es-semîn el-halebî nin Hayatı ve İlmî Şahsiyeti*

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "es-semîn el-halebî nin Hayatı ve İlmî Şahsiyeti*"

Transkript

1 FSM İlmî Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi FSM Scholarly Studies Journal of Humanities and Social Sciences Sayı/Number 9 Yıl/Year 2017 Bahar/Spring 2017 Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi DOI: /fsmia Araştırma Makalesi / Research Article - Geliş Tarihi / Received: Kabul Tarihi / Accepted: FSMIAD, 2017; (9): es-semîn el-halebî nin Hayatı ve İlmî Şahsiyeti* Mehmet Nafi Arslan** Öz el-halebî, Halep te doğmuş ve Mısır a yerleşip oradaki meşhur âlimlerden ders alarak yetişmiş bir âlimdir. Mısır da İbn Tolun ve İmam Şâfi î camilerinde kıraat ve nahiv dersleri okutmuş, kadılığa niyâbet etmiş, nahiv, sarf, belağât, tefsir ve kıraat ilimlerinde döneminin meşhur âlimleri arasına girmiştir. Bu çalışma onun hayatını ve ilmî yönünü ayrıntılı olarak ortaya koymayı ve böylece onu ilim dünyasına daha iyi tanıtmayı hedeflemektedir. Anahtar Kelimeler: Semîn el-halebî, Mısır, nahiv, sarf. The Life and the Scholarship of as-samîn al-halabî Abstract Al-Halebi was born in Aleppo and settled in Egypt. He took lessons from famous scholars there. He taught qiraah and nahiv lessons In mosques Ibn Tolun and Imam Shafi i in Egypt. He worked as vice-judge. Became famous scholar in Arabic syntax, morphology, commentary of Quran and qiraah. This study aims to elaborate his life and his scientific direction and thus to better introduce him to the world of science. Keywords: as-samîn al-halabî, Egypt, syntax, morphology. * Bu makale, es-semîn el-halebî nin ed-durru l-masûn Adlı Eserinde Merfûât İle İlgili Tartışmalar başlıklı doktora tezimizden oluşturulmuştur. ** Yrd. Doç. Dr., Siirt Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Arap Dili ve Belagatı Anabilim Dalı, Siirt/ Türkiye, m.nafiarslan@hotmail.com

2 30 FSM İlmî Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi, 9 (2017) Bahar Giriş Hicrî VIII. yüzyılda Irak ın Moğol, Endülüs ün ise Haçlıların istilası altında olması nedeniyle şark ve garptaki âlimlerin ilmi faaliyetlerini yürütecekleri en güvenli yer, Memlük toprakları idi. Bu nedenle Mısır o dönemde, âlimlerin akın ettiği bir ilim merkezi haline gelmişti. Memlüklerin devlet adamları da ilim adamlarına gerekli destekleri vermişler ve yeni medreseler inşa etmişlerdi. İlimle bizzat ilgilenen Memlük sultanlarının da ilmî canlılığın sağlanmasında etkileri olmuştu. Yaşanan ilmî canlılığın bir sonucu olarak bu dönemde birçok ilim dalında önemli şahsiyetler yetişmiştir. Örneğin dil ilimleri ile ilgili bu dönemde İbnu n-nehhâs el-halebî (ö. 698/1299), İbn Manzûr (ö. 711/1311), İbn Ümmi Kâsım (ö. 749/1348), İbn Hişâm en-nahvî (ö. 761/1360), İbn Akîl (ö. 769/1367) ve Ebû Hayyân el-endelüsî (ö. 745/1344) gibi meşhur şahsiyetlerin olduğu görülmektedir. O dönemde Mısır da yetişen ve dil ilimlerinde adından söz ettiren âlimlerin biri de es-semîn el-halebî ydi. 1. Hayatı 1.1. Adı, Künyesi, Lakabı ve Nisbesi Tarih kitaplarının ittifakı ile es-semîn el-halebî nin adı Ahmed, babasının adı Yusuf tur. Ancak sıra dedesi ve sonraki atalarına geldiğinde kaynakların birbirinden farklı isimler zikrettikleri görülmektedir: Ahmed b. Yusuf b. Abdiddâim b. Muhammed; 1 Ahmed b. Yusuf b. Abdiddâim; 2 Ahmed b. Yusuf b. Muhammed b. Mesud; 3 Ahmed b. Yusuf b. Muhammed; 4 1 Ahmed b. Alî b. Hacer, ed-dureru l-kâmine fî aʻyâni l-mieti s-sâmine, thk. Muhammed Abdulmuʻid Dân, I-VI, Meclisu Dâireti l-maʻârifi l-ʻusmâniyye, Hindistan 1392/1972, I, 402; Ebu l-mehâsin Cemaluddîn Yusuf b. Tağrîberdî, en-nucûmu z-zâhire fî mulûki Mısır ve l-kahire, nşr. Vizâretu s-sakâfe ve l-irşâdi l-kavmî, Dâru l-kutub, I-XVI, Mısır tsz X, 321; es-suyûtî, el-buğye, I, 402; Muhammed b. Ali b. Ahmed ed-dâvûdî (ö. 945), Tabakâtu l-müfessirîn, thk. Komisyon, Dâru l-kutubi l-ʻilmiyye, I-II, Beyrut 1403/1983, I, 101; İsmâil b. Muhammed Emin b. Mîr Selîm el-bâbânî, Hediyyetu l- ârifîn esmâu l-müellifîn âsâru l-musannıfîn, I-II, İstanbul 1951, I, 111; Ömer Rıza Kehhâle, Mu cemu l-muellifîn, Mektebetu l-musennâ-dâru ihyâi t-turâsi l-ʻarabî, I-XIII, Beyrut tsz, II, Hayruddîn b. Mahmûd b. Muhammed ez-ziriklî, el-aʻlâm, Dâru l-ʻilm li l-melâyîn, 2002, I, 274; Muhammed b. Ali b. Hasan b. Hamza el-hüseynî (ö. 765/1364), Zuyûlu l- iber fî haberi men ğabar, thk. Ebû Hâcir Muhammed es-saʻîd b. Besyûnî Zaʻlûl, Dâru l-kutubi l-ʻilmiyye, Beyrut 1405/1985, IV, Ebu l-hayr Şemsuddîn Muhammed b. Muhammed İbnu l-cezerî, Ğayetu n-nihâye fî tabakâti l-kurrâ, nşr. Gotthelf Bergstraesser, I-III, Mektebetu İbn Teymiye, tsz, I, Ahmed b. Ali el-makrîzî (ö. 845/1442), es-sulûk li-ma rifeti d-duveli ve l-mulûk, thk. Muhammmed Abdulkadir Atâ, Dâru l-kutubi l- ilmiyye, I-VIII, Beyrut 1418/1997, IV, 224;

3 es-semîn el-halebî nin Hayatı ve İlmî Şahsiyeti / Mehmet Nafi Arslan 31 Ahmed b. Yusuf b. Muhammed veya b. Abdiddâim. 5 Yukarıda verilen isimlere bakıldığında kaynakların çoğunun onun ve atalarının ismini Ahmed b. Yusuf b. Abdiddâim b. Muhammed olarak kaydettikleri görülmektedir. Ancak İbnu l-cezerî (ö. 833/1429) ve el-makrîzî (ö. 845/1442) dedesi olarak Abduddâim ismine yer vermezken, 6 İbn Kâdi Şühbe (ö. 851/1448) ve İbnu l- İmâd (ö. 1089/1679) onun dedesinin Muhammed olduğunu ancak Abdüddâim diyenlerin de olduğunu belirtmişlerdir. 7 ed-durru l-masûn u tahkik eden Ahmed Muhammed el-harrât, esere yazdığı mukaddimede onun ve atalarının ismini Ahmed b. Yusuf b. Muhammed b. Mesud olarak vermektedir. Bu isimler, yukarıda sayılanlar arasında üçüncü sırada yer alan ve İbnu l-cezerî nin belirttiği isimdir. el-harrât, bu isimleri ed-durru lmasûn un el yazması nüshasında el-halebî nin kendi yazısından tespit ettiğini söyler. 8 el-harrât ın bu tespiti diğer çağdaş araştırmacılar tarafından da kabul görmüştür. 9 el-halebî nin bir başka eseri el- İkdu n-nadîd in muhakkilerinden Abdullah b. Ğazây el-berrâk da hem Türkiye hem de Mısır da bulduğu söz konusu eserin nüshalarının mukaddimesinde el-halebî nin isminin bu şekilde yazıldığını belirtir. 10 Hem ed-durru l-masûn un müellif nüshasında hem de el-halebî nin diğer eserlerinin mukaddimesinde isminin İbnu l-cezerî nin belirttiği şekilde tespit edilmiş olması nedeniyle biz de bu ismin doğru olduğu kanaatindeyiz. el-halebî nin dedesi olarak Abduddâim isminin geçmesinin sebebi, muh- Muhammed es-seyyid Hüseyin ez-zehebî (ö. 1398), et-tefsir ve l-müfessirun, nşr. Mektebetü vehbiyye, I-III, Kahire tsz. II, Ebû Bekr b. Ahmed b. Muhammed İbn Kâdi Şuhbe (ö. 851/1448), Tabakâtu ş-şâfi îyye, thk. el-hâfız Abdülâlim Hân, ʻÂlemu l-kutub, I-IV, Beyrut 1407, III, 18; İbnu l- İmâd, Şezerâtu z-zeheb fî ahbâri men zeheb, thk. Mahmûd el-arnâût, Dâru İbn Kesîr, I-XI, Beyrut 1406/1986, VIII, İbnu l-cezerî, age., I, 152; el-makrîzî, age., IV, Ebû Bekr b. Ahmed b. Muhammed b. Ömer İbn Kâdi Şühbe (ö. 851), Tabakâtu ş-şâfiʻiyye, thk. el-hâfız Abdülâlim Hân, ʻÂlemu l-kutub, Beyrut 1407, III, 18; Ahmed b. Muhammed İbnu l-imâd el-ʻakrî (ö. 1089), Şezerâtu z-zeheb fî ahbâri men zeheb, thk. Mahmûd el-arnâût, Dâru İbn i-kesîr, Beyrut-Şâm, 1406/1986, VIII, es-semîn el-halebî (ö. 756/1355), ed-durru l-masûn fî ʻulûmi l-kitâbi l-meknûn, thk. Ahmed Muhammed el-harrât, I-XI, Dâru l-kalem, Şam 1432/2011, I, Renâ Hâdî Sâlih el-âlûsî, İlelu t-ta bîri l-kur ânî ʻinde s-semîn el-halebî fî Kitâbihi ed-durri l-masûn, Yüksek Lisans Tezi, el-câmiʻatu l-islâmiyye Külliyetu l-âdâb, Bağdat 1428/2007, s.4; Bessâm Rıdvân ʻUlyân, Menhecu s-semîn el-halebî fî tevcîhi l-kıraati fî tefsîrihi ed-durru l-masûn fî ʻulûmi l-kitâbi l-meknûn, Mecelletu l-câmiʻati l-islâmiyyeti li d-dirâsâti l-islâmiyye, C. 20; Sayı: 2; 2012, s. 43: Muhammed Abdulfettâh el-hatîb, Beyne s-sınâʻati n-nahviyye ve l-maʻnâ ʻinde s-semîn el-halebî fî kitâbihi ed-durri l-masûn fî ʻulûmi l-kitâbi l-meknûn, Dâru l-basâir, Kahire 2011, s Abdullah b. Ğazây el-barrâk, el- İkdu n-nadîd fî Şerhi l-kasîd (Dirâse ve tahkik min evveli bâbi l-vakf alâ evâhiri l-kelim ilâ nihâyeti bâbi yââti z-zevâid), Yüksek Lisans Tezi, Câmi ati Ummi l-kurâ Külliyyetu d-da veti ve usûli d-dîn, Mekke 1423, s. 40.

4 32 FSM İlmî Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi, 9 (2017) Bahar temelen, Abdulfettah el-hatîb in belirttiği gibi, onunla aynı dönemde yaşayan ve Nâzıru l-ceyş olarak bilinen Muhammed b. Yusuf b. Ahmed b. Abdüddâim el-halebî ile (ö. 778/1377) karıştırılmış olmasıdır. 11 Müellifimizin künyesi Ebu l- Abbâs, 12 nisbesi el-halebî, 13 lakapları ise Şihâbuddîn ve es-semîn dir. 14 Kendisine neden Şihâbuddin lakabının verildiği hakkında kaynaklarda bir kayda rastlanamamış, müellif daha çok es-semîn el-halebî ismiyle meşhur olmuştur. 15 Onun neden ve ne zaman es-semîn olarak anılmaya başlandığı ile ilgili kaynaklarda bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak Mısır a yerleşmeden önce, Halep te bulunduğu dönemde ve iri yapılı olduğu için ona bu ismin verilmiş olabileceği ileri sürülmüştür. 16 Şezerâtu z-zeheb 17 ve onun dışındaki bazı tabakat kitaplarında müellifin lakabı İbnu s-semîn şeklinde geçmiştir. 18 Ancak bu lakabın doğru olmadığı ifade edilmiş ve İbnu s-semîn Ahmed b. Ali el-bağdâdî el-halebî (ö. 614/ ) ile karıştırılmış olabileceği belirtilmiştir Doğum Yeri ve Tarihi es-semîn el-halebî Halep te doğmuştur. 20 Doğum tarihi ile ilgili kaynaklarda bilgi bulunmamaktadır. Ancak hayatını ele alan bazı çağdaş araştırmacılar onun doğum tarihi ile ilgili bazı tahminler yürütmüşlerdir. es-semîn el-halebî ve Ğarîbu l-kur ân ındaki Metodu isimli bir makale kaleme alan Şükrü Arslan, el-halebî nin Ebû Hayyân ile olan beraberliğinden istifade ederek bir tahminde bulunmanın mümkün olduğunu ifade edip şunları söylemektedir: Ebû Hayyan 679/1281 yılında memleketi olan Gırnata dan ayrılıp Mısır dahil pek çok yer dolaşarak, ders aldıktan sonra tekrar Mısır a gelip yerleşmiştir. 698/1298 yılında hocası Ebâ Ca fer en-nehhâs ın (ö. 698/1299) ölümü üzerine onun yerini almıştır. Buna göre Ebû Hayyân ın memleketinden ayrılışı ile hocasının yerine müderris olması arasında on sekiz yıllık bir süre vardır. Eğer es- 11 el-hatîb, age., s İbnu l-cezerî, age., I, 152, el-makrîzî, age., IV, İbn Kâdi Şuhbe, age., III, 18; es-suyûtî, el-buğye, I, 402; ed-dâvûdî, age., I, İbn Hacer, age., I, 402; İbn Tağrîberdî, age., X, İbnu l-cezerî age., I, 152; Hacı Halîfe Mustafâ b. Abdillâh Kâtib Çelebî (ö. 1067/1657); Keşfu z-zunûn ʻan esâmi l-kutubi ve l-fünûn, nşr. Mektebetu l-müsennâ, Bağdat 1941, I, 81; İbn Tağrîberdî, age., X, 321; ez-ziriklî, age., 1, el-halebî, age., I, 13; Abdülaziz Hatif, Semîn el-halebî, DİA, İstanbul 2009, XXXVI, İbnu l- İmâd, age., VIII, İbn Kâdi Şuhbe, age., III, 18; es-safedî, Aʻyânu l-ʻasr, I, 442; İbnu Tağrîberdî, age., X, 321; İsmail Paşa el-bâbânî, age., I, 111; el-hüseynî, age., IV, el-halebî, age., I, 13-14; Hatif, ag. mad., XXXV, 492; el-hatîb, age., s Kâmil Selmân el-cebbûr, Mu cemu l-udebâ mine l- asri l-câhilî hattâ seneti 2002, Dâru l-kutubi l-ʻilmiyye, Beyrut 1424/2003, 1, 310.

