ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 11 Eylül 2010 Cumartesi YIL: 9 SAYI: 3187 FÝYATI: 2 TL (KDV dahil) Þener LEVENT UZAY ARACI YOLUNA DEVAM BAYRAMLAR

Transkript

1 24 ayarmýþ o, biz de ayarsýz! Ýsmet Felek'e ayarlanmýþ çünkü, biz ise gazeteciliðe!.. Eroinci ile gazeteci arasýndaki fark budur iþte. Eroinci müdür odasýnda, biz ise görüþme yerinde! ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE TARÝH: 11 Eylül 2010 Cumartesi YIL: 9 SAYI: 3187 FÝYATI: 2 TL (KDV dahil) Þener LEVENT Açý senerlevent@yahoo.com EN EMNÝYETLÝ YER GÜLSEREN KAMPI l 2. sayfada Ýþgal altýnda ÝCAZETSÝZ yazýlar... DÝANELLOS GAYYA KUYUSU Yalçýn Okut UZAY ARACI YOLUNA DEVAM EDÝYOR Dolgun Dalgýçoðlu ESKÝ BAYRAMLAR Erdoðan Baybars TÝYATRO FESTÝVALÝ Mehmet Levent BÝR MESAJ VE BÝR ADIM GERÝ... Ali Osman Kýbrýs'ta polis, avukat Seyhan Yýldýrým'ýn kendisine ölüm tehditi ile çek imzalatan Ýsmet Felek çetesi hakkýnda yaptýðý þikayetleri dikkate almayýnca, Yýldýrým da Ýstanbul'da Cumhuriyet Baþsavcýlýðý'na baþvurdu... Mustafa Debbað hakkýnda Kýbrýs'ta baþlatýlmayan soruþturma Türkiye'de baþlatýldý... Abi o çekleri gönderiyorum Oðuz Felek'ten tefeci Mustafa Debbað'a yýldýrým telefon... n Yaklaþýk 20 yýl aramýzda yaþamýþ olan ve her türlü karanlýk iþe bulaþan; içimizden pek çoklarýný haraca baðlayarak kan kusturan Ýsmet Felek çetesinin polis ve yargý organlarýndaki koruyucularý kim? Yargýlandýðý her mahkemede Felek nasýl olur da beraat etti? n Telefonda Seyhan Yýldýrým'a bir kurþun sesi dinlettiren ve ona "Ýþte senin için bir adam öldürdük" diyen çeteciler, dolandýrýcýlýk için bir de bu 'cinayet gösterisi'ne baþvurdular. Olmayan bir cinayeti de korkutmak için onun üstüne yýkmaya kalktýlar... n 1 trilyon 290 milyar liralýk 13 adet Universal Bank çekini zorla imzaladýktan sonra KKTC polisine baþvuran Seyhan Yýldýrým, cinayetle suçlanmasýndan korktuðu için doðruyu söyleyemedi ve "Çek defterim kayboldu" dedi... n Çetecilere hiç dokunmayan polis, yalan beyandan dolayý Seyhan Yýldýrým'a bir de dava okudu. Ýsmet Felek eroin kaçakçýlýðýndan tutuklandýktan sonra da polis Yýldýrým'ýn þikayetlerini dikkate almadý... Þener LEVENT yazýyor 2. sayfada "AÇI" sütununda GKK Komutaný Mehmet Daysal a çaðrý yapýyoruz. Suçlular yakalanmalý ve hesap vermeli!.. Çangar, 27 dönümü geri ver! Güvenlik makamlarý Felek-Çangar-Debbað iliþkilerini iyi araþtýrmalý... Suçlular adalete teslim edilmeli... Tefeci Mustafa Debbað avukat Seyhan Yýldýrým'dan aldýklarýný iade etmeli... Mehmet Çangar da Esentepe'deki 27 dönüm araziyi geri vermeli! Mustafa Debbað'ýn elinde bulunan çeklere polis derhal el koymalý ve soruþturma baþlatmalý! Arkalarýnýn güçlü olduðunu ve bu meseleden de sýyrýlacaklarýný düþünen çeteler þimdi de çökertilmezse, baþka hiçbir zaman kolay kolay çökertilemeyecek... n 3. sayfada "Afrika'dan Mektup"ta Arif H.Tahsin yazýyor: Kýbrýslý neçe iþgaller atlattý, bunu da atlatacak n2. sayfada

2 SICAK HAVA 17 EYLÜL'E KADAR SÜRECEK Kuzey Kýbrýs Türk Cumhuriyeti'ni etkisi altýna alan alçak basýnç ile sýcak hava kütlesi Eylül tarihleri arasýnda da etkili olacak. Meteoroloji Dairesi'nden verilen bilgiye göre hava, yarýn açýk ve az bulutlu; 12 Eylül Pazar açýk az bulutlu, öðle saatlerinden sonra parçalý ve az bulutlu; 13 Eylül Pazartesi az bulutlu, zamanla parçalý bulutlu; 14 Eylül Salý az bulutlu; 15, 16 ve 17 Eylül tarihlerinde ise açýk ve az bulutlu olacak. Buna göre söz konusu tarihlerde en yüksek hava sýcaklýðý, iç kesimlerde derece, sahillerde derece dolaylarýnda seyredecek. Rüzgar genellikle güney ve batý yönlerden hafif, zamanla orta kuvvette, yarýn yer yer kuvvetli olarak esecek. Bu arada, yarýn ve 12 Eylül tarihleri arasýnda ultraviyole radyasyonunun çok yüksek olacaðýný açýklayan Meteoroloji Dairesi, vatandaþlarý gerekli tedbirler alýnmadan, özellikle 11:00-16:00 saatleri arasýnda 10 dakikadan fazla güneþ altýnda kalmamalarý konusunda uyardý. ÇATALKÖY'DE HIRSIZLIK Çatalköy'de önceki gece meydana gelen hýrsýzlýk olayýyla ilgili 2 kiþi tutuklandý. Polis Basýn Subaylýðý'ndan verilen bilgiye göre, Çatalköy'de faaliyet gösteren "Grow Inn" isimli tatil köyünde, önceki gece, Electra Costa Zgena'nýn kalmakta olduðu bungalovun kapýsýný açarak içeriye giren hýrsýzlar, 700 Sterlin ve 4 bin 150 Euro nakit para alarak kaçtýlar. Olayýn polisin bilgisine gelmesi üzerinde yürütülen ileri soruþturmada, meselede zanlý olarak görülen 42 yaþýndaki H.H ve 28 yaþýndaki C.K tutuklandý. Polisin olayla ilgili olarak baþlattýðý soruþturma sürüyor. AKÝLE SOFU BULUNDU Çukurova'da 5 Eylül tarihinde evinden ayrýldýktan sonra geri dönmeyen ve kayýp kiþi olarak aranan 33 yaþýndaki Akile Sofu'nun (K) bulunduðu açýklandý. Polis tarafýndan yapýlan açýklamada, olayla ilgili soruþturmanýn devam ettiði ifade edildi. ÝRAN... NÜKLEER TESÝS ÝDDÝALARI YALANLANDI Ýran, baþkent Tahran'ýn batýsýnda gizlice nükleer tesis yaptýðý iddialarýný yalanladý. Ýran Atom Enerjisi Kurumu Baþkaný Ali Ekber Salihi, yarý resmi Mehr haber ajansýna yaptýðý açýklamada, ülkesinin ilan edilmemiþ nükleer tesisi bulunmadýðýný söyledi. Ýran'daki rejime muhalif Halkýn Mücahitleri Örgütü, Tahran yönetiminin baþkentin 120 kilometre batýsýnda bir uranyum zenginleþtirme tesisi yaptýðýna dair ellerinde kanýt olduðunu iddia etmiþti. Örgüt, 2005'te yapýmýna baþlanan tesisin yüzde 85'inin tamamlandýðýný kaydetmiþti. Washington yönetiminden bir yetkili ise, ABD'nin tesisten yýllardýr haberdar olduðunu, ancak ortada buranýn nükleer bir tesis olduðunu düþündürecek bir sebep olmadýðýný kaydetmiþti. Olaylar ve Gerçekler Arif Hasan Tahsin Doðru tercüme edildiysa, Hristofyas "Taksimden önceki son baþkan olmak istemiyorum, olmayacaðým" dedi. Evela neden "doðru tercüme edildiysa" derim... Çünkü tecrübe ile sabittir ki, tercümelerimizde birçok hata olur. Mesela, Kýbrýs Cumhuriyeti'ne cumhurbaþkaný seçileceði bir seçimde, o zaman biz da gazeteci sayýldýðýmýzdan, seçim mücadelesini izlemek için birkaç gün üstüste karþý taraftaydýk. Bizi kabul eden adaylara götürdüler. Spiros Kibrianu bizimle görüþmeyi kabul etmedi. AKEL o seçimde Vasiliu'yu aday gösterdi. Vasiliu ile görüþtük ama, partinin lideri Genel Sekreter Ezakia Babayuannu bizimle görüþmeyi reddetti. Oysa bazýlarýmýz en çok da Ezakia Babayuannu ile görüþmek isterdik. Nedenini sorduk, "O Türk tarafýndan sadece Özker Özgür ile görüþür" dediler. Gene da AKEL'e götürüldük. Bizimle AKEL adýna bir baþka yetkili görüþtü. Söz AKEL'in ENOSÝS'i desteklemesinden açýlýnca adam, "söz aramýzda, bizimkiler ENOSÝS'i desteklediler ama, korktuklarýndan desteklediler" dedi. Bu konuda mýydý, yoksa baþka bir konuda mýydý þimdi hatýrlamam. Tercümede bir hata yapýldý. Anlayabildiðimiz kadarýyla düzeltmeye çalýþtýk ama meðer bazýlarýmýz tercüme edildiði gibi kabul etti. Ertesi gün bir arkadaþýmýz tercüme edildiði þekilde yazýnca, bizim tarafta "gaynadý gale baþý". Herkes o þekliyle tartýþmaya baþladý gazetelerde. Canýmýzý yedik, herkese doðruyu anlattýk ama, yalan yer etti, gerçek güme gitti... Çok güzel Ýngilizce bilirsin ama çok güzel bildiðin Türkçe'ye gerçek anlamda tercüme yapamazsýn. Rumca'yý ne kadar güzel da bilsen baþka çok iyi bildiðin bir dile çeviremezsin tam hakkýný vererek... Tercümanlýk bir meslektir. Tercümanlýk eðitimi alanlarýn iþidir. Ve, tabii ki gene da zor bir meslektir. Ama ne yapalým? Tercüme edildiði KIBRISLI NEÇE ÝÞGALLER ATLATTI, BUNU DA ATLATACAK gibi kabul edelim ve ona göre konuþalým. Bu cümleyi ben okuyunca ilk aklýma gelen þu oldu: Be Hristofyas, sen deli min, zoli min, nesin? Ýþ taksime gideceksa taksimden önceki baþkan sen oldun ya da bir baþkasý ne farkeder ki? Eðer senden 2 sonra taksim olursa sen sorumluluktan kurtulacak mýn? Tarihin yargýsýndan beraat mý edecen? Sana "altýn harnýp" ödülü verseler da, sorumluluktan ne sen, ne AKEL'in geçmiþi, ne Kliridis, ne Makarios ve takýmý kurtulamaz. Ama sizi assalar ne olacak? Bu memleket yaptýðýnýz zarardan kurtulacak mý? E ya bir de þu var: Taksim olasýlýðý varsa Türkiye anlaþmaya yaklaþýr mý? Bir Kýbrýslýnýn aklýný baþýna alacaðýný düþünmek abesle iþtigaldir. Ama gene da seni uyaralým. Kýbrýs'ýn bölünmesini istemeyen bir Kýbrýslý, ister Rum olsun, ister Türk, ister dyavolos, böyle bir masaya oturmaz. Çünkü bu masada yapýlan görüþmelerin temelinde yatan mantýk, Kýbrýs Cumhuriyeti'ni ortadan kaldýrma mantýðýdýr. Federasyon, taraflarý ayrýlýða, Bir kere, hala daha tüm Kýbrýslýlar için en iyi çözüm anlaþmalarýdýr. Bizim taraf esirdir, masaya Kýbrýs Cumhuriyeti'ne dönüþ önerisini getiremez. Siz getirin. Kýbrýslýlarý kurtaran tek çözüm budur. Masaya koyun bu öneriyi ve dünyaya duyurun... Kýbrýs Cumhuriyeti'ni da yeni bir þekle sokma hazýrlýðý demektir. Bakýn, söylerik söylerik yýllardýr ama iki taraf da dinlemez. Sn. Hristofyas, tüm partiler olarak beyninizi serbest býrakýn. Bir kere, hala daha tüm Kýbrýslýlar için en iyi çözüm anlaþmalarýdýr. Bizim taraf esirdir, masaya Kýbrýs Cumhuriyeti'ne dönüþ önerisini getiremez. Siz getirin. Kýbrýslýlarý kurtaran tek çözüm budur. Masaya koyun bu öneriyi ve dünyaya duyurun. Bizim taraf "hayýr" dersa dünya kamuoyuna duyurun ve masadan çekilin. Baþka hiçbir öneriyi görüþmeyin. Çünkü anlaþmalarýna aykýrý olan her öneri sizden gelse da, bizden gelse da Kýbrýs Cumhuriyeti kuruluþ anlaþmalarýný yýkmaya yöneliktir anlaþmalarýnýn dýþýnda hiçbir þeye imza atma. Makarios'un dediði gibi, adamýzý taksim edeceklersa, býrakýn Kýbrýslýlarýn iradesini çiðneyerek yapsýnlar... Kýbrýslý neçe iþgaller atlattý. Bunu da atlatacak! Çiziktirdi Þener LEVENT Açý senerlevent@yahoo.com EN EMNÝYETLÝ YER GÜLSEREN KAMPI Doðrusu çok iyi çalýþmýþ çete... Çok kurnazca... Ýki koldan... Bir kolu Türkiye'de, bir kolu Kýbrýs'ta... Sürekli ölüm tehditi Türkiye'deki koldan gelmiþ avukat Seyhan Yýldýrým'a... Kýbrýs'takiler ise onun kurtarýcýlýðýna soyunmuþ. 'Cengiz Demirkýran' diye tanýtmýþ Türkiye'deki tehdit sahibi kendini... "Kýbrýs'a gelir, seni öldürürüm" demiþ... Bunun üzerine, burada avukatla iyice yakýnlaþmýþ olan Ýsmet Felek ve adamlarý, "Merak etme, biz hallederiz, Ýstanbul'a gider buluruz o adamý... Konuþuruz onunla" demiþler... Ve avukatý da yanlarýna alýp gitmiþler Ýstanbul'a. Kendisini Aykut diye birisiyle tanýþtýrmýþlar. "Bu iþi o halleder" demiþler... Ne olduysa ondan sonra olmuþ iþte... Avukat kapana kýsýlmýþ orda... Dün bu gazetede okuduklarýnýz, avukat Seyhan Yýldýrým'ýn, geçtiðimiz Aðustos ayýnda Ýstanbul'da Cumhuriyet Baþsavcýlýðý'na verdiði ifadeden alýnmýþtý. Gönüllü ifadesinde Seyhan, Ýstanbul'da baþýndan geçenleri de anlatýyordu. Ve anlattýðý en önemli þeylerden biri de þuydu... Aynen Seyhan Yýldýrým'ýn ifadesinden aktarýyorum: "Aykut isimli bu þahsa Cengiz Demirkýran isimli bir þahýs tarafýndan tehdit edildiðimden, baþýmdan geçen olaylardan ve sýkýntýda olduðumdan bahsettim. Aykut'un yanýnda Kirve isimli bir þahýs vardý. Bu þahsý Cengiz Demirkýran'ý bulmasý için gönderdi. Aradan bir veya iki gün geçti. Aykut oteldeki odama geldi, telefonda konuþuyordu ve hoparlörü açtý. Benim dinlememi istedi. Telefondaki þahsýn Cengiz Demirkýran olduðunu söyledi. Telefon konuþmasý net deðildi, ama baðrýþma sesleri geliyordu. Daha sonra bir silah patlama sesi geldi. Ben korktum, Cengiz'i vurduklarýný düþündüm. Ne yaptýnýz, bu adamla konuþmaya geldik, ne gereði vardý dedim. Aykut da bana, ben çaðýrttým, gelmedi, ben de vurdurttum dedi." Bu olaydan sonra Seyhan kâbuslara gömüldü ve bir daha da ordan çýkamadý. Çete her fýrsatta yakasýna yapýþýp, "Bak, senin için adam vurduk... Sen azmettirdin, biz de vurduk" diyerek adeta esir aldý onu... Oysa bir oyundu aslýnda hepsi de... Cengiz Demirkýran diye birisi bile yoktu. Kimse de vurulmamýþtý. Cengiz Demirkýran Oðuz Felek'in ta kendisiydi... Aykut diye de birisi yoktu... O da Oðuz Felek'ti... Seyhan'a o çekleri Ýstanbul'da böyle imzalattýlar iþte... Otel odasýnda banyoya götürüp feci þekilde dövdükten ve kafasýna silah dayadýktan sonra... Çek defteri yanýnda yoktu Seyhan'ýn. Kýbrýs'tan þoförünü aradý, çek defterini alýp Ýstanbul'a kendisine getirmesini söyledi... Universal Bank'ýn 13 adet çek yapraðýný kesti onlara... Toplam 1 trilyon 290 milyar lira... Çekleri cebine attýktan sonra Oðuz Felek Kýbrýs'taki Mustafa Debbað'ý arayarak ona müjdeyi verdi. Dedi ki: "Abi çekleri aldým, sana gönderiyorum..." Bu söz de aynen böyle yer alýyor Seyhan Yýldýrým'ýn Ýstanbul'daki Cumhuriyet Baþsavcýlýðý'na verdiði ifadede... Çekler Debbað'a gittikten sonra malum. Tahsilat baþladý... Ve nesi varsa elinden aldýlar Seyhan Yýldýrým'ýn... Aralarýnda paylaþtýlar... Seyhan, çekleri ölüm tehditi ile imzalayýp Kýbrýs'a döndükten sonra polise gitti, ama doðruyu söylemeye korktu. Çünkü Ýstanbul'da onun yüzünden bir cinayet iþlendiðini sanýyordu. -Çeklerimi kaybettim, dedi polise... Öyle olsun ödemelerden sýyýrýr zannediyordu... Ancak daha sonra çekler trefecilerde ortaya çýkýnca, yalan beyandan dolayý polis bir de dava okudu ona... Sonra Allahtan geri çekildi bu dava... Ýsmet Felek eroin suçundan burada tutuklanýp Türkiye'ye iade edilince, Seyhan herþeyi olduðu gibi anlattý mpolise... Ama polis çeteye karþý yine kýlýný kýpýrdatmadý. Bu çete hala da 'iyi iþ görüyor' burada... Polisin, yargýnýn ve daha bilmem kimlerin sayesinde... Seyhan þimdi nerde bilir misiniz? Askerde! Ölüm tehditleri yoðunlaþýnca memleketi terketmiþti, sonra güney Kýbrýs'a döndü ve ancak askere gideceði gün kuzeye geçti... Doðru Gülseren'e gitti... En emniyetli yer þimdi orasýdýr diye...

