneriler 2 Nispeten bozulmamış, dokunulmamış

Detaylı

Eğitim Bağlamında Oyunlaştırma Çalışmaları: Sistematik Bir Alanyazın Taraması

Eğitim Bağlamında Oyunlaştırma Çalışmaları: Sistematik Bir Alanyazın Taraması Eğitim Bağlamında Oyunlaştırma Çalışmaları: Sistematik Bir Alanyazın Taraması Meryem Fulya GÖRHAN Hacettepe Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Anabilim

Detaylı