Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları ve Azerbaycan Ekonomisi Üzerine Etkileri

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları ve Azerbaycan Ekonomisi Üzerine Etkileri"

Transkript

1 T.C. İstanbul Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü İşletme Anabilim Dalı Finansman Bilim Dalı Yüksek Lisans Tezi Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları ve Azerbaycan Ekonomisi Üzerine Etkileri Sabuhi SEYİDOV Tez Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Tülin ATAKAN İstanbul 2009

2 ÖZ Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları ve Azerbaycan Ekonomisi Üzerine Etkileri Sabuhi SEYİDOV Bu çalışmanın birinci bölümünde Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarının (DYSY) tanımı verilmiş, DYSY nin türleri ve DYSY ile ilgili teorilere değinilmiş, portföy yatırımları ve DYSY karşılaştırılması yapılmış ve DYSY de karar alma süreci gösterilmiştir. İkinci bölümde uluslararası yabancı sermaye yatırımlarını yabancı ülke ve ev sahibi ülke açısından etkileyen faktörler irdelenmiş ve DYSY ye yönelik uluslararası kuruluşlar ve onların görevleri ile ilgili bilgi verilmiştir. Üçüncü bölümde Azerbaycan ekonomisinde DYSY nin yeri, yatırım iklimi ve yatırım potansiyeli, yatırım alanları konuları işlenmiştir. Uygulama kısmından oluşan dördüncü bölümde DYSY nin Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH) ve İhracat üzerindeki etkisini bulmayı amaçlayan model çalışması yapılmıştır. Çalışma sonucunda DYSY nin GSYİH i ve İhracatı etkilemediği sonucuna varılmıştır. iii

3 ABSTRACT Foreign Direct Investments and their Effects on Azerbaijan Economy Sabuhi SEYIDOV In the first part of this study, the definition of Foreign Direct Investments (FDI) is given, the theories about FDI and FDI types are explained. Portfolio Investments and FDI are compared and the decision process of FDI is explained. In the second part, factors that affect FDI are studied from the point of view of both foreign and domestic country. International organizations concerning FDI and their functions are explained. In the third part, the importance of FDI in Azerbaijan economy, investment environment, investment potential and investment area topics are studied. In the last part, a model study is performed that aims to find effect of FDI on GDP and Export. In the result of the Study it is concluded that FDI has no effect on GDP and Export. iv

4 ÖNSÖZ Bu çalışmanın amacı Azerbaycan da DYSY nin GSYİH ve İhracat üzerinde etkisinin incelenmesidir. Bu amaçla her üç değişkene ilişkin 1995 birinci çeyrek ve 2008 ikinci çeyrek dönemini kapsayan üçer aylık verilerle E-views 4.1 programıyla Granger nedensellik analizi yapılmış, aralarında nedensellik ilişkisi bulunan değişkenler için kurulmuş ekonometrik modelin parametreleri tahmin edilmiştir. Başta tez danışmanım Yrd. Doç. Dr. Tülin ATAKAN ve İstanbul Üniversitesi İşletme Fakültesi Finansman Bilim Dalında görev yapan saygıdeğer hocalarım olmak üzere, tezimin hazırlanması sürecinde doğrudan veya dolaylı katkısı olan herkese teşekkür ederim. v

5 İÇİNDEKİLER ÖZ...iii ABSTRACT... iv ÖNSÖZ... v İÇİNDEKİLER... vi TABLOLAR...viii ŞEKİLLER... ix GİRİŞ... 1 I. BÖLÜM. YABANCI SERMAYE YATIRIM TÜRLERİ VE DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARIYLA İLGİLİ TEORİLER Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarının Türleri Portföy Yatırımları ve Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları ile Karşılaştırılması Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları İle İlgili Teoriler Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarında Karar Alma Süreci II. BÖLÜM. ULUSLARARASI YABANCI SERMAYE YATIRIMLARINI YABANCI ÜLKE VE EV SAHİBİ ÜLKE AÇISINDAN ETKİLEYEN FAKTÖRLER Yabancı Ülke Açısından Uluslararası Yabancı Sermaye Yatırımlarını Belirleyici Faktörler Ev Sahibi Ülke Açısından Uluslararası Yabancı Sermaye Yatırımlarını Belirleyici Faktörler Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarına Yönelik Uluslararası Kuruluşlar vi

6 III. BÖLÜM. AZERBAYCAN'DA DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARI Azerbaycan Ekonomisinde Yabancı Yatırımların Yeri Yatırım İklimi ve Yatırım Potansiyeli IV BÖLÜM. DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARININ AZERBAYCAN EKONOMİSİ ÜZERİNE ETKİLERİNE İLİŞKİN MODEL ÇALIŞMASI Literatür Taraması Veri Seti ve Yöntem Ekonometrik Model ve Bulgular SONUÇ ve ÖNERİLER EKLER KAYNAKÇA vii

7 TABLOLAR Tablo 1.1: İşletmelerin Uluslararasılaşma Stratejileri Tablo 1.2: Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarında Karar Alma Süreci 22 Tablo 3.1: Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarının Sektörel Dağılımı Tablo 4.1: Dönemine Ait GSYİH, İHRACAT ve DYSY e İlişkin Üçer Aylık Veriler (Milyon USD) Tablo 4.2: Değişkenlere İlişkin Mevsim Endeksi Değerleri 72 Tablo 4.3: ADF Birim Kök Testi Sonuçları Tablo 4.4: ADF Birim Kök Testi Sonuçları Tablo 4.5: İkili Granger Nedensellik Testi Sonuçları (Gecikme Sayısı 4). 77 Tablo 4.6: (1) No lu Denklemin Parametrelerinin Tahmini İçin Yapılan Analizin Sonuçları Tablo 4.7: (1) No lu Denklemin Parametrelerinin Tahmini İçin Bağımsız Değişkenin Kendi Gecikmeli Değerleri Dahil Edilmek Suretiyle Yapılan Analizin Sonuçları 78 viii

8 ŞEKİLLER Şekil 4.1: DYSY Verilerine Dayanarak Çizilen Korelogram Şekil 4.2: GSYİH Verilerine Dayanarak Çizilen Korelogram Şekil 4.3: İhracat Verilerine Dayanarak Çizilen Korelogram Şekil 4.4: DYSY nin Yalın ve Mevsimsellikten Arındırılarak Logaritmik Dönüşüm Uygulanmış Değerlerine Dayanarak Çizilen Zaman Grafiği Şekil 4.5: GSYH nin Yalın ve Mevsimsellikten Arındırılarak Logaritmik Dönüşüm Uygulanmış Değerlerine Dayanarak Çizilen Zaman Grafiği Şekil 4.6: İhracatın Yalın ve Mevsimsellikten Arındırılarak Logaritmik Dönüşüm Uygulanmış Değerlerine Dayanarak Çizilen Zaman Grafiği ix

9 GİRİŞ Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliğinin (SSCB) dağılmasının ardından 1991 yılının sonlarında tarih sahnesinde uluslararası ekonomik ve politik denge unsuru olmaya başlayan Azerbaycan da, geçen on yedi yılı aşkın süre içerisinde, ekonomi liberal bir bakış açısıyla serbest piyasa şartlarına göre yeniden yapılandırılmaya çalışılmıştır. Yeniden yapılanma sürecinin, hem reel piyasalara hem de finansal piyasalara yönelik olduğu ülke, bölgeye yönelik yabancı yatırımların ilk durak noktası olmuştur yılında yapılan Asrın Anlaşması ile başlamak üzere Azerbaycan ın özellikle enerji sektörüne yabancı sermaye yatırımları başarılı bir şekilde devam etmektedir yılından itibaren ise diğer sektörlere yönelik yerli ve yabancı yatırımların teşviki amacıyla kalkınma programları uygulanmaya başlanmıştır. Yapılan reformların sonucu olarak geçen on yıl süre içerisinde Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYİH), İhracat, Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları (DYSY) ve diğer makroekonomik verilerde önemli artış hızı kaydedilmiştir. Bu kapsamda GSYİH ve İhracattaki artışı tetikleyen faktörler önem arz etmektedir. Bu çalışmanın amacı da DYSY nin GSYİH ve İhracat üzerindeki etkisini istatiksel olarak incelemek ve kurulmuş ekonometrik modelin parametrelerini tahmin etmektir. Çalışma dört bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde DYSY ile ilgili farklı tanımlara değinilmiş, DYSY nin türleri irdelenmiş, portföy yatırımları ile DYSY karşılaştırılmıştır. Bu bölümde DYSY ile ilgili teoriler ve DYSY de karar alma süreci de açıklanmıştır. İkinci bölümde Uluslararası yabancı sermaye yatırımlarını yabancı ülke ve ev sahibi ülke açısından etkileyen faktörler ayrı başlıklar altında incelenmiştir. Bu 1

10 bölümde DYSY ye yönelik uluslararası kuruluşlar ve onların görevleri ile ilgili bilgi de verilmiştir. Üçüncü bölüm Azerbaycan da DYSY ile ilgilidir. Bu bölümde bağımsızlığından sonra Azerbaycan ekonomisinde DYSY nin yeri ve önemi, ülkeyi yabancı yatırımcılar için cazip kılmak yönünde yapılan reformlar, yatırım iklimi ve yatırım potansiyeli, yatırım ortamının olumlu ve olumsuz yanları, yatırım yapıla bilecek alanlarla ilgili konulara değinilmiştir. Dördüncü bölümde DYSY nin GSYİH ve İhracat üzerindeki etkisine ilişkin model çalışması yapılmış ve analiz sonuçları özetlenmiştir. 2

11 I. BÖLÜM. YABANCI SERMAYE YATIRIM TÜRLERİ VE DOĞRUDAN YABANCI SERMAYE YATIRIMLARIYLA İLGİLİ TEORİLER Yabancı yatırım, yatırılabilir kaynakların kişi ve kuruluşlar tarafından bir başka ülkeye taşınmasıdır. 1 Genel bir tanımlama ile bir ülke yerleşiklerinin kendi ülkelerinin sınırları dışında servet edinmelerine uluslararası yatırım veya yabancı sermaye yatırımı adı verilir. Yabancı ülkelerde edinilen servetler ise ya mali ya da reel bir nitelik taşıyabilir. Banka mevduatları, tahvil ve hisse senetleri gibi menkul değerlerin satın alınması birinci gruba örnek gösterilebilir. 2 Yatırımdaki zaman boyutuna bağlı olarak mali yatırımlar; kısa-dönemli finansal yatırımlar ve uzun-dönemli finansal yatırımlar (portföy yatırımları) olarak ikiye ayrılır. Yabancı ülkelerde bina, fabrika, arazi, tesis gibi fiziki varlıklar elde edilmesi ise 'Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları' olarak tanımlanmaktadır Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları Ülkeden ülkeye farklılık göstermekle beraber doğrudan yatırımlar genel anlamda "yabancı bir ülkede şirket yönetiminde uzun vadede söz sahibi olmaya yeterli düzeyde hisse alımı ile gerçeklesen yatırımlar" olarak tanımlanmaktadır. 1 Devlet Planlama Teşkilatı, Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları Özel İhtisas Komisyonu Raporu, Ankara, 2000, s Halil Seyidoğlu, Uluslararası İktisat, 7. bs., İstanbul, Güzem Yayınları, 1990, s Aykan Candemir, Türkiye de Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarını Etkileyen Faktörler, Yased Yayınları, İstanbul, 2006, s

12 Çokuluslu şirketler, merkezlerinin bulunduğu ülke dışında yatırım yapmakta ve yatırım yapılan şirketlerin yönetiminde etkin olarak rol almaktadır. 4 IMF ise, istatistiksel amaçlı çalışmalarda kullanılmak üzere, doğrudan yabancı sermaye yatırımını "uluslararası yatırımcının herhangi bir yerel şirketin sermayesinin %10' undan fazlasına sahip olması olarak tanımlamaktadır. 5 Doğrudan yabancı sermaye yatırım kapsamı içinde üç tip yatırım türü ortaya çıkmaktadır: özsermaye, yatırıma dönüşmüş kazançlar ve işletme içi borçlanmalar. 6 Özsermaye; doğrudan yabancı sermaye yatırımcısının, kendi ülkesi dışındaki bir girişimin hisselerini alması olarak tanımlanmaktadır. Buna ilk yatırım da denmektedir. Yeni yatırımlara dönüşmüş kazançlar; kar payı olarak dağıtılmayan doğrudan yatırımcının gelirlerdeki payını, başka bir deyişle doğrudan yatırımcı tarafından çekilmeyen kazançları kapsar. Şirket içi borçlanmalar; doğrudan yatırımcılarla, ilgili bağlı girişimler (ortaklıklar, yavru kuruluşlar) arasındaki kısa veya uzun dönemli borç ve alacak fonlarının transferi anlamına gelmektedir. Doğrudan yabancı sermaye yatırım stoku, yabancı yatırımcının, yatırımın içindeki sermayedeki payı ve birikmiş karları da içeren rezervleri ile girişimin yabancı yatırımcıya olan borçlarının toplam değeridir. Burada yabancı yatırımcı, özel kişiler olabileceği gibi tüzel kişilikler de olabilir. Bir yabancı yatırımın doğrudan yabancı sermaye yatırımı sayılabilmesi için hiç de üretim araçlarının tamamına yabancılarca sahip olunması gerekmemektedir. Yabancı yatırımcı tarafından girişimin kontrolünü sağlayacak hisse paylarının bir kısmının elde edilmesi de yatırımın doğrudan yabancı sermaye yatırımı olarak sınıflandırılması için yeterlidir. Yapılan yatırımları doğrudan yabancı sermaye yatırımı olarak tanımlamak için çeşitli ülkelerde farklı kriterler uygulanmaktadır. UNCTAD'ın (Birleşmiş Milletler Ticaret ve Yatırım Konferansı) tanımına göre; 4 İlkay Çapraz, İpek Demircioğlu, Türkiye den Yurtdışına Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları ve Türk Yatırımcıları, İstanbul, İTO Yayınları No:14, 2003, s A.e, s UNCTAD, World Investment Report 1999, New York, United Nations, 1999, p