3 AFRÝKA dan mektup... SUÇLULAR DERHAL YAKALANIP ADALETE TESLÝM EDÝLMELÝ Birisi sizi kaçýrýr, þakaðýnýza silahý dayar ve zorla çek imzalatýrsa, sonra da o çekleri bir tefeciye götürüp kýrdýrýrsa ne olur? Diyelim polis de ortaya çýkarmýþ bunu... Maðdur olduðunuz, çekleri ölüm tehditi ile imzaladýðýnýz anlaþýlmýþ... Ne olur? Maddi kayýplarýnýz geri döner mi size? Yoksa tefeci, "Ben nerden bileyim, bana çekleri getirdiler, ben de bozdum" diyerek sýyrýlýr mý iþin içinden? Böyle bir olayla karþý karþýyayýz iþte... Ancak o çeklerin sýrrýný ortaya çýkarmak için Þerlok Holmes falan olmaya da gerek yok... Çok basit bir mesele bu polis için... Kriminal Ýsmet Felek çetesi ile tefeci Mustafa Debbað'ýn iliþkilerini araþtýrmak bile yeter bunu ortaya çýkarmak için... Yalnýz onu da deðil... Bir de Çangar-Felek iliþkilerini... Araþtýrýn ve görün o zaman siz de... Bakalým tefeci Mustafa Debbað, o çekler kendisine Felek çetesi tarafýndan getirildiðinde, 1 trilyon 290 milyarýn karþýlýðýný ödedi mi onlara, ödemedi mi? Bakýn çekleri alýp cebine attýktan sonra Oðuz Felek Ýstanbul'dan telefon açarak ne demiþ Mustafa Debbað'a: "Abi, o çekleri aldým, sana gönderiyorum." Polise bu da bir ipucu vermezse ne verir? Felek-Debbað iliþkileri ayrýca eroin operasyonunda da belgelendi. Ýstanbul'daki polis raporlarýnda açýkça söz ediliyor Debbað'ýn adýndan... Umarýn tüm bunlarý, yeni göreve baþlayan GKK Komutaný Mehmet Daysal olsun dikkate alýr... Polise gerekli talimatý verir ve gerekenin yapýlmasýný saðlar... Bu çetenin nerede bir kolu varsa kýrýlmalý ve maðdurun maðduriyetleri giderilmeli, suçlular da cezalandýrýlmalý. Umarýz Yargýç Ýlker Sertbay bile müsamaha göstermez bundan sonraki Ýsmet Felek davalarýna... Ve iki yýldýzlý Polis Müfettiþi Aslan Coþkun da çeteye karþý o kadar insaflý olmaz... Mustafa Debbað'ýn elinde bulunan, ölüm tehditi ile imzalanmýþ tüm çeklerin Universal Bank'a derhal iade edilmesi gerekir... Polisin birinci iþ olarak yapmasý gereken bu... Ýkincisi, Seyhan Yýldýrým'ýn elinden alýnan paranýn ve gayrýmenkullerin de iade edilmesi gerekir derhal... Mehmet Çangar tapusuna geçirdiði 27 dönüm araziyi de gerçek sahibine geri vermeli... Hatta 'Range Rover' marka otomobilini de... Þahýstan þahýsa bir dava deðil bu... Dava mafya davasý... Devletin davasý... Suçlular teker teker soruþturulup yürekli yargýçlarýn karþýsýna çýkarýlmalý... Polis bunun üzerine gitmekle, hala faaliyette olan çeteyi büsbütün çökertir... Adam gibi gitmeli ama... Yeni gelen GKK Komutaný bizzat ilgilenmeli bununla... Günü gününe... Eðer bu iþ bu kez de baþarýlamazsa, bilin ki hiçbir zaman baþarýlamayacak bu gidiþle... ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE Derviþ Eroðlu, Dimitris Hristofyas'la dün gerçekleþtirdikleri görüþmede, mülkiyet konusunda yakýnlaþma ihtimali olan baþlýklar konusunda çalýþma yapmalarý için özel temsilcileri yetkilendirdiklerini açýkladý. Cumhurbaþkaný Eroðlu, dün yapýlan ikinci tam gün yoðunlaþtýrýlmýþ görüþmenin ardýndan Cumhurbaþkanlýðý'na dönüþünde basýna yaptýðý açýklamada, Hristofyas ve ekibiyle bugün gerçekleþtirdikleri görüþmede, daha önceden belirlendiði gibi, mülkiyet konusunu ele almaya devam ettiklerini söyledi. Eroðlu, görüþmede, Rum tarafýnýn mülkiyet konusundaki önerileriyle ilgili bazý düþüncelerini ortaya koymaya çalýþtýklarýný belirtti. Yakýnlaþma ihtimali olan konularýn özel temsilcilerin heyetleriyle birlikte ele almalarý ve yakýnlaþma arayýþlarý içerisinde çalýþmalarýný yürütmeleri konusunda yetkilendirildiðini açýklayan Cumhurbaþkaný Eroðlu, "O bakýmdan Eylül tarihlerinde her iki özel temsilci heyetleriyle birlikte bir araya gelerek mülkiyet konusunda tespit edilen bazý baþlýklarda 'Nasýl bir yakýnlaþma saðlanabiliriz, önerileri nasýl birbirleriyle bütünleþtirerek tamamlayabiliriz?' þeklinde çalýþmalarýný devam ettireceklerdir" dedi. Eylül'ün üçüncü haftasýnda New York'a gideceðini, dolayýsýyla liderler arasýndaki görüþmelerin bundan sonraki bölümünün Ekim ayý içerisinde devam edeceðini belirten Cumhurbaþkaný Eroðlu, bu süre içerisinde özel temsilcilerin mülkiyet konusunda tespit edilen ana baþlýklar üzerinde yapacaklarý görüþmeler ve yakýnlaþmalarýn liderlere bildirileceðini, liderlerin de bir araya gelmesi ile bu konularý ele alýp nihai sonuca varmaya çalýþacaklarýný söyledi. HRÝSTOFYAS Hristofyas, Eroðlu ile dün yaptýklarý görüþmede, mülkiyet baþlýðýnýn görüþülmesini Ekim ayýna kadar özel temsilcilere býrakma kararý aldýklarýný söyledi. Rum radyosunun haberine göre, bugün yoðunlaþtýrýlmýþ müzakereler çerçevesinde Eroðlu ile yeniden bir araya gelen Hristofyas, saat 14:30 sularýnda Baþkanlýk Sarayý'na dönüþünde yaptýðý açýklamada, Eroðlu ile mülkiyet konusunda genel bir görüþme yaptýklarýný ve görüþ alýþveriþinde bulunduklarýný kaydetti. Hristofyas, özel temsilcileri ve çalýþma gruplarýný, bir takým konularda görüþ birliðine varýlmasý hedefiyle, görüþmelere mülkiyetin çeþitli boyutlarý ile devam etmeleri ve Eroðlu ile bir sonuca varmak amacýyla Ekim ayý Saner Atlasjet'in açýklamasýna anlam verememiþ "Anlam veremedim... Bizim anlaþmamýz birkaç günlük deðil, beþ yýllýktýr..." EROÐLU-HRÝSTOFYAS ERKEN BÝTÝRDÝ Kýbrýs müzakereleri çerçevesinde Derviþ Eroðlu ve Dimitris Hristofyas arasýnda dün gerçekleþtirilen görüþme beklenenden de kýsa sürdü. Saat 17.00'ye kadar sürmesi planlanan görüþme, beklenenden daha erken, saat sýralarýnda tamamlandý. Mülkiyet iþi zor mu zor n Eroðlu: Mülkiyet konusunda yakýnlaþma ihtimali olan baþlýklar konusunda çalýþma yapmalarý için özel temsilciler yetkilendirildi... Bayýndýrlýk ve Ulaþtýrma Bakaný Ersan Saner, Atlasjet'in "KTHY yolcularýný taþýma konusundaki yükümlülüklerini 31 Ekim'e kadar yerine getirmeye devam edeceði, ileriye dönük planlamalar için ise görüþmelerin sonucunu bekleyeceði" þeklindeki açýklamalarýný deðerlendirdi. Atlasjet-KTHY anlaþmasý konusunda basýnda yer alan açýklamalarla ilgili konuþan Saner, açýklamayý gazeteden gördüðünü ve anlam veremediðini söyledi. Atlasjet'le 26 Haziran tarihinde anlaþma imzalandýðýný ve her iki tarafýn da yükümlülüklerini yerine getirmeye çalýþtýðýný ifade eden Bakan Saner, havacýlýk kurallarý gereði çözülmesi gereken birtakým sorunlar olduðunu, bunlarýn da Anavatan Türkiye'deki yetkililerle birlikte çözüleceðini dile getirdi. Atlasjet'in sýkýntýlarýný bakanlýða ileteceði ve buna çözüm bulunacaðý ümidini dile getiren Saner, "Bizim anlaþmamýz birkaç günlük deðil, beþ yýllýktýr" ifadelerini kullandý. Saner, halkýn rahat olmasý gerektiðini belirterek, kendilerinin herhangi bir sorun karþýsýnda baþka çözüm yollarýna da gidebileceklerini sözlerine ekledi. Bayýndýrlýk ve Ulaþtýrma Bakaný Ersan Saner açýklamasýnda, Kýbrýs Türk halkýnýn mübarek Ramazan Bayramý'nýn kutlu olmasýný dileyerek, sevdikleriyle birlikte nice bayramlar diledi. baþlarýnda yeniden bir araya geldikleri zaman bu çalýþmalarý kendilerine sunmalarý için yetkilendirdiklerini belirtti. "Bir sonuca varmak hedefiyle ve sadece kendi aramýzda genel olarak tartýþmamak için bu kararýn doðru bir karar olduðunu düþünüyorum" diyen Hristofyas, bütün çabanýn bir sonuca varmak olduðunu kaydetti. DOWNER Birleþmiþ Milletler (BM) Genel Sekreteri'nin Kýbrýs Özel Danýþmaný Alexander Downer, BM'nin müzakere sürecinin gidiþatýndan memnun olduðunu söyledi. Downer, Eroðlu ile Hristofyas arasýnda dün ara bölgede BM Kýbrýs Özel Temsilcisi Lisa Buttenheim'ýn ikametgahýnda gerçekleþtirilen görüþme sonrasýnda açýklama yaptý. Alexander Downer, iki liderin mülkiyet konusunu ele almaya devam ettiklerini 4 saat 15 dakika süren görüþmenin ardýndan yaptýðý açýklamada, liderlerin öðle yemeðinde de müzakerelere devam ettiðini ve liderler açýsýndan bugünkü görüþmenin mülkiyet konusunda görüþ alýþ veriþi açýsýndan iyi bir fýrsat olduðunu kaydetti. Downer, görüþmede liderlerin, özel temsilcilerini ve mülkiyet konusundaki çalýþma gruplarýný, mülkiyet sorununun çözümü ile ilgili yapýlan karþýlýklý önerilerin üzerinde çalýþýlmalarý için görevlendirdiðini belirtti. Alexander Downer, "Temsilciler ve heyetleri, gelecek Perþembe ve Cuma (16 ve 17 Eylül'de) yakýnlaþmalarý belirlemek ve liderlere Ekim baþý bilgi vermek amacýyla mülkiyet konusunda ana vaziyetleri somutlaþtýrmak için bir araya gelecekler" dedi. Gelinen aþamadan memnun olup olmadýðýnýn sorulmasý üzerinde Downer, müzakerelerin selameti açýsýndan görüþmelerin kapalý kapýlar ardýnda yapýldýðýný ve BM'nin de açýklamalarýnda seçici olmasý gerektiðini kaydetti ve "BM'nin süreçten memnun" olduðunu belirtti. 8 Eylül ve bugün için programlanan tam gün görüþmelerde liderlerin, daha önce yazýlý olarak birbirlerine sunduklarý öneriler üzerinde tartýþma olanaðý bulduklarýný ifade eden Downer, "mülkiyet sorununun büyük bir kitleyi yakýndan ilgilendiren karmaþýk bir sorun olduðunu" ifade etti. Dünkü görüþmenin dostane ve iyi bir ortamda geçtiðini belirten Downer, liderlerin New Yok ziyareti nedeniyle Eylül ayýnda baþka bir görüþme gerçekleþtirmeyeceðini kaydetti.

4 ALAKAYA DÝRÝFÝL Tadý gitti adý kaldý yine bayramýn Ýþte her yer karanlýk ateþten günlerdeyiz Hayali cihan deðer o eski bayramlarýn Öyle bir mandra ki bu bak da gör ne haldeyiz Kalay BAYRAM MÜNASEBETÝYLE BAYRAM MUHASEBESÝ Bu "Bayram"ýn en önemli özelliði herhalde "nerde o eski bayramlar" yakýnmasýnýn gündemden düþmesi oldu. Kimsenin nostalji ayaklarýna yatacak takati kalmadý mý ne, köþe yazarlarý da pek girmedi "nerde o eski bayramlar" havasýna. "Bayram" demek tatil demek oluyor artýk. Tatil ise illa ki Kýbrýs'ýn dýþýna çýkmak. Ýþin tuhafý kimse tatilini yurdunda yaparak yurdunu kalkýndýracaðýna da inanmýyor. "Umudu kesme yurdundan" þarkýsýnýn da fazlaca bir anlamý kalmadý. Yurdumuz yutmuyor artýk böyle palavralarý... Kalaycý Ali OSMAN Periyodik aliosmanus@yahoo.com BÝR MESAJ VE BÝR ADIM GERÝ... Arada sýrada facebook denen siteye girdiðim olur. Aslýnda en çok baktýðým yer de, bazý tanýdýklarýn bu siteye koyduklarý eski, aný yüklü resimlerdir. Bazan mesajlar da takýlýr gözüme... Birilerinin birileri hakkýnda yazdýklarý yani. Okumak istemem genellikle... Bir eski dostun mesajýný gördüm, merak ettim ve okudum... Mesajý arkadaþlarýna atmýþtý... Afrika'nýn aldýðý ölüm tehditlerine karþý geçen hafta sendikal platformda tartýþýlan ve partisinin fiili deðil sözlü desteðe bile "hayýr" dediðini inkar etmeye çalýþýyordu. Bir de ne dedi mesajýnda bilir misiniz, "biz partiyiz, sendikalarýn arasýnda iþimiz ne?" Sendikalarýn ve bazý partilerin oluþturduðu platformdu bahsedilen ve onlarýn parti temsilcisi de bu platformun içindeydi. Tehditlere karþý ayaða kalkýp yüksek sesle "hayýr, biz desteklemeyiz" diyen üyenin kim olduðunu bilmediðini söylemesin... Ha eðer bu eski dost "mecbur muyuz onlara destek vermeye" derse kendince haklý olabilir Ancak bu gazete bugünlerde, memleketin düzeninin temeline karþý bir yayýn yapomaktadýr Bize destek vermelerini istemedik Bizim açtýðýmýz yoldan hareket ederek olaylarýn üzerine gitmelerini istedik sadece Tepki koymalarýný... Bir pankart açarak sokaklara düþmek modasý geçti artýk Ýþte düzene karþý en önemli mesele Karþýysan, al bizim getirdiðimiz yerden ve daha yukarýlara taþý iþi Parti olmak budur Aslýnda onlarýn yapacaðý bizim de yayýnlarýmýzla destekleyeceðimiz bir hareket olmalýydý... Çark burada tam ters yönde iþler... Halk demek, halkçýlýk demekle olmaz bu iþler CTP de daha farklý bakmýyor iþe Düzen gece kulüpleri, kumarhaneler, bet office'leridir Ankara'ya baðýmlýlýktýr... Arka bahçenin iþadamlarý sayýlan mafyalardýr... Polisin elinin kolunun Türk ordusu tarafýndan baðlanmýþ olmasýdýr TC Sivil ve askeri bürokratlarýnýn burada dönen dolaplardan haberdar olmalarý ve sessiz kalýnmasý için medyaya da talimat vermeleridir. Bunlara karþý çýkanlar düzenin temelini oluþturan uyuþturucudan iþe baþlamalýdýrlar. Bizi tehdit eden mafya üyelerine karþý sessiz kalmak tehditlere sessiz kalan polis gibi onay vermektir. Baþka türlüsü düþünülemez Eski dost internetlerde yalan dolana baþvuracaðýna bir telefon açmýþ olsaydý, ona da durumu anlatýrdýk Platform'daki yetkilinin partisinin kararý dýþýna çýkmasý mümkün deðildir. Parti adýna, partinin onaylamadýðý bir karara imza atan parti yetkilisi olabilir mi? Tekkelerde iþlerin nasýl yürüdüðünü bilmeyen mi var? CTP yýllarca mafya düzeninden nemalandý Karþý çýkýþ yapmamasý normaldir Diðer düzen partileriyle birlikte tabii ki Ama hem mafya düzenine sessiz kalmak, hem de düzeni yýkmak için mücadele verdiðini söylemek gülünçtür... Küçük ten Drutsas'a sert tepki n Küçük: Açýklamalarý çözüme destek deðil köstek amaçlý... Türk askeri adaya barýþ, huzur ve refahý getirmiþtir... n "Herkes þunu bilmelidir ki, Kýbrýs Türk halký için yaþamsal olan Türk askerinin Kýbrýs'taki varlýðý ilelebet devam edecek ve hiç kimse Kýbrýs Türk halkýnýn anavatan Türkiye ile olan tarihi, stratejik baðlarýný koparamayacaktýr... Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Baþkaný, Baþbakan Ýrsen Küçük, Yunanistan Dýþiþleri Bakaný Dimitris Drutsas'ýn "Türk askerinin Kýbrýs'tan çekilmesi ve Maraþ'ýn Rumlara iade edilmesi" yönündeki açýklamalarýnýn, Ada'da 1950'li yýllardan bu yana yaþanan gerçeklerle baðdaþmadýðýný ve çözüm çabalarýna destek deðil köstek amaçlý olduðunu vurguladý. Kýbrýs Türk halký için yaþamsal olan Türk askerinin Kýbrýs'taki varlýðýnýn ilelebet devam edeceðini ve hiç kimsenin Kýbrýs Türk halkýnýn Anavatan Türkiye ile olan tarihi, stratejik baðlarýný koparamayacaðýný herkesin iyi bilmesi gerektiðini kaydeden Baþbakan, Kýbrýs'ta iki devlet, iki halk ve iki bölge olduðunu, Kýbrýs Türkü'nün kendi kendini yönetmekten asla vazgeçmeyeceðini, güvenliðini, refahýný tehdit edecek bir antlaþmaya asla onay vermeyeceðini belirtti. Baþbakan Küçük, UBP Basýn Bürosu aracýlýðýyla yaptýðý açýklamada, Dýþiþleri Bakaný olarak ilk resmi ziyaretini Güney Kýbrýs'a yapan Yunanistan Dýþiþleri Bakaný Dimitris Drutsas'ýn deðerlendirmelerine sert tepki gösterdi. Drutsas'ýn, Kýbrýs konusunu iyi bilmiyor ya da bilmesine raðmen tipik Yunan politikacýsý gibi ucuz propaganda yaparak hala dünyayý aldatabileceðini, Kýbrýs Türk halkýný haklarýný savunmaktan vazgeçirebileceðini sandýðýný kaydeden Baþbakan Küçük, "Dimitris Drutsas efendiye hatýrlatmakta fayda görüyoruz ki, Kýbrýs'ta 1950'li yýllardan 20 Temmuz 1974 Mutlu Barýþ Harekatý'na kadar yaþanan her felaketin ardýnda Yunanistan vardýr. 'Megalo Ýdea' yani 'Büyük Ülkü' doðrultusunda Kýbrýs'ý bir Helen adasý yapmak isteyen, bu nedenle 1955 yýlýnda Yunan Ordusu generallerinden olan Grivas'ý Kýbrýs'a göndererek EOKA tedhiþ örgütünü kuran Yunanistan'dýr" dedi Kýbrýs Cumhuriyeti'nin bir Helen Devleti'ne dönüþmesi için Akritas Planý'ný hazýrlayanlarýn baþ destekçisinin de Yunanistan olduðuna iþaret eden Baþbakan Küçük, 1964'te Erenköy'e, 1967'de Geçitkale'ye düzenlenen saldýrýlarýn tamamen 1963 Kanlý Noel'inden sonra Ada'ya antlaþmalara aykýrý bir þekilde ve gizlice sokulan binlerce Yunan askerinin eserleri olduðunu, bu saldýrýlarda þehit düþenlerin tek sorumlusunun da Yunanistan olduðunu vurguladý. "15 Temmuz 1974'te Ada'nýn Helenleþtirilmesi operasyonundaki gidiþatý yavaþ bularak bir darbe düzenleyen, 'Enosis' yani Yunanistan'a birleþmeyi ilan eden de yine o dönemin Yunanistan yönetimidir" diyen Baþbakan Küçük, Türk askerinin 20 Temmuz 1974'te gerçekleþtirdiði harekatýn ise Ada'ya barýþ, huzur ve refahý getirdiðinin altýný çizerek, þöyle dedi: "Kýbrýs Adasý, 1974 yýlýnýn 20 Temmuz'undan bu yana geçen süre içinde son yarým yüzyýlýn en sakin, en huzurlu, en müreffeh günlerini yaþamaktadýr." Hal böyleyken Yunan Dýþiþleri Bakaný Drutsas'ýn Anavatan "Türkiye'yi Kýbrýs'ta iþgalci olarak nitelemesi, Kýbrýs konusunu bir iþgal sorunu olarak tanýmlamasý, Türk askerinin Kýbrýs'tan çýkmasýný ve Maraþ'ýn Rumlara verilmesini" talep etmesinin Kýbrýs'ta yaþanan gerçeklere aykýrý olduðunun altýný çizen Baþbakan Küçük, þöyle dedi: "Herkes þunu bilmelidir ki, Kýbrýs Türk halký için yaþamsal olan Türk askerinin Kýbrýs'taki varlýðý ilelebet devam edecek ve hiç kimse Kýbrýs Türk halkýnýn Anavatan Türkiye ile olan tarihi, stratejik baðlarýný koparamayacaktýr. Bize göre Drutsas ve onu böyle konuþturanlar, devam eden çözüm çabalarýna destek deðil köstek olmaktadýrlar." ADA'DA VAR OLAN GERÇEKLERE DAYALI ANLAÞMA Rum-Yunan ikilisinin, artýk Ada'da var olan gerçeklere dayalý bir antlaþmanýn mümkün olabileceðini anlamasý gerektiðini kaydeden Küçük, Kýbrýs'ta iki devlet, iki halk ve iki bölge olduðunu, Kýbrýs Türkü'nün kendi kendini yönetmekten asla vazgeçmeyeceðini, güvenliðini, refahýný tehdit edecek bir antlaþmaya asla onay vermeyeceðini vurguladý. "Umarýz Rum-Yunan ikilisinin bir an önce aklý baþlarýna gelir ve yýlsonuna kadar Kýbrýs konusunda yaþayabilir bir antlaþma imzalanmasý yönünde somut ilerlemeler saðlanabilir" diyen Baþbakan Küçük açýklamasýný þöyle tamamladý: "Aksi takdirde uzlaþmaz Rum-Yunan tutumu karþýsýnda Kýbrýs Türk halký daha fazla maðdur edilmemeli, uluslararasý camia gereken cesaretli adýmlarý atarak sýrf Rum- Yunan ikilisini tatmin etmek için bizlere uygulanan ve insanlýk adýna utanç verici tüm siyasi, ekonomik izolasyon ve ambargolarý kaldýrmalýdýr. Ulusal Birlik Partisi ve onun hükümetleri, daima olduðu gibi, bir barýþtan yanadýr ama Rum-Yunan yetkililerinin hala akýllarýnda olan, dillendirmekten çekinmedikleri 1974 öncesine dönülmesine yol açacak bir sözde çözüm þekline de sýrf dünya bize 'aferin' desin diye onay vermek niyetinde de deðiliz". Sessizliðin Sesi Mehmet Levent mlevent10@yahoo.com.tr TÝYATRO FESTÝVALÝ Arif Hoca ne demiþti? "Çirkef tarlasýnda gülistanlýk olmaz." Çok yerinde ve son derece gerçekçi bir söz olduðunu her zaman teslim ettim bu sözün. Yeri geldikçe de hatýrladým ve hatýrlattým. Ama halen sürmekte olan 8. Kýbrýs Tiyatro Festivali iþte bu görüþümde bir istisna yarattý. Çirkef tarlasýnda gülistanlýk olmayacaðýný, ancak zaman zaman da olsa müstesna bir gül açabileceðini düþünüyorum þimdi. 8. Kýbrýs Tiyatro Festivali, iþte bu çirkef tarlasýnda açan müstesna bir güldür. Yalnýz kokusunu deðil, tiyatronun ýþýðýný da saçan müstesna bir gül. Festivalin ilk iki oyunu olan "Tek kiþilik þehir" ve "Vahþet Tanrýsý" oyunlarýný izledikten sonra bunu daha iyi anladýðýmý söyleyebilirim. "Tek Kiþilik Þehir"i Ankara Devlet Tiyatrosu, "Vahþet Tanrýsý"ný ise Ýstanbul Devlet Tiyatrosu sahneledi. Her iki oyun da, kelimenin tam anlamýyla muhteþem, oynayan sanatçýlarýn performansý ise olaðanüstüydü. Ýki oyunda da seyirci izdihamý yaþandý. Yer bulamayanlar merdiven basamaklarýna oturdular. Merdiven basamaðý bulamayanlar ise, ayakta izlediler. Bu yoðun ilgi, 8. Kýbrýs Tiyatro Festivali'nin baþarýsýnýn ve toplumumuzun nitelikli sanat eserlerine susamýþlýðýnýn da göstergesi oldu bir noktada. Toplumumuz adýna gurur verici ve yüzümüzü aklayýcýydý. Baþta, bugüne kadarki festivallerin düzenlenmesinde inadýna sanat diyerek ýsrarlý ve özverili çabalar ortaya koyan Festival Komitesi baþkaný Yaþar Ersoy olmak üzere, tümü de büyük bir özveri ile çalýþýp bu nitelikli sanat olayýnýn halkla buluþmasýnda emeði geçen herkesi gönülden kutlarým. Ve elbette festivalin gerçekleþmesinde ana unsur olan tüm tiyatro topluluklarýný, "çok ciddi ve karanlýk günler" yaþayan halkýmýza tiyatronun ýþýðýný saçan tüm konuk sanatçýlarý, bu köþeden bir kez daha ayakta alkýþlamak isterim. Zor günler yaþýyoruz... Zor ve karanlýk günler... Toplumumuzun yýllardýr nasýl bir karanlýk düzene mahkûm edildiðinin çok çarpýcý biçimde ortaya çýktýðý ateþten günler. Uyuþturucu mafyasý devletin zirvesinde fink atýyor! Gençlerimiz, uyuþturucu, kumar ve fuhuþ bataðýnda! Hýrsýzlýklar, tecavüzler, intiharlar aldý baþýný gidiyor! Korku yalnýz karanlýk ve izbe yerlerde deðil, her yerde kol geziyor. Ülkenin ve halkýn güvenliðinden sorumlu makamlar, bilerek ya da bilmeyerek büyük bir sorumsuzluk ve zafiyet içinde. Ýnsanýmýz kendi yurdunda, her an býrakýp gitmeye hazýr bir göçmen gibi yaþamaya çalýþýyor! Ýþte bu ahval ve þerait içinde tiyatronun ýþýðýyla bir nebze de olsa soluklanýp, direnme gücümüzü takviye etmek için eþsiz bir fýrsat oldu 8. Kýbrýs Tiyatro Festivali. 6 oyun daha var önümüzde. Eminim ki, kaçýrýldýðý takdirde bin kere piþmanlýk verecek 6 oyun. Bu akþam ve yarýn akþam Oyun Atölyesi'nden "Testosteron"u izleyeceðiz. Sonra "Kerem Gibi", "Tarla Kuþuydu Juliet", "Ýntiharýn Genel Provasý", "Matmazel Julie" ve "Kraliçe Lear". Keþke bu festival hiç bitmese... Aydýnlýklar olsa hep önümüzde gidenler... Karanlýða tekrar dönmek zor.

