Komisyon KPSS GYGK KONU ANLATIMLI TEK KİTAP ISBN 978-605-241-227-5 Kiap içeriğinin üm sorumluluğu yazarlarına aiir. Pegem Akademi Bu kiabın basım, yayım ve saış hakları Pegem Akademi Yay. Eğ. Dan. Hizm. Tic. AŞ'ye aiir. Anılan kuruluşun izni alınmadan kiabın ümü ya da bölümleri, kapak asarımı; mekanik, elekronik, fookopi, manyeik, kayı ya da başka yönemlerle çoğalılamaz, basılamaz, dağıılamaz. Bu kiap T.C. Külür Bakanlığı bandrolü ile saılmakadır. Okuyucularımızın bandrolü olmayan kiaplar hakkında yayınevimize bilgi vermesini ve bandrolsüz yayınları saın almamasını diliyoruz. 1. Baskı: 2018, Ankara Yayın-Proje: Mehme Ali Tulu Dizgi-Grafik Tasarım: Gamze Şahin Kapak Tasarımı: Pegem Akademi Baskı: Özyur Mabaacılık Büyük Sanayi Zübeyde Hanım Mah. Süzgün Cad. No: 9 İskiler/Alındağ/ANKARA Tel: (0312) 384 15 36 Yayıncı Serifika No: 36306 Mabaa Serifika No: 13385 İleişim Karanfil 2 Sokak No: 45 Kızılay / ANKARA Yayınevi 0312 430 67 50-430 67 51 Yayınevi Belgeç: 0312 435 44 60 Dağıım: 0312 434 54 24-434 54 08 Dağıım Belgeç: 0312 431 37 38 Hazırlık Kursları: 0312 419 05 60 İnerne: www.pegem.ne E-ilei: pegem@pegem.ne
İÇİNDEKİLER TÜRKÇE Sözcüke Anlam...1 Sözcüğün Anlam Özellikleri...1 Söz Sanaları...2 Sözcükler Arasındaki Anlam Özellikleri...4 Kalıplaşmış Söz Öbekleri...5 Tes...7 Cümlede Anlam...9 Cümle...9 Anlamlarına Göre Cümleler...9 Tes...12 Paragrafa Anlam...14 Paragraf...14 Düşünceyi Gelişirme Yolları...16 Anlaım Nielikleri...17 Tes...18 Yapı Bilgisi...21 Kök...21 Ekler...21 Yapılarına Göre Sözcükler...22 Tes...23 Sözcük Türleri...25 Tes - 1...36 Tes - 2...38 Cümle Bilgisi...40 Cümlenin Ögeleri...40 Cümle Türleri...41 Cümle Dışı Unsurlar...42 Tes...43 Ses Bilgisi...45 Ses Olayları...45 Tes...47 Yazım Kuralları...49 Nokalama İşareleri...54 Tes...58 Anlaım Bozuklukları...60 Tes...64 Sözel Manık...66 Sıralama Kurguları...67 Eşleşirme Kurguları...73 Yer-Konum Kurguları...78 iii
İÇİNDEKİLER MATEMATİK Sayılar...81 Tes - 1...87 Tes - 2...89 Bölme, Bölünebilme, OBEB-OKEK...91 Tes...95 Üslü ve Köklü İfadeler...97 Tes...102 Oran-Oranı...104 Tes...108 Çarpanlara Ayırma ve Özdeşlikler...109 Tes...112 Birinci Dereceden Bir Bilinmeyenli Denklemler...114 Tes...116 Problemler...118 Tes - 1...121 Tes - 2...125 Tes - 3...129 Tes - 4...133 Tes - 5...137 Tes - 6...141 Kümeler...143 Tes...148 Bağını ve Fonksiyon...150 Tes...153 İşlem ve Özellikleri...155 Tes...158 Modüler Arimeik...160 Tes...163 Permüasyon - Kombinasyon - Olasılık...165 Tes (Permüasyon)...176 Tes (Kombinasyon)...178 Tes (Olasılık)...180 Tablo - Grafik Yorumlama...182 Tes...186 Sayısal Manık...188 Tes - 1...198 Tes - 2...200 Tes - 3...202 Tes - 4...204 Açılar ve Üçgenler...206 Tes - 1...211 Tes - 2...213 Tes - 3...215 Tes - 4...217 iv
