TARIMDAKİ GELİŞMELER



Benzer belgeler
Tarihte, en eski tarımsal veriler, Anadolu'da Abu Hurerya adlı yerleşimde M.Ö yılından kalma tarımsal aletlerden edilmiştir.

Bölüm 2. Tarımın Türkiye Ekonomisine Katkısı

DÜNYA TARIMININ BAŞLICA SORUNLARI

KONUYA GİRİŞ İnsanların toprağı işleyerek ekme ve dikme yoluyla ondan ürün elde etmesi faaliyetine tarım denir. BÖLGELERE GÖRE TOPRAKLARDAN YARARLANMA

2023 VİZYONU ÇERÇEVESİNDE TARIM POLİTİKALARININ GELECEĞİ

Bitkisel Üretimde Genetiği Değiştirilmiş Ürünler: Efsaneler ve Gerçekler

1844 te kimlik belgesi vermek amacıyla sayım yapılmıştır. Bu dönemde Anadolu da nüfus yaklaşık 10 milyondur.

Tarımsal mekanizasyonun gelişimi

BAKLİYAT DOSYASI. 4 TÜRKİYE ABD 240 Kaynak: FAO

Neden GDO ya İhtiyaç Duyuyoruz?

Dünya Mısır Pazarı ve Türkiye

Modern Biyoteknolojinin Tarımda Kullanımının Politik ve Ekonomik Yönden Değerlendirilmesi

Polonya ve Çek Cumhuriyeti nde Tahıl ve Un Pazarı

Biyosistem Mühendisliğine Giriş

Sürdürülebilir Tarım Yöntemleri Prof.Dr.Emine Olhan Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi

2016 Özalp Tarihçesi: Özalp Coğrafyası: İlçe Nüfus Yapısı: Yaş Grubu Erkek Kadın Toplam 0-14 Yaş Yaş Yaş Yaş Yaş

FİĞ TARIMI Prof. Dr. Mustafa TAN Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü ERZURUM

Tarım Ekonomisi ve İşletmeciliği

GENETİĞİ DEĞİŞTİRİLMİŞ ÜRÜNLER (GDO) ÜZERİNE GENEL BİR DEĞERLENDİRME. Mahmut ARIKAN

TÜRKİYE DE TARIM ve HAYVANCILIK: SORUNLAR VE ÖNERİLER DOÇ.DR.BERRİN FİLİZÖZ

Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı,

4. Ünite ÜRETTİKLERİMİZ

BÖLGE VE NÜFUSUN GENEL DURUMU. Doç.Dr.Tufan BAL

Türkiye`de Hububat Alanları

ÇELTİK DOSYASI TÜRKİYE ÇELTİK EKİLİŞ ÜRETİM TÜKETİM VERİM

YULAF YETİŞTİRİCİLİĞİ

Macar Fiği Neden Önemlidir? Hangi Topraklarda Yetişir?

GAMBİYA ÜLKE RAPORU. Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu Afrika Koordinatörlüğü

TARIM ve GIDA GÜVENLİĞİ ve GÜVENCESİ - 1. Prof. Dr. Hami Alpas ODTÜ- Gıda Mühendisliği Bölümü-Ankara

İl başkanlarına hükümetin tarım politikalarını anlattı

Tarım Sektörü. Erdinç Ersoy, Kıdemsiz Tarım Sektörü Uzmanı

TÜRKİYE DE MISIR TARIMINDA SON GELİŞMELER VE ÇEŞİDİN ETKİSİ. Burhan KARA

Dünyada 3,2 milyon tona, ülkemizde ise 40 bin tona ulaşan pestisit tüketimi bunun en önemli göstergesidir. Pestisit kullanılmaksızın üretim yapılması

HOLLANDA ÜLKE PROFİLİ

GIDA GÜVENLİĞİ VE YENİ TARIM POLİTİKASINA İLİŞKİN ÖNERİLER

MISIR SEKTÖR RAPORU 2016

Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı,

ĠKLĠM DEĞĠġĠKLĠĞĠ ve TARIM VE GIDA GÜVENCESĠ

Tanımlar. Bölüm Çayırlar

Gıda Piyasalarının Değişen Dinamikleri. Türkiye Tarım/Gıda Sanayii nin Rekabet Gücü

ABD Tarım Bakanlığının 12/07/2018 Tarihli Ürün Raporları

İNSAN VE ÇEVRE A. DOĞADAN NASIL YARARLANIYORUZ? B. DOĞAYI KONTROL EDEBİLİYOR MUYUZ? C. İNSANIN DOĞAYA ETKİSİ

1. Nüfus değişimi ve göç

Meyve ve Sebze ile ilgili kavramlar ve GDO

GÖNEN BİYOGAZ TESİSİ

LAND DEGRADATİON. Hanifi AVCI AGM Genel Müdür Yardımcısı

HOLLANDA ÜLKE PROFİLİ

TÜRKİYE TOHUMCULUK SANAYİSİNİN GELİŞİMİ VE HEDEFLERİ İLHAMİ ÖZCAN AYGUN TSÜAB YÖNETİM KURULU BAŞKANI

ŞEKER PANCARI RAPORU- 2018

ÖSYM. Diğer sayfaya geçiniz KPSS / GYGK-CS

TÜRKİYE DE TARIMIN GELECEĞİ ve AVANTAJLAR

Prof. Dr. Mustafa TAN Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü ERZURUM

Ege Sahil Kuşağına Uygun Kavuzsuz Yulaf Çeşidinin Geliştirilmesi Beslenme Yaklaşımı

ÖDEMİŞ İLÇESİNDE PATATES ÜRETİMİ, KOŞULLAR ve SORUNLAR

Korunga Tarımı. Kaba yem açığının giderilmesinde, maliyetlerin düşürülmesinde etkili, kıraç topraklara ekilebilmesi ile üstün bir yem bitkisi.

Biyoenerji, bitkilerden veya biyolojik her türlü atıktan elde edilebilecek olan enerjiye verilen genel ad dır.

Türkiye'de Tarım. İnsanların toprağı işleyerek ekme ve dikme yoluyla ondan ürün elde etmesi faaliyetine tarım denir.

TÜRKİYE DE VE DÜNYADA YEM SEKTÖRÜNE GENEL BAKIŞ, BEKLENTİLER, FIRSATLAR. Prof. Dr. Nizamettin Şenköylü Genel Sekreter

7 Haziran 2015 Seçim Beyannamesi TOPLUMSAL ONARIM VE HUZURLU GELECEK TARIM

HOLLANDA ÜLKE RAPORU

SARAY Saray İlçesinin Tarihçesi:

KÜRESEL TİCARETİN ÜÇ ELEMANI: HAMMADDE, ÜRETİM, PAZAR

BUĞDAY YETİŞTİRİCİLİĞİ

BULGARİSTAN ÜLKE RAPORU

Beyin Gücünden Beyin Göçüne...

Sizi geleceğe taşır...

AÇLIĞIN ÖNLENMESĠ ve GIDA GÜVENCESĠNĠN SAĞLANMASI

Prof.Dr.İlkay DELLAL

Buğday ve Arpa Gübrelemesi

GIDA ARZI GÜVENLİĞİ VE RİSK YÖNETİMİ

Organik Tarım ve Genetik Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar

Bölüm 7. Tarımsal Üretim Faktörleri. Üretim Faktörleri Toprak Sermaye Emek (iş) Girişimcilik (yönetim yeteneği)

Tohum yatağının hazırlanması:

Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı,

Tarımsal Ekoloji. Tarım Sistemlerinde Ekonomik Anlayış. 1. Giriş. Tanımlar İçerik. Perspektif. Doç.Dr. Kürşat Demiryürek

TARLA BİTKİLERİ MERKEZ ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ TESCİL YILI:

2016 Başkale nin Tarihçesi: Başkale Coğrafyası:

KUZEY DOĞU ANADOLU BÖLGESİ TARIM SEKTÖRÜ GZFT (SWOT) ANALİZİ(2012)

DÜNYADA ve TÜRKİYE DE YEMEKLİK TANE BAKLAGİLLER TARIMI

AVUSTURYA VE MACARİSTAN DA TAHIL VE UN PAZARI

Sağlıklı Tarım Politikası

YEMEKLİK BAKLAGİLLERİN EKONOMİK ÖNEMİ

T.C. Kalkınma Bakanlığı

ÜLKELERİN 2015 YILI BÜYÜME ORANLARI (%)

SAĞLIKLI HAYVANSAL ÜRETİM

Trakya Kalkınma Ajansı. Edirne İlinde Yem Bitkileri Ekilişi Kaba Yem Üretiminin İhtiyacı Karşılama Oranı

zeytinist

Su ayak izi ve turizm sektöründe uygulaması. Prof.Dr.Bülent Topkaya Akdeniz Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü

SULU TARIM ALANLARINDA SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK ÇALIŞTAYI SONUÇ BİLDİRGESİ

KUZEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ TARIM SEKTÖRÜ GZFT ANALİZİ

Türkiye'de Toprakların Kullanımı

TOHUMCULUK ÜRETİM. Türkiye Cumhuriyeti-Ekonomi Bakanlığı,

12. BÖLÜM: TOPRAK EROZYONU ve KORUNMA

ANKARA TİCARET BORSASI AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ SEKTÖR ARAŞTIRMALARI RAPOR NO:2 ANKARA NIN AYÇİÇEĞİ (ÇEREZLİK-YAĞLIK) PROFİLİ

PROJE KONUSU NASIL BULUNUR? Prof. Dr. Turan GÜVEN

Bölüm 8 Çayır-Mer alarda Sulama ve Gübreleme

BUĞDAY (Triticum spp.) Buğdayda Toprak Hazırlığı:

Çaldıran daha önceleri Muradiye İlçesinin bir kazası konumundayken 1987 yılında çıkarılan kanunla ilçe statüsüne yükselmiştir.

TARIM KREDİ KOOPERATİFLERİ İZMİR

TÜRKİYE DE VE DÜNYADA GÜBRE SANAYİİNİN DURUMU

Transkript:

TARIMDAKİ GELİŞMELER

Tarımdaki Gelişmeler İlkçağ dan itibaren tarımdaki gelişmeler Avrupa da yaşanmaya başlamıştır. Romalıların Ortaçağ da uyguladığı ikili ekim sistemi. Üçlü ekim sistemi nin ortaya çıkışı Atın tarımda kullanılmaya başlanması Açık tarla sistemi (M.S. 800 den itibaren) Arazilerin eğim yönünde uzun ve dar şeritlere bölünerek sürülmesi Sabana birkaç çift hayvanın koşulması Sürme dışındaki tüm işlemlerin el aletleriyle yapılması Makineleşmenin henüz gelişmemiş olması Tarımda çalışan işgücünün fazla olması

Tarımdaki Gelişmeler 14. Yüzyılda Avrupa yı sarsan iki önemli olay Kara ölüm Yüzyıl savaşları Tarımla uğraşan nüfusun azalması 18. Yüzyıldan itibaren Avrupa da yünlü dokumanın gelişmesi, hayvancılık ve tarlaların kapatılması (I. Kapatma hareketi) 18. Yüzyıl tarımının başlıca sorunları: Toprak verimliliğinin azalması (önlem olarak nadas, gübreleme ve nöbetleşe ekime başvurulmuştur). Hayvan beslemenin güç olması ve gübre yetersizliği

Tarımdaki Gelişmeler Tarım Devrimi (Üçlü ekim sisteminden Dörtlü ekim sistemine geçiş) Dörtlü ekim sisteminin özelliği Birinci yıl Buğday İkinci yıl Şalgam Üçüncü yıl Arpa veya buğday Dördüncü yıl Üçgül/yonca Dörtlü ekim sisteminin etkileri: Birim alandan daha fazla yararlanma Üçgül ve yoncadan dolayı toprağın azot bakımından zenginleşmesi Daha fazla ürün elde etme Münavebe ürünleri yardımıyla daha fazla hayvan besleme olanağının doğması ve gübrelemenin artışı

Tarımdaki Gelişmeler 19. yüzyıldan itibaren yapay gübre kullanımı ve makineleşmenin başlaması. Drenajı bozuk alanlarda yapay drenaj şebekelerinin kurulması ve tarım alanlarının kazanılması. Sanayi devrimi sonucunda nüfusun şehirlerde toplanması nedeniyle ticari üretimin önem kazanması ve ikinci kapatma hareketi. Ticari tarım nedeniyle İngiltere de köylülerin göçe zorlanması ve kırsal toplum yapısının parçalanması. Kıta Avrupası ndaki süreç, Fransız Devrimi, küçük ve parçalı arazi yapısının tarihsel kökeni. Ticari tarım ve hayvancılık ile demiryolları arasındaki ilişki.

Tarımdaki Gelişmeler Tarım teknolojisi 20.yy da önceki dönemlerin hepsinden daha hızlı bir gelişme göstermiştir. Traktör tarımdaki temel güç haline geldi. Günümüzde konfor bakımından oldukça gelişmiş traktörler tüm dünyada yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. II. Dünya Savaşı ndan sonra itici gücü ve donanımıyla bağımsız makinelerinin sayısında büyük artış yaşandı (Günümüzde tarımsal faaliyetlerde biçerdöverden tohum serpme makinesine, koyun kırkma makinesinden inek sağma makinesine kadar çok çeşitli araçlar kullanılmaktadır).

TARIM DEVRİMLERİ Birinci Tarım Devrimi: Bitkilerin ve hayvanların ehlileştirilmesi İkinci Tarım Devrimi: Demir sabanın kullanımı, atın kullanımı, üçlü ve dörtlü rotasyon sistemi Üçüncü Tarım Devrimi (Yeşil Devrim): Biyoteknolojinin tarımda kullanımı

YEŞİL DEVRİM NEDİR? YEŞİL DEVRİMİ ORTAYA ÇIKARAN KOŞULLAR NELERDİ?

Yeşil devrim ve tarımsal girdilerin yüksekliği

Yeşil devrimi ortaya çıkaran koşullar Tarımsal üretimin nüfusun gıda ihtiyacını karşılamada yetersiz kalması (Temel neden) Makineleşme: Tarımda makine kullanımının yaygınlaşması. Kimyasal tarım: Gübre ve bitki hastalıklarına karşı ilaç kullanımının yaygınlaşması Gıda imalatı: Tarımsal ürünleri işleme, konserveleme, paketleme vb. uygulamaların başlaması. Bu uygulamalar tarım ürünlerinin ekonomik değerini artırmıştır.

Yeşil Devrim Yeşil Devrim, daha fazla ürün elde etmek amacıyla tohum ıslahı, makineleşme, pestisit, herbisit, kimyasal gübre ve sulama gibi çeşitli teknolojilerin tarımda kullanılmasını ifade eder. Bu uygulamada kullanılan tohumlara mucize tohumlar adı verilir (Higher Yielding Varieties Yüksek Verimli Çeşitler). Bu yaklaşım 1950-1970 yılları arasında A.B.D. ve diğer sanayileşmiş ülkelerin çoğunda, temel besin kaynaklarının üretiminde önemli artışlara yol açmış ve bu olay Birinci Yeşil Devrim olarak adlandırılmıştır. 1967 yılında 30 yıllık genetik araştırma ve denemelerden sonra Birinci Yeşil Devrimin değişik bir versiyonu gelişmekte olan ülkelerde yayılmaya başlamış ve buna da İkinci Yeşil Devrim adı verilmiştir.

Yeşil Devrim İkinci Yeşil Devrim ilk etkilerini Meksika da göstermiştir. Rockfeller Vakfı ve Meksika hükümetinin işbirliği altında yürütülen çalışmalar sonucunda, Meksika buğday üretiminde kendine yeterli bir ülke haline geldiği gibi ihracat yapmaya da başlamıştır. Genetik araştırmalar sonucunda Meksika da elde edilen Yüksek Verimli Buğday türleri, diğer gelişmekte olan ülkelerde de yetiştirilmeye başlanmıştır.

Yeşil Devrim İkinci Yeşil devrimin Meksika dan sonra uygulandığı ilk ülke Hindistan olmuştur. Hindistan daki Yeşil Devrim uygulaması Ford Vakfı ve Hindistan Hükümeti işbirliğiyle 1967 yılında başlatılmıştır. Bu kapsamda aşağıdaki girdiler ithal edilmiştir: Meksika Pirinci tohumu (IR8) Kimyasal gübre Traktör 1970 lerin sonuna doğru ülkedeki çeltik üretimi % 30 artmıştır. Yeşil Devrim Filipinler, Pakistan ve Çin deki tahıl üretiminde de önemli artışlar meydana getirmiştir. Gelişmekte olan ülkelerde tahıl üretimi 1961-1985 yılları arasında iki kattan fazla artmıştır.

Birinci ve İkinci Yeşil Devrimin etkilediği ülkeler Birinci Yeşil Devrim (Gelişmiş ülkeler) İkinci Yeşil Devrim (Az gelişmiş ülkeler)

Mucize tohumlar IR8: 1960 lı yıllarda geliştirilmiş yapay pirinç tohumudur. Tahıl taneleri daha büyük, sapları ise daha kısa ve dayanıklı idi. IR36: 1982 yılında 13 pirinç türünün karışımından elde edilmiştir. 15 bitki hastalığına karşı dirençli olan bu yeni tohum, Ilıman iklim koşullarında yılda üç ürün verebilmektedir. Süper Pirinç: Geliştirilme aşamasında olan bu tohumun, fide gerektirmeden doğrudan tarlaya ekilebilmesi, hastalıklara karşı daha dayanıklı olması ve IR36 ya göre iki kat daha verimli olması gibi özelliklere sahip olması hedeflenmektedir.

Mucize tohumların avantajları Mucize tohumlar (Yüksek Verimli Çeşitler) dünya nüfusunun en önemli beslenme kaynaklarını meydana getiren buğday, mısır ve pirinç gibi tahıl türlerini kapsamaktadır. Yeni bitki çeşitlerinin (Mucize tohumların) daha kısa, sağlam ve sert saplı oluşları, onların daha büyük başakları yatmadan taşımalarını sağlamaktadır. Büyük miktarda su, gübre ve pestisit kullanımı sayesinde bu türlerin verimleri geleneksel çeşitlere göre iki ile beş kat daha yüksek olabilmektedir. Hızlı gelişen çeşitler çiftçilere aynı üretim alanında, bir yıl içinde 2 hatta 3 kez ürün almaları olanağını sağlamaktadır.

Yeşil Devrimin tarımsal girdilerde meydana getirdiği artışlar Yeşil devrimin uygulanmaya başlamasıyla birlikte tarımsal girdilerde büyük artışlar meydana geldiğinden, 1950 ile 2000 yılları arasında Traktör sayısı 4 kat Fosil yakıt tüketimi 4 kat Sulama yapılan alan 3 kat Kimyasal gübre kullanımı 10 kat Pestisit kullanımı 32 kat artış göstermiştir.

Yeşil Devrimin Olumlu Sonuçları Buğday, pirinç ve mısır üretiminde büyük artışlar sağlanmıştır. (1961-2000 yılları arasında gelişmekte olan ülkelerdeki tahıl üretimi yaklaşık üç kat artmıştır) Bir yılda birkaç ürün alma olanağı doğmuştur. Kısa saplı bitkiler şiddetli yağış ve rüzgâra karşı daha dirençli olduklarından, bu tip olumsuz iklim koşullarının tahıl üretimi üzerindeki etkisi azalmıştır. Tarımda traktör, ıslah edilmiş tohum, gübre ve ilaç kullanımına bağlı olarak çiftçilerin bir kısmının yaşam standardı yükselmiştir. Özellikle büyük tarım işletmelerine sahip olan çiftçiler daha da zenginleşmiştir.

Yeşil Devrimin Olumlu Sonuçları Tarımda kullanılan gübre miktarının artışıyla birlikte yeni bir sanayi kolu ortaya çıkmış, bu durum yerel istihdam yaratmıştır. Ulaşım ağlarında gelişmeler meydana gelmiştir. Sulamalı tarım yapılan araziler genişlemiştir. Bu tarımın daha iyi uygulanabilmesi için kısmi arazi toplulaştırmaları yapılmıştır. Sonuç itibariyle, Yeşil Devrim gıda yetersizliğini engellemede önemli bir rol oynamıştır.

Yeşil Devrimin Olumsuz Sonuçları HYV (Higher Yielding Varieties -Yüksek Verimli Türler) kullanımı, tohum giderlerini artırmıştır. Söz konusu tohumlar yüksek miktarda gübre ve pestisit kullanımına gereksinim duyarlar, bu durum harcamaları artırdığı gibi yabani ot yetişmesine ve suların kirlenmesine neden olur. Ekstra sulama her zaman olanaklı değildir ve bu tip sulama toprakta tuzlanmaya neden olabilmektedir. Böylece verimli tarım alanları kaybedilmektedir. Yeşil Devrim yaygın kıtlığı önlemede etkili olmakla birlikte, nüfus artışını da beraberinde getirdi. Dünya nüfusu Yeşil Devrimin başlangıcından bu yana yaklaşık 4 milyarlık bir artış göstermiştir.

Yeşil Devrimin Olumsuz Sonuçları Kullanılan tohumlar topraktaki azotu daha fazla tükettiğinden, toprak geleneksel tohumlara göre daha hızlı bir şekilde fakirleşmektedir. Yüksek verimli çeşitler yeterli sulama, gübre ve pestisit kullanıldığında geleneksel türlere göre daha verimli olmakla birlikte, bu girdilerin yetersiz olduğu durumlarda geleneksel türlere göre daha az ürün verirler. Yeşil Devrimin sunduğu yüksek verimli çeşitler başlangıçta birkaç kez ürün verebilmelerine karşın, ilerleyen süreçte sadece bir kez ürün veren şekle dönüştürüldüler. Bu da çiftçinin tohumda şirketlere bağımlı olmasına ve üretim maliyetinin daha da artmasına neden oldu.

Yeşil Devrimin Olumsuz Sonuçları Traktör, tohum, gübre ve pestisit alamayan çiftçiler ya da tarım işletmeleri, 1 hektardan küçük olan toprak sahipleri genellikle fakirleşmişlerdir. Böylece zengin ve fakir çiftçiler arasındaki uçurum Yeşil Devrimle birlikte iyice büyümüştür. Gelişmekte olan ülkelerde tohum, gübre ve pestisit edinmek için borç almak zorunda kalan çiftçilerin büyük kısmı iflas etmiştir. Tarımsal girdiler bakımından gelişmiş ülkelere bağımlılık artmıştır. Makineleşme kırsal kesimdeki işsizliği artırmıştır. Bazı Yüksek Verimli Türler, geleneksel olanlarına göre daha az lezzetlidir. Makineleşmenin yaygınlaşmasıyla daha geniş alanların tarıma açılması erozyonu artırmıştır.

Yeşil Devrimin Olumsuz Sonuçları Makineli tarımın yaygınlaşmasıyla fosil yakıt tüketimi artmıştır. Böylece bu kaynaklar daha hızlı bir tükenme sürecine girdiği gibi fosil yakıt kullanımıyla ortaya çıkan emisyonların artışı küresel ısınmayı hızlandırıcı rol oynamaktadır. Hayvancılıkta büyüme hormonları kullanılmaya başlamıştır. Yapılan araştırmalarda bu ürünleri tüketen insanların kanlarında hormonlara rastlandığını ve bazı sağlık sorunlarının yaşandığını ortaya koymuştur. Yine yapılan araştırmalar, genetiği değiştirilmiş organizmaların (GDO) çevre ve sağlık sorunlarına yol açtığını ortaya koymaktadır.