5 11 Eylül 2010 Cumartesi 5 Þaziye nin Görüþü: Öyle aval aval havaya bakýp durmayýn. Baþbakan KTHY uçacak dediyse þimdi uçacak demedi ya Çakýcý bakan olursa araba kullanmayacakmýþ - Sanýrým omuzlarda taþýnacaðýný umuyor Ýþler iyi giderken olabilir Ya sonra? Güney'deki et fiyatlarý kuzeydekinin yarýsý kadarmýþ! - Bizimkilerin niyeti bozuk Ýnsanýmýza zorla, istemeye istemeye ucuz domuz eti yemeyi de öðretecekler.! Ek mesai oranlarý düþürülürse, memurlar ek mesai yapmayacakmýþ. - Bence yapacaklar, hatta arada türkü bile söyleyecekler. Greve gideriz tehditlerini de kimse yemez 2. günden sonra grev yapacak 2 kiþi bile bulunmaz Hristofyas 50 bin yerleþik önerisini geri çekmiþ. - Ýþte Eroðlu farký bu Ne yaptý yaptý, Hristofyasý ikna etti ve 50 bin yerleþik yerine, 175 bin kiþilik yeni bir liste sunulmasýný Hristofyas'a kabul ettirdi. Býçaklý "Süt Kurumundan 4 kiþi atmakla ekonomi düzelmez" demiþ. - Doðrudur, düzelmez Ama bizde "kurum" çok Her kurumdan 3-5 kiþi atsalar, bir delik kapayabilirler! - Evet mi, Hayýr mý? - Bilmem! Karar veremiyorum. - Karar vermelisin ama. - Yazý tura atsam olur mu? - Hayýr! - Hayýr dememi mi öneriyorsun? - Tabii ki hayýr. - Bana bak, açýk konuþ Hayýr mý diyeyim? Evet mi? - Boþuna kafa yorma yahu Evet de desen bir, hayýr da desen. Erdoðan Baybars BÖYLE BÝR ANDI ebaybars@yahoo.com ESKÝ BAYRAMLAR Hani hep derler ya "bayramlýk ayakkabýlarýmýzý yastýðýn yanýna koyar da uyurduk" diye Merak ettim ve eski bayramlarýmý hatýrlamaya çalýþtým Acaba ben de bayramlýk ayakkabýlarýmla yatmýþ olabilir miyim diye kafa kurcaladým Böyle bir olay hatýrlamadým Baþka bir olay hatýrladým Annem ütü yaparken, bayramlýk gömleðimi yakmýþtý "Ben bunu giymem" diye çok aðlamýþtým Ama üstten "drigo" giyince, yanýk izi görünmez olmuþtu ve o bayramý da öyle geçirmiþtim. Ýnsan belli bir yaþtan sonra "Nerde o eski bayramlar" demeye baþlarmýþ. Acaba hangi yaþ o? Çünkü ben 60'ý aþtým, henüz "nerde o eski bayramlar" demedim daha.. Hiç özlemedim.. Hiç aramadým eski bayramlarý Bugünkü bayramý, dünkü bayramlardan daha güzel yaþadým hep. Ve yarýnki bayramlarýn da, bugünkülerden çok daha güzel olacaðýna inanýyorum. Özlenecek nesi var ki eski bayramlarýn? Hiç! Ýki kuruþ için, kapý kapý dolaþýr onlarca buruþuk el öperdik. Bir defasýnda hiç unutmam, Dudu abaya gittiðimizde, mutfakta soðan doðruyordu. Elini öperken, burnuma gelen soðan kokusunu hala unutabilmiþ deðilim. Ne yeni ayakkabý ve elbiseleri Ne o bayram harçlýklarýný Ne de o eski bayram yerlerini aramýyorum. Geçmiþe yolculuk bana göre deðil.. Bugüne bakýyorum, bugünün güzelliklerini yaþýyorum ben Çocuklarýmýn kendi ayaklarý üstünde durduðunu görmek Aren'in "de.. de" diye elime sarýlýp öpmesinden, sonra da hýzla alnýna götürmesinden daha güzel bir bayram mý olur? Vallahi olmaz! Fotoðraf: Erdoðan BAYBARS Hiçbir piknik alaný, hiçbir siyasi parti merkezinin arka bahçesinden daha pis olamaz. Baflýnýn Köþesi Dr.Dolgun Dalgýçoðlu dolgun2002@yahoo.com UZAY ARACI YOLUNA DEVAM EDÝYOR Hava güzel mi, güzel. Deniz temiz mi, temiz. Ýþ durumu, tatil mi, tatil. O zaman evde oturmak doðru olmaz diyerek sabah sabah denize attým kendimi bayramýn bu 2. gününde de. Maksat tüm kýþ boyunca özlemle beklediðim denizi, boþ geçmemek. Geçen yýllara kadar kýsa tatillerini Karpaz'da geçiren arkadaþlarým arayarak "Sen de gel" dediler. Nereye? -Ayguruþ'un biraz ilerisinde, deniz kýyýsýnda, doða içinde bir yerde arkadaþlarla biraraya gelip gece eðleneceðiz. -Geçen yýllarda gittiðiniz yerlere ne oldu? -Turistik tesislerle doldu. -?! Hep yazarýz hep söyleriz ancak süreç durmuyor buralarda. Ýþliyor. Hedefe kilitlenmiþ uzaktan kumandalý bir uzay aracý gibi ilerliyor. Bizler geleceðimize yön verecek o uzay aracýnýn içindeki "özgür" canlýlar gibiyizdir. Ve ne gideceði yeri biliyoruz, ne de nasýl duracaðýný. UBP ile TDP koalisyon görüþmelerini bayramdan sonraya býrakmýþlar. Ve her kesimden, bu konuyla ilgili yorumlar var. Kimisi bu koalisyon hükümetini uygun görürken, kimisi "gereksiz" diyor. Bazýlarý, "taze istifa etmiþ iki adet hazýr kýta varken nerden çýktý TDP" Bazýlarýysa "bu iþte bir oyun var, göreceðiz" diyor Senaryolar ülkesi gibi bu küçük ada. Her kafadan bir ses çýkýyor ve hatta her kafa kendini, doðru sanýyor. Oysa ki yorumlarý yapanlar, hem UBP ve önceki CTP hükümetinin icraatlarýna, hem de Cemil Çiçek ve Kývrýkoðlu gibilerinin burada kendini "yetkili" sananlara uygun gördükleri davranýþ þekline bakmalýydýlar. TDP koalisyon hükümetine girse, iradenin baþkalarýnda olduðu KKTC'de tek baþýna ne yapabilir mesela bir düþünelim. Askere baðlý KKTC'nin polisini sivilleþtirebilecek mi? Zor. Poliste yok edilmiþ Kýbrýslýtürk sayýsýný artýrabilecek mi? Zor. Kimlikle giriþlerin önünü alabilecek mi? Zor. Veya en basiti Türkiye'nin kötü niyetli sermayesinin önünü kesebilecek mi? O da zor. Sanýrým bayramdan sonrasýna býrakýlan koalisyon görüþmeleri, bayramýn hemen ertesinde son bulacak. Ve kapýda bekleyen "baðýmsýz" milletvekillerine birer koltuk vererek UBP yoluna devam edecek. -Sakýn ha, bu Çangar ve diðer mafya ile ilgili yazýlara sen girme ha, yoksa ne yapacaklarý belli olmaz baþýn beladan kurtulmaz, diye uyardý beni bir yakýným. Afrika ailesi iþin üstünde, onlar yeteri kadar yazýyorlar zaten, dedim Çangar'ý, Omorfo'dan tanýrým. Tahsildeydim o zamanlar ve arada bir Kýbrýs'a geldiðimde onu müþteri beklerken görüyordum. Birkaç gelme gitmeden sonra sermaye olarak çok büyüdüðünü ve ülkenin sayýlý kiþileri arasýna girmeyi baþardýðýný öðrendim. Gerisini Afrika'dan takip ediyorum. Bu yazýlarý yazdýðým bu anlarda ve siz bu yazýyý okuduðunzda uzay aracý yoluna devam ediyor olacaktýr biliniz...

6 Kalem Yalçýn Okut DÝANELLOS GAYYA KUYUSU 'Dianellos Gayya Kuyusu' ifadesini daha önce de müteaddit defalar yazdýðýmý anýmsýyorum. Bazýlarýnýn "Yüce Meclis" dediði 'þey'e neden Gayya Kuyusu nitelemesini yaptým?.. Her þey orda düðümleniyor da ondan Gençler bilmez, ya da kaçý bilir Kimilerinin "Yüce Meclis" demeyi çok sevdikleri o bina eskiden Dianellos adlý bir iþadamýna ait sigara fabrikasýydý. Bizim kuþaðýn ilk gençlik yýllarýnda sigara içmeye onunla baþladýðýmýz Lucky Dream sigaralarý -yanýlmýyorsamorada imal edilirdi. Sonra, diðer birçok gayrimüslime ait binalara el konulduðu gibi Dianellos'un o binalarýna da zorla el konuldu ve renove edilerek "Yüce Meclis" yapýldý. KKT "C"nin "Yüce Meclisi"! Gayya Kuyusu ise, cehennemdeki bir kuyunun adýdýr. Arapça 'gayyat' kelimesinden Türkçeye giren Gayya Kuyusu'nun 'baþtan çýkma, kötü yola düþme' gibi anlamlarý da vardýr. Mesele(leri)mizin püf noktasý ise, iþte tam da bu noktadadýr: Yüce Meclis mi, yoksa Gayya Kuyusu mu; baþtan çýkma, kötü yola düþme mi?.. Siyasi partilerin -birkaç istisna dýþýndakibütün adaylarýnýn birbirlerini kýra-çiðneye ve/ veya birbirlerinin omuzlarýna basýp diðerlerini ite-kaka kapaðý "Yüce Meclis"in koltuklarýna atma yarýþýnda KKT "C"nin "Yüce Meclisi" yüce olmak bir yana, gerçekte bilimum gayri meþru icraatlara kýlýf olan; olmayan demokrasiye ve iþlenen bütün günahlara "demokrasi þalý" iþlevi gören bir Gayya Kuyusu'dur. Gayya Kuyusu'nun iþlevi: en yakýcý gerçekliðimiz olan istila ve asimilasyonu örtme, gözlerden uzak tutma iþlevidir. Hergün, her saat, her dakika iþlenmekte olan tüm dünyada yasaklanmýþ uyuþturucu-fuhuþ-kara para aklama cürümlerini önlemek için ne yaptý bugüne dek "Yüce Meclis"?.. Çocuk/çýrak istismarýný önleyen tedbirler mi aldý?.. Kadýnlara uygulanan þiddet ve her türlü ayýrýmcýlýða karþý herhangi bir adým mý attý?.. Asgari ücretin insanca yaþam düzeyine yükseltilmesi hamlesi mi yaptý?.. Sendikasýz, sigortasýz, iþ güvenliksiz eleman çalýþtýrmak yasaktýr mý dedi?.. Bunlardan geçtim, uyuþturucu ve fuhuþa karþý kýlýný mý kýpýrdattý?.. Yoksa, kumar ve fuhuþ sektörlerini kollayýp koruyarak uyuþturucu trafiðine mümbit bir zemin mi hazýrladý Son sorunun cevabýnýn 'evet' olmasý KKT "C"nin yüzkarasýdýr ve "Yüce Meclis"in esas fonksiyonunu deþifre etmektedir. Gayya Kuyusu'nun bu kötücül iþlevini görüp ayýkanlar olmadý mý?.. Olmuþtur, fakat genel eðilim hâlâ yüce olmayan 'þey'i yüceltme eðilimidir. Siyaset erbabýmýz "Yüce Meclisi" daha da yüceltmeye caht ettikçe ayrýlýkçýlýðý Taksimciliði daha da kökleþtiriyorlar. Bir kýsmý bunu bilerek taammüden yapýyor; bir kýsmý da bilmeden, istemeden Kimilerinin, "Ne yani Yüce Meclisi kapatalým, parlamenter demokrasiden vazgeçelim mi diyorsun" dediklerini duyar gibiyim. Sað kesimi býrakýyorum, ayrýlýkçýlýk onlarýn tabiatý iktizasýdýr; yoksa 50 yýlda nasýl 100 sterling milyoneri yaratabilirlerdi ki?.. Ancak, ezilenler için sýnýflar mücadelesinde binbir türlü yol vardýr. Boykot bir yana, illa ki parlamentarizm sýnýrlarý ve kurallarý içerisinde oynanacaksaydý, birkaç sözcü "Yüce Meclis"e gönderilir, dýþarýda söylenemeyecekleri dokunulmazlýk zýrhýyla orada söylerler, esas güç de kitleleri örgütlemeye ayrýlýrdý. Ýlla ki parlamenter yöntemler seçilecekseydi de, örneðin, hazýr rüzgarý arkaya almýþ yelkenler doldurulmuþken çeþitli ittifaklarla meclis çoðunluðu ele geçirilir ve kilitlenirdi. Böylece parlamantarizm = palavramantarizm oyununda insiyatif ele geçirilirdi. Yasa çýkarýp oyuna gelmek yerine, anlamsýz ve haksýz yasalarýn tümü engellenir, ya da sadece memleket yararýna olanlarýn geçmesine izin verilirdi. Böylece, Ankara'nýn dayatmalarýna set çekilirdi; 'vardýk, varýz, var olacaðýz' diyerek "Mülkiyetle baþlamak yanlýþtý" diyenleri Eroðlu yanýtladý n "Görüþmelerdeki 6 baþlýk Talat'la Papadopulos arasýnda yapýlan ilk görüþmelerde belirlendi..." n "Mülkiyet de bu 6 baþlýktan biriydi. Biz bu baþlýðý açtýk, görüþüyoruz..." Cumhurbaþkaný Derviþ Eroðlu, "Görüþmelere mülkiyetle baþlamak yanlýþtý" þeklinde kendisine yapýlan eleþtirilere yanýt verdi. Eroðlu, "Müzakerelerdeki 6 baþlýk Talat ile Papadopulos arasýnda yapýlan ilk görüþmelerde belirlendi. Þimdi 6 baþlýðý ben tespit etmiþim gibi 'Mülkiyetle baþlamak yanlýþtýr' diye devamlý bizi suçlamaya çalýþýyorlar. Mülkiyet de bu 6 baþlýktan biriydi. Mutlaka görüþülmesi gereken baþlýklardan birisiydi ve biz bu baþlýðý açtýk, görüþüyoruz" dedi. Eroðlu, dün Hristofyas ile gerçekleþtirdiði görüþme sonrasýnda Cumhurbaþkanlýðý'na dönüþünde yaptýðý açýklamada "mülkiyet" konusundaki eleþtirilere yanýt verdi. Geçmiþin görüþmecilerinden bazýlarýnýn sýk sýk "Mülkiyet konusunu ele almak yanlýþtýr" þeklinde kendisine yönelik eleþtiriler yöneltmekte olduðuna iþaret eden Cumhurbaþkaný Derviþ Eroðlu, Ýkinci Cumhurbaþkaný Mehmet Ali Talat'ýn, seçimler sonrasý mülkiyet konusunu ele alacaklarý konusunda Hristofyas'la mutabakatlarý bulunduðunu belirterek, "Sayýn Hristofyas'ýn bize söylediði bu" dedi. Müzakerelerde 6 baþlýk bulunduðunu, bu 6 baþlýðýn Talat ile Papadopulos arasýnda yapýlan ilk görüþmelerde tespit edildiðini, Hristofyas'la da bu 6 baþlýk üzerinde görüþmelerin sürdürüldüðünü anýmsatan Cumhurbaþkaný Eroðlu, þöyle konuþtu: "Þimdi bu 6 baþlýðý ben tespit etmiþim gibi 'Mülkiyetle baþlamak yanlýþtýr' diye devamlý bizi suçlamaya çalýþýyorlar. Elbette mülkiyet de 6 baþlýktan bir tanesidir. Benden önceki görüþmeciler bu baþlýklarý tespit etmiþtir ve geçmiþ görüþmeci de mülkiyet konusunu 1 veya 2 defa muhatabý olan sayýn Hristofyas'la görüþmüþtür. Dolayýsýyla mülkiyet konusu mutlaka görüþülmesi gereken baþlýklardan birisiydi ve biz bu baþlýðý açtýk görüþüyoruz, bir uzlaþmaya varmaya çalýþýyoruz. Tabii bunun dýþýnda geriye kalan diðer 5 baþlýðý görüþmeyeceðiz diye bir anlam çýkarýlmasýn. Elbette ki diðer baþlýklar da ele alýnýp görüþülecektir. Ama bana göre mülkiyet konusu diðer 6 baþlýktan en önemlilerinden birisidir. Tabii ki diðer baþlýklar da önemlidir. Bütün konularda anlaþýlmadan, bir konuda anlaþýlmýþ sayýlmayacaðýna göre bütün baþlýklarý müzakere edeceðiz." Bu nedenle sýk sýk televizyon ekranlarýnda "Eroðlu'nun mülkiyeti ele alýp görüþmelere baþlamasý hataydý" diyenlere, gerçekleri bir kez daha kamuoyu önünde ortaya koymaya çalýþtýðýný vurgulayan Cumhurbaþkaný Eroðlu, "Neticede 6 baþlýk var. Bu 6 baþlýðý tespit edenler biliniyor. Bu 6 baþlýk görüþülsün diye tespit edilmiþtir. Mülkiyet konusu da bu 6 baþlýktan bir tanesiydi ve bunu görüþüyoruz, anlaþmanýn yollarýný arýyoruz; mümkün mü deðil mi? Müzakere etmeden bir sonuca varmak mümkün deðildir. Müzakerelere devam edeceðiz" diyerek sözlerini tamamladý. Çember, adacýk ve refüjlerde yeþillendirme n Bulutoðlularý: Sadece yeþillendirme deðil bilinçlendirme de önemli... Lefkoþa Türk Belediyesi'nin (LTB) baþkent Lefkoþa'nýn daha yeþil ve güzel bir görünüme kavuþturulmasý amacýyla yeþillendirme konusundaki hizmet ve yatýrýmlarýna devam ettiði bildirildi. LTB'den yapýlan açýklamaya göre, kapsamý ve hizmet aðý geniþletilen Park ve Bahçeler Þubesi'nin etkin çalýþmalarý yanýnda, LTB Baþkaný Cemal Bulutoðlularý'nýn ilk görev döneminde hizmete açýlan LTB 50. Yýl Fidanlýðý sayesinde, altyapý çalýþmalarýnýn büyük oranda tamamlandýðý Lefkoþa'da, fidan, çiçek ve diðer bitki ve aðaçlarýn ekimi rutin olarak sürdürülüyor. Özellikle çember, adacýk ve refüjlerde devam eden yeþillendirme çalýþmalarýnýn, hem güzel bir görüntünün oluþmasýna, hem de þehrin daha yeþil ve çaðdaþ bir görünüme kavuþmasýna olanak saðladýðý belirtilen açýklamada, 50. Yýl Fidanlýðý'nda yetiþtirilen çeþit türlü çiçek ve fidanlar, ihtiyaç görülen noktalardaki yeþil ihtiyacýný karþýlarken, vatandaþlara da fidanlýktan cüzi miktarlara satýþ yapýlarak, þehrin paylaþýmcý bir anlayýþla yeþillendirilmesi ve güzel bir görünüme kavuþmasýna olanak tanýndýðý kaydedildi. BULUTOÐLULARI LTB Baþkaný Cemal Bulutoðlularý, Lefkoþa'nýn altyapý sorunlarýný büyük bir kararlýlýk ile çözmeye devam ettiklerini, ilk görev süresi sonunda, altyapý konusunda çok önemli ilerlemeler kaydettiklerini ifade ederek, "Artýk Lefkoþamýzýn daha yaþanýr bir þekle dönüþtürülmesi ve daha yeþil ve güzel bir hal almasý için çalýþýyoruz" dedi. Bulutoðlularý, kurmuþ olduklarý 50. Yýl Fidanlýðý ile, baþkentin yeþil ihtiyacýnýn karþýlanmasý konusunda önemli bir yatýrým gerçekleþtirdiklerini ifade ederek, "Bizim görevimiz sadece fidan ve çiçek ekmek deðil, vatandaþlarýmýza, gençlerimize ve çocuklarýmýza çevre bilincini aþýlamak ve tüm Lefkoþalýlarý yeþili ve çevreyi korumasý için bilinçlendirmektir" dedi. GÜNLÜK 'BEN EDEBÝYATÇIYIM SÝYASETLE ÝLGÝLÝ DEÐÝLÝM" CHP Genel Baþkaný Kemal Kýlýçdaroðlu, referandumda 'evet' oyu vereceðini açýkladýðý halde Orhan Pamuk'u aradý ve partisinin görüþlerini ona aktardý. Kýlýçdaroðlu sonra da döndü ve Pamuk'la aralarýnda geçen konuþmayý gazetecilere aktardý. Kýlýçdaroðlu Pamuk'a þöyle demiþ: "Bu anayasa býrakýn 12 Eylül dönemi ile hesaplaþmayý, o dönemden daha aðýr biçimde var olan haklarýnýzý da elinizden alacak. Danýþtay'a gitme hakkýný vatandaþýn elinden almayý 12 Eylül paþalarý bile akýl edememiþti. Ama bu pakette maalesef bu da var." Pamuk da Kýlýçdaroðlu'na "Kendi bildiðiniz doðrularý söylemeye devam edin. Nasýlsanýz öyle davranýn. Ben öyle yapýyorum. Baþarýmda bu özelliðimin rolü büyüktür" diye tavsiyelerde bulunmuþ. Buraya kadar herþey "normal" kabul edilebilir ama Orhan Pamuk'un "Ben edebiyatçýyým, siyasetle ilgili deðilim" demesi pek tuhaf kaçtý doðrusu. Edebiyatçý "apolitik" bir kiþilik midir? Orhan Pamuk'un "baþarýsý" apolitik olmasýndan mý kaynaklanýyor? Nobel ödülleri "apolitik" edebiyatçýlara mý veriliyor? NE AYAR BU AYAR Malatyalý çete ölüm tehditi ile bir vatandaþýmýzýn deniz kenarýndaki arazisini de gaspetmiþ... Çangar da bu araziyi ucuza kapatarak kendine tapulamýþ! Gördünüz mü 24 ayar saf altýnýn marifetini? EROÝNCÝ VE GAZETECÝ O 24 ayarmýþ, biz de ayarsýz! Ýsmet Felek'e ayarlanmýþ o, biz ise gazeteciliðe... Eroinci ile müdür odasýnda görüþmüþ! Biz ise gazeteci olduðumuz için hep camýn arkasýnda görüþtük ziyaretçimizle! NEZAKET ZÝYARETÇÝLERÝ Sayýn Komutan, baþladý mý 'nezaket' ziyaretçileriniz gelmeye? Baþlamadýlarsa yakýnda baþlarlar herhalde hediye paketçikleriyle... Her iki lafýndan biri 'anavatan', 'Rum' ve 'Rumcu' olanlarýn gözlerine iyi bakýn... Zeka pýrýltýlarýný sakýn kaçýrmayýn! FELEKLERÝN AHI "Sizin gücünüz bize yetmez" diye buyurmuþ Bay Çangar... Haklý... Bizim arkamýzda bir Felek bile yok... Varsa yoksa feleklerin ahý! Bir çetenin ölüm tehditi ile bir vatandaþtan gaspettiði deniz kenarýndaki bir araziyi ucuza kapatarak üstüne tapulamak Çangar'a yakýþýr mý? Týrnak... Orhan Pamuk'un, Kemal Kýlýçdaroðlu'na cevabý tam bir gaf: "Çocukluk günlerimizde paskalyalarý birlikte kutlamazdýk ama bazý geleneklere uyduðumuzu anýmsayabiliyoruz... Bir Süleyman dayýmýz vardý... Uzun ve renkli kilot giyerdi... Paskalya döneminde kilotun içinden, deðiþik renklere boyanmýþ yumurtalarý çýkarýp 'bunlarý ben doðurdum' derdi... Biz de inanýrdýk..." Reþat AKAR (Kýbrýs) "Geçenlerde, büyük marketlerimizin birinin müdürü ile konuþuyorum. - Böyle komedi görmedim. Köpek mamasýnda da et var ya... Fona giriyor. Bir konteyner mama için ödediðiniz paranýn iki katý maliyet oluyor. Sonra da aðlýyoruz, insanlar niye güneye gidiyor diye... Ýþte böyle... Köpek mamasýna bile fon geldiyse... Bu 'mamma' telaþýyla bakalým gidiþat nereye?" Cenk MUTLUYAKALI (Yenidüzen) "Yeni Volkan saðýn ucunda yayýn yapan bir gazete. Afrika ise tam ters bir görüþte yayýn yapan gazetemiz. Biri diðerini günahý kadar sevmiyor. Neden ayný anda Çangar'a saldýrsýnlar ki? Çözemediðim için bunu Çangar'a da sordum. Bilmiyorum dedi. Þener Levent ile Aydýn Akkurt gibi iki deneyimli gazetecinin, yas tahtaya basmayacaðýný, birilerinden bir tiyo ve bilgi almadan yazmayacaklarýný düþünürsek, acaba birileri düðmeye basarak iki uç kanattaki gazetelere bilgi sýzdýrmak suretiyle iþlemi baþlattý dersiniz?" Taner ULUTAÞ (Star) Günün Kahramaný DERVÝÞ EROÐLU Mehmet Ali Talat'ýn Denktaþ'ýn yerine görüþme masasýna oturmasý ile birþey farketmediði gibi, Derviþ Eroðlu'nun Talat'ýn yerine masaya oturmasý ile de birþey deðiþmedi. Ýki tam gün yapýlan görüþmelerde de herhangi bir ilerleme kaydedilmedi. Bu gidiþle kaydedilemeyecek de... Eylül'ün 3. haftasýnda New York'a gidecek Derviþ Eroðlu. Görüþmeler bu aþamadan sonra Ekim ayý içerisinde devam edecek. Dünkü görüþmeden sonra Downer, BM'nin gidiþattan memnun olduðunu söyledi... Bayramda mesai yapan tek siyasi kamu görevlisi Eroðlu oldu.

