Bronfl Ast m. VI. K fl Okulu. Türk Toraks Derne i Okulu Prof. Dr. Arzu YORGANCIO LU

Ebat: px
Şu sayfadan göstermeyi başlat:

Download "Bronfl Ast m. VI. K fl Okulu. Türk Toraks Derne i Okulu 2007 129. Prof. Dr. Arzu YORGANCIO LU"

Transkript

1 Bronfl Ast m Prof. Dr. Arzu YORGANCIO LU Celal Bayar Üniversitesi T p Fakültesi, Gö üs Hastal klar Anabilim Dal, MAN SA arzuyo@hotmail.com TANIM Ast m, hava yollar n n kronik inflamatuvar bir hastal - d r. Bu inflamasyonda mast hücreleri, eozinofiller ve T- lenfositler baflta olmak üzere de iflik hücreler rol oynamaktad r. Duyarl kiflilerde nöbetler halinde gelen h fl lt (h r lt, sl k sesi), nefes darl, gö üste s k flma hissi ve öksürük yak nmalar ortaya ç kmaktad r. Yak nmalar, özellikle gece ve/veya sabaha karfl görülür. Bu semptomlar spontan olarak veya ilaçlarla, k smi veya tam reverzibilite gösteren yayg n ve de iflken hava yolu obstrüksiyonuna ba l d r. Kronik inflamasyon, ayr ca hava yollar n n uyar lara karfl duyarl l n n artmas na, baflka bir deyiflle bronfl afl r duyarl l na neden olmaktad r. Duyarl l artm fl hava yollar da, sa l kl kiflileri etkilemeyecek kadar küçük uyar lar karfl s nda bile bronkokonstrüktör yan t vermektedir. Bronfliyal ast m üç özelli i ile tan mlan r; 1. Kronik hava yolu inflamasyonu, 2. Bronfl afl r duyarl l, 3. Difüz, reverzibl hava yolu obstrüksiyonu. EP DEM YOLOJ Hastal n dünya üzerindeki da l m, ülkeden ülkeye ve bazen bir ülke içinde bölgeden bölgeye de iflim göstermektedir. Bugün dünyada 300 milyon ast ml oldu u tahmin edilmektedir. Avustralya, Yeni Zelanda, baz Pasifik adalar nda s k (> %10) baz Güneydo u Asya ülkeleri, Kuzey Amerika K z lderilileri ve Eskimolarda seyrek (< %1) görülür. Hastal n Avrupa ülkelerindeki prevalans %5-10 aras nda de iflmektedir. Ülkemizde saptanan prevalans rakamlar genellikle bat ülkelerinden daha düflük düzeylerdedir. Çocukluk dönemi için son bir y ldaki ast m prevalans %5-8 aras nda iken ayn oran eriflkinlerde %5 in alt ndad r. Ast ma ba l dünyada y ll k ölüm say s dir. PATOGENEZ ve PATOLOJ Ast ml hastalar n bronfllar ndan al nan bronkoalveolar lavaj ve biyopsi örnekleri hafif olgularda dahi kronik hava yolu inflamasyonun varl n kan tlam flt r. Hastal n a rl, hava yolu inflamasyonun yo unlu u ile paralellik göstermektedir. Hava yolu inflamasyonunun oluflmas nda genetik ve çevresel faktörler rol oynar. Ebeveynlerden birisinin ast ml olmas halinde do acak çocukta ast m riskinin iki-üç kat, anne baban n her ikisinin de ast ml olmas durumunda ise bu riskin alt -yedi kat artmas genetik faktörlerin önemini göstermektedir. Ast m için bilinen en önemli genetik risk faktörü atopidir. Ast m ve atopi için tek bir sorumlu gen veya gen grubundan söz etmek olanaks zd r, allerjik hastal klar poligenik kompleks hastal klar olarak ele al nmakta ve oluflumlar nda birden fazla gen ile çevresel faktör birlikte rol oynamaktad r. Allerji ile iliflkili olabilecek yaklafl k 19 kromozom belirlenmifltir. Ancak birçok araflt rma grubunun üzerinde birleflti i baz lokalizasyonlar üzerinde yo unlafl lmaktad r; 5q, 11q, 6p, 12q, 13q ve 16p. Çevresel etkenler içinde maternal-fetal etkileflim, allerjen maruziyeti, viral infeksiyonlar, sigara maruziyeti, sosyoekonomik durum, hava kirlili i ve diyetten söz edilmektedir (fiekil 1). Genetik ve çevresel risk faktörlerinin kontrolü alt nda bronfl mukozas nda lenfositlerin Th2 yönünde farkl laflt - ve Th2 kaynakl sitokinlerinde atopi ve hava yolu inflamasyonundan sorumlu oldu u kabul edilmektedir. Sonuç olarak ast ml hastalarda ortaya ç kan fizyopatolojik olaylar n ve dolay s yla semptomlar n altta yatan nedeni hava yollar n n kronik inflamasyonudur. Hava yolu inflamasyonunda lenfositler, makrofajlar, mast hücreleri ve eozinofiller rol oynar. Lenfositler kronik inflamasyonun modülasyonundan sorumludurlar ve orkestra flefi rolünü üstlenmifllerdir. Mast hücreleri ve özellikle eozinofiller ise effektör hücrelerdir. Bronfl mukozas nda oluflan epitel hasar, vazodilatasyon, ödem, b r o n k o k o n s- trüksiyon, mukus hipersekresyonu, subepitelyal fibrozis, revaskülarizasyon, submukozal salg bezi hipertrofisi gibi kal c yap sal de ifliklikler (remodeling) eozinofiller ve mast hücreleri arac l yla olmaktad r (fiekil 2) GINA YA GÖRE PATOGENEZ; Konaga ait faktörler: Genetik, Atopiye neden olan genler, BHR ye neden olan genler, Türk Toraks Derne i Okulu

2 Türk Toraks Derne i Okulu Risk faktörleri Kiflisel faktörler Genetik Atopi Bronfl hiperreaktivitesi Cinsiyet Tetikleyiciler Allerjenler Solunum yolu infeksiyonu Egzersiz Hava kirlili i G da katk maddeleri laçlar Çevresel etkenler Allerjenler Solunum sistemi infeksiyonlar Sigara Hava kirlili i Meslek Sosyoekonomik düzey Ev ve aile özellikleri Diyet Obezite ASTIM fiekil 1. Risk faktörleri. Eozinofil Kronik eozinofilik inflamasyon IL-3, IL-5 GM-CSF IL-4 IL-5 ECP MBP NO GF ler Subepitelyal fibrozis Düz kas hipertrofisi Goblet hücre hiperplazisi Revaskülarizasyon Epitel y k m IL-3 SCF Mast hücresi Histamin LTC 4 PGD 2 Akut inflamatuvar ataklar Bronkospazm Vazodilatasyon Permeabilite art fl Ödem Mukus sekresyonu Th2 Lenfosit IL-4 IL-13 IgE B-lenfosit fiekil 2. Ast m patogenezi. 130 Türk Toraks Derne i Okulu 2007

3 Obesite, Cinsiyet, Çevresel faktörler, Allerjenler, ç ortam: Ev akarlar, tüylü hayvan, hamam böce i, mantar, küf, maya, D fl ortam: Polen, mantar, küf, maya, nfeksiyon (özellikle viral), Mesleksel, Tütün (aktif/pasif), Eviçi/d fl hava kirlili i, Diyet. Ast ml hava yolundaki nflamatuvar hücreler: Mast hücreleri (Düz kas içindeki mast hücreleri BHR ile iliflkili olabilir) Eozinofiller T-lenfositler (TH2) Dendritik hücreler Makrofajlar Nötrofiller (özellikle fliddetli ast mda) Ast m patogenezinde yer alan hava yolu yap sal hücreleri Hava yolu epitel hücreleri, Hava yolu düz kas hücresi, Endotel hücresi, Fibroblast ve miyofibroblast, Hava yolu sinirleri. Ast mdaki temel mediyatörler Kemokinler (özellikle eotaksin/eozinofiller, TARC ve MDC/Th2 hücreler için) Sisteinil lökotrienler (inhibisyonu ile ast mda semptom ve fonksiyonlarda iyileflme gösterilen tek mediyatördür) Sitokinler (inflamatuvar yan t n orkestra flefidir) Histamin NO (epitel hücreleri taraf ndan sal n r, inflamasyon ve tedavi takibinde kullan l r) Prostoglandin D2 Ast ml hava yolundaki yap sal de ifliklikler Subepitelyal fibrosis Düz kas hipertrofi ve hiperplazisi ve sonuçta duvar kal nlaflmas Kan damarlar nda proliferasyon (VEGF) Goblet, hücre ve submukozal gland art fl na ba l mukus hipersekresyonu Ast mda Hava yolu daralmas ; Düz kas kontraksiyonu Ödem Remodelinge ba l duvar kal nlaflmas Mukus hipersekresyonu ve t kaç oluflumu Bronfl afl r duyarl l mekanizmalar ; Düz kas n afl r kontraksiyonu (artm fl volum ve kontraktibiliteye ba l ) Kontraksiyonun daha da artmas (maksimum plato kontraksiyonun kayb ) Hava yolu duvar n n kal nlaflmas Duyusal sinirlerde duyarl l k art fl TANI Eriflkin ve çocuklarda yap lan epidemiyolojik çal flmalar n sonuçlar ast m hastal tan s n n yeterince konamad n göstermektedir. Bunun en önemli nedeni hastal - n semptomlar n n nonspesifik ve geçici olmas, bu nedenle hastalar n tolere etmesi ve kiflisel alg lama de ifliklikleridir. Bronfl ast m nda tan, semptomlar ve klinik bulgular ile konur, di er yöntemler tan ya yard mc olarak veya ay - r c tan da kullan l r. Anamnez Tan n n temeli anamneze dayan r ve ayr nt l bir anamnez ile olgular n büyük ço unlu unda tan rahatl kla konabilir. Semptomlar hastadan hastaya de iflebilece i gibi, ayn hastada farkl zamanlarda de iflkenlik gösterebilir. Nefes darl, H fl lt l solunum (Wheezing, h r lt, sl k sesi) Her wheezing ast m de ildir görüflü s kl kla kabul edilse de daha uygun bir yaklafl m aksi kan tlan ncaya kadar her wheezing ast m olarak kabul edilmelidir fleklindedir, Gö üste s k flma ve bask hissi, Öksürük. Genellikle nonprodüktifdir. Hasta koyu k vaml, t kaç gibi, az miktarda bir balgam ç kar nca rahatlar. So uk alg nl nedeniyle ortaya ç kan öksürük üç haftadan uzun sürerse ve hasta her so uk alg nl n n gö süne indi ini söylüyorsa ast mdan flüphelenilmelidir. Ast m bazen sadece öksürük ile kendini gösterebilir (öksürük ile seyreden ast m). Öksürü ün inatç olmas ve gece uykudan uyand rmas tipiktir Türk Toraks Derne i Okulu

4 Türk Toraks Derne i Okulu Ast mda semptomlar n özellikleri hekimi yönlendirir ve tan y büyük oranda destekler; Tekrarlay c karakterdedir. Daha çok gece ve/veya sabaha karfl ortaya ç kar. Nöbetler halinde gelir. Kendili inden veya ilaçlarla hafifler veya kaybolur. Yak nmalar n olmad dönemler vard r. Baz faktörlerle (allerjenler, irritanlar, egzersiz, virüs infeksiyonlar, emosyonel faktörler) provoke olur. Mevsimsel de iflkenlik gösterebilir. Solunum fonksiyonlar ndaki de iflkenlik ya da hava yolu afl r duyarl l n n saptanmas tan koydurur. Spirometri ve BHR normal olan eozinofilik bronflit olgular ndan ay - r c tan s yap lmal d r. Fizik Bak Hastan n sabah ve ilaçlar n almadan muayene edilmesi önerilir. Hastan n rahat oldu u, ataklar aras ndaki dönemde fizik bak tamamen normal olabilir. Atopinin etkileyebilece i di er sistemlerin (kulak-burun-bo az, göz, deri) muayenesi de önemlidir. Fizik bak bulgular hastal n a rl k derecesine ve hastan n muayene s ras nda atakta olup olmamas na göre de iflebilir. Oskültasyonda normal akci er bulgular olabilece i gibi, ekspiryum sonunda veya inspiryum ve ekspiryumda ronküs duyulabilir. Atak a rlaflt kça muayene bulgular zenginleflir. A r atak s ras nda sessiz akci er, hiperinflasyon, siyanoz, taflikardi, yard mc solunum kaslar n n kullan m, interkostal çekilmeler bulunabilir. Ayr ca, a r olgularda pulsus paradoksus saptanabilir. Sessiz akci er ata n a rl nda çok önemli bir uyar c - d r, hava ak m n n hemen hemen hiç olamad derecede obstrüksiyonu gösterir ve bronkodilatör tedavi ile ronküslerin ortaya ç kmas rahatlat c d r. Fonksiyonel Tan Semptomlar ve fizik bak bulgular subjektif olmas, ayn zamanda dispne alg lamas n n kiflisel farkl l klar gösterebilmesi nedeniyle fonksiyonel testler önem tafl maktad r. Spirometri tetkiki Zirve ak m h z (PEF) ölçümü Tan da di er fonksiyonel testler Erken reversibilite Geç reversibilite PEF de iflkenli i Bronfl provokasyon testleri * Basit egzersiz testi * Nonspesifik bronfl provokasyonu Spirometri tetkiki Fonksiyonel de erlendirme spirometri ile yap lmaktad r. Ancak spirometrik testler do rudan hastan n uyumuna ba l oldu u için uyumsuz hastalarda yanl fl sonuçlar verebilece i göz ard edilmemelidir. * Zorlu vital kapasite (FVK) de, * Birinci saniyedeki zorlu ekspiratuar volümde (FEV 1 ), * FEV 1 /FVK oran nda düflüklük hava yolu obstrüksiyonunun belirleyicisidir. FEV 1 /FVK oran n n eriflkinlerde %75, çocuklarda %85 in alt nda olmas belirgin obstrüksiyonu gösterir. Bu oran normalse, ekspiratuar ak m h zlar ndaki düflüfller hafif obstrüksiyonu yans tabilir. Bu testler ile; Hastan n ilk baflvurusunda ast m n a rl k derecesi belirlenir. Tedavi ile stabil hale geldikten sonra bu hasta için en iyi de er saptan r. Daha sonraki izlemlerinde rutin olarak yap lmamal d r. Gerekti inde tekrarlanmas yeterlidir. Zirve ak m h z (PEF) ölçümü. Spirometreler pahal oldu u için sa l k ocaklar nda, dispanser ve muayenehanelerde tan ve izlem için peakflowmetreler (PEFmetreler) kullan labilir. PEFmetrelerin, hastan n cinsiyetine, yafl na, boyuna göre haz rlanm fl olan beklenen de er tablolar vard r. Fakat tan ve izlem için esas olan, her hasta için en iyi ölçüm de erinin belirlenmesidir. Bu de er afla da tan mland flekilde belirlenir; iki-üç hafta boyunca hasta her gün en az bir kere ö leden sonra PEF de erini kaydeder. E er bu süre içinde bronkodilatör kullan m ndan hemen sonra yap lan ölçümlerde tabloda gösterilen beklenen de erin %80 ne ulaflm yorsa oral bir steroid kürü (30-40 mg prednizolon eflde eri 14 gün süreyle) uygulan r. Bu tedaviden sonra veya yak nmalar n olmad dönemde yap lan PEF ölçümleri ile saptanan de er, o hasta için en iyi de erdir. Arada saptanan afl r yüksek de erler PEFmetre içine öksürmekle ortaya ç kabilir. Bu yüzden dikkatli olunmal d r. Hava yolu obstrüksiyonunun saptanmas ndan sonra ast m tan s nda önemli olan bu obstrüksiyonun geri dönüflümlü (reversibl) oldu unun gösterilmesidir. Bu amaçla reversibilite testleri yap lmal d r. Bu test iki türlü yap labilir; Erken Reversibilite Testi Orta derecede hava yolu obstrüksiyonu olan hastalarda erken reversibilite testi tan ya yard mc olabilir. Hafif 132 Türk Toraks Derne i Okulu 2007