13 girişimdeki özsermayenin yüzde 10'unun varlıkların kontrolünde bir eşik değer olarak düşünülebileceği belirtilmektedir Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarının Türleri Doğrudan yatırım pek çok farklı şekilde ülkeye girebilir: Şirketlerin birleşmesi ve satın alınması, Özelleştirme yoluyla gerçekleşen yatırımlar, Sabit sermaye yatırımları, Mevcut operasyonların genişletilmesi, Yeni yatırım şekilleri (ortak girişimler, stratejik ortaklıklar, lisans verme ve diğer yatırımlar). Yukarıda bahsedilen beş yatırım şeklinden sadece son ikisi geleneksel anlamda doğrudan yatırım tanımına uymaktadır. 8 Şirketlerin Birleşmesi ve Satın Alınması: Şirketlerin birleşmesi ve satın alınması, yabancı ülkelerde var olan şirketi satın alarak veya o ülkedeki bir şirketle birleşerek meydan gelir. Uluslararası bilgi bankaları şirketlerin birleşmesi ve satın alınması ile doğrudan yatırım tarzları arasında genelde bir ayrım yapmamaktadır. Bu durum, ülkelerin doğrudan yatırımlar konusundaki performanslarını değerlendirmede yanlışlıklara sebep olmaktadır. Şirket evlilik ve birleşmelerinin büyük bölümü gelişmiş ülkelerde faaliyet gösteren şirketler arasında ve de özellikle sermaye piyasası yapıları birbirine benzeyen ülkeler arasında (örneğin, İngiltere ve ABD) gerçekleşmektedir. Son zamanlarda Almanya ve Fransa gibi ülkelerde de doğrudan yatırımların ağırlıklı 7 A.g.e., s İstanbul Sanayi Odası, Uluslararası Doğrudan Yatırımlar ve Türkiye Durum Tespiti ve Stratejik Plan, İstanbul, 2002, s

14 olarak şirketlerin birleşmesi ve satın alınması şeklinde gerçekleştiği görülmüştür. Şirketlerin birleşmesi ve satın alınması ülke içindeki net yatırımda veya üretimde nadiren bir artışa yol açmaktadır. Çoğu zaman uluslararası yatırımcı ile birleşen şirkette oluşacak sinerjilerden, dolayı yatırımlarda bir azalma bile söz konusu olabilmektedir. Bu durum yatırım çeken ülke açısından bakıldığında olumsuz bir gelişme olarak algılanmamalıdır. Uluslararası yatırımcının bu şekilde gerçekleştirdiği yatırımlar çoğu zaman yerel şirketin yaşaması ve rekabet edebilmesini sağlarken, geleneksel anlamda doğrudan yatırımın sağladığı bütün avantajları da (teknoloji, global pazarlama ve yönetim ağına kavuşma vb. gibi) beraberinde getirmektedir. Şirketlerin birleşmesi ve satın alınması ile ülkeye gelen doğrudan yatırımın hesaplanması birçok zorluklar içermektedir. Bazı durumlarda uluslararası yatırımcı tarafından yerel sermayedarlara ödenen bedel portföy yatırımı olarak ülke dışında tutulabilir, dolayısıyla bu sermaye miktarı ülke içi toplam sermaye stokuna bir ilave meydana getirmeyebilir. 9 Özelleştirme Yoluyla Gerçekleşen Doğrudan Yatırımlar: Doğrudan yatırımlar içindeki özelleştirme gelirlerinin hesaplanmasında karşılaşılan başlıca özellik, özelleştirme yoluyla gerçekleşen yatırımların diğer doğrudan yatırımlardan ayrı olarak kayıt altında tutulmasıdır. Tüm yatırım şekillerinin detaylı olarak yansıtılmadığı toplam doğrudan yatırım tutarları, uluslararası karşılaştırmalarda ülkelerin hangi yatırım şekillerinde daha başarılı olduklarını inceleme imkanı vermemektedir. Ülkelerin doğrudan yatırım çekme konusunda başarıları değerlendirilirken yatırım şekilleri bazında da inceleme yapmak gerekmektedir. Ancak her ülke için bu tarz kayıtlara ulaşmak birçok güçlük içermektedir. Orta ve Doğu Avrupa ile Güney Amerika'ya yapılan doğrudan yatırımların çoğunluğu özelleştirme yoluyla gerçekleşmiştir. Özelleştirme kaynaklı doğrudan yatırımlar 1995 yılına kadar Çek Cumhuriyeti'ne yapılan doğrudan yatırımların yaklaşık tümünü, 2000 yılında ise Bulgaristan'a yapılan yatırımların yaklaşık olarak %50 ni oluşturmuştur arasında Türkiye'de gerçekleşen doğrudan 9 Çapraz İ. Demircioğlu İ., a.g.e., s

15 yatırımların ise yaklaşık olarak %15 nin özelleştirme kaynaklı olduğu görülmüştür. 10 Sabit Sermaye Yatırımları: Sabit sermaye yatırımı doğrudan o ülkede yeni bir fabrika kurarak veya yeni bir işlem oluşturarak meydana gelir. Mevcut operasyonların genişletilmesi: İşletmelerin mevcut sermaye yatırımlarını değiştirmeyip yalnızca onların belirli özelliklerini geliştirmek amacıyla, varolan yatırımlara ek olarak yapılan harcamalardır. Bu yatırımlar mevcut ürünlerin daha nitelikli olmalarına yönelik olabileceği gibi, tümüyle yeni ürünlerin üretilmesine, satışına veya geliştirilmesine de yönelik olabilirler. 11 Yeni Yatırım Şekilleri: En hızlı gelişen doğrudan yatırım şekilleri ortak girişim (joint venture) ve stratejik ortaklıklardır. Bu yatırım şekilleri, sadece sermaye transferi veya sermaye plasmanı içermediğinden, çoğu zaman resmi kayıtlarda doğrudan yatırım tutarı olarak gözükmeyebilir. Yatırım harcamalarında bir artış gözlense bile, ortak girişimin yerli ortağı sermayeyi iç piyasadan sağladığı kaynaklarla arttıra, yabancı ortak ise sadece teknoloji transferini gerçekleştirebilir Portföy Yatırımları ve Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları ile Karşılaştırılması Portföy yatırımları, uzun dönemli tahvillerden (rehin sözleşmeleri hariç, bir yıldan uzun vadeli sözleşmeler) ve doğrudan yabancı sermaye yatırımı sınıflamasına girmeyen işletme hisselerinin elde edilmesinden oluşmaktadır. 13 Doğrudan yabancı sermaye yatırımları ile portföy yatırımları arasındaki en önemli farklılık, yabancı ülkede yapılan yatırımın yönetimi ve mülkiyeti konularıyla ilgilidir. Doğrudan yabancı sermaye yatırımı, yurtdışında kurulan işletme ve ana işletmenin doğrudan denetimi altındadır. Çoğu zaman bu işletmenin üst yönetimi, 10 A. e, s Orhan Göker, Yatırım Projelerinin Değerlendirilmesi Teori ve Uygulama, İstanbul, 1996, s Çapraz İ. Demircioğlu İ., a.g.e., s Candemir A.,a.g.e., s

16 yabancı işletmeden gönderilen kişilerce oluşturulmaktadır. Diğer bir deyişle, doğrudan yabancı sermaye yatırımları denilirken, işletme yönetimindeki yabancı etkinliği ifade edilmektedir. 14 Yabancı etkinliği ve denetim gücünün el değiştirmesi, her zaman ev sahibi ülke çıkarına olmayabilir. Krugman'a göre; denetim transferi bir krizin ortasında yaşanırsa bu durum ev sahibi işletmenin avantajına olmayacaktır. 15 Doğrudan yabancı sermaye yatırımları kriz dönemlerinde esnek bir yapıya sahiptirler. Örneğin, Doğu Asya ülkelerindeki doğrudan yabancı sermaye yatırımları, döneminde yaşanan krizde mevcudiyetini korumuşlardır. Oysa portföy yatırımları özellikle kriz dönemlerinde oldukça olumsuz tepkiler gösterebilmektedir. Doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının ekonomik kriz dönemlerindeki esnek yapıları (değişen ekonomik koşullara çabuk uyum sağlamaları, ülkeyi hemen terk etmemeleri) Meksika krizinde ve 80'lerdeki Latin Amerika krizinde de görülmüştür. Doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının bu yönü, gelişmekte olan ülkelerin en çok bu yatırım tipini istemelerini sağlamaktadır. 16 Diğer bir farklılık, yatırımcıların nitelikleri ile ilgilidir. Portföy yatırımlarını tasarruf sahibi gerçek kişiler yapabilirken, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının neredeyse tamamı çokuluslu işletmeler tarafından gerçekleştirilmektedir. Doğrudan yabancı sermaye yatırımları ile portföy yatırımları arasındaki bir başka farklılık da yatırımların getirileri ile ilgilidir. Portföy yatırımları tahviller ile ilgili ise, faiz ve anaparanın ödenme koşulları önceden belirlenmiştir. Portföy yatırımları hisse senetleri ile ilgili ise, getirisi kar payı ve değer artış kazançları şeklinde olacaktır. Doğrudan yabancı sermaye yatırımlarında ise getiriler; kar payı ve sermaye kazancı dışında royaltiler, servis ücretleri, komisyonlar, transfer fiyatlandırması gibi çok çeşitlilik gösterir Aydın Nurhan, Uluslararası Doğrudan Yatırımlar ve Ortak Girişimler, Eskişehir, Anadolu Üniversitesi Yayınları, 1997, No:1002, s Prakash Loungani, Assaf Razin, How Benefical is FDI for Devoloping Countries, Journal Finance and Development, Vol. II, No:38, June 2001, pp A.g.e., p Aydın, a.g.e., s. 8. 8

17 Diğer önemli fark, doğrudan yabancı sermaye yatırımları durumunda yatırımcı, sermayenin yanı sıra, üretim teknolojisini ve işletmecilik bilgisini de beraberinde getirir. Portföy yatırımlarında ise yatırımcı, sermayesinin dışında başka bir katkıda bulunmaz. Teoriler Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları İle İlgili Yabancı sermaye yatırımlarının dünya ekonomisinde kazandığı bu önem, konunun daha yakından incelenmesini gerektirmektedir. Ülkelerarası işbölümü ve mübadelenin nedenleri ilk önce Klasik Dış Ticaret Teorilerinde açıklanmaya çalışılmıştır. Ancak statik varsayımlara dayanan Klasik Dış Ticaret Teorileri, uluslararası ticaretin gelişmeye başladığı bir ortamda uluslararası yatırım ve üretim olgusunu açıklamada yetersiz kalmışlardır. Uluslararası ticarette çokuluslu işletmelerin yaygınlık kazanmaları ile birlikte, işgücü ve sermayenin ülkelerarası hareketliliği artmıştır. Bu gelişmelerin yaşandığı dünya ticaretinde, uluslararası üretim ve sermaye hareketlerini açıklamaya yönelik, yeni dış ticaret teorileri geliştirilmiştir. Aşağıda doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına yönelik bazı teorik yaklaşımlar sunulmaya çalışılmıştır: -Merkantilist Yaklaşım: Merkantilist Yaklaşımın temel prensibine göre eğer bir ülkenin geniş altın ve gümüş kaynakları varsa, söz konusu ülke zengin bir ülke olarak kabul edilmelidir. Merkantilist düşünceye göre ulusal bazda zenginliğin gerçekleşebilmesi için uluslararası ticaret yapmak gerekmektedir, arzu edilen ulusal zenginliğe uluslararası üretim ile ulaşmak merkantilist yaklaşıma ters bir olgudur. Açık bir şekilde görülmektedir ki, ticari faaliyetleri yürüten işletmeler, faaliyet alanlarında sahip oldukları becerilerini bağlı oldukları ülkelerin ekonomik güçlerinden edinmektedirler. Merkantilist Yaklaşıma göre gelecekte dünya ekonomisinin yönünü ulus devletlerin ve çokuluslu işletmelerin ortak çıkarları çizecektir, söz konusu bu çıkarların kesişimi ve kesişememesi dünya ekonomisini 9

18 doğrudan etkileyecektir. Merkantilistlere göre çokuluslu işletmelerin dünya ekonomisi içindeki önemleri ve doğrudan yabancı sermaye yatırımları arttıkça ülkelerin birbirlerine olan bağımlılıkları azalacaktır. 18 -Klasik ve Neo-Klasik Yaklaşım: Klasik teorinin varsayımlarına göre her ülkede üretim fonksiyonları ve talep eğilimi özdeştir, üretim faktörleri ülke içinde hareketlidir ancak ülkeler arasında hareketsizdir ve üretim sabit maliyetler ile gerçekleştirilir. Bütün bu varsayımlar sonucunda klasik teori, günümüzdeki uluslararası sermaye hareketlerini ve uluslararası üretimi açıklamakta yetersiz kalmaktadır. 19 -Neo-klasik yaklaşıma göre teknoloji bütün ülkeler arasında homojen bir şekilde yayılır, sadece emek ve sermaye girdi olarak değerlendirilir. Konuya bu tarzda yaklaşıldığında doğal olarak en fakir pozisyondaki ülkelerin en yüksek sermaye getiri oranına sahip olmaları ve böylelikle en fazla doğrudan yabancı sermaye yatırımları çekebilmeleri gerekmektedir. Buraya kadar görülmüştür ki, doğrudan yabancı sermaye yatırımı kavramını geleneksel uluslararası ticaret teorisi kapsamında ele almak mümkün değildir. 20 -Keynesyen Yaklaşım: Bu yaklaşım, uluslararası üretimi ve uluslararası sermaye hareketlerini kar oranlarındaki farklılıklar ile açıklamaya çalışmaktadır. Yatırımcılar, yatırımlarını farklı ülkelere yayarak kar maksimizasyonuna ulaşmaya çalışırlar. İşletmelerin motivasyonunda en önemli ve belirleyici rolü kar maksimizasyonu oynamaktadır. 21 -Marksist Yaklaşım: Marksist ekonomistlerin genel görüşü, sermayenin daha çok kar edebilme fırsatı olan alanlara doğru hareket edeceğidir. Bunun nedeni de gelişmiş kapitalist ülkelerde kar oranlarının düşmesi olmaktadır. Yani, gelişmiş olan ancak karların paylaşım oranlarının düştüğü ülkelerden, işgücünün sömürülmeye uygun olduğu ülkelere doğru sermaye hareketleri yaşanacaktır. Geleneksel Marksist görüş 1930'larm sonlarına kadar saygınlığını korumuştur ancak savaş sonrasındaki 18 Candemir A.,a.g.e., s Rıdvan Karluk, Türkiye Ekonomisi: Tarihsel Gelişim, Yapısal ve Sosyal Değişim, 6. bs., İstanbul, 1999, s Harm Zebregs, Can the Neo Classical Model Explain the Distribution of FDI Across Developing Countries, IMF Working Paper, 1998, pp Lizondo J. Saul, Foreign Direct Invsetment, M.İ.T. Pres, 1995, p