7 11 Eylül 2010 Cumartesi 7 REFERANDUM BENZETMESÝ Milliyetçi Adalet Partisi (MAP) Genel Baþkaný Ata Tepe, 24 Nisan 2004 tarihinde Kýbrýs Türk halkýna "dayatýlan" Annan Planý referandumu ile Türkiye'de 12 Eylül'de gerçekleþtirilecek olan referandumun birçok yönden benzer özellikler taþýmakta olduðunu savundu. Ata Tepe yaptýðý yazýlý açýklamada, Türkiye'deki referandum sürecini eleþtirerek, "Kýbrýs'ta Annan Planý döneminde olduðu gibi halkýn aldatýlmaya çalýþýldýðýný" ileri sürdü ve bu yönde AKP Hükümeti'ne eleþtirilerde bulundu. DELAVEKURAS: TÜRKÝYE HRÝSTOFYAS'IN ÖNERÝLERÝNE KARÞILIK VERSÝN Yunanistan Dýþiþleri Bakanlýðý Sözcüsü Grigoris Delavekuras, Türkiye'ye Dimitris Hristofyas'ýn önerilerine karþýlýk vermesi çaðrýsýnda bulundu. Haravgi gazetesinin haberine göre, Yunanistan Dýþiþleri Bakaný Dimitris Drutsas'ýn Güney Kýbrýs'a gerçekleþtirdiði ziyarete deðinen Delavekuras, Kýbrýs sorunuyla ilgili kritik bir süreç içerisinde bulunulduðunu ve bu süreçte Drutsas'ýn adayý ziyaret etmesinin önemli olduðunu kaydetti. Delavekuras, Kýbrýs sorunuyla ilgili kritik bir dönemde bulunulmasýna karþýn Hristofyas'ýn, yapmýþ olduðu giriþimler ile, çýkýþ bulunmasý için yol gösterdiðini savundu. Hristofyas'ýn önerilerinin özlü ve oldukça realist öneriler olduðunu öne süren Delavekuras, Hristofyas'ýn Maraþ meselesi ve Maðusa Limaný ile ilgili önerisinin müzakere sürecinin tümüne önemli bir dinamik katacaðýný ve bununla birlikte Türkiye'nin AB'ye üyelik beklentisinde yeni bir dinamik elde etmesi için önkoþullar oluþturacaðýný iddia etti. Delavekuras, Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecinin Kýbrýs sorununun çözümü ile "sýký sýkýya baðlý olduðunun unutulmamasý gerektiðini" de savundu. ANASTASÝADÝS ÝLE HRÝSTOFYAS PAZARTESÝ GÖRÜÞECEK Rum ana muhalefet DÝSÝ partisi Baþkaný Nikos Anastasiadis ile Hristofyas'ýn Pazartesi sabahý görüþecekleri, Salý günü Rum Ulusal Konseyi'nin toplanacaðý, Çarþamba günü ise Anastasiadis'in Avrupa Halk Partisi Zirve Toplantýsý'nda konuþacaðý, öte yandan Hristofyas'ýn ayný hafta içerisinde önce Brüksel ardýndan da New York'a gideceði ifade edildi. Alithia gazetesi ilgili haberinde, Hristofyas'ýn önceki sabah Anastasiadis'i telefonla arayarak Pazartesi sabahý Baþkanlýk konutunda görüþebileceklerine dair kendisini bilgilendirdiðini, Anastasiadis'in de bunu kabul ettiðini haber verdi. KTOEÖS YER DEÐÝÞTÝRME TÜZÜÐÜ TASLAÐINA ONAY VERMEMÝÞ Kýbrýs Türk Orta Eðitim Öðretmenler Sendikasý (KTOEÖS.) "öðretmenlerin yer deðiþtirmeleriyle ilgili bir tüzük taslaðýna" hiç bir þekilde onay vermediðini açýklayarak, bu konudaki iddialarý nedeniyle Kýbrýs Türk Öðretmenler Sendikasý'na (KTÖS) tepki gösterdi. KTOEÖS Baþkaný Adnan Eraslan, "KTÖS Yöneticilerine Açýk Mektup" baþlýðýyla yaptýðý açýklamada, KTÖS'ün "KTOEÖS de bakanlýkla iþbirliði yaparak Öðretmenler Yasasý'nýn 6. maddesindeki haklarý çiðneyerek öðretmenleri sürgüne göndermeye onay vermiþtir" þeklindeki iddialarýnýn asýlsýz olduðunu kaydederek, KTÖS Genel Sekreteri Þener Elcil'i "yalan" söylemekle suçladý. "KTOEÖS, bu tüzüðü kabul etti" diyorsunuz Pes vallahi; ayni toplantýda siz de vardýnýz ve tutanaklarda da yer aldýðý gibi KTOEÖS olarak bakanlýðýn taslaðýný onaylamadýðýmýzý çok iyi biliyorsunuz" diyen Adnan Eraslan, 6. maddenin öðretmenlerin yer deðiþimi ile hiçbir ilgisi olmadýðýný, yer deðiþtirmeyle ilgili KÜÇÜK PARTÝLÝLERLE BAYRAMLAÞTI... Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Baþkaný, Baþbakan Ýrsen Küçük, Gazimaðusa ve Ýskele'de halk ve partililerle bayramlaþtý. UBP Gazimaðusa Ýlçe Binasý'ndaki bayramlaþmaya Saðlýk Bakaný Ahmet Kaþif, Bayýndýrlýk ve Ulaþtýrma Bakaný Ersan Saner, UBP Gazimaðusa milletvekilleri Afet Özcafer, Ahmet Eti ve çok sayýda partili ile halk katýldý. Ulusal Birlik Partisi Genel Baþkaný, Baþbakan Ýrsen Küçük, bayramlaþma sýrasýnda yaptýðý açýklamada, Þeker Bayramý'nýn tüm KKTC halkýna ve Ýslam ülkelerine hayýrlý olmasý temennisinde bulunarak, tüm ilçelerde bayram tebriklerine devam edeceðini söyledi. Baþbakan, bugün ayrýca, Ýskele'de UBP Ýlçe Binasý'nda halkýn ve partililerin bayram tebrikini kabul etti. (T.A.K.-ÖZLEM KAYA YALGIN): KKTC'de yýlýn ilk yarýsýnda gerçekleþtirilen ithalat, bir önceki yýlýn ayný dönemine göre yüzde 26, ihracat ise yüzde 43 oranýnda artýþ gösterdi. Ticaret Dairesi'nin 2010 Yýlý Ocak- Haziran dönemine ait dýþ ticaret verilerine göre ithalat, bir önceki yýlýn ayný dönemine kýyasla yüzde 26 oranýnda artarak milyon dolara çýktý. Ýthalatýn yüzde 68.7'si Türkiye'den, yüzde 31.3'ü ise 3. ülkelerden gerçekleþtirildi. Ayný sürede ihracat ise, yüzde 43 artýþla 58 milyon dolara çýktý. Ýhracatýn yüzde 43.9'u Türkiye'ye, yüzde 56.1'i de 3. ülkelere yapýldý. ÝTHALATTA TAÞIT ARAÇLARI YÝNE ÝLK SIRADA Ocak-haziran dönemini kapsayan ilk 6 aylýk verilere göre, geçen yýla göre yüzde 4 oranýndaki düþüþe raðmen toplam ithalat içerisinde en büyük payý yine taþýt araçlarýna ait. Bunu yakýt, ilaçlar, mobilya ve aksamlarý, konfeksiyon ve inþaat demiri ithalatý izledi. maddenin Öðretmenler Yasasý'nýn 11. maddesi olduðunu ve bu maddenin 4. fýkrasýnda da bir tüzük yapýlabileceðinin açýkça yazmakta olduðunu kaydetti. "Bizler KTOEÖS olarak, yer deðiþtirmelerin bir tüzüðe göre yapýlmasýný ve her gelen siyasinden öðretmenimizin korunmasýný savunmaktayýz. Bunu saðlamanýn yanýnda öðretmenlerimizin eðitimle ilgili yükü eþit miktarlarda paylaþmasýný ve ders sayýlarýnýn mümkün olduðu kadar eþit olmasýný, birinin çok az saatle bir baþkasýnýn da üst limitte ders vermesinin uygun bir etik olmadýðýnýn da bilincindeyiz" diyen Adnan Eraslan özetle þu görüþlere yer verdi: "Bu talep, zaten yýllardýr bizzat öðretmenlerimizden gelmektedir ve taslak tüzüðü görüþerek siyasetin tüzüðe bulaþmasýný engellemek de bizim görevimizdir. Yoksa, bunun aksini bir þekilde öðretmeni sürgün edecek bir tüzük hazýrlamaya çalýþanlarýn elini kýracaðýmýzý herkes çok iyi bilmektedir." Ocak-Haziran dönemi dýþ ticaret rakamlarý n Ýthalat geçen yýla göre yüzde 26, ihracat yüzde 43 oranýnda arttý... n Yýlýn ilk yarýsýnda milyon Dolarlýk ithalat, 58 milyon Dolarlýk ihracat yapýldý... Bu dönemde geçen yýla göre en fazla artýþ yüzde 77'yle týbbi cihaz; yüzde 66'yla da mobilya ve aksamlarýnýn ithalatýnda yaþandý. En büyük düþüþ ise arpa ithalatýnda oldu. Bu yýlýn ilk yarýsýnda, arpa ithalatýnda yüzde 59 düþüþ dikkat çekti. VODKA ÝHRACATI YÜZDE 168 ARTTI Yýlýn ilk altý aylýk döneminde toplam ihracat içerisinde en büyük paya sahip ürünler ise sýrasýyla narenciye, süt ürünleri ve raký. Bunlarý hurdalar ve konfeksiyon izledi. Geçen yýla oranla bu dönemde, narenciye ihracatýnda yüzde 98, süt ürünlerinde yüzde 29 oranýnda artýþ oldu. Bu dönemde en fazla artýþ yüzde 168'le votka ihracatýnda yaþandý. Ayný dönemde, geçen yýla göre ihracatta en fazla düþüþ ise narenciye esans yaðý ve patates ile zeytin yaðýnda oldu. Bu yýlýn ilk yarýsýnda narenciye esans yaðý hiç ihraç edilmezken, patates ihracatý yüzde 70, zeytin yaðý da yüzde 60 oranýnda düþtü. GÖR DUY KONUÞ GÖR DUY KONUÞ ALO AFRÝKA HATTI GELECEK KANLI OLMASIN... Gazetemize mektup gönderen bir vatandaþýmýz, bayramýn ilk günü baþýndan geçen bir olayý, geçmiþle yoðurarak deðerlendirdi ve önerilerde bulundu. Vatandaþýmýzý tedirgin eden olay þöyle: "Bayramýn ilk günü evden çýktým. Arabama binip, ailenin yaþlýlarýný ziyarete gitmek istedim. Eþimi, çocuklarýmý yanýma aldým. Mahalleden çýktýktan sonra, her zamanki anayola girdim. Bir ara acaba yanlýþlýkla baþka bir yerde miyim diye düþündüm. Birkaç tane genç ellerinde o hýza raðmen gözüken sigaralarýyla yarýþ yapýyorlar. Ýçkilidirler desem sabahýn köründe de içki içecek halleri yok ya... Yarýþ pistinde miyim diyerek arabayý kenara çektim. Oðlum, 'Baba sen de onlarý geç' demez mi? Çocuk benim bu hareketi yapmakla onlarý düþündüðümün farkýnda deðil, sürat yap biz de onlarý geçelim diye düþünüyor. Yavaþ yavaþ hareket ettrim. Oðlumun nazarýnda ben araba sürerken pýsýrýk, korkak birisi oldum. Gideceðimiz yere kadar ona nasihat ettim. Süratin tehlikelerinden söz ettim. Ölmekten, öldürmekten ama sanýrým onun üzerinde býraktýðým intibayý silemedim. Bir baba olarak ne yapacaðýmý þaþýrdým. Sorumlu kim, sorumlular kimler? Mahalle aralarýna yapýlan kasislere raðmen bu gençlerin sürat yapmalarýný delikanlýlýklarýna mý baðlamak lazým, yoksa... Birinin bunun üstesinden gelmesi gerekir... Onlarý gören ve henüz buluð çaðýna girmemiþ olan çocuklar þimdiden özenti içinde hýz yapmak için diþ biliyorlar. Ben bir baba olarak bunlarý size yazmak istedim. Belki yetkililer bir çare düþünürler de okullarda mesela ders kitaplarýna trafik dersi de koyarlar... Ben ilkokula giderken yolda nasýl yürüyeceðimizin dersini görüyorduk. Yolda giderken araçlarýn geldiði taraftan yürümemiz söylenirdi bize. Nedenini de þöyle açýklardý öðretmenlerimiz: Yolun diðer tarafýndan giderseniz arkanýzdan gelen aracý göremediðiniz için size çarpma ihtimali de olabilir. Ama karþýdan gelen araçlarýn olduðu tarafta giderseniz, yani bizde trafik soldan olduðu için saðdan gidilirse, karþýdan gelen araç görüleceðinden tehlike asgariye indirilir. Bir de bize yolun saðýndan soluna veya solundan saðýna geçerken nasýl davranmamýz gerektiði söylenirdi. Önce saða, sonra sola, tekrar saða ve hýzla geçeceksiniz. Bizim zamanýmýzda yaya geçidi falan yoktu. Þimdi o da var... Benim anlatmak istediðim bu trafik dersleriyle bilinçlendirilmeli çocuklarýmýz, aksi halde gelecek daha kanlý olacak... Çok zor mudur eðitimcilerin bunu yapmasý?.." BÝZÝM DUVAR HARMAN'IN ÇANGAR'INA DOKUNMA Bizim Mandra Bayrama büyük umutlar baðlamýþ olan esnafýn korktuðu baþýna gelir ve tek-tük denebilecek satýþlarla, hayallerinin üstüne bir bardak soðuk su içmekten baþka çaresi kalmaz. Tüm dükkân sahipleri, "Nerde eski bayram alýþveriþleri" diye dert yanarken, vatandaþlar ise alým güçlerinin düþmesinden ötürü kendilerini bekleyen sýkýntýlý günleri düþünerek, kýsýtlamalara giderler. Sokaktaki adam "Bugünleri çook arayacayýk" diye acý ve kahýrla söylenir.

8 8 11 Eylül 2010 Cumartesi BAYRAMIN SON GÜNÜ Ýslam dünyasýnýn iki büyük bayramýndan biri olan Ramazan Bayramý nýn bugün son günü... Polis, bayramýn huzur içinde yaþandýðýný ve þu ana kadar ciddi bir olay meydana gelmediðini bildirdi. Bugün sona erecek bayramýn huzur içerisinde geçirilmesi için Polis Genel Müdürlüðü ile yerel yönetimler gerekli önlemleri aldý. Polis, gelecek þikayetleri ve yardým taleplerini deðerlendirmek ve anýnda vatandaþlara hizmet verebilmek amacý ile; "155 POLÝS ÝMDAT", "199 ÝTFAÝYE", "156 ALO NARKOTÝK" ve diðer telefon hatlarý ile 24 saat halkýn hizmetinde olacak. Bayram dolayýsýyla Merkezi Cezaevi'nde bugün mahkumlara yakýnlarýyla açýk görüþ imkaný saðlanýyor. Açýk görüþ, saatleri arasýnda gerçekleþtiriliyor. Bayram süresince hava açýk ve az bulutlu olacak. Hava sýcaklýðý, iç kesimlerde 36-38, sahillerde derece dolayýnda seyredecek. Fotoðraflar: Mustafa ERKAN

9 11 Eylül 2010 Cumartesi 9 Tünel ALINTI HEPÝMÝZ BÝR'ÝZ AMA AYNI DEÐÝLÝZ Referandum öncesi gerilmiþ bir ortam! Birbirini yaftalayan, damgalayan, kavramsal kamplara bölen, kendine yakýn bulmadýðý isimleri çizen reflekslerden uzak durmak zorundayýz. Ben referandumda ne oy vereceðimi açýklamadým. Etraftaki gerginliði ve tahammülsüzlüðü gördükçe içimden oy kullanmak bile gelmiyor. Ýster "evet" deyin, ister "hayýr" ama unutmayýn! Sadece "evet" diyenlerden müteþekkil bir toplum da, sadece "hayýr"diyenlerden müteþekkil bir toplum da tek renkli, tek sesli ve boðucudur. Aynýlýktan beslenen her sistem eninde sonunda tahakküme kayar. Ýnsanoðlu insan olabilmek, olgunlaþabilmek için, kendine benzemeyene muhtaçtýr. Öyleyse, bu referandumda "hayýr" diyenlerin "evet" diyenlere, "evet" diyenlerin de "hayýr"diyenlere ihtiyacý var. Mademki insanýz. Mademki bu bir demokrasidir. Mademki hepimiz "Bir"iz ama hepimiz ayný deðiliz. Birbirimizi taþýyoruz, taþýyoruz... Elif ÞAFAK (Habertürk) DÝPNOT Maðusa'da avukatý iki bacaðýndan vuran Ýsmet Felek'i 3 yargýç serbest býrakmýþtý. Recep Gürler, Ýlker Sertbay, Önder Gazi. BÖYLE BUYURDU ZERDÜÞT ARÞÝV TARÝH 4 AÐUSTOS, 2009 Akova Ýlkokulu'nda yasadýþý Kuran kursu düzenleyen Kuzucuk köy imamýna KTÖS yetkilileri okulda baskýn yaptý kiþilik öðrenci grubuna "Dinimizi Öðreniyoruz" isimli kitaptan ders veren imam suçüstü basýldý... Gözden kaçmayanlar... ÇANGAR'IN MANGIRIYLA AYAKTA DURANLAR Varlýðýný Çangar'ýn ilanlarýna borçlu olan gaztelerimiz eðri otursalar da doðruyu konuþamazlar. Hiç olmazsa gölge etmesinler diyoruz ama kýskançlýklarý buna da engel oluyor. Kýyýcýðýndan girmeye çalýþýyorlar mevzuya ama bir adým ileriye gidemezler. Çangar'ýn mangýrý olmasa bu tirajla ayakta kalamayacaklarýný kendileri de biliyorlar. Siz bakmayýn tirajlarýný þiþirip þiþirip önünüze koyduklarýna, hepsi yalan, hepsi palavra. Bu köþeleri, bu virajlarý bit kadar tirajlarýyla dönmedikleri gün gibi ortada. Ne duruyorsun ey GAZTECÝ bas GAZA... ÝNCÝR ÇEKÝRDEÐÝ "Kýbrýslý Türklerin dýþ dünyayla temasta bulunmalarýndan yanayýz ama bunun hukuki yollardan yapýlmasý gerekir" Takis HACIGEORGIO (AKEL milletvekili) Aklýnýzda bulunsun Diþ fýrçalamamak kalp krizine neden olabilir Ýngiltere'deki Bristol Üniversitesi'nden uzmanlar diþ çürümesi ve diþ eti kanamalarýna neden olan bakterinin, kalp hastalýklarý riskini artýrdýðýný açýkladý. Uzmanlar saðlýksýz diþlerle kalp krizi arasýnda varolduðu düþünülen iliþkinin nedenini buldu. Araþtýrmaya göre, kan pýhtýlarý oluþturan bu bakteri, kalp ve beyne giden kaný bloke ederek kalp krizi ve benzeri hastalýklarý tetikliyor. Uzmanlar bakterinin diþ plaklarýndan kendisine koruyucu bir zýrh oluþturduðunu, bu koruyucu zýrhýn da bakterinin baðýþýklýk sistemi ve antibiyotikler tarafýndan yok edilmesini engellediðini, bu bakterilerle savaþmanýn zor olduðunu söyledi. "Kýbrýs Türk halký için yaþamsal olan Türk askerinin Kýbrýs'taki varlýðý ilelebet devam edecek." ÝRSEN KÜÇÜK Memleketimden manzaralar Batýlýlar, Türkiye nin anayasasýnda yapýlmasý önerilen reformlarý sýradan buluyor. Aylar süren ateþli ve kutuplaþtýrýcý kampanyanýn ardýndan, oylama fiilen Baþbakan Tayyip Erdoðan ýn ve yeni-ýslamcý partisi AKP nin sekiz yýllýk yönetimi üzerine bir referanduma dönüþtü. Sonuç, Türkiye nin gelecekteki bölgesel ve uluslararasý rolü üzerinde dramatik etkilere yol açma potansiyeline sahip. Bir dizi deðiþiklik tartýþmalý deðil. Devlete karþý suç iþlemekle itham edilen askerleri sivil mahkemelerde Posta... Posta... Posta... Posta... Posta... Posta... yargýlama önerisi de tartýþmalý deðil. Muhalefeti ayaða kaldýran þey, Erdoðan ýn yargýçlarýn ve savcýlarýn seçilme yöntemini deðiþtirme planý. Muhalefet bu önerinin, AKP nin laik devlete karþý sinsice ilerleyen darbe sinin parçasý olduðunu söylüyor. Erdoðan, yürütmenin yargý üzerindeki kontrolünü artýrmaya çalýþtýðý için, gizli bir Ýslamcý gündem izlemekle ve bir gün bizzat kendisinin iþgal edeceði güçlü bir cumhurbaþkanlýðý yaratmaya çalýþmakla suçlanýyor. Baþbakan Erdoðan tipik kavgacý "HAYIR"LI BAYRAMLAR Yunanistan, Ýspanya, Brezilya, Arjantin, Þili kendi darbeleriyle hesaplaþýrken, bu hesaplaþmanýn öncülüðünü "sol" yapýyordu. Türkiye'nin hali bu anlamda içler acýsý. Sosyalist Enternasyonal üyesi CHP, darbeyle hesaplaþmak bir yana, hesaplaþma iddiasý olan AKP ile aðýz dalaþýna giriyor sadece. 12 Eylül 1980 darbesinde yaþanan iþkencelere, keyfi idamlara, on binlerce insanýn vatandaþlýktan atýlmasýna, onca aydýnýn, gencin katledilmesine açýk tavýr alamýyor bile. Dolayýsýyla darbeyle hakiki bir hesaplaþma hep baþka bahara kalýrken, meydan referandumdaki "hayýr" yüzünden, bu Bayram'da "Hayýrlý Bayramlar" ifadesini bile kullanmaktan kaçýnan AKP'ye kaldý... Simon Tisdall "The Guardian"da yazdý: 'Pazar günkü referandum gürültülü bir iç arbededen çok daha fazlasýný ifade ediyor' Afrika nýn sizin için týk ladýklarý... tarzýyla, hayýr oyu verenlerin, 1980 darbesini fiilen savunduðunu söyledi. Ýþadamlarý derneðini kendisine karþý çýkmasý halinde bertaraf olacaðý konusunda uyardý; Avrupa Komisyonu ndan sert bir azar gelmesine yol açan bir tehditti bu. Son anketler sonucu tahmin etmenin çok zor olduðunu ortaya koyarken, bu heyecanlý tartýþma kamuoyunu böldü. Today s Zaman gazetesinde yazan Bülent Keneþ, CHP nin taktiklerinin utanç verici olduðunu söylüyor. Keneþ þunlarý yazýyor: Kýlýçdaroðlu nun liderliðinde yürütülen ve yalanlara, tehditlere, iftiraya, çamur atmaya dayanan etikdýþý ve insafsýz hayýr kampanyasýndan ciddi biçimde rahatsýz olan çok sayýda CHP destekçisi olmalý. Hürriyet Daily News yazarý Burak Bekdil se, kimi faydalý olan kimi olmayan apayrý anayasal deðiþiklikleri biraraya toplamakla Erdoðan ýn Türklere inanýlmaz derecede basite indirgenmiþ bir tercih sunduðunu iddia ediyor. Bekdil, Halk oyuna saygý göstermeliyiz ama halk oyuna tapmak tehlikeli iþtir diyor. Halkýn oyunu demokrasinin tek önþartý olarak sunmak kötü niyetlidir. Otokratik liberalizm adýna kötü niyete baþvurmak nahoþ bir maskaralýktýr. Gazetenin asýl itirazý, hem Erdoðan ýn hem muhalefetin kamuoyunu utanmazca manipüle etmesiyle ilgili. Baþyazýda siyasilerin davranýþýnýn dürüstlük, devlet adamlýðý ve demokratik ilkelere baðlýlýktan yoksun olduðunu belirtiyor. Kürt liderler de, Erdoðan ýn anayasanýn tümünü gözden geçireceðine dair önceki vaatlerine raðmen, kendi isteklerinin görmezden gelindiðinden yakýnýyor. Yorumcular, evet sonucu çýkarsa Erdoðan ve AKP nin önümüzdeki yýl seçimleri üçüncü kez kazanacaðýný söylüyor. Dýþ dünya açýsýndan hayýr oyu ve hükümetin zayýflamasý, Türkiye nin sorunlu komþularýna iddialý biçimde el uzatma politikasýnýn altýný oyabilir. Pazar günkü referandum gürültülü bir iç arbededen çok daha fazlasýný ifade ediyor. (9 Eylül 2010)