5 es-semîn el-halebî nin Hayatı ve İlmî Şahsiyeti / Mehmet Nafi Arslan 33 Semîn, Ebû Hayyân müderris olduktan (hicrî 698) sonra ona intisab etmiş olsa ve o zaman yaşlarında bulunmuş olsa yaklaşık olarak 678 tarihinde doğmuş olabilir. 21 el-halebî nin kıraat ilmi ile ilgili eseri el- İkdu n-nadîd fî şerhi l-kasîd in muhakkiki Eymen Rüşdî Süveyd de es-safedî nin (ö. 764/1363) el-halebî hakkında kullandığı; وتوفي بالقاهرة في سنة ست وخمسين وسبع مئة كهال (el-halebî) 756 yılında kühûlet çağında Kahire de vefat etti cümlesinde geçen كهال (kühûlet) kelimesinden hareketle şöyle bir tahminde bulunmaktadır: yaşayan- kelimesi otuz yaşını aşıp yaklaşık olarak elli bir yıla kadar كهل lar için kullanılan bir tabirdir. el-halebî nin en eski hocası İbnu s-sâiğ in (ö. 725/1324) vefatına baktığımızda onun hicrî 725 yılında vefat ettiğini görmekteyiz. Muhtemelen hocası vefat ettiğinde yaşı yirmi civarında idi. Çünkü ancak o yaşta döneminin Mısır daki kıraat şeyhinden kıraat dersi almaya güç yetirebilir. Böylece onun yaşadığı süre yaklaşık elli yıl olmaktadır. Bu yaş kühûlet kapsamına dahil bir süredir. Buna binaen denebilir ki es-semîn el-halebî hicrî 705 yılı civarında doğmuştur. 22 el-halebî nin doğumu ile ilgili yapılan yukarıdaki tahminleri değerlendirdiğimizde, Ebû Hayyân ile birlikteliğine dayalı yapılan ve onun hicri 698 yılında müderris olduğu tarih baz alınan tahminin isabetli olması zayıf bir ihtimaldir. Çünkü Ebû Hayyân 698 yılında Mısır da ders vermeye başlar başlamaz el-halebî nin ona intisap ettiğini söylemek için hiç bir delilimiz yoktur. Müderris olmasından uzun yıllar sonra da ona intisap etmiş olabilir. Kühûlet lafzına binaen yapılan tahmine gelince; kühûlet tabiri sözlükte; a) otuz yaşını aşanlar için, b) otuz ile kırk arasında yaşayanlar; c) otuz üç yaşından elli yaşına kadar yaşayanlar; d) otuz dört yaşından elli bir yaşına kadar yaşayanlar ve e) elli yaşına ulaşanlar için kullanılabilmektedir. 23 Kühûlet tanımında öne çıkan ortalama yaş görüldüğü gibi elli, elli birdir. es- Semîn el-halebî nin vefat tarihi olan hicrî 756 dan bu rakamı çıkardığımızda so- 21 Şükrü Arslan, es-semîn el-halebî ve Ğarîbu l-kur ân ındaki Metodu-I, Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, S. 11, s es-semîn el-halebî, el- İkdu n-nedîd fî şerhi l-kasîd, thk. Eymen Rüşdî Süveyd, Dâru nûri l-mektebât, I-II, Cidde 1422/2001, I, Mecdüddin el-mübârek b. Esîrüddîn (ö. 606/1210) en-nihâye fi garibi l-hadis ve l-eser, nşr. el-mektebetu l- ilmiyye, I-XV, Beyrut 1399/1979, IV, 213; İbn Manzûr, age., XI, 600; Ebu lfeyz Muhammed Murtazâ ez-zebîdî (ö. (ö. 1205/1791), Tâcu l- arûs min cevâhiri l-kâmûs, Dâru l-hidâye tsz. XXX, 360.

6 34 FSM İlmî Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi, 9 (2017) Bahar nuç hicrî olmaktadır. Bu tahmin daha güçlü bir delile dayandığı için isabetli olması muhtemel olmakla birlikte şunu da ifade etmeliyiz ki, onun kühûlet yaşında vefat ettiğini es-safedî dışında hiçbir tarihçinin zikrettiğine şahit olamadık. Başka tarihçiler tarafından da kühûlet lafzı zikredilmiş olsaydı kanaatimizce bu tarih onun doğum tarihi olarak kuvvetle muhtemel olabilirdi. Buna binaen onun hicrî yedinci yüzyılının sonu veya sekizinci yüzyılın başlarında doğduğunu söylemek daha uygundur Seyahatleri es-semîn el-halebî nin hayatını incelediğimizde onun ilim elde etmek amacıyla, diğer âlimler gibi, çeşitli seyahatlerde bulunduğunu görmekteyiz. Onun, memleketi Halep ten ayrılıp Kahire ye gelmesini, ilim elde etmek amacıyla gerçekleştirdiği ilk seyahat saymamız mümkündür. Çünkü her ne kadar onun Moğol saldırısı nedeniyle Halep ten ayrıldığı tahmini yürütülmüşse de, Ebû Hayyân başta olmak üzere diğer hocalarının da birçoğunun Kahire de bulunması, onun özellikle ilim maksadıyla oraya gittiğini kanıtlamaktadır. Giriş bölümünde zikredildiği gibi, yaşadığı dönemde Irak ın Moğol; Endülüs ün ise Haçlıların istilası altında olması nedeniyle şark ve garptaki âlimlerin ilmi faaliyetlerini yürütecekleri en güvenli yer Mısır olmuştu. Dolayısı ile Moğol baskısının onu memleketinden ayrılmaya ittiğini kabul etsek bile, onun özellikle orada bulunan âlimlerden istifade etmek amacıyla Mısır ı tercih ettiği kanaatindeyiz. Sebebi ne olursa olsun, el-halebî nin hayatını ele alan bütün tarih kitapları, onun Halep ten Kahire ye gitmesinde hemfikirdir. Ancak maalesef kaynaklar onun Kahire ye geliş tarihini karanlıkta bırakmışlardır. Bu konuda bizi aydınlatacak hiçbir veriye ulaşamıyoruz. Ancak onun oradaki en eski hocası İbnu s-sâiğ, hicrî 725 tarihinde vefat ettiğine göre el-halebî nin, söz konusu tarihten önce Kahire ye gitmiş olması gerektiğini söyleyebiliyoruz. İlim tahsil etmek amacıyla müellifimizin bir de İskenderiye ye seyahat ettiğini görmekteyiz. Ne yazık ki onun bu seyahati hakkında da yeteri kadar bilgiye sahip değiliz. Sadece İbnu l-cezerî nin (ö. 833/1429) onun hakkında kullandığı;.b İskenderiye de Ahmed وقرأ الحروف باإلسكندرية على أحمد بن محمد بن إبراهيم العشاب Muhmmad b. İbrahim el- Aşşâb tan kıraat vecihlerini öğrendi 24 cümlesinden İskenderiye de kıraat ilmini tahsil etmek için bulunduğunu öğrenebiliyoruz. Mezkur hocasının hicrî 736 da vefat ettiğine dayanarak onun İskenderiye seyahatinin söz konusu tarihten önce olması gerektiği sonucuna varıyoruz. 25 Yukarıda zikrettiğimiz seyahatler dışında el-halebî nin eserleri vasıtasıyla kendi sözlerinden onun iki seyahatinden daha haberdar oluyoruz. Bu seyahatlerden birini Filistin e yapmıştır. Umdetu l-huffâz isimli eserinin ك ل م) ) maddesi 24 İbnu l-cezerî, age., I, el-halebî, el-ikdu n-nadîd fî şerhi l-kasîd, I, 86.

7 es-semîn el-halebî nin Hayatı ve İlmî Şahsiyeti / Mehmet Nafi Arslan 35 altında yer verdiği, م ن ال ذ ين ه اد وا ي ح ر ف ون ال ك ل م ع ن م و اض ع ه Yahudilerden öyleleri var ki, (kelimeleri yerlerinden kaydırıp) tahrif ederek onları anlamlarından uzaklaştırırlar. ayeti üzerine yaptığı açıklamada, bu seyahatine değinmektedir. Zira o bu ayette geçen ي ح ر ف ون ال ك ل م kelimeleri tahrif etmek ten maksat, birilerine göre lafzî tahrip olup Tevrat ın kelimelerinin başka kelimeler ile tebdil edilip değiştirilmesidir. Bazılarına göre tahrif mana ile ilgili olup kelimelerin asıl amacından başka şeylere hamledilmesidir. el-halebî, birinci görüşe şöyle itiraz edildiğini belirtir: Tevrat dünyanın çeşitli ülkelerinde yayılmış durumda iken onun lafızlarının değiştirileceğine nasıl inanılabilir? Medine deki Yahudilerin Tevrat ı tahrif ettiklerini farz etsek bile, insanların çoğu nasıl onlara muvafakat etmiş ve tahrifte nasıl ittifak edilmiştir? Bu sözlerden sonra el-halebî şöyle diyerek söz konusu seyahatine değinmektedir: Bu soruya hocam Burhânuddîn el-ca berî (ö. 732/1332) den naklettiğim bir cevap vardır. Ben bu itirazı Harem de, Halil İbrahim in Hareminde (Filistin in el-halil kenti), bir cemaatin huzurunda zikrettim. el-ca berî bana, hocalarından bazılarının bu soruya şöyle cevap verdiklerini söyledi: Yahudiler Medine ve çevresinde münhasır idiler. Tevrat da sadece onlar tarafından biliniyordu. Bu nedenle onlar, meşhur kıssada zikredildiği üzere, gönderilecek Peygamber i beklemek için Şam a intikal etmişlerdi. Yahudiler dünyanın çeşitli bölgelerine yayılmış olmalarından dolayı Tevrat da onlar ile birlikte çeşitli yerlere intişar etmişti sözü gerçek dışıdır. Eğer bir yerde Yahudiler bulunmuş ise de bu ikamet değil, seyahat dolayısıyladır. 26 Müellifimiz seyahatinin ayrıntılarına değinmemiş olsa da, biz onun Filistin e el-ca berî nin ilminden istifade etmek için gittiğini tahmin edebiliyoruz. Zira müellifimiz, kıraat ilmi ile çok ilgilenmektedir ve el-ca berî, ileride el-halebî nin hocaları kısmında ayrıntılı olarak değineceğimiz üzere, o dönemde Filistin de kıraat dersleri veren ve kıraatle ilgili birçok eser yazan, bu ilmin o dönemdeki zirve isimlerinden biridir. Ayrıca el-ca berî nin yine el-halebî nin ilgilendiği alan olan Arap dili ile ilgili hem nazım hem nesir türünden sayıları yüzü geçen eseri bulunmaktadır. 27 el-halebî nin yine aynı eserde kullandığı; Dimyat a seyahat ettiğim günlerde oranın salih hocalarından biri bana anlattı. Ben orada Şatâ denilen yerde şehitlerin kabirlerini ziyaret ettim. 28 sözlerinden müellifimizin bir başka seyahatte bulunduğunu ve bu seyahati Dimyat a gerçekleştirdiğini öğrenmekteyiz. 26 el-halebî, Umdetu l-huffâz fî tefsiri eşrefi l-elfâz, thk. Muhammed Bâsil Uyûn es-sûd, Dâru l-kutubi l- ilmiyye, I-IV, Beyrut 1417/1996, III, 421; a.mlf. el-ikdu n-nadîd fî şerhi l-kasîd, I, Ebü l-fidâ İsmâîl b. Ömer b. Kesîr (ö. 774/1373), el-bidâye ve n-nihâye, thk. Ali Şîrî, Dâru ihyâi t-turâsi l- Arabî, I-XIV, Beyrut 1408/1988, XIV, 184; ez-ziriklî, age., I, el-halebî, Umdetu l-huffâz, II, 299; a.mlf., el-ikdu n-nadîd fî şerhi l-kasîd, I, 86.

8 36 FSM İlmî Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi, 9 (2017) Bahar el-halebî nin bunlar dışında bir seyahati olup olmadığı hakkında kesin bir yargıda bulunmak mümkün görünmemektedir. Zira tarih kitaplarında onun Filistin in el-halîl kentine ve Dimyat a yaptığı seyahatlerden de hiç söz edilmemektedir. Bu seyahatlerden eserlerinde konu arasında yeri geldiği için kendisi söz etmektedir. Binaenaleyh tarih kitaplarının karanlıkta bıraktığı ve kendisinin de yeri gelmediği için eserlerinde söz etmediği başka seyahatlerinin olması da mümkündür Üstlendiği Görevler el-halebî nin icra ettiği görevler arasında ilk sırada Kahire de bulunan İbn Tolun Camii kıraat ve nahiv müderrisliği gelmektedir. 29 Tarih kitaplarının bize aktardığı üzere el-halebî nin bir başka görevi, Kahire İmam Şafii Camii müderrisliğidir. Müellifimiz bu Camii de de nahiv ve kıraat dersleri vermiştir. 30 Onun zikredilen iki görev yerinden hangisine ne zaman başladığı ve bu görevleri ne kadar sürdürüp oralardan ne zaman ayrıldığı kayıt altına alınmamıştır. Yukarıda el-halebî nin zikredilen her iki görevinin öğretim faaliyetlerine yönelik olduğunu görmekteyiz. Bu görevler dışında onun Memlükler devleti adlî teşkilatında da görev aldığı aktarılmaktadır. Zira onun Kahire de kadılığa niyâbet ettiğini, hayatını ele alan tarihçilerin hemen hepsinden okumak mümkündür. 31 el-halebî nin icra ettiği görevlerden biri de evkâf nâzırlığıdır. Nâzıru l-ahbâs diğer adıyla evkaf nâzırlığı, daha çok Memlük sultanlarının kurmuş olduğu vakıfların idaresiyle görevli bir kurumdur. 32 Müellifimizin bu kurumun başına getirildiği tarihçilerin hemen hepsi tarafından ifade edilmiştir. 33 Ancak ne yazık ki onun bu göreviyle ilgili olarak, kimin tarafından atandığı, ne kadar süre kaldığı vb. birçok husus karanlıkta kalmıştır. Özetlenecek olursa el-halebî nin hayatı boyunca, İbn Tolun ve İmam Şâfi î Camileri müderrisliği, kadı nâibliği ve evkaf nâzırlığı gibi görevleri icra ettiği görülmektedir. Bu görevlerine bakarak onun yaşadığı toplumda saygın bir yeri olduğu, kamuda mühim görevler üstlendiği ve önemli bir âlim olarak hayat sürdüğü anlaşılmaktadır. 29 el-makrîzî, age., IV, 424. İbn Kâdi Şuhbe, age., III, 18; İbn Hacer, age., I, es-suyûtî, el-buğye, I, 402; ed-dâvûdî, age., I, el-makrîzî, age., IV, 224; İbn Kâdi Şuhbe, age., III, 18; İbn Hacer, age., I, 402, es-suyûtî, age., I, Ali Osman Koçkuzu, Aynî, Bedreddin, DİA, İstanbul 1991, IV, İbn Hacer, age., I, 402; es-suyûtî, age., I, 402; İbnu l- İmâd, age., VIII, 307.