19 dönemde, özellikle de Amerika Birleşik Devletleri'nde meydana gelen hızlı ve yoğun doğrudan yabancı sermaye yatırım faaliyetleri sonucunda Marksist görüş geçerliliğini yitirmiştir. Görülmektedir ki, Birinci Dünya Savaşı'na kadar olan dönemde sermaye hareketlerinde meydana gelen değişimler geleneksel Marksist teoriyi desteklemektedir. Ancak savaş sonrası dönemde fark edilmiştir ki, sermaye zengin ülkelerden fakir ülkelere doğru bir yön çizmemektedir. 22 -Ürünün Hayat Devreleri Kuramı: Vernon, 1966 yılında yayımladığı makalesiyle üretim sürecinin çokuluslu hale gelmesini Ürün Devreleri Teorisiyle açıklamaya çalışmıştır. Vernon'a göre ürün devreleri üç aşamada incelenmelidir. Yeni ürünün piyasaya sürülmesi, ürünün olgunlaşması ve ürünün standartlaşması ürün devreleri teorisinin aşamalarını oluşturmaktadır. İlk aşamada teknolojik yenilik içeren bir ürün gelişmiş bir ülkede üretilmeye başlanır. Üretim küçük miktarda yapılmaktadır ve ürün sadece iç piyasaya sunulmaktadır. Ürünün iç piyasada yeterince olgunlaştığına karar verildiğinde üretim miktarı artırılır ve ihracata başlanır. Yenilikçi işletme, üretim teknolojisini bu aşamada da kendi elinde tutmayı tercih etmektedir. Yeni ürün standartlaşmaya başladığında, yeni teknoloji içeren ürünün sahibi olan işletme bir taraftan yurt içinde ve yurt dışında lisans vermeye başlar, bir taraftan da üretim miktarının artması ve araştırma geliştirme faaliyetlerine ve yüksek maliyetli işgücüne artık ihtiyacı kalmaması nedeniyle, üretiminin büyük bir bölümünü ücret seviyesinin düşük olduğu az gelişmiş ülkelere kaydırır. Yenilikçi işletmenin merkezinin bulunduğu ülke, artık hem yurt dışında lisans verdiği işletmelerin hem de yeni teknoloji içeren ürünün sahibi olan işletmenin başka bir ülkede aynı ürünü daha düşük fiyata mal etmesi nedeniyle yeni ürün için net ithalatçı konumuna gelmiştir. Sürecin sonunda yeni ürün, yenilikçi işletmenin ülkesinde üretilmemekte, ülke bu ürüne duyduğu ihtiyacı tamamen ithalatla karşılamaktadır. İlk aşamada teknolojik yenilik içeren ürün ise artık her yerde serbestçe üretilebilen bir mal haline gelmiştir. Bu aşamadan sonra yeni teknolojilerin ve ürünlerin bulunması gerekmektedir Deniz Ülke Arıboğan, Kabileden Küreselleşmeye Uluslararası İlişkiler Düşüncesi, İstanbul, Sarmal Yayınevi, 1998, s Tuğrul Göver, Doğrudan Yabancı Yatırımların Uluslararası Ticarete Etkileri: Türkiye Değerlendirmesi, Uzmanlık Tezi, Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü, 2005, s

20 -Parasal Yaklaşım: Robert Aliber'in (1970) kuramına göre işletme, yatırım yapacağı ülkenin para değerinin kendi ülkesinin para değerinden daha düşük olduğuna inandığında, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına kalkışmak için uygun zamanın geldiğini düşünecektir. Parasal yaklaşımda, yatırım yapan işletmenin ulusal para biriminin değeri, yatırım yaptığı ülkenin para birimi değerinden daha yüksek ise ve bu değeri koruyacağı bekleniyorsa işletme, yerli işletmelerden daha düşük faizle borçlanma olanağına sahip olacaktır. Çünkü yerli işletmeler kendi para birimlerinin yitireceği tahmin edilen değer oranı kadar fazla faiz ödemek durumunda kalacaklardır. Dolayısıyla doğrudan yabancı sermaye yatırımlarını para birimi değeri düşük olan ve istikrarsız ülkeler çekecektir, para birimi değeri yüksek olan ülkeler ise yatırıma yöneleceklerdir. 24 -Oligopolistik Tepki Yaklaşımı: 1973 yılında Frederic Knickerbocker savunma amaçlı doğrudan yabancı sermaye yatırımları için "Lideri İzleme Kuramı"nı geliştirmiştir. Knickerbocker'e göre bir oligopolistik endüstride eğer işletmelerden biri doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına girişirse, diğer rakip işletmeler de çok hızlı bir şekilde aynı piyasada savunma yatırımları yapacaktır. Bu durum, oligopolistik piyasada etkinlik gösteren işletmelerin lider işletmenin yatırımına bir tepkisidir. Oligopolistik piyasa yapısının temel özelliğini, işletmeler arasındaki karşılıklı bağımlılık oluşturur. Oligopolde birbirine etki edebilecek kadar az sayıda işletme olduğundan, piyasadaki herhangi bir işletmenin üretim, fiyat, satış konularındaki kararı diğer işletmeleri yakından ilgilendirmektedir. Oligopolistik endüstrilerde rakip işletmelerden birinin yatırım yapması halinde, aynı endüstride faaliyet gösteren diğer işletmelerin de öncü işletmeyi izleyerek yatırım faaliyetine yönelmeleri oligopolistik tepki nedeniyledir. Knickerbocker'in yaklaşımı lider işletmenin niçin doğrudan yabancı sermaye yatırımlarına gittiğini açıklamaz. Ancak yatırımlara aynı şekilde karşılık verilmesinin nedenlerini araştırır. Genel olarak bu durum göz önüne alınarak A.B.D., Avrupa ve Japon otomobil sanayileri birbirlerinin piyasalarında yatırım yapmaktadır Candemir A.,a.g.e., s Lizondo, a.g.e., p

21 -Dinamik Karşılaştırmalı Üstünlükler Teorisi: Bu teorinin geliştiricisi Kojima'dır (1976) ve Amerikan tipi yatırımlarla Japon tipi yatırımlar arasındaki terslikleri açıklamaktadır. Bu yaklaşımda Amerikan tipi yatırımların ticaret engelleyici yatırımlar ve Japon tipi yatırımlarının ise ticaret yaratıcı yatırımlar oldukları belirtilmektedir. Dinamik karşılaştırmalı üstünlükler teorisinde Amerikan ekonomisinin oligopolistik ve teknolojik üstünlüklere sahip işletmelerle, geleneksel fiyat rekabeti yapan işletmelerden oluşan bir yapıda olduğu vurgulanmaktadır. Amerikan işletmeleri dış üretim yapmaya yönelik çaba göstermektedirler çünkü bu şekilde kendi oligopolistik yapılarının sürekliliğini sağlamayı planlamaktadırlar. 26 Bu modele göre Amerikan tipi yatırımlar, ticaret engelleyici ve ayrıca karşılaştırmalı üstünlükler teorisinin işleyişini engelleyici yatırımlar olmaktadır. 27 Japon işletmeleri ise doğrudan yabancı sermaye yatırımı yapacakları ev sahibi ülkedeki karşılaştırmalı üstünlüklerinin olmadığı alanlara yatırım yapmaktadırlar yani doğrudan yabancı sermaye yatırımları, kaynak ülkenin karşılaştırmalı olarak dezavantajlı olduğu endüstride doğmaktadır. 28 -Endüstriyel Yapı Yaklaşımı: Endüstriyel yapı yaklaşımı da ülkeler arası doğrudan yabancı sermaye yatırım akışlarını açıklayabilmek için klasik tam rekabet piyasası varsayımlarının geçerli olmadığını ileri sürmektedir. Hymer-Kindleberger (1976) teorisinde, uluslararası alanda yapılan dolaysız yatırımların nedeni, piyasalardaki oligopolistik endüstriyel yapıdır. Teori, yatırımın yapıldığı ülke işletmelerinin daha avantajlı oldukları düşüncesine dayanır. Uluslararası yatırımlara girişen işletmeler, risk ve belirsizlik ile karşı karşıyadırlar. Bu nedenle yabancı piyasalarda doğrudan yabancı sermaye yatırımı yapacak işletmelerin, bu piyasalarda başarılı olabilmeleri için, ev sahibi ülke işletmeleri karşısında aşağıda özetleneceği gibi bazı üstünlüklere sahip olmaları gerekmektedir. Kindleberger yatırımcı işletmelerin sahip oldukları üstünlükleri şu şekilde sıralamaktadır: Lizondo, a.g.e., pp Alan M. Rugman, Inside the Multinationals: The Economics of Internal Markets, New York, Colombia University Press, 1981, pp Jeremy Clegg, Multinational Enterprise and World Competition, England, The Macmillan Press, 1987, p Şahin Afşin, Çok Uluslu Şirketlerin Davranışlarının Genel Açıklamaları ve Teorik Yaklaşım, 2004, (Çevrimiçi)

22 -Yatırım yapılan ülkenin mal piyasalarında tam rekabet şartlarını aksatan her türlü faaliyetler, yatırımcı işletmelere oligopolistik güç kazandıracaktır. Bu faaliyetlere; mal ve fiyat farklılaştırması, özel pazarlama ve reklam yöntemleri örnek olarak gösterilebilir. -Yatırımcı işletmelerin patent haklarına sahip oldukları yeni teknolojileri, kolay sermaye temin edebilme olanakları, yöneticilerin bilgi ve yetenekleri gibi gelişmeler ise faktör piyasalarında tam rekabetten uzaklaşılmasına neden olmaktadır. -Yatay ve dikey bütünleşmeler yolu ile dışsal ekonomiler sağlanması. -Yabancı piyasalara girişte hükümet müdahalelerini en aza indiren ve işletmelerin elde ettikleri gelirlerin (kar ve lisans ücreti gibi) transferini kolaylaştıran ev sahibi ülkenin politikaları. Ev sahibi ülke işletmeleri karşısında yukarıda sayılan üstünlüklere sahip olan yatırımcı işletmeler, bu üstünlüklerini dolaysız yatırımlar yoluyla değerlendireceklerdir. Yatırımcı işletmeler dolaysız yatırımları, teknik sırların korunması açısından lisans anlaşmalarına tercih etmektedirler. -İçselleştirme Yaklaşımı: Bu yaklaşıma göre piyasa fiyatlarını belirlemede karşılaşılan zorluklardan dolayı, piyasada ticaret yoluyla ortaya çıkan işlemler bazen çok maliyetli olabilmektedir. Böyle durumlarda ise işletmenin bu işlemleri kendi bünyesinde içselleştirmesi daha ekonomik olmaktadır. İşletme, piyasadaki işlemlerin getirdiği maliyetlerden kaçınmak için yatay veya dikey bütünleşmelere giderek bu işlemleri içselleştirmektedir. Tarihsel bir perspektiften bakıldığında, çokuluslu işletmelerin ilk artış aşamasında (İkinci Dünya Savaşı'nın sonuna kadar), büyük işletmelerin ve gelişmiş ülkelerin, hammaddelerin gelecekteki arz miktarlarını kontrol ihtiyacı ile birlikte dikey bütünleşmeye ağırlık vererek içselleştirmeye gittikleri görülmektedir. Bu dönemde gelişmiş ülkelerdeki çokuluslu işletmeler, kullandığı hammaddeleri temin etmek için, bu hammaddelerin bulunduğu ülkelere yatırım yapmışlardır. Burada hammadde kaynaklarının yabancı ülkede yer alması uluslararası doğrudan yabancı sermaye yatırımını gerekli kılmaktadır. Bu tür yatırımlar başta petrol olmak üzere daha çok madenler ve tarım ürünleri alanında yapılmaktadır. İkinci büyüme aşamasında ise (İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra) 14

23 işletmelerin teknoloji ve pazarlama alanındaki know-how'dan geniş ölçüde yararlanma ihtiyacı, içselleştirmelerinde en önemli faktör olmuştur. Yenilikçi işletmelerin sahip olduğu avantajlardan en iyi şekilde yararlanma isteği yatay bütünleşme şeklinde içselleştirmeye yönelmelerine sebep olmaktadır. İşletmenin geçmiş üretim deneyimleri sonucunda elde ettiği malın tasarımı, üretim teknolojisi, pazarlanması, işletme yönetimi gibi teknik bilgiler işletmeye büyük avantajlar sağlamaktadır. Bu bilgilerin piyasada mübadelesi ise son derece zordur. Bunların fiyatı piyasalarda tam olarak belirlenememekte, ayrıca işletmeler bunun diğer işletmelere geçmelerini istememektedirler. Bu avantajların içselleştirilmesi için işletmeler yatay bütünleşmeye yönelmektedirler. 30 İçselleştirmeye gidilmesinin diğer bir önemli nedeni, mübadele sırasında işlem maliyetlerinin zaman zaman önemli miktarlara ulaşabilmesidir. İşlem maliyetleri, ticaret sırasında fiyat dışında ortaya çıkan maliyetleri kapsamaktadır. Daha açık bir deyişle, fiziksel üretim sürecine doğrudan doğruya girmeyen bütün maliyet unsurlarından oluşmaktadır. Bu teoriye göre içselleştirilen işlem maliyetleri; girdi tedariki için yapılan sözleşmeler, yabancı satıcılarla veya alıcılarla ile ilgili taşıma ve koordinasyon maliyetleri, yabancı hükümetlerce uygulanan tarifeler ve ayrımcı kotaları içermektedir. İşletmeler bu maliyetleri ortadan kaldırmak için yatay veya dikey bütünleşmeler yoluyla bu maliyetleri içselleştirme yoluna gitmektedirler. 31 -Eklektik Paradigma: Ekonomik faaliyetlerini birden fazla ülkede sürdüren işletmelerin, tek ülkede üretim yapan işletmelere göre bazı ek maliyetlere katlanmak zorunda kaldığını ve bu maliyetler karşısında üretimlerini sürdürebilmek için rakipleri karşısında ileri teknoloji, ölçek ekonomileri gibi işletmeye özgü bazı avantajlara sahip olmaları gerektiğini öne süren Hymer (1976) çokuluslu işletmeler teorisinin kurucusu olarak nitelendirilebilir. Ancak, 1977 yılında yaptığı çalışmayla Hymer'ın tezini geliştiren Dunning, bir çokuluslu işletmenin doğrudan yabancı sermaye yatırımı yapması için gerekli koşulları kapsamlı bir şekilde açıklamaya çalışan ilk araştırmacı olarak çokuluslu işletme teorisinin gerçek kurucusu olarak kabul edilmektedir Candemir A.,a.g.e., s Seyidoğlu H., a.g.e., s Göver, a.g.e., s