10 10 11 Eylül 2010 Cumartesi Tayyip Erdoðan: Evet çýkarsa küresel sermaye Türkiye'ye akýn edecek TC Baþbakaný Recep Tayyip Erdoðan, halk oylamasýnda "evet" çýkmasý halinde küresel sermayenin Türkiye'ye geliþinde yeni bir sürecin baþlayacaðýný belirterek, "Hayýr çýkarsa da saygý duyarýz, ama ülkem için hakkeden zorluklarýn olduðunu ifade etmeliyiz" dedi. Erdoðan, CNN Türk'te katýldýðý canlý yayýnda gazeteci Taha Akyol'un sorularýný yanýtladý. Cumhurbaþkanlýðýnýn yetkileri konusuyla ilgili soru üzerine Erdoðan, Cumhurbaþkaný Abdullah Gül'ün göreve geldikten sonra cumhurbaþkanlýðýnýn mevcut yetkilerinin fazla olduðu noktasýnda açýklamalarý olduðunu anýmsatarak, AK Parti'nin düþüncesinin de bu yönde olduðunu bildirdi. Baþkanlýk sisteminin cumhurbaþkanlýðý sisteminden çok farklý olduðunu, dünyada baþta ABD olmak üzere baþkanlýk sisteminin iþlediði ülkeler bulunduðunu, Fransa'da yarý baþkanlýk sisteminin, Almanya'da baþkanlýðýn olduðu farklý bir sistemin, Güney Amerika ülkelerinde de farklý uygulamalarýn yürütüldüðünü anlatan Erdoðan, þöyle konuþtu: "Burada en ideal olan neyse bunun üzerinde tartýþma yapýlabilir, bir önyargýmýz yok. Bu konuda þu anda Anayasa Komisyonu Baþkanýmýz Burhan Bey'in geniþ çalýþmasý var, akademisyenlik döneminde tezi var. O da bu konuda çok çok iddialý, Parlamentoya girmeden önce devamlý anlatýrdý. Bunun üzeride geniþ çalýþma yapabiliriz. Burada bütün mesele, ülkemiz hangisiyle daha büyük verim, kazaným elde edecek. Sistem ne kadar rahat çalýþabilirse... Burada parlamenter sistemi yok etmiyorsunuz ki muhalefet 'bunlar hilafet getirecekler' diyor. Baþkanlýk sisteminin hilafetle ne alakasý var, parlamenter demokrasi yine iþliyor. ABD Kongresi'nin ne kadar güçlü olduðunu biliyorsunuz, bir silah alýmý yapmak için bile ABD Baþkaný, Kongre müsaadesi olmadan bir silah alýmý yapamaz." Taha Akyol'un, "Yargý meseleleri hariç sizin konumunuz Barack Obama'dan güçlü. Obama, sizin TBMM'de sahip olduðunuz grup desteðine sahip deðil sizin meseleniz yargýyla alakalý" sözleri üzerine Erdoðan, "Evet, sahip deðil. Orada güçler dengesi noktasýnda bir uyum söz konusu. Bunu yok farz ediyorlar. 'Vur abalýya' diyerek, olay farklý bir noktaya çekilerek, kara propaganda yapýlýyor. Üzerinde çalýþmalar yapýlabilir, nihayetinde bununla ilgili bile gerekirse halk oylamasýna gidilir, ama þu anda illa da bu olmazsa olmazýmýz deðil" diye konuþtu. Baþbakan Erdoðan, milletvekili dokunulmazlýklarýyla ilgili soru üzerine, öncelikle dokunulmazlýðýn tanýmýnýn yapýlmasý gerektiðini söyledi. Yargý mensuplarýnýn ya da silahlý kuvvetler mensuplarýnýn yargýlanmalarýnýn farklý esaslara tabi olduðunu dile getiren Erdoðan, "Biz burada Parlamentonun çalýþmamasýný mý, yoksa adi suçlarý dokunulmazlýk zýrhýndan çýkarýp, bunlarýn yargýya açýlmasýný mý kastediyoruz. Sadece Parlamento mensuplarý mý dokunulmazlýk zýrhýndan çýkarýlacak? Yargý mensuplarý, silahlý kuvvetler de çýkarýlacak mý? Bunu belirlemeliyiz. Biz diyoruz ki hepsini bu zýrhtan çýkaralým, ayný çerçevede bunlarý deðerlendirelim" diye konuþtu. Erdoðan, "Milletvekili dokunulmazlýðýný tümüyle kaldýrdýðýnýz zaman bu ülkede siyaset yozlaþýr, milletvekilinin özgüven içinde çalýþma imkaný olamaz. Bir baþbakan bile her an bir savcýnýn, bir yargýcýn yargýlamasýna açýk, Demokles'in kýlýcý her an boynunda sallanacak gibi hisseder. Þu anda sýkýntý çekiyoruz, o zaman nasýl bu görevi yapacaðýz. Dokunulmazlýðýn kaldýrýlmasýný isteyenler, sadece kendi iktidarlarý olmadýðý için bunu istiyorlar. Kendi iktidarlarýnda niçin böyle bir talepte bulunmadýlar" deðerlendirmesinde bulundu. Milletvekillerinin dokunulmaz olmadýðýný, milletvekilliði görevi sona erdiðinde haklarýndaki yargýlamanýn tekrar baþladýðýný ifade eden Erdoðan, kendisi hakkýndaki AKBÝL davasýnýn da milletvekilliði sona erdiðinde görülmeye baþlanacaðýný bildirdi. Sadece Ýstanbul Büyükþehir Belediye Baþkaný olduðu için "ita amiri" sýfatýyla AKBÝL davasýna dahil edildiðini kaydeden Erdoðan, ayný davada yargýlanan tüm arkadaþlarýnýn, yönetim kurulunda bulunan DAVUTOÐLU CLINTON ÝLE GÖRÜÞTÜ TC Dýþiþleri Bakaný Ahmet Davutoðlu, ABD Dýþiþleri Bakaný Hillary Clinton ile görüþerek, baþta Ortadoðu barýþ süreci olmak üzere Irak, Afganistan, Ýran'la ilgili geliþmeler ve FIBA Dünya Þampiyonasý hakkýnda görüþ alýþveriþinde bulundu. AA muhabirinin diplomatik kaynaklardan edindiði bilgiye göre, Davutoðlu'nu telefonla arayan Clinton, yaklaþýk 45 dakika görüþtü. Görüþmede öncelikle Ortadoðu Barýþ Sürecindeki son durum ele alýndý ve Clinton son sürece iliþkin geliþmeleri ayrýntýlý bir þekilde aktardý. Clinton'ýn Türkiye'nin barýþ sürecine þimdiye kadar verdiði desteði sürdürmesini istemesi üzerine Davutoðlu'nun, bu desteði bir kez daha teyit ettiði ve son sürece iliþkin görüþlerini aktardýðý öðrenildi. Ýki bakan Türkiye'nin sürece daha çok nasýl katký yapabileceðini ele aldý. Afganistan konusunda Clinton'ýn, Türkiye'nin bu ülke için yapmakta olduðu katkýlar dolayýsýyla teþekkür ettiði belirtilirken, Davutoðlu'nun da, Afganistan'a verdikleri önemi ve Türkiye'nin çalýþmalarýný tekrarladýðý kaydedildi. Ýran'ýn nükleer dosyasý ve ilgili geliþmelerin de ele alýndýðý görüþmede, bu konuda gerek genel gerekse nükleer dosyaya iliþkin görüþ alýþveriþinde bulunuldu. herkesin beraat ettiðini söyledi. "EVET ÇIKMASI HALÝNDE..." "Halk oylamasý sonucunda 'hayýr' çýkmasý halinde, yabancý sermayenin Türkiye'ye geliþinde tereddütler uyanacaðý" sözlerinin anýmsatýlmasý üzerine de Erdoðan, þöyle konuþtu: "Küresel sermaye, gideceði ülkede istikrar, güven arar. Küresel sermaye Türkiye'ye öyle kilitlendi ki bu 26 maddelik paket, geleceðe yönelik sýçrama olarak görülüyor. AK Parti hakkýndaki kapatma davasýndan dolayý, 'yüzde 65 oy almýþ siyasi partinin iktidar olduðu bir ülkede böyle þeyler oluyorsa her an her þey olabilir' dediler. Siz, bir sermayedar olsanýz, böyle bir tablo içerisinde ciddi yatýrýmlara girebilir misiniz. Ben giremem, yarýný mý görmem lazým. Para, cýva gibidir, kendisine uygun zemini bulunca oraya kaçar. Türkiye en uygun zemin, ama biz bu uygun zemini karartýyoruz, yazýk oluyor. Yapýlan tüm tespitlerde ilk çeyrekte yüzde 11 büyüme yaptýnýz, bunu nasýl yaptýnýz? Dünyada dördüncüsün büyümede, Avrupa'da birinci duruma geldik, bunu karartmanýn, zedelemenin, gölgelemenin ne anlamý var. 'Evet' küresel sermayenin Türkiye'ye geliþinde yeni bir süreci baþlatacak. Yeni bir dönemi baþlatacak, buna inanýyorum. Çünkü görüþtüklerimiz var. 'Evet'in çýkmasý halinde yarýnýn ne olacaðý belli, hiçbir sýkýntý olmayacak. 'Evet çýkmasý halinde hemen yatýrýma baþlayacaðýz' diyenler var. Onun için bazý araþtýrmalar yapmýþlar, nerede hangi yatýrýmý yapacaklarý konusunda. Bu çalýþmalarýný 'evet' ile noktalamak istiyorlar. Ciddi kuruluþlar var, bunlarý da özellikle bekliyoruz. Türkiye7deki küresel yatýrým tekrar 22 milyar dolarýn üzerine çýksýn. 22 milyar dolarý biz yakaladýk, bunu tekrar yakalayýp, üzerine çýkmamýz lazým. 'Hayýr' çýkarsa da saygý duyarýz, ama ülkem için hakkeden zorluklarýn olduðunu ifade etmeliyiz. 'Hayýrcýlar vatan haini' demem mümkün deðil." "EKONOMÝK YAKLAÞIMLARIMIZ ÖRTÜÞÜYOR" Baþbakan Erdoðan, "liberal aydýnlarý nasýl görüyorsunuz" sorusuna da liberal aydýnlarý daha özgürlükçü, ileri demokrasiden yana gördüðünü açýkladý. "Liberal aydýnlarla ekonomik yaklaþýmlarýnýn örtüþtüðünü" vurgulayan Erdoðan, "Devletçi bir ekonomiden tamamen sýyrýlmýþsýnýz, burada örtüþüyorsunuz. Muhalefet çok daha devletçi oldu. TÜSÝAD onlarla görüþse orada muhalefet devletçi görünmez, serbest piyasadan yana görünür" dedi. "TSK, PROFESYONEL ASKERLÝÐE OLUMLU BAKMIYOR" Erdoðan, profesyonel askerlikliðe iliþkin bir soru üzerine, Genelkurmay Baþkanlýðýyla bunun deðerlendirmesini yaptýklarýný belirterek, Türk Silahlý Kuvvetlerinin "profesyonel askeriliðe yaklaþýmýnýn olumlu olmadýðýný" belirtti. Tek tip askerlikle iliþkin çalýþmalarýn devam ettiðini ifade eden Erdoðan, özel sýnýr birlikleri kurulmasý noktasýnda ise "Eski Genelkurmay Baþkaný Orgeneral Ýlker Baþbuð'un olduðu gibi Genelkurmay Baþkaný Orgeneral Iþýk Koþaner'in de yaklaþýmlarýnýn olumlu" olduðuna iþaret etti. Erdoðan, bölgenin arazi koþullarýný bilen özel sýnýr birlikleriyle terörle mücadeleyi yürütmek istediklerini, bu sayede asker ailelerinin de kaygýlarýnýn azaltýlmasýnýn hedeflendiðini anlattý. DÜNYADAN... DÜNYADAN... Ahtapot Paul'un yerini Maymun Büyükbaba aldý Güney Afrika'da düzenlenen FIFA 2010 Dünya Kupasý'nda yaptýðý tüm tahminlerin doðru çýkmasýyla uluslararasý üne kavuþan ahtapot Paul'un yerini, ''büyükbaba" lakaplý örümcek maymun aldý. New York'ta bir hayvanat bahçesinde yaþayan 34 yaþýndaki örümcek maymun, Amerika Avrupa Açýk tenis Turnuvasý'nda oynanan 4 maçýn sonuçlarýný doðru tahmin etti. Bir anda üne kavuþan maymun, tahminlerini müsabakada karþýlaþacak raketlerin adlarý yazýlý tenis toplarýný seçerek yapýyor. Kanseri kendi kendine yenen adam! Ýngiliz Peter Crane, tedavi görmeden kan kanserini yenmeyi baþararak üne kavuþtu. Doktorlar ise "Bu inanýlmaz" diyor. Ýngiltere'de 60 yaþýndaki bir adam kan kanserini herhangi bir tedavi görmeden atlatmayý baþardý. Kemoterapiye henüz kanser çok etkili olmadýðý için baþlamayan Peter Crane, daha sonra kanserin etkisinin azaldýðýný hissetti. Yapýlan kan testlerinde olumlu sonuçlar alan Crane, hiçbir ilaç kullanmadan kanseri yendi. Kan tahlillerinin bir yýl boyunca normal çýkmasýna þaþýran Crane "Artýk kanser deðilsiniz, dediklerinde inanamadým" diyor. Doktorlar ise bu inanýlmaz olayýn çok nadir görüldüðünü belirtiyor ve kanserin tekrarlama ihtimalinin de göz önünde bulundurulmasý gerektiðine iþaret ediyor. Uzmanlar Crane'in baþarýsýnda iyileþeceðine inanmasýnýn büyük etkisi olduðunu düþünüyor. Hiçbir tedavi görmeden kanseri yenen adam olarak ünlenen Peter Crane, eþi Mary ile birlikte kamoyunu kansere karþý uyarmak, para toplamak ve tabii ki iyileþmesini kutlamak amacýyla bisikletle Fransa'ya gitmeyi planlýyor. Kocasýndan çok kazananlar daha çabuk boþanýyor ABD'de yapýlan bir araþtýrmada eþinden fazla kazanan kadýnlarýn daha çabuk boþandýðý ortaya çýktý. Cornell Üniversitesi'nin 2 bin 500 evli çift üzerinde 25 yýl boyunca yürüttüðü araþtýrmaya göre ekonomik özgürlüðü olan kadýnlar boþanma kararýný daha kolay veriyor. Uzmanlar, bu durumun kadýnlarýn profesyonel hayatýnda da avantaj saðladýðýný söyledi. Öðretmenin iþi çok zor! ÝngÝltere'de 64 milyonda bir olasýlýkla tek yumurta dördüzleri olarak dünyaya gelen 4 kýz çocuðu ayný anda ayný sýnýfta okula baþlýyor. Sýnýf öðretmenlerinin Ellie, Jessica, Georgina ve Holly'yi karýþtýrmamasý için hepsinin üniformalarýna isimleri yazýldý. Anne Julie ve Baba Jose Carles kýzlarýyla gurur duyduklarýný söyledi. Dört kýz da bilgisayar oynamayý, bahçede vakit geçirmeyi ve deðiþik kýyafetler denemeyi seviyor. Talihsiz kedinin sekiz caný kaldý! Hollanda'da paslý bir parmaklýða týrmanýrken kayarak düþen ve sivri demirlere saplanan Jack adýndaki evcil kedi aðýr yaralandý ve acil olarak operasyona alýndý. Kürkünün büyük bir kýsmý týraþ edilen Jack'in, kýsa zamanda tamamen iyileþmesi bekleniyor.