9 es-semîn el-halebî nin Hayatı ve İlmî Şahsiyeti / Mehmet Nafi Arslan Vefatı el-makrîzî (ö. 845/1442), es-semîn el-halebî nin 10 Cemâziyelâhir 756 (22 Haziran 1355) tarihinde Kahire de vefat ettiğini kaydeder. 34 Vefat yerinin Kahire olduğu ve hicrî 756 yılında vefat ettiği konusunda tarihçiler ittifak etmektedir. 35 Ancak vefat ettiği ay konusunda farklı bilgiler verilmektedir. İbn Kâdi Şühbe (ö. 851/1448), İbn Hacer (ö. 852/1449) ve ed-davûdî (ö. 945/1539 [?]) onun Cemâziyelâhir ayında vefat ettiğini belirttikten sonra bir rivayete göre, Şâban ayında vefat ettiğinin de söylendiğini belirtirler. 36 İbnu l-cezerî (ö. 833/1429) onun Şâban ayının sonlarında vefat ettiğini kaydeder. 37 es-suyûtî (ö. 911/1505) Buğyetu l-vu ât isimli eserinde onun Cemâziyelâhir ayında vefat ettiğini söylerken 38 Husnu l-muhâdara isimli eserinde ise Cemâziyelevvel ayında 39 vefat ettiğini belirtir. İbn Tağrîberdî (ö.874/1470) ve İbnu l- Îmâd (ö. 1089/1679) gibi tarihçiler de onun Cemâziyelâhir ayında vefat ettiğini yazarlar İlmî Şahsiyeti 2.1. Tahsili el-halebî, Halep te doğup orada büyüdüğünden eğitim hayatı Halep te başlamış olmalıdır. Ancak onun Halep teki eğitim hayatı hakkında aydınlatıcı hiçbir bilgiye sahip değiliz. Muhtemelen o doğduğu yerde başladığı ilk öğreniminden sonra ilmini arttırmak için ve memleketindeki Moğol baskısının da etkisiyle, o dönemde Memlüklerin başkenti ve ilim adamlarının toplandığı merkez olan Kahire ye yerleşmiş olmalıdır. el-halebî Kahire de ilim çevrelerini dolaşarak çeşitli hocalardan ders aldı. 41 En çok nahiv, kıraat, tefsir ve hadis ilimleriyle ilgilendi. Bu dersleri dönemin alanında en meşhur hocalarından aldı. Tahsil hayatının sonunda ilgilendiği ilimlerde, özellikle nahiv ve kıraat alanında döneminin en meşhur âlimleri arasına girdi el-makrîzî, age., IV, İbn Tağrîberdî, age., X, 321; İbn Hacer, age., I, 403; es-suyûtî, age., I, 402; İbnu l-ʻimâd, age., VIII, 307; ed-dâvûdî, age., I, İbn Kâdi Şuhbe, age., III, 19. İbn Hacer, age., I, 403. ed-davûdî, age., I, İbnu l-cezerî, age., I, es-suyûtî, age., I, es-suyûtî, Husnu l-muhâdara fî târihi Mısır ve l-kahire, thk. Muhammed Ebu l-fadl İbrahim, Dâru ihyâi l-kutubi l-ʻarabiyye, I-II, Mısır 1387/1967, I, İbn Tağrîberdî, age., X, 321; İbnu l- İmâd, age., VIII, Hatif, age., XXXVI, İbn Hacer, age., I, 403; es-suyûtî, age., I, 536.

10 38 FSM İlmî Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi, 9 (2017) Bahar 2.2. Hocaları Kaynaklar el-halebî den söz ederken hocaları arasında çok az sayıda isim zikrederler. Ancak biz onun daha fazla hocadan ders almış olması gerektiğini düşünüyoruz. Zira döneminin özellikle dil ilimlerinde önemli bir âlimi olmuş bir şahsiyetin, sadece birkaç hocadan ders almakla yetinmesi uzak bir ihtimaldir. Kadim âlimlerimizin ilim tahsil etme geleneklerine baktığımızda da onun sadece birkaç hocadan ders almış olma ihtimalinin zayıf olduğunu söyleyebiliriz. Çünkü söz konusu âlimlerin hayatına baktığımızda, büyük ekseriyetinin bir merkezde birkaç hoca ile yetinmeyerek birçok ilim merkezini dolaşıp yüzlerce âlimden ders almış olduklarını görmekteyiz. el-halebî nin hocası Ebû Hayyân el-endelüsî (ö. 745/1344) nin çeşitli ilim merkezlerini dolaşarak ders aldığı hoca sayısının yaklaşık dört yüz elli civarında 43 olduğunu belirtirsek, her halde, ne demek istediğimiz daha iyi anlaşılacaktır. Muhtemelen, el-halebî ile ilgili birçok hususta olduğu gibi, bu husus da tarih tarafından kaydedilmeyerek karanlıkta bırakılmıştır. Büyük bir ihtimal ile tarih kitapları, onun alanında en meşhur üç-beş hocasını zikrederek diğerlerini ihmal etmiştir. Kaynaklarda zikredilen hocaları ise, şunlardır: Takiyuddîn es-sâiğ (ö. 725/1324) Tam adı et-takiyyu s-sâiğ Şemsuddîn Muhammed b. Ahmed b. Abdulhâlık el-mısrî dir. 44 Hicrî 636 yılında doğdu. Dönemin meşhur kıraat hocalarından kıraat dersleri aldı ve bu ilmin önemli âlimleri arasına girdi. 45 Kaynaklarda ifade edildiğine göre o, yaşadığı dönemde dirayet ve rivayet yönünden kıraat ilminde çok bilgili olduğundan talebeler kıraat dersi almak için dört bir yandan ona geliyordu. Bu nedenle kendisine şeyhu l-kurrâ 46, hâtemu meşayih i-l-kurrâ gibi lakaplar verilmişti. 47 Hicrî 725 yılının safer ayında Mısır da doksan dört yaşında iken vefat etti. 48 el-halebî nin hayatını ele alan kaynaklar ittifakla onun Takiyuddîn es- Sâiğ den kıraat dersi aldığını ifade etmektedirler Muhammed b. Ali eş-şevkânî (ö. 1250/1834), el-bedru t-tâli bi mehâsini men ba de l-karni t-tâsi, nşr. Dâru l-ma rife, I-II, Beyrut tsz. II, 288; Kehhâle, age., XII, 130; Mahmut Kafes, Ebû Hayyân el-endelüsî nin Hayatı ve el-bahru l-muhît İsimli Tefsirindeki Metodu, Doktora Tezi, SÜSBE, s. 23; Vecihi Uzunoğlu, el-bahru l-muhît in Filolojik Açıdan İncelenmesi, Doktora Tezi, DEÜSBE, s es-suyûtî, age., I, es-safedî, el-vâfî bi l-vefeyât, II, es-suyûtî, age., I, 508; es-safedî, age., II, es-suyûtî, Târîhu l-hulefâ, thk. Hamdi Demirdaş, Mektebetü Nizâr Mustafa el-bâz, Mekke 1425/2004, I, es-suyûtî, Husnu l-muhâdara, 1, es-suyûtî, age., I, ; İbn Hacer, age., 1, 403; İbnu l-imâd, age., VIII, 307.

11 es-semîn el-halebî nin Hayatı ve İlmî Şahsiyeti / Mehmet Nafi Arslan ed-debâbîsî (ö. 729/1329) Tam adı Yûnus b. İbrâhâm b. Abdulkavî b. Kâsım b. Dâvud el-kinânî el- Askalânî dir. ed-debâbîsî olarak da anılmaktadır. 50 Yaklaşık hicrî 635 yılında Kahire de doğdu. 51 Hadis ilminde asrının en meşhur âlimlerinden olup Mu cem i vardır. 52 Bu Mu cem in birinci cildi İbn Hacer el- Askalânî (ö. 852/1449) hattıyla yazılmıştır. 53 Kaynaklar ed-debâbîsî den Mısır diyarının müsnedi olarak söz etmektedir. 54 Öğrencileri arasında birçok önemli âlimin ismi sayılmaktadır. 55 ed-debâbîsî, Cemâziyelevvel ayının başlarında 729 yılında vefat etti. 56 es-safedî, onun öğrencisi olduğunu ve ondan icazet aldığını ifade etmektedir: 57 el-halebî de hadis ilmini, ed-debâbîsî den tahsil etmiştir el-ca berî (ö. 732/1332) Hicrî 640 tarihinde Ca ber de doğdu. Bağdat ve Dımaşk ta bulunduktan sonra Filistin in el-halîl kentine gitti. Orada kırk yıl boyunca talebe yetiştirdi. Arap dili, aruz ve kıraat alanında yazdığı eserlerin sayısı yüzlerle ifade edilmektedir. Kaleme aldığı bu eserlerin bazıları nesir türünde iken bazıları manzumdur. Kenzu l-me ânî fî şerhi Hırzi l-emânî, Nüzhetu l-barara fi l-kıraati l- aşere; Manzûmetu l-efhâm ve l-isâbe fi l-mesâlihi l-kitâbe, el-îcâz fi l-elğâz vb. eserler teliflerinden bazılarıdır. 5 Ramazan 736 tarihinde 92 yaşında el-halîl de vefat etti. 59 el-halebî nin seyahatlerinden söz ederken değindiğimiz üzere, onun bu hocasından tarih kitapları söz etmemiş, Umdetu l-huffâz adlı eserinde müellifimizin kendisi, hocası olarak el-ca berî nin adını zikretmiştir el- Aşşâb (ö. 736/1355) Tam adı Ahmed b. Muhammed b. İbrahim b. Muhammed b. Yusuf el-murâdî el-kurtubî olup el- Aşşâb lakabıyla meşhur olmuştur. Hicrî 649 yılında doğmuştur. 61 Kurtubalı olup bir müddet Tunus ta kaldıktan sonra İskederiye ye yerleş- 50 Abdülvehhâb b. Alî es-subkî (ö. 771/1370), Mu cemu ş-şuyûh, thk. Beşşâr Avvâd vd., Dâru l-ğarbi l-islami, 2004, I, 523; ez-ziriklî, age., VIII, es-safedî, A yânu l- asr ve a vânu n-nasr, thk. Ali Ebû Zeyd ve diğerleri, tkd. Mâzin Abdulkadir el-mübârek, Dâru l-fikri l-mu âsır/dâru l-fikr, I-V, Beyrut/Dımaşk 1418/1998, V, es-subkî, age., I, ez-ziriklî, age., VIII, es-safedî, Aʻyânu l- asr, V, 675; a.mlf., el-vâfî bi l-vefeyât, XXIX, İbn Hacer, age., VI, es-safedî, A yânu l- asr, V, es-safedî, age., V, ed-dâvûdî, age., I, ; İbnu l- İmâd, age., VIII, 307; İbn Hacer, age., I, 402; el-hüseynî, age., IV, İbnu l-esîr, age., XIV, ; ez-ziriklî, age., I, 55-56; Kehhâle, age., I, bkz. s es-safedî, el-vâfî, VII, 209; İbn Hacer, age., I, 286.

12 40 FSM İlmî Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi, 9 (2017) Bahar miştir. 62 En çok kıraat ilmindeki yetkinliğiyle meşhur olmuş 63, hadis ve nahiv alanında adından söz ettirmiştir. 64 O, tefsir âlimi olarak da temayüz etmiş 65 ve İbn Atiyye (ö. 541/1147) ve ez-zemahşerî (ö. 538/1144) nin tefsirlerini mezceden bir tefsir kaleme almıştır. 66 Onun, me ânî ve beyân ile ilgili birer eser daha kaleme aldığı tarih kitaplarında kaydedilmektedir. 67 Mukrî (kıraat âlimi), fakih, edîb ve muhaddis olarak ilim dünyasında meşhur olan el- Aşşâb, hicrî 736 yılının Rebîülevvel ayında İskenderiye de vefat etmiştir. 68 el-halebî, ondan kıraat ilmini tahsil etmek için İskenderiye ye gitmiş ve ondan bazı kıraat vecihlerini öğrenmiştir Ebû Hayyân (ö. 745/1344) Adı Ebû Hayyân Muhammed b. Yûsuf b. Alî b. Yûsuf b. Hayyân el-endelüsî dir. Hicrî 654 yılında Gırnata da Matahşar denilen yerde doğmuştur. 70 İlk tahsiline doğduğu yer olan Gırnata da başlayan Ebû Hayyân, devrinin meşhur hocalarından Arapça dersleri aldı. 71 Sarf, nahiv, dil, tefsir, hadis, kelam ve usûl-i fıkıh ilimlerinde kendisini çok iyi yetiştirdi. Özellikle nahiv ilminde kendinden söz ettiren Ebû Hayyân, 674 (1275) yılından itibaren, hocaları henüz hayatta iken, Arapça da talebe yetiştirmeye başladı. 72 Hicrî 677 yılında bilgisini arttırmak için Endülüs ten doğuya göç etti. Bazı hocaları ile yaşadığı anlaşmazlıkların da onun doğuya göç etmesinde etkili olduğu söylenmektedir. Önce Kuzey Afrika ya giden Ebû Hayyân, oradan İskenderiye, Kahire, Mekke, Medine, Dımaşk ve Bağdat şehirlerine gitti. Dolaştığı bu merkezlerde ders aldığı hocalarının sayısı 450 yi aştı. 73 Ebû Hayyân ilim merkezlerini dolaştıktan sonra Mısır a döndü. Burada hocası İbnu n-nahhâs tan uzun süre nahiv dersleri aldı. 74 İbnu n-nahhâs ın 698 de vefat etmesi üzerine onun 62 İbn Hacer, age., I, 286; ez-ziriklî, age., I, İbnu l-cezerî, age., I, el-makrîzî, age., III, 207; İbn Hacer, age., I, 286; 65 Kehhâle, age., II, Ahmed b. Muhammed b. Ahmed b. Yahya et-tilimsânî (ö. 1041), Ezhâru r-riyâd fî ahbâri l-kâdî İyâz, thk. Mustafa es-sakâ ve diğerleri, Matbaatü lecneti t-telif ve t-tercemeti ve nneşr, I-V, Kahire 1358/1939, III, İbnu l-cezerî, age., I, 100; ez-ziriklî, age., I, el-makrîzî, age., III, İbnu l-cezerî, age., I, 152; Hatif, ag. mad., XXXVI, Şihâbuddin Ahmed b. Muhammed el-makkarî (ö.1041/1631), Nefhu t-tîb min ğusni l-endelüs er-ratîb, thk. İhsân Abbâs, Dâru sâdır, I-V, Beyrut 1997, II, 538, es-suyûtî, el-buğye,i, İbnu l- İmâd, age., VIII, ; Uzunoğlu, age., s Kehhâle, age., XII, 130; Mahmut Kafes, Ebû Hayyân el-endelüsî, DİA, İstanbul X, 152; Uzunoğlu, age., s es-safedî, age., V, ; eş-şevkânî, el-bedru t-tâli, II, 288; Kehhâle, age., XII, el-kutubî, Fevâtu l-vefeyât, IV, 72.