İÇİNDEKİLER Çokgenler ve Dörgenler...219 Tes - 1...223 Tes - 2...225 Çember ve Daire...227 Tes...230 Doğru ve Noka Analiiği...233 Tes...241 Kaı Cisimler...243 Tes...244 TARİH İslamiye Öncesi Türk Tarihi...247 Tes...256 Türk İslam Tarihi...258 Tes...272 Türkiye Tarihi...274 Tes...282 Osmanlı Devlei...284 Tes...290 Osmanlı Külür ve Uygarlığı...292 Tes...309 Osmanlı Devlei Duraklama Dönemi (Arayış Yılları)...311 Tes...314 Osmanlı Devlei Gerileme Dönemi...316 Tes...320 Osmanlı Devlei Dağılma Dönemi...322 Tes...333 XX. Yüzyıl Osmanlı Devlei...335 Tes...340 Birinci Dünya Savaşı ve Mondros Aeşkesi...342 Tes...354 Kuruluş Savaşı Örgülenme Dönemi...356 Tes...361 I. Türkiye Büyük Mille Meclisinin Açılması...363 Tes...369 Kuruluş Savaşında Cepheler - Anlaşmalar...371 Tes...381 Aaürk Dönemi İç ve Dış Poliika...383 Tes...395 Aaürk İlke ve İnkılapları...397 Tes...409 Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi...411 Tes...440 v
İÇİNDEKİLER COĞRAFYA Türkiye'nin Coğrafi Konumu...443 Tes...452 Türkiye'nin Yer Şekilleri...454 Tes...4 Türkiye'nin İklimi ve Biki Örüsü...479 Tes...486 Türkiye'de Nüfus ve Yerleşme...488 Tes...505 Türkiye'de Tarım, Hayvancılık ve Ormancılık...507 Tes...519 Türkiye'de Madenler, Enerji Kaynakları ve Sanayi...521 Tes...532 Türkiye'de Ulaşım, Ticare ve Turizm...534 Tes...543 Türkiye'de Kalkınma Projeleri...545 VATANDAŞLIK Temel Hukuk Bilgisi...547 Tes...566 Devle Kavramı...568 Tes...573 1982 Anayasası - Temel Hükümler...575 Tes...578 Temel Hak ve Hürriyeler...580 Tes...586 Yasama...588 Tes...597 Yürüme...599 Tes...605 Yargı...607 Tes...613 İdare Hukuku...615 Tes...629 Uluslararası Kuruluşlar...631 Tes...638 vi
TÜRKÇE Sözcüğün Anlam Özellikleri Paragraf cümle Yan Anlam: Bir sözcüğün emel anlamıyla ilişkili olarak kazandığı diğer anlamlardır. Mağaranın ağzı o kadar küçükü ki içeri ancak bir çocuk girebiliyordu. Çocuğun aeşini bir ürlü düşüremiyorlar. sözcük Yan anlam ile emel anlam arasında herhangi bir şekilde (biçimsel benzerlik, orak işlev, aynı maddeden oluşması...) ilgi kurulabilmelidir. Sözcükler, meinlerin emel yapı aşıdır. Dolayısıyla menin -ya da bir konuşmanın- anlaşılması için sözcük anlamlarının iyi bilinmesi gerekir. Dilimizde bazı sözcükler ek bir kavramı karşılarken bazıları ise birden çok anlam karşılar. Tek anlamlı sözcükler: Sadece bir kavramı karşılayan sözcüklerdir. Bu sözcüklerin başka anlamlara gelebilecek kullanımı yokur. Mağaranın ağzı o kadar küçükü ki içeri ancak bir çocuk girebiliyordu. ( Mağaranın ağzı ile yemeye, içmeye ve ses çıkarmaya yarayan organ olan ağız arasında biçimsel olarak bir benzerlik kurulmuşur.) Çocuğun aeşini bir ürlü düşüremiyorlar. ( Çocuğun aeşi ile nesnelerin uuşmasıyla beliren aeş arasında bir ısı oraklığı vardır.) Kaldırım, esere, encere sözcüklerinin ek anlamı vardır. Çok anlamlı sözcükler: Kullanıldığı yere ve duruma göre birden çok anlam kazanabilen sözcüklerdir. Ağız sözcüğü kullanıldığı yere göre birçok anlam kazanabilir: İnsan ağzı, mağara ağzı, yol ağzı, Karadeniz ağzı vs. Dilimizde sözcüklerin kullanıldıkları cümleye göre kazandıkları farklı anlamlara yan anlam ya da mecaz anlam denir. Gerçek Anlam Sözcük Mecaz Anlam Mecaz Anlam: Sözcüğün gerçek anlamından (emel anlamından ve yan anlamından) uzaklaşarak kazandığı yeni anlamlardır. Bir başka ifadeyle mecazlar, bir ilgi veya benzeme sonucu gerçek anlamından başka anlamda, başka bir sözcüğün yerinde kullanılan sözlerdir. Bu mahallede onun gibi ağzı bozuk birini daha görmedim. (Bu cümledeki ağzı bozuk söz öbeğinde kullanılan ağız sözcüğü kendi anlamının dışında, küfürbaz anlamında karşımıza çıkmakadır.) Yeni seçilen muhar, ilk oplanısında çok aeşli konuşu. ( Aeşli sözcüğü heyecanlı, coşkulu anlamında kullanılmış, sözcük anlamının dışına çıkmışır. Temel anlam (TA), yan anlam (YA) ve mecaz anlamla (MA) ilgili aşağıdaki örnekleri inceleyiniz. Temel Anlam Gerçek Anlam: Yan Anlam Gerçek anlam, sözcüğün emel ve yan anlamlarını içerir. Dolayısıyla sözcüğün gerçek anlamları birden fazla olabilir. Temel Anlam: Bir sözcük ek başına kullanıldığında akla gelen ilk anlamına emel anlam denir. Temel anlam, en yaygın anlamdır. Sözlüklerde ilk olarak emel ya da en yaygın anlam açıklanır. Adamın kocaman ama eseik görünümlü bir ağzı vardı. Ormanda aeş yakmak oldukça ehlikeli ama sık raslanan bir davranışır. Yol: Çocuk evin yolunu sordu. (TA) Mahallemizin yolu nihaye asfallandı. (YA) Bu soruyu farklı bir yolla da çözebiliriz. (MA) Kafa: Kafan, hâlâ omuzlarının üzerinde duruyor. (TA) Fazla zorlayınca çivinin kafası kopu. (YA) O adam, zaen kafasızın ekidir. (MA) Büyük: Uzun bir yolculukan sonra büyük bir evin önünde durduk. (TA) Benim öğrencilerim, büyüklerine karşı saygıda kusur emezler. (YA) 7 7 Büyük düşünenler, oplumlarına her zaman bir şeyler kazandırmışır. (MA) 1
SÖZCÜKTE ANLAM Gerçek ve mecaz anlamlı sözcük sorularında çeldirici olarak yan anlamda kullanılmış sözcükler verilir. Terimsel Anlam: KPSS de emel anlam ve yan anlam ayrımı sorulmamış, nadiren de olsa gerçek anlam ve mecaz anlam ayrımı sorulmuşur. Böyle bir soruyla karşılaşıldığında, seçenekler arasında yan anlamda kullanılmış sözcükler de verilebileceği için dikkali olunmalıdır. Yan anlam, emel anlamla bir şekilde ilişkilidir ve gerçek anlam sayılır. Oysa mecaz anlam amamen düşsel, gerçek dışı bir anlamdır. Bazı sorularda geçen "düşsel öge" kavramı da mecaz anlamla ilgilidir. Bir bilim, sana, spor ve meslek dalıyla ilgili özel ve belirli bir kavramı karşılayan sözcüklere erim anlamlı sözcükler denir. Niel-Nicel Anlam Nicel Anlamlı Niel Anlamlı Varlıkların ölçülebilir, sayılabilir özelliklerini göseren sözcüklerdir. 7 Geniş bahçeli bir ev aldı İsanbul da ve emekli olunca oraya aşındı. (alan ölçüsü) 7 Uzun bir moladan sonra yolcular ekrar araçlara bindiler. (zaman ölçüsü) 7 Yüksek bir maaşla yeni işine başladı. (sayı-para ölçüsü) Varlıkların ölçülemeyen, sayılamayan özelliklerini göseren sözcüklerdir. 7 Onun babası çok geniş biridir, hiçbir şeye kolay kolay kızmaz. ( raha anlamında) 7 Uzun eme işe, bu iş bugün biecek dedim sana. ( nazlanma, direnme anlamında) 7 Yüksek hedeflere ulaşmak, çok fedakârlık gerekirir. ( ulaşılması güç anlamında) C Açı, üçgen, dikdörgen Maemaik C Roman, öykü, kafiye, aruz Edebiya Söz Sanaları C C İsim, kök, gövde, fiil Poa, minder, skor Dil bilgisi Spor Benzeme (Teşbih) Kişileşirme (Teşhis) Eğreileme (İsiare) C Dava, mahkeme, yargıç Hukuk Güzel Adlandırma Mecaza Dayalı Söz Sanaları Kinaye (Değinmece) Soyu-Somu Anlam Somu Anlamlı Soyu Anlamlı Beş duyudan herhangi biriyle algılanabilen kavramları karşılayan sözcüklerdir. Hava, su, oprak, ağaç, deniz, masa, sandalye... Beş duyu ile algılanamayan, zihinde asarlanan kavramları karşılayan sözcüklerdir. Sevgi, umu, adale, özgürlük, mululuk, heyecan, aşk... Dolaylama Benzeme (Teşbih) Mübalağa (Abarma) Dokundurma (Tariz) Mecazımürsel (Ad Akarması) Bir nesnenin, varlığın nieliğini daha ekili biçimde anlamak için nielikçe üsün bir varlıkan yararlanma yönemine benzeme denir. Selvi gibi uzun boylu bir güzele vuruldu. Kar gibi beyaz çamaşırlar geirmiş yanında. Tilki gibi kurnaz çocukur. Adamın gözleri sanki bir aeş. 2
SÖZCÜKTE ANLAM Eğreileme çeşili şekillerde yapılabilir: e en e KPSS'd kişileşirm e v e. ır m d e ı ana Benz n iki söz s çok sorula Doğaya ai bir özellik insana akarılabilir. O, cıvık bir insandır. (doğaya ai özellik) Kişileşirme (Teşhis) Babam gecikiğimi öğrenince esip gürleyecek. (doğaya ai özellik) İnsana ai özelliklerin insan dışındaki varlıklara yüklenmesidir. Örne k: Doğaya ai özellik, doğadaki başka bir varlığa akarılabilir. Bülbül, ağaran vake kadar ağlarmış. Poyrazla söyleşir yaprakların sesi. Yağmur ağlıyor ikimiz için. 4 4 4 Yıldızlar akıyor damların üzerine (nehrin özelliği yıldızlara akarılmış) Eğreileme (İsiare) Bulular salkım salkım (üzümün özelliği bululara akarılmış) Eğreileme (isiare), yalnızca benzeyen ya da benzeilen ögeleriyle yapılan söz sanaı, aynı zamanda bir benzeme çeşididir. Bir duyuyla ilgili bir kavram başka bir duyuyu anlamak için kullanılabilir. Eğreileme (isiare) aslında benzeme sanaından çok da farklı değildir. Eğreilemede de amaç bir kavramı, başka bir kavrama benzemekir faka benzemeden farklı olarak bu kavramlardan sadece biri söylenir, diğer kavram karşı arafça anlaşılır. C İki kapılı bir handa Gidiyorum gündüz gece C Dışarıda bir dos eli okşuyor enimizi. C Saçlarına yıldız düşmüş, koparma anne. Sıcak bir gülümseyişi vardı. (dokunma) Birbirinize alı sözler söyleyin. (ama) (işime) (Dünya, bir "han"a benzeilmiş faka "dünya" söylenmemişir.) Kinaye (Değinmece) (Rüzgâr, "dos eli"ne benzeilmiş faka "rüzgâr" söylenmemişir.) Örne (Beyaz saçlar "yıldız"a benzeilmiş faka "beyaz saçlar" söylenmemişir.) İsiare ve Benzeme Farkı Gülünce incileri görünüyor. Her yaz bu cennee ailini geçirir. Meleğim beşiğinde uyuyor. Bu adam herkesi sokar. Benzeyen ya da kendisine benzeilen söylenir. (İsiare) Gülünce inci gibi dişleri görünüyor. Cenne kadar güzel bir yer burası. Bebeğim beşiğinde melekler gibi uyuyor. Bu adam bir yılan, herkesi sokar. (görme) Hem benzeyen hem benzeilen söylenir. (Benzeme) k: Bir sözün hem gerçek hem de mecaz anlamını çağrışıracak biçimde kullanılmasıdır. 33 Yalnız aş duvar olmaz. (gerçek anlamı: Tek aşla duvar örülemez.) (mecaz anlamı: İnsan ek başına üm işlerin üsesinden gelemez.) 33 Bu yaşa o ağır yükü aşıyamaz o çocuk. (gerçek anlamı: ağır bir nesne aşımak) (mecaz anlamı: sorumluluk almak) 33 Yüzü kızarmak. (gerçek anlamı: suraa meydana gelen renk değişikliği) (mecaz anlamı: uanmak) 33 Ayıkla pirincin aşını. (gerçek anlamı: pirinçeki aşları ayıklamak) (mecaz anlamı: zor bir işin içinden çıkmak) n ne ise r. k ı a d mı ılm nla anla a z de ca aye me Kin 3 ün söz
SÖZCÜKTE ANLAM Bir sözün benzeme amacı Ad Akarması güdülmeksizin başka bir söz (Mecazımürsel) yerine kullanılmasıdır. Ad akarmasında kasedilen sözcükle kullanılan sözcük arasında bir çeşi ilginin olması gerekir. Ö rnek: Dolaylama file bekçisi kaleci kara elmas kömür Bir kimseyi iğnelemek, bir sözü ersini düşündürecek şekilde kullanmak ya da alay emek amacıyla kullanılan ifadelerdir. I Çok çabuk geldin, sen gelene kadar ağaç olduk. I O kadar açık konuşu ki söylediklerini hâlâ çözmeye çalışıyoruz. Güzel Adlandırma aı san k için u e b me ir. rd ir l ele inleş ılabi l üm lirg llan c zı be ku Ba da ei r a a h ş da (!) i Dolaylamada kavramla söylenen sözler arasında bir ilgi aranmaz. Bunlar aslında canlı ya da cansız varlıklara akılmış lakap lardır. Örneğin, Zeki Müren in lakabı nedir, diye sorulduğunda Sana Güneşi yanıı verilecekir. Söylenmesi kulağa hoş gelmeyen, olumsuz ya da ürküücü anlamlar çağrışıran sözlerin daha olumlu, kabullenilebilir sözlerle anlaılmasıdır. ölmek rahmee kavuşmak gömmek oprağa vermek verem ince hasalık cin Dokundurma (ariz), günlük konuşmada da sıkça başvurulan bir söz sanaıdır. II Bu büyük yazarımız yine harika (!) eserler oraya koyuyor. Senin gibi iyi dosum (!) varken... II Dokundurma (ariz) sanaı, sınavlarda alay, alaysı anlaım soru köküyle de sorulabilmekedir. Eş ve Yakın Anlamlı Eş Anlamlı kara - siyah muallim - öğremen hafıza - bellek mekep - okul Yakın Anlamlı Bir durumu olduğundan daha büyük ya da daha küçük göserme sanaıdır. 22 Bir of çeksem karşıki dağlar yıkılır. 22 Gözyaşım sel oldu, bayırları sildi süpürdü. 22 Avuç içi kadar yere yirmi beş kişi ourduk. 22 Senin için gök kubbeyi yerlere çalarım yar. küsmek - gücenmek ourmak - çökmek ılık - sıcak Yüce dağ başında bir ulu karal serin - soğuk Açmış kanadını dünyayı örer iyi saae olsunlar Sözcükler Arasındaki Anlam İlişkileri Mübalağa (Abarma) 22 op meşin yuvarlak Dokundurma (Tariz) pamuk beyaz alın Ankara, bu alihsiz olayı açıklamayla kınadı. ("Yöneim" kasedilmiş.) Erzurum ve Sivas, bağımsızlığın ilk adımlarıdır. ("Kongreler" kasedilmiş.) Şiiri sevmek için Yahya Kemal'i okumalısın. ("Şiir" kasedilmiş.) Bazı canlı ya da cansız varlıklar doğrudan anlaılmak yerine başka kavramlarla anlaılır. Bir kavramın birkaç sözcükle anlaıldığı bu sanaa dolaylama denir. Y azılışları farklı anlamları aynı sözcükler A nlamları birbirine yakın ama anlamca am örüşmeyen sözcükler Karşı (Zı) Anlamlı Nielikleri ve durumları birbirine ers düşen sözcüklere karşı anlamlı sözcükler denir. Mecazlı söylenen her söz abarma değildir. Abarmada bir kavrama aşırı ölçüler yüklenir, kavram büyüülür ya da küçülülür. 4 Az veren candan çok veren maldan... Akıllı köprü arayıncaya kadar deli köprüyü geçer. Eskisi olmayanın yenisi olmaz.
SÖZCÜKTE ANLAM Bir sözcüğün olumsuz biçimi, o sözcüğün karşı anlamlısı değildir. başarılı-başarısız, koşmak-koşmamak sözcükleri karşı anlamlı değildir. Başarısız sözcüğü başarılı nın olumsuzu, koşmamak sözcüğü koşmak sözcüğünün olumsuzudur. varlık Genelden insan biki hayvan ağaç Özele çam Eş Sesli (Seseş) kızılçam Yazılışları ve okunuşları aynı, anlamları farklı olan sözcüklere eş sesli sözcükler denir. gül (biki anlamında): cansız canlı Yansıma Kışın yaprağını döken, dikenli, çalı veya ağaççık şeklinde bir süs bikisi ve bu bikinin kamerli, güzel kokulu çiçeği. Doğadaki varlıkların seslerine benzeilerek oluşurulan sözcüklere yansıma sözcükler denir. Örne k: Tak, şır, hav, gür, fokur, me AA Yakasına bir gül akarak gelbu sözcüklerden isim ve fiil üreilebilir: akırı, şırılı, havlamak, gürlemek, fokuru, melemek miş. gül(eylem anlamında): Hoşuna, uhafına giden durumlar karşısında sesli veya sessizce duygularını açığa vurmak. Kalıplaşmış Söz Öbekleri AA Gülerek konuşması herkesi sinirlendiriyordu. Verilen örneklerde gül ve gül- sözcükleri eş seslidir. Çünkü yazılışları aynıdır ama aralarında hiçbir anlam ilişkisi yokur. çay (akarsu) çay (içecek) a (hayvan) a. (amak eylemi) yüz (sura) yüz. (yüzmek eylemi) İkilemeler Anlaıma güç kazandırmak amacıyla iki sözcüğün değişik yollarla yan yana kullanılmasıyla oluşan söz öbeklerine ikileme denir. İkilemeler çeşili şekillerde oluşur: Yazılışları aynı gibi görünmesine rağmen söylenişleri (düzelme işarelerinden dolayı) farklı olan sözcükler seseş değildir: Eş ya da Yakın Anlamlı Doğru dürüs, yalan yanlış, kırık dökük... Karşı Anlamlı Gece gündüz, aşağı yukarı, er geç, irili ufaklı... C kar - kâr Biri Anlamlı Biri Anlamsız Ufak efek, yırık pırık, eğri büğrü, kaba saba... C alem (bayrak) - âlem (dünya) Genel-Özel İlişkili Genel Anlamlı Özel Anlamlı No İkisi de Anlamsız Abuk sabuk, mırın kırın, ıvır zıvır, abur cubur... Anlam kapsamı geniş olan, alında birden çok ür barındırabilen sözcüklerdir. AA biki, aşı, sanaçı, yemek, ülke... Aynı Sözcüğün Yinelenmesiyle Yavaş yavaş, ince ince, koşa koşa, hıçkıra hıçkıra... Yansıma Sözcüklerle Şırıl şırıl, çaır çaır, fokur fokur, gürül gürül... Anlam kapsamı dar olan, kavramları ek ek karşılayan sözcüklerdir. AA hanımeli, bisikle, Sezen Aksu, manı, Türkiye... Pekişirmeler Anlaımı güçlendirmek amacıyla kullanılan ek, sözcük ya da öbeklerdir. Çeşili şekillerde yapılabilir: 5