24 Literatürde "OLI Paradigması" (Ownership, Location ve İnternalisation sözlerinin ilk harfleri) veya "Eklektik Paradigma" olarak bilinen teoriye göre bir çokuluslu işletmenin doğrudan yabancı sermaye yatırımı yapması için üç temel avantajın bir araya gelmesi gereklidir: Bunlar Mülkiyet Avantajı, Konumsal Avantaj, İçselleştirme Avantajı'dır. 1. Mülkiyet Avantajı (Ownership Advantages - O): Çokuluslu işletmelerin sahip olduğu işletmeye özgü fikri sınai mülkiyet hakları, teknolojik üstünlükler, organizasyon ve yönetim modelleri, ticari markalar, dağıtım kanalları, bilgi ve finans kaynaklarına erişimdeki üstünlükler, işletmenin ölçek büyüklüğünden dolayı elde ettiği ucuz girdi temin edebilme ve ölçek ekonomilerinden yararlanabilme imkanı çokuluslu işletmeler ev sahibi ülke işletmeleri karşısında avantaj sağlamaktadır. 2. Konumsal Avantaj (Location Advantages - L): Doğrudan yabancı sermaye yatırımının hangi ülkede yapılacağını belirleyen avantajlardır. Çokuluslu işletmelerin yatırım projesinin hangi ülkede veya bölgede hayata geçirileceğine, yatırımın özelliklerini ve yatırım yapılacak yerin sağladığı avantajları göz önünde bulundurarak karar verirler. Faktör maliyetleri ve verimliliği, yatırımcı ülke ile ev sahibi ülke arasındaki uzaklık, pazar büyüklüğü, doğal kaynakların bolluğu, gümrük tarifeleri, ev sahibi ülkenin bir bölgesel ekonomik bütünleşmeye üye olması, altyapının yeterliliği, yatırım teşvikleri, sosyal yapı ve kültür benzerlikleri gibi unsurlar yatırım yerinin sağlayacağı avantajlar arasında sayılabilir. 3. İçselleştirme Avantajı (Internalisation Advantages - I): Çokuluslu işletmenin mülkiyet avantajı nedeniyle elinde bulundurduğu varlıklarını lisans verme, franchise anlaşması yapma gibi yöntemlerle ev sahibi ülke işletmelerine kullandırmak yerine kendi kuracağı yavru işletme ile yerel piyasada faaliyet göstermeyi tercih etmesidir. Ev sahibi ülke işletmeleri ile lisans anlaşması yapmanın farklı bir hukuki ve idari yapıya daha kolay uyum sağlama, piyasaya giriş maliyetlerini düşük tutma gibi avantajları olmasına rağmen; çokuluslu işletmeler tarafından lisans yoluyla kullandırılan teknolojinin, taraflar arasında bir uyuşmazlık ortaya çıktığında lisans alan işletme tarafından taklit edilebilme riski, lisans anlaşmasına konu olan teknolojinin veya know-how'nun nitelikli işgücü tarafından kullanılması gerekliliği gibi faktörler 16

25 nedeniyle doğrudan yabancı sermaye yatırımı, lisanslamaya tercih edilebilmektedir. 33 Yukarıda sayılan ve çokuluslu işletme tarafından bir bütün olarak değerlendirilen avantajlar çokuluslu işletmenin bir ülkede yatırım yapmasında etkili olmaktadır. Mülkiyet avantajı (O) veri olarak kabul edildiğinde, konumsal avantaj (L) ve içselleştirme avantajının (I) bulunup bulunmamasına göre çokuluslu işletmenin uluslararasılaşma stratejisi farklılık göstermektedir. Çokuluslu işletmeler sahip oldukları avantajlara göre ihracat yapmayı, ev sahibi ülkeden bir işletme ile lisans anlaşması yapmayı, ev sahibi ülkede bir dağıtım işletmesi kurmayı veya doğrudan yabancı sermaye yatırımı yapmayı tercih etmektedirler. Tablo 1.1'de gösterildiği gibi sadece mülkiyet avantajı söz konusuysa (1. durum) çokuluslu işletme ihracat yapmayı tercih etmektedir. Eğer, çokuluslu işletmenin içselleştirme avantajı da varsa (2. durum) işletme doğrudan yatırım olarak değerlendirilmeyen - ev sahibi ülkede herhangi bir üretim tesisi kurmadan, yatırımcı ülkede üretilen ürünlerin ev sahibi ülkede satışını gerçekleştiren - pazarlama, satış, dağıtım amaçlı bir işletme kurmaktadır. Mülkiyet avantajı ile birlikte konumsal avantajın bulunduğu 3. durumda ise çokuluslu işletme ev sahibi ülkedeki işletmeyle lisans anlaşması yapma yoluna gitmektedir. Bu şekilde çokuluslu işletme, bir yandan yeni yatırım yapmanın maliyetinden kaçınırken diğer yandan konumsal avantajdan yararlanmak istemektedir. Yukarıda da belirtildiği üzere, üç avantajı da elde eden çokuluslu işletme 4. durumda doğrudan yabancı sermaye yatırım yapmayı diğer uluslararasılaşma stratejilerine tercih etmektedir. 33 Göver, a.g.e., s

26 Tablo 1.1: İşletmelerin Uluslararasılaşma Stratejileri (Mülkiyet Avantajı Veri İken) İ-İçselleştirme avantajı(-) İ-İçselleştirme avantajı(+) L-Konumsal avantaj(-) L-Konumsal avantaj(+) 1) İhracat 3) Lisans anlaşması 2) Dağıtım işletmesi 4) Doğrudan yabancı sermaye yatırımı Kaynak: Tuğrul Göver, Doğrudan Yabancı Yatırımların Uluslararası Ticarete Etkileri: Türkiye Değerlendirmesi, Uzmanlık Tezi, Yabancı Sermaye Genel Müdürlüğü, 2005, s. 5. OLI paradigması, çokuluslu işletmelerin doğrudan yabancı sermaye yatırımı yaparken dikkate aldıkları faktörleri, çokuluslu işletmelerin işletmeye özgü avantajlarını vurgulayarak açıklamaktadır. Bu teori çokuluslu işletmelerin neden doğrudan yabancı sermaye yatırımı yapmayı ticarete tercih ettiklerini anlayabilmek açısından yararlıdır. -Yeni Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımları Teorisi: Yeni doğrudan yabancı sermaye yatırımı teorisi, yatırımları yatırım kararında belirleyici olan etkenlere göre iki ana gruba ayırarak bu yatırımların yatırımcı ülke ve ev sahibi ülkenin dış ticaretine etkilerini araştırmaktadır. Bu teoriye göre doğrudan yabancı sermaye yatırımı, dış ticaret için yalnızca ikame edici değil aynı zamanda tamamlayıcı özelliğe de sahiptir. Doğrudan yabancı sermaye yatırımı ve ticaret arasındaki ilişkinin tamamlayıcı olması doğrudan yabancı sermaye yatırımının yapılmasından sonra yatırımcı ve ev sahibi ülkeler arasında yapılmakta olan ticaretin miktar ve/veya değer olarak artması olarak tanımlanabilir. İki ülke arasındaki ticaret doğrudan yabancı sermaye yatırım sonucunda artmakta ancak, ithalat ve ihracat arasındaki denge ve dış ticaretin kompozisyonu doğrudan yabancı sermaye yatırımının türüne göre değişmektedir. 34 Yatay Entegrasyon Yatırımları (YEY): YEY'ler, genel olarak bir çokuluslu işletmenin aynı ürünü birkaç ülkede üretmek için yaptığı yatırımları ifade etmektedir. Çokuluslu işletmeler doğrudan yabancı sermaye yatırımı ile ticaret yapmak 34 Göver, a.g.e., s

27 arasında tercih yaparken tek bir fabrikada üretim yaparak ölçek ekonomilerinden faydalanmanın getireceği üretim maliyeti avantajı ile pazara yakın olmanın ve ticaret nedeniyle karşılaşılan taşıma, gümrük tarifesi gibi maliyetleri azaltmanın avantajı arasında bir karşılaştırma yapmaktadır. Eğer bu karşılaştırma sonucunda çokuluslu işletme yatırım yapmaya karar verirse yapılan yatırım YEY olarak adlandırılır. Yatırımcı ülke ve ev sahibi ülke arasında ticaret engelleri ve taşıma maliyetleri ne kadar yüksek ve yatırım önündeki engeller ne kadar azsa, doğrudan yabancı sermaye yatırımı ticarete o kadar çok tercih edilecek ve YEY yapılacaktır. YEY yapıldıktan sonra ortaya çıkacak gümrük tarifesi artışları da yavru işletmenin satışlarının çokuluslu işletmenin toplam satışlarına oranını artıracaktır. Çokuluslu işletme, YEY yapma kararı ile hem ticaret maliyetlerinden kurtulmakta, hem de yerel pazarda daha aktif olarak faaliyet gösterebilmekte ve değişen pazar koşulları ve tüketici tercihlerine daha kolay ve hızlı uyum sağlayabilmektedir. Bunun yanında YEY, çokuluslu işletmenin ev sahibi ülkede üretmediği diğer ürünlerinin bu ülkede daha çok talep edilmesine yol açtığı bunun da çokuluslu işletmenin toplam satışlarına olumlu etki yaptığı da bilinmektedir. Genel olarak pazara yakınlık avantajı sağlaması YEY yapmanın en önemli nedeni olarak gösterilmektedir. Bu özelliğinden dolayı YEY'ler ihracatı ikame edici yatırımlar olarak değerlendirilmektedir. Ev sahibi ülkenin pazarının büyüklüğü YEY'in ihracatı ikame edici özelliğini iki nedenden dolayı artırmaktadır. Birinci neden, birim çıktı başına sabit maliyetlerin toplam üretim hacminin artması nedeniyle düşecek olmasıdır. İkinci neden ise, büyük miktarda üretim yapabilmek için çok sayıda yerel tedarikçiye ihtiyaç duyulması ve bu tedarikçilerin aralarında rekabet etmeleri sonucunda ara malı fiyatlarında görülecek düşüştür. Böylece yavru işletme, üretim maliyetlerinin düşmesiyle piyasada fiyat avantajı elde edecektir. 35 YEY'lerin ev sahibi ülkenin dış ticaretine net etkisinin belirlenmesi oldukça güçtür. İlk olarak, YEY'in yatırımcı ülkeden yapılan nihai mal ihracatını ikame edeceği ve ev sahibi ülkenin nihai mal ithalatının azalacağı öngörülür. Ancak yatırımın ilk yıllarında yavru işletme nihai mal üretimi için gerekli sermaye malı, hammadde ve ara malı ihtiyacını - kalite standartları ve iç piyasadaki tedarikçilerin yeterince 35 Göver, a.g.e., s

28 tanınmaması nedeniyle yatırımcı ülkeden ithal eder. Bu nedenle, ev sahibi ülkenin yatırımcı ülkeden ithalatının tamamının YEY ile ikame edilmemesi beklenir. Yatırım yapan çokuluslu işletme zaman geçtikçe iç piyasadaki hammadde ve ara malı tedarikçileriyle ticari ilişki kurmaya başlar ve aşamalı olarak ihtiyacını yurt içinden karşılamaya yönelir. Dolayısıyla, YEY ile hammadde ve ara malı ithalatı arasındaki ilişkinin yıllar geçtikçe zayıflaması ve ev sahibi ülkenin YEY'den önce yaptığı nihai mal ithalatının tamamen yerli üretimle ikame edilmesi beklenebilir. Sonuç olarak, başlangıçta tamamlayıcı olan YEY ve ticaret ilişkisinin ilerleyen yıllarda ikame ediciye dönüşmesi öngörülebilir. 36 Dikey Entegrasyon Yatırımları (DEY): DEY'ler, çokuluslu işletme tarafından üretilen nihai malın üretim sürecinin birkaç aşamaya bölünmesi sonucunda bir malın üretilmesi için birkaç ülkede yapılan yatırımlardır. Çokuluslu işletmenin DEY şeklinde yatırım yapmasında doğal kaynakların zenginliği, hammadde bolluğu, ucuz işgücü gibi faktör fiyatlarının farklı olmasından kaynaklanan avantajlar önemli rol oynamaktadır. Bu faktörlerin yanında, ev sahibi ülke ve yatırımcı ülke arasında taşıma maliyetlerinin düşük olması ve dış ticaretin serbestçe yapılabilmesi de DEY için belirleyicidir. ABD pazarına sunulan bir elektronik eşyanın bileşenlerinin ABD'de üretilmesi ancak ürünün montajının maliyet avantajları nedeniyle bir Güneydoğu Asya ülkesinde yapılması DEY'e örnek olarak verilebilir. 37 Bilgi Sermayesi Modeli (BSM): Doğrudan yabancı sermaye yatırımlarını açıklamaya çalışan son teori yukarıda açıklanan YEY ve DEY'in birlikte değerlendirilmesi ile oluşturulan BSM'dir. BSM teorisi de YEY ve DEY'de olduğu gibi iki ülke, iki mal ve iki faktör (nitelikli ve niteliksiz işgücü) varsayımına dayanır. Ancak, bu teorinin ayırt edici özelliği ikisi yerli, ikisi YEY yapmış çokuluslu işletme, ikisi DEY yapmış çokuluslu işletme olmak üzere altı farklı işletme türünü modele dahil etmiş olmasıdır. Teoriye göre ticaret maliyetlerinin marjinal üretim maliyetinin %20'sini oluşturduğu varsayımı altında, yavru işletmelerin üretimi yatırımcı ve ev sahibi ülkelerin ekonomik, demografik büyüklükler ve faktör donatımı açısından benzeşmeleri halinde en yüksek düzeyde gerçekleşmektedir. Benzer ülkeler söz konusu 36 Göver, a.g.e., s Göver, a.g.e., s