5 ast ml hastalarda hava yolu obstrüksiyonu az oldu undan, a r olgularda ise bronfl duvar ndaki yang sal de ifliklikler nedeniyle reversibilite görülmeyebilir. FEV 1, FVC veya PEF ölçümlerinden sonra hastaya k sa etkili β 2 -a g o- nist (200 µg: 2 puf salbutamol veya 500 µg: 2 puf terbutalin) inhale ettirilir da k i k a sonra FEV 1 v e / v e- ya FVC de bazal de ere göre %15, beklenen de ere göre en az %12 lik veya mutlak de er olarak 200 ml l i k art fl, PEF te ise %15 lik art fl pozitif kabul edilir. Kronik obstrüktif akci er hastal klar nda da erken reversibilite görülebilir. %12 lik fark n bazal FEV1 de eri yerine, beklenen üzerinden hesaplanmas testin ast m için özgüllü ünü art r r. Testin Pratik uygulamas : 1. Testten 24 saat önce ast mla iliflkili tüm ilaçlar kesilir. 2. Spirometre (FEV 1 veya PEFmetre (PEF) ile bazal de- erler al n r. Üç kez yap lan ölçümün en iyi de eri kaydedilir. 3. Hastaya 100 µg Salbutamoldan 2 paf veya 250 µg terbutalinden 2 paf inhale ettirilir dakika sonra yeniden spirometre veya PEFmetre ölçümü üç kez yap l r, en iyi de er kaydedilir. 5. Dördüncü basamaktaki de er bronkodilatör sonras FEV 1 de eri olarak, ikinci basamaktaki de er ise bazal FEV 1 olarak afla daki formüle yerlefltirilir. 6. Bronkodilatatör sonras FEV 1 (L)-Bazal FEV 1 (L) x 100= FEV1 % de iflimi Testin yorumlanmas ; FEV 1 de; Bazal de ere göre %15, Beklenen de ere göre %12 veya mutlak de er olarak 200 ml bir art fl var ise veya PEF de iflimi: %15 ise reversibilite testi pozitif kabul edilir. Geç reversibilite testi: Bazal FEV 1 (L) A r kronik inflamasyonda ve ciddi bronfl obstrüksiyonunda erken reversibilite olmayabilir. Bu olgular a rl k derecesine göre iki-alt hafta süreyle uygun dozda inhale veya sistemik kortikosteroidlerle tedaviye al n r. Tedavi sonras herhangi bir günde ölçülen FEV 1 ve FVC de erleri tedavi öncesine göre %15, PEF de eri %20 düzelme gösteriyorsa geç reversibilite testi pozitif kabul edilir. Testin pratik uygulamas : Erken reversibilitenin görülmedi i olgularda; 1. Yirmidört saat önce ast mla iliflkili tüm ilaçlar kesilir. 2. Bazal spirometrik de erler elde edilir. 3. ki-alt hafta süreyle 30 mg/gün prednizolon veya eflde eri tedricen azalt larak veya azaltmadan verilir. 4. Süre sonunda ölçülen FEV 1 de erinde %15 veya PEF de erinde %20 art fl varsa geç reversibilite pozitif kabul edilir. PEF DE fikenl Hava yolu obstrüksiyonun fonksiyonel olarak saptanmad, ancak klinik olarak ast m düflünülen olgularda PEF DE fikenl ölçümü yararl olabilir. PEF de iflkenli i hava yolu afl r duyarl l n n bir göstergesidir. Hastan n kendi yapaca ölçümlere dayand için bu ifllemin gerekçeleri ve bu takipten beklenenler hastaya ayr nt l bir flekilde anlat lmal ve do ru kayd n önemi özellikle vurgulanmal d r. Ölçümün yap laca iki hafta süreyle her gün pefmetre yata n baflucunda bulundurulmal d r. Genellikle sabah , akflam aras nda yap lmas önerilmektedir. 1. Sabah bronkodilatör ilac n kullanmadan önce ayakta veya oturur pozisyonda ama her zaman ayn pozisyonda ard arda üç kez PEF ölçümü yap l r. En iyi de er çizelgeye sabah en iyi de eri olarak kaydedilir. 2. Sabah ölçümünden on iki saat sonra akflam bronkodilatör ilac kulland ktan sonra, sabah uygulanan ayn pozisyonda üç kez PEF ölçümü yap l r ve yine en iyi de- er kaydedilir. 3. Onbefl gün süre ile kaydedilen bu de erlerden PEF de iflkenli ini hasaplayabilmek için üç yöntem vard r; En s k kullan lan yöntem % amplitüd ortalamad r. Ancak Amplitüd maksimum de kullan labilir. a. % Amplitüd En yüksek PEF de eri-en düflük PEF de eri ortalama= x 100 1/2 (en yüksek PEF + en düflük PEF) b. % Amplitüd En yüksek PEF en düflük PEF maksimum= En yüksek PEF x 100 c. En son k lavuzlarda daha pratik bir yöntem olarak afla daki formül önerilmektedir: (Bir haftal k izlemdeki) en düflük sabah prebronkodilatör PEF Yak n dönemdeki en yüksek PEF x 100 De erler formüle yerlefltirildikten sonra elde edilen yüzdeler de erlendirilir. Sa l kl kiflilerde günlük PEF de iflkenli i %20 nin alt ndad r. Farkl l k yüzdesi; en az 4 gün %15, en az üç gün %20, tüm günlerin ortalamas olarak %10 un üzerinde ise ast m lehinde kabul edilir. PEF de iflkenli inin fazla olmas, ast m n a r oldu u ve hastal n kontrol alt nda olmad anlam na gelir. Türk Toraks Derne i Okulu

6 Türk Toraks Derne i Okulu BRONfi PROVOKASYON TESTLER Öykü ile ast m düflünülen, ancak solunum fonksiyon testlerinde hava yolu obstrüksiyonu gösterilemeyen olgularda laboratuvar ortam nda hava yolu afl r duyarl l - n saptamak amac yla kullan lan testleridir. Akademik amaçla veya medikolegal durumlarda da kullan labilir. Testlerde kullan lan maddelere yan t kiflisel özellik gösterebilir. Örne in; metakolin testi ile bronfl afl r duyarl l saptanmayan bir kiflide egzersiz ile duyarl l k gözlenebilir. En s k kullan lan iki test egzersiz ve metakolin provokasyon testleridir. Provokasyon testlerinin kontrendike oldu u durumlar: fiiddetli hava yolu obstrüksiyonu (FEV 1 < %50 prediktif veya < 1.0 L), Son üç ayda kalp krizi veya inme, Kontrol alt nda olmayan hipertansiyon (sistolik > 200 veya diastolik > 100 mmhg, Bilinen aort anevrizmas, Unstabil kardiyak iskemi veya malign aritmiler, Ortopedik özür. Altm fl yafl üzeri hastalarda son bir y l içinde çekilmifl EKG gereklidir. EGZERS Z TEST Egzersiz s ras nda veya sonras nda nefes darl öyküsü olan kiflilerde tan amac yla uygulan r. Bu tan metakolin testiyle konamaz veya negatif bir metakolin testi egzersiz ast m n d fllatamaz. Askerlik, polislik veya itfaiyecilik gibi baz mesleklerdeki egzersiz ast m kiflinin görevini etkileyebilir, bu durumda egzersiz testi gerekli olur. Testin Pratik Uygulamas 1. Yirmidört saat önce tüm tedaviler kesilir. 2. Test günü çay, kahve ve çikolata türü g da al nmamal d r C oda s s ve %40 nem oran olan bir ortamda test yap l r. 4. Egzersizden hemen önce FEV 1 de eri elde olunur. 5. Test öncesi s nma yapt r lmaz. 6. En s k kullan lan egzersizler alt dakikal k Koflu band Bisiklet ergometrisi Basamak ç kma Serbest koflu (özellikle çocuklarda) dur. Bu egzersizlerde kiflinin kalp h z n bu sürede yaflla tahmin edilen maksimal kalp h z n n %75-80 ne veya oksijen tüketimini ml/kg a yükseltecek bir bir efor yapmas önerilmektedir. Hatta egzersiz a rl n n bu düzeyin %95 oran nda tutulmas n sa layacak a rl kta olmas önerilmektedir. Bunun için 220- yafl formülü uygulanabilir. Bafllang çta düflük h zda bafllanmas iki-üç dakika içinde bu kalp h z na ulaflt racak h za eriflilmeli ve bu h zda en az dört dakika sürdürülmelidir. 7. Egzersiz sonras iki saat içinde 1, 3, 6, 10, 15 veya 20. dakikada FEV 1 ölçümleri yap l r. 8. Egzersiz öncesi FEV 1 -egzersiz sonras FEV 1 = % de iflim Egzersiz öncesi FEV 1 PEF veya FEV 1 de %15 (baz yazarlara göre %10) azalma varsa egzersiz testi pozitiftir. 9. Test tekrar ancak dört saat sonra olmal d r. METAKOL N PROVOKASYON TEST Testin Pratik Uygulamas 1. Testten 24 saat önce iliflkili tüm ilaçlar kesilmelidir. 2. Kahve, çay, kola, çikolata ve sigara tüketilmemelidir. Bronfl hiperreaktivitesini art ran durumlar sorgulanmal - d r (antijen maruziyeti, mesleksel duyarl laflt c lar, hava kirlili i, kimyasal irritanlar). 3. Bazal FEV 1 de eri saptan r. 4. Metakolinin mg/ml lik konsantrasyonlar ya ayr ayr haz rlanarak ya da dozimetre cihaz yla afla daki protokollerden birine göre inhale ettirilir. Doz Protokollerinde iki protokol tercih edilebilir; a. Tidal volümde (normal solunumla al nan ve verilen hava volümü) iki dakika inhalasyon tekni i B. Dozimetre ile befl nefes tekni i (nebulizatörden inhalasyon s ras nda belli bir sürede aerosol veren otomatik ya da manuel çal flan elektrikli valf sistemi) 5. nhalasyondan saniye sonra FEV 1 ölçülür. En fazla üç dakikal k sürede tekrarlan r, en yükse i kaydedilir. 6. FEV 1 de %20 veya daha fazla düflme oluflturan doz Provokatif Doz 20 (PD 20 ) veya Prokovatif Konsantrasyon 20 (PC 20 ) olarak kabul edilir. Bu dozda test sonland r l r. K sa etkili bronkodilatör inhale ettirilir. 7. FEV 1 düflüflü %20 den az ise bir sonraki yüksek konsantrasyona geçilir. Bu doz normal insanlarda 10 mg/ml nin üstündedir. Ast ml lar n %95 inde 8 mg/ml alt nda bulunur. Bronfl provokasyon testleri hava yolu inflamasyonunu bir göstergesi olarak kabul edilir. nflamasyon ne kadar yo- un ise PD 20 de eri o kadar küçüktür. 134 Türk Toraks Derne i Okulu 2007

7 Testin pozitifli i ast m için spesifik olmay p allerjik rinit, konjestif kalp yetmezli i, mitral darl, kronik o b s t r ü k t i f akci er hastal ve sigara içimi gibi ast m d - fl durumlarda da görülebilir. Di er ncelemeler PA akci er grafisi: Her hastan n ilk muayenesinde di er hastal klar ekarte etmek, a r ve orta ataklarda pnömoni, pnömotoraks yönünden de erlendirmek amac yla PA akci er grafisi çekilmelidir. Genellikle normal olup, ataklarda hiperinflasyon bulgular vard r. Hastan n düzenli kontrollerinde rutin grafi çekimi gerekmez. Ataktaki bir hastan n akci er grafisi Resim 1 de görülmektedir. Eozinofili Kanda eozinofili, periferik kandaki lökositlerin %10 dan fazlas n n eozinofillerden oluflmas veya 1 mm 3 kanda eozinofil mutlak say s n n 300 den fazla olmas d r. Ast m için spesifik de ildir. Balgamda ve nazal sekresyon yaymas nda eozinofil bulunmas ast m destekleyici bir bulgudur. Kanda, balgamda ve nazal sekresyonda eozinofil bak lmas tan ve izlem için rutin kullan lan bir test de ildir. Hava yolu inflamasyonunun noninvaziv belirteçleri: Ekshale NO ve CO ölçümleri önerilmektedir. Allerjik durumun de erlendirilmesi: Deri testleri ilk baflvurulacak yöntemdir. Total IgE ölçümünün de eri yoktur. Spesifik IgE ise tan y destekler. AYIRICI TANI Akut Bronflit ve Bronfliyolitler Virüsler, Mycoplasma pneumonia, Haemophilus influen - za etkenlerinin neden oldu u akut bronflitler alt hava yollar n tutarak öksürük ve h r lt l solunuma yol açar. R e s i m 1. Ast m atak akci er grafisi. Kronik Sinüzit, Postnazal Ak nt, Gastroözefageal Reflü, A n j i y o t e n s i n, Konverting Enzim Blokerleri ile Oluflan Öksürükler Ast m ile beraber veya ayr olarak bulunabilen bu patolojiler tekrarlay c öksürük semptomu nedeni ile, öksürükle seyreden ast m türü ile kar flabilirler. Ayr nt l bir anamnez, spirometre, PEF takibi, erken ve geç reversibilite testleri, balgam ve nazal sürüntüde eozinofili ve bronfl provokasyon testi ile ay r c tan yap l r. Lokal Hava Yolu Obstrüksiyonlar Vokal kord disfonksiyonu, vokal kord paralizisi, larenks, trakea ve ana karinada bronfl tümörleri, lenfoma, yabanc cisimler, larenks disfonksiyonu, bronkopulmoner displazi, bronfl tüberkülozu ast ma benzer semptomlara yol açar. Yak nmalar n kal c ve ilerleyici oluflu ve tedaviyle reversibilite göstermemesi nedeniyle ast mdan ayr l r. Bu hastal klardan flüphelenildi inde bilgisayarl tomografi ve bronkoskopi endikasyonu do ar. Yayg n Hava Yolu Obstrüksiyonu Kronik obstrüktif akci er hastal (KOAH), bronflektazi, obliteratif bronfliyolit, kistik fibrozis, reaktif hava yolu disfonksiyon sendromu (RADS) özellikle yafll, sigara içen hastalarda KOAH ast mla kar flabilir. Steroid ve beta-m i m e t i k- leri içeren deneme tedavisine verilen dramatik yan t (geç reversibilite) ve pefmetre takibi ast m lehine kabul edilir. Ast m ve KOAH ayr m ndaki baz özellikler Tablo 1 de belirtilmifltir (8). Di er Hiperventilasyon sendromu ve panik atak, Difüz parankim hastal klar, Solunum d fl nedenler (Sol kalp yetmezli i). Yafll larda Ast m TANI ZORLUKLARI Ast m gençlerde oldu u gibi yafll larda da s k görülen bir hastal kt r. Uzun süreli sigara içimi ve iflerinde allerjen ve iritan maddelere maruz kalma gibi faktörler dikkate al nmal d r. Yafll larda solunum sistemi semptomuna yol açabilecek solunum sistemi hastal klar (ast m, KOAH, bronflektazi, pulmoner tromboemboli, akci er fibrozisi, pnomoni, plevral hastal klar, maligniteler) kadar, kalp ve dolafl m sistemi hastal klar (aritmiler, iskemik kalp hastal klar, valvüler hastal klar, perikard hastal klar ) ve nörolojik hastal klar (solunum kas güçsüzlü, serebrovasküler hastal klar) da göz önüne al nmal d r Di er yafl gruplar nda oldu u gibi yafll larda da anamnez önemlidir, ancak efllik eden hastal klar n olas l, yafl n ilerlemesi ile dispnenin alg lanma ve ifade edilmesindeki zorluklar laboratuvar incelemelere biraz daha önem kazand rmaktad r. Türk Toraks Derne i Okulu

