Koç Holding 2012 Yıllık Finansal Sonuçlar Internet Yayını Deşifre Metni



Benzer belgeler
Koç Holding Çeyrek Finansal Sonuçlar

Koç Holding 13 Mayıs 2014

Koç Holding 24 Şubat 2014

Koç Holding Çeyrek Finansal Sonuçlar

Ekonomi Bülteni. 17 Ağustos 2015, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Koç Holding A.Ş Aylık Finansal Sonuçlar Internet Yayını Deşifre Metni

Koç Holding 11 Mayıs 2015

Koç Holding Aylık Finansal Sonuçlar

Koç Holding 2010 Yıllık Finansal Sonuçlar

Koç Holding 2009 Yılı Finansal Sonuçlar. Mart 2010

Koç Holding 15 Ağustos 2014

Koç Holding 3 Mart 2015

Koç Holding Aylık Finansal Sonuçlar

Koç Holding 2011 Finansal Sonuçlar

Koç Holding 10 Kasım 2014

Koç Holding 2012 Yılı Finansal Sonuçlar

Koç Holding 23 Ağustos 2013

Koç Holding 9 Kasım 2015

Koç Holding 16 Ağustos 2016

Koç Holding 17 Şubat 2017

Ekonomi Bülteni. 15 Haziran 2015, Sayı: 15. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

7.26% 9.9% 10.8% 10.8% % Mart 18 Şubat 18 Mart 18 Nisan 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

Ekonomi Bülteni. 14 Aralık 2015, Sayı: 39. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 14 Kasım 2016, Sayı: 44. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

1920 lerden : Türkiye nin ilk özel enerji girişimi

Ekonomi Bülteni. 17 Ekim 2016, Sayı: 40. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 03 Ağustos 2015, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Koç Holding 14 Ağustos 2015

Ekonomi Bülteni. 18 Temmuz 2016, Sayı: 28. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 10 Ağustos 2015, Sayı: 22. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 01 Aralık 2014, Sayı: 48. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 22 Haziran 2015, Sayı: 16. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

ZAMANIN RUHUNU OKUMAK

7,36% 5,1% 15,4% 10,1% 87,1 57,1 2,7 17,75% Mayıs 18 Nisan 18 Mayıs 18 Haziran 18

5.21% -11.0% 25.2% 10.8% % Eylül 18 Ağustos 18 Eylül 18 Ekim 18 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER. Piyasalar

Koç Holding 11 Kasım 2013

Yapı Kredi olarak müşteri merkezli bir strateji izliyoruz. 6,5 milyon aktif müşteriye hizmet veriyoruz.

%7.26 Aralık

-2.98% -7.3% 19.7% 13.5% % Şubat 19 Ocak 19 Şubat 19 Mart 19

Koç Holding 15 Şubat 2016

Koç Holding 2018 Finansal Sonuçlar

Koç Holding 10 Mayıs 2017

Ekonomi Bülteni. 5 Haziran 2017, Sayı: 23. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

TÜPRAŞ 1Ç2017 Sonuçları

Ekonomi Bülteni. 7 Ağustos 2017, Sayı: 32. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Koç Holding 17 May 2013

1Y12 Finansal Sonuçları Analist Toplantısı. 1 Ağustos 2012

DÜNYA BANKASI TÜRKİYE DÜZENLİ EKONOMİ NOTU TEMMUZ Hazırlayan: Ekin Sıla Özsümer. Uluslararası İlişkiler Müdürlüğü

Ekonomi Bülteni. 15 Ağustos 2016, Sayı: 32. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Enflasyon çift haneye yaklaştı, cari açık daralıyor

Ekonomi Bülteni. 13 Nisan 2015, Sayı: 12. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 22 Mayıs 2017, Sayı: 21. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

7.36% 2.9% 17.9% 9.7% % Temmuz 18 Nisan 18 Temmuz 18 Ağustos 18

-2.98% -10.0% 19.7% 13.5% % Ocak 19 Ocak 19 Şubat 19 Şubat 19 AYLIK EKONOMİ BÜLTENİ ÖZET GÖSTERGELER.

Makro Veri. TÜİK tarafından açıklanan verilere göre -5,6 puan olan dış ticaretin büyümeye katkısını daha yüksek olarak hesaplamamızdan kaynaklandı.

Ekonomi Bülteni. 29 Ağustos 2016, Sayı: 34. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

ANADOLU HAYAT EMEKLİLİK A.Ş GRUPLARA YÖNELİK GELİR AMAÇLI KAMU BORÇLANMA ARAÇLARI EMEKLİLİK YATIRIM FONU YILLIK RAPOR

ARAP TÜRK BANKASI A.Ş. VE KONSOLİDASYONA TABİ BAĞLI ORTAKLIĞI 1 OCAK 31 MART 2016 KONSOLİDE ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

Koç Holding Yarı Finansal Sonuçlar Internet Yayını Deşifre Metni

AYGAZ çeyrek sonuçları. 10 Kasım 2010

5.21% 4.6% 21.6% 11.1% % Ekim 18 Eylül 18 Ekim 18 Kasım 18

Koç Holding 8 Kasım 2016

Ekonomi Bülteni. 20 Şubat 2017, Sayı: 8. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

12,00 10,00 8,00 6,00 4,00 2,00 0,00

09 Ağustos ÇEYREK Kar Duyurusu Raporu

İKTİSADİ GÖRÜNÜM VE PARA POLİTİKASI. 23 Aralık 2015 Ankara

FİNANS KOÇ HOLDİNG 2013 FAALİYET RAPORU

Ekonomi Bülteni. 29 Haziran 2015, Sayı: 17. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

MİLLİ GELİR VE BÜYÜME

Basın Bülteni Release

Ekonomi Bülteni. 9 Mayıs 2016, Sayı: 19. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

AYGAZ Çeyrek Sonuçları. 12 Şubat 2016

Ekonomi Bülteni. 06 Temmuz 2015, Sayı: 18. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

AYGAZ 2010 / 4. çeyrek sonuçları. 10 Mart 2011

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Mayıs 2013

CARİ İŞLEMLER DENGESİ

GÜNLÜK BÜLTEN 04 Nisan 2014

Ekonomi Bülteni. 5 Aralık 2016, Sayı: 47. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

KOÇ FİNANSAL HİZMETLER A.Ş. 30 EYLÜL 2012 TARİHİ İTİBARİYLE HAZIRLANAN ARA DÖNEM FAALİYET RAPORU

TÜPRAŞ 2Ç2017 Sonuçları

Ekonomi Bülteni. 3 Temmuz 2017, Sayı: 27. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

TÜPRAŞ 3Ç2017 Sonuçları

1.56% -4.1% 20.3% 11.4% % Kasım 18 Ekim 18 Kasım 18 Aralık 18

İhracat azaldı, Merkez Bankası faiz indirdi

Ekonomi Bülteni. 27 Mart 2017, Sayı: 13. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 27 Temmuz 2015, Sayı: 20. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 13 Şubat 2017, Sayı: 7. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 26 Haziran 2017, Sayı: 26. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 25 Nisan 2016, Sayı: 17. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı


Koç Holding Çeyrek Finansal Sonuçlar Internet Yayını Deşifre Metni

GÜVEN ENDEKSLERİ. Kaynak: TCMB & TÜİK SANAYİ SEKTÖRÜ

TÜPRAŞ 1Ç2018 Sonuçları

Ekonomik Görünüm ve Tahminler: Ağustos 2013

Ekonomi Bülteni. 15 Mayıs 2017, Sayı: 20. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

Ekonomi Bülteni. 24 Ağustos 2015, Sayı: 24. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

TÜRKİYE EKONOMİSİ MAKRO EKONOMİK GÖSTERGELER (NİSAN 2015)

PETKİM 2Ç2016 Sonuçları

Ekonomi Bülteni. 2 Ocak 2017, Sayı: 1. Yurt Dışı Gelişmeler Yurt İçi Gelişmeler Finansal Göstergeler Haftalık Veri Akışı

AYGAZ çeyrek sonuçları. 20 Ağustos 2010

Transkript:

Koç Holding Katılımcıları: Funda Güngör Akpınar, Yatırımcı İlişkileri Koordinatörü Ahmet Çimenoğlu, Ekonomik Araştırmalar Koordinatörü Gökhan Dizemen, Finans Koordinatörü Funda Güngör Akpınar: Funda Güngör Akpınar: İyi günler bayanlar ve baylar. Hoş geldiniz, bu öğleden sonra bize katıldığınız için teşekkür ederiz. Bugünkü web-yayınımızda, ilk konuşmacımız Koç Holding Ekonomik Araştırmalar Koordinatörü Sayın Ahmet Çimenoğlu olacak. Sunumu sırasında Ahmet Bey kısaca global ekonomideki ve Türkiye ekonomisindeki temel gelişmelerden bahsedecek. Onun sunumunu takiben, Koç Topluluğu nun ana sektörleri ve şirketlerindeki önemli gelişmelerle ilgili sizleri bilgilendireceğim. Son olarak, Finans Koordinatörümüz Gökhan Dizemen 2012 yılsonu itibariyle finansal sonuçlarımızı sunacak. Sunumun son bölümünde ise sizlere 2013 hedeflerimizi vereceğiz. Her zaman olduğu üzere, sunumun sonunda bir Soru Cevap bölümümüz olacak. Finansal sonuçlar ile ilgili sunumumuza ulaşmanızı sağlayacak linki içeren Yatırımcı Bültenini Cuma günü sizlere göndermiştik. Türkçe ve İngilizce dillerinde özet finansal tablolar web sitemizde indirilmek ve yazdırılmak üzere hazırdır. Web sitemizde ayrıca konuşma metni ve sunumun bir kopyası ile beraber bu konferans görüşmesinin kaydını tekrar izleme imkanı da olacaktır. Her zaman olduğu üzere, sunumumuz ve Soru Cevap bölümümüz geleceğe yönelik ibareler içerebilir. Tahminlerimiz şu an için öngördüğümüz varsayımlara ve şirketlerimizin mevcut durumlarına dayanmaktadır ve bunlarda değişiklikler olabilir. Şimdi izninizle sözü Sayın Ahmet Çimenoğlu na bırakıyorum. Ahmet Çimenoğlu: Teşekkürler Funda. Herkese iyi günler diler ve hoş geldiniz demek isterim. Konuşmama küresel ekonomik gelişmeleri kısaca değerlendirerek başlamak istiyorum. Avrupa da ya da Amerika da büyük ölçekli bir kriz beklentisinin önemli ölçüde azalması ve küresel finansal piyasaların normalleşmeye başlamasıyla, 2012 nin son çeyreğinde küresel piyasalardaki hava iyileşmeye devam etti. Her ne kadar ABD deki mali uçurum tartışmaları 2012 nin sonuna doğru piyasaları kısmen olumsuz etkilemişse de, geçici olarak olsa bile sorunun çözülmüş olması piyasaları Koç Holding Investor Relations 1 / 8

rahatlattı ve riskli varlıkların fiyatlarındaki artış 2013 te de sürdü. Finansal piyasalarda risk iştahındaki artış, yatırımcıların ABD ve Almanya tahvilleri gibi güvenli limanlardaki pozisyonlarını azaltıp, gelişmekte olan ülke piyasalarına ve gelişmiş ülke hisse senetlerine yatırımlarını artırmasına neden oldu. Risk algılaması bakış açısından 2013 e iyi bir başlangıç yapılmış olmasına karşın, dünya genelinde ekonomik aktivite henüz finansal piyasalardaki coşkuyu haklı çıkaracak bir düzeyde değil. Her ne kadar gelişmiş ülkelerdeki ekonomik aktivitede zayıf bir toparlanmaya ilişkin emareler olsa da, tam bir iyileşmeden söz etmek hala mümkün değil. Ayrıca, ABD de yönetimin kamu maliyesine ilişkin sorunları kalıcı bir şekilde çözememesi, İtalya da seçim sonrası oluşan siyasi kilitlenme, kur savaşlarına ilişkin giderek şiddetlenen tartışmalar ve Suriye ve İran başta olmak üzere Orta Doğu da devam eden sorunlar dünya ekonomik büyümesinin hızlanması önünde önemli engeller oluşturuyor. Bu nedenle, önümüzdeki dönemde küresel ekonomiye ilişkin tedbirli yaklaşımımızı koruyoruz. Türkiye, 2011 sonundan beri uygulanmak olan ve ekonomide yeniden dengelenmeyi hedefleyen politikaların giderek artan inandırıcılığı sayesinde, küresel piyasalarda artan risk iştahından en çok faydalanana ülkelerden bir tanesi oldu. Belki de daha önemlisi, Türkiye nin kredi notunda artış beklentilerinin Kasım başında Fitch in Türkiye yi yatırım yapılabilir kredi notuna yükseltmesiyle gerçekleşmesi, bono ve hisse senedi piyasalarına yüklü yabancı sermaye girişlerine neden oldu. 3. sayfada izleyebileceğiniz gibi, hem hisse senedi hem de bono piyasasında gözlenen yüklü yabancı yatırımcı talebi, bono faizlerinde düşüşe, İMKB de ise yükselişe neden oldu. 2012 nin tümünde yabancıların net kamu borçlanma enstrümanı alımı 21,7 milyar dolar olurken, net hisse senedi alımları ise 6,3 milyar dolara ulaştı. Üzerinde durulması gereken bir başka önemli gelişme ise, yabancı yatırımcıların 2012 de net 9 milyar dolarlık banka bonosu ve 1,2 milyar dolarlık banka-dışı kesim bonosu almaları oldu. Yüklü yabancı sermaye girişlerine rağmen, Merkez Bankası nın rezerv opsiyon mekanizması aracılığıyla döviz rezervlerinin de artmasını sağlayan politikası ve Merkez Bankası başkanının sözel müdahalelerinin de etkisiyle, TL 2012 de görece durağan bir seyir izledi. Sonuç itibariyle, gösterge tahvilde faiz oranı %5,6 ile tarihi en düşük düzeyine gerilerken, İMKB-100 endeksi 2012 de %52,6 oranında yükseldi. 24 Ocak 2013 te tarihi zirvesine ulaşan hisse senetlerinde sonraki haftalarda, bir başka derecelendirme kuruluşunun daha Türkiye yi yatırım yapılabilir düzeye yükseltme beklentisinin ertelenmesi ve şirket değerlemelerinin kar realizasyonuna izin vermesi nedeniyle bir miktar satış gözlendi. 4. sayfayla birlikte Türkiye deki ekonomik aktiviteyle ilgili kısa bir değerlendirme yapmak istiyorum. 2012 nin üçüncü çeyreğindeki ekonomide gözlenen zayıflık, yılın son çeyreğinde de devam etti. 2012 nin son üç ayında sanayi üretimi sadece %0.3 artarken, kapasite kullanım oranları son iki yılın en düşük düzetlerinde seyretti. Ancak, Kasım dan itibaren tüketici ve reel sektör güveninde kademeli bir iyileşme gözlenmekte. Bunun yanı sıra, Merkez Bankası nın geçen Eylül ayından itibaren TL likidite politikasını gevşetmesinin etkisiyle fonlama maliyetlerinde gözlenen gerilmenin kredi faiz oranlarında da düşüşe neden olmasıyla, kredi talebinde yılın sonuna doğru artış kaydedildi. Koç Holding Investor Relations 2 / 8

Bütün bu faktörler göz önüne alındığında, üçüncü çeyrekteki oldukça zayıf performansı takiben 2012 nin son çeyreğinde GSYH büyümesinin ancak sınırlı bir artış kaydetmesini ve 2012 nün tümünde büyümenin %2.7-%2.8 düzeyinde olmasını bekliyoruz. Önümüzdeki döneme baktığımızda, düşük faiz ortamı ve ekonomiye duyulan güvendeki artış sayesinde iç talebin, 2012 deki son derece zayıf düzeylerine göre güçlenmesini bekliyoruz. Buna göre, 2013 yılında GSYH büyümesinin %4.5 civarına yükseleceğini tahmin ediyoruz. 2013 te beklediğimiz büyümenin önemli bir kısmının iç talepteki toparlanmadan kaynaklanmasını, net ihracatın büyüme katkısının ise, iç talepteki artışa bağlı olarak yeniden artmaya başlamasını beklediğimiz ithalat nedeniyle çok sınırlı kalmasını bekliyoruz. 5. sayfada, dış ticaret ve ödemeler dengesi konularındaki gelişmeleri kısaca özetlemek istiyorum. 2012 de Türkiye nin ihracatı %13.1 artarak tarihi en yüksek düzeyi olan 152.6 milyar dolara ulaşırken, ithalatının %1.8 azalması dış ticaret açığında sert bir düşüşe neden oldu. 2012 de AB ye yapılan ihracat %5 azalırken, önce İran, sonrasında da BAE ye yapılan altın ihracatının etkisiyle Orta Doğu ya yapılan ihracat %52.1 arttı. Öte yandan, Afrika ve Amerika kıtasındaki ülkelere yapılan ihracattaki kayda değer artışlar, Türkiye nin ihracatını sorunlu Avrupa ülkelerinden farklı adreslere kaydırabilmesine olanak sağladı. Dış ticaret açığında kaydedilen daralmanın sayesinde 2012 de cair işlemler dengesinde de önemli bir iyileşme sağlandı. Buna göre, 2012 sonunda cari işlemler açığı, 2011 deki 77.2 milyar dolarlık düzeyinden 48.9 milyar dolara geriledi. 2013 te iç talebin daha güçlü olması beklentimize paralel olarak, cari işlemler açığının GSYH ye oranın 2012 sonundaki %6.1 düzeyinden, bu yıl sonunda %7 civarına yükselmesini bekliyoruz. Makroekonomik görünüme ilişkin sözlerimi, kısaca enflasyonla ilgili gelişmelere değinerek tamamlamak istiyorum. 6. sayfadan da izleyebileceğiniz gibi, 2012 yılını %6.16 düzeyinde kapattıktan sonra yıllık tüketici fiyatları enflasyonu, Ocak taki alkol ve sigarada yapılan vergi artışları ve normalden yüksek seyreden gıda fiyatları nedeniyle Şubat sonunda %7 ye yükseldi. Üretici fiyatları ise Şubat sonunda yıllık bazda %1.84 e gerilerken, fiyatlar üzerinde çok ciddi bir maliyet baskısı olmadığına işaret etti. Enflasyondaki ana eğilimlerde 2013 ün ilk iki ayında önemli bir değişiklikm olmadığı için, Merkez Bankası da, piyasalar da Ocak ayındaki yüksek enflasyon oranını bir istisna olarak görmekte. Biz de bu görüşe katılıyoruz ve bu nedenle 2013 yılsonu için %6.5 düzeyinde bulunan enflasyon tahminimizi değiştirmiyoruz. Kendi bölümümü burada tamamlıyor ve sözü Funda Hanim a bırakıyorum. Funda Güngör Akpınar: Teşekkür ederim Ahmet. Öncelikle kısaca sektörel analize değineceğim ve Topluluk şirketlerimizdeki önemli gelişmelerden bahsedeceğim. Koç Holding Investor Relations 3 / 8

8 nci sayfadaki Enerji sektörüyle başlayacağım ve ilk olarak rafineri şirketimiz Tüpraş a bakalım. 2012 yılında Tüpraş, operasyonel esneklik, optimum üretim ve satış politikası ile satış hacmini %6,5 yükselterek, üretiminde %4,6 artış sağladı. Yurt içinde, Tüpraş 19,6 milyon ton ürün sağlayarak talepteki artış ile paralellik gösterdi geçtiğimiz yıla göre yaklaşık 840 bin ton artış. 5,9 milyon tonluk ihracatın eklenmesiyle de toplam satışlar 25,4 milyon tona ulaştı. Böylece Tüpraş, 2012 yılı boyunca başarıyla uyguladığı stok-üretim optimizasyonu program ile uyumlu olarak yaklaşık %84 kapasite kullanım oranı elde etmiş oldu. Fuel-oil Dönüşüm Projemiz için 14 Kasım 2014 tarihine doğru geri sayım devam ediyor. Proje, son yıllarda tüketimi azalan, yaklaşık 4,2 Milyon Ton yüksek kükürtlü fuel oil i işleyerek 3,5 Milyon Ton Euro V standardında motorin ve benzin gibi değerli beyaz ürünlere dönüştürecek. Rafinerilerimizin Nelson Kompleksitesi varil başına ortalama 12$ a; hydrocracker inşa edeceğimiz İzmit Rafinerisinde ise varil başına 14$ a yükselecek. En iyi yatırım finansmanı alanında iki ödül alan Fuel-oil dönüşüm projesinin inşaat ve montaj işlerinde her şey yolunda gidiyor ve 2012 yıl sonu itibariyle projenin %54 ü tamamlanmış durumda. 2013 yılında halihazırda yapmış olduğumuz 1,3 milyar$ lık yatırımın 1 milyar$ ı bu finansman paketinden geldi. Hatırlayacağınız üzere, Projenin tamamı için 2,1 milyar$ finansman sağlamıştık. Tüpraş ta konsolide edilen akaryakıt dağıtım şirketimi Opet, geçtiğimiz yıl kuruluşunun 20 nci ve Koç Holding ile ortaklığının 10 uncu yılını kutladı. Opet son yıllarda sürekli olarak sektörden daha fazla büyüme gösterdi ve 2012 yılı beyaz ürün pazarındaki sınırlı büyümeye rağmen, 2011 yılına göre satış hacmini %7 artırma başarısını gösterdi. Bu arada siyah ürün satış hacmi ise siyah ürünlerdeki talebin düşüşüne paralel olarak %18 geriledi. Aygaz a gelince, en önemli gelişmelerden biri Aygaz ın Mogaz Petrol Gazları A.Ş. ile birleşme kararını alması oldu. Birleşme tescil işlemlerinin tamamlanmasıyla 22 Ocak ta gerçekleşti. LPG sektöründe birlikte faaliyet gösteren Aygaz ve Mogaz ın işbirliği, 2004 yılında üretimin tek elden yürütülerek verimliliğin artırılması amacıyla, Mogaz a ait tesislerin işletmesinin Aygaz a devri ile başlamıştı. O zamandan bu yana, bu işbirliği destek birimlerin ortak yönetime geçiși ile de artarak genișlemişti. Hedef, temin ve üretim süreçlerinde sağlanan verimliliğin, marka yönetimiyle satıș ve lojistik alanlarına da tașınmasıydı. Şimdi sayfa 9 daki otomotiv sektörüne geçelim. Hepimiz biliyoruz ki 2012 yılı otomotiv sektörünün en zorlu yıllarından biri oldu. Özellikle yılın ilk yarısındaki yüksek faiz oranları ve ikinci yarısındaki vergi artışları sektörde yılın daralma ile kapanmasına neden oldu. Otomotiv iç piyasa satış adetleri yıllık olarak % düşüş gösterdi. Binek oto satışları %6 ile yönetilebilir bir seviyede gerilerken; hafif ticari araç pazarında %18 lik önemli bir daralma yaşandı. Ancak, unutmamalıyız ki, tüm negatif dışsallıklara rağmen, 2012 yılı Türk otomotiv tarihinde satıș adetlerinde en yüksek ikinci yıl oldu. Koç Topluluğu olarak, Türkiye toplam otomotiv üretiminde %50 ve ihracatında %47 pay ile otomotiv sektörünün liderliğini sürdürdük. Ford Otosan %13,8 pazar payı ile lider Koç Holding Investor Relations 4 / 8

durumundayken; Tofaş %12,8 ile onun yakın takipçisi konumunda. Yıl boyunca, Ford Otosan ın satışlarının %61 i, Tofaş ın ise %58 i ihraç pazarlarına gerçekleşti. Ford Otosan, daralan pazara karşın daha güçlü performans sergiledi ve %83 kapasite kullanım oranı elde etti. Krizin Tofaş satışlarına etkisi daha ciddi oldu ve Tofaş ın kapasite kullanım oranı %63 e geriledi. Ancak, ihracat pazarlarındaki daralmaya rağmen al-ya da-öde anlaşmalarından ötürü Tofaş, Ford Otosan ın %8.1 lik FAVÖK marjına karşılık %12 ile daha güçlü bir marj elde etmeyi başardı. Traktör pazarında TürkTraktör, Türkiye de satılan her iki traktörden birini üretmeye devam etmektedir. New Holland markamız %47 pazar payı ile lider konumundadır; 2007 yılında lansmanı yapılan Case IH markamız ise pazarda %4 paya sahiptir. Yurt içinde, traktör satışları 2011 deki 31 bin adet seviyesinden 2012 de 26 bin adede geriledi; fakat biz bu daralmayı, ihracatımızı 2011 deki 9,6 bin adetten 2012 de 15,6 adede yükselterek dengeledik. Şirketin ortalama özsermaye kârlılığı 2012 yılında yaklaşık %40 olarak gerçekleşti. Traktör pazarının çiftçilere sağlanan yeni kredi teşvikinde faydalanacağını bekliyoruz. 10 uncu sayfadan takip edebileceğiniz üzere, şimdi kısaca dayanıklı tüketim sektörüne ve amiral şirketimiz Arçelik'e değineceğim. Arçelik 2012 yılında, en önemli desteği uluslararası satışlarından alarak, güçlü bir büyüme sergiledi. İç piyasada dayanıklı tüketim satışları yaklaşık %0,2 düşüş gösterdi. Aslında, soğutucular pazarı büyüme gördüğümüz tek segment oldu. Yurt içi pazardaki zorlu koşullara karşın Arçelik yurt içi gelirlerini %12 artırma başarısını gösterdi. Ancak asıl büyüme yurt dışı satışlardan geldi. Yurt dışı gelirlerimiz %36,8 artış sergiledi. Buna bağlı olaraki yurt içi gelirlerin payı %42 ye geriledi. Tüm Avrupa da pazar payı artışları yaşanırken, Batı Avrupa satışlarının payı %31 seviyesinde gerçekleşti. Diğer gelişmekte olan ülkelerin payı ise, %9 u Afrika pazarından, %12 si ise BDT ve Doğu Avrupa dan olmak üzere %27 ye ulaştı. Toplam satışlardaki %25 büyümenin ise, %18 i organik büyümeden gelirken; sadece %7 lik kısmı inorganik büyümeden kaynaklandı. 2013 yılında, iç piyasa satışlarının Türkiye büyüme tahminine paralel olarak %4-5 arasında artmasını bekliyoruz. Yurt dışı satışların ise daha fazla bir büyüme göstererek %10 civarında artış kaydetmesini öngörüyoruz. Satış büyüme tahminimizi bir miktar daha yüksek olarak TL bazında %10, FAVÖK marjını ise %10,5 seviyesinde tahmin ediyoruz. 11 inci sayfada kısaca son ana sektörümüz olan finans sektörüne ve Yapı Kredi deki gelişmelere değineceğim. Yapı Kredi, 2012 yılında müşteri odaklı bankacılığın sayesinde gösterdiği güçlü performans ile 2,1 milyar TL konsolide net kâr kaydetti. Banka nın sermaye yeterlilik rasyosu %16,3 e yükselirken; ortalama maddi özkaynak kârlılığı %17,5 olarak gerçekleşti. 21 yeni şube açılışına rağmen gider/gelir rasyosu %44 seviyesini korudu ve toplam banka şube sayısı 928 e ulaştı. Kredi alanına gelince, YKB 2012 yılında, TL kredilerde sektörün üzerinde bir büyüme sergileyerek, toplam kredilerde %12 büyüme kaydetti. Banka katma değer sağlayana Koç Holding Investor Relations 5 / 8

perakende segmentine ve ürünlerine odaklanmaya devam etti ve ihtiyaç kredilerinde ve kredi kartlarında sektörün üzerinde büyüme gösterdi. Aktif durumuna bakıldığında, YKB 2012 yılında, TL mevduatta sektörün ortalama %13 artış oranına karşılık %17 artış oranıyla sektörden daha iyi performans göstererek, toplam mevduatta %7 büyüme kaydetti. Aktif kalitesi %3,2 lik takipteki kredi oranıyla güçlü performansını sürdürdü. Özel karşılık oranı %62 oldu fakat, özel ve genel olmak üzere toplam takipteki krediler oranı %100 seviyelerini korudu. YKB 2013 yılında sektörde %17 kredi büyümesi ve %13 mevudat büyümesi öngörüyor. YKB nin kendi büyüme hedefleri ise kredilerde %18, mevduatta ise %17 seviyesinde. Geçen yıl olduğu gibi, TL bilançoda büyümeye odaklılık devam edecek; örneğin TL krediler ve TL mevduat için %20 şer büyüme hedefleniyor. Bununla birlikte, yabancı para bilançosunda yine daha kazançlı, daha fazla katma değer yaratan ve ücret ve komisyon gibi daha çok gelir getiren ürünlere odaklanmaya devam edeceğiz. Bu kapsamda, yabancı para kredilerde odaklanmamız daha çok %13 büyüme hedefi öngördüğümüz proje finansmanı alanında olacak. 2013 yılında net faiz marjımızın aynı seviyelerde kalacağını ve maliyetlerimizin %9 seviyesinde sınırlı artış gösterirken; ücret ve komisyon gelirlerimizin %17 büyüme gerçekleştireceğini öngörüyoruz. Böylece temel iş kollarımızın ve şirketlerimizin değerlendirmesinin sonuna gelmiş oluyoruz. Şimdi finansal sonuçlarımızı incelemek üzere sözü Sayın Gökhan Dizemen'e veriyorum. Gökhan Dizemen: Teşekkürler Funda. Doğrudan 13 üncü sayfa ile devam edeceğim. 13 üncü sayfada finansal sonuçlarımızın bir özetini sunuyoruz. Takip edebileceğiniz üzere, Koç Holding 2012 yılında 84,8 milyar TL gelir, 4,5 milyar TL faaliyet kârı, 5,6 milyar TL FAVÖK ve 2,3 milyar TL azınlık payları sonrası net kâr kaydetti. 14 üncü sayfa ana finansal göstergelerin bir özetini içermektedir. Her zaman olduğu gibi, tek tek satırların üzerinde geçerek bu tablonun detaylarına girmektense daha sonra iş segmentlerine göre sonuçları değerlendirmek üzere ilerlemeyi tercih ediyorum. Şimdi toplam gelir performansına segmentlerin katkılarını analiz etmek üzere 15 inci sayfaya geçelim. Gelirlerimiz, 2011 yılına göre %13 artışa işaret edecek şekilde, daha önce belirttiğim üzere, 2012 yılında 84,8 milyar TL olarak gerçekleşti. Gelirlerimizdeki artışa en yüksek katkı, yurt dışı gelirlerdeki güçlü büyümeden önemli ölçüde etkilenen dayanıklı tüketim sektöründen geldi; bunu sırasıyla %22 ve %14 artışlar sergileyen finans ve enerji sektörleri izledi. Buna bağlı olarak, enerji %63 lük payıyla toplam gelirlerdeki hakimiyetini sürdürürken; dayanıklı tüketimin payı %12 ve finansın %9 oldu. Koç Holding Investor Relations 6 / 8

16 ncı sayfa faaliyet kârı performansımızı içermektedir. Faaliyet kârımız yıllık bazda %19 düşüş gösterdi. Ancak bu düşüşün önemli bir kısmına bazı önemli tek seferlik kalemlerle birlikte çok güçlü baz yılı etkisi neden oldu. Tek seferlik kalemler; Aygaz ın Entek hisse satışından elde ettiği gelir, Tüpraş ın stok kazancı ve yasal düzenlemelerin Yapı Kredi Bankası gelirlerine olan etkiyi içermektedir. Bu kalemlere göre düzeltme yapıldığında, faaliyet kârındaki düşüş bir önceki yıla göre sadece %2 olmaktadır. 17 nci sayfaya geçtiğimizde, vergi öncesi kârda sadece %4 lük bir düşüş görmekteyiz. Tek seferlik kalemler ile normalize edildiğinde, bir önceki yıla göre %2 artış söz konusudur. Normalize rakamlara bakıldığında, vergi öncesi kâr enerji ve finans sektörlerinde sırasıyla %11 ve %5 artmış; otomotiv ve dayanıklı tüketimde ise sırasıyla %7 ve %1 düşmüştür. 18 inci sayfada sunulan FAVÖK performansına bakıldığında, normalize artış %1 olarak gerçekleşmiştir. Sektörlerin FAVÖK teki payları ise; enerji %30, finans %29, dayanıklı tüketim %19 ve otomotiv %19 şeklindedir. 19 uncu sayfa ihracat ve yurt dışı gelirlerde performansımızı göstermektedir. Funda nın bahsettiği gibi, ihracat pazarlarındaki tüm olumsuz şartlara rağmen güçlü performansımız hem ihracat hem de yurt dışı gelirlerde devam etti. Toplam ihracatımız kombine bazda %10 artarak 15,7 milyar dolar oldu; toplam yurt dışı gelirlerimiz ise %11 artışla 18,4 milyar dolara ulaştı. 20 nci sayfada 2012 yılına ait toplam yatırımlarımızı görebilirsiniz. Temel olarak enerji ve otomotiv segmentlerinde yoğunlaştırdığımız yatırımlarımız, combine bazda 4,9 milyar dolara ulaştı. 21 inci sayfadaki marjlarımıza geçtiğimizde ise, faaliyet kârı, vergi öncesi kâr ve net kâr marjlarımızın tümünün yılın ilk yarısı ile karşılaştırıldığında ikinci yarı boyunca iyileşme gösterdiğini görüyoruz. Ancak, yıllık bazda hala ufak farklarla düşüşler söz konusu. Şimdi risk yönetimi konularına geçelim. Her zaman vurguladığımız üzere portföyümüzdeki sektörlerin çeşitliliği herhangi bir sektörün fırsatlarına ya da risklerine bağımlı olmadığımız için Koç Holding'in en önemli avantajlarından biri. Portföyümüzdeki çeşitlilik, sektörlerimizin dönemsellikleri ve hassasiyetleri arasındaki farkların ve belirsizlik dönemlerinde oluşan farklı risklerin dengelenmesini sağlamaktadır. Ayrıca istikrarlı olarak yükselen yurt dışı gelirlerimiz ve gittikçe çeşitlenen ihracat pazarlarımız coğrafi riski en aza indirmektedir. Holding seviyesinin yanı sıra Topluluk şirketlerimizin bilanço yapıları da oldukça güçlü. 22 nci sayfada görebileceğiniz üzere Holding seviyesindeki net nakit pozisyonumuz 2012 yılsonunda 756 milyon dolara ulaştı. Holding seviyesindeki sağlam net nakit pozisyonumuz sayesinde hem yurt içi hem de uluslararası pazarlardaki yeni yatırım ve özelleştirme fırsatlarından etkin şekilde yararlanma kapasitesine sahibiz. Finans hariç konsolide net borcumuz bir önceki çeyrekle kıyaslandığında 2,5 milyar dolara karşılık 2,7 milyar dolar seviyesinde. Koç Holding Investor Relations 7 / 8

Daha önceki web yayınlarımızda bahsettiğimiz gibi, Koç Holding global iş çevrelerinde geçtiğimiz yıllarda yaşanan belirsizliklerle başa çıkmak üzere en iyi hazırlanmış şirketlerden biri oldu. Tüm holdingde son derece ihtiyatlı bir risk yönetim politikası uygulamaktayız. Koç Topluluğu şirketlerinde spekülatif döviz pozisyonları tutmuyoruz. Borçluluk ve likiditeyi rahat seviyelerde tutabilmek için şirketlerimizin net mali borçlanma ve cari oranlarını belirli sınırlar dahilinde izliyoruz. 23 üncü sayfada görebileceğiniz üzere holding seviyesinde 233 milyon dolarlık küçük bir tutarda uzun vadeli döviz pozisyonu taşıyoruz. Konsolide kısa vadeli döviz pozisyonu ise 3,3 milyar dolardır; bu 3,3 milyarın 2,1 milyar doları Tüpraş, Opet & Aygaz'ın döviz bağlantılı fiyatlandırması ve Tofaş'ın al-ya da-öde anlaşmaları nedeniyle doğal korumalı döviz pozisyonlarına (natural hedge) tabidir. Gerçek K/Z tablosunu etkileyecek pozisyona yol açan döviz pozisyonu 1,6 milyar dolardır ve bunun yine önemli bir bölümü doğal olarak korumalı döviz pozisyonlarıdır. Şimdi 2013 hedeflerine geçeceğim. 2013 makroekonomik varsayımlar hakkında Ahmet daha önce bilgilendirme yaptığı için 26 ncı sayfaya geçiş yapacağım. 2013 hedeflerinin detayına girmeden önce, 2013 yılından itibaren UFRS-11 standartları uyarınca İş Ortaklıklarının konsolidasyona özkaynak metodu uygulanarak dahil edileceğini belirtmekte fayda var. Dolayısıyla 2013 hedefleri konsolidasyon prensibindeki bu değişikliğin etkisi dahil edilerek verilecektir. Bu değişiklikle Grubun konsolide gelirleri ve varlıkları 2012 yılında, daha önce raporlanan rakamlar ile kıyaslandığında, sırasıyla %25 ve %55 düşüş gösterecektir. Bununla birlikte, azınlık payı sonrası net kâr ve toplam konsolide özkaynak rakamlarında herhangi bir değişiklik söz konusu olmayacaktır. Raporlama ile ilgili bu kısa girişi yaptıktan sonra sizlere 2013 hedefleri hakkında kısa bilgi vereceğim. Konsolide bütçemiz gelirlerde %7, faaliyet kârında %22 ve vergi öncesi kârda %10 büyüme gösteriyor. Şu gerçeğin altını çizmek gerekir ki; konsolidasyon prensibindeki bu değişiklik ile Enerji ve Dayanıklı Tüketim, Grubun konsolide faaliyet kârını domine edecek. Diğer yandan, Koç Holding in yabancı ortaklığının bulunduğu Ford Otosan, Tofaş, TürkTraktör ve Koç Finansal Hizmetler gibi şirketlerin faaliyet gösterdiği otomotiv ve bankacılık segmentlerinin faaliyet kârına katkısı, Koç Holding in yabancı ortaklık içindeki net kâr payı ile sınırlanacak. Bu açıdan bakıldığında, faaliyet kârındaki %21 lik büyüme hedefinin esas olarak Enerji ve Dayanıklı Tüketim den kaynaklandığı söylenebilir. %21 lik bu büyüme aynı zamanda, vergi öncesi kârda doğal koruma (hedge) mekanizmasından ötürü bozulmaya neden olan ABD Doları paritesinin Enerji Grubunda brüt rafineri marjları üzerindeki olumlu etkisini ve aynı zamanda 2012 yılının son ayında Enerji nin gösterdiği olumsuz faaliyet performansından ötürü 2012 yılının düşük baz etkisini içermektedir. Kombine yatırımlara bakıldığında, 2012 yılında olduğu gibi 2013 yılında da enerji ve otomotiv yatırımları ağırlıklı olmak üzere 6,8 milyar TL kombine yatırım bütçeliyoruz. Böylece sunumumun sonuna gelmiş bulunuyorum. Teşekkür ederim ve iyi haftalar dilerim. Koç Holding Investor Relations 8 / 8