29 olduğunda çokuluslu işletmeler YEY'i tercih etmektedir. Yukarıda belirtilen marjinal maliyet varsayımı korunarak, YEY yapan çokuluslu işletmelerle DEY yapan çokuluslu işletmelerin toplam sabit maliyetlerinin birbirine eşit olması varsayımı modele eklendiğinde ekonomik büyüklükler ve faktör donatımı açısından birbirine benzer ülkeler arasında çokuluslu işletmelerin YEY yapmaya yöneldiği gözlenmiştir. Ticaret maliyetlerinin düşük olduğu ve YEY yapan çokuluslu işletmelerin yerli işletmelere göre iki kat toplam sabit maliyete katlandığı varsayıldığında, farklı faktör donatımına, dolayısıyla farklı faktör fiyatlarına, sahip ülkeler arasında çokuluslu işletmelerin DEY yaptığı sonucuna ulaşılmıştır. 38 Süreci 1.2. Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarında Karar Alma Uluslararası yatırımcılar yatırım aşamasında bir dizi analiz ve inceleme yapmaktadırlar. Yatırım sürecinin sonuçlanması bu aşamalarda yapılan incelemeleri olumlu olması, görüşmelerin devamlılığı gibi birçok etkene bağlıdır. Birçok yatırım kararının bu uzun sürecin henüz başlangıcında durma noktasına geldiği, ancak nispeten az sayıda yatırımın bu süreç tamamlanarak gerçekleştirildiği gözlemlenmiştir. Yatırımın gerçekleşme süreci genelde kısa olmayan bir zaman dilimi gerektirmektedir. Bu sürecin doğrudan yatırımlarda asgari üç aydan başlayarak birkaç seneye kadar uzadığı gözlemlenmiştir. Özellikle likidite sıkışıklığı yaşayan şirketlerin finansman açığını kapatmak amacıyla yatırımcı arayışına girmeleri durumunda bu süreç, tahmin ettiklerinden daha uzun bir süreyi kapsaması nedeniyle taraflar için olumsuz sonuçlanabilmektedir. Doğal olarak yapılacak yatırımın özelliği karar sürecini etkileyecektir. Şöyle ki, yatırım yerini belirleyen kararlar alınırken, şirketin stratejik karar almasını gerektirecek 38 Göver, a.g.e., s

30 ve etkileyecek alternatifler olacaktır. 39 Tablo 2'de, yabancı bir ülkede yatırım yapma niyeti olan bir uluslararası yatırımcının karar alma süreci özetlenmeye çalışılmıştır. Tablo 1.2: Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarında Karar Alma Süreci AŞAMA ANA KRİTERLER İKİNCİL KRİTERLER Ülkelerin Uzun Listesinin Çıkarılması Ülkelerin Kısa Listesinin Çıkarılması Ülkelerin Belirlenmesii Ülkelerin/Bölgelerin Karşılaştırılması Nihai Yer Seçimi 1. AŞAMA Pazara Giriş İş Ortamı Anlayışı Büyümenin İstikrarlığı 2. AŞAMA Yerel İş Ortamı Sektördeki Geçmiş Deneyimler Sorumlu Kuruluşun Tepkisi İletişim Olanakları 3. AŞAMA Yerel İş Ortamı Sektördeki Geçmiş Deneyimler Sorumlu Kuruluşun Tepkisi İletişim Olanakları 4. AŞAMA Sorumlu Kuruluşun Tepkisi Özgül Sorunlar -Yatırım Mekanı -Teşvikler -Destekler -Maliyetler 5. AŞAMA Teşvikler Yatırım mekanı Sorumlu Kuruluşun Önerileri Mali Rejim (Vergi, Teşvikler) İşgücü Konuları İletişim Olanakları İletişim Olanakları Sorumlu Kuruluşun Tepkisi Yatırım Mekanı İletişim Olanakları Sorumlu Kuruluşun Tepkisi Yatırım Mekanı İşgücünün -Becerileri -Maliyeti -Mevcudiyyeti Özgül Lojistik ve İletişim Sorunları Tüm Diğer Kriterlerde Yeterlilik Kaynak: Hakan Özyıldız, Doğrudan Yabancı Sermaye Yatırımlarında Karar Alma Prosedürü, Hazine Dergisi, 11 Temmuz 1998, s Belirtilen süreçte yapılacak yatırımın özelliği karar sürecini etkileyecektir. Birçok yatırımın yerini belirleyen kararlar alınırken, işletmenin stratejik karar 39 Çapraz İ. Demircioğlu İ., a.g.e., s

31 almasını gerektirecek ve etkileyecek alternatifler olacaktır. Bu süreç şöyle belirtilebilir: 1. Adım: Ülkelerin Uzun Listesinin Çıkarılması: Ülke seçiminde genellikle beş ila dokuz ülke seçilebilir. Bu aşamanın en önemli iki kriteri pazara giriş ile iş ortamıdır. Pazara giriş yatırım yerinin seçiminde çok önemli bir rol oynamaktadır. Ulaşım olanakları ve önemli müşterilerin pozisyonları da etkendir. Bunların yanında, istikrarlı bir ekonomi ve döviz kuru, enflasyon oranı, yasalar, sendikalaşma, maliyet unsurlarının geniş olarak ele alınıp değerlendirilmesi de iş ortamının ana unsurları olarak ele alınabilir. Bu adımda değerlendirmek için kullanılan ikincil kriterler vergi, işgücü piyasasının şartları ve ulaşım olanakları olarak sıralanabilir. Bu adımda genellikle masa başı çalışması yapılır. 2. Adım: Ülkelerin Kısa Listesinin Çıkarılması: Yatırım yeri kararını verebilmek için ülke sayısının azaltılması gerekmektedir. Araştırmanın derinleştirilmesiyle birlikte aday ülke sayısı iki ya da üçe düşürülebilir. Bu sayıya ulaşırken oldukça detaylı bir şekilde iş ortamı, geçmiş deneyimler ve özellikle işgücü konuları incelenebilir. Potansiyel yatırımcılar bu aşamada aday ülke ve bölgelerine doğrudan ziyaret yapmayı tercih ederler. Öncelikle yabancı sermaye ile ilgili kurum ve yatırımlar üzerinde yetkisi bulunan diğer kurumlar ziyaret edilebilir. Bu adımda ayrıca yatırımın yapılacağı muhtemel alanların daha detaylı araştırması yapılabilir. 3. Ülkelerin/Bölgelerin Belirlenmesi: Yapılacak detaylı araştırmalar sonucunda ortaya çıkacak bilgiler, öne çıkarılması gereken hususlarla beraber ele alınıp değerlendirilebilir. Yatırımcı bu aşamada tüm ana seçim kriterlerinde tatmin edici sonuca ulaşmak için dikkatli bir çalışmayı bitirmelidir. Yapılacak karşılaştırmalarla nihai kısa liste oluşturulmalıdır. Bu aşamada doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının promosyonundan sorumlu olan kamu kuruluşlarının çalışmaları çok önemli bir rol oynamaktadır, izin prosedürü, altyapı teşvikleri, diğer teşviklere yönelik müzakerelerde ilgili kuruluşların tavırları, çalışma izinlerine yönelik mevzuat/prosedür gibi konularda yabancı sermaye yatırımlarından sorumlu kuruluş bir anlamda sınava tabi tutulmaktadır. Bunların yanı sıra, teşviklerle beraber maliyete ilişkin tüm faktörler bu adımda karar almada önemli etkenler olacaktır. 23

Yeni Dış Ticaret Teorileri. Leontief Paradoksu

Yeni Dış Ticaret Teorileri. Leontief Paradoksu Yeni Dış Ticaret Teorileri Leontief Paradoksu Güçlü teorik temellere dayanan faktör donatımı teorisinin test edilmesine dayanır. Girdi-Çıktı tablosu denilen teknik geliştirilmiştir. Amerika nın tüm dış

Detaylı

İZMİR TİCARET ODASI EKONOMİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (OECD) TÜRKİYE EKONOMİK TAHMİN ÖZETİ 2017 RAPORU DEĞERLENDİRMESİ

İZMİR TİCARET ODASI EKONOMİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (OECD) TÜRKİYE EKONOMİK TAHMİN ÖZETİ 2017 RAPORU DEĞERLENDİRMESİ İZMİR TİCARET ODASI EKONOMİK KALKINMA VE İŞBİRLİĞİ ÖRGÜTÜ (OECD) TÜRKİYE EKONOMİK TAHMİN ÖZETİ 2017 RAPORU DEĞERLENDİRMESİ ULUSLARARASI İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ MART 2018 Hazırlayan: Yağmur Özcan Uluslararası

Detaylı

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4

FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 FİNANSAL SERBESTLEŞME VE FİNANSAL KRİZLER 4 Prof. Dr. Yıldırım Beyazıt ÖNAL 6. HAFTA 4. GELİŞMEKTE OLAN ÜLKELERE ULUSLAR ARASI FON HAREKETLERİ Gelişmekte olan ülkeler, son 25 yılda ekonomik olarak oldukça

Detaylı

İçindekiler kısa tablosu

İçindekiler kısa tablosu İçindekiler kısa tablosu Önsöz x Rehberli Tur xii Kutulanmış Malzeme xiv Yazarlar Hakkında xx BİRİNCİ KISIM Giriş 1 İktisat ve ekonomi 2 2 Ekonomik analiz araçları 22 3 Arz, talep ve piyasa 42 İKİNCİ KISIM

Detaylı

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ

1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ III Bölüm 1 TÜRKİYE CUMHURİYETİ DÖNEMİ (TÜRKİYE) EKONOMİSİNİN TARİHSEL TEMELLERİ 13 1.1.Türkiye Ekonomisine Tarihsel Bakış Açısı ve Nedenleri 14 1.2.Tarım Devriminden Sanayi Devrimine

Detaylı

Plan Ödemeler Dengesi, tanım, kapsamı Ana Hesap Grupları Cari Denge, Sermaye Hesabı Dengesi Farklı Ödemeler Dengesi Tanımları Otonom ve Denkleştirici

Plan Ödemeler Dengesi, tanım, kapsamı Ana Hesap Grupları Cari Denge, Sermaye Hesabı Dengesi Farklı Ödemeler Dengesi Tanımları Otonom ve Denkleştirici Ödemeler Dengesi Doç. Dr. Dilek Seymen Araş. Gör. Aslı Seda Bilman 1 Plan Ödemeler Dengesi, tanım, kapsamı Ana Hesap Grupları Cari Denge, Sermaye Hesabı Dengesi Farklı Ödemeler Dengesi Tanımları Otonom

Detaylı

11.10.2015. Faktör Donatımı Teorisi (Heckscher Ohlin) Karşılaştırmalı Üstünlüklere Eleştiri. Heckscher Ohlin Modelinden Çıkartılan Teoremler

11.10.2015. Faktör Donatımı Teorisi (Heckscher Ohlin) Karşılaştırmalı Üstünlüklere Eleştiri. Heckscher Ohlin Modelinden Çıkartılan Teoremler Faktör Donatımı Teorisi (Heckscher hlin) Karşılaştırmalı Üstünlüklere Eleştiri Karşılaştırmalı üstünlükler teorisi uluslararası emek verimliliğindeki farklılıkların nedeni üzerinde durmamaktadır. Bu açığı

Detaylı

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER VE TEMEL KAVRAMLAR...

İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER VE TEMEL KAVRAMLAR... İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER VE TEMEL KAVRAMLAR... 1 1.1. EKONOMİ İLE İLGİLİ DÜŞÜNCELER... 3 1.1.1. Romalıların Ekonomik Düşünceleri... 3 1.1.2. Orta Çağ da Ekonomik Düşünceler...

Detaylı

PAZAR BÜYÜKLÜĞÜ YATIRIM MALĐYETLERĐ AÇIKLIK EKO OMĐK VE POLĐTĐK ĐSTĐKRAR FĐ A SAL ĐSTĐKRAR

PAZAR BÜYÜKLÜĞÜ YATIRIM MALĐYETLERĐ AÇIKLIK EKO OMĐK VE POLĐTĐK ĐSTĐKRAR FĐ A SAL ĐSTĐKRAR FDI doğrudan yabancı yatırım, bir ülke borsasında işlem gören şirketlerin hisselerinin bir diğer ülke veya ülkelerin kuruluşları tarafından satın alınmasını ifade eden portföy yatırımları dışında kalan

Detaylı

DERS BİLGİLERİ ULUSLARARASI İKTİSAT TPB 215 3 2+ 0 2 4

DERS BİLGİLERİ ULUSLARARASI İKTİSAT TPB 215 3 2+ 0 2 4 DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS ULUSLARARASI İKTİSAT TPB 215 3 2+ 0 2 4 Dersin Dili Türkçe Dersin Seviyesi Önlisans Dersin Türü Zorunlu Dersin Koordinatörü Öğretim Görevlisi Serkan

Detaylı

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık İÇİNDEKİLER FİNANS, BANKACILIK VE KALKINMA 2023 ANA TEMA SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA: FİNANS VE BANKACILIK ALT TEMALAR Türkiye Ekonomisinde Kalkınma ve Finans Sektörü İlişkisi AB Uyum Sürecinde Finans ve Bankacılık

Detaylı

İşletmelerin Büyüme Şekilleri

İşletmelerin Büyüme Şekilleri Yrd.Doç.Dr. Gaye Açıkdilli Yrd.Doç.Dr. Erdem Kırkbeşoğlu İŞLETMELERİN BÜYÜMESİ İşletmelerin Büyüme Nedenleri Optimum büyüklüğe ulaşma Piyasalarda etkinliği arttırarak kar elde etme olanaklarını arttırma

Detaylı

Grafik-4.1: Cari Açığın GSYH ye Oranı (%)

Grafik-4.1: Cari Açığın GSYH ye Oranı (%) 4. Cari Denge 211 yılında GSYH nin yüzde 9 una kadar ulaşan cari açık, devam eden dönemde uygulanan makroihtiyati tedbirler ve kredilerdeki yavaşlama neticesinde azalma eğilimine girmiştir (Grafik-4.1).