11 11 Eylül 2010 Cumartesi 11 GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS.. GÜNEY KIBRIS... DÜNYADAN... DÜNYADAN... DÝPKARPAZ RUM ÝLKOKULU ÖÐRENCÝLERÝ OKULA GÝTMEDÝ Dipkarpaz Rum Ýlkokulu öðrencilerinin, "yeni eðitim yýlýnýn dün baþlamýþ olmasýna raðmen" okula gitmedikleri bildirildi. Alithia gazetesi, edindiði bilgilere dayanarak, okulun eski müdürünün okula geri dönmesine kadar, ailelerin çocuklarýný okula göndermeme kararý aldýklarýný yazdý. 5 BÝN EURO DEÐERÝNDE 7 AV TÜFEÐÝ ÇALINDI Limasol'da ikamet eden 65 yaþýndaki bir Rum'a ait 5 bin Euro deðerindeki 7 av tüfeðinin, Temmuz ayý ile 8 Eylül tarihleri arasýnda çalýndýðý bildirildi. Fileleftheros gazetesi, söz konusu þahsýn tüfeklerinin çalýndýðýný dün fark ettiðini ve polise haber verdiðini yazdý. Gazete, polisin, olayýn arkasýnda bir çetenin bulunduðunu düþündüðünü kaydetti. ULUSAL KONSEY TOPLANIYOR Rum Yönetimi Baþkaný Dimitris Hristofyas'ýn, Rum tarafýnýn en yüksek karar organý konumunda olan Rum Ulusal Konseyi'ni Salý günü toplantýya çaðýrdýðý bildirildi. Haravgi gazetesi, Hristofyas'ýn Ulusal Konsey toplantýsýna katýlan parti baþkanlarý veya temsilcilerini Kýbrýs sorununda yaþanan geliþmeler, ayný zamanda mülkiyet baþlýðý konusunda Cumhurbaþkaný Derviþ Eroðlu'yla gerçekleþtirmiþ olacaðý tam günlük görüþmelerin sonuçlarý hakkýnda bilgilendireceðini yazdý. RUM ORTODOKS KÝLÝSESÝ'NÝN YENÝ TÜZÜÐÜ ONAYLANDI Rum Ortodoks Kilisesi'nin iþleyiþini yeniden düzenleyen tüzüðün dün toplanan Sen Sinod Meclisi tarafýndan onaylandýðý bildirildi. Politis ve diðer gazeteler, 1979'dan beridir yürürlükte olan tüzüðün yerini alacak ve özellikle Baþpiskopos'un seçilmesini basitleþtiren maddeler içeren yeni tüzüðün, 13 Eylül Pazartesi günü gerçekleþtirilecek bir "kutlama" toplantýsýyla basýna duyurulacaðýný yazdýlar. ÝNGÝLÝZ AMBARGOSU AP'DA Rum Sosyal Demokratlar Hareketi EDEK'in Avrupa Parlamentosu'ndaki (AP) milletvekillerinden Kullis Mavronikolas'ýn "Ýngiliz askeri endüstrisinin, Kýbrýs aleyhinde ambargo uyguladýðýna dair tavrýný kabul edilemez olarak nitelediði" ifade edildi. Fileleftheros gazetesi haberinde, EDEK Baþkan Yardýmcýsý Kullis Mavronikolas'ýn AP Genel Kurulu toplantýsýnda müdahalede bulunarak Ýngilizlerin tavrýný eleþtirdiðini yazdý. KIBRIS TÜRK TARAFI MÜLKÝYET TAKASI ÝÇÝN ÝNÞAAT ÞÝRKETÝ KURULMASINI ÖNERDÝ Kýbrýs Türk tarafýnýn, Kýbrýs sorunu sebebiyle bugüne kadar atýl durumda kalan taþýnmaz mallarýn tümünün kalkýndýrýlmasý ve ardýndan takasa hazýr hale getirilmesi için tek bir inþaat þirketi kurulmasýný önerdiði iddia edildi. Alithia gazetesi; "Eroðlu Mülk Takasý Ýçin Ne Öneriyor - Toplu ve Bütünlüklü Kalkýnma Ýçin Þirket Kurulmasý" baþlýklarý altýnda verdiði haberinde, Kýbrýs Türk tarafýnýn Mülkiyet baþlýðýna iliþkin sunmuþ olduðu yazýlý önerilerde, atýl veya kullanýlamaz durumdaki taþýnmaz mallarýn yeniden kalkýndýrýlmasý ve takasa hazýr hale getirilmesi için bir inþaat þirketi kurulmasýný önerdiðini ileri sürdü. Habere göre, Kýbrýs Türk tarafý konuya iliþkin önerisini þu þekilde sundu: "Baþlýk 2. Takas: Tüm Kýbrýs çapýnda, iki toplum arasýndaki çatýþmalardan kötü þekilde etkilenen ciddi sayýda mülk bulunmaktadýr. Bilindiði üzere bu mülkler Kýbrýslý Türklere, Kýbrýslý Rumlara ve diðer kiþilere aittirler. Bu mülklerin yeniden yapýmý ve onarýmý bütünlüklü bir yaklaþým gerektirmektedir. Kentsel dönüþüm gibi modeller, Kýbrýslý Türklerin Güney'deki mülkleri, üçüncü þahýslarýn mülkleri ve örneðin Maraþ'ta olduðu gibi Kýbrýslý Rumlarýn mülkleri için deðerlendirilebilir". Gazeteye göre, böyle bir þirketin kurulmasýnýn, söz konusu mülklerin deðerlerini serbest býrakacaðýný ve ekonomik ve toplumsal alanda çok büyük bir kalkýnmaya sebep olacak bir "mega projeyi" teþkil edeceðini ifade eden Kýbrýs Türk tarafý, bu tip projelerin, Lübnan, Türkiye (TOKÝ projeleri), Brezilya vs gibi ülkelerde de uygulanmýþ olduðunu örnek gösterdi. Kýbrýs Türk tarafý, kalkýnmasý geri kalmýþ bu mülklerin topluca kalkýndýrýlarak diðer mülklerle eþit duruma getirilebileceðini belirtirken, bu iþleri üstlenecek "PDC-Property Development Corporation" isimli bir þirket kurulabileceðini vurguladý. Söz konusu þirketin yönetim kurulunun eþit sayýda Kýbrýslý Türk ve Kýbrýslý Rum üyeden ve baðýmsýz müdürlerden oluþabileceði belirtilen öneride, söz konusu þirketin "Mülkiyet Komitesi"nin gözetim ve denetimi altýnda faaliyet gösterebileceði ifade edildi. Gazete, Kýbrýs Türk tarafýnýn önerisine göre, þirketin mülklerin inþasý, ilerletilmesi ve altyapýdan sorumlu olacaðý ve "Güney'deki mülkleri ellerinden alýnarak kendilerine Kuzey'de mal verilen Kýbrýslý Türklerin Güney'deki taþýnmazlarýnýn tapularýnýn bu þirkete verileceðini" ileri sürdü. Yukarda belirtilen kategoriye girmeyen Kýbrýslý Türk ve Kýbrýslý Rumlarýn da taþýnmazlarýnýn tapularýný KKTC Taþýnmaz Mal Komisyonu'nun gözetiminde söz konusu þirkete devrederek, þirketin elinde bulunan tapulardan alabilecekleri ya da devrettikleri taþýnmazdan fayda saðlayabilecekleri de öneride yer alýyor. 55 ÜLKEDEN 65 GENÇLÝK ÖRGÜTÜ TEMSÝLCÝSÝ GÜNEYDE 55 ülkeden 65 gençlik örgütü temsilcisinin, önümüzdeki Aralýk ayýnda Güney Afrika'da gerçekleþtirilecek olan 17'nci Uluslararasý Gençlik Festivali ýþýðýnda yapýlacak 3'üncü Uluslararasý Hazýrlýk Toplantýsý çerçevesinde dün Rum kesimine gittiði belirtildi. Rum "Milli Hazýrlýk Komitesi'nin" Rum kesiminde gerçekleþtirilecek hazýrlýk toplantýsýna ev sahipliði yapacaðýný yazan Haravgi, toplantý programýna göre, gençlik örgütleri temsilcilerinin bu sabah Dimitris Hristofyas'la bir araya geleceklerini, akabinde de bir basýn toplantýsý düzenleyeceklerini kaydetti. Gençlik örgütleri temsilcilerinin bugün akþamüzeri Yeþil Hat'tý ziyaret edeceklerini, bunun ardýndan ise AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu'yla bir araya geleceklerini ifade eden gazete, örgüt temsilcilerinin Pazar günü ise "Dünya Demokratik Gençlik Federasyonu"nun; Larnaka'ya baðlý Pervolya'da (Bahçalar) bulunan Rum Solcu Ýþçi Sendikalarý Federasyonu Dinlenme Tesisleri'nde kapalý oturumda gerçekleþtirilecek genel kuruluna katýlacaklarýný kaydetti. Gençlik örgütlerinin hazýrlýk toplantýsýnýn, Pazartesi ve Salý günü ayný yerde gerçekleþtirileceðini belirten gazete, Rum "Milli Hazýrlýk Komitesi" ve "Dünya Demokratik Gençlik Federasyonu" tarafýndan 13 Eylül Pazartesi akþamüzeri saat 19.30'da Güney Lefkoþa'daki Maðusa Kapýsý'nda Rum Hükümet Sözcüsü Stefanos Stefanu'nun himayesinde bir dayanýþma etkinliði düzenleneceðini ifade etti. SÝYASÝLERÝN KARÞILIKLI ATIÞMALARI SÜRÜYOR Baþkan Dimitris Hristofyas'ýn Mülkiyet konusundaki tutumu ve önerilerine Rum siyasi partilerinden gelen eleþtirisel açýklamalar dün de devam ederken, Rum Hükümet Sözcüsü de bu eleþtirilere yanýt vermeyi sürdürdü. Simerini ve diðer gazeteler, Rum hükümeti ve Hristofyas'ýn Kýbrýs sorunu ve özellikle mülkiyet baþlýðýna iliþkin tezlerinin, Rum Ekologlar ve Çevreciler Hareketi, EDEK ve EURO.KO partileri tarafýndan sert eleþtirilere maruz kaldýðýný yazdýlar. Habere göre, Rum Ekologlar ve Çevreciler Hareketi Genel Sekreteri Ýoanna Panayotu dünkü açýklamasýnda Hristofyas ve hükümet yetkililerini yalancýlýkla suçladý. Baþpiskopos Makarios'un geçmiþte hiçbir þekilde tazminatlarý kabul etmediðini savunan Panayotu, Hristofyas ve hükümet yetkililerinin Rum halkýna yalan söylediklerini ileri sürdü. EURO.KO Baþkaný Dimitris Silluris de dünkü açýklamasýnda, Hristofyas'ýn kendi hatalarýný geçmiþteki Rum yönetimi baþkanlarýna yüklemeye çalýþtýðýný kaydetti. Silluris, geçmiþ liderlerin hatalarýnýn tarih tarafýndan deðerlendirileceðini ancak þu anda önemli olanýn Hristofyas'ýn kendi eylemlerinin sorumluluðunu üstlenmesi olduðunu ifade etti ve Kýbrýs sorununun 1974'ten beridir ilk kez Hristofyas döneminde tehlikeli bir sapma noktasýna geldiðini savundu. EDEK Basýn Sözcüsü Dimitris Papadakis de, Kýbrýs Türk tarafýnýn mülkiyet konusundaki tezlerinin kabul edilemez olduðunu, mülkiyet hakkýnýn kiþisel bir hak olduðunu ve kimse tarafýndan göz ardý edilemeyeceðini öne sürdü. Papadakis, AKEL'i mülkiyet konusunda diyaloga girmekten kaçýnmakla suçladý ve mülklerde ilk söz hakkýnýn sözde yasal kullanýcýsýna ait olmasý gerektiði ilkesinde ýsrar edilmesi gerektiðini sözlerine ekledi. EROÐLU BRÜKSEL'E GÝDÝYOR... Cumhurbaþkaný Derviþ Eroðlu'nun 13 Eylül Pazartesi Brüksel'e giderek Doðrudan Ticaret Tüzüðü merkezli temaslar gerçekleþtireceði iddia edildi. Fileleftheros gazetesi elde ettiði bilgilere dayandýrarak verdiði haberinde, Eroðlu'nun 13 Eylül Pazartesi günü Brüksel'e gideceðini ve 15 Eylül tarihine kadar burada temaslarda bulunacaðýný öne sürdü. Eroðlu'nun ziyareti çerçevesinde, AB Komisyonu Baþkaný Jose Manuel Barroso ve AB Komisyonu'nun Geniþlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle'yle görüþme talebinde bulunduðunu savunan gazete, Eroðlu'nun ayrýca 20 Eylül'de Avrupa Parlamentosu Hukuk Komitesi'nde ele alýnacak Doðrudan Ticaret Tüzüðü çerçevesinde bazý AP siyasi gruplarý ve yetkilileriyle de görüþmeyi planladýðýný ileri sürdü. Beyazlara sperm verip 'ari ýrk'ý geniþletmek istiyor! Hollanda, bir tüp bebek kliniðinin 'güçlü beyaz ýrký' geniþletmek istediðini söyleyen bir neo-nazi'nin spermlerini kabul etmesinin ardýndan, bu kliniklerle ilgili düzenlemeleri sýkýlaþtýrmayý düþünüyor. Aþýrý saðcý bir web sitesinin forumuna Müslümanlar arasýndaki yüksek doðum oranlarýný dengelemek için kendi 'ari tohumlarýný' baðýþladýðýný yazan Patrick de Bruin adlý neo-nazi, tüp bebek merkezlerinden, spermlerini sadece beyaz ýrktan insanlara vermelerini talep ediyormuþ. De Bruin foruma "Mümkün olduðu kadar çok sarýþýn, mavi gözlü çocuðun doðmasýný istiyorum" diye yazmýþ. Birkaç merkezden ret alan De Bruin'in spermini, Rijnstate Hastanesi ile Elsendorp Sint Geertgen Kliniði'nin kabul ettiði öne sürüldü. Olay, VARA televizyonu ile Kafka Araþtýrma Grubu'nun çalýþmasýyla ortaya çýktý. Rijnstate Sperm Bankasý Baþkaný Pim Janssen, olayýn yaþanmamýþ olmasý gerektiðini belirterek, hükümeti sperm baðýþýyla ilgili katý kurallar belirlemeye çaðýrdý. Janssen, olayýn ortaya çýkmasý sonrasý kliniðinin bu spermleri yok ettiðini açýkladý. Parkta bisiklete binmek mi? Yasak hemþerim! Ýngiltere'de, 3 yaþýndaki bir çocuk 'saðlýk ve güvenlik' açýsýndan tehlike oluþturduðu gerekçesiyle parkta bisiklete binemedi. Ýngiltere'de 1950 yýlýnda yürürlüðe giren bir yasayla parklarda bisiklet kullanýlmasýna izin verilmiyor. Ülkenin North Yorkshire bölgesinin Whitby kentinde yaþayan Melanie Liu, 3 yaþýndaki oðlu Jude'ye bisiklet kullamayý öðretmek için parka götürdü. Burada her çocuk gibi düþe kalka bisiklet kullanmayý öðrenen küçük çocuk, mutluluktan havalara uçuyordu. Ancak bu sýrada, Jude'nin bisiklet kullandýðýný gören bir park bekçisi, küçük çocuða parkta bisiklete binmenin yasak olduðunu hatýrlatarak, derhal bisikletten inmesini istedi. Neler olup bittiðine bir anlam veremeyen Melanie, park bekçisine bunun nedenini sordu. Park bekçisi de, "Saðlýk ve güvenlik tehlikesi oluþturuyor" cevabýný verdi. Aldýðý cevap karþýsýnda þaþkýna dönen Melanie, bisiklet sabitleyicisinin nasýl bir 'saðlýk ve güvenlik tehditi' oluþturduðuna bir anlam veremediðini söyledi. 3 yaþýndaki oðluna bisiklet kullanmayý öðretmek için daha uygun bir yer bulamadýðýný belirten Melania, "Jude bisiklete binmeyi öðeniyor ve bu nedenle küçük bisikletinin bir dengeleyicisi var. Bisiklet diz seviyesinden uzun deðil. Siyaseten doðru þeyleri gülünç seviyeye çektiklerini düþünüyorum. Benim hamile olmam ve oðlumun da çok küçük olduðu için hedef olduðumuza inanýyorum. Parkta bira içen, pitbull kopeklerini gezdiren gençler gibi asýl sorunlarý bir kenara iterek, 3 yaþýndaki bir çocukla uðraþýyorlar. Aslýnda bisikletleriyle oyun alaný etrafýnda dolaþan bu gençler saðlýk ve güvenlik tehdidi oluþturuyorlar. Jude onlara nasýl bir zarar verebilir ki?" diye dert yandý. Hipopotam adam iyileþmeyi bekliyor Burnunda oluþan kanseri parasý olmadýðý için tedavi ettiremeyince yüzünde dev bir kitle oluþan Çinli Fei Jianjun'un tedavisi sürüyor. Çin'in Jilin þehrindeki Maxiang isimli köyde yaþayan 40 yaþýndaki Fei Jianjun'a çevresindekiler zalimce bir takma isim takmýþlardý: Hipopotam Adam. Jianjun'a böyle demelerinin nedeni adamýn burnunda oluþan tümördü. Her geçen gün büyüyen tümör nedeniyle yüzü tanýnmaz hale gelen Jianjun bu durumuna raðmen hiçbir týbbi yardým almadý. Daha sonra olayýn basýn tarafýndan öðrenilmesi üzerine beþ parasýz olan Jianjun'a hastanelerden tedavi teklifi yaðmaya baþladý. Bir insan yumruðu boyutuna ulaþan burnundan rahatsýz olmaya baþlayan Fei en sonunda bir hastanenin teklifini kabul etti ve Aðustos ayýnda tedavi edilmeye baþlandý. Jilin Askeri Hastanesi'nden Dr. Zhang, tedavisi süren Fei'yle ilgili yaptýðý açýklamada "Eðer müdahale edilmeseydi Fei, 6 ay içinde hayatýný kaybederdi" diye konuþtu. Þu anda radyasyon tedacvisi gören Jianjun'a kanserden tamamen kurtulduktan sonra estetik ameliyat da yapýlacak.

12 12 11 Eylül 2010 Cumartesi KÜLTÜR - SANAT Böyle aþk görülmedi. Sizi o kadar çok seviyor ki, hangi taþý kaldýrsanýz altýndan bir çýngar çýkýyor! Bizim Duvar Adý BÝ-Em... Kendi oltada yem! GIDI GIDI Mehmet Levent Pano Aldýðýmýz istihbarata göre yarýn bir çýngar daha çýkacak! MUHABBETLÝLER HERALDE ADAMIN YERÝMOSU DA HAKEDDÝ BUNU! -Ne gülen be Razi, açýk göd gördün biþey? -Ne açýk þeyi yahu... Sen da hiç göremen ha birinin güldüðünü... Ýngsan yalnýz açýg þey gördüðünde güler? -E yog yahu... Lâfýn peserengi iþde... -Gazeddadaký habere gülerim... Gadýnýn gocasý 65 yaþlarýnda ölmüþ hastanede... Haber vermiþler genne son defa olarak görmek isderse gidsin görsün. -Eee... -Gidmiþ gadýn hastaneye. Gomuþlar genni odaya... Biraz sora da gelip adamýn ölüsünü galdýrmak isdemiþler. Bir da ne görsünner? Gadýn gocasýnýn þeyini kökünden kesmiþ, bir perisgâna gomaya çalýþýyormuþ. -Ma neyini? -Neyini olacak yahu, o meselesini!.. -Vay kaltaða vay... E napacaydý be da kesti? -E dur ya... Bundan sorasýdýr mühim olan... Neçün yabdýn bunu diye sormuþlar gendine... Ne dese beðenin gadýn... "Beni bugüne gadar çok mutlu eddi. Gocamýn en deðerli organýydý. Onu hatýra olarak saglamak için aldým..." -Vay be... Vallahi içim doldu aha þimdi... Gör be Raziye, gör ne gadýnnar var dünyada... -Ne demek isden yani? Keseyim ben da seninkini da saglayým, o tarafa giddiðinde? -Yörü yahu git iþine... Lâfý bile tiken tiken eddi tüylerimi yogsa... Heralde adamýn yerimosu da hakeddi bu gadarýný... -E heralde yani... Yogsa turþusunu gurar mýydý gadýn?! Asmaaltý konuþmalarý -Vay guzzum vay... Habere bak habere... Tam bayramlýk... -N'oldu be... Gene çýngar mý çýgdý bircez yerde? Malûm Kambersiz düðün, çýngarsýz düðüm olmaz deller... Haftanýn Gýdýgýdýsý Mehmet Çangar'ýn "Ben 24 ayar altýným" þeklindeki açýklamasý, lâðým çukurlarýndaki hamamböcülerini bile kahkahadan kýrýp geçirdiði için bu haftanýn gýdýgýdýsý seçilmeye lâyýk görülmüþtür. Uluslararasý Altýn Muflon Karikatür Yarýþmasý Albümü nden... Hikmet CERRAH (TÜRKÝYE) PALAVRACI Palavracý koca, etrafýnda toplananlara yine palavra atmaktadýr: -Karýmla benim, dünyada bilmediðimiz bir þey yoktur. Oradakilerden biri sorar: -Söyle bakalým "Plastik nerden yapýlýr?" Adam çok kötü yakalanmýþtýr. Kekeleyerek cevap verir: -Bu herhalde, karýmýn bildiklerinden olacak! -E bu da çýngarsýz sayýlmaz ya... Doðan Harman'ýn Vergi Dairesi'nde ne gaydý varmýþ ne da guydu. Gazeddasýný çýkarddý çýkaralý bir guruþ vergi vermemiþ devlete. -Yog bog!.. Ma ciddi söylen? Bir guruþ vergi vermedi da napardý ya bu Vergi Dayresi? Ya bize yabmadýglarný bragmadýlar 5-6 yüz lira için... On dane ihdar... Gecigme zamlarý... Ciðerimizi sögdüler ta alsýnnar... Da deycegler baa gaydý dosyasý yogdur bunun? E siz necisiniz ya be oraþda? Ne dudmadýnýz gulaðýndan ödetesiniz guruþuna gadar... Bosdan gorkuluðu diye mi oturdunuz oracýða?! SICAK SU Ýki arkadaþ konuþmaktadýrlar. Biri: -Kadýnlar itaat etmek için, erkekler ise emir vermek için yaratýlmýþlardýr. Örneðin, akþam yemekten sonra, karýma "Sýcak su var mý?" diye sordum. "Yok" dedi. Sorumu tekrarladým. Tekrar yok dedi. Fakat sonunda suyumu ýsýttý. Çünkü ben dünyada soðuk su ile bulaþýk yýkayamam. Fikrinin Fikri MA SÝZ NERDE YAÞADIÐINIZI ZANNEDÝYORSUNUZ HA? Hýrsýzlar, Barolar Birliði'nin klima motorunu da çalmýþlar. -E durun bakalým, bitmedi... Bu mezbelede polisin soyulduðunu da duyacaksýnýz daha... Büyükelçi Türkmen, "KKTC'nin refah ve mutluluðu Türkiye için çok önemli" demiþ. -Refah ve mutluluðumuza göz dikmesinden, ikide birde tekerimize çomak sokmasýndan belli oluyor. Hristofyas, "Taksimden önceki son baþkan olmak istemem" demiþ. -Gayle çekme sayýn baþkan. Ada 1974'te taksim oldu zaten... Doðan Harman'ýn Vergi Dairesi'nde kaydý bile yokmuþ. -Bunda Doðan'dan daha çok onu kayýt altýna almayan herkes suçludur. Buna göz yuman herkes yargýlanmalýdýr. Bayramýn tadý olmamýþ. -Neden? Memlekette þeker kýtlýðý mý var?! Kabakçý "Hükümet sözünü tutmadý" demiþ. -Tutamaz ki... Ankara var! Talat, saraydaki bayramlaþmaya gitmemiþ. -Yazýk... Bir tatlý anýsýný yadetmiþ olurdu gitseydi. Kuzey Kýbrýs'ta nüfusun çok hýzlý þekilde artmasý, polikliniklerde yýðýlmaya, ilâçlarda eksikliðe neden oluyormuþ. -Kaç kez yazýldý bunlar kaç kez? Ama anlamýyorlar, anlamak istemiyorlar, anlýyor ama anlamazlýktan geliyorlar! Koltuk aþký býrakmýyor. Bir de þu kuklacý korkusu olmasa... Türkiye'de lüks oto pazarý, krize raðmen yüzde 55 artmýþ. -Utanmadan bir de bizim arabalarýmýza kafayý takýyorlar! 12 dakikada 181 tavuk kanadý yiyerek rekor kýrmýþ. -Gözünüzün önüne 150 kiloluk birisi geldi deðil mi? Deðil... Bu kiþi bir kadýn ve sadece 47 kilo. Gönyeli Ýlkokulu'nun önü adeta meyhaneye dönmüþ. -Ýçinde debelendiðimiz bu çirkef düzen, ne yazýk iþte böyle bir gençlik yaratmýþ. Gümrükte usulsüz iþler yapýlýyormuþ. -E olacak be gardaþ... Ma siz nerde yaþadýðýnýzý zannediyorsunuz ha? Bayramýn tadý olmamýþ... Neden? Memlekette þeker kýtlýðý mý var? Siz zaten kahveyi sade içmez misiniz?