8 Türk Toraks Derne i Okulu Tablo 1. Ast m-koah ayr m. Ö z e l l i k l e r K O A H A s t m Genç yaflta bafllama - ++ Ani bafllang ç - ++ Sigara öyküsü Atopi + ++ Eozinofili (total IgE art fl ) + ++ Tekrarlayan nefes darl ve h fl lt l solunum + ++ Nazal semptomlar - ++ Hava yolu hiperreaktivitesi Reversibilite (erken ve/veya geç) + ++ Parankim hasar ++ - Difüzyon kapasitesinde azalma ++ - R SK FAKTÖRLER TANISI Ast m geliflmesinde rol oynayan risk faktörleri predispozan, nedensel, yard mc ve tetikleyici faktörler bafll klar alt nda incelenecektir. Atopi ve Alerjenler Atopi, çevresel alerjenlere karfl (ev tozu akarlar, polen, küf mantarlar gibi) afl r miktarda IgE üretilmesine kal tsal yatk nl k olarak tan mlan r. Atopik kiflilerde ast m, atopik olmayanlara göre daha s k görülür. Afla dakilerin anamnezde bulunmas atopiyi düflündürmelidir. Semptomlar n çocukluk döneminde bafllamas. Allerjik rinit (burunda akma ve/veya t kanma, postnazal ak nt, genizde, kulakta ve burunda kafl nma hissi, hapfl r k nöbetleri), konjunktivit, ürtiker, egzema, besin ve ilaç allerjisi belirtilerinden iri veya birkaç n n bulunmas. Aile anamnezi: Birinci kuflak akrabalarda ast m veya di er atopik hastal klar n olmas. Prick testleri Sadece amaca yönelik yap lmal d r. Bu testler her ast ml hastaya rutin olarak uygulanacak bir tan yöntemi de ildir. Sadece belli mevsimlerde ortaya ç kan ve ön planda rinokonjunktivitle seyreden polen allerjisinin tan s nda genellikle anamnez yeterlidir. Etkene anamnezle ulafl lam - yorsa, alerjenlerden korunma ve tedavi içi önlemler al nmas mümkünse Prick testleri uygulanabilir. Bu testler ast m ay r c tan s nda da bazen yard mc olarak kullan l r. Di er yöntemler RAST ve ELISA yöntemleriyle serumda total, spesifik IgE ölçümü pahal bir inceleme olup, duyarl l prick testlerine göre daha düflüktür. Spesifik bronfl provokasyon testi ise, içerdi i a r riskler nedeniyle sadece bilimsel araflt rma amaçl olarak geliflmifl kliniklerde uygulan r. Mesleksel Etkenler Mesleksel ast m, iflyeri koflullar ndaki bir etkene maruz kalma sonucu oluflur. Bu durum daha önce var olan ast mda a rlaflma veya ast m n ifle girdikten sonra ortaya ç kmas fleklinde görülür. Mesleksel ast m için ikiyüzü aflan etken tan mlanm flt r. Mesleksel ast m tan s nda anamnez önemlidir. Öyküde semptomlar n ifle girdikten sonra bafllamas veya a rlaflmas, tatil günlerinde yak nmalar n hafiflemesi veya kaybolmas, ayn iflyerinde çal flan birden fazla bireyde benzer bulgular n görülmesi mesleksel ast m öncelikle düflündürür. Tan da afla daki incelemeler yard mc olabilir. 1. flyerinde FEV 1 ölçümleri: ifle bafllamadan önce ölçülen de ere göre ifl s ras nda ve sonras nda ölçülen FEV 1 de %20 den fazla azalma görülmesi. 2. Uzun süreli PEF takibi: Sabah-ö le-akflam ölçülen PEF de erleri ifl zaman süresince ve tatillerde iki haftal k süre ile kaydedilir. PEF teki de iflmelerin ifl ortam ile olan iliflkisi araflt r l r. Hafif olgularda ifl günü ve tatil günlerinde iki saatte bir yap lan PEF ölçümlerinin karfl laflt r lmas daha hassas bir test olarak kullan l r. 3. Büyük molekül a rl kl etkenlerin neden oldu u ve patogenezde IgE nin rol ald mesleksel ast mda prick deri testleri ve serumda spesifik IgE tayini yap labilir. 136 Türk Toraks Derne i Okulu 2007

9 4. Nonspesifik bronflprovakasyon testi (NSBP): NSBP de saptanan bronfl hiperreaktivitesinin ifl zamanlar nda ortaya ç kmas ve artmas, tatil zamanlar nda normale dönmesi. 5. Spesifik bronfl provakasyon testi: fiüphenilen madde giderek artan konsantrasyonda verilerek FEV 1 deki düflme izlenir. laçlara Ba l Ast m Ast m artt ran veya fliddetini artt ran ilaçlar flunlard r: Aspirin ve di er NSA ilaçlar: Bu ilaçlara tolerans, eriflkin ast ml lar n yaklafl k %10 da görülür. Çocuklarda nadirdir. Beta-blokerler Parasempatomimetik ilaçlar ACE inhibitörleri Analjezik intolerans ast ml lar için çok önemlidir. ntolerans öyküsü olan ast ml larda güvenilir analjezik seçimi için gerekli testler gö üs ve allerji kliniklerinde yap l r. Analjezik kullan m na bafllad ktan sonra geçen süre içinde de intolerans geliflebilece i ve testlerin tekrarlanmas gerekebilece i unutulmamal d r. Ast ml lar Taraf ndan Genelde Tolere Edilebilen laçlar Afla daki ilaçlar yukar daki gruba göre daha iyi tolere edilebilmelerine karfl n tam güvenli de ildir. mkan oldu u takdirde bu ilaçlar bir gö üs ve allerji klini inde test edildikten sonra önerilmelidir. Sodyum salisilatlar, Kolin salisilat, Kolin magnezyum trisalisilat, Salisilamid, Dekstroproksefen, Azopropazon, Benzidamin, Klorokin, Parasetamol, Nimesulid, Meloksikam. Narkotik analjezikler (kodein, morfin ve türevleri). TEDAV Ast m tedavisinin amaçlar : Kronik ve s k nt veren tüm semptomlar önlemek, normal veya normale yak n akci er fonksiyonlar n sa lamak Egzersiz ve bedensel aktiviteler dahil normal günlük yaflant s n sa lamak. Tekrar eden ast m ataklar n önlemek ve hastaneye yat r lma ya da acil servise baflvuru s kl n en aza indirmek. Tedavide yan etkisi en az ya da hiç olmayan ilaçlar seçmek. Ast m tedavisi ile hastalar n ve ailelerin beklentilerini karfl lamak ve hastalar ve aileleri tam anlam yla tatmin etmektir. Ast mda kullan lan ilaçlar iki grupta incelenir. Kontrol edici ilaçlar Uzun süreli kontrol sa larlar. nhale ve sistemik steroidler Kromolin Sodyum (sodyum kromoglikat) Nedokromil sodyum Lökotrien antagonistleri Uzun etkili β 2 -agonistler Uzun etkili teofilin Semptom giderici ilaçlar Bu ilaçlar bronkospazm çözmeye, bronfl obstrüksiyonunu ortadan kald rmaya yöneliktir. K sa etkili β 2 -agonistler Teofilinler (IV formlar ) Antikolinerjikler Kortikosteroidler Steroidler ast m n en etkili ilaçlar d r. Oral veya intravenöz kullan lan steroidler ast m krizinde hayat kurtar - c d r. Fakat yan etkileri nedeniyle uzun süreli kullan lamazlar. Bu yüzden inhalasyon yolu ile verilen steroidler gelifltirilmifltir. Ast mda hava yolunda inflamatuvar hücrelerin toplanmas n önler, dolay s yla inflamasyonu bask lar. Epitel hücrelerinin restorasyonunu sa lar. Küçük damarlardan s v s z nt s n önleyerek, hava yolunda ödem geliflmesinin engeller. β 2 -reseptörlerin, β 2 -agonistlere karfl tolerans gelifltirmesini önler, dolay s yla β 2 -agonistlerin etkinli ini artt r r. Mukus salg lanmas n azaltarak hava yollar nda mukus birikimini önler. nhalasyonla verilen steroidler oral steroidlerin yan etkilerine sahip de ildirler. Direkt bronfl mukozas nda etki gösterirler. Kana geçiflleri çok düflüfl miktarlardad r. Kronik tedavide semptomlar ortadan kald rarak ve önleyerek ast m n uzun süreli kontrol alt na al nmas n sa lar. Atak geliflimini, ataklar nedeniyle acile ve hastaneye yatma gereksinimini önler. A rl k derecelerine Türk Toraks Derne i Okulu

10 Türk Toraks Derne i Okulu göre giderek artan dozlarda kullan l rlar. Hastada ast - m n a rl k derecesini belirleyen kriterlerden biri dahi varsa ast m yüksek derecede s n flanmal ve bu basama- a göre yüksek doz inhale steroid bafllanmal d r. Yeterli kontrol sa land ktan sonra her bir-üç ayda bir %25 azalt larak etkili en düflük doza ulafl l r. Hafif ast mda erken dönemde sürekli kullan lmalar hava yollar nda kal c de ifliklikleri önleyebilir. Krizde etkisizdirler. Yan Etkiler ve Önlenmesi Ses k s kl : Vokal kordlarda miyopati sonucu parezi geliflmesine ba l d r. Geriye dönüfllüdür. lac kesince geçer. Oral kandidiyazis. rritasyona ba l öksürük. Her kullan mdan sonra gargara yap larak, yutulmadan tükürülmesi, a z n çalkalanmas, difllerin f rçalanmas, hazne kullan m bu yan etkileri ve sistemik absorbsiyonu azaltmaktad r. Beklometozonun 1500 µg ve eflde eri dozlar n üstünde hazne kullan m önerilir. Kuru toz inhalasyonu için yeni gelifltirilen turbuhaler, diskhaler, diskus sistemleri daha fazla dozun akci erlere ulaflmas n sa lad ndan, doz ayarlamas n n bu tür sistemlerde ölçülü doz inhalere görü düflük tutulmal d r. Sadece yüksek dozlardan itibaren kortikosteroidlerin yan etkileri görülebilir. Sistemik etkilerin ortaya ç kabilece i doz, eriflkinde 1500, çocuklarda 400 µg beklometazon eflde- erinin üstüdür. Çocuklarda 400 µg beklometazon eflde- eri alt nda büyümede gecikme olmamaktad r µg aras nda çeliflkili sonuçlar bildirilmifltir. Postmenopozdaki osteoporoz riski nedeniyle gerekli önlemler al nmal d r. Steroidlere yan t n bireysel de ifliklik gösterebilece i ve sigara içenlerde dah yüksek dozlar n gerekece i unutulmamal d r. nhale steroid dozlar Tablo 2 de görülmektedir. Sistemik Steroidler Endikasyonlar: Kronik ast m tedavisinde e er yüksek doz inhale steroidler ve uzun etkili bronkodilatatör ilaçlar n kombine kullan m yla yeterli kontrol sa lanamad ysa sistemik steroidler tedaviye eklenir. K sa süreli veya gerekliyse daha uzun süreli kullan l rlar. A rl k derecesine göre günlük mg prednizolon eflde eri dozlar, tercihan sabah tek dozda uygulanmal d r. Semptomlarda tam düzelme sa lan nca (PEF de erleri %80 nin üstüne ç k nca) günde 4 veya 8 mg azalt larak kesilebilir. Oral steroid kullan ld dönemlerde inhale steroidler kesilmemelidir. ki haftadan k sa süreli oral steroid kullan mlar nda azaltmadan kesilme yap labilir. Atak tedavisinde oral veya intravenöz yolla kullan l rlar gün süreyle günde mg l k doz tek ve ya iki defada verilir Yan etkiler ve ön l e n m e s i: K sa süreli tedavide geçici geçici yan etkiler görülebilir. Bunlar glikoz metabolizmas ndaki de ifliklikler, ifltah art fl, su tutulmas, kilo alma, psikolojik de ifliklikler, hipertansiyon, peptik ülser ve nadiren femur bafl aseptik nekrozudur. Dört haftadan uzun süreli kullan mda sürrenal aks nda bask lanma, deride incelme, tansiyonda art fl, DM, Cushing sendromu, katarakt, kas zaafiyeti, immünosüpresyon görülebilir. Kromolin Sodyum ve Nedokromil Sodyum Kronik tedavide hafif ast mda kullan l rlar. Özellikle çocuklarda ast m n uzun süreli kontrolünde ilk basamakta hafif formlar için tercih edilen ilaçlard r. Tedavi sonucunun ortaya ç kmas için en az iki haftal k süre gereklidir. Maksimum etkiyi görmek için dört-alt hafta beklenir. Bu sürede düzelme sa lanamazsa inhale steroidlere geçilmelidir. Etki mekanizmas : Mast hücre duvar n stabilize eder, eozinofil ve epitel hücrelerinin aktivasyonunu engeller. Erken ve geç allerjik reaksiyonlar önler. Endikasyonlar : Uzun süreli kullan mda semptomlar önler. K sa süreli olarak egzersizden veya bilinen alerjenden önce kullan rsa ast m ata n önler. So uk, kuru hava ve sülfür dioksit inhalasyonu sonucu geliflen bronkospazm önler. Tablo 2. nhale steroidler ve dozlar. l a ç Düflük doz Orta doz Yüksek doz Beklometazon > 1000 Budesonid > 800 Flutikazon > 500 Siklesonid > Mometazon furoate > Türk Toraks Derne i Okulu 2007

11 Bilinen önemli bir yan etkisi yoktur. GINA 2006: Eriflkinde monoterapi olarak düflük doz inhale sterod için alternatif olamaz Lökotrien Antagonistleri Etki mekanizmas : Lökotrienler (LT) bronfl mukozas nda inflamatuvar hücrelerde sentez edilen ve ast m patogenezinde rolleri olan mediyatörleridir. Bunlardan LTC4 ve E4 (sisteinil lökotrienler) Cys LT1 reseptörüne ba lanarak bronkospazm, ödem, mukus hipersekresyonu ve eozinofilik inflamasyonda art fla neden olur. Ülkemizde piyasaya giren lökotrien antagonistleri bu reseptörü bloke ederek etki göstermektedir. Akut ve kronik tedavide zorlu vital kapasitede birinci saniyede (FEV 1 ) %5-15 aras nda bir art fl sa lad klar saptanm flt r. Endikasyonlar: Hafif ve orta ast mda inhale steroidleri yan etkileri nedeniyle kullanamayan hastalar, nhaler tekni e uyum sa layamayan hafif-orta ast ml hastalar, Orta derecedeki ast mda inhale steroidlere ek olarak, Aspirin-duyarl ast ml lar. nhaler steroidlerin yerini alamaz ama ek tedavi olarak steroid dozunun azalt lmas için kullan labilir. Yan etkiler: Karaci er yetersizli inde kullan ld nda serumda transaminazlar yükselebilir. Varfarin, terfenadin ve teofilin metabolizmas n etkileyebilir. Yüksek doz sistemik steroidle kontrol alt nda tutulan a r ast ml hastalarda lökotrien antagonistleri bafllanarak steroid dozu azalt ld nda az say da Churg Strauss sendromunun ortaya ç kt bildirilmifltir. β 2 -Agonistler Adenilsiklaz aktive ederek siklik AMP yi artt r rlar ve bronkodilatasyon sa larlar. β 2 -agonistlerin yan etkileri: Taflikardi, skelet kas tremoru, Hipopotasemi, Laktik asitte art fl, kramp, Bafla r s, Hiperglisemi. Taflikardi ve hipopotasemi etkileri nedeniyle kalp hastalar nda dikkatle kullan lmal d rlar. Aritmilere neden olabilirler. K sa Etkili nhale β 2 -Agonistler nhale k sa etkili β 2 -agonistlerin etkisi birkaç dakika içinde bafllar, dakika sonra maksimuma ç kar, dört-alt saat sürer. Uzun süreli ve tek bafl na k sa etkili β 2 -agonist kullan m n n antiinflamatuvar tedavi bafllamas nda gecikmelere neden oldu u ve ast m n güçlefltirdi i gösterilmifltir. Bu nedenle k sa süreli inhale β 2 - agonistlerin ihtiyaca göre sadece semptom s ras nda kullan lmas önerilmektedir. Haftada iki kezden fazla k sa etkili β 2 -agonist ihtiyac oldu unda tedavinin yeniden düzenlenmesi ve antiinflamatuvar ilaç eklenmesi veya dozunun artt r lmas gerekir. Akut ataklarda ya da semptomatik hastalarda semptomlar n çok k sa süre içinde giderilmesi amac yla kullan l rlar. Ayr ca, egzersizden önce eforla geliflen bronkospazm kontrol amac yla da kullan l rlar. Egzersizden befl dakika önce veya semptomlar n bafllamas halinde, nhaler (ÖD ) Diskus, diskhaler veya turbohaler Nebülizör solüsyon 2 puf (eriflkin) 1-2 (eriflkin) Eriflkinde 2.5 mg salbutamol 2.5 ml içinde (5 mg a kadar bir defada verilebilir.) Uzun Etkili β 2 -Agonistler Formoterol ve salmeterolün hava yolu inflamasyonunu etkiledi i gösterilmedi i için ast mda monoterapi olarak kullan lmamal d r. Sadece ast m n uzun süreli tedavisinde antiinflamatuvar ilaçlara (inhale veya oral streoid) ek olarak daha iyi semptom kontrolü sa lamak amac yla kullan l rlar. Orta doz inhale steroidlerle semptomlar kontrol edilemeyen hastalarda inhale steroid dozunu art rmak yerine, tedaviye uzun etkili β 2 -agonistlerin eklenmesiyle daha iyi ast m kontrolü sa land bildirilmektedir. Etkileri 12 saat süreyle devam eder. Bu nedenle özellikle gece boyunca bronkodilatasyon sa lamak amac yla kullan l rlar. nhalasyon ve oral formlar vard r. nhalasyon formlar yan etkilerinin azl nedeniyle tercih edilirler. GINA 2006 Bu preparatlarla son y llarda bildirilen ast ma ba l ölüm riskinde artma nedeniyle FDA uzun etkili beta-agonistlerin inhale veya oral steroidlerin yerini alamayaca- ve tek bafl na kullan lamayaca, sadece kombine olarak kullan lmas gereklili i vurgusunu yapm flt r. Kombine Preparatlar Inhaler steroid tedavisine uzun etkili beta-agonist eklenmesinin düflünüldü ü durumlarda hasta uyumu aç s ndan kullan labilir. Formoterol ve budesonid içeren Türk Toraks Derne i Okulu