13 es-semîn el-halebî nin Hayatı ve İlmî Şahsiyeti / Mehmet Nafi Arslan 41 yerine geçerek müderrislik yapmaya başladı. Kahire nin değişik medreselerinde ders veren Ebû Hayyân, el-hakîm Camii nde nahiv, el-kubbetu l-mansûriyye ve İbn Tolun Camii nde tefsir, el-akmer Camii nde kıraat dersleri okuttu. Daha sonra el-kubbetu l-mansûriyye de meşîhatu l-hadîs (Hadis kürsüsü başkanlığı) görevine getirildi. Hayatının sonuna kadar çeşitli ilimlerde müderrislik yapan Ebû Hayyân ın yetiştirdiği birçok âlim arasında Takiyuddîn es-subkî (ö. 744/1343), Tâcuddîn es-subkî (ö. 771/1370), Cemâleddin el-isnevî (ö. 772/1371), Selâhaddîn es-safedî (ö. 764/1363), Bahâuddîn İbn Akîl, es-sefâkusî (ö. 742/1341), Sirâceddin el-bulkînî (ö. 805/1403), el-bâbertî (ö. 786/1384) vb. âlimler bulunmaktadır. 75 Emîrü l-mü minîn fi n-nahv 76, Hüccetü l- Arab 77 gibi takdir ifadeleriyle anılan Ebû Hayyân her anını ilim ile geçirdiği bir ömürden sonra Safer 745 te (11 Temmuz 1344) Kahire de vefat etti ve Sûfiyye Mezarlığına defnedildi. 79 Tarihin bize sunduğu verilere dayanarak el-halebî nin hocaları arasında en uzun süre ders aldığı ve ilmî şahsiyeti üzerinde en fazla etkili olan hocasının Ebû Hayyân olduğunu söylemek mümkündür. Zira İbn Hacer, es-suyûtî والزم أبا حي ان إلى أن فاق ederken; ve İbnu l- İmâd gibi âlimler, el-halebî den söz etti Akranlarını geçinceye kadar Ebû Hayyân dan ders almaya devam أقرانه diyerek ondan uzun süre ders aldığına işaret ederler. 80 İbnu l-cezerî de aynı konuda قرأ على أبي حيان وسمع كثير ا منه Ebû Hayyân dan kıraat dersi aldı ve ondan çok (hadis) dinledi. ifadesini kullanarak aynı gerçeğe işaret eder. 81 ed-durru lmasûn un kaynakları arasında Ebû Hayyân ın ilk sırada gelmesi de, el-halebî nin ilim dünyasında onun çok önemli bir yerde durduğunu gösterir. Ayrıca el-halebî, hocaları dahil diğer âlimlerden söz ederken veya onlardan alıntı yaparken genellikle sarahaten onların ismini zikreder. Ancak Ebû Hayyân dan söz ettiğinde asla onun ismini zikretmez, bunun yerine قال الشيخ tabirini kullanır ki bu da ona duyduğu derin saygının ve ilmi şahsiyeti üzerindeki önemli etkisinin bir delilidir. 75 Kehhâle, age., XII, 130; Uzunoğlu, age., s es-safedî, A yânu l- asr, V, el-makkarî, age., VII, el-makkarî, age., VII, Kehhâle, age., XII, 130. Ebû Hayyân ın hayatı ve eserleri hakkında ayrıntılı bilgi için bkz. es-safedî, A yânu l- asr, V, ; İbnu l-cezerî, Ğâyetu n-nihâye, II, ; Hadîce el-hadîsî, Ebû Hayyân en-nahvî, Mektebetu n-nahda, Bağdat 1966, s Mahmut Kafes, Ebû Hayyân ın Hayatı ve el-bahru l-muhît İsimli Tefsirindeki Metodu, Doktora Tezi, SÜSBE, Konya 1994, s ; Vecih Uzunoğlu, el-bahru l-muhît in Filolojik Açıdan İncelenmesi, s İbn Hacer, ed-dureru l-kâmine., I, 402; es-suyûtî, el-buğye, I, 402, İbnu l- İmâd, age., VIII, İbnu l-cezerî, age., I, 152

14 42 FSM İlmî Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi, 9 (2017) Bahar İbnu s-serrâc (ö. 749) Adı Şemsuddîn Muhammed b. Muhammed b. Nemîr b. Serrâc olup İbnu s-serrâc olarak tanınmıştır. 82 Yaklaşık olarak Hicrî 670 tarihinde doğduğu söylenmektedir. 83 Kıraat ilmini el-mekîn Ebû Muhammed Abdullah b. Mansûr el-esmer (ö. 692) ve Ali b. Zahîr b. Şihâb el-kiftî (ö. 689/1290) den tahsil etti. Kitâbet ilmini Kâtib İbnu ş-şîrâzî (ö.?) den aldı. Hadis ilmini de tahsil edip bu ilmi Şâmiye bnt. el-bekrî (ö.685) den tahsil etti. Kıraat ilmiyle ilgili telif edilen eş-şâtibiyye yi Sibt b. Ziyâde den (ö.?) rivayet etti. 84 Özellikle kıraat ve kitâbet ile ilgilenip bu alanlarda çok ilerledi. 85 Tabakat kitaplarında kendisinden kıraat ilmini okuyan birçok âlimin adının zikredildiği İbnu s-serrâc, Kahire de o tarihlerde birçok kişinin ölmesine neden olan taun nedeniyle, hicrî 749 yılında vefat etti. 86 Kıraat ilmindeki bilgisi ve yetiştirdiği talebeler ile öne çıkan İbnu s-serrâc dan müellifimiz el-halebî de kıraat alanında istifade etmiştir. 87 Ancak hayatını ele alan tabakat kitapları ve günümüzde onunla ilgili çalışmalar yapan araştırmacılar onun hocaları arasında İbnu s-serrâc ismini zikretmemişlerdir. el-halebî nin İbnu s-serrâc tan kıraat ilmini tahsil ettiği İbnu l-cezerî ve İbn Hacer in açıklamalarından tespit edilmiştir. Onlar da el-halebî nin hayatını anlatırken onun hocası olarak İbnu s-serrâc ismine yer vermemişler, İbnu s-serrâc ı anlatırken öğrencileri arasında el-halebî yi zikretmişlerdir. İbnu s-serrâc ile aynı dönemde ve aynı yerde yaşayan ve kıraat ilmi ile çok ilgilenen el-halebî nin mezkûr ilimde çok ileri olan böyle bir âlimden istifade etmemiş olması, bize göre, çok uzak bir ihtimaldir. Bu da el-halebî nin istifade ettiği hocaların zikredildiği sayıda olmadığını, daha fazla hocadan istifade ettiğini ancak bu hocaların tarih tarafından kaydedilmediğini güçlü bir şekilde kanıtlamaktadır Talebeleri Biyografya kitaplarının el-halebî ile ilgili en çok karanlıkta bıraktıkları konu, onun talebeleri meselesidir. Hayatını ele alan kaynakların hiçbiri, onun talebeleri hakkında en küçük bir bilgiye yer vermemiştir. Oysa aynı kaynaklar, el-halebî nin üstlendiği görevler başlığında değindiğimiz gibi, onun Kahire de çeşitli yerlerde dersler verdiğini ifade ederler. Özellikle nahiv ve kıraat ilminde döneminin zirve isimlerinden olduğu anlaşılan ve bu alanlarda günümüzde de değerini muhafaza eden eserler ortaya koyan el-halebî, birçok talebe yetiştirmiş olmalıdır. Ancak ne yazık ki talebelerinden hiçbirinden söz edilmemiştir. 82 es-suyûtî, Husnu l-muhâdara, I, İbn Hacer, age., V, İbnu l-cezerî, age., II, İbnu l- İmâd, age., VIII, İbnu l-cezerî, age., II, 256.; es-suyûtî, Husnu l-muhâdara, I, 508; a.mlf., el-buğye, I, İbn Hacer, age., V, 502; İbnu l-cezerî, age., II, 256.

15 es-semîn el-halebî nin Hayatı ve İlmî Şahsiyeti / Mehmet Nafi Arslan 43 ed-durru l-masûn un Dârü l-kutubi l- ilmiyye tarafından yapılan 1414/1994 tarihli baskısının muhakkikleri, esere yazdıkları mukaddimede el-halebî nin öğrencisi olarak Ahmed b. Muhammed b. Ahmed b. Ömer b. Kudâme el-makdisî (ö. 740/1340) ismine yer vermişlerdir. Onlar bu ismi İbn Hacer in (ö. 852/1449) ed-dureru l-kâmine sinden tespit ettiklerini ifade ederler. Bu tespiti Kudâme el-makdisî nin talebelerini sayarken İbn Hacer in; وسمع من ابن عبد الدائم İbn Abdiddâiim den hadis dinledi ifadesine 88 dayandırmışlardır. 89 Ancak biz araştırmalarımız neticesinde bunu teyit eden bir delile rastlayamadık. Aksine bütün işaretler bunun çok zor bir ihtimal olduğunu göstermektedir. Şöyle ki; es-semîn el-halebî nin ataları arasında Abduddâim adında birisinin olup olmadığının tartışma konusu olduğunu belirtmiş ve tercih edilen görüşe göre ataları arasında bu isimde birinin olmadığını ifade etmiştik. Dolayısıyla o İbn Abdiddâim olarak değil, es-semîn el-halebî olarak meşhur olmuştur. 90 Kaynaklarda Kudâme el-makdisî nin İbn Abdiddâim den hadis ilminde istifade ettiği kaydedilmektedir. 91 Müellifimiz el-halebî ise, hadis ilmini tahsil etmekle birlikte daha çok tefsir, nahiv ve kıraat alanında meşhur olmuş, bu alanlarda ders verdiği belirtilmiş ve kaleme aldığı eserler genel olarak bu alanlar ile ilgili olmuştur. Dolayısıyla el-makdisî nin söz konusu edilen hocası müellifimiz değil de, muhtemelen dönemin hadis ilminde temayüz etmiş bir âlimi olan Ahmed b. Abduddâim b. Ni met el-makdisî (ö. 668/ ) dir. 92 İbn Abdiddâim ve el-makdisî nin her ikisi Nablûs ta doğmuş ve her ikisi Dımaşk a göç ederek orada vefat etmişlerdir. 93 Kaynaklarda her iki âlimin de Mısır a gittiği ile ilgili bir kayıt bulunmamaktadır. Müellifimiz ise, tespit edebildiğimiz kadarıyla, ders verme faaliyetlerinin neredeyse tamamını Mısır da yürütmüştür Hakkında Söylenenler es-semîn el-halebî ed-durru l-masûn başta olmak üzere filoloji ve islamî ilimlerde ortaya koyduğu eserler ile temayüz etmiş bir âlim olarak dikkatleri çekmiş, ilim dünyasında kendisi hakkında bazı değerlendirmelerde bulunulmuştur. es-sehâvî (ö. 902/1497), onun büyük bir nahiv âlimi ve mukrî olduğunu söyledikten sonra el-isnevî (ö. 772/1370) ve başkalarının da onu methettiklerini söyler. 94 el-isnevî, el-halebî yi şu sözlerle övmektedir: 88 İbn Hacer, age.,, I, el-halebî, ed-durru l-masûn, I, İbnu l-cezerî, age., I, 152; el-makrîzî, age., IV, es-safedî, el-vâfî, VII, 235; es-subkî, age., I, 117; İbn Hacer, age., I, es-subkî, age., I, es-subkî, age., I, 117; ez-ziriklî, age., I, Şemsuddîn Muhammed b. Abdirrahman es-sehâvî, Vecîzu l-kelâm fî zeyli alâ düveli l-islâm, thk. Beşşâr Avvâd Ma rûf- İsâm Fâris el-harastânî-ahmed el-hutaymî, Müessesetu r-risâle, I-IV, Beyrut tsz. I, 83.

16 44 FSM İlmî Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi, 9 (2017) Bahar O, nahiv, tefsir ve kıraat ilimlerinde üstündü ve fakih idi. Usûl ilminde de söz sahibi idi. İbn Tolun ve İmam Şafi î camilerinde kıraat-ı seb a dersleri vermiş, Kahire de kadılığa niyabet etmiş ve evkâf nâzırlığı gibi görevleri üstlenmiştir. 95 el-isnevî müellifimiz hakkında bu sözleri serdederken İbnu l-cezerî (ö. 833/1429), özellikle onun hocaları ve eserlerine vurgu yaparak şu değerlendirmeyi yapar: O büyük bir âlimdir. Ebû Hayyân dan ders okumuş ve ondan çok hadis almıştır. İskenderiye de Ahmed b. Muhammed b. İbrâhim el- Aşşâb tan kıraat vecihlerini öğrenmiştir. Çok değerli bir tefsir ve çok büyük bir İ râbu l- Kur ân telif etmiştir. Şâtibiyye ye öyle bir şerh yazmıştır ki, benzeri görülmemiştir. 96 el-makrîzî (ö. 845/1442) onun nahiv ve kıraat âlimi ve fakih olduğunu söyledikten sonra şu ifadelerde bulunur: Telif ettiği Kur ân tefsirinde o kadar geniş açıklamalarda bulundu ki bu tefsir, yirmi cilde ulaştı. O, ayrıca İ râbu l-kur ân ı telif etti ve et-teshîl ile eş-şâtibiyye adlı eserleri şerhetti. O, fakih idi ve nahiv, tefsir ve kıraat ilimlerinde çok üstündü. Usûl ilminde de söz sahibiydi. 97 İbn Kadi Şühbe (ö. 851/1448) onun üstlendiği görevleri ve telif ettiği eserleri vurgulayarak şöyle der: Büyük âlim, nahiv âlimi ve fakih İbn Tolun ve İmam Şafi î Camilerinde nahiv derslerini okutmuş, Kahire de kadılığa niyabet etmiş ve vakıfların nâzırlığını yapmıştır. Çok değerli eserler telif etmiştir. 98 İbn Hacer (ö. 852/1449) onu şöyle vasfeder: el-halebî nahivle ilgilenmiş ve onda çok maharetli olmuştur. Akranlarına üstün gelinceye kadar Ebû Hayyân dan ders almaya devam etmiştir. ed-durru l-masûn olarak adlandırdığı İ râbu l- Kur ân ı, henüz hocası hayatta iken kaleme aldı. Eserde hocası ile birçok tartışmaya girdi ki bu tartışmaların çoğunda iyidir. 99 İbn Tağrîberdî (ö. 874/1470) onun nahiv ve kıraat âlimi ve fakih olduğunu söyledikten sonra şöyle der: İmam ve âlim bir şahsiyetti. Yıllar boyunca fetva vermiş, talebe yetiştirmiş ve kıraat dersleri vermiştir. 100 Müellifimiz hakkında yapılan yorumlara bakıldığında onun ders aldığı hocalar, üstlendiği görevler, temâyüz ettiği ilim dalları ve telif ettiği eserler ile ilim çevrelerinin dikkatini çektiği ve bu konularda âlimlerin övgü dolu sözlerine mazhar olduğu anlaşılmaktadır. 95 Abdürrahîm b. el-hasen b. Alî el-isnevî (ö. 772/1370), Tabakâtu ş-şâfi îyye, thk. Abdullah el-cebbûrî, Dîvânu l-evkâf, Bağdat 1391, II, İbnu l-cezerî, age., I, el-makrîzî, age., IV, İbn Kâdî Şuhbe, age., III, İbn Hacer, age., I, İbn Tağrîberdî, age., X, 321.

17 es-semîn el-halebî nin Hayatı ve İlmî Şahsiyeti / Mehmet Nafi Arslan Eserleri Hakkında yazılanlara bakıldığında el-halebî nin hayatı süresince ilim elde etmek, çeşitli yerlerde dersler vermek ve eser telif etmekle ilgilendiği görülmektedir. Onun nahiv, tefsir. kıraat, fıkıh, fıkıh usulü, dil ve edebiyat gibi alanlarda zamanının otoritelerinden olduğu ve bu dallarda önemli eserler kaleme aldığı kaynakların verdiği bilgilerden anlaşılmaktadır. 101 Kaleme aldığı eserlerden bazıları günümüzde mevcut iken bazıları ise, hâlâ kayıp durumdadır. Günümüze ulaşan eserlerinden bazıları tahkik edilerek ilim dünyasına kazandırılmışken, bazıları ise yazma halinde bulunmaktadır Mevcut Eserleri ed-durru l-masûn fî ʻUlûmi l-kitâbi l-meknûn ed-durru l-masûn, es-semîn el-halebî nin telif ettiği eserler arasında günümüze ulaşanların en hacimli ve en önemli eseridir. el-halebî, ed-durru l-masûn u hocası Ebû Hayyân el-endelüsî (ö. 745/1344) hayatta iken kaleme almıştır. Keşfu z-zunûn da, el-halebî nin, ed-durru l-masûn u Recep ayının ortalarında hicri 734 yılında bitirdiği kaydedilmiştir. Kur ân ayetlerini nahiv, sarf, lügat, me ânî ve beyân gibi beş ilim açısından açıklayan ve bu ilimlerde oldukça geniş açıklamalar ihtiva eden ed-durru lmasûn u telif etme nedenini el-halebî şu şekilde izah etmektedir: İnsanların bu beş ilim hakkında söylediklerine muttali olunca şunu gördüm: Bazıları nahiv açısından uyarıda bulunmaya gerek olmayan, anlaşılması kolay olan şeyleri zikrediyorlar. Halbuki kapalı olan yönlere dikkat çekmek gerekir. Bazıları da problemleri kısa lafızlarla açıklayıp bununla yetiniyorlar. Bu nedenle söz konusu beş ilmi, her birini geniş bir şekilde ele almak suretiyle bir araya getirmeyi diledim. 102 Eserin ilk dört cildini (el-mâide Sûresi nin sonuna kadar) Ahmed Muhammed el-harrât, doktora çalışması kapsamında tahkik etmiş (1397/1977, Kahire Üniversitesi) daha sonra tümünün tahkikini tamamlayarak on bir cilt halinde (Dımaşk , ) yayımlamıştır. 103 Eser, Alî Muhammed Muʻavvad, Âdil Ahmed Abdulmevcûd, Câd Mahlûf Câd, Zekeriya Abdulmecîd en-nevtî ve Ahmed Muhammed Sayyûre nin aralarında yer aldığı bir grup tarafından da tahkik edilerek Dâru l-kutubi l-ilmiyye tarafından 6 cilt halinde basılmıştır. Bu baskıya Cemal Talabe de bir fihrist hazırlamış ve bu fihrist yedinci cilt olarak aynı yayınevi tarafından basılmıştır. 101 Şükrü Arslan, es-semîn el-halebî ve Ğarîbu l-kur ân ındaki Metodu, Atatürk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, s el-halebî, ed-durru l-masûn., I, Abdülaziz Hatif, Semîn el-halebî, DİA, XXXVI, 493.

18 46 FSM İlmî Araştırmalar İnsan ve Toplum Bilimleri Dergisi, 9 (2017) Bahar Umdetu l-huffâz fî Tefsîri Eşrefi l-elfâz ed-durru l-masûn dan sonra el-halebî nin günümüze ulaşan eserleri arasında en meşhurudur. Eser, Garîbu l-kur ân olarak tabir edilen Kur ân-ı Kerîm deki tek ve nadir olan, bilinmeyen, mübhem ve kapalı olan lafızların tefsir edilmesi 104 alanında kaleme alınmış ve bu alanın en hacimli eseri olarak nitelenmiştir. 105 Müellif, eserinin başında onu kaleme almasındaki hedefini izah eder. Buna göre o, bu alanda daha önce yazılmış eserlere dikkat çekerek el-herevî (ö. 401/1010) ile es-sicistânî (ö. 330/941) nin Garîbu l-kur ân ları ve er-râğıb el-isfahânî (ö. V./XI. yüzyılın ilk çeyreği) nin el-müfredât ını zikreder. Bu eserlerin kısa olmaları nedeniyle tam olarak faydalı olamadıklarını belirten el-halebî, er-râğıb ın eserinin öncekilere nisbetle daha detaylı olduğunu ifade eder. Ancak, er-râğıb ın eserinin de açıklanmasına şiddetle ihtiyaç duyulan bazı lafızlara değinmediğini, bunlara herhangi bir şekilde işarette de bulunmadığını ve bazen de Kur ân da bulunmayan veya sadece ileri seviyede şâz kıraatlerde geçen وللا أخرج ك م م ن ب ظر أم هات كم buna; kelimelere yer verdiğini belirtmektedir. el-halebî kıraatinde geçen بظر kelimesini örnek vermektedir. Bu ayetin kesinlikle bu şekilde okunmaması gerekmesine rağmen söz konusu kelimenin er-râğıb ın eserinde bulunduğunu belirtir. 106 el-halebî, Umdetu l-huffâz ın mukkadimesinde, açıklanmasına şiddetli bir şekilde ihtiyaç duyulmasına rağmen er-râgıb ın eserinde yer almayan kelimeler- الز ب انية 107 ال غ ائ ط 108 الك ال ح göre, 109 den de birkaç örnek verir. Mesela, onun belirttiğine eserin- gibi kelimeler, önemli olmasına rağmen er-râğıb ın الس ر اد ق 111 ve اله ل وع 110 de yer almamıştır. O, bu örnekleri er-râgıb a karşı bir husumeti olduğu, ya da onda bir kusur bulma isteği olarak vermediğini ancak azîm olan Kur ân ın bütün belâğatçıları acz içerisinde bıraktığını, dolayısıyla buna bir tenbîhte bulunmak ve bilgi vermek kastıyla bu örnekleri verdiğini belirtmektedir. 112 Yukarıdaki nedenlerle birlikte el-halebî, bazı müfessirlerin bir takım kelimelerin lügat anlamını aslında lügat ile ilgisi olmayan kinâye türü ıstılahlar ile و م ا ج ع ل ن ا O, açıklamalarını da Umdetu l-huffâz ın yazılış sebebi olarak gösterir. 104 İsmail Cerrahoğlu, Garîbu l-kur ân, DİA, İstanbul 1996, XIII, Abdülaziz Hatif, Semîn el-halebî, DİA, XXXVI, 493; Burhan Sümertaş, Kavram Çalışmalarına Katkıları Açısından Belli Başlı Kur ân Sözlükleri, DEÜİFD, Sy. 36, s el-halebî, Umdetu l-huffâz, I, 38; Şükrü Arslan, ag.mak s ). (96), (el- Alak, س ن د ع الز ب انية 107.(6,(5) (el-mâide, أ و ج اء أ ح د م ن ك م م ن ال غ ائ ط 108.(104,(23) (el-müminûn, ت ل ف ح و ج وه ه م الن ار و ه م ف يه ا ك ال ح ون ). (70), (el-me âric,. إ ن اإل ن س ان خ ل ق ه ل وع ا 110 duvar- Biz zâlimlere öyle bir ateş hazırladık ki, onun alevden إ ن ا أ ع ت د ن ا ل لظ ال م ين ن ار ا أ ح اط ب ه م س ر اد ق ه ا 111 ları kendilerini çepeçevre kuşatmıştır (el-kehf, (18), el-halebî, Umdetu l-huffâz, I,

19 es-semîn el-halebî nin Hayatı ve İlmî Şahsiyeti / Mehmet Nafi Arslan 47 da, Sana gösterdiğimiz o rüyayı الر ؤ ي ا ال ت ي أ ر ي ن اك إ ال ف ت ن ة ل لن اس و الش ج ر ة ال م ل ع ون ة ف ي ال ق ر آن Kur ân da lanetlenmiş bulunan o ağacı da sırf insanları sınamak için vesile yaptık 113 ayetinde geçen الشجرة الملعونة kelimesinin Ebû Cehil veya onun gayesi ya da و ال ب اق ي ات الص ال ح ات خ ي ر ع ن د ر ب ك ث و اب ا و خ ي ر أ م ال görüşünün kısalığı ile tefsir edilmesini ve Baki kalacak salih ameller ise, Rabbinin katında, sevap olarak da ümit olarak سبحان للا, الحمد هلل kelimesinin الباقيات الصالحات da daha hayırlıdır 114 ayetinde geçen ve ال اله اال للا gibi kelimelerle açıklanmasını buna örnek olarak verir. 115 Müellif, mukaddimesinde eserin yöntemine de dikkat çekerek şu ifadeleri kullanır: Öncelikle (garib olan) kelimeyi zikreder ve anlamını tefsir ettim. Anlamı tefsir ederken onu destekleyen nazım veya nesir türünden bir şahit bulduğumda, anlamı tamamlamak üzere, ona da yer verdim. Eğer kelimenin tasrifinde bir takım kapalılıklar bulunuyor ise, Allah ın izniyle, onları kolay anlaşılan ifadelerle açıkladım. Eğer müfessirler bir lafzı zikretmiş ve onları, daha önce zikrettiğim gibi, lügat yönünden ilgisiz şeylerle açıklamışlar ise, faydalı olması amacıyla onları da arz ettim. 116 Son olarak müellif, mukaddimede eserin tertibini bizzat kendisi açıklayarak şöyle der: Kelimeleri alfabetik sıraya göre düzenleyerek onların kökünü esas aldım ve zâid harfleri nazar-ı itibara almadım. Örneğin, انعمت kelimesini ararsan onu hemze babında değil nun ( ن ) bâbında bulursun. Yine نعبد ve نستعين gibi fiilleri ararsan onları nun (ن) bâbında değil ayn ( ع ) bâbında bulursun. Ba ( ب ) ve lâm anla- ) gibi cer harfleri ya da istifhâm hemzesi gibi tek harften ibaret olup bir ل ( ma delalet eden kelimelerde ise, bâbın diğer kelimelerinden önce bunları verdim sonra harf sırasına göre bâbın diğer kelimelerini zikrettim. 117 Müellifimizin Umdetu l-huffâz ın mukaddimesinde eserin yazılış amacı, yöntemi ve tertibi gibi konuları geniş bir şekilde açıkladığı anlaşılmaktadır. Onun bu eserinde kelimelerin sarf, lügat ve tefsir açısından açıklamaları yanında kıraat farklılıklarına da değinilmekte, zaman zaman kelam ve fıkıh konularında da açıklamalar yapılmaktadır. 118 Eserin farklı tarihlerde çeşitli baskıları yapılmıştır. Tespit ettiğimiz kadarıyla ilk baskısı Mahmûd ed-da im in tahkikiyle Dâru s-seyyîd li n-neşr tarafından İstanbul da 1987 yılında yapılmıştır. 119 Bir başka baskısı Muhammed Altuncî nin neşriyle, dört cilt halinde Beyrut ta 1993 yılında yapılmıştır. 120 Eserin ha- 113 el-isrâ, (17), el-kehf, (18), el-halebî, age., I, 39, Şükrü Arslan, ag.mak., el-halebî, Umdetu l-huffâz, I, el-halebî, age., I, Hatif, ag. mad., XXXVI, el-halebî, el- İkdu n-nadîd,, II, Hatif, ag. mad., XXXVI, 493.

İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu.

İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu. س ي د ن ا و ن ب ي ن ا م ح م د صلى تعالى عليه و سل م İsimleri okumaya başlarken- و ب س ي د ن ا - eklenmesi ve sonunda ع ن ه ر ض ي okunması en doğrusu. 1 ا ب ى ب ك ر ب ن الص د يق 30 ث اب ت ب ن ا ق ر م 2

Detaylı

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK Bakara Suresi 285-286 Ayetlerinin Tilaveti Ve Tecvid Tahvilleri Ünite 4 İlahiyat Lisans Tamamlama Programı KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK 1 Ünite 4 BAKARA SURESİ 285-286 AYETLERİ TİLAVET

Detaylı

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK

KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK Yâsîn Suresi 13-27 Ayetlerinin Tilaveti Ve Tecvid Tahvilleri Ünite 6 İlahiyat Lisans Tamamlama Programı KUR AN-I KERİM II Yrd. Doç. Dr. Remzi ATEŞYÜREK 1 Ünite 6 YÂSÎN SURESİ 13-27 AYETLERİ TİLAVET VE

Detaylı

Ünite 1. Celâleyn Tefsiri. İlahiyat Lisans Tamamlama Programı TEFSİR METİNLERİ -I. Doç. Dr. Recep DEMİR

Ünite 1. Celâleyn Tefsiri. İlahiyat Lisans Tamamlama Programı TEFSİR METİNLERİ -I. Doç. Dr. Recep DEMİR Celâleyn Tefsiri Ünite 1 İlahiyat Lisans Tamamlama Programı TEFSİR METİNLERİ -I Doç. Dr. Recep DEMİR 1 Ünite 1 CELÂLEYN TEFSİRİ Doç. Dr. Recep DEMİR İçindekiler 1.1. CELÂLEYN TEFSİRİ... 3 1.2. CELALÜDDİN

Detaylı

İmam Tirmizi nin. Sıfatlar Hususundaki Mezhebi

İmam Tirmizi nin. Sıfatlar Hususundaki Mezhebi İmam Tirmizi nin Sıfatlar Hususundaki Mezhebi İmam Ebu İsa Muhammed İbni İsa Tirmizi (209H-274H) Cami'u Sünen Tirmizi www.almuwahhid.com 1 بسم هللا الرحمن الرحيم İmam Tirmizi de kendi dönemindeki hadis

Detaylı

Öğretim İlke ve Yöntemleri 1

Öğretim İlke ve Yöntemleri 1 Öğretim İlke ve Yöntemleri 1 Dr. Öğr. Ü. M. İsmail BAĞDATLI mismailbagdatli@yahoo.com EĞİTİM Bireyin kendi iradesi ile belirli bir program dahilinde davranış kazandırma, davranış geliştirme, davranış değiştirme

Detaylı

Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm

Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm 11 1 Değerli Kardeşim, Kur an ve Sünnet İslam dininin iki temel kaynağıdır. Rabbimiz in buyruklarını ve Efendimiz (s.a.v.) in mübarek sünnetini bilmek tüm Müslümanların, bilhassa idareci konumundakilerin

Detaylı

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

şeyh Muhammed Salih el-muneccid ALLAH TEÂLÂ'NIN İSİMLERİ DOKSAN DOKUZ İLE SINIRLI DEĞİLDİR أسماء االله عاىل غ صورة ف سعة و سع ا س م ا ] ريك - Turkish [ Türkçe - şeyh Muhammed Salih el-muneccid الشيخ مد صالح املنجد Terceme: IslamQa koordinasyon:

Detaylı

REHBERLİK VE İLETİŞİM 1

REHBERLİK VE İLETİŞİM 1 REHBERLİK VE İLETİŞİM 1 Yrd. Doç Dr. M. İsmail Bağdatlı mismailbagdatli@yahoo.com HİDAYET Hidâyet kelimesi türevleriyle birlikte 316 âyet- i kerimede yer almaktadır. Arap dilinde "hedâ" kökünden gelir.

Detaylı

DUALAR DUANIN ÖNEMİ Dua

DUALAR DUANIN ÖNEMİ Dua DUANIN ÖNEMİ Dua, insanda doğuştan var olan bir duygudur. Bu sebeple bütün dinlerde dua mevcuttur. Üstün bir varlığa inanan her insan, hayatının herhangi bir anında dua ihtiyacını hisseder. Çünkü her insan,

Detaylı

5. Ünite 1, sayfa 17, son satır

5. Ünite 1, sayfa 17, son satır EYLÜL 2014 VE ÖNCESİ TARİH BASKILI ARAPÇA IV DERS KİTABINA İLİŞKİN CETVELİ Değiştirilen kelimeler yuvarlak içinde gösterilmiştir. 1. Ünite 1, sayfa 5, son satır 4. ت ض ع أ ن ث ى الا خ ط ب وط تم وت ج وع

Detaylı

الصيام برؤية واحدة اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني

الصيام برؤية واحدة اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني 1436 HİLALİN BİR YERDE GÖRÜLMESİYLE ORUCA BAŞLAMAK الصيام برؤية واحدة باللغة الرتكية Muhammed b. Salih el-useymîn اسم املؤلف حممد بن صالح العثيمني Çeviren Muhammed Şahin ترمجة حممد شاهني Gözden Geçiren

Detaylı

Bayram hutbesi nasıl okunur? - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

Bayram hutbesi nasıl okunur? - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi Allâhu Ekber Allâhu Ekber Allâhu Ekber Allâhu Ekber Lâ ilâhe illallâhü vallâhü Ekber. Allâhu Ekber ve lillâhil'hamd, Allâhu Ekberu kebiiraa velhamdülillahi kesiiraa ve sübhaanallaahi bükratev ve esıila

Detaylı

ه: د ع ل ض ب او ت ن ل ه ب م ذ ت خ أ إن ا م م كي ف ت ر ك ت د ق ي فإ ن يت للا س ن و با ك ت

ه: د ع ل ض ب او ت ن ل ه ب م ذ ت خ أ إن ا م م كي ف ت ر ك ت د ق ي فإ ن يت للا س ن و با ك ت ف إ ن ي ق د ت ر ك ت ف يك م م ا إ ن أ خ ذ ت م ب ه ل ن ت ض ل وا ب ع د ه : ك ت اب الل و س ن تي "Size iki emanet bırakıyorum, onlara sarılıp uydukça yolunuzu hiç şaşırmazsınız O emanetler, Allah ın kitabı

Detaylı

KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ)

KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ) KUR AN HARFLERİNİN MAHREÇLERİ (ÇIKIŞ YERLERİ) ب ت خ ح ج ث Dil ucu ile üst uçlarından ا ذ ر ز Boğazın ağza en yakın olan kısmından Dil ucu ile üst diplerinden Peltektir. Boğazın orta kısmından Dudaklar

Detaylı

BİRKAÇ AYETİN TEFSİRİ

BİRKAÇ AYETİN TEFSİRİ 1 BİRKAÇ AYETİN TEFSİRİ ب س م الل ه الر ح م ن الر ح يم ك ت اب ت ف س ير ال ق ر آن KUR AN TEFSİRİ { الر ح م ن الر ح يم } اس م ان م ن الر ح م ة الر ح يم و الر اح م ب م ع ن ى و اح د ك ال ع ل يم و ال ع ال م

Detaylı

HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER

HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER HADİS II DERSİ EZBER HADİSLER م ن ق ال ح ني ي س م ع ال م ؤ ذ ن و أ ن أ ش ه د أ ن ل إ ل ه إ ا ل ا ا لل و ح د ه ل ش ر يك ل ه و أ ان م امد ا ب د د ه و س و ل ه 1 س ض يت ب ا لل س ا ب و ب ح امد س و ل و ب ل و

Detaylı

40 HADİS YARIŞMASI DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. SINIFI 5-6,7-8 1-) 9-10,11-12 SINIFI 5-6,7-8 2-) 9-10

40 HADİS YARIŞMASI DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. SINIFI 5-6,7-8 1-) 9-10,11-12 SINIFI 5-6,7-8 2-) 9-10 DİKKAT 47'DEN 55'E KADAR Kİ HADİSLERİN ARAPÇA METİNLERİ DÜZELTİLMİŞTİR. 5-6, 1-), 5-6, 2-) 5-6 3-) 40 HADİS YARIŞMASI 5-6, 4-) 5-6, 5-) 5-6, 6-) 5-6, 7-) 5-6, 8-) 5-6, 9-) 5-6, 10-) 5-6, 11-) 5-6, 12-)

Detaylı

Allah, ancak samimiyetle ve kendi rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder. (Nesâî, Cihâd, 24)

Allah, ancak samimiyetle ve kendi rızası gözetilerek yapılan ameli kabul eder. (Nesâî, Cihâd, 24) ع ن ت م يم الد ار ى أ ن الن ب ص ل الل ع ل ي ه و س ل م ق ال :»الد ين الن ص يح ة «ق ل ن ا: ل م ن ق ال :»لل و ل ك ت اب ه و ل ر س ول ه و ل ئ م ة ال م س ل م ني و ع ام ت ه م.«Temîm ed-dârî anlatıyor: Hz. Peygamber

Detaylı

BAZI AYETLER ÜZERİNE KÜÇÜK Bİ R TEFEKKÜR ( IV)

BAZI AYETLER ÜZERİNE KÜÇÜK Bİ R TEFEKKÜR ( IV) BAZI AYETLER ÜZERİNE KÜÇÜK Bİ R TEFEKKÜR ( IV) ي و ه و ال ذ ي م د األ ر ض و ج ع ل ف يه ا ر و اس اث ن ي ن ي غ ش ي الل ي ل الن ه ا ر إ ن ف ي ذ ل ك م ت ج او ر ات و ج ن ات م ن أ ع ن اب و ز ر ع و ن يل ص ن و

Detaylı

Question. Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan. Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir?

Question. Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan. Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir? Question Neden Hz İsa Ruhullah (Allah ın ruhu) olarak adlandırılmıştır? Yüce Allah ın kendi ruhundan Peygamberi Âdem e üflemesinin manası nedir? Answer: Bazı özellikler değişik ve birçok şey ve bireylerde

Detaylı

Bir kişinin kalbinde iman ile küfür, doğruluk ile yalancılık, hıyanet ile emanet bir arada bulunmaz. (İbn Hanbel, II, 349)

Bir kişinin kalbinde iman ile küfür, doğruluk ile yalancılık, hıyanet ile emanet bir arada bulunmaz. (İbn Hanbel, II, 349) »ا ل م س ل م م ن س ل م ال م س ل م ون م ن ل س ان ه و ي د ه و ال م ؤ م ن م ن أ م ن ه الن اس ع ل ى د م ائ ه م و أ م و ال ه م» Müslüman, diğer Müslümanların elinden ve dilinden güvende olduğu kimsedir. Mümin

Detaylı

Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz?

Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz? Sorularlarisale.com Kur an ın, şerî meseleleri ders verirken aynı anda tevhid dersi vermesi hakkında izahta bulunabilir misiniz? "Şeriat" denildiğinde, daha çok dinin ahkâm kısmı anlaşılır. Kur'an-ı Kerîm,

Detaylı

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II -Ders Planı- Dersin konusu: istinbat metotları ve va z olunduğu mana bakımından lafızlar [hâs] Ön hazırlık: İlgili tezler: ibrahim özdemir

Detaylı

Kabir azabı kıyâmet kopuncaya kadar devam eder mi?

Kabir azabı kıyâmet kopuncaya kadar devam eder mi? Kabir azabı kıyâmet kopuncaya kadar devam eder mi? ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 03-434 هل ستمر اب القرب إىل قيام الساعة» اللغة الرت

Detaylı

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

Kolay Yolla Kur an ı Anlama بسم هللا الرحمن الرحيم Kolay Yolla Kur an ı Anlama Ders 18 #kuranianlama Bu derste Kur an: Dua ال : bilgisi Dil ق ق ام Eğitim ipucu: Başarının temeli Bu derste 7 yeni kelimeyle Kur'an da 2466 defa tekrar

Detaylı

Her elini uzatana (isteyene) zekât verilir mi?

Her elini uzatana (isteyene) zekât verilir mi? Her elini uzatana (isteyene) zekât verilir mi? ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2013-1434 هل لك من مد يده ستحق الز ة» اللغة الرت ية «بن

Detaylı

ICERIK. Din kelimesinin sözlük anlami Din kelimesinin Kur an daki anlamlari Din anlayislari Dinin cesitleri Ayetlerle din

ICERIK. Din kelimesinin sözlük anlami Din kelimesinin Kur an daki anlamlari Din anlayislari Dinin cesitleri Ayetlerle din DIN KAVRAMI ICERIK Din kelimesinin sözlük anlami Din kelimesinin Kur an daki anlamlari Din anlayislari Dinin cesitleri Ayetlerle din SÖZLÜKTE DIN Cesitli sekilde anlasiliyor; Ilki hakimiyet, güc, üstünlük,

Detaylı

İman; Allah a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine ve âhiret gününe iman etmendir. Keza hayrı ve şerriyle kadere inanmandır.

İman; Allah a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine ve âhiret gününe iman etmendir. Keza hayrı ve şerriyle kadere inanmandır. »ب ن ي ال س ل م ع ل ى خ م س : ش ه اد ة أ ن ل إ ل ه إ ل الل و أ ن م ح م د ا ر س ول الل و إ ق ام الص ل ة و إ يت اء الز ك اة و ال ح ج و ص و م ر م ض ان «İslam beş esas üzerine kurulmuştur: Allah tan başka

Detaylı

55. Sizi ondan (arzdan) yarattık, ve ona iâde ederiz ve bir kere daha ondan çıkarırız.

55. Sizi ondan (arzdan) yarattık, ve ona iâde ederiz ve bir kere daha ondan çıkarırız. ÂYETLERİN AÇIKLAMALI MEÂLİ : م ن ه ا خ ل ق ن اك م و فيه ا ن عيد ك م و م ن ها ن ر ج ك م ت ر ة ا خ ر ى 55 55. Sizi ondan (arzdan) yarattık, ve ona iâde ederiz ve bir kere daha ondan çıkarırız. Biz sizi ilkin

Detaylı

(Dersini sabah namazından sonra yapmanı tavsiye etmekle birlikte, sana uygun olan en münasip bir vakitte de yapmanda bir sakınca yoktur.

(Dersini sabah namazından sonra yapmanı tavsiye etmekle birlikte, sana uygun olan en münasip bir vakitte de yapmanda bir sakınca yoktur. 3 1 Değerli Kardeşim; Unutma! Dünya hayatı çabuk geçer, önemli olan bu dünya hayatında kendine, ailene, ümmete ve tüm insanlığa ne kadar faydalı olduğuna bakman ve bunun muhasebesini yapmandır. Toplumun

Detaylı

األصل الجامع لعبادة هللا وحده

األصل الجامع لعبادة هللا وحده األصل الجامع لعبادة هللا وحده İBADETİN MANASI Şeyh Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a) www.almuwahhid.com 2 بسم هللا الرمحن الرحيم Şeyh Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a) diyor ki: 1 Sana, tek olan Allah a ibadetin

Detaylı

İSİMLER VE EL TAKISI

İSİMLER VE EL TAKISI İSİMLER VE EL TAKISI Bu ilk dersimizde günlük hayatımızda kullandığımız isimleri öğreneceğiz. Bu isimleri ezberlememiz gerekmekte ancak kendimizi çokta fazla zorlamamıza gerek yok çünkü ilerleyen derslerimizde

Detaylı

Kar veya yağmur sebebiyle Cuma namazını terk etmenin hükmü. Muhammed b. Salih el-useymîn. Terceme: Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

Kar veya yağmur sebebiyle Cuma namazını terk etmenin hükmü. Muhammed b. Salih el-useymîn. Terceme: Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin Kar veya yağmur sebebiyle Cuma namazını terk etmenin hükmü ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn Terceme: Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 202-433 ح م ترك المعة س ثللج أو ملطر» اللغة

Detaylı

İNSAN ALLAHIN HALİFESİ Mİ? (HALEF- SELEF OLAYI) Allah Teâlâ şöyle buyurur:

İNSAN ALLAHIN HALİFESİ Mİ? (HALEF- SELEF OLAYI) Allah Teâlâ şöyle buyurur: İNSAN ALLAHIN HALİFESİ Mİ? (HALEF- SELEF OLAYI) Allah Teâlâ şöyle buyurur: و ا ذ ق ال ر ب ك ل ل م لا ي ك ة ا ن ي ج اع ل ف ي ا لا ر ض خ ل يف ة ق ال وا ا ت ج ع ل ف يه ا م ن ي ف س د ف يه ا و ي س ف ك الد م

Detaylı

فضل صالة الرتاويح اسم املؤلف حممد صالح املنجد

فضل صالة الرتاويح اسم املؤلف حممد صالح املنجد 1436 TERÂVİH NAMAZININ FAZÎLETİ فضل صالة الرتاويح باللغة الرتكية Muhammed Salih el-muneccid اسم املؤلف حممد صالح املنجد Çeviren Muhammed Şahin ترمجة حممد شاهني Gözden Geçiren Ali Rıza Şahin مراجعة يلع

Detaylı

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II

Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi İslam Hukuk Usulü II -Ders Planı- Dersin konusu: manaya delaletinin kapalılığı bakımından lafızlar [hafî-müşkilmücmel-müteşâbih] Ön hazırlık: İlgili tezler: hakkı

Detaylı

KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER

KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER KURAN DA TEKRARLANAN AYETLER İmran AKDEMİR 2013 (Güncelleme 2018) TEKRAR EDEN 97 AYET Kuran ın 97 ayeti diğer ayetler gibi Kuran da sadece bir kez bulunmaz, tekrar ederler. Bu 97 ayetten birçoğuna 2 kez

Detaylı

Kur'an'da Kadının Örtüsü Meselesi - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi

Kur'an'da Kadının Örtüsü Meselesi - İlyas Uçar - Ebû Rudeyha - Evvâh - Kişisel Bilgi Sitesi Kur an-ı Kerim in incelemesi, yorumlaması, tefsir edilmesi hususunda incelenen ve günümüzün en çok tartışılan konularından biri de kadının örtüsü meselesidir. Bu yazı da bu konu üzerinde duracağım inşallah...

Detaylı

(40 Hadis-7) SEÇME KIRK HADİS

(40 Hadis-7) SEÇME KIRK HADİS www.behcetoloji.com (40 Hadis-7) SEÇME KIRK HADİS BİRİNCİ HADİS ف ض ل ت ع ل ى ا ل ن ب ي اء ب س ت أ ع ط يت ج و ام ع ال ك ل م و ن ص ر ت ل ي ال غ ن ائ م و ج ع ل ت ل ي ا ل ر ض ط ه ور ا و م س ج د ا و أ ر س

Detaylı

Allah Teâlâ ya hamd eder, Hz. Muhammed (Sallalahu Aleyhi ve Sellem) e, âl ve ashabına selam ederiz.

Allah Teâlâ ya hamd eder, Hz. Muhammed (Sallalahu Aleyhi ve Sellem) e, âl ve ashabına selam ederiz. İstihare Hakkında Allah Teâlâ ya hamd eder, Hz. Muhammed (Sallalahu Aleyhi ve Sellem) e, âl ve ashabına selam ederiz. Âlimlerin ittifakıyla istihare yapmak sünnettir.[1] El-Buhârî nin rivayetine göre Cabir

Detaylı

Cidde'de yaşayan ve hac için Mekke'den ihrama giren kimsenin hükmü. Muhammed Salih el-useymîn

Cidde'de yaşayan ve hac için Mekke'den ihrama giren kimsenin hükmü. Muhammed Salih el-useymîn Cidde'de yaşayan ve hac için Mekke'den ihrama giren kimsenin hükmü [ تريك Turkish ] Türkçe Muhammed Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2012-1433 حكم نو يعيش يف حدة أحرم للحج

Detaylı

EĞER NEBİ MUHAMMED, BENDEN YAHUDİLİĞİ VE HIRİSTİYANLIĞI İNKÂR ETMEMİ İSTESE; YAHUDİLİĞİ VE HIRİSTİYANLIĞI İNKÂR ETMEM, MUHAMMED'İ İNKAR EDERİM

EĞER NEBİ MUHAMMED, BENDEN YAHUDİLİĞİ VE HIRİSTİYANLIĞI İNKÂR ETMEMİ İSTESE; YAHUDİLİĞİ VE HIRİSTİYANLIĞI İNKÂR ETMEM, MUHAMMED'İ İNKAR EDERİM Suriye Müftüsü Ne Diyor? EĞER NEBİ MUHAMMED, BENDEN YAHUDİLİĞİ VE HIRİSTİYANLIĞI İNKÂR ETMEMİ İSTESE; YAHUDİLİĞİ VE HIRİSTİYANLIĞI İNKÂR ETMEM, MUHAMMED'İ İNKAR EDERİM Suriye Müftüsü / Ahmed Bedruddin

Detaylı

ŞABAN'IN 30. GECESİ HİLAL GÖRÜLMEDİĞİ ZAMAN (NE YAPILIR?)

ŞABAN'IN 30. GECESİ HİLAL GÖRÜLMEDİĞİ ZAMAN (NE YAPILIR?) 1436 ŞABAN'IN 30. GECESİ HİLAL GÖRÜLMEDİĞİ ZAMAN (NE YAPILIR?) إذا لم ير اهلالل يللة اثلالثني من شعبان باللغة الرتكية Abdullah b. Abdurrahman el-cibrîn اسم املؤلف عبد اهلل بن عبد الرمحن اجلربين Çeviren

Detaylı

Onlardan bazıları. İhtilaf ettiler. Diri-yaşayan. Yüce. Sen görüyorsun ت ر dostlar. ..e uğradı

Onlardan bazıları. İhtilaf ettiler. Diri-yaşayan. Yüce. Sen görüyorsun ت ر dostlar. ..e uğradı Onlardan bazıları م ن ه م Peygamberler ر س ل ك ل م Konuştu د ر ج ات Dereceler آ ت ي ن ا Verdik أ ي د ن ا Destekledik İhtilaf ettiler اخ ت ل ف وا Diledi ش اء م ن ه م Onlardan bazıları ي ر يد İstiyor أ ن

Detaylı

(Tanımı ve Dayanağı)

(Tanımı ve Dayanağı) DERS -7 NİKAH-I İSLAM HUKUKU-I (Tanımı ve Dayanağı) Prof. Dr. Abdülaziz BAYINDIR & Doç. Dr. Servet BAYINDIR İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyeleri DERSİN AKIŞI Nikahın Sözlük Anlamı Nikahın

Detaylı

1- EBEVEYNLERİN ÇOCUKLAR ÜZERINDEKİ HAKLARI

1- EBEVEYNLERİN ÇOCUKLAR ÜZERINDEKİ HAKLARI Ders : 107 Konu : İSLAMDA AİLE - BİREYLERİNİN SORUMLULUKLARI - 2 1- EBEVEYNLERİN ÇOCUKLAR ÜZERINDEKİ HAKLARI Saygı Çocukların anne-baba üzerinde hakkı olduğu gibi, anne babanın da çocukları üzerinde hakkı

Detaylı

ALLAH IN RAZI OLDUĞU KULLAR

ALLAH IN RAZI OLDUĞU KULLAR Ders : 203 Konu : ALLAH IN RAZI OLDUĞU KULLAR ALLAH IN RAZI OLDUĞU KULLAR Rıza kelimesi sözlükte; memnun olma, hoşnut olma, kabul etme ve seçme anlamlarına gelir. Genel olarak rıza; Allah ın hüküm ve kazasına

Detaylı

REFERANS AYET: HİCR 87

REFERANS AYET: HİCR 87 REFERANS AYET: HİCR 87 Hicr Suresi nin 87 nci ayeti Tekrarlanan İkilinin verildiğini ve verilen iki sayıdan birinin 7 olduğunu bildiren tek ayettir. Ayrıca bu ayet peygambere indirilen vahyin hem sayısal

Detaylı

(Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. (Fâtiha, 1/5)

(Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. (Fâtiha, 1/5) ا ي اك ن ع ب د و ا ي اك ن س ت ع ني (Allahım!) Yalnız sana ibadet ederiz ve yalnız senden yardım dileriz. (Fâtiha, 1/5) 1 و م ا ا م ر وا ا ل ل ي ع ب د وا الل م ل ص ني ل ه الد ين ح ن ف اء و ي ق يم وا الص

Detaylı

TÜRKİYE DİYANET VAKFI YAYINLARI

TÜRKİYE DİYANET VAKFI YAYINLARI Kitâbü Takrîbi l-garîb Kāsım b. Kutluboğa (ö. 879 h. / 1474 m.) Tahkik Dr. Öğr. Üyesi Osman Keskiner TÜRKİYE DİYANET VAKFI YAYINLARI Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları Yayın No. 743 İSAM Yayınları 200 Klasik

Detaylı

Damla Yayın Nu: Editör Mehmet DO RU. Dil Uzman lyas DİRİN. Görsel Tasar m Uzman Cem ÇERİ. Program Gelifltirme Uzman Yusuf SARIGÜNEY

Damla Yayın Nu: Editör Mehmet DO RU. Dil Uzman lyas DİRİN. Görsel Tasar m Uzman Cem ÇERİ. Program Gelifltirme Uzman Yusuf SARIGÜNEY ا ب ع ق ظ ل ز ك İMAM HATİP LİSELERİ MESLEKİ ARAPÇA 9 Öğrenci Çalışma Kitabı ج ن 9 ل ث ان و ي ات ال ئ م ة و ال خ ط باء ا لل غ ة ال ع ر ب ي ة ك ت اب الت د ر يب ات Millî Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye

Detaylı

Cihad Gönderen Kadir Hatipoglu - Şubat :23:10. Cihad İNDİR

Cihad Gönderen Kadir Hatipoglu - Şubat :23:10. Cihad İNDİR Cihad Gönderen Kadir Hatipoglu - Şubat 15 2018 14:23:10 Cihad İNDİR ي ا أ ي ه ا ال ذ ين آ م ن وا ه ل أ د ل ك م ع ل ى ت ج ار ة ت نج يك م م ن ع ذ اب أ ل يم : ت ؤ م ن ون ب الل ه و ر س ول ه و ت ج اه د &#16

Detaylı

DUA KAVRAMININ ANLAMI*

DUA KAVRAMININ ANLAMI* DUA KAVRAMININ ANLAMI* A. SÖZLÜK VE TERİM ANLAMI Sözlükte; çağırmak, seslenmek, davet etmek, istemek ve yardım talep etmek anlamlarına gelen dua, din ıstılahında; Allah ın yüceliği karşısında insanın aczini

Detaylı

Tatil kavramını araştırdığımız da tatil için şu anlamların verildiğini görürüz:

Tatil kavramını araştırdığımız da tatil için şu anlamların verildiğini görürüz: Tatile Müslümanca bir bakış açısı geliştirebilmek için önce tatil kelimesini ve Müslümanı tanımlayalım arkasından bu iki kavramın kesişmiş olduğu yani her iki kavramın da tanımının içinde kalan, paylaşabildikleri

Detaylı

حديث توسل آدم نليب وتفس : {وابتغوا يله الوسيلة} şeyh Muhammed Salih el-muneccid

حديث توسل آدم نليب وتفس : {وابتغوا يله الوسيلة} şeyh Muhammed Salih el-muneccid Âdem aleyhisselamın Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellem ile Tevessül Etmesi Hadisi ve «Sizi O na yaklaştıracak vesile arayın» Âyetinin Tefsiri حديث توسل آدم نليب وتفس : {وابتغوا يله الوسيلة} ] ريك

Detaylı

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ. : Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Telefon : (0212) 521 81 00 : abulut@fsm.edu.tr

AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ YAYIN LİSTESİ. : Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Telefon : (0212) 521 81 00 : abulut@fsm.edu.tr AKADEMİK ÖZGEÇMİŞ VE YAYIN LİSTESİ 1. Adı Soyadı : Ali Bulut İletişim Bilgileri Adres : Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Telefon : (01) 51 81 00 Mail : abulut@fsm.edu.tr. Doğum - Tarihi : 1.0.1973

Detaylı

Hâmile kadın için haccın hükmü

Hâmile kadın için haccın hükmü Hâmile kadın için haccın hükmü ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid 0Terceme: 0TMuhammed Şahin Tetkik: Ali Rıza Şahin 20-432 جم حج احلامل» اللغة الرت ية «مد صالح املنجد رمجة: مدد مسلم شاه

Detaylı

SAHABE NİN ÖNDERİ HZ. EBU BEKİR

SAHABE NİN ÖNDERİ HZ. EBU BEKİR 1 Konumuzla İlgisi SAHABE NİN ÖNDERİ HZ. EBU BEKİR (Radıyallahu anh) ح د ث ن ا ه ن اد ب ن الس ر ى ع ن ع ب د الر ح ن ب ن م م د ال م ح ار ب ع ن ع ب د الس ال م ب ن ح ر ب ع ن أ ب خ ال د الد اال ن ع ن أ ب خ

Detaylı

bartin.diyanet.gov.tr/kurucasile

bartin.diyanet.gov.tr/kurucasile bartin.diyanet.gov.tr/kurucasile www.recepsahan.net و س ار ع وا إ ل ى م غ ف ر ة م ن رب ك م و ج نة ع رض ه ا السم او ات و األ ر ض أ ع دت ل ل م ت ق ي ن Rabbinizin mağfiretine ermek ve muttakiler için hazırlanmış

Detaylı

ORUCA BAŞLAMADA ASTRONOMİK HESABA MI GÜVENİLMELİ YOKSA HİLALİ GÖRMEK Mİ GEREKİR? İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi

ORUCA BAŞLAMADA ASTRONOMİK HESABA MI GÜVENİLMELİ YOKSA HİLALİ GÖRMEK Mİ GEREKİR? İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi ORUCA BAŞLAMADA ASTRONOMİK HESABA MI GÜVENİLMELİ YOKSA HİLALİ GÖRMEK Mİ GEREKİR? ] ريك Turkish [ Türkçe İlmî Araştırmalar ve Fetvâ Dâimî Komitesi Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 20-432

Detaylı

Kur an-ı Kerim I. Hafta 10 SAKARYA ÜNİVERSİTESİ. Yrd.Doç.Dr. Alican DAĞDEVİREN

Kur an-ı Kerim I. Hafta 10 SAKARYA ÜNİVERSİTESİ. Yrd.Doç.Dr. Alican DAĞDEVİREN SAKARYA ÜNİVERSİTESİ Kur an-ı Kerim I Hafta 10 Yrd.Doç.Dr. Alican DAĞDEVİREN Bu ders içeriğinin basım, yayım ve satış hakları Sakarya Üniversitesi ne aittir. "Uzaktan Öğretim" tekniğine uygun olarak hazırlanan

Detaylı

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR 4O HADIS HER YIL KIRK HADİS 1-12. SINIFLAR ASFA EĞİTİM KURUMLARI 2015-2016 4 4O HADIS ASFA EĞİTİM KURUMLARI Yayın No : Yayın Yılı : 2015 ISBN : 978-000-00000-00 HER SINIFTA KIRK HADİS --- --- --- --- ---

Detaylı

Seyyid Yahyâ-yı Şirvânî nin Vird-i Settâr ı *

Seyyid Yahyâ-yı Şirvânî nin Vird-i Settâr ı * Seyyid Yahyâ-yı Şirvânî nin Vird-i Settâr ı * Mehmet Cemâl ÖZTÜRK ** Seyyid Yahyâ-yı Şirvânî bir rivâyete göre 800/1398 de doğmuş ve o dönem Şirvanşâhlar Devleti nin başşehri olan Şemâhi de gençliğini

Detaylı

Kolay Yolla Kur an ı Anlama

Kolay Yolla Kur an ı Anlama بسم هللا الرحمن الرحيم Kolay Yolla Kur an ı Anlama Ders 15 #kuranianlama Bu derste Kur an: Övme, Rukü, secde غ ف ر & ص ب ر ظ ل م ض ر ب : bilgisi Dil Eğitim ipucu: Alışkanlık haline getirme ve davranışlara

Detaylı

124. SOHBET Sözü Güzel Söylemek

124. SOHBET Sözü Güzel Söylemek 124. SOHBET Sözü Güzel Söylemek Kendisini ifade etmek için açıklamalarda bulunmak ve anlamlı bir şekilde söz söylemek sadece insana mahsustur. Söz ki, onu insan için yaratan Allahu Teala dır. Rahman suresinde

Detaylı

Hor görme, aşağılama, hakir kabul etme günahını ilk işleyen şeytandır.

Hor görme, aşağılama, hakir kabul etme günahını ilk işleyen şeytandır. - MAHMUT TOPTAŞ Hor görme, aşağılama, hakir kabul etme günahını ilk işleyen şeytandır. Rabbim, Adem aleyhisselamı yaratıp meleklere secde etmesini emrettiğinde yalnız İblis/şeytan secde etmemiş ve gerekçesini

Detaylı

MUSKA VE NAZARLIK TAKMANIN HÜKMÜ

MUSKA VE NAZARLIK TAKMANIN HÜKMÜ MUSKA VE NAZARLIK TAKMANIN HÜKMÜ م تعليق اتلماي م ] ريك Turkish [ Türkçe Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim 0Terceme0T 0T: 0TMuhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2011-142 م تعليق اتلماي م» اللغة الرت ية

Detaylı

İsmi Tafdil. Alimde olan hilimden (yumuşaklıktan) daha güzel bir hilm hiçbir kimsede olmamıştır. Bu misalde ل الك ح lafzı, ismi tafdil olan

İsmi Tafdil. Alimde olan hilimden (yumuşaklıktan) daha güzel bir hilm hiçbir kimsede olmamıştır. Bu misalde ل الك ح lafzı, ismi tafdil olan İsmi Tafdil Alimde olan hilimden (yumuşaklıktan) daha güzel bir hilm hiçbir kimsede olmamıştır. Ben hiçbir adam görmedim ki, onun gözünde olan kuhlin güzelliği, Zeydin gözünde olan kuhlin güzelliği gibi

Detaylı

Terceme : Muhammed Şahin

Terceme : Muhammed Şahin Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-'in doğum gününde oruç tutmanın hükmü [ تريك Turkish ] Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2014-1436 حكم صيام يوم ميالد

Detaylı

tyayin.com fb.com/tkitap

tyayin.com fb.com/tkitap 2. Dönem konu 7 İşaret isimleri tyayin.com fb.com/tkitap Yakın İçin Kullanılan İşâret İsimleri Cemi(Çoğul) Müsenna(İkil) Müfred(Tekil) ه ذ ا ه ذ ه ه ذ ان - ه ا ت ن - ه ذ ي ن ه ات ي ه ؤال ء هؤ ال ء Bunlar

Detaylı

Başörtüsünün üzerini mesh etmede aranan şartlar. Muhammed Salih el-muneccid

Başörtüsünün üzerini mesh etmede aranan şartlar. Muhammed Salih el-muneccid Başörtüsünün üzerini mesh etmede aranan şartlar ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed Salih el-muneccid Terceme: Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 202-433 هل شتط ف ملسح ع خلمار للمرأة شرتط للمسح ىلع» اللغة

Detaylı

ARAPÇADA İSİMLER. Sonu ref ile biten sözcüğe ref edilmiş anlamında merfû adı verilir. Ref alametleri:

ARAPÇADA İSİMLER. Sonu ref ile biten sözcüğe ref edilmiş anlamında merfû adı verilir. Ref alametleri: ARAPÇADA İSİMLER Arapçada isimleri kimi zaman bir cümlenin öznesi ya da nesnesi olarak, kimi zaman bir tamlama içinde görmemiz mümkündür. Arapçada isimler cümle içinde harekelerine göre farklı isimler

Detaylı

RAMAZAN ORUCU. Ey iman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi, sakınırsınız diye o oruç sizin üzerinize de farz kılındı.

RAMAZAN ORUCU. Ey iman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi, sakınırsınız diye o oruç sizin üzerinize de farz kılındı. RAMAZAN ORUCU Ey iman edenler! Sizden öncekilere farz kılındığı gibi, sakınırsınız diye o oruç sizin üzerinize de farz kılındı. (Bakara 183) 22.07.2014 1 ICERIK Kavram olarak Oruc Oruc ile ilgili ayetlerín

Detaylı

İbadet Hayatımızda Şaban Ayı Gönderen Kadir Hatipoglu - Mayıs :46:24

İbadet Hayatımızda Şaban Ayı Gönderen Kadir Hatipoglu - Mayıs :46:24 İbadet Hayatımızda Şaban Ayı Gönderen Kadir Hatipoglu - Mayıs 19 2015 11:46:24 İbadet hayatımızda önemli bir yeri olan günlerin içindeyiz.[1] Bugünler sevaplı, feyizli ve bereketli günlerdir. Ebedi hayatımızın

Detaylı

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR

HER YIL KIRK HADİS SINIFLAR 4O HADIS HER YIL KIRK HADİS 1-12. SINIFLAR ASFA EĞİTİM KURUMLARI 2015-2016 4 4O HADIS ASFA EĞİTİM KURUMLARI Yayın No : Yayın Yılı : 2015 ISBN : 978-000-00000-00 HER SINIFTA KIRK HADİS --- --- --- --- ---

Detaylı

MÜFESSİRLERİN İMAMI İBNU CERİR ET-TABERİ NİN İTİKADI. Hazırlayan: Ebu Muhammed es-selefi

MÜFESSİRLERİN İMAMI İBNU CERİR ET-TABERİ NİN İTİKADI. Hazırlayan: Ebu Muhammed es-selefi MÜFESSİRLERİN İMAMI İBNU CERİR ET-TABERİ NİN İTİKADI Hazırlayan: Ebu Muhammed es-selefi www.almuwahhid.com 1 İmam Ebu Cafer Muhammed bin Cerir et-taberi nin İ tikadı Ebu Cafer Muhammed İbni Cerir ibni

Detaylı

Altı aylık iken anne karnından düşen ceninin cenaze namazını kılmanın hükmü

Altı aylık iken anne karnından düşen ceninin cenaze namazını kılmanın hükmü Altı aylık iken anne karnından düşen ceninin cenaze namazını kılmanın hükmü ] ريك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2013-1434 الصلاة ىلع السقط

Detaylı

ALİMLERİN TAKLİDİ YEREN SÖZLERİ KİMLERE HİTAP ETMEKTEDİR?

ALİMLERİN TAKLİDİ YEREN SÖZLERİ KİMLERE HİTAP ETMEKTEDİR? ALİMLERİN TAKLİDİ YEREN SÖZLERİ KİMLERE HİTAP ETMEKTEDİR? www.tavhid.org 1 ر ر ز ي ر ز ي ل Taklid; İbn Kudame el-hanbeli nin tarifiyle- bir kimsenin sözünü delilsiz olarak kabul etmek manasına gelmektedir.

Detaylı

Sevgili sanatseverler,

Sevgili sanatseverler, Sevgili sanatseverler, Bugüne kadar kültür ve sanat sahasında gerçekleştirdiklerimizi, kaliteyi yükselten, etki alanını genişleten, muhtevası daha zengin ve sürdürülebilir bir faaliyet haline getirmek

Detaylı

KİTAP-SÜNNET İLİŞKİSİ (Nebi ve Resul Kavramları)

KİTAP-SÜNNET İLİŞKİSİ (Nebi ve Resul Kavramları) SÜLEYMANİYE VAKFI UZAKTAN SEMİNER MERKEZİ (SUSEM) Ders: İslam Hukukuna Giriş Hafta-11 KİTAP-SÜNNET İLİŞKİSİ (Nebi ve Resul Kavramları) Hazırlayan: Doç. Dr. Servet Bayındır İ.Ü. İlahiyat Fak. Öğr. Üyesi

Detaylı

CENAB-I HAKK IN O NA İTAATİ KENDİNE İTAAT KABUL ETTİĞİ ZAT A SALÂT VE SELAM

CENAB-I HAKK IN O NA İTAATİ KENDİNE İTAAT KABUL ETTİĞİ ZAT A SALÂT VE SELAM ا لص ال ة و الس ال م ع ل ى م ن اع ت ب ر اهلل ط اع ت ه )ص ل ى اهلل ع ل ي ه و س ل م ( ط اع ة ل ذ ات ه )ج ل ج ال ل ه ) ب س م اهلل الر ح م ن الر ح يم ا ل ح م د ل ل ه ر ب ال ع ال م ين. و الص ال ة و الس ال م

Detaylı

KUREYŞ SÛRESİ Nuzul 21 / Mushaf 106

KUREYŞ SÛRESİ Nuzul 21 / Mushaf 106 KUREYŞ SÛRESİ Nuzul 21 / Mushaf 106 Surenin Adı: Kureyş sûresi, adını, Kur an da geçtiği tek yer olan ilk âyetinden alır. Kureyş kelimesi iki köke nispet edilir. Birincisi; köpek balığı anlamına gelen

Detaylı

تلقني أصول العقيدة العامة

تلقني أصول العقيدة العامة تلقني أصول العقيدة العامة SORULU CEVAPLI AKİDE DERSLERİ Muellif: Şeyhulislam Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a) www.almuwahhid.com 2 بسم هللا الرمحن الرحيم Soru 1: Rabbin kimdir? 1 Cevap 1: Rabbim Allahtır!

Detaylı

MERYEM SURESİNDEKİ MUKATTAA HARFLERİ كهيعص

MERYEM SURESİNDEKİ MUKATTAA HARFLERİ كهيعص MERYEM SURESİNDEKİ MUKATTAA HARFLERİ كهيعص Ünlü İslam bilgini Taberi, tefsirinde, mukattaa harfleri ile ilgili, Abdullah b. Abbas, Said b. Cübeyr ve Abdullah b. Mesud dan şu görüşü nakletmiştir: Her bir

Detaylı

SELÂMIN ŞEKLİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin

SELÂMIN ŞEKLİ. Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim. Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin SELÂMIN ŞEKLİ ] تريك Turkish [ Türkçe Râşid b. Hüseyin el-abdulkerim Terceme : Muhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 20-432 صفة لسلا لسلا» باللغة لرت ية «شد بن حسني لعبد لكريم ترمجة: حممد مسلم شاهني مر

Detaylı

DÖRT KAİDE القواعد األربعة DÖRT KAİDE. Şeyhulislam Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a)

DÖRT KAİDE القواعد األربعة DÖRT KAİDE. Şeyhulislam Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a) القواعد األربعة DÖRT KAİDE Şeyhulislam Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a) www.almuwahhid.com 1 Şeyhulislam Muhammed bin Abdilvehhab (rh.a) diyor ki: 1 Büyük arşın Kerim Rabbi olan Allah tan isteğim şudur

Detaylı

Konulu Tefsir Metodu Bir Usûl Sayılabilir mi ve Bunun Kur an ı Anlamaya Katkısı

Konulu Tefsir Metodu Bir Usûl Sayılabilir mi ve Bunun Kur an ı Anlamaya Katkısı Ö. DUMLU KONULU TEFSİR METODU BİR USÛL SAYILABİLİR Mİ ve BUNUN KUR AN I ANLAMAYA KATKISI 107 Konulu Tefsir Metodu Bir Usûl Sayılabilir mi ve Bunun Kur an ı Anlamaya Katkısı Ömer DUMLU Prof. Dr., Dokuz

Detaylı

ON EMİR الوصايا لعرش

ON EMİR الوصايا لعرش ON EMİR الوصايا لعرش ] ريك - Turkish [ Türkçe - şeyh Muhammed Salih el-muneccid الشيخ د صالح الجد Terceme: IslamQa koordinasyon: Sitesi Islamhouse رجة: وقع الا سلا سو ال وجواب تسيق: وقع IslamHouse.com

Detaylı

Rahmân ve Rahîm olan Allâh ın ismiyle Hamd, - Allâh a mahsustur. O na hamd eder, O ndan yardım ve mağfiret dileriz. Nefislerimizin şerrinden ve

Rahmân ve Rahîm olan Allâh ın ismiyle Hamd, - Allâh a mahsustur. O na hamd eder, O ndan yardım ve mağfiret dileriz. Nefislerimizin şerrinden ve إن ال ح م د ل ل ب س م االله الر ح م ن الر ح يم ذ و ع ي و س ت غ ف ر يى و س ت ع و ح م د ي ب ب ل ل م ه ش ر ر أ و ف س ىب م ه ئب ت سي أ ع م بل ىب م ه د ي ا ل ل ف ال م ض ل ل م ه ي ض ل ل ف ال ب د ي ل ي د أ ن

Detaylı

şeyh Muhammed Salih el-muneccid

şeyh Muhammed Salih el-muneccid Abdest Alırken Allah Rasûlü sallallahu aleyhi ve sellemin Allah Katındaki Makamı ile Dua Etmek لاعء أثناء الوضوء ب ا ه ليب ص االله عليه وسلم ] ريك - Turkish [ Türkçe - şeyh Muhammed Salih el-muneccid الشيخ

Detaylı

Bereketli Ve Feyizli Zaman Dilimi Üç Aylar Gönderen Kadir Hatipoglu - Mart :00:00

Bereketli Ve Feyizli Zaman Dilimi Üç Aylar Gönderen Kadir Hatipoglu - Mart :00:00 Bereketli Ve Feyizli Zaman Dilimi Üç Aylar Gönderen Kadir Hatipoglu - Mart 22 2017 00:00:00 Bereketli Ve Feyizli Zaman Dilimi Üç Aylar Dini hayatımızda "Üç Aylar" diye bilinen ve sonu Ramazan ayına ulaşan

Detaylı

Bazı Âyetlerin Anlamları ile İlgili Mülahazalar

Bazı Âyetlerin Anlamları ile İlgili Mülahazalar M. GÜNGÖR BAZI ÂYETLERİN ANLAMLARI İLE İLGİLİ MÜLAHAZALAR 113 Bazı Âyetlerin Anlamları ile İlgili Mülahazalar Mevlüt GÜNGÖR Prof. Dr., İstanbul Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Önce, tek tek hepimizi, kendisine

Detaylı

Ebû Dâvûd un Sünen i (Kaynakları ve Tasnif Metodu) Mehmet Dinçoğlu

Ebû Dâvûd un Sünen i (Kaynakları ve Tasnif Metodu) Mehmet Dinçoğlu Ebû Dâvûd un Sünen i (Kaynakları ve Tasnif Metodu) Mehmet Dinçoğlu Cilt/Volume: II Sayı/Number: 1 Yıl/Year 2016 Meridyen Derneği hadisvesiyer.info Ankara: Türkiye Diyanet Vakfı Yayınları 2012, 472 sayfa.

Detaylı

Kur an şöyle buyurmaktadır: Gökyüzünü de korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise oradaki,

Kur an şöyle buyurmaktadır: Gökyüzünü de korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise oradaki, Question Kur an şöyle buyurmaktadır: Gökyüzünü de korunmuş bir tavan yaptık. Onlar ise oradaki, (Allah ın varlığını gösteren) delillerden yüz çevirmektedirler. (Enbiya, 32) Allah, gökleri görebileceğiniz

Detaylı

Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN

Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN ب ت ا ELİF BE Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN KİTAPTAN SEÇİLMİŞ ÖRNEK SAYFALAR ELİF BE Melek BOZDOĞAN Murat BOZDOĞAN 1 بسم هللا الرحمن الرحيم İÇİNDEKİLER İÇİNDEKİLER...1 ÖNSÖZ...2 Harfler.3 Üstün...5 Esre..6

Detaylı

Ders : 185. Konu : MEKKE DE GİZLİ DAVET. MEKKE DÖNEMİ ve DAVET BYK&ŞYK DERSLERİ

Ders : 185. Konu : MEKKE DE GİZLİ DAVET. MEKKE DÖNEMİ ve DAVET BYK&ŞYK DERSLERİ Ders : 185 Konu : MEKKE DÖNEMİ ve DAVET MEKKE DE GİZLİ DAVET Resûlullah (s.a.v.) e ilk iman eden kişi Hz. Hatice (r.a.) a idi. Ancak Cebrâil (a.s.) ı merak ediyor, ilahi mesajı nasıl ulaştırdığını öğrenmek

Detaylı

1 Bahattin Akbaş, Din işleri Yüksek Kurulu Uzmanı 2 İbn Manzur, Lisanu'l- Arab, Xlll/115 3 Kasas, 28/77. 4 İbrahim, 14/34. 5 İsrâ, 17/70.

1 Bahattin Akbaş, Din işleri Yüksek Kurulu Uzmanı 2 İbn Manzur, Lisanu'l- Arab, Xlll/115 3 Kasas, 28/77. 4 İbrahim, 14/34. 5 İsrâ, 17/70. ALLAH İHSANI EMREDER 1 Yüce Allah'ın Kur'an-ı Kerim'de üzerinde önemle durduğu hususlardan biri de ihsandır, ihsan, kök ve müştakları ile birlikte Kur'an-ı Kerim'de ikiyüze yakın yerde geçmektedir. Güzel

Detaylı

Borçlunun sadaka vermesinin hükmü

Borçlunun sadaka vermesinin hükmü Borçlunun sadaka vermesinin hükmü ] رك Turkish [ Türkçe Muhammed b. Salih el-useymîn 3Terceme3T 3T: 3TMuhammed Şahin Tetkik : Ali Rıza Şahin 2013-1434 ح م صدقة املدن» اللغة الرت ة «بن صالح العثم مد رمجة:

Detaylı

İçindekiler. Kısaltmalar 13 GİRİŞ I. ÇALIŞMANIN KONUSU VE AMACI 15 II. İÇERİK VE YÖNTEM 16 III. LİTERATÜR 17

İçindekiler. Kısaltmalar 13 GİRİŞ I. ÇALIŞMANIN KONUSU VE AMACI 15 II. İÇERİK VE YÖNTEM 16 III. LİTERATÜR 17 İçindekiler Kısaltmalar 13 GİRİŞ I. ÇALIŞMANIN KONUSU VE AMACI 15 II. İÇERİK VE YÖNTEM 16 III. LİTERATÜR 17 BİRİNCİ BÖLÜM MUHAMMED EBÛ ZEHRE NİN HAYATI, İLMÎ KİŞİLİĞİ VE ESERLERİ I. MUHAMMED EBÛ ZEHRE

Detaylı