ORTA GÜNEY ANADOLU NOHUT ÜRETİM ALANLARI İNCELEME GEZİ RAPORU

Benzer belgeler
GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ ÜRETİM ALANLARI İNCELEME GEZİSİ RAPORU

ULUSAL HUBUBAT KONSEYİ 2018 ÜLKESEL HUBUBAT REKOLTE DEĞERLENDİRME RAPORU

ORTA GÜNEY ANADOLU BÖLGESİ NOHUT ÜRETİM ALANLARI GEZİ RAPORU Temmuz 2013 Zir. Yük. Müh. Hakan ÖZİÇ

ULUSAL HUBUBAT KONSEYİ HAZİRAN ÜLKESEL BUĞDAY GELİŞİM RAPORU

Yıl Türkiye Güneydoğu Anadolu Güneydoğu Ekilen alan (da) Üretim (ton) Ekilen alan (da)

NİSAN 2017 ÜLKESEL BUĞDAY GELİŞİM RAPORU

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI

BUĞDAY PİYASALARI ve TMO

Macar Fiği Neden Önemlidir? Hangi Topraklarda Yetişir?

DEĞERLENDİRME NOTU: İsmail ARAS Mevlana Kalkınma Ajansı, Araştırma Etüt ve Planlama Birimi Uzmanı, Ziraat Yüksek Mühendisi

G E N E L B A K RAKAMLARLA BUĞDAY

TANIMI VE ÖNEMİ Susam dik büyüyen tek yılık bir bitkidir. Boyu ( cm) ye kadar uzayabilir. Gövdeler uzunlamasına oluklu (karıklıdır) ve sık tüylü

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI

Türkiyede Bölgelere Göre Yetişen Ürünler

MEKANSAL BIR SENTEZ: TÜRKIYE. Türkiye nin İklim Elemanları Türkiye de İklim Çeşitleri

EGE BÖLGESİ 2017 YILI PAMUK EKİLİ ALANLARININ VE ÜRÜN REKOLTESİNİN BELİRLENMESİ PROJE RAPORU

Prof. Dr. Mustafa TAN Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü ERZURUM

PAMUK TARIMI TOHUM YATAĞI HAZIRLAMA

AHUDUDUNUN TOPRAK İSTEKLERİ VE GÜBRELENMESİ

ĠKLĠM DEĞĠġĠKLĠĞĠ ve TARIM VE GIDA GÜVENCESĠ

Harita 12 - Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası

2015 Ayçiçeği Raporu

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI

Bülten No : 2015 / 2 (1 Ekim Haziran 2015)

Türkiye'de Toprakların Kullanımı

EGE BÖLGESİ VE ÇEVRESİ DÖNEMİ PAMUK EKİLİ ALANLARININ VE ÜRÜN REKOLTESİNİN UZAKTAN ALGILAMA TEKNİĞİ-UYDU VERİLERİ KULLANILARAK BELİRLENMESİ

AKDENİZ İHRACATÇI BİRLİKLERİ GENEL SEKRETERLİĞİ

SU YILI ALANSAL YAĞIŞ DEĞERLENDİRMESİ

BUĞDAY PİYASALARININ GENEL GÖRÜNÜMÜ VE LİSANSLI DEPOCULUK. 10 Mart 2018 ANTALYA

Bugün hava nasıl olacak?

KAHRAMANMARAŞ SEMPOZYUMU 1247

TARLA BİTKİLERİ MERKEZ ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ TESCİL YILI:

BUĞDAY (Triticum spp.) Buğdayda Toprak Hazırlığı:

GAP Bölgesinde Yetiştirilen Bitkilerin Sulama Proğramları

ANKARA TİCARET BORSASI AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ SEKTÖR ARAŞTIRMALARI RAPOR NO:2 ANKARA NIN AYÇİÇEĞİ (ÇEREZLİK-YAĞLIK) PROFİLİ

Ürün Kataloğu

FİĞ TARIMI Prof. Dr. Mustafa TAN Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü ERZURUM

Şeker Kamışı Sugarcane (Saccharum officinarum L.)