12 Türk Toraks Derne i Okulu ckmbine preparatlar kurtar c ilaç ve idame tedavi olarak kullan labilir. Metilksantinler (Teofilin) Fosfodiesteraz inhibisyonu ve adenozin antagonizmi ile bronfl dilatasyonu yapar. Eozinofillerin ve T-lenfositlerin say s n azaltarak immünomodülatör etkilerinin oldu u son çal flmalarda belirtilmektedir. Diyafragma kontraktilitesini ve mukosilier klirensi art r r. Maliyet-etkinlik aç s ndan düflünüldü ünde ucuzluk nedeniyle tercih edilebilir. Baz a r formlarda ise uzun etkili β 2 -agonistlerle kombine olarak kullan labilir. K sa etkili IV formlar akut ataklarda β 2 -agonist inhalasyonu ve steroidlerle semptomlar düzelmezse tedaviye eklenir. Nokturnal semptomlar önlemede günde tek doz kullan labilir. Yan etkiler doza ba l d r. Taflikardi Bulant, kusma, kar n a r s, diyare Tremor Ülser veya reflünün alevlenmesi Hiperglisemi Hipopotasemi Yafll erkeklerde idrar etme zorlu u (prostatizm) Ciddi yan etkiler: Tafliaritmi (supraventriküler tafliaritmiler) Santral sinir sistemi uyar lmas, uykusuzluk, bafl a r - s, epileptik nöbetler Teofilin tedavisinde bafllang çta ve kontrollerde serum düzeyi ölçülmelidir. Kronik ast mda: Oral 10 mg/kg/gün bafllanmal, serum düzeyine göre doz art r m na gidilmelidir. Maksimum doz 800 mg/gün. Akut atak tedavisinde Daha önceden teofilin kullan m yoksa 6 mg/kg, varsa 3 mg/kg (IV en az 20 dakikada verilmelidir.) ve 0.5 mg/kg/saat idame dozuyla devam edilir. Antikolinerjikler (ipraptropium bromur) Bronfl mukozas nda muskarinik reseptörleri (M2 ve M3)bloke ederek etkili olurlar. Beta-blokerler, SO 2 gaz ve di er irritanlar, gastroözefageal reflü nedeniyle oluflan bronkospazm bloke ederler. Mukus bezleri sekresyonunu inhibe ederek salg miktar n azalt r, fakat mukusun yap flkanl n art rmazlar. Ciddi bronkospazmda ve a r kronik ast m tedavisinde beta-agonistlere ek olarak veya β 2 -agonistlerin yan etkiler nedeniyle kullan lamad hasta grubunda alternatif olarak kullan l r. Beta-blokerlerin neden oldu u ast m ata nda ilk tercih edilen ilaçt r. Taflikardi ve aritmi yap c etkileri beta-mimetiklere göre daha azd r. GINA 2006 Anti-IgE Omalizumab (anti-ige) serum IgE düzeyleri yüksek hastalarla s n rl bir tedavi modalitesidir. Inhale kortikosteroidlerle kontrol alt na al namayan fliddetli ast ml larda endikedir. fiu ana kadar yap lan çal flmalarda güvenli bulunmufltur. BASAMAK TEDAV S Ast m, a rl hastadan hastaya ve zaman zaman ayn hastada de ifliklikler gösterebilen kronik bir hastal kt r. Bu nedenle tedavide temel kural hastal n a rl na göre ilaç doz ve çeflidini ayarlamakt r. Hasta semptomlar ve PEF ölçümleri ile izlenir, bunlarda oluflacak de- iflikliklere göre tedavi yeniden düzenlenir. Bu flekilde ast m n a rl na göre tedavinin ayarlanmas yöntemine basamak tedavisi denir. Burada amaç en az ilaç kullan larak en etkin tedaviyi sa lamakt r. lk kez hekime baflvuran hastada tedaviye hastan n bulgular na en uygun olan basamaktan bafllan r. Bunun için flu yol izlenir: Hastaya bafllang çta o basamak için geçerli olan inhale veya oral ilaçlar içeren maksimum bir tedavi bafllan p hastal k en k sa zamanda kontrol alt na al n r, bir-üç ay stabil seyreden flikayetlerin olmad bir dönemden sonra ilaç dozu azalt larak bir basamak afla- inilir. Herhangi bir basamakta, ilaç dozlar yetersiz kald nda veya herhangi bir tetikleyici faktörün etkisi alt nda flikayetler olufltu unda bir üst basama a ç k l r. Daha k sa sürede daha yüksek bir etkinlik elde etmek için herhangi bir basamakta üç-befl günlük oral steroid kürü uygulanabilir. Bu kürden sonra tekrar ayn basamakta devam edilir. fiekil 3 te hastalar n a rl k derecelerine göre nas l grupland ve nas l tedavi edildi i görülmektedir. Birinci basamak: Hafif ntermittan Ast m Gündüz semptomlar haftada ikiden daha seyrektir. Gece yak nmalar ayda ikiden daha seyrektir. Hasta ve solunum fonksiyonlar semptomlar oldu u dönemler d fl nda tamamen normaldir. Günlük PEF de iflkenli i %20 den azd r. Çok seyrek semptomlar olan bu grup hastada sadece semptomu oldu u zaman k sa etkili β 2 -agonist almas önerilir. E er semptomlar haftada ikiden daha s ksa persistan ast m kabul edilerek sürekli antiinflamatuvar tedavi bafllan r. 140 Türk Toraks Derne i Okulu 2007

13 A r persistan Orta persistan Hafif persistan Hafif intermittant Gündüz semptom < haftada 2 egzersiz sonras > haftada 2 Her gün Sürekli Gece semptom < ayda 2 > ayda 2 > haftada 2 Çok s k PEF, FEV 1 Δ PEF > %80 < %20 > %80 %20-30 %60-80 > %30 < %60 > %30 nhale steroid (beklometazon) Düflük doz < 500 µg Orta doz Yüksek doz > 1000 µg Uzun etkili β 2 Uzun etkili teofilin Alternatif olabilir ki ilaçtan biri 12 saate bir veya sadece gece ki ilaçtan biri veya her ikisi birden eklenir Oral kortikosteroid Gere inde ilave olarak 0.5 mg/kg 3-10 gün fiekil 3. Kronik ast mda basamak tedavisi. kinci basamak: Hafif Persistan Ast m Semptomlar haftada iki kezden fazlad r (haftada üçalt kez). Fakat her gün de ildir. Gece semptomlar ayda ikiden s kt r. PEF ve FEV 1 normalin %80 ine eflit veya daha yüksektir. Günlük PEF de iflkenli i %20-30 aras ndad r. Ataklar aras nda solunum fonksiyonlar normaldir. Tedavi: Düflük doz inhale steroid Alternatifler: Kromolin veya nedokromil sodyum, uzun etkili teofilin, lökotrien antagonistleri Düzenli her gün antiinflamatuvar tedavi verilir. Gerekti inde k sa etkili β 2 -agonist kullan l r. Üçüncü Basamak: Orta Persistan Ast m Her gün semptom vard r. Gece semptomlar haftada iki kezden fazlad r (ayda befl kez ve daha fazla) Semptomlar günlük aktiviteyi ve uykuyu engellemektedir. PEF veya FEV 1 normalin %60-80 i aras ndad r. PEF de iflkenli i %30 n n üzerindedir. Tedavi: Düflük veya orta dozda inhale steroidler. Gerekti inde k sa etkili β 2 -agonist E er kontrol sa lanamazsa; nhale steroidler yüksek doza ç kar l r. Özellikle gece semptomlar için uzun etkili teofilin veya uzun etkili β 2 -agonist (inhale veya oral) tedaviye eklenir µg beklometazon eflde erinde yeterli etki elde edilemezde uzun etkili bronkodilatör endikasyonu vard r. Kombine tedavi verilebilir. Alternatif: nhale steroidlere ek olarak, özellikle aspirin duyarl l olan hastalarda ve egzersiz ast m nda lökotrien antagonistleri tedaviye eklenebilir. Türk Toraks Derne i Okulu

14 Türk Toraks Derne i Okulu Dört basamak: A r Persistan Ast m Sürekli semptom vard r. S k s k gece semptomlar bulunur. Semptomlar günlük fiziksel aktiviteyi ve gece uykusunu k s tlam flt r. PEF ve FEV 1 normalin %60 n n alt ndad r. PEF de iflkenli i %30 un üstündedir. Tedavi: Yüksek doz inhale steroidler. Uzun etkili bronkodilatörler (uzun etkili inhale ve/veya oral β 2 -agonist ve/veya uzun etkili teofilin) Sistemik steroidler (5-10 günlük ek kür olarak mg/kg/gün prednizolon veya eflde eri verilir) Kontrol alt na al namayan hastalarda antikolinerjikler tedaviye eklenebilir. htiyaç halinde inhale k sa etkili beta-mimetik verilir. Basamak tedavisinin uygulanmas : Basamak tedavisi uygulamas fiekil 4 te görülmektedir. Verilen dozlarda ast m n kontrolü sa land ktan bir-üç ay sonra bir alt basama a inilir. Kontrol sa lanamamas durumunda flu faktörler ele al nmal d r. (Ç T faktörleri) 1. Çevre faktörü: hastan n tetikleyici faktörlerden uzaklaflm fl olmas. 2. laç uyumu: Hastan n ilaçlar önerilen kombinasyonlarda ve dozlarda almas 3. Teknik uyum: nhalasyon tekni inin do ru uygulanmas. BÖLGE S STEM Bölge sisteminde amaç; hastaya hastal n tan tarak tedavide hekimle iflbirli i yapmas n sa lamakt r. Hastaya ast m n de iflken bir hastal k oldu u, semptomlar ve PEF de erleri ile ilgili bu de iflkenli in izlenece i, klinik bulgulardaki kötüleflmenin erken saptan p, uygun tedavinin k sa sürede bafllanmas ve hastan n ne zaman hekime ya da hastaneye baflvurmas gerekti i konular ö retilir. Bölge sistemi hastal n derecesini (hafif, orta, a r) göstermeyip, o andaki hastan n klinik a rl n belirtir. Öneri- Semptom haftada birden çok, günde birden az Gece ayda ikiden çok Ataklar aktiviteleri etkiliyor FEV 1 veya PEF > %80 PEF de iflkenli i %20-30 Semptom haftada birden az Gece ayda ikiden az Ataklar hafif FEV 1 veya PEF > %80 PEF de iflkenli i < %20 BASAMAK 4: A IR PERS STAN BASAMAK 3: ORTA PERS STAN BASAMAK 2: HAF F PERS STAN BASAMAK 1: HAF F NTERM TTAN TEDAV LK SEÇENEK hale steroid (> 1000 µg BDP eflit) ve uzun etkili β 2 -agonist Gerekirse oral steroid veya teofilin veya lökotrien antagonisti LK SEÇENEK nhale steroid (< 500 µg BDP ye eflit doz) Tetikleyicilerin eliminasyonu LK SEÇENEK nhale steroid ( µg BDP ye eflit doz) + uzun etkili β 2 - a g o n i s t Tetikleyicilerin eliminasyonu Tetikleyicilerin eliminasyonu KONTROL ED C : Yok Gerekti inde h zl etkili β 2 - a g o n i s t Tetikleyicilerin eliminasyonu D ER SEÇENEKLER nhale steroid ( µg) + teofilin veya oral uzun etkili β 2 veya lökotrien ant. > 1000 µg inhaler steroid D ER SEÇENEKLER Teofilin Kromon Lökotrien antagonistleri Gerekti inde K sa etkili β 2 - a g o n i s t fiekil 4. Basamak tedavisi uygulamas. 142 Türk Toraks Derne i Okulu 2007

15 len bölge sistemi trafik fl klar ndan esinlenerek yap lm flt r. Buna göre yeflil, sar ve k rm z bölgeler vard r. Yeflil bölge: Yeflil her fley yolunda demektir. Ast m kontrol alt ndad r. Hastan n hemen hiç semptomu yoktur. Uyku kesintileri ve aktivite k s tlanmas olmaz. PEF beklenenin % ü aras ndad r. Günlük PEF de iflkenli i %20 den azd r. Yeflil bölgede hastal kontrol alt nda tutmak için verilecek tedavi hastal n a rl na göre de iflir. Hafif persistan, orta persistan ya da a r persistan ast m olan hastay yeflil bölgede tutmak için verilen ilaç doz ve çeflidi farkl d r. E er hasta bir-üç ay boyunca yeflil bölgede kal rsa bir basamak afla ya inilerek tedavi tekrar düzenlenir. Sar bölge: Sar dikkatli olun uyar s d r. Hastada ökürük, h r lt l solunum, gö üste t kanma gibi semtomlar ortaya ç km fl, nokturnal semptomlar ve aktivite k s tlamas bafllam flt r. Semptomlara paralel olarak düflüfl vard r (%60-80). Günlük PEF de iflkenli inde art fllar %20-30) oluflmufltur. Yeflil bölgede giden bir hastada bu bulgular n görülmesi akut bir ekzaserbasyonu ya da hastal n kötüleflti ini gösterir. Bu durumda inhale steroid ve k sa etkili β 2 - agonist dozunu art r r, oral steroid bafllar ve daha önce yaz l p eline verilen akut atak tedavi plan n uygular. Klinik bulgulardaki bozulmalar profilaktik tedavinin yetersiz oldu unun ve hastal n kötüleflti inin de göstergesi olabilir. PEF ölçümleri yeflil zon de erlerine ulafl ncaya kadar: K sa bir süre günde mg oral steroid verilir, yeflil bölge de erine ulafl nca steroid azalt larak kesilir. ki haftadan k sa süreli oral steroid kullan mlar nda doz azaltmaya gerek olmadan verilebilir. Daha önce inhale steroid alan hastalarda ise inhale steroid dozunun art r lmas di er bir seçenektir. Yeflilden sar ya geçifller s k oluyor ise ast m kontrol alt nda de il demektir. Hastay yeflil bölgede tutmak için verilen tedavi yetersiz kal yordur., bu nedenle hastan n tekrar de erlendirilmesi ve tedavi dolar n n art r lmas veya ilaç kombinasyonlar n n ayarlanmas uygun olacakt r (çevre, ilaç, teknik uyumun de erlendirilmesi). K rm z bölge: K rm z renk alarm demektir. Hastan n istirahatte de yak nmalar vard r, semptomlar nedeniyle aktivite k s tlanm flt r. PEF %60 n alt ndad r. A r semptomlar olan hastan n PEF teki afl r düflüflleri saptan r saptamaz akut atak tedavi plan n uygulamas gerekir. Hasta hemen 2-4 puf k sa etkili inhaler β 2 -agonist al r. Bronkodilatöre ra men PEF %60 n alt nda kal yor ise zaman kaybetmeden doktora ya da acil servise baflvurur. K rm z bölgede k sa etkili inhaler β 2 -agonist dozunun art r lmas ve sistemik steroidlerin mümkün oldu u kadar erken tedaviye eklenmesi tedavinin temelini oluflturur. lk bronkodilatör tedaviye iyi yan t al n rsa hasta sar bölge tedavi plan n uygular. Hastan n k rm z bölgeye girmesi yeflil bölgede kulland tedavinin yetersiz oldu unun göstergesidir. Hasta uyumu ve tedavi plan tekrar gözden geçirilir. Hastay yeflil bölgede tutabilmek için ilaç dozlar art r l r. GINA 2006 GINA 2006 da tüm rehberde ast m kontrolü üzerine vurgu yap lm flt r. GINA 2006 da fliddet s n flamas de iflmifltir. Yukar da önerilen ve kullan lagelen s n flama kan ta dayal de ildir ve uzman görüflüne dayanmaktad r, çal flma için hasta seçiminde kullan labilir. Bunun yerine Kan t A düzeyinde verilere sahip oldu umuz ASTIM KONTROLÜ kavram göndeme gelmifltir. Ast mda hastal n fliddetini de erlendirirken tedaviye yan t n da göz önüne al nmas gereklidir.fiiddetli ast m olan bir hasta tedaviyle orta fliddete gelebilir yani fliddet kavram çok de iflkendir.fiiddetli ast m olan bir hasta iyi bir tedavi ile tam kontrol alt nda olabilir ayn flekilde hafif fliddette bir hasta kontol alt nda olmayabilir. Bu nedenle ast m n düzenli aral klarla kontrolü önem kazanmaktad r. Afla daki flekilde KONTROL kavram n n ifade etti i klinik bulgular özetlenmifltir (fiekil 5). Klinik kontrol için validasyonu yap lm fl anketlerin kullan m önerilmektedir. Bunlardan baz lar Ast m Kontrol testi (AKT), Ast m Kontrol Anketi (AKA), Ast m tedavi de erlendirme anketi (ATDA) dir. TEDAV PLANI Ast m için tedavi plan afla daki maddelerden oluflmal d r; 1. Hasta/doktor iflbirli ini gelifltirilmesi, 2. Risk faktörlerinin tan mlanmas ve maruziyetin azalt lmas, 3. De erlendirme, tedavi etme ve izleme, 4. Ast m ataklar n n tedavisi, 5. Özel durumlar. Burada 3. madde tedavi yaklafl m nda önem kazanmaktad r: a. Kontrolün De erlendirilmesi (fiekil 5 te tan mland flekilde de erlendirilir). b. Kontrolun sa lanmas için tedavi edilmesi. Türk Toraks Derne i Okulu