Detaylı

DIŞ TİCARETTE KÜRESEL EĞİLİMLER VE TÜRKİYE EKONOMİSİ

DIŞ TİCARETTE KÜRESEL EĞİLİMLER VE TÜRKİYE EKONOMİSİ DIŞ TİCARETTE KÜRESEL EĞİLİMLER VE TÜRKİYE EKONOMİSİ (Taslak Rapor Özeti) Faruk Aydın Hülya Saygılı Mesut Saygılı Gökhan Yılmaz Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası Araştırma ve Para Politikası Genel Müdürlüğü

Detaylı

Şirket Birleşmeleri ve Satın Almalar

Şirket Birleşmeleri ve Satın Almalar Şirket Birleşmeleri ve Satın Almalar InvestCo M & A Halka Arz Değerleme Şirket Birleşmeleri ve Satın Almalar Halka Açılma Öncesi Danışmanlık Özel Amaçlı Şirket Değerlemeleri Özel Amaçlı Şirket ve Sektör

Detaylı

KAYNAKLAR Hüseyin, Şahin, Türkiye Ekonomisi, Ezgi Kitabevi, 2007.

KAYNAKLAR Hüseyin, Şahin, Türkiye Ekonomisi, Ezgi Kitabevi, 2007. Dersin Adı Kodu Yarıyılı T+U Saat Kredisi AKTS Güncel Ekonomik Sorunlar 8 3 + 0 3 6 Ön Koşul Dersleri Dersin Dili Dersin Türü Dersi Veren Dersin Amacı Türkçe Seçmeli Teorik bilgilerin, güncel ekonomik

Detaylı

Uluslararası Siyasi İktisat (IR211) Ders Detayları

Uluslararası Siyasi İktisat (IR211) Ders Detayları Uluslararası Siyasi İktisat (IR211) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Uygulama Laboratuar Kredi AKTS Saati Saati Saati Uluslararası Siyasi İktisat IR211 Güz 3 0 0 3 6 Ön Koşul Ders(ler)i Yok

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 8 Ekim 2014 ORTA VADELİ PROGRAM (2015-201) 8 Ekim 2014 DÜNYA EKONOMİSİ 2 2005 2006 200 2008 2009 2010 2011 2012 2013 2014 T 2015 T Küresel Büyüme (%) Küresel büyüme oranı kriz öncesi seviyelerin altında seyretmektedir.

Detaylı

STRATEJİ FORMÜLASYONU

STRATEJİ FORMÜLASYONU STRATEJİ FORMÜLASYONU ULUSLARARASI STRATEJİLER Uluslararası Strateji Uluslararası düzeydeki dağınık iştiraklere ait faaliyetlerin birbirlerinden bağımsız biçimde ve aynı zamanda ana şirket ile min koordinasyon

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 17 Ekim 2016, Sayı: 40. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 17 Ekim 2016, Sayı: 40. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 40 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

Makro İktisat II Örnek Sorular. 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120

Makro İktisat II Örnek Sorular. 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120 Makro İktisat II Örnek Sorular 1. Tüketim fonksiyonu ise otonom vergi çarpanı nedir? (718 78) 2. GSYİH=120 Tüketim harcamaları = 85 İhracat = 6 İthalat = 4 Hükümet harcamaları = 14 Dolaylı vergiler = 12

Detaylı

İktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri

İktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri İktisat Anabilim Dalı- Tezsiz Yüksek Lisans (Uzaktan Eğitim) Programı Ders İçerikleri 1. Yıl - Güz 1. Yarıyıl Ders Planı Mikroekonomik Analiz I IKT751 1 3 + 0 8 Piyasa, Bütçe, Tercihler, Fayda, Tercih,

Detaylı

Ödemeler Dengesi Doç. Dr. Dilek Seymen Araş. Gör. Aslı Seda Bilman 1 Plan Ödemeler Dengesi, tanım, kapsamı Ana Hesap Grupları Cari Denge, Sermaye Hesabı Dengesi Farklı Ödemeler Dengesi Tanımları Otonom

Detaylı

DR. Caner Ekizceleroğlu

DR. Caner Ekizceleroğlu DR. Caner Ekizceleroğlu Ticaret Üretilen mal ve hizmetlerin belirli bir ücret karşılığı son kullanıcılara ulaştırılmasını sağlayan alım satım faaliyetlerinin tümü olarak tanımlayabiliriz. Dış Ticaret BİR

Detaylı

KÜÇÜK İŞLETMELERDE FİNANSMAN İŞLEVİ VE YENİ FİNANSAMAN YÖNTEMLERİ. Öğr. Gör. Aynur Arslan BURŞUK

KÜÇÜK İŞLETMELERDE FİNANSMAN İŞLEVİ VE YENİ FİNANSAMAN YÖNTEMLERİ. Öğr. Gör. Aynur Arslan BURŞUK KÜÇÜK İŞLETMELERDE FİNANSMAN İŞLEVİ VE YENİ FİNANSAMAN YÖNTEMLERİ Öğr. Gör. Aynur Arslan BURŞUK KÜÇÜK İŞLETMELERDE FİNANSMAN İŞLEVİ Finansman, işletmelerin temel işlevlerini yerine getirirken yararlanacakları

Detaylı

BÖLÜM I MAKROEKONOMİYE GENEL BİR BAKIŞ

BÖLÜM I MAKROEKONOMİYE GENEL BİR BAKIŞ İÇİNDEKİLER BÖLÜM I MAKROEKONOMİYE GENEL BİR BAKIŞ Giriş... 1 1. Makroekonomi Kuramı... 1 2. Makroekonomi Politikası... 2 2.1. Makroekonomi Politikasının Amaçları... 2 2.1.1. Yüksek Üretim ve Çalışma Düzeyi...

Detaylı

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni

Maliye Bakanı Sayın Mehmet Şimşek in Konuşma Metni GSO-TOBB-TEPAV Girişimcilik Merkezinin Açılışı Kredi Garanti Fonu Gaziantep Şubesi nin Açılışı Proje Değerlendirme ve Eğitim Merkezi nin Açılışı Dünya Bankası Gaziantep Bilgi Merkezi Açılışı 23 Temmuz

Detaylı

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%)

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%) 2016/17 Global İhracat-Büyüme Tahminleri Kaynak : EDC Export Credit Agency - ÜLKE ANALİZLERİ BÜYÜME ORANLARI ÜLKELERİN YILI BÜYÜME ORANLARI (%) Avrupa Bölgesi; 1,5 % Japonya; 0,50 % Kanada ; 1,30 % Amerika;

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Contents I. KISIM İŞLETMECİLİK İLE İLGİLİ TEMEL BİLGİLER

İÇİNDEKİLER. Contents I. KISIM İŞLETMECİLİK İLE İLGİLİ TEMEL BİLGİLER İÇİNDEKİLER Contents I. KISIM İŞLETMECİLİK İLE İLGİLİ TEMEL BİLGİLER 1.Bölüm: TEMEL İŞLETMECİLİK KAVRAM VE TANIMLARI... 2 Giriş... 3 1.1. Temel Kavramlar ve Tanımlar... 3 1.2. İnsan İhtiyaçları... 8 1.3.

Detaylı

QNB FİNANS PORTFÖY BİRİNCİ SERBEST (DÖVİZ) FON'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU. Fon'un Yatırım Amacı

QNB FİNANS PORTFÖY BİRİNCİ SERBEST (DÖVİZ) FON'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU. Fon'un Yatırım Amacı QNB FİNANS PORTFÖY BİRİNCİ SERBEST (DÖVİZ) FON'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU A. TANITICI BİLGİLER Birim Pay Değeri (TRL) Yatırımcı Sayısı Birim Pay Değeri (USD) PORTFÖYE BAKIŞ Halka Arz Tarihi : 03/09/2018

Detaylı

Makro Veri. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre -5,6 puan olan dış ticaretin büyümeye katkısını daha yüksek olarak hesaplamamızdan kaynaklandı.

Makro Veri. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre -5,6 puan olan dış ticaretin büyümeye katkısını daha yüksek olarak hesaplamamızdan kaynaklandı. Makro Veri Büyüme ve Dış Ticaret: Türkiye ekonomisi için yüksek büyüme=yüksek dış ticaret açığı İbrahim Aksoy Ekonomist Tel: +90 212 334 91 04 E-mail: iaksoy@sekeryatirim.com.tr TÜİK tarafından bugün açıklanan

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. GRUPLARA YÖNELİK BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU NA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. GRUPLARA YÖNELİK BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU NA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. GRUPLARA YÖNELİK BÜYÜME AMAÇLI HİSSE SENEDİ EMEKLİLİK YATIRIM FONU NA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU A. TANITICI BİLGİLER PORTFÖYE BAKIŞ Halka arz tarihi:27/08/2004 YATIRIM VE

Detaylı

MALİYE ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS

MALİYE ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS MALİYE ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA PROGRAMI DERS İÇERİKLERİ 1. Yıl - GÜZ DÖNEMİ Doktora Uzmanlık Alanı MLY898 3 3 + 0 6 Bilimsel araştırmarda ve yayınlama süreçlerinde etik ilkeler. Tez yazım kuralları,

Detaylı

Bölüm 4. İşletme Analizi, İşletmenin içinde bulunduğu mevcut durumu, sahip olduğu varlıkları ve yetenekleri belirleme sürecidir.

Bölüm 4. İşletme Analizi, İşletmenin içinde bulunduğu mevcut durumu, sahip olduğu varlıkları ve yetenekleri belirleme sürecidir. Bölüm 4 İşletme Analizi İşletme Analizi, İşletmenin içinde bulunduğu mevcut durumu, sahip olduğu varlıkları ve yetenekleri belirleme sürecidir. İşletmenin ne durumda olduğu ve nelere sahip olduğu bu analizde

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 14 Kasım 2016, Sayı: 44. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 14 Kasım 2016, Sayı: 44. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 44 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

Trakya Kalkınma Ajansı. www.trakyaka.org.tr. İhracat Planı Hazırlanması Süreci

Trakya Kalkınma Ajansı. www.trakyaka.org.tr. İhracat Planı Hazırlanması Süreci Trakya Kalkınma Ajansı www.trakyaka.org.tr İhracat Planı Hazırlanması Süreci 2013 İHRACAT PLANI HAZIRLANMASI SÜRECİ İhracat Planı Neden Hazırlanır? İhracattan ne beklendiğinin belirlenmesi, İhracat amaçlarına

Detaylı

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS ULUSLARARASI İKTİSAT I UİK317 5 2 3 5

DERS BİLGİLERİ. Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS ULUSLARARASI İKTİSAT I UİK317 5 2 3 5 DERS BİLGİLERİ Ders Kodu Yarıyıl T+U Saat Kredi AKTS ULUSLARARASI İKTİSAT I UİK317 5 2 3 5 Ön Koşul Dersleri - Dersin Dili Dersin Seviyesi Dersin Türü Türkçe Lisans Seçmeli Dersin Koordinatörü Dersi Verenler

Detaylı

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 4 Ekim 2016

ORTA VADELİ PROGRAM ( ) 4 Ekim 2016 ORTA VADELİ PROGRAM (2017-2019) 4 Ekim 2016 İçindekiler 1. Dünya Ekonomisi 2. Orta Vadeli Programın Temel Amaçları ve Büyüme Stratejisi 3. Orta Vadeli Programın (2017-2019) Temel Makroekonomik Büyüklükleri

Detaylı

AB Krizi ve TCMB Para Politikası

AB Krizi ve TCMB Para Politikası AB Krizi ve TCMB Para Politikası Erdem Başçı Başkan 28 Haziran 2012 Stratejik Düşünce Enstitüsü, Ankara Sunum Planı I. Küresel Ekonomik Gelişmeler II. Yeni Politika Çerçevesi III. Dengelenme IV. Büyüme

Detaylı

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ... iii. 1. Bölüm EKONOMİK GÖSTERGE ANALİZİ

İÇİNDEKİLER. ÖNSÖZ... iii. 1. Bölüm EKONOMİK GÖSTERGE ANALİZİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... iii 1. Bölüm EKONOMİK GÖSTERGE ANALİZİ A. MİKROEKONOMİK GÖSTERGELER... 2 1. Ekonomik Sistemler... 2 1.1. Kapitalist Sistem... 2 1.2. Sosyalist Sistem... 3 1.3. Karma Ekonomik Sistem...