T.C. ORMAN VE SU İŞLERİ BAKANLIĞI Meteoroloji Genel Müdürlüğü DEĞERLENDİRMESİ MAYIS 2015-ANKARA

ALBATROS YULAF ÇEŞİT ADAYININ TESCİLİ HAKKINDA RAPOR

TARIMSAL DEĞERLERİ ÖLÇME DENEMELERİ TEKNİK TALİMATI

SOĞAN YETİŞTİRİCİLİĞİ GİRİŞ:

Bölge bazında yer alan ekim alanlarında yapılan tarla gözlemlerimizden elde ettiğimiz bilgiler özetle şöyledir;

BAHRİ DAĞDAŞ ULUSLARARASI TARIMSAL ARAŞTIRMA ENST. ALDANE TRAKYA TARIMSAL ARAŞTIRMA ENST./EDİRNE

BEZELYE (Pisum sativum) 2n=14. Bezelye

BUĞDAY YETİŞTİRİCİLİĞİ

Kaynak: KGM, Tesisler ve Bakım Dairesi, 2023 Yılı Bölünmüş Yol Hedefi. Harita 16 - Türkiye 2023 Yılı Bölünmüş Yol Hedefi

belirlenmiştir. En iyi meyve tutumu 22 nolu tozlayıcının %5 lik çiçek tozu un karışımından elde edilmiştir. 3. Denemede kullanılan tozlayıcı

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Bülten No 2: Ekim 2011-Mayıs 2012

Korunga Tarımı. Kaba yem açığının giderilmesinde, maliyetlerin düşürülmesinde etkili, kıraç topraklara ekilebilmesi ile üstün bir yem bitkisi.

SERA TASARIMI ve İKLİMLENDİRME. Cengiz TÜRKAY Ziraat Yüksek Mühendisi. Alata Bahçe Kültürleri Araştırma İstasyonu Erdemli-Mersin 12 Ekim 2012

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

ULUSLARARASI HUBUBAT KONSEYİ RAPORU

BÖRÜLCE (Vigna sinensis) 2n=22

TABLO 27: Türkiye'deki İllerin 2006 Yılındaki Tahmini Nüfusu, Eczane Sayısı ve Eczane Başına Düşen Nüfus (2S34>

NOHUT HASTALIKLARI VE ZARARLILARI

MISIR TOHUMU EKİMİ 19.Eki.2016

Ayçiçeği Tarımı İKLİM VE TOPRAK İSTEKLERİ

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

Umbelliferae. Daucus carota L. (HAVUÇ) Apium graveolens var. dulce (YAPRAK KEREVİZİ) Apium graveolens var. rapaceum (KÖK KEREVİZİ) Anethum graveolens

EGE BÖLGESİ VE ÇEVRESİ DÖNEMİ PAMUK EKİLİ ALANLARININ VE ÜRÜN REKOLTESİNİN UZAKTAN ALGILAMA TEKNİĞİ-UYDU VERİLERİ KULLANILARAK BELİRLENMESİ

Kuraklık Pamuğu da Vurdu

METEOROLOJİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ARAŞTIRMA DAİRESİ BAŞKANLIĞI

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

ÇAYIR VE MERA YÖNETİMİ. Prof.Dr.Hayrettin EKİZ 2017

Bazı gözlemler ve Haber Özetleri

ÖSYM. Diğer sayfaya geçiniz KPSS / GYGK-CS

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

Birinci Aşama İkinci Aşama: Üçünçü Aşamada: iyi orta zayıf

BATI AKDENİZ BÖLGESİNDE TARLA BİTKİLERİ TARIMI. Akdeniz üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü, Antalya

DÜNYADA ve TÜRKİYE DE YEMEKLİK TANE BAKLAGİLLER TARIMI

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

5. SINIF SOSYAL BİLGİLER BÖLGEMİZİ TANIYALIM TESTİ. 1- VADİ: Akarsuların yataklarını derinleştirerek oluşturdukları uzun yarıklardır.