16 Türk Toraks Derne i Okulu yi Kontrol K smi Kontrol Kontrol Alt nda De il Gündüz semptomlar Yok (haftada ikiden az) Haftada ikiden fazla Gece semptomlar Yok Var ise Aktivite k s tlamas Semptom giderici gereksinimi Yok Yok (haftada ikiden az) Var ise Haftada ikiden fazla K smi kontrol kriterlerinden bir haftada üç veya daha fazlas olursa PEF veya FEV 1 Normal Beklenenin < 80% Atak Yok Y lda bir ve daha fazla Haftada bir fiekil 5. Ast mda kontrol düzeyleri. Burada temel yaklafl m, hastan n halihaz rda ald tedavi rejimiyle kontrol alt nda de ilse bir basamak yukar ç k p ilaçlar art rmak, en az üç ayl k dönemde kontrol sa lanm flsa basamak inmek ve kontrolün sa lanaca en düflük basamakta kalmakt r (fiekil 6,7). lk tan alan hastalar için basamak ikiden bafllanmas önerilir. lk vizitte ast m n kontrol alt nda olmad fliddetli bir klinik varsa üçüncü basamaktan bafllan r (fiekil 7). c. Sa lanan kontrolün izlenmesi. Hastalar n ilk vizitten sonra bir-üç ay aral kla izlenmesi daha sonra her üç ayda bir kontrole ça r lmas, ataklardan sonra ise iki hafta-bir ay aras nda görülmesi önerilmektedir. ATAK TEDAV S Tamamen kontrol alt nda olan hastalar atak geçirmezler. Yeterli tedavi almayan ve/veya herhangi bir tetik çekici etkene maruz kalan hastalarda ast m semptomla- KONTROL DÜZEY TEDAV PLANI yi kontrol Kontrolün devam n sa la K smi kontrol Kontrole ulaflmak için basamak ç k Kontrol alt nda de il Kontrol elde edinceye kadar basamak ç k Atak Atak tedavisi fiekil 6. Kontrole dayal tedavi yaklafl m. 144 Türk Toraks Derne i Okulu 2007

17 AZALT Tedavi Basamaklar ARTTIR Basamak 1 Basamak 2 Basamak 3 Basamak 4 Basamak 5 Hasta e itimi ve Çevre kontrolü PRN β 2 Gerekti inde β 2 -agonist Tedavi Basamaklar Birini seç Birini seç Ekle Ekle Düflük doz ICS Düflük doz ICS + LABA Orta-yüksek doz ICS+ LABA Oral steroid Kontrol edici ilaç seçenekleri LTRA Orta doz ICS LTRA Anti-IgE Düflük doz ICS + LTRA Teofilin Düflük doz ICS + teofilin fiekil 7. Kontrole dayal tedavi yaklafl m nda ilaç tedavileri. r n n k sa süre içinde ortaya ç kmas na atak diyoruz. Buradaki tedavi ata n a rl k derecesine ba l d r. Ata n a rl k derecesine göre k sa etkili inhale β 2 -agonist, sistemik steroid ve oksijen, ataklarda kullan l r. Atak derecelendirilmesi ve tedavisi fiekil 8 de görülmektedir. 1. K sa Etkili β 2 -Agonist Solunum fonksiyonlar nda herhangibir de ifliklik yaratmayan hafif ataklarda β 2 -agonist kullan m yla hasta tamamen düzelirse ek tedaviye gerek kalmayabilir. Hazne ile birlikte kullan lan ölçülü doz inhalerle verilir. Yirmi dakikada bir 2-4 puf, sonra hastan n durumuna göre bir ile dört saatte bir 2-4 puf, nebulizatör cihaz yla 2.5 mg salbutamol solüsyonu da ayn aral klarla veya a r olgularda devaml inhalasyon fleklinde uygulanabilir. 2. Oral veya ntravenöz Steroid A r ve orta ataklarda k sa etkili β 2 -agoniste hemen yan t al namazsa ve PEF %80 in alt na indi inde oral veya intravenöz steroidler tedaviye eklenir. Hastan n a rl k derecesine göre mg/kg prednizolon veya metil prednizolon oral veya intravenöz tedaviye verilir. Günde 2-4 doz olarak uygulanan steroid hastan n durumu ve solunum fonksiyonlar normale döndükten sonra azalt larak 7-10 günde kesilir. E er hastaya uzun süreli tedavide kortikosteroid inhalasyonu eklenmiflse sistemik kortikosteroid dozunun azalt lmas na gerek kalmayabilir. GINA 2006: nhale kortikosteroidler ataklarda tedavinin bir parças olarak salbutamolle kombine verilebilir (Kan t B). Relapslar önlemede oral steroidler kadar etkili olabilir (Kan t B). 3. Oksijen Arteryel kandaki oksijen satürasyonu eriflkinde %91, çocukta %95 in üstüne ç kar l r. Oksijenin, gelen hastada hemen di er tedavilerden önce ve di er tedavilere paralel uygulanmas gerekir. Ataklarda Risk Alt nda Olan Hastalar Hekimin afla daki hastalarda mortalite riski nedeniyle özellikle dikkatli olmas gereklidir. 1. Daha önce hayat tehdit edici a r akut atak geçirme 2. Geçen y l iki kezden fazla hastaneye yatma ve acile baflvurma 3. Son ay içinde hastaneye yatma ve acile baflvurma 4. Ayda bir kutudan fazla k sa etkili β 2 -agonisti tüketmifl olma 5. Halen oral steroid kullanma veya oral steroidi yeni kesmifl olma 6. Ek kardiyovasküler hastal klar veya kronik obstrüktif akci er hastal n n olmas 7. Psikiyatrik hastal k, depresyon ve psikososyal problemlerin efllik etmesi 8. Çeflitli nedenlerle tan ve tedavi hizmetlerine ulaflmayan hastalar A r ataklarda dikkat edilecek noktalar: Acil poliklinikte pefmetre ve oksijen satürasyonu ölçümü için pulse oksimetre bulundurulmas Pulse oksimetre ile ölçülen satürasyonun %90 n üzerinde tutulmas (bebekler, hamileler ve ek kardiyo- Türk Toraks Derne i Okulu

18 Türk Toraks Derne i Okulu Ast m Ata nda Tedavi Plan Hafif atak Orta atak A r atak Wheeze Nab z Ekspiryim sonunda < 100/dakika Ekspiryim boyunca > 120/dakika nspiryum Ekspiryum > 120/dakika PEF SaO 2 > %80 > %95 %50-80 %95-91 < %50 < %91 K sa etkili β 2 -agonist 2-4 puf ilk saat 20 dakikada bir sonra 4-6 saatte 2-4 puf veya neb ile ilk hafif gibi; sonra 1-4 saatte Neb ile 20 dakikada 2.5 veya mg/kg sürekli Prednizolon veya eflde eri 0.5 mg/kg/gün oral veya IV 1-2 mg/kg/gün IV Oral kortikosteroid Eriflkin SaO2 %90, çocuk %95 üzerine ç k l r fiekil 8. Atak tedavisi. vasküler hastal olanlarda satürasyonun %95 in üstünde tutulmas ). Nab z oksimetresi ile ölçülen O 2 satürasyonu %92 nin alt nda kalan hastalarda arter kan gazlar n n ölçülmesi. Pnömotoraks d fllamak için akci er filmi çekilmesi gerekir. Akut atakta yap lmamas gerekenler: 1. Sedatifler solunum yetmezli ini derinlefltirebilece inden verilmemelidir. 2. Mukolitik ilaçlar öksürü ü artt r r. 3. Eriflkinler ve büyük çocuklar için yüksek miktarda hidrasyon ve serum yüklemesi gerekli de ildir. Daha küçük bebeklere gerekli olabilir. 4. Sinüzit, pnömoni gibi bakteriyel infeksiyonu olan hastalar d fl nda antibiyotik gerekli de ildir. Hastaneye Yat rma Kriterleri Tedaviye ra men düzelme olmay fl Uzaktan duyulabilen inspiryum ve ekspiryumda wheezing veya sessiz toraks Yard mc solunum kas kullan m Nab z > 100/dakika, solunum say s > 30/dakika PEF < %30 SaO 2 < 91, PaO 2 < 60 mmhg, PaCO 2 > 42 mmhg Yo un Bak ma Sevk ve ntübasyon çin Kriterler Uygun ve yeterli tedaviye ra men; Solunum say s n n eriflkinlerde 30/dakika, bebeklerde 60/dakikan n üzerinde olmas, Sessiz akci er, paradoksal solunum, gittikçe artan siyanoz, terleme, bilinç bulan kl gibi solunum yetersizli i belirtileri görülmesi, Parsiyel karbondioksit bas nc n n tedaviye ra men artmas ve ph da düflme e ilimi, PEF te ciddi düflme e ilimi. Bu olgularda noninvaziv mekanik ventilasyon veya intübasyon ile mekanik ventilasyon gerekli olabilir. SEVK Z NC R Bronfl ast m olgular n n tan s anamnez ve fizik muayene ile pratisyen hekimler, iflyeri hekimleri, aile hekimleri, dahiliye, pediatri, allerji veya gö üs hastal klar uzmanlar taraf ndan konulur. Hafif ve orta fliddetteki olgular yukar da belirtilen hekimler taraf ndan tedavi edilir. Afla daki hastalar uzmana sevk edilirler. Tan güçlü ü çekilen hastalar. Tedaviye tam yan t vermeyen hastalar. 146 Türk Toraks Derne i Okulu 2007

19 Eriflkin hastalarda dördüncü basamak tedavisi gerektiren, üç yafl n alt ndaki hastalarda ikinci veya üçüncü basamak tedavisi gerektiren olgular. Hayat tehdit edici ataklar geçiren hastalar. Hamilelik ASTIMDA ÖZEL DURUMLAR Yap lan retrospektif araflt rmalarda ast mda tedavi görmeyen hamilelerin %50 sinde de ifliklik olmazken, %25 inde iyileflme, %25 inde ise olumsuz etkilenme saptanm flt r. Ast m semptomlar n n hamilelerde tedavi edilmemesi fötal hipoksi, düflük, erken do um, perinatal mortalite ve düflük do um a rl na yol açabilir. Bu nedenle hamilelerde de genel ilkelere uyularak ast m n tam olarak tedavisi çok büyük önem tafl r. Hamilelikte kullan labilecek B grubu ilaçlar flunlard r: Beklometazon, Budesonide, Lökotrien modifiye edici ajanlar (montelukast), Sodyum kromoglikat, Nedokromil sodyum, β 2 -agonistler. Yenido anda taflikardi, hipoglisemi ve tremora yol açabilirler. Fakat bu yan etkiler reversibldir ve herhangi bir kontrendikasyon oluflturmamaktad r. Teofilin Serum düzeyi 12 µg/l yi geçmemelidir. Prednizolon Bronkodilatörler ve yüksek doz inhale steroidlerle kontrol alt na al nmayan ast mda ve akut ataklarda endikedir. 40 mg günde iki veya tek doz olarak verilebilir. Üçyedi gün bu dozda al nd ktan sonra azalt larak kesilir. Hamilelikte verilmemesi gereken ilaçlar: Bromfeniramin, epinefrin, adrenalin, alfaadrenerjik ilaçlar, dekonjestanlar, tetrasiklin, sulfonamid ve siprofloksasin türü antibiyotikler, canl virüs afl lar, immünoterapi bafllanmas veya doz art r m, iyot tedavisi. Cerrahi ve Ast m Ast ml hastalar cerrahi uygulamalardan iki-dört hafta önce de erlendirilerek tedavi dozlar nda ayarlama yap lmal d r. FEV 1 de erleri beklenenin %80 inin alt nda olan hastalarda ve önceden a r atak öyküsü varsa cerrahi öncesinde k sa süreli üç-alt gün oral prednizolon verilebilir. Bu kür cerrahi sonras birinci günde sonland r - l r. Son alt ayda a r ast m nedeniyle sistemik steroid kullanan hastalar ve cerrahinin hemen öncesinde FEV 1 de eri %80 in alt nda bulunan hastalarda cerrahinin uyguland gün üç kez 40 mg IV prednizolon verilir ve cerrahiden 24 saat sonra kesilir. Cerrahi sonras nda uzun süre sürdürülen yüksek doz steroid tedavisinin genel immünsüpresyon yarataca ve yara iyileflmesinde gecikmeye yol açaca unutulmamal d r. Egzersiz Ast m Egzersiz s ras nda bafllar ve en fliddetli düzeyine egzersiz bitiminden 5-10 dakika sonra ulafl r. Semptomlar 60 dakikada kendili inden kaybolur veya hafifler. Egzersiz s ras nda ve egzersiz sonras nda nefes darl, gö üste t kan kl k ve a r, h r lt yak nmalar vard r. Tan egzersizle provokasyon testi yap l r. Egzersiz öncesinde ve egzersizden sonra befl dakikal k aral klarla FEV 1 ölçümü yap l r, %15 lik düflme tan için yeterlidir. Egzersiz semptomlar uygun ve yeterli antiinflamatuvar tedavi almayan ast ml hastalarda ortaya ç kar. Bu nedenle basamak tedavi ilkelerinde al nan antiinflamatuvar tedavinin dozlar art r larak ve gerekli ilaçlar eklenerek önlenebilir. Hastan n egzersizde semptomu olmamal d r. Sadece egzersizde semptomu olan hastalar: 1. Egzersizden 5-60 dakika önce, 2-4 puf k sa etkili β 2 - agonist al r. Etkisi iki-üç saat sürer. Di er iki alternatif Egzersizden en az 30 dakika önce uzun etkili β 2 -agonist al r. Etkisi saat sürer. Egzersiz öncesi kromolin veya nedokromil alabilir. Etkisi bir-iki saat sürer. 2. Egzersiz öncesinde 6-10 dakika s nma hareketleri uygulan r. Ö retmenlere, çocu un egzersiz ast m oldu u mutlaka haber verilmelidir. Çocuk tolere edebildi i egzersizlere kat lmal, öncesinde ilac n almal d r. mmünoterapi ( T) Günümüzde ast m tedavisinin temelini korunma ve ilaç tedavisi oluflturmaktad r. Ancak etkinli i tart flmal bir tedavi yöntemi olan immünoterapi uygulamas düflünüldü ünde: 1. Ast m semptomlar na primer bir alerjenin yol açt anamnez, deri testi ve/veya in vitro test ile kan tlanm fl olmal d r. 2. FEV 1 tedavi alt nda %70 in alt nda olan hastalar immünoterapiye al nmamal d r. mmünoterapi uygulama koflullar ; Befl yafl ndan küçük hastalarda uygulanmamal, anafilaksi ve floka karfl önlemlerin al nm fl oldu u merkezlerde ve allerji uzman n n denetiminde uygulanmal. Standart solüsyonlar kullan lmal Türk Toraks Derne i Okulu

20 Türk Toraks Derne i Okulu Ekstrelerin ad, konsantrasyonu ve ait oldu u hastan n ad soyad flifle üzerine yaz l olmal. Hastaya anafilaksi riski aç klanmal ve yaz l onay al nmal. Oniki ay sonra olumlu etkisi saptanmazsa immünoterapi kesilmeli. Gebelikte immünoterapi bafllanmamal, bafllanm flsa doz art r m na gidilmemeli. Otoimmün hastal klar, hipertansiyon, psikolojik sorunu olan ve uyumsuz hastalarda immünoterapi kontrendikedir. ASTIMLI HASTANIN E T M ve TAK B Ast ml hastada tedavide amaç; Kronik semptomlar önlemek, normal akci er fonksiyonlar sa lamak. Normal günlük yaflant y sa lamak. Ast m ataklar n önlemek. Tedavide en az yan etkili ilaçlar seçmek. Hasta ve ailelerinin beklentilerini karfl lamak. Bu amaçla tedavi program ; Hasta e itimi, Teti i çeken etkenlerin uzaklaflt r lmas, Hastal n a rl n n belirlenmesi, Uzun süreli tedavi için plan yap lmas, Atak için tedavi plan yap lmas, Hastan n düzenli takibini içermelidir. Ast ml hasta, sa l k personelinin rehberli inde kendi kendini idare etmeyi ö renmelidir. Verilecek olan e itim bu idareyi oluflturabilmelidir. Hastal n kabul etmeli, risklerini bilmeli, ancak tamamen kontrol alt nda olabilece i ö retilmelidir. E itim hastan n anlay fl n, becerisini, tatminin ve güvenini art rarak davran fl ve hayat tarz n de ifltirebilmelidir. Hasta e itimi afla daki bafll klarda özetlenebilir; 1. Ast m hastal hakk nda aç klama Hava yollar n tutan uzun süreli iltihap Belli uyaranlar karfl s nda düz kas spazm Hava yollar n n afl r duyarl l 2. laçlar n türleri ve etkileri ltihap giderici ilaçlar K sa etkili hava yolu geniflletici ilaçlar Uzun etkili hava yolu geniflleticiler 3. nhalasyon tekni i Beceri skorlamas yap lmal d r. 4. Çevrede al nacak önlemler 5. Semptomlar artarsa ne yapmas gerekti i (atak e itimi) Hastaya bu konuda kitap ve broflürleri okumas ve gerekli etkinliklere kat lmas yönünde öneride bulunulmal d r. Hastadan al nmas gerekli geri bildirim; Hastal n süregelen karakterini kavrayabilmifl mi? Yaflam kalitesi için beklentileri nedir? Tedaviyle iyi düzeyde yaflam kalitesi sa lan yor mu? Tedavide kullan lan ilaçlar hakk nda kuflkular var m? laçlar n düzenli kullan yor mu? nhalasyon tekni ini uyguluyor mu? Çevre kontrolünü sa layabilmifl mi? Ayr ca, seyahat, gebelik, cinsel yaflam, cerrahi müdahale gibi özel konularda da bilgilendirilmelidir. Takipte anamnez, semptom sorgulamas, Ç T (çevre, ilaç, teknik uyum) sorgulamas ve fizik bak rutin olarak yap lmal d r. Spirometre ilk baflvuruda ve bir-iki y lda bir, PEFmetre rutin kontrollerde ve orta-a r ast mda ayda bir yap lmal d r. Son y llarda semptomatik, fonksiyonel ve inflamasyon belirteçleri ile takip kadar, kiflinin fiziksel, sosyal ve psikolojik özelliklerini gösteren yaflam kalitesi ölçümleriyle takibi önerilmekte, hatta bunlar n zaman zaman fonksiyonel de erlendirmelerden daha önemli olabilece- i vurgulanmaktad r. Ast ml hastan n takibinde kilit nokta, kapsaml bir e itim ve sa l k çal flanlar -hasta aras nda oluflturulup sürdürülecek iyi bir iflbirli idir. KAYNAKLAR 1. National Heart Lung and Blood Institute/WHO Workshop Re - port Global Initiative for Asthma (GINA) Revised 2002 Publi - cation Number National Heart Lung and Blood Institute/WHO Workshop Re - port Global Initiative for Asthma (GINA) Revised 2004 Publi - cation Number Toraks Derne i Bronfl Ast m Çal flma Grubu Ulusal Ast m Ta - n ve Tedavi Rehberi Toraks Dergisi 2001; 1: Türktafl H, Türktafl, Astma Bozk r Matbaac l k Ankara 1998: Toraks Derne i Bronfl Ast m Çal flma Grubu Ast mda Tan ya Yönelik Pratik Uygulama K lavuzu Toraks Dergisi 2003; 4: BTS Guidelines Thorax 2003; 58 (Supp 1): ATS Guidelines Am J Respir Crit Care Med 2000; 161: Toraks Derne i KOAH Çal flma Grubu Ulusal KOAH Tan ve Te - davi Rehberi Toraks Dergisi 2000; 1: Anlar Y. Çocuklarda astma. Kalyoncu AF (editör). Bronfl Ast - mas. Ankara: Atlas Kitapç l k, 2001: , 148 Türk Toraks Derne i Okulu 2007

Türk Toraks Derne i. Eri kin Ast m Tan ve Tedavi Cep Kitab. Cep Kitaplar Serisi. Turkish Thoracic Society

Türk Toraks Derne i. Eri kin Ast m Tan ve Tedavi Cep Kitab. Cep Kitaplar Serisi.  Turkish Thoracic Society Türk Toraks Derne i Turkish Thoracic Society Türk Toraks Derne i Cep Kitaplar Serisi Eri kin Ast m Tan ve Tedavi Cep Kitab www.toraks.org.tr Türk Toraks Derne i, bu cep kitab n n 2012 y l nda bas m için

Detaylı

Stabil Dönemde Ast m Tedavisi

Stabil Dönemde Ast m Tedavisi Tıp Eğitimi Etkinlikleri.Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Allerjiler Sempozyumu 15-16 Mart 2001, stanbul, s. 37-44 Sürekli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi

Detaylı

Bronş Provokasyon Testleri

Bronş Provokasyon Testleri Bronş Provokasyon Testleri Doç.. Dr. Gül G l KARAKAYA Hacettepe Üniversitesi Tıp T p Fakültesi Göğüs s Hastalıklar kları AD Erişkin Allerji Ünitesi Bronş aşırı duyarlılığı ığı Değişik ik uyaranlara karşı

Detaylı

Gebelikte Astım Yönetimi. Dr. Dilşad Mungan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ABD İmmünoloji ve Allerji BD

Gebelikte Astım Yönetimi. Dr. Dilşad Mungan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ABD İmmünoloji ve Allerji BD Gebelikte Astım Yönetimi Dr. Dilşad Mungan Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ABD İmmünoloji ve Allerji BD ık Kadın Doğum uzmanları hangi koşullarda astımlı hasta ile karşılaşırlar? Astımlı

Detaylı

ASTIM TANI ve TEDAVİSİ

ASTIM TANI ve TEDAVİSİ ASTIM TANI ve TEDAVİSİ TANIM Nöbetler şeklinde öksürük, dispne, hışıltılı solunum, göğüste tıkanıklık yakınmaları Diffüz, değişken, genellikle reverzibl hava yolu obstrüksiyonu Bronş aşırı duyarlılığı

Detaylı

Bronfl Ast m nda Yak nmalar, Klinik ve Laboratuar Tan lkeleri

Bronfl Ast m nda Yak nmalar, Klinik ve Laboratuar Tan lkeleri Tıp Eğitimi Etkinlikleri.Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Allerjiler Sempozyumu 15-16 Mart 2001, stanbul, s. 21-28 Sürekli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi

Detaylı

Tıkandım, Nefes Alamıyorum. Tunçalp Demir

Tıkandım, Nefes Alamıyorum. Tunçalp Demir Tıkandım, Nefes Alamıyorum Tunçalp Demir Olgu 1 55 yaşında erkek hasta 2-3 yıldır nefes darlığı, öksürük, balgam çıkarma yakınmaları mevcut. Nefes darlığı düz yolda giderken bile oluyor. Geçen yıl 1 kez

Detaylı

ASTIM TEDAV S. Prof. Dr. Sema Umut

ASTIM TEDAV S. Prof. Dr. Sema Umut .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Allerji - Ast m Sempozyumu 6 Mart 1998, stanbul, s. 47-54 ASTIM TEDAV S Prof. Dr. Sema Umut Ast m solunum yollar n n ataklarla seyreden kronik

Detaylı

EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA

EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA EOZİNOFİLİK ÖZOFAJİT ANTALYA 2016 DR YÜKSEL ATEŞ BAYINDIR HASTANESİ ANKARA 1. vaka S.P ERKEK 1982 DOĞUMLU YUTMA GÜÇLÜĞÜ ŞİKAYETİ MEVCUT DIŞ MERKEZDE YAPILAN ÖGD SONUCU SQUAMOZ HÜCRELİ CA TANISI ALMIŞ TEKRARLANAN

Detaylı

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK

ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK ASTIM «GINA» Dr. Bengü MUTLU SARIÇİÇEK ASTIM Dünya genelinde 300 milyon kişiyi etkilediği düşünülmekte Gelişmiş ülkelerde artan prevalansa sahip Hasta veya toplum açısından yüksek maliyetli bir hastalık

Detaylı

Türk Toraks Derneği. Akut Bronşiyolit Tanı, Tedavi ve Korunma Uzlaşı Raporu Cep Kitabı. Cep Kitapları Serisi. www.toraks.org.tr

Türk Toraks Derneği. Akut Bronşiyolit Tanı, Tedavi ve Korunma Uzlaşı Raporu Cep Kitabı. Cep Kitapları Serisi. www.toraks.org.tr Türk Toraks Derneği Türk Toraks Derneği Cep Kitapları Serisi Akut Bronşiyolit Tanı, Tedavi ve Korunma Uzlaşı Raporu Cep Kitabı www.toraks.org.tr Editörler HAZIRLAYANLAR Prof. Dr. Münevver Erdinç Ege Üniversitesi

Detaylı

Kronik inflamasyonun neden olduğu bronş hiperreaktivitesidir.

Kronik inflamasyonun neden olduğu bronş hiperreaktivitesidir. Bronşial astım ve tedavisi Dr. Müsemma Karabel Sunu Planı Pediatrik astımın özellikleri Klinik Bulgular Tanı basamakları Öykü GINA önerisi anket:2008 FM LAB Pediatrik astımın tedavisi Atak tedavisi Pediatrik

Detaylı

BALIK YAĞI MI BALIK MI?

BALIK YAĞI MI BALIK MI? BALIK YAĞI MI BALIK MI? Son yıllarda balık yağı ile ilgili kalp damar hastalıklarından tutun da romatizma, şizofreni, AIDS gibi hastalıklarda balık yağının kullanılmasının yararları üzerine çok sayıda

Detaylı

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV + 210 Sayfa ISBN 978-975-8882-31-1

Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV + 210 Sayfa ISBN 978-975-8882-31-1 Deomed Medikal Yay nc l k Okumufl / Mete (Ed.) Anne Babalar için Do uma Haz rl k / Sa l k Profesyonelleri için Rehber 16.5 x 24 cm, XIV + 210 Sayfa ISBN 978-975-8882-31-1 Birinci bask Deomed, 2009. 62

Detaylı

Türk Toraks Derneği. Erişkin Astımı Tanı ve Tedavi Cep Kitabı. Cep Kitapları Serisi. www.toraks.org.tr. Türk Toraks Derneği Turkish Thoracic Society

Türk Toraks Derneği. Erişkin Astımı Tanı ve Tedavi Cep Kitabı. Cep Kitapları Serisi. www.toraks.org.tr. Türk Toraks Derneği Turkish Thoracic Society Türk Toraks Derneği Turkish Thoracic Society Türk Toraks Derneği Cep Kitapları Serisi Erişkin Astımı Tanı ve Tedavi Cep Kitabı www.toraks.org.tr Türk Toraks Derneği Astım ve Allerji Çalışma Grubu Rehberin

Detaylı

BRONfi ASTMASINDA TANI

BRONfi ASTMASINDA TANI .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Allerji - Ast m Sempozyumu 6 Mart 1998, stanbul, s. 31-35 BRONfi ASTMASINDA TANI Prof. Dr. Nurhayat Y ld r m Bronfl astmas tan mlanan ya da

Detaylı

BRONŞ DUYARLILIK TESTLERİ. Prof. Dr. Tunçalp Demir

BRONŞ DUYARLILIK TESTLERİ. Prof. Dr. Tunçalp Demir BRONŞ DUYARLILIK TESTLERİ Prof. Dr. Tunçalp Demir BRONŞ DUYARLILIK TESTLERİ 1.)REVERSİBİLİTE 2.)BRONŞ PROVOKASYON TESTLERİ REVERSİBİLİTE Tanım Havayolu obstrüksiyonu bulunan olgularda, farmakolojik bir

Detaylı

ASTIM TEDAVİSİNDE YENİLİKLER. Prof.Dr. Özkan Karaman Dokuz Eylül Üniversitesi Çocuk İmmunoloji ve Allerji Bilim Dalı

ASTIM TEDAVİSİNDE YENİLİKLER. Prof.Dr. Özkan Karaman Dokuz Eylül Üniversitesi Çocuk İmmunoloji ve Allerji Bilim Dalı ASTIM TEDAVİSİNDE YENİLİKLER Prof.Dr. Özkan Karaman Dokuz Eylül Üniversitesi Çocuk İmmunoloji ve Allerji Bilim Dalı ozkan.karaman@deu.edu.tr TEMELDEKİ AMAÇ ASTIM KONTROLÜNÜN SAĞLANMASIDIR ASTIM KONTROLÜNÜN

Detaylı

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir.

LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir. LENFOMA LENFOMA NEDİR? Lenfoma lenf dokusunun kötü huylu tümörüne verilen genel bir isimdir. LENF SİSTEMİ NEDİR? Lenf sistemi vücuttaki akkan dolaşım sistemidir. Lenf yolu damarlarındaki bağışıklık hücreleri,

Detaylı

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz?

CO RAFYA GRAF KLER. Y llar Bu grafikteki bilgilere dayanarak afla daki sonuçlardan hangisine ulafl lamaz? CO RAFYA GRAF KLER ÖRNEK 1 : Afla daki grafikte, y llara göre, Türkiye'nin yafl üzerindeki toplam nufusu ile bu nüfus içindeki okuryazar kad n ve erkek say lar gösterilmifltir. Bin kifli 5. 5.. 35. 3.

Detaylı

Ast m. Türk Toraks Derne i Okulu. TTDO Mesleki Geliflim Kursu Prof. Dr. Münevver ERD NÇ

Ast m. Türk Toraks Derne i Okulu. TTDO Mesleki Geliflim Kursu Prof. Dr. Münevver ERD NÇ Ast m Prof. Dr. Münevver ERD NÇ Ege Üniversitesi T p Fakültesi, Gö üs Hastal klar Anabilim Dal, ZM R e-mail: munevver.erdinc@ege.edu.tr TANIM Ast m, hava yollar n n kronik, inflamatuvar bir hastal - d

Detaylı

ASTIM EPİDEMİYOLOJİ PATOFİZYOLOJİ 31.01.2012 HAVA YOLU OBSTRUKSİYONUN FİZYOLOJİK SONUÇLARI HAVA YOLU OBSTRUKSİYONUN FİZYOLOJİK SONUÇLARI

ASTIM EPİDEMİYOLOJİ PATOFİZYOLOJİ 31.01.2012 HAVA YOLU OBSTRUKSİYONUN FİZYOLOJİK SONUÇLARI HAVA YOLU OBSTRUKSİYONUN FİZYOLOJİK SONUÇLARI ASTIM Dr. Bengü MUTLU Bir çok uyarıya karşı artan havayolu cevabı ile karakterize kronik inflamatuar bir hastalıktır İnflamatuar süreçte mast hücreleri, eozinofiller, T lenfositler, makrofajlar, nötrofiller,

Detaylı

ÇOCUK ve ERGENL KTE GUATR

ÇOCUK ve ERGENL KTE GUATR ÇOCUK ve ERGENL KTE GUATR GUATR NED R? Bu kitapç n içeri i Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Derne i nin web sitesinden faydalan larak haz rlanm flt r. www.cocukendokrindiyabet.org Tiroid bezi Guatr Tiroid

Detaylı

Ast m Ata nda Tedavi. Doç. Dr. Bülent Tutluo lu

Ast m Ata nda Tedavi. Doç. Dr. Bülent Tutluo lu Tıp Eğitimi Etkinlikleri.Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Allerjiler Sempozyumu 15-16 Mart 2001, stanbul, s. 29-36 Sürekli İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Sürekli Tıp Eğitimi

Detaylı

BEZMİÂLEM. Horlama ve Uyku. Apne Sendromu VAKIF ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ. Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı.

BEZMİÂLEM. Horlama ve Uyku. Apne Sendromu VAKIF ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ. Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı. Horlama ve Uyku Apne Sendromu BEZMİÂLEM VAKIF ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ HASTANESİ Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Uyku Polikliniği rtibat : 0212 453 17 00 GH-02 V;01/2010 Horlama ve Uyku Apne Sendromu

Detaylı

TTD Kış Okulu 2016 Havayolu Hastalıkları Modülü. Dr.İ.Kıvılcım Oğuzülgen

TTD Kış Okulu 2016 Havayolu Hastalıkları Modülü. Dr.İ.Kıvılcım Oğuzülgen TTD Kış Okulu 2016 Havayolu Hastalıkları Modülü Dr.İ.Kıvılcım Oğuzülgen Olgu 1: 46y, E. 8 yıldır as0m tanısıyla takipli Son 3 aydır artan yakınmaları var: Ha=ada 4-5 gün semptomları var Ayda 3-4 kez nokturnal

Detaylı

TÜM DÜNYADA KİŞİNİN ASTIM HASTASI OLDUĞU TAHMİN EDİLMEKTEDİR

TÜM DÜNYADA KİŞİNİN ASTIM HASTASI OLDUĞU TAHMİN EDİLMEKTEDİR Pediatrik Astım TÜM DÜNYADA 300.000 KİŞİNİN ASTIM HASTASI OLDUĞU TAHMİN EDİLMEKTEDİR Pediatrik astımın özellikleri Klinik Bulgular Tanı basamakları Öykü: GINA önerisi anket:2008 FM LAB Pediatrik astımın

Detaylı

SOLUNUM FONKSİYON TESTLERİNDE TEMEL KAVRAMLAR

SOLUNUM FONKSİYON TESTLERİNDE TEMEL KAVRAMLAR SOLUNUM FONKSİYON TESTLERİNDE TEMEL KAVRAMLAR ÖĞRENİM HEDEFLERİ SFT parametrelerini tanımlayabilmeli, SFT ölçümünün doğru yapılıp yapılmadığını açıklayabilmeli, SFT sonuçlarını yorumlayarak olası tanıyı

Detaylı

Solunum sistemi farmakolojisi. Prof. Dr. Öner Süzer

Solunum sistemi farmakolojisi. Prof. Dr. Öner Süzer Solunum sistemi farmakolojisi Prof. Dr. Öner Süzer www.onersuzer.com 2 1 3 Havayolu, damar ve salgı bezlerinin regülasyonu Hava yollarının aferent lifleri İrritan reseptörler ve C lifleri, eksojen kimyasallara,

Detaylı

ÇOCUKLUKTA ve ERGENL KTE KEM K SA LI I

ÇOCUKLUKTA ve ERGENL KTE KEM K SA LI I ÇOCUKLUKTA ve ERGENL KTE KEM K SA LI I Bu kitapç n içeri i Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Derne i nin web sitesinden faydalan larak haz rlanm flt r. www.cocukendokrindiyabet.org ÇOCUKLUK ve ERGENL KTE

Detaylı

TTD Kış Okulu 2015 Havayolu Hastalıkları Modülü. Dr.İ.Kıvılcım Oğuzülgen

TTD Kış Okulu 2015 Havayolu Hastalıkları Modülü. Dr.İ.Kıvılcım Oğuzülgen TTD Kış Okulu 2015 Havayolu Hastalıkları Modülü Dr.İ.Kıvılcım Oğuzülgen Olgu 1: 46y, E. 8 yıldır astım tanısıyla takipli Son 3 aydır artan yakınmaları var: Haftada 4-5 gün semptomları var Ayda 3-4 kez

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her saşe1200 mg asetilsistein içerir. Yardımcı maddeler: Beta karoten, aspartam, sorbitol ve portakal aroması içerir.

KULLANMA TALİMATI. Etkin madde: Her saşe1200 mg asetilsistein içerir. Yardımcı maddeler: Beta karoten, aspartam, sorbitol ve portakal aroması içerir. KULLANMA TALİMATI ASİST 1200 mg toz içeren saşe Ağızdan alınır. Etkin madde: Her saşe1200 mg asetilsistein içerir. Yardımcı maddeler: Beta karoten, aspartam, sorbitol ve portakal aroması içerir. Bu ilacı

Detaylı

OLGU I. 28 Y, erkek, özel bir şirkette yönetici Zaman zaman nefes darlığı, özellikle koşu sırasında öksürük Oskültasyon : Normal

OLGU I. 28 Y, erkek, özel bir şirkette yönetici Zaman zaman nefes darlığı, özellikle koşu sırasında öksürük Oskültasyon : Normal OLGU I 28 Y, erkek, özel bir şirkette yönetici Zaman zaman nefes darlığı, özellikle koşu sırasında öksürük Oskültasyon : Normal NASIL İLERLERSİNİZ? 1-Bronş provokasyon testi 2-Ek tetkik gerekli değildir

Detaylı

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM

ÜN TE V SOSYAL TUR ZM ÜN TE V SOSYAL TUR ZM Bu ünitede turizmin çeflitlerinden biri olan sosyal turizmi daha ayr nt l bir flekilde ö renip, ülkemizdeki sosyal turizmin geliflimi hakk nda bilgiler edinece iz. Ç NDEK LER A. S

Detaylı

ÇOCUKLUK ve ERGENL KTE D YABETLE YAfiAM

ÇOCUKLUK ve ERGENL KTE D YABETLE YAfiAM ÇOCUKLUK ve ERGENL KTE D YABETLE YAfiAM D YABETLE YAfiAMAK Bu kitapç n içeri i Çocuk Endokrinolojisi ve Diyabet Derne i nin web sitesinden faydalan larak haz rlanm flt r. www.cocukendokrindiyabet.org Diyabet,

Detaylı

EGZERSİZ REÇETESİNİN GENEL PRENSİPLERİ DOÇ.DR.MİTAT KOZ

EGZERSİZ REÇETESİNİN GENEL PRENSİPLERİ DOÇ.DR.MİTAT KOZ EGZERSİZ REÇETESİNİN GENEL PRENSİPLERİ DOÇ.DR.MİTAT KOZ EGZERSİZ REÇETESİ? Egzersiz reçetesi bireylere sistematik ve bireyselleştirilmiş fiziksel aktivite önerileri yapılmasıdır. EGZERSİZ REÇETESİNİN GENEL

Detaylı

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman

GÖRÜfiLER. Uzm. Dr. Özlem Erman GÖRÜfiLER Uzm. Dr. Özlem Erman Son y llarda dünyadaki h zl teknolojik geliflmeye paralel olarak t p alan nda da h zl bir de iflim yaflanmakta, neredeyse her gün yeni tan, tedavi yöntemleri, yeni ilaçlar

Detaylı

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit

Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit www.printo.it/pediatric-rheumatology/tr/intro Romatizmal Ateş ve Streptokok Enfeksiyonu Sonrası Gelişen Reaktif Artrit 2016 un türevi 1. ROMATİZMAL ATEŞ NEDİR? 1.1 Nedir? Romatizmal ateş, streptokok adı

Detaylı

Girifl Marmara Üniversitesi Eczac l k Fakültesi Farmakoepidemiyoloji Araflt rma Birimi (MEFEB) Ecz. Neslihan Güleno lu

Girifl Marmara Üniversitesi Eczac l k Fakültesi Farmakoepidemiyoloji Araflt rma Birimi (MEFEB) Ecz. Neslihan Güleno lu G R fi Girifl Bu kitapç k Marmara Üniversitesi Eczac l k Fakültesi Farmakoepidemiyoloji Araflt rma Birimi (MEFEB) taraf ndan, befleri t bbi ürünlerin güvenlili inin izlenmesi ve de erlendirilmesi hakk

Detaylı

ASTIMDA YENİ BİYOLOJİK AJANLAR. Doç. Dr. İnsu Yılmaz Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları AD İmmünoloji ve Allerji Hastalıkları BD

ASTIMDA YENİ BİYOLOJİK AJANLAR. Doç. Dr. İnsu Yılmaz Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları AD İmmünoloji ve Allerji Hastalıkları BD ASTIMDA YENİ BİYOLOJİK AJANLAR Doç. Dr. İnsu Yılmaz Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları AD İmmünoloji ve Allerji Hastalıkları BD Astım-Yeni biyolojik tedaviler Omalizumab (Anti-IgE) Mepolizumab

Detaylı

SOLUNUM SISTEMI FARMAKOLOJISI. Yrd. Doç. Dr. M. Kürşat DERİCİ

SOLUNUM SISTEMI FARMAKOLOJISI. Yrd. Doç. Dr. M. Kürşat DERİCİ SOLUNUM SISTEMI FARMAKOLOJISI Yrd. Doç. Dr. M. Kürşat DERİCİ SOLUNUM SISTEMI ANATOMI VE FIZYOLOJISI Vücut ve atmosfer arasında gaz transferi Oksijen x karbondioksit Bu gazların kan düzeyleri hassas mekanizmalar

Detaylı

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6)

fiekil 2 Menapoz sonras dönemde kistik, unilateral adneksiyel kitleye yaklafl m algoritmas (6) over kanseri taramas ndaki yetersizli ini göstermektedir. (1) Transvaginal ultrasonografinin sensitivitesinin iyi olmas na ra men spesifitesinin yeterli olmamas kullan m n k s tlamaktad r. Son yay nlarda

Detaylı

Hışıltılı Bebeğin Tedavisi. Dr Suna Asilsoy

Hışıltılı Bebeğin Tedavisi. Dr Suna Asilsoy Hışıltılı Bebeğin Tedavisi Dr Suna Asilsoy Astıma bağlı vizingi olanlar Diğer nedenlere bağlı vizing geliştirenler Hışıltı fenotiplerinin ortaya çıkış zamanları Thorax 1997; 52: 946 952. Persistan vizing

Detaylı

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR

HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR HEPATİT C SIK SORULAN SORULAR Hepatit C nedir? Hepatit C virüsünün neden olduğu karaciğer hastalığıdır. Hepatit C hastalığı olarak bilinir ve %70 kronikleşir, siroz, karaciğer yetmezliği, karaciğer kanseri

Detaylı

Tarifname BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON

Tarifname BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON 1 Tarifname Teknik Alan BÖBREKÜSTÜ BEZĠ YETMEZLĠĞĠNĠN TEDAVĠSĠNE YÖNELĠK BĠR FORMÜLASYON Buluş, böbreküstü bezi yetmezliğinin tedavisine yönelik oluşturulmuş bir formülasyon ile ilgilidir. Tekniğin Bilinen

Detaylı

EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI. Doç.Dr.Mitat KOZ

EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI. Doç.Dr.Mitat KOZ EGZERSİZ TEST SONUÇLARININ YORUMLANMASI Doç.Dr.Mitat KOZ Fiziksel Uygunluk Test Sonuçları Klinik Egzersiz Test Sonuçları Fiziksel Uygunluk Test Sonuçlarının Yorumlanması Bireyler arası karşılaştırmalar

Detaylı

Endokrin Testler Cep K lavuzu

Endokrin Testler Cep K lavuzu Deomed Medikal Yay nc l k Endokrin Testler Cep K lavuzu Prof. Dr. fiazi mamo lu Prof. Dr. Canan Özyard mc Ersoy Uzm. Dr. Sinem K y c Uzm. Dr. Metin Güçlü Uzm. Dr. Özen Öz Gül Uzm. Dr. Soner Cander Uzm.

Detaylı

www.mercedes-benz.com.tr Mercedes-Benz Orijinal Ya lar

www.mercedes-benz.com.tr Mercedes-Benz Orijinal Ya lar www.mercedes-benz.com.tr Mercedes-Benz Orijinal Ya lar Kazand ran Güç Mercedes-Benz orijinal ya lar arac n z üreten uzmanlar taraf ndan, gelifltirilmifltir. Mercedes-Benz in dilinden en iyi Mercedes-Benz

Detaylı

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar

Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Merkezi Sterilizasyon Ünitesinde Hizmet çi E itim Uygulamalar Hmfl. Sevgili GÜREL Emekli, Ac badem Sa l k Grubu Ac badem Hastanesi, Merkezi Sterilizasyon Ünitesi, STANBUL e-posta: sgurkan@asg.com.tr H

Detaylı

Prof. Dr. Tunçalp DEMİR, Prof. Dr. Nurhayat YILDIRIM

Prof. Dr. Tunçalp DEMİR, Prof. Dr. Nurhayat YILDIRIM Solunum Fonksİyon Testlerİ (SFT) Hastalarimiza Neden, Nasil YAPİLİR? SOLUNUM FONKSİYON TESTLERİ (SFT) HASTALARIMIZA NEDEN, NASIL YAPILIR? Prof. Dr. Tunçalp DEMİR, Prof. Dr. Nurhayat YILDIRIM Yakınmaları

Detaylı

Ciddi KOAH Astım. Dr. Murat ORAK Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD.

Ciddi KOAH Astım. Dr. Murat ORAK Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD. Ciddi KOAH Astım Dr. Murat ORAK Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Acil Tıp AD. TANIM KOAH; tam olarak geri dönüşlü olmayan hava akımı sınırlanması ile karakterize bir hastalıktır. Kr. Bronşit + Amfizem

Detaylı

ASTIMDA ATAK TEDAVİSİ

ASTIMDA ATAK TEDAVİSİ ASTIMDA ATAK TEDAVİSİ Yrd.Doç.Dr. Teyfik TURGUT Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı, Elazığ Astımlı bir hastada hızlı ve progresif olarak nefes darlığı, öksürük, hırıltılı

Detaylı

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir.

OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir. OYUNCA IN ADI Akl nda Tut YAfi GRUBU 4-6 yafl OYUNCU SAYISI Oyun bir çocuk taraf ndan oynanabilece i gibi, farkl yafl gruplar nda 2-6 çocuk ile de oynanabilir. GENEL KURALLAR Çocuklar n görsel belle inin

Detaylı

Çocuklarda Olgularla Ağır Astım Yönetimi: Konvansiyonel Tedaviler

Çocuklarda Olgularla Ağır Astım Yönetimi: Konvansiyonel Tedaviler Çocuklarda Olgularla Ağır Astım Yönetimi: Konvansiyonel Tedaviler Dr.Ersoy Civelek Sağlık Bilimleri Üniversitesi Ankara Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hematoloji Onkoloji SUAM ersoycivelek@gmail.com Çocuklar

Detaylı

Öksürük. Pınar Çelik

Öksürük. Pınar Çelik Öksürük Pınar Çelik Öksürük Öksürük, akciğerleri aspirasyondan koruyan, sekresyonların atılmasını sağlayan, istemli veya istemsiz refleks yolla oluşan, ani patlayıcı ekspirasyon manevrasıdır. Öksürük refleksinin

Detaylı

Hipertansiyon tan m ve s n flamas

Hipertansiyon tan m ve s n flamas .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri KARD YOLOJ GÜNDEM Sempozyum Dizisi No: 64 Nisan 2008; s. 67-73 Arteryel Hipertansiyon Tedavisi Prof. Dr. Serap Erdine Dünya Sa l k Örgütü

Detaylı

SOLUNUM FONKSİYON TESTLERİ. Doç Dr Tunçalp Demir

SOLUNUM FONKSİYON TESTLERİ. Doç Dr Tunçalp Demir SOLUNUM FONKSİYON TESTLERİ Doç Dr Tunçalp Demir SFT-SINIFLANDIRMA A-)Spirometrik inceleme 1. Basit spirometri 2. Akım-volüm halkası a)maksimal volenter ventilasyon (MVV) b)reversibilite c)bronş provokasyonu

Detaylı

4- Solunum Sisteminin Çalışması : Solunum sistemi soluk (nefes) alıp verme olayları sayesinde çalışır.

4- Solunum Sisteminin Çalışması : Solunum sistemi soluk (nefes) alıp verme olayları sayesinde çalışır. SOLUNUM SİSTEMİ Canlılar yaşamsal faaliyetlerini sürdürebilmek için enerjiye ihtiyaç duyarlar. İhtiyaç duyulan bu enerji besinlerden karşılanır. Hücre içerisinde besinlerden enerjinin üretilebilmesi için,

Detaylı

SOLUNUM YOLLARI REFLEKS YANITLARI Bronkodilator yanıt (reversibilite) Bronkokonstrüktör yanıt (Bronkoprovokasyon testi prensipleri)

SOLUNUM YOLLARI REFLEKS YANITLARI Bronkodilator yanıt (reversibilite) Bronkokonstrüktör yanıt (Bronkoprovokasyon testi prensipleri) SOLUNUM YOLLARI REFLEKS YANITLARI Bronkodilator yanıt (reversibilite) Bronkokonstrüktör yanıt (Bronkoprovokasyon testi prensipleri) Dr. Atilla UYSAL Yedikule Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Eğitim

Detaylı

SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar

SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi Asinetobakterli Hastalarda DAS Uygulamalar ve yilefltirme Çabalar Hmfl. Özlem SANDIKCI SB Sakarya E itim ve Araflt rma Hastanesi, nfeksiyon Kontrol Hemfliresi,

Detaylı

Temel Solunum Fonksiyon Testi Uygulamaları. Dr. Şermin BÖREKÇİ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı

Temel Solunum Fonksiyon Testi Uygulamaları. Dr. Şermin BÖREKÇİ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Temel Solunum Fonksiyon Testi Uygulamaları Dr. Şermin BÖREKÇİ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Solunum fonksiyonlarını değerlendirmek için kullanılan testler nelerdir? Solunum

Detaylı

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R?

SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? HAKEMS Z YAZILAR MAL PART T ME ÇALIfiMALARDA DENEME SÜRES NASIL HESAP ED MEL D R? I. Girifl: Erol GÜNER * Sürekli bir ifl sözleflmesi ile ifle giren iflçi, ifli, iflvereni ve iflyerindeki iflçileri tan

Detaylı

KOAH Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı

KOAH Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı KOAH Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı KOAH Zararlı gaz ve partiküllere karşı havayolları ve akciğerin artmış kronik inflamatuar yanıtı ile ilişkili ve genellikle ilerleyici özellikteki kalıcı hava akımı

Detaylı

Hücre zedelenmesi etkenleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015

Hücre zedelenmesi etkenleri. Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015 Hücre zedelenmesi etkenleri Doç. Dr. Halil Kıyıcı 2015 Homeostaz Homeostaz = hücre içindeki denge Hücrenin aktif olarak hayatını sürdürebilmesi için homeostaz korunmalıdır Hücre zedelenirse ne olur? Hücre

Detaylı

Fen ve Teknoloji VÜCUDUMUZDAK S STEMLER Ünite 1

Fen ve Teknoloji VÜCUDUMUZDAK S STEMLER Ünite 1 BOfiALTIM S STEM Besinlerin hücrelerimizde kullan lmas sonucu karbondioksit, amonyak, üre, ürik asit, madensel tuz gibi vücut için zararl maddeler oluflur. Bu zararl maddelerin vücuttan uzaklaflt r lmas

Detaylı

Diyabet te Sağlık Önerileri. Diyabet

Diyabet te Sağlık Önerileri. Diyabet Diyabet te Sağlık Önerileri Diyabet BR.HLİ.041 Diyabette Sağlık Önerileri Her sağlıklı birey gibi diyabetli birey de bireysel bakımını sağlamalı; diyabete bağlı gelişen özellikli durumlarda gereken uygulamaları

Detaylı

Kadın İdrar İnkontinansı. Dr. M.NURİ BODAKÇİ

Kadın İdrar İnkontinansı. Dr. M.NURİ BODAKÇİ Kadın İdrar İnkontinansı Dr. M.NURİ BODAKÇİ Genel populasyonun çoğunda özellikle kadınlarda ve yaşlılarda mesane disfonksiyonu vardır. ICS üriner inkontinansı; objektif olarak gösterilebilen ve sosyal

Detaylı

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri

Tablo 2.1. Denetim Türleri. 2.1.Denetçilerin Statülerine Göre Denetim Türleri 2 DENET M TÜRLER 2.DENET M TÜRLER Denetim türleri de iflik ölçütler alt nda s n fland r labilmektedir. En yayg n s n fland rma, denetimi kimin yapt na ve denetim sonunda elde edilmek istenen faydaya (denetim

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALİMATI CASODEX 150 mg film tablet Ağız yoluyla alınır. Etkin madde: 150 mg bikalutamid Yardımcı maddeler: Laktoz monohidrat, magnezyum stearat, polividon, sodyum nişasta glikolat, hipromelloz,

Detaylı

Tarifname KRONİK YORGUNLUK SENDROMUNUN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON

Tarifname KRONİK YORGUNLUK SENDROMUNUN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON 1 Tarifname Teknik Alan KRONİK YORGUNLUK SENDROMUNUN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON Buluş, kronik yorgunluk sendromunun tedavisine yönelik oluşturulmuş bir kompozisyon ile ilgilidir. Tekniğin Bilinen

Detaylı

BRONŞ ASTIMI A.Fuat Kalyoncu

BRONŞ ASTIMI A.Fuat Kalyoncu BRONŞ ASTIMI A.Fuat Kalyoncu TANIMLAMA Bronş astımı; uygun bir genetik zeminde kronik havayolu inflamasyonu ile oluşan bronş hiperreaktivitesi, nöbetler şeklinde öksürük, nefesdarlığı, hırıltılı solunum

Detaylı

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m

Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m Uluslararas De erleme K lavuz Notu, No.8 Finansal Raporlama çin Maliyet Yaklafl m 1.0 Girifl 1.1 Bu K lavuz Notu nun (KN) amac finansal raporlama için De erleme Raporu nu kullananlar ve haz rlayanlar Uluslararas

Detaylı

Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları

Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları HEPATİT B TESTLERİ Hepatit B Virüs Testleri: Hepatit serolojisi, Hepatit markırları Hepatit B virüs enfeksiyonu insandan insana kan, semen, vücut salgıları ile kolay bulaşan yaygın görülen ve ülkemizde

Detaylı

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari

4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari 4/B L S GORTALILARIN 1479 VE 5510 SAYILI KANUNLARA GÖRE YAfiLILIK, MALULLUK VE ÖLÜM AYLI INA HAK KAZANMA fiartlari Mustafa CER T* I. G R fi Bu yaz da 1479 say l yasaya göre yafll l l k, malullük ve ölüm

Detaylı

08.11.2008 VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D

08.11.2008 VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D VİTAMİN D VE İMMÜN SİSTEM VİTAMİN D Vitamin D ve İmmün Sistem İnsülin Sekresyonuna Etkisi Besinlerde D Vitamini Makaleler Vitamin D, normal bir kemik gelişimi ve kalsiyum-fosfor homeostazisi için elzem

Detaylı

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl.

256 = 2 8 = = = 2. Bu kez de iflik bir yan t bulduk. Bir yerde bir yanl fl yapt k, ama nerde? kinci hesab m z yanl fl. Bölünebilme B ir tamsay n n üçe ya da dokuza tam olarak bölünüp bölünmedi ini anlamak için çok bilinen bir yöntem vard r: Say - y oluflturan rakamlar toplan r. E er bu toplam üçe (dokuza) bölünüyorsa,

Detaylı

6 MADDE VE ÖZELL KLER

6 MADDE VE ÖZELL KLER 6 MADDE VE ÖZELL KLER TERMOD NAM K MODEL SORU 1 DEK SORULARIN ÇÖZÜMLER MODEL SORU 2 DEK SORULARIN ÇÖZÜMLER 1. Birbirine temasdaki iki cisimden s cakl büyük olan s verir, küçük olan s al r. ki cisim bir

Detaylı

Hepatit B. HASTALIK Hepatit B nin etkeni nedir? Hepatit B hepatit B virüsü (HBV) ile meydana getirilen bir hastal kt r.

Hepatit B. HASTALIK Hepatit B nin etkeni nedir? Hepatit B hepatit B virüsü (HBV) ile meydana getirilen bir hastal kt r. Hepatit B HASTALIK Hepatit B nin etkeni nedir? Hepatit B hepatit B virüsü (HBV) ile meydana getirilen bir hastal kt r. HBV nas l yay l r? Hepatit B, hepatit B li kiflilerin kan veya vücut s v lar yoluyla

Detaylı

ASTIM VE KRON K OBSTRUKT F AKC ER HASTALI INDA AKUT SOLUNUM YETERS ZL TEDAV S

ASTIM VE KRON K OBSTRUKT F AKC ER HASTALI INDA AKUT SOLUNUM YETERS ZL TEDAV S .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Acil Hekimlik Sempozyumu 16-17 Ekim 1997, stanbul, s. 213-220 ASTIM VE KRON K OBSTRUKT F AKC ER HASTALI INDA AKUT SOLUNUM YETERS ZL TEDAV

Detaylı

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9

BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 BEBEK VE ÇOCUK ÖLÜMLÜLÜĞÜ 9 Attila Hancıoğlu ve İlknur Yüksel Alyanak Sağlık programlarının izlenmesi, değerlendirilmesi ve ileriye yönelik politikaların belirlenmesi açısından neonatal, post-neonatal

Detaylı

ÜN TE II L M T. Limit Sa dan ve Soldan Limit Özel Fonksiyonlarda Limit Limit Teoremleri Belirsizlik Durumlar Örnekler

ÜN TE II L M T. Limit Sa dan ve Soldan Limit Özel Fonksiyonlarda Limit Limit Teoremleri Belirsizlik Durumlar Örnekler ÜN TE II L M T Limit Sa dan ve Soldan Limit Özel Fonksiyonlarda Limit Limit Teoremleri Belirsizlik Durumlar Örnekler MATEMAT K 5 BU BÖLÜM NELER AMAÇLIYOR? Bu bölümü çal flt n zda (bitirdi inizde), *Bir

Detaylı

Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil Koruma)

Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil Koruma) .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Kanama ve Tromboza E ilim Sempozyum Dizisi No: 36 Kas m 2003; s. 185-189 Venöz Tromboembolizmin Önlenmesinde Antitrombotik Tedavi (Birincil

Detaylı

CO RAFYA KONUM. ÖRNEK 2 : Afla daki haritada, Rize ile Bingöl il merkezlerinin yak n ndan geçen boylam gösterilmifltir.

CO RAFYA KONUM. ÖRNEK 2 : Afla daki haritada, Rize ile Bingöl il merkezlerinin yak n ndan geçen boylam gösterilmifltir. CO RAFYA KONUM ÖRNEK 1 : Aralar nda 1 lik fark bulunan iki paralel aras ndaki uzakl k de iflmezken, aralar nda 1 lik fark, bulunan iki meridyen aras ndaki uzakl k Ekvator dan kutuplara gidildikçe azalmaktad

Detaylı

Araflt rma modelinin oluflturulmas. Veri toplama

Araflt rma modelinin oluflturulmas. Veri toplama 21 G R fi Araflt rman n amac na ba l olarak araflt rmac ayr ayr nicel veya nitel yöntemi kullanabilece i gibi her iki yöntemi bir arada kullanarak da araflt rmas n planlar. Her iki yöntemin planlama aflamas

Detaylı

dan flman teslim ald evraklar inceledikten sonra nsan Kaynaklar Müdürlü ü/birimine gönderir.

dan flman teslim ald evraklar inceledikten sonra nsan Kaynaklar Müdürlü ü/birimine gönderir. TÜB TAK BAfiKANLIK, MERKEZ VE ENST TÜLERDE ÇALIfiIRKEN YÜKSEK L SANS VE DOKTORA Ö REN M YAPANLARA UYGULANACAK ESASLAR (*) Amaç ve Kapsam Madde 1- Bu Esaslar n amac ; Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araflt

Detaylı

Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle HIV/AIDS. Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM)

Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle HIV/AIDS. Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM) Dünyada ve Türkiye de Güncel Verilerle /AIDS Dr. Aygen Tümer Hacettepe Üniversitesi AIDS Tedavi ve Araflt rma Merkezi (HATAM) Dünyada /AIDS Dünya Sa l k Örgütü (DSÖ)/UNAIDS taraf ndan Aral k 2010 tarihinde

Detaylı

Obstrüktif Havayolu Hastalıkları nda Tedavi Astım ve KOAH Tedavisi Dr. Alev GÜRGÜN

Obstrüktif Havayolu Hastalıkları nda Tedavi Astım ve KOAH Tedavisi Dr. Alev GÜRGÜN Obstrüktif Havayolu Hastalıkları nda Tedavi Astım ve KOAH Tedavisi Dr. Alev GÜRGÜN Dr. Ersin Aslan a saygı ile Astım tedavisinin amacı Hastalık Kontrolünü Sağlamak ve Sürdürmek Minimal gündüz semptomu

Detaylı

KULLANMA TALİMATI FERICOSE

KULLANMA TALİMATI FERICOSE KULLANMA TALİMATI FERICOSE 100mg/5ml İ.V. Enjeksiyonluk Çözelti İçeren Ampul Damar içine uygulanır. Etkin madde: 5 ml lik her bir ampul, 100 mg (20 mg/ml) elementer demire eşdeğer 2700 mg demir hidroksit

Detaylı

İLK YARDIM KURSUNUN KONULARI ZEH RLENMELER

İLK YARDIM KURSUNUN KONULARI ZEH RLENMELER İLK YARDIM KURSUNUN KONULARI ZEH RLENMELER Zehirlenme Nedir? Vücuda toksik bir maddenin girmesi ile normal fonksiyonlar n n bozulmas d r. Vücudun ya amsal fonksiyonlar na zarar verebilece inden vücuda

Detaylı

ASTIM TANI ve TEDAVİSİ

ASTIM TANI ve TEDAVİSİ ASTIM TANI ve TEDAVİSİ Dr. Dilşad Mungan Tanım Astım hava yollarının kronik inflamatuar bir hastalığıdır, bu inflamatuar süreçte başlıca T lenfositler, eozinofiller ve mast hücreleri olmak üzere birçok

Detaylı

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER

S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER S STEM VE SÜREÇ DENET M NDE KARfiILAfiILAN SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNER LER Erol LENGERL / Akis Ba ms z Denetim ve SMMM A.fi. 473 474 2. Salon - Paralel Oturum VIII - Sistem ve Süreç Denetiminde Karfl lafl lan

Detaylı

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*)

TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*) TÜRK YE B L MSEL VE TEKNOLOJ K ARAfiTIRMA KURUMU DESTEK PROGRAMLARI BAfiKANLIKLARI KURULUfi, GÖREV, YETK VE ÇALIfiMA ESASLARINA L fik N YÖNETMEL K (*) Amaç ve Kapsam Madde 1- Bu Yönetmelik, Türkiye Bilimsel

Detaylı

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir.

KULLANMA TALİMATI. Bu ilacı kullanmaya başlamadan önce bu KULLANMA TALİMATINI dikkatlice okuyunuz, çünkü sizin için önemli bilgiler içermektedir. KULLANMA TALİMATI AMBREKS PEDİATRİK şurup Ağızdan alınır. Etkin madde: 5 ml (1 ölçek) şurup solüsyonu, 15 mg ambroksol HCl içerir. Yardımcı maddeler: Sorbitol % 70 solüsyonu, metil paraben, propil paraben,

Detaylı

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI MEDOTİLİN 1000 mg/4ml İ.M./İ.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul

KISA ÜRÜN BİLGİSİ. 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI MEDOTİLİN 1000 mg/4ml İ.M./İ.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul KISA ÜRÜN BİLGİSİ 1. BEŞERİ TIBBİ ÜRÜNÜN ADI MEDOTİLİN 1000 mg/4ml İ.M./İ.V. enjeksiyonluk çözelti içeren ampul 2. KALİTATİF VE KANTİTATİF BİLEŞİM Etkin Madde: Her bir ampul 1000 mg Kolin alfoskerat a

Detaylı

Tarifname SARKOPENİ NİN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON

Tarifname SARKOPENİ NİN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON 1 Tarifname SARKOPENİ NİN TEDAVİSİNE YÖNELİK BİR KOMPOZİSYON Teknik Alan Buluş, sarkopeni nin tedavisine yönelik oluşturulmuş bir kompozisyon ile ilgilidir. Tekniğin Bilinen Durumu Günümüzde sarkopeni,

Detaylı

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün

Veri Toplama Yöntemleri. Prof.Dr.Besti Üstün Veri Toplama Yöntemleri Prof.Dr.Besti Üstün 1 VERİ (DATA) Belirli amaçlar için toplanan bilgilere veri denir. Araştırmacının belirlediği probleme en uygun çözümü bulabilmesi uygun veri toplama yöntemi

Detaylı

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL

2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL 2007 YILI VE ÖNCES TAR H BASKILI HAYVANCILIK B LG S DERS K TABINA L fik N DO RU YANLIfi CETVEL NOT: Düzeltmeler bold (koyu renk) olarak yaz lm flt r. YANLIfi DO RU 1. Ünite 1, Sayfa 3 3. DÜNYA HAYVAN POPULASYONU

Detaylı

Çocuk ve Tüberküloz (Verem)

Çocuk ve Tüberküloz (Verem) TÜRK TORAKS DERNEĞİ EĞİTİM KİTAPLARI SERİSİ Çocuk ve Tüberküloz (Verem) Pediyatrik Akciğer Hastalıkları Çalışma Grubu TÜRK TORAKS DERNE E T M K TAPLARI SER S Türk Toraks Derne i yay n d r Türk Toraks Derne

Detaylı

CO RAFYA AKARSULAR. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir.

CO RAFYA AKARSULAR. ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir. CO RAFYA AKARSULAR ÖRNEK 1 : Afla daki haritada bir yöredeki akarsular gösterilmifltir. K ÖRNEK 2 : Bir nehrin deltas ndan, on y ll k bir biriktirme kesiti al narak incelenmifltir. Bu inceleme sonucunda

Detaylı

YAfiLIDA H PERTANS YON VE TEDAV S

YAfiLIDA H PERTANS YON VE TEDAV S .Ü. Cerrahpafla T p Fakültesi Sürekli T p E itimi Etkinlikleri Geriatrik Hasta ve Sorunlar Sempozyumu 12-13 Kas m 1998, stanbul, s. 15-19 Sürekli Tıp Eğitimi Etkinlikleri İ.Ü. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi

Detaylı