Detaylı

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015

INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 INTERNATIONAL MONETARY FUND IMF (ULUSLARARASI PARA FONU) KÜRESEL EKONOMİK GÖRÜNÜM OCAK 2015 Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer AB ve Uluslararası Organizasyonlar Şefliği Uzman Yardımcısı IMF Küresel Ekonomik

Detaylı

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık

Türk Bankacılık ve Banka Dışı Finans Sektörlerinde Yeni Yönelimler ve Yaklaşımlar İslami Bankacılık İÇİNDEKİLER FİNANS, BANKACILIK VE KALKINMA 2023 ANA TEMA SÜRDÜRÜLEBİLİR KALKINMA: FİNANS VE BANKACILIK ALT TEMALAR Türkiye Ekonomisinde Kalkınma ve Finans Sektörü İlişkisi AB Uyum Sürecinde Finans ve Bankacılık

Detaylı

Dünyada ve Türkiye de Doğrudan yabancı Sermaye Yatırımları

Dünyada ve Türkiye de Doğrudan yabancı Sermaye Yatırımları Dünyada ve Türkiye de Doğrudan yabancı Sermaye Yatırımları Uluslararası sermaye hareketleri temel olarak kalkınma amaçlı, hibe ve kredi şeklindeki resmi sermaye hareketleri ile özel sermaye hareketlerinden

Detaylı

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ KISIM: ULUSLARARASI FİNANSAL MİMARİ

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ KISIM: ULUSLARARASI FİNANSAL MİMARİ vi İÇİNDEKİLER BİRİNCİ KISIM: ULUSLARARASI FİNANSAL MİMARİ BİRİNCİ BÖLÜM ULUSLARARASI FİNANS VE GENEL ÇERÇEVESİ 1.1. Uluslararası Finansın Konusu... 3 1.2. Ulusal-Uluslararası Finansal İşlem Ayrımı ve

Detaylı

2. Hafta Dersinin Planı (Bu ders sunumunun hazırlanmasında büyük ölçüde Nevzat Güran ve Sadık Acar ın ders notu ve kitaplarından yararlanılmıştır)

2. Hafta Dersinin Planı (Bu ders sunumunun hazırlanmasında büyük ölçüde Nevzat Güran ve Sadık Acar ın ders notu ve kitaplarından yararlanılmıştır) Uluslararası İktisat Dr. Nevzat ŞİMŞEK 1 2. Hafta Dersinin Planı (Bu ders sunumunun hazırlanmasında büyük ölçüde Nevzat Güran ve Sadık Acar ın ders notu ve kitaplarından Bir Bilim Dalı Olarak Uluslararası

Detaylı

İÇİNDEKİLER. Önsöz... iii Şekiller Listesi... xvi Tablolar Listesi... xvii. Birinci Bölüm İŞLETMECİLİKTE TEMEL KAVRAMLAR. Yrd. Doç. Dr.

İÇİNDEKİLER. Önsöz... iii Şekiller Listesi... xvi Tablolar Listesi... xvii. Birinci Bölüm İŞLETMECİLİKTE TEMEL KAVRAMLAR. Yrd. Doç. Dr. İÇİNDEKİLER Önsöz... iii Şekiller Listesi... xvi Tablolar Listesi... xvii Birinci Bölüm İŞLETMECİLİKTE TEMEL KAVRAMLAR Yrd. Doç. Dr. Onur KÖPRÜLÜ Giriş... 1 1.1. Güdü, İhtiyaçlar ve Maslow un İhtiyaçlar

Detaylı

Dersin Planı (Bu ders sunumunun hazırlanmasında büyük ölçüde Nevzat Güran ve Sadık Acar ın ders notu ve kitaplarından yararlanılmıştır)

Dersin Planı (Bu ders sunumunun hazırlanmasında büyük ölçüde Nevzat Güran ve Sadık Acar ın ders notu ve kitaplarından yararlanılmıştır) Dersin Planı (Bu ders sunumunun hazırlanmasında büyük ölçüde Nevzat Güran ve Sadık Acar ın ders notu ve kitaplarından yararlanılmıştır) Bir Bilim Dalı Olarak Uluslararası İktisadın Konusu ve Kapsamı Uluslararası

Detaylı

Yasin ÇOBAN İŞLETME İKTİSADI

Yasin ÇOBAN İŞLETME İKTİSADI Yasin ÇOBAN İŞLETME İKTİSADI İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... VII BİRİNCİ BÖLÜM İŞLETME İKTİSADI 1. İŞLETME İKTİSADININ TANIMI... 1 2. İŞLETME İKTİSADININ TARİHİ... 1 3. İŞLETME İKTİSADININ KONUSU... 1 4. İŞLETME

Detaylı

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN KAMU ALTYAPI YATIRIMLARININ SERMAYE PİYASALARI ARACILIĞIYLA FİNANSMANI KONULU

SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN KAMU ALTYAPI YATIRIMLARININ SERMAYE PİYASALARI ARACILIĞIYLA FİNANSMANI KONULU SERMAYE PİYASASI KURULU İKİNCİ BAŞKANI SAYIN DOÇ. DR. TURAN EROL UN KAMU ALTYAPI YATIRIMLARININ SERMAYE PİYASALARI ARACILIĞIYLA FİNANSMANI KONULU SPK 7. ARAMA KONFERANSI NDA YAPTIĞI KONUŞMA METNİ 26 ARALIK

Detaylı

Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü. 21 Ocak 2015

Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü. 21 Ocak 2015 Küresel gelişmeler, Türkiye ekonomisi ve bankacılık sektörü 21 Ocak 2015 Sunum Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın ın değerlendirmesi Küresel ekonomi Türkiye ekonomisi Bankacılık sektörü 2 Değerlendirme

Detaylı

İÇSEL ÖLÇEK EKONOMİLERİ, FARKLI

İÇSEL ÖLÇEK EKONOMİLERİ, FARKLI İÇSEL ÖLÇEK EKONOMİLERİ, FARKLI PİYASA YAPILARI VE DIŞ TİCARET Bu sunum, büyük ölçüde Krugman, Paul, MauriceObstfeldve MarcMelitz, (2012), International Economics: Theoryand Policy, 9/E, Pearsonkitabının

Detaylı

2 İŞLETMENİN ÇEVRESİ VE İŞLETME TÜRLERİ

2 İŞLETMENİN ÇEVRESİ VE İŞLETME TÜRLERİ İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ III Bölüm 1 İŞLETMECİLİK 13 1.1. İnsan İhtiyaçları 14 1.1.1. Ekonomik Mal ve Hizmetler 16 1.1.2. Talep ve Arz 17 1.1.3. Tüketim ve Tüketici 18 1.1.4. Üretim ve Üretim Faktörleri 18 1.2.

Detaylı

Uluslararası Ekonomi Politik (IR502) Ders Detayları

Uluslararası Ekonomi Politik (IR502) Ders Detayları Uluslararası Ekonomi Politik (IR502) Ders Detayları Ders Adı Ders Kodu Dönemi Ders Uygulama Laboratuar Kredi AKTS Saati Saati Saati Uluslararası Ekonomi Politik IR502 Seçmeli 3 0 0 3 7.5 Ön Koşul Ders(ler)i

Detaylı

Örgütsel Yenilik Süreci

Örgütsel Yenilik Süreci Örgütsel Yenilik Süreci TEKNOLOJİ VE İNOVASYON YÖNETİMİ -Hafta 5 Örgütsel Yenilikçilik Süreci-Planlaması Dr. Hakan ÇERÇİOĞLU 1 2 1 Örgütsel Yeniliğin Özellikleri Örgütsel bağlamda yenilik, örgütü ve üyelerini

Detaylı

Tedarik Zinciri Yönetimi

Tedarik Zinciri Yönetimi Tedarik Zinciri Yönetimi Arş.Gör. Duran GÜLER Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Ekonomisi Bölümü Tedarik Zinciri Yönetimi Tedarik zinciri boyunca tedarik ve zinciri içinde müşteri tatmin düzeyini

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR Bu rapor ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş Gruplara Yönelik Gelir Amaçlı Kamu Borçlanma Araçları

Detaylı

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ...

BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ... İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM TÜRKİYE EKONOMİSİNE PANORAMİK BAKIŞ... 1-20 1.1. Temel Makro Ekonomik Göstergelere Göre Türkiye nin Mevcut Durumu ve Dünyadaki Yeri... 1 1.2. Ekonominin Artıları Eksileri; Temel

Detaylı

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ?

TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ? TÜRK KONSEYİ EKONOMİK İLİŞKİLERİ YETERLİ Mİ? Dr. Fatih Macit, Süleyman Şah Üniversitesi Öğretim Üyesi, HASEN Bilim ve Uzmanlar Kurulu Üyesi Giriş Türk Konseyi nin temelleri 3 Ekim 2009 da imzalanan Nahçivan

Detaylı

30 Mart 2007 CCI 2006 YILI SONUÇLARINI AÇIKLADI

30 Mart 2007 CCI 2006 YILI SONUÇLARINI AÇIKLADI 30 Mart 2007 Mali Tabloların Sunumuna İlişkin Esaslar CCI 2006 YILI SONUÇLARINI AÇIKLADI Şirket in işlevsel ve raporlama para birimi Yeni Türk Lirası dır ( YTL ). Ekte sunulan bağımsız denetimden geçmiş

Detaylı

KARŞILAŞTIRMALI ÜSTÜNLÜK TEORİSİ

KARŞILAŞTIRMALI ÜSTÜNLÜK TEORİSİ KARŞILAŞTIRMALI ÜSTÜNLÜK TEORİSİ Ricardo, bir ülkenin hiçbir malda mutlak üstünlüğe sahip olmadığı durumlarda da dış ticaret yapmasının, fayda sağlayabileceğini açıklamıştır. Eğer bir ülke her malda mutlak

Detaylı

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ

MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ VİZYON BELGESİ (TASLAK) Türkiye 2053 Stratejik Lokomotif Sektörler MESLEKİ EĞİTİM, SANAYİ VE YÜKSEK TEKNOLOJİ Millet Hafızası ve Devlet Aklının bize bıraktığı miras ve tarihî misyon, İstanbul un Fethinin

Detaylı

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015)

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015) TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015) Hane Halkı İşgücü İstatistikleri 2014 te Türkiye de toplam işsizlik %10,1, tarım dışı işsizlik ise %12 olarak gerçekleşti. Genç nüfusta ise işsizlik

Detaylı

İKTİSAT ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA DERS İÇERİKLERİ. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS

İKTİSAT ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA DERS İÇERİKLERİ. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS. Dersin Adı Kod Yarıyıl T+U AKTS İKTİSAT ANABİLİM DALI ORTAK DOKTORA DERS İÇERİKLERİ 1. YIL GÜZ DÖNEMİ İleri Makroiktisat I IKT801 1 3 + 0 6 Makro iktisadın mikro temelleri, emek, mal ve sermaye piyasaları, modern AS-AD eğrileri. İleri

Detaylı

HAZİRAN 2016 Gebze Ticaret Odası Ticaret Bölümü

HAZİRAN 2016 Gebze Ticaret Odası Ticaret Bölümü HAZİRAN 2016 Gebze Ticaret Odası Ticaret Bölümü Sayı: 2016/1 TÜRKİYE DE VE DÜNYA DA BOYA SEKTÖRÜ Son dönemde dünya boya sanayisi önemli değişikliklere sahne olmaktadır. Sektörde konsantrasyon, uzmanlaşma,

Detaylı

SAĞLIK KURUMLARI YÖNETİMİ II

SAĞLIK KURUMLARI YÖNETİMİ II SAĞLIK KURUMLARI YÖNETİMİ II KISA ÖZET KOLAYAOF DİKKAT Burada ilk 4 sayfa gösterilmektedir. Özetin tamamı için sipariş veriniz www.kolayaof.com 2 Kolayaof.com 0 362 2338723 Sayfa 2 İÇİNDEKİLER 1. ÜNİTE-

Detaylı

2016 YILI I.DÖNEM AKTÜERLİK SINAVLARI EKONOMİ

2016 YILI I.DÖNEM AKTÜERLİK SINAVLARI EKONOMİ SORU 1: Aşağıdakilerden hangisi/hangileri tüm dünyada görülen artan işsizlik oranını açıklamaktadır? I. İşsizlik yardımı miktarının arttırılması II. Sendikalaşma oranında azalma III. İşgücü piyasında etkin

Detaylı

UDY Akışları Önündeki Risk Faktörleri

UDY Akışları Önündeki Risk Faktörleri ULUSLARARASI DOĞRUDAN YATIRIMLAR DEĞERLENDİRME RAPORU Ağustos 2011 TÜRKİYE YE ULUSLARARASI DOĞRUDAN YATIRIM GİRİŞLERİ 2011 YILI İLK YARISINDA 6,2 MİLYAR DOLAR OLDU 2011 yılının ilk yarısında, Türkiye ye

Detaylı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. ÖZEL SEKTÖR BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU NA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. ÖZEL SEKTÖR BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU NA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş. ÖZEL SEKTÖR BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU NA AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU A. TANITICI BİLGİLER PORTFÖYE BAKIŞ Halka arz tarihi: 27/04/2012 YATIRIM VE YÖNETİME İLİŞKİN

Detaylı

GARANTİ EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. ALTIN EMEKLİLİK YATIRIM FONU 2013 YILI 6 AYLIK FAALİYET RAPORU 1-Ekonominin Genel durumu Dünya ekonomisi 2013 ü genel olarak bir toparlanma dönemi olarak geride bıraktı.

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 20 Şubat 2017, Sayı: 8. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 20 Şubat 2017, Sayı: 8. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 8 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya Deniz Bayram 1 DenizBank

Detaylı

PERFORMANS SUNUŞ RAPORU HAZIRLANMA ESASLARI

PERFORMANS SUNUŞ RAPORU HAZIRLANMA ESASLARI VAKIF EMEKLİLİK A.Ş. PERFORMANS SUNUŞ RAPORU HAZIRLANMA ESASLARI Vakıf Emeklilik A.Ş. Gelir Amaçlı Grup Esnek Emeklilik Yatırım Fonu na ( Fon ) ait Performans Sunuş Raporu, Sermaye Piyasası Kurulu nun

Detaylı

QNB FİNANS PORTFÖY BORÇLANMA ARAÇLARI FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU. Fon'un Yatırım Amacı

QNB FİNANS PORTFÖY BORÇLANMA ARAÇLARI FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU. Fon'un Yatırım Amacı QNB FİNANS PORTFÖY BORÇLANMA ARAÇLARI FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU A. TANITICI BİLGİLER Fon Toplam Değeri Birim Pay Değeri (TRL) Yatırımcı Sayısı Borçlanma Araçları PORTFÖYE BAKIŞ Halka Arz Tarihi

Detaylı

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ ÜNİTE EKONOMİK VE FİNANSAL SİSTEM İKİNCİ ÜNİTE PARANIN ZAMAN DEĞERİ

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ ÜNİTE EKONOMİK VE FİNANSAL SİSTEM İKİNCİ ÜNİTE PARANIN ZAMAN DEĞERİ İÇİNDEKİLER BİRİNCİ ÜNİTE EKONOMİK VE FİNANSAL SİSTEM 1 13 1. EKONOMİK SİSTEM 2 2. FİNANSAL SİSTEM 5 3. FİNANSAL SİSTEMİN UNSURLARI 8 4. FİNANSAL PİYASALARIN YAPISI 9 4.1. Borç ve Öz Sermaye Yapısı 9 4.2.