13 11 Eylül 2010 Cumartesi 13 AJANDA 11 Eylül Cumartesi 8. Kýbrýs Tiyatro Festivali Açýlýþý 2 Eylül de Tek Kiþilik Þehir oyunuyla gerçekleþen festival devam ediyor Eylül Testo Teron, Eylül Kerem Gibi, 20 Eylül Tarla Kuþuydu Juliet, 23 Eylül Ýntiharýn Genel Provasý, 25 Eylül Matmazel Julie, Eylül Kraliçe Lear olarak belirlenen festival programýndaki tüm oyunlar, AKKM de saat 21:00 de sahnelenecek. 28 Eylül e kadar sürecek festivalin oyun biletleri kiþi baþýna 25 TL. Fireballs- Sing The Blues Yepyeni akustik ve blues repertuarý ile Girne gecelerine renk katmaya devam eden Fireballs grubunun Cumartesi gecesi programýný özellikle blues sevenlerin kaçýrmamalarýný öneririz/ Girne, Grapevine, 21:00-23: Eylül Salý Sancýlý Ýnek Güncel Türkçe þarkýlarý rock tarzýnda yorumlayan Sancýlý Ýnek grubunun sahne programýný tüm rock severlere öneririz/ Maðusa, The Wall Bar, 22: Eylül Pazartesi Ben Rahatsýzým Eylemi KKTC deki Seks Köleliði ni protesto etmek amacýyla düzenlenen eyleme, bununun ucundaki kölelikten rahatsýz olan tüm duyarlý vatandaþlarýn katýlmalarýný öneririz/ Lefkoþa, Dereboyu ýþýklarý (Beer Garden ýn önü), 18:00-21:00. Görkem Müniroðlu/ Çapdaþ Sanat Sergisi Açýlýþý 1 Eylül de gerçekleþen sergi, farklý teknik ve malzemelerin kullanýldýðý, çaðdaþ sanat sorunlarý içerisinde yer alan, tüketim, çevre ve kimlik sorunlarý çerçevesinde biçimleniyor. 18 Eylül Cumartesine kadar devam edecek olan sergiyi, Pazartesi 16:00-20:00, Salý-Cuma: 10:00-13:00/ 16:00-20:00 ve Cumartesi 10:00-14:00 saatleri arasýnda ziyaret edebilirsiniz/ Lefkoþa, Belediye Sok. No. 1 Yeniþehir. 18 Eylül Cumartesi Earthdance Nicosia 2010 Müzik, dans ve teknolojinin birleþiminden doðan positif enerjiyi, ayný anda farklý yerlerdeki insanlarýn bir araya gelerek paylaþtýklarý evrensel bir etkinlik olan Earthdance Nicosia 2010 un Kýbrýs taki halkasý, Lefkoþa daki Selimiye Meydaný nda yer bulacak, 18:00-02: Eylül Salý Gezgin Kýbrýslýlar Sergisi Sadece fotoðraflarla sýnýrlý olmayýp, katýlmak isteyen, paylaþmaya deðer birþeyi olduðunu düþünen herkese açýk olan travel konseptinden yola çýkan sergi, 28 Eylül-1 Ekim 2010 tarihleri arasýnda gezilebilecek. Ýsmet Vehit Güney Sergi Salonu, 19:00-22:00. 6 Ekim Çarþamba Kayýp Mozaik Duvar Bedri Rahmi nin Sidestreets te düzenlenecek olan Kayýp Mozaik Duvar: Expo 58 den Kýbrýs a- adýný taþýyan sergisi, 30 Kasým a kadar izlenebilecek/ Tel: DOÐRUDAN TÝCARET 20 EYLÜL'DE AVRUPA PARLAMENTOSU'NDA Avrupa Parlamentosu (AP) Hukuk Komitesi'nin; KKTC limanlarýndan Avrupa Birliði (AB) ülkelerine ticaret yapýlmasýný öngören doðrudan ticaretle ilgili tüzüðün "hukuki zeminiyle" ilgili görüþmesini 20 Eylül'de yapmasýnýn beklendiði bildirildi. Rum gazetelerinden Fileleftheros, yukarýdaki baþlýkla yayýmladýðý Brüksel çýkýþlý haberinde, AP Hukuk Komitesi'nin (gazetenin haberini teyit edercesine), toplantý gündemine baþka meseleler yanýnda doðrudan ticaretle ilgili tüzüðün hukuki zemininin gözden geçirilmesini de koyarak; 20 Eylül'de olaðandýþý toplantý çaðrýsý yaptýðýný yazdý. Gazete, AP Hukuk Komitesi'nin; 20 Eylül'de gerçekleþtirilecek toplantýda kararlar alýnýp alýnmayacaðýna ise deðinmediðini belirtti. Oturumun Strazburg'da gerçekleþtirileceðini ve oturum çerçevesinde, AP Hukuk Dairesi'nin; Avrupa Komisyonu'nun tüzükle ilgili seçtiði hukuki zeminin doðruluðuna iliþkin uzman görüþünü ortaya koyacaðýný ifade eden gazete, bilindiði üzere, Avrupa Komisyonu'nun; AB'yle doðrudan ticari iliþkiler kurabileceðini destekleyerek Kuzey Kýbrýs'ý üçüncü ülke olarak algýladýðýný anýmsattý. AP Hukuk Dairesi'nin dile getireceði görüþün; doðrudan ticaretle ilgili tüzük hakkýnda meydana gelen geliþmeler açýsýndan önemli olacaðýnýn anlaþýlýr olduðunu yazan gazete, AP Hukuk Komitesi Sekreterliði'nin ise; Avrupa Komisyonu ile Avrupa Konseyi'nin tüzüðün hukuki zeminine iliþkin taban tabana zýt görüþlerini kýyaslayan fakat herhangi bir sonuca varmaktan kaçýnan bilgilendirme amaçlý bir iç yazýþma hazýrladýðýný hatýrlattý. MARKOS KÝPRÝANU BRÜKSEL'E GÝTTÝ Rum Dýþiþleri Bakaný Markos Kiprianu, Brüksel'de gerçekleþtirilecek olan Avrupa Birliði (AB) Dýþiþleri Bakanlarý Konseyi gayri resmi toplantýsýna gidiþinden önce Larnaka Havaalaný'nda yaptýðý açýklamada Kýbrýs sorununa deðindi. Rum radyosu RÝK'in haberine göre, Kiprianu yaptýðý açýklamada, BM Genel Sekreteri'nin Kýbrýs Özel Danýþmaný Alexander Downer'ýn "bugünkü liderler görüþmesinden sonra Kýbrýs sorununda ne derece bir çözüme varýlacaðýný bileceðine" iliþkin deðerlendirmesini yorumladý ve bunu HACIGEORGÝYU RAPORTÖR KURT LECHNER ÝLE GÖRÜÞTÜ Öte yandan, AKEL'in Avrupa Parlamentosu'ndaki milletvekillerinden Takis Hacýgeorgiyu'nun, Alman asýllý AP milletvekillerinden; doðrudan ticaretle ilgili tüzüðün hukuki zeminine iliþkin raportör Kurt Lechner ile dün görüþtüðü bildirildi. Haravgi gazetesi, Hacýgeorgiyu'nun Lechner'i Kýbrýs sorunundaki geliþmeler hakkýnda ayrýntýlý þekilde bilgilendirdiðini ayrýca Lechner'e; Rum Yönetimi Baþkaný Dimitris Hristofyas'ýn Kýbrýs sorunuyla ilgili olarak kýsa zaman önce ortaya koyduðu önerileri anlattýðýný kaydetti. Görüþmede Doðrudan Ticaret Tüzüðü konusu üzerinde durulduðunu haber veren gazete, Hacýgeorgiyu'nun Alman asýllý raportör Lechner'e "ayný ülkenin rýzasý olmadan, AB'ye üye ülkenin bölgeleriyle doðrudan ticaret yapýlmasý emsali bulunmadýðýný söylediðini" belirtti. Tüzük konusunun siyasi ve hukuki olarak ayrýlamayacaðýný da ileri süren Hacýgeorgiyu, bu iki boyuta birlikte bakýlmasý gerektiðini öne sürdü. Gazeteye göre Hacýgeorgiyu, Lechner'e "Kýbrýslý Türklerin dýþ dünyayla temasta bulunmalarýndan yana olduklarýný ve Kýbrýslý Türklerin bu haklarýný desteklediklerini" de ileri sürdü, fakat "bunun herkesin onayý zarfýnda, hukuki yollar ve prosedürlerle yapýlmasý gerektiðini" savundu. Habere göre Hacýgeorgiyu temaslarý çerçevesinde Yunanistan'daki PASOK partisinin AP'deki siyasi grup sözcüsü Stavros Lambrinidis ile de bir araya geldi ve kendisini Kýbrýs sorunuyla ilgili geliþmeler hakkýnda bilgilendirdi. KURAN-I KERÝM'Ý YAKMA PLANINDAN VAZGEÇTÝ... RAHÝP JONES PES ETTÝ Florida, ABD'nin Florida eyaletinin Gainesville kentinde 11 Eylül'de Kuran'ý Kerim'in kopyasýný yakacaðýný açýklayan rahip, "Sýfýr Noktasý" olarak adlandýrýlan bölge yakýnýnda inþa edilmesi planlanan caminin baþka bir yerde yapýlmasý sözünü aldýktan sonra planýndan vazgeçtiðini belirtirken, bazý kaynaklar, rahiple anlaþma yapýldýðýný yalanladý. Rahip Terry Jones, Amerikan televizyonlarýnda canlý yayýnlanan açýklamasýnda, caminin baþka bir yere inþa edilmesi kararýnýn, kendisini Kuran'ý Kerim'in kopyasýný yakma planýndan vazgeçmesine ikna eden "Tanrý'nýn bir iþareti" olduðunu belirtti. Jones, içinde bir caminin de bulunacaðý "Park51-Cordoba Evi" adlý Ýslami Kültür Merkezinin proje yöneticilerinden Ýmam "kiþisel ve sübjektif bir yaklaþým" olarak nitelendirdi. Mülkiyetin karmaþýk bir mesele olduðunu ve bunun için daha fazla görüþme ve zaman gerekeceðini ifade eden Kiprianu, taraflarýn mülkiyetle ilgili olarak ortaya koyduðu önerilere bakýlacak olursa "mülkiyetle ilgili birçok ilke meselesinde büyük farklýlýðýn var olmaya devam ettiðini" dile getirdi. "Türkiye'nin arzu ettiði gibi; Türk tarafýndan Kýbrýs sorununda yýlsonuna kadar herhangi bir geliþme bekleyip beklemediðinin" sorulmasý üzerine ise Kiprianu, ortaya zaman takvimi konulmadýðýný dile getirdi. Faysal Abdül Rauf ile görüþmek üzere cumartesi günü New York'a gideceðini söyledi. Rahip, "Amerikalýlar, orada cami görmek istemiyor, Müslümanlar da elbette Kuran-ý Kerim'i yakmamýzý istemiyor. Ýmam, caminin baþka bir yere yapýlmasýný kabul etti, biz de cumartesi günü yapmayý planladýðýmýz eylemden vazgeçmeyi kabul ettik" dedi. Terör saldýrýsý sonucu yýkýlan ikiz gökdelenlerin bulunduðu, "Sýfýr Noktasý" yakýnýnda inþa edilmesi planlanan, içinde caminin de bulunacaðý "Park51-Cordoba Evi" adlý Ýslami Kültür Merkezinin proje sorumlularýndan Daisy Khan ise "Hiçbir þeyden haberdar deðiliz" diyerek, caminin baþka bir yere yapýlmasý yönünde proje deðiþikliði olmadýðýný belirtti.

14 14 11 Eylül 2010 Cumartesi BULMACA Soldan Saða: 1-Söylediðini, istediðini yaptýrmak (iki kelime). 2-Çocuðu olan kadýn. Bir yetkinin, bir yasanýn, bir kararýn yürürlüðe girmesine karþý çýkma hakký. Bir nota. 3-Tersi "Avrupa'da bir nehir". Bir ülkenin insanlarýna veya bir çevreye özgü söyleyiþ özelliði. 4-Ýsteklerini iþverene kabul ettirmek için iþçilerin iþlerini hep birden býrakmasý. Bir gýda maddesi. 5-Tersi bir meþrubat. Sýva veya boyadan önce vurulan kat. 6-Eskimiþ bez veya kumaþ parçasý, çaput. Üç yaþýna kadar olan at yavrusu. 7- Amerikyum'un kýsaltmasý. Açýk seçik olan, anlaþýlmaz yaný bulunmayan. Bedenî veya ruhî bir hastalýðýn son bulmasý, hastalýktan kurtulma. 8-Derinin gözeneklerinden sýzan, kendine özgü bir kokusu olan, renksiz, tuzlu sývý. Açýk, apaçýk, meydanda olan. 9-Ortodokslarda Ýsa, Meryem veya ermiþlerin tahta üzerine mumlu ve yumurtalý boyalarla yapýlmýþ dinî resimlerine verilen ad. Piþirilerek hazýrlanan yemek. Bulunma hali eki. 10-Birini bir göreve getirmek, tayin etmek. En kalýn erkek sesi. 11-Tersi "Ýçine domates, biber, soðan, kokulu otlar, süt ve yoðurt katýlan, bulgurdan yapýlan çorba". Ýyi nitelikte olmayan, kötü. Dünün çözümü DÜN Hazýrlayan: Osman Levent (leventosman@yahoo.com) Nöbetçi Eczaneler Lefkoþa Ýsmet Eczanesi: Bedrettin Demirel Cad. No:92 (Ticaret Odasý Yaný) Tel: Balýn Eczanesi: Dr. B. Nalbanoðlu Cad. Alpal Binalarý No:24 (Devlet Hastanesi Yaný) Tel: Maðusa Tarabya Eczanesi: Salamis Yolu No:43 Tel: Girne Karpuzoðlu Eczanesi: Uður Mumcu Cad. Eren Ýþ Haný No:1 Koop Yaný Karakum Tel: Güzelyurt Nilgün Eczanesi: 25 Ecevit Cad. Tel: Yukarýdan Aþaðýya: 1-Düþünmeden ve saygýsýzca davranan. 2-Bir þeyin esas tutulan yüzü. Yersiz, yurtsuz, belli bir adresi bulunmayan. 3-Kilise hizmetini gören ve çan çalan kimse. Bir gemi veya uçaðýn gidiþ yönü, izleyeceði yol. 4-Bir topluluðun ileri gelenleri, büyükler. Çok taneli bir sonbahar meyvesi. 5-Bir olayda birbiri ardýnca görülen, bir iþte birbiri ardýnca beliren, geliþen deðiþik durumlarýn her biri, aþama, merhale. Harf okunuþu. Gözü görmeyen. 6-Harf okunuþu. Tehlikeli durum. Binek hayvaný. 7-Eski dilde "Verme, ödeme". Vurgusuz þart eki. Tersi "Gözlerin üzerinde kemerli birer çizgi oluþturan kýsa kýllar". 8-Bir çeþit füze. Örgü örmekte kullanýlan, metal, aðaç, kemikten yapýlan uzun çubuk. 9-Hareketi olmayan, belirli bir süre deðiþmeyen, duruk. Harf okunuþu. 10-Gözde sarýya çalan kestane rengi. Kaynar suda kabuðuyla az piþmiþ yumurta. 11- Kürekle yürütülen dar, uzun hafif tekne. Ön ayaklarý perdeli kanat biçiminde geliþmiþ, vücudu yumuþak sýk kýllarla kaplý, iskeletleri hafif yapýlý, uçabilen memeli hayvan. TV'DE BU AKÞAM The Empire Strikes Back Türü: Yabancý Sinema CNBC-E / 20:00 The Empire Strikes Back, serinin birçok hayranýnýn en sevdiði Star Wars filmi özelliðini taþýyor. Her Þeyi Baþlatan Film 1980'de gösterime giren ve George Lucas'ýn deðil, Irvin Kershner'ýn yönettiði The Empire Strikes Back, içerdiði dönüm noktalarýyla ve ilk Star Wars filmine göre daha karanlýk atmosferiyle zaman içinde giderek daha çok beðeni kazandý. Bölüm V, ilk filmde baþlayan iliþkileri geliþtiriyor, bizi yeni birtakým karakterlerle tanýþtýrýp þaþýrtýcý bazý gerçekleri açýða çýkarýyor ve final için tüm taþlarý yerine oturtuyor. Bu bölümde Luke bir bataklýk gezegeninde inzivaya çekilmiþ çok yaþlý Jedi ustasý Yoda'yý bulup Jedi eðitimine baþlýyor; ayrýca Darth Vader'le ilk düellosunu yapýyor ve babasýyla ilgili gerçeði öðreniyor... Bu arada Han ile Lea arasýnda ise iyice kývýlcýmlar uçuþmaya baþlýyor ama Han'ýn baþýna koyulmuþ ödül, nihayet baþýný aðrýtýyor. Ayrýca Han'ýn eski dostu Lando'nun çekip çevirdiði bulut þehri Bespin'e de bu bölümde gidiyoruz. Zaten kilit olaylarýn büyük kýsmý da bu þehirde gerçekleþiyor. Ejderin Öpücüðü Türü: Yabancý Sinema CINE5 / 21:00 Çin gizli servisinin bir mensubu, özel görevle Paris'e gönderilir. Burada, cinayeti de içeren bir dizi karmaþýk olayla karþýlaþýr. Bu sýr yumaðýný çözmek kahramanýmýz için hiç de kolay olmayacaktýr. Yönetmen : Chris Nahon Oyuncular: Jet Li, Bridget Fonda, Tcheky Karyo, Ric Young Casus Oyunu Türü: Yabancý Sinema TV8 / 21:15 Ajanlýktan emekli olmanýn ucundaki Nathan Muir, eski ortajý Bishop'ýn baþýnýn belada olduðunu öðrenir. Eðer harekete geçmezse en yakýn dostu bir ülkede casuslukla suçlanacaktýr ve 24 saat içinde de ölecektir. Muir'in son görevi, ayný zamanda þimdiye kadarki en tehlikeli ve kiþisel görevi olacaktýr. Yönetmen: Tony Scott Oyuncular: Robert Redford, Brad Pitt Vlad Türü: Yabancý Sinema KANAL 7 / 23: Karpatya düzlüklerinde yenilgiye uðrayan Vlad Drakula büyük oðluyla birlikte düþmana esir düþer. Drakula ölmeden önce son anda boynundaki kolyeyi küçük oðlu Vlad a vererek, gücünü dolayýsýyla kendi ülkesinin liderliðini ona aktarýr. Mistik güçlere sahip olduðuna inanýlan kolye nesilden nesile aktarýlýr. Vlad babasýna ihanet eden soylulardan intikam almaya yemin eder ve babasýnýn adýna binlerce kiþiyi iþkenceyle öldürür. Ölümünden sonra bile karanlýk ruhu dünyadaki yolculuðunu ve iþkencelerini sürdürür. Ve sonraki zamanlarda artýk Vampir Drakula olarak anýlýr. Limasol T.K.B. Asbank Türk Bankasý Ltd. Universal Bank BULGARÝSTAN'DA DEPREM Bulgaristan baþkenti Sofya'da hissedilen hafif þiddette bir deprem meydana geldiði açýklandý. Bulgaristan Bilimler Akademisine baðlý Merkez Rasathanesinden yapýlan açýklamada, civarýnda meydana gelen depremin Richter ölçeðine göre 3,5 büyüklüðünde olduðu bildirildi. 4 EL KAÝDE'LÝ HAPÝSTEN KAÇTI Irak'ýn baþkenti Baðdat'ta havalimaný yakýnlarýndaki bir cezaevinden El Kaide örgütünün 4 üst düzey üyesinin kaçtýðý bildirildi. Amerikan ordusunun bir sözcüsü, ABD kontrolündeki cezaevinden firar edildiðini doðruladýðý. Sözcü, kaçanlarýn kimliðini açýklamadý, sadece ''Cropper Kampý bünyesindeki cezaevinden dün gece 4 El Kaide üyesi kaçtý'' dedi. ALMANYA'DA TÜRK KADINA IRKÇI SALDIRI Almanya'nýn Hessen eyaletine baðlý Kirchhain kentinde 2 Alman gencinin, 46 yaþýndaki bir Türk kadýna biber gazýyla saldýrdýðý ve hakaret ettiði bildirildi. Marburg Emniyet Müdürlüðünden yapýlan açýklamada, Alman gençlerin, pazar yerinden evine gitmekte olan kadýna milliyetini sorduðu ve kadýnýn Türk olduðunu söylemesi üzerine kendisine biber gazýyla saldýrarak hakaret ettiði belirtildi. Savcýlýðýn, saldýrganlar hakkýnda kýþkýrtýcýlýk yapmak, aþaðýlamak ve yaralamak suçlarýndan soruþturma baþlattýðý ifade edildi. AKDENÝZ'DE 4 BÜYÜKLÜÐÜNDE DEPREM Akdeniz'de 4 büyüklüðünde deprem meydana geldi. Boðaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araþtýrma Enstitüsünden alýnan bilgiye göre, saat 00.22'de merkez üssü Akdeniz'in Yunanistan'a yakýn bölgesi olan 4 büyüklüðünde, hafif þiddette deprem kaydedildi. SAN FRANCISCO HAVAALANI YAKININDA PATLAMA ABD'nin San Francisco kentindeki havaalaný yakýnýnda meydan gelen þiddetli patlamada 1 kiþinin öldüðü bildirildi. Yerel yetkililer ve görgü tanýklarý, patlamanýn ardýndan 30 kadar kiþinin de yaralandýðýný belirtti. Patlamanýn, havaalaný yakýnlarýndaki San Bruno mahallesinde, yeraltýna döþenmiþ uzun doðalgaz boru hattýnda meydana geldiði sanýlýyor. DÜNKÜ SERBEST PÝYASA DÖVÝZ KURLARI BANKALAR DOLAR EURO S.T.G. Alýþ Satýþ Alýþ Satýþ Alýþ Satýþ