BAKLİYAT DOSYASI. 4 TÜRKİYE ABD 240 Kaynak: FAO

MISIR TARIMI. Giriş. İklim ve Toprak İstekleri

GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ KONUMU, SINIRLARI VE KOMŞULARI:

Tohum yatağının hazırlanması:

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Meteoroloji'den K.Maraş'a Yağış Uyarısı

Van Gevaş Ekolojik Koşulların Da Bazı Nohut (Cicer arietinum L.) Çeşitlerinin İkinci Ürün Olarak Yetiştirilmesi

2011 YILI YAĞIŞ DEĞERLENDİRMESİ

Dicle Vadisinde Pamuk Üretimi Yapan İşletmelerin Mekanizasyon Özelliklerinin Belirlenmesi Üzerine Bir Çalışma

Kıyı turizmi. Kıyı turizminin gelişiminde etkili olan etmenler; İklim Kıyı jeomorfolojisi Bitki örtüsü Beşeri etmenler

Şanlıurfa Koşullarında Farklı Aspir Çeşitlerinin (Carthamus tinctorius L.) Uygun Ekim Zamanlarının Belirlenmesi

İSTİHDAM İZLEME BÜLTENİ

TÜRKİYE ODALAR VE BORSALAR BİRLİĞİ

Tablo 37 - İllerdeki Konaklama Tesislerinin Kapasiteleri

2017 YILI BÖLGESEL ÜRÜN RAPORU MALİYET, ÜRETİM, FARK ÖDEME DESTEĞİ

SEZONU EGE BÖLGESİ ÇEKİRDEKSİZ KURU ÜZÜM REKOLTE TAHMİN RAPORU

ÖZEL EGE LİSESİ İKLİM

2006 YILI İKLİM VERİLERİNİN DEĞERLENDİRMESİ Hazırlayan: Serhat Şensoy YILI ORTALAMA SICAKLIK DEĞERLENDİRMESİ

AYÇİÇEĞİ VE YAĞLI TOHUMLAR POLİTİKASI

Buğday ve Arpa Gübrelemesi

Grafik 16 - Yıllara Göre Çevre ve Çevresel Harcamaların GSYH deki Payları (%)

MV SUBA EKMEKLİK BUĞDAY ÇEŞİT ADAYININ TESCİLİ HAKKINDA RAPOR

ANKARA TİCARET BORSASI AR-GE MÜDÜRLÜĞÜ SEKTÖR ARAŞTIRMALARI RAPOR NO:1 ANKARA NIN ASPİR BİTKİSİ PROFİLİ

1- Çevresine göre alçakta kalmış ve vadilerle derin yarılmamış düzlüklere ne denir?

METEOROLOJİ GENEL MÜDÜRLÜĞÜ ARAŞTIRMA DAİRESİ BAŞKANLIĞI

Bugün hava nasıl olacak?

Transkript:

ORTA GÜNEY ANADOLU NOHUT ÜRETİM ALANLARI İNCELEME GEZİ RAPORU GEZİ TARİHİ: 11-13 TEMMUZ 2012 KATILANLAR: Zir. Yük.Müh. Hakan ÖZİÇ Orta Güney Anadolu inceleme gezisi nohut yetiştiriciliğinin yoğun olarak yapıldığı Ankara ilinden başlayarak Eskişehir, Kütahya, Afyon, Uşak, Denizli, Burdur, Isparta, Konya Karaman illerinde gerçekleştirilmiştir. İncelenen bölgeler içerisinde nohut yetiştirme tekniklerinin her yıl olduğu gibi tekniğine uygun olarak yapılmadığı, ekim zamanı, ekim yöntemi, yabancı ot kontrolü gibi kültürel işlemlerin zamanında ve tekniğine uygun yapılmadığı gözlenmiştir. 2012 yılı iklim verileri uzun yıllar ortalamasına göre farklılık göstermektedir. 2012 yılında kış mevsiminin yağışlı ve kar örtüsünün uzun süre toprak üstünde kalmasından dolayı, aynı bölge içerisinde dahi ekim zamanının birbirinden farklılık gösterdiği gözlenmiştir. Sıcaklık verileri Eskişehir`in doğusundan Afyon`a doğru olan bölgede, Isparta ili çevresinde ve Konya`nın güneydoğusunda uzun yıllar sıcaklık ortalamasından düşük gerçekleşmiştir. Yağış değerleri bakımından değerlendirildiğinde ilkbahar yağışları olarak adlandırılan mart, nisan ve mayıs aylarında düşen yağış miktarı, bu dönemde Burdur, Karaman, Konya, Afyon ve Denizli illerinde uzun yıllar ilkbahar dönemi yağış ortalamasından düşük olmuştur. Bölge olarak değerlendirildiğinde Ege bölgesinde yağışlar uzun yıl ortalamasından %19 fazla, İçanadolu`da %17 ve Akdeniz bölgesinde %9 düşük gerçekleşmiştir. Söz konusu bu yağışların gerçekleşme dönemi nohutta fungal(mantarı) hastalıkların gelişimini de etkilemiştir. 2011 üretim sezonunun yağışlı geçmesi nohutta antraknoz hastalığının yaygın görülmesine sebep olmuştur. Hastalık etmeninin sadece yağışa bağlı olmadığı, toprak ve tohumla da hastalığın bulaşabileceğinden dolayı 2012 üretim sezonunda ilkbahar yağışlarının az olmasına rağmen hastalığın yoğun görülmesine neden olmuştur. Orta Güney Anadolu inceleme gezisi süresince 2012 yılında antraknoz hastalığının görülmediği bölge yok denilebilir. İnceleme yapılan bölgelerin %80-85`inde antraknoz hastalık etmeninin olduğu görülmüştür. Hastalığın üretim parsellerindeki etkileri, ekim tarihi, ekim yöntemi, arazi konumu, kullanılan tohumluk tipi ve tohumluğun hastalıktan ari olmasına göre %10 ile %80`e varan verim düşüklüklerine sebebiyet verebilecek gözlenmiştir. Aynı zamanda bölgede kök çürüklüğü ve solgunluk hatalıklarının da olduğu ancak hastalığın antraknoz kadar bitki gelişimini ve verimliliği etkileyecek düzeyde olmadığı tespit edilmiştir. Ekim zamanı üretimin alanının bulunduğu rakım ve iklim özelliklerine göre farklılık göstermektedir. Ekim yöntemi, Eskişehir Yunus Emre, Isparta Yalvaç bölgesinde yoğun olarak pullukla diğer bölgelerde ekim mibzeri ile yapıldığı gözlenmiştir. Yabancı ot ve hastalıklar ile mücadelede Afyon bölgesi diğer bölgelere göre daha başarılı sonuçlar almıştır. Diğer bölgelerde özellikle üretim alanının küçük olduğu arazilerde ot kontrolü ve hastalık ile mücadeleye çoğu zaman gereken önemin verilmediği tespit edilmiştir. Bitki gelişiminin iklim

ve ekim zamanına bağlı olarak geçmiş yıllara göre biraz daha geç olduğu gözlenmiştir. Geçmiş yıllarda gezi tarihinde gelişimin rakımın yüksek olduğu alanlarda tane doldurma- olgunlaşma döneminde olmasına rağmen bu yıl ortalama 10 günlük bir olgunlaşma geriliğinin olduğu tespit edilmiştir. Bitki gelişimindeki bu gerilikten dolayı incelenen bölgelerde hangi tane tipinin yetiştiriciliği yapıldığı taneler olgunlaşmadığı için belirlenememiştir. Burdur Yeşilova, Konya, Beyşehir, Seydişehir, Güneysınır, Bozkır, Denizli,Acıpayam, Serinhisar, Karaman Kazımkarabekir bölgelerinde hasat elle yapılan arazilerde başlamıştır. Kütahya, Afyon, Uşak bölgelerinde bitki gelişimi çiçeklenme dönemi ile bakla bağlama dönemindedir. Yunus Emre-Mihallıçcık bölgesinde özellikler yayla köyü civarında yoğun nohut ekilişinin olduğu gözenmiştir bu bölgede ekimler pulluk ile yapılmış ve bitkilerin antraknoz hastalığına yakalandığı gözlenmiştir. Verimliliğin düşük olacağı tahmin edilmektedir Yunus Emre ile Mihallıçcık çevresinde ekiliş yok denilecek kadar azdır. Bitki gelişimi bu bölgede tane doldurma dönemindedir ve verimliliğin düşük olması beklenmektedir. Mihallıçcık-Alpu istikameti-beylikova bölgesinde nohut ekimi çok azdır. Mevcut ekim Mihallıçcık çevresinde olup hastalık etmeninin bu bölgede de var olduğu gözlenmiştir. Seyitgazi-Eskişehir-Kütahya Bozhöyük yol ayrımı bölgesinde Seyitgazi ile Eskişehir arasında kalan bölgede nohut ekilişi vardır. Yağız ve Derbent köyleri etrafında ekim alanı yoğunlaşmakta. Bitki gelişimi tane doldurma döneminde. Verimliliğin bu bölgede ortalamanın üzerinde olması bekleniyor. Ekilen tane tiplerinin birbirinden farklı olmasına ve tane tiplerine göre antraknoz hastalığına dayanımın farklılık göstermesine göre bölgede hastalık etmeninin zararı gözlenebilmektedir. Eskişehir Kütahya Bozhöyük yol ayrımına kadar olan bölgede ekiliş çok az bitki gelişimi normal, verimliliğinde ortalamaya yakın olacağı tahmin edilmektedir. Bozhöyük yol ayrımı-kütahya bölgesinde ekim alanı hiç yok denilecek durumdadır. Gezinin bu kesimine kadar olan bölgelerde nohut ekim alanlarının yerini ayçiçeği ve aspir gibi alternatif ürünler almıştır. Bitki gelişimi zayıf olduğu için verimliliğin düşük olması beklenmektedir. Kütahya- Aslanapa bölgesinde ekiliş alanı geçmiş yıllarda olduğu kadardır. Bitki gelişimi çiçeklenme dönemindedir. Geç ekim yapılan arazilerde yağışların nohudun hastalığa hassas dönemde gelmesinden kaynaklanan belirtiler görülse de gelişim dönemine bağlı olarak verimliliğin normal seviyede olması beklenmektedir. Aslanapa-Çavdarhisar-Gediz bölgesinde son yıllarda nohut ekiliş alanlarının azalarak yerine adi fiğ üretiminin yaygınlaştığı gözlenmekteydi. Bu yılda durumun aynı olduğu tespit edilmiştir. Aslanapa istikametinden başlayan bölge ekilişleri Çavdarhisar çıkışına kadar devam etmekte. Çavdarhisar etrafında hastalık belirtileri Aslanapa`ya göre daha fazla görülmektedir. Verimliliğin bu bölgede biraz düşük olacağı tahmin edilmektedir. Gediz`e doğru gidildikçe yetiştirme tekniklerinin doğru uygulanmadığı, yabancı ot yoğunluğunun ve hastalığın fazla olduğu görülmektedir.

Gediz-Yeşilyurt-Altıntaş bölgesinde ekim alanları Yeşilyurt ile Altıntaş arasında fazladır. Bu bölgede bitki gelişimi bakla bağlama dönemindedir. Üretim alanlarında yabancı ot kontrolü iyi yapılmış ve hastalık etmeni çok az görülmüştür. Bu bölgenin verimliliğinin ve tane kalitesinin iyi olması beklenmektedir. Altıntaş-İhsaniye-Afyon bölgesinde de ekim alanı fazladır. Hastalık belirtisi görülse de genel anlamıyla gelişim iyidir. Bitki gelişim dönemi tane bağlama dönemindedir. İhsaniye ile Afyon arasında kalan bölgede ekim alanı azdır. Afyon-Dumlupınar-Abideler bölgesinde ekim alanı yoğundur. Yer yer hastalığın ekim alanlarını etkilediği görülmektedir. Ekimlerin derin yapıldığı, alanlarda bitki gelişiminin geri olduğu tespit edilmiştir. Bölgede gelişim çiçeklenme ile bakla bağlama dönemindedir. Dumlupınar-Banaz-Uşak bölgesinde Dumlupınar`dan sonra ekim alanı giderek azalıyor. Uşak etrafında ise ekim alanı geçmiş yıllara göre az ve hastalık ekim alanlarında verim düşüklüğüne sebebiyet verecek durumda. Uşak-Sivaslı-Çivril-Baklan-Denizli bölgesinde ekiliş alanı az. Çivril`in uşak istikametine olan kesimi ile Baklan`dan Denizli istikametine doğru bir miktar ekiliş alanı mevcut. Özellikle Geçmiş yıllarda ekim alanının çok olduğu Sivaslı çevresinde ekim alanlarında azalış gözlenmektedir. Bitki gelişimi bu bölgede tane doldurma dönemindedir. Bitki gelişiminin zayıf olmasından dolayı verimliliğin düşük olması beklenmektedir. Denizli-Tavas-Serinhisar-Acıpayam bölgesinde Tavas bölgesinde ekiliş her yıl olduğu gibi fazladır. Arazilerin yarısına yakın kısmında yabancı ot kontrolünün iyi yapılmadığı görülmekte buna bağlı olarak da bu alanlar da verimin bir miktar düşük olacağı tahmin edilmektedir. Serinhisar ve Acıpayam bölgesinde ekiliş alanında biraz düşüşün olduğu gözlenmiştir. Bu bölgeler Tavas`a göre gelişim bakımından biraz daha ileri seviyededir. Acıpayam bölgesinde erken ekimlerin yapıldığı ve antraknoza hassas kırmızı taneli çeşitlerde hastalık yoğun görülmüş bazı tarlalarda hasat edilecek ürün kalmamıştır. Acıpayam`dan Korkuteli istikametine gidildikçe ekim alanları azalmaktadır. Acıpayam-Yeşilova-Burdur bölgesinde ekim alanının yoğun olduğu bölge Yeşilova etrafıdır. Geç ekimlerde bitki gelişimi çiçeklenme bakla bağlama arasında iken erken ekimler bir hafta içerisinde hasada gelecektir. Bu bölge ekim alanları Altıntaş bölgesi gibi gelişim yönünden iyi durumdadır. Verimliliğin bu bölgede ortalamanın üzerinde olması beklenmektedir. Isparta-Yalvaç-Şarkikaraağaç bölgesinde geçmiş yıllardaki gibi fazla. Yalvaç çevrelerinde antraknoz hastalığından etkilenen araziler görülmekte bu bölgede Yunusemre bölgesinde olduğu gibi pulluk ile ekim yapılmış. Bitki gelişimi bakımından gelişimin ilk döneminde bir gerilik söz konusu olmuşsa da sonradan bitkiler toparlanmış. Şarkikaraağaç-Höyük-Beyşehir bölgesinde ekim alanı geçmiş yıllara göre biraz az. Bölgede elle hasat başlamış durumdadır. Hasat edilen alanlarda bir miktar renk bozukluğu ile tane

iriliğinde düşüklük olacağı tahmin edilmektedir. Beyşehir gölünün çevresindeki arazilerde nemden dolayı hastalığın etkisi daha fazladır. Beyşehir-Seydişehir-Bozkır bölgesinde Beyşehir`in yüksek kesimlerinde ekim alanı mevcut. Bu bölgede de hasat başlamış durumda verimlilik 100-120 kg/da civarında gerçekleşmesi beklenmekte. Genelde krem taneli çeşitlerin ekiminin yapıldığı gözlenmiştir. Seydişehir`e yaklaştıkça ekim alanı azalmaktadır. Bozkır etrafında da ekim alanları mevcut ancak geçmiş yıllardaki gibi fazla değil. Bitki gelişimi hasat olgunluğuna gelmek üzeredir. Bozkır-Güneysınır bölgesinde ekim alanları mevcut Güneysınır çevresinde özellikle kuzeyinde ekim alanı fazla. Bu bölgede de hasat başlamıştır. Bu bölgede hasat başlamış ve bazı tarlaların antraknoz hastalığından etkilenmiş olduğu görülmektedir. Gelişim döneminde yeterli yağış almayan bu bölgede tane iriliği biraz düşüktür. Verimliliğin 80-90kg/da olması beklenmektedir. Kazımkarabekir-Karaman- Sertavul yayla bölgesinde ekim alanı geçmiş yıllar ile benzerlik göstermekte bitki gelişim durumu bakla bağlama dönemindedir. Özellikle Sertavul çevresinde ekim alanı fazladır. Bölgede yer yer antraknoz hastalığından etkilenen arazilerin olduğu görülmektedir. Genel olarak değerlendirildiğinde kış döneminin uzun ve yağışlı geçmesi nedeniyle bu üretim sezonunda ekimlerin geç yapıldığı söylenebilir. Normalde geç yapılan ekimlerde fungal kökenli hastalıkların etkisi az gözlenir. Ancak bu yıl ilkbahar yağışlarının geç gelmesi, geçmiş yıldan hastalık etmenlerinin toprakta mevcut olmasından dolayı arazilerin çoğunda değişik şiddetlerde özellikle antraknoz hastalığının görülmesine neden olmuştur. Küçük arazilerde yapılan yetiştiricilerde hastalıklara ve yabancı otlara karşı kimyasal ilaç mücadelesinin yapılmaması veya uygun zamanın kaçırılmasından dolayı antraknoz hastalığına yakalanmış üretim parsellerinde verimlilikte %20 ile %60 oranında kayıpların olacağı görülmektedir. Üretim alanlarında özellikle Uşak, Denizli arasında daralmanın olduğu, Mihallıçcık, Serinhisar, Acıpayam, Gediz, Seydişehir Beyşehir Höyük bölgelerinde üretimlerin bir miktar azaldığı bu bölgelerde nohut tarımından vazgeçilip alternatif ürünlerin yetiştiriciliğinin başladığı söylenebilir. Diğer bölgelerde ise nohut ekim alanları uzun yıllar ortalamasına yakın seyretmektedir. Verimliliğin Orta Güney Anadolu bölgesinde 90-100kg/da olacağı tahmin edilmektedir. Bu değer Altıntaş Yeşilova bölgelerinde daha yüksek olacağı tahmin edilirken Kütahya, Uşak, Sivaslı, Çivril bölgesinde daha düşük gerçekleşecektir. Tane tipi bakımından değerlendirildiğinde bitki gelişiminin hasat olgunluğunda olmaması nedeniyle net bir şey söylemek mümkün değilken hasat olgunluğuna gelen alanlarda tane renginin olgunlaşma döneminde yağış alan bölgelerde çok iyi olmadığı, bu dönemden sonra olgunlaşacak bitkilerde de sıcaklık yüksekliğine göre rengin belli olacağı düşünülmektedir.

Tane iriliğinin bu yıl genel olarak küçük olduğu hasat olgunluğuna gelmiş olan üretim parsellerinde görülmektedir. Sonuç olarak; leblebilik nohut ve iri taneli beyaz nohutların yetiştirildiği bu bölgede antraknoz hastalığının etkisinin yoğun olarak yaşandığı 2011 üretim sezonunda olduğu gibi üretim miktarının düşük gerçekleşmeyeceği, ancak uzun yıllar ortalamasının da çok üzerinde olamayacağı yapılan incelemeler neticesinde tahmin edilmektedir.