Detaylı

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Doç. Dr. Turan EROL un

Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Doç. Dr. Turan EROL un Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Doç. Dr. Turan EROL un Şirket Finansmanı ve Halka Açılmada Yeni Yol Haritası: Girişim Sermayesi ve Özel Sermaye Şirketleri Panelinde Yaptığı Konuşma 21.03.2008 Oditoryum,

Detaylı

Prof.Dr. Ayten Ayşen Kaya

Prof.Dr. Ayten Ayşen Kaya Dersin Adı DERS ÖĞRETİM PLANI Dersin Kodu ECO 516 Dersin Türü (Zorunlu, Seçmeli) Dersin Seviyesi (Ön Lisans, Lisans, Yüksek Lisans, Doktora) Dersin AKTS Kredisi 5 Haftalık Ders Saati 3 Haftalık Uygulama

Detaylı

Yeni Dış Ticaret Teorileri

Yeni Dış Ticaret Teorileri Yeni Dış Ticaret Teorileri Dr.Dilek Seymen Dr. Dilek Seymen Nitelikli İşgücü Teorisi (Skilled Labor-Keesing&Kenen) Sanayi ülkeleri arasındaki ticaretin büyük bir bölümü nitelikli işgücü farklılıkları ile

Detaylı

1 TEMEL İKTİSADİ KAVRAMLAR

1 TEMEL İKTİSADİ KAVRAMLAR ÖNSÖZ İÇİNDEKİLER III Bölüm 1 TEMEL İKTİSADİ KAVRAMLAR 11 1.1. İktisat Biliminin Temel Kavramları 12 1.1.1.İhtiyaç, Mal ve Fayda 12 1.1.2.İktisadi Faaliyetler 14 1.1.3.Üretim Faktörleri 18 1.1.4.Bölüşüm

Detaylı

Rapor N o : SYMM 116 /1552-117

Rapor N o : SYMM 116 /1552-117 Rapor N o : SYMM 116 /1552-117 BÜYÜME AMAÇLI ULUSLAR ARASI KARMA EMEKLİLİK YATIRIM FONU NUN YATIRIM PERFORMANSI KONUSUNDA KAMUYA AÇIKLANAN BİLGİLERE İLİŞKİN 30.06.2009 TARİHİ İTİBARİYLE BİTEN HESAP DÖNEMİME

Detaylı

FİNANSAL KURUMLAR PARA PİYASASI KURUMLARI

FİNANSAL KURUMLAR PARA PİYASASI KURUMLARI FİNANSAL KURUMLAR PARA PİYASASI KURUMLARI Bankalar Merkez Bankaları Ticaret Bankaları Yatırım Bankaları Kalkınma Bankaları Katılım Bankaları Eximbank BDDK Uluslararası Bankacılık BANKALAR Finansal Aracılık

Detaylı

TEMEL MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER - BÜYÜME

TEMEL MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER - BÜYÜME 1 TEMEL MAKROEKONOMİK GÖSTERGELER - BÜYÜME 12.0 Türkiye GSYİH Büyüme Oranları(%) 10.0 9.4 8.4 9.2 8.8 8.0 6.0 4.0 6.8 6.2 5.3 6.9 4.7 4.0 4.0 5.0 2.0 0.7 2.1 0.0-2.0-4.0-6.0-8.0-5.7-4.8 Tahmin(%) 2014

Detaylı

NDEK LER I. Finansal stikrarın Makroekonomik Unsurları II. Bankacılık Sektörü ve Di er Finansal Kurulu lar

NDEK LER I. Finansal stikrarın Makroekonomik Unsurları II. Bankacılık Sektörü ve Di er Finansal Kurulu lar İÇİNDEKİLER ÖNSÖZ... i İÇİNDEKİLER... iii TABLO LİSTESİ... v GRAFİK LİSTESİ... vii KUTU LİSTESİ... xiv KISALTMA LİSTESİ.... xvi GENEL DEĞERLENDİRME... xvii I. Finansal İstikrarın Makroekonomik Unsurları...

Detaylı

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU 01.01.2015 30.06.2015 DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU

CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU 01.01.2015 30.06.2015 DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU CİGNA FİNANS EMEKLİLİK VE HAYAT A.Ş. PARA PİYASASI LİKİT KAMU EMEKLİLİK YATIRIM FONU 01.01.2015 30.06.2015 DÖNEMİ ALTI AYLIK RAPORU Bu rapor Cigna Finans Emeklilik ve Hayat A.Ş. Para Piyasası Likit Kamu

Detaylı

2016 Temmuz Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Murat ÇETİNKAYA Başkan. 26 Temmuz 2016 Ankara

2016 Temmuz Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı. Murat ÇETİNKAYA Başkan. 26 Temmuz 2016 Ankara 21 Temmuz Enflasyon Raporu Bilgilendirme Toplantısı Murat ÇETİNKAYA Başkan 2 Temmuz 21 Ankara 21 Temmuz Enflasyon Raporu: Ana Bölümler Genel Değerlendirme Uluslararası Ekonomik Gelişmeler Enflasyon Gelişmeleri

Detaylı

Ekonomi Bülteni. 18 Temmuz 2016, Sayı: 28. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 18 Temmuz 2016, Sayı: 28. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomi Bülteni, Sayı: 28 Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı Ekonomik Araştırma ve Strateji Dr. Saruhan Özel Ezgi Gülbaş Orhan Kaya 1 DenizBank Ekonomi Bülteni

Detaylı

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM GENEL OLARAK YATIRIM VE YATIRIM PROJELERİ

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM GENEL OLARAK YATIRIM VE YATIRIM PROJELERİ İÇİNDEKİLER BİRİNCİ BÖLÜM GENEL OLARAK YATIRIM VE YATIRIM PROJELERİ PLANLAMA... 1 PLANLAMANIN ÖZELLİKLER... 3 YATIRIM PROJESİ... 4 YATIRIM PROJELERİNİN SINIFLANDIRILMASI... 5 Yeni Mal ve Hizmet Üretmeye

Detaylı

FİNANSAL PİYASALAR VE KURUMLAR. N. CEREN TÜRKMEN

FİNANSAL PİYASALAR VE KURUMLAR. N. CEREN TÜRKMEN FİNANSAL PİYASALAR VE FİNANSAL KURUMLAR N. CEREN TÜRKMEN cturkmen@sakarya.edu.tr 1 FİNANSAL SİSTEM Bir ekonomide fonları talep edenler, fonları arz edenler bunlar arasındaki fon akımlarını düzenleyen kurumlar

Detaylı

FİNANSAL SİSTEM DÜZENLEMELERİ VE EKONOMİK BÜYÜME

FİNANSAL SİSTEM DÜZENLEMELERİ VE EKONOMİK BÜYÜME Niyazi ÖZPEHRİZ FİNANSAL SİSTEM DÜZENLEMELERİ VE EKONOMİK BÜYÜME 1. Giriş Finansal sistemin işleyişi, ekonomik büyüme üzerinde önemli etkilere sahip olabilmektedir. İyi işleyen bankacılık sistemi ve menkul

Detaylı

ÜNİTE 4: FAİZ ORANLARININ YAPISI

ÜNİTE 4: FAİZ ORANLARININ YAPISI ÜNİTE 4: FAİZ ORANLARININ YAPISI Faiz oranlarının yapısı; Menkul kıymetlerin sahip olduğu risk, Likidite özelliği, Vergilendirme durumu ve Vade farklarının faiz oranlarını nasıl etkilediğidir. FAİZ ORANLARININ

Detaylı

QNB FİNANS PORTFÖY PARA PİYASASI FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU. Fon'un Yatırım Amacı

QNB FİNANS PORTFÖY PARA PİYASASI FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU. Fon'un Yatırım Amacı QNB FİNANS PORTFÖY PARA PİYASASI FONU'NA AİT PERFORMANS SUNUM RAPORU A. TANITICI BİLGİLER Fon Toplam Değeri Birim Pay Değeri (TRL) Yatırımcı Sayısı PORTFÖYE BAKIŞ Halka Arz Tarihi : 05/11/1990 31/12/2018

Detaylı

VAKIF EMEKLİLİK A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU

VAKIF EMEKLİLİK A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU VAKIF EMEKLİLİK A.Ş. KATKI EMEKLİLİK YATIRIM FONU 1 OCAK - 30 HAZİRAN 2016 DÖNEMİNE AİT PERFORMANS SUNUŞ RAPORU VE YATIRIM PERFORMANSI KONUSUNDA KAMUYA AÇIKLANAN BİLGİLERE İLİŞKİN RAPOR VAKIF EMEKLİLİK

Detaylı

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ

SÜLEYMAN DEMİREL ÜNİVERSİTESİ DERS İÇERİĞİ Ders Adı Ders Türü Finansın İlkeleri Zorunlu DERS HEDEFİ Finansın İlkeleri dersini alan öğrenciler aşağıdaki becerileri kazanacaktır: Finans nedir ve çalışma alanları nelerdir sorularına cevap

Detaylı

MERCOSUR ÜLKELERİ - Ekonomik Genel Bilgi

MERCOSUR ÜLKELERİ - Ekonomik Genel Bilgi MERCOSUR ÜLKELERİ - Ekonomik Genel Bilgi Başta MERCOSUR Bloğunda yer alan ülkeler olmak üzere, Latin da 1990 lı yılların sonunda ve 2000 li yılların başında oldukça ağır bir şekilde hissedilen ekonomik

Detaylı

GENEL EKONOMİ DERS NOTLARI

GENEL EKONOMİ DERS NOTLARI GENEL EKONOMİ DERS NOTLARI 1. BÖLÜM Öğr. Gör. Hakan ERYÜZLÜ İktisadın cevap bulmaya çalıştığı temel amaçlarını aşağıdaki sorular ile özetleyebiliriz; Hangi mallar/hizmetler ne miktarda üretilmelidir? Hangi

Detaylı

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ ÜNİTE FİNANSAL YÖNETİM VE FONKSİYONLARI 1. GİRİŞ... 19

İÇİNDEKİLER BİRİNCİ ÜNİTE FİNANSAL YÖNETİM VE FONKSİYONLARI 1. GİRİŞ... 19 İÇİNDEKİLER BİRİNCİ ÜNİTE FİNANSAL YÖNETİM VE FONKSİYONLARI 1. GİRİŞ... 1 2. FİNANSAL YÖNETİMİN FONKSİYONLARI... 2 2.1. Yatırım Kararları... 2 2.1. Finansman Kararları... 3 2.1. Dividant Kararları... 4

Detaylı

Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL

Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL Erkan ERDİL Bilim ve Teknoloji Politikaları Araştırma Merkezi ODTÜ-TEKPOL Brezilya: Ülkeler arası gelir grubu sınıflandırmasına göre yüksek orta gelir grubunda yer almaktadır. 1960 ve 1970 lerdeki korumacı

Detaylı

Vahap Tolga KOTAN Murat İNCE Doruk ERGUN Fon Toplam Değeri 877.247,49 Fonun Yatırım Amacı, Stratejisi ve Riskleri

Vahap Tolga KOTAN Murat İNCE Doruk ERGUN Fon Toplam Değeri 877.247,49 Fonun Yatırım Amacı, Stratejisi ve Riskleri A. TANITICI BİLGİLER PORTFÖY BİLGİLERİ YATIRIM VE YÖNETİME İLİŞKİN BİLGİLER Halka Arz Tarihi 07/11/2008 Portföy Yöneticileri 31.03.2010 tarihi itibariyle Vahap Tolga KOTAN Murat İNCE Doruk ERGUN Fon Toplam

Detaylı

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ NE ÜYELİK SÜRECİNDE SAĞLIKTA İNOVASYON

TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ NE ÜYELİK SÜRECİNDE SAĞLIKTA İNOVASYON TÜRKİYE NİN AVRUPA BİRLİĞİ NE ÜYELİK SÜRECİNDE SAĞLIKTA İNOVASYON Z. Güldem Ökem, PhD Research Fellow Centre for European Policy Studies (guldem.okem@ceps.eu) 23 Şubat 2011, Ankara Türkiye nin Avrupa Birliği

Detaylı

ÖNGÖRÜLEBİLİR PİYASA PERSPEKTİFİNDEN DOĞALGAZ PİYASASINDA REKABET

ÖNGÖRÜLEBİLİR PİYASA PERSPEKTİFİNDEN DOĞALGAZ PİYASASINDA REKABET ÖNGÖRÜLEBİLİR PİYASA PERSPEKTİFİNDEN DOĞALGAZ PİYASASINDA REKABET Av. Mert Karamustafaoğlu (LL.M.) FU Berlin Erdem&Erdem Ortak Avukatlık Bürosu Rekabet ve Uyum Uzmanı Date: 2/11/2017 ÖNGÖRÜLEBİLİR PİYASASI

Detaylı

DERS BİLGİLERİ. Ders Adı Kodu Yarıyıl T+U Saat İŞL YL 501

DERS BİLGİLERİ. Ders Adı Kodu Yarıyıl T+U Saat İŞL YL 501 Müfredat I. Yarıyıl Bilimsel Araştırma Yöntemleri Ders Adı Kodu Yarıyıl T+U Saat İŞL YL 501 Kredi AKTS Güz 3 3 6 Dili Seviyesi Yüksek Lisans Türü Zorunlu Amacı Öğrencilerin bilim ve bilim felsefesi konusunda

Detaylı

Finansal Piyasalar ve Bankalar

Finansal Piyasalar ve Bankalar Finansal Piyasalar ve Bankalar Genel Olarak Finansal Piyasalar Piyasa neresidir? Finansal Piyasaların Ekonomi İçindeki Yeri Finansal Sistemi Oluşturan Piyasalar Finansal Piyasalar Para Piyasaları Sermaye

Detaylı