15 11 Eylül 2010 Cumartesi Her üç saniyede bir kiþi intihar ediyor n Dünya Saðlýk Örgütü verilerine göre, her yýl yaklaþýk 1 milyon kiþi, intihar sonucu hayatýný kaybediyor ve her yýl yaklaþýk 10 ila 20 milyon kiþi de intihar giriþiminde bulunuyor... Dünya Saðlýk Örgütü'nün verilerine göre, her yýl yaklaþýk 1 milyon kiþi intihar sonucu hayatýný kaybediyor, her üç saniyede bir kiþi intihar giriþiminde bulunuyor. Uzmanlar, Türkiye'de de son 30 yýlda intihar edenlerin sayýsýnýn yüzde 440 artýþ gösterdiði uyarýsýnda bulunuyor. Ýntiharlarýn yüzde 90'ýnda bir psikiyatrik tanýnýn olmasýna raðmen, bu kiþilerin yalnýz dörtte birinin ölümleri öncesinde bir saðlýk kuruluþuna baþvurduðunu belirten uzmanlar, bu söz konusu kiþilerin yüzde 75'lere varan oranda intihar edeceklerini ya doðrudan söylemiþ ya da ima etmiþ olduklarýný vurgulayarak, toplumu duyarlý olmaya çaðýrýyor. Türkiye Psikiyatri Derneði Baþkaný Doç. Dr. Doðan Yeþilbursa, "10 Eylül Ýntiharý Önleme Günü" dolayýsýyla, AA muhabirine yaptýðý açýklamada, intiharýn birden fazla etkene baðlý geliþen, ancak büyük ölçüde ruhsal hastalýklar zemininde ortaya çýkan bir davranýþ olduðunu söyledi. Baþta depresyon olmak üzere ruhsal hastalýklarýn, intihar riskinde 10 kat artýþa neden olduðuna dikkati çeken Yeþilbursa, "Ýliþki sorunlarý, ekonomik kayýplar, yalnýzlýk, düþ kýrýklýðý, utanç, aþaðýlanma, baþarýsýzlýk, aile içi çatýþmalar gibi zorlayýcý hayat olaylarý da intihar riski ile iliþkili bulunmuþtur; ancak bu risk faktörleri genellikle tek baþýna intihar sebebi deðildir. Bir çok risk faktörü, ruhsal hastalýklarla birlikte olduðunda intihar eðilimi artabilir" dedi. Yeþilbursa, Dünya Saðlýk Örgütü'nün verilerine göre, her yýl yaklaþýk 1 milyon kiþinin intihar sonucu hayatýný kaybettiðini ve geride ailesinden bir üyenin ya da arkadaþýnýn yasýný tutan 5 ila 6 milyon kiþi býraktýðýný belirtti. Yeþilbursa, "Sonlandýrýlmýþ intiharlarýn yaný sýra yine her yýl, yaklaþýk 10 ila 20 milyon kiþinin intihar giriþiminde bulunduðu bildirilmektedir. Bu, her 3 saniyede 1 kiþinin intihar giriþiminde bulunduðu anlamýna gelir" diye konuþtu. "TÜRKÝYE'DE SON 10 YILDA 25 BÝN KÝÞÝ ÝNTÝHAR SONUCU HAYATINI KAYBETTÝ" Ýntihar oranlarýnýn Türkiye'de giderek artýþ gösterdiðini ifade eden Yeþilbursa, þöyle devam etti: "Son 30 yýlda intihar edenlerin sayýsý yüzde 440 artýþ göstermiþtir. Son 10 yýlda Türkiye'de toplam 25 bin kiþi intihar sonucu kaybedilmiþtir. Ýntihar oranlarý endüstriyel ülkelerden daha düþük olmasýna raðmen aradaki farkýn hýzla kapandýðý dikkati çekmektedir. Son veriler, her yýl yaklaþýk 2 bin 800 kiþinin ülkemizde intihar sebebiyle kaybedildiðini göstermektedir. Bu rakam trafik kazalarýnda TÜRKÝYE SÜPER BEYÝNLERÝNÝ ABD'DEN GERÝ ALIYOR n TÜBÝTAK, CAZÝP TEKLÝFLER NEDENÝYLE ABD'YE KAPTIRDIÐI SÜPER BEYÝNLERÝNÝ YURDA DÖNDÜRMEK ÝÇÝN ABD'YE ÇIKARMA YAPACAK... TÜBÝTAK, Türk beyin gücünü yurda döndürmek için Aralýkta ABD'ye çýkarma yapacak. "Destination Turkey" sloganýyla düzenlenecek büyük çaplý etkinlikte, AB ve TÜBÝTAK fonlarýyla ülkeye geri dönmesi hedeflenen süper beyinlere, Türkiye'nin üniversite ve sanayi kuruluþlarýnýn imkanlarý sunulacak. AB fonlarýyla bugüne kadar 100'e yakýn Türk araþtýrmacý yurda döndü; etkinlikle yüzlerce süper beynin daha ülkenin stratejik araþtýrmalarýnda çalýþmasý bekleniyor. Etkinlik, Avrupa Komisyonunun, tersine beyin göçü amacýyla ABD'de destek vereceði programlarýn ilki olma özelliði taþýyor. TÜBÝTAK 7. ÇP Ulusal Koordinatörü Okan Kara, AA muhabirine yaptýðý açýklamada, AB Komisyonu'nun "Araþtýrmacýlarýn Dolaþýmý" fonu kapsamýnda araþtýrmacýlara saðlanan maddi ve diðer imkanlarýn elveriþliliði sayesinde þu ana kadar 96 Türk araþtýrmacýnýn yurda döndüðünü bildirdi. TÜBÝTAK'ýn bu yýl içinde baþlattýðý "Doktora Sonrasý Geri Dönüþ Burs Programý" ile bilim insanlarý için cazip imkanlar saðlandýðýna iþaret eden Kara, buna göre ilgili alanlarda doktorasýný tamamlamýþ olanlar, halen yurt dýþýnda ikamet edenler ve alanýyla ilgili bir iþte en az 2 yýl çalýþanlarýn, Türkiye'de araþtýrma yaptýklarýnda TÜBÝTAK'tan aylýk 2 bin 750 TL burs alabileceðini anýmsattý. "TÜBÝTAK, SÜPER BEYÝNLERÝNÝ ABD'DEN TOPLAYACAK" Okan Kara, Türkiye'nin, yýllarý ölenlerin yarýsý kadardýr. Özellikle genç yaþta intihar oranlarý giderek artmakta ve bu yaþ grubu için intihar ilk 4 ölüm sebebinden birini oluþturmaktadýr. Tüm dünyada yaþ grubu intiharlarýn en fazla görüldüðü gruptur. Ülkemizde de tüm intiharlarýn yüzde 25'i bu yaþ grubunda gerçekleþmektedir. Genellikle sonlandýrýlmýþ intiharlarýn erkeklerde daha yüksek olmasýna karþýn, yaþ arasý grupta kadýnlarda intihar oranlarý daha fazla bildirilmiþtir. Birçok önleme çalýþmasýnda dikkatlerin bu yaþ gruplarýna odaklandýðý gözlenmektedir; ancak intiharýn her yaþ grubunda görülebildiði, hatta 75 yaþ üzerinde oranlarýn yine yükseldiði gerçeðini gözden kaçýrmamak gerekir. Ýntihar önleme çalýþmalarýnda farklý yaþ gruplarýnýn ihtiyaçlarýna yönelik stratejiler planlanmalýdýr." "KRÝZ MÜDAHALE SERVÝSLERÝ, TELEFON HATLARI OLUÞTURULMALI" Türkiye Psikiyatri Derneði Krize Müdahale ve Ýntiharý Önleme Bilimsel Çalýþma Birimi Koordinatörü Prof. Dr. Tarýk Yýlmaz da intiharýn tümüyle önüne geçilmesinin mümkün olmadýðýný, ancak intiharý önleme çalýþmalarý ile Avrupa'da bir çok ülkede gösterildiði gibi intihar oranlarýný azaltmanýn mümkün olduðunu vurguladý. "Ýntiharlarýn yüzde 90'ýnda bir psikiyatrik taný varlýðý gösterilmiþ olmasýna raðmen, beklenenin aksine bu kiþilerin yalnýz dörtte birinin ölümleri öncesinde bir saðlýk kuruluþuna baþvurduðuna" dikkati çeken Yýlmaz, þunlarý söyledi: arasýnda, tersine beyin göçünü teþvik eden AB fonlarýndan en fazla yararlanan 2. ülke olduðunu bildirdi. Program kapsamýnda, çoðunluðu ABD'den dönüþ yapan Türk araþtýrmacýlarýn genellikle üniversitelerde çalýþmalarýný sürdürdüðünü belirten Kara, þunlarý kaydetti: "TÜBÝTAK olarak Avrupa Komisyonu ile ortaklaþa, yurda dönen Türk araþtýrmacýlarýn sayýsýnýn arttýrýlmasý için bu yýlýn Aralýk ayýnda 'destination Turkey' sloganýyla ABD'de Türklerin yoðun olarak yaþadýðý Boston, California, Michigan gibi eyaletlerde büyük çaplý etkinlik düzenleyeceðiz. Etkinliðe Türkiye'den araþtýrmacý istihdam edecek kuruluþ temsilcileri ile Türk üniversiteleri, araþtýrma kuruluþlarý ve sanayi kuruluþ temsilcileri katýlacak. Biz bu etkenlikte sanayi kuruluþlarýný ön plana çýkarmak istiyoruz. Bunu AB Komisyonu ile birlikte planlýyoruz." Etkinliðin, Avrupa Komisyonu tarafýndan desteklendiðini de bildiren Kara, "Komisyon, ilk kez Avrupa dýþýnda tersine beyin göçü için ilk kez büyük bir etkinlik düzenliyor ve bunu da Türkiye ile baþlattý. Bu nedenle çalýþmamýz diðer ülkelere de örnek teþkil edecek" dedi. "ABD ÝLE TÜRKÝYE ARASINDA DRAMATÝK BÝR FARK YOK" AB fonlarýný kullanarak Türkiye'ye dönen Türk araþtýrmacýlardan ODTÜ Ýnþaat Mühendisliði Zemin Mekaniði ve Geoteknik Mühendisliði Anabilim Dalý Öðretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Nejan Huvaj Sarýhan, 2009'da doktorasýný Ýllionis Üniversitesinde tamamladýðýný kaydederek, "Ancak bu kiþiler yüzde 75'lere varan oranda intihar edeceklerini ya doðrudan söylemiþ ya da ima etmiþlerdir. Bu durumda, Dünya Ýntiharý Önleme Günü çerçevesinde intihar konusunda toplumsal duyarlýlýðý artýrmak hayat kurtarýcý olabilecektir. Desteðe ihtiyaç duyan intihar eðilimli bu kiþilerin erken belirlenmesi ve etkin tedavilerinin saðlanmasý yönünde geliþtirilecek toplumsal ruh saðlýðý bilinçlendirme programlarýna ihtiyaç vardýr. Ýntiharlarda görülen yüksek ruhsal hastalýk oranlarý sebebiyle, ruh saðlýðýnýn hem bireysel hem de toplumsal düzeyde korunmasýna ve iyileþtirilmesine yönelik çalýþmalar intiharý önlemede esas hedeflerden biri haline gelmiþtir." Yýlmaz, intiharýn önlenmesindeki öncelikli adýmlardan birinin de intihar davranýþýnýn yaygýnlýðý ile ilgili bilgiyi ve farkýndalýðý arttýrmak olduðuna iþaret ederek, "Ýntihar davranýþýnda risk faktörlerinin ve sebeplerin çok çeþitli olmasý nedeniyle, önleme çalýþmalarý için çok boyutlu bir yaklaþým gereklidir ve bu konuda saðlýk çalýþanlarýnýn dýþýnda birçok kurumun ortak çalýþmasý gerekecektir" dedi. Türkiye Psikiyatri Derneði Krize Müdahale ve Ýntiharý Önleme Bilimsel Çalýþma Birimi Koordinatörü Prof. Dr. Yýlmaz, intihara eðilimli kiþilerin erken fark edilmesi amacýyla risk gruplarýna yönelik tarama programlarý geliþtirilmesi ve bu kiþilerin kolaylýkla her an baþvurabilecekleri kriz müdahale servisleri, telefon ve internet servis hatlarý oluþturulmasý gerektiðini sözlerine ekledi. TÜBÝTAK'ýn ODTÜ'de düzenlediði bir konferansta AB fonlarýný kullanarak ülkesine dönebileceðini öðrendiðini anlattý. Nisan 2009'da bu fonlara bir proje ile baþvurduðunu dile getiren Sarýhan, þunlarý söyledi: "Heyelanlar üzerine bir çalýþmamla burs için baþvuru yaptým. ABD'de bu konu üzerinde uzun dönem çalýþtým. ABD'deki araþtýrmacýlar, Türkiye'de ekonomik ve araþtýrma olanaklarýnýn kýsýtlý olmasý nedeniyle ülkeye gelmek istemiyorlar. Ancak þu bir gerçek. ABD'yle kýyaslayýnca imkanlar evet biraz daha kýsýtlý. Araþtýrma açýsýndan ise dramatik bir fark olmadýðýný düþünüyorum. TÜBÝTAK ve AB destekleriyle uluslararasý alanda araþtýrma ve sunum yapýp, konferanslara katýlabiliyorsunuz." Türkiye'ye AB fonlarýyla dönen Georgia Teknoloji Enstitüsünden doktora derecesini 2007'de alan ODTÜ Kuzey Kýbrýs Kampüsü Ýnþaat Mühendisliði Bölümü Öðretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Ozan Can Çelik de "Cihazlandýrýlmýþ Yapýlarda Zorlanmýþ Titreþim Testleri ve Sismik Kýrýlganlýk Deðerlendirmeleri" konulu projesiye AB fonlarýndan yararlanacaðýný ve projesine gelecek yýl baþlayacaðýný ifade etti. Deneysel çalýþmalar için ABD'deki olanaklarýn biraz daha fazla olduðunu belirten Çelik, "Ancak analitik çalýþma için herhangi bir fark olduðunu düþünmüyorum. Ücretler çok farklý tabi. Benim zatan daha önceden olduðu gibi Türkiye'de çalýþma gibi bir amacým vardý. Bir þekilde Türkiye'ye faydamýz olmasý gerektiðini düþünüyorum" dedi. 15 AVRUPA'DA FÝNANSAL KRÝZ ÖNLEMLERÝ AMB BAÞKANI TRICHET: BANKALARA UYGULANAN ACÝL KREDÝ ÖNLEMLERÝNÝ AÞAMALI OLARAK AZALTMAK ZAMAN ALACAK... Avrupa Merkez Bankasý (AMB) Baþkaný Jea-Claude Trichet, finansal krizden sonra bankalara verilen özel kredi desteðini aþamalý olarak azaltmanýn zaman alacaðýný söyledi. Trichet, Financial Times gazetesine verdiði demeçte, bankalara sýnýrsýz kredi olanaðýnýn "geçici bir önlem olduðunu" belirtti. Trichet, "Piyasalarýn kademe kademe istikrara kavuþmasý nedeniyle olaðanüstü önlemlerimizin aþamalý olarak azaltýlmasý devam edecek. Bu yüzden piyasa gittikçe normale döndüðü için piyasaya eþlik ediyoruz. Ancak bu zaman alacak bir süreç" dedi. Krizin hangi safhada olduðuna iliþkin soruya Trichet, "Özellikle merkez bankalarý ve diðer yetkililerin tetikte olmasý ve belirsiz bir ortamda olduðumuzu bilmesi gereken bir durumdayýz" yanýtýný verdi. AMB'nin, Avrupalý ülkelerin bütçe açýklarýnýn "mali denetiminin güçlendirilmesinde önemli bir atýlým" istediðini, devamlý alarak AB kurallarýný ihlal eden ülkelerin ihracýný savunmadýðýný kaydeden Trichet, "Ancak oy haklarýnýn geçici olarak askýya alýnmasý konusu incelenmeli" diye konuþtu. Bankalara kýsa vadeli kredi saðlayan AMB, geçen hafta, küresel ekonomideki toparlanmanýn yavaþladýðý kaygýlarýnýn arttýðý dönemde bu önlemlerin en azýndan yýlýn geri kalanýnda yürürlükte olacaðýný açýkladý. ABD'DE KÖK HÜCRE ARAÞTIRMALARINI YASAKLAYAN KARAR KALKTI ABD'de Washington Federal Temyiz Mahkemesi, insan embriyosu kök hücrelerinin araþtýrmalarýna saðlanan federal mali desteðin yasaklanmasýnýn geçici bir süre kaldýrýlmasýna karar verdi. Obama yönetiminin bu yöndeki acil isteðine olumlu yanýt veren federal temyiz mahkemesinin üç hakimi, daha önce bir bölge hakiminin, kök hücre araþtýrmalarýna saðlanan federal fonlarýn, insan embriyosunu tahrip ettiði için Amerikan yasalarýný ihlal ettiði gerekçesiyle yasaklanmasý kararýný askýya almýþ oldu. Federal temyiz mahkemesi, bölge hakiminin bu kararýnýn geçici süreyle kaldýrýlmasýnýn, hastalýklara yeni tedavi yollarýnýn bulunmasýný saðlamasý umulan araþtýrmalara gerekli federal mali desteðin verilmesini ve bunun yararlarýnýn düþünülmesi için gerekli fýrsatý ortaya koyacaðýný belirtti. Temyiz mahkemesi, kararýn 20 Eylüld'e yeniden görüþüleceðini açýkladý ve geçici sürenin uzatýlýp uzatýlmamasýna karar verileceðini bildirdi. KOSOVA ÝLE SIRBÝSTAN DÝYALOG KURACAK BM Genel Kurulu, Kosova ile Sýrbistan arasýnda diyalog öngören bir karar kabul etti. 192 üyeli BM Genel Kurulunun tüm üyelerin kabul ettiði kararda, BM Genel Kurulu "AB'nin Sýrbistan ile Kosova arasýnda diyalog süreci yaratma yönündeki isteðini memnuniyetle karþýlayarak bu diyalog sürecinin bölgede barýþ, güvenlik ve istikrar unsuru olacaðý, diyaloðun iki tarafa iþ birliði getireceði, AB üyeliði yolunda ilerleme kaydedilmesini saðlayacaðý ve insanlarýn hayatlarýný iyileþtireceðini" belirtti. Kararda, Uluslararasý Adalet Divaný'nýn (UAD) Kosova'nýn baðýmsýzlýðýyla ilgili aldýðý tavsiye karar da not edildi. Sýrbistan tarafýndan Genel Kurul'a ilk sunulan karar tasarýsýnda, Kosova'nýn baðýmsýzlýðýný ilan etmesinin kabul edilemez olduðu belirtilerek, Kosova'nýn nihai statüsü hakkýnda görüþmelerin devam etmesi gerektiði ifade edilmiþti. Kosova'nýn baðýmsýzlýðýný tanýyan yaklaþýk 70 ülkenin bu metne karþý çýkmasý üzerine, AB grubu ülkeler Sýrbistan'ý söz konusu karar tasarýsýný geri çekerek yeni bir karar tasarýsý sunmaya ikna ettiler. AB'ye üye olmak isteyen Sýrbistan da uzun müzakereler sonucunda Genel Kurula 192 üye ülke tarafýndan kabul edilen karar tasarýsýný sundu. Ancak BM Genel Kurul salonuna Kosova'nýn temsilcilerinin gelmesi Sýrbistan tarafýnda huzursuzluk yarattý ve çýkan tartýþma sonucunda karar tasarýsý üzerinde görüþmelerin baþlamasý 2,5 saat kadar gecikti.

16

17

18

19 11 Eylül 2010 Cumartesi 19 Binatlý Kulübü merhum futbolcusu Ýsmail Meþeli'yi futbol ile anýyor... Binatlý-Cihangir karþýlaþacak (Niyazi Ergülen) Binatlý'nýn merhum futbolcularýndan Ýsmail Meþeli anýsýna bugün bir aný maçý düzenleniyor. Bundan kýsa bir süre önce geçirdiði bir trafik kazasý neticesinde yaþamýný yitiren Binatlý futbolcularýndan Ýsmail Meþeli anýsýna düzenlenecek aný maçýnda Binatlý ile Cihangir takýmlarý karþý karþýya gelecek. Güzelyurt Zafer Stadý'nda oynanacak olan karþýlaþma saat saat 17.00'de baþlayacak. Binatlý Kulüp Baþkaný Raif Erkývanç yaptýðý açýklamada futbolcularý Ýsmail'i zamansýz kaybettiklerini ve onun anýsýný yaþatmak için bu aný karþýlaþmasýný yapmaya karar vediklerini belirterek, bunu her yýl geleneksel olarak yapmayý planladýklarýný dile getirdi. ÝSMAÝL MEÞELÝ KÝMDÝR? 1991 yýlýnda Güzelyurt'ta doðan Ýsmail Meþeli Yakýn Doðu Üniversitesi (YDÜ) Beden Eðitimi Yüksek Okulu (BESYO) ikinci sýnýfýnda öðrenim görüyordu. Tam futbol hastasý olan Ýsmail, Binatlý alt yapýsýnda futbola baþlamýþ ve 2008 yýlýnda A takýma yükselmiþti. Binatlý takýmýnda "3" numaralý formayý giyen ve Güzelyurt'un sevilen simalarýndan olan Meþeli, futbolun dýþýnda, dað motor sporlarý ve ava da meraklý bir gençti. Esmer tenli olmasý nedeniyle arkadaþlarý tarafýndan "Arap" lakabýyla çaðrýlan Ýsmail, 19 Haziran 2010 tarihinde Lefkoþa'dan Güzelyurt'a giderken Zümrütköy'de geçirdiði trafik kazasý sonucu yaþamýný yitirdi. MELÝ EMLAK SATILIK Futbol "A" Lisans ikinci aþama Antrenör Kursu baþlýyor... Antrenör kursunda ikinci aþama n Eylül 2010 tarihleri arasýnda yer alacak kursa "B" Lisans Antrenörlük Diplomasý'na sahip 25 antrenör katýlacak... Kýbrýs Türk Futbol Antrenörler Derneði tarafýndan açýlan ve Eylül 2010 tarihleri arasýnda yer alacak olan "A" Lisans Antrenör Kursu 13 Eylül 2010, Pazartesi günü Atatürk Spor Kompleksi içerisinde bulunan Atatürk Sporcu Eðitim Merkezi'nde baþlýyor. "B" Lisans Antrenörlük Diplomasý'na sahip 25 antrenörün katýlacaðý kursta, Mustafa Borataþ Kurs Teknik Direktörü, Salahi T.Uçkan Kurs Eðitmeni, Hüseyin Kayým Kurs Asistan Eðitmeni, Turgay Kara KTFAD Temsilcisi Eðitim Sorumlusu olarak eðitimci olarak görev yaparken, TFF UEFA Kurslar Teknik Direktörü Kamuran Yavuz, TFF UEFA Kurs Eðitmeni Atilla Yüce ilk aþama kursta olduðu gibi ikinci aþamada da görev alacaklar. Atatürk Spor Kompleksi'nde yer alacak teorik kurslar sonrasý, Antrenman Sahasý'nda pratik çalýþmalar gerçekleþtirilecektir. Kurs 25 Eylül 2010, Cumartesi günü tamamlanacak. 1)K. Kaymaklý da Türk koçanlý, zeminde sýfýr satýlýk lüks apartman dairesi stg 2)Lefkoþa Kýzýlbaþ'ta Türk koçanlý sýfýr apartman dairesi zemin stg 3)Kermiya sosyal konutlarýnda 4. kat satýlýk manzaralý apartman dairesi stg 4)Boðaz'da Türk koçanlý sýfýr ikiz villa stg 5)Yenikent'te Türk koçanlý ikiz villa stg 6)Girne de 2 yatak odalý Türk koçanlý sýfýr apt. daireleri 45 bin Stg ARANIYOR Maðusa bölgesinde Ýngilizce öðretmeni aranýyor. Tel: SATILIK ARABA 1992 model, kýsa þasi Mitsubishi Pajero SATILIK EÞYALAR 1 adet LCD ekran bilgisayar ve klasik model fiskos grubu koltuk takýmý (1500 TL) Tel: Velox Translation Services Tercümanlýk ve danýþmanlýk bürosu Tel: Adres:Þht. Mustafa Y. Hacý Sokak Yeniþehir-Lefkoþa

20 Spor Toto Süper Lig'inde bugünkü maç programý 19:00 Kayserispor-Fenerbahçe 19:00 Konyaspor- Bucaspor 21:30 Beþiktaþ- Ankaragücü 21:30 Manisaspor-Antalyaspor Mehmet Ahmet Küçük Aný Turnuvasý'nda baþkent takýmlarý karþýlaþtý Kaymaklý ve Çetinkaya finalist n Yenicami Kulübü tarafýndan Mehmet Ahmet Küçük Aný'sýna düzenlenen turnuvada Gençlik Gücü-Kaymaklý ve Yenicami-Çetinkaya ilk maçlarda karþýlaþtýlar. GG'yi 3-1 maðlup eden Kaymaklý ile Yenicami'yi 2-1 maðlup eden Çetinkaya finalist oldu... Turnuvanýn final maçlarý yarýn Hamitköy sahasýnda oynanacak... Saat 15.00'de üçüncülük maçý saat 17.00'de final maçý oynanacak... Yenicami Kulübü'nün her yýl geleneksel olarak düzenlediði Mehmet Ahmet Küçük Aný Turnuvasý'nda ilk maçlar dün oynandý. Yenicami Kulübü tarafýndan organize edilen ve bu yýl 16'ncýsý düzenlenen turnuvada Yenicami, Küçük Kaymaklý, Çetinkaya ve Gençlik Gücü takýmlarý mücadele ediyor. Dün Attila Topaloðlu Sahasý'nda oynanan karþýlaþmalar sonunda 12 Eylül 2010 Pazar günü ise Hamitköy Stadý'nda üçüncülük ve final maçlarý oynanacak. Günün ilk karþýlaþmasýnda saat 15.00'de Gençlik Gücü ile Küçük Kaymaklý karþýlaþtý. Bu maçý 3-1 kazanmayý baþaran Küçük Kaymaklý adýn ý finale yazdý. Gününm ikinci karþýlaþmasýnda ise Yenicami ile Çetinkaya karþýlaþtý. Yýlýn flaþ transferlerini yapan Yenicami Çetinkaya karþýsýnda 2-1 maðlup oldu. Bu sonuçlardan sonra yarýn saat 15.00'de üçüncülük maçýnda Gençlik Gücü ile Yenicami, saat 17.00'de final maçýnda Kaymaklý ile Çetinkaya karþý karþýya gelecekler. Final maçlarýnda 5+1 futbolcu deðiþiklik yapýlacak, turnuvada maçlarýn eþitlikle sona ermesi halinde doðrudan penaltý vuruþlarýna geçilecek. Futbolcularýn gördükleri sarý ve kýrmýzý kartlar ise bir sonraki maçta da geçerli olacak. 12 Dev Adam final istiyor n Dünya Basketbol Þampiyonasý'nda yarý final maçlarý bugün oynanýyor. Saat 18.00'de ABD-Litvanya ve saat 21.30'da Türkiye-Sýrbistan karþýlaþmalarý oynanacak... Türkiye'de devam eden Dünya Basketbol Þampiyonasý'nda yarý final maçlarý bugün oynanaýyor. Yarý finale kalan Türkiye'nin 12 Dev Adamý bugün rakibi Sýrbistan'ý maðlup etmeye çalýþacak. Sýrbistan, Dünya Basketbol Þampiyonasý'nýn en genç takýmlarýndan biri. Ancak Eurolig'in rekabetçi ortamýnda piþen bu oyuncular için, "deneyimsiz" tanýmlamasýný yapmak da çok doðru deðil. Avrupa basketbolunun yaþayan efsanesi Dusan Ivkovic'in yönettiði Sýrp takýmý, derin bir kadroya sahip. Takýmýn en önemli pota altý silahý, NBA'de oynayan Nenad Krstýc. Forvet pozisyonundaki Velickovic, Bielija ve Keselj'nin dýþ þut tehdidi bulunuyor. Nitekim bu üç oyuncu da, çeyrek finaldeki Ýspanya maçýnda, çok yüksek yüzdeyle üç sayýlýk atýþ kullandý. Savanovic ise Türkiye 2010'un en büyük sürprizlerinde biri oldu. Bu alternatifli ve çok yönlü kadronun, alternatifi olmayan tek ismi ise oyun kurucu Teodosýc. Türk milli takýmý ise arkasýna büyük bir rüzgar almýþ durumda. Henüz karþýlaþtý hiçbir rakibi, baskýlý savunmayý çözmeyi baþaramadý. Baþarýlý savunma, hücumu da ateþlemiþ durumda. Nitekim önce 2. turdaki Fransa, ardýndan da çeyrek finaldeki Slovenya karþýlaþmalarýnda rakip potalara 95'er sayý kaydetti. Ýnanýlmaz seyirci desteði ile savunmada rakibi bunaltan milliler, týpký Slovenya maçýnda olduðu gibi, Sýrbistan'ýn hücum silahlarýný da susturabilecek güçte. Slovenlerin en etkili 2 oyuncusu olarak gösterilen Dragic ve Lakovýc'i, adeta oyundan silmiþtik. Bakalým Teodosýc, bu baskýlý savunma karþýsýnda takýmýný nasýl organize edecek? Günün programý Saat 19.00'da ABD-Litvanya Saat 21.30'da Türkiye-Sýrbistan ÝCAZETSÝZ GÜNLÜK GAZETE Sahibi AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Direktör ALÝ OSMAN TABAK Genel Yayýn Yönetmeni: ÞENER LEVENT Dizilip Basýldýðý Yer: AFRÝKA Yayýncýlýk Limited Tesisleri Adres: Arca Apt. Ýkinci Selim Cad. No:49, Daire 1 Lefkoþa (Meclis Yaný) Santral: Fax: Reklam servisi: Kültür-Sanat servisi: Dýþ muhabirler: Almanya: Yaþar ALTAY Sidney: Hakan LEVENT avrupa@kktc.net Web